Piyasaya Yön Veren Güncel Finans Haberleri

Reuters'in aylık anketine göre, Japon firmaları 2023 mali yılında karşılaşacakları
başlıca riskler olarak enflasyon ve dünya çapında durgunluk olasılığını görüyor.

 Japonya'da enflasyon, büyük ölçüde enerji fiyatlarının etkisiyle kırk yılın en
yüksek seviyesine fırladı ve hane halkına yönelik darbeyi telafi etmek için şirketler
üzerinde ücretleri artırma baskısı oluşturdu.

 Çoğu Japon şirketi için mali yılın sonunu işaret eden Mart, bir sonraki dönem için
yatırım ve operasyon stratejilerini formüle ettikleri bir dönem..

 Ankete katılan yaklaşık 500 büyük şirketin %82'si, global enflasyonun devam etmesinin
önümüzdeki dönemde işletmeleri için bir endişe kaynağı olduğunu söyledi. İkinci en
yaygın yanıtta, %59'u global durgunluk riskini belirtti.

Önceki gün mevduatların güvenliği için bir şey düşünmüyoruz diyen ABD Hazine Bakanı Yellen'ın mevduatları korumak için ek önlem almaya hazır olduklarını ifade etti.
Yellen önceki gün piyasalara soğuk duş etkisi yaptı. Dün ise havanın yumuşamasını sağladı. Ancak bizce…
- Piyasaya zıt sinyaller vermek risk iştahı üzerinde soru işaretleri yaratıyor,
- Bankacılık sektörüne olan güveninin dalgalanmasına yol açıyor, aynı şekilde mudilerin de tedirgin olmasına sebep oluyor,
- Mevduat güvenliğinin konuşulması bankalarda potansiyel sorun olduğu sinyali veriyor.
FED sıkılaştırmasının yan etkileri bankacılıkta kendisini göstermeye başladı. Ekonomik aktivitenin yavaşlaması, işsizlik, bilançolarda karların düşmesi… gelecekteki etkilerden bazıları. FED de buna işaret ediyor. FED'in şu ana kadar yaptığı sıkılaşmanın birikimli etkisini görmek için yavaşlaması hele de bankacılık sinyal vermeye başlarken yerinde bulunabilir. FED birikimli etkinin görülmesi ve enflasyonun hedefe gelmesi için uzun süre faizin yüksek kalacağını belirtiyor. Faiz indirimi için 2024'ü işaret ediyor. Bu noktada piyasa ile ayrışıyor. Piyasa 2023'te faiz indirimi bekliyor. Bu ayrışmayı yakın gelecekte konuşmayı sürdüreceğimizi düşünüyoruz.
FED'in dengeli tavrı, Yellen'ın söylemleri piyasalarda dalgalanma yaratıyor. Riskli varlıklar kendi aralarında ayrışıyor. Zira gündemde farklı yöne işaret eden haberler var.
Dün globalde risk iştahı dalgalı, sonunda hafif iyimser oldu. Hisse senetleri ve tahviller sınırlı pozitif kapandı. Kıymetli madenler biraz alındı. Usd biraz zayıfladı.
ABD borsalarında yüzde 0,3-1 civarında arttı. Avrupa borsaları karışıktı; hafif prim ile yüzde 1 düşüş aralığında gün tamamlandı.
Bu sabah globalde risk iştahı karışık. ABD vadelileri hafif artı. Asya'da hava negatif. Hong Kong, Çin, Japonya yüzde yarım civarı eksi. ABD 10 yıllık tahvil faizi 3,38%, Dolar Endeksi 102,1, ons altın 1.993 Usd civarında işlem görüyor.

Lokal tarafta borsa 1,2% civarında yükseldi. TL Tahvillerde faizler kısa tarafta hafif yükseldi; uzun taraf yatay kaldı. Eurobond fiyatları iyi bir gün geçirdi. TL ise günü yatay tamamladı (geniş resimde TL'nin çok ılımlı hızda değer kaybı söz konusu).
Seçim yaklaşıyor. Seçim sonrası ekonomi politikalarının nasıl olacağı lokal varlıklar için kritik. Seçim öncesi pozisyonlanmalar olabilir.
TCMB politika faizini değiştirmedi (8,5%). Depremin ekonomik etkileri toplantı metnine girdi.




Usd/TL:
ABD kaynaklı haber akışı piyasaları yönlendirmeyi sürdürüyor.
FED kararı ile aynı günde konuşan Yellen'ın açıklamaları piyasaları baskı altına almıştı. ABD Hazine Bakanı Yellen, mevduatlar için ek garantinin gündemlerinde olmadığını ifade etmiş ve piyasada tedirginliğin artmasına yol açmıştı. Yellen bu tavrını 'banka mevduatlarına ek garanti gelebilir' şeklinde değiştirdi. Piyasaların rahatladığını söylemek mümkün.
Gelelim Usd'ye. Dolar Endeksi FED'in dengeli tavrı sonrası aşağı gelme eğilimi gösteriyor. FED faiz artışlarının sonunun yaklaştığı ancak enflasyonla mücadelenin süreceği şeklindeki genel yaklaşımını yinelemişti Çarşamba akşam. Bu yönlendirmeyi güvercin bulanlar da oldu. Günün sonunda Usd globalde biraz güç kaybetti. Güç kaybının devamı için mevcut şartlar çok müsait olmayabilir bizce. Dolar Endeksi 102,6 civarında trade ediyor.
Lokal tarafta PPK politika faizini sabi tuttu. Depremin ekonomiye etkileri toplantı metnine girdi. Etkilerin değerlendirildiği belirtilerek enflasyonla mücadelenin sürdüğü belirtildi.
Seçim az bir süre kaldı, seçim listeleri bugün askıya çıkıyor. Haber akışı yatırımcılar açısından önem arz ediyor. Özellikle ekonomik politikaların seçim sonrası nasıl olacağı merak konusu.
Kur ılımlı bir şekilde yükselişini sürdürüyor. Bu sabah 19,06 civarında işlem görüyor. Aşağıda 19,00 ve 18,97; yukarıda 19,09 ve 19,14 gün içi öne çıkan teknik seviyeler.


TL Tahvil/Bono:
Global tarafta tahvil faizleri aşağı yönde ilerlemesini sürdürüyor. Son birkaç günde ise biraz yatay seyir oluştu. Bunda FED'in de etkisi var. Beklentiler ve gerçekleşmeler anlamında. Bankacılık sorunu gündemdeki yerini koruyor. Yeni sorunlar ortaya çıktığında ABD ekonomi kurumlarının ne yapacağına dair konuşmalar sürüyor. Yellen son olarak, ek adımlar atabiliriz noktasına geldi. Bu tavır olumlu. Ancak bir yandan da bunların konuşulması sektörde sorunlar olduğu - olabileceği endişelerini de besliyor. FED'in ekonomi yavaşlayabilir şeklindeki sözlerini de ekleyince tahvil faizleri aşağı gelebilir.
Lokal tarafta ise seçim yaklaşırken tahvil faizleri yukarı meyil gösteriyor. Özellikle seçim sonrası para politikasının değişebileceğine dair spekülasyonlar bu fiyatlamayı tetikliyor. Seçim pozisyonlanması olarak tanımlayabileceğimiz davranış faizleri yukarı itiyor.
Dün PPK'nın politika faizini sabit tuttuğunu belirtelim.
2 yıllık ve 10 yıllık TL gösterge tahviller günü sırasıyla 9 baz puan artışla %14,60 ve 5 baz puan düşüşle %12,16 ile tamamladı.


Hisse Senedi (Yapı Kredi Yatırım):
5,000 ara direncinin aşılmasıyla tepki potansiyeli oluştu... Endeksin kısa vadeli teknik yapısını incelediğimizde, 9 Mart tarihinde 5,500 direnç noktasında başlayan aşağı hareketin 4,890 seviyesi üzerinde tutunmayı başardığını gözlemliyoruz.
4,890 üzerindeki tutunma çabasının 5,000 ara direnç noktasını aşmasıyla birlikte tepki potansiyelinin oluştuğu piyasa, Perşembe gününü %1.22 oranında değer artışıyla 5,061 puandan tamamladı. Böylece son dönemde yaşanan satış baskısı kapsamında taban oluşumuna yönelik önemli bir adımın gerçekleştiğini düşünüyoruz. Bu kapsamda tepki alımlarını sürdürme çabasıyla güne başlayacak olan piyasada, seans içerisinde 5,100 seviyesini ilk önemli direnç noktası olarak izliyoruz.
Gün içerisinde 5,100 direncini aşma çabasında olacak piyasada, bu seviye üzerinde ise ilk etapta 5,150 olmak üzere 5,300 ve 5,500 dirençlerini hedefleyecek bir yükseliş gündeme gelebileceğini düşünüyoruz. Geri çekilmelerde ise 4,890 ilk, 4,700 ise ana destek konumlarını sürdürecektir.




Eur/Usd:
FED'in enflasyon ve bankacılık sorunu (ya da sıkılaştırmanın yan etkileri) arasında kalarak dengeli tavır takındığını söylemek mümkün. Başka bir şekilde ise bankacılık sorunun şu an takip edildiğini, gidişata göre tepki üreteceği ifade edildi. Süreç, makro verilerle beraber takip edilecek.
Bankacılık sorunu için FED şu an 'belirsiz' derken ABD Hazinesi ek önlemleri tartışıyor. Bakan Yellen, önceki gün ek önlem gündemimizde değil derken dün ek önlem sinyali verdi. Bu hızlı dönüş para piyasalarını daha sınırlı etkiledi.
FED artışların sonuna yakın, hazine ek önlem alabilir… bu iki konu sınırlı iyimserlik sağlayabilir. Piyasalar iyimserlikte cömert olamıyor. Para piyasalarında ise Usd talebi son 10 günde azaldı. Dolar Endeksi 102 civarında denge arıyor. ABD yönetiminden gelen zıt sinyaller biraz kafa karıştırıcı etki yapıyor.
Bu sabah 1,082 seviyesindeki paritede 1,08 ve 1,077 seviyeleri gün içi destek; 1,085 ve 1,089 seviyeleri gün içi direnç seviyeleri olarak izlenebilir. Bugün yatay seyir bekliyoruz.


Gbp/Usd:
İngiltere merkez bankası BOE beklendiği gibi 25 bp faiz artışı yaptı. Sözlü yönlendirme kısmında ise FED'e benzer bir tavır ortaya koydu. Şu anlamda söylüyoruz, ekonomi bankacılık sorununa dirayet gösterdi, yüksek enflasyonla mücadelemiz sürüyor.
Paritenin diğer yakasında ise FED'in dengeli tavrı piyasalara ılımlı etki yaptı. Hazine tarafından gelen zıt sinyaller ise biraz keyifsizlik yarattı. Bakan Yellen bankalardaki mevduatların güvence altına alınması için çaba gösterme noktasına geldi.
Bu sabah 1,228 seviyesinde bulunan paritede 1,224 ve 1,221 seviyeleri gün içi destek; 1,231 ve 1,235 seviyeleri gün içi direnç seviyeleri olarak izlenebilir. Bugün yatay seyir bekliyoruz.


Altın:
FED kararının açıklandığı gün ABD Hazine Bakanı Yellen'ın sözleri piyasaları rahatsız etmişti. Bankacılık endişelerinin artması, risk iştahının azalması kıymetli madenlere talep olarak yansıdı. Önceki gün artan talep dün de sürdü. Resmin bir kısmında bankacılık sorunu, bir kısmında ise FED kararı var. FED dengeli tavır izleyerek süreci yönetmeyi tercih etti. Bankacılık sektörüne dair ise ABD yetkililerinin açıklamaları takip ediliyor.
Yellen'ın bankalardaki mevduatlarla ilgili bir çaba içinde olması bir yanı ile iyi-olumlu, diğer yandan potansiyel sorun sinyali veriyor. Dolayısı ile güvenli liman talebi canlı kalıyor. Ancak olası sorunlara ön alınması altın-gümüş talebini hafif sınırlayabilir.
Bu sabah 1.993 Usd seviyesindeki ons altında 1.984 ve 1.973 Usd seviyeleri gün içi destek 1.999 ve 2.010 Usd seviyeleri gün içi direnç seviyeleri olarak izlenebilir. Bugün yatay seyir bekliyoruz.


Eurobond:
FED faizinin zirvelerine yakın olabileceği, FED'in toplantı metninde yavaşlama sinyali vermesi olumlu. Sürpriz mi, değil. Enflasyonla mücadelenin süreceğini söylemesi sürpriz mi, değil. FED esasında patikasından çok sapmadı. Çok sapmak güvercin olmak demek. O da enflasyon dirençli iken tercih edil(e)medi.
Bankacılık sorunu, mevcut sıkılaştırmanın ekonomiyi yavaşlatmasının beklenmesi, FED'in yavaşlaması tahvil faizleri için aşağı yönü öne çıkarıyor.
Lokal tarafta seçim yaklaşıyor. Seçim sonrası uygulanacak ekonomi politikası önemli. Piyasanın biraz seçim pozisyonlanması yapabileceğini düşünüyoruz. Dün 5 yıllık CDS günü 541 seviyesinde tamamladı.
TCMB politika faizini değiştirmedi. Banka enflasyonla mücadelesini ön plana çıkarırken, depremin ekonomik etkilerine dikkat çekti.
Eurobondlar dün pozitif seyretti. Birim fiyatlar, kısalarda 44-52 cent; orta vadelilerde 110-137 cent; uzunlarda 120-126 cent değişim gösterdi. Faizler ise sırasıyla 7,33%, 7,81% ve 8,42% oldu.


Yapı Kredi Bankası A.Ş.
www.yapikredi.com.tr
  ***
Çekince

 Bu rapor, Yapı ve Kredi Bankası A.Ş. Varlık Yönetimi Satış Bölümü tarafından, Yapı ve Kredi Bankası A.Ş. Satış Ekibi ile Yapı Kredi Bankası A.Ş. müşterileri için hazırlanmıştır. Bu rapor tarafsız ve dürüst bir bakış açısıyla düzenlenmiş olup, alıcısının menfaatlerine ve/veya ihtiyaçlarına uygunluğu gözetilmeksizin ve karşılığında maddi menfaat elde etme beklentisi bulunmaksızın hazırlanmış bir derlemedir. Bu raporda yer alan bilgi ve veriler, Bankamız tarafından güvenilir olduğuna inanılan kaynaklardan derlenmiş olup; bu kaynakların doğrulukları ayrıca araştırılmamıştır. Bu rapor içerisindeki veriler değişkenlik gösterebilir. / Bu rapor yatırımcıların genel olarak bilgi edinmeleri amacıyla hazırlanmış olup, yatırımcıların bu rapordan etkilenmeyerek kararlarını vermeleri beklenmekte olup; işbu raporla Bankamız tarafından herhangi bir garanti verilmemektedir. Bu raporun ticari amaçlı kullanımı sonucu oluşabilecek zararlardan dolayı Bankamız hiçbir sorumluluk üstlenmemektedir. Bu rapor hiç bir şekilde menkul değerlerin satın alınması veya satılması için bir teklifi ile aracılık teklifini içermemektedir. / Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır ve tavsiyeler genel niteliktedir. Görüşler müşterilerimizin mali durumu ile risk ve getiri tercihlerine uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. / Bu raporun tümü veya bir kısmı Yapı ve Kredi Bankası A.Ş.'nin yazılı izni olmadan çoğaltılamaz, yayınlanamaz, üçüncü kişilere gösterilemez veya ileride kullanılmak üzere saklanamaz.
Yasal Uyarı

  Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir
Yatırım danışmanlığı hizmeti aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen
bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.
Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır
ve tavsiyeler genel niteliktedir. Görüşler müşterilerimizin mali durumu ile risk ve getiri tercihlerine
uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi
beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.

 Bu raporun tümü veya bir kısmı Yapı ve Kredi Bankası A Ş nin yazılı izni olmadan çoğaltılamaz,
yayınlanamaz, üçüncü kişilere gösterilemez veya ileride kullanılmak üzere saklanamaz.


  

FED YAVAŞLAYACAK ALGISI RİSK İŞTAHINI GÜÇLENDİRDİ

BİST-100 endeksinde önceki gün toparlanma çabası devam etti. Yurt dışı borsalarda genel olarak toparlanma eğilimi yine ön planda yer alırken bizde endeksin gün boyu yukarı yönde kalma isteğini sürdürdüğünü izledik. Seçim atmosferi olarak değerlendirdiğimiz gelişmeler odaklı fiyatlamalar yaşanırken dün endeks kritik 5.000 seviyesini aşarak kapanış yaptı. Endekste bugün 5.000 seviyesi üzerinde tutunma devam edebilirse yeniden bir yukarı yön beklentisine girme umudumuz artacak. Bu sabah yazının yazıldığı sıralarda Asya endekslerinde satıcılı seyir gözleniyor. ABD vadelilerinde ise yatay hareketler meydana geliyor. Endeks güne hafif yükseliş yönlü başlangıç yapabilir.

Piyasa katılımcılarının ABD Hazine Bakanı Janet Yellen'in Amerikalıların mevduatlarını güvende tutmak için önlemler alınacağına dair güvence vermesiyle önceki gün yükseldi. Yellen'ın söylemindeki değişiklik, krizin yayılma riskini önlemek ve finansal istikrarı sağlamak için Hazine'nin yeni acil aksiyonlara hazır olduğuna işaret ediyor. İngiltere Merkez Bankası'nın enflasyonun muhtemelen hızla düşeceğine dair yorumları da merkez bankası sıkılaştırma tünelinin sonundaki ışığın artmasına yardımcı oldu ve risk iştahına katkı verdi.

Avrupalı merkez bankaları önceki günn güçlerini artırdı. İngiltere ve Norveç faiz oranlarını 25'er baz puan artırdı, İsviçre Merkez Bankası faiz oranlarını 50 baz puan artırdı. Norveç ve İsviçre ileride daha fazla artışın sinyalini verdi. İsviçre'nin hamlesi, özellikle, Credit Suisse'in finansal piyasaları sarsan UBS tarafından kurtarılmasının hemen ardından gelen Avrupalı merkez bankacılarının bankacılık korkuları konusunda Fed'den daha iyimser olduklarının altını çizdi. Piyasa katılımcıları Mayıs'ta 25 baz puanlık bir hareket için %50'nin biraz altında bir şans ve ardından faiz indirimleri öngörerek Fed artışlarının hızlı bir şekilde sona ermesini fiyatlarken, Avrupa'da daha fazla sıkılaştırma bekleniyor. ECB'nin geçen haftaki politika toplantısından önce %3 olan ECB oranları bu yıl %3.5'e yakın zirve yapıyor. Çift haneli enflasyonla mücadele eden İngiltere Merkez Bankası'nın Haziran ayına kadar faiz oranlarını 25 baz puan daha artırması bekleniyor.

ABD faiz indirimlerinin Avrupa'daki gevşemeden çok önce geleceğine dair beklentiler, yatırımcıları ABD devlet tahvilleri konusunda iyimser yaptı. İki yıllık Hazine getirileri bu ay Almanya'daki 60 baz puana kıyasla 92 baz puan düştü.
Dünkü FED kararları sonrası Dolar endeksi faiz artırım tonlamasındaki değişimi değerlendirdi. Şubat ayında altı büyük rakibi karşısında %2,8 sıçrayan dolar endeksi, Perşembe günü 2,5 yıl içindeki en uzun günlük kayıp serisine yöneldi ve Mart ayında %2,7 değer kaybetti.

Uluslararası Para Fonu (IMF) Sözcüsü Julie Kozack, ABD ve Avrupa'da bankacılık sektöründe yaşananlar sonrası hızla alınan önlemlerin piyasa stresini bir ölçüde hafiflettiğini ancak belirsizliğin yüksek kalmaya devam ettiğini belirterek, "sürekli teyakkuzda olunması" gerektiğini söyledi. Politika yapıcıların hızı adımlar attığına işaret eden Kozack, bunların büyük merkez bankalarının ABD dolarının likiditesini artırmaya yönelik eylemlerini içerdiğini anımsattı.
Dün TCMB'den açıklanan verilere göre TCMB) rezervleri Suudi Arabistan'ın depo hesabı ve altında yaşanan değerlemenin ardından geçen hafta keskin bir yükseliş kaydetti. TCMB brüt rezervleri 17 Mart haftasında 120 milyar dolardan 126,9 milyar dolara yükseldi. Net rezervler 18,7 milyar dolardan 20 milyara yükselirken, swap hariç net rezerv ise eksi 44,3 milyar dolardan eksi 40,2 milyar dolara çıktı. Suudi Arabistan Kalkınma Fonu'nun, 5 milyar dolar tutarındaki mevduatı geçen hafta Pazartesi günü itibarıyla TCMB hesaplarına girmişti. Bu kalem brüt rezervlerdeki artışın ana bileşeni oldu.



XU100

Endeks önceki işlem gününü %1.22 yükselişle 5.061,99 seviyesinde tamamladı.57,4 milyar TL işlem hacminin gerçekleştiği günde bankacılık endeksi %2.29, sanayi endeksi %0.98 yükseldi. Dün önemli eşik seviye olan 5.000 seviyesini aşan kapanış ardından FED'in kararları sonrası yükselen risk iştahı bizi de olumlu etkilemeye devam edebilir. Bugün 5.000 üzerinde kalınması durumunda 5.120 ve 5.200 izleyeceğimiz direnç seviyeleri olacak. 5.000 üzerinde tutunma sağlanamaması durumunda yaşanacak geri çekilmede ilk etapta 4.850 denemesi gerçekleşebilir. Bu seviyenin altında ise 4.700 ve 4.650 altına geçilirse 4.650 seviyesinde diğer bir destek oluşabilir.

Dirençler: 5.120 / 5.200 / 5.280
Destekler: 5.000 / 4.850 / 4.700


ENDEKS 30 KONTRATI

Nisan ayı vadeli kontrat önceki işlem gününü %1.10 yükselişle 5.619,25 seviyesinde tamamladı. Nisan ayı vadeli kontratta bugün 5.450-5.390 destek seviyeleri üzerinde kalınabilirse yükseliş denemesi gelebilir. Bugün yükseliş yönlü hareketler için öncelikle 5.650 seviyesi ilk direnç olarak izleyeceğiz. Burası aşılırsa 5.800 ve 5.950 seviyeleri bugün gündeme gelebilir. Olası gün içinde devam edebilecek satış hareketlerine göre 5.450 ilk desteği altına sarkmalar oluşursa 5.390 ve 5.280 seviyelerine doğru hareketler meydana gelebilir.

Dirençler: 5.650 / 5.800 / 5950
Destekler: 5.450 / 5.390 / 5.280


USDTRY KONTRATI

Mart ayı vadeli kontrat önceki işlem günü %0.21 düşüşle 19.1450 TL seviyesinde tamamladı. TCMB faiz kararı sonrası kurda 19.00-19.05 bandı üzerinde doğru hareketler devam ediyor. DolarTL kurunda zaman zaman kısa geri çekilmeler olsa da bunu devamı net biçimde gelmiyor. Bu durum kontratın da belli seviyelerin altına doğru geri çekilmesinin önünde engel oluşturuyor ve kısa vadelerde dar bir aralıkta kur 18.90-18.80 bandına girdikçe yeniden yukarı yönlü hareket alanı tanıyor. Teknik olarak baktığımızda ise Mart ayı vadeli kontratın bugün 19.1500 seviyesi üzerinde kalıp kalamayacağını izleyeceğiz. Bu seviye altında kalmaya devam ederse düşüş yönlü hareket etme isteği ön planda kalabilir. Genel görünümde Türk Lirası'ndaki zayıf seyir kontratta geri çekilmelerde alım fırsatlarını karşımıza çıkarabilir. Bugün ilk olarak 19.2200-19.2500 direnç seviyeleri takip edilmeli. Gün içi düşüşlerde ise 19.1300 altına geçiş oluşursa 19.1100 ve 19.1000 seviyeleri destek olarak izlenmeli.

Dirençler: 19.2200 / 19.2500 / 19.2800
Destekler: 19.1300 / 19.1100 / 19.1000


ONS ALTIN KONTRATI

Nisan ayı vadeli ons altın kontratı önceki işlem gününü %1.28 yükselişle 2.009,35 seviyesinde tamamladı. En yüksek 2.014 USD seviyesini, en düşük ise 1.979,35 USD seviyesini gördü. Altın fiyatları, FED'in parasal sıkılaştırma döngüsünün sonuna gelinebileceğiinin düşünülenler arasında labileceğine dair sinyal vermesinin ardından ABD doları ve Hazine getirilerindeki düşüşle desteklenerek Perşembe günü kazançlarını üst üste ikinci seansına çıkardı. Dolar endeksinde dünkü zayıflamadan sonra 102.0 seviyesi ve altına doğru yeniden hareketin devamı gelirse spot ons Altın'da gün içinde yükselişin devam meydana gelebilir. Şubat ayı vadeli kontratta bugün düşüşlerde 1.990 desteği üzerinde tutunma sağlanırsa gelebilecek alımlarla 2.015 ve 2.025 seviyeleri hedeflenebilir. Yaşanan son gelişmeler çerçevesinde bugün 1.990 destek seviyesi altına sarkma oluştuğu durumlarda 1.980 ve 1.965 destek seviyeleri takibimizde olacak.

Dirençler: 2.015 / 2.025 / 2.040
Destekler: 1.990 / 1.980 / 1.965


HİSSE HABERLERİ

TUKAS: Tukaş, 87,5 milyon TL tutarında Yatırım Teşvik Belgesi aldı. Balıkesir'de bulunan fabrikada maliyetlerin iyileştirilmesi ve modernizasyon niteliğindeki makine yatırımları için alınan teşvik belgesi, 5 yıl sigorta primi işverin hissesi, vergi indirimi %60, YKO %25, gümrük muafiyeti, KDV istisnası ve faiz desteğini kapsıyor.

YUNSA: Yünsa, 2023 yıl sonu itibarıyla 2,2 milyar TL net satış hasılatı rakamına ulaşılmasını hedefliyor. Şirketin geçen yılki cirosu 1,28 milyar TL seviyesindeydi. Şirket'in 2022 yılında yüzde 31 olan FAVÖK marjının bu yıl yüzde 26-28 aralığında gerçekleşmesi öngörülüyor. 2023 yılında ağırlıklı makine ekipman modernizasyonu ve dijitalizasyona yönelik 2,5 Milyon Euro yatırım planlanlıyor ve bununla birlikte iplik hatlarının yenilenmesi amaçlı yatırım alternatifleri değerlendiriliyor.

TEKTU: Tek-Art İnşaat, Güçlü Dekorasyon Mimarlık ve Taahhüt Sanayi ve Ticaret AŞ paylarının, 43 milyon TL bedelle devralınmasına karar verdi.

OZRDN: Özerden Plastik, 71,3 milyon TL tutarında ek yeni sipariş aldı.

ANELE: Anel Elektrik, hakim ortak Anel Emirates olacak şekilde BAE'de Hamid Mohamed Abdulraheem Alshaer Al Marzooqi ile ortak yeni şirket kurulmasına karar verdi.

IZINV: İz Yatırım Holding, Geo Jeotermal Yatırımları AŞ unvanlı şirkete %1,595 oranında iştirak edilmesine karar verdi.

PENTA: Penta Teknoloji, "Cricut" markasının dağıtıcılığını üstlendi.

POLTK.E payları 24/03/2023 tarihli işlemlerden (seans başından) 20/04/2023 tarihli işlemlere (seans sonuna) kadar açığa satışa ve kredili işlemlere konu edilemeyecek.

 Ahlatcı Yatırım Menkul Değerler
http://www.ahlatciyatirim.com.tr
   
                                  ***
                               Yasal Uyarı
 
 Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.

Utah, çocukların sosyal medya uygulamalarına üye olabilmeleri için ebeveyn izni almasını şart koşan, ABD’deki ilk eyalet oldu.

Eyalet valisinin onayladığı yasa ile ebeveynlere çocuklarının sosyal medya hesapları üzerinde tam yetki veriliyor.

Ebeveynler çocuklarının mesajlarına ve paylaşımlarına erişebilecek.

Yasa ile örneğin Instagram, TikTok veya Facebook’da hesap açmak isteyen bir çocuk, ailesinden özel izin almak zorunda kalacak.

 BBC internet sitesinde yayınlanan habere aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz:

https://www.bbc.com/turkce/articles/c51k2dd00rgo?at_medium=RSS&at_campaign=KARANGA

BRENT
Brent dün ABD Enerji Bakanı’nın stratejik
petrol rezervlerinin bu yıl doldurmasının zor
olduğu söylemesinin etkisiyle %0.27 değer
kaybederek günü 75.60 seviyesinden gün
kapanışı gerçekleştirdi.
Dün ilk direnç seviyesi olarak gördüğümüz
77.60$ seviyesine yönelim gösteren ancak bu
tutanamayıp geri çekilen Brentin teknik
göstergelerine baktığımızda ise genelinde
pozitif görünüm izlenmektedir.
Geri çekilmelerin devamı halinde ilk destek
noktası olarak 70.10 seviyesi izlenebilir.
77.60$ direncinin üzerinde kapanış
gerçekleştirmedik sürece de Brentte güç kaybı
izlenebilir.
DESTEK 70.10 69.30 65.70
DİRENÇ 77.60 79.10 86.50


 A1 Capital Menkul Değerler A.Ş.
 www.a1capital.com.tr
 

                                  ***
                               Yasal Uyarı
 
  Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.

Reuters'in aylık anketine göre, Japon firmaları 2023 mali yılında karşılaşacakları
başlıca riskler olarak enflasyon ve dünya çapında durgunluk olasılığını görüyor.

 Japonya'da enflasyon, büyük ölçüde enerji fiyatlarının etkisiyle kırk yılın en
yüksek seviyesine fırladı ve hane halkına yönelik darbeyi telafi etmek için şirketler
üzerinde ücretleri artırma baskısı oluşturdu.

 Çoğu Japon şirketi için mali yılın sonunu işaret eden Mart, bir sonraki dönem için
yatırım ve operasyon stratejilerini formüle ettikleri bir dönem..

 Ankete katılan yaklaşık 500 büyük şirketin %82'si, global enflasyonun devam etmesinin
önümüzdeki dönemde işletmeleri için bir endişe kaynağı olduğunu söyledi. İkinci en
yaygın yanıtta, %59'u global durgunluk riskini belirtti.

ekonomim. internet sitesinde yayınlanan habere göre; Çimento ile birlikte hazır betonun hammaddesi olan agregada yetersiz üretiminin sorun oluşturabileceği belirtiliyor. Ayrıca betonu taşıyacak mikser ve pompada da sıkıntı söz konusu. Bunları temin ettiğinizde ise operatör bulamayabilirsiniz, çünkü büyük bölümü yurt dışına gitmiş durumda.

Türkiye’nin sadece deprem bölgesi için 1 yılda 320 bin, 2 yıl içinde 650 bin konut üreteceği açıklandı. Sosyal konut ve orta gelirli dahil edildiğinde kamu eliyle 2 yılda 1 milyondan fazla konutun üretilmesi söz konusu. Çimento, hazır beton ve demir çelik, seramik ve diğer yapı malzemelerinde sektörün bu ihtiyacı karşılayacak kapasiteye sahip olduğu ancak hazır betonun hammaddesi agregada yetersiz üretiminin sorun oluşturabileceği belirtiliyor. Bir başka sorun da betonu taşıyacak mikser ve pompada söz konusu. Birçok inşaat firması şimdiden mikser arayışına girmiş durumda, piyasada satılık beton mikseri kalmadığı gelen bilgiler arasında. Yine bir diğer sorun alanı da operatör, usta gibi kalifiye eleman temininde ortaya çıkıyor.

Bölge için 100 yeni beton santrali siparişi verildi
HAZIR BETON

Bölgede santrallerin yüzde 80'i yıkıldı

Deprem konutlarıyla ilgili kapasite değerlendirmesi yapan Türkiye Hazır Beton Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Adem Genç, 100 milyon tondan fazla kapasiteye sahip çimentoda sorun olmayacağını ancak hem İstanbul’da hem de deprem bölgesinde agrega sorunu olduğunu söyledi. Genç, “Geçen yıl 100 milyon metreküp beton üretimi yaptık, 200 bin konut için 10 milyon metreküp betona ihtiyaç olabilir. Deprem bölgesinde güçlü betoncular var. Ancak 10 milyon metreküp için 20 milyon ton agrega gerekebilir. Fakat üretim yerlerinde bu agrega yok” dedi.

Öte yandan, sektör beton santrallerini deprem bölgesine göndermeyi planlarken, İstanbul’da kentsel dönüşümün gündeme geldiğine dikkat çeken Genç, “Ancak deprem bölgesindeki beton santrallerinin yüzde 80’i yıkıldı. Şu anda 100’e yakın yeni beton santrali siparişi verildi. Ayrıca 8 -10 bin arasında mikser ihtiyacı var. Şu anda herkes mikser ve pompa arıyor. Pompa siparişi verdiğinizde 2024’ün ikinci yarısına, mikser için 2 yıl sonraya gün veriyorlar. Fiyatlar da uçtu. 2 ay önce 2,45 milyona aldığım mikser şu anda 4 milyona çıkmış durumda” dedi. Türkiye’de mikser ve pompanın yarısının ihraç edildiğini belirten Genç, “Ya bir süre ihracat yapmayın diyecekler ya da Avrupa’dan ikinci el makine ithalatı yapılacak. Diğer türlü inşaat sürelerinde bir uzama meydana gelebilir” diye konuştu.

Agrega eksiği en temel sorun

2 yılda 517 bin konut üretileceğini hatırlatan Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB) Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Işık da köy evleriyle birlikte toplam sayının 650 bini bulabileceğini belirterek hazır betonda kapasitenin yeterli olduğunu söyledi. Çimentoda da sıkıntı olmadığını kaydeden Işık, “Bölgede 11 çimento fabrikası var. Türkiye’nin yıllık 80 milyon ton çimento üretimi var. Toplam kapasite 115 milyon ton” dedi. En temel sorunun agrega olduğunu işaret eden Işık, “Agrega üretiminde sıkıntı var. Deprem bölgesi için 2 yılda 100 milyon ton ilave agregaya ihtiyaç var. Türkiye’de toplam 300 milyon ton agrega üretiliyor. Bunun 200 milyon tonunu hazır beton sektörü olarak biz kullanıyoruz. Geri kalan 100 milyon ton ise asfalt yapımında, yol ve tünel yapımında kullanılıyor. Dolayısıyla ekstra bir 100 milyon tonluk ihtiyaç oluşacak. Bu agrega da alt yapıda kullanılan agregadan farklı olarak standartlara uygun agrega olmak zorunda” diye konuştu. Konuyu bakanlığa ilettiklerini aktaran Işık, “MAPEG ve MTA ile görüşülüyor. Bu da çözülürse sıkıntı olmaz. Fakat tıpkı jeolojik etüt gibi agrega da önemli. Yaşanan felaketin tekrar yaşanmasını istemiyorsak betonu kaliteli agrega ile doğru üretmemiz lazım” uyasında bulundu.

DEMİR-ÇELİK

Bölgenin üretim kapasitesi bile yeter

Türkiye’nin inşaat demiri alanında 20 milyon tonluk kurulu kapasitesi olduğunu belirten Çelik İhracatçıları Birliği (ÇİB) Başkan Yardımcısı Uğur Dalbeler, “Türkiye’de son 4-5 yıldır yıllık üretim 15 milyon ton civarında. Bunun yarısı ihraç ediliyor, yarsı iç piyasaya arz ediliyor. Yani Türkiye’nin yıllık tüketimi 7,5 milyon ton. 200 bin konut için 1,5 milyon ton, 650 bin konut için 3 milyon ton demir gerekiyor, yani kapasitenin yüzde 5’i” dedi. Sadece İskenderun bölgesinde 15 milyon tona yakın kapasite bulunduğunu hatırlatan Dalbeler, “Yani sadece o bölgeden karşılanabilir” diye konuştu. Ancak Dalbeler esas sorunun betonda olduğu gibi depremde yaşanan işçi kaybından kaynaklandığını vurguladı.

İNŞAAT MALZEMELERİ

Kapasitenin yüzde 25’i bölgeye gidecek

Türkiye inşaat endüstrisinin ihtiyaç duyulan malzemeleri hem kapasite hem de nitelik açısından üretme potansiyeline sahip olduğunu belirten Türkiye İMSAD Yönetim Kurulu Başkanı Tayfun Küçükoğlu şöyle konuştu: “Şu an bölgenin ihtiyaç duyduğu malzeme kapasitesi kategoriye göre değişmekle birlikte, genel olarak Türkiye’deki üretim kapasitemizin yüzde 5’i ila 25’ine tekabül ediyor. Bu oran da ihtiyaç duyulan malzeme miktarının netleştiği andan itibaren oluşacak güçlü bir koordinasyon ile fiyat artışına fırsat vermeden rahatlıkla karşılanabilecek durumda.” Küçükoğlu, “Burada kritik olan faktör malzeme cinsi, miktarı ve teslim planının koordinasyonu olacak. Amacımız koordinasyonun ideal seviyede oluşmasını sağlamak” dedi.

Deprem için konut komitesi
Uğur Dalbeler, deprem ardından 1 hafta içinde konteyner, panel, soğuk, galvanizli ve sıcak sac üreticilerinin bir araya gelmesiyle bir koordinasyon kurulduğunu, böylece deprem bölgesindeki ihtiyaçlar doğrultusunda taleplerin zincir şeklinde halledildiğini söyledi. Dalbeler, “Biz bunu konut kısmında da yapmayı önerdik. Şimdi deprem bölgesi için komite kuruldu. İçinde, TOKİ, müteahhitler, çelik üreticileri, tünel kalıp üreticileri, agrega, seramik, izolasyon gibi yapı elemanları temsilcileri ile bakanlıktan temsilcilerin olduğu komite oluşturuldu” dedi.

Eleman konusu önemli
THBB Başkanı Yavuz Işık Türkiye’nin hazır betonda ekip ve ekipman anlamında Avrupa’nın tedarikçisi olduğuna dikkati çekerek, “Kamyon ve transmikser alanında ciddi bir ihracatçıyız. Çözüm için kaynakların verimli kullanılması gerek, belki mesailer artacak. Ancak ekipman kadar eleman sorunu da var. Transmikser şoförleri, operatörler, ustaların birçoğu yurtdışına gitti oralara çalışıyorlar. Yine de iyi planlama ile sorun çözülebilir” diye konuştu.

https://www.ekonomim.com/ekonomi/hazir-beton-icin-cimento-var-ama-agrega-ve-mikser-yok-haberi-687915

Standard Chartered CEO'su Bill Winters, Credit Suisse'in 17 milyar dolarlık Ek Tier 1
tahvillerinin silinmesime işleminin global banka düzenlemeleri üzerinde "derin" etkileri
olduğunu söyledi.

 UBS'nin Credit Suisse'i devralma anlaşmasının bir parçası olarak İsviçreli düzenleyici,
Credit Suisse'in 17 milyar dolarlık nominal değeri olan AT1 tahvillerinin silinmesini
kararlaştırmıştı.

 Winters, "Sorun, düzenleyicilerin ödeme gücümüze güven duyması değil mi? Sorun,
piyasanın likiditemize güvenmesi mi?" dedi.