Piyasaya Yön Veren Güncel Finans Haberleri

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

KPMG Türkiye Basın Bülteni
________________________________________

KPMG'nin araştırması ortaya çıkardı

Yapay zekânın gelecek vadettiği başlıca sektörlerden birisi tüketici ve perakende sektörü
 
KPMG'nin gerçekleştirdiği “Üretken Yapay Zekâ Tüketici Perakende Anketi” verilerine bu sektörde faaliyet gösteren şirketler, üretken yapay zekânın öncelikle pazarlama ve satışa uygulanmasına odaklanmış durumda. Sektördeki yöneticilerin yüzde 70'i, tüm sektörlerdeki yüzde 49'a kıyasla, üretken yapay zekânın en büyük dönüşümsel etkiyi pazarlama ve satış alanında göstereceğini belirtiyor. Hatta sektördeki pazarlama ve satış birimlerinin yüzde 57'si hâlihazırda üretken yapay zekâ çalışmalarında aktif rol oynuyor.
 
Üretken yapay zekâ (AI), birçok sektörde olduğu gibi tüketici ve perakende sektörü için de potansiyel bir oyun değiştirici olarak son zamanlarda giderek daha fazla öne çıkıyor. Sektör bu yenilikçi teknoloji sayesinde ticari etkinlik, operasyonel verimlilik ve maliyet optimizasyonu dâhil olmak üzere geniş bir cephede daha iyi iş sonuçları elde etme yeteneğine sahip oluyor. Hızla büyüyen bu teknoloji, perakende sektöründeki şirketlerin fiyatlandırmayı optimize etmelerine, daha iyi hedeflenmiş reklam içeriği sunmalarına, daha ilgi çekici ürün açıklamaları oluşturmalarına ve daha hızlı, daha özelleştirilmiş bir kullanıcı deneyimi sağlamalarına yardımcı olabilecek potansiyele sahip. Bu teknoloji ayrıca, özellikle müşterilerin geleneksel sohbet robotlarından memnun olmadığı durumlarda, iade sürecindeki gerilimleri azaltarak daha iyi müşteri hizmetleri sunulmasını da sağlayabilir.
 
KPMG, çığır açan bu yeni teknolojinin çeşitli sektörleri nasıl etkileyebileceğini ayrıntılı olarak ortaya çıkarmak ve yöneticilerin bu teknolojiyi benimsemeye ne kadar açık ve hazır olduklarını ölçmek için çeşitli sektörlerden 300 yöneticinin katıldığı bir araştırma yaptı. Tüketici ve perakende sektöründeki katılımcıların yanıtlarından yola çıkılarak hazırlanan 2023 yılı “Üretken Yapay Zekâ Tüketici Perakende Anketi” verilerine göre sektördeki kuruluşlar; müşteri verilerini analiz etmek ve kişiselleştirilmiş öneriler oluşturmak (yüzde 66); envanter yönetimi için trend analizi/tahmine dayalı analiz (yüzde 64) yapmak; pazarlama metni ve ürün özetleri dâhil olmak üzere içerik geliştirmek (yüzde 62) için üretken yapay zekâyı uygulama olasılığının yüksek olduğunu söyledi. Katılımcıların yüzde 58'i bu teknolojinin ayrıca daha iyi müşteri hizmetleri sunmak amacıyla sohbet robotlarını geliştirmek için kullanılacağını ve yüzde 40'ı rekabetçi fiyatların belirlemesine yardımcı olacağını düşünüyor.
 
Ankete göre şimdilik, tüketici ve perakende şirketleri üretken yapay zekânın öncelikle pazarlama ve satışa uygulanmasına odaklanmış durumda. Bu sektördeki yöneticilerin yüzde 70'i (tüm sektörlerdeki yüzde 49'a kıyasla) üretken yapay zekânın en büyük dönüşümsel etkiyi pazarlama ve satış alanında göstereceğini belirtiyor. Bu alan aynı zamanda tüketici ve perakende şirketlerinin teknolojinin kullanımını şu anda en çok araştırdıkları bir alan olarak da öne çıkıyor ki tüm şirketlerin yüzde 42'sine karşılık sektördeki katılımcıların yüzde 68'i bunu yapıyor. Hatta, pazarlama ve satış birimleri, tüm şirketlerin sadece yüzde 5'ine karşılık, ankete katılan tüketici ve perakende şirketlerinin yüzde 16'sında üretken yapay zeka çabalarına öncülük ediyor. Ayrıca, pazarlama ve satış birimlerinin yüzde 57'si tüketici ve perakende sektöründe kuruluşlarının üretken yapay zekâ çalışmalarında aktif rol oynarken bu oran tüm kuruluşlarda yüzde 31 seviyesinde bulunuyor.
 
Birçok tüketici ve perakende şirketi, yıllardır yapay zekâ kullanarak dahili ve üçüncü taraf verilerinden nasıl daha iyi yararlanabileceklerini araştırıyor. Örneğin moda sektöründeki bazı şirketler, trendleri tahmin etmek ve analiz etmek, kıyafetleri görüntüleyebilen sanal modeller oluşturmak, müşteri ihtiyaçlarını tahmin etmek ve müşterilerin daha kişiselleştirilmiş bir alışveriş deneyimi yaşamalarına yardımcı olmak için yapay zekâyı zaten kullanıyor. Yine de tüketici ve perakende sektörünü olumlu yönde etkileyecek tüm bu inanılmaz potansiyele rağmen ankete katılan tüketici ve perakende şirketlerinin yalnızca yüzde 23'ü (tüm sektörlerdeki kuruluşların yüzde 31'ine kıyasla) üretken yapay zekânın ortaya çıkışına verilecek yanıtı organize edecek bir yetkili veya ekip bulunduruyor. Raporda gelişmekte olan bu teknolojiden en iyi şekilde yararlanmak için bu durumun değişmesi gerektiğine de dikkat çekiliyor.
 
KPMG Türkiye Yeni Nesil Teknoloji Çözümleri Lideri Engin Şayan yaptığı açıklamada, “Üretken yapay zekâ kullanım örneklerinin tüketici ve perakende şirketleri için yaratabileceği olumlu etkiyi şimdiden görebiliyoruz. Bu nedenle özellikle bu sektörde üretken yapay zekânın etkin ve verimli kullanımı için zemin hazırlamanın tam zamanı olduğuna inanıyoruz. KPMG olarak bu zemini güçlendirmek amacıyla hazırladığımız bu araştırmada sektördeki katılımcıların yapay zekâ teknolojisine bakışını ortaya koymanın yanında şirketlerin üretken yapay zekâyı en etkili şekilde kullanabilmeleri için atması gereken temel adımları da aktarıyoruz. Tüm sektörlerde olduğu gibi bu sektörde de şirketlerin üretken yapay zekâdan yararlanmalarına yardımcı olacak güçlü bir konuma sahibiz. Makine öğrenimi ve doğal dil işleme alanındaki derin deneyimimizden yararlanarak şirketlere strateji, kullanım senaryosu geliştirme, tedarikçi seçimi ve uygulama konularında rehberlik ederken bu dönüştürücü teknolojiye yaptıkları yatırımdan sonuç almalarına da yardımcı oluyoruz. Hem üretken yapay zekânın sunduğu imkânları hem de tam potansiyelini ortaya çıkarmak için gerekli olan süreç ve kültürel değişiklikleri aktarıyoruz. Ayrıca, üretken yapay zekâ kullanıcılarına bu teknolojinin potansiyel risklerini ve müşterilere, işletmelere ve topluma zarar gelmesini önlemek için bu risklerin nasıl kontrol edileceğini de öğretiyoruz. Hazırladığımız bu rapor ve sunduğumuz hizmetler sayesinde perakende sektöründeki şirketler bu çığır açıcı teknolojinin gücünden tam olarak istifa etme imkânı bulacak.” dedi.
  
 
KPMG Hakkında
KPMG, geçmişi 1867 yılına dayanan, üye firmalar ağı sistemiyle 143 ülkede 265 binin üzerinde çalışanıyla faaliyet gösteriyor. Finansal hizmetler, tüketici ürünleri, otomotiv; endüstriyel sektörlerden gıda, perakende, enerji, telekomünikasyon, kimya gibi pek çok sektöre danışmanlık hizmeti sağlıyor. KPMG Türkiye ise İstanbul merkez ofisinin yanı sıra Ankara, İzmir ve Bursa ofisleriyle, 1982 yılından beri?yaklaşık 1.800 çalışanıyla her sektörden 4 binin üzerinde firmaya sektörler özelinde hizmet veriyor. 2020 yılında küresel ağın Lighthouse lisansını alarak yeni teknolojilerde dünyadaki mükemmeliyet merkezleri arasına giren KPMG Türkiye, müşterilerine değer yaratan çözümler sunuyor. Detaylı bilgi için www.kpmg.com.tr adresine başvurabilirsiniz.
  

§ ABD endeksleri Çarşamba günü ağırlıklı negatif kapanışlar gerçekleştirdi. Dow Jones +0.23%, S&P500 -0.02%, Nasdaq -0.12% düşüşle kapandı. Avrupa endeksleri de negatif kapanışlar
gerçekleştirdi. Euro Stoxx 50 -1.04%, DAX -0.49%, FTSE 100 -0.19% düşüşle kapandı. TSİ 09:50/ ABD ve Avrupa vadeli endeksleri pozitif işlem görüyor.
§ Asya’da endeksler ağırlıklı pozitif işlem görüyor. TSİ 09:50/ Shanghai -0.23%, Hang Seng +1.18%, Nikkei 225 +0.82%, DJ New Zealand +0.39% yükselişle kapandı.
§ Facebook, Instagram ve WhatsApp'ın sahibi Meta'nın geliri, bu yılın ikinci çeyreğinde yüzde 11 artışla 32 milyar dolara yükseldi. / Bloomberg HT Beklentilerin üzerinde gelen bilanço
sonrası hisse fiyatı piyasa sonrası işlemlerde %6.89 yükselişle 319.15 $’a yükseldi.
§ Dünyanın en büyük otomobil üreticilerinden Volkswagen, Çinli elektrikli araç üreticisi XPeng’e 700 milyon dolar yatırım yapmayı planladığını açıkladı. Çin pazarında gücünü artırmayı
hedefleyen Alman otomotiv devi, Xpeng'in yüzde 4,99 hissesini satın alacak. Anlaşma kapsamında VW ile XPeng, Çin pazarı için VW markası adı altında elektrikli araç üretecek. Alman
otomotiv grubu aynı zamanda lüks elektrikli araç üretimi için bir diğer Çinli üretici, SAIC ile Audi’nin ortaklığını genişlettiğini duyurdu. / Bloomberg HT Xpeng hisseleri (NYSE:XPEV) dün
%26.69 yükseldi.
§ JPMorgan, altında önemli bir yatırım fırsatı gördüklerini belirterek değerli metalin 2024 sonuna dek rekor seviyelere tırmanacağını öngördü. / Bloomberg HT
§ Bugün TSİ 15:15’te Avrupa Merkez Bankası’nın faiz kararı takip edilecek. Bankanın 25 baz puan faiz arttırması bekleniyor. Politika metni ve karar sonrası açıklamalar takip edilecek.
§ Nissan ile Renault arasında aylardır süren elektrikli araç girişimine yatırım görüşmeleri sonuçlanırken şirketin Fransız devinin Ampere markasına 600 milyon euro yatırım yapma kararı
aldığı belirtildi. Öte yandan Renault Nissan'daki hisselerinin bir kısmını Fransız bir üçüncü tarafa devretmeyi kabul etti. / Bloomberg HT

Deniz Yatırım
www.denizyatirim.com.tr
 
                                  ***
                               Yasal Uyarı
 
 Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Değişen tüketici beklentileri, interneti de yeniden şekillendiriyor. Cisco Geniş Bant Araştırması’na göre EMEA bölgesindeki tüketicilerin %60'ından fazlası arabalarını, cihazlarını ve enerji kaynaklarını internete bağlama beklentisi içinde ve geniş bant ağlarının da bunu destekleyecek şekilde ölçeklendirilmesi gerekiyor. Günlük işler için geniş banda yönelik bağımlılığın artmasıyla birlikte, “hız” güvenliği geçerek en büyük öncelik halini aldı. Tüketicilerin bir diğer önceliği ise sürdürülebilirlik. Katılımcıların %77'si daha düşük karbon ayak izine sahip geniş bant için daha fazla ücret ödemeye hazır olduğunu beyan etti.

Cisco Geniş Bant Araştırması, değişen tüketici beklentilerinin internetin dinamiklerini ve ekonomisini yeniden şekillendirdiğini ortaya koydu. EMEA bölgesindeki (Avrupa, Orta Doğu ve Güney Afrika) tüketiciler, hız ve güvenliğe yönelik klasik taleplerini, artan çevre bilinci, güvenli bulut altyapısı ve akıllı arabalardan ev aletlerine kadar cihazlarımızı birbirine bağlayan Nesnelerin İnterneti (IoT) gibi teknolojilerin yaygınlaşmasına bağlı olarak yeniden değerlendiriyor.
İşte araştırmada öne çıkan bazı çarpıcı bulgular:

Sürdürülebilirlik tüketici tercihlerinde en belirleyici etken
• Katılımcılarının %79'u geniş bandı kritik ulusal altyapı olarak değerlendiriyor. Bu da teknoloji endüstrisinin bu taleplere yanıt vermesi ve gelecek için daha sürdürülebilir, daha güvenli bir internete doğru yolculuğu hızlandırması ihtiyacını artırıyor.
• Sürdürülebilirlik artık tüketici tercihlerinde en belirleyici etken. Geniş bant bağlantısının karbon maliyeti, tüketicilerin en önemli önceliği durumunda. Cisco Geniş Bant Araştırması, EMEA'daki tüketicilerin %65'inin geniş bantlarının karbon ayak izinden endişe duyduğunu, bu konuda en fazla endişe duyanların ise 18-24 yaş arası gençler (%73) olduğunu ortaya koydu.
• Katılımcıların %77'si, sürdürülebilir geniş bant için gerekirse daha fazla ödeme yapmaya dahi hazır olduklarını (yaklaşık dörtte biri, %20'nin üzerinde bir fiyat farkı ödemeye hazır) ifade etti. Bu sonuç, Nielsen tarafından 2019’da ve Globescan tarafından 2022’de yapılan anketlerde çıkan, şirketlerin gezegen üzerindeki olumsuz etkilerini azaltmalarına yönelik yaygın talebi destekliyor.
Şifre, hâlâ en yaygın güvenlik yolu
• Artan çevresel kaygılara paralel olarak, hibrit çalışmanın ortaya çıkması ve çalışanların profesyonel yaşamları ile kişisel yaşamları arasındaki çizginin giderek bulanıklaşması, beraberinde yeni riskler getiriyor. Çoğu tüketici geniş bantlarını bankacılık ve iş gibi görevler için kullanmasına rağmen, ankete katılanların ev ağlarını ve cihazlarını korumak için kullandıkları en popüler yolun hâlâ şifreler olduğu görülüyor (%53). Katılımcıların yalnızca dörtte biri yönlendiricilerinin güvenlik duvarını açmış durumda. Tüketicilerin %57'sinin siber saldırılardan endişe duyduğunu ortaya koyan önceki Cisco araştırmasına rağmen böyle bir sonucun çıkması ise ayrıca dikkat çekici.
• Önümüzdeki bir yıl içinde geniş bantlarını yükseltmeyi planlayanlar arasında hız ana öncelik (%40). Güvenlik ise artık ikinci sırada yer alıyor ve tüketicilerin %38'i tarafından geniş bant paketlerini seçerken en önemli faktör olarak gösteriliyor.
Akıllı dijital yaşama geçiş
• Çevrimiçi IoT cihazlarının sayısı milyarlardan trilyonlara çıktıkça, üretilen tüm verileri analiz etmek için bant genişliğine ve işlem gücüne olan talep de artıyor. Cisco Geniş Bant Araştırması da bu durumu destekler sonuçlar içeriyor. Tüketiciler bunun yerine 'daha akıllı' bir dijital yaşama geçişi benimsiyorlar.
• Çoğunluk halihazırda arabalarını (%67), aydınlatma sistemlerini (%74), cihazlarını (%71), enerjilerini (%76) ve sularını (%64) internete bağlamış durumda ya da bağlamayı planlıyor. Nitekim, ankete katılan tüketicilerin yarısından fazlası (%54) evlerini ve yaşamlarını internete bağlamanın yeni yolları konusunda olumlu düşündüklerini belirtiyor.
• Buna karşılık katılımcıların %63’ü hayat pahalılığının, dijital hizmetlere para harcama biçimlerini değiştirdiğini de beyan ediyor. Nitekim %21'i daha düşük maliyetli bir geniş bant paketine geçtiğini, %16'sı ise yayın hizmetlerini iptal ettiğini belirtiyor.
İklim değişikliği ile siber tehditler gibi mücadele edilmeli

Cisco Türkiye Genel Müdürü Didem Duru da araştırma sonuçları hakkında şunları söyledi: “Bilgi ve iletişim teknolojisi sektörüne ait karbon ayak izinin, küresel sera gazı emisyonlarının %2,1 ila 3,9’unu oluşturduğu tahmin ediliyor. Bunun yarısından fazlası ağlardan ve veri merkezlerinden kaynaklanıyor. Cisco, Gelecek için İnternet stratejisinin ekonomisini ve sürdürülebilirliğini dönüştürme misyonuyla hareket ediyor. Bu da ürünlerin enerji verimliliği ve güvenliği göz önünde bulundurularak tasarlanması, ürün geliştirme ve iş operasyonlarında döngüsel ekonomi ilkelerinin uygulanması ve ürün yaşam döngüsü yönetiminde akıllı ve sürdürülebilir bir yaklaşım benimsenmesi anlamına geliyor. Sürekli gelişen ve genişleyen siber güvenlik tehdit ortamına ek olarak, artan iklim değişikliği tehdidiyle de başa çıkmak zorundayız. Bu nedenle, geniş bant altyapısında sürdürülebilirlik ve güvenliğe öncelik verilmesi, kalıcı ve dirençli dijital dönüşümün sağlanması için çok önemli.”
 

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Boyner Grup, 2022 Sürdürülebilirlik Raporu’nu yayınladı. Raporda toplumsal etki, çevresel etki, işyerinde demokrasi, inovasyon, değer zinciri ve paydaş katılımı alanlarında yürüttüğü çalışmaları paylaşan Grup, benimsediği Sürdürülebilir İyilik Modeli’ne vurgu yaptı.
Sürdürülebilirlik yönetimi anlayışının temelini şeffaflık, açıklık, hesap verebilirlik ve katılımcılığın oluşturduğuna dikkat çeken Boyner Grup, 2022 raporunu Sürdürülebilir İyilik Modeli başlığı ile yayınladı.
Boyner Grup’un şirketleri ve tüm çalışanlarıyla sürdürülebilir iyilik peşinde olduklarını paylaşan Boyner Grup CFO ve İcra Kurulu Üyesi Özgür Tokgöz Altun, “Tüm iş yapış biçimimizi Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları doğrultusunda hayata geçiriyoruz. Sürdürülebilirlik çalışmalarımıza grup şirketlerimiz ve iç ve dış paydaşlarımızı da dahil ediyor, insan kaynakları politikamız ve sosyal sorumluluk projelerimizi buna göre şekillendiriyoruz” dedi.
Toplumsal cinsiyet eşitliği rotasında çalışmaya devam ettik
Boyner Grup’un sürdürülebilirlik çalışmaları arasında toplumsal cinsiyet eşitliğinin önemli bir yer tuttuğunu hatırlatan Altun, “Toplumsal cinsiyet eşitliği bizim için bir demokrasi ve haklar meselesi. Yaklaşımımızı; kendi İK politikalarımızdan başlayan, tedarik zincirimize, kadın girişimciliğe ve toplumun geneline uzanan projelerle destekliyoruz. Türkiye’de kadın girişimciliğinin gelişmesi için KAGİDER iş birliğiyle gerçekleştirilen İyi İşler projemizle ulaştığımız girişimci sayısı 119 oldu. Boyner Büyük Mağazacılık’ın “Seninle Tamam” projesiyle daha önce hiç çalışmamış ya da evlilik, çocuk gibi nedenlerle iş hayatına ara veren kadınlara kendi belirledikleri saatlerde part-time çalışma imkânı sunmaya devam ettik” dedi.
 
Türkiye’de kadın olma gerçeğine vurgu yaptık
Grup olarak 10 yılı aşkın bir süredir 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde farkındalık kampanyaları hayata geçirdiklerini hatırlatan Özgür Tokgöz Altun, “2022 yılında da cesur yaklaşımımızdan taviz vermedik. 8 Mart’ta hepimizin çok iyi bildiği bir melodi ile kadınların yaşamın her alanında yaşadıkları zorluklara, eşitsizliklere vurgu yapmak istedik. Türkiye’de kadınların yaşadığı acı gerçekleri bir kez daha vurgulamaya odaklandık. Bu gerçeği kabullenmeyerek, hep birlikte sesimizi daha gür çıkartarak ve vazgeçmeyerek değiştirebileceğimizi bir kez daha söylemek istedik” diye konuştu.
 
Şiddete karşı ‘Biriz Birlikteyiz’ dedik
2022 yılında cinsiyet eşitliği temelli projelerine 2 yeni proje eklediklerini anlatan Altun, “Sabancı Üniversitesi’nin düzenlediği “Ev İçi Şiddete Karşı İş Dünyası” eğitimlerine katılarak başlattığımız ‘Biriz, Birlikteyiz’ projesi ile özel yaşamlarında maruz kalabileceği her türlü şiddete karşı çalışanlarımızın yanında duracağımızı taahhüt ettik, insan kaynakları politikalarımızda köklü iyileştirmeler yaptık” dedi.

Ebeveyn rollerinde cinsiyet eşitliği vurgusunu projelerle destekledik
Boyner Grup’ta ebeveyn olan çalışanlarını kalıplaşmış cinsiyet rollerinden arındırılmış ebeveynlik yaklaşımıyla desteklediklerini anlatan Altun, “Yarınlar Büyüsün projemizle İK politikalarımızda; uzatılmış babalık izni, evlat edinme izni, doğum sonrası anne ve baba için psikolojik destek, diyetisyen hizmeti ve çocuk gelişimi eğitimini kapsayan yeni düzenlemeler yaptık” şeklinde konuştu.
 
Dünyanın geleceği için hedeflerimize bir adım daha yaklaştık
Boyner Grup’un 2023’e kadar plastik kullanımını 11.5 ton azaltma sözü verdiğini hatırlatan Altun, “Emisyon, karbon salınımı, plastik atıklar, elektrik, doğal gaz ve su tüketimi konularında çalışmalarımız sürüyor. Merkez ofis ve mağazalarımızda “Sıfır Atık” projemiz ve İş Dünyası için Plastik Girişimi üyeliğimiz ile karbon ayak izimizi azaltmayı hedefliyoruz. Diğer taraftan Yeşil Ofis projesi kapsamında, tüketimlerimizi düzenli olarak izliyor, su ve kâğıt tüketimini minimum seviyede tutmaya yönelik çalışıyoruz. Bu kapsamda Ocak 2022 itibarıyla mağazalarımızda plastik poşet kullanımını sonlandırarak müşterilerimize çok kullanımlı poşet sunmaya başladık. Bu poşetlerin satışından elde edilen gelirle de farklı sivil toplum kuruluşlarının çevre ve eğitim projelerine destek olduk” dedi.
 
BR Mağazacılık ’tan 14 bin metrekarelik Yeşil Çatı
BR Mağazacılık’ın merkez ofisinde elektrik tüketimi dolayısıyla oluşan emisyonlarını 2022 Mayıs ayında GES “Yeşil Çatı” projesi ile sıfırladıklarını anlatan Altun, “İzmir Torbalı’da yer alan BR Mağazacılık genel merkezinin 14 bin metrekarelik çatısında kurulan Güneş Enerjisi Santrali (GES) ile Mayıs 2022’den itibaren 1.7 megavat elektrik üretimi gerçekleştirildi. Bu sayede üretim tesisi, depo ve merkez ofisimizin tüm elektrik ihtiyacını temiz enerji ile karşılamış olduk” açıklamasında bulundu.
 
Tekstil atıklarını azaltmaya odaklandık, 500 bin ürünü döngüsel ekonomiye kattık
Tekstil atıklarını azaltmak amacıyla Boyner Büyük Mağazacılık’ın Nivogo ile yaptığı iş birliğine değinen Altun, “Çeşitli sebeplerle raftan depoya kaldırılan ve satışa sunulamayan ürünleri proje kapsamında yeniden hayata döndürüyoruz. Döngüsel dönüşüm hareketi Nivogo’nun iş modeli sayesinde tekstil atığı olmaktan kurtulan ve döngüsel ekonomiye kazandırılan ürünleri sürdürülebilir moda anlayışıyla Boyner Outlet mağazalarında ve boyner.com.tr’deki outlet kategorisinde müşterilerimizle buluşturduk. Bu sayede 500 bini aşkın ürünü yenileyerek döngüsel ekonomiye dahil ettik. Yenilenen ürünlerle; 6 milyar litreden fazla su kullanımının ve 9,5 milyon kilogram karbon emisyonunun oluşmasının önüne geçtik” diye konuştu.
 
6 milyon pet şişe kumaşa dönüştürüldü
Türk kumaşını dünyaya tanıtan marka konumunu koruyan Altınyıldız’ın sürdürülebilir tekstil alanında da öncü olduğuna değinen Altun, “Altınyıldız, 2022 yılında GRS sertifikalı pet şişelerden geri dönüştürülmüş polyester elyafını yün karışımlı dış giyim kumaşına çevirmeye devam etti. Bu çalışma ile 6 milyon pet şişe kumaşa dönüştürüldü. Böylece 155 ton CO2 gazının atmosfere karışması yani başka bir deyişle 360 varil petrolün tüketimiyle açığa çıkan CO2 emisyonu önlendi. Ayrıca, 669 kişinin 1 yıllık içme suyu ve 66 hanenin 1 yıllık elektrik enerjisi ihtiyacına karşılık kaynak tasarrufu sağlandı” dedi.
 
Boyner Grup, Sürdürülebilirlik Raporu’nu bu yıl dijitale taşıyarak çevreye ve kâğıt tüketimine bir kez daha dikkat çekti.
 
Rapora ulaşmak için:
https://www.boynergrup.com/tr/surdurulebilirlik

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

2023 yılına mevcudu korumak hedefiyle giren Egeli ihracatçılar, 2023 yılının ilk yarısında 9 milyar 207 milyon dolarlık ihracata imza atarken, 205 farklı ihraç pazarına ulaşarak, 94 ülke ve bölgeye ihracatını artırmayı başardı.
 
Ege İhracatçı Birlikleri çatısı altındaki 12 ihracatçı birliğinin 6 tanesi performansını aşarken, 6 ihracatçı birliği geçen yılki ihracat rakamlarının gerisinde kaldı.
 
2023 yılı ilk 6 ayda Egeli sanayi ürünleri ihracatçıları 5 milyar dolarlık ihracat performansı ortaya koyarken, tarım sektörleri yüzde 15 artışla 3 milyar 607 milyon dolarlık, madencilik sektörü ise; 527 milyon dolarlık ihracata imza attı.
 
1 milyar 290 milyon dolarlık ihracata imza atan Ege Demir ve Demirdışı Metaller İhracatçıları Birliği zirvedeki yerini korurken, Ege Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği 759 milyon dolarlık döviz getirisiyle ikinci ve Ege Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği 700 milyon dolarlık ihracatla üçüncü sıranın sahibi oldu.
 
2023 yılında her ay ihracat rekorları kıran Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği, en fazla artış gösteren sektör olarak ilk yarıda ihracatını yüzde 260 artışla 446 milyon dolara taşıdı.
 
Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği’nin ihracatı yüzde 8 artışla 595 milyon dolara yükselirken, Ege Maden İhracatçıları Birliği ihracatını 527 milyon dolara taşıdı.
 
Ege Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği yüzde 4 artışla 518 milyon dolar dövizi Türkiye’ye kazandırdı.
 
Ege Tütün İhracatçıları Birliği yüzde 31 artışla 436 milyon dolar ihracat yaparken, Ege Mobilya Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği’nin 6 aylık ihracatını 418 milyon dolara ilerletti.
 
Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği’nin ihracatı ilk yarıda yüzde 6,5’luk artışla 417 milyon dolara çıktı.
 
Ege Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği ihracatını yüzde 17 artışla 225 milyon dolara çıkardı. Ege Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği ise 97 milyon dolar ihracat yapma başarısı gösterdi.
 
EİB’te İhracatçı Birliği bulunmayan sektörlerden 2023 yılı ilk yarıda 2 milyar 772 milyon dolar ihracat
 
EİB’te İhracatçı Birliği olmayan diğer sektörlere bakıldığında; Ege İhracatçı Birlikleri çatısı altında temsil edilmeyen Egeli kimyacılar, ilk yarıyı 877 milyar dolarlık ihracatla geride bıraktı. Taşıt araçları ve yan sanayi 521 milyon dolar, iklimlendirme sanayi 374 milyon dolar, elektrik elektronik sektörü 351 milyon dolar, makine ve aksamları 253 milyon dolar, savunma ve havacılık sanayi yüzde 62 artışla 209 milyon dolar, çimento cam seramik ve toprak ürünleri 121 milyar dolar, halı sektörü 24 milyon dolar, fındık ve mamulleri sektörü 24 milyon dolar, gemi ve yat sektörü yüzde 35 artışla 19 milyon dolar, fındık mamulleri 11 milyon dolar, diğer sanayi ürünleri yüzde 7 artışla 3,8 milyon dolar, süs bitkileri 3 milyon dolar, değerli maden ve mücevherat 446 bin dolar ihracat gerçekleştirdi. EİB’te İhracatçı Birliği bulunmayan sektörler 2023 yılının ilk yarısında 2 milyar 772 milyon dolar ihracat gerçekleştirdi.
 
EİB 2023’ün ilk yarısında 205 farklı ihraç pazarına ulaştı
 
Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, EİB’nin 2023’ün ilk yarısında 205 farklı ihraç pazarına ulaşarak, 94 ülke ve bölgeye ihracatını artırmayı başardığını söyleyerek, “Geleneksel ticaret ortağımız ve Yeşil Mutabakat ile hem kendi piyasasını hem de ticaret ortaklarını etkileyecek birçok eylemin hazırlığı içerisinde olan Avrupa Birliği’ne ihracatımız 2023’ün ilk yarısında 4 milyar 368 milyon dolarlık hacme ulaştı. 2023’ün ilk yarısında 14 AB ülkesine ihracatımız artarken, EİB’nin toplam ihracatında AB’nin payı yüzde 47, Avrupa kıtasının ihracatımızdaki payı ise yüzde 53 olarak kayıtlara geçti.” dedi.
 
2023 yılının ilk altı ayında ülke gruplarına göre EİB’nin ihracatında belirgin artışlar yaşandığını açıklayan Eskinazi sözlerine şöyle devam etti:
 
“Ortadoğu ülkelerine yüzde 6 artışla 1 milyar 96 milyon dolar, Amerika ülkelerine 1 milyar 55 milyon dolar, Eski Doğu Bloku ülkelerine yüzde 37 artışla 578 milyon dolar, diğer Avrupa ülkelerine 536 milyon dolar, Türk Cumhuriyetlerine yüzde 17 artışla 188 milyon dolar, Serbest Bölgelere yüzde 3 artışla 162 milyon dolar ihracat yaptık. Almanya 979 milyon dolar, ABD’ye 770 milyon dolar, İspanya’ya yüzde 22 artışla 598 milyon dolar, İtalya 534 milyon dolar, Birleşik Krallık 426 milyon dolar, Fransa yüzde 8 artışla 401 milyon dolar, Hollanda 351 milyon dolar, Rusya’ya yüzde 52 artışla 315 milyon dolar, Birleşik Arap Emirlikleri yüzde 48 artışla 228 milyon dolar, Polonya yüzde 20 artışla 212 milyon dolar ihracat gerçekleştirdik.”
 
Başkan Eskinazi, 2023 yılının ilk yarısında Asya ve Okyanusya ülkelerine 540 milyon dolar ihracat gerçekleştirdiklerinden bahsetti.
 
“EİB olarak Uzak Doğu ülkeleriyle ihracatımız incelendiğinde; Çin’e yüzde 5 artışla 126 milyon dolar, Japonya’ya 60 milyon dolar, Güney Kore’ye yüzde 51 artışla 39 milyon dolar, Hong Kong’a yüzde 58 artışla 22 milyon dolar, Tayvan’a 6 milyon dolar ihracat gerçekleştirdik. Güney Asya’da Hindistan’a 54 milyon dolar, Pakistan’a 18 milyon dolar, Bangladeş’e 14 milyon dolar büyüttük. Asya Pasifik bölgesinde ise ihracatımız Filipinler’e yüzde 27, Malezya’ya yüzde 43, Vietnam’a yüzde 295 arttı.”
 
Ege Bölgesi ihracatı 15 milyar 556 milyon dolar
 
Ege Bölgesi 2023 yılı ilk yarıda 15 milyar 556 milyon dolarlık ihracata imza attı.
 
İzmir, yüzde 2 artışla 8 milyar 804 milyon dolar ihracat yaparken, Manisa yüzde 4 artışla 2 milyar 624 milyon dolar, Denizli 2 milyar 89 milyon dolar, Balıkesir yüzde 14 artışla 548 milyon dolar, Muğla yüzde 13 artışla 504 milyon dolar, Aydın 466 milyon dolar, Kütahya 203 milyon dolar, Afyonkarahisar 158 milyon dolar, Uşak 157 milyon dolar ihracat gerçekleştirdi.
 
İzmir ve Manisa’nın ihracatında Almanya, Denizli’nin ihracatında Birleşik Krallık, Aydın’ın ihracatında İtalya, Muğla’nın ihracatında Rusya, Balıkesir’in ihracatında İspanya, Kütahya’nın ihracatında İtalya, Uşak’ın ihracatında ABD, Afyonkarahisar’ın ihracatında ABD birinci sırada yer aldı.
 
İzmir’in ihracatında kimya sektörü lider
 
Kimya sektörü yüzde 1 milyar 84 milyon dolarlık ihracatla İzmir’de ihracatta lider sektör olurken, hazırgiyim ve konfeksiyon sektörü İzmir’in ihracatına 709 milyon dolarlık katkı sağladı. İzmirli çelik ihracatçıları yüzde 6 artışla 657 milyon dolarlık ihracat yaparken, otomotiv yan sanayi yüzde 14 artışla 507 milyon dolarlık, elektrik-elektronik sektörü yüzde 5 artışla 404 milyon dolarlık ihracat yaptı.
 
Manisa’nın ihracatında lider sektör 1 milyar 99 milyon dolarla Elektrik-Elektronik sektörü olurken, Denizli’nin ihracatına en büyük katkıyı 543 milyon dolarlık tutarla hazırgiyim ve konfeksiyon sektörü sağladı.
 
Aydın’da madencilik sektörü 88 milyon dolarlık ihracatla birinci sektör oldu. Su ürünleri ve hayvansal mamuller sektörü yüzde 11 artışla 329 milyon dolarlık ihracatla Muğla ihracatından aslan payını aldı.
 
Balıkesir’in ihracatına elektrik ve elektronik sektörü yüzde 154 artışla 163 milyon dolarla en fazla katkıyı sağladı.
 
Kütahyalı seramik ihracatçıları, 115 milyon dolarlık ihracat performansı ortaya koydu. Uşak’ta tekstil sektörü de 40 milyon dolarlık ihracata imza attı. Madencilik sektörü 99 milyon dolarla Afyonkarahisar’ın ihracatında öne çıktı.
 

BIST-100 Endeksinde yukarı atakların yeniden güç kazanması için 6,800 direncinin aşılması gerekiyor...
Bilanço sezonu tüm hızıyla ilerlerken, dün yatırımcıların dikkatleri şirket karlarından FOMC toplantısı sonuçlarına ve FED Başkanı Jerome Powell'ın para politikasına yönelik mesajlarına kaydı. ABD Merkez Bankası Haziran ayındaki soluklanma sonrasında bu ay beklentilere paralel olarak 25 bp faiz artışına giderken, faizleri 22 senenin en yüksek seviyesi olan %5,25-%5,50 bandına çekti. Powell bir sonraki toplantıda faiz artışlarının devam edip etmeyeceği konusunda ortadan gitmeyi tercih etse ve veri odaklı davranacaklarını belirtse de, artışların devamının gelebileceği ve enflasyonla mücadelenin henüz bitmediği mesajları da verildi.


Yapı Kredi Yatırım Menkul Değerler A.Ş.
www.ykyatirim.com.tr

***
                 Yasal Uyarı
 
 Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.

Fed dün akşam beklentiler dahilinde gösterge faiz oranın 25 baz puan artırarak %5,25-5,50 bandına yükseltti. Karar sonrası basın toplantısı gerçekleştiren Powell, verile bağlı olarak, faiz artışlarının devam edebileceği mesajını verdi. Şu aşamada 20 Eylül'deki Fed toplantısında faizlerin değişmeyeceği beklentisi %78 seviyesinde bulunuyor. Piyasalarda ise karışık bir görüntü hakimdi. S&P ve Nasdaq hafif düşüş kaydederken, Dow Jones %0,23 yükseldi. Diğer yandan, Dolar Endeksi (DXY) 100,8'e gerilerken, EURUSD 1,1107 seviyesine kadar yükseldi. Amerika'da 10 yıllık faizde son işlemler %3,89'dan, 2 yıllıkta ise %4,91'den geçti. Avrupa'da piyasalar genel olarak negatifti. Euro Stoxx 50 endeksi %1,0 düşüşle günü tamamladı. Borsa İstanbul tarafında bir önceki günkü %1,3'lük geri çekilmenin tamamı telafi edildi. Günün 2. yarısında yükselişini hızlandıran BİST-100'de kapanış 6.744'den gerçekleşti ve gün sonu değişim %2,1 olarak hesaplandı. İşlem hacmi 130 milyar TL'yi gösterdi. Endeksteki 81 hissenin artıda kapattığı BİST-100'de, THYAO, BIMAS ve FROTO'daki artışlar endekse en çok olumlu etki eden hisseler arasında yer aldı. XBANK %1,3'lük düşüş kaydederek endeksten negatif ayrıştı. Bugüne bakıldığında hem Amerikan hem de Avrupa vadelileri artıda. Asya'da da piyasalar pozitif. Japonya hariç MSCI Asya Pasifik endeksi %+1,0 seviyesinde. Bu ortamda, BİST-100'ün güne alıcılı bir açılış yapmasını bekliyoruz. Makro takvimde yurtiçinde TCMB tarafından yılın üçüncü Enflasyon Raporu yayımlanacak. Raporda yılsonu TÜFE tahmini ve enflasyon patikası takip edilecek ve TCMB Başkanı Erkan'ın sunumunda vereceği mesajlar izlenecek. Yurtdışında ECB faiz kararı toplantısı ve sonrasında Lagarde'ın konuşması izlenecek. ABD'de yılın ikinci çeyreğine ilişkin büyüme, kişisel tüketim harcamaları (PCE) ve dayanıklı mal siparişleri gibi önemli makro veriler açıklanacak. Ek olarak ABD'de Mastercard, Ford Motor, Intel'in, yurtiçinde ise GARAN, FROTO ve TTRAK 2. çeyrek finansal sonuçları izlenecek.
 
 
 
 
 
 
MAKROEKONOMİ

 
Fed dünkü toplantısında, faizleri beklentilerle uyumlu olarak 25 baz puanlık artışla federal fonlama faiz aralığını %5,25-%5,50 bandında yükseltti, kararın oybirliğiyle alındığı görüldü. Bununla birlikte karar metninde, daha fazla faiz artışına ilişkin sinyal verilirken, enflasyonu düşürmek için ilave sıkılaştırmanın ölçüsünün değerlendirileceği belirtildi. Ayrıca karar metninde, gelecekteki politika adımlarının, sıkılaştırmanın etkisine, ekonomik ve finansal gelişmelere bağlı olacağı vurgulandı. Bunun yanında, bilanço daraltma hızının belirtilen şekilde sürdürüleceği ifade edildi.
• Üyelerin, enflasyonu %2 hedefine geri döndürme konusunda kararlılıklarını yineledikleri gözlenirken, enflasyonun yüksek kalmaya devam ettiği belirtilerek, son göstergelerin ekonomik aktivitenin ılımlı bir hızda genişlediğine işaret ettiği ifade edildi. Ayrıca ABD'de bankacılık sisteminin sağlam ve dayanıklı olduğu yinelenmekle birlikte kredi sıkılaşmasının ekonomik faaliyeti baskılayabileceği belirtildi.
Faiz kararının ardından konuşan Fed Başkanı Powell, enflasyonun daha ılımlı hale geldiğini ancak %2'lik hedefe ulaşmaları için önlerinde uzun bir yol bulunduğunu ve enflasyonun halen hedefin üzerinde olduğunu belirtti. Bu kapsamda Powell, bir faiz artışının daha mümkün olduğunu belirtti ve gelecek dönemde gerekirse daha fazla sıkılaşmaya gidebileceklerine işaret etti.
• Powell, enflasyonu düşürmekte kararlı olduklarını belirtmekle birlikte, gelecekteki faiz artışlarının verilere bağlı olacağını ve kararların toplantıdan toplantıya verilmeye devam edeceğini vurguladı. Powell, son enflasyon verisinin beklenenden daha iyi geldiğini ancak tek veri ile hareket etmediklerini belirterek, eylül ayındaki toplantıda gelen verilere bağlı olarak faiz artırabileceklerini veya pas geçebileceklerini söyledi.
• Bunun yanında Powell, Fed'in, para politikasının kısıtlayıcı olduğunu düşündüğünü belirtmekle birlikte faiz artışlarının tüm etkilerinin görülmesinin zaman alacağını ve faizleri bir süre yüksek tutmalarının gerektiğini vurguladı.
• Ayrıca Powell, enflasyon %2'ye ulaşmadan önce faiz artırmayı durdurabileceklerini, bunun yanında bu yıl faiz indirimi beklemediğini belirterek, bazı üyelerin gelecek yıl faiz indirimi olacağını tahmin ettiğini söyledi. Powell, faiz indirimine karar verirken hem enflasyonun bulunduğu seviyeye hem de enflasyonun düşüş hızına bakmalarının gerekli olduğunu belirterek, faiz indiriminin enflasyonun hedeflerine doğru gelmekte olduğuna ne kadar güvendikleriyle ilgili olacağını vurguladı.
• Powell, Fed'in, haziran ayı enflasyon verisindeki sinyalin tekrarlanıp tekrarlanmadığını görmek istediğini belirterek, enflasyonun kaydadeğer şekilde düştüğünü görmeleri durumunda, para politikasında kısıtlayıcı duruşa ihtiyaç hissetmeyeceklerini belirtti.
• Powell, enflasyonun yapışkan olmaya devam etiğini ve enflasyonun 2025 yılına kadar %2'ye indiğini görmeyi beklemediklerini, özellikle çekirdek enflasyonun halen oldukça yüksek seyrettiğini ve çekirdek enflasyonun, manşet enflasyonun nereye gittiğine dair iyi bir sinyal olduğunu belirtti. Ayrıca Powell, tedarik koşullarının normalleşmesinin mal enflasyonunun düşmesinde önemli rol oynadığını ve konut dışı hizmetler enflasyonundaki düşüşte para politikasının önemli rol oynayacağını vurguladı. Bunun yanında Powell, ücretlerden kaynaklanan bir enflasyon beklemediklerini ve iş gücü piyasasında kademeli bir yavaşlama olduğunu söyledi.
• Powell, iş gücü piyasasında arz ve talebin dengelenmeye başladığının işaretlerinin olduğunu, bununla birlikte iş gücü piyasasının halen çok sıkı olduğunu ve iş gücü piyasası koşullarında daha fazla yumuşamaya ihtiyaç olduğunu belirtti.
• Bunun yanında Powell, cari harcamalar ve GSYH verilerinin güçlü ekonomiye işaret ettiğini, yumuşak inişe giden bir yol olduğunu ve artık durgunluk beklemediklerini de belirtti.
Ayrıca ABD'de konut piyasası verilerinden, haziran ayı yeni konut satışları verisi, aylık %2,5 oranında düşüş sergiledi ve konut piyasasında zayıflamaya işaret etti.
 
Yurt içinde ise, Ekonomi Koordinasyon Kurulu toplantısı, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz başkanlığında gerçekleşti. Toplantıda, güncel makroekonomik gelişmeler ve bütçe görünümü değerlendirildi.
• Ayrıca Orta Vadeli Program'a (OVP) ilişkin hazırlıklar gözden geçirilirken OVP ile makroekonomik hedefler ve yapısal reform politikalarının güncelleneceği ve önümüzdeki üç yıla ilişkin yol haritasının ortaya konulacağı ifade edildi.
• Mali disiplini sağlayan maliye politikasını kamuda tasarruf anlayışı ile güçlendirerek elde edilecek mali alanın vatandaşların refahını arttırmak için kullanılacağı belirtildi.
• Bunun yanında, deprem harcamaları hariç tutulduğunda bütçe açığının milli gelire oranını da AB standartlarında tutacak bir yaklaşımın sürdürüleceği vurgulandı.
• Öte yandan, temel makroekonomik hedefin enflasyonu yeniden tek haneli seviyelere düşürmek olduğu ve fiyat istikrarıyla birlikte finansal istikrarın devamı için TCMB'nin bünyesinde olmayan alanlarda atılacak adımların ele alındığı belirtildi.
• Bu kapsamda güven ve istikrar ortamında enflasyon ile mücadelenin öncelikli olmaya devam edeceği, nitelikli yatırımlarla yüksek katma değerli üretimi, ihracatı ve potansiyel büyümeyi daha da güçlendirecek, istihdam artışını destekleyecek, tasarrufları artırarak cari işlemler açığında kalıcı iyileşmeyi sağlayacak etkin ve kararlı adımların eşgüdüm içerisinde hayata geçirileceği vurgulandı.
 
Yurt dışında bugün veri takvimine bakıldığında,
 
ABD tarafında, bu yılın ikinci çeyreğine ilişkin yıllıklandırılmış çeyreklik bazda GSYH büyüme öncü verisi TSİ 15.30'da takip edilecek. ABD'de bu yılın ilk çeyreğinde ülke ekonomisinin yıllıklandırılmış çeyreklik bazda büyüme hızı %1,3 seviyesinden %2 seviyesine yukarı yönlü revize edilmişti, beklentiler ise %1,4 seviyesindeydi. Detaylara bakıldığında, yılın ilk çeyreğine ilişkin büyümede yukarı yönlü revizeye bakıldığında, tüketim harcamaları ve net ihracatta yukarı yönlü revize gözlenirken, konut dışı sabit yatırımlar ve federal hükümet harcamalarında aşağı yönlü revizyona gidilmişti. ABD ekonomisinin bu yılın ikinci çeyreğine ilişkin yıllıklandırılmış çeyreklik bazda büyüme hızının ise Fed'in faiz artışlarıyla sıkılaşan finansal koşulların etkisiyle %2'den %1,7 seviyesine yavaşlaması bekleniyor.
 
Ayrıca ABD'de Fed'in önemli bir enflasyon göstergesi olarak takip ettiği yıllıklandırılmış çeyreklik bazda kişisel tüketim harcamaları (PCE) fiyat endekslerinin (çekirdek dahil) bu yılın ikinci çeyreğine ilişkin öncü verileri TSİ 15.30'da açıklanacak. Yıllıklandırılmış çeyreklik bazda PCE fiyat endeksi, bu yılın ilk çeyreğinde %4,2'den %4,1 seviyesine hafif aşağı yönlü revize edilirken, çekirdek PCE fiyat endeksi de %5'ten %4,9 seviyesine hafif aşağı yönlü revize edilmişti.

Bunun yanında, ABD'de haziran ayı dayanıklı mal siparişleri öncü verisi TSİ 15.30'da takip edilecek. Mayıs ayı dayanıklı mal siparişleri, aylık bazda % %1,8 oranında artış sergilemişti ve böylece yükselişini üçüncü aya taşımıştı. Detaylara bakıldığında, mayısta savunma dışı uçaklar ve parçalarının (%32,8 artış) siparişlerindeki belirgin artış, dayanıklı mal siparişlerinin yükselişinde belirleyici olmuştu. Bunun yanında, firmaların yatırım harcamalarının göstergesi olan hava araçları hariç savunma dışı sermaye malları siparişleri ise mayısta aylık bazda %0,7 artış kaydetmişti ve böylece son iki ayda yükselerek yatırımlarda toparlanmaya işaret etmişti. Haziranda ise öncü veriye göre dayanıklı mal siparişlerinin aylık %0,9 oranında artışla yükselişini yavaşlayarak sürdürmesi bekleniyor.
 
Öte yandan, ABD'de istihdam piyasası verilerinden, 22 Temmuz haftasına ilişkin haftalık yeni işsizlik maaşı başvuruları verisi TSİ 15.30'da izlenecek. Son açıklanan haftalık yeni işsizlik maaşı başvuruları, hafif artış beklentilerine karşın 237 bin kişi seviyesinden 228 bin kişi seviyesine gerileyerek son iki ayın en düşük seviyesinde gerçekleşmekle birlikte, tarihsel ortalamaların altında düşük seviyelerde seyretmişti ve iş gücü piyasasında sıkı görünüme işaret etmeyi sürdürmüştü.
 
Diğer yandan, ABD'de konut piyasası verilerinden, satış sözleşmesi yapılmış fakat tapu devri henüz gerçekleşmemiş konut sayısını gösteren haziran ayı bekleyen konut satışları verisi TSİ 17'de takip edilecek. Bekleyen konut satışları, mayıs ayında aylık %2,7 gerileyerek düşüşünü üçüncü aya taşımıştı. Haziranda ise bekleyen konut satışlarının %0,5 oranında gerileyerek düşüşünü sürdürmesi bekleniyor.
 
Avrupa tarafında ise, piyasaların odak noktasında TSİ 15.15'te ECB'nin faiz kararı ve TSİ 15.45'te ECB Başkanı Lagarde'ın konuşması olacak. ECB, geçen ayki toplantısında faizleri beklentilerle uyumlu olarak 25 baz puan artırmakla birlikte faiz artışlarına devam sinyali vermişti. Bunun yanında, Banka bilançosuna ilişkin olarak Varlık Satın Alma Programı (APP) kapsamındaki yeniden yatırımlara temmuz ayında devam edilmeyeceği bildirilmişti. Ayrıca ECB'nin yeni makroekonomik projeksiyonlarına göre, büyüme tahminleri aşağı çekilirken, enflasyon tahminleri yukarı yönlü revize edilmişti. ECB Başkanı Lagarde ise, fiyat baskılarının yüksek kalmaya devam ettiğini belirterek faiz artırımlarını durdurmayı düşünmediklerini ve temmuz ayında faiz artırımının çok olası olduğunu vurgulamıştı. Piyasalarda ise ECB'nin bugünkü toplantısında faizleri 25 baz puan artırılmasına neredeyse kesin gözle bakılıyor. Bunun yanında, ECB'nin karar metninde ve Lagarde'ın konuşmasında gelecek dönemdeki para politikası ve faiz patikasına yönelik yeni sinyaller dikkatle takip edilecek.

Ayrıca Almanya'da ağustos ayına ilişkin GfK tüketici güveni verisi TSİ 09'da takip edilecek. Almanya'da temmuz ayına ilişkin GfK tüketici güveni verisi, hafif yükseliş beklentilerine karşın -24,4'ten -25,4 seviyesine hafif gerilemişti ve böylece art arda sekiz aylık toparlanmayı sonlandırmıştı. Detaylara bakıldığında, tüketici güvenindeki düşüşte, tüketicilerin ekonomik durum ve gelir beklentilerindeki düşüşlerin etkili olduğu gözlenmişti. Bununla birlikte tüketici güveninin, ECB'nin faiz artışlarına devam etmesinin etkisiyle negatif bölgedeki zayıf seyrini sürdürmesi bekleniyor.

Yurt içinde ise, TSİ 10.30'da TCMB tarafından yılın üçüncü Enflasyon Raporu yayınlanacak. Yılın üçüncü Enflasyon Raporu'nda TCMB'nin yıl sonu TÜFE tahmini ve enflasyon patikası takip edilecek ve TCMB Başkanı Erkan'ın sunumunda vereceği mesajlar izlenecek.
 
Bunun yanında, TSİ 14'te TCMB'nin geçen haftaki PPK toplantısına ilişkin özeti yayınlanacak.
 
ŞİRKET HABERLERİ

Akbank (AKBNK, Pozitif): Akbank'ın 2Ç2023'deki net dönem karı çeyreksel bazda %89,5 oranında artarak 20.302mn TL'ye yükselmiş ve piyasa beklentisi olan 17.278mn TL'nin üzerinde gerçekleşmiştir. Bizim kar beklentimiz ise 17.051mn TL idi. Tahminimizdeki sapmada ticari karın beklentimizin üzerinde gerçekleşmesi etkili olmuştur. Öte yandan, Banka'nın geçen yılın aynı dönemine göre karı ise %54,9 oranında yükseliş kaydetmiştir. Ayrıntılar için tıklayınız…

Otokar (OTKAR, Nötr): Otokar'ın 2023 yılının ikinci çeyreğindeki net dönem karı yıllık %18 oranında gerileyerek 280,6mn TL olarak gerçekleşmiştir. Bizim kar beklentimiz 391mn TL iken piyasanın ortalama kar beklentisi 286mn TL idi. Satış gelirleri beklentimizin üzerinde gelirken, net finansman gelirlerinin beklentimizin üzerinde gerçekleşmesi tahminimizdeki sapmada etkili olmuştur. Otokar'ın 2Ç2023'de satış gelirleri yıllık %63,9 oranında büyüyerek 3.864mn TL'ye (Beklenti: 3.458mn TL) yükselmiştir. Brüt kar ise %57,9 oranında artarak 1.165mn TL olmuştur. Operasyonel giderler aynı dönemde %100 oranında artarken, FAVÖK %16,4 oranında yükselmiş ve 435mn TL (Beklenti: 421mn TL) olarak gerçekleşmiştir. FAVÖK marjı ise bu yılın ikinci çeyreğinde %11,3 olmuştur. 2Ç2022'de bu oran %15,9 idi. Finansman tarafında 791,1mn TL'lik net gider (2Ç2022: 112,7mn TL net gider) kaydedilirken, 155mn TL'lik vergi geliri sonrası 2Ç2023 net dönem karı 280,6mn TL olarak gerçekleşmiştir.
İkinci çeyrek kar rakamına karşın Otokar 1Y2023'de 234,2mn TL zarar yazmıştır. Geçen yılın aynı döneminde 542,8mn TL kar yazılmıştı.

TAV Havalimanları Holding (TAVHL, Sınırlı Negatif): TAV Havalimanları 2023 yılının 2. çeyreğinde 887mn TL (37,8mn EUR) ana ortaklık net dönem karı açıklamıştır. Bir önceki yılın aynı döneminde 630mn TL (52,3mn EUR) ana ortaklık net dönem karı kaydedilmişti. Hem piyasa beklentisi hem de bizim beklentimiz 1.131mn TL idi. Tahminimizdeki sapmada net vergi giderlerinin beklentimizden yüksek gerçekleşmesi etkili olmuştur.

TAV Havalimanları'nın 2023 yılının 2. çeyreğinde toplam hizmet verilen yolcu sayısı, bir önceki yılın aynı çeyreğine göre %26,6 oranında, 2019 yılının aynı dönemine göre ise %2,6 oranında artarak 25,1 milyona ulaşmıştır. TAV bir önceki çeyrekte (1Ç2023) ise 14,2 milyon yolcuya hizmet vermişti. Bu duruma bağlı olarak TAV'ın satış gelirleri bir önceki yılın aynı dönemine göre %61,9 oranında artarak 2Ç2023'de 6.926mn TL'ye yükselmiştir. Diğer taraftan satışların maliyetleri görece daha yüksek oranında artarak 4.111mn TL olarak gerçekleşmiştir. Buna bağlı olarak brüt kar %53,9 oranında artmış ve 2.815mn TL'ye yükselmiştir. Operasyonel giderler aynı dönemde %122 oranında yükselirken, 27mn TL'lik diğer faaliyetlerden net gelir ile birlikte net faaliyet karı 1.671mn TL (2Ç2022'de 1.309mn TL idi) olarak gerçekleşmiştir. Şirket'in FAVÖK'ü aynı dönemde %46,9 oranında artarak 2.308mn TL'ye (103mn EUR) yükselirken (ortalama beklenti 2.461mn TL idi), FAVÖK marjı ise %33,3 olarak gerçekleşmiştir. Özkaynak yöntemiyle değerlenen yatırımlardan 2Ç2023'de 528mn TL net gelir (2Ç2022'de 80mn TL net gelir) kaydedilmiştir. Net finansman gideri aynı dönemde 647mn TL'den 1.145mn TL'ye yükselirken, 378mn TL'lik vergi gideri sonrasında ana ortaklık net dönem karı 887mn TL olarak gerçekleşmiştir. Bir defaya mahsus deprem vergisi, daha yüksek amortisman ve yasal kayıtlardaki parasal döviz varlıklarının yeniden değerlenmesi nedeniyle Yeni Antalya imtiyazı cari dönem vergisinden olumsuz etkilenmiştir. Bunun yanı sıra, yüksek faiz oranları nedeniyle finansman giderleri de artmaktadır.

İkinci çeyrek karına karşın Şirket'in Ocak-Haziran dönemi ana ortaklık net dönem zararı 32mn TL olmuştur. Bir önceki yılın aynı döneminde 295mn TL ana ortaklık net dönem karı kaydedilmişti.

TAV, 2023 yılı beklentilerini aynen korumuştur. Buna göre TAV, 2023 yılında hizmet verilen yolcu sayısını 81-91 milyon olarak belirlerken, 1.230-1.290mn EUR ciro beklemektedir. Şirket 2023 yılı için 330-380mn EUR FAVÖK öngörürken, Net Borç/FAVÖK oranı beklentisini de 5-6 seviyesindedir. Ayrıca şirket 220-260mn EUR yatırım harcaması planlamıştır.

Tofaş (TOASO, Pozitif): TOFAŞ'ın 2023 ikinci çeyrek net dönem karı 4.939mn TL ile hem bizim beklentimiz olan 3.571mn TL'nin hem de 3.520mn TL olan piyasa beklentisinin oldukça üzerinde gerçekleşmiştir. Tahminimizdeki sapmada beklentimizin üzerinde gerçekleşen finansman gelirleri etkili olmuştur. Şirketin 2Ç2022'deki net dönem karı 1.876mn TL idi. Şirketin satış gelirleri 2Ç2023'de bir önceki yılın aynı dönemine göre %51,6 oranında artmış ve 23.366mn TL olmuştur. Aynı dönemde satışların maliyeti de %42,4 oranında yükselmiş ve 18.132mn TL'yi göstermiştir. Finans sektörü faaliyetlerindeki net kar 118mn TL ile geçen sene aynı çeyreğin %72,6 üzerinde gerçekleşmiştir. Şirketin toplam brüt karı %94,6 oranında artarak 5.352mn TL'ye ulaşmıştır. Brüt kar marjı ise yıllık 5,1 puan artışla %22,9 olarak gerçekleşmiştir.

Aynı dönemde operasyonel giderler %105,7 oranında artmış ve 1.144mn TL'yi göstermiştir. Diğer faaliyetlerden ise 2Ç2023'de net 1.258mn TL gider kaydedilmiş ve bunlara bağlı olarak da 2.951mn TL faaliyet karı oluşmuştur. 2Ç2022'de 1.987mn TL faaliyet karı kaydedilmişti. Faaliyet karı marjı 0,3 puan azalışla %12,6 olarak gerçekleşmiştir. Diğer taraftan, 2Ç2023 FAVÖK'ü ise %69,8 artışla 4.367mn TL'yi göstermiştir (Piyasa beklentisi: 3.684mn TL). FAVÖK marjı 2 puan artışla %18,7 seviyesine yükselmiştir. Şirketin yatırım faaliyetlerinden net gelirleri 27mn TL'yi göstermiştir. Net finansman gelirleri (kambiyo ve faiz gelirlerine bağlı olarak) 2Ç2023'de 2.213mn TL olarak gerçekleşmiştir. 2Ç2022'de net finansman giderleri 114mn TL idi. 252mn TL'lik vergi gideri sonrasında 2Ç2023 net dönem karı da 4.939mn TL olarak gerçekleşirken, net kar marjı 9 puan artışla %21,1 seviyesine yükselmiştir.

2. çeyrek karıyla birlikte TOFAŞ'ın 2023 yılı ilk yarı net dönem karı 7.373mn TL'ye ulaşmıştır. 6A2022 yılı net dönem karı 3.005mn TL seviyesindeydi.

Şirket 2023 yılı beklentilerini de yukarı yönlü güncellemiştir. Buna göre, yurtiçi satış beklentisi 190-200bin adete (önceki:175-190bin) yükselmiştir. 70-80bin adet olan ihracat beklentisi ise sabit kalmıştır. Yurtiçi satışlardaki artış öngörüsüyle üretim beklentisi de 230-255bin adetten 235-255bin adete revize edilmiştir. 125mn EUR olan yatırım harcamaları beklentisi aynı kalırken, şirketin VÖK marjı beklentisi >%12'den >%14'e yükselmiştir.

Aksa Akrilik (AKSA, Sınırlı Pozitif): Yeni ürün geliştirme stratejisi kapsamında Ar-Ge çalışmalarının bir ürünü olan "Ultra yüksek molekül ağırlıklı polietilen" ürününe ilişkin yatırım kararı kapsamında; -350 ton/yıl kapasite ile başlayarak kademeli olarak 500 ton/yıl kapasite olacak şekilde Mithra markası altında üretim yapmak üzere yeni bir tesis yatırımına başlanılmasına ve fizibilite çalışmalarına göre 2025 yılından itibaren devreye alınmak üzere 20mn USD mertebesinde olan yatırım bütçesinin kabul edilmesine karar verilmiştir.

Arçelik (ARCLK, Nötr): Bağlı ortaklığı Beko B.V. tarafından Arçelik A.Ş.'ye 13mn EUR tutarında temettü dağıtılmasına karar verilmiştir. Söz konusu temettü 26.07.2023 itibarıyla tahsil edilmiştir.

Emlak Konut GYO (EKGYO, Sınırlı Pozitif): İstanbul Başakşehir Kayabaşı 10. Etap Arsa Satışı Karşılığı Gelir Paylaşımı İşi'nin sözleşmesi, Yüklenici İSRA Group & Kırlangıç Proje İş Ortaklığı ile imzalanmıştır. Arsa satışı karşılığı satış toplam geliri 3.755mn TL, arsa satışı karşılığı şirket payı gelir oranı %40 ve arsa satışı karşılığı şirket payı toplam geliri 1.502mn TL'dir.

Turkcell (TCELL, Nötr): Bağlı ortaklıklarından Lifecell Ventures Coöperatief U.A. ("Lifecell Ventures")'nin, 1.769mn EUR olan sermayesinin, 7,5mnEUR artırılarak 1.777mn EUR'ya çıkarılmasına ilişkin yapılan sermaye artırımında, sermaye taahhüdünün tamamı bağlı ortaklık Turktell Bilişim Servisleri A.Ş. tarafından ödenmiştir.

Zorlu Enerji (ZOREN, Nötr): Şirketin %100 bağlı ortaklığı Rarik Turkison Enerji'nin devralınmak suretiyle şirket bünyesinde birleştirilmesine karar verilmiştir.
Ayrıca, 31.05.2021 tarihli açıklamaya istinaden, Zorlu Solar Pakistan Limited'in şirket sermayesinin %99,7'sini temsil eden 997 adet payın ZGP Pakistan (Private) Limited'e (eski unvanıyla: Zorlu Wind Pakistan (Private) Limited) devri işlemleri tamamlanmıştır.


SEKTÖR HABERLERİ

Beyaz Eşya: TÜRKBESD, 2023'ün ilk 6 ayındaki değerlendirdi. Yılın ilk yarısında 6 ana üründe yurt içi satışlar geçen yılın aynı dönemine göre %18 arttı. İhracat ise bu dönemde %13 oranında düştü. Toplantıda konuşan TÜRKBESD Başkanı Gökhan Sığın, üretimlerinin 33mn adet, ihracatlarının 26mn adet olduğunu ifade etti. Sığın, bu yıl üretimlerinin %2 gerilediğini kaydetti. (Kaynak: Dünya)

 
DİĞER ŞİRKET HABERLERİ

Alkim Kağıt (ALKA): Şirket, 2014 yılında 30mn TL alacaklı ve davacı olduğu, Aytaç Erkaya ve Mehmet Zeki Üçdoğan'dan, alacaklarından 6mn TL'lik kısmına ait dava 06.12.2018 tarihinde şirket lehine sonuçlanmıştı. Davalılar bu karara karşı istinafa başvurmuşlardı. İstinaf başvurusunun karar sonucu da lehimize sonuçlanmıştı. Mahkeme, 6mn TL'nin 10 Eylül 2014 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile alınarak Alkim Kağıt'a verilmesine oy birliği ile karar vermişti. Yargıtay sonucu şirket lehine onanmasına karar vermiştir.

Bosch Fren (BFREN): Fabrika, 31.07.2023 ile 21.08.2023 tarihleri arasında vardiya düzenlenmesi yapılarak, çalışanların yıllık izin hak edişleri kullandırılarak, nöbetçi personel ile bakım çalışmaları gerçekleştirilecek ve müşterilerden gelen talepler doğrultusunda faaliyetlerine kısmen devam edecektir.

Europower (EUPWR): Şirketin %60 bağlı ortaklığı Peak PV Solar Teknolojileri A.Ş., grup firması Girişim Elektrik Sanayi Taahhüt Ve Tic. A.Ş.'nin yapımını üstlendiği ''Merinos Halı Öztüketim Çatı GES Projesi'' işinin güneş paneli (550 Watt Mono Bifacial Güneş Paneli) kısmının üretimi gerçekleştirecektir. Üretimi gerçekleştirilecek kısmın bedeli toplam 19,1mn USD'dir.

Galatasaray Sportif (GSRAY): Galatasaray, 1 Haziran 2022- 31 Mayıs 2023 döneminde 952,3mn TL ana ortaklık net dönem zararı kaydetmiştir. Bir önceki yılın aynı döneminde 377,5mn TL ana ortaklık net dönem zararı kaydedilmişti. Aynı dönemde 541,4mn TL brüt zarar kaydedilirken yatırım faaliyetlerin net 165,7mn TL gelir ve finansman tarafında ise 123,1mn TL net gider kaydedilmiştir.

Gezinomi (GZNMI): Gezinomi, KKTC'deki Fly Kıbrıs Hava Yolları ile online satış kanallarının yönetimini üzerine almak üzere iş anlaşması yapmıştır. 16 Nisan 2023 tarihinde ilk seferini gerçekleştiren Fly Kıbrıs, halihazırda Lefkoşa Ercan Uluslararası Havalimanı'ndan İstanbul, Ankara, İzmir, Ordu - Giresun, Bodrum ve Trabzon'a direkt ve karşılıklı seferler gerçekleştirmektedir.

Mia Teknoloji (MIATK): Yurt içerisinde sağlık ve bilişim alanında faaliyet gösteren özel bir firma ile Türkiye'nin önde gelen şehir hastanelerinden biri için " Network ve Bilgisayar Ürünleri Tedariği " kapsamında 3mn USD bedel ile sipariş onayı alınmıştır.

SDT Uzay Ve Savunma (SDTTR): Şirket, TÜBİTAK Savunma Sanayii Araştırma ve Geliştirme Enstitüsü (SAGE) ile aviyonik sistem bütünü üretimi ve bütünlemesi konusunda 20mn USD tutarında sözleşme imzalamıştır. Siparişe konu ürünlerin teslimatlarının; 2023, 2024 ve 2025 yılları içinde tamamlanması planlanmaktadır.

 
FAİZ PİYASALARI

Çarşamba günü ağırlıklı ortalama fonlama maliyeti %16,50'den %17 seviyesine yükseldi. TCMB dün 1 milyar TL'lik (%17,50'den, 7 gün vadeli) haftalık repo ihalesi açtı. Toplam fonlama tutarı ise repo ihaleleri kaynaklı 5 milyar TL oldu.
 

Yurt içi tahvil piyasasında, dün verim eğrisinde faizlerde kısa vadeli tarafta düşüşler gözlenirken, orta vadeli tarafta yükselişler ve uzun vadeli tarafta yatay seyir görüldü. Buna göre, kısa vadeli tarafta 10 baz puana varan düşüşler görülürken, orta vadeli tarafta 70 baz puana varan yükselişler ve uzun vadeli tarafta yatay hareket gözlendi.


Ziraat Yatırım Menkul Değerler
www.ziraatyatirim.com.tr

                                   ***
                               Yasal Uyarı
 
 Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.

Fed, 25 baz puanlık faiz artırımına giderek faiz oranlarını 2001'den bu yana en yüksek seviyeye çıkardı. Başkan Jerome Powell'ın açıklamaları, merkez bankasının oranları bu seviyelerde bir süre sabit tutabileceğini ima etti ve kurulun verilere bağlı kalacağını yineledi. Fed, bir dizi enflasyon ve istihdam verisinin ardından Eylül ayında tekrar toplanacak. Powell bu toplantıya yönelik bir kılavuz vermekten çekindi. Başkan Powell senaryoya bağlı kaldı, ancak enflasyonun düştüğünü de kabul etti. Reel getirilerin yükseldiği ve mevcut para politikasının ise kısıtlayıcı seviyede oldu paylaşıldı. Hisse senedi piyasaları Powell’ın konuşmasıyla hareketlendi. Fed çalışanları resesyonu artık bir risk olarak görmüyor. Enflasyonun 2025 yılına kadar %2 seviyesine inmesini beklemediğini söyleyen Powell, ABD endekslerindeki primlerin geri verilmesine neden oldu ve kapanış yatay negatif gerçekleşti. Tahvil getirileri geri çekilirken, dolar değer kaybetti ve ons altın primlendi.
Avrupa Merkez Bankası'nın bugünkü toplantısında üst üste dokuzuncu kez faiz oranlarını artırması bekleniyor. Enflasyondaki yavaş gerileme, politika yapıcılar üzerinde faiz oranlarını daha yüksek ve daha uzun süre tutma baskısı oluşturuyor. Kararın ardından Başkan Lagarde’ın basın toplantısı takip edilecek. EURUSD paritesinde hareketlik öne çıkabilir. Bu haftaki bir diğer önemli olay, Cuma günkü Japonya Merkez Bankası toplantısı. Reuters anketine göre, çoğunluğun görüşü politika yapıcıların bir değişikliğe gitmeyeceği yönünde.
Meta Platforms, beklenenden daha iyi sonuçlar ve güçlü kılavuz yayınladı ve seans sonrası piyasada yaklaşık %7 arttı. Vadeli endeks kontraları Meta sonuçlarının da etkisiyle bu sabah itibari ile primli. Honeywell, McDonald's, Intel, Ford Motor, T-Mobile ve Royal Caribbean'dan gelecek bilanço açıklamaları yatırımcıların odağında olacak. İşsizlik başvuruları, Haziran ayı dayanıklı mal siparişleri, ikinci çeyrek GSYİH birinci okuması ve askıdaki konut satışları ABD’de öne çıkan ekonomik veriler.

 Garanti BBVA Yatırım Menkul Kıymetler A.Ş
 https://www.garantibbvayatirim.com.tr/
 

                                  ***
                               Yasal Uyarı
 
 Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, yetkili kuruluşlar tarafından kişilerin risk ve getiri tercihleri dikkate alınarak kişiye özel sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler ise genel niteliktedir. Bu tavsiyeler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Garanti Yatırım Menkul Kıymetler A.Ş. iş burada yer alan bilgilerin, doğruluğundan, yeterliliğinden veya tamlığından ve bu bilgiler ışığında yapılan ve yapılacak olan ileriye dönük yatırımların sonuçlarından hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz. Ayrıca, Garanti Yatırım Menkul Kıymetler A.Ş.'nin yazılı izni olmadıkça içeriği kısmen ya da tamamen üçüncü kişilerce hiç bir şekil ve ortamda yayınlanamaz, iktisap edilemez, alıntı yapılamaz, kullanılamaz. İleti, gönderilen kişiye özel ve münhasırdır. İlave olarak, bu raporun gönderildiği ve yukarıdaki açıklamalarımız doğrultusunda kullanıldığı ülkelerdeki yasal düzenlemelerden kaynaklı tüm talep ve dava haklarımız saklıdır.