• ABD'de Michigan Ünv. ay ortası güven endeksi Mayıs'ta: 50.8 (Beklenti:53.4 Önceki:52.2)
  • ABD'de Michigan Ünv. ay ortası cari durum endeksi Mayıs'ta: 57.6 (Beklenti: 59.6 Önceki:59.8)
  • ABD'de Michigan Ünv. 12 aylık enflasyon Beklentisi Mayıs'ta:%+7.3 (Önceki:%+6.5)
  • ABD'de Michigan Ünv. 5 yıllık enflasyon Beklentisi Mayıs'ta:%+4.6 (Önceki:%+4.4)
  • Tartışmasız Türkiye'nin en ekonomik altın fiyatlarını bulabileceğiniz site.
  • ABD'de Michigan Ünv. ay ortası güven endeksi Mayıs'ta: 50.8 (Beklenti:53.4 Önceki:52.2)
  • ABD'de Michigan Ünv. ay ortası cari durum endeksi Mayıs'ta: 57.6 (Beklenti: 59.6 Önceki:59.8)
  • ABD'de Michigan Ünv. 12 aylık enflasyon Beklentisi Mayıs'ta:%+7.3 (Önceki:%+6.5)
  • ABD'de Michigan Ünv. 5 yıllık enflasyon Beklentisi Mayıs'ta:%+4.6 (Önceki:%+4.4)
  • Tartışmasız Türkiye'nin en ekonomik altın fiyatlarını bulabileceğiniz site.
  • ABD'de Michigan Ünv. ay ortası güven endeksi Mayıs'ta: 50.8 (Beklenti:53.4 Önceki:52.2)
  • ABD'de Michigan Ünv. ay ortası cari durum endeksi Mayıs'ta: 57.6 (Beklenti: 59.6 Önceki:59.8)
  • ABD'de Michigan Ünv. 12 aylık enflasyon Beklentisi Mayıs'ta:%+7.3 (Önceki:%+6.5)
  • ABD'de Michigan Ünv. 5 yıllık enflasyon Beklentisi Mayıs'ta:%+4.6 (Önceki:%+4.4)
  • Tartışmasız Türkiye'nin en ekonomik altın fiyatlarını bulabileceğiniz site.
  • ABD'de Michigan Ünv. ay ortası güven endeksi Mayıs'ta: 50.8 (Beklenti:53.4 Önceki:52.2)
  • ABD'de Michigan Ünv. ay ortası cari durum endeksi Mayıs'ta: 57.6 (Beklenti: 59.6 Önceki:59.8)
  • ABD'de Michigan Ünv. 12 aylık enflasyon Beklentisi Mayıs'ta:%+7.3 (Önceki:%+6.5)
  • ABD'de Michigan Ünv. 5 yıllık enflasyon Beklentisi Mayıs'ta:%+4.6 (Önceki:%+4.4)
  • ABD'de Michigan Ünv. 12 aylık enflasyon Beklentisi Mayıs'ta:%+7.3 (Önceki:%+6.5)
  • ABD'de Michigan Ünv. ay ortası cari durum endeksi Mayıs'ta: 57.6 (Beklenti: 59.6 Önceki:59.8)
  • ABD'de Michigan Ünv. ay ortası güven endeksi Mayıs'ta: 50.8 (Beklenti:53.4 Önceki:52.2)
  • ABD'de Michigan Ünv. ay ortası cari durum endeksi Mayıs'ta: 57.6 (Beklenti: 59.6 Önceki:59.8)

Piyasaya Yön Veren Güncel Finans Haberleri

ürün bulundu.

22 Nisan 2022 • 00:00:00

Sinemada yeni bir dönem: Tamamı yapay zeka ile çekilen M Hotel, Paribu Cineverse'te vizyona giriyor - Basın Açıklaması

13 Mart 2025 • 18:14:01

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Birbirinden farklı filmlere ev sahipliği yapan Paribu Cineverse, Türkiye'de bir ilke imza atarak tamamı yapay zekayla çekilen bir filmi vizyona getiriyor. 10 farklı yapay zeka aracıyla üretilen M Hotel, yapay zeka ve sinemayı buluşturan yeni bir dönemin kapılarını aralıyor.
Türkiye'de tamamı yapay zeka ile üretilen ve vizyona giren ilk film olma özelliğini taşıyan "M Hotel", 14 Mart'ta Paribu Cineverse'te sinemaseverlerle buluşuyor.
Changik Jeong'un imzasını taşıyan film, yalnızca yapay zeka araçları kullanılarak üretilmiş olmasıyla sinema dünyasında önemli bir yenilik sunuyor. Film, görsel ve anlatı dilinde sunduğu farklılıklarla içerik üretiminde yapay zekânın sunduğu yeni olanakları gözler önüne seriyor.
Yapay zekanın yalnızca bir araç olarak değil, aynı zamanda hikaye anlatımının bir parçası olarak nasıl kullanılabileceğini keşfetmek amacıyla geliştirilen film, hem sinema sektöründe yaratıcı süreçlere yeni bir bakış açısı kazandırmayı hem de içerik üreticilerine farklı fırsatlar sunmayı hedefliyor.
M Hotel, 10'dan fazla yapay zeka aracı kullanılarak çekildi
10'dan fazla yapay zeka aracı kullanılarak üretilen filmde, şehrin lüks bir arka sokağında, uyuyacak bir yer arayan evsiz bir adam, yanlışlıkla bir anahtar bulur ve M Oteli'ne girer. Beklenmedik bir şekilde yeni bir dünyanın kapılarını aralayan adam, otelde geçirdiği süre boyunca gizemli olaylarla karşılaşır. M Hotel, dram ve fantastik unsurları bir araya getirerek izleyicilere alışılmışın dışında bir sinema deneyimi sunuyor.
Busan Uluslararası Yapay Zeka Film Festivali'nde (BIAIF) jüri özel ödülünü kazanan film, Venedik Uluslararası AI Film Ödülleri'nde finale kalan 10 film arasında yer aldı. Ayrıca New York AMT Uluslararası Film Festivali'nde AI yarışma kategorisinde büyük ödülü kazanan "M Hotel", Cannes World Film Festivali'nden de "En İyi Film" ödülüyle döndü.
Paribu Cineverse'de yenilikçi deneyimler devam edecek
Paribu Cineverse, sinemaseverleri sadece filmlerle değil, aynı zamanda sinemanın geleceğine yön veren özel etkinliklerle de buluşturmaya devam ediyor. Paribu Cineverse, önümüzdeki dönemde M Hotel gibi yenilikçi yapımların yanı sıra, interaktif gösterimler ve daha birçok sürpriz etkinlikle sinema keyfini bambaşka bir boyuta taşımayı hedefliyor.

Teknoloji dünyasının "Muhteşem Yedilisi" son 10 yılda 200 binin üzerinde patent başvurusu gerçekleştirdi - Basın Açıklaması

13 Mart 2025 • 18:14:01

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Teknoloji dünyasının "Muhteşem Yedilisi" son 10 yılda 200 binin üzerinde patent başvurusu gerçekleştirdi. İnovasyonun öncülerinden Microsoft tek başına bir yılda 19 bin 693 başvuru ile rekor kırarken, Apple ve Alphabet (Google) sürekli yükselen patent başvuru sayılarıyla dikkat çekti. Yapay zeka, veri işleme ve enerji teknolojileri başvuruların odağında yer aldı.
2024 yılına damgasını vuran "Muhteşem Yedili" olarak adlandırılan teknoloji devleri Alphabet, Amazon, Apple, Meta, Microsoft, Nvidia ve Tesla, borsada rekor üstüne rekor kırıyor. Yatırımcılarına yüzde 12 ile yüzde 171 arasında getiri sağlayan bu şirketlerin başarısının arkasında güçlü bir inovasyon ve patent stratejisi yatıyor. 40 yılı aşkın süredir sınai haklar alanında faaliyet gösteren Destek Patent, WIPO (Dünya Fikri Mülkiyet Örgütü), EPO (Avrupa Patent Ofisi) ve ülkesel sınai mülkiyet yayınlarından elde ettiği verilerle ABD'nin bu yedi teknoloji devinin patent karnesini çıkardı. Araştırma sonuçları, şirketlerin borsa performanslarındaki başarının tesadüf olmadığını, güçlü Ar-Ge çalışmaları ve patent portföyleriyle desteklendiğini kanıtlıyor. İşte patent savaşlarındaki son durum karnesi.
Microsoft, Muhteşem Yedili arasında en yüksek patent başvuru sayısına ulaşan şirket. Özellikle 2005 yılında gerçekleştirdiği 19.693 başvuru ile rekor kıran şirket, son 10 yılda istikrarlı bir şekilde yıllık 13 binin üzerinde patent başvurusu gerçekleştirerek en yüksek başvuru sayısına imza atıyor. Veri işleme sistemleri ve bilgi arama teknolojilerinde yoğunlaşan Microsoft'un, özellikle bilgisayar programları kontrolü ve iletişim protokolleri alanlarında önemli bir patent portföyü oluşturduğu görülüyor.
Apple ise, son 10 yılın en aktif patent başvurusu yapan ikinci şirketi. 2013 yılında 14.118 başvuru ile kendi başvuru rekorunu kıran şirket, son 10 yılda her yıl 10 binin üzerinde patent başvurusu gerçekleştirmeyi başardı. Şirketin özellikle kullanıcı arayüzleri ve dokunmatik ekran teknolojilerinde yoğunlaştığı dikkat çekiyor.
Google olarak bildiğimiz Alphabetde Apple ile aynı yıl 9.007 başvuru ile kendi rekorunu kırdı. Müşteri ilişkileri yönetimi ve büyük veri yönetimi konularında yoğunlaşan şirket, özellikle veri madenciliği ve analitik alanlarında güçlü bir patent portföyü oluşturdu.
Amazon'un patent başvurularında 2014 yılı 4.343 başvuru ile zirve yılı oldu. Şirket, özellikle iletişim ağları ve veri işleme sistemleri alanlarında yoğunlaşırken, bilgi aktarımı ve veri tabanı yönetimi konularında önemli patentlere imza attı.
Meta'nın patent başvurularında da sürekli bir artış trendi gözleniyor. Şirket, 2022 yılında 2.354 başvuru ile kendi rekorunu kırarken optik sistemler, görüntüleme teknolojileri ve veri işleme sistemlerinde yoğunlaştı.
Nvidia, özellikle son yıllarda patent başvurularında önemli bir atılım gerçekleştirdi. 2022 yılında 2.562 başvuru ile rekor kıran şirket, görüntü işleme ve yapay sinir ağları teknolojilerinde öncü konuma yerleşti.
Tesla, diğer teknoloji devlerine kıyasla daha mütevazı sayılarda patent başvurusu yapmasına rağmen, elektrikli araç teknolojileri alanında önemli bir portföy oluşturdu. Şirketin en yüksek başvuru sayısına ulaştığı yıl 2018 oldu (692 başvuru). Özellikle şarj edilebilir pil hücreleri ve enerji depolama sistemleri konularında yoğun patent çalışmaları yürütülüyor.
"Teknoloji devleri patentleriyle rekabet ediyor"
Destek Patent Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Yamankaradeniz, teknoloji devlerinin patent başvuru verilerini değerlendirirken önemli tespitlerde bulundu: "Microsoft'un 2005 yılında kırdığı 19 bin 693 patent başvurusu rekoru, hala aşılamadı. Ancak asıl dikkat çekici olan, son 10 yılda bu yedi şirketin toplam başvuru sayısının 200 bini aşması. Bu rakam, teknoloji sektöründeki inovasyon hızını gözler önüne seriyor. Özellikle Apple'ın 10 yıl boyunca yıllık 10 bin başvurunun altına hiç düşmemesi ve Nvidia'nın son beş yıldaki başvuru sayısını ikiye katlaması, bu şirketlerin Ar-Ge'ye verdikleri önemi gösteriyor."
"Patent başvuruları trendleri ve prim yapacak sektörlerin de göstergesi"
Bu şirketler patent başvurularıyla aynı zamanda teknolojinin seyrine ve önümüzdeki günlerde popüler olacak teknolojik ürünlere de karar veriyorlar. Aynı zamanda başvuru alanları bize yakın zamanda hangi sektörlerde yükselme olacağını da gösteriyor. Örneğin bu 7 şirketin de en çok patent başvurusu yaptığı ve yoğunlaştığı alan veri yönetimi, veri madenciliği, veri işleme sistemleri gibi alanlar. Bu da bize verinin yeni petrol olduğunu gösteriyor. Ayrıca yapay zekâya dayalı teknolojilerin daha karmaşık ve etkili hale gelmesi için yapılan yatırımların da artacağı aşikar. Bu da bahsi geçen 7 teknoloji devinin gelecekteki teknoloji ekosistemine liderlik etme adına girdiği rekabet yarışını kanıtlıyor. Dolayısıyla önümüzdeki dönem bu rakamların daha da artacağını öngörüyoruz."

Karaca Good Design Awards'ta 8 farklı ürünle 8 tasarım ödülünün sahibi old- Basın Açıklaması

13 Mart 2025 • 18:14:01

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Yenilikçi ve estetik anlayışıyla sofralara ve mutfaklara ilham veren Karaca, dünyanın en prestijli ABD merkezli uluslararası tasarım ödüllerinden biri olan Good Design Awards'ta 8 farklı ürünle 8 tasarım ödülünün sahibi oldu.
İnovasyon ve tasarım odaklı yaklaşımıyla fark yaratan Karaca; tamamen Türkiye'de, kendi tasarım ekibi tarafından geliştirilen ve özenle tasarlanan ürünleriyle 8 tasarım ödülüne layık görüldü. Bu başarı, Karaca'nın yerli tasarım ve üretim alanındaki yetkinliğini ortaya koyarken, markanın uluslararası pazardaki konumunu küresel rekabetteki iddiasını pekiştirdi.
Dünyanın en eski ve prestijli tasarım ödüllerinden biri olan Good Design'ın estetik, işlevsellik ve yaratıcı tasarım anlayışını buluşturan ödüllü ürünleri arasında; modern mutfaklara sofistike ve işlevsel bir dokunuş katan Carmen Serisi, doğal dokusuyla zamansız ve sıcak bir estetik sunan Clay Yemek Takımı, gölge geometrisi tasarım yaklaşımından ilham alan Curve Yemek Takımı, minimalist detaylarla lüksü hissettiren Von Çatal-Kaşık-Bıçak Takımı, Sirius yıldızının parlaklığını ve ışıltısını yansıtan Sirius Çatal-Kaşık-Bıçak Takımı, doğadan ilham alan ergonomik ve estetik tasarımıyla Cane Çatal-Kaşık-Bıçak Takımı, minimalizm ve işlevselliği bir araya getiren Braga Çatal-Kaşık-Bıçak Takımı ve Kapadokya'nın tarihi ve coğrafi dokusundan ilham alarak tasarlanan Kapadokya Çatal-Kaşık-Bıçak Takımı bulunuyor.
Karaca'nın tasarım odaklı yenilikçi bakış açısı, her bir ürününde detaylara verilen önemle kendini gösteriyor. Günlük kullanımda yüksek konfor sunan bu özel koleksiyonlar, aynı zamanda estetik açıdan da benzersiz bir deneyim sağlıyor. Bu başarı, Karaca'nın yerli tasarım gücünü uluslararası arenada tescilleyerek, Türk markalarının küresel pazarda ne kadar iddialı olabileceğini bir kez daha kanıtlıyor.
Good Design Awards
Modern tasarımın önemli isimlerinden Charles ve Ray Eames, Russel Wright, George Nelson ve Eero Saarinen gibi öncü isimlerin katkılarıyla temelleri atılan Good Design Awards, 1950 yılından bu yana dünyanın en iyi endüstriyel ve grafik tasarımlarını ödüllendiriyor. The Chicago Athenaeum: Museum of Architecture and Design tarafından düzenlenen bu prestijli ödüller, tasarımda mükemmeliyet, yaratıcılık ve inovasyonu onurlandırarak sektörün en başarılı projelerini taçlandırıyor.

İSTON AŞ, "İş'te Eşit Kadın Sertifikası" almaya hak kazandı - Basın Açıklaması

13 Mart 2025 • 18:14:01

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Altyapı ve Enerji Grubu iştiraki İSTON AŞ, "İş'te Eşit Kadın Sertifikası" almaya hak kazandı. Sürdürülebilirlik Akademisi ve Intertek iş birliğiyle gerçekleştirilen bağımsız ve detaylı denetim sürecini başarıyla tamamlayan İSTON, kendi sektöründe bu sertifikayı alan ilk şirket oldu.
Şehircilik projeleri, altyapı çözümleri ve kent estetiğine yönelik çalışmalarıyla sektörde öncü olan İSTON AŞ, toplumsal cinsiyet eşitliği konusundaki kararlı duruşunu bir daha adım ileri taşıyarak İş'te Eşit Kadın Sertifikası'nın sahibi oldu. İSTON, İş'te Eşit Kadın Sertifikası'nı almak için kapsamlı ve titiz bir denetim sürecinden geçti. Toplamda dört gün süren bağımsız değerlendirme sürecinde şirketin insan kaynakları politikaları, işe alım süreçleri, kariyer gelişim fırsatları, iş sağlığı ve güvenliği uygulamaları, yönetim sistemleri ve tedarik zinciri gibi birçok kritik alan mercek altına alındı. Tüm tesislerde incelemeler gerçekleştirilerek çalışanlarla birebir görüşmeler yapıldı ve eşitlik odaklı uygulamalar detaylı bir şekilde analiz edildi. Denetim sonucunda İSTON AŞ'nin kadın istihdamını artırma, iş yerinde fırsat eşitliği sağlama ve çalışanlarının gelişimine eşit imkanlar sunma yönündeki güçlü taahhüdü belgelenmiş oldu.
İSTON, aldığı bu sertifikayla iş dünyasında eşitlik odaklı dönüşümün bir parçası olmayı taahhüt ediyor. Kurum, kadın çalışan oranını artırmayı, işe alım süreçlerinde fırsat eşitliğini güçlendirmeyi, iş yerinde kapsayıcı bir kültür oluşturmayı ve eşit haklar temelinde kariyer gelişimi sağlamayı öncelikleri arasına alarak bu konudaki çalışmalarını sürdürüyor. İş'te Eşit Kadın Sertifikası, sadece bir belge olmanın ötesinde şirketin toplumsal cinsiyet eşitliğini iş kültürünün merkezine yerleştirdiğinin ve bu doğrultuda somut adımlar attığının güçlü bir kanıtı olarak öne çıkıyor.
"EŞİTLİKÇİ İŞ ORTAMINDA DÖNÜM NOKTASI"
İş'te Eşit Kadın Sertifikası'nın, şirketin sadece mevcut politikalarını belgelemekle kalmayıp, geleceğe yönelik sürdürülebilirlik ve eşitlik taahhüdünü de perçinlediğini vurgulayan İSTON Genel Müdürü Fevzi Alp ATAR, "Kadınların iş hayatındaki yerini güçlendirmek, eşit fırsatlar sunmak, kapsayıcı bir iş kültürü oluşturmak, kurumsal duruşumuzun ve değerlerimizin ayrılmaz bir parçası. 'İş'te Eşit Kadın Sertifikası'nı almak, bugüne kadar attığımız adımların ne kadar doğru ve güçlü olduğunu kanıtlıyor. Ancak bizim için bu bir son değil, daha adil, daha eşit bir iş ortamı yaratma yolculuğumuzda önemli bir dönüm noktası. Bu başarıda emeği geçen tüm mesai arkadaşlarıma teşekkür ederim. İSTON, sektörde eşitlik ve kapsayıcılık konusunda öncü rol üstlenmeye devam edecek" dedi.

Hepsiburada, Kadın Girişimciliğini Destekleyen Çalışmalarını Birleşmiş Milletler CSW69 Toplantılarında Anlattı - Basın Açıklaması

13 Mart 2025 • 18:14:01

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Hepsiburada, kadın girişimciliğini ve kadınların dijitalleşmeyle güçlendirilmesi hakkındaki çalışmalarını Birleşmiş Milletler 69. Kadının Statüsü Komisyonu (CSW69) kapsamında düzenlenen etkinliklerde anlattı.
Hepsiburada'nın kadınların ekonomik ve sosyal hayatta güçlenmesine yönelik çalışmaları dünya teknoloji borsası Nasdaq tarafından da Times Meydanındaki dijital panolarda Hepsiburada ve Türk bayrağı görselleriyle tebrik edildi.
Hepsiburada, Birleşmiş Milletler 69'uncu Kadının Statüsü Komisyonu (CSW69) kapsamında New York, ABD'de düzenlenen toplantı ve etkinliklerde kadın girişimciliğini ve kadınları güçlendirmeye yönelik çalışmalarını anlattı.

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ve Hepsiburada tarafından Türkevi'nde iftar
ABD temasları çerçevesinde, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ve Hepsiburada tarafından Türkevi'nde bir iftar organizasyonu düzenlendi. İftara Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş ve Hepsiburada CEO'su Nilhan Onal Gökçetekin'in yanı sıra Türkiye'nin Birleşmiş Milletler Daimî Temsilcisi Ahmet Yıldız, New York Başkonsolosu Muhittin Ahmet Yazal, yabancı bakanlar ve ABD'deki iş dünyasından Türk kadın temsilciler de katıldı.
 
Nilhan Onal Gökçetekin: Hedefimiz 2030 yılına kadar 120 bin girişimci kadını e-ticaretle tanıştırmak
İftar yemeğinde söz alan Hepsiburada CEO'su Nilhan Onal Gökçetekin Hepsiburada olarak, teknoloji ve dijital kabiliyetlerini kullanarak kadın girişimciler için anlamlı bir etki yaratmaya konusundaki kararlılıklarının altını çizerek kadın girişimcilerin ailelerine ve topluluklarına ilham vererek değişimin öncüsü olduklarını hatırlattı. E-ticaretin, kadınların yerel pazarların ötesine geçerek ülke geneline ve hatta küresel pazarlara ulaşmasını sağladığına değinen Gökçetekin Girişimci Kadınlara Teknoloji Gücü programlarıyla bugüne dek 62 bin kadına ulaştıklarını; 2030'a kadar bu sayıyı 120 bine çıkarmayı hedeflediklerini söyledi ve Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ile ortaklaşa hayata geçirdikleri Türkiye'nin Girişimci Kadınları Protokolünün bu hedefe giden yolda büyük bir katkı sağladığını belirtti.
  
NASDAQ'tan Hepsiburada'ya Times Meydanı'nda Kutlama
Nasdaq Teknoloji Borsası da Hepsiburada'nın kadın girişimciliğine verdiği destekten dolayı Times Meydanı'ndaki dijital panolarında kutlama mesajı yayınladı. "NASDAQ, 62 Bin Girişimci Kadını E-ticarette Güçlendiren Hepsiburada'yı Kutluyor." mesajı, Hepsiburada ve Türk bayrağı görselleri eşliğinde sergilendi.
 
Cem Tanır: Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Ekonomide Oyun Değiştiren Bir Güç
CSW69 kapsamında Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından düzenlenen "Dijital Trendler: Geleceğin Ekonomisini Şekillendiren Kadın Girişimciler" panelinde söz alan Hepsiburada Kurumsal İlişkiler, İletişim ve Sürdürülebilirlik Başkan Yardımcısı Cem Tanır, "Kadın girişimcileri desteklemek sadece bireysel başarı hikayeleri yaratmakla kalmaz, aynı zamanda ekonomik kalkınmaya, yenilikçiliğe ve toplumsal dayanıklılığa da katkı sağlar." diyerek konuşmasına devam eden Tanır, "Toplumsal cinsiyet eşitliği sadece bir sosyal sorumluluk değil, aynı zamanda ekonomide oyunları değiştiren bir güç. Teknoloji ve dijitalleşme, doğru ve kapsayıcı bir şekilde kullanıldığında eşitsizlikleri azaltmada kritik bir rol oynayabilir. Hepsiburada olarak biz de bu anlayışla kadın girişimcilerimizin dijital dönüşüm sürecini desteklemek için Girişimci Kadınlara Teknoloji Gücü programımızla onların ihtiyacı olan dijital araçları, eğitimleri ve finansal avantajları sunuyoruz. Bu desteklerimizden faydalanan 62 bin kadın e-ticaretle işlerini büyüttü. Bugün platformumuzdaki satıcıların dörtte biri kadınlardan oluşuyor ve toplam satışlar içindeki payları hızla artıyor." dedi.

Trendyol, Ramazan kampanyasıyla Türk üreticilerini Körfez'e taşıyor - Basın Açıklaması

13 Mart 2025 • 18:12:01

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Türkiye'nin lider, dünyanın önde gelen e-ticaret platformlarından Trendyol, Körfez Bölgesi'ndeki Ramazan kampanyalarını başlattı. Trendyol Ramazan kampanyası kapsamında Riyad'ın ikonik binası Kingdom Centre'a özel bir giydirme yaptı. Ayrıca Dubai ve Riyad'da da özel etkinlikler düzenledi. Trendyol böylece 60 bin satıcısının ürünlerini Körfez bölgesindeki 4 milyon müşterisi ile buluşturmayı hedefliyor.
Türk üretici ve satıcılarını dünya pazarlarıyla buluşturmaya devam eden Trendyol, bölgeye özel hazırladığı Ramazan kampanyası başlattı. Trendyol böylece bölgedeki en yoğun alışveriş dönemlerinden olan Ramazan ayında Türk üretici ve satıcıların daha geniş kitlelere ulaşmasını hedefliyor. Ayrıca Trendyol farklı kampanya ve etkinlikler düzenleyerek Türk ürünlerinin farklı müşteri gruplarına ulaşmasını sağlıyor. Bu kapsamda Riyad'ın ikonik binası Kingdom Centre'a özel bir giydirme yapan Trendyol, ayrıca Riyad ve Dubai'de de etkinlikler gerçekleştirdi. Ay boyunca da Körfez'de farklı iletişim faaliyetleri düzenlemeye devam edecek. Körfez Bölgesi'ne 60 bin satıcısıyla 15 milyonu aşkın çeşitlilikte bir ürün yelpazesi sunan Trendyol, Ramazan ayında da kampanya ve pazarlama yatırımlarıyla Türk üretici ve satıcılarının işlerini e-ihracat ile büyütmelerine katkı sağlamayı sürdürecek.
Körfez'de 4 milyon müşteriye ulaştı
Türk ürün ve üreticilerini dünya pazarlarıyla buluşturan Trendyol, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri, Katar, Kuveyt, Umman ve Bahreyn'den oluşan Körfez ülkelerindeki pazaryeri modeliyle faaliyetlerini sürdürüyor. Trendyol, 2028 yılında 6 milyar dolar ihracat hacmi, 220 milyon adet ürün satışı ve 8 milyon aktif müşteriye ulaşmayı hedefliyor. Trendyol, geçtiğimiz Kasım kampanyaları döneminde de Körfez'de en çok indirilen uygulamalar arasında yer almıştı.
Bölgede bugüne kadar 4 milyon müşteriye ulaşan Trendyol, bölgeye yönelik e-ihracat gerçekleştiren Türk üreticilerini, teknolojik altyapısı ve lojistik ağı ile destekleyerek, satıcıların pazarlama yatırımlarını da üstleniyor. Trendyol'un Riyad ve Dubai'de ofisleri ve depoları da bulunuyor.

Taşev, Linden Döküm French Press ile kahve keyfi mükemmel tasarımla buluşuyor. - Basın Açıklaması

13 Mart 2025 • 18:12:01

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Geleneksel demleme yöntemlerini modern ve yenilikçi tasarımla buluşturan Taşev, Linden Döküm French Press ile kahve keyfi mükemmel tasarımla buluşuyor. Yüksek kaliteli döküm malzemeden üretilen Linden Döküm French Press, ısıyı uzun süre muhafaza eden yapısıyla kahvenin aroması ve tazeliği uzun süre korunuyor.
350 ml kapasitesiyle günlük kullanım için ideal olan Taşev Linden French Press, modern yeşil tasarımıyla mutfağınıza estetik bir dokunuş katıyor. Ergonomik yapısı sayesinde kolay kullanım sunarken, pratik temizlenebilir özelliği ile konforlu bir deneyim sağlıyor.
Dayanıklılığı ve zarif görünümüyle kahve severlerin vazgeçilmezi olmaya aday Linden French Press, demlenmiş kahvenin en saf halini keşfetmek isteyenler için mükemmel bir seçenek oluyor. Kahve keyfini bir ritüele dönüştürmek isteyenler için şıklık ve işlevselliği bir araya getiren Taşev Linden French Press, her yudumda kusursuz bir lezzet sunuyor.

Adform, reklamverenlerin karbon ayak izlerini azaltmaları ve sürdürülebilir reklamcılık dönüşümü için önerilerini paylaştı - Basın Açıklaması

13 Mart 2025 • 18:12:01

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Bir dijital reklam kampanyasının bir otomobilin 20 bin km yol kat etmesine eşdeğer karbon salınımı ortaya çıkarması, sektörün sürdürülebilirliğe olan ihtiyacının altını çiziyor. Dünyanın önde gelen küresel bağımsız reklamcılık platformu Adform, reklamverenlerin karbon ayak izlerini azaltmaları ve sürdürülebilir reklamcılık dönüşümü için önerilerini paylaştı.
 
Fiziksel bir üretim veya lojistik gerektirmeyen dijital reklamcılığın çevreye etkisinin düşük olduğu düşünülebilir ancak dijital reklamlar, yüksek miktarda enerji tüketen veri merkezleri, milyarlarca cihaz ve sürekli büyüyen internet altyapısı nedeniyle ciddi bir karbon salınımına neden oluyor.
Adform’un iş ortağı Scope3’ün verilerine göre, her bir dijital reklam gösterimi en az 1 gram CO² emisyonuna sebep oluyor. Yüksek ölçekli kampanyalar düşünüldüğünde, bu değer katlanarak büyük çevresel maliyetler doğuruyor.
Dijital reklamların neden olduğu karbon salınımının önemli bir kaynağını “Made-for-Advertising” (MFA) siteleri oluşturuyor. Reklam harcamalarının %15’i, kullanıcı deneyimi sağlamak yerine yalnızca reklam gösterimi için tasarlanan bu tür sitelere yapılıyor ve hem çevresel hem de finansal bir kayıp anlamına geliyor.
“Dijital reklamcılığın çevresel etkisini azaltmak için sektör genelinde farkındalığın artırılması ve sürdürülebilir medya stratejilerine yönelinmesi gerekiyor” diyen Adform Türkiye, MEA ve Orta Asya Başkanı Cem Eroğlu, “Reklamverenler daha bilinçli reklam harcamaları ve şeffaf raporlamayla kampanyalarının çevreye olumsuz etkilerini minimize edebilir” şeklinde konuştu.
Dijital reklamlar nasıl karbon salınımına sebep oluyor?
Reklam kampanyaları, veri merkezleri, sunucular ve kullanıcı cihazlarının tükettiği elektrik nedeniyle yüksek miktarda emisyona yol açıyor. Programatik reklamcılık ve yapay zekânın sunduğu verimlilik, reklamların hızını ve etkinliğini artırırken, aynı zamanda enerji tüketimini ve karbon salınımını da yükseltiyor.
Araştırmalara göre, dijital reklamcılık her yıl yaklaşık 7,2 milyon ton CO² emisyonuna neden oluyor. Bu emisyonların büyük bir kısmı, optimize edilmemiş programatik satın alma süreçleri ve gereksiz reklam gösterimleriyle doğrudan bağlantılı. 1000 dijital reklam gösterimi, 1500 grama kadar CO² salınımına yol açabiliyor. Ortalama bir çevrimiçi reklam kampanyasının karbon emisyonu 5,4 ton seviyesine ulaşıyor ki bu da bir otomobilin 20.000 km yol kat ettiğinde ürettiği emisyona eşdeğer. Büyük ölçekli kampanyalarda bu rakam 70 ton CO² gibi ciddi seviyelere ulaşabiliyor.
Dijital reklamların çevresel etkisini artıran bir diğer faktör de reklamların formatları. Büyük veri dosyaları nedeniyle yüksek bant genişliği ve işlem gücü gerektiren video reklamlar, statik görsellere ve metin tabanlı reklamlara kıyasla 2 ila 5 kat daha fazla karbon emisyonuna neden oluyor. Ayrıca hareketli ve animasyonlu reklamlar, kullanıcı cihazlarının işlem gücünü artırarak pil ömrünü kısaltıyor ve dolaylı yoldan enerji tüketimini artırıyor.
Dijital reklamcılığın sürdürülebilirliği artık kaçınılmaz bir konu haline gelirken, sektör karbon emisyonlarını azaltmaya yönelik çözümler geliştiriyor. Reklamverenlerin daha hedefli ve verimli reklam gösterimleri, şeffaf ölçümleme ve sürdürülebilir medya planlaması gibi stratejilerle kampanyalarının çevresel etkisini azaltmaları mümkün.
Reklam kampanyalarında karbon ayak izi nasıl azaltılır?
Reklamverenler sürdürülebilir medya satın alma süreçlerine yönelerek hem karbon ayak izini düşürebiliyor hem de reklam yatırımlarından daha yüksek verim alabiliyor. Sektörün önde gelen tedarik zinciri emisyon verileri kaynağı Scope3 ile tam entegre olan ilk reklam platformu Adform, reklamverenlere karbon ayak izlerini azaltmak için şu önerileri sunuyor:
 
1. Hedeflemelerde odak nicelik yerine nitelik olmalı
Reklamları daha iyi hedefleyerek gereksiz gösterimleri azaltmak hem enerji tüketimini hem de maliyeti düşürür. Daha az ancak daha etkili reklam gösterimleri, kullanıcı deneyimini iyileştirirken kampanyalarınızın çevresel etkilerini de sınırlandırır.
2. Karbon salınımı yüksek mecralardan kaçınılmalı
Yüksek karbon salınımına sahip siteleri reklam envanterlerinden çıkarmak gerekiyor. Dijital reklam harcamalarının %15’i, sadece reklam göstermek için oluşturulmuş sitelere gidiyor ve dönüşüm sağlamamasının yanı sıra karbon ayak izini de artırıyor.
3. Reklam formatı seçilirken emisyonu göz önünde bulundurulmalı
Yükleme sürelerini düşürecek, düşük çözünürlüklü ve daha optimize formatlar kullanmak enerji tüketimini azaltmaya yardımcı olur. Özellikle yüksek çözünürlüklü videolar yerine daha sıkıştırılmış formatlar kullanmak emisyonunuzu önemli ölçüde azaltabilir.
4. Sürdürülebilirlik odaklı raporlama
Gösterim, tıklama, dönüşüm gibi metriklerin yanında karbon ayak izi verileri de düzenli olarak takip edilip raporlanmalı. Karbon ayak izini düşürmek için atılan adımları, elde edilen ilerlemeyi ve gelecekteki hedefleri paylaşmak, şeffaflığı ve güvenilirliği artırır.
Adform’dan sürdürülebilir reklamcılık desteği
Dijital reklamcılık, karbon ayak izinin yüksek olduğu sektörler arasında ön plana çıkıyor. Ancak reklamverenler, sürdürülebilir medya stratejileri ile hem çevresel etkilerini azaltabilir hem de kampanya verimliliklerini yükseltebilir.
Medya şirketlerini ve tedarik zincirlerini karbon ayak izlerine göre puanlayan bir veritabanı sunan Adform, Scope3 iş birliği sayesinde reklam kampanyalarının karbon ayak izinin doğrudan izlenmesini, incelenmesini, planlanmasını ve optimize edilmesini mümkün kılıyor. Reklamverenler, mevcut kampanyalarının çevresel etkileri hakkında paha biçilemez içgörüler elde ederken, karbon emisyonlarını dengeleme kabiliyeti de kazanıyor.
Daha akıllı hedefleme, karbon yoğun sitelerden kaçınma, yenilenebilir enerji kullanımı ve hafif reklam formatları gibi yaklaşımların sürdürülebilir reklamcılık dönüşümünün gereklilikleri olduğuna dikkat çeken Cem Eroğlu, "Reklamcılık sektörünün karbon nötr hale gelmesi için teknolojinin sunduğu şeffaflık ve ölçümleme araçlarından yararlanmalıyız. Karbon emisyonunu performans metriğine dönüştürmek çevreyi ve reklam yatırımlarının verimliliğini korumanın en etkili yoludur” dedi.
Adform’un küresel sürdürülebilirlik taahhüdü
Adform, küresel çapta enerji tüketimini ve emisyonlarını azaltmak için büyük bir kararlılık gösteriyor. BM Küresel İlkeler Sözleşmesi ve Dünya Kaynakları Enstitüsü gibi önemli kuruluşların işbirliğiyle ortaya çıkan ve özel sektörde iklim eylemini teşvik eden altın standart olarak kabul edilen Bilime Dayalı Hedefler Girişimi’ne (SBTi) katılan ilk küresel Talep Tarafı Platformu (DSP) olan Adform, yakın vadeli emisyon azaltma hedefleriyle uyumlanmak için çalışmalarını hızlandırdı.
2030 yılına kadar emisyonlarını azaltma sözü veren Adform, adtech sektöründe sürdürülebilirlik dönüşümüne öncülük etmeye devam ediyor. Halihazırda Adform’un Avrupa’daki veri merkezlerinde kullanılan enerjinin tamamı, dünyadaki tüm veri merkezlerinde tüketilen enerjinin ise %97,8’i yenilenebilir kaynaklardan sağlanıyor. Ayrıca Adform’un Hamburg (Almanya), Düsseldorf (Almanya), Kaunas (Litvanya), Milano (İtalya), Oslo (Norveç) ve Stockholm'deki (İsveç) ofisleri %100 yenilenebilir enerjiyle çalışırken, Madrid (İspanya) ve Vilnius'taki (Litvanya) ofislerinin ise enerji tüketiminin yarısından fazlası yenilenebilir enerjiden sağlanıyor.

Hesaba Altın Havale

Siparişleriniz sadece "1 saat" içerisinde hesabınızda.

Ücretsiz Hızlı Kargo

Siparişlerinizin gönderimi, aynı gün içerisinde yapılır.

Üst Düzey Güvenlik

256-bit şifreleme ve 3D Secure ile güvenli ödeme.

Sertifikalı Ürünler

Ürünlerimizin tümü sertifikalı ve orijinaldir.

hand-package-delivery