Tüm Alışverişlerinizde Kargo Bedava.
Sepetiniz Boş
Görünüşe göre henüz seçim yapmamışsınAlışverişe Başla
ürün bulundu.
Altın ve Dolara yön veren güncel finans haberlerini kaçırma...
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
2007 yılında Proje Yöneticisi olarak Pfizer ailesine katılan Metin Hullu, 1 Nisan itibariyle Pfizer Türkiye Ülke Başkanı oldu. Metin Hullu, daha önce İsrail Ülke Müdürü olarak görev yapmaktaydı.
Boğaziçi Üniversitesi Kimya Mühendisliği bölümünden mezun olan Metin Hullu, New York Columbia Üniversitesi'nde Endüstri Mühendisliği dalında yüksek lisansını tamamladı. Pfizer'deki 16 yılı aşkın kariyer yolculuğunda pazarlama, pazar erişim, strateji ve liderlik pozisyonlarında sorumluluklar üstlenen Metin Hullu, Şubat 2021'den bu yana İsrail Ülke Müdürü olarak görev yapmaktaydı.
Metin Hullu, 2007-2012 yılları arasında Pfizer Türkiye'de pazarlama alanında farklı görevlerde çalışmasının ardından 2013 yılında Pazara Erişim Müdürü olarak atandı. Hullu, Mayıs 2014 - Aralık 2019 tarihleri arasında ise İnflamasyon ve İmmünoloji Kategori Liderliğini üstlendi. Aralık 2019 - Şubat 2021 tarihleri arasında Pfizer'in Global takımında Ticari Performans Liderliğinden sorumlu olan Metin Hullu, Şubat 2021'den bu yana Pfizer İsrail Ülke Müdürü görevini yürütüyordu.
Yeni göreviyle beraber Gelişen Pazarlar Liderlik Takımı'na dahil olan Metin Hullu'nun yıllar içinde edindiği güçlü deneyimi ve liderlik yeteneğinin yanı sıra yenilikçi çözümler üretme becerisinin Türkiye organizasyonuna büyük katkı sağlaması bekleniyor. Metin Hullu, evli ve bir çocuk babasıdır.
Pfizer Türkiye Ülke Başkanı Metin Hullu, yeni göreviyle ilgili şunları söyledi: “Pfizer, tüm dünyada karşılanmamış sağlık ihtiyaçlarına yönelik yenilikçi çözümler geliştiriyor ve bu amaçla bilim üretiyor. Pfizer Türkiye'nin varlık nedeni ise Türkiye'nin küresel bilim ve bilgi ekosistemiyle bağlantılarını güçlendirmek, Türkiye'nin bilimsel birikimini dünyaya açmak. Bu çerçevede 1957'den beri gerek üretim gerek AR-GE gerekse yenilikçi ilaçların ve aşıların hastalara ulaştırılmasının yanı sıra küresel bilgi birikiminin Türkiye'deki yerel temsilcisi olarak konumlanıyoruz. Pfizer'de “hastaların hayatını değiştiren çığır açan yenilikler” olarak tanımladığımız amacımız için işimizi azimle yapmaya devam ediyoruz.
Çalışanlarına ve liderlerine yatırım yapan, aynı zamanda bir lider okulu niteliğindeki Pfizer ailesinin 16 yılı aşkın süredir bir üyesi olmanın, şimdi ise Türkiye Ülke Başkanı olmanın gururunu yaşıyorum.”
Pfizer hakkında
Pfizer, 170 yıldır “hastaların hayatını değiştiren çığır açan yenilikler” hedefiyle çalışmakta, bugünün ilaç endüstrisinde yenilikçi ve yüksek teknolojili yaklaşımlarla yeni tedavilere odaklanmaktadır. Pfizer, bir yandan dünyanın en yaygın kullanılan temel sağlık ürünlerini üretip ilaç ve aşılarıyla sağlığın korunmasına katkı sağlarken, diğer yandan geleceği şekillendirecek ve hastaların en yüksek faydayı sağlayabileceği tedaviler üzerinde araştırmalar yürütmektedir. Pfizer'de kanser, kardiyovasküler hastalıklar gibi evrensel sağlık sorunlarına karşı tedaviler geliştirilirken, çok nadir görülen hastalıklara karşı mücadele için çalışılmaktadır. Üniversiteler, dernekler ve kamu ile yaptığı ortak çalışmalarla iş, yatırım ve inovasyon ortamına katkı sağlayan Pfizer, 1957 yılından beri Türkiye'de de hizmet vermektedir.
www.pfizer.com.tr
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK)
tarafından yayınlanan Nisan ayı enflasyon rakamlarını değerlendirdi.
Bankanın enflasyon değerlendirmesinin tamamı aşağıda bulunuyor.
Tüketici fiyatları nisan ayında yüzde 2,39 oranında artmış, yıllık enflasyon 6,83 puan azalışla yüzde 43,68 seviyesine
gerilemiştir. Bu dönemde yıllık enflasyon tüm ana gruplarda düşüş kaydetmiştir. Aylık enflasyonun seyrinde bir
önceki ayda olduğu gibi gıda ve hizmet grupları öne çıkarken, enerji fiyatları belirgin bir oranda gerilemiştir. Gıda
fiyatları temelde kırmızı ve beyaz et ile işlenmiş et ürünlerinin öncülüğünde tarihsel nisan ayı eğiliminin üzerinde
artış kaydetmiştir. Hizmet grubunda ise aylık fiyat artışları alt gruplar genelinde gözlenirken grubun tüketici yıllık
enflasyonuna düşürücü etkisi 0,57 puan olmuştur. Enerji grubu fiyatları olumlu seyreden dış fiyat hareketlerinin
yansımasıyla önemli ölçüde gerilemiştir. Nisan ayında üretici fiyatları, enerji fiyatlarında süregelen azalış eğiliminin
desteğiyle sınırlı bir oranda artmış, yurt içi üretici fiyatları yıllık artış oranı 10,34 puan gerileyerek yüzde 55,11
olmuştur. Bu görünüm altında, mevsimsellikten arındırılmış verilerle aylık artış oranı B göstergesinde yavaşlarken C
göstergesinde bir miktar yükselmiş, göstergelerin yıllık enflasyonları sırasıyla yüzde 48,02 ve yüzde 45,48
seviyelerine gerilemiştir.
Değerlendirmeler
Nisan ayında tüketici fiyatları yüzde 2,39 oranında artmış ve yıllık enflasyon 6,83 puan azalarak yüzde 43,68’e
gerilemiştir. Yıllık değişim oranı B endeksinde 4,09 puan düşüşle yüzde 48,02, C endeksinde
1,88 puan azalışla yüzde 45,48 olmuştur.
Alt grupların yıllık tüketici enflasyonuna katkıları incelendiğinde, bu dönemde ana grupların tamamında düşüş
yaşanmıştır. Bir önceki aya göre gıda ve alkolsüz içecekler, enerji, temel mallar, hizmet ve alkol-tütün-altın
gruplarının katkıları sırasıyla 2,91; 2,15; 0,92; 0,57 ve 0,28 puan azalmıştır.
Mevsimsellikten arındırılmış verilerle incelendiğinde, aylık artışlar önceki aya kıyasla B endeksinde yavaşlarken, C
endeksinde bir miktar yükselmiştir (Grafik 3). Fiyat artışları, B endeksini oluşturan gruplardan hizmet sektöründe
bir önceki aya kıyasla güçlenirken, temel mallarda ılımlı seyrini korumuş, işlenmiş gıda grubunda ise zayıflamıştır
Hizmet fiyatları nisan ayında yüzde 3,89 oranında yükselmiş, grup yıllık enflasyonu 1,31 puan azalarak yüzde 58,62
olmuştur. Bu dönemde yıllık enflasyon ulaştırma grubunda daha belirgin olmak üzere ulaştırma ve
lokanta-otel alt gruplarında gerilerken, diğer hizmetler grubunda yatay seyretmiş, kira ve haberleşmede ise
yükseliş kaydetmiştir. Haberleşme grubunda aylık fiyat artışı yüzde 8,02 ile yüksek bir oranda gerçekleşmiş ve bu
gelişmede cep telefonuyla yapılan görüşme ile internet ücretlerindeki artışlar belirleyici olmuştur. Başta kırmızı et
olmak üzere son dönem gıda fiyatlarındaki görünümle birlikte lokanta-otel grubunda aylık fiyat artışları yüksek
seyrini korumuştur. Ulaştırma hizmetleri aylık fiyat artışı karayolu ile şehirlerarası yolcu taşımacılığındaki artışın
etkisiyle yüzde 3,08 olarak gerçekleşmiş, bu grupta yıllık enflasyon yüzde 45,44’e gerilemiştir. Diğer hizmetler alt
grubundaki aylık fiyat artışları genele yayılırken geçen ayın ardından bu dönemde de paket tur fiyatlarında
gözlenen yükseliş öne çıkmıştır. Kira alt grubunda aylık artış yüzde 4,37 seviyesinde iken yıllık enflasyon yüzde
66,76 oranına yükselmiştir.
Temel mal grubu yıllık enflasyonu 2,42 puan düşerek yüzde 34,16 seviyesine gerilemiştir. Nisan ayında yıllık
enflasyon tüm alt gruplarda düşüş kaydetmiştir (Grafik 6). Dayanıklı mal fiyatları (altın hariç) aylık bazda yüzde
3,05 oranında yükselirken, alt grup yıllık enflasyonu 2,74 puan azalışla yüzde 37,47 olmuştur. Nisan ayında, fiyat
artışları otomobil (yüzde 4,32) ve beyaz eşya kalemlerinde (yüzde 3,52) güçlenmiş, mobilyada (yüzde 1,70) ise
yavaşlamıştır. Diğer temel mallarda fiyatların aylık artışı yüzde 1,09 ile bir önceki aya kıyasla zayıflamış, bu alt
grupta yıllık enflasyon 1,15 puan gerilemeyle yüzde 43,33 olarak gerçekleşmiştir. Yasal karlılık baremlerinde mart
ayı ortasında gerçekleşen düzenlemenin sarkan etkisiyle fiyatları yüzde 5,36 oranında artan ilaçlar, alt grup içinde
öne çıkan kalem olmuştur. Yeni sezon geçişinin yaşandığı giyim ve ayakkabı grubunda fiyatların aylık artış oranı
yöntem değişikliğine de bağlı olarak (yazlık ürünlerin endekse giriş ayının nisan ayından mayıs ayına kayması)
ılımlı seyretmiştir.
Enerji fiyatları nisan ayında yüzde 3,86 ile yüksek bir oranda gerilemiş, grup yıllık enflasyonu 14,47 puanlık düşüşle
yüzde 21,19 seviyesinde gerçekleşmiştir (Grafik 7). Bu gelişmede, meskenlere yönelik elektrik fiyatlarında yapılan
yüzde 15’lik indirim belirleyici olurken, tüp gaz (yüzde -4,66) ve akaryakıt (yüzde -1,24) fiyat gelişmeleri aylık
düşüşe katkı sağlayan diğer kalemler olmuştur.
Gıda ve alkolsüz içecekler grubu fiyatları nisan ayında yüzde 3,95 oranında artmış, yıllık enflasyon 13,97 puan
azalarak yüzde 53,92 olmuştur . Yıllık enflasyon işlenmemiş gıdada 13,24 puan düşüşle yüzde 52,70’e,
işlenmiş gıdada ise 13,93 puan düşüşle yüzde 57,75 seviyesine gerilemiştir (Grafik 8). Mevsimsellikten arındırılmış
veriler bu dönemde sebze fiyatları kaynaklı olarak taze meyve ve sebze fiyatlarında artışa işaret etmiştir. Taze
meyve ve sebze dışı işlenmemiş gıda grubunda kırmızı ve beyaz et fiyatlarındaki belirgin yükselişler devam
etmiştir. İşlenmiş gıdada aylık enflasyon (yüzde 0,97) ılımlı seyretse de et fiyatlarındaki artış paralelinde işlenmiş et
ürünleri fiyatlarında yükseliş devam etmiştir. Ekmek ve tahıl fiyatlarındaki artış ise son iki yılda kaydedilen en
düşük oranda gerçekleşmiştir.
Yurt içi üretici fiyatları nisan ayında yüzde 0,81 oranı ile sınırlı bir artış kaydetmiş, yıllık enflasyon 10,34 puan
azalarak yüzde 52,11 olmuştur . Ana sanayi gruplarına göre yıllık enflasyon alt grupların
tümünde düşüş kaydederken (Grafik 10), aylık bazda enerji fiyatları sanayi doğal gaz ve elektrik fiyatlarındaki
gelişmelere istinaden belirgin azalışını (yüzde -9,72) sürdürmüştür. Aylık fiyat gelişmeleri sektörler bazında
incelendiğinde, elektrik-gaz imalatı, tütün ürünleri, rafine edilmiş petrol ürünleri ve kömür fiyatlarında düşüş
gözlenirken, metal cevheri, madencilik, gıda, motorlu kara taşıtları ve tekstil sektörlerinde nispeten daha yüksek
fiyat artışları gözlenmiştir.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2022 yılı gelir dağılımı istatistiklerini açıkladı.
Gelir Dağılımı İstatistiklerinin hesaplandığı Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırması 2022 yılı sonuçlarına ilişkin gelir bilgileri, bir önceki takvim yılı olan 2021 yılını referans almaktadır. Gelir hesaplamalarında; hanehalkı gelirleri, hanehalkı büyüklüğü ve kompozisyonu dikkate alınarak eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert gelirine dönüştürülmektedir.
Son yapılan araştırma sonuçlarına göre; en yüksek eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert gelirine sahip %20'lik grubun toplam gelirden aldığı pay bir önceki yıla göre 1,3 puan artarak %48,0'a çıkarken, en düşük gelire sahip %20'lik grubun aldığı pay 0,1 puan azalarak %6,0 oldu.
Sıralı %20'lik gruplar itibarıyla yıllık eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert gelirinin dağılımı (%), 2013-2022
Gini katsayısı 0,415 olarak tahmin edildi
Gelir dağılımı eşitsizliği ölçütlerinden olan Gini katsayısı, sıfıra yaklaştıkça gelir dağılımında eşitliği, bire yaklaştıkça gelir dağılımında bozulmayı ifade etmektedir. Gini katsayısı hesabında hanenin ve fertlerin elde ettiği yıllık gelirlerin toplamından, gelir referans döneminde ödenen vergiler ve diğer hane veya kişilere yapılan düzenli transferler düşüldükten sonra bulunan hanehalkı kullanılabilir geliri kullanılmaktadır.
Daha önceki yıllarda eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert geliri üzerinden hesaplanan Gini katsayısı; yapılan sosyal transferlerin gelir dağılımı üzerindeki etkisini görmek amacıyla tüm sosyal yardımlar hariç ve emekli ve dul-yetim maaşı dahil diğer tüm sosyal transferler hariç tutularak iki farklı yöntemle de ayrıca hesaplandı.
En son yapılan araştırma sonuçlarına göre Gini katsayısı bir önceki yıla göre 0,014 puan artış ile 0,415 olarak tahmin edildi. Tüm sosyal transferler hariç tutulduğunda Gini katsayısı 0,487, emekli ve dul yetim maaşı dahil diğer tüm sosyal transfer gelirleri hariç tutulduğunda ise 0,423 olarak tahmin edildi.
Eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert gelirine göre gelir dağılımı göstergeleri, 2013-2022
Toplumun en yüksek gelir elde eden %20'sinin elde ettiği payın en düşük gelir elde eden %20'sinin elde ettiği paya oranı şeklinde hesaplanan P80/P20 oranı 7,6'dan 7,9'a, gelirden en fazla pay alan %10'unun elde ettiği gelirin en az pay alan %10'unun elde ettiği gelire oranı şeklinde hesaplanan P90/P10 oranı ise 13,7'den 14,2'ye yükseldi.
Yıllık ortalama hanehalkı kullanılabilir geliri 98 bin 416 TL oldu
Türkiye'de yıllık ortalama hanehalkı kullanılabilir geliri %28,3 artarak 2022 yılı anket sonuçlarına göre 98 bin 416 TL oldu.
Yıllık ortalama hanehalkı kullanılabilir geliri ve bir önceki yıla göre değişim, 2013-2022
Yıllık ortalama eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert geliri 48 bin 642 TL oldu
Türkiye'de yıllık ortalama eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert geliri bir önceki yıla göre %30,1 artarak 37 bin 400 TL'den 48 bin 642 TL'ye yükseldi.
Yıllık ortalama eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert geliri ve bir önceki yıla göre değişim, 2013-2022
En yüksek yıllık ortalama eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert geliri tek kişilik hanelerde oldu
Yıllık ortalama eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert gelirlerinde en yüksek gelir, geçen yıla göre 13 bin 257 TL artarak 62 bin 554 TL ile tek kişilik hanehalklarının oldu. Çekirdek aile bulunmayan birden fazla kişiden oluşan hanehalklarının yıllık ortalama eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert geliri 60 bin 696 TL iken tek çekirdek aileden oluşan hanehalklarında bu değer 49 bin 902 oldu. En düşük yıllık ortalama eşdeğer kullanılabilir hanehalkı fert gelirine sahip hanehalkı tipi ise 36 bin 210 TL ile en az bir çekirdek aile ve diğer kişilerden oluşan hanehalkları oldu.
Hanehalkı tipine göre yıllık ortalama eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert geliri (TL), 2021, 2022
Toplam gelirden en yüksek payı %46,2 ile maaş ve ücret geliri aldı
Toplam gelir içerisinde en yüksek payı, %46,2 ile bir önceki yıla göre 0,9 puan azalan maaş ve ücret geliri aldı. İkinci sırayı %21,0 ile önceki yıla göre 3,5 puan artan müteşebbis geliri alırken üçüncü sırayı %20,2 ile önceki yıla göre 3,7 puanlık azalış gösteren sosyal transfer geliri oluşturdu.
Tarım gelirinin müteşebbis geliri içindeki payı %19,8 olurken, emekli ve dul-yetim aylıklarının sosyal transferler içindeki payı ise %89,8 olarak gerçekleşti.
Gelir türlerine göre dağılım ve geçen yıla göre fark, 2021, 2022
En yüksek yıllık ortalama esas iş geliri 87 bin 451 TL ile yükseköğretim mezunlarının oldu
Yıllık ortalama esas iş gelirleri sırasıyla yükseköğretim mezunlarında 87 bin 451 TL, lise ve dengi okul mezunlarında 62 bin 835 TL, lise altı eğitimlilerde 46 bin 916 TL, bir okul bitirmeyenlerde 34 bin 755 TL ve okur-yazar olmayan fertlerde 25 bin 406 TL olarak hesaplandı. Geçen yıla göre yıllık ortalama esas iş gelirinde en yüksek artış %34,1 ile bir okul bitirmeyen, en düşük artış ise %28,1 ile okur-yazar olmayan fertlerde oldu.
Eğitim durumuna göre yıllık ortalama esas iş gelirleri (TL), 2021, 2022
Yıllık ortalama esas iş gelirinde en yüksek artış %41,3 ile tarım sektöründe oldu
Esas iş gelirleri sektörel ayrımda incelendiğinde; en yüksek yıllık ortalama gelirin 66 bin 072 TL ile hizmet sektöründe, en düşük yıllık ortalama gelirin ise 46 bin 106 TL ile tarım sektöründe olduğu görüldü. Bir önceki yıla göre; yıllık ortalama esas iş gelirinde en yüksek artış %41,3 ile tarım sektöründe gözlenirken, bunu %35,5 ile inşaat sektörü izledi. Diğer taraftan sanayi sektöründe %32,1, hizmet sektöründe ise %29,1 artış gözlendi.
Yıllık ortalama esas iş gelirleri ve geçen yıla göre değişim, 2021, 2022
En yüksek yıllık ortalama esas iş geliri 220 bin 482 TL ile işverenlerin oldu
Yıllık ortalama esas iş gelirleri sırasıyla işverenlerde 220 bin 482 TL, kendi hesabına çalışanlarda 58 bin 697 TL, ücretli maaşlılarda 56 bin 899 TL ve yevmiyelilerde 25 bin 632 TL olarak hesaplandı. Geçen yıla göre en yüksek artış %61,8 ile işverenlerde, en düşük artış ise %21,5 ile ücretli maaşlılarda oldu.
Esas işteki durumlarına göre yıllık ortalama esas iş gelirleri (TL), 2021, 2022
En düşük gelir TRB2 (Van, Muş, Bitlis, Hakkari) bölgesinde gerçekleşti
Son yapılan araştırma sonuçlarına göre, Türkiye'de yıllık ortalama eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert geliri 2022 yılında 48 bin 642 TL iken, İBBS 2. Düzey bölgeleri itibarıyla en yüksek olduğu bölge 69 bin 904 TL ile TR10 (İstanbul) bölgesi oldu. Bu bölgeyi, 59 bin 798 TL ile TR51 (Ankara) bölgesi ve 59 bin 272 TL ile TR31 (İzmir) bölgesi izledi. En düşük yıllık ortalama eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert geliri ise 23 bin 063 TL ile TRB2 (Van, Muş, Bitlis, Hakkari) bölgesinde gerçekleşti.
Yıllık ortalama eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert geliri (TL), İBBS 2. Düzey, 2022
Gelir eşitsizliği en az TRB1 ve TR81 bölgelerinde oldu
Son yapılan araştırma sonuçlarına göre P80/P20 oranı Türkiye'de 7,9 iken, bu değerin en düşük olduğu İBBS 2. Düzey bölgeleri 4,5 ile TRB1 (Malatya, Elazığ, Bingöl, Tunceli) ve TR81 (Zonguldak, Karabük, Bartın) olurken bu bölgeleri 4,9 ile TR42 (Kocaeli, Sakarya, Düzce, Bolu, Yalova) bölgesi izledi.
P80/P20 oranının en yüksek olduğu İBBS 2. Düzey bölgeleri ise 8,1 ile TR10 (İstanbul), 7,9 ile TRA2 (Ağrı, Kars, Iğdır, Ardahan) ve 7,4 ile TR52 (Konya, Karaman) oldu.
Bir önceki yıla göre son %10'luk grupta olanların %70,5'i aynı gelir grubunda kaldı
Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırmasının panel bir çalışma olması nedeni ile ilk defa bu yıl yıllar itibarıyla geçiş istatistikleri üretildi.
Eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert gelirine göre sıralı %10'luk gelir grupları itibarıyla fertlerin bir önceki yıla göre yüzdelik geçişleri incelendiğinde; bir önceki yılda birinci %10'luk grupta olan fertlerin 2022 yılında %55,4'ünün, son %10'luk grupta olan fertlerin ise %70,5'inin gelir grubu değişmedi. Ayrıca 2021 yılında birinci %10'luk grupta olan fertlerin %23,7'sinin 2022 yılında gelir grubu birden fazla yükseldi. Son %10'luk grupta olan fertlerin ise %8,3'ünün gelir grubu birden fazla düştü.
Fertlerin bir önceki yıla göre %10'luk gelir gruplarındaki geçiş oranları (%), 2021-2022
Bir önceki yılda işsiz olan fertlerin %45,4'ü 2022 yılında çalışmaya başladı
Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırması panel veriden elde edilen sonuçlara göre 2021 yılında işsiz olan fertlerin %45,4'ü 2022 yılında çalışmaya başladı. Faaliyet durumu 2021 yılında çalışan olarak belirlenen fertlerin 2022 yılında %90,5'i çalışma hayatına devam etti. Bir önceki yıl işgücüne dahil olmayan fertlerin ise %11,4'ü işgücüne katıldı.
Nisan ayı yıllık TÜFE enflasyonu %50,51'den %43,68'e gerilerken,
yılbaşından bu yana enflasyon %15,21'e ulaştı. Fed fonlama faizini
beklentilere paralel olarak 25 baz puan artırarak %5,00-%5,25
aralığına yükseltti. Caixin Çin Genel İmalat PMI Mart ayındaki 50,0
seviyesinden Nisan ayında beklenmedik bir şekilde 49,5'e
gerileyerek 50,3 olan piyasa tahminlerinin altında kaldı. Bugün
Türkiye reel efektif döviz kuru verisi ve enflasyon raporu
yayımlanacak. Yurtdışında AMB toplantısı takip edilecek. Bu sabah
Asya endeksleri karışık bir görünüm sergilerken, ABD vadelileri
hafif alıcılı işlem görüyor. Borsa İstanbul’un yatay başlamasını
öngörüyoruz.
Oyak Yatırım Menkul Değerler A.Ş.
***
Yasal Uyarı
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.
Dün Fed beklentiler dahilinde politika faizini 25 baz puan artırarak yüzde %5 - 5,25 aralığına çıkardı ve faiz artışlarının sonuna gelinebileceğinin sinyalini verdi. Diğer yandan, toplantı sonrasında konuşan Fed Başkanı Powell, enflasyona vurgu yaparak gerekirse para politikasını daha da sıkılaştıracaklarını söyleyerek veri odaklı kalmaya devam edeceklerini belirtti. Piyasa ilk etapta karar olumlu tepki verse de sonrasında Powell'ın açıklamalarının bir miktar belirsizlik yaratması nedeniyle baskı altında kaldı. ABD borsaları dün yaklaşık %0,5 - %0,8 arasında değer kaybetti. Bu arada, bölgesel bankalara yönelik endişeler de risk unsusu olarak izlenmeye devam ediliyor. Bazı bölgesel bankaların kurtarılmasına yönelik opsiyonların değerlendirildiğine yönelik gelişmeler sektöre yönelik stresin gündemde kalmasına neden oluyor. Bu sabaha bakıldığında ise ABD vadelilerinde hafif alıcılı bir seyir var. Japonya hariç MSCI Asya Pasifik endeksi de %0,5 civarında artıda seyrediyor. Dolar endeksi (DXY) yatay bir görüntü çizerken, Gelişmekte Olan Para birimleri artıda. Yurtiçi tarafta ise seçim ayına girerken Borsa İstanbul'da düşük hacimle birlikte yüksek oynaklık ve baskı dün de devam etti. Gün içerisinde 4.311 seviyesine kadar gerileyen endeks, bu seviyeden gelen alımlar sonrasında günü 4.486 seviyesinden tamamladı. Ancak kapanış negatif bölgede gerçekleşti ve TUPRS, THYAO, SISE, BIMAS ile Holdinglerin katkısına karşın BIST100 günü %0,45 oranında düşüşle tamamladı. Endekse sırasıyla EREGL, KOZAL, HEKTS, SASA ve GESAN puan bazlı en çok negatif etki yapan hisseler olarak öne çıkarken, gün sonunda 79 hisse günü ekside tamamladı. BIST100'ün bugüne ise yatay bir görüntüyle başlamasını beklerken, endekste genel olarak baskı sürebilir.
MAKROEKONOMİ
ABD'de nisan ayı S&P Global hizmet sektörü PMI verisi, 53,7'dan 53,6 seviyesine hafif aşağı yönlü revize edilerek hizmet sektöründe büyümenin hafif yavaşladığına işaret etmekle birlikte büyüme bölgesindeki seyrini üçüncü ayda sürdürdü ve son bir yıllık dönemdeki en hızlı büyümeye işaret etmeye devam etti. Detaylara bakıldığında, nisan ayı verisi, artan iç talep ve yeni müşterilerin kazanılmasının etkisiyle artan yeni işlerle Nisan 2022'den bu yana hizmet sektöründeki en hızlı büyümeye işaret etti. ABD'de nisan ayına ilişkin ISM imalat dışı endeksi ise, 51,2'den 51,9 seviyesine beklentilerin (51,8) hafif üzerinde yükselerek imalat dışı sektörlerde büyümenin hafif hızlandığına işaret etti ve büyüme bölgesindeki seyrini dördüncü aya taşıdı. Detaylara bakıldığında, yeni siparişlerdeki hızlı artışın yanında, Aralık 2015'ten bu yana en hızlı tedarikçi teslimat performansı ile imalat dışı sektörlerde büyümenin hızlandığı gözlendi.
Bunun yanında, ABD'de istihdam piyasası verilerinden nisan ayı ADP özel sektör istihdam verisi izlendi. ADP özel sektör istihdam artışı, nisanda 142 bin kişi seviyesinden 296 bin kişi seviyesine yükselerek beklentilerin (150 bin kişi artış) belirgin şekilde üzerinde geldi ve böylece Temmuz 2022'den bu yana en güçlü seviyede gerçekleşti. Nisanda özel sektör istihdamındaki güçlü artışta, özellikle işverenlerin, personel maaş artışlarını kontrol altında tutmalarının desteğiyle yoğun bir şekilde işe alımları artırmaları etkili oldu. Detaylara bakıldığında hizmetler, inşaat ve madencilik sektörleri istihdam artışı kaydederken, buna karşın imalat sanayinde istihdamın düşüşünü sürdürmesi ve hizmet sektöründe bazı sektörlerde (finansal hizmetler vb.) istihdam düşüşleri gözlenmesi, istihdam artışının tabana yaygın olmadığına işaret etti.
Yurt içinde ise, TÜİK tarafından nisan ayı TÜFE ve ÜFE verileri yayınlandı. Nisan ayında TÜFE, Bloomberg piyasa beklentisi olan %2,60'ın altında aylık %2,39 arttı (martta aylık %2,29 artmıştı), TÜFE yıllık bazda ise devam eden baz etkisiyle birlikte %50,51'den %43,68'e geriledi ve böylece Aralık 2021'den bu yana en düşük seviyede gerçekleşti. Öte yandan, çekirdek B ve C göstergelerindeki aylık artış ortalama %2,98 ile manşet enflasyonun üzerinde gerçekleşti, B çekirdek göstergesi yıllık %52,11'den %48,02'ye, C endeksi %47,36'dan %45,48'e geriledi.
• Aylık TÜFE'ye mallar ve hizmet ayrımında bakıldığında, bir önceki aya göre hafif hızlanmada, özellikle hizmet grubu enflasyonundaki hızlanmanın (%3,08'den %3,89'a) belirleyici olduğu gözlenmekte. Hizmet grubu enflasyonunda, özellikle haberleşme hizmetlerinde (%1,04'ten %8,02'ye) ve ulaştırma hizmetlerinde (%1,01'den %3,08'e) belirgin hızlanmaların öne çıktığı görülürken, lokanta ve otellerdeki (%3,85'ten %4,24'e) hızlanmanın ise daha sınırlı kaldığı gözlenmekte, buna karşın kiradaki artış hızının hafif yavaşlamakla (%4,89'den %4,37'ye) birlikte yüksek seviyelerde seyrettiği görülüyor. Mallar grubu enflasyonunda ise kısmi yavaşlama (%1,98'den %1,80'e) görülmekle birlikte, aylık TÜFE'deki artışın altında artış kaydettiği gözlenmekte. Mallar grubundaki aylık yavaşlamada, özellikle enerji grubundaki belirgin düşüşün (%0,38 artıştan %3,86 düşüşe) ana belirleyici olduğu görülmekte. Hükümetin nisan ayından itibaren sanayide kullanılan doğal gaz tarifesinde %20 indirim uygulamasının ve elektrikte tüm abone gruplarında %15 indirime gitmesinin olumlu etkileri enerji grubu fiyatlarındaki belirgin düşüşte görülmekte. Bunun yanında, mallar grubu enflasyonunda, gıda ve alkolsüz içecekler grubunda aylık bazda sınırlı hızlanma (%3,84'ten %3,95'e) gözlenirken, alt kalemler bazında işlenmemiş gıda grubundaki hızlanmanın (%5,72'den %7,52'ye) belirleyici olduğu ve özellikle taze meyve ve sebze fiyatlarının aylık bazda yeniden artışa geçmesi (%2,69 düşüşten %3,32 artışa) dikkat çekmekte, buna karşın ekmek ve tahıllar öncülüğünde işlenmiş gıda grubundaki yavaşlamanın (%2,32'den %0,97'ye) ise gıda ve alkolsüz içecekler grubundaki hızlanmayı sınırlandırdığı görülmekte. Enerji ve gıda dışı mallar grubunda ise aylık hızlanma (%1,12'den %2,31'e) görülmekle birlikte, aylık TÜFE'deki artışın hafif altında artış kaydettiği gözlenmekte. Enerji ve gıda dışı mallar grubundaki aylık hızlanmada, özellikle temel mallarda giyim ve ayakkabı grubunun beş aylık düşüşünün ardından yeniden artışa geçmesi (%2,02 düşüşten %3,80 artışa) ana belirleyici olduğu görülmekte. Bunun yanında temel mallarda dayanıklı mallar (altın hariç) grubunun artış hızının (%1,67'den %3,05'e) artması da enerji ve gıda dışı mallar grubundaki artışın hızlanmasında etkili olmuş. Öte yandan, enerji ve gıda dışı mallar grubunda, alkollü içecekler, tütün ve altın grubu fiyat artışının (%0,33'ten %0,77'ye) hızlanmakla birlikte düşük seviyelerde gerçekleştiği gözlenmekte.
• Enerji kalemindeki düşüş ÜFE'deki artışı sınırlamaya devam etti. Bununla birlikte nisan ayında başta gıda ürünleri ve tekstil ürünlerinin etkisiyle ÜFE aylık %0,81 artış kaydetti, bir önceki ay %0,44 artış kaydetmişti (ÜFE 2022 yılında ortalama %5,9 artış, 2003 yılından bu yana ortalama %1,3 artış gösterdi). Yıllık bazda ÜFE %62,45'ten %52,11 seviyesine gerileyerek Ekim 2021'den bu yana en düşük seviyede gerçekleşti.
• Yılın ilk yarısında enflasyonda baz etkisi yıllık yavaşlamada etkili olmaya devam edecektir, bununla birlikte depremlerin üretim, iş gücü ile tedarik zinciri ve konut kiraları üzerindeki etkisinin yanında, tarımsal ürünlerin rekolteleri, gıda fiyatlarının ve yönetilen ve yönlendirilen fiyatların seyri, ayrıca depremler ve seçim nedeniyle uygulanacak para ve maliye politika adımları enflasyon üzerinde önümüzdeki dönemde belirleyici unsurlar olacaktır. Özellikle, hükümet tarafından en düşük emekli aylıklarında ve bayram ikramiyelerinde artışa gidilmesi, EYT düzenlemesi, asgari ücrette ara dönemde artışa gidileceğinin açıklanması gibi tüketim talebini artırıcı adımlar enflasyonu yukarı yönlü etkileyebilir, buna karşın hükümetin nisan ayından itibaren sanayide kullanılan doğal gaz tarifesinde ve elektrikte tüm abone gruplarında indirime gitmesinin ise enflasyonu düşürücü yöndeki etkileri izlenecektir.
• TÜFE'nin detaylarını incelediğimizde; 1,06 puanla en yüksek etkiyi veren kalem, başta işlenmemiş gıda kaynaklı olmak üzere ''Gıda grubu'' oldu. Et ve balık ürünleri (kuzu ve dana eti, kümes hayvanları eti, yenilebilir sakatatlar, balık ve deniz ürünleri) ve taze meyvelerin öncülük etmesiyle nisan aylarının üzerinde bir gıda enflasyonu görmekteyiz. Buna karşın, nisanda katı ve sıvı yağlar ve süt ürünleri (taze süt, peynir hariç diğer süt ürünleri) ve yumurtadaki fiyat düşüşleri ise gıda fiyatlarındaki artışı sınırlandırmış. Bisikletler, motorlu araçlar (benzinli otomobil ve dizel motorlu araçlar), kişisel ulaştırma araçları ile ilgili diğer hizmetler, deniz yolu ile yolcu taşımacılığı, karayolu ile ve havayolu ile yolcu taşımacılığındaki artışlarla ''Ulaştırma'' kaleminin TÜFE'ye etkisi 0,37 puan oldu, buna karşın kişisel ulaştırma araçlarının yakıt ve yağlarındaki fiyat düşüşü, ulaştırma grubundaki artışı sınırlandırdı. Yemek hizmetlerindeki artışla ''Lokanta ve oteller'' kalemi 0,36 puan TÜFE'yi etkiledi. ''Giyim ve ayakkabı kaleminin'' ise, çocuk ve bebek ayakkabısı, kadın, erkek ve çocuk giyim ürünleri, kuru temizleme, giysi onarımı, dikişi ve kiralanması fiyatları öncülüğünde TÜFE'ye etkisi 0,21 puan oldu, bununla birlikte nisanda giyim ve ayakkabı grubundaki aylık artışın, nisan ayları ortalamasının belirgin şekilde altında kaldığı gözlendi. Telefon ve telefaks hizmetlerindeki güçlü artışın etkisiyle ''Haberleşme'' kaleminin TÜFE'ye etkisi 0,19 puan seviyesinde gerçekleşti. Fırın, ocak, buzdolabı, dondurucu, çamaşır makinesi, kurutucu, bulaşık makinesi, elektriksiz mutfak eşyaları ve ev gereçleri, ev içi hizmetler, ev eşyalarının yıkanması ve kuru temizlenmesi hizmetleri, çatal-bıçak takımı ve gümüş eşyalar ve yemek odası ve oturma odası mobilyaları fiyatlarındaki artışlarla ''Ev eşyası'' kalemi aylık enflasyona 0,13 puan etkide bulundu. ''Konut'' kalemi ise TÜFE'yi negatif etkileyen tek kalem oldu. Konut kalemindeki düşüşte, özellikle kiracı tarafından ödenen gerçek kira, şebeke suyu ve konutun bakım ve onarımı için malzemelerin fiyatlarındaki artışlara karşın elektrik fiyatındaki belirgin düşüşün (%15 düşüş) yanında, likid hidrokarbonlar ve katı yakıtların fiyatlarındaki düşüşler etkili oldu.
• Nisan ayında ÜFE'deki artışın sanayi gruplarına göre ana belirleyicileri; dayanıksız tüketim malları ve sermaye malı oldu. Dayanıklı tüketim malları ve ara malı kalemlerinde ise daha sınırlı artışlar gözlendi. Buna karşın enerji kalemindeki belirgin düşüş ise ÜFE'deki artışı sınırlandırmaya devam etti.
• ÜFE'deki artışta alt sektörler bazında belirleyicilere baktığımızda, gıda ürünleri, tekstil ürünleri, ana metaller, motorlu kara taşıtları, fabrikasyon metal ürünler, kauçuk ve plastik ürünler, makine ve ekipmanlar, elektrikli teçhizat, metalik olmayan diğer mineral ürünler ve diğer madencilik ve taş ocakçılığı ürünleri en yüksek etkiye sahip olan kalemler.
Yurt dışında bugün veri takvimine bakıldığında,
ABD tarafında, mart ayına ilişkin dış ticaret dengesi verisi TSİ 15.30'da açıklanacak. Aylık bazda ihracat ocak ayında son dört ayın en yüksek seviyesine yükselmesinin ardından şubatta %2,7 düşüşle 251,2 milyar USD'ye gerilerken, ithalat ise ocak ayında son üç ayın en yüksek seviyesine ulaşmasının ardından şubatta aylık bazda %1,5 düşüşle 321,7 milyar USD seviyesine gerilemişti. Aylık bazda ihracat son dokuz ayın en düşük seviyesine yakın gerçekleşirken, ithalat ise kasımdan bu yana ilk kez düşüş kaydetmişti. Böylece şubatta dış ticaret açığı aylık bazda ihracatın ithalattan fazla düşmesiyle 68,7 milyar USD'den 70,5 milyar USD seviyesine yükselerek son dört ayın en yüksek seviyesine ulaşmıştı.
Ayrıca ABD'de istihdam piyasası verilerinden, 29 Nisan haftasına ilişkin yeni işsizlik maaşı başvuruları verisi TSİ 15.30'da izlenecek. Son açıklanan haftalık yeni işsizlik maaşı başvuruları, hafif yükseliş beklentilerine karşın 246 bin kişi seviyesinden 230 bin kişi seviyesine gerileyerek düşük seviyelerdeki seyrini sürdürmüştü ve istihdam piyasasında sıkı görünümün korunduğuna işaret etmişti.
Avrupa tarafında ise, piyasaların odak noktasında TSİ 15.15'te ECB'nin faiz kararı ve TSİ 15.45'te ECB Başkanı Lagarde'ın konuşması olacak. ECB, mart ayındaki toplantısında bölgede enflasyonun uzun bir süre çok yüksek seviyede kalacağının öngörüldüğünü belirterek faizleri beklentilerle uyumlu olarak 50 baz puan artırmıştı. Bununla birlikte ECB, mart ayında finansal piyasalarda yaşanan gerilimi yakından izlediklerini, faiz patikası için mevcut belirsizlik ortamında bir sinyal vermenin mümkün olmadığını ve kararlarını veri odaklı almaya devam edeceğini vurgulamıştı. Son günlerde ECB üyelerinin, bugünkü toplantıda 25 veya 50 baz puanlık faiz artışını destekleme konusunda bölündükleri gözlenmekteydi. Piyasa beklentisi ise, Banka'nın bugünkü toplantıda faizleri 25 baz puan artırması yönünde.
Ayrıca Avrupa genelinde son ekonomik görünüme ilişkin bilgi verecek olan nisan ayı HCOB hizmet sektörü nihai PMI verileri takip edilecek. Öncü verilere göre nisanda hizmet PMI'lar ise, bölge genelinde artış kaydederek hizmet sektöründe büyümenin hızlandığına işaret etmişti ve 50 eşik seviyesinin üzerinde büyüme bölgesindeki seyirlerini sürdürmüştü.
Bunun yanında, Euro Bölgesi'nde mart ayına ilişkin ÜFE verisi TSİ 12'de açıklanacak. Bölgede şubat ayına ilişkin ÜFE, aylık bazda %0,5 oranında düşüş sergileyerek düşüşünü ikinci aya taşımıştı, yıllık bazda %15,1'den %13,2 seviyesine gerileyerek yavaşlamayı sürdürmüştü. Detaylara bakıldığında, şubatta ÜFE'deki düşüşte enerji fiyatlarının art arda ikinci kez gerilemesinin yanında, ara mal fiyatlarının sınırlı gerilemesi etkili olmuştu. ÜFE'deki yavaşlamanın sürmesi bekleniyor.
Öte yandan, küresel ticaretin görünümüne ilişkin de sinyal verecek olan Almanya mart ayı dış ticaret verileri TSİ 09'da açıklanacak. Almanya'da ihracatın aylık bazda şubatta artış hızı %2,5'ten %4,2'ye hızlanırken, ithalat ise ocakta aylık %1,4 düşüşün ardından şubatta aylık %4,6 artışla toparlanma kaydetmişti. Özellikle, şubatta ihracat 10 ayın en yüksek aylık artışıyla rekor seviyeye ulaşmıştı, ithalat ise son üç ayın en yüksek seviyesinde gerçekleşmişti. Martta ise aylık bazda ihracatın %2,2 düşüşle ve ithalatın ise %2,1 düşüşle kısmi zayıflaması bekleniyor.
Ayrıca Norveç Merkez Bankası'nın faiz kararı TSİ 11'de takip edilecek. Banka, mart ayındaki toplantısında politika faizini beklentilerle uyumlu olarak 25 baz puan artışla %3 seviyesine yükseltmişti. Ayrıca Banka, enflasyonun, hedefin belirgin şekilde üzerinde seyrettiğini ve enflasyonu kontrol altına almak için daha yüksek bir politika faizine ihtiyaç bulunduğunu değerlendirdiğini vurgulamıştı. Piyasa beklentisi ise Banka'nın bugünkü toplantısında politika faizini 25 baz puan artışla %3,25 seviyesine yükseltmesi yönünde.
Yurt içinde ise, TSİ 10.30'da TCMB tarafından yılın ikinci Enflasyon Raporu yayınlanacak. Yılın ikinci Enflasyon Raporu'nda TCMB'nin yıl sonu TÜFE tahmini ve enflasyon patikası takip edilecek ve TCMB Başkanı Kavcıoğlu'nun sunumunda vereceği mesajlar izlenecek.
Ayrıca TSİ 10'da TCMB tarafından nisan ayına ilişkin Aylık Fiyat Gelişmeleri Değerlendirmesi Raporu yayınlanacak.
Bunun yanında, TSİ 14.30'da TCMB tarafından nisan ayı reel efektif döviz kuru endeksi verisi yayınlanacak. Mart ayı reel efektif döviz kuru endeksi, aylık %1,3 oranında artışla 58,60 seviyesinden 59,38 seviyesine yükselerek yükselişini üçüncü aya taşımıştı ve böylece Ekim 2021'den bu yana en yüksek seviyelerdeki seyrini sürdürmüştü.
ŞİRKET HABERLERİ
Aksigorta (AKGRT, Pozitif): Aksigorta 1Ç2023'te 127,3mn TL konsolide net kar kaydetmiştir. Piyasanın beklentisi 130mn TL net kar idi. Şirket'in genel teknik bölüm dengesi 287,5mn TL gerçekleşirken, net yatırım giderleri 45,5mn TL olmuştur. Şirket geçen yılın ilk çeyreğinde 293,2mn TL'lik genel teknik zararı ve 18,1mn TL net yatırım giderleri ile birlikte 254,3mn TL net dönem zararı kaydetmişti.
Öte yandan, Sermayesini temsil eden paylarının tamamı Şirkete ait olan bağlı ortaklığı Sabancı Ageas Sağlık Sigorta A.Ş.'nin mevcut 60mn TL nominal değerli ödenmiş sermayesinin 40mn TL nominal değerde nakden artırılarak 100mn TL'ye çıkarılmasına; bu sermaye artırımında Şirketin yeni pay alma hakkının tamamen ve nakden kullanılarak sermaye artırımına iştirak edilmesine karar veriliştir.
Anadolu Efes (AEFES, Nötr): Anadolu Efes'in 2023 yılı 1. çeyrek ana ortaklık net dönem karı 409mn TL ile piyasa beklentisi olan 490mn TL'nin bir miktar altında gerçekleşmiştir. Şirketin 1Ç2022 ana ortaklık net dönem zararı 132mn TL idi. Satış gelirleri 1Ç2023'de 1Ç2022'ye göre %78,4 oranında artmış ve 24.566mn TL olmuştur. (Piyasa Beklentisi: 24.640mn TL) Şirketin brüt karı ise %89,7 artışla 9.078mn TL'ye ulaşırken, brüt kar marjı yıllık 2,2 puanlık artışla %37 seviyesinde gerçekleşmiştir. Operasyonel giderler aynı dönemde %71,7 oranında artış kaydederek 6.183mn TL olurken, diğer faaliyetlerden 95mn TL net gider kaydedilmiştir. Böylece şirketin faaliyet karı 2.799mn TL'yi göstermiştir. 1Ç2022'de faaliyet karı 672mn TL idi. 1Ç2023 faaliyet kar marjı ise yıllık 6,5 puan artışla %11,4 seviyesini göstermiştir. Anadolu Efes'in FAVÖK'ü 1Ç'de %97,5 artmış ve 4.023mn TL'ye yükselmiştir. (Piyasa Beklentisi: 3.628mn TL) FAVÖK marjı da 1,6 puan artmış ve %16,4'ü göstermiştir. Yatırım faaliyetlerinden gelirler net 6mn TL olmuştur. 1Ç2023'de özkaynak yöntemiyle değerlenen yatırımlardan ise 49mn TL gider kaydedilmiştir. Böylelikle finansman gideri öncesi faaliyet karı 2.757mn TL'yi göstermiştir. Finansman tarafında ise 1. çeyrekte 534mn TL net gider kaydedilmiştir. 1Ç2022'de 126mn TL net finansman gideri oluşmuştu. 951mn TL'lik vergi gideri sonrasında 1.273mn TL'lik net dönem karı kaydedilmiş olup, bu tutarın içerisinde 864mn TL'si kontrol gücü olmayan paylara ait kar olduğu için ana ortaklık payına düşen net dönem karı 409mn TL olmuştur.
Şirket ayrıca 2023 beklentilerini korumuştur. Konsolide satış hacminin düşük-orta tek haneli oranda büyümesi beklenmektedir. Konsolide Net Satış Gelirlerinin kur çevrim farkının etkisinden arındırılmış olarak düşük 30'lu yüzdelerde artması beklenmektedir. Konsolide FAVÖK marjının 100-200 puan civarında daralması beklenmektedir. Yatırım harcamalarının satış gelirlerine oranının konsolide bazda yüksek tek haneli olması beklenmektedir.
Anadolu Isuzu (ASUZU, Sınırlı Pozitif): Anadolu Isuzu, 2023 yılı 1. çeyrek net dönem karını 239mn TL olarak açıklamıştır. Bir önceki yılın aynı döneminde ise Şirket 105mn TL net dönem karı açıklamıştı. Şirket 2022'nin 1. çeyreğinde 934mn TL olan satış gelirlerini, 1Ç2023'de %144 oranında arttırarak 2.278mn TL'ye çıkarmıştır. Brüt kar ise %120,8 oranında artmış ve 571mn TL olarak gerçekleşmiştir. Şirketin operasyonel giderleri %93,8 oranında artarak 244mn TL olurken, net faaliyet karı da 286mn TL (1Ç2022'de 98mn TL net faaliyet karı) olarak gerçekleşmiştir. Bunun yanında Şirketin FAVÖK'ü 1. çeyrekte 358mn TL olurken FAVÖK marjı yıllık 0,5 puan azalmış ve %15,7 olmuştur. Finansman tarafında 63mn TL net gider kaydedilirken, 28mn TL vergi geliri sonrası Şirket'in 2023 yılı 1. çeyrek net dönem karı 239mn TL olarak gerçekleşmiştir.
Brisa Bridgestone (BRISA, Sınırlı Pozitif): Şirket'in 1Ç2023 net dönem karı 533mn TL olmuştur. Piyasa beklentisi şirketin 497mn TL net dönem karı açıklaması yönündeydi. Şirket 1Ç2022'de 613mn TL net dönem karı kaydetmişti. Şirket'in satış gelirleri 1. çeyrekte 2022'nin aynı dönemine göre %71,8 oranında artmış ve 4.662mn TL olarak gerçekleşmiştir. Satış maliyetleri %89,6 oranında artan şirketin brüt karı %41,7 oranında artmış ve 1.433mn TL'ye yükselmiştir. Brüt kar marjı ise 6,5 puan azalarak %30,7 olmuştur. Operasyonel giderleri %101,6 oranında artan şirket, diğer faaliyetlerden 25mn TL net gider ve 2mn TL'lik diğer kazanç kaydetmiştir. Bunlara bağlı olarak, faaliyet karı 855mn TL'yi göstermiştir. Şirket'in FAVÖK'ü 963mn TL ile yıllık %20,5 oranında artış kaydetmiştir. FAVÖK marjı ise 8,8 puan azalışla 1Ç2023'de %20,7 olmuştur. Brisa'nın (Kur korumalı mevduat geliri kaynaklı) yatırım faaliyetlerinden net gelirleri ilk çeyrekte 108mn TL olmuş ve net dönem karını desteklemiştir. Şirketin finansman giderleri ilgili dönemde 207mn TL'yi göstermiştir. Vergi öncesi karı 756mn TL olan şirketin 219mn TL vergi gideri sonrası 1. çeyrek net dönem karı 533mn TL olmuştur.
Galata Wind Enerji (GWIND, Nötr): Şirket'in 2023 yılının ilk çeyreğindeki ana net dönem karı geçen yılın aynı dönemine göre %29,5 oranında artarak 235,8mn TL'ye çıkmıştır. Şirket'in satış gelirleri yıllık %16,2 oranında büyüyerek 337mn TL'ye çıkarken brüt kar da %6,3 oranında artarak 262,8mn TL'ye yükselmiştir. Brüt kar marjı ise 7,3 puan azalarak %78'e gerilemiştir. Şirketin operasyonel giderleri aynı dönemde %55,5 oranında artışla 11,3mn TL olurken, diğer faaliyetlerinden 34mn TL net gelir kaydedilmiştir. Böylece faaliyet karı 285,5mn TL'ye yükselmiştir. Şirket'in FAVÖK'ü aynı dönemde %4,4 oranında artarak 267,9mn TL olurken, FAVÖK marjı 9,1 puan düşmüş ve %79,5 olarak gerçekleşmiştir. Şirket, bu çeyrekte 24,5mn TL net finansman gideri yazmıştır. Son olarak Şirket, 25,2mn TL'lik vergi gideri sonrasında 1Ç2023'de 235,8mn TL net dönem karı kaydetmiştir.
Migros (MGROS, Pozitif): Şirket'in 2023 yılının ilk çeyreğindeki ana net dönem karı geçen yılın aynı dönemine göre %253,5 oranında artarak 560mn TL'ye çıkmıştır. Piyasanın ortalama kar tahmini 329mn TL idi. Şirket'in satış gelirleri yıllık %121,5 oranında büyüyerek 27.184mn TL'ye (Beklenti: 25.208mn TL) çıkarken, online kanalların toplam satışlar içindeki payı artmaya devam etmiş ve 1Ç2023'te %17,2'ye (tütün ve alkol ürünleri hariç) yükselmiştir. Migros, 2023 yılının ilk çeyreğinde 98 yeni mağaza açmıştır. Brüt kar ise 6.550mn TL ile %109 oranında artmıştır. Fiyat indirimlerinin devam etmesinin etkisiyle brüt kar marjı göreceli düşük seviyede kalırken, yıllık brüt kar marjı 1,4 puan düşerek %24,1 olmuştur. Öte yandan, Şirket'in faaliyet giderleri 5.204,5mn TL gerçekleşirken, FAVÖK geçen yılın ilk çeyreğinde göre %84,3 oranında artmış ve 1Ç2023'te 1.776mn TL (Beklenti: 1.457mn TL) olmuştur. FAVÖK marjı ise %6,5 olarak gerçekleşmiştir. Geçen yılın ilk çeyreğinde FAVÖK marjı %7,9 idi. Şirket bu çeyrekte 205,7mn TL net finansman gideri kaydederken, esas faaliyetlerden 395,9mn TL net diğer gider oluşmuştur.
1Ç2023'teki güçlü satış momentumunu dikkate alarak Migros, 2023 yılı için %75-80 olan konsolide satış büyümesi beklentisini yukarı yönlü revize etmiş ve %80-85'e yükseltmiştir. Diğer taraftan Şirket, konsolide FAVÖK marjı hedefini %7,0-7,5 aralığı olarak korumuştur. 2023 yılı için ~365 olan yeni mağaza açılış hedefi değiştirilmezken, ~4,0 milyar TL'lik yatırım harcamaları hedefi de korunmuştur.
Türk Hava Yolları (THYAO, Sınırlı Pozitif): THY 2023 yılının ilk çeyreğinde 4,4 milyar TL (233mn USD) net dönem karı kaydetmiştir. Piyasanın kar beklentisi 3,1 milyar TL, bizim kar beklentimiz 3,4 milyar TL idi. Tahminimizdeki sapmada finansman tarafında net gider beklentimize karşın net gelir kaydedilmesi etkili olmuştur. Şirket 1Ç2022'de 2.220mn TL (161mn USD) net dönem karı kaydetmişti. Satış gelirleri 1. çeyrekte %92,6 oranında artarak 82,1 milyar TL'ye (Piyasa beklentisi: 81,9 milyar TL) yükselen şirketin satışların maliyeti %97,1 artmış ve 69,8 milyar TL olarak gerçekleşmiştir. Böylelikle brüt kar 12,2 milyar TL olmuştur. Brüt kar marjı %14,9'u göstermiştir. Aynı dönemde operasyonel giderler 9,7 milyar TL olmuştur. Diğer faaliyetlerden ise 1Ç2023'de 0,4 milyar TL net gider kaydedilmiştir. Böylece Şirket'in faaliyet karı 2,2 milyar TL olmuştur. Ek olarak, Şubat ayındaki yıkıcı depremin esas faaliyet karına negatif etkisi 190mn USD olarak açıklanmıştır (bağışlar ve tahliye uçuşları). 1. çeyrekte yatırım faaliyetlerinden özellikle finansal yatırımlar faiz geliri ile devlet teşvikleri sayesinde 2,6 milyar TL net gelir kaydedilmiştir. Ek olarak, iştiraklerden net giderler Sun Express kaynaklı 232mn TL'yi göstermiştir. Şirketin FAVÖK rakamı 1Ç2022'ye göre %44,4 artarak 1Ç2023'de 11,9 milyar TL seviyesinde gerçekleşmiştir. (Piyasa beklentisi: 13 milyar TL) FAVÖK marjı 1Ç2022'deki %19,4'e göre 4,8 puan gerilemiş ve %14,5 olmuştur. Finansman tarafında da çoğunlukla türev işlemler sebebiyle 0,7 milyar TL net gelir kaydedilmiştir. Tüm bunlara bağlı olarak vergi öncesi kar 5,2 milyar TL olurken, 0,8 milyar TL'lik vergi gideri sonrası 4,4 milyar net dönem karı açıklanmıştır.
Türkiye Sınai Kalkınma Bankası (TSKB, Sınırlı Pozitif): TSKB'nin 1Ç2023'teki net dönem karı önceki çeyreğe göre hafif düşerek 1.407mn TL olarak gerçekleşmiştir. Bizim kar beklentimiz 1.280mn TL iken, piyasanın ortalama kar beklentisi 1.325mn TL idi. Net faiz gelirleri beklentimizden düşük, operasyonel giderler ise yüksek gelmiştir. Karşılık gideri ise tahminimizin altında gerçekleşmiştir. Diğer yandan, yıllık olarak %132'lik kar artışı sağlanmıştır.
Çeyreksel bazda; net faiz gelirleri %24,2 oranında azalarak 1Ç2023'te 1.569mn TL'ye gerilemiştir. TÜFE'ye endeksli tahvillerden elde edilen gelir 1.095mn TL'den 671mn TL'ye düşmüştür. Net ücret ve komisyon gelirleri ise %63,7 oranında artarak 63,8mn TL'ye yükselmiştir. Bununla birlikte, ticari kar 117,8mn TL(önceki çeyrek 5,1mn TL) gerçekleşerek karı desteklerken, önemli kısmı serbest kalan karşılıklardan olmak üzere diğer faaliyetlerden 300mn TL gelir yazılmıştır. Karşılık giderleri ise 912,7mn TL'den bu çeyrekte 115mn TL'ye düşmüştür. TSKB bu çeyrekte 50mn TL serbest karşılık ayırmıştır. Öte yandan, operasyonel giderler %134 oranında artış göstermiş ve 296mn TL'ye (Deprem bağışı 58mn TL) yükselmiştir. 180mn TL'lik iştirak geliri ve 420,2mn TL'lik vergi gideri sonrasında Banka'nın yılın ilk çeyreğindeki net karı 1.407mn TL olmuştur. Banka'nın ortalama özsermaye karlılığı %42 olmuştur. Önceki çeyrekte bu oran %50,4 idi.
Alarko Holding (ALARK, Nötr): Şirketin bağlı ortaklığımız Altek Alarko Elektrik Santralleri, 19.11.2022 tarihinde yayınlanan Elektrik Piyasasında Depolama Faaliyetleri Yönetmeliği kapsamında, depolamalı elektrik üretim tesisi projesi için toplamda 70 MW kurulu gücünde kapasiteye sahip olacak şekilde güneş enerjisine dayalı elektrik üretim tesisleri ve bu tesisler kapsamında 70 MWsaat kapasiteli elektrik depolama tesisi kurmak için Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu'na ön lisans başvurusunda bulunmuştur.
Doğuş Otomotiv (DOAS, Nötr): Şarj ünitesi, şarj istasyonları ve şarj ağı kurulması, işletilmesi ve şarj hizmeti sunulması konularında faaliyet göstermek üzere; Doğuş Otomotiv'in tek pay sahibi olarak % 100'üne iştirak edeceği 50mn TL sermayeli Doğuş Şarj Sistemleri Pazarlama ve Ticaret AŞ (D Power) unvanlı şirketin kurulmasına karar verilmiştir.
Erbosan Erciyas Boru (ERBOS, Sınırlı Negatif): Şirket dün yapılan Yönetim Kurulu Toplantısı'nda çinko oksit geri kazanım tesisi ile ilgili olarak; uluslararası piyasalarda emtia fiyatlarındaki sert düşüş, üretilen çinko oksitin satış pazarlarındaki daralma, hammadde ve enerji maliyetlerindeki artışlar nedeniyle çinko oksit tesisinde üretimin geçici olarak durdurulmasına karar verilmiştir.
Vestel Beyaz (VESBE, Sınırlı Pozitif): Şirketin Yönetim Kurulu, hisse başına brüt 0,22TL (net 0,20TL) kar payı dağıtım teklifini Genel Kurul onayına sunma kararı almıştır. Teklif edilen nakit kar payı hak kullanım tarihi 31 Temmuz 2023'tür. Son kapanış değerine göre temettü verimi %2,2 olarak hesaplanmaktadır.
SEKTÖR HABERLERİ
Bankacılık: BDDK, 2023 yılının Mart ayına ait Bankacılık Sektörü verilerini açıkladı. Buna göre; Bankacılık sektörünün Mart ayı net dönem karı bir önceki aya göre %58,8 oranında artarak 41,7 milyar TL'ye çıkmıştır. Kredilerden alınan faiz gelirlerinde tekrar toparlanma gözlenmesi ve menkul kıymetlerden elde edilen gelirdeki yükseliş karı desteklemiştir. Ek olarak, güçlü net ücret ve komisyon gelirleri ile düşen operasyonel giderler ve daha düşük vergi karşılığı karın yükselmesinde diğer faktörler olmuştur. Mart ayında, 40 milyar TL'lik deprem kaynaklı (yardım ve bağışlar) olağanüstü net gider kaydedilmiştir. Bu giderlere istinaden karşılık iptalleri ile birlikte diğer faaliyet gelirlerinde önemli artış gözlenmiştir. Mart ayında net karın 8,35 milyar TL'si kamu, 33,3 milyar TL'si özel sektör tarafından gerçekleşmiştir. Mart ayı karı ile birlikte bankacılık sektörünün 1Ç2023 dönemi karı bir önceki çeyreğe göre %26,2 düşerek 107,2 milyar TL olmuştur. Sektörün geçen yılın aynı dönemine göre net karı ise %69,6 oranında yükselmiştir. Öte yandan, kamu ve özel sektörün çeyreksel karı sırasıyla 21,3milyar TL ve 85,9milyar TL olmuştur. Kamunun karında çeyresel bazda %41,8 oranında düşüş, yıllık bazda %23,9 oranında artış gözlenmiştir. Özel sektörde çeyreksel düşüş %20,9 olurken, yıllık %86,7 artış gerçekleşmiştir. Sektörün aylık bazdaki net faiz gelirleri düşük bazın da etkisiyle (Şubat ayı gün etkisi) %21,5 oranında artarak mart ayında 52,3 milyar TL'ye yükselmiştir. Diğer yandan, güçlü kredi artışıyla beraber net ücret ve komisyon gelirleri de yine düşük bazın olumlu katkısıyla %38,7 oranında artarak 19 milyar TL'ye çıkmıştır. 12,3 milyar TL olarak gerçekleşen ticari kar, net karı desteklerken, operasyonel giderlerin %8,8 oranında gerileyerek 33,1 milyar TL'ye düşmesi ve vergi giderinin 5,5 milyar TL'den 0,7 milyar TL'ye gerilemesi de karı desteklemiştir. Diğer taraftan, toplam karşılıklar %6,6 oranında artarak 21,7 milyar TL'ye çıkmıştır. Son olarak, mart ayında deprem kaynaklı olağanüstü 40 milyar TL net gider yazılırken, diğer faaliyet gelirleri karşılık iptal gelirleri ile birlikte %180 oranında artarak 53 milyar TL'ye çıkmıştır. Mart ayında TL krediler aylık bazda %7,3 oranında büyürken; tüketici kredileri %6,4 artmıştır. Kredi kartlarında %12,2 artış gözlenirken, kobi kredilerindeki büyüme %7,8 olarak gerçekleşmiştir. Fonlama tarafında bakıldığında, TL mevduatlarda artış hızı devam etmiş ve Mart ayında %8,4 büyüme gözlenmiştir. Bankacılık sektörünün kredi/mevduat oranı ise %83,5 ile 30 baz puan artmıştır. Bankacılık sektörünün net faiz marjı bir miktar toparlanarak %3,88 olmuştur. Artan dönem karıyla birlikte sektörün ortalama özsermaye karlılığı ve aktif karlılığı da yükselmiştir. Söz konusu karlılık oranları %32,4 ve %4 olarak gerçekleşmiştir. Öte yandan, Bankacılık sektörü sorunlu kredi oranı %1,74 ile 18 baz puan iyileşirken, sermaye yeterlilik oranı mart ayında 52 baz puan artarak %17,67 olmuştur.
Ziraat Yatırım Menkul Değerler
www.ziraatyatirim.com.tr
***
Yasal Uyarı
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Serbest Telekomünikasyon İşletmecileri Derneği (TELKODER), 14 Mayıs günü yapılacak seçimler öncesi Cumhur ve Millet ittifaklarının paylaştığı seçim beyannameleri ve ortak mutabakatlar kapsamında değerlendirmelerde bulundu ve yakın geçmişte yaptığı önerileri yineledi. TELKODER, telekomünikasyon sektörü özelinde Cumhur ve Millet ittifaklarının seçim beyannameleri ve ortak mutabakatlara yansıttığı “seçim sonrası yapılacaklar” başlıklarına yönelik görüşlerini sektör ve kamuoyuyla paylaştı. Telekomünikasyon sektörünün acil çözüm beklediği konulara ilişkin bu çabalarının siyasilere herhangi bir puan kazandırma veya kaybettirme bakışında gerçekleştirmediklerinin altını çizen TELKODER Yönetim Kurulu Başkanı Halil Nadir Teberci, “Amacımız sektörün çözüm bekleyen sorunlarının tam olarak anlaşılmasıdır” dedi. TELKODER’in açıklaması şöyle:
AKP Liderliğindeki Cumhur İttifakının Telekomünikasyonda Yapılacaklar Listesi
AKP İnternet sitesinde yer alan “Türkiye Yüzyılı İçin Doğru Adımlar - 2023 Seçim Bildirgesi” başlıklı (482 sayfa) belge ve “Yarın Değil Hemen Şimdi - 2023 Seçim Bildirgesi” başlıklı (127 sayfa, ana metnin özeti) Seçim bildirgeleri 11 Nisan 2023 tarihinde CUMHUR İTTİFAKI seçim bildirgesi olarak ilan edildi. Seçim bildirgesinin Elektronik Haberleşme Hizmetleri açısından tatmin edici olmadığı görülüyor. Yapısal sorunların neredeyse çok azına yer verilmiş, sorunların çözümüne yönelik bir eylem planının detaylarını görememekteyiz.
Aynı Seçim bildirgesinde Elektronik Haberleşme alanında şimdiye kadar yapılanlar bölümü diğer alanlarla karşılaştırıldığında çok kısa geçilmiştir ve üzülerek belirtmek isteriz ki Elektronik Haberleşme Bölümünde yapılacaklar listesinde sadece 4 madde bulunuyor ve bunlar da çok detaylı ele alınmamıştır. Ama ilgili liderlerin geçmişte yaptıkları açıklamalar kapsamında sektörün öneminin farkında olduklarını biliyoruz. Bu doğrultuda, Türkiye’nin geleceği için kritik bir role sahip olduğu kabul edilen Elektronik Haberleşme sektörünün daha öncelikli ve sorunlarına yönelik daha net tanımlamaların yapılarak ele alınmasını bekleyeceğiz. Cumhur İttifakı seçim bildirgesinde belirtilen başlıklar şöyle:
“18. Dijitalleşme ve Dijital Dönüşüm”
• Ülkemizi dijital dönüşümü ilgilendiren uluslararası endekslerde ilk 10’a taşıyacağız.
• Dijital Devlet Stratejisini ve Ulusal Veri Stratejisini hayata geçireceğiz.
• 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanununu, Avrupa Genel Veri Koruma Tüzüğüyle uyumlu olarak güncelleyerek kişisel verilerimizi korumaya devam edeceğiz.
• Girişimcilerimizin bulut bilişim ve veri merkezlerine erişimlerini kolaylaştıracak tedbirleri alacağız.
• Hazırlayacağımız bulut bilişim stratejisiyle kamu kurumlarının veri saklama ve veriye erişim kapasitelerini iyileştirecek, veriye dayalı karar destek sistemlerini geliştireceğiz.”
“20. Ulaştırma ve Haberleşme”
• İnternet altyapımızı dünya standartlarına uygun şekilde geliştirme çalışmalarımıza hızla devam edecek, 100 Mbit/saniye internet hizmetini her eve ulaştıracak, 5G teknolojisi ile yüzde 100 oranında nüfus kapsaması sağlayacak, 6G teknolojisine yönelik çalışmaları başlatacağız. Fiber geniş bant abone yoğunluğunu uzun vadede tüm Türkiye’yi kapsayacak hale getireceğiz.
• Planladığımız 67 milyar dolarlık haberleşme yatırımlarıyla, kısa vadede mobil geniş bant abone yoğunluğunu yüzde 100’e çıkararak her eve yüksek hızlı internet hizmetini ulaştıracağız.
• Fiber/optik alt yapımızı mümkün olan alanlarda ortak yatırımları ve maliyet etkinliğini teşvik ederek güçlendirmeye devam edeceğiz.
• Genişleyen uydu filosu ve uluslararası iş birlikleri ile Türkiye’yi küresel ölçekte hizmet verebilen dünyanın en büyük 10 uydu operatöründen birine dönüştüreceğiz.”
Millet İttifakının Telekomünikasyonda Yapılacaklar Listesi
30 Ocak tarihinde “Ortak Politikalar Mutabakat Metni” şeklinde yayımlanmıştır. TELKODER olarak bugüne kadar sektörümüz adına ivedilikle yapılmasını talep ettiğimiz konuların önemli bir kısmının ilgili metinde yer aldığını görmekteyiz. Sektörümüz adına çok önemli olan bu sözlerin ve bakış açılarının hayata geçirip geçirmediklerinin de takipçisi olacağız. Millet İttifakınca sektörümüzle ilgili öne çıkan maddeler şöyle:
“II- KAMU YÖNETİMİ”
• Bilişim ve Yenilikçilik Bakanlığı kuracağız.
• Düzenleyici ve denetleyici kurumların idari ve mali bağımsızlıklarını sağlayacak ve yürütmenin müdahalelerine karşı koruyacağız.
• Düzenleyici ve denetleyici kurumlarda liyakat, şeffaflık, tarafsızlık, çoğulculuk, hesap verebilirlik ve ulaşılabilirlik ilkelerini esas alacağız.
“• Düzenleyici ve denetleyici kurumlarda çalışanların düzenledikleri sektörlerdeki kuruluşların yönetim kurullarında görev almalarını önleyeceğiz.
• Rekabet Kurumu’nun işleyişine etkinlik kazandıracak, piyasalarda hâkim durumun kötüye kullanılmasını engelleyeceğiz.
Liyakate Dayalı Kamu Personel Yönetimi ve Kamuda Bürokrasinin Azaltılması
• Merkez Bankası, TÜİK ve Düzenleyici ve Denetleyici Kurumlara atanacak Başkanların atanmadan önce Plan ve Bütçe Komisyonu’nda kamuoyuna açık bir oturumda dinlenilmesini sağlayacağız.
• Düzenleyici ve denetleyici kurumların ve kamu bankalarının üst yönetimine yapılacak atamalarda eğitim, sektör tecrübesi gibi kriterleri sıkılaştıracak ve titizlikle uygulanmasını sağlayacağız.
• Kamuda izin, lisans ve benzeri başvuruların durumunun ve tahmini tamamlanma süresinin dijital platformlar üzerinden takip edilmesini sağlayacağız.
“V-BİLİM, AR-GE, YENİLİKÇİLİK, GİRİŞİMCİLİK ve DİJİTAL DÖNÜŞÜM”
Dijital Dönüşüm
• Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’nun (BTK) bağımsızlığını sağlayacağız.
• Telekomünikasyon işletmecileri üzerindeki denetim, dinleme baskısı ve ceza risklerini uluslararası düzeyde kabul görmüş ilkelerle uyumlu standartları esas alarak adil rekabet, teknoloji ve hizmette farklılaşma, özgürlük ve demokrasi temelinde çözeceğiz.
• Telekomünikasyon sektöründe halen devam eden tüm imtiyaz sözleşmelerini, geçmiş süreçleri ve devir mevzuatlarını inceleyecek, gelişmiş ülke standartlarına uygun yeni bir yetkilendirme rejimi uygulamaya koyacağız.
• Rekabet koşulları çerçevesinde telekomünikasyon sektörünün gelecek stratejisini uygulamaya koyacağız.
• Varlık Fonuna aktarılan Türk Telekom ve Turkcell hisselerini Hazineye devredecek ve çağdaş yönetişim ilkelerine göre bağımsız bir şekilde yönetilmelerini sağlayacağız.
• Yeni teknolojilerin en hızlı şekilde yayılmasını sağlamak için operatörlere 5G lisanslarını en kısa sürede vereceğiz.
• Kaynakların etkin kullanımı ve altyapı kurulumunun hızlandırılması için ortak altyapıların kurulması yönünde düzenlemeler yapacağız.
• Ortak ve Yaygın Fiber/Optik Altyapısı oluşturulması için ilgili kurumların koordinasyonuyla Fiber Strateji Belgesi ve Eylem Planını oluşturacağız.
• Fiber/Optik uzunluğunu en kısa sürede 2 milyon kilometreye ulaştıracağız.
• Fiber altyapının geliştirilmesi amacıyla geçiş hakkı mevzuatını ve ücretlerini yeniden düzenleyeceğiz.
• Fiber altyapının hane ve işyerlerine kadar kesintisiz erişimini sağlayacağız.
• Ulusal fiber altyapı yatırımlarını hayata geçirilmesiyle beraber kullanımı yaygınlaşacak olan 5G teknolojilerini geliştirme konusunda yerli girişimcilerimize destek sağlayacağız.
• 6G gibi temel fikri hakları içeren konularda kolektif çalışmayı üniversite sanayii iş birliği çerçevesinde destekleyeceğiz.
• Nüfusa göre sabit geniş bant yaygınlık oranında OECD seviyesini yakalayacağız.
• Her internet servis sağlayıcının erişebileceği geniş bant Türkiye Çevrimiçi İnternet Altyapı Haritası yayınlayacağız.
• Türkiye’yi yakın coğrafyanın internet trafik değişim merkezi haline getirmek için gerekli çalışmaları yapacağız.
• İnternete erişimi temel bir insan hakkı olarak tanımlayacak, vatandaşlarımızın her yerde, güvenli, hızlı, ucuz ve sansürsüz internete erişimini sağlayacağız
• İnternet erişiminin üzerindeki vergileri indireceğiz.
• Dijital Hizmet Vergisi’ni indireceğiz.
• BTK kesintilerini indireceğiz.
• Fırsat eşitliğini sağlamak ve uzaktan eğitim süreçlerinde yaşanan adaletsizlikleri bertaraf etmek amacıyla özel sektörle birlikte 6-25 yaş arasındaki tüm öğrencilere ve gençlere aylık 5 GB internete bedava erişim hizmeti sağlayacağız.
• Ortak kullanım alanlarında (meydanlar, kütüphaneler vs.) kesintisiz ve ücretsiz internet hizmeti vereceğiz.
• Evrensel Hizmet Fonu’nun şeffaf bir yönetim anlayışıyla amacına uygun olarak kullanacak, başta kır-kent ayrımında ve eğitimde dijital eşitsizlikleri ortadan kaldıracağız.
• Veri merkezlerine yönelik uluslararası düzeyde kabul görmüş ilkelerle uyumlu bir mevzuat altyapısı oluşturacağız.
• Ulusal ölçekte hizmet sunacak Türkiye bulut bilişimini hayata geçirecek, veri toplama merkezleri üzerinde en ileri yapısal teknolojik donanım ve güvenlik içeriğini kuracağız.
• Veri Merkezi İşletmecilerinin internet erişim maliyetlerini düşürecek, veri merkezlerine özel finans modelleri ve teşvikler oluşturacağız.
• Bulut Bilişim Yasası ile küresel veri merkezi yatırımcılarını Türkiye’ye çekecek teşvikler sağlayacağız.
• Mobil ve geniş bant operatörlerin kapsama alanlarının, hız verilerinin, stres testi sonuçlarının, bağımsız bir konsorsiyum tarafından ölçümlenmesini ve topluma açık platformlarda yayınlanmasını sağlayacağız.
• Uydu teknolojileri alanlarında yapılan mevcut projelerin tamamlanmasını ve ülke ihtiyacının gerektirdiği yeni projelerin hayata geçirilmesini sağlayacağız.
• 5651 sayılı İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanun’u tüm kullanıcıların sosyal medya mecraları üzerindeki ifade özgürlüğünü ve kişisel mahremiyetini koruyacak şekilde, evrensel, çoğulcu ve demokratik ilkeler çerçevesinde ve geniş bir istişareyle yeniden düzenleyeceğiz.
• Türkiye’nin AB standartlarında güvenli ülke sınıfına girmesini sağlayacak, böylece bulut bilişim, büyük veri ve yapay zekâ kullanımının ve geliştirilmesinin önünü açacağız.
• 6698 sayılı Kişisel Verileri Koruma Kanunu’nu, Avrupa Birliği’nin Genel Veri Koruma Yönetmeliğiyle uyumlu hâle getireceğiz.
• Her okula donanım, yazılım ve fiber internet bağlantıları sağlayacağız.
“VI-SEKTÖREL POLİTİKALAR”
İç Ticaret ve Rekabet Politikası
• Sektörel düzenlemeye tabi piyasalarda baş gösterecek rekabet sorunlarının, Rekabet Kurumu ve ilgili sektörel düzenleyici otoriteler tarafından birlikte çözüme kavuşturulması için gerekli adımları atacak, bu amaçla Rekabet Kurumu ile sektörel düzenleyici otoriteler arasındaki iletişim ve işbirliğini geliştirmeye yönelik bir Koordinasyon Kurulu oluşturacağız.
• Rekabet Kurulu’na atama usullerini gözden geçirecek, atanacak olan kurul üyelerinin rekabet hukuku ve politikası ile ilgili alanlarda en az on yıllık tecrübeye sahip olması koşulunu yürürlüğe koyacak, Kurul üyeliği süresini altı yıla çıkaracak ve Kurul üyelerinin bağımsızlığını garanti altına alacağız.
• Sosyal medya ve diğer internet hizmetleri gibi sektörlerde etkin rekabet ortamının güçlendireceğiz.
TELKODER olarak 21 yıldır siyasetten bağımsız olarak sektörümüzün sorunlarını çözmek üzere herhangi bir siyasi yaklaşıma yakın olmadan hareket etmekteyiz. Sektörümüzün dolayısıyla da ülkemizin aydınlık yarınları için doğruları söylemeyi ve her zaman kamu kurumlarına elimizden gelen katkıyı sunmayı sürdüreceğiz. En büyük temennimiz demokratik ortamda halkımızın oylarıyla iktidara gelecek siyasilerin sektörümüzün çözüm bekleyen sorunlarına samimiyetle çözüm sağlaması olacaktır. Yakın bir zamanda yaptığımız açıklamadaki hususları da bu vesileyle kısaca tekrar etmek isteriz…
Ülkemiz yeni bir seçimle yeni bir döneme giriyor ve bu yeni dönemde elektronik haberleşme sektörünü daha fazla rekabete taşıyarak vatandaşlarımızın bu hizmetlere daha kaliteli ve uygun şartlarda ulaşmalarını sağlayacak daha bilinçli ve uzman politikalar güdülmesi gerekiyor. Daha güçlü bir Türkiye için en kritik alanların başında olan telekomünikasyon sektörünün son yıllarda daha fazla atılım yapması gerekmektedir. Telekomünikasyon sektörünün, rekabeti net biçimde belirleyen bir gelişim stratejisi ve eylem planıyla geleceğe uyum sağlayabileceği ve bunun da güçlü bir fiber altyapısıyla mümkün olacağından hareketle; öncelikle altyapının büyütülmesi için gerekli yatırımların yapılmasının önünün açılmasını, geçmiş yıllarda sektör oyuncularının da mutabık kaldığı ortak altyapının hayata geçirilmesini beklemekteyiz.
Sektörlerin gelişmesi için bağımsız kurumların varlığı ve bu kurumların sektör ile birlikte etkin çalışmalar yapması önemli. Telekomünikasyon sektörü büyük bir potansiyel taşıyor ve dijitalleşen dünyada tüm bireysel yaşamı ve iş dünyasını ve dolayısıyla da ekonomiyi sırtlanıyor. Seçimler sonrası ülkemizi yönetecek politikacıların telekomünikasyon sektörünün gerçek anlamda artık önünü açması gerekiyor.
Bağımsız kurullarla ilgili yapısal sorunların giderilmesi, fiber altyapının büyütülmesi, rekabetin sağlanması, internet ve haberleşme üzerindeki vergilerin indirilmesi, sabit geniş bant yaygınlığında en az OECD seviyesine ulaşılması, internet değişim merkezi kurulması ve geliştirilmesi adına yürütülecek çalışmaların hızlandırılması, bulut ve veri merkezleri hizmetleri alanında yatırımların önünün açılması ve bu alanlarda teşviklerin artırılması gibi konularda, seçim bildirgelerinde yer alan ve sektörümüz adına çok önemli olan sözlerin hayata geçirip geçirmediklerinin takipçisi olacağız.
Goldman Sachs, 14 Mayıs seçimlerine gidilirken Türk bankaları konusunda "ihtiyatlı"
davrandığını ve bankaların, yıllarca süren alışılmışın dışında para politikasının
ardından seçim sonrası olası bir faiz artışına ülkedeki diğer hisse senetlerinden
daha savunmasız olduğunu savundu.
https://www.piramitmenkul.com.tr/Arastirma/ArastirmaRaporDosya/39105
BIST100
BIST100 Endeksi dünkü işlemleri %0,45 oranında düşüş ile 4.485 puandan kapattı. Endeks güne hafif alıcılı bir görünüm ile başladıktan sonra gün içinde 4.311-4.534 bandında dalgalı hareket etti. Endekste günün ilk yarısında 4.311 seviyelerine geri çekilme görülse de gün sonunda tepki alımlarının etkili olduğunu izledik. Teknik açıdan geri çekilmelerde geçmişte yatay destek konumunda test edilen 4.460 seviyesini önemsemekteyiz. Bu seviyenin korunması ile tepki alımları görülebilir, 5 günlük AO (mavi) 4.578 seviyeleri gündeme gelebilir. Sonraki önemli seviye olarak orta vadeli yönde takip ettiğimiz 200 günlük AO (yeşil) 4.813 seviyeleri izlenebilir. USD bazında 2,31 cent seviyesinden başlayan endeks günü 2,30 centten kapattı. Gün içinde 2,21-2,32 cent bandında dalgalı hareket edildi. Teknik bakımdan aşağı yönlü hareketlerde önemli seviye olarak 2,25 cent desteği izlenebilir. Yukarı yönlü hareketlerde 5 günlük AO (2,35 cent) seviyesini takip etmekteyiz.
VIOP30
VIOP30 Yakın Vade Kontratı, günü 5.486 uzlaşma fiyatından hafif alıcılı bir görünüm ile kapattı. Kontrat gün içinde 5.261-5.517 bandında dalgalı hareket etti. Teknik bakımdan yukarı yönlü hareketlerde 22 günlük AO (kırmızı) 5.492 seviyesini önemsemekteyiz. Bu seviyenin üzerine yerleşme olması durumunda tepki alımlarının görülebileceğini düşünmekteyiz. Geri çekilmelerde kısa vadeli yönde takip ettiğimiz 5 günlük AO (mavi) 5.350 seviyeleri izlenebilir
USDTRY
USDTRY kurunda dünkü işlemlerde 19,4580-19,5007 bandında hareket edildi. Teknik açıdan kısa vadede 19,00 seviyesini önemsemekteyiz. Bu seviyenin üzerinde kalıcı olunması ile pozitif görünüm devam edebilir. Geri çekilmelerde 18,70 desteği ve Aralık 2021 zirvesini (18,36) takip etmekteyiz.
Piramit Menkul Kıymetler A.Ş
www.piramitmenkul.com.tr
***
Yasal Uyarı
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.
Siparişleriniz sadece "1 saat" içerisinde hesabınızda.
Siparişlerinizin gönderimi, aynı gün içerisinde yapılır.
256-bit şifreleme ve 3D Secure ile güvenli ödeme.
Ürünlerimizin tümü sertifikalı ve orijinaldir.