Tüm Alışverişlerinizde Kargo Bedava.
Sepetiniz Boş
Görünüşe göre henüz seçim yapmamışsınAlışverişe Başla
ürün bulundu.
Altın ve Dolara yön veren güncel finans haberlerini kaçırma...
Türkiye ekonomi gundemi/Açıklanması beklenen ekonomik veriler
Saat Veri Dönem Tahmin Önceki
------ ----------------------------------- ----- ------ ------
10:00 İnşaat Maliyet Endeksi (Yıllık) Temmuz +66.12%
10:00 Toplam ciro endeksi (Yıllık) Temmuz +58.0%
10:00 Ticaret satış hacim endeksi(Yıllık) Temmuz -1.1%
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
VARTA Automotive, ana şirketi Clarios'un desteğiyle Automechanika 2024 sırasında güncellenmiş yeni ürün portföyünü tanıtacak. Yeni ürün gamı, akü seçim sürecini basitleştirmek ve büyüyen pazar segmentleri için ürün yelpazesini genişletmek amacıyla tasarlandı. Bu çaba, otomotiv endüstrisi için düşük voltajlı enerji depolama çözümlerinde dünya lideri olan Clarios tarafından desteklenmekte.
Renk kodlu ürünler yedek parça seçim sürecini kolaylaştıracak
Yeni VARTA ürün yelpazesi, teknolojiye göre düzenlenerek, otomotiv yedek parça iş ortaklarının araç türlerinin giderek artan karmaşıklığını yönetmeyi kolaylaştırmayı amaçlıyor. Ürün gamındaki her teknoloji artık tüm uygulamalarda farklı bir etiket rengiyle tanımlanıyor: SLI aküler mavi renkli, EFB aküler gümüş renkli, AGM aküler ise altın renkli etiketle kodlanmıştır. Yeni ürün protföyü, müşteri odaklı bir çözüm sunarak, seçenekleri kolaylaştırıyor ve değerli servis zamanından tasarruf sağlıyor.
Yeni EFB H9 ve AGM H3 aküler Start-Stop, hibrit ve elektrikli araçları daha iyi destekleyecek
Otomotiv endüstrisi hızla gelişirken, yeni Start-Stop, hibrit ve elektrikli araçlar düşük voltaj enerji şebekelerine ve akülerine yönelik artan talepleri de beraberinde getirmektedir. Bu yeni araçlara daha iyi hizmet verebilmek adına, VARTA yeni EFB H9 ve AGM H3 akülerini piyasaya sürecek. Bu yeni ürünler, zorlu koşullarda üstün performans sunarak, yeni araçların verimli ve güvenilir bir şekilde çalışmasını sağlamaya yardımcı olacak.
VARTA ProMotive ürün grubu, yeni EFB A-Tipi ve AGM B-Tipi aküler ile güncellendi
Ağır vasıta segmenti de bir dönüşüm geçiriyor ve VARTA bu değişime öncülük ediyor. ProMotive Super Heavy Duty ve ProMotive Heavy-Duty serilerinin birleştirilmesi ve yeni EFB A tipi ve AGM B tipi akülerin piyasaya sunulması, bir yandan ürün yelpazesini basitleştiren, diğer yandan günümüz taşımacılık sektörüne uygun çözümleri artırmaya yönelik stratejik bir adımdır.
Kamyon, TIR ve diğer ağır hizmet araçlarının her geçen gün daha kar düşük voltajlı sistemlere ihtiyacı artarken, güvenilir güç çözümlerine olan talep hiç bu kadar büyük olmamıştı. Günümüzde ağır vasıtalara yönelik ürünlerin temel taşı haline gelen VARTA'nın AGM teknolojisi, bu tür talepleri karşılamak için özel olarak tasarlanmıştır. AGM aküler, yüksek voltaj sistemi devre dışı kaldığında bile ışıklar, frenler ve direksiyon gibi kritik sistemlerin çalışır durumda kalmasını sağlamakla beraber, aynı zamanda rölanti süresini önemli ölçüde azaltır (TÜV Nord'a* göre %73'e kadar), ve bu da yakıt maliyetlerinde önemli tasarruf ve CO2 emisyonlarında önemli azalma sağlar. Tüm bunlar, verimliliği ve sürdürülebilirliği artırmak isteyen her filo için VARTA AGM akülerini vazgeçilmez bir bileşen haline getirmektedir.
Yeni Li-Ion teknolojisi, büyüyen hobi araçları ve pazarını destekleyecektir.
Elektrik şebekesinden uzaklaşmak, elektrikten veya lüks olanaklardan vazgeçmeyi gerektirmez. VARTA'nın yeni premium lityum-iyon (Li-Ion) akü serisi, özellikle karavancılık ve denizcilik gibi derin devirli (deep-cycle) uygulamalarda hobi araçları pazarının artan taleplerini karşılamak üzere tasarlanmıştır.
Bu aküler, geleneksel kurşun-asit akülerine kıyasla ağırlığı yaklaşık %45 oranında azaltırken, kullanılabilir kapasiteyi iki katına kadar artırmakta ve 3.000'den fazla çevrim sunarak teknoloji alanında önemli bir atılımı temsil etmekte. Yeni Li-Ion serisi, kullanıcıların akü durumunu gerçek zamanlı olarak izlemelerine ve çeşitli uygulamalarda performansı optimize etmelerine olanak sağlayan Bluetooth ve CAN bus iletişim veri yolu gibi gelişmiş akıllı bağlantı özellikleriyle donatılmıştır. Ayrıca, Li-Ion aküleri, IP67 koruması ile kış kampı veya nemli ortamlara maruz kalma gibi zorlu koşullara dayanacak güçte üretildiğinden, en zorlu koşullarda dahi güvenilir bir şekilde çalışmayı garanti eder. Bu lansman, VARTA'nın inovasyon konusunda pazara liderlik etme ve müşterilere hareket halindeki yaşam tarzlarını geliştiren son teknoloji enerji çözümleri sunma konusundaki kararlılığının altını çiziyor.
Güvendiğiniz VARTA Otomotiv ürünleri, dünya lideri Clarios'un yetenekleri ile desteklenmektedir.
Avrupa'daki ve hatta dünyanın dört bir yanındaki sürücüler 130 yılı aşkın bir süredir VARTA akülerine güveniyor. VARTA'nın müşterilerine hizmet sunma kabiliyeti, Clarios'un tarafından yapılan yatırımlarla genişliyor. Clarios tarafından yakın zamanda yapılan 200 milyon Euro'luk yatırım, EMEA Bölgesi'ndeki AGM akü üretimini 2026 yılına kadar %50 oranında artıracak. Bu yatırım, servislerin ve tüketicilerin Start-Stop, hibrit ve elektrikli araçların talep ettiği gelişmiş akülere erişebilmelerini sağlayacaktır.
Automechanika 2024'te Bize Katılın
Yeni ürün yelpazesinin tamamı, VARTA'nın Hall 4.1'de yer alan E10 no'lu standında görülebilir. Clarios, bu yenilikleri ve daha fazlasını sergileyerek küresel otomotiv satış sonrası pazarındaki lider konumunu pekiştirecek.
Not: Clarios, otomotiv ürün ve hizmetleri için VARTA markasının münhasır haklarına sahiptir ve VARTA AG'den bağımsız olarak faaliyet göstermektedir.
* Zorunlu hafta sonu molası (48 saat) başına 2:40 saat daha az rölantide çalışma, 8 litre yakıt tasarrufu sağlar (rölanti tüketimi: 3 litre/saat). Yıl (50 hafta) ve araç başına tasarruf: 400 litre daha az yakıt (-%73), 720 Euro daha az maliyet (1,80 Euro/litre), ProMotive Super Heavy Duty aküye kıyasla 1 ton daha az CO2.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Siemens Türkiye'nin, Adana Hacı Sabancı Organize Sanayi Bölgesi (OSB) 4. Genişleme Bölgesi'ne yönelik hazırladığı enerji projesinde kullanılan teknoloji, arıza kaynaklı enerji kesintilerini tamamına yakınını ortadan kaldırırken, geleneksel hava izoleli panoların aksine 35 yıl boyunca bakım gerektirmiyor ve bu sayede sanayi kuruluşlarının üretim süreçlerinde kesintisiz bir operasyon sağlanıyor. Bu özellikler, sanayide 7/24 aralıksız üretim imkânı sunarak, üretim verimliliğini ve üretim kalitesini artırmada kilit rol oynuyor.
Konuyla ilgili olarak bir açıklama yapan Siemens Türkiye Elektrifikasyon ve Otomasyon Ülke Müdürü Cengiz Hamdi Bozbey şunları söyledi; "Adana Hacı Sabancı OSB projesinde kullandığımız Siemens Gaz İzoleli Orta Gerilim (OG) hücreleri, sunduğumuz çözümlerin güvenilirliğinin ve ileri teknolojiyi iş süreçlerimize entegre etme kararlılığımızın önemli bir örneğini oluşturuyor. Gaz izoleli hücreler, kompakt ve dayanıklı yapıları sayesinde dış ortam koşullarından bağımsız olarak üstün performans sergiliyor. Siemens Türkiye olarak, bu proje ile Adana Hacı Sabancı OSB'deki sanayi katılımcılarının enerji ihtiyaçlarını kesintisiz ve güvenilir bir şekilde karşılamanın ve Adana sanayisine katkıda bulunmanın gururunu yaşıyoruz".
Adana Hacı Sabancı Organize Sanayi Bölgesi (OSB) Bölge Müdürü Ersin Akpınar ise proje ile ilgili olarak yaptığı açıklamada; "Siemens Türkiye'nin hayata geçirdiği proje ile hem verimlilik hem de üretim kalitesinde belirgin bir artış sağlamış olacağız. Adana'da gerçekleşen bu projenin birçok farklı ildeki OSB'ye güzel bir örnek teşkil edeceğine inanıyor, titiz çalışmaları ve katkılarından dolayı Siemens Türkiye'ye teşekkür ediyoruz" diye konuştu
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Türkiye’nin önde gelen kripto para platformu ICRYPEX’in uzman isimleri bir araya getirerek düzenlediği Ekonomi ve Kripto Seminerlerinin dokuzuncusu Sivas’ta gerçekleştirildi. Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşuna giden yolda en önemli adımlardan biri sayılan Sivas Kongresi’nin 105. Yılında alanında uzman gazeteci ve ekonomistlerin katılımıyla düzenlenen seminerde güncel kripto para dünyası, blok zinciri ve ekonomideki gelişmeler ele alındı.
Türkiye’nin en büyük kripto para platformlarından ICRYPEX, 7 Eylül Cumartesi günü Ekonomi ve Kripto Seminerlerinin dokuzuncu oturumunu Sivas’ta gerçekleştirdi. Kripto para ve ekonomi dünyasının buluşma noktası haline gelen, uzman isimlerin konuşmacı olarak bulunduğu seminerde; ekonomi ile ilgili genel değerlendirmelerin yanı sıra güncel gelişmeler ve yeni fırsatlar ele alındı.
ICRYPEX Yönetim Kurulu Başkanı Gökalp İçer’in yanı sıra ekonomi dünyasının önde gelen isimlerinden Selçuk Geçer, Ali Perşembe, Barış Soydan ve ICRYPEX Araştırma Yönetmeni Berk Koçak sektöre dair değerlendirmelerde bulundu. Kripto dünyasında yaşanan gelişmelerin interaktif olarak aktarıldığı etkinlik, katılımcılar tarafından büyük ilgi gördü.
Türkiye’nin dört bir yanında finansal okuryazarlığı yaygınlaştırmak amacıyla harekete geçen ICRYPEX ile kripto dünyası Ekim ayında İstanbul’da buluşacak. Etkinlikte katılımcılar, öğrendiklerini gözden geçirmek, yeni bilgileri özümsemek ve kripto dünyasının sunduğu sınırsız olanakları keşfetmek için bir araya gelecek.
ICRYPEX Hakkında: ICRYPEX, finansın geleceğini tasarlamak için kurulmuş lider kripto para ve dijital varlık platformudur. 2018 yılında İstanbul’da kurulan ICRYPEX, milyonlarca kullanıcıya ulaşmış ve operasyonlarını küresel olarak genişletme yolunda ilerlemektedir. ICRYPEX, kullanıcılarına kolaylık ve erişilebilirlik sunarak sürekli olarak yenilik yapmayı ve finansal kurum sorumluluğu ile her zaman şeffaf olmayı ilke olarak benimsemiştir. Küresel, güvenilir, kullanımı kolay, hızlı, düşük komisyonlu, çok varlıklı bir kripto para platformu olmanın yanı sıra 7/24 hizmet desteği ve kullanıcıların danışabileceği kripto para yatırım uzmanları bulunmaktadır. ICRYPEX; spora, genç sporculara, eğitime ve finansal okuryazarlığa verdiği destekle topluma fayda sağlamaya devam etmektedir.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Güçlü ve köklü geçmişiyle tam 80 yılı geride bırakan Borusan Grubu, tüm Grup şirketlerini kapsayan ve kurum kültürünü sürdürülebilir gelecek odağıyla dönüştürmeyi amaçladığı BorusanX Kurum Kültürü projesini tamamladı. Üç yıl süren proje ile Borusan, 80 yıllık bir birikimin getirdiği değerlerini ve prensiplerini geleceğe aktarırken, değişime ayak uydurarak modern dünyanın gerekliliklerine uyum sağlamak için kazanacağı yeni değer ve prensipleri belirledi, geleceğin liderlik ve yüksek performans kültürü tanımını oluşturdu. Bu yeni belirlenen değer ve prensiplerin, dinamik çalışma kültüründe yaşaması için gerekli uygulamaları tanımladı ve hayata geçirdi.
Borusan’ın 200 yıllık Grup olma vizyonuna paralel olarak gelecekte de varlığını sürdürme amacına yönelik yürütülen BorusanX, sadece bir değişim projesi değil, aynı zamanda bir öğrenme ve gelişim süreci olarak da ilerledi. Borusanlıların aktif katılımıyla gerçekleştirilirken, çalışanların fikirlerini ve geri bildirimlerini açıkça paylaşabilecekleri bir ortam yaratılarak, güvene dayalı, iyi niyetli ve paylaşımcı bir çalışma kültürü oluşturulması hedeflendi. İnsan merkezli bu büyük dönüşüm yolculuğunda aşama aşama ilerlenirken, kurumun değerleri Grup çalışanlarının ortak aklı ve çağdaş bakış açısıyla yenilendi. Bu yenilikçi yaklaşım ile çalışan bağlılığını ve üretkenliğini önemli ölçüde artıran Borusan, programın başarısını ve etkisini yaptığı ölçümlemelerle değerlendirip şeffaf bir şekilde paylaşıyor.
Borusan çalışanlarının bağlılık skoru yüzde 79
BorusanX ile girilen bu kültürel dönüşüm yolculuğunda 2023 yılında önemli bir ilerleme kaydedilirken bu gelişim, 3.200 Borusanlının katıldığı bir algı anketi ile ölçüldü. Buna göre 2022 yılına kıyasla tüm değer ve prensiplerin benimsenmesinde yüzde 22, açık sözlülük ve yapıcı çatışma, güçlendiren liderlik, ortak akıl, otonomi ve cesaretle harekete geçme başlıklı, grup için dönüştürücü olarak belirlenen prensiplerde ise yüzde 34 yükseliş gözlemlendi. Borusan çalışanlarının bağlılık skoru da bugüne dek kaydedilen ilerlemenin bir göstergesi olarak, son 10 yılın en yüksek skoru olan yüzde 79’a ulaştı. Son beş yıldır artış eğiliminde olan bu skorun, BorusanX’in de etkisiyle daha yukarılara taşınması sağlandı.
Borusan Grup CEO’su ve Proje Sponsoru Erkan Kafadar, BorusanX ile ilgili şu bilgileri paylaştı:
“80 yıllık geçmişiyle köklü bir Grup olarak, güçlü bir mirasa ve sağlam değerlere sahip olmanın gururunu yaşıyoruz. Bu değerler, yıllar boyunca kurumumuzun temelini oluşturmuş ve başarılarımızda önemli rol oynamıştır. Ancak dünya hızla değişiyor ve bu değişimlere ayak uydurmak, hatta öncülük etmek, gelecekteki başarımız için hayati önem taşıyor. Bu nedenle, kurum kültürümüzü bu yönde geleceğe bakarak değiştirmenin ve dönüştürmenin gerekli olduğuna inanıyoruz. BorusanX Kurum Kültürü projesi, bizim için büyük bir dönüşümü ifade ediyor. Hayata geçirdiğimiz bu proje aynı zamanda Borusan’ın 200 yıl ve ötesinde varlığını sürdüren bir Grup olma yolculuğunda kültürel anlamda lokomotif görevi üstleniyor. Projedeki ölçümlerimizden aldığımız umut verici sonuçlar, geleceğe dair heyecanımızı katlıyor. Bu istikrarlı ilerleme, doğru yolda olduğumuzu ve hedeflerimize ulaşacağımıza dair inancımızı pekiştiriyor.”
“Gelecekte de aynı başarıyı sürdürmek ve sürdürülebilir bir dünyanın yarınlarını inşa etmek için biz de dönüşmeliyiz” diyen Kafadar, bu dönüşümde liderlere önemli bir rol düştüğünün de altını çiziyor ve ekliyor: “Açık iletişim, şeffaflık, paylaşımcılık ve katılımcılık, dönüşüm sürecinin başarısı için kritik öneme sahip. Değerlerimiz arasında yer verdiğimiz karşılıklı güven ve iyi niyet, insana ve birbirimize değer vermenin yanında kültürel prensiplerimiz arasında yer alan açık sözlülük, diyalog ve yapıcı çatışma, güçlendiren ve yol açan liderlik, ortak akıl ve katılımlı yönetim, otonomi ve cesaretle harekete geçme başlıklarıyla Borusan’da ortak bir liderlik anlayışı geliştiriyoruz. Borusanlıların refah ve huzur içinde oldukları ve çalışmaktan mutluluk duyacakları bir alan inşa ediyoruz.”
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Ambilight Teknolojisi, 2004 yılında IFA'da ilk televizyonların piyasaya sürülmesinden 20 yıl sonra bile televizyon izlemeyi benzersiz ve sürükleyici bir deneyime dönüştürmeye devam ediyor.
Bugüne kadar 35 milyon Ambilight TV sahiplerine ulaştı ve kullanıcıların yüzde 80'den fazlası bir sonraki televizyon seçimlerini yine Ambilight TV’den yana kullanmak istediğini belirtti. Ambilight özellikle son yıllarda Philips markası altında piyasaya sürülen en popüler tüketici elektroniği teknolojilerinden biri haline geldi.
Ambilight teknolojisi yolculuğuna, ilk olarak 2004 yılının Eylül ayında Berlin IFA Fuarı’nda tanıtılan LCD ve Plazma TV modellerle başladı. TP Vision çatısı altında sunulan Philips Ambilight TV teknolojisi serinin yeni amiral gemisi modeli OLED+959’la çıtayı daha da yükseltti.
Ambilight teknolojisi, ilk olarak karanlık odada uzun süre TV izleyen kullanıcılar için özel kontrast algılama özelliğiyle göz yorgunluğunu azaltmaya yardımcı olmak amacıyla üretildi.
Görüntüyü ekranın ötesine taşıyor
Philips'e özgü olan Ambilight, TV setinin çevresindeki duvarlara, görüntünün renklerine ve parlaklığına uyum saglayacak sekilde otomatik olarak değişen, yumusak bir ışık yansıtıyor. Ambilight; algılanan kontrastı, rengi ve ayrıntıyı güçlendirerek, kullanıcılarda daha geniş bir görüntüye baktığı hissini veriyor.
Ambilight, ilk lanse edildiği günden bu yana on iki defa iyileştirme geçirdi ve sistem giderek daha sofistike ve güçlü hale geldi. Aynı dönemde, TV çerçevelerinin boyutu da minimalize edildi. Teknolojinin kullanıcılara getirdiği en büyük fayda, kullanıcılarda bıraktığı ‘’ekrandaki görüntünün setin sınırlarının çok ötesine uzanması izlenimi’’ olarak öne çıkıyor.
Ambilight, 2004 yılında ekranın her iki tarafında aynı rengi gösteren CFL'ler (soğuk floresan lamba) kullanılarak piyasaya sürüldü. Bunu, 2006 yılında her iki tarafta farklı renkler gösterebilen 'stereo' versiyonu, 'surround' ve setin üç ve dört tarafına monte edilen surround versiyonu olan 'full surround' versiyonları takip etti.
Tasarımında 2250 adet De Beers Pırlantası yer aldı
2006 yılında Philips TV, bir milyon Ambilight setinin satıldığını duyurdu. 2007 yılında gerçekleşen Tüketici Elektroniği Fuarı’ndaysa (CES Las Vegas) 2250 adet De Beers pırlantayla tasarlanmış en pahalı Ambilight TV markanın dönüm noktası olarak tarihe geçti.
2007 yılı aynı zamanda Ambilight'ın CFL'leri LED'lerle değiştirdiği ve sistem için yeni bir inovasyon çağı başlattığı bir yıldı. Markanın amiral gemisi modeli Aurea seti de piyasaya sürüldü.
TP Vison, Ambilight teknolojisini geliştirmek amacıyla sürekli olarak yatırımlara devam etti ve 2022 yılında her bir LED içindeki renk sayısını üçten dokuza çıkaran ve halo efektinin yoğunluğunu ve boyutunu daha da artıran ‘’Yeni Nesil’’ versiyonunu piyasaya çıkardı.
Yeni 65OLED+959 TV'nin raflarda yerini almasıyla TP Vision, Ambilight özellikli sistemin en gelişmiş versiyonunu tanıtmış oldu. Televizyonun arka tarafına monte edilmiş olan renkli LED'lere birden fazla lens ekleyerek sürükleyici izleme deneyimini yeni bir boyuta taşıdı.
Ambilight plus teknolojisiyse; daha dinamik, büyük ve yüksek çözünürlüklü bir halo efekti oluşturması ve dört farklı halo efekti farklı derinliklerde yeni iki boyutlu etkiyle birleştirmesiyle öne çıktı.
Ambilight'ın 20. Yıldönümü hakkındaki mutluluğunu TP Vision Avrupa Genel Müdürü Johnson Su “Herhangi bir teknolojinin bu kadar güncel ve benzersiz olması, yirmi yıldır sürekli artan popülaritesi bu teknolojinin geçerliliğinin en önemli kanıtı. Ambilight plus ile sistemin şimdiye kadarki en iyi versiyonunu kullanıcılarımızla buluşturduğumuzu açıklamaktan dolayı çok mutluyum. '’ sözleriyle aktardı.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Siemens Türkiye'nin, Adana Hacı Sabancı Organize Sanayi Bölgesi (OSB) 4. Genişleme Bölgesi'ne yönelik hazırladığı enerji projesinde kullanılan teknoloji, arıza kaynaklı enerji kesintilerini tamamına yakınını ortadan kaldırırken, geleneksel hava izoleli panoların aksine 35 yıl boyunca bakım gerektirmiyor ve bu sayede sanayi kuruluşlarının üretim süreçlerinde kesintisiz bir operasyon sağlanıyor. Bu özellikler, sanayide 7/24 aralıksız üretim imkânı sunarak, üretim verimliliğini ve üretim kalitesini artırmada kilit rol oynuyor.
Konuyla ilgili olarak bir açıklama yapan Siemens Türkiye Elektrifikasyon ve Otomasyon Ülke Müdürü Cengiz Hamdi Bozbey şunları söyledi; "Adana Hacı Sabancı OSB projesinde kullandığımız Siemens Gaz İzoleli Orta Gerilim (OG) hücreleri, sunduğumuz çözümlerin güvenilirliğinin ve ileri teknolojiyi iş süreçlerimize entegre etme kararlılığımızın önemli bir örneğini oluşturuyor. Gaz izoleli hücreler, kompakt ve dayanıklı yapıları sayesinde dış ortam koşullarından bağımsız olarak üstün performans sergiliyor. Siemens Türkiye olarak, bu proje ile Adana Hacı Sabancı OSB'deki sanayi katılımcılarının enerji ihtiyaçlarını kesintisiz ve güvenilir bir şekilde karşılamanın ve Adana sanayisine katkıda bulunmanın gururunu yaşıyoruz".
Adana Hacı Sabancı Organize Sanayi Bölgesi (OSB) Bölge Müdürü Ersin Akpınar ise proje ile ilgili olarak yaptığı açıklamada; "Siemens Türkiye'nin hayata geçirdiği proje ile hem verimlilik hem de üretim kalitesinde belirgin bir artış sağlamış olacağız. Adana'da gerçekleşen bu projenin birçok farklı ildeki OSB'ye güzel bir örnek teşkil edeceğine inanıyor, titiz çalışmaları ve katkılarından dolayı Siemens Türkiye'ye teşekkür ediyoruz" diye konuştu.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Antalya'dan Dünya'ya" mottosuyla Antalya Büyükşehir Belediyesi tarafından bu yıl üçüncüsü gerçekleştirilen Uluslararası Foodfest Antalya Gastronomi Festivali, 6-8 Eylül 2024 tarihleri arasında Antalya Karaalioğlu Parkı'nda gerçekleştirildi. Michelin yıldızlı şefler, gastronomi profesyonelleri, gastronomi ve turizm yazarları, iş insanları ve gurmelerinin yanı sıra çok sayıda yerli ve yabancı basın mensubunun da katıldığı festival, ziyaretçilere unutulmaz bir lezzet şöleni yaşattı.
Mehmet Yalçınkaya, Somer Sivrioğlu, Danilo Zanna, Arda Türkmen, Ömür Akkor, Alan Geaam, Ali Ghzawi, Miguel Cano gibi ünlü şeflerin de katıldığı festivalde, Beslenme Uzmanı ve Sürdürülebilir Yaşam Aktivisti Dilara Koçak da yer aldı. Şef Rafet İnce'nin "Topraktan Masaya" adlı workshop'uyla katkıda bulunduğu festivalde, çeşitli konularda birçok panel ve workshop düzenlendi.
Kütahya Porselen, Lezzetlerin Sunumuna Şıklık Kattı
Workshoplar, yemek yarışmaları ve konserlerle ziyaretçilerine keyifli anlar yaşatan III. Uluslararası FoodFest Antalya Gastronomi Festivali'nde Kütahya Porselen, lezzetlerin sunumuna estetik ve zarafet kattı. Festival boyunca düzenlenen workshop etkinlikleri ve yarışmalardaki eşsiz sunumlara Kütahya Porselen tarafından özenle tasarlanan koleksiyonlar eşlik etti. Kratos koleksiyonunda yer alan Salda, Rust Green ve Casa Blue'nun yanı sıra Hera, Pera, Ent, Wellington, Panio, Mezolit gibi şık ve zamansız tasarımlar, festivalde sunulan lezzetleri daha da özel ve unutulmaz hale getirdi. Kütahya Porselen, seçkin ürünleriyle festivalin ruhunu tamamladı.
Konuşmacılara Özel Plaketlerde Kütahya Porselen İmzası
III. Uluslararası FoodFest Antalya Gastronomi Festivali'nde, söyleşiler sonrasında konuşmacılara takdim edilen plaketler, Kütahya Porselen tarafından özel olarak hazırlandı. Plaketleri, Kütahya Porselen İcra Kurulu Üyesi Tanzer Polat Yılmaz ve Kütahya Porselen Türkiye Satış Direktörü Arda Tezel konuşmacılara takdim etti. Kütahya Porselen İcra Kurulu Üyesi Tanzer Polat Yılmaz, "Antalya'nın zengin gastronomi kültürünü dünya ile buluşturan bu önemli organizasyon, sektör profesyonelleri için de önemli bir buluşma noktası oldu. Atölye çalışmaları, yarışmalar ve panellerle zengin bir içerik sunan festivale sponsor olarak olmaktan mutluluk duyuyoruz" dedi
Siparişleriniz sadece "1 saat" içerisinde hesabınızda.
Siparişlerinizin gönderimi, aynı gün içerisinde yapılır.
256-bit şifreleme ve 3D Secure ile güvenli ödeme.
Ürünlerimizin tümü sertifikalı ve orijinaldir.