Piyasaya Yön Veren Güncel Finans Haberleri

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Afrika'dan gelen sıcak hava dalgasının etkili olduğu mart ayında, yağışların da mevsim normallerinin altında seyretmesi üzerine Orman Gene Müdürlüğü (OGM), ormanlık alanlardaki yangın riskine dikkat çekti.
OGM'den yapılan açıklamada, sıcaklıkların 27-28 derecelere kadar çıkması beklenen mart ayında meteorolojik koşulların yangınlara sebep olabileceği belirtilerek, vatandaşlara ormanlık alanlarda ateş yakmamaları uyarısında bulunuldu.
Meteorolojik verilere göre mevsim normallerinin çok üzerine çıkan sıcaklıklar, bazı bölgelerde 27-28 dereceye kadar yükselecek. 15 Mart'ta ise sıcaklıkların zirve yapması bekleniyor. Sıcak hava dalgasının en çok etkilenecek bölgelerin başında gelen Adana, Ege Bölgesi'nin iç kesimleri, Marmara'nın güneyi ve Karadeniz kıyılarında olası yangınlara karşı gereken önlemleri alan OGM, vatandaşların da daha dikkatli olmaları konusunda uyarıyor.
Orman yangınlarının yaklaşık yüzde 90'ının insan kaynaklı olduğunun altını çizen OGM, araçlardan atılan izmaritler, ormana atılan çöpler, söndürülmeden bırakılan mangal ve anız yakma gibi nedenlerden dolayı her yıl pek çok yangın yaşandığını dile getirerek, olası bir yangında vatandaşların 112 Acil Çağrı hattına bilgi vermelerini belirtti.

Avrupa borsaları güne satış ağırlıklı başladı.

Açılışın ardından, Stoxx Europe 600 gösterge endeksi yüzde 0.1, Almanya'da DAX 30 endeksi yüzde 0.4, İngiltere'de FTSE 100 endeksi yüzde 0.3, Fransa'da CAC 40 endeksi yüzde 0.2 ve İspanya'da IBEX 35 endeksi yüzde 0.5 değer kaybetti.

Kuruluştan konuya ilişkin yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Türkiye'nin son yıllarda en hızlı büyüyen ilaç üreticilerinden biri olan World Medicine, T.C. Ticaret Bakanlığı tarafından düzenlenen dünyanın ilk ve tek devlet destekli markalaşma programı TURQUALITY®'nin kapsamına girdi.
Türkiye'ye en çok katkı sağlayan ilaç şirketi olma vizyonu çerçevesinde yatırımlarını şekillendiren World Medicine, başarılarına bir yenisini daha ekledi. T.C. Ticaret Bakanlığı tarafından 2004 yılında başlatılan dünyanın ilk ve tek devlet destekli markalaşma programı olan TURQUALITY®'ye başvuran şirket, değerlendirmeler sonrası programa katılmaya hak kazandı.
Belirli sektörlerde faaliyet gösteren ve uluslararası pazarda büyümeyi hedefleyen Türk markalarına yönelik düzenlenen TURQUALITY®, belirlenen kurumsal ve finansal kriterleri sağlayan şirketleri değerlendiriyor. Türkiye'nin yüksek katma değerli ihracatını teşvik etme ve Türk malı imajını dünyada güçlendirme amacı taşıyan program, kapsamına aldığı markalara pazarlama ve tanıtım, danışmanlık, eğitim ve insan kaynağı gibi alanlarda destek veriyor.
'Gücümüze güç katacağız'
World Medicine Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Sohrab Mammadov konuyla ilgili "Faaliyet gösterdiğimiz tüm ülke ve alanlarda güvenilir bir iş ortağı ve lider firma olmayı amacıyla çalışıyoruz. Sürdürülebilir bir başaranın devamı için dünyada bulunduğumuz ülkelerde akla gelen ilk firma olmak ve global pazar payımızı arttırmak istiyoruz. Tüm yatırımlarımız ve gelişim çizgimiz bu amaçlara hizmet ediyor. Toplamda 3, son iki yıldır ise üst üste Türkiye'nin ihracat şampiyonu unvanına sahibiz. İhracattaki payımız bugün bizi zirvenin sahibi yaparken, Türkiye ekonomisine en çok katkı yapan şirket olma vizyonu ile büyümeye devam edecek, TURQUALITY® programının da desteğiyle gücümüze güç katacağız. Global pazarlardaki varlığımız artık daha da anlamlı olacak" dedi.
Küresel marka olma hedefi taşıyan markalar için stratejik avantajlar sunan TURQUALITY® programı sayesinde Türkiye'nin İlaç İhracatı Şampiyonu unvanıyla World Medicine, uluslararası pazarlardaki rekabet gücünü daha da artırma imkanına sahip olacak.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

"Bazı basın yayın organlarında ve sosyal medya hesaplarında yer alan haber ve
paylaşımlarda farklı siyasi partilerde görev yapmış olan eski TÜİK Başkanı Birol Aydemir ‘in siyasi saikle ve bilinçli bir şekilde algı oluşturma gayretiyle yaptığı açıklamaların yer alması üzerine aşağıdaki bilgilendirmenin yapılmasına ihtiyaç duyulmuştur:
İstanbul Ticaret Odası’nın (İTO) İstanbul için açıklamış olduğu Ücretliler Geçinme
İndeksi ile TÜFE kıyaslaması yapılarak TÜİK’in son 3 yılda enflasyonu yüzde 31 oranında düşük gösterdiği şeklinde bilimsellikten uzak, gerçeklerle uyuşmayan mesnetsiz iddiaların yer aldığı görülmüştür.
TÜİK tarafından hazırlanıp yayımlanan TÜFE ile İTO "Ücretliler Geçinme İndeksi
(1995=100)" baz yılları, madde tanım ve çeşitliliği, sınıflama türü, ağırlık yapısı, coğrafi
kapsam, hesaplama yöntemleri, hitap ettikleri gelir grupları itibarıyla farklılık göstermekte
olduğundan bu iki endeksin karşılaştırılması anlamlı sonuçlar üretmemektedir. Bu
nedenledir ki İTO, endeksinin baz yılı ve metodolojisinde değişikliğe giderek
2025 yılı itibarıyla İstanbul Tüketici Fiyat Endeksi ismiyle yeni bir endeks
yayımlamaya başlamıştır.
Ayrıca iddialar arasında Kurum Başkanımızın görev süresi ve Bölge Müdürlerimize ait
atamalara ilişkin tamamen manipülasyon amacı taşıyan asılsız ifadeler de yer almaktadır.
TÜİK Başkanı da diğer benzeri atamalar gibi Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile belirli
bir süre için atanmaktadır. Bu durum yalnızca TÜİK Başkanlığına mahsus değildir.
Bölge Müdürlerimiz ile ilgili bahse konu olan görev değişiklikleri ise 2020 yılında
yapılmış olup, bazı Bölge Müdürlerimiz merkezde görevlendirilirken bazı bölge Müdürlerimiz başka Bölge Müdürlüklerine Bölge Müdürü olarak görevlendirilmiştir. Yapılan görev değişikliklerinin iddia edildiği gibi enflasyon hesaplaması ile bir ilgisi olmayıp rutin görevlendirmelerdir.

TÜİK, web kazıma yöntemini yaklaşık 4 yıldır TÜBİTAK işbirliğiyle geliştirilmiş olan ve
tamamen otomatik çalışan bir sistem aracılığıyla yürütmektedir. Bu sistem, herhangi bir
kişinin veya bölge müdürlüklerinin manuel olarak fiyat girmesine kesinlikle izin
vermemektedir. Web kazıma işlemi, önceden belirlenmiş web sitelerinden, önceden
belirlenmiş ürünlerin fiyatlarını otomatik olarak ve günlük periyotlarla toplamaktadır.
Sistemde izlenecek ürünler, her yılın aralık ayında kapsamlı analizlerle belirlenmekte
ve yıl boyunca değişiklik yapılmadan sabit tutulmaktadır. Dolayısıyla yıl içinde en ucuz ürünü bulup kullanmak veya bölgelerdeki müdürlüklere bunu bildirerek kullanmalarını sağlamak gibi bir uygulama tamamen asılsızdır.
Ayrıca web kazıma yöntemi ile elde edilen verilerin toplam TÜFE fiyat verileri içindeki
payı sadece yaklaşık %5 düzeyindedir. Yani enflasyon hesaplamasında internet verileri
yalnızca sınırlı bir ağırlığa sahiptir. TÜİK, fiyat verilerini çok daha geniş kapsamlı olarak
sahadan, barkod verilerinden ve çok farklı kaynaklardan toplamaktadır.
İddia edildiğinin aksine, TÜİK web kazıma verilerini merkezî olarak, otomatik ve
günlük olarak elde etmekte; bu verileri hiçbir şekilde manuel girişe açmamakta, bölge
müdürlüklerine bu yönde talimat vermemekte ve yıl boyunca aynı ürünleri sabit web
sitelerinden düzenli aralıklarla takip ederek, uluslararası standartlara uygun olarak
değerlendirmektedir. Bu nedenle söz konusu iddiaların gerçekle hiçbir ilgisi
bulunmamaktadır.
Bu çerçevede, TÜİK Tüketici Fiyat Endeksini (TÜFE) herhangi bir kişi, makam ya da
kurumun talep, talimat veya tahminine göre değil, alandan derlediği verilerden sahip olduğu bilimsel ve teknik özerklik ile bağımsız olarak hesaplamaktadır.
Konu ile ilgili tüm yasal haklarımızı kullanacağımızı kamuoyunun bilgisine sunarız."

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Bankacılık ve finans sektöründe 31 yıllık deneyimi bulunan Özgür Altan, Tera Yatırım Bankası'nın yeni Genel Müdürü olarak atandı. Altan, 3 Mart 2025 tarihi itibarıyla yeni görevine başladı.
 
1991 yılında Yapı Kredi Bankası Ödeme Hizmetleri Başkanlığı'nda kariyerine başlayan Altan, Boğaziçi Üniversitesi Ekonomi Bölümü'nden mezun olduktan sonra Marmara Üniversitesi'nde Avrupa Birliği Ekonomisi üzerine yüksek lisansını tamamladı. 26 yıl boyunca Garanti Bankası'nda çalışan ve üst düzey pozisyonlarda görev alan Altan, ödeme sistemleri, e ticaret, dijital dönüşüm ve fintech alanlarında önemli projelerin hazırlanmasına katkıda bulundu.
 
Altan, yeni görevinde Tera Yatırım Bankası'nın genişleyen finansal hizmet yelpazesine stratejik katkılar sunarken, ticari bankacılık faaliyetlerindeki büyüme hedeflerine liderlik edecek.
 
Yeni göreviyle ilgili değerlendirmelerde bulunan Özgür Altan, bankacılık deneyimi boyunca ödeme sistemleri, e-ticaret, dijital dönüşüm ve fintech alanlarında önemli projelerde yer aldığını vurgulayarak, "Tera Bank'ın büyüme stratejisine katkıda bulunmak için bu birikimimi kullanmaktan büyük bir heyecan duyuyorum. Ticari bankacılık tarafında müşteri odaklı olarak gelişmeye devam edeceğiz, teknoloji şirketleri önceliğimiz olacak. Yeni gireceğimiz bireysel ve kobi bankacılığı alanlarında da stratejik iş birlikleri ile hızlı büyüme hedefliyoruz. "
 
Özgür Altan kimdir?
1994 yılında Boğaziçi Üniversitesi Ekonomi Bölümü'nden mezun olan Altan, Marmara Üniversitesi'nde Avrupa Birliği Ekonomisi üzerine yüksek lisans yaptı. Bankacılık ve finans sektöründe 31 yıllık deneyime sahip olan Altan özellikle ödeme sistemleri,
e ticaret, dijital dönüşüm ve fintech alanlarında uzmanlık kazandı. Yeni görevinde, Tera Yatırım Bankası'nın büyüme stratejilerine yön vererek finansal hizmetlerde yenilikçi çözümler geliştirmeyi hedefliyor.

Kripto para piyasası volatil bir seyir izliyor
 
Küresel kripto para piyasasının değeri 2 trilyon 778 milyar dolar seviyesinde yer alırken, Bitcoin (BTC) 83 bin dolar civarında fiyatlanıyor. Bybit TR'nin hazırladığı Günlük Kripto Para Haber Bülteni'nde günün öne çıkan gelişmeleri ve detayları yer alıyor.
 
Bybit TR Ülke Müdürü Kutluhan Akçın, kripto piyasasındaki son gelişmeleri değerlendirdi
 
 “Kripto para piyasası, ABD enflasyon verisinin beklentilerin altında gelmesiyle birlikte pozitif bir ivme yakaladı. Küresel piyasalarda oluşan iyimser hava, Bitcoin ve altcoin’lerde sınırlı da olsa yükselişi beraberinde getirdi. Öte yandan, spot Bitcoin ETF’lerinde yedi günlük çıkış serisinin ardından 13,33 milyon dolarlık net giriş kaydedilmesi, kurumsal yatırımcı ilgisinin yeniden canlanabileceğini gösteriyor. Buna karşın, Ethereum ETF’lerinden 10,40 milyon dolarlık çıkış yaşanması, yatırımcıların ETH fiyat performansı konusunda daha temkinli davrandığını ortaya koyuyor. Rusya Merkez Bankası’nın belirli yatırımcılara yönelik üç yıllık kripto ticareti deneme sürecini başlatması, piyasa açısından önemli bir gelişme. Yüksek net varlığa sahip bireylerin kontrollü şekilde kripto işlemlerine erişimini sağlayacak bu model, küresel çapta regülasyonların nasıl şekilleneceğine dair ipuçları sunuyor. Diğer yandan, Ripple’ın Dubai Finansal Hizmetler Otoritesi’nden aldığı lisansla birlikte BAE’de sınır ötesi kripto ödemeleri sunmaya başlaması, bölgedeki dijital varlık adaptasyonunun hız kazandığını gösteriyor. Aynı şekilde, Franklin Templeton’ın Solana ETF başvurusu da kripto ETF’lerine yönelik kurumsal iştahın sürdüğünü gösteren bir başka önemli hamle olarak öne çıkıyor. Son olarak, teknoloji tarafında HashKey Chain’in Chainlink CCIP entegrasyonu, blok zincirler arası güvenli token transferlerini ve çapraz zincir mesajlaşma işlemlerini destekleyen önemli bir adım oldu. Bu tür entegrasyonlar, Web3 ekosisteminin genişlemesi açısından kritik rol oynuyor.”
 
Enflasyon verisi piyasayı canlandırdı: Kriptoda hafif yükseliş
 
ABD’nin merakla beklenen enflasyon verisinin beklentilerin altında gelmesi, piyasalarda sınırlı da olsa kazanımlara yol açtı. Toplam kripto para piyasasının değeri volatil bir seyir izlese de dün bulunduğu seviyeden 35 milyar dolar artış yaşayarak 2 trilyon 776 milyar dolara ulaştı. Altcoin piyasasının toplam değeri ise 1 trilyon 146 milyar dolar seviyesine yükseldi.
 
Son 24 saat içinde Bitcoin (BTC) yüzde 1,8 değer kazanarak 83.045 dolara yükselirken, lider altcoin Ethereum (ETH) yüzde 0,4’lük bir düşüşle 1.864 dolar seviyesinden işlem görüyor. XRP, yüzde 2,7 artışla 2,23 dolara yükselirken, Solana (SOL) yüzde 1,1 oranında değer kazanarak 123,71 dolardan fiyatlanıyor.
 
Bununla birlikte Bitcoin spot ETF’leri yedi gün süren çıkışların ardından 12 Mart’ta 13,33 milyon dolarlık net giriş kaydetti. Ethereum ETF’lerinden ise aynı gün 10,40 milyon dolarlık çıkış yaşandı.
 
Rusya Merkez Bankası’ndan kripto para ticareti için kontrollü deneme süreci
 
Rusya Merkez Bankası, belirli bir yatırımcı grubunun yeni bir düzenleyici çerçeve kapsamında üç yıl süreyle kripto para ticareti yapmasına izin verilmesini önerdi. Bu adım, piyasa şeffaflığını artırmayı hedeflerken, aynı zamanda kripto işlemleri üzerindeki sıkı denetimi korumayı amaçlıyor.
 
12 Mart’ta duyurulan teklif kapsamında, yalnızca yüksek net varlığa sahip yatırımcıların bu ticareti yapmasına izin verilecek. Buna göre, en az 1,1 milyon dolarlık menkul kıymet ve mevduata sahip kişiler kripto varlıklarla işlem gerçekleştirebilecek. Bu girişim, Rusya Devlet Başkanı’nın talimatlarıyla uyumlu olup, yasal çerçevenin dışında yapılan kripto işlemlerine cezai yaptırımlar getirmeyi hedefliyor.
 
Öte yandan, Rusya kripto paraların ödeme aracı olarak kullanılmasına yönelik katı yasağını sürdürüyor. Ülkede 2021 yılında yürürlüğe giren “Dijital Finansal Varlıklar Üzerine” adlı yasa, kripto para ile yapılan ödemeleri yasaklamış durumda.
Bu deneysel düzenleme, Rusya’nın yatırımcılara dijital varlıklara kontrollü bir erişim sağlamaya yönelik temkinli yaklaşımını ortaya koyuyor. Yetkililer, bir yandan belirli yatırımcılara kripto ticareti imkanı tanırken, diğer yandan yetkisiz işlemleri önlemek için sıkı düzenlemeleri sürdürmeyi planlıyor.
 
Alameda, FTX bağlantılı cüzdanlara 23 milyon dolarlık Solana transfer etti
 
Alameda Research, yaklaşık 23 milyon dolar değerinde Solana (SOL) token’ın kilidini açarak transfer etti. Ancak bu dikkat çekici hamle, Solana’nın fiyatı veya piyasa talebi üzerinde belirgin bir etki yaratmadı.
 
Zincir üstü veri platformu Arkham Intelligence’a göre Alameda Research unstake edilen SOL token’larını FTX bağlantılı 38 adrese dağıttı. Bilindiği üzere Alameda Research, Caroline Ellison tarafından yönetilen ve FTX’in çöküşüyle bağlantılı olan ticaret şirketiydi.
 
Arkham Intelligence, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi: “Alameda, 23 milyon dolar değerindeki SOL’ü 38 yeni adrese unstake etti. Bir FTX/Alameda staking adresi, bir staking adresinden 22,9 milyon dolarlık SOL aldı ve bu fonları daha önce de aynı adresten SOL alan 37 farklı adrese dağıttı. Bu adresler şu anda toplamda 178,82 milyon dolar değerinde SOL tutuyor.”
 
FTX’in iflasından bu yana Alameda, birçok kez büyük çaplı varlık transferleri gerçekleştirdi. 2023 sonunda, iflas sürecindeki Alameda cüzdanları 10 milyon dolar değerinde MATIC token’ını stake etti ve 2024’ün başlarında 14,75 milyon dolar değerinde Ethereum taşıdı.
 
Ancak, önceki büyük transferler ilgili varlıkların fiyatlarında önemli dalgalanmalara neden olmuşken, Solana’nın fiyatı bu son işlemlerden etkilenmedi. Öte yandan, dün SEC’in Solana ETF başvurularını ertelemesi altcoin üzerinde hafif bir satış baskısı yarattı.
 
Buna rağmen, geçmişte Alameda’nın 14,75 milyon dolarlık ETH hareketi Ethereum fiyatında yüzde 10’luk bir artışa yol açmıştı. Bugün çok daha büyük miktarda SOL taşınmasına rağmen, bu hareket piyasa üzerinde herhangi bir kayda değer etki yaratmadı.
 
Şu an için Alameda’nın bu varlıkları tam olarak ne amaçla taşıdığı net değil. FTX, geçen ay alacaklılara yönelik ilk ödemeleri başlattı ancak sürecin uzun süreceği tahmin ediliyor. Bu ayın başlarında FTX, 1,57 milyar dolar değerinde SOL’ün kilidini açmıştı.
Bu transferler, Alameda’nın FTX’in geri ödeme sürecine katkıda bulunma planlarının bir parçası olabilir. Ancak genel piyasa koşulları göz önüne alındığında, bu durumun Solana üzerindeki talebi önemli ölçüde değiştirmesi beklenmiyor.
 
Ripple, BAE’de kripto ödemeleri sunmak için Dubai lisansını aldı
 
Blok zinciri ödeme sağlayıcısı Ripple, Dubai Finansal Hizmetler Otoritesi (DFSA)’nden tam düzenleyici onay alarak Birleşik Arap Emirlikleri'nde (BAE) sınır ötesi kripto ödeme hizmetleri sunma yetkisi kazandı.
 
Şirket, 13 Mart'ta yaptığı açıklamada, DFSA lisansını güvence altına aldığını ve böylece Dubai Uluslararası Finans Merkezi’nde (DIFC) faaliyet gösterebileceğini duyurdu. DIFC, kendi vergi politikalarına ve düzenleyici çerçevesine sahip bir serbest ekonomik bölge olarak biliniyor.
 
Bu duyuru, şirketin DFSA lisansı için ilk onayını duyurmasından yaklaşık altı ay sonra geldi. 1 Ekim 2024'te Ripple, DFSA tarafından lisanslanmak için çalıştığını ve BAE'de dijital varlık altyapısını genişletmeyi hedeflediğini açıklamıştı.
 
Ripple, bu lisans sayesinde artık BAE genelinde işletmelere blok zinciri tabanlı ödeme çözümleri sunabilecek. Şirket, bu adımın finansal kurumların dijital varlıkları gerçek dünya uygulamalarında kullanmalarına yardımcı olacak ortaklar bulmalarını kolaylaştıracağını belirtti.
 
Ripple ayrıca, Orta Doğu’da sınır ötesi ödemelere yönelik artan bir talep gördüğünü belirtti. Şirket, bu talebin yalnızca kripto odaklı firmalardan değil, geleneksel finansal kurumlar tarafından da geldiğini ifade etti. Ripple, bu onayla birlikte DIFC’nin serbest bölgesinde faaliyet gösteren ilk blok zinciri destekli ödeme sağlayıcısı oldu.
DIFC CEO’su Arif Amiri, Ripple’ın Dubai’ye olan bağlılığını derinleştirmesinden duyduğu memnuniyeti dile getirerek şu ifadeleri kullandı: “Ripple’ın DFSA lisansını güvence altına alarak DIFC’de ilk blok zinciri tabanlı ödeme sağlayıcısı olmasından büyük heyecan duyuyoruz.” Amiri, bu lisansın Ripple’a yalnızca BAE’de değil, daha geniş MENA (Orta Doğu ve Kuzey Afrika) bölgesinde de yeni fırsatlar sunduğunu belirtti.
 
Franklin Templeton, Solana ETF başvurusu yaptı
 
Franklin Templeton, 12 Mart’ta ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu’na (SEC) Solana (SOL) ETF başvurusu yaptı. Şirket, Solana'nın doğrudan tutulduğu bir spot ETF oluşturmayı planlıyor. Ayrıca, bu ETF'nin SOL varlıklarını stake ederek staking ödülleri kazanmasını sağlamayı amaçlıyor. Bu özellik, ABD borsalarında işlem görecek ilk blok zinciri tabanlı kripto ETF’si olacak.
 
Franklin Templeton’ın önerdiği Solana ETF, Cboe BZX Borsası’nda işlem görecek ve emtia bazlı bir yatırım fonu olarak yapılandırılacak. Coinbase Custody Trust ise fonun dijital varlık saklayıcısı görevini üstlenecek. ETF, CME CF Solana-Dollar Referans Oranı’nı takip ederek, büyük borsalardan gelen verileri birleştirecek. Fonun Net Varlık Değeri (NAV) ise günlük olarak hesaplanacak ve fiyat güncellemeleri her 15 saniyede bir yapılacak.
 
Bu başvuru, Solana için yapılan ilk ciddi başvuru olarak dikkat çekiyor. Franklin Templeton, Solana’nın manipülasyona karşı dayanıklı bir piyasa yapısına sahip olduğunu vurguluyor. Şirket, Solana’nın merkeziyetsizlik, derin likidite ve arbitraj fırsatları ile güçlü bir altyapıya sahip olduğuna işaret ediyor. Ayrıca, Solana’ya olan yatırımcı ilgisinin arttığı ve milyarlarca doların dijital varlık platformlarına aktığı ifade ediliyor.
 
SEC, başvuruyu 240 gün içinde inceleyecek. Diğer taraftan, VanEck, 21Shares, Bitwise ve Canary Capital gibi firmalar da Solana ETF başvuruları yapmış durumda. Grayscale ise yakın zamanda benzer bir başvuru yaparak, bu sürecin altcoin ETF’leri için önemli bir test olacağını belirtti. SEC, şu anda XRP, Litecoin, Dogecoin ve Cardano ETF başvurularını da değerlendiriyor. Bitcoin ETF'leri şu anda yaklaşık 100 milyar dolarlık bir varlık yönetirken, Ethereum ETF’lerine 2,5 milyar dolar gibi büyük miktarda yatırım yapılmış durumda. Bu çerçevede, Solana ETF'si, kripto piyasasında kurumsal benimseme açısından önemli bir adım olabilir.
 
HashKey Chain, Chainlink CCIP ve veri akışlarını entegre etti
 
HashKey Chain, Chainlink’in CCIP (Çapraz Zincir Etkileşim Protokolü) standartlarını benimseyerek güvenli ve ölçeklenebilir çapraz zincir uygulamaları için entegrasyon sağladı. Ayrıca, Chainlink Data Streams ile veri çözümleri de entegre edilerek, platforma önemli yenilikler getirildi.
 
Bu entegrasyon sayesinde, Chainlink CCIP ile HashKey Chain, blok zincirler arası güvenli token transferleri ve çeşitli mesajlaşma işlemlerini desteklemeye başladı. Bu, NFT transferleri ve çapraz zincir kredilendirme gibi karmaşık işlemleri daha basit hale getiriyor. Chainlink CCIP’nin ölçeklenebilir altyapısı, HashKey Chain’in gelecekteki blok zinciri ağlarına uyumlu kalmasını sağlıyor ve geliştiriciler için karmaşıklığı azaltıyor.
 
Chainlink Data Streams sayesinde HashKey Chain, düşük gecikmeli ve gerçek zamanlı piyasa verilerine erişim sağlıyor. Bu, merkeziyetsiz finans (DeFi) uygulamalarının hızını artırarak, merkezi borsalarla (CEX) rekabet edebilir bir verimlilik sunuyor. HashKey Chain üzerinde çalışan geliştiriciler, Chainlink’in merkeziyetsiz veri akışlarını kullanarak fiyat manipülasyonu ve önceden işlem yapma (front-running) gibi risklere karşı korunma imkanı buluyor.
 

    ***
                  Yasal Uyarı
 
 Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.

TÜİK verilerine göre, Türkiye genelinde toplam konut satışları Şubat ayında yıllık bazda %20,1 artarak 112.818 adet konut
satışı ile yıllık bazda güçlü görünümünü sürdürdü. Aylık bazda ise %0,6 ile sınırlı artış kaydedildi. Şubat ayında ilk defa satılan
konut sayısı bir önceki yılın aynı ayına göre %18,2 artarak 33.784 adet olurken, ikinci el konut satışları %21 artışla 79.034 adet
oldu. İpotekli konut satışlarında bir önceki yılın aynı ayına göre %90,1, diğer konut satışlarında %12,9 artış görüldü. Şubat ayı
yabancılara konut satışları tarafında ise yıllık bazda %21,1 azalışla 1.457 adet konut satışı gerçekleşti. Yabancıların konut
satışlarındaki payı Şubat ayında %1,3’e indi (Şubat 2024’te %2 seviyesindeydi).
? Konut verilerinin, GYO Sektörü hisselerine yansımasını ‘pozitif’ olarak değerlendiriyoruz. Konut satışlarının yıllık artış
hızının Şubat ayında da güçlü görünümünü koruduğunu takip ediyoruz. Diğer taraftan, Şubat ayında ipotekli konut satışları
tarafında da yıllık bazda güçlü artış trendi korunuyor. Faiz indirim döngüsünün başlaması ve faizlerdeki düşüşün devamı ile
birlikte, inşaat aktivitesinde bir toparlanma bekliyoruz. Dolayısıyla, konut sektöründe talebin canlanabileceğini ve kentsel
dönüşüm projelerinin de hız kazanmasıyla olumlu ayrışmanın etkili olabileceğini düşünüyoruz. En zayıf tüketim rakamlarının
geride kaldığını varsayan ana senaryomuzda, büyüme destekleyici politikaların da desteğiyle, yılın ikinci yarısı yurt içi talep
tarafında iyileşmelerin daha net görülebileceğini tahmin ediyoruz. Sürdürülebilir kira geliri üreten ve sınırlı net finansal borcu
olan GYO'ların mevcut ortamda diğerlerinden olumlu yönde ayrışmasını bekleriz. Bu dinamikler doğrultusunda araştırma
kapsamımızda bulunan Emlak Konut GYO ve Torunlar GYO’nun benzerlerinden finansal performans anlamında olumlu
ayrışmaya devam etmesini öngörüyoruz

 Halk Yatırım Menkul Değerler A.Ş.
 www.halkyatirim.com.tr

                             * * *
  Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Türkiye'de lastik sektörünün mobilite lideri Brisa ve Türkiye otomotiv sektörünün faaliyetteki en köklü üreticisi TürkTraktör, tarım sektörüne yönelik güçlü iş birliklerini yeni bir aşamaya taşıyor.
İki şirket arasında yapılan iş birliği kapsamında Lassa AGRI1 serisi lastikler, TürkTraktör'ün New Holland T5 Electro Command traktörlerinde kullanılacak.
Brisa'nın yüksek performans ve dayanıklılık sunarak çiftçilere daha verimli ve sürdürülebilir bir kullanım imkanı tanıyan Lassa AGRI1 serisi lastikleri, Türk tarım sektörüne yenilikçi çözümler sunuyor.
Lassa AGRI1, hem ıslak hem kuru tarım koşullarında çiftçilere en yüksek verimliliği sunarken, gelişmiş tasarımı ve üstün teknolojisiyle traktör kullanıcılarının öncelikli tercihi oluyor.
Bu işbirliği ile TürkTraktör, yeni New Holland T5 Electro Command serisi traktörlerinde kullanılan Lassa ürünleri ile müşteri memnuniyetini üst seviyeye taşıyacak.
AGRI1 Serisi ile Tarımda Yüksek Performans ve Verimlilik
Lassa AGRI1 serisi lastikler, en üst düzeyde çekiş ve direksiyon hakimiyeti sağlarken, sırt ve yanak bölgesinde kullanılan özel karışımlar ve geniş sırt blok tasarımı ile çiftçiye uzun kullanım ömrü ve artan sürüş konforu sunuyor.
AGRI1, daha az hareket eden çelik kuşak yapısı sayesinde lastik, düşük ısınma seviyeleriyle uzun süreli kullanım sunuyor. Aşınmaya karşı daha yüksek direnç gösteren AGRI1, bu sayede uzun ömür ve yakıt tasarrufu sağlıyor.
Özel sırt yapısı, yükü eşit bir şekilde dağıtarak toprak sıkıştırmasını en aza indiriyor. Bu özellik, mahsul üretiminde verimliliği en çok etkileyen faktörlerden biri olan toprak yapısının korunmasına yardımcı oluyor.
Yüksek diş derinliği ve kalın diş altındaki özel kauçuk karışımı, AGRI1'i çekiş gücünden taviz vermeyen ve kopmaları engelleyen bir tasarımla donatıyor. Sonuç olarak, AGRI1, tarım alanlarında daha uzun süre darbe almadan güvenle kullanılabiliyor.
Bu yenilikçi özellikler, mahsul üretiminde verimliliği artırırken, çiftçilere daha az yakıt tüketimi ve daha az maliyetle daha fazla üretim imkanı sunuyor. Mevcut AGRI1 serisi lastikler, geniş ebat seçenekleriyle Türk çiftçisinin daha geniş bir kullanım alanına ulaşmasını sağlıyor