Piyasaya Yön Veren Güncel Finans Haberleri

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
1990 yılından bu yana tüm çalışmalarını Türk mutfağını ve değerlerini koruma ilkesi ile sürdüren Metro Türkiye, çiftçiler ve üreticilerden yeme-içme sektörüne kadara tüm iş ortaklarına yönelik projeleriyle gastronomi ekosisteminin gelişimine destek veriyor. Üretim olmadan gastronomi sektörünün var olamayacağının bilinciyle, yerel ürünleri ve üreticileri koruyan, tanıtan ve Türkiye ekonomisine katma değer sağlayacak çalışmalara öncülük ediyor. Her koşulda üreticinin yanında olan Metro Türkiye, ülkemizi derinden sarsan depremler nedeniyle zorlu bir süreçten geçen çiftçilere ise bölgeden sürekli olarak yaptığı ve her geçen gün yeni bir çeşit eklediği ürün alımlarıyla güç veriyor. Bugüne kadar toprakta ya da dalında kalan yaklaşık 300 ton meyve sebze alımını gerçekleştiren şirket, sezon sonu olan eylül ayına kadar depremzede çiftçilere destek amacıyla bölgeden temin ettiği ürün miktarını 1.000 tona çıkaracak. Bölgeyi yakından takip ederek ihtiyaç sahibi üreticilere ulaşan Metro Türkiye’nin eylül ayı itibarıyla başlayacak yeni sezon için ise hedefi bu rakamı 4 katına çıkararak 4.000 tonluk meyve sebze alımına imza atmak.
Bölge kalkınması için tarımda sürdürülebilirlik
Metro Türkiye olarak hiçbir zaman ürünleri sadece tedarik edip raflara taşımakla yetinmediklerini, asıl hedeflerinin üretimden yeme-içme sektörüne uzanan ekosistemde tüm sürece değer katmak olduğunu ifade eden Metro Türkiye Satın Almadan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Deniz Alkaç, deprem nedeniyle büyük bir yara alan afet bölgesine de bu anlayışla ilk günden bu yana yardım eli uzattıklarını söyledi. Ülkemizin tarım açısından en verimli topraklarını barındıran afet bölgesinde üreticilerin büyük zorluklarla karşı karşıya kaldığına dikkat çeken Alkaç, “Tam 33 yıldır yeme-içme sektörünün, çiftçinin, üretici örgütlerinin ve kooperatiflerin en önemli iş ortaklarından biriyiz. Sahip çıkmayı görev edindiğimiz ‘yerel’ yaklaşımımızla yıllardır üretici, yerel ürünler ve Coğrafi İşaret tescili olan veya olabilecek değeri bulunan ürünlere yönelik çalışmalara imza atıyoruz. İşte bu anlayış ve sorumlulukla felaketin yaşandığı ilk andan itibaren yerel üreticiyi destekleme amacıyla, bölgede mücadele veren çiftçilerimize ulaşmaya çalıştık. Ne yazık ki üreticilerimizin yetiştirdikleri ürünleri toplamak için ekipmanları hasar aldı. Öncelikle onlara ekipman desteğinde bulunduk ve ardından bugüne kadar yaklaşık 300 ton meyve sebzeyi çiftçilerimizden tarlalara birebir ziyaret ederek çitfçilere ulaşarak satın alıp tüm mağazalarımızda müşterilerimize sunmaya başladık. Metro Türkiye olarak bölgedeki üreticilerin elinde kalmış ürünleri satın almamız, bu ürünleri raflarımıza taşımanın çok ötesinde üreticilere önümüzdeki yıllar için umut olmak anlamına geliyor ki, bu çok önemli. Bölgenin tekrar kalkınabilmesi ve tarımda sürdürülebilirliğin sağlanabilmesi için üreticilerimize ihtiyacımız var. Bu nedenle onlara uzatılan her elin, verilen her desteğin çok kıymetli olduğuna inanıyoruz. Ayrıca, bu ürünlerin hem üreticilerine hem de ülkemize kalıcı bir ekonomi oluşturabilmesi için bölgedeki ilgili kurum ve kuruluşlarla Coğrafi İşaret Tescili başvuru sürecini de yürütüyoruz. Metro Türkiye olarak her zaman olduğu gibi bu dönemde de yine üreticilerimizin yanında olmaya devam edeceğiz.” dedi
Deniz Alkaç: “Bölgeye kalıcı ve uzun vadeli katkı gerekiyor. Hatay beyaz balkabağı için Coğrafi İşaret tescil başvurusunda bulunuldu”
Bölgeden temin edilen ürünleri korumak ve ürünleri koruyabilmek ve kalıcı bire ekonomik değer oluşturmak amacıyla Coğrafi İşaret tescili alma çalışmalarına da yöneldiklerini kaydeden Alkaç, “Alımını yaptığımız Hatay Kırıkhan siyah havucunun Coğrafi İşaret tescili bulunuyor. 10 yılını geride bıraktığımız Coğrafi İşaretli Ürünler projemiz kapsamında deprem bölgesinden aldığımız ve tescil alma potansiyeli yüksek olan Hatay beyaz balkabağının tescil başvuru sürecini afetten kısa bir sonra başlattık. Antakya Ticaret Sanayi Odası, Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi, Antakya Meslek Yüksek Okulu Aşçılık Bölümü Öğretim Görevlileri iş birliğinde yürütülen Hatay beyaz balkabağının tescil başvurusunun geçen hafta Türk Patent Enstitüsü’ne yapıldığını açıklamak isterim. 2 aydan kısa bir sürede, özellikle afet bölgesine özel bir ürünün başvurusunun tamamlanmış olması gurur verici. Deprem bölgesindeki potansiyeli olan diğer ürünler için de tescil başvuru çalışmalarını yürütüyoruz. Metro Türkiye olarak bölgedeki kurum, kuruluş ve sivil toplum kuruluşlarına Coğrafi İşaretli ürünler konusunda öncülük yapmaya, yol göstermeye devam edeceğiz. Bu ürünlerin Coğrafi İşaret Tescili alması hem yerel ürünlerimizin korunması hem de kooperatiflerimize daha verimli ve sürdürülebilir bir gelir yaratılması anlamına geliyor. Biz bir kerelik alım almak üzerine ilerlemiyor, bölgeye kalıcı bir etki bırakmaya çalışıyoruz.” dedi.
Kooperatifler başrolde
Bölgede ihtiyacı olan üreticilere ulaşma konusunda kooperatiflerin köprü görevi gördüğünü ve Metro Türkiye olarak tüm alımları kadın kooperatifleri aracılığı ile gerçekleştirdiklerini vurgulayan Deniz Alkaç, “Amacımız bu alımları sürdürülebilir hale getirerek daha çok çiftçimize ulaşmak ve böylece bölgeye sürekli bir destek sağlamak. Bu konuda kooperatifiler, üreticiler ile aramızda köprü kuruyor. Özellikle de kadın kooperatiflerimiz ile işbirlikleri gerçekleştiriyoruz. Örneğin bugüne kadarki ürünleri Mersinden Kadın Kooperatifi ve Zahide Ana Kadın Kooperatifi üzerinden aldık. Kooperatifler aracılığı ile bölgeyi yakından takip ederek yeni ürün alımlarımızı gerçekleştiriyoruz. Bugüne kadar kooperatiflerle desteklenen bir ekonomik modelin hepimiz için çok daha verimli ve kazançlı olacağına inanarak üreticileri bu yönde destekledik. Bu süreçte kooperatiflerin üstlendiği görevin önemine bir kez daha şahit olduk. Bölge özelinde çalışacak kooperatifler aracılığıyla ürün çeşitliliği ile birlikte destek alımlarımızı da genişleteceğiz. Hedefimiz, eylül ayı itibarıyla başlayacak yeni sezonda bu rakamı 4 katına çıkararak 4.000 tonluk ürün alımına imza atmak” bilgisini verdi.
 
Daha fazla üreticiye ulaşarak ürün çeşitliliğini de artırıyor
Satın alımı gerçekleştirilen ürünler arasında Hatay Arsuz limonu, Hatay beyaz balkabağı, Hatay Kırıkhan havucu, Hatay Kırıkhan siyah havucu, tatlı patates, lahana ve marul gibi bölgede yetişen yeşillikler bulunduğunu kaydeden Alkaç, “Bölgeden yaptığımız destek amaçlı ürün alımlarını artırmayı ve bu sayede bölgeye daha fazla katkı sağlamayı hedefliyoruz. Hasadın devam ettiği sezon sonuna kadar, rutin olarak bölgeden gerçekleştirdiğimiz satın almalardan ayrı olarak zorda kalan çiftçilerimize destek olmak amacıyla yürüttüğümüz meyve sebze alımlarının 1.000 tonu aşmasını planlıyoruz. Bölgeyi yakından takip ederek ihtiyacı olan üreticilere ulaşıyoruz. Bu sayede hem hayata tutunması için gerekli maddi kaynağa ihtiyaç duyan daha fazla üreticimizle buluşuyor hem de temin ettiğimiz ürün çeşitliliğini artırıyoruz. Ayrıca, Metro Türkiye bünyesi altında yer alan Gastronometro’da bölge ürünleriyle yeni tarifler geliştirerek bu ürünlerin sektördeki kullanımının yaygınlaştırılmasını amaçlıyoruz.” diye konuştu.
Alkaç, destek alımı yapılan ürünlerin yanı sıra önceden beri rutin olarak bölgedeki tedarikçiler üzerinden gerçekleştirilen taze ve dondurulmuş su ürünleri alımlarına devam ettiklerini sözlerine ekledi.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

ŞOK Marketler, dayanışmanın en yoğun yaşandığı zamanlardan olan Ramazan ayına özel erzak paketi ve hediye kartlarını müşterileriyle buluşturdu. Ramazan'ın bereketini paylaşmak isteyenler; ŞOK Marketler'in Ramazan erzak paketi, hediye kartları veya dijital hediye alışveriş kodlarından temin ederek, birlik ve beraberliğin öne çıktığı bu ayda desteklerini ihtiyaç sahiplerine ulaştırabilir veya sevdiklerini hediyeleriyle mutlu edebilir.
 
"Ramazan'ın bereketini paylaşmayı ŞOK seviyoruz" sloganıyla satışa sunulan ŞOK Marketler erzak paketinde; pirinç, mercimek, bulgur, makarna, ayçiçek yağı, un, salça, çay, şeker, tuz, çorba, zeytin ve pudingden oluşan 13 farklı temel gıda ürünü bulunuyor. Piyale, Deren Çay, Evin gibi ŞOK Marketler'in bilinen ve güvenilir öz markalı ürünlerinin yer aldığı paketler, ŞOK mağazalarının yanı sıra Cepte Şok 'tan online olarak da satın alınabiliyor.
 
ŞOK Marketler'de Ramazan'a özel fiziki hediye kartları da satışa sunuldu. Dileyen müşteriler 0850 281 68 21 nolu telefon üzerinden istedikleri miktarda bakiye yükleyebilecekleri toplu hediye kartı alımı da gerçekleştirebiliyor. Yardımlarını kolaylıkla dijital olarak ulaştırmak isteyen müşteriler ise satın aldıkları dijital hediye alışveriş kodunu diledikleri telefon numarasına iletebiliyor. Kodun iletildiği kişi hem mağazalardan hem de Cepte ŞOK üzerinden ilgili kodla alışveriş yapabiliyor.
 
Uğur Demirel: "Bu özel ayda dayanışmaya vesile olmaktan gururluyuz"
Ramazan kampanyaları hakkında değerlendirmede bulunan ŞOK Marketler CEO'su Uğur Demirel şunları söyledi: "Ramazan ayı, paylaştıkça bereketin arttığına inandığımız bir ay. Bu ayda dayanışmak veya sevdiklerini mutlu etmek isteyen müşterilerimiz, Ramazan'a özel satışa sunduğumuz erzak paketimiz, hediye kartlarımız ya da dijital kodlarımız vasıtasıyla desteklerini istedikleri kişiye veya kuruma ulaştırabilirler. Kısa süre önce ülke olarak çok büyük bir afet yaşadık; birlik ve beraberliğin önemini zorlu yoldan da olsa bir kez daha tecrübe ettik. Birliktelik duygusunun en yoğun yaşandığı Ramazan ayında, ŞOK Marketler olarak dayanışmaya vesile olmaktan mutluluk duyuyoruz."

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

ED Fuarcılık ve İZFAŞ, 28 Mart - 2 Nisan 2023 tarihleri arasında 'Fuarizmir'de MAST - Marine Saloon Trade; Tekne, Tekne Ekipmanları ve Deniz Aksesuarları Fuarı'nı düzenliyor. Dünyaca ünlü tekne markaları, sektörün en büyük yerli üretici tekne firmaları, ekipman ve aksesuar firmaları, İzmir'de düzenlenecek kara fuarında bir araya gelecek. Toplam değerleri milyonlarca lirayı aşan 150'den fazla teknenin görücüye çıkacağı fuar, İzmir Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde, İZFAŞ ve ED Fuarcılık'ın güç birliğiyle hayata geçirilecek. Fuarda, boyları 3 metreden 17 metreye kadar değişen motoryat, yelkenli, trawler, sürat tekneleri ve son teknoloji botlar, ekipman ve aksesuarları sergilenecek. Yat ve Tekne Endüstrisi Derneği (YATED) ile İzmir Tekne ve Yat İmalatçıları Dayanışma Derneği'nin (TEKİMDER) de destekçileri arasında yer aldığı fuar, 2023 yılının karada düzenlenen tek fuar olma özelliğini taşıyor.

MARKA ŞEHİRDE MARKA TEKNELER
15 yıldan uzun süredir Boat Show organizasyonu yapan ED Fuarcılık olarak, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer'in, İzmir'i Türkiye'de fuarcılığın başkenti yapma ve dünya fuarcılığında ön plana çıkarma vizyonu doğrultusunda çalışan İZFAŞ ile birlikte İzmir'de böyle bir fuarı düzenlemekten büyük mutluluk duyduklarını ifade eden ED Fuarcılık Kurucu Ortağı Dilek Günaydın, "Fuarımızda, ziyaretçiler dünyanın en büyük tekne markaları ile birlikte yerli üreticinin son tasarım teknelerini ve sezon öncesi tekne için her ürünü bulabilecek." dedi. Böyle bir fuarın İzmir'de düzenlenmesinin çok büyük önem taşıdığına dikkat çeken Dilek Günaydın, "İzmir, Türkiye'nin marka şehirleri arasında yer alıyor. Her yıl yerli yabancı milyonlarca turistin geldiği İzmir'de, İZFAŞ gibi modern bir fuar merkezinde milyonlarca değere sahip tekneler sergilenecek. Yerli-yabancı üreticiler İzmir'de buluşacak. Dünyaca ünlü markaların İzmir'de sergilenecek olması da hem sektörümüz hem de şehrimiz için avantajları da beraberinde getirecek." diye konuştu.

YENİ YATIRIMLARA OLANAK SAĞLAYACAK
Tarihten bu yana deniz ve denizcilik şehri olan İzmir'de düzenlenen MAST - Tekne, Tekne Ekipmanları ve Deniz Aksesuarları Fuarı'nın, katılımcılara, yerli ve yabancı profesyonel ziyaretçilere, yenilikleri ve etkinlikleri ile yeni ufuklar açacağını dile getiren ED Fuarcılık Kurucu Ortağı Emel Yılmaz ise, "B2B görüşmeleri, alım heyeti ve profesyonel ziyaretçileri ile ticari anlaşmalara zemin hazırlayacak fuar, yeni iş birlikleri kurmanın yanı sıra sektörün yıllık ticaret hedeflerine ulaşmasına, iş hacmini artırmasına ve ihracatı büyütmesine katkı sağlayacak. Fuarla ortaya çıkan potansiyel ile sektörün büyümesi, uzun vadede İzmir ekonomisine, turizme ve yeni yatırım olanaklarının ortaya çıkmasına olanak sağlayacak." dedi.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
Ulaşılabilir lükse öncülük eden triko markası Join Us, ZUBİZU’nun fırsatlar dünyasına katıldı. Türkiye’nin ilk yaşam tarzı mobil uygulaması ZUBİZU üyeleri, joinus.com.tr'den 31 Mart tarihine kadar yapacakları alışverişlerde tüm indirimlere ek olarak ekstra %5 indirim kazanıyor.
 
Farklılığı ve detayları seven, kaliteden vazgeçmeyen, stil sahibi ve şıklığından ödün vermeyen kadınlara “Katıl bize!” diye seslenen Join Us, “Trikonun Join Us Hali" mottosuyla uzun yıllara dayanan bilgi ve birikimini modaseverlerle buluşturuyor. ZUBİZU üyeleri yeni iş birliğiyle; özgün dokulara sahip, fark edilir ve etkileyici triko tasarımlarını avantajlı fiyatlarla keşfedecek.
 
5 milyona yakın üyesine yeme-içmeden modaya, seyahatten otomobile, sağlıklı yaşamdan sanat ve eğlenceye farklı yaşam tarzlarına uygun öneri ve içerikler sunan Türkiye’nin ilk yaşam tarzı mobil uygulaması ZUBİZU, üyelerine hayatlarını kolaylaştıran deneyim ve ayrıcalıklar yaşatmaya devam ediyor.
 
Kampanyayla ilgili detaylı bilgilere ve çok daha fazlasına ZUBİZU’dan ve joinus.com.tr'den ulaşılabilir.
 

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
Emirates, gelecekteki Airbus A350 ve Boeing 777X uçakları için 6 Tam Uçuş Simülatör Bölmesi (FFS) barındıracak gelişmiş bir eğitim tesisi inşa etmeye hazırlanıyor. Yaklaşık 6,000 metrekarelik yeni tesisin Mart 2024'te açılması planlanıyor.

Emirates Havayolu ve Grubu Yönetim Kurulu ve İcra Başkanı Şeyh Ahmed bin Said El Maktum yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Yeni bir pilot eğitim merkezi inşa etmek için yapılan bu 135 milyon ABD Doları tutarındaki yatırım, Emirates'in 2024'ten itibaren yeni uçak filosunun teslimatından önce pilot eğitimine başlamaya hazır olmasını sağlayacaktır. Bina, enerji tüketimini azaltmak için güneş enerjisi kullanırken pilotlara en iyi eğitimi sağlamak için en son teknoloji simülatörlerle donatılacak.”

Yeni bina, Dubai'deki mevcut Emirates Eğitim Tesislerinin bitişiğinde yer alacak ve böylece diğer tüm pilot eğitim merkezlerine büyük bir entegrasyon ve yakınlık sağlayacak.

Pilot kursiyerleri ayrıca, pilot eğitim modülünün bir parçası olarak özel üretim cihazlar kullanarak kokpit ortamını kurup yapılandırabilme ve eğitim oturumlarına başlamadan önce verileri Tam Uçuş Simülatörüne (FFS) yükleme olanağından da yararlanacak. Bu yenilikçi, türünün ilk örneği konsept, kursiyerin simülatör içindeki hazırlık süresini kısaltmak, konsantrasyonunu korumasına ve eğitim süresinden tam olarak yararlanmasına yardımcı olmak için tasarlanmıştır.

Emirates'in Dubai'deki mevcut eğitim kolejlerine yeni binanın eklenmesiyle, havayolu pilot eğitim kapasitesini yılda %54 artırma potansiyeline sahip olacak. Havayolunun eğitim binaları genelinde, Emirates pilotları, yılda 130.000 eğitim saatinden fazla kapasite sunan 17 tam uçuş simülatörü bölmesi ile uçuş becerilerini geliştirmek için daha fazla esnekliğe ve olanaklara sahip olacak.

Emirates'in ilk Airbus A350 uçağının planlanan teslimatına paralel olarak, havayolunun en yeni eğitim okulu, Haziran 2024'e kadar ilk A350 pilot grubunu eğitmeye başlayacak.
Uçuş ekibi için modern eğitim tesislerine ek olarak, havayolu, iş gücü ve diğer havacılık profesyonelleri için dünya standartlarında bir dizi eğitim ve gelişim programı sunmaktadır. Dubai'de bunlar arasında Emirates Uçuş Eğitim Akademisi, Emirates Havacılık Üniversitesi, Emirates Kabin Ekibi Eğitim Merkezi ve çalışanlarının farklı ihtiyaçları için özel olarak oluşturulmuş çok sayıda program yer alıyor.
 
Emirates Hakkında:

Emirates, dünyayı global merkezi olan Dubai aracılığıyla birbirine bağlayan, dünyanın en hızlı büyüyen havayolu şirketlerinden biridir. Emirates, bugüne kadar 500’ün üzerinde uluslararası ödül kazandı. Modern, verimli ve rahat uçaklarıyla 1987 yılından beri Türkiye’deki yolcularını Dubai üzerinden dünyaya bağlıyor. Emirates, ikonik çift katlı süperjumbo Airbus A380 ve Boeing 777 - 300ER uçakları ile İstanbul Havalimanı’ndan haftada toplam 21 sefer gerçekleştiriyor.
Detaylı bilgi için: www.emirates.com.tr

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
Dünyanın en büyük ve en önemli iş etkinliklerinden birisi olarak değerlendirilen St. Petersburg Uluslararası Ekonomik Forumu, ekonominin tüm oyuncularını güvenli bir platformda bir araya getirecek.
Özellikle uluslararası ekonomik ittifakların dönüşümü, artan sosyal adaletsizlik ve istikrarsız ticari ve siyasi ilişkilerin neden olduğu mevcut çalkantılı ortamda küresel ekonominin sürdürülebilir kalkınmasının her zamankinden daha önemli olduğunu vurgulayan Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Danışmanı ve SPIEF 2023 Organizasyon Komitesi İcra Sekreteri Anton Kobyakov, “Yılbaşından bu yana katılımcıları yönelik SPIEF'e davet kampanyamızı sürdürüyoruz. Bu yıl özellikle Orta Doğu, Afrika, Asya ve Latin Amerika'dan katılımcıların artmasını bekliyoruz. Öte yandan, Rusya'nın tüm bölgeleri ve iş dünyasının temsilcileri ile yakın iş birliğinde de kararlıyız. Yaklaşan 26. St. Petersburg Uluslararası Ekonomik Forumu'nun konuklarımızın iş programlarında özel bir yer alacağından eminim” dedi.
Bu yıl 14-17 Haziran tarihleri arasında gerçekleştirilecek Forum’un katılımcıları, satın aldıkları tek bir paketle Forum'un tüm ticari ve kültürel etkinliklerine katılım hakkının yanı sıra (Genel oturum ve özel davetli etkinlikler hariç), Forum'daki iş ağı alanlarına (Özel davetli etkinliklerin düzenlendiği alanlara sınırlı erişimle) ve özel destek erişimine sahip olacaklar.
Foruma katılmak isteyen iş insanları, Roscongress sitesinde kişisel bir hesap oluşturduktan sonra etkinliğe başvurabilecek. Organizasyon Komitesi tarafından başvurular değerlendirildikten sonra onaylanacak. Başvuruların değerlendirilme süresi her katılımcı için farklı olacak ve en az gün sürmesi bekleniyor.
SPIEF 2022, 81 ülkenin resmi delegasyonlarıyla temsil edildiği 130 ülkeden 14 bin kişiyi ağırlamıştı. Başvuru ve bilgi için SPIEF web sitesi ziyaret edilebilir. SPIEF 2022'nin sonuçları hakkında daha fazla bilgi için resmi Forum web sitesine (forumspb.com) ve Roscongress web sitesi (roscongress.org) ziyaret edilebilir.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Türkiye'nin deprem gerçeği 6 Şubat 2023'te 11 ili içine alan büyük yıkımla bir kez daha kendini gösterdi. Maddi manevi büyük kayıplar verdiğimiz bu depremler, Zorunlu Deprem Sigortası DASK'ı yeniden gündeme taşıdı. Apsiyon Sigorta'nın Genel Müdürü Aşkın ÇİFTÇİ, DASK'ı şu sözlerle anlattı: "Zorunlu Deprem Sigortası, yaşadığınız binada depremin meydana getirdiği maddi zararları karşılamaya yönelik bir teminat sistemidir. Bu sayede yaşamın deprem öncesindeki temel standartlarında devam edebilmesi amaçlanır."
"DASK'a daha fazla önem vermeliyiz"
Ülkemizde deprem bilinci ve zorunlu deprem sigortası hakkında daha fazla farkındalık kazanmamız gerektiğini belirten Aşkın ÇİFTÇİ, araştırmaların ülkemizdeki konutlarda oluşan hasarların büyük bölümünün depremlerden kaynakladığını vurguladı. ÇİFTÇİ, "Zorunlu Deprem Sigortası, deprem ve deprem nedeniyle oluşan yangın, infilak, yer kayması ve tsunami risklerine karşı maddi güvence sağlar. Hafif ve ağır hasarlı binaların zararını karşılayarak yaşamın normal akışına dönmesine katkıda bulunur. 23/6/1965 tarihli ve 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu kapsamındaki bağımsız bölümler, tapuya kayıtlı ve özel mülkiyete tabi taşınmazlar üzerinde mesken olarak inşa edilmiş binalar, bu binaların içinde yer alan ve ticarethane, büro ve benzeri amaçlarla kullanılan bağımsız bölümler ile doğal afetler nedeniyle devlet tarafından yaptırılan veya sağlanan kredi ile yapılan meskenler zorunlu deprem sigortasına tabidir" dedi.
DASK'ın kapsamını ise şu sözlerle açıkladı: "DASK, Zorunlu Deprem Sigortası ile depremin ve deprem sonucu meydana gelen yangın, infilak, tsunami ve yer kaymasının doğrudan neden olacağı maddi zararları, poliçede belirtilmiş limitler dahilinde nakit olarak karşılar. DASK her yıl inşaat maliyetlerindeki artışa göre belirlediği azami bir tutarda teminat sağlar. DASK tarafından verilen azami teminat tutarı, 25 Kasım 2022 tarihinden itibaren bütün yapı tiplerinde 640 bin TL'dir. DASK herkesin Zorunlu Deprem Sigortası sahibi olabilmesini kolaylaştırmak için, prim bedellerinin, ev sahiplerinin alım gücü dahilinde olmasına çalışır. Sigorta bedelinin (teminat tutarı) hesaplamasında kullanılan ve yapı tarzına göre tespit edilen metrekare birim maliyetleri, 25 Kasım 2022 tarihi itibarıyla betonarme yapılar için teminat bedeli 3.016 TL, diğer yapılar içinse 2.080 TL olarak belirlenmiştir."
"Zorunlu Deprem Sigortası'nı tüm ev ve iş yeri sahipleri yaptırabilir"
DASK'ı kimin yaptıracağı konusunda sık sık sorular aldığını belirten sigortacı, bu konuya açıklık getirdi. ÇİFTÇİ, "Zorunlu Deprem Sigortası'nı tüm ev ve iş yeri sahipleri yaptırabilir. DASK masrafları, mülk sahipleri tarafından karşılanır. Kiracıların ise sigortaya dair herhangi bir ödeme yapma zorunluluğu bulunmaz" dedi.
"DASK'ı konut sigortası ile yaptırmak faydalıdır"
DASK'ın konut sigortası ile birlikte yapılmasının faydalı olduğunu belirten Apsiyon Sigorta yetkilisi, bunun nedenini ise şu sözlerle açıkladı: "DASK'ın konut sigortası ile birlikte yaptırılması, hasarın daha fazla teminat bedeli alınarak karşılanmasını sağlar. Bina inşaat maliyetleri, Bayındırlık ve İskan Bakanlığı tarafından her yıl güncellenir. Örneğin, 10 kata kadar olan binalarda inşaat m² maliyeti 6.350 TL'dir. Bu sebeple sadece DASK yeterli olmayacaktır. Yapılacak bir konut sigortası ile bu fark tamamlanmalıdır."
"Bölge, yapı tipi, inşa yılı ve metrekare bilgileri önemli"
DASK yaptırırken dikkat edilmesi gereken bazı unsurlar olduğunu belirten ÇİFTÇİ,"Binanızın deprem risk haritasına göre bulunduğu bölge, yapı tipi, inşa yılı ve özellikle metrekare bilgileri, dikkat edilmesi gereken başlıca noktalardır. DASK, yanlış beyana bağlı durumlarda mesuliyet kabul etmediğinden, beyan esnasında bilgilerin doğruluğundan emin olunmalıdır" şeklinde açıkladı.
"ALO 125'i arayabilirsiniz"
DASK'ı olan ve konutu hasar alan kişilerin oluşan hasar sonrasında Alo 125'i arayabileceklerini hatırlatan ÇİFTÇİ, "Konutu hasarlı kişilerin konuyu, Alo DASK 125 Zorunlu Deprem Sigortası Hattı'na bildirmeleri yeterli olacaktır. Herkes, poliçe numarası ve T.C. Kimlik Numarası ile bu hat üzerinden destek alabilir" dedi.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Yüksek bir performans, erişilebilirlik ve aynı zamanda güvenlik önem kazandığından güçlü bir CDN, içerik dağıtım ağının kullanılması önem kazanıyor. Yerli ve global teknoloji şirketi Medianova, site performansında CDN kullanmanın 5 kritik nedeni açıkladı.
Performans
Unbounce'a göre, tüketicilerin yaklaşık yüzde 70'i, sayfa hızının satın alma olasılıklarını etkilediğini söylüyor. Yavaş sayfa yükleme süreleri site ziyaretçileri için kabul edilemez bulunuyor. Sunucunun son kullanıcıya olan mesafesi ve konumundan kaynaklanan performans sorunları yaşanabiliyor. CDN kullanımı, içeriği web sitesi kullanıcısına en yakın lokasyondan ileterek, içeriğe daha hızlı ulaşılmasını sağlıyor. Medianova'nın tüm dünyada yer alan 50'nin üzerindeki PoP noktaları içeriği son kullanıcıya en hızlı şekilde ulaştırarak gecikmeyi azaltıp site performansını artırıyor.
Güvenlik
Yalnızca tek bir başarılı saldırı bile kurumlara, çok sayıda önemli müşteri, para ve itibar kaybına mal olabiliyor. Bu nedenle uygulama ve API güvenliği de işletmelerin göz ardı edebileceği bir konu değil. Medianova'nın CDN hizmeti ile vermekte olduğu; Origin Shield, WAF, Rate Limiting gibi servislerle hem 'OWASP Top 10 Riskler' listesinde yer alan sofistike ataklara karşı hem de DDoS ataklarına karşı koruma sağlanıyor, böylece performanstan ödün vermeden web uygulamaları ve API'ler koruma altına alınmış oluyor.
Ölçeklenebilirlik ve erişilebilirlik
Web sitesi trafiğindeki ani bir artış, sitenin çökmesine neden olabiliyor. CDN sayesinde web uygulaması ve web sitesinin ölçeklenebilirliği arttırılırken, yüksek trafiklerde dahi web sitesinin tüm kullanıcılara servis vermesi sağlanıyor. Ek olarak, dinamik CDN servisi ile web sitesinin önbelleklenmiş kopyaları sayesinde kaynak sunucuda sorun olsa dahi sitenin her zaman ayakta kalması ve erişilebilir olması sağlanıyor.
Arama motoru puanları, SEO
SEO açısından sayfa yükleme süresi oldukça önemli bir faktör. Google botları siteyi tararken site hızını baz alarak arama sonuçlarını sıralarken, hızlı sitelere yüklenmesi daha uzun süren sitelere göre üst sıralarda yer veriyor. Web sitesinde doğru ve güçlü bir CDN kullanımı, aynı zamanda arama motoru optimizasyonunu da sağlamış oluyor.
Etkileşim
Aberdeen Group'a göre; "Sayfa yükleme süresindeki 1 saniyelik gecikme, yüzde 11 daha az sayfa görüntüleme, yüzde 16 müşteri memnuniyeti düşüşü ve yüzde 7 dönüşüm kaybı demek." Yavaş bir site, marka için kötü bir ilk izlenim bırakmanın en hızlı yollarından biri, yavaşlık etkileşim oranlarını da olumsuz yönde etkiliyor. Dolayısıyla hızlı bir sitenin, hızlı satış ile doğru orantılı olduğu söylenebilir.
Medianova, dünyada 50'nin üzerinde noktadan hizmet veriyor
Yerli ve global teknoloji şirketi Medianova CEO'su Serkan Sevim, "Yüksek bir performans, erişilebilirlik ve aynı zamanda güvenlik önem kazandığından güçlü bir CDN, içerik dağıtım ağının kullanılması önem kazanıyor. Kendi Ar-Ge merkezimizde geliştirdiğimiz içerik dağıtım ağı ile dünyada 50 üzerinde noktadan, her gün milyonlarca kullanıcıya hizmet veriyoruz. 5 farklı global patenti ile bulut bilişim hizmetlerinde fark yaratan Medianova olarak, 2018, 2019, 2020 ve 2021'de global raporlama şirketi Gartner'ın teknoloji trend raporlarında yer alma başarısını gösterdik." diyor.