• S&P, Hindistan'ın kredi notunu BBB'ye yükseltti, görünüm durağan
  • Kremlin/Ushakov: Trump ve Putin ayrıca delegelerle daha geniş bir toplantı ve çalışma kahvaltısı yapacak
  • Kremlin/Ushakov: Putin ve Trump zirvesi için programda anlaşmaya varıldı
  • Fed/Daly: Politika muhtemelen ekonominin gittiği yer için çok kısıtlayıcı olacak, bu yüzden benim için, bu yeniden dengelenme çağrısı
  • Tartışmasız Türkiye'nin en ekonomik altın fiyatlarını bulabileceğiniz site.
  • S&P, Hindistan'ın kredi notunu BBB'ye yükseltti, görünüm durağan
  • Kremlin/Ushakov: Trump ve Putin ayrıca delegelerle daha geniş bir toplantı ve çalışma kahvaltısı yapacak
  • Kremlin/Ushakov: Putin ve Trump zirvesi için programda anlaşmaya varıldı
  • Fed/Daly: Politika muhtemelen ekonominin gittiği yer için çok kısıtlayıcı olacak, bu yüzden benim için, bu yeniden dengelenme çağrısı
  • Tartışmasız Türkiye'nin en ekonomik altın fiyatlarını bulabileceğiniz site.
  • S&P, Hindistan'ın kredi notunu BBB'ye yükseltti, görünüm durağan
  • Kremlin/Ushakov: Trump ve Putin ayrıca delegelerle daha geniş bir toplantı ve çalışma kahvaltısı yapacak
  • Kremlin/Ushakov: Putin ve Trump zirvesi için programda anlaşmaya varıldı
  • Fed/Daly: Politika muhtemelen ekonominin gittiği yer için çok kısıtlayıcı olacak, bu yüzden benim için, bu yeniden dengelenme çağrısı
  • Tartışmasız Türkiye'nin en ekonomik altın fiyatlarını bulabileceğiniz site.
  • S&P, Hindistan'ın kredi notunu BBB'ye yükseltti, görünüm durağan
  • Kremlin/Ushakov: Trump ve Putin ayrıca delegelerle daha geniş bir toplantı ve çalışma kahvaltısı yapacak
  • Kremlin/Ushakov: Putin ve Trump zirvesi için programda anlaşmaya varıldı
  • Fed/Daly: Politika muhtemelen ekonominin gittiği yer için çok kısıtlayıcı olacak, bu yüzden benim için, bu yeniden dengelenme çağrısı
  • Kremlin/Ushakov: Putin ve Trump zirvesi için programda anlaşmaya varıldı
  • Kremlin/Ushakov: Trump ve Putin ayrıca delegelerle daha geniş bir toplantı ve çalışma kahvaltısı yapacak
  • S&P, Hindistan'ın kredi notunu BBB'ye yükseltti, görünüm durağan
  • Kremlin/Ushakov: Trump ve Putin ayrıca delegelerle daha geniş bir toplantı ve çalışma kahvaltısı yapacak

Aylık Ekonomik Gelişmeler Bülteni (Allbatross Yatırım)

ürün bulundu.

31 Temmuz 2025 • 16:52:01

Temmuz ayı PPK toplantısında, beklentimizle uyumlu şekilde 300 baz puanlık
faiz indirimi yapan merkez bankası, olası oynaklıklara karşı esnekliğini
koruyarak asimetrik faiz koridorunu sürdürdü. Üst bant %46’ya, alt bant ise
%41,5’e indirildi. Doğal gaz zammı, ÖTV tutarlarındaki güncellemeler ve tarım
üretici fiyatlarındaki artışların da etkisiyle son 2 aya göre daha yüksek bir
enflasyon beklediğimiz Temmuz ayına ilişkin olarak ise PPK metninde, öncü
verilerin enflasyonda geçici bir artışa işaret ettiği belirtildi. Öte yandan, talep
koşullarının dezenflasyonist etkilerinin güçlendiği de vurgulandı. Politika
patikasına ilişkin olarak "Adımların büyüklüğü, enflasyon görünümü odaklı,
toplantı bazlı ve ihtiyatlı bir yaklaşımla gözden geçirilecektir." ifadesine yer
verilerek, faiz indirimlerinin sürebileceği ancak adımların koşullara bağlı olarak
kalibre edileceği sinyali verildi.
Kısa vadeli TL varlıkların sunduğu yüksek reel getiriyle birlikte
değerlendirildiğinde, faizlerin düşmeye devam edeceğine yönelik vurgunun,
yatırımcıların TL’ye geçişini desteklemeye yönelik bir adım olduğu
söylenebilir. Merkez bankasının yılın kalan üç toplantısında da ihtiyatlı bir
şekilde indirimlere devam etmesini bekliyoruz. Baz senaryomuzda, yıl
sonunda politika faizinin %35-36 bandında olacağını öngörüyoruz.
Haziran ayında tüketici enflasyonu beklentilerin altında kalarak %1,37
seviyesinde gerçekleşti. Geçtiğimiz ayda olduğu gibi bu ay da gıda
fiyatlarındaki düşüş, enflasyonun tahminlerin altında kalmasında belirleyici
oldu. Aylık enflasyonun ana eğiliminde ise Haziran’da sınırlı da olsa iyileşme
devam etti. Fiyat artışlarının dağılımına baktığımızda, fiyatı gerileyen ürün
grubu sayısının Mayıs ayındaki gibi yüksek seyretmesi olumlu bir gösterge
olarak değerlendirilebilir. Toplam 143 ürün grubunun 26’sında fiyatlar Haziran
ayında geriledi (Mayıs’ta 28). Hizmet enflasyonundaki düşüşün Haziran’da da
sürmesine rağmen ilk ve ortaöğretim hizmetlerinde görülen %6’nın
üzerindeki aylık artış dikkat çekti. Geçen yılın Haziran ayındaki düşük baz
etkisine rağmen, yıllık enflasyondaki düşüşün kesintisiz sürmesi; hanehalkı ve
reel sektörün enflasyon beklentilerindeki iyileşme açısından olumlu bir
gelişme oldu.
Öte yandan, uzun süredir tüketici fiyatlarındaki artışın gerisinde kalan üretici
enflasyonunun yeniden yükselmeye başladığını görüyoruz. Genel üretici fiyat
enflasyonu %24,5’e çıkarken, aylık bazda yaklaşık %48 artan yumuşak ve
sert çekirdekli meyve fiyatlarının etkisiyle tarım ürünleri üretici enflasyonu
%50,3 seviyesine ulaştı. Bu gelişme, üretici fiyatlarının dezenflasyon
sürecine katkısını sürdürebilmesi için önümüzdeki dönemde Türk Lirası’nın
reel olarak değer kazanmasına olan ihtiyacı artırıyor. Merkez bankasının
rezerv birikimiyle birlikte son haftalarda dolar kurundaki artış görece yüksek
seyretse de, rezervler istenen seviyelere yaklaştıkça TL’ye tekrar reel olarak
değer kazandıracak bir patikaya dönebiliriz.
Temmuz ayında açıklanan veriler, sanayide çarkların yavaş dönmeye devam
ettiğini teyit etti. Kapasite kullanım oranındaki düşüş sürerken, Haziran ayına
ait imalat PMI verilerine göre anket kapsamındaki 10 sektörün tamamında
üretim daraldı. Geçen ay ihracat siparişlerindeki artışla toparlanan giyim ve
deri sektöründe yeniden bozulma görülürken, uzun süredir zorlanan tekstil
sektörü en zayıf performansı göstermeye devam etti. TÜİK tarafından
yayımlanan perakende, hizmet ve inşaat sektörlerine ilişkin güven endeksleri
de satış beklentilerinin önceki aylara kıyasla zayıfladığını ortaya koyuyor.
Dolayısıyla üretim ve ticaret tarafında henüz belirgin bir toparlanma sinyali
alındığını söyleyemeyiz. İstihdam cephesindeki zayıf görünüm de sürerken,
Haziran ayında atıl işgücü oranı %32,9 ile tarihi zirvesine ulaştı.
Kredi tarafına baktığımızda, geçen ay da vurguladığımız üzere, küçük ve orta
ölçekli firmaların kredi büyümesindeki zayıf seyir sürerken; sorunlu kredi
oranları ile konkordato başvurularındaki artış da benzer şekilde devam ediyor.
Öte yandan, reel sektörün net döviz pozisyonundaki bozulma da sürüyor.
Mayıs ayı verilerine göre, finansal kesim dışındaki firmaların döviz açığı 176,2
milyar dolara yükseldi. YP kredilere yönelik sıkılaştırma adımlarına rağmen,
özellikle büyük firmaların hem yurtiçinden hem de yurtdışından döviz
cinsinden borçlanmayı sürdürdüğü görülüyor.
Finansal piyasalara baktığımızda, Temmuz ayında yatırım fonları ve mevduata
yönelik stopaj artışlarının olumsuz etkisine rağmen TL likit varlıklara olan ilginin
azalarak da olsa sürdüğü görülüyor. Hisse senedi tarafında ise son 15 haftanın
14’ünde yabancı yatırımcıların net alım yaptığı izlendi. Ayrıca, TEFAS’ta işlem gören hisse yoğun fonlara uzun bir aranın ardından yeniden düzenli para
girişleri başlaması da dikkat çekiyor. Öte yandan, para politikasının oldukça
sıkı seyrettiği ikinci çeyreğe ilişkin bilançoların, genel olarak güçlü bir görünüm
sergilemesi zor görünüyor.
Bu koşullar altında, baz senaryoda para politikasındaki sıkılığın azalmasıyla
birlikte yurtiçi hisse senedi piyasasında zamanla kademeli bir iyileşme
görülebileceğini değerlendiriyoruz. Öte yandan, beklenen yüksek reel
getirisiyle kısa vadeli sabit getirili TL varlıkların cazibesini koruduğunu da
söyleyebiliriz.
Yılbaşından bu yana küresel piyasalar açısından en önemli başlıklardan biri
olan ABD’nin gümrük tarifeleri konusunda, 1 Ağustos itibarıyla devreye
girmesi beklenen uygulamalar öncesinde ABD’nin ana ticaret ortaklarıyla
anlaşmalar yaptığını görüyoruz. AB, Japonya ve Güney Kore ile %15’lik tarife
oranı içeren anlaşmalar imzalanırken, Vietnam ve Endonezya ile sırasıyla %20
ve %19 oranlarında tarifelerde uzlaşıldı. Öte yandan, ABD’nin bakır ithalatına
%50 oranında tarife uygulanacağını açıklamasının ardından, işlenmiş ürünlerin
bu uygulamadan muaf tutulacağı belirtilince bakır fiyatlarında sert
dalgalanmalar yaşandı. ABD’nin ithal ettiği ilaçlara da ek tarife getirmesi
bekleniyor. Bunun yanı sıra, daha çok siyasi gerekçelere dayandığı
değerlendirilen bir kararla Brezilya’ya karşı %50 oranında tarife getirileceği
açıklandı. Ana ticaret ortaklarıyla yapılan ikili anlaşmalar,uluslararası ticarete
ilişkin belirsizliği bir miktar azaltsa da, ürün bazlı tarifeler ve ekonomik
gerekçeler dışında uygulamaya konulan ülke bazlı önlemler belirsizliğin uzun
süre daha devam edebileceğine işaret ediyor.
Yılbaşından bu yana süren ABD doları değer kaybı, ikili anlaşmalarla azalan
belirsizliklerin ardından yerini kademeli bir değer kazancına bıraktı. Bu
anlaşmalarda, ABD’de yatırım yapma taahhütlerinin ve ABD menşeli ürünlerin
karşı ülkelerde satışını kolaylaştıran hükümlerin yer alması, dolardaki
değerlenmeye katkı sağlamış olabilir. Buna karşın, ABD doları diğer ana para
birimlerine karşı hâlâ yıl başındaki seviyesinin belirgin şekilde altında
seyrediyor. FED’in faiz indirmesi yönündeki baskılar da artmaya devam
ediyor. Trump’ın nadir görülen bir şekilde FED binasını ziyaret etmesi ve
Temmuz ayı FOMC toplantısında, kendisi tarafından kurula atanan iki üyenin
faiz indirimi yönünde oy kullanması, hem kurum üzerindeki siyasi baskının
hem de kurul içindeki görüş ayrılıklarının arttığını gösteriyor. Yüksek seyreden
ve artmaya devam eden kamu borcuna rağmen mali disipline dair net bir plan
sunulmaması ve merkez bankası bağımsızlığına yıpratmaya yönelik adımlar
dolar üzerindeki kırılganlığı artırabilecek unsurlar olarak öne çıkıyor.
Yukarıda saydığımız gerekçeler doğrultusunda, geçen ay olduğu gibi bu ay da
hem yurt içinde hem de yurt dışında kısa vadeli sabit getirili varlıkların görece
cazip konumunu koruduğunu değerlendiriyoruz. ABD dolarında son günlerde
sınırlı bir değer kazancı görülse de ABD’nin ticaret ve ekonomi politikalarına
ilişkin belirsizliklerin bir süre daha yüksek seyretme ihtimali ve bu durumun
beraberinde getirdiği uç riskler nedeniyle, zaman içinde dolar dışı para
birimlerine çeşitlendirme yapılmasının risk yönetimi açısından önemli
olabileceğini düşünüyoruz.
Küresel ekonomideki belirsizlikler ve jeopolitik risklere karşı son yıllarda güçlü
bir korunma aracı olarak öne çıkan altın cephesinde ise, önceki bültenlerde
de vurguladığımız üzere, artışı destekleyen temel faktörler ve özellikle
gelişmekte olan ülke merkez bankalarının talebi devam ediyor. Bununla
birlikte, son iki yılda yaşanan hızlı yükselişler sonrası görülebilecek spekülatif
hareketlere karşı yatırımcıların temkinli olmasında fayda görüyoruz.
Bültenin takip eden sayfalarında görüşlerimize dayanak teşkil eden ve dikkat
çekici bulduğumuz göstergelere ilişkin grafikleri ve bunlara dair kısa
açıklamalarımızı bulabilirsiniz.

   Allbatross Yatırım Menkul Değerler A.Ş.
   https://allbatrossyatirim.com/

                                  ***
                               Yasal Uyarı
 
  Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.

Hesaba Altın Havale

Siparişleriniz sadece "1 saat" içerisinde hesabınızda.

Ücretsiz Hızlı Kargo

Siparişlerinizin gönderimi, aynı gün içerisinde yapılır.

Üst Düzey Güvenlik

256-bit şifreleme ve 3D Secure ile güvenli ödeme.

Sertifikalı Ürünler

Ürünlerimizin tümü sertifikalı ve orijinaldir.

hand-package-delivery