Piyasaya Yön Veren Güncel Finans Haberleri

TCMB'nin yarın valörlü 2 hafta vadeli 2 milyar dolar tutarında döviz karşılığı TL swap ihalesine 1 milyar 355 milyon dolar teklif geldi. Gerçekleşen tutar 1 milyar 355 milyon dolar oldu.

İhalede swap puanı minimum 275.00, ortalama 278.12, maksimum 282.00 oldu. Swap puanı teklif ortalaması ise 278.12 olarak gerçekleşti.

ABD ile Çin arasındaki siyasi gerilim hakkında yorum yapan Ocean Network Express’in CEO'su Jeremy Nixon, “ABD'deki birçok şirket, Çin'den yaptıkları ithalatın payını azaltmak istiyor” dedi.
ABD ile Çin arasındaki siyasi gerilim konteyner sevkiyatlarının azalmasına yol açıyor.

Japon konteyner ve denizyolu taşımacılığı şirketi Ocean Network Express’in CEO'su Jeremy Nixon, Capital Link Singapur Denizcilik Forumu'nda “ABD ve Çin arasındaki ticaretin kaldıracının azaldığını görüyoruz. ABD'deki birçok şirket, Çin'den yaptıkları ithalatın payını azaltmak istiyor” dedi.

İlk 10 konteyner şirketi arasında yer alan şirketin CEO’su olan Nixon, Çin’den ABD’ye gelen sevkiyatın payının geçtiğimiz yıl yaklaşık yüzde 10 düştüğünü ifade etti. Nixon ABD’de başlayan, Avrupa’nın da arasında olduğu diğer ticaret ortaklarıyla daha güçlü bağlar kurma trendinin devam edeceğine işaret etti.

bloomberght.com internet sitesinde yayınlanan sözkonusu habere aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz:

https://www.bloomberght.com/lojistik-devinin-ceo-sundan-cin-yorumu-abd-li-sirketler-uzaklasiyor-2330249

JPMorgan : Avrupa Hisselerinde Yükselişin Sonuna Gelinmiş Olabilir

STOXX Europe 600'deki şirketlerin yaklaşık %94'ü, toplamda %8'lik kâr artışıyla dördüncü çeyreği tamamlamıştı. JPMorgan, ABD karşısında Avrupa hisselerine karşı pozitif olduklarını teyit ederken 1Ç23'de gelirlerde yavaşlama öngörüyor. Banka, 2024 beklentilerinin ise Avrupa tarafında iyimser olduğu görüşünde. Mislav Matejka liderliğindeki stratejistler, Avrupa hisse senedi piyasasının iki temel bileşeni olan değer ve döngüsel hisse senetlerinin ileriye dönük olarak düşük performans göstermesini bekliyor. Matejka, önümüzdeki süreçte Avrupa hisse senetlerinin ABD emsallerine karşı defansif duruşunu 4Ç22'ye kıyasla korumakta zorlanabileceğinin de altını çizdi. Avrupa'da, daha düşük gaz fiyatları ve Çin'in yeniden açılması gibi desteklerin ardından ekonomik belirsizlik süreci artıyor. Grafikte, Stoxx Europe 600 F/K oranının endeksle karşılaştırması yer alıyor. Geçtiğimiz ay, beklentilerin agresif bir şekilde düştüğü gözlenirken, endeks F/K'sı 4Ç22'ye göre (12,22) yükselişte. 13,42 seviyelerine yükselen F/K 1Ç23'te bölgede nispeten düşük seyreden tahvil faiz getirilerine, düşen enerji fiyatlarına bağlanabilir. 2023'te mevcut seviyelerde stabilize olması beklenen F/K rasyosunun 2024'te ise 12,60 seviyelerine gerilemesi bekleniyor.

AI Teknolojisi Siber Güvenlik Şirketleri İçin Katalizör Görevi Görebilir

Yapay zeka saldırılarının ortaya çıkışı, siber güvenlik alanında faaliyet gösteren bulut şirketleri için önümüzdeki süreçte büyük bir katalizör olabilir. Uzun yıllardır siber güvenlik bulut şirketleri, şüpheli fidye saldırılarını durdurmak, izlemek ve işletmeleri korumak için yapay zekadan yararlandı. Ancak ChatGPT'nin piyasaya çıkışının ardından üretken yapay zeka kullanım senaryoları ve sohbet robotlarına yönelik yatırımlar hızlandıkça, birçok işletme daha karmaşık tehditlerle savaşmak için daha çok güvenliğe ihtiyaç duyabilir.

Teknoloji ve siber güvenlik segmentinde yer alan şirketlerin performansını izleyen, First Trust NASDAQ Siber Güvenlik ETF'i (CIBR) bu yıl yaklaşık %7,5 arttı. ETF'de yer alan şirketlerin çoğu, bugüne kadar %15,3 artış kaydeden NASDAQ'ta yer alıyor.

Siber güvenlik sağlayıcıları arasında üst sıralarda bulunan CrowdStrike ve Palo Alto Networks yıl başından bugüne sırasıyla %25,6 ve %38,5 arttı. Wall Street analistlerinin çoğu, yapay zeka odaklı yeni tehditleri azaltmak için bulut bilişim hisselerinin zorunlu siber yatırımlarından faydalanması gerektiğini söylüyor. Olası durgunluk beklentileri ve azalan bilişim teknoloji bütçelerine rağmen, mevcut riskler şirketleri siber güvenlik harcamalarına öncelik vermeye ve dolayısıyla sektördeki yükselişi destekleyebilir.

  Yatırım Finansman Menkul Değerler A.Ş.
  https://www.yf.com.tr/

                                  ***
                               Yasal Uyarı
 
 Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.

ABD'li Coca Cola'nın ilk çeyrekte düzeltimiş hisse başına karı %5 artışla 0.68 dolara çıkarak 0.65 dolarlık beklentinin üzerinde geldi.

İlk çeyrekte şirketin gelirleri 10.84 milyar dolarlık beklentinin üzerine çıkarak 11.0 milyar dolar oldu. Düzeltilmiş organik gelir büyümesi %12 olarak gerçekleşti.

Coca Cola 2023 yılı gelir ve hisse başına kar büyüme beklentisini ise teyit etti.

2 Nisan 2023 Pazar günü OPEC+ üyelerinin beklenmeyen üretim kesintisi kararı ile birlikte haftaya %8 primli ve fiyat boşluğu ile başlayan
petrolün, kısa süre içinde söz konusu primin bir miktarını geri verebileceğini düşünmekteyiz.
Petroldeki yükseliş ile birlikte Exxon (XOM), Chevron (CVX), Occidental Petroleum Corporation(OXY) gibi petrol şirketlerinin hisselerinin
de %4.5 - %6.5 arasında prim kazandığını gördük. Petrol fiyatları yükselirken genel itibariyle enerji fiyatlarının yükseleceği düşüncesiyle
yenilenebilir enerji sektöründe faaliyet gösteren şirket hisselerine de dikkat çekmek istedik.
İlgili sektörde Sunnova Energy International (NOVA), Sunrun Inc. (RUN) ve Jinkosolar Holding (JKS) şirketlerinin 3 Nisan 2023 piyasa öncesi
(pre-market) işlemlerde %2 - %6 arasında primli seyrederken piyasa açılışı sonrasında günü, -%2 ile -%1 arasında kayıplarla kapattığını
takip ettik.
OPEC+ kararı sonrası enerji piyasalarında genel yükseliş beklentisi düşüncesi ile birlikte yenilenebilir enerji sektörü tarafındaki bu
ayrışmanın bir anomali ve bir işlem fırsatı olduğunu düşünmekteyiz.
Bu beklentimize istinaden petrol emtia ürünü vadeli kontratlarında (futures) ya da petrol şirketleri hisselerinde satış pozisyonu ile birlikte
yenilenebilir enerji sektörü hisseleri tarafında alış pozisyonlarının aynı anda değerlendirilerek piyasadaki ayrışmanın sonlanması veya
azalmasıyla ilgili bir işlem fırsatı gözetmekteyiz.
Doğrudan emtia ürünü olarak açığa petrol satışı (short sell) stratejisinde CL (1000 varil) veya MCL (100 varil) futures kontratları, hisse
senedi tarafında açığa satış stratejisi için ise yukarıda belirttiğimiz petrol şirketlerinin hisseleri (XOM, CVX, OXY) değerlendirilebilir.
Karşılığında ise yenilenebilir enerji hisselerinde (NOVA, RUN, JKS) alış pozisyonu (long) değerlendirilebilir.
Söz konusu iki bacaklı işlem stratejisinde petrol ve yenilenebilir enerji sektörlerinde fiyat farkındaki ayrışmanın kapanacağı veya azalacağı
gözetilir ve her iki işlem yönünde mutlak getiri hedeflenir

Deniz Yatırım
www.denizyatirim.com.tr
 
                                  ***
                               Yasal Uyarı
 
 Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.

Dünyanın en büyük lüks tüketim firması LVMH'nin piyasa değeri 500 milyar doları aştı. Bu rakam, Avrupalı bir şirket için kilometre taşı oldu.
Fransız lüks tüketim grubu Louis Vuitton Moët Hennessy'nin (LVMH) hisseleri yüzde 0,3 arttı ve şirketin piyasa değeri 500 milyar doları aştı. Böylece ilk kez Avrupalı bir şirketin piyasa değeri 500 milyar doları aştı.

Lüks markaların çatı şirketi olan LVMH'nin ilk çeyrek satışları tahminleri aşmış ve bu gelişmeyle şirket hisselerinde ralli sürmüştü.

Çin'de Kovid-19 kısıtlamalarının kalkmasıyla lüks tüketimin artması ve euro'daki güçlenme şirketin piyasa değerinin yükselmesinde temel sürükleyici oldu.

İlk çeyrek rakamlarının açıklanmasının ardından LVMH dünyanın en büyük 10 şirketi arasına girmişti.

bloomberght.com internet sitesinde yayınlanan sözkonusu habere aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz:

https://www.bloomberght.com/ilk-kez-avrupali-bir-sirketin-piyasa-degeri-500-milyar-dolari-asti-2330247

Kuruluştan konuya ilişkin yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

6 Şubat’ta meydana gelen deprem 11 ildeki konut piyasasını direkt etkilerken, çevre iller ve 3 büyükşehir üzerinde de ciddi değişimlere sebep oldu. “sahibindex Kiralık ve Satılık Konut Piyasası Görünümü” Nisan raporuna göre Ankara’da satılık konut piyasasının canlandığı görülüyor.
 
Emlak piyasasının nabzını tutan sahibinden.com, Bahçeşehir Üniversitesi Ekonomik ve Toplumsal Araştırmalar Merkezi (BETAM) işbirliğiyle hazırladığı “sahibindex Kiralık ve Satılık Konut Piyasası Görünümü” raporunun yenisini yayınlandı. Rapora göre, satılık konut talebi endeksi Şubat’a kıyasla yüzde 3,6 yükseldi. Satılık konut fiyatlarındaki yıllık artış oranı ise Türkiye genelinde düşüş seyrine geçti. Benzer şekilde, konut piyasasındaki canlılık göstergesi olarak değerlendirilen ‘’satılan konutların satılık ilan sayısına oranı” da ülke genelinde ve üç büyükşehirde arttı. Ayrıca, konut piyasasında bir diğer canlılık ölçütü olarak kullanılan satılık konut ilanlarının ne kadar süre yayında kaldıklarını gösteren “kapatılan ilan yaşı” ise geçen aya kıyasla hem ülke genelinde hem de üç büyükşehirde kısaldı. Depremden en çok etkilenen illerde gözlenen veriler satılık konut sayısının bu illerde neredeyse üçte bir, konut talebinin ise yarıdan fazla düştüğünü göstermektedir. Bu illerde hem arz hem de talepte görülen azalma, fiyatlarda sınırlı bir artışla sonuçlandığı görülmektedir.
 
Kiralık konut sayısının yine deprem bölgelerindeki illerde üçte birinden fazla düştüğü gözlemlendi. Bu illerdeki kiralık konut talebi ise önemli farklılıklar gösteriyor. Bu doğrultuda kiralık konut talep endeksi Adıyaman’da yüzde 49,7 azalırken Gaziantep’te yüzde 98,6 arttı. Hatay, Kahramanmaraş ve Malatya’da kiralık konutlar sağlam binalarda yer aldığından konut talebindeki artış yüksek oranda fiyat artışlarına neden oldu, bu üç ilde kira fiyatları geçtiğimiz iki ayda iki katına yaklaştı. Fiyat artış oranları incelendiğinde Hatay’da yüzde 79,1 ve Kahramanmaraş’ta yüzde 88,9 gibi yüksek seviyelerde artış gözlemlendi. Malatya ise yüzde 93,2’lik oranla en yüksek fiyat artışının gerçekleştiği il oldu.
Bültenlere bu linkten ulaşabilirsiniz.

Deprem bölgesinde arz azaldı fiyatlar arttı
Deprem felaketi bölge illerdeki konut arzının önemli ölçüde düşmesine sebep oldu. Kiralık konut arzlarındaki toplam değişim oranları negatif anlamda yüzde 37,1 ve yüzde 89,4 olarak göze çarpıyor(Tablo 1). Gaziantep bu iller arasında konut arzının yüzde 37,1 oranla en az düştüğü il olmuştur. Osmaniye ve Hatay'daki kiralık ilan sayıları da yarıdan fazla düştü. Ne yazık ki depremden en çok etkilenen Malatya, Kahramanmaraş ve Adıyaman'daki kiralık konut arzındaki düşüşlerin yüzde 90'a ulaştığı gözlendi.
 
Bu illerdeki konut arzındaki düşüşe karşılık konut talebinde çok farklı seyirler görülmektedir. Kiralık konut talebi Adıyaman’da neredeyse yarıya düştü. Buna karşılık Kahramanmaraş, Osmaniye, Hatay ve Malatya kiralık konut talebinin arttığı iller olarak öne çıkıyor. Gaziantep ise konut talebinin neredeyse iki katına çıkmasıyla diğer illerden ayrışıyor.

Değişen arz talep dengesi doğal olarak fiyatlara da yansıyor (Tablo 2). En yüksek fiyat artışı görülen il Malatya iken en az artış yaşanan il ise Muğla olarak dikkat çekiyor.
 
Yüksek kira artış oranında Malatya'yı takip eden iller ise Trabzon, Kahramanmaraş, Denizli ve Ordu oldu. En düşük kira artışının görüldüğü iller de İstanbul, Van, Erzurum ve Diyarbakır oldu.

Satış fiyatları artışı yavaşladı
Satılık konut fiyatlarındaki yıllık artış oranı Türkiye genelinde düşüş seyrine geçti. (Şekil 1). Şubat'ta yüzde 131,6 olan yıllık fiyat artışı Mart'ta yüzde 122'ye gerilediği gözlemlendi. Mart ayında depremin etkilerinin ortadan kalkmadığı ancak, Mart'ta baz etkisinin daha baskın olmasından dolayı yıllık fiyat artış hızı geriledi.


Şubat ayındaki değerle kıyaslandığında, satılık konut cari fiyatlarındaki yıllık artış oranının üç büyükşehirde düştüğü görülüyor. Şubat'tan Mart'a yıllık artış oranı İstanbul'da yüzde 127'den yüzde 112,6'ya, Ankara'da yüzde 141,7'den yüzde 138,3'e, İzmir'de ise yüzde 133,5'ten 124,8'e geriledi.
 
Satılan konut sayısının satılık ilan sayısına oranı en çok Ankara'da yükseldi
Satılan konutların toplam satılık ilan sayısına oranı üç büyük ilde de yükseldi (Şekil 2). Bu oran geçen aya kıyasla İstanbul'da 0,3 puan, Ankara'da 1,7 puan, İzmir'de ise 0,1 puan arttı. Mart ayının verilerine göre satılan konutların toplam satılık ilan sayısına oranı İstanbul'da yüzde 4,6, Ankara'da yüzde 7,6, İzmir'de ise yüzde 4,6 oldu.

Yıllık reel satış fiyatı artış oranı Ankara'da artarken İstanbul'da ve İzmir'de düştü
Reel satış fiyatı yıllık artış oranı Ankara'da artarken İstanbul'da ve İzmir'de azaldı. Reel satış fiyatı yıllık artış oranı Şubat'tan Mart'a Ankara'da 2,6 yükseldi, İstanbul'da 5,1 puan, İzmir'de ise 1,2 puan düştü. Satılık konut reel fiyatlarındaki yıllık artış oranı İstanbul'da yüzde 41,2, Ankara'da yüzde 58,3 ve İzmir'de yüzde 49,3 olarak kaydedildi.

Kuruluştan konuya ilişkin yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Borusan Grup şirketlerinden Borusan EnBW Enerji, Akbank, EBRD (Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası) / FMO (Hollanda Girişimci Kalkınma Bankası), Garanti Bankası, ICBC Turkey, Türkiye İş Bankası, Türkiye Sınai Kalkınma Bankası (TSKB), Yapı Kredi'den toplam 600 milyon dolar finansman sağladı. Şirket finansmanı yenilenebilir enerji yatırımları ve yeni iş alanları için kullanacak

Borusan Grup şirketlerinden Borusan EnBW Enerji, Akbank, EBRD (Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası) / FMO (Hollanda Girişimci Kalkınma Bankası), Garanti Bankası, ICBC Turkey, Türkiye İş Bankası, Türkiye Sınai Kalkınma Bankası (TSKB), Yapı Kredi'den toplam 600 milyon dolar finansman sağladı. Tamamı yenilenebilir enerji tesislerinden oluşan kurulu gücü ile Borusan EnBW Enerji, aldığı finansmanla Türkiye'nin ve dünyanın sürdürülebilirliğine doğrudan katkı sağlayan yenilenebilir enerji yatırımlarını ve yeni iş alanlarındaki çalışmalarını yürütecek.
Borusan EnBW Enerji, aldığı finansmanla şirketin enerji portföyünü konsolide edecek bir yeniden yapılanma planlarken yenilenebilir enerji yatırımlarını sürdürerek bu alanda öncü çalışmalarına devam edecek.
Borusan'ın sürdürülebilirlik odak alanları olan iklim, insan ve inovasyon başlıklarında kapsayıcı çalışmalar yürüten Borusan EnBW Enerji, aldığı finansmanla yenilenebilir enerji yatırımlarının yanında bu sektörde özellikle saha rollerinde çalışan kadın istihdamını artıracak çalışmalar da yapacak.
Sürdürülebilirlik alanında öncü çalışmalar yürüttüklerini belirten Borusan EnBW Enerji Genel Müdürü Enis Amasyalı, "Borusan EnBW Enerji olarak 12 enerji santralinden oluşan yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı kurulu gücümüz ve portföyümüz ile Türkiye'nin ve dünyanın sürdürülebilirliğine doğrudan katkı sağlayan ve rüzgâr enerjisi alanında lider üretim şirketlerinden biriyiz. Sağladığımız bu finansmanla yenilenebilir enerji yatırımlarımız ve yeni iş alanlarındaki çalışmalarımıza hız verirken sektördeki yeşil yaka çalışan açığının kapatılmasına katkı sağlamak amacıyla kadın istihdamı konusunda adımlar atmaya devam edeceğiz" dedi.