Tüm Alışverişlerinizde Kargo Bedava.
Sepetiniz Boş
Görünüşe göre henüz seçim yapmamışsınAlışverişe Başla
ürün bulundu.
Altın ve Dolara yön veren güncel finans haberlerini kaçırma...
STERLİN DOLAR KARŞISINDA SON 15 AYIN ZİRVESİNDE SEYREDİYOR
Parite güne açılışını 1,2986 seviyesiyle yaptı. Dün ABD’de fiyatlar genel seviyesindeki artış hızının yavaşladığını gösteren enflasyon rakamları Fed’in bu ay son faiz artışını gerçekleştirdikten sonra şahin tutumuna son vereceği beklentilerini güçlendirince, dolar endeksinde yaşanan gerilemenin etkisiyle parite son 15 aylık periyotun en yüksek seviyelerine yükselmiş oldu. Fed’in enflasyona karşı mücadelede sıkı para politikasının etkilerini görmeye başlaması ve %2’lik enflasyon hedefine yaklaşması sebebiyle yumuşak iniş senaryolarının güçlenmesine karşın İngiltere’de ise yüksek faiz oranlarının tam etkisinin gerçekleşmesinin zaman alması bekleniyor. Bugün TSI. 09.00’da açıklanan İngiltere Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYİH) mayıs ayında nisan rakamlarına göre %0,3’lük bir düşüşle, son üç aylık periyotta GSYİH bir büyüme göstermedi. Bölgede sanayi üretimi ise Mayıs’ta yıllık bazda piyasa beklentisine paralel olarak %2,3 geriledi. Aylık bazda ise beklentiden fazla azalan sanayi üretimi %0,6’lık bir düşüş gördü. ABD’de ise dün açıklanan tüketici fiyat endeksi rakamlarının ardından bugün %0,2 beklentisi ile üretici fiyat endeksi verisi ve 249K beklentisi ile haftalık işsizlik haklarından yararlanma başvuruları takip edilecek.
Gün içerisinde en yüksek 1,3053 seviyesini test eden ve 1,2982-1,3053 aralığında hareket eden parite yazının yazıldığı sıralarda üst bollinger bandı 1,2996 seviyesinin de üstünde fiyatlanıyor. Gün içerisinde ilk direnç noktası olarak 1,3060 seviyesi takip edilebilir. Yükselişlerin devam etmesi halinde 1,3080 ile 1,3100 seviyelerini direnç bölgeleri olarak izleyebiliriz. Olası kar realizasyonları ve geri çekilmelerde ise ilk destek noktası 1,3020 seviyesini üst bollinger bandına yakın 1,2990 seviyesi ile 1,2970 seviyeleri takip edecek.
Destek: 1,3020 - 1,2990 - 1,2970
Direnç: 1,3060 - 1,3080 - 1,3100
Ahlatcı Yatırım Menkul Değerler
http://www.ahlatciyatirim.com.tr
***
Yasal Uyarı
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.
Uzaktan çalışma, büyük şehirlerdeki ofis binalarının değerini 800 milyar dolar
azaltma riski taşıyor.
McKinsey Global Institute'in dünyanın dokuz şehrinde 2030 yılına kadar değerlemeler
üzerindeki etkiyi modelleyen raporunda, Covid-19'un hibrit çalışmaya yöneltmesinin
ofis alanı ihtiyacını azalttığı vurgulandı.
Danışmanlık firması, 800 milyar dolarlık değerleme kaybı tahmininin 2019'daki
seviyelere kıyasla %26'lık bir düşüşü temsil ettiğini ve bu kaybın %42'ye kadar
ulaşma riski olduğunu belirtti.
McKinsey, "Yükselen faiz oranları ile bu eğilim birleşirse, değerlemeler üzerindeki
etki daha da büyük olabilir" dedi.
Times of India'nın (TI) bildirdiğine göre Tesla, ülkede yıllık 500 bin adete kadar
elektrikli araç kapasiteli bir otomotiv fabrikası kurmak amacıyla Hindistan
hükümetiyle bir yatırım teklifi için görüşmelere başladı.
Haberde, araçların fiyatlarının 2 milyon rupiden (24.400 USD) başlayacağı
bilgisi de yer alıyor.
Hükümet kaynaklarına dayandırılan haberde, milyarder Elon Musk liderliğindeki
şirketin Hint-Pasifik bölgesindeki ülkelere araç sevkiyatı planlaması kapsamında
Hindistan'ı bir ihracat üssü olarak kullanmayı düşündüğü de belirtildi.
Hintli yetkililer, önümüzdeki hafta Hindistan'da bir araya gelecek dünya finans
yöneticilerinin çok taraflı kurumlardan gelişmekte olan ülkelere kredilerin
artırılmasını, uluslararası borç mimarisinde reformları ve kripto para birimi
düzenlemelerini görüşeceklerini aktardılar.
G20 ülkelerinin maliye bakanları ve merkez bankası başkanları, sınır ötesi faaliyet
yürüten firmaların vergilendirilmesine ilişkin çok taraflı bir anlaşmayı da
tartışacak ve Ukrayna'daki savaşının da gündeme gelmesi bekleniyor.
Gandhinagar'da 17-18 Temmuz'da yapılacak toplantı, Hindistan'ın G20 başkanlığı
altındaki üçüncü finans yöneticileri toplantısı olacak ve Eylül ayında Yeni Delhi'de
yapılacak liderler zirvesinin gidişatını belirleyecek.
Toplantıya ABD Hazine Bakanı Janet Yellen'in yanı sıra Dünya Bankası'nın yeni
atanan Başkanı Ajay Banga ve Uluslararası Para İcra Direktörü Kristalina Georgieva
da dahil olmak üzere G20 üye ülkelerinden üst düzey hazine yetkililerinin katılması
bekleniyor.
Bazı Hintli yetkililere göre, Rusya ve Çin'den üst düzey hazine yetkililerinin de
toplantıya katılması bekleniyor.
Çin Gümrük Genel İdaresi tarafından yapılan açıklamaya göre, bu yılın ilk 6 ayında Çin’in dış ticaret hacmi geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 2,1 arttı. Ocak-haziran aylarında mal ticaret hacmi yüzde 2,1 büyüyerek 20.1 trilyon yuana ulaştı. İhracat hacmi yüzde 3,7 artarak 11,46 trilyon yuanı buldu. İthalat hacmi ise 8,64 trilyon yuanla yüzde 0,1 oranında düşüş yaşadı.
Verilere göre, Çin’in dış ticaret hacmi ilk kez 20 trilyon yuanı aştı. Rakamlar ülkenin dış ticaret yapısında iyileşmenin sürdüğünü gösteriyor. Özel şirketlerin dış ticaret hacmi yüzde 8,9’luk artışla toplam ithalat ve ihracat hacminin yüzde 52,7’sini oluşturdu. Çin’in ASEAN, Avrupa Birliği, Kuşak ve Yol güzergahındaki ülkeler ve RCEP’in diğer üyesi ülkelerle ticaret hacmi sırasıyla yüzde 5,4, yüzde 1,9, yüzde 9,8 ve yüzde 1,5 arttı.
Çin Uluslararası Radyosu
Ticaret Bakanlığı’ndan yapılan açıklama aşağıda bulunuyor:
Reklam Kurulu, 11 Temmuz 2023 tarihinde yapılan 335 sayılı toplantısında, yakın markajına aldığı, tüketicileri aldatan, yanıltan, tecrübe ve bilgi eksikliklerini istismar eden reklamlar ile haksız ticari uygulamalar hakkında erişim engeli dahil pek çok idari yaptırım uyguladı.
Reklam Kurulu tarafından bu ayki toplantıda görüşülen 94 adet dosyadan 80’i mevzuata aykırı bulunmuş olup söz konusu reklam ve ticari uygulamalar hakkında durdurma cezası ile birlikte toplam 6.070.113-TL idari para cezası uygulanmasına ve ayrıca 6 adet dosya için erişim engeli tedbiri uygulanmasına karar verildi. Böylelikle, yılın ilk 7 ayında Kurul tarafından toplam 1.253 adet dosya hakkında görüş ve değerlendirmelerde bulunulmuş olup aldatıcı reklam veya haksız ticari uygulama olduğu tespit edilen 1.109 dosya hakkında durdurma cezasının yanı sıra toplam 43.733.953-TL idari para cezası uygulanmasına ve ayrıca 34 adet dosyada erişimin engellenmesine karar verildi.
Kurul’un 335 sayılı bu ayki toplantısının ana gündem başlığını reklamlarda yer alan ana vaat-istisna uyumsuzlukları oluşturdu. Söz konusu ana vaat-istisna uyumsuzluklarının, özellikle çeşitli kampanya reklamlarında, faydalanılabilecek maksimum indirim tutarı, kampanyadan yararlanmak için gereken minimum sepet tutarı gibi kampanyanın esaslı unsurlarına açık ve anlaşılır bir biçimde yer verilmemesi gibi örneklerle tüketicilerin karşısına çıktığı görülmektedir. Bu minvalde, çeşitli kampanyalar kapsamında tüketicilere yönelik tanıtımlarında, kampanya ana vaatlerinin kampanyanın istisnalarıyla uyumsuzluk içerecek şekilde sunulması yoluyla tüketicileri aldatan, tüketicilerin satın alma kararlarını manipüle eden firmalar hakkında çeşitli yaptırımlar uygulandı
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Türkiye ihracatının önemli kalemlerinden olan hububat, bakliyat, yağlı tohumlar ve mamulleri sektörü buğdayda hasat dönemi startını Silivri'de verdi. İstanbul Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İHBİR) Yönetim Kurulu Başkanı Kazım Taycı'nın daveti ile Silivri'de buğday hasadına katılan Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mustafa Gültepe; bu yıl buğday rekoltesindeki yüksekliğin, hem iç pazardaki ihtiyaçların karşılanmasına hem de ihracat tarafındaki artışlara çok büyük katkısı olacağını belirtti. 2022 yılında tarım sektörünün 10 milyar doların üzerinde büyük bir artış sağladığına dikkat çeken Gültepe, "Bizler, sektörlerin önünü açmak için sahalardan aldığımız bilgileri ve problemleri bakanlıklarımızla iş birliği yaparak sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın da açıklamış olduğu 2028 yılında 400 milyar dolar ihracat hedefine ulaşmak için var gücümüzle çalışıyoruz." dedi. TİM Maden Sektör Kurulu ve İMİB Yönetim Kurulu Başkanı Rüstem Çetinkaya ise Türkiye'nin en stratejik, en önemli sektörünün tarım sektörü olduğunu sonrasında madenin geldiğini belirtti. Türkiye’de ciddi bir üretim artışı görüldüğünü ve bu yıl 21 milyon ton buğday rekoltesi beklendiğini duyuran İHBİR Yönetim Kurulu Başkanı Kazım Taycı ise 2023 yılı içinde ekmeklik un fiyatlarında artış beklemediklerini söyledi.
Geçen yılı yüzde 25 artış ve 11,5 milyar dolar gibi rekor düzeyde ihracatla kapatan hububat, bakliyat, yağlı tohumlar ve mamulleri sektörü; 2023 yılının ilk 6 ayında da 5,5 milyar dolarlık bir ihracat gerçekleştirdi. TİM Başkanı Mustafa Gültepe, TİM Maden Sektör Kurulu Başkanı ve İstanbul Maden İhracatçıları Birliği (İMİB) Yönetim Kurulu Başkanı Rüstem Çetinkaya, İstanbul Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İHBİR) Yönetim Kurulu Başkanı Kazım Taycı, Yönetim Kurulu Başkan Yardımcıları Şemsettin Memiş, Kadir Kürşad Gülbahar ve Yönetim Kurulu Üyeleri Hüseyin Eviz, Sabahattin Fidan, Muzaffer Hikmet Tonbil ve Mehmet Taş’ın katılımıyla Silivri’de gerçekleşen hasat programında sektörün üretim kapasitesi, ihracat hedefleri ve gelecek planları açıklandı.
Bu yıl buğdayda rekoltenin geçen yıldan daha yüksek olduğunu ifade eden TİM Başkanı Mustafa Gültepe; "Hasadın yüksek olması hem Türkiye için hem de İhracat açısından sevindirici. Aldığımız rakamlarla rekoltenin çok yüksek ve açıklanan fiyatların da iyi olduğu, çiftçiler tarafından duyuruldu. Herkes bu kapsamda mutlu. Rekolte yüksek, rekoltenin yüksekliği, özellikle hem iç pazardaki ihtiyaçların karşılanmasında hem de ihracat tarafındaki artışlarda çok büyük katkı sağlayacak. 2022 yılında özellikle tarım sektörü çok büyük bir artış gösterdi. Sahadaki rakamları baz alınca, ikinci yarıda bütün tarım sektöründe Türkiye'nin her bölgesinde oluşan rekoltelerle normal artışın üzerinde bir artış olacağını görüyoruz. Bunun da hem ihracata hem üretime hem de istihdama çok büyük katkı sağlayacağını düşünüyoruz. Türkiye bizim, her yer bizim. Bizler, sektörlerin önünü açmak için sahalardan aldığımız bilgileri ve problemleri bakanlıklarımızla iş birliği yaparak Cumhurbaşkanımız sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın da açıklamış olduğu ‘2028 yılında 400 milyar dolar ihracat’ hedefine ulaşmak için var gücümüzle çalışıyoruz." dedi.
AB'YE İHRACATTA ARTIŞ BEKLENTİSİ
Avrupa ile yakınlaşmanın Türk ihracatçısı açısından çok önemli olduğuna dikkat çeken Gültepe, İhracatın yarısının Avrupa'ya yapıldığını ve büyük bir pazar olduğunu vurguladı. Gültepe, "Son bir yılda Avrupa Birliği tarafında biraz talepte daralmalar yaşanıyor. Özellikle Rusya ve Ukrayna savaşının etkilerinden dolayı ve Türkiye'de maliyetlerin artması ile hem talepte düşme hem de kayma var. 2023'ün ilk 6 ayında Avrupa'ya yüzde 2,6'ya yakın bir artış oldu ama önümüzdeki dönemlerde hem siyasi ilişkilerin gelişmesi hem de Türk insanının o bölgelerdeki yatırımları, ilişkileri daha iyi bir şekilde yürütmemize neden oldu. Talepte de bir daralma, ekonomide bir durgunluk olmazsa rakamların özellikle temmuz, ağustostan sonra artacağını tahmin ediyoruz." dedi. Her sektörün kendi büyüme stratejisini ortaya koyduğunu belirten Gültepe, “Şu anda tarım sektörü dünyada son iki-üç yılda 1 buçuğa kadar pay alıyor. Dünya un ihracatında zaten bir numarayız. İşte, nasıl un konusunda birinciysek, ‘diğer sektörler nasıl birinci olabilir?’ konusunda da çalışmalar yapılmalı. Tabii, mevcut durumda kapasiteleri yüzde 90’ın üzerinde kullanmalıyız. Kapasite kullanım oranları şu an düşük, önce onları doldurmalıyız. Böylece, çok rahat bir şekilde 300 milyar doları yakalayabiliriz.” dedi
"YÜKSEK DEĞİL, ENFLASYONA PARALEL KUR"
Dolar kurunun bir düzeltme hareketi yaptığını ifade eden Gültepe, yüksek kur değil sürdürülebilir ve enflasyon oranında artan bir kur beklediklerini de sözlerine ekledi.
"ÇALIŞTIRACAK ELEMAN BULAMIYORUZ"
İhracatla ilgili son bir yıldır en önemli sorunlardan bir tanesinin sabit kur olduğunu ifade eden İHBİR Başkanı Kazım Taycı, "Yüksek kurdan kastımız, kurlarımız enflasyonla birlikte hareket etsin ve enflasyonun altında ezilmeyelim. ‘Yurt dışına fiyatlama yaparken maliyetlerimizi tutturabilelim’ amacıyla kur beklentimiz var. Halihazırda finansmana ulaşım noktasında önemli sorunlarımız devam etmekte. Fakat, bununla ilgili önemli çalışmalar olduğunu gözlemliyoruz. Tarım ve işlenmiş tarım ürünlerinde ihracatı artırabilmemiz için geçtiğimiz yıl kapasite kullanım oranlarının yaklaşık yüzde 80’lerde olduğunu düşünecek olursak ciddi anlamda yeni yatırımlara ihtiyacımız var. Yani, müesseselerimizde kapasite artırımlarına ve çeşitliliklere ihtiyacımız var. Bunun için de yatırım finansmanı konusunda destek almalıyız. Bunlar bizim en önemli konularımız. Özellikle hububatta ve tahılda zaman zaman birtakım haberlerden dolayı otoritenin hızlı karar alması ile ani kısıtlamalar oluyor. Örneğin; nohutta, mercimekte, diğer bakliyat ürünlerinde bu kısıtlamaları görebiliyoruz. Bunlar da zaman zaman bizi sıkıntıya sokabiliyor. Bu konuda da temennimiz şudur ki özel sektörle yani, üreticilerle ve ihracatçılarla birlikte bir değerlendirme neticesinde bu açma-kapama ve kısıtlama durumlarının gerçekleşmesinin daha doğru olacağını düşünüyoruz." şeklinde açıklama yaptı. Sektörde ciddi anlamda çalışan sıkıntısı olduğunu dile getiren Taycı, "Hem fabrikalarımızdaki tarım ürünlerini işlerken hem de tarlalarımızda ekim ve hasat yapılırken Türkiye'nin hemen hemen her bölgesinde fabrikalarımızda işçi bulmakta ciddi problemler yaşıyoruz. İşlenmiş tarım ürünleri grubu olan şekerli, kakaolu ve unlu mamullerde ihracat tarafında ciddi siparişlerimiz var. Fakat yeterli personel bulamamaktan dolayı çalıştırmadığımız hatlarımız da var. Bununla da ilgili birtakım önlemlerin alınmasını talep ediyoruz.” dedi.
BUĞDAYDA 21 MİLYON TONLUK REKOLTE BEKLENTİSİ
Bu yıl buğdayda 21 milyon tonluk bir rekolte beklediklerini dile getiren Taycı, Arpa tarafında ise 8 buçuk milyon tonluk bir rekolte beklediklerini belirtti. Otorite, buğday tarafında ton başına bin TL'lik bir sübvansiyon desteği verdi. Arpayla ilgili de 500 TL. Bu tabii, çiftçinin son derece hoşuna giden destekler. Bundan dolayı görüyoruz ki tahıl ürünlerinde her geçen yıl ekim alanları daha fazla genişlemekte ve büyümekte. Bu da bizim ihracat imkanımızı daha fazla artırmaktadır." dedi. Haziran sonu itibarıyla 5,5 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirdiklerinin bilgisini paylaşan Taycı, "Yılın ikinci yarısı ilk yarısından her zaman biraz daha hareketli ve yüksektir. Dolayısıyla, 13 milyar dolarlık ihracat hedefimizi yakalayacağımız kanaatindeyiz. İstanbul İhracatçılar Birliği özelinde baktığımız zaman haziran ayında 1,8 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirdik. Yani, İHBİR özelinde bir önceki yıla göre yüzde 13'lük bir büyüme gösterdik. Genel hububat sektörü olarak baktığımızda ise geçen yılın ilk 6 ayına göre yaklaşık yüzde 3’lük bir büyümemiz söz konusu. Un ihracatında hala açık ara bir numarayız. Makarna ihracatında tonajsal manada bir numarayız. Unlu mamuller, şekerli mamullerde de büyüme hızımız geçmiş yıllardaki hızıyla aynı devam ediyor. Her yıl yaklaşık yüzde 8'lik bir büyüme performansını devamlı korumaktayız.” dedi.
“EKMEK FİYATLARINA ZAM BEKLEMİYORUZ”
Ekmek fiyatlarına beklenen zam ile ilgili Taycı, şu değerlendirmede bulundu; "Şu anda zaten TMO ekmeklik buğday fiyatında sübvanseli fiyat veriyor. Buğday ve ekmek fiyatlarının şu anda yukarıda olmasının en temel sebebi enflasyon kaynaklı. Genel giderlerin ve girdi maliyetlerinin yüksek olmasından kaynaklı. Zaten şu anda TMO dünya piyasalarının üzerinde bir buğday fiyatı açıkladı. Buna rağmen bu fiyatların da stabil hale gelip en azından yıl sonuna kadar da tüm ürünlerde bakliyat ve hububat dahil olmak üzere fiyatların stabil gideceğini de öngörüyoruz. Fiyatlarda yükseliş beklemiyoruz. Çünkü hem dünyada ürünümüz var, hem de Türkiye'de ürün fazlamız var. İhracata odaklanacağız." dedi.
“ÖNCE TARIM SONRA MADEN”
Türkiye'nin en stratejik ve en önemli sektöründe önce tarım akabinde madenin geldiğini dile getiren İMİB Başkanı Rüstem Çetinkaya, “Tarım ve maden her zaman çok değerlidir diyoruz ve tarımı bir numaraya koyuyoruz. Tarımın çok önemli girdileri var; toprak, tohum, su ve bunun devamında da gübre. Mineral gübrelerin tamamı potasyum fosfattır ve maden ürünüdür. Dolayısıyla tarım madensiz olmaz. Bu anlamda tarım ve madeni birbirlerinin karşıt sektörü gibi göstermek isteyenlere inat biz, bugün buradayız. Hep beraberiz. Yerin altını da üstünü de planlayarak, stratejik değerlendirmeliyiz. Zengin topraklarımızın, fakir bekçileri olmak zorunda bırakılırız. Biz, bugün mineral gübrede maalesef dışa bağımlıyız. Bu anlamda gübre ihtiyacımızı da karşılamalı, bunun için de daha çok maden ürünü üretmeliyiz." değerlendirmesinde bulundu.
Çin Ticaret Bakanlığı; ABD'yi Çinli işletmelere yönelik mantıksız baskı olarak
adlandırdığı kararları derhal durdurmaya ve "tek taraflı" yaptırımları
kaldırmaya çağırdı.
Siparişleriniz sadece "1 saat" içerisinde hesabınızda.
Siparişlerinizin gönderimi, aynı gün içerisinde yapılır.
256-bit şifreleme ve 3D Secure ile güvenli ödeme.
Ürünlerimizin tümü sertifikalı ve orijinaldir.