Tüm Alışverişlerinizde Kargo Bedava.
Sepetiniz Boş
Görünüşe göre henüz seçim yapmamışsınAlışverişe Başla
ürün bulundu.
Altın ve Dolara yön veren güncel finans haberlerini kaçırma...
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Türkiye’nin önde gelen marina işletmelerinden Setur Marinaları, denizcilik sektörünün en büyük etkinliklerinden biri olan Bosphorus Boat Show’da ziyaretçileriyle bir araya geldi. 15-22 Şubat 2025 tarihleri arasında gerçekleşen fuarda, Setur Marinaları sunduğu özel fırsatlar ve yenilikçi çözümleriyle büyük ilgi gördü.
Fuarda, zincir marina avantajları ve sürdürülebilirlik odaklı projeleriyle dikkat çeken Setur Marinaları, en yeni yatırımı Demre Marina ile de ziyaretçilerin beğenisini kazandı. Kekova kıyılarında konumlanan bu yeni marina, 450 deniz ve 250 kara yat kapasitesi ile modern altyapı ve yüksek hizmet standartlarını bir araya getiriyor.
Sektördeki güçlü konumunu inovasyon ve müşteri memnuniyetine verdiği önemle pekiştiren Setur Marinaları, denizcilik deneyimini daha konforlu ve erişilebilir kılmak için yatırımlarına devam ediyor.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Türkiye’nin lider kripto para platformlarından OKX TR, Ramazan ayı boyunca Türkiye’nin dört büyük şehrinde kripto para ekosisteminin önemli isimleriyle, kullanıcılarını ve öğrencileri bir araya getirecek. Gaziantep’ten başlayıp Adana ve Konya ile devam edecek etkinlik serisi, İstanbul’da sona erecek. Program kapsamında üniversiteler ziyaret edilerek öğrencilerle blokzinciri teknolojisinin geleceği konuşulacak ve OKX TR’nin yeni Üniversite Temsilcisi Programı UniFi tanıtılacak.
Bu kapsamlı etkinlik serisiyle OKX TR, Türkiye’nin büyük şehirlerinde marka bilinirliğini artırırken, blokzinciri teknolojisinin önemini de vurgulamayı hedefliyor. Ülkemizdeki kullanıcılarla daha yakın temas kurmayı amaçlayan kripto para platformu, geleceğin blokzinciri liderleriyle de şimdiden güçlü bir bağ kurarak ekosisteme katkıda bulunuyor.
Konuyla ilgili açıklama yapan OKX TR Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Çamır, “Türkiye'nin dört bir yanındaki gençlerle bir araya gelerek hem blokzinciri teknolojisini anlatacağımız hem de onları OKX TR UniFi programıyla destekleyeceğimiz için çok heyecanlıyız. Kripto ekosisteminin geleceğini şekillendirecek gençlerimizi bu dünyaya şimdiden hazırlamak, onlara rehberlik etmek istiyoruz. Aynı zamanda Ramazan ayının paylaşım ve dayanışma ruhunu, kullanıcılarımızla gerçekleştireceğimiz iftar organizasyonlarıyla pekiştirecek olmaktan da büyük mutluluk duyuyoruz” ifadelerini kullandı.
OKX TR UniFi ile geleceğin blokzinciri liderleri yetişiyor
OKX TR’nin üniversite öğrencilerine yönelik geliştirdiği UniFi programı, blokzinciri ve kripto para dünyasına ilgi duyan gençleri bir araya getirerek onların sektörde aktif roller üstlenmesini hedefliyor. Program, öğrencilere eğitimin yanı sıra network fırsatları sunmayı ve sektörde deneyim kazandırmayı amaçlıyor. Etkinliklerde, UniFi’ye katılım koşulları ve öğrencilere sunduğu avantajlar detaylı olarak paylaşılacak.
Kripto ekosisteminin önde gelen isimleri öğrencilerle buluşacak
OKX TR’nin Ramazan programı kapsamında, Türkiye'nin dört büyük şehrindeki üniversitelerde blokzinciri kulüpleri ve teknoloji meraklısı öğrencilerle bir araya gelinecek. OKX TR Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Çamır, kripto para dünyasının tanınmış isimlerinden Efe Bulduk ve Efloud, düzenlenecek oturumlarda konuşmalar yaparak sektörün görünümü, blokzinciri teknolojisinin geleceği ve kripto paraların benimsenmesi konularında bilgi verecek.
İftar organizasyonlarında kullanıcılarıyla etkileşim kuracak
OKX TR, mart ayında düzenleyeceği programla, sadece öğrencilere değil, kullanıcılarına da dokunarak Ramazan ayının birlik ve beraberlik ruhunu pekiştirmeyi amaçlıyor. Ziyaret edilen her şehirde gerçekleştirilecek iftar organizasyonlarında, OKX TR ekibi kripto dünyasına ilgi duyan kişilerle buluşacak. Etkinliklerde, OKX TR platformundaki en güncel yenilikler, yeni ürün ve özellikler paylaşılacak.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Yapay zekâ başta ekonomi ve iş dünyası olmak üzere günlük hayatta önemli bir değişim yaratma potansiyeli taşıyor. Yapay zekânın gelecekte, dünyanın en iyi kodlarını yazacağını belirten Tether CEO’su Paolo Ardoino, Tether’in yapay zekâ ve teknoloji alanında yaptığı yatırımlar hakkında değerlendirmelerde bulundu.
İnsan yaratıcılığı ile yapay zekanın sağladığı teknolojik gelişmeler hakkında açıklamalarda bulunan Tether CEO’su Paolo Ardoino, teknolojiyi dünya genelindeki üniversitelerle iş birliği içinde geliştirmek istediklerini açıkladı.
“Yapay zekâ, iş gücünü ve iş piyasasını köklü şekilde dönüştürüyor. Özellikle insansı robotların entegrasyonu, üretimden hizmet sektörüne kadar birçok alanda büyük değişimler yaratacak. Tesla bu alana öncülük ederken, önümüzdeki yıllarda diğer otomotiv şirketlerinin de benzer robotlar üretmesi çok muhtemel. Büyük fast-food zincirleri ve ulaşım sektörü de insansı robotları operasyonlarına entegre etmeye hazırlanıyor. Öte yandan, yapay zekâ programlama yeteneklerini hızla geliştiriyor ve gelecekte dünyanın en iyi yazılımcılarından bile daha verimli kod yazabilecek. Uzun yıllara dayanan deneyime sahip olsak da yapay zekânın önümüzdeki dönemde yazılım alanında insanları geride bırakacağını kabul etmemiz gerekiyor.
Sanat eserlerinin insan mı yoksa makine tarafından mı yaratıldığını ayırt etmek zorlaşacak
Dünyadaki işlerin yüzde 80’i, zamanın yüzde 80’inde aşırı yaratıcılık gerektirmez, sadece nesnel düşünebilme ve görevleri doğru bir şekilde yerine getirme yeteneği yeterlidir. Bu görüşüm nedeniyle eleştirileceğimi biliyorum, ancak bir teknolojinin toplum üzerindeki etkisini analiz ederken son derece nesnel olmak önemlidir. İnsan yaratıcılığı ile yapay zekânın sanatsal "simülasyonu" arasındaki çizgi bugün bile oldukça ince. Bu yüzden, önümüzdeki 5-10 yıl içinde bir sanat eserinin insan mı yoksa bir makine tarafından mı yaratıldığını ayırt edemeyeceğimiz ihtimali yüksek.
Teknoloji, bilgiye erişimi ve düşünme hızını artırarak insanlığın sınırlarını yeniden tanımlayabilir
Teknoloji sektörü, yapay zekâya büyük yatırımlar yaparak insanları belirli alanlarda değiştirme potansiyelini artırıyor. Bu devrimi sınırlamaya yönelik düzenlemeler getirilse de bunu durdurmak imkânsız görünüyor. İlgili kalabilmek için insan zekâsının daha hızlı düşünmesi ve daha karmaşık yaratımlar ortaya koyması gerekecek. Bunun için beyinlerimize doğrudan bağlı, düşünme hızımızı artıran bir yardımcı işlemciye ihtiyacımız var.
İnsan beyni yaratıcı ancak işlem kapasitesi sınırlı. Eğer onu gezegendeki tüm bilgilere anında erişim ve binlerce kat daha güçlü bir hesaplama yeteneğiyle destekleyebilseydik, keşif ve yenilik süreçlerimizi olağanüstü bir hızla ileriye taşıyabilirdik. En önemlisi, makineler karşısında en zeki tür olarak kalma şansımız olurdu. Aksi takdirde, bir insan ile zeki bir robot arasındaki fark, bugün bir balık ile insan arasındaki fark kadar büyüyebilir. Beyinle entegre bir çip, insan yaratıcılığını olağanüstü bir işlem gücüyle birleştirerek bilimi, fiziği, biyolojiyi ve çevremizi çok daha derinlemesine anlamamızı sağlayabilir. Bu teknoloji, bilgiye erişimi ve düşünme hızını katbekat artırarak insanlığın sınırlarını yeniden tanımlayabilir.
Tether, teknolojinin merkeziyetsiz ve şeffaf kalmasını sağlayarak insanları güçlendiren etik ve açık inovasyonu destekliyor
Bir gazeteci olduğunuzu hayal edin. Bir makale yazarken önce düşünceleriniz zihninizde şekillenir, sonra bunları kelimelere dökerek bir bilgisayara yazarsınız. Ancak doğal dil, düşüncelerimizi tam anlamıyla yansıtamaz; kelimeler sınırlıdır ve ifade edebildiğimiz şeyler, zihnimizdeki asıl fikirlerin soluk bir yansımasıdır. Bir parfümün kokusunu ya da aşkın tüm tonlarını tek kelimeyle anlatmanın imkânsız olması gibi, düşüncelerimizi de tam anlamıyla aktaramayız. Eğer bu süreçleri doğrudan beynimizde gerçekleştirebilseydik, yani düşünceleri aktarmak için geçen adımları ortadan kaldırabilseydik bilginin kaybolmasını ve bozulmasını önleyebilir, bilimsel ilerlemeyi olağanüstü hızlandırabilirdik. İnsanlar rekabetçi kalabilmek için zekâlarını artırmalı ve bunu başarmanın yolu, beynin hesaplama kapasitesini genişletmekten geçiyor.
Öte yandan bu tarz teknolojilerin de sadece birkaç kuruluşun elinde olmaması, herkesin erişebileceği şekilde açık ve şeffaf geliştirilmesi kritik önem taşıyor. Bu yüzden Tether olarak beyin-bilgisayar arayüzlerinde (BCI) öncü şirketlerden biri olan BlackRock Neurotech'e yatırım yaparak bu alandaki inovasyonu destekliyoruz. Neuralink gibi yeni oyuncuların aksine, BlackRock Neurotech on yılı aşkın süredir bu teknolojiyi geliştiriyor ve şu anda dünya çapında 40’tan fazla hasta tarafından aktif olarak kullanılıyor. Yine aynı zamanda Tether Data ile de gelişmiş beyin geliştirme teknolojilerine erişimi demokratikleştirmeyi amaçlayan açık kaynaklı bir platform olan BrainOS’u geliştiriyoruz. Bununla da teknolojinin merkeziyetsiz ve şeffaf kalmasını sağlayarak insanları güçlendiren etik ve açık inovasyonu desteklemeyi amaçlıyoruz.”
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Boyner Büyük Mağazacılık ve Microsoft Türkiye iş birliğiyle düzenlenen Boyner Hackathon 2025, inovasyon ve teknoloji odaklı heyecan verici bir deneyime ev sahipliği yaptı. Boyner'in farklı birimlerinden 75 katılımcı, 12 kişilik Boyner Veri Bilimi ekibinin mentorluğunda bir araya gelerek yaratıcı projeler geliştirdi. Ekipler, Azure OpenAI başta olmak üzere Azure'un sunduğu uygulama ve platform hizmetlerini kullanarak çevrimiçi müşteri deneyimini iyileştirmeye yönelik yapay zeka çözümleri üretti. Hackathon sürecinde geliştirilen projeler arasından üçü ödüle layık görüldü. Etkinliğe Microsoft Türkiye'nin iş ortaklarından NephosAI da mentorluk desteği verdi.
Boyner, yapay zekadaki gücünü daha da ileriye taşıyor
Boyner Büyük Mağazacılık CTO'su Cihan Yıldız, etkinliğin açılış konuşmasında Boyner'in yapay zeka alanındaki güçlü konumuna dikkat çekerek şunları söyledi: "Yapay zeka, iş dünyasında köklü bir dönüşüm yaratırken, Boyner olarak bu değişimin merkezinde yer alıyoruz. Boyner olarak, 1,5 yıl önce başlattığımız yapay zeka inisiyatifiyle iş süreçlerimizi veri odaklı ve öngörülebilir hale getirme yolunda önemli adımlar attık. Bu süre zarfında, yapay zeka destekli modellerimiz milyonlarca veri noktasını analiz ederek stok yönetimi, müşteri deneyimi ve operasyonel verimlilik gibi kritik alanlarda somut kazanımlar sağladı. Özellikle, kişiselleştirilmiş alışveriş deneyimlerinden dinamik fiyatlandırma ve talep tahminine kadar geniş bir yelpazede yapay zeka çözümlerimizi devreye aldık. Yapay zekayı sadece bir teknoloji olarak değil, iş yapış biçimimizi dönüştüren stratejik bir araç olarak konumlandırıyoruz ve bu alandaki yatırımlarımızı her geçen gün daha da ileriye taşıyoruz."
Microsoft'un Boyner için yalnızca bir teknoloji sağlayıcısı değil, yapay zeka odaklı dönüşümde stratejik bir iş ortağı olduğunu vurgulayan Yıldız, "Boyner olarak, teknolojiye ve inovasyona yaptığımız yatırımları her geçen gün daha da ileriye taşıyoruz. Microsoft ile sürdürdüğümüz uzun soluklu iş birliği doğrultusunda, yalnızca mevcut teknolojileri kullanmakla kalmayıp, yapay zeka odaklı projeler geliştirerek iş süreçlerimizi dönüştürüyoruz. Bu hackathon da bu vizyonumuzun bir parçası. Microsoft'un katkılarıyla yapay zeka destekli çözümlerimizi geliştirerek sektöre yeni bir perspektif kazandırmayı hedefliyoruz. Değerli katkıları için Microsoft Türkiye'ye teşekkür ederiz" dedi.
Microsoft Türkiye Kurumsal Satış Lideri Hülya Güven Gazimihal ise, "Boyner ile gerçekleştirdiğimiz Azure Hackathon, bizim için sadece bir etkinlik değil, gerçek bir inovasyon yolculuğu oldu. İki gün boyunca ekiplerin yapay zeka ile nasıl yaratıcı ve etkili çözümler ürettiğine tanık olmak inanılmazdı. Her takım büyük bir motivasyonla çalıştı, ortaya çıkan projeler sadece prototip seviyesinde kalmadı, bazıları doğrudan hayata geçirilebilecek kadar gelişmiş çözümler sundu. Bu hackathon teknoloji ve iş birliğinin gücünü bir kez daha kanıtladı. Katılan herkese teşekkür ediyor ve bundan sonra birlikte hayata geçireceğimiz yeni projeler için sabırsızlanıyoruz" dedi.
9 projenin yarıştığı Hackathon'da müşteri taleplerini yapay zeka ile analiz edip sınıflandırarak daha hızlı ve kişiselleştirilmiş çözümler sunmayı hedefleyen 'Customer Whisperers' ekibi birincilik ödülüne layık görüldü. İkincilik ödülü, sosyal medya paylaşımlarını analiz ederek kişiselleştirilmiş görseller sunmayı amaçlayan 'Persona Shot' ekibine, üçüncülük ödülü ise Boyner app/web kullanıcılarının ürünlerle ilgili sorularını yapay zeka tabanlı bir asistan aracılığıyla hızlı ve kullanıcı dostu bir şekilde yanıtlamayı hedefleyen 'aBracadaBra' ekibine verildi.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Vakıf Katılım'ın dijital dönüşüm vizyonu doğrultusunda hayata geçirdiği projelerin sektöre önemli katkılar sunduğunu belirten Vakıf katılım Genel Müdürü Mehmet Ali Akben, "Yenilikçi fikirlerin hayata geçirilmesini desteklemek, teknoloji odaklı projelere katkı sağlamak ve girişimcilik ekosistemini güçlendirmek amacıyla birçok etkinlik ve programda aktif rol alıyoruz. Bu çalışmalarla, fintech ve girişimcilik alanlarında kurulan güçlü iş birlikleriyle ekosisteme değer katmayı hedefliyoruz" dedi.
Teknopark İstanbul iş birliğiyle yürütülen VK Boost Girişim Hızlandırma Programı hakkında bilgi veren Akben, programın fintech alanında yenilikçi projeler geliştiren girişimcileri desteklemeyi amaçladığını ifade etti. Akben, "Bu program kapsamında eğitimler, seminerler, mentorlük desteği ve konferanslarla girişimcilerin projelerini geliştirmelerine katkı sağlıyoruz. Başarılı girişimcilere ödüller veriyor, katılımcıların Vakıf Katılım'ın finansal ve sektörel bağlantı ağından faydalanmalarını temin ediyoruz" dedi.
"Yapay zeka teknolojilerine büyük önem veriyoruz"
Dijital dönüşüm stratejileri noktasında yapay zeka teknolojilerine büyük önem verdiklerini vurgulayan Akben, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Finansal hizmetlerde yapay zeka teknolojilerini kullanarak dijital dönüşüm süreçlerini destekliyoruz. Chatbot teknolojileri ve davranış analitiği gibi alanlarda geliştirdiğimiz yapay zeka çözümleriyle müşterilerimize hızlı, güvenli ve kişiselleştirilmiş hizmetler sunuyoruz."
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Doğa Derneği yeni stratejik
planı ile doğa koruma alanında uzun soluklu ve kalıcı çözümler geliştirmeyi amaçlıyor. Plan, doğayla uyumlu bir yaşam tesis etmek ve biyolojik çeşitliliği korumak yolculuğunda 25 yıl boyunca Doğa Derneği'ne rehberlik edecek.
Stratejik Plan Süreci
Nasıl İlerliyor?
Doğa Derneği, Türkiye'nin
biyolojik çeşitliliğini korumaya yönelik uzun vadeli bir stratejik plan oluşturmak için geniş katılımlı ve çok aşamalı bir süreç yürütüyor. Gelecek 25 yıl boyunca dünyayı bekleyen olası dönüşümleri de dikkate alarak tasarlanan strateji, hızla değişen gezegenimizin
yaşam destek sistemlerini korumak için kritik öneme sahip olacak.
Türkiye'nin doğa koruma
çalışmalarına bilimsel ve stratejik bir yaklaşım kazandırmak, doğa ve insan arasındaki uyumu yaşatmak yürütülen sürecin amaçları arasında yer alıyor.
Stratejik planın tasarımı
7 ay önce kapsamlı bir anket çalışmasıyla başladı. Derneğin ulusal ve uluslararası ağındaki üyeler, gönüllüler, akademisyenler, basın mensupları, hukukçular, karar vericiler ve fikir önderleri dahil olmak üzere çok sayıda paydaşa ulaşıldı. Bu anket, mevcut
eğilimleri ve paydaş beklentilerini analiz etmek amacıyla uygulandı.
Süreç kapsamında aynı
zamanda derinlemesine mülakatlar ve küresel analizler de gerçekleştiriliyor. Son aşamada, uzmanların ve kilit paydaşların katılımıyla bir çalıştay düzenlenecek. Bu çalıştay, stratejik planın nihai hale getirilmesi ve uygulanabilirliğinin değerlendirilmesi
için önemli bir zemin oluşturacak. Çalıştay çıktıları ve paydaş kurumların görüşleri doğrultusunda plan son haline getirilecek.
Doğa Koruma İçin Yol
Haritası: Öncelikler ve Ortaklıklar Güçleniyor!
Konu ile ilgili açıklama
yapan Doğa Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Dicle Tuba Kılıç "Derneğimizin yeni stratejik planı, Türkiye'nin doğayla uyumlu yaşam için ortaklıklar kurmak ve yenilikçi çözümler geliştirilmek açısından büyük önem taşıyor. Doğa Derneği her türlü paylaşımı artırarak,
yerel ve uluslararası ortaklıkları güçlendirerek ve doğa hakkı temelli bir yaklaşımı yaygınlaştırarak çalışmalarını sürdürmeyi hedefliyor.
Bu planın hayata geçirilmesi,
sadece Doğa Derneği'nin çabalarıyla değil, yerel toplulukların, bilim insanlarının ve doğayı seven herkesin imecesiyle mümkün olacak." dedi.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Türkiye’nin paslanmaz çelik sektörünü tanıtmak ve yeni iş birlikleri kurmak amacıyla Çelik İhracatçıları Birliği (ÇİB) tarafından düzenlenen Mısır (Kahire) Sektörel Ticaret Heyeti'ne Mısır tarafından yoğun ilgi oldu. Paslanmaz Sanayici ve İş İnsanları Derneği (PASİD) Yönetim Kurulu Başkanı ve ÇİB Yönetim Kurulu Üyesi Abdulvahap Arslan Küçükemre, etkinlikten son derece umutlu döndüklerini ve önümüzdeki dönemde Mısır’a yapılacak ihracatta anlamlı bir artış beklediklerini söyledi. Mısır'ın paslanmaz çelik konusunda yıllık tüketim olarak yolun başında bir ülke olduğuna işaret eden Küçükemre, "Mısır, gelişmeye açık ve bizim ülkemiz için ihracatımızı artırabileceğimiz önemli bir pazar konumunda. Bunun yanında Fas ve Cezayir gibi Orta Doğu ve Afrika ülkeleri ile Türkî Cumhuriyetler ve Balkan ülkeleri de hedef pazarlarımız arasında." dedi.
Çelik İhracatçıları Birliği, Paslanmaz Çelik Sektörü için Akdeniz ülkelerindeki etkinliğini artırmak, pazardaki varlığını güçlendirmek ve yeni iş birlikleri amacı ile Mısır’ın başkenti Kahire’ye Sektörel Ticaret Heyeti düzenledi. 10 Türk çelik ihracat firmasının katılımıyla 17-19 Şubat 2025 tarihleri arasında gerçekleştirilen ticaret görüşmeleri kapsamında iki ülkenin çelik sektörü bir araya geldi. Sektörel Ticaret Heyeti organizasyonuna PASİD Yönetim Kurulu Başkanı ve ÇİB Yönetim Kurulu Üyesi Abdulvahap Arslan Küçükemre, ÇİB Denetim Kurulu Üyesi Yavuz Kılıç, ÇİB Şube Şefi Oğuzhan İnci ve ÇİB Uzman Yardımcısı Emre Arıcı katıldı. Türkiye Mısır Büyükelçisi Salih Mutlu Şen’in yanı sıra Kahire Ticaret Müşavirleri Hakan Atay ve Çağlar Göksu heyeti ziyaret ederek, iki ülke arasındaki iş birliğini artırmanın faydalı olacağını ifade etti.
Mısır Paslanmaz Çelik Sektörel Ticaret Heyeti kapsamında 50 ithalatçı firma ile 500'ün üzerinde ikili iş görüşmesi gerçekleştirdiklerini belirten Küçükemre, Mısır tarafındaki özellikle büyük ölçekli iş yapan sanayi sektöründeki öncü firmaların katılımından büyük memnuniyet duyduklarını söyledi. Bu firmaların yanında Mısır’daki KOBİ'lerin bağlı olduğu konfederasyon ve iş örgütleri temsilcilerinin de etkinliğe katıldığını kaydeden Küçükemre, "Mısır’da paslanmaz çelik sektörü yeni yeni gelişiyor ve yıllık ortalama 140-150 bin ton tüketim var. Türkiye olarak paslanmaz çelikte Mısır'ın ithalatında altıncı sıradayız. Geçtiğimiz yılı 5 milyon doların üzerinde bir ihracatla tamamladık. Paslanmaz çelik konusunda henüz yolun başında bir ülke olan Mısır'ı, gelişmeye açık ve ihracatımızı artırabileceğimiz önemli bir ülke olarak görüyoruz. Yaptığımız görüşmeler gayet olumlu geçti. Mısır’a ihracatta önümüzdeki dönemde anlamlı bir artış bekliyoruz." dedi.
‘İHRACAT PAZARLARINI GENİŞLETMEYİ AMAÇLIYORUZ’
Paslanmaz çelik sektörünün hedef pazarları arasında, çelik tüketiminin henüz düşük seviyelerde olduğu Mısır, Fas ve Cezayir gibi Orta Doğu ve Afrika ülkelerinin yanında Türkî Cumhuriyetler ve Balkan ülkelerinin de olduğuna işaret eden Küçükemre, "Sektörel ticaret heyeti organizasyonlarına önümüzdeki dönemlerde de devam edeceğiz. Çelik ihracatçıları olarak devamlı sahada olacağız ve bu tarz etkinlikleri artırıp üyelerimizin ihracat pazarlarını genişletmeyi amaçlıyoruz." ifadelerini kullandı.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
KOBİ'ler başta olmak üzere, katma değerli üretim hedefleyen her ölçekten şirkete büyüme odaklı iş servisleri ve danışmanlığı sunan Sistem Global; Ar-Ge Merkezi Danışmanlığı, Tasarım Merkezi Danışmanlığı, Yatırım Teşvik Danışmanlığı, Teknopark Danışmanlığı, Uluslararası Fon Programlarına ve TÜBİTAK Fonlarına Erişim Danışmanlığı gibi kapsayıcı hizmetleriyle yenilikçi ve katma değer odaklı projeleri hayata geçirmek isteyen firmalara rehberlik ediyor. Üretim ve teknolojide dönüşüm hedefleyen şirketlerin rekabet gücünü artırmayı misyon edinen Sistem Global, ulusal ve uluslararası ekosistemlerde sunduğu çözümlerle, iş dünyasına stratejik danışmanlık ve entegre hizmetler sağlıyor.
Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Sistem Global İcra Kurulu Üyesi ve Yönetim Kurulu Danışmanı Erhan Küçüksüleymanoğlu, "Dünyada daha önce benzeri görülmemiş bir ekonomik ve teknolojik dönüşüm yaşanıyor. Özellikle yapay zekâ alanındaki hızlı gelişmeler, işletmelerin rekabet gücünü yeniden tanımlıyor. Aynı zamanda inovasyonun iş dünyasındaki rolü ve geleceği şekillendirmedeki kritik etkisi günden güne artıyor. Bu anlamda, küresel pazarda varlığını korumak isteyen KOBİ'lerden çok uluslu şirketlere kadar, tüm kuruluşların inovasyonu iş yapış süreçlerinin merkezine alması, dijital ve yapay zekâ temelli çözümlere yatırım yapması gerekiyor. Yapay zekâ ile desteklenen inovatif atılımları yakalamayan şirketler rekabetçiliklerini hızla kaybedebilirler" dedi.
"Rekabette öne çıkmanın yolu inovasyon"
"Ülkemizdeki şirketlerin büyük çoğunluğunu KOBİ'ler oluşturuyor. Bu şirketlerin dijital dönüşüm ve inovasyon kabiliyetlerini artırması, kuşkusuz Türkiye'nin uluslararası rekabette öne çıkabilmesi için en önemli kaldıraç olacaktır. Dolayısıyla, KOBİ'lerin öncelikli olarak Ar-Ge ve inovasyon süreçlerini doğru yönetmelerini, yapay zekâ temelli teknolojileri iş modellerine entegre etmelerini çok önemsiyoruz. Sistem Global olarak biz, Ar-Ge mevzuatı konusunda sahip olduğumuz uzmanlık ve Teknopark-Tekmer ekosistemine sunduğumuz danışmanlıkla, yenilikçi projelerin hayata geçirilmesine katkıda bulunuyor, uluslararası fonlara, vergi avantajlarına ve devlet teşviklerine erişim konularında yol gösteriyoruz" dedi.
Ar-Ge Merkezleri, Teknoparklar ve Tekmer'ler için kapsamlı destek
Ar-Ge yatırımları artık "lüks" bir harcama değil, her ölçekten şirket için stratejik bir gereklilik. Gerek kamunun gerekse özel sektörün yenilikçilik kapasitesini artırma hedefi, Ar-Ge Merkezleri, Teknoparklar ve Tekmer'lerde hızlı gelişmelere yol açıyor. İhtiyaç duyulan uzman iş gücü, mali danışmanlık, uluslararası fonlar ve mevzuat konusundaki bilgi birikimini toplu şekilde sunabilmek, bu ekosistemdeki tüm paydaşlara değer katan bir yaklaşım. Biz de Sistem Global olarak, uluslararası fonlar ve TÜBİTAK destekleri başta olmak üzere, tüm teşvik ve destek mekanizmalarının daha etkin kullanılabilmesi için çalışıyoruz. Ar-Ge Merkezlerinden Teknopark yapılanmalarına, farklı sektördeki KOBİ'lerden büyük ölçekli şirketlere kadar geniş bir yelpazede danışmanlık hizmeti sunarak, yenilikçi projelerin hayata geçirilmesine rehberlik ediyoruz" dedi.
"Bütünleşik danışmanlık çözümleri sunuyoruz"
İnovasyonun yalnızca belli sektörlerle sınırlı kalmaması gerektiğini vurgulayan, yazılım, bilişim ve teknoloji firmalarının desteklenmesinin Sistem Global'in odağında olduğunu belirten Küçüksüleymanoğlu, "Günümüzde yapay zekâ ve dijitalleşme, üretimden pazarlamaya, lojistikten hizmet sektörüne kadar her alanda dönüştürücü bir rol oynuyor. Bu nedenle bilişim ve teknoloji firmalarının büyümesini, yeni ürün ve çözümler geliştirmesini ve küresel rekabette söz sahibi olmasını çok önemsiyoruz. Teknoloji tabanlı KOBİ'lerin hızla ölçeklenmesi için Ar-Ge, patent, vergi mevzuatı, uluslararası fonlar gibi alanlarda bütünleşik danışmanlık çözümleri sunuyoruz" dedi.
Siparişleriniz sadece "1 saat" içerisinde hesabınızda.
Siparişlerinizin gönderimi, aynı gün içerisinde yapılır.
256-bit şifreleme ve 3D Secure ile güvenli ödeme.
Ürünlerimizin tümü sertifikalı ve orijinaldir.