Tüm Alışverişlerinizde Kargo Bedava.
Sepetiniz Boş
Görünüşe göre henüz seçim yapmamışsınAlışverişe Başla
ürün bulundu.
Altın ve Dolara yön veren güncel finans haberlerini kaçırma...
Türkiye ekonomi gundemi/Açıklanması beklenen ekonomik veriler
Saat Veri Dönem Tahmin Önceki
------ ----------------------------------- ----- ------ ------
10:00 Ay sonu TÜFE beklentisi (PKA) Haziran +1.77%
10:00 Ücretli çalışan sayısı (Yıllık) Nisan +0.6%
10:00 Cari işlemler dengesi Nisan -4.09 milyar usd
10:00 Toplam ciro endeksi (Yıllık) Nisan +3.4%
10:00 Ticaret satış hacim endeksi(Yıllık) Nisan +10.8%
11:00 Merkezi yönetim bütçe dengesi Mayıs -175 milyar TL
11:00 Merkezi yönetim bütçe faiz dışı dengesi Mayıs +86 milyar TL
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Yapay zekânın Türkiye’deki gelişimine öncülük etmek için stratejik bir dönüşüm adımı atan Özyeğin Üniversitesi, iş dünyasıyla yakın ve sürdürülebilir ilişkilerini bir adım ileri taşıyan Özyeğin Üniversitesi Yapay Zekâ Platformu’nu hayata geçirdi. Akademi, kamu ve iş dünyasının sinerjisiyle oluşturulan Platform; finans, perakende, üretim, bilişim ve medya gibi sektörlerde yapay zekânın olası etkilerini tartışacak ve yenilikçi uygulamaların hayata geçirilmesi için tarafsız bir ortam sunacak. 3 aylık aralıklarla toplantılar ve “Yıllık Yapay Zekâ Forumu” gibi etkinliklerle bilgi paylaşımını sürdürecek Platforma, Özyeğin Üniversitesinin yanı sıra, platformun akademik ortakları Koç Üniversitesi, Sabancı Üniversitesi ve Berkeley Haas Institute for Business Innovation’ın da destek olması planlanıyor.
Özyeğin Üniversitesi Yapay Zekâ Platformu, yapay zekânın getirdiği dönüşümle gelişen iş modelleri, veri güvenliği, etik ilkeler ve regülasyon gibi başlıkları gündeme alarak, Türkiye’de ve dünyada rekabet gücünü artıracak uygulamalara öncülük edecek. Bu önemli iş birliği ve bilgi paylaşımı ortamı, Türkiye’nin yapay zekâ ekosistemine katkıda bulunacak stratejik bir adım olarak değerlendiriliyor.
Platformda 20’yi Aşkın Şirket Yer Alıyor
Özyeğin Üniversitesi Yapay Zekâ Platformu; Anadolu Grubu, Credit Europe Bank, FİBA, FİBA Perakende (GAP, Forever21, lululemon, M&S), FİBABANKA, Gelecek Varlık, Hitit, Hepsiburada, İş Bankası, KoçDigital, Lenovo, Mavi, Migros, Pegasus, QNB, TAV, Trendyol ve Yıldız Holding gibi Türkiye’nin önde gelen iş dünyası temsilcileri ve yapay zekâ konusunda araştırma ve geliştirmeleri ile öne çıkan Koç Üniversitesi, Sabancı Üniversitesi ve Berkeley Haas Institute for Business Innovation ile kurulan güçlü iş birliklerini temel alıyor. Sektör liderlerini ve uzmanlarını ortak bir zeminde buluşturan bir strateji geliştirme girişimi olan Platform, yapay zekânın sunduğu fırsatların etik ve sorumlu bir şekilde hayata geçirilmesine yönelik planlamaların geliştirilmesini hedefliyor. Böylelikle Türkiye merkezli, yenilikçi ve sürdürülebilir bir bilgi ve etki ekosistemi oluşturmayı amaçlayan Platform, ekonomik kalkınmaya ve rekabet gücüne katkıda bulunacak stratejik bir adım olarak öne çıkıyor.
“Hedefimiz, küresel bir etki yaratmak ve sektörel dönüşüme katkı sağlamak”
Platformun kolektif faydasına dikkat çeken Özyeğin Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Barış Tan, “Üniversitemiz, yapay zekâ odağında küresel etki yaratacak ve sektörel dönüşüme katkı sağlayacak bir bilgi ve etki ağı oluşturmayı hedefliyor. Yapay zekânın iş yapış biçimlerini, liderlik anlayışını ve çalışanların gelişimini kökten dönüştüren bir paradigma olduğuna inanıyoruz. ‘Global Etkisi Yüksek Girişimci Araştırma Üniversitesi’ vizyonumuzla, başta Türkiye olmak üzere Orta Doğu, Orta Asya ve Avrupa gibi bölgelerde bilgi ve çözüm üreten bir merkez haline gelmeyi amaçlıyoruz. İş dünyasıyla kurduğumuz yakın ilişkileri, Türkiye’nin ekonomik ve sosyal kalkınmasının temel yapı taşlarından biri olarak görüyoruz. Yapay Zekâ Platformu’nu ise sektörel dönüşümün öncü çözümlerini kollektif hareketle üretme anlayışımızın bir çıktısı şeklinde konumlandırıyoruz. Karşılıklı öğrenme, ortak çözüm geliştirme ve kamuya katkı sağlamayı amaçlayan bir ortak akıl yürütme alanı yaratıyoruz” dedi.
Ekonomide Fark Yaratacak Bir Platform
Yapay zekânın küresel ekonominin ve toplumsal dönüşümün öne çıkan en güçlü dönüştürücü dinamiklerinden biri olduğunu belirten Özyeğin Üniversitesi Araştırma, İnovasyon ve Etkiden Sorumlu Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İrşadi Aksun, “Akademinin, bu dönüşümün hızına ve kapsamına kayıtsız kalması mümkün değil. Biz de teknoloji ve inovasyon alanındaki gelişmiş kaslarımızdan aldığımız güçle Özyeğin Üniversitesi Yapay Zekâ Platformu’nu hayata geçirdik. Platformumuz; yeni teknolojik gelişmeleri, etik ve hukuki boyutları ile ele alan genel yapay zekâ konuları; iş dünyasının süreçlerini dönüştüren yatay ve sektöre özel dikey çözümler olmak üzere 3 eksene odaklanıyor. Bu özelliklerin tamamını tek bir potada birleştiren bu kapsamlı adımımız; sektör, kamu ve akademiyi buluşturarak güçlerimizi birleştirmeyi ve ortak projeler geliştirmemizi sağlayacak. Bu anlamda paydaşlarımız ile Türkiye’de bir ilke imza attığımız için gururluyuz. ÖzÜ Yapay Zekâ Platformu sayesinde; 3 aylık toplantılarla en güncel gelişmeler sektör liderleri ile paylaşılacak, değerli konuşmacı ve panellerle sorular yanıtlanıp tartışmalar yapılacak, bire bir görüşmeler ve ortak araştırma projeleri geliştirilerek kısa, orta ve uzun vadeli değişim senaryoları araştırılacak. Bu platformun, yapay zekânın yaratacağı olası değişiklikleri akademi, iş dünyası ve kamu elbirliği ile ‘Ekonomide Fark Yaratma’ vizyonu doğrultusundaki çalışmaları ile, Türkiye ekonomisine önemli katkılar sağlayacağını öngörüyoruz” dedi.
Özyeğin Üniversitesi Hakkında
2007 yılında Hüsnü M. Özyeğin Vakfı tarafından kurulan Özyeğin Üniversitesi, küresel etki, öğrenci gelişimi ve akademik mükemmeliyet odaklı girişimci bir araştırma üniversitesidir. Üniversite yedi (7) fakülte ve üç (3) enstitüde yirmi beş (25) lisans, otuz altı (36) yüksek lisans ve on (10) doktora programı sunmaktadır. Özyeğin Üniversitesi, iddialı lisansüstü programları ve yenilikçi, disiplinler arası iş birliklerini teşvik eden dinamik akademik topluluğunun etkisiyle hızla büyüyen araştırma çıktılarıyla araştırma yetkinliklerini geliştirmeyi amaçlamaktadır. Uluslararası alanda tanınan Özyeğin Üniversitesi, “THE Genç Üniversiteler Sıralaması”nda son 20 yıl içinde kurulmuş vakıf ve özel üniversiteler arasında ikinci sırada yer almaktadır. Özyeğin Üniversitesi “THE Etki Sıralamaları”nda Türkiye’nin vakıf üniversiteleri arasında altı (6) yıldır birinci sıradadır.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Kritik dijital altyapı ve süreklilik çözümlerinin küresel sağlayıcısı Vertiv, 10-12 Haziran 2025 tarihleri arasında Paris Expo Porte de Versailles’ta düzenlenecek olan NVIDIA GTC Paris etkinliğine Platin sponsor olarak yer alıyor.
Teknoloji dünyasının Paris’te gerçekleşecek VivaTech 2025’te buluşmasıyla birlikte, NVIDIA da ikonik GTC (GPU Teknoloji Konferansı) etkinliğini ilk kez Avrupa’ya taşıyarak yapay zekâ ekosisteminde önemli bir dönüm noktasına imza atıyor. Vertiv’in bu prestijli etkinlikte yer alması, şirketin yapay zekâya hazır altyapı alanındaki öncü rolünü ve NVIDIA’nın gelişmiş yapay zekâ sistemlerine yönelik özel olarak geliştirdiği yüksek yoğunluklu güç ve sıvı soğutma çözümleri konusundaki kararlılığını vurguluyor.
Vertiv’in P06 numaralı standında yer alacak teknoloji uzmanları, en zorlu yapay zekâ iş yüklerine özel olarak tasarlanan yeni nesil güç ve soğutma altyapılarını tanıtarak ziyaretçileri yakın geleceğin teknolojileriyle buluşturacak. Bu çözümler, uç noktalardaki yapay zekâ çıkarımlarından hiperskala yapay zekâ fabrikalarına kadar uzanan geniş bir uygulama alanını kapsıyor.
Ziyaretçiler, Vertiv’in yüksek verimlilik sunan güç sistemlerini, gelişmiş sıvı soğutma teknolojilerini ve ölçeklenebilir altyapı çözümlerini yakından inceleyerek, şirketin yapay zekâ devrimini nasıl desteklediğine doğrudan tanıklık etme fırsatı yakalayacak.
Vertiv EMEA Başkanı Karsten Winther, "Yapay zekâ, altyapıdan bugüne kadar görülmemiş düzeyde performans, enerji verimliliği ve güvenilirlik bekliyor. NVIDIA GTC Paris etkinliğindeki varlığımız ve iGenius iş birliğiyle geliştirilen Colosseum süper bilgisayarı projesi, Vertiv’in bu alandaki öncülüğünü net bir şekilde ortaya koyuyor. Geliştirdiğimiz kritik altyapı çözümleri, kurumların yapay zekânın tüm potansiyelinden faydalanmasına olanak tanırken; aynı zamanda enerji verimliliği ve güvenlik gibi en yüksek standartları da karşılamalarını sağlıyor." dedi.
Kısa süre önce duyurulan Colosseum süper bilgisayar projesi, iGenius’un Vertiv ve NVIDIA ile gerçekleştirdiği işbirliğiyle hayata geçirildi. NVIDIA Grace Blackwell süperçipleriyle desteklenen bu egemen yapay zekâ girişimi, özellikle finans, sağlık ve kamu yönetimi gibi sektörlerin veri egemenliği ve yüksek performans gereksinimlerini karşılamak üzere tasarlandı.
Colosseum süper bilgisayarı, üç güçlü bileşeni bir araya getiriyor:
NVIDIA GB200 NVL72 sistemleri için özel olarak tasarlanan Vertiv™ 360AI altyapı platformu
NVIDIA’nın ileri düzey hızlandırılmış bilgi işlem kapasitesi ve NVIDIA Omniverse™ teknolojisi
iGenius’un uzmanlığı ve egemen yapay zekâ veri mimarisi
Vertiv tarafından sağlanan modüler ve ölçeklenebilir çözüm, Avrupa’nın en hızlı egemen yapay zekâ süper bilgisayarlarından birine destek sunacak ve dijital ikiz (digital twin) tabanlı altyapı yönetimi ve tasarımının geleceğini gözler önüne serecek. Etkinlik kapsamında, Vertiv, iGenius ve NVIDIA uzmanları, güvenli, yasal gerekliliklere uygun ve yüksek performanslı yapay zekâ altyapılarının nasıl hızlı ve verimli şekilde devreye alınabileceğini tartışacakları özel bir oturum gerçekleştirecek.
Vertiv’in NVIDIA GTC Paris etkinliğine katılımı hakkında daha fazla bilgi almak için etkinlik sayfasını ziyaret edebilirsiniz. Yapay zekâ ve yüksek performanslı bilgi işlem için sunulan altyapı çözümleri hakkında detaylı bilgiye Vertiv.com üzerinden ulaşabilirsiniz.
# # #
Vertiv Hakkında
Vertiv (NYSE: VRT) müşterilerinin hayati uygulamalarının sürekli ve en iyi şekilde çalışmasını, iş gereksinimleriyle birlikte büyümesini sağlamak için donanım, yazılım, analitik ve devam eden hizmetleri bir araya getiriyor. Vertiv, buluttan ağın ucuna kadar uzanan bir güç, soğutma ve BT altyapısı çözümleri ve hizmetleri portföyüyle günümüzün veri merkezlerinin, iletişim ağlarının ve ticari ve endüstriyel tesislerinin karşılaştığı en önemli zorlukları çözüyor. Genel merkezi ABD’de Ohio Westerville’de bulunan Vertiv, 130’dan fazla ülkede faaliyet gösteriyor. Daha fazla bilgi ve Vertiv’den en son haberler ve içerik için Vertiv.com’u ziyaret edebilirsiniz.
İleriye Dönük İfadeler
Bu metin, 1995 tarihli Özel Menkul Kıymetler Dava Reformu Yasası, Menkul Kıymetler Dava Reformu Yasası, Menkul Kıymetler Yasası’nın 27. Bölümü ve Menkul Kıymetler Borsası Yasası’nın 21E Bölümü anlamında ileriye dönük beyanlar içermektedir. Bu ifadeler sadece bir tahmindir. Fiili olaylar veya sonuçlar, burada belirtilen ileriye dönük beyanlardakilerden önemli ölçüde farklı olabilir. Okuyucular, bunların ve vertiv ve operasyonlarıyla ilgili en son Yıllık Rapfor ve Form 10-Q ile ilgili müteakip Üç Aylık Raporlar dahil olmak üzere Vertiv7in Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu ile yaptığı dosyalara yönlendirilir, Vertiv’in yeni bilgiler, gelecekteki olaylar veya başka nedenlerle ileriye dönük beyanlarını güncelleme veya değiştirme yükümlülüğü yoktur ve bunlara yönelik herhangi bir yükümlülüğü açıkça reddeder.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Türkiye’nin öncü bireysel emeklilik şirketlerinden BNP Paribas Cardif Emeklilik, dijitalleşme vizyonunu bir adım daha ileriye taşıyarak sunduğu dijital BES çözümünü genişletti. Geçtiğimiz yıl mevcut müşterilerin kullanımına sunulan bu dijital kanal, Haziran 2025 itibarıyla yeni müşterilere de açıldı. Gerek birikim yapmayı gerekse emeklilik hedefleyenler, artık BNP Paribas Cardif Emeklilik’in e-şube’si, kurumsal web sitemiz veya CepteCardif uygulamamız üzerinden kolayca BES planına dahil olabiliyor.
Dijital süreçteki tüm işlemleri sade, hızlı ve kullanıcı dostu olarak tasarlayan BNP Paribas Cardif Emeklilik, 18 yaş üstü tüm yeni müşterilerini, hiçbir fiziksel temas gerekmeden dijital ortamda BES’le buluşturuyor. Yeni dijital BES sayesinde, kullanıcılar www.bnpparibascardif.com.tr adresinden veya CepteCardif mobil uygulaması üzerinden “Online Satın Al” butonuna tıklayarak “Anahtar Emeklilik BES Planı”nı tercih edebiliyor. Aylık minimum 800 TL katkı payı ödeyerek BES'e dahil olabilen katılımcılar, yüzde 30 devlet katkısından da yararlanarak birikimlerini artırabiliyor. BNP Paribas Cardif Emeklilik, katılımcılarının diledikleri kredi kartı ile katkı payı ödemelerine de olanak tanıyor. Böylece bir yandan yüzde 30 devlet katkısından yararlanan katılımcılar, diğer yandan da BNP Paribas Cardif Emeklilik’in kazandıran emeklilik yatırım fonları ile birikimlerine değer katıyor.
“Sigortayı ulaşılabilir kılma” misyonuyla gerçekleştirdikleri çalışmalar neticesinde, Dijital BES projelerini bu yıl yeni müşterilerine de açarak çok daha geniş bir kitleye ulaşmayı hedeflediklerini belirten BNP Paribas Cardif Türkiye Strateji ve Pazarlama Direktörü Gökhan Özüm, “Attığımız bu adım, dijitalleşme ve müşteri odaklı yaklaşımımızın önemli bir göstergesidir. Artık bireysel emeklilik sistemine katılım süreçlerinin tamamen dijital hale gelmesi hem mevcut hem de yeni müşterilerimize hız, kolaylık ve erişilebilirlik sunmaktadır.” diye konuştu.
BNP Paribas Cardif Emeklilik olarak BES fon yönetimini, Portföy Yönetimi sektörünün tecrübeli ve yenilikçi şirketi olan TEB Portföy Yönetimi A.Ş. aracılığıyla sunduklarını ve BES fonları ile yatırımcılarının yüzünü güldürdüklerini de vurgulayan Gökhan Özüm, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Sosyal Güvenlik Sistemi'nin tamamlayıcısı özelliğinde olan BES, sahip olduğu teşvikler, profesyonel fon yönetimi hizmeti, şeffaflık ve devlet güvencesi gibi önemli avantajlarla diğer birikim araçlarından ayrılmaktadır. Cazibesini giderek arttıran Gönüllü BES'e olan katılım sayısı hızla yükselmektedir. BNP Paribas Cardif Emeklilik olarak biz de kazandıran fonlarımız sayesinde, müşterilerimizin BES’teki birikimlerini yüksek oranda değer kazanan bir yatırım aracına dönüştürüyoruz.”
BNP Paribas Cardif Hakkında
BNP Paribas Cardif, banka sigortacılığı ortaklıklarında dünya lideri olup, 80 milyondan fazla müşterisine hedeflerini gerçekleştirirken öngörülemeyen olaylara karşı koruma sağlayan ürün ve hizmetler sunmaktadır. Şirket toplum üzerinde olumlu bir etki yaratmaya ve sigortayı daha erişilebilir kılmaya kendini adamıştır. BNP Paribas'nın bir iştiraki olan sigortacı, iş ortaklıklarına dayanan benzersiz bir iş modeline sahiptir. Bankalar ve finans kurumları, otomotiv sektörü şirketleri, perakendeciler, telekomünikasyon şirketleri ve enerji şirketleri de dâhil olmak üzere çeşitli sektörlerdeki 500'den fazla iş ortağı distribütörün yanı sıra ürünleri müşterilerine pazarlayan finansal danışmanlar ve brokerler için çözümler üretmektedir. 30'dan fazla ülkede faaliyet gösteren ve Avrupa, Asya ve Latin Amerika'da güçlü bir konuma sahip olan BNP Paribas Cardif, bireysel sigortacılıkta küresel bir uzman, kredi sigortacılığında dünya lideri ve reel ekonominin finansmanına büyük katkı sağlayan bir şirkettir. Dünya çapında 9.000'den fazla çalışanı bulunan BNP Paribas Cardif'in 2024 yılında brüt yazılan prim tutarı 36,4 milyar avro olarak gerçekleşmiştir.
*BNP Paribas Cardif ile ilgili en güncel haberleri on LinkedIn, X ya da www.bnpparibascardif.com üzerinden takip edebilirsiniz.
BNP Paribas Cardif Türkiye Hakkında
BNP Paribas’nın sigorta birimi olan BNP Paribas Cardif, 2008 yılından bu yana Türk sigortacılık sektöründe, bireysel kredi koruma ve hayat sigortacılığı alanlarında faaliyetlerini sürdürmektedir. 2011 yılında gerçekleşen Fortis Emeklilik ve Hayat A.Ş. birleşmesi ile birlikte müşterilerine bireysel emeklilik ürünlerini de sunabilir hale gelen BNP Paribas Cardif Türkiye bireysel emeklilik, hayat sigortacılığı ve hayat dışı sigorta branşlarına ait üç lisansı olan üç farklı şirket çatısı altında faaliyet göstermektedir. BNP Paribas Cardif Türkiye geniş ürün portföyü ve uluslararası vizyonu ile kısa sürede pazarda kapsamlı hizmet veren bir sigorta platformu haline gelmiştir.
www.bnpparibascardif.com.tr/
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Türkiye'nin en büyük finansal teknoloji buluşması olan İstanbul Fintech Week 2025'te konuşan Binance Türkiye Genel Müdürü Mücahit Dönmez, Türkiye'nin dijital varlık ekosistemindeki potansiyeline dikkat çekerek, ülkenin yalnızca tüketen konumunda değil, üretici bir oyuncuya dönüşmesi gerektiğini vurguladı. "Bu alana ilginin yüksek olması ve yüksek kazanç beklentisiyle insanımızın yatırım yapıyor olması bizi dijital bir merkez yapmaz. Dijital varlıklarda tüketici değil, üretici konumunda olmamız gerekiyor ve son zamanlarda ülkemizden çıkan yerel projelerin sayısının artmaya başlaması da bizleri ileriye dönük olarak oldukça umutlandırıyor" diyen Dönmez, özellikle blok zincir projelerinde üretim tarafında daha aktif olmamızı arzuladığını ifade etti.
"Dijital varlıklarla sınırlı kalmayalım"
11-12 Haziran tarihlerinde Fişekhane'de düzenlenen etkinlik kapsamında yapılan "Türkiye Bir Dijital Varlık Üssü Olabilir mi?" başlıklı panelde konuşan Dönmez, Türkiye'nin kripto varlık benimsenme oranlarında dünyada üst sıralarda yer aldığını ancak bunun tek başına yeterli olmadığını belirtti. "Blokzincir teknolojisine odaklanmalı ve akıllı kontratlar ve algoritma gibi alanlarda daha çok üretmeliyiz. Gençlerimiz bu konuda yetenekli, ama sayıyı artırmalıyız" dedi.
Regülasyonlar önemli, ancak tek başına yeterli değil
Dönmez, 2024 yılında yürürlüğe giren yasa ve lisans süreçlerinin sektöre güven kazandırmak adına son derece önemli olduğunu belirtti. Devletimizin yasayı ve ilgili düzenlemeleri yürürlüğe koyarak üzerine düşeni fazlasıyla yaptığının altını çizen Dönmez, bu düzenlemelerin tek başına yeterli olmayacağını vurgulayarak: "Güven sorununun aşılması için kripto varlık platformlarının da şeffaf, güvenli ve sürdürülebilir bir yapıya bürünerek üzerine düşeni yapması gerekiyor" dedi.
"Gerçek dünya varlıklarının tokenizasyonu büyük fırsat"
Panelde gerçek dünya varlıklarının blok zincir üzerinde dijitalleştirilerek temsil edilmesi süreci olan "tokenizasyon" konusuna da değinen Dönmez, "Likit ya da likit olmayan tüm varlıkların blok zincir üzerinde temsil edilebildiği, daha fazla likidite sağlandığı ve hem gerçek hem de tüzel kişilerin bu varlıklara daha kolay erişebildiği bir teknolojiden bahsediyoruz" diyerek, bu alanda ülkemiz için büyük fırsatlar gördüğünü ifade etti. "Şu anda tokenize edilmiş gerçek dünya varlıklarının toplam piyasa büyüklüğü yaklaşık 20 milyar dolar civarında. 2030'a kadar tokenize edilmiş likit olmayan varlıkların dahi piyasa büyüklüğünün 16 trilyon doları bulması bekleniyor. Likit varlıkları da dahil edecek olursak bu rakamın 30 trilyon doları aşacağını tahmin ediyorum" diyen Dönmez, Dünyadan örnekler vererek BlackRock, Citigroup ve HSBC gibi uluslararası kuruluşların bu alana önemli yatırımlar yaptığını hatırlattı.
"Ekosistem birlikte çalışarak güçlenir"
Dönmez, konuşmasında Türkiye'nin dijital varlıklar alanında bölgesel bir güç olabilmesi için sadece kamunun değil, özel sektörün ve akademinin de aynı hedef doğrultusunda birlikte hareket etmesi gerektiğinin altını çizdi. "Bizim gibi platformlara düşen görev sadece lisans almak değil, aynı zamanda sektöre güven vermek, finansal okuryazarlığın artırılmasına katkı sağlamak ve üretimi teşvik etmek" dedi.
"İlgi yüksek, yatırımcı profili genç ve eğitimli"
Binance Türkiye tarafından yapılan bir araştırmanın sonuçlarına da değinen Dönmez, katılımcıların %79'unun dijital varlıkları geleceğin finansal teknolojisi olarak gördüğünü ve bu alana ilgi duyan insanların %62'sinin üniversite mezunu ya da daha yüksek bir eğitim düzeyine sahip olduğunu aktardı.
Geleceğe dair öngörü: Üretim artacak
Beş yıl sonra çok daha gelişmiş bir ekosistemin konuşulacağını düşünen Dönmez, Türkiye'nin hem yatırımcı hem geliştirici anlamında daha güçlü bir aktöre dönüşeceğini söyledi. "Yıkıcı değil, dönüştürücü bir inovasyon sürecindeyiz. Geleneksel finansla işbirliği içinde ilerleyeceğiz. Yeni projeler, yeni ön yüzler göreceğiz" dedi.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Türkiye'nin en büyük finansal teknoloji buluşması olan İstanbul Fintech Week 2025'te konuşan Binance Türkiye Genel Müdürü Mücahit Dönmez, Türkiye'nin dijital varlık ekosistemindeki potansiyeline dikkat çekerek, ülkenin yalnızca tüketen konumunda değil, üretici bir oyuncuya dönüşmesi gerektiğini vurguladı. "Bu alana ilginin yüksek olması ve yüksek kazanç beklentisiyle insanımızın yatırım yapıyor olması bizi dijital bir merkez yapmaz. Dijital varlıklarda tüketici değil, üretici konumunda olmamız gerekiyor ve son zamanlarda ülkemizden çıkan yerel projelerin sayısının artmaya başlaması da bizleri ileriye dönük olarak oldukça umutlandırıyor" diyen Dönmez, özellikle blok zincir projelerinde üretim tarafında daha aktif olmamızı arzuladığını ifade etti.
"Dijital varlıklarla sınırlı kalmayalım"
11-12 Haziran tarihlerinde Fişekhane'de düzenlenen etkinlik kapsamında yapılan "Türkiye Bir Dijital Varlık Üssü Olabilir mi?" başlıklı panelde konuşan Dönmez, Türkiye'nin kripto varlık benimsenme oranlarında dünyada üst sıralarda yer aldığını ancak bunun tek başına yeterli olmadığını belirtti. "Blokzincir teknolojisine odaklanmalı ve akıllı kontratlar ve algoritma gibi alanlarda daha çok üretmeliyiz. Gençlerimiz bu konuda yetenekli, ama sayıyı artırmalıyız" dedi.
Regülasyonlar önemli, ancak tek başına yeterli değil
Dönmez, 2024 yılında yürürlüğe giren yasa ve lisans süreçlerinin sektöre güven kazandırmak adına son derece önemli olduğunu belirtti. Devletimizin yasayı ve ilgili düzenlemeleri yürürlüğe koyarak üzerine düşeni fazlasıyla yaptığının altını çizen Dönmez, bu düzenlemelerin tek başına yeterli olmayacağını vurgulayarak: "Güven sorununun aşılması için kripto varlık platformlarının da şeffaf, güvenli ve sürdürülebilir bir yapıya bürünerek üzerine düşeni yapması gerekiyor" dedi.
"Gerçek dünya varlıklarının tokenizasyonu büyük fırsat"
Panelde gerçek dünya varlıklarının blok zincir üzerinde dijitalleştirilerek temsil edilmesi süreci olan "tokenizasyon" konusuna da değinen Dönmez, "Likit ya da likit olmayan tüm varlıkların blok zincir üzerinde temsil edilebildiği, daha fazla likidite sağlandığı ve hem gerçek hem de tüzel kişilerin bu varlıklara daha kolay erişebildiği bir teknolojiden bahsediyoruz" diyerek, bu alanda ülkemiz için büyük fırsatlar gördüğünü ifade etti. "Şu anda tokenize edilmiş gerçek dünya varlıklarının toplam piyasa büyüklüğü yaklaşık 20 milyar dolar civarında. 2030'a kadar tokenize edilmiş likit olmayan varlıkların dahi piyasa büyüklüğünün 16 trilyon doları bulması bekleniyor. Likit varlıkları da dahil edecek olursak bu rakamın 30 trilyon doları aşacağını tahmin ediyorum" diyen Dönmez, Dünyadan örnekler vererek BlackRock, Citigroup ve HSBC gibi uluslararası kuruluşların bu alana önemli yatırımlar yaptığını hatırlattı.
"Ekosistem birlikte çalışarak güçlenir"
Dönmez, konuşmasında Türkiye'nin dijital varlıklar alanında bölgesel bir güç olabilmesi için sadece kamunun değil, özel sektörün ve akademinin de aynı hedef doğrultusunda birlikte hareket etmesi gerektiğinin altını çizdi. "Bizim gibi platformlara düşen görev sadece lisans almak değil, aynı zamanda sektöre güven vermek, finansal okuryazarlığın artırılmasına katkı sağlamak ve üretimi teşvik etmek" dedi.
"İlgi yüksek, yatırımcı profili genç ve eğitimli"
Binance Türkiye tarafından yapılan bir araştırmanın sonuçlarına da değinen Dönmez, katılımcıların %79'unun dijital varlıkları geleceğin finansal teknolojisi olarak gördüğünü ve bu alana ilgi duyan insanların %62'sinin üniversite mezunu ya da daha yüksek bir eğitim düzeyine sahip olduğunu aktardı.
Geleceğe dair öngörü: Üretim artacak
Beş yıl sonra çok daha gelişmiş bir ekosistemin konuşulacağını düşünen Dönmez, Türkiye'nin hem yatırımcı hem geliştirici anlamında daha güçlü bir aktöre dönüşeceğini söyledi. "Yıkıcı değil, dönüştürücü bir inovasyon sürecindeyiz. Geleneksel finansla işbirliği içinde ilerleyeceğiz. Yeni projeler, yeni ön yüzler göreceğiz" dedi.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Kaspersky Global Araştırma ve Analiz Ekibi araştırmacıları, PC'ler için sahte DeepSeek-R1 Büyük Dil Modeli (LLM) uygulaması aracılığıyla Truva atı dağıtan yeni bir kötü amaçlı kampanya keşfetti. Daha önce bilinmeyen kötü amaçlı yazılım, Google Reklamları aracılığıyla tanıtılan resmi DeepSeek ana sayfası gibi davranan bir kimlik avı sitesi aracılığıyla teslim ediliyor. Saldırıların amacı, web trafiğini saldırganların sunucuları üzerinden yönlendirmek için kurbanın cihazındaki web tarayıcılarını yapılandıran, böylece kullanıcı verilerini (kimlik bilgileri ve diğer hassas bilgiler) toplamaya izin veren bir kötü amaçlı yazılım olan BrowserVenom'u yüklemek olarak öne çıkıyor. Olayla ilgili Brezilya, Küba, Meksika, Hindistan, Nepal, Güney Afrika ve Mısır'da birden fazla enfeksiyon tespit edildi.
DeepSeek-R1 şu anda en popüler LLM'lerden biri. Kaspersky daha önce kurbanları çekmek için bu modeli taklit eden zararlı yazılımlarla yapılan saldırıları rapor etmişti. DeepSeek, Ollama veya LM Studio gibi araçlar kullanılarak bilgisayarlarda çevrimdışı olarak da çalıştırılabiliyor. Saldırganlar kampanyalarında bundan faydalanıyor.
Kullanıcılar, Google Reklamları aracılığıyla orijinal DeepSeek platformunun adresini taklit eden bir kimlik avı sitesine yönlendiriliyor. Kullanıcı "deepseek r1" araması yaptığında tuzak bağlantısı reklamda gösteriliyor. Kullanıcı sahte DeepSeek sitesine ulaştığında, kurbanın işletim sistemini belirlemek için bir kontrol yapılıyor. Eğer işletim sistemi Windows ise, kullanıcıya LLM ile çevrimdışı çalışmaya yönelik araçları indirmek için bir seçenek sunuluyor. Araştırma sırasında diğer işletim sistemlerinin hedeflenmediği de görüldü.
DeepSeek'i taklit eden kötü amaçlı web sitesi
Düğmeye tıklayıp CAPTCHA testini geçtikten sonra, kötü amaçlı bir yükleyici dosyası indiriliyor ve kullanıcıya Ollama veya LM Studio'yu indirme ve yükleme seçenekleri sunuluyor. Her iki seçenek de seçildiğinde, yasal Ollama veya LM Studio yükleyicileriyle birlikte kötü amaçlı yazılım Windows Defender'ın korumasını özel bir algoritma ile atlayarak sisteme yükleniyor. Bu prosedür Windows'taki kullanıcı profili için yönetici ayrıcalıkları gerektiriyor. Windows'taki kullanıcı profili bu ayrıcalıklara sahip değilse, bulaşma gerçekleşmiyor.
İstismar edilen LLM çerçevelerini yüklemek için sunulan iki seçenek
Kötü amaçlı yazılım yüklendikten sonra, sistemdeki tüm web tarayıcıları saldırganlar tarafından kontrol edilen bir proxy'yi zorla kullanacak şekilde yapılandırarak hassas tarama verilerini gözetlenmesi ve tarama etkinliğinin izlenmesi sağlanıyor. Kaspersky araştırmacıları, zorlayıcı yapısı ve kötü niyetli amacı nedeniyle bu zararlı yazılımı BrowserVenom olarak adlandırdı.
Kaspersky Global Araştırma ve Analiz Ekibi Güvenlik Araştırmacısı Lisandro Ubiedo, şunları söylüyor: "Büyük dil modellerini çevrimdışı çalıştırmak gizlilik avantajları sunarken ve bulut hizmetlerine olan bağımlılığı azaltırken, uygun önlemler alınmadığında önemli riskleri de beraberinde getirebilir. Siber suçlular tuş kaydedicileri, kripto madencileri veya bilgi hırsızlarını gizlice yükleyebilen kötü amaçlı paketler ve sahte yükleyiciler dağıtarak açık kaynaklı yapay zeka araçlarının popülerliğini giderek daha fazla istismar ediyor. Bu sahte araçlar, özellikle kullanıcılar bunları doğrulanmamış kaynaklardan indirdiğinde, kullanıcının hassas verilerini tehlikeye atıyor ve tehdit oluşturuyor."
Bu gibi tehditlerden korunmak için Kaspersky aşağıdakileri öneriyor:
Gerçek olduklarını doğrulamak ve dolandırıcılıktan kaçınmak için web sitelerinin adreslerini kontrol edin.
Çevrimdışı LLM araçlarını yalnızca resmi kaynaklardan indirin (örneğin ollama.com, lmstudio.ai gibi).
Windows'u yönetici ayrıcalıklarına sahip bir profilde kullanmaktan kaçının.
Kötü amaçlı dosyaların açılmasını önlemek için güvenilir siber güvenlik çözümleri kullanın.
Kaspersky hakkında
Kaspersky, 1997 yılında kurulmuş küresel bir siber güvenlik ve dijital gizlilik şirketidir. Bugüne kadar bir milyardan fazla cihazı yeni ortaya çıkan siber tehditlere ve hedefli saldırılara karşı koruyan Kaspersky'nin derin tehdit istihbaratı ve güvenlik uzmanlığı, dünyanın dört bir yanındaki bireyleri, işletmeleri, kritik altyapıları ve devletleri korumak için sürekli olarak yenilikçi çözümlere ve hizmetlere dönüşüyor. Şirketin kapsamlı güvenlik portföyü, kişisel cihazlar için lider dijital yaşam koruması, şirketler için özel güvenlik ürünleri ve hizmetlerinin yanı sıra sofistike ve gelişen dijital tehditlerle mücadele etmek için Cyber Immune çözümlerini içeriyor. Milyonlarca bireyin ve 200 binden fazla kurumsal müşterinin kendileri için en önemli şeyleri korumalarına yardımcı oluyoruz. www.kaspersky.com adresinde daha fazla bilgi edinebilirsiniz.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Başlangıçta Bong Bears NFT koleksiyonundan ortaya çıkan Berachain, gördüğü yoğun ilgi sayesinde milyonlarca dolar yatırım alarak kültürel ve teknolojik bir ekosisteme dönüştü. Günümüzde Ethereum'un yürütme ortamını yansıtan Berachain, benzersiz Likide Kanıtı ile kullanıcıları yalnızca tokenleri kilitlemek yerine aktif olarak likidite sağladıkları için ödüllendirerek hem ağ güvenliğini hem de işlem akıcılığını artırıyor. Tüketiciler ve işletmeler için dijital varlık güvenliğinde dünya lideri Ledger, Berachain’in yatırımcılara faydalarını paylaşıyor.
Ethereum Sanal Makinesi (EVM) ile uyumlu olacak şekilde tasarlanan Berachain, Ethereum’dan bağımsız, daha özelleştirilebilir ve sunduğu verimli ortam ile kullanıcılara hızlı, düşük maliyetli ve likidite odaklı bir blokzincir deneyimi sunuyor. Ağ güvenliği ve likiditesine yeni bir bakış açısı getiren Berachain, yüksek performans ve EVM'ye özdeş bir Katman-1 blok zinciri olarak likidite odaklı bir deneyim sağlıyor. Berachain'in EVM-özdeş ortamı ile kullanıcılar, Ethereum akıllı sözleşmelerinin ve dApp'lerinin Berachain üzerinde aynı şekilde çalışmasını sağlıyor. Böylece alışık oldukları Ethereum araçlarını ve sözleşmelerini yeniden yazmak zorunda kalmadan Berachain’in sunduğu yüksek performans ve likidite avantajlarından faydalanabiliyor. Tüketiciler ve işletmeler için dijital varlık güvenliğinde dünya lideri Ledger, Berachain’in yatırımcılara faydalarını paylaşıyor.
Güvenliği ve Verimliliği Artırıyor
Modüler mimarisi, Cosmos SDK kullanılarak geliştirilen bir çerçeve olan BeaconKit tarafından desteklenen Berachain, hızlı güncellemeler ve bileşen değişimleri gerçekleştirebiliyor. Ağı çevik ve gelecekteki Ethereum iyileştirmelerini benimsemeye hazır tutan bu tasarım, geliştiricilere yenilikçi özellikleri kolayca entegre etme imkanı sunuyor. Berachain'in Likidite Kanıtı modeli, Tokenların ağı güvence altına almak için kilitlendiği PoS'un aksine doğrulayıcıların tokenları likidite havuzlarına yatırarak stake etmesini gerektiriyor. Bu süreç, sermayeyi diğer DeFi faaliyetleri için kullanılabilir tutarken ağı güvence altına alıyor. Kullanıcılar ayrıca ödül kasalarına varlık yatırarak doğrulayıcı kazançlarını artırabilecek ek ödüller kazanabiliyor.
Berachain'in 5 Temel Özelliği
1. EVM-Özdeş Yürütme: Ethereum tabanlı dApp'lerin değişiklik yapılmadan sorunsuz bir şekilde dağıtılmasını sağlıyor. Bu durum, kullanıcıların en sevdikleri Ethereum uygulamalarını herhangi bir değişikliğe ihtiyaç duymadan Berachain üzerinde çalıştırabilecekleri ve geçişi sorunsuz ve tanıdık hale getirebilecekleri anlamına geliyor.
2. Likidite Kanıtı Konsensüsü: Stake edilen fonların aktif kalmasını sağlıyor. Böylece kullanıcılar, diğer fırsatlar için varlıklarına erişmeye devam ederken çeşitli ödüller kazanabiliyor.
3. Üçlü Token Modeli: Bu tokenomik model, işlevleri BERA, BGT ve HONEY arasında ayırıyor. Daha iyi bir kullanıcı deneyimi için işlem ücretleri, idare ve istikrar olmak üzere üç farklı rolü üstlenen bu tokenlar, likiditeyi yüksek tutmaya yardımcı oluyor.
4. Modüler Tasarım: BeaconKit ile sistem Ethereum güncellemelerini benimseyebiliyor ve ağın büyük kesintiler olmadan güvenli ve güncel kalmasını sağlıyor.
5. Yerel dApps: BEX, BEND ve BERP gibi yerleşik uygulamalar, doğrudan ağ üzerinde temel hizmetler sunarak kullanıcılar için fayda ve kolaylığı artırıyor.
Ledger Hakkında:
2024'te 10. yılını kutlayan Ledger, bireysel tu¨keticiler ve kurumlar ic¸in Dijital Varlık gu¨venligˆinde du¨nya lideridir. Ledger 180 u¨lkede, 10'dan fazla dilde, 100'u¨n u¨zerinde finansal kuruma ve ticari markaya satmıs¸ oldugˆu 6 milyondan fazla cihaz ile, kullanıcılarına farklı cihazlar ve platformlar ic¸eren bir ekosistem sunuyor. Du¨nyadaki tu¨m kripto varlıkların %20'sinden fazlasının gu¨venligˆi Ledger tarafından sagˆlanmaktadır.
Ledger, dijital varlıklar ic¸in gu¨venli bir c¸o¨zu¨m olarak tasarlanmıs¸tır. Du¨nyanın uluslararası du¨zeyde en saygı duyulan aktif gu¨venlik ekibi Ledger Donjon, Dijital Varlıklar du¨nyasını korumada c¸ok o¨nemli bir kaynaktır. Sadece 2023 yılında 14 milyar dolardan fazla fon hack'lenmis¸, dolandırıcılıgˆa kurban gitmis¸ veya ko¨tu¨ yo¨netilmis¸ken Ledger'ın gu¨venligˆi, toplulugˆuna go¨nu¨l rahatlıgˆı ve taviz vermeyen bir self-custody (bireysel kontrol) sagˆlamaktadır.
LEDGERTM, LEDGER LIVETM, LEDGER RECOVERTM, LEDGER STAXTM, LEDGER FLEXTM ve LEDGER FREE FROM COMPROMISETM, Ledger SAS s¸irketine ait ticari markalardır.
Bluetooth® ismi ve logoları Bluetooth SIG, Inc. s¸irketinin tescilli ticari markalarıdır ve bu isim ve logoların Ledger tarafından kullanımı lisans kapsamındadır.
E Ink®, E Ink Corporation'ın tescilli ticari markasıdır.
Siparişleriniz sadece "1 saat" içerisinde hesabınızda.
Siparişlerinizin gönderimi, aynı gün içerisinde yapılır.
256-bit şifreleme ve 3D Secure ile güvenli ödeme.
Ürünlerimizin tümü sertifikalı ve orijinaldir.