Piyasaya Yön Veren Güncel Finans Haberleri

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
  
Procat, 2025 yılı stratejisi kapsamında satış ve iş geliştirme alanındaki faaliyetlerini tek çatı altında toplamak için yeni bir adım attı. Bu kapsamda Procat bünyesinde hayata geçirilen yeni şirket ProSales, yerel ve uluslararası pazarlarda satış operasyonlarını daha konsantre ve uzman bir ekiple yöneterek, müşteri odaklı çözümler sunmayı hedefliyor. ProSales, Procat'in diğer iki şirketi olan PCX ve Procat Technology ile uyum içinde çalışarak çözüm ortaklarına uçtan uca bir deneyim sunmayı hedefliyor. Bu yeni yapılanmayla BPO ve teknoloji çözümleri alanında sektörde tercih edilen ilk şirket olmayı amaçladıklarını belirten Procat Yönetim Kurulu Başkanı Tarkan Ersubaşı, ProSales'ın dış pazardaki iş ortaklıkları sayesinde kısa vadede uluslararası bir marka haline geleceklerinin altını çizdi.
 
Alanında lider teknolojileriyle iş ortaklarının iletişim merkezlerini dünya standartlarının üzerine taşımak için çalışan Procat, 2025 yılı stratejisi kapsamında önemli bir yapılanmaya imza attı. Satış ve iş geliştirme süreçlerini daha odaklı ve etkili bir şekilde yönetmeyi amaçlayan Procat, bu kapsamda yeni şirketi ProSales'ı hayata geçirdi. Procat'in deneyimini ve yenilikçi yaklaşımını daha geniş pazarlarda konumlandıracak olan ProSales, satış operasyonlarında yeni bir çağ başlatmayı hedefliyor.
 
ProSales'ı yerel ve uluslararası pazarlarda satış ve iş geliştirme fırsatlarını daha etkin bir şekilde yönetmek amacıyla kurduklarını belirten Procat Yönetim Kurulu Başkanı Tarkan Ersubaşı; "Procat olarak, müşteri deneyimi alanında daha yenilikçi ve öncü bir konuma ulaşmak için stratejik adımlar atmaya devam ediyoruz. Yaptığımız araştırmalar sonucu sektörün yeni bir yapılanmaya ihtiyacı olduğunu analiz ettik ve alanında uzman isimleri bir araya getirerek ProSales'ı kurduk. Yeni şirketimiz, müşterilerimize daha dedike ve konsantre bir hizmet sunmayı hedefliyor. Bu yapılanmamızla, satış operasyonlarını daha verimli ve yenilikçi bir hale getirirken, aynı zamanda müşteri memnuniyetini artırmayı amaçlıyoruz. Bu noktada ProSales sayesinde, çağrı merkezi hizmeti verdiğimiz PCX şirketimiz ile teknoloji çözümlerimizi sunduğumuz Procat Technology şirketlerimizin katma değerli ürün ve hizmetlerini yerel ve global pazarlarda daha fazla müşteriyle buluşturarak, uluslararası büyüme yolculuğumuzda büyük bir avantaj elde edeceğiz" dedi.
 
Hedef uluslararası marka olmak
ProSales'te oluşturdukları yapı ile özellikle dış pazarda iş ortaklığı ağlarını genişleteceklerini vurgulayan Tarkan Ersubaşı; "Procat olarak son iki yılda gösterdiğimiz yüksek satış potansiyeli ile yerel pazarda 40'ın üzerinde BPO ve teknoloji içerikli yeni iş ortağı kazandık ve uluslararası pazardan alınıp ülkemize taşınan 10'a yakın proje oldu. Kısa sürede ortaya koyduğumuz bu satış başarısı ProSales'ın doğuş hikayesinin güçlü zeminini oluştururken aynı zamanda orta ve uzun vadeli planları için de önemli bir referans noktası oldu. ProSales olarak, kaliteden ve müşteri deneyimi odağından taviz vermeden, geniş bir coğrafyada büyüme hareketimize devam ederek uluslararası bir marka haline gelmeyi hedefliyoruz. Özellikle Avrupa pazarında BPO ve teknoloji çözümleri arayan firmaların sektörde ilk başvuracağı adres olarak konumlanmayı amaçlıyoruz. Bu çerçevede, yaklaşık üç yıl boyunca Procat'te Satıştan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı görevinde önemli projelere imza atan Emre Erkan, ProSales CEO'su olarak yeni şirketimize liderlik edecek. CEO'muzun ve takımının şirketin hedeflerine ulaşması için büyük bir özveri ile çalışacaklarına inanıyorum" ifadelerini kullandı.
 
"Değişen dünyaya adaptasyon konusunda büyük bir avantaja sahibiz"
Şirket olarak değişen dünyaya hızlı adaptasyon konusunda büyük bir avantaja sahip olduklarının altını çizen ProSales CEO'su Emre Erkan ise şunları söyledi: "Esnek yapısı sayesinde, odak noktasını kısa süre içerisinde farklı bir yöne kaydırma yetkinliği, ProSales'in en önemli değerlerinden biri olacak. Genel olarak uluslararası piyasalarda BPO ve teknoloji çözümlerine destek vermek, Türkiye pazarında ise teknoloji tabanlı çözümlerle niteliğe odaklanarak kurumsal büyümeyi desteklemek, öncelikli hedeflerimiz arasında yer alıyor. ProSales olarak satış operasyonlarımızı, Procat çatısı altında konumlanan üç şirketten biri olan PCX ile senkronize bir şekilde yürüteceğiz. ProSales üzerinden doğru içerikte, doğru fiyatta ve doğru pazarda ürün ile hizmet alım sürecini tamamlayan iş ortaklarımız, PCX ile eşsiz bir müşteri deneyimi yolculuğuna başlayacak. Operasyonel süreçlerimizde büyük bir rol oynayan teknoloji ve inovasyon tarafında ise Procat Technology ile olan iş birliğimiz sayesinde başarılı çözümler sunacağız. Ar-Ge merkezi üzerinden sektörel gelişmeleri takip ederek müşteri merkezli teknolojik çözümler geliştiren Procat Technology, ürünleriyle ProSales'ın satış stratejisinin önemli bir parçasını oluşturacak. İş ortaklarına kusursuz bir deneyim yaşatmayı hedefleyen ProSales olarak önümüzdeki yıllarda uluslararası arenada lider bir marka olma yolunda emin adımlarla ilerleyeceğiz. Bu yolculuğumuzda ProSales Genel Müdür Yardımcısı olarak görev alacak Nilgün Yorulmaz'ın uluslararası piyasalar, yerel pazar ve satış alanındaki tecrübesiyle şirketimize büyük bir güç katacağına inanıyorum."

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Sağlık sigortacılığında uzmanlaşmış tek sigorta şirketi Bupa Acıbadem Sigorta, 2030 hedeflerine ulaşma yolunda çalışmalarına hız vererek üst düzey bir atama gerçekleştirdi. Yaklaşık 25 yıllık deneyime sahip Aslıhan Duymaz, Bupa Acıbadem Sigorta Genel Müdürü olarak atandı. Mayıs ayından itibaren görevini vekaleten sürdüren deneyimli sigortacı Duymaz, 1 Ocak 2025 tarihinden itibaren şirketin Genel Müdürü olarak görevine devam edecek.

Boğaziçi Üniversitesi Matematik Bölümü ve University of London City Aktüeryal Bilimler yüksek lisans derecesine sahip olan Aslıhan Duymaz, çalışma hayatına 2000 yılında Commercial Union Hayat A.Ş.’de başladı. 2004-2006 yılları arasında Ak Emeklilik A.Ş. Planlama Bölümü’nde aktüerya modelleme, bütçe ve komisyon raporlamaları alanlarında ve 2009-2012 yılları arasında Aegon Hayat ve Emeklilik A.Ş.’de fiyatlama ve raporlamadan sorumlu Grup Müdürü olarak şirketin aktüerya departmanı yapısının kurulumu, yurtdışı raporlaması için aktüeryal modelleme, şirketin BI raporlamaları projelerinde aktif olarak görev almıştır.

2012-2017 yılları arasında ise Aon Hewitt Türkiye'de emeklilik, finansal hizmetler ve sigorta hizmetleri alanlarından sorumlu aktüer ve yönetici olarak görev yapmıştır. 2017-2021 yılları arasında KPMG Finansal Hizmetler Danışmanlığı altında sigorta sektörüne yönelik danışmanlık ve denetim uzmanlığı alanlarında Direktör, 2022-2023 yılları arasında Partner olarak çalışmıştır.

2023 Nisan ayında Aktüerya, Kurumsal Fiyatlama, Veri Analitiği, Veri Teknoloji Ofisi, Tıbbi Değerlendirme ve Tazminat birimlerinden sorumlu Teknik Genel Müdür Yardımcısı olarak başladığı Bupa Acıbadem Sigorta kariyerine, 2024 Mayıs ayında Vekil Genel Müdürü olarak devam etmiştir. Duymaz, 1 Ocak 2025 itibariyle Bupa Acıbadem Sigorta Genel Müdürü olarak görevini sürdürecektir.

Buba Acıbadem Sigorta Hakkında:

1992 yılında kurulan Bupa Acıbadem Sigorta, sigortalıların “daha uzun, daha sağlıklı ve daha mutlu yaşamalarına yardımcı olmak ve daha iyi bir dünya yaratmak" amacı ile Türkiye’de 1.3 milyonu aşan bireysel ve kurumsal müşterisine; 1000 kişiye varan çalışanı, 7000’e yakın anlaşmalı kurum ve çok sayıda acente, broker ile hizmet veriyor.

Sağlık sigortacılığında uzmanlaşmış tek sigorta şirketi olma özelliği taşıyan Bupa Acıbadem Sigorta, Türkiye’de sektörün büyümesine, farklı yaklaşımları ile hem toplumsal sigorta bilincini hem de sağlıklı yaşamı destekleyen uygulamalar geliştirmeye, sigortacılık ürünlerini ve hizmetlerini toplumun tüm kesimlerine ulaştırmaya odaklanmaktadır. Bupa Acıbadem Sigorta tecrübesini, bilgisini, imkanlarını müşterilerine doğru çözümleri sunmak, olumlu bir deneyim yaşatmak ve onların aileleri ile geleceğe güvenle bakmalarını mümkün kılmak için kullanıyor.

Bupa Acıbadem Sigorta, Ocak 2019 itibarıyla 5 kıtada 50 milyon’dan fazla müşteriye, özel sağlık sigortası hizmetlerinin yanı sıra hastaneleri, diş¸ klinikleri ve yaşlı bakım evleri aracılığıyla entegre sağlık hizmetleri sunan Bupa ailesine katıldı. Global bir marka olarak alanında lider ve pazar belirleyici şirket olma vizyonu ile tüm paydaşlar ve ekosistem için değer yaratmaya devam etmektedir. www.bupaacibadem.com.tr

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Ayakkabı sektörünün öncüsü FLO GROUP, 170’ten fazla ülkede iş yeri kültürü ve çalışan deneyimi konusunda global otorite olarak kabul edilen Great Place To Work tarafından yapılan değerlendirmeler sonucunda “Great Place To Work Sertifikası” almaya hak kazandı. Çalışanların çalıştıkları iş yeri kültürü içerisindeki deneyimlerinin objektif bir şekilde değerlendirildiği bu prestijli sertifikayla, FLO GROUP, insan odaklı yaklaşımını ve güçlü kurum kültürünü bir kez daha kanıtladı.

'İyiden Mükemmele FLO GROUP' gelişim yolculuğumuzda büyük bir adım attık

FLO GROUP olarak, daha mutlu bir çalışma ortamı yaratmayı amaçladıklarını belirten FLO GROUP CEO’su Yenal Gökyıldırım şunları söyledi: “Ayakkabının yolculuğunu A’dan Z’ye sahiplenen bir şirket olarak doğrudan 15 bin, dolaylı olarak 70 bin kişilik bir istihdama olanak sağlıyoruz. Böylesine büyük ve güçlü bir ekosistemde her adımımızda “merkezimiz insan” değerimizden yola çıkarak çalışma arkadaşlarımızın refahı, esenliği, kişisel ve mesleki gelişimini her zaman destekliyoruz. Bu doğrultuda geçtiğimiz yıl başlattığımız ‘İyiden Mükemmele FLO GROUP’ gelişim yolculuğumuza hız kesmeden devam ettik. Kurum kültürümüzü güçlendiren bir dizi proje hayata geçirdik. Güven, saygı, hakkaniyet, gurur ve takım ruhu gibi değerler üzerine inşa ettiğimiz bu projelerle, çalışma arkadaşlarımızın kendilerini ifade edebileceği, süreçlere katkı sağlayabileceği platformlar oluşturduk. Bu anlamda, çalışma arkadaşlarımızla kurduğumuz güçlü bağ ve etkileşimler sayesinde, kolektif hedefler için takım ruhumuzu pekiştirdik. Kurum kültürümüzü güçlendirme yolculuğumuzda attığımız değerli adımlar sayesinde bugün, Great PlaceTo Work Sertifikası’nı almaya hak kazandığımız için gururluyuz. Çalışan bağlılığı, iş yeri kültürü ve kurum içi güven unsurlarını temel alan “Great Place To Work” - “Harika - İş Yeri Sertifikası” almamızda emeği geçen tüm ekiplerimize, tüm çalışma arkadaşlarımıza gönülden teşekkür ederim. Pek çok konuda olduğu gibi en iyi iş yeri deneyimi sunma konusunda da sektörümüze ilham verecek uygulamalarımızla, çalışma arkadaşlarımızın güven duygusunu ve aidiyetini pekiştirerek, kurum kültürümüzü güçlendirmek için çalışmalarımızı sürdüreceğiz.”

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Sağlık ve tarım alanında 70 yıllık deneyimiyle öncü bir rol üstlenen Bayer Türkiye, global bir başarıya imza attı. Bayer’in Türkiye’deki girişimcilik ekosistemini desteklemek amacıyla Tenity iş birliği ile 2018 yılından bu yana sürdürdüğü G4A Girişim Hızlandırma Programı, Mercury Excellence Awards 2025’te Özel Projeler alanında Bronz Ödül’e layık görüldü.

 

Mercury ödüllerine 13 ülkeden 300'den fazla başvuru yapılırken, yalnızca en yüksek puan alan yüzde 30'luk dilimdeki projeler ödül almaya hak kazandı. Geçtiğimiz yıl Stevie Awards Uluslararası İş Ödülleri'nde “Yılın En Yenilikçi Şirketi” kategorisinde Altın Stevie Ödülü’ne layık görülen Bayer’in G4A Programı, uluslararası arenada bir kez daha takdir kazanmış oldu.

 

G4A Programı ile Girişimcilik Ekosistemine 7 Yılda 6.5 Milyon TL Katkı

 

Bayer, Türkiye’deki G4A programı kapsamında son 7 yılda 42 girişime destek vererek girişimcilik ekosistemine yaklaşık 6,5 milyon TL katkı sağladı. 2018-2023 yılları arasında destekte bulunulan 37 girişimden 10’unun toplam şirket değerlemesi 118 milyon dolara ulaştı.

 

G4A programına; sağlık ve tarım alanında dijital çözümler sunan, fikir aşamasını geçmiş, sürdürülebilir ve ölçeklenebilir bir iş modeline sahip girişimler başvurulabiliyor. Program, girişimcilerin yatırım almaları, yurt dışı pazarlarına açılmaları ve Bayer ile iş birliği yapmaları için fırsatlar ve hibe imkanı sunarken, aynı zamanda finansal planlama, yatırım ilişkileri, pazarlama stratejileri ve hukuki süreçler gibi alanlarda kapsamlı bir eğitim ve mentorluk desteği sağlıyor.

 

 

 

Bayer Hakkında

Bayer, sağlık ve beslenme ile ilgili yaşam bilimleri alanlarında uzmanlaşmış küresel bir şirkettir. "Herkes için Sağlık, Sıfır Açlık" misyonu doğrultusunda, artan ve yaşlanan küresel nüfus nedeniyle çağımızın önemli sorunlarına ürün ve hizmetleriyle çözüm sunmaya katkıda bulunarak insanlara ve yaşadığımız gezegene destek olmayı amaçlamaktadır. Sürdürülebilir kalkınma ilkelerine bağlı olan şirket, faaliyet gösterdiği alanlarda olumlu etki yaratma konusunda kararlıdır. Bayer Grup, aynı zamanda inovasyon ve büyüme yoluyla değer yaratmayı ve kâr etme gücünü artırmayı hedeflemektedir. Bayer markası tüm dünyada güveni, kaliteyi ve güvenilirliği temsil etmektedir. 2023 mali yılı itibarıyla 100.000’den fazla çalışana ve 47,6 milyar Avro satış cirosuna sahip olan Bayer’in Ar-Ge harcaması ise 5,8 milyar Avro düzeyindedir. Daha fazla bilgiye www.bayer.com.tr adresinden ulaşabilirsiniz.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Siber tehditler tüm dünyada her saat gelişen bir yapıya sahip. Küresel siber güvenlik iş gücünde 7,1 milyon profesyonel bu tehditlere karşı mücadele ediyor. BCG’nin 2024 Siber Güvenlik İş Gücü Raporu’na göre, dünya genelinde hâlâ 2,8 milyon istihdam açığı var. İşletmeler çözüm için yapay zekâ desteğine başvuruyor. Siber güvenlik şirketi ESET, yapay zekânın siber güvenlik alanını nasıl dönüştürdüğünü inceledi.

 

Finansal zorluklar, işe alımların dondurulması, bütçe kesintileri , ağır iş yükleri, tükenmişlik riskleri ve azalan iş tatmini siber güvenlik ekipleri üzerindeki baskıyı artırarak sorunu daha da kötüleştiriyor. Nitelikli profesyonellerin azlığı, her büyüklükteki kuruluşu gelişmiş tehditlere giderek daha fazla maruz bırakıyor. Yapay zekâ, kapasite boşluklarını doldurmanın ötesinde, kuruluşların güvenliğe yaklaşımını temelden dönüştürüyor.

Yapay zekâ uygulamalarının siber güvenliğe katkıları

Yapay zekâ, günlük analizini, olay raporlamasını ve güvenlik açığı taramasını otomatikleştirerek manuel çabayı en aza indiriyor. Profesyoneller bu görevlerden kurtularak politika geliştirme ve proaktif tehdit avcılığı gibi stratejik girişimlere odaklanabilir. Tehdit tespiti ve olay müdahalesinde, yapay zekâ odaklı araçlar anormallikleri ortaya çıkarmak, saldırı vektörlerini tahmin etmek ve tehditleri önem derecesine göre sınıflandırmak için büyük veri kümelerini gerçek zamanlı olarak analiz eder. Davranışsal analitik, normal kullanıcı davranışı için temel çizgiler oluşturmaya yardımcı olur. İçeriden gelen tehditleri veya ele geçirilmiş hesapları gösterebilecek sapmaları işaretler. Tehditleri önem derecesine göre sınıflandırarak olaylara öncelik verir ve kritik sorunların hızla ele alınmasını sağlar. Yapay zekâ tarafından üretilen araçlar, siber güvenlik ekiplerinin kötü amaçlı etkinlikleri daha hızlı bir şekilde tanımlamasını, kötü amaçlı yazılım analizine yardımcı olmasını ve karmaşık verilerden eyleme dönüştürülebilir içgörüler elde etmesini sağlar. AI tarafından desteklenen Gelişmiş Uç Nokta Tespit ve Yanıt (EDR) çözümleri, uç nokta etkinliklerine gerçek zamanlı görünürlük sunarak sıfırıncı gün tehditlerine ve fidye yazılımı saldırılarına hızlı yanıt verilmesine olanak tanır.

Daha güvenli yazılım geliştirmek mümkün

Yapay zekânın en dönüştürücü katkılarından biri kod üretiminde yatıyor. Örneğin yeni Google ürün kodlarının yüzde 25‘i yapay zekâ sistemleriyle oluşturuluyor. Sonrasında programcılar çıktıları inceliyor ve denetliyor. Geliştirme döngülerini hızlandırarak ve kod kalitesini artırarak yapay zekâ, yetenek açığını kapatıyor ve yazılım güvenliğini artırıyor. Optimize edilmiş çözümler önererek ve tasarım yoluyla güvenlik gibi en iyi uygulamaları uygulayarak kod kalitesini artırırken geliştiricilerin yeni dilleri ve çerçeveleri öğrenmelerine de yardımcı oluyor. Güvenlik açıklarını tespit ederek ve güvenlik özelliklerini yerleştirerek yapay zekâ daha güvenli yazılım geliştirmeye katkıda bulunuyor. Karmaşık kodlamayı daha az deneyimli geliştiriciler için daha erişilebilir hâle getirerek ve alışılmadık problem çözme yaklaşımlarıyla yeniliği teşvik ederek beceri açığını kapatıyor.

Avantajlarına rağmen yapay zekâ tarafından üretilen kod önemli sınırlamalarla birlikte gelir. Yazılım geliştirme doğası gereği karmaşıktır ve incelikli bir mantık anlayışı, bağlamsal farkındalık ve yaratıcı problem çözme gerektirir. Yapay zekâ önemli adımlar atmış olsa da bu kritik alanlardaki yetenekleri hâlâ gelişmektedir.

İnsan ve yapay zekâ iş birliği sektörü yeniden şekillendiriyor

Acil iş gücü eksikliklerini çözmenin ötesinde yapay zekâ sektörü yeniden şekillendiriyor. Eşsiz bir verimlilik sunarken insan sezgisi ve gözetimi ile eşleştirildiğinde potansiyeli daha da artıyor. Nüanslı karar verme, stratejik öngörü ve etik değerlendirmeler, yetenekli profesyonellere özgü yeteneklerdir. En sağlam siber güvenlik stratejileri, yapay zekânın hızını ve hassasiyetini insan uzmanların yaratıcılığı ve eleştirel düşüncesiyle sorunsuz bir şekilde harmanlamaktadır. Entegrasyonu, kuruluşların giriş seviyesi rolleri düzene koymasını, giriş engellerini azaltmasını ve iş sorumluluklarını yeniden tanımlamasını sağlar. Yapay zekâ güvenlik analistleri ve makine öğrenimi mühendisleri gibi yapay zekâ merkezli roller, modern siber güvenliğin temel taşları olarak ortaya çıkıyor. Yapay zekâ odaklı bu ortamda başarılı olmak için kuruluşlar eğitim, mentorluk ve sektörler arası iş birliği yoluyla iş gücü gelişimine öncelik vermelidir. Sürekli öğrenme, uyarlanabilirlik ve etik yapay zekâ kullanımı kültürü, gelişen tehditlerin önünde kalmanın anahtarı olacak.

Yapay zekâ dönüştürücü bir güç

Yapay zekâ sadece geçici bir çözüm değil; dönüştürücü bir güç. Beceri açığını kapatarak, tespit yeteneklerini geliştirerek ve inovasyonu teşvik ederek kuruluşları günümüzün siber güvenlik zorluklarının karmaşıklıklarını güvenle aşmaları için donatıyor. Bununla birlikte yapay zekâ benzersiz bir verimlilik sunarken yetenekli profesyonellerin incelikli karar verme ve stratejik düşünme becerilerinin yerini alamaz. Yapay zekâ güdümlü sistemlerin etkin ve etik bir şekilde çalışmasını sağlamak için insan gözetimi şarttır. En etkili siber güvenlik stratejileri, yapay zekânın hızını ve verimliliğini insan sezgisi ve gözetimi ile birleştirecektir.

 

Detalı bilgi:

https://antivirus.com.tr/yapay-zeka-odakli-cozumler-siber-beceri-acigini-kapatir-mi/

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Pembe İzler Kadın Kanserleri Derneği tarafından Hatay’ın Samandağ ilçesinde, Pantene ve diğer destekçilerin bağışlarıyla hayata geçirilen ‘Pİ Kız Kardeşim Köyü’, 28 Şubat günü kapılarını sakinlerine açtı. Köy, kanserle mücadele eden ve depremden etkilenen kadınlar ve aileleri için oluşturuldu. Kız Kardeşim Köyünün 1 yıllık hijyen ihtiyaçlarının da teminini sağlayan P&G ve Pantene; Pİ Kadın Kanserleri Derneği ile kanserle mücadele eden kadınlara yönelik peruk bağışı projesi sayesinde 5 yıl önce başlayan birlikteliklerini, anlamlı bir şekilde devam ettiriyor.

Kanserle mücadele eden kadınlara destek olmak amacıyla yıllardır bir araya gelen Pantene ve Pİ Kadın Kanserleri Derneği, bu anlamlı iş birliğini bir adım öteye taşıyor. Hatay’ın Samandağ İlçesi’nde depremden etkilenen kanser hastaları için bir umut ve dayanışma alanı olacak Pİ Kız Kardeşim Köyü’nün bir yıllık hijyen masraflarını P&G karşılarken, Pantene de konteyner sponsorluğu ile yerini aldı.

 

Kanserle Mücadelede Destek ve Dayanışma

Kanserle mücadele eden kadınlara destek olmak amacıyla 2020 yılında Pİ Kadın Kanserleri Derneği ile peruk bağışı projesini başlatan Pantene, 2023 yılında Türkiye’de tek seferde gerçekleştirilen en büyük peruk bağışına imza atmış ve bu sırada deprem bölgesindeki kanser hastası kadınların yaralarını bir nebze de olsa sarabilmek için bölgeden gelen başvurulara öncelik tanımıştı.

Pantene, Pİ Kadın Kanserleri Derneği ile birlikte, kemoterapi tedavisi sürecinde saçlarını kaybetmiş binlerce kadına peruk yardımında bulunurken bu uzun soluklu iş birliğini Pİ Kız Kardeşim Köyü ile yeni bir boyuta taşıdı. Pantene, Pİ Kız Kardeşim Köyü’nde konteyner sponsorluğu ile yerini alırken, P&G ise köyün bir yıllık hijyen ihtiyacını karşılayarak bölgede sağlık ve hijyen standartlarının yüksek tutulmasını destekleyecek.

28 Şubat’ta resmî olarak kapılarını açan Pİ Kız Kardeşim Köyü, kanserle mücadele eden kadınların sağlıklı ve güvenli bir ortamda iyileşme süreçlerini geçirmelerine destek olmanın yanı sıra; moral ve psikolojik destek sağlayan bir yaşam alanı olacak.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

HUAWEI, MWC 2025’te tanıttığı en yeni teknoloji harikalarını Türkiye’de tüketicilerle buluşturarak akıllı telefon, giyilebilir teknoloji ve ses sistemleri alanında çığır açan yenilikler sunuyor. Huawei bu teknolojileri ile MWC 2025 fuarında 26 küresel ödül birden kazandı.



HUAWEI, Mobil Dünya Kongresi 2025 kapsamında toplamda 26 ödül kazanarak inovasyon gücünü bir kez daha kanıtladı.



Özellikle Watch D2, Trusted Reviews, Wareable, Android Headlines ve Tecno Android gibi önde gelen yayınlardan "Best in Show" ve "Best of MWC" ödüllerini alarak akıllı saat kategorisinde büyük bir başarı elde etti.



Ayrıca, Huawei'nin mobil cihazları, aralarında Mate 70 Pro, MatePad Pro 13.2 ve Mate XT'nin bulunduğu modellerle birçok ödüle layık görüldü. Bu başarı, markanın akıllı telefon ve tablet segmentindeki yenilikçi yaklaşımını bir kez daha ortaya koyuyor.



HUAWEI Watch D2: Sağlık Teknolojisinde Devrim Niteliğinde Akıllı Saat

HUAWEI’nin tansiyon ölçebilen ilk akıllı saati olan Watch D2, 11 Şubat’ta Türkiye’de satışa sunulmasının ardından büyük ilgi gördü ve ilk 3 gün içinde stokları tükendi. Bilek tabanlı kan basıncı izleme (ABPM) teknolojisi ile donatılan bu cihaz, kullanıcılarına gün boyu kesintisiz sağlık takibi sunuyor. TruSense Sistemi, yüksek hassasiyetli basınç sensörü, mini pompa ve şişirilebilir hava yastığı ile kalp sağlığına dair verileri ölçülerek kullanıcıya rapor halinde sunuluyor.



Watch D2, EKG analizi, SpO2 izleme, kalp atış hızı takibi, stres seviyesi ve cilt sıcaklığı ölçümü gibi sağlık yönetiminde kapsamlı çözümler sunuyor. 1,82 inç AMOLED ekranı, IP68 su ve toz direnci, E-Nabız entegrasyonu ile kullanıcılara üst düzey bir sağlık takip deneyimi sağlıyor. Sağlık Bakanlığı tarafından kayıtlı medikal bir cihaz olan Watch D2, kullanıcıya referans veriler verme konusunda da oldukça başarılı.



HUAWEI Mate X6 ve Mate XT: Katlanabilir Telefon Teknolojisinde Devrim

HUAWEI’nin en yeni katlanabilir telefonu Mate X6, lüks ve teknolojiyi bir araya getirerek mobil deneyimi yeniden tanımlıyor. Nebula Dokusu ve vegan deri kaplama tasarımıyla dikkat çeken cihaz, havacılık sınıfı alüminyum çerçevesi ile dayanıklılığı artırırken, 2. Nesil Kunlun Glass ekranı sayesinde darbelere karşı 25 kat daha güçlü koruma sağlıyor.



Mate X6, 6,45 inç OLED dış ekranı ve 7,93 inç ultra yüksek çözünürlüklü OLED iç ekranı ile kullanıcılarına benzersiz bir görüntü deneyimi sunuyor. Ayrıca, Ultra Diyafram XMAGE Kamera Sistemi ile 50 MP Ultra Diyaframlı Kamera, 48 MP Telefoto Makro Kamera ve Ultra Chroma Kamera Sistemi sayesinde profesyonel seviyede fotoğraf çekimlerini mümkün kılıyor. 66W SuperPower şarj cihazı desteği ile pil performansını en üst düzeye çıkarıyor.



Huawei, katlanabilir telefon pazarındaki başarısını bir üst seviyeye taşıyarak dünyanın ilk üçe katlanabilir akıllı telefonu Mate XT’yi de Türkiye pazarına sunmak için planlama yapıyor. Üçlü katlanabilir ekran tasarımı, çift menteşe sistemi sayesinde farklı kullanım senaryolarına adapte olabiliyor. Geniş ekranıyla bir tablete dönüşebilen, katlandığında ise kompakt bir telefon formatına gelen Mate XT, esneklik ve mobiliteyi en üst seviyeye çıkarıyor.



Huawei ile Geleceğin Teknolojisi Bugünden Elinizde

Huawei, her segmentte kullanıcı deneyimini en üst düzeye çıkarmaya devam ediyor. İster en yeni katlanabilir telefonlarla üst düzey bir mobil deneyim yaşayın, ister gelişmiş ses teknolojisiyle müziğin tadını çıkarın, isterse sağlığınızı Watch D2 ile takip edin; HUAWEI, yenilikçi teknolojileriyle hayatınızı kolaylaştırıyor.



Tüm bu ürünler ve avantajlı kampanyalar hakkında daha fazla bilgi almak için:

https://consumer.huawei.com/tr

Migros 4Ç24’te TMS-29 enflasyon muhasebesi etkileri dahil 731mn TL net kar açıkladı (4Ç23: 1.151mn TL net kar). Açıklanan kar rakamı, RT piyasa ortalama beklentisi olan 1.674mn TL’nin ve bizim beklentimiz olan 1.029mn TL’nin altında gerçekleşmiştir. 4Ç24’teki 3.381mn TL’lik parasal kazanca rağmen 4Ç23’e göre düşüş gösteren parasal kazanç ve artan net finansman giderleri (4Ç23: -20mn TL, 4Ç24: -488mn TL) net kar üzerinde baskı oluşturan nedenler olmuştur.
Satış gelirleri tarafında Şirket; TMS-29 enflasyon muhasebesi etkileri dahil yıllık %13,7’lik artışla 74.545mn TL net satış geliri elde etmiştir (4Ç23: 65.535mn TL) (RT Piyasa Ort.: 74.799mn TL, Şeker: 74.328mn TL). 4Ç24’te; artan mağaza sayısı & bunun sağladığı destekle satış alanlarının büyümesi, fiyat indirim kampanyaları, e-ticaret kanallarının net satışlar üzerindeki pozitif katkısını (tütün & alkol hariç 2024’te toplam satışlardaki payı: %18,5) sürdürmesi ile birlikte Şirket, 4Ç24’te satış gelirlerini yıllık %14 oranında artırmıştır. Online satış kanallarda büyümenin devam etmesi, online hizmet veren mağaza sayısında (2023: 1.093 adet, 2024: 1.422 adet, +329 adet) gözlemlenen artış ve fiziksel mağazaların başarılı operasyonları ile Şirket, satış gelirlerini 4Ç24’te artırabilmiştir.
Şirket’in FMCG Pazar payı gelişimine bakıldığında; fiyat indirimleri & çoklu kanallarda büyüme stratejisiyle modern FMCG pazarında Şirket 2024’te %17,0’lik (2023: %16,2), toplam FMCG pazarında ise %9,8’lik (2023: %9,4) pazar payına sahip olmuştur. Ek olarak; Şirket’in net mağaza sayısı 2023’e göre 258 adet artış göstererek 2024’te 3.621 adet olmuştur. Bu gelişmeye paralel olarak Şirket’in satış alanı 2024’te yıllık %5,3’lük yükseliş göstermiştir.
Şirket, TMS-29 enflasyon muhasebesi etkileri dahil 4Ç24’te 5.082mn TL’lik FAVÖK rakamı açıklamıştır (4Ç23: -58mn TL) (RT Piyasa ort.: 4.054mn TL, Şeker: 3.814mn TL). Şirket’in 4Ç24’te FAVÖK marjı %6,8 seviyesine yükselmiştir. Şirket’in brüt kâr marjı ise geçen seneye göre artış göstererek 4Ç24’te %24,9 olarak gerçekleşmiştir.
Şirket’in borçluluk tarafına bakıldığında; operasyonlardan yaratılan güçlü nakit akışı sayesinde net borç pozisyonunda önemli ölçüde iyileşme sağlayan Migros’a olan olumlu bakışımızı korumaya devam ediyoruz. Şirket'in 2024 sonunda 2023’e göre toplam finansal borcu (TMS-29 Etkisi dahil, TFRS-16 etkisi hariç) yıllık %59 düşüş göstererek 1.208mn TL seviyesinde gerçekleşmiştir (2023: 2.915mn TL). 2024 sonu itibariyle de Şirket net nakit pozisyonu artış göstermiş olup yıllık %37 yükseliş göstererek 21.337mn TL seviyesine ulaşmıştır (TRFS 16 etkisi hariç). Şirket’in serbest nakit akımları da 4Ç24’te enflasyon muhasebesi etkisi dahil 1.072mn TL’ye (4Ç23: -2.576mn TL) ulaşmıştır (2023: 11.598mn TL, 2024: 14.275mn TL, yıllık +%23).
2025 Beklentileri: Migros 2025 yılında TMS-29 enflasyon muhasebesi etkileri dahil %8-%10’luk reel satış büyümesi beklemektedir. Şirket, TMS-29 dahil %6,0 aralığında FAVÖK marjı beklemektedir. Migros, aynı zamanda 2025 yılı sonundaki yeni mağaza açma hedefini ~250 mağaza olarak korumuş olup yatırım harcaması/satışlar beklentisini ise %2,5-%3,0 olarak belirlemiştir.
Operasyonel olarak hem satış gelirleri hem de online faaliyetler açısından büyümesini takdir ettiğimiz Migros’un operasyonlardan yaratılan güçlü nakit akışının getirdiği olumlu katkının Şirket için pozitif bir hava yarattığını düşünüyoruz. Diğer taraftan; Şirket’in yüksek enflasyon ortamında rekabetçi pazar koşullarına rağmen FMCG pazar payını koruyabilmesini/artırmasını olumlu buluyoruz. Ayrıca; online kanalları oldukça etkin şekilde kullanabilen Migros’un çeşitli iştirakleriyle yaratmış olduğu iş kollarının da ilerleyen dönemlerde katkılarının artarak devam edeceğini düşünüyoruz.

Şeker Yatırım Menkul Değerler A.Ş.

 www.sekeryatirim.com.tr

                                  ***
                               Yasal Uyarı
 
  Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.