Piyasaya Yön Veren Güncel Finans Haberleri

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

 
Sürdürülebilirlik stratejisi kapsamında iklim kriziyle mücadeleyi önceliklendiren Garanti BBVA’nın 2021 yılında DenizTemiz Derneği/ TURMEPA işbirliğiyle deniz kirliliğini azaltmak ve önlemek amacıyla Marmara Denizi’nde başlattığı “Mavi Nefes Projesi” bu kez ülkemizin doğusuna Van Gölü’ne uzandı. Göl ve çevresinde yaşanan kirlilikle baş etmek adına “Ahtapot 6” deniz süpürgesi 12 ay boyunca Van Gölü’nde faaliyet gösterecek. Van Gölü'ndeki su kirliliğini azaltarak biyoçeşitliliğin korunmasına fayda sağlayacak olan Mavi Nefes Projesi ile birlikte bölge halkında çevre bilincinin artmasına da katkıda bulunmak hedefleniyor.
 
Mavi Nefes Projesi kapsamında Eylül 2021’de Marmara Denizi’nde yaşanan müsilaj sorununun çözümüne katkı sağlamak için iki deniz süpürgesiyle müsilaj ve katı atık temizliği başlamıştı. Temmuz 2022’de Marmara’nın dışına çıkılarak deniz turizminin yoğun olduğu Antalya’nın Adrasan bölgesinde de bir deniz süpürgesi 4 ay boyunca hem katı hem de sıvı atık toplayarak deniz temizliği için çalıştı. Van Gölü, Mavi Nefes Projesi’nin ulaştığı üçüncü bölge oldu.
 
Konuyla ilgili bilgi veren Garanti BBVA Genel Müdürü Recep Baştuğ, “Garanti BBVA olarak parçası olduğumuz topluma karşı sorumluluğumuzu bilinciyle, iklim kriziyle mücadeleye yönelik öncü çalışmalara imza atıyoruz. Çalışmalarımızda atık yönetimi ve temiz gelecek kritik öneme sahip bulunuyor. Bu konuda birlikte hareket ettiğimiz TURMEPA ve değerli yönetimiyle uzun soluklu ve daha da yaygınlaşacak iyi bir işbirliğimiz var. Geçtiğimiz yıllarda doğa daha önce karşılaşmadığımız bir şekilde alarm verdi ve deniz ekosisteminde yaşayan binlerce canlı türünü etkileyen müsilaj sorunu kendini çok güçlü şekilde gösterdi. Bu nedenle 2021 yılında DenizTemiz Derneği/ TURMEPA işbirliğiyle deniz kirliliğini önlemek amacıyla “Mavi Nefes Projesi’ni başlattık. 21 Eylül 2021- 31 Mart 2023 tarihleri arasında deniz süpürgeleriyle Marmara Denizi’nden 132 bin 400 kg katı atık toplandı ve uygun olanlar geri dönüşüme kazandırıldı. Projemizin birinci yılı dolmadan ise Marmara’nın dışına çıkarak su kirliliği sorunu yaşayan bölgelere destek olmanın mutluluğunu yaşadık. Geçtiğimiz yaz, yat turizminin yaygın olduğu Adrasan’da deniz temizliği yaparak yaklaşık 2 ton sıvı atık topladık. Şimdi de Van Gölü’nde temizleme çalışmalarına destek oluyoruz. Mavi Nefes ile Marmara dışındaki denizlerimiz ve su kaynaklarımızı da temiz tutmak ve Türkiye çapında çevre bilinci konusunda farkındalık yaratmaya katkıda bulunmak bizler için mutluluk verici. Kirliliğin önüne geçmek, çevremize ve dünyamıza iyi bakmak için gereken her türlü aksiyonu almaya devam edeceğiz” dedi.
 
TURMEPA Yönetim Kurulu Başkanı Şadan Kaptanoğlu, “İki yıl önce Marmara Denizi’nde çıktığımız Mavi Nefes yolculuğunu denizlerin ardından Van Gölü’ne taşımanın mutluluğunu yaşıyoruz. Van Gölü, ülkemizin en büyük gölü olmasının yanı sıra bölgedeki sosyo-kültürel, ekonomik ve çevresel katkılarıyla önemli bir cazibe noktası. Ne yazık ki aynı sebeplerden dolayı kirlilik baskısıyla da mücadele etmek durumunda kalıyor. TURMEPA olarak kuruluşumuzdan bu yana odağımızda olan Van Gölü’ne bu kez Garanti BBVA’yla birlikte kalıcı bir çözüm modeli götürüyoruz. Bu projeyle bölgede uzun yıllardır devletimiz ve yerel yönetimlerin yürüttüğü koruma faaliyetlerine önemli bir katkıda bulunmuş olacağız. Göldeki kirliliğin önüne geçerken aynı zamanda iklim değişikliğine karşı Van Gölü Havzası’nı dirençli hale getirmeyi ve bu konuda bölgesel farkındalık oluşturmayı amaçladığımız projemize Tatvan Belediyesi de destek veriyor. Çünkü inci kefali ve sodalı serin sularıyla Van Gölü’nün geleceğe miras güzelliklerinden hepimiz sorumluyuz. ” diye konuştu.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Finrota'nın Açık Bankacılık ürünü NetEkstre, 2023’ün ilk çeyreğinde yüksek işlem oranlarına ulaşmaya devam etti. Finrota’nın bünyesinde hizmet veren NetEkstre'nin işlem adedi, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 32 artarak 6 milyon oldu.
 
Farklı banka hesap hareketlerini tek ekrandan kolayca yönetme olanağı sağlayan NetEkstre, en çok tercih edilen Açık Bankacılık ürünlerinden biri olmayı sürdürüyor. 2023'ün ilk çeyreğinde kaydedilen finansal verilere göre NetEkstre'nin toplam işlenen işlem adedi geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 32 artarak 6 milyon oldu. NetEkstre’ye entegre olan firma sayısı yüzde 22 arttı. Yılın ilk üç ayında gerçekleşen diğer verilere göre, 6 milyondan fazla hesap hareketini sınıflandırarak raporladı; sisteme entegre banka sayısı 29, desteklenen ERP sayısı 22 oldu.
 
Posrapor'un firma sayısı artıyor
 
Finrota'nın Açık Bankacılık hizmetleri arasında bulunan fiziki ve sanal POS raporlama sistemi Posrapor'u tercih eden firma sayısı da artıyor. Posrapor'a üye olan firmalar, farklı banka ve ödeme kuruluşlarına ait işlemleri ortak bir veri formatında görebiliyor. Posrapor firmalara; tutar, komisyon, taksit sayısı, kart programı, vade tarihi gibi pek çok bilgiyi içeren detaylı raporlar sunuyor. Posrapor bunlara ek olarak; blokeli çalışılıyorsa tarih ve tutar bilgilerini takip etmeye, böylece nakit akışını yönetmeye destek oluyor. 2023 yılının ilk çeyreğinde Posrapor’un firma sayısında yüzde 52 oranında bir büyüme sağlanırken, sisteme entegre banka sayısı ise 15’e yükseldi.
 
E-DBS ürünü ile tahsile gönderilen fatura tutarı 1,3 milyar TL oldu
 
Sunduğu çözümlerle firmalara finansal faydalar sağlayan nakit yönetim sistemi E-DBS, (Elektronik Doğrudan Borçlandırma Sistemi) 2023 yılına başarılı bir performansla başladı. E-DBS sistemi, geniş bayi veya müşteri ağı bulunan firmaların, yapacakları mal ve hizmet satışlarına yönelik fatura tahsilatlarını otomatik olarak gerçekleştirmelerine yardımcı oluyor. Farklı bankalardaki tüm doğrudan borçlandırma sistemi işlemleri tek panelden yönetilebilme olanağı sunan E-DBS'den yararlanan firmalar faturalarının tahsilatı için talimatlar oluşturabiliyor ve limitlerini takip edebiliyor. 2023 yılının ilk çeyreğindeki verilerine göre E-DBS ürünü ile tahsile gönderilen fatura tutarı, bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 208 artarak 1,3 milyar TL oldu. E-DBS ürününü kullanan firma sayısı ise yüzde 77 artarken, sisteme entegre banka sayısı 23 oldu.
 
 
 
 
TÖS ürünü transfer süreçlerine verimlilik kazandırıyor
 
Finrota'nın hızlı büyüyen ürünlerinden TÖS (Toplu Ödeme Sistemi), transfer süreçlerine verimlilik kazandırıyor. TÖS ile toplu para transferi işlemlerini, EFT, Havale, SWIFT, İthalat ödemesi gibi nakit transferlerini tek bir seferde birden fazla banka ve hesaba gerçekleştirmek mümkün oluyor. 11 bankayla entegre olarak çalışan TÖS ürünü, finans ve muhasebe çalışanları ile yöneticilerin farklı araçlar kullanmalarına gerek kalmadan, banka ve ödeme-tahsilat süreçlerini tek portaldan yönetmelerine yardımcı oluyor. Birçok yenilikçi özelliği ile firmaların hayatını kolaylaştıran TÖS, fintek sektörüne değer katmaya devam ediyor.
 
Finrota Genel Müdürü İlknur Uzunoğlu: “Açık Bankacılık, fintek ekosisteminin yükselen trendlerinden biri haline geldi.”
 
NetEkstre ile firmalara banka hesap bilgileri, hesap hareketleri ve raporlamalar konusunda çözümler sunduklarını ifade eden Finrota Genel Müdürü İlknur Uzunoğlu, şunları söyledi: "Bankacılık süreçlerini dijital dünyaya taşıyarak birçok avantaj sunan Açık Bankacılık, son yıllarda fintek ekosisteminin yükselen trendlerinden biri haline geldi. Şirketlerin ve bireylerin finansal hayatında bir dönüşüm yaratan Açık Bankacılık, 2023 yılından itibaren daha çok konuşulacak. En önemli gündemlerimizden biri olan Açık Bankacılık lisanslama süreciyle birlikte, sektörümüz ihtiyacı olan standartlara kavuşmuş olacak. NetEkstre ürünümüzle Açık Bankacılık pazarında öncü bir rol üstlenerek sektörün gelişimine katkı sağlıyoruz. 2023'ün ilk çeyreğinde ortaya koyduğumuz performanstan memnun olmakla birlikte, önümüzdeki aylarda hedeflerimizi daha da büyüteceğiz. Yeni projeler, ürünler ve avantajlı tekliflerle Açık Bankacılık finansal teknoloji hizmetlerinin yaygınlaşmasına katkı sağlayacağız.”

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Ramazan Bayramı’nda en çok sefer Karadeniz Bölgesi’ne yapıldı. Karadeniz’i ise İç Anadolu Bölgesi takip etti. 14 Nisan itibari ile başlayan bayramın yarattığı seyahat hareketliliğinde yolcu ve sefer rekoru ise bayramın son ve ertesi günkü dönüş yolculuğunda kırıldı. Toplam 11 günlük bayram seyahati sürecinde, sefer sayılarında yüzde 50’ye varan, yolcu sayılarında ise yüzde 240’lara ulaşan artış yaşandı.
Kâmil Koç Genel Müdürü Çağatay Kepek, “Ramazan Bayramı bereketi, seyahat sektörüne de yansıdı. Bayram tatilini aileleri ve sevdikleri ile geçirmek isteyen yolcularımızın, daha çok memleketlerine gitmeyi tercih ettiği görüldü. 11 günlük bayram seyahati süresince şehirlerarası yolcu taşımacılığında yüzde 240’lara varan artış yaşadık, günlük sefer sayımızı ise 1.000’den 1.500’lere kadar çıkarttık. Ramazan Bayramı, pandemi sonrasında seyahat sektörü olarak yaşadığımız en hareketli bayram oldu” açıklamasında bulundu.
Türkiye seyahat sektörünün en fazla noktaya en çok sefer düzenleyen lider şirketi Kâmil Koç, Ramazan Bayramı performansını açıkladı. Bir anlamda sektör hareketliliğini de yansıtan rakamlara göre Ramazan Bayramı’nda yolcuların en gözde adresi Karadeniz Bölgesi oldu. En çok sefer düzenlenen ve yolcu taşınan bayramda en çok tercih edilen ikinci güzergâh ise İç Anadolu oldu.
2023 yılında 28.000 kişi olan ve Ramazan ayında 24.000’e düşen Kâmil Koç’un günlük ortalama yolcu sayısı bayram seyahatlerinin 14 Nisan’da başlamasıyla birlikte katlanarak attı. 14-24 Nisan tarihleri arasında yoğunlaşan bayram süresince günlük taşınan yolcu sayısı ortalaması ise 55.000’e ulaştı.
Bayramda Dünya çevresinde 225 kez dolaştılar
Günlük ortalama 1.000 sefer düzenleyen firma, bayram seyahatleri süresinde koyduğu ek seferlerle bu sayıyı 1.500’e kadar çıkardı. Kâmil Koç otobüsleri, 11 günlük bayram seyahat süresinde yaklaşık 9,5 milyon kilometre yol kat ettiler. Diğer bir deyişle Kâmil Koç otobüsleri, bayram yolculuklarında dünya çevresini 237 kez dolaştılar ya da Dünya’dan Ay’a 12 kez gidip geldiler.
14-18 Nisan arasındaki ilk 5 günlük süreçte yolcu sayısında ortalama yüzde 70’lik bir artış kaydeden firma, bu süreçte günlük 1.050’ye ulaşan sefer ve 43 bine kadar artan yolcu sayılarına ulaştı. Bayramın yaklaşmasıyla birlikte 19 Nisan itibari ile yolcu sayısında kaydedilen artış ise iki katını aşarak, ortalama yüzde 125’lere aştı. Kâmil Koç, 19-22 Nisan arasında günlük 1.200’ü aşan seferlerle, ortalama 54 bin yolcu taşıdı.
Dönüş yolculuğunda yolcu sayısı yüzde 240 arttı
Bayram seyahatlerinde dönüş trafiğinin başladığı 23 ve 24 Nisan’da ise rekor sefer ve yolcu sayılarına ulaşıldı. Bayramın son günü olan 23 Nisan’da 1.450 sefer ile 81 binin üzerinde yolcu taşıyan Kâmil Koç, 24 Nisan’da ise 1.500 sefere ve 82.000 yolcuya ulaştı. Bayram seyahat sürecinin son iki günündeki artış ise, Ramazan ayı ortalamasına göre üç katı aşarak yüzde 240’lara ulaştı.
“Bayramı tatil beldelerinde değil, memleketlerinde geçirdiler”
Geride bıraktığımız Ramazan Bayramı seyahat sürecini değerlendiren Kâmil Koç Genel Müdürü Çağatay Kepek, şu açıklamalarda bulundu:
“Ramazan Bayramı’nın 11 günlük seyahat sürecine baktığımızda, ‘bayramın bereketi sektörümüze de yansıdı’ diyebiliriz. Hafta sonuna denk geldiği için bayram tatilinin üç buçuk günle sınırlı olması, güzergâh yoğunluklarını da etkiledi. Kısa bayram tatili nedeni ile yolcularımızın en çok tercih ettiği güzergahlar, tatil beldelerinin yoğun olduğu Akdeniz ve Ege yerine, Karadeniz ve İç Anadolu bölgeleri olarak şekillendi. Buradan da yolcularımızın bayramı, daha çok aileleri, sevdikleri ile birlikte geçirmek üzere memleketlerine seyahat ettikleri anlaşılıyor.
Pandemi döneminin en hareketli bayramı oldu
2023 yılında günde ortalama 28 bin yolcu taşıdık. Ramazan ayında ise şehirlerarası seyahatlerin doğal olarak düşmesi ile günlük ortalama sayımız 24 bin civarında gerçekleşti. Ancak 14 Nisan itibari ile başlayan 11 günlük bayram seyahat sürecinde ise rakamlara baktığımızda yüzde 120’lik artışla günde ortalama 53 bin yolcu taşıdık. Bu artış 23 ve 24 Nisan’da yoğunlaşan bayramın dönüş seyahatleri nedeni ile yüzde 240’lara ulaştı ve son iki günde 163 bini aşkın yolcu taşıdık. Yoğun talep nedeni ile günlük ortalama 1.000 olan sefer sayımızı bayram süresince ek seferler ile arttırdık. Dönüş yolculuğunda ise günlük sefer sayımız 1.500’lere kadar ulaştı. Otobüslerimizde yüzde 100’e yakın doluluğa ulaştığımız bayram seyahat sürecinde yaptığımız 12.604 sefer ile toplam 581 bin yolcu taşıdık. Son dönemdeki bayram rakamları ile karşılaştırdığımızda ise; geride bıraktığımız Ramazan Bayramı’nın, pandemi sonrasında seyahat sektörü olarak yaşadığımız en hareketli bayram olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz.”

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Türkiye Otomobil Sporları Federasyonu (TOSFED) tarafından, deprem bölgesindeki çocuklarımız için özel olarak hazırlanan yarış simülasyon ve eğitim tırı, Yatırım Finansman’ın ana sponsorluğunda, #HayataDeğerKatar sloganıyla yola çıkıyor. Yaklaşık bir buçuk ay boyunca depremden etkilenen 11 ildeki çocuklarımıza ulaşacak olan projede, depremzede çocuklarımızın rehabilitasyon süreçlerine katkıda bulunulması amaçlanıyor.
TOSFED, 2022 yılında Mobil Eğitim Simülatörü projesiyle, Anadolu’daki 58 ili ziyaret ederek, ilkokul çağındaki yaklaşık 17.500 çocuğumuza yarış simülasyonu deneyimi yaşatmıştı. Ülkemizin yaşadığı deprem felaketinin ardından, depremzede çocuklarımıza ulaşmayı hedefleyen TOSFED, Türkiye'nin ilk sermaye piyasası kuruluşu olan Yatırım Finansman’ın ana sponsorluğunda, geniş kapsamlı bir projeye başlıyor. Mobil Eğitim Simülatörü tırında, simülatör deneyiminin yanı sıra, ilk ve ortaokul seviyesindeki çocuklarımızla pedagoglar ve canlı bir maskot figür eşliğinde aktiviteler yapılacak ve kitap dağıtılacak.
Resmi makamlar ile koordine olarak, 11 ildeki çadır veya konteyner kentler ile okulları ziyaret edecek projeyi yorumlayan TOSFED Başkan Vekili Nisa Ersoy, ‘Federasyonumuzun düzenli olarak yürüttüğü sosyal sorumluluk projeleri çerçevesinde, deprem bölgesindeki çocuklarımıza ulaşacağımız yeni bir projeye başlamanın heyecanını yaşıyoruz. Geçtiğimiz sene Anadolu’da yürüttüğümüz projede edindiğimiz deneyimi, çocuklarımıza yansıtacağımız ve tek amacı bölgedeki çocuklarımızın yüzünü güldürmek olan böylesine anlamlı bir projeye büyük destek vererek, bizimle beraber yola çıkan Yatırım Finansman’a teşekkürlerimizi sunuyorum.’ sözlerini sarf etti.
Yatırım Finansman Menkul Değerler Genel Müdürü Eralp Arslankurt ise projeyi “Türkiye’nin ilk aracı kurumu olarak yaşadığımız deprem felaketinin ilk anından itibaren bölgeye sürekli desteğimizi sürdürüyoruz. TOSFED ile birlikte bu projenin temellerini atarken deprem bölgesindeki çocuklarımıza ulaşmanın ve onların yüzünü bir nebze güldürebilecek olmanın büyük heyecanını taşıyoruz.” sözleriyle değerlendirdi.
Ana sponsorluğunu Yatırım Finansman’ın üstlendiği ve iletişim ajansı olarak De Marke’nin, simülatör tedarikçisi olarak Apex Racing’in katkıda bulunacağı proje kapsamında; Mobil Eğitim Simülatörü tırı, 8 Mayıs’ta Kahramanmaraş’tan başlayarak, Mayıs ve Haziran aylarında sırasıyla Kahramanmaraş, Osmaniye, Adana, Hatay, Gaziantep, Kilis, Diyarbakır, Şanlıurfa, Adıyaman, Malatya ve Elazığ illerini ziyaret edecek.
 
 
Yatırım Finansman Menkul Değerler A.Ş. hakkında
Türkiye’nin ilk aracı kurumu olan Yatırım Finansman Menkul Değerler A.Ş., Türkiye İş Bankası ve Türkiye Sınai Kalkınma Bankası’nın (TSKB) öncülüğünde ve 13 büyük bankanın katılımıyla 15 Ekim 1976 tarihinde kurulmuştur. Kurulduğu günden bu yana hızlı ve istikrarlı bir gelişme göstererek sermaye piyasalarında saygın bir yer edinen Yatırım Finansman Menkul Değerler A.Ş., tarihinin her döneminde bir ‘güven sembolü’ olarak sektörün öncü kuruluşları arasında yer almıştır. Ülke çapında güçlü ve yaygın bir hizmet ağına sahip olan Yatırım Finansman, Türkiye’nin ve dünyanın her yerinden bireysel ve kurumsal yatırımcılara güvenilir, kaliteli ve hızlı sermaye piyasası hizmetleri vermektedir. Önemli merkezlerdeki 11 hizmet noktası, İnternet Şubesi (YF.COM.TR) ve işlem platformları Yatırım Finansman’ın hizmet ağını oluşturmaktadır.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Bu yıl 19’uncu kez düzenlenen Ambalaj Tasarımı Ulusal Öğrenci Yarışması 2023 için başvurular başladı. Yarışma için son teslim tarihi 16 Haziran 2023 olarak belirlenirken, kazananlar 17 Temmuz 2023’te açıklanacak. Ambalaj Sanayicileri Derneği (ASD) tarafından Avrasya Ambalaj İstanbul Fuarı katkısıyla, Reed TÜYAP iş birliğinde düzenlenen yarışmanın kazananlarına ‘ASD & TÜYAP Öğrenim Bursu’ verilecek. Ulusal Öğrenci Yarışması’nda ilk üç dereceyi paylaşan, mansiyon ve sertifika ödüllerine layık görülenler de dahil olmak üzere projelerin sahipleri dilerlerse WPO-Dünya Ambalaj Örgütü'nün düzenlediği WorldStar Student ile APF-Asya Ambalaj Federasyonu’nun düzenlediği AsiaStar Yarışmalarına katılabilecek ve bu yarışmalarda dünya derecesi alabilmek için yeniden yarışabilecek.
 
Ambalaj Sanayicileri Derneği (ASD) tarafından Avrasya Ambalaj İstanbul Fuarı katkısıyla, Reed TÜYAP iş birliğinde bu yıl 19’uncusu düzenlenen Ambalaj Tasarımı Ulusal Öğrenci Yarışması 2023 başvuruları başladı. Başvuruların elektronik ortamda alındığı yarışma ile Türkiye’de tasarım eğitimi alan öğrencilerin ambalaj tasarımı alanına yönelmelerinin sağlanması hedefleniyor. 19. Ambalaj Tasarımı Ulusal Öğrenci Yarışması 2023 için son teslim tarihi 16 Haziran 2023 olarak belirlenirken, öğrenci yarışmasının online seçici kurul toplantısı 11-12 Temmuz 2023 tarihlerinde yapılacak ve sonuçlar 17 Temmuz 2023’te açıklanacak. Yarışmanın ödül töreni ve dereceye giren öğrencilerin projelerinin sergilenmesi ise ASD ve Reed TÜYAP’ın iş birliğinde 11-14 Ekim 2023 tarihleri arasında bu yıl 28.’si düzenlenecek Avrasya Ambalaj 2023 İstanbul - 28. Uluslararası Ambalaj Endüstrisi Fuarı esnasında gerçekleştirilecek.
 
KİMLER BAŞVURABİLİR
Yarışmaya katılım şartları ise şöyle: “Yarışma, üniversitelerin güzel sanatlar ve mimarlık fakültelerinin grafik ve grafik tasarım, endüstri ürünleri tasarımı veya endüstriyel tasarım bölümleri ve bu bölümlere eşdeğer lisans veya yüksek lisans düzeyinde eğitim gören tüm öğrencilerin katılımına açık. Diğer bölümlerde okuyan öğrenciler ise yarışmaya bireysel olarak katılamıyor. Ancak, grafik ve grafik tasarım ile endüstri ürünleri tasarımı veya endüstriyel tasarım bölümlerinde eğitim gören öğrencilerle birlikte grup oluşturarak katılabiliyor. Bir öğrenci yarışmaya en fazla üç defa başvurabiliyor.”
 
KAZANANLARA BURS İMKANI
Endüstriyel tasarımın desteklenmesi amacıyla dereceye giren öğrencilere ‘ASD & TÜYAP Öğrenim Bursu’ ismiyle yılda 12 ay burs sağlanırken, bu yıl da dereceye giren öğrencilere ‘ASD & TÜYAP Öğrenim Bursu’ verilecek. Ayrıca yarışmada ilk üç dereceye giren ve mansiyon ödülü kazanan projelere çeşitli ödüller dağıtılacak. Birinci 12 bin TL, ikinci 8 bin TL, üçüncü 6 bin TL kazanacak. Verilecek 3 mansiyon ödülü için de katılımcılara 3’er bin TL verilecek. Ulusal Öğrenci Yarışması’nda ilk üç dereceyi paylaşan, mansiyon ve sertifika ödüllerine layık görülenler de dahil olmak üzere projelerin sahipleri dilerlerse WPO-Dünya Ambalaj Örgütü'nün düzenlediği WorldStar Student ile APF-Asya Ambalaj Federasyonu’nun düzenlediği AsiaStar Yarışmalarına katılabilecek ve bu yarışmalarda dünya derecesi alabilmek için yeniden yarışabilecek.
 
SÜRDÜRÜLEBİLİR TASARIM, SÜRDÜRÜLEBİLİR GELECEK
Ambalajda tasarımın çok büyük önem taşıdığına dikkat çeken Ambalaj Sanayicileri Derneği (ASD) Başkanı Zeki Sarıbekir, tasarım eğitimi alan öğrencileri bu alana çekmek istediklerini söyledi. Zeki Sarıbekir, “Ambalaj sektörünün büyümesi ihracata da büyük katkı sağlıyor. Katma değerli ihracat ve sürdürülebilir bir gelecek için tasarım büyük önem taşıyor. Sektörümüze uluslararası arenada rekabet gücü sağlayacak ürünlerimizin sayısını gençlerimiz sayesinde artıracağız. Bir ambalajın tasarımı en az içinde bulunduğu ürün kadar değerli. Genç tasarımcılarımızın vizyonuna güveniyor ve sonuna kadar destekliyoruz. Bizim yarışmamızda derece alan öğrencilerimiz yurtdışında büyük başarılar elde ediyorlar. Bu desteklerimizin uluslararası alanda da karşılığını almış olmanın gururunu yaşıyoruz. Her zaman dile getirdiğimiz gibi gençlerimiz bizim geleceğimizdir.” diye konuştu.
 
Ambalaj Sanayicileri Derneği (ASD) Hakkında
Türkiye'deki önemli ambalaj sanayicilerini bünyesinde bir araya getiren ASD, 1992 yılında 39 ambalaj üreticisi tarafından kuruldu. Nisan 2023 itibarıyla 246 üyesi bulunan ASD’nin amacı; Türkiye ambalaj sanayinin gelişmesine katkıda bulunmak, sektöre kimlik kazandırmak, ulusal ve uluslararası platformlarda sektörün temsil edilmesini sağlamak, üyeleri arasında birlik beraberlik ve dayanışmayı sağlamak, güçlendirmek ve daimi kılmaktır

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Doğan Trend Otomotiv’in Türkiye distribütörlüğünü üstlendiği, köklü İngiliz otomobil markası MG’nin %100 elektrikli yeni modeli MG4 Electric, Türkiye’de 969.000 TL’den başlayan fiyatlarla satışa sunuldu. Avrupa’da piyasaya giriş yaptığı günden itibaren dikkatleri üzerine çeken ve geniş kullanıcı kitlesine hitap eden MG4 Electric, Comfort ve Luxury olmak üzere iki farklı donanım seviyesi ile Türkiye yollarına çıkıyor. Comfort versiyonda 170 PS güç ve 350 km menzil; Luxury versiyonda 204 PS güç ile 435 km menzil seçenekleri sunan MG4 Electric, hem şehir içi hem uzun mesafeli kullanımlara uygun olmasıyla da öne çıkıyor. Farklı platformlarda birçok kez “Yılın Otomobili” seçilen MG4 Electric, şehir içi kullanımlarda 577 km’ye varan menzili ile dikkat çekiyor. Yakın zaman önce Euro NCAP güvenlik testlerinden 5 yıldız almayı başaran MG4 Electric’in her iki versiyonunda da MG Pilot teknolojik sürüş destek sistemleri standart olarak yer alıyor. Geniş iç hacmi ile C segmentine giren modeli rakiplerinden ayıran en önemli özelliklerden biri olarak da arkadan itişli olması oluşturuyor. Doğan Trend Otomotiv, MG4 Electric için sunduğu 7 yıl araç ve batarya garantisinin yanında Valueguard Değer Koruma Programı ile modelin ikinci el değerini de güvence altına alıyor. Marka, diğer modellerinde olduğu gibi MG4 Electric için de hemen teslim avantajı sağlıyor.

Doğan Trend Otomotiv Genel Müdür Yardımcısı Tibet Soysal, “Yeni ZS EV’den sonra MG4 Electric ile elektrikli ürün gamımızı genişletmekten heyecan duyuyoruz. Markamızın geleceğini yansıtan MG4 Electric’in pazara da yeni bir soluk getireceğine inanıyorum. Avrupa’da geniş bir kitleye hitap eden ve birçok prestijli ödül kazanan MG4 Electric, İngiltere’de de “Yılın Otomobili” ödülünü aldı. Yeni modelimiz Türkiye pazarında da güçlü bir oyuncu olacak. Hatta ilk parti araçlarımız daha gelmeden yolda satıldı. 2023 yılı satış hedefimiz 2000 adet” dedi.

Elektrikli ürün gamını genişleten köklü İngiliz otomobil markası MG (Morris Garages), MG4 Electric ile C segmentine giriş yapıyor. %100 elektrikli yeni MG4 Electric, Türkiye’de 969.000 TL’den başlayan fiyatlarla satışa sunuldu. 2 donanım seçeneği bulunan modelin Comfort versiyonu 170 PS güç ve 350 km WLTP menzil; Luxury versiyonu ise 204 PS ve 435 km WLTP menzil sunuyor. Modelin menzili şehir içi kullanımlarda ise 577 km’ye ulaşıyor. Çocuk ve yetişkin yolcuların güvenliği, korunmasız yol kullanıcılarının (yayalar) koruması ve araç güvenlik destek fonksiyonlarının test edildiği zorlu Euro NCAP testlerinde MG4 Electric’in, güvenliği 5 yıldız ile tescillenmesi dikkat çeken bir başka özellik olarak öne çıkıyor. MG4 Electric 50:50 ağırlık dağılımı, alçak ağırlık merkezi, sınıfının üstünde boyutları, arkadan itişli sürüş sistemi ve MG Pilot teknolojik sürücü destek sistemleri ile konforu, güvenliği ve yüksek performansı aynı anda sunuyor.

Doğan Trend Otomotiv Genel Müdür Yardımcısı Tibet Soysal, “Yeni ZS EV’den sonra MG4 Electric ile elektrikli ürün gamımızı genişletmekten heyecan duyuyoruz. Marka olarak ürün gamımız genişledikçe satışlarımızın %50’sini elektrikli araçların oluşturmasını hedefliyoruz. Elektrikli otomobiller için yeni nesil bir tasarım konseptini temsil eden ve markamızın geleceğini yansıtan MG4 Electric’in pazara da yeni bir soluk getireceğine inanıyorum. Avrupa’da geniş bir kitleye hitap eden MG4 Electric, Avrupa’da çok sevildi. Sadece geçtiğimiz Mart ayında bile 10 bin adetten fazla satışa imza atma başarısını gösterdi. 2023 yılında MG4 Electric’in 80’den fazla ülkede satışta olması ve modelin bu yılki satışlarının global çapta 150 bin adeti geçmesini bekliyor. Ayrıca İngiltere’de “Yılın otomobili” ödülünü aldı. Tüm bu değerli ödüllerin yanı sıra yeni modelimiz Euro NCAP testlerinden aldığı 5 yıldız ile güvenliğini de kanıtladı. Türkiye’de de çok beğenileceğini düşünüyoruz, MG4 Electric, Türkiye’de de elektrikli otomobil pazarının güçlü bir oyuncusu olacak. Biz de yeni modelimiz ile Türkiye’de elektrikli otomobil pazarını geliştirmeyi ve genişletmeyi hedefliyoruz” dedi.

İki batarya ve iki menzil seçeneği

MG4 Electric’in, Comfort ve Luxury olmak üzere 2 seçeneği bulunuyor. Giriş seviyesi olan MG4 Electric Comfort; 51 kWsa bataryaya, WLTP döngüsünde 350 km menzile ve arkada konumlandırılan 125 kW (170 PS) gücünde elektromotora sahip. MG4 Electric Luxury ise 64 kWsa batarya ve 150 kW (204 PS) gücünde bir elektromotorla donatılıyor. Bu motor, WLTP’ye göre 435 km; şehir içi kullanımlarda ise 577 km’ye kadar menzil sunuyor. MG4 Electric’in en önemli özelliklerinden biri de yalnızca 28 dakikada %10’dan %80’e çok hızlı şarj olabilmesi.

V2L ile artık her yerde enerji paylaşılabilecek

MG markasının elektrikli otomobillerinin en dikkat çekici özelliklerinden biri olan V2L teknolojisi MG4 modelinde de bulunuyor. Bu özellik sayesinde MG4’ün bataryasındaki elektrik enerjisini bir kablo vasıtasıyla dışarıya aktarmak ve enerjisini paylaşmak mümkün. Sessiz ve sıfır emisyonlu bir jenaratöre dönüşebilen MG4 bu özelliği ile dışarıya 3,3 kW gücünde elektrik enerjisi verebiliyor. Aynı anda birden fazla elektrikli cihazı çalıştırabilen MG4 ile başka elektrikli otomobilleri bile şarj etmek mümkün. Kamp sevenlere elektiriği doğaya taşıma olanağı sunan V2L teknolojisi ile bir buzdolabını aralıksız 17 gün boyunca çalıştırabilmek, aynı anda su ısıtıcısı veya elektrikli ocak kullanmak mümkün.

Sınıfının en ince bataryası

Yenilikçi “ONE PACK” batarya, MG4 Electric’in dinamik görünümünün temelini oluşturuyor. Yüksekliği yalnızca 110 mm olan batarya, sınıfının en incesi olması ile dikkat çekiyor. İnce batarya sayesinde daha fazla iç hacim elde ediliyor.

Geleceğe yön veren özel platform

Markanın elektrikli modelleri için özel olarak tasarladığı Modüler Ölçeklenebilir Platform, MG4 Electric’in 50:50 ağırlık dağılımı, üstün yol tutuş özellikleri ve sınıfının en ince bataryasına sahip olmasına imkan tanıyor. MG4 Electric’in özel elektrikli Modüler Ölçeklenebilir Platformu ile Euro NCAP testlerinden elde ettiği 5 yıldız, gelecekte geliştirilecek MG modellerinin güvenliği hakkında da ipucu veriyor. Güvenlik, sürüş konforu ve hafiflik sağlayan bu özel platform, hatchback modellerden SUV’lara, minibüslerden spor otomobillere kadar uyarlanabiliyor. Bu platformun bir diğer önemli özelliği de dingil mesafesinin uzun olabilmesi. Bu sayede MG4 Electric, sınıfının çok üzerinde iç hacim sunabiliyor.

Etkileyici, sportif tasarım

MG4 Electric’in dinamik tasarımı, Londra’daki Advanced Design Studio ve yine İngiltere’nin başkentinde bulunan Royal College of Art’ın ortak çalışmalarıyla geliştirildi. Dinamik tasarım konsepti, MG4 Electric’e sportif ve çevik görünümünü veriyor. Farlar, sis lambaları da dahil olmak üzere LED ışıklar ile donatılmış. Aracın tüm genişliği boyunca uzanan ışık şeridi, arka görünümü vurguluyor. MG4 Electric’in güçlü aydınlatması teknoloji vurgusu yaparken çift renkli tavanı ile çift kanatlı tavan spoyleri bütünleşerek estetik bir görüntü ortaya çıkartıyor.

4.287 mm uzunluk ve 2.705 mm’lik dingil mesafesi, çekici gövde orantıları sunmakla kalmıyor, aynı zamanda beş kişilik bir aile için geniş kabin içi alan da sunuyor. Comfort versiyonda 363, Luxury versiyonda 350 litre olan bagaj hacmi, koltukların kullanım şekline bağlı olarak Comfort versiyonda 1.177; Luxury versiyonda ise 1.165 litreye kadar büyütülebiliyor. Modeli rakiplerinden ayıran ve aileler için uygun bir hale getiren bir diğer önemli özellik de; geniş bagaj hacmi de dahil olmak üzere toplamda 28 adet kullanışlı saklama alanı sunuyor olması.

MG4 Electric; Pebble Black, Dover White, Medal Silver, Andes Grey, Diamond Red, Surfing Blue ve Fizzy Orange gövde renklerinde tercih edilebiliyor. Tavanı siyah olması ile dikkat çeken çift renkli Luxury versiyonda gri ve siyah olmak üzere iki farklı döşeme renk seçeneği bulunuyor.

Kullanışlı, geniş ve premium iç mekan

MG4 Electric’in iç mekanı, yalınlık, teknoloji ve kalite vurgusu ile minimalist bir tasarıma sahip. Kullanıcı dostu bir dizayna sahip kokpit; kaliteli malzemeler, özenli kurulum, bol ışık, yalın gösterge paneli ve kumanda elemanları ile kabin içindeki ferahlığı ve konforu en üst seviyeye çıkarıyor. Havada asılı duran orta konsolun tasarımı, kabin içi ferahlığı güçlendiriyor ve bu sayede alandan tasarruf ediliyor. Luxury versiyonda kablosuz şarj bölmesi de yer alıyor. Çift kollu direksiyon simidinin yüksekliği ve derinliği ayarlanabilirken Luxury versiyonda ısıtma özelliği de ekleniyor. Luxury versiyonunda ısıtmalı ön koltuklar sunulurken, altı yönlü elektrikli sürücü koltuğu seçeneği de bulunuyor.

Kokpitte tepki süresi düşük, çözünürlüğü yüksek 7’’ dijital gösterge ve 10.25’’ dokunmatik ekran göze çarpıyor. Dokunmatik ekran Apple CarPlay ve Android Auto üzerinden akıllı telefonları, çeşitli araç işlevlerini, sürüş profillerini, klimayı ve şarj yönetimini bir araya toplarken sürücüye güncel olarak sürüşe bağlı detaylı hesaplamalar sonucunda elde edilen batarya doluluğu ve menzil bilgilerini sunuyor.

Müthiş elektrik performansı

MG4 Electric Comfort, 51 kWsa batarya ile arkada konumlanan 125 kW (170 PS) elektromotoru birleştiriyor. 7,7 saniyede saatte 100 km hıza ulaşan modelin azami hızı 160 km/sa. MG4 Electric Comfort, 350 km WLTP menzil sunuyor. Otomobilin dahili hızlı şarj (AC) güçü 6,6 kW. Çok hızlı şarj (DC) kapasitesi ile modelin batarya doluluğu 40 dakikada yüzde 10’dan yüzde 80’e ulaşabiliyor.

Luxury versiyonda 64 kWsa batarya ve gücünü arka tekerleklere aktaran 150 kW (204 PS) motor bulunuyor. Bu versiyonun 0-100 km’s hızlanması 7,1 saniye sürüyor ve 160 km/s maksimum hıza ulaşıyor. MG4 Electric Luxury’nin WLTP menzili 435, şehir içi menzili ise 577 km. Luxury versiyonda bulunan dahili AC şarj gücü 11 kW. Model, sahip olduğu yüksek çok hızlı şarj (DC) kapasitesi ile rakiplerinin önüne geçiyor ve bu kapasite sayesinde batarya doluluğu yalnızca 28 dakikada yüzde 10’dan yüzde 80’e ulaşıyor. Ayrıca, iki versiyon da maksimum 250 Nm torka sahip.

İleri teknoloji ve üstün sürüş özellikleri

Arkada konumlandırılan motor ve arkadan itiş ile dengeli 50:50 ağırlık dağılımı, alçak ağırlık merkezi, MG4 Electric’e üstün yol tutuş ve viraj kabiliyeti sağlıyor. Yeni model, 4 seviyeli enerji geri kazanım özelliğine de sahip. 3 seviyeli KERS ayarına ek olarak MG4 Electric’te KERS Adaptif olarak ayarlanabiliyor. Böylece otomobil, sürücünün müdahale etmesine gerek kalmadan öndeki araç ile mesafeyi hesaplayarak en yüksek seviyede enerji geri kazanımı için KERS seviyesini otomatik olarak ayarlıyor.

Sürücü, ihtiyacına bağlı olarak 5 farklı sürüş modu seçimi yapılabiliyor. MG4 Electric’te Eco, Normal, Sport ve Snow modlara ek olarak “Sürüş Modu Kişiselleştirebilme” özelliği bulunuyor. Sürücü, beygir gücünden direksiyon ve pedal hassasiyetine kadar sürüş özelliklerini uygun gördüğü biçimde ayarlayabiliyor ve bu sayede kişiselleştirilmiş bir sürüş deneyimi yaşıyor.

MG4’te Güvenlik ve Konfor Standart Donanım

MG4 Electric, bir dizi gelişmiş sürücü destek ve güvenlik sistemi ile donatılıyor. Ön Çarpışma Uyarısı (FCW) ve Otomatik Acil Fren Sistemi’ne (AEB) ek olarak, iki versiyonda da Adaptif Hız Sabitleme (ACC), Trafikte Sürüş Sistemi (TJA), Şerit İhlal İkazı (LDW) ve Şerit Takip Desteği (LKA) standart olarak sunuluyor. Ayrıca Akıllı Uzun Far Kontrolü (IHC) ve Trafik İşareti Tanıma özelliğine sahip Hız Asistan Sistemi (SAS) de bulunuyor. Tüm bu işlevler MG Pilot adı altında gruplanmış durumda ve yarı otonom sürüş sağlıyor. MG4 Electric Luxury’de Comfort versiyonda sunulan MG Pilot teknolojik sürüş destek sistemlerine ek olarak sürüş konforunu artırıcı Kör Nokta Monitörü (BSD), Şerit Değiştirme Desteği (LCA), Arka Çapraz Trafik Uyarısı (RCTA), Kapı Açma Uyarısı (DOW), Dengesiz Sürüş Uyarısı (UDW) gibi özellikler de yer alıyor. Görüntü kalitesi yüksek 360 derece kamera sayesinde sürücü eş zamanlı olarak etrafındaki ortamı dokunmatik ekrandan takip edebiliyor.

Dikkat Çeken Fiyatlar

Türkiye’de Doğan Trend Otomotiv’in temsil ettiği MG markasının yeni modeli MG4 Electric, fiyatları ile dikkat çekiyor. MG4 Electric’in 51kWsa batarya kapasitesine sahip olan ve 350 km menzil sunan Comfort versiyonu, lansmana özel 969.000 TL’den satışa çıkarıldı. 64kWsa batarya kapasitesine sahip olan 435 km menzilli Luxury versiyonu ise 1.269.000 TL’den satışa sunuldu. Doğan Trend Otomotiv, %100 elektrikli ve hibrit modellerinde sunduğu 7 yıl veya 150.000 km araç ve batarya garantisini MG4 Electric için de standart olarak sunuyor. Ayrıca marka, uzun süredir devam ettirdiği Valueguard Değer Koruma Programı ile MG4 Electric’in ikinci el değerini de güvence altına alıyor.

Deneyim Noktaları Hızla Artmaya Devam Ediyor

Türkiye’de Doğan Trend Otomotiv tarafından temsil edilen MG, elektrikli ve benzinli modelleriyle elde ettiği başarıya paralel olarak satış ve servis ağını da genişletiyor. Elektrikli yeni modellerin de katılımı ile 2023 yılında yatırımlarına devam eden MG markası, bu sene deneyim noktalarının sayısını 25’e çıkarıyor.


MG4 Electric Teknik özellikler Comfort (Luxury)

Uzunluk: 4.287 mm
Genişlik: 2.060 mm (Aynalar dahil)
Yükseklik: 1.504 mm
Aks mesafesi: 2.705 mm
İz genişliği ön/arka: 1.550/1.551 mm
Yerden yükseklik: 150 mm (yüksüz), 117 mm (yüklü)
Dönüş çapı: 10,6 m (kaldırımdan kaldırıma)
Boş ağırlık: 1655 kg (1685 kg)
Bagaj hacmi: 363-1.177 lt (350-1.165 lt)
Çekme kapasitesi: 500 kg
Motor: Sürekli mıknatıslı senkron motor (PMS)
Maksimum güç: 125 kW, 6500 d/d (150 kW, 7000 d/d)
Maksimum tork: 250 Nm, 1000-3500 d/d arasında
0-100 km/s hızlanma: 7,7 sn (7,1 sn)
Maksimum hız: 160 km/s
Ön süspansiyon: McPherson
Arka süspansiyon: Beş kollu bağımsız
Çekiş tipi: Arkadan itiş
Menzil (WLTP): 350 km (435 km)
Şehir içi menzil: 492 km (577 km)
DC şarj süresi: 117 kW (10-80%) ile 40 dk (Comfort)-140 kW (10-80%) ile 28 dk (Luxury)

MG Türkiye Hakkında:
İngiliz MG, 1924 yılında kurulduğundan itibaren dünya otomotiv tarihine geçen ikonik otomobiller üretmiştir. 2007 yılından bu yana SAIC bünyesine dahil olan marka, 2019 yılında elektrikli otomobillerle Avrupa’ya yeniden giriş yaptı. 2021’de bir yıl öncesine göre satışları beş kat büyüen marka yenilikçi modellerle ürün gamını genişleterek pazar payını arttırmayı başardı. Doğan Trend Otomotiv, 2021 yılının başında distribütörlüğünü aldığı MG’nin %100 elektrikli modeli ZS EV’yi Mayıs 2021’de satışa sundu. Satışa sunulduğu andan itibaren elektrikli otomobil segmentinde önemli bir satış başarısı yakalayan MG, Türkiye otomobil pazarına hızlı bir giriş yapmış oldu. MG markasının Avrupa yapılanmasına paralel olarak ürün gamını sürekli genişleten şirket, şarj edilebilir hibrit modeli E-HS’i satışa sunmuştur. MG Türkiye, sürekli genişleyen bayi ve servis ağıyla Türk tüketicisine hizmet vermekte, elektrikli araçlarda öncü olmaktadır.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Türkiye Tasarım Vakfı'nın 16-29 yaş arasındaki öğrenci ve genç profesyonellere yönelik gerçekleştirdiği tasarım odaklı video içerik eğitimi iskele.stüdyo tamamlandı.
Türkiye Tasarım Vakfı'nın tasarım dünyasında var olan kaynaklara ulaşımı kolaylaştırma ve bunları seçki halinde tasarımcılara sunma hedefi ile kurduğu tasarım odaklı video içerik platformu olan iskele.co, T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı 'Gelecek Gençlerin Kültür Endüstrileri Destek Programı' kapsamında, 16-29 yaş grubuna yönelik bir dijital içerik eğitimi verildi. Projeyle öğrencilerin ve genç profesyonellerin tasarım odağında dijital içerik oluşturma becerilerinin desteklenmesi ve kültür endüstrileri alanında özgün, yaratıcı ve yenilikçi içerikler kurgulamaları hedeflendi.
Özgün, yaratıcı ve yenilikçi içerikler üretildi
2020 yılı Haziran ayında yayın hayatına başlayan iskele.co'nun video arşivinde grafik tasarım, gelecek ve inovasyon, portreler, mimari, sanat, moda, şehir ve ürün olmak üzere 8 farklı başlıkta yerli ve yabancı birçok içerik bulunuyor. iskele.stüdyo Projesi kapsamında eğitime katılan gençlerin dijital içerik üreticisi olarak mimarlık, tasarım, görsel sanatlar özelinde ürettikleri içerikler iskele.co'da yayınlandı.
27 şehirden 128 gence video içerik üretme eğitimi verildi
Proje kapsamında dijital platformlarda video içeriği oluşturmak isteyen öğrenci ve genç profesyonellere, 3 ayrı dönemde toplam 75 saat süren bir eğitim ve 30 saat mentorluk desteği verildi. Eğitimlere 16-29 yaş grubunda 27 farklı şehirden toplamda 128 öğrenci ve genç profesyonel katıldı. Katılımcılar, fikirlerini verilen eğitimler ve mentorluk desteği doğrultusunda geliştirerek ortaya sonuç niteliğinde bir video çıkardı. Bu videolar iskele.co'da yayınlandı. En başarılı 4 videonun sahibi Eylül Güngör, Kübra Yiğit, Mehmet Veli Arslan ve Sidar Alışık'a toplamda 23 bin TL ödül takdim edildi.
 
Proje ve eğitim içerikleriyle ilgili detaylı bilgi için www.turkiyetasarimvakfi.org adresini inceleyebilir ve başvuru şartlarını okuyabilirsiniz.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Türkiye’nin organik ürün ihracatının yüzde 75’ini gerçekleştiren sürdürülebilirlikte öncü Ege İhracatçı Birlikleri bünyesindeki 7 Tarım Birliği, gıda güvenliği ve pestisitlerle ilgili çalışmalarına bir yenisini daha ekledi.
 
Saruhanlı ve Sarıgöl İlçesi Bağ Alanlarında Salkım Güvesi Zararlısına Karşı Biyoteknik Mücadele Yönteminin Uygulanması Projesi imza töreni gerçekleştirildi.
 
İhracatçı yılın 365 günü sahada üreticiyle bir arada
 
Manisa İl Tarım ve Orman Müdürü Metin Öztürk, “2 milyon 16 bin lira bütçeye sahip proje 4 bin 200 dekar alanda uygulanacaktır. Bu proje ile Salkım Güvesi mücadelesinde kimyasal tarım ilaçlarına gerek kalmadan, çevre dostu çiftleşmeyi engelleme metodunu uygulayarak aktif madde sayısını azaltmak ve gerek duyulmadıkça tarım ilacı kullanımını önlemek hedeflenmiştir. EİB ile gerçekleştirdiğimiz projelerle ihracatçılar ve üreticilerimiz ortak noktada buluşuyor. İhracatçı ve üreticinin kopukluğu giderilmiş oluyor. EİB ile uzun yıllardır iş birliği içindeyiz. Tüm Birlik Başkanlarımıza, Yönetim Kurulu üyelerimize, ihracatçılarımıza teşekkür ediyorum. Sahada yılın 365 günü bizimle bir aradalar. Bu özveri ve yakınlık sahada işimizi kolay kılıyor.” dedi.
 
Kaliteli ürün katma değeri de beraberinde getiriyor
 
Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, “Türkiye 2022 yılında yüzde 15 artışla 34, 2 milyar dolarlık tarım ürünleri ihraç ederken, Ege İhracatçı Birlikleri yüzde 17 artışla 6 milyar 727 milyon dolarlık ihracatla Türkiye’nin tarım ürünleri ihracatının yüzde 19’unu tek başına gerçekleştirerek Türkiye şampiyonu oldu. 10 milyar dolara ulaşmak için İyi Tarım Uygulamaları ve Organik Üretimde devlet teşviklerine, tüm paydaşlarla iş birliğine ihtiyacımız var. Kaliteli ürün katma değeri de beraberinde getiriyor. Ürünlerimizin kalitesini, katma değerini, müşteri memnuniyetini artırmak, şeffaflık, izlenebilirlik için tarım ve dijitalleşmeyi birleştirip bütün paydaşlarımızla ülke menfaatlerini korumalıyız. En büyük ihraç pazarımız Avrupa Birliği’nde konumumuzu korumak, sürdürülebilir ve çevreci üretim yapabilmek için bu ekosistemi tüm sektörlerimizde kuruyoruz. Sürdürülebilir ihracat bu şekilde sağlanır. İl Tarım ve Orman Müdürlüklerimizin, üreticilerimizin gayreti bizi daha çok teşvik ediyor. Böylelikle hem müstahsil hem ihracatçı hem ülkemiz kazanıyor.” diye konuştu.
 
Ürünlerimizin katma değeri ne kadar yüksek olursa o kadar talep görüyor
 
Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkan Yardımcısı ve Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Başkanı Hayrettin Uçak, “Türkiye’de tarım ürünleri ihracatında Ege Bölgesi lider konumda. Tarım ürünleri ihracatımız son 1 yıllık dönemde 7 milyar 98 milyon dolara ulaştı. Türkiye 34, 5 milyar dolar ihracat yaparken, Egeli ihracatçılarımız Türkiye’nin tarım ürünleri ihracatının yüzde 21’ine imza attı. İhracat artışımızda organik ve katma değerli ürünlerin rolü büyük. Son 5 senedir kalıntı ile mücadele, gıda kayıpları ve eğitim faaliyetleri üzerine birçok proje gerçekleştirdik. Üreticilerimizin emeğini katma değerini yükseltmek bizim görevimiz. Ürünlerimizin katma değeri ne kadar yüksek olursa o kadar talep görüyor. Omuz omuza vererek tedarik zincirinin bütün aşamalarında istihdam yaratıyoruz.” yorumunda bulundu.
 
Organik üretim ilk kuru meyve sektörümüzde başladı
 
Ege İhracatçı Birlikleri Organik Ürünler ve Sürdürülebilirlik Koordinatörü ve Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Mehmet Ali Işık, “Türkiye’nin Ege sayesinde organik sektöründe 35 yıllık büyük bir deneyimi var. Ege'nin tarıma ve gıdaya bakışı tamamen sürdürülebilirlik üzerine kurulu. Organik üretim ilk kuru meyve sektörümüzde başladı. Kuru meyvede dünya lideri olmamızın nedeni 30-40 yıldır üniversitelerimizde, araştırma enstitülerimizle, ihracatçılarımızla, üreticilerimizle hep birlikte oluşturduğumuz altyapıdan kaynaklanıyor. Türkiye'deki sürdürülebilirlik ve organik tarımda koordinasyonu EİB yönetiyor. Bütün paydaşlarımızla işbirliği ile organik ihracatımızı 1 milyar dolara yükselteceğiz.” dedi.
 
Tarım ürünleri arasında en çok ihraç edilen üzüm ve mamulleri ihracatında hedef 1 milyar dolar
 
Çekirdeksiz kuru üzüm, taze üzüm, şarap, pekmez, asma yaprağı, şıra, üzüm suyu ile yaklaşık 750 milyon dolar döviz getirisi sağlayan üzüm ve mamulleri ihracatının ortak projelerle 1 milyar dolara çıkması hedefleniyor.
 
İmza törenine Manisa İl Tarım ve Orman Müdürü Metin Öztürk, Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkan Yardımcısı ve Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Başkanı Hayrettin Uçak, Ege İhracatçı Birlikleri Organik Ürünler ve Sürdürülebilirlik Koordinatörü ve Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Mehmet Ali Işık, Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Başkan Yardımcısı Cengiz Balık, Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Sadık Demircan katıldı.