Tüm Alışverişlerinizde Kargo Bedava.
Sepetiniz Boş
Görünüşe göre henüz seçim yapmamışsınAlışverişe Başla
ürün bulundu.
Altın ve Dolara yön veren güncel finans haberlerini kaçırma...
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Metro Türkiye, ürün bulunurluğunu ve verimliliğini en üst seviyeye çıkararak operasyonlarını genişletmek amacıyla yürüttüğü depo ve dağıtım alanı büyütme çalışmalarına İstanbul'da devam etti. İstanbul'un 11 ilçesine sevkiyat hizmeti sağlayan Bayrampaşa depo alanında gerçekleştirilen yenileme çalışmalarının ardından dağıtım hacmi günlük yaklaşık %70 oranında artarak 150 tona ulaştı.
1990 yılından beri faaliyet gösterdikleri ülkemizde yeme içme sektörünün en yakın çözüm ortaklarından biri olmaya devam ettiklerini vurgulayan Metro Türkiye CEO'su David Antunes, "Bayrampaşa'da imza attığımız yeniliklerle amacımız, genişleyen ve büyüyen operasyon kabiliyetimizle, İstanbul gibi yeme içme sektörünün kalbinin attığı bir şehirde gastronominin gelişimine katma değer sağlamak ve daha iyi hizmet sunmak" dedi.
Yeme içme sektörünün en yakın iş ortağı olma vizyonuyla 1990'dan beri ülkemizde faaliyet gösteren Metro Türkiye, 2023 yılında İzmir, Bodrum ve Alanya'da başlayan, 2024 yılında ise Ankara'da devam eden depo alanı genişletme çalışmalarına İstanbul'da 11 ilçeye sevkiyat sağlayan Bayrampaşa ile devam etti. Gerçekleştirilen yenileme ve genişletme çalışmaları kapsamında dağıtım hacmi 35 milyon TL yatırım ile günlük 90 tondan 150 tona ulaşan Bayrampaşa depo alanı, Metro Grup CEO'su Steffen Greubel'in de katıldığı törenle hizmete açıldı. Atılan bu yeni adımla Metro Türkiye, ülkemizde yeme içme sektörünün merkezi konumunda bulunan İstanbul'da operasyonel verimliliğini, ürün bulunurluğunu ve hizmet kalitesini daha da artırdı.
Açılışta yaptığı konuşmada Metro olarak bugün 30'dan fazla ülkede gıda hizmetleri endüstrisini ürün ve hizmetleriyle desteklediklerini hatırlatan Metro Grup CEO'su Steffen Greubel, "Metro Türkiye, ülkenin dinamik gıda hizmetleri sektörünün önemli bir iş ortağı olarak çalışıyor. İstanbul'daki gıda sevkiyatı kapasitemizi genişletmemiz ise müşterilerimize çok kanallı bir alışveriş deneyimi sunma stratejimizin önemli bir adımını oluşturuyor. İstanbul'daki deponun açılışı Metro Türkiye'nin müşterilerine sunduğu hizmeti daha da iyileştirmesini ve müşteri tabanını da genişletmesini sağlayacak" diye konuştu.
35 milyon TL'lik yeni yatırım
Müşterilerinin ihtiyacı olan ürün ve servisi en iyi şekilde ulaştırmak için çalıştıklarını ifade eden Metro Türkiye CEO'su David Antunes ise "35 yıl önce Metro'nun bu ülkenin potansiyeline, zengin mutfağına ve gastronomi kültürüne inanması nedeniyle Türkiye'ye yatırım yapan ilk uluslararası perakendeciyiz. En başından beri hedefimiz, yeme içme sektörünün bir numaralı çözüm ortağı olmak. Bu hedef doğrultusunda bizi müşterilerimize daha da yakınlaştıracak, onların ihtiyaçlarını daha verimli, daha iyi karşılayabilmemizi sağlayacak adımlar atmaya ve Türkiye'deki varlığımızı güçlendirmeye devam ediyoruz. Yakın zamanda Ankara'daki depo kapasitemizi üç katına çıkardık. Şimdi ise İstanbul'un Avrupa yakası için önemli bir merkez olan Bayrampaşa mağazamızda dondurulmuş gıda depolama alanımızı üç katına çıkardık, şarküteri depolamamızı iki katına çıkardık. Günlük gıda sevkiyatlarımızı ise 90 tondan 150 tona çıkararak artık 500 müşteri noktasına ulaşıyoruz. Bayrampaşa depomuzda gerçekleştirdiğimiz 35 milyon TL'lik yeni yatırım ile amacımız, büyüyen operasyonel kabiliyetimizle, bölgedeki yeme içme sektörüne daha iyi hizmet sağlayarak, gelişimine ivme kazandırmak'' dedi.
11 ilçeye sevkiyat
Mağazalarını hem mağaza hem de depolama ve dağıtım alanı olarak kullanarak, operasyonlarını verimli hale getiren Metro Türkiye, yaklaşık 7.000 metrekare hacimle hizmet veren Bayrampaşa deposundan Bağcılar, Beyoğlu, Fatih, Şişli, Sultanahmet, Nişantaşı, Beşiktaş, Levent, Bakırköy, Bağcılar, Bahçelievler olmak üzere İstanbul'un 11 ilçesine sevkiyat hizmeti sağlıyor. Depo alanının yaklaşık 3.000 metrekaresinde gıda sevkiyatı operasyon alanı bulunan Metro Türkiye, yenileme çalışmaları sonucunda yaklaşık %70 oranında artış sağlayarak günlük 150 tona çıkan bir operasyon kapasitesine sahip oldu. Müşteri siparişlerinin hazırlandığı konsolidasyon alanında ise kapasiteyi, 75 tondan 150 tona çıkardı. Hizmet verdiği bölgedeki yeme içme sektörünün ihtiyaçlarından hareketle donuk ürün depolama alanında %100 büyüme gerçekleştirerek 116 paletten 417 palet kapasitesine ulaştı. Şarküteri depolama alanı ise 190 metrekareden 349 metrekareye yükseldi.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Dardanel’in global büyüme stratejileri çerçevesinde 2021 yılında satın aldığı Yunanistan’ın köklü deniz ürünleri üreticisi Kallimanis, Avrupa Birliği’nin en prestijli gıda ve içecek fuarı Food Expo 2025’te yenilikçi ürünleriyle ilgi odağı oldu.
Gıda ve içecek sektöründeki yeniliklerin sergilendiği Food Expo 2025, Yunanistan’ın başkenti Atina’da uluslararası markalar, gıda profesyonelleri ve tedarikçileri bir araya getirdi. Fuar’da 80’den fazla ülke ve 1000’den fazla global marka yer aldı.
Food Expo 2025 boyunca Kallimanis standı, kaliteli, lezzetli ve yenilikçi ürünleriyle ziyaretçilerin odak noktası oldu. Kallimanis’in fuardaki alanları, ziyaretçilere geniş ürün portföyünü tanıma ve tatma fırsatı sundu. Dondurulmuş deniz ürünleri, Yunanistan pazarına yeni sunulan Kallimanis ton balığı ve yenilikçi sushi çeşitleri, sergilenen başlıca ürünler arasında yer aldı.
Dardanel, Kallimanis ile Global Pazarda Büyümeye Devam Ediyor
Uluslararası pazarda büyüme stratejilerine hız kesmeden devam ettiklerini belirten Dardanel Yönetim Kurulu Üyesi ve Önen Gıda Genel Müdürü Ayşe Önen Özoğuz, “Dardanel’in yarım asra yakın bilgi birikimi, üretim ve pazarlama deneyimi, Kallimanis’in deniz ürünleri alanındaki köklü geçmişi ile birleşerek uluslararası pazardaki gücümüzü daha da pekiştirdi. Dardanel ve Kallimanis olarak, Türkiye ve Yunanistan’da, dünya çapındaki büyüme hedeflerimize ulaşmak için yatırımlarımızı artırıyor ve ürün portföyümüzü sürekli olarak yenilikçi ürünlerle geliştiriyoruz” dedi.
Yunanistan’da düzenlenen Food Expo 2025 fuarında Kallimanis’in yenilikçi ürünlerinin büyük ilgi gördüğünü söyleyen Özoğuz, “Fuara katılan perakende ve gıda sektörü profesyonelleri, katma değerli ve inovatif ürünlerimizi birinci elden deneyimleme fırsatı buldu. Bu ilgi, Kallimanis'in sektördeki yenilikçi yaklaşımının ve yüksek kaliteli ürün anlayışının bir göstergesi oldu. Fuar boyunca ürünlerimize gösterilen yoğun talep, markamızın uluslararası pazardaki güçlü konumunu bir kez daha teyit etti. Fuarda en çok ilgi gören kategorimiz ise sushi oldu. Sushida markamız ile ürettiğimiz sushi çeşitlerimiz büyük bir ilgiyle karşılandı. Yenilikçi ürünlerle, hem ulusal hem de uluslararası pazarlarda dikkat çekmeyi başarıyoruz. Kallimanis’in Yunanistan pazarındaki etkisini artırmak ve küresel pazarlarda daha geniş bir kitleye ulaşması için attığımız adımlar, Dardanel’in dünya çapında bir oyuncu olma yolundaki kararlılığının da bir göstergesi” dedi.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Türkiye yalıtım sektörüne 60 yıldır liderlik eden İzocam, köklü ve yenilikçi marka gücünü bir kez daha kanıtlayarak, "Superbrands Türkiye" araştırmasında "Türkiye'nin Süper Markaları" arasında yer aldı.
Dünyada 90 ülkede bağımsız marka değerlendirme kuruluşu olarak çalışmalarını sürdüren "Superbrands International" ile birlikte 2005 yılından bu yana "Türkiye'nin Süpermarkalarını" belirleyen "Superbrands Türkiye Organizasyonu" bu yıl 8'incisini gerçekleştirdiği araştırmanın sonuçlarını açıkladı. Yapılan araştırma için 3864 marka Superbrands kriterlerine göre değerlendirildi. Bu süreçte 1267 marka "Süpermarka" adayı olarak belirlendi. Organizasyonun bu yılki "Süper Markalar" araştırmasında, bağımsız sivil toplum kuruluşu temsilcilerinden oluşan seçici kurulun oylamasıyla belirlenen 300 marka halk oylamasına sunuldu. 300 marka için İstanbul, Ankara, İzmir'de, kadın-erkek dağılımı eşit olan 18-55 yaş ve tüm sosyo-ekonomik statü gruplarında 2001 tüketiciyle görüşmeler gerçekleştirildi. Puanlama sonrasında 150 marka, Superbrands barajını aşarak başarılı oldu. Araştırmanın 2025 yılı sonuçlarına göre İzocam, 150 marka arasında yer alarak "Türkiye'nin Süpermarkaları" listesine adını yazdırdı.
60'ıncı kuruluş yılında "Biz Geleceğiz" mesajı veriyor
Türkiye'nin süper markaları arasında yer alan İzocam, ülkemizde ve faaliyet göstermiş olduğu ihracat pazarlarında öncü faaliyetlerini sürdürüyor. Uzun yılların deneyim ve tecrübesi ile ISO ilk 500'de daima yerini alan firma, yapımında geri dönüştürülmüş malzemelerin de kullanıldığı, insan sağlığına zarar vermediği ve çevre dostu olduğu kanıtlanmış ürünleriyle, faaliyete başladığı ilk günden bu yana sürdürülebilir geleceğe katkı sağlıyor. 60'ıncı kuruluş yıldönümünü kutladığı 2025 yılında da ülkemizin enerji verimliliği ve sürdürülebilir kalkınma amaçlarına doğrudan katkı sağlayan çalışmalara öncülük etmeye hazırlanan İzocam, 2025 yılı için belirlediği "Biz Geleceğiz" mottosu ile yıllardır sürdürdüğü liderlik, güvenilirlik, çevreye duyarlılık, yenilikçilik ve sürdürülebilirlik stratejisini geleceğe de taşımayı hedefliyor.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Bosch Rexroth Türkiye, İş Ortaklarını bu yıl İstanbul’un tarihi atmosferinde bir araya getirdi. Geleneksel olarak Antalya’da düzenlenen etkinlik, bu kez 26-27 Şubat tarihlerinde Four Seasons Hotel Istanbul at Sultanahmet’te iş ortaklarıyla buluştu.
Etkinlik boyunca Bosch Rexroth’un en yeni teknolojileri ve sektördeki en iyi uygulamaları paylaşılırken, dijitalleşme ve sürdürülebilirlik odaklı inovasyonlar katılımcılardan büyük ilgi gördü. Etkileşimi yüksek oturumlarda ve atölye çalışmalarıyla iş ortakları, geleceğe yönelik stratejiler üzerine fikir alışverişinde bulunma fırsatı yakaladı. Şirketin vizyonunu genişleten bu oturumlar, katılımcılara ilham verirken, sektörel yeniliklerin iş süreçlerine entegrasyonu konusunda önemli ipuçları sundu.
Başarılı iş ortakları ödüllendirildi
Dünyanın önde gelen tahrik ve kontrol sistemleri tedarikçilerinden biri Bosch Rexroth, düzenlediği CE Partner Toplantısı'nda iş ortaklarına, yıl boyunca sergiledikleri üstün performans, kaliteli hizmet ve başarıları dolayısıyla teşekkürlerini sunarak ödül plaketleri takdim etti. Bu anlamlı etkinlik, iş birliklerinin güçlendirilmesi ve gelecekteki projelerdeki başarıların kutlanması amacıyla gerçekleştirildi.
Öne çıkan konuşmalar geleceğe ışık tuttu
Toplantının açılış konuşmasını yapan Bosch Rexroth Doğu Avrupa ve Orta Doğu Bölge Başkanı Thomas Ilkow, İndirekt Satış Kanalı Global Başkan Yardımcısı Serpil Uzun ve Bosch Rexroth Türkiye Genel Müdürü Hasan F. Civan, konuşmalarında sürdürülebilir büyümeye yönelik gelecek projeksiyonlarına odaklandı. Küresel ekonomik durumun değerlendirildiği oturumlarda, bölgesel pazar büyüme fırsatları ve potansiyel zorluklar ele alındı. Konuşmacılar, iş ortaklarıyla birlikte yenilikçi çözümler geliştirerek bu zorlu pazar dinamiklerine uyum sağlamanın önemini vurguladı.
Etkinlik, iş ortaklarının yeni iş birliği fırsatlarını değerlendirmesi ve Bosch Rexroth’un sektörel liderliğini pekiştiren vizyonundan ilham alması açısından büyük bir memnuniyetle tamamlandı.
Daha fazla bilgi için:
Nuray Sağlam, Bosch Türkiye Kurumsal İletişim
0 (533) 493 07 14 [email protected]
Dünyanın önde gelen tahrik ve kontrol teknolojileri tedarikçilerinden biri olan Bosch Rexroth, her ölçekteki makine ve sistemlerde verimli, güçlü ve güvenli bir hareket sağlıyor. Şirket, Mobil ve Endüstriyel Uygulamalar ile Fabrika Otomasyonu pazar segmentlerinde küresel uygulama deneyimini bir araya getiriyor. Akıllı bileşenler, özelleştirilmiş sistem çözümleri ve servisleri ile Bosch Rexroth, tamamen ağa bağlı uygulamalar için gerekli ortamı yaratıyor. Bosch Rexroth, Nesnelerin İnterneti’ne (IoT) yönelik yazılımlar ve arayüzler başta olmak üzere müşterilerine hidrolik, elektrikli sürücü ve kontrol teknolojisi, dişli teknolojisi ve doğrusal hareket ve montaj teknolojisi sunuyor. 80'den fazla ülkede faaliyet gösteren şirket, yaklaşık 33.800 çalışanıyla 2023 yılında 7,6 milyar euro satış geliri elde etmiştir.
Daha fazla bilgi için lütfen www.boschrexroth.com adresini ziyaret edin
Bosch Grubu, dünyanın önde gelen teknoloji ve servis tedarikçilerinden biridir. Dünya genelinde yaklaşık 417.900 çalışanı bulunmaktadır (31 Aralık 2024 itibarıyla). Ön verilere göre, şirket 2024 yılında 90,5 milyar Euro'luk satış gerçekleştirdi. Bosch'un faaliyetleri dört sektöre ayrılıyor: Mobilite, Sanayi Teknolojileri, Dayanıklı Tüketim Malları ve Enerji ve Bina Teknolojisi. Dünyanın önde gelen IoT şirketlerinden biri olarak Bosch; akıllı evler, Endüstri 4.0 ve ağa bağlı mobilite için yenilikçi çözümler sunarken; sürdürülebilir, güvenli ve heyecan verici mobilite vizyonunu takip ediyor. Şirket; sensör teknolojisi, yazılım ve hizmet alanlarındaki tecrübesi ve kendi IoT bulutunu kullanarak müşterilerine; ağa bağlı, farklı alanları bir arada bulunduran ve tek bir kaynaktan elde edilen çözümler sunabiliyor. Bosch Grubu’nun stratejik hedefi yapay zeka içeren ya da yapay zeka yardımıyla geliştirilmiş veya üretilmiş olan ürünler ve çözümler ile ağa bağlı yaşamı kolaylaştırmak. Bosch, yenilikçi olan ve büyük bir ilgi gören ürünler ve servislerle dünya genelinde yaşam kalitesini iyileştiren ‘Yaşam için teknoloji’ sunuyor. Bosch Grubu, Robert Bosch GmbH ve yaklaşık 60 ülkedeki 470 bağlı kuruluşu ve bölge şirketinden oluşuyor. Satış ve servis ortakları dahil edildiğinde, Bosch'un küresel üretim, mühendislik ve satış ağı neredeyse dünyadaki tüm ülkeleri kapsıyor. Şirketin gelecekteki büyümesinin temeli, yenilikçi gücünde yatıyor. Bosch’un, dünya genelinde yaklaşık 136 lokasyonda araştırma ve geliştirme alanında yaklaşık 86.900 çalışanı bulunuyor ve bunların arasında 48.000’in üzerinde yazılım mühendisi bulunuyor.
Daha fazla bilgiye ulaşmak için: www.bosch.com, www.iot.bosch.com, www.bosch-press.com.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Kritik dijital altyapı ve süreklilik çözümlerinin küresel sağlayıcısı Vertiv, yenilikçi teknolojileriyle termal yönetim portföyünü genişletmeye devam ediyor. Bu doğrultuda, yapay zeka ve yüksek performanslı bilgi işlem (HPC) uygulamalarına yönelik hava ve sıvı soğutmayı destekleyen Vertiv™ CoolLoop Trim Cooler'ı tanıttı. Küresel çapta sunulan bu yenilikçi çözüm, hibrit veya sıvı soğutmalı veri merkezleri ve yapay zeka uygulamalarından yararlanan tesislerde farklı iklim koşullarına uyum sağlayarak soğutma verimliliğini ve operasyonel sürdürülebilirliği önemli ölçüde artırıyor.
Yüksek yoğunluklu sıvı soğutmalı ortamlara sorunsuz şekilde entegre olan Vertiv™ CoolLoop Trim Cooler, operasyonel verimliliği artırırken sektörün enerji tasarruflu ve kompakt soğutma çözümlerine yönelik artan taleplerine uyum sağlıyor. Serbest soğutma ve mekanik çalışma prensiplerini birleştirerek yıllık soğutma enerjisi tüketimini yüzde 70'e kadar azaltırken, geleneksel sistemlere kıyasla yüzde 40'a varan alan tasarrufu sunuyor. Modern yapay zeka fabrikalarının soğutma ihtiyaçlarını karşılamak için özel olarak tasarlanan bu sistem, 40°C'ye kadar değişken besleme suyu sıcaklıklarını destekleyerek 45°C'ye kadar soğuk plaka fonksiyonelliği sunuyor ve yüksek verimli bir soğutma performansı sağlıyor.
Vertiv™ CoolLoop Trim Cooler ve Vertiv™ CoolChip CDU soğutma sıvısı dağıtım üniteleri, doğrudan çipe soğutma sağlayan sistemlere sorunsuz ve hızlı entegrasyon için optimize edilmiş pratik su bağlantılarıyla tasarlandı. Ayrıca, Vertiv CoolLoop Trim Cooler, daldırma soğutma sistemlerine de doğrudan bağlanarak esneklik ve uyumluluk sunuyor. Bu yenilikçi tasarım, kurulum ve operasyonel süreçleri sadeleştirirken, yüksek yoğunluklu soğutma ortamlarında geniş çapta entegrasyon imkanı sağlayarak müşterilere zaman tasarrufu ve maliyet avantajı sağlıyor.
Vertiv EMEA Termal İş Birimi Başkan Yardımcısı Sam Bainborough, "Yapay zeka, günümüz veri merkezlerinin soğutma gereksinimlerini kökten değiştirerek, 100kW+ raflarda ortaya çıkan termal zorlukların yönetimi için yenilikçi çözümleri zorunlu hale getiriyor. Vertiv, yüksek yoğunluklu termal yönetim portföyünü sürekli genişleterek, yapay zeka odaklı ihtiyaçlara yanıt verecek öncü, geleceğe hazır sıvı soğutma ve soğutulmuş su çözümleri sunmaya devam ediyor" dedi.
Vertiv™ CoolLoop Trim Cooler, düşük Küresel Isınma Potansiyeline (GWP) sahip soğutucu akışkan kullanarak, hava soğutmalı konfigürasyonda neredeyse 3 MW'a kadar ölçeklenebilir soğutma kapasitesi sunuyor. Yüksek ortam sıcaklıklarına uyum sağlayacak şekilde optimize edilen serbest soğutma bobinleri sayesinde, sistem daha fazla mevsim ve koşulda serbest soğutma modunda çalışarak elektrik tüketimini ve CO?e emisyonlarını azaltıyor. Ayrıca, 2027 AB F-GAZ düzenlemelerine tam uyum sağlayarak, gelecekteki yasal gerekliliklere uygunluk için maliyetli yeniden tasarım veya altyapı güncellemelerine duyulan ihtiyacı ortadan kaldırıyor.
Vertiv™ CoolLoop Trim Cooler, Vertiv™ CoolChip CDU serisi ve diğer Vertiv çözümleri hakkında daha fazla bilgi almak için Vertiv.com adresini ziyaret edin
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Yurtdışında yaşayan Türk girişimci kadınların, üst düzey yöneticilerin, akademisyen ve yazarların küresel dayanışmasını güçlendirmek amacıyla hayata geçirilen KAGİDER Global, lansmanını ve ilk buluşmasını New York’taki tarihi Penn Club’da gerçekleştirdi. Üst düzey katılımcıların yoğun ilgi gösterdiği etkinliğe, KAGİDER Başkanı Esra Bezircioğlu liderlik etti. Yurtdışında yaşayan Türk girişimci kadınları, üst düzeylerde görevini icra eden kadın profesyonelleri, akademisyen ve yazarları bir araya getirecek KAGİDER Global platformu ile ilgili Esra Bezircioğlu, güçlü bir iletişim ve iş birliği ağı oluşturup bilgi ve tecrübe paylaşımını artırmayı, ihracatı desteklemeyi ve uluslararası yatırımların gelişimine katkı sağlamayı amaçladıklarını söyledi.
KAGİDER (Türkiye Kadın Girişimciler Derneği), uluslararası arenada Türk iş kadınlarını, girişimci kadınlarını, akademisyen ve yazarları desteklemek amacıyla KAGİDER Global platformunu hayata geçirdi. Küresel çapta bir dayanışma ağı oluşturmayı hedefleyen platformun ilk lansmanı, 14 Mart 2025 tarihinde New York’ta, tarihi Penn Club’da gerçekleşti. New York Başkonsolosluğu Ticari Ataşesi Filiz Köseyener ve Türkiye Cumhuriyeti New York Başkonsolosu Ahmet Yazal’ın eşi Zeynep Yazal ile Amerika’da yaşayan yaklaşık 90 üst düzey yöneticilerin, girişimci kadınların, akademisyenlerin ve yazarların katıldığı lansmana, KAGİDER Yönetim Kurulu Başkanı Esra Bezircioğlu liderlik etti. Katılımcılar, bu platform aracılığıyla küresel düzeyde daha geniş bir iş birliği ağı oluşturmanın yanı sıra, birbirlerinin deneyimlerinden faydalanarak ilham aldıklarını belirttiler. Lansmanın ardından katılımcılar, bir araya gelmekten duydukları memnuniyeti dile getirerek, gelecekteki iş birlikleri ve ortak projeler için heyecan duyduklarını ifade ettiler.
Toplantıda katılımcılara hitap eden Bezircioğlu, KAGİDER Global’in vizyonunu şu sözlerle dile getirdi: “KAGİDER Global, sınırları aşan bir dayanışma platformu olarak yurtdışında yaşayan Türk girişimci kadınların, üst düzey yöneticilerin, akademisyen ve yazarların birlikte güçlenmesini ve dünyayı dönüştürmesini sağlayacak. Amacımız, yalnızca ülkemizde değil, dünyanın dört bir yanında birbirini destekleyeceği ve sürdürülebilir iş modelleri geliştirebileceği bir ekosistem oluşturmak.”
Türk iş kadınlarının, uluslararası arenada bir araya gelerek deneyimlerini paylaşmaları, iş birliği yapmaları ve birbirlerini desteklemeleri amacıyla KAGİDER Global’i hayata geçirdiklerini vurgulayan Esra Bezircioğlu, katılımcılara gösterdikleri ilgi için teşekkür etti. Bezircioğlu, “Bu girişim, kadınların yalnızca kendi toplumlarında değil, dünya genelinde ekonomik ve toplumsal hayatta daha güçlü bir şekilde yer almalarını sağlamak için önemli bir adımdır” dedi.
KAGİDER Başkanı Esra Bezircioğlu, KAGİDER’in 22 yıldır kadın girişimcilerin ekonomik ve sosyal fırsatlardan eşit şekilde yararlanmasını teşvik etmek için çalıştığını vurguladı. KAGİDER Global’in de bu vizyon doğrultusunda, dünya çapında sürdürülebilir kalkınmayı destekleyen yenilikçi iş fikirlerini, ortak projeleri ve ilham veren başarı hikayelerini bir araya getirmeyi hedeflediğini belirtti.
Bezircioğlu ayrıca, fırsat eşitliğine yönelik farkındalığı artırmayı ve kadınların küresel ekonomideki rolünü güçlendirmeyi amaçladıklarını sözlerine ekledi.
GELECEK PROJELER İÇİN İŞ BİRLİKLERİ KONUŞULDU
New York’taki tarihi PENN Club’ın büyüleyici atmosferinde gerçekleşen ilk buluşmada iş kadınlarının yaratıcılığını, liderlik potansiyelini ve ekonomik katkısını küresel arenada artırmaya yönelik stratejiler ele alındı. KAGİDER Global’in bir sonraki toplantısı Nisan ayında Brüksel’de, Mayıs ayında ise Londra’da gerçekleşecek.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
GSK ve Oxford Üniversitesi, kanserin önlenmesine yönelik yenilikçi yaklaşımlar geliştirmek amacıyla GSK-Oxford Kanser İmmün Önleme Programı”nı hayata geçirdiklerini duyurdu. Bu yenilikçi iş birliği, GSK’nın bağışıklık sistemi bilimi uzmanlığını, Oxford’un kanser öncesi (prekanseröz) biyolojisi ve bağışıklandırma araştırmalarıyla güçlendiriyor.
Kanserin nasıl geliştiğine dair kritik içgörüler elde etmek ve bu bulgularda kanserde bağışıklama geliştirmek amacıyla translasyonel araştırmalara odaklanılacak çalışmada GSK, bu erken aşama araştırmaları desteklemek için üç yıl boyunca 50 milyon pound’a kadar yatırım yapmayı planlıyor.
Kanserin Önlenmesinde Yeni Yaklaşımlar
Oxford Üniversitesi'nin dünyaca ünlü kanser öncesi biyolojisi çalışmaları, kanserin nasıl oluştuğunu anlamada önemli bir rol oynuyor. Bu program, tümörlere özgü proteinlerin (neoantijenler) bağışıklık sistemi üzerindeki etkilerini inceleyerek, kanser hücrelerini hedefleyen yenilikçi tedavi yöntemleri veya aşıların geliştirilmesi için zemin hazırlıyor.
GSK’nın Bilimsel Operasyonlar Direktörü Tony Wood, “GSK ve Oxford Üniversitesi bilim insanlarının uzmanlıklarının ışığında ilişkilerimizi güçlendirmekten mutluluk duyuyoruz. “Prekanseröz” biyolojisi üzerine çalışarak ve bağışıklık sistemi bilimi konusundaki uzmanlıklarımızı birleştirerek kanser riski taşıyan bireyler için umut verici yeni yaklaşımlar geliştirmeyi hedefliyoruz.” dedi.
Oxford Üniversitesi Rektörü Prof. Irene Tracey ise, “GSK ile yaptığımız bu iş birliği, kanser araştırmalarında devrim niteliğinde bir adımı temsil ediyor. GSK ile aşı bilimi uzmanlarımız ve immün-onkoloji uzmanlarımızın birikimiyle, kanser aşılarının potansiyelini keşfetmeyi, kanserin önlenmesinde umut ışığı olabilmeyi amaçlıyoruz.” ifadelerini kullandı.
Birleşik Krallık Bilim ve Teknoloji Sekreteri Peter Kyle da programın önemine dikkat çekerek şu açıklamayı yaptı: “Kanser, her aileyi derinden etkileyen bir hastalık. Ancak dünya çapında öncü üniversiteler ve şirketler bir araya geldiğinde, bilim ve inovasyonla bu hastalıkla mücadelede önemli ilerlemeler kaydedilebilir. GSK ve Oxford Üniversitesi’nin iş birliği, kanseri önleme konusundaki hedeflerimizi desteklerken aynı zamanda ekonomimize de katkı sağlayacaktır.”
Kanser Araştırmalarına Yönelik Sürdürülebilir İş Birliği
GSK ve Oxford Üniversitesi’nin 2021 yılında başlattığı “Moleküler ve Hesaplamalı Tıp Enstitüsü” iş birliği ile başlayan bu ortaklık, insan genetiği ve ileri teknolojilerden yararlanarak özellikle nörodejenerasyon alanında yeni ilaçların araştırma ve geliştirme süreçlerinin hızı ve başarısı konusunda ilerleme göstermiştir. Yeni projelerinde ise her iki kurum, uzmanlıklarını birleştirerek kanser biyolojisinde devrim yaratacak buluşların kapısını aralamayı hedefliyor.
Daha Fazla Bilgi İçin
GSK hakkında daha fazla bilgi için gsk.com adresini ziyaret edebilir, Oxford Üniversitesi ile ilgili ayrıntılara Oxford University web sitesinden ulaşabilirsiniz.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Gıda ve perakende sektörleri başta olmak üzere, Yıldız Holding ve şirketlerinde yenilikçi iş fikirlerinin gelişimini destekleyen Yıldız Ventures, Yıldız Holding'in global atıştırmalık şirketi pladis'in başlattığı hızlandırma programına destek oluyor. "pladis Accelerator Programme powered by Yildiz Ventures" isimli Hızlandırma Programı, üç temel alanda yenilikler geliştiren vizyoner girişimleri arıyor: "Genç nesiller ve 50 yaş üstü için kişiselleştirilmiş beslenme: Çocukların büyüme ve gelişimi için temel besinleri içeren ve 50 yaş üstü tüketicilerin uzun vadeli sağlık ve canlılığını destekleyen fonksiyonel ve takviye edilmiş atıştırmalıklar. Fonksiyonel gıdaların geliştirilmesi: Güzellik, sağlıklı yaşam ve genel sağlık alanlarında etkili olan fonksiyonel atıştırmalıklar, nutrasötikler ve yapay zeka destekli ürün geliştirme çözümleri. Geleceğin bileşenleri: Hassas fermantasyon, geri dönüştürülmüş içerikler ve bitki bazlı ürünler gibi sürdürülebilir ve besleyici atıştırmalık deneyimleri sunan çığır açıcı çözümler."
Program sonunda seçilen işletmeler gıda teknolojisi, perakende teknolojisi ve inovasyon ekosisteminin önemli aktörleriyle, sektör liderleri, kurumsal iş ortakları ve deneyimli girişim yatırımcılarıyla doğrudan bağlantı kurma fırsatı yakalayacak.
Finalistler Eylül ayında pladis Innovation Day etkinliğinde sahne alacak
Program tüm dünyadan gıda teknolojisi, sağlık ve sürdürülebilirlik alanlarındaki erken aşama girişimleri stratejik iş birliği çerçevesinden desteklemeyi amaçlıyor. Yarışmaya başvuran girişimler ayrıca pladis ile birlikte pilot projeler yürütme veya ortak çözümler geliştirme fırsatı yakalayarak küresel çapta görünürlüğe sahip olacak. Dünya genelindeki tüm girişimlerin katılabileceği yarışmada başvurular, 18 Mart-31 Mayıs 2025 tarihleri arasında https://www.pladisglobal.com/our-impact/pladis-accelerator-programme bağlantısı üzerinden yapılacak. Resmi olarak 1 Temmuz'da start alacak olan program sonucunda belirlenecek finalistler, Eylül ayında pladis Global'in tüm marka ve bölgelerinin bir araya geldiği, yeni ürün ve markaların geleceğinin tartışıldığı pladis Innovation Day etkinliğinde proje sunumlarını gerçekleştirecek.
Hızlandırma programının ayrıntıları pladis sponsorluğunda 18 Mart 2025 tarihinde Londra'da düzenlenecek ve gıda teknolojisi alanında dünyanın en iyi 500 şirketinin belirlendiği "The FoodTech500" organizasyonunda açıklanacak.
Yıldız Ventures Yönetim Kurulu Üyesi ve Yıldız Holding Strateji, İş Geliştirme ve M&A Başkanı Fezal Okur Eskil, "Yıldız Ventures olarak, yenilikçi girişimlerle iş birliğinin gıda ve sürdürülebilirliğin geleceğini şekillendirmede kilit rol oynadığına inanıyoruz. Yıldız Ventures'ın desteklediği pladis Hızlandırma Programı, gıda sistemlerini dönüştürebilecek çığır açıcı fikirleri desteklemek ve ölçeklendirmek için benzersiz bir fırsat sunuyor" şeklinde konuştu.
pladis Ar-Ge Başkanı Jennifer Moss da, "Hızlandırma Programını başlatmaktan büyük heyecan duyuyoruz. Bu program, gıda teknolojisi, sağlık ve sürdürülebilirlik alanlarında dönüşümsel değişimi sürdürme konusundaki kararlılığımızın bir parçasıdır. Biz genç bir şirketiz ve liderlik ekibimiz, küresel bir işletmeyi ölçeklendirme ve yenilikçi ürünleri pazara sunma konusunda engin bir deneyime sahip. Bu programı hayata geçirenler, şirketimizi bugünkü noktasına taşımada kilit rol oynayan isimlerdir. Edindiğimiz içgörüleri paylaşarak, vizyoner girişimcilerle doğrudan bir iş birliği yapmayı, çığır açan fikirleri desteklemeyi amaçlıyoruz" dedi.
Siparişleriniz sadece "1 saat" içerisinde hesabınızda.
Siparişlerinizin gönderimi, aynı gün içerisinde yapılır.
256-bit şifreleme ve 3D Secure ile güvenli ödeme.
Ürünlerimizin tümü sertifikalı ve orijinaldir.