Tüm Alışverişlerinizde Kargo Bedava.
Sepetiniz Boş
Görünüşe göre henüz seçim yapmamışsınAlışverişe Başla
ürün bulundu.
Ortadoğu’da yaşanan birçok gerilimin sonrasında İsrail ile İran arasında yaşanan gölge savaş yerini
gerçek bir çatışmaya bıraktı. 31 Temmuz 2024 tarihinde İsrail’in İran’da Hamas liderine düzenlediği
saldırının üzerinden henüz 1 yıl bile geçmemesine rağmen 2. bir saldırı ile karşı karşıyayız. Siyasi
açıdan bakacak olursak uzun bir süredir Gazze konusunda küresel çapta tepki alan İsrail, batı
ülkelerinin ortak tehdit olarak gördüğü ülkelerin başında gelen İran'ı karşısına alarak Gazze'ye ilişkin
tepkileri azaltabileceğini düşünme ihtimali de göz önünde bulundurmak gerekebilir.
Türkiye bölgedeki en güçlü aktör olması ve bugüne kadar sürdürdüğü barışçıl politikalarla tansiyonu
düşürmeye çalışsa da bölgedeki anlaşmazlıklar ve krizler maalesef son bulmadı. Son açıklanan
verilere göre, iki ülke ile olan ticaret hacmimiz 15 milyar TL seviyesinde olmakla birlikte artan
gerilimin devam etmesi durumunda bu alan bir miktar zarar görse de ülkemiz açısından zorlayıcı
olmayacaktır.
Enerji fiyatlarının artması ve enflasyonla olan mücadeleye zarar verme potansiyeli bizim için en
önemli unsur olarak göze çarpıyor. Özellikle Brent Petrolün son ay %15 seviyesinde artış göstermesi
enerji ithalatçısı ülkeler açısından önemli bir maliyet artışı anlamı taşıyor. Burada arz konusunda
oluşabilecek olası problemler de alternatif kaynaklara yönelme ihtiyacını arttırabilir. Bu anlamda
Türkiye’nin son dönemde enerji tarafında attığı önemli adımlar ve Azerbaycan, Rusya ile olan pozitif
ilişkilerin elimizi rahatlatacağı görüşündeyiz.
Kısaca arz tarafında bir sıkıntı yaşamayacağımızı ancak sürecin uzaması ve tansiyonun artma
potansiyeli ile birlikte yüksek enerji fiyatlarının enflasyona 2 ila 3 puan arasında yukarı yönlü etki
edeceğini düşünüyoruz. Diğer bir taraftan yaşanan gelişmeler, dış ticaret ve cari denge üzerinde
negatif yansımalar oluşturabilir. Sürecin uzaması ve yüksek enerji fiyatlarında kalıcılık yaşanması
senaryosunda sıkı para politikasının bir müddet daha devam edeceğini düşünüyoruz.
Bu çerçevede sabit getirili varlıkların önceliklendirilmesi gerektiğini düşünmeye devam ediyoruz. Risk
profillerine göre sepetlerde ortalama %60 sabit getirili TL fonlar, %20 hisse ağırlıklı fonlar ve hedge
(korunma) amaçlı %20 emtia ya da döviz ağırlıklı varlık dağılımının görece pozitif ayrıştırabileceği
kanaatindeyiz.
Türkiye Hayat Emeklilik
https://www.turkiyesigorta.com.tr/ekonomik-arastirmalar
* * *
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.
Siparişleriniz sadece "1 saat" içerisinde hesabınızda.
Siparişlerinizin gönderimi, aynı gün içerisinde yapılır.
256-bit şifreleme ve 3D Secure ile güvenli ödeme.
Ürünlerimizin tümü sertifikalı ve orijinaldir.