Piyasaya Yön Veren Güncel Finans Haberleri

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
İkinci el araç pazarına getirdiği yeniliklerle adından söz ettiren Otomerkezi.net’in CEO’su Muhammed Ali Karakaş, Otomotiv Girişim Platormu isimli küresel çapta bir platform kurdu. Karakaş, elektrikli araç pazarının önümüzdeki 10 yıllık gelişimini, ikinci el ve sıfır araç pazarlarının kısa ve orta vadedeki süreçlerini, otomotiv girişimleri, yatırımları, finansmanı, hizmetleri ve teknolojilerini küresel çapta takip ettiklerini, araştırmalar yaptıklarını ve bu doğrultuda böyle bir girişim platformu kurmaya karar verdiklerini söyledi. Karakaş, bu araştırmaların bir sonucu olarak, Türkiye’nin küresel çapta Uzak Doğu, Orta Doğu ve Avrupa ülkeleri arasında, ikinci el araç pazarı ticaretinin merkezi olacağını, elektrikli araç pazarına bölgesel çapta üs konumunu alacağını ve en önemlisi otomotiv-finans-teknoloji alanında girişimlere ev sahipliği yapacağını ifade etti.

Geçtiğimiz yılın ikinci yarısında temelleri atılan ve 2023’ün ilk günlerinde kurulan Otomotiv Platformu, otomotiv sektörünü, finans ve teknoloji odağında geliştirmeyi hedefliyor. Platform ile “OtoFinans” ve “OtoTech” açılımlarıyla, otomotivle ilgili tüm girişimlere ev sahipliği yapmayı hedeflediklerini dile getiren Karakaş, bu konuda geleneksel yöntemlerin dışında çözümler üreteceklerini, bunu da ulusal pazarın dinamiklerine bağlı kalmadan gerçekleştireceklerini ifade etti.

“Otomotiv sektörü girişimcilerine ve yatırımcılarına rehberlik”

Karakaş, sektörün global çapta trendleriyle ilgili olarak şunları söyledi: “Pandemi sonrası küresel çapta ve özellikle otomotiv sanayisinde yaşanan üretim krizleri, daha sık irdelenmeye başlanan iklim ve çevre sorunları, yükselen enflasyonun etkisi, insanların satın alma tercihlerini ve tutumlarını, markaların da üretim ve pazarlama anlayışlarını kökten değiştirmeye başladı. Küresel markalar ikinci elde yenileme hizmetine ciddi yatırımlara başladı. Yeni nesil gelir modeli uygulamaları ortaya çıktı. Yenilikçi-çeşitli-kolaylaştırıcı finansal çözümlerin üretildiği, satış sonrası hizmetlerin öne çıktığı, araç kullanım maliyetlerinin 360 derece yönetileceği bir sürece geçildi. İşte tüm bu trendlere, gelişimlere, girişimlere ve yatırımlara Türkiye’nin ev sahipliği yapması ya da 5 bin kilometlerelik bir hatta merkezi konumu üstlenmesini teşvik etmek istiyoruz. Küresel çapta, otomotiv sektörünün yeni girişimcilerine, yatırımcılarına kılavuzluk yapacağız. Hızla büyüyen, ikinci el ve elektrikli araç pazarında Türkiye merkezli fırsatlar sunuyor, ilişki ekosistemimizi, elimizdeki verileri ve deneyimlerimizi paylaşmayı istiyoruz.”

Globalde örnek otomotiv yatırımcı ağı modellerini incelendi

Karakaş şöyle devam etti; “Küresel piyasalarda otomotiv sektörüne ait girişimleri, iş birliklerini ve yatırımları incelediğimizde, üretici firmaların yatırımcı ilişkileri, iştirak yönetimi ticari iş birlikleri, sektör içi-sektör dışı ticari iş birlikleri olduğunu gözlemledik. Her birinin hem sektörden hem sektör dışından olup, aynı zamanda uluslararası sermaye piyasalarına kote olduklarını gördük.”

Hedef sektörde küresel ölçekli markalar yaratmak

Otomotiv Girişim Platformu, global çapta girişimler başlatmayı ve bu girişimlerin, yatırımcılarına ciddi kazançlar getirmesini sağlamayı hedefliyor. Her bir girişim için alınan yatırımlarla, globalde büyük ölçekli yatırım bankalarıyla ticari işbirlikleri yapabilen, küresel pazarlarda söz sahibi olmaları amaçlanıyor. Kurucu Karakaş, “Uygun bulduğumuz girişimleri, güçlü bir planlama ile halka arz için hazırlıklamak ve yatırımcı gruplarından alınan sermaye, satış gelirleri, yatırım bankaları ile ticari olarak yapacağımız anlaşmalarla mali yapımızı güçlendirmek. Böylece uluslararası sermaye piyasalarında işlem gören küresel markalar üretmek.” diyor.

OGP’nin 3 yıllık planı 250 yatırımcıya ulaşmak

Otomotiv Girişim Platformu, ilk etapta kategorize edilen girişim alanlarına dair minimum 250 yatırımcıya ulaşmayı planlıyor. Sonrasında en az 25 büyük ölçekli yatırımcı ve büyük ölçekli yatırım bankalarıyla ticari işbirliklerimizi gerçekleştirerek Türkiye’den yenilikçi, global otomotiv girişimi markaları çıkarmak hedefleniyor. Girişimciler, [email protected] e-posta adresi üzerinden başvuruda bulunabiliyor.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
Deutsche Post DHL Grup'un havayolu, denizyolu ve karayolu taşımacılığındaki uzman birimi DHL Global Forwarding, bir kez daha Top Employer 2023 (En İyi İşveren 2023) sertifikasını aldı. Üst üste dördüncü kez En İyi İşveren sertifikasının sahibi olan DHL Global Forwarding Türkiye, çalışanları için olumlu, güvenli ve motive edici bir iş yeri oluşturmaya yönelik kapsamlı çalışmaları nedeniyle bu ödülü hak etti. Dünya genelinde 45 ülkede En İyi İşveren olarak kabul edilen DHL Global Forwarding, hem global olarak hem de Asya Pasifik, Kuzey Amerika, Afrika, Avrupa ve Ortadoğu bölgelerinde Top Employer sertifikalarının sahibi oldu.

Konuyla ilgili değerlendirmede bulunan DHL Global Forwarding Türkiye ve Levant CEO'su Ingo-Alexander Rahn, “Top Employer sertifikasını çok ciddiye alıyoruz. Bizim işimizde farkı yaratan çalışanlarımızdır. Kendini işine adamış çalışanlarımız sayesinde kalite standartlarımızı karşılayabiliyor, aşabiliyor ve müşterilerimiz için ekstra yol katedebiliyoruz. Bu kurum dışı sertifika, insan yönetimi ve çalışan motivasyonuna yönelik araçlarımızla doğru yolda olduğumuzu teyit ediyor. Bu tür bir takdir, özellikle iş gücü piyasasının sıkışık olduğu bir dönemde yeni çalışanları çekmemize yardımcı olabilecek bir unsurdur. Türkiye'deki çalışanlarımızı tebrik ediyor ve kendilerine başarıları için teşekkür ediyorum.” dedi.

DHL Global Forwarding Türkiye ve Levant İnsan Kaynakları Yöneticisi İlknur Beyazıt ise “Tüm İK ekibi olarak, 4. Kez her yıl süreç ve uygulamalarımızı aldığımız geri bildirimlerle biraz daha geliştirerek bu başarıya ulaşmanın gurur ve mutluluğunu yaşıyoruz. Bu değişim ve dönüşümün çalışma arkadaşlarımızın memnuniyeti ve mutluluğuna katkısını görmek ise ayrı bir motivasyon kaynağı.” dedi.

Top Employers Enstitüsü, bir bütün olarak Deutsche Post DHL (DPDHL) Group'u değerlendirirken etik ve dürüstlüğe verdiği büyük değer ve tüm birimlerdeki iş stratejisi gibi hususlara dikkat çekti. Enstitüye göre DPDHL Group, ayrıca hedef ve değerlerin açıkça tanımlanmış ve çalışanlara etkili bir şekilde iletilmiş olmasıyla da öne çıktı. Grup genelinde tüm ülkelerdeki ve birimlerdeki çalışanların kullanımına açık, çalışanların birbiriyle iletişim kurmasını, her türlü bilgiye ve dijital eğitim programlarına ulaşmasını sağlayan mobil uygulama SmartConnect de artan teknoloji kullanımı anlamında dikkat çekti. DHL Global Forwarding ise sürdürülebilirlik konusunu bir kilit performans göstergesi olarak tanımlaması ve çevrimiçi mentorluk uygulamalarıyla özel takdir kazandı.

Deutsche Post DHL Group, yaklaşık 590 bin çalışanıyla dünyanın en büyük işverenlerinden biri. Beş birim, 220 ülke ve bölgede, çalışanlar binden fazla farklı meslek dalı altında görev yapıyor. “Certified" adı verilen şirket içi eğitim programının bir parçası olarak şefler, çalışanları kendi sorumluluk alanlarında "Sertifikalı Uzman" olmaları için eğitiyor. Ayrıca Deutsche Post DHL Group, çalışan memnuniyetini ölçmek ve potansiyel iyileştirme alanlarını belirlemek için önemli bir araç olan yıllık Çalışan Görüş Anketini de düzenliyor.

Amsterdam merkezli Top Employers Enstitüsü, 30 yılı aşkın bir süredir, şirketlerin işveren olarak ne kadar iyi performans gösterdiklerini değerlendiriyor. Sertifikasyon sürecinde, şirketler 20 kategoride inceleniyor. Top Employers Enstitüsü, 2011 yılından bu yana Deutsche Post DHL Group'un kurum dışı sertifikasyonunun sorumluluğunu üstleniyor.
Bu sertifikaya ek olarak, Deutsche Post DHL Group'un bazı birimleri işveren olarak sahip oldukları kaliteleri ile 2022'de ödüller kazandı. DHL Global Forwarding, 2022 yılında "Büyük İşverenler için Stevie Ödülleri" kapsamında ikisi "Kadınlar için Liderlik Gelişimi" alanında Altın olmak üzere toplam yedi Stevie Ödülü kazandı.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Türkiye Sigorta, Türkiye'nin en yeni doğalgaz rezervlerinden birisi olan ve geçtiğimiz günlerde keşfi duyurulan Çaycuma1 Kuyusu'na Ekim 2023 tarihine kadar geçerli olacak; yangın, patlama, deprem, enkaz kaldırma ve terör gibi operasyonel dönem risklerine karşı 90 Milyon dolarlık teminat sağladı.
 "Türkiye'ye inancımız tam, desteğimiz bakidir"
Türkiye Sigorta Genel Müdürü Atilla Benli teminata ilişkin; "Ülkemizin doğalgaz rezervleriyle ilgili poliçelerimiz olan Abdülhamid Han, Fatih, Yavuz, Kanuni Sondaj Gemileri; Tuna 1 Kuyusu ve Amasra 1 Kuyusu'na verdiğimiz teminatlara, şimdi de Çaycuma 1 Kuyusu'nu ekledik" dedi.
Benli sözlerini, "Fatih Sondaj gemimizin aramaları sonrasında, Sakarya Gaz Sahası'nda keşfi yapılan Çaycuma 1 Kuyusu'na, olası risklere karşı 90 Milyon dolar değerinde teminat sağlıyoruz. Türkiye'nin diğer tüm alanlarda olduğu gibi enerjide de millî kaynaklarıyla kendi kendine yetebilen bir ülke olması yolunda atılan adımların devamının geleceğine inancımız tam, desteğimiz bakidir" diyerek tamamladı.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
Fintek ekosistemine ve kullanıcılara katma değer yaratma hedefiyle 2020 yılında kurulan Plodsi, kullanıcılara araçlarının tüm giderlerini plaka üzerinden ödeme imkanı sunuyor. Akıllı Plaka uygulamasıyla kullanıcılar, tek bir platform üzerinden akaryakıt, otopark, sigorta, yıkama, çekilen araç bildirimi ve profesyonel şoför gibi harcamalarını yönetebiliyor. Araç sahiplerinin kredi kartlarıyla entegre çalışan Plodsi Akıllı Plaka, yüzde 100 güvenli bir altyapıyla hizmet veriyor. Gelirlerinden karbon ayak izini ofsetlemeye bütçe ayırıyor.
 
Akıllı telefonlara ücretsiz indirilebiliyor
Plodsi Akıllı Plaka uygulaması, iOS ve Android telefonlara ücretsiz bir şekilde indirilebiliyor. Kullanıcılar araç plakasını, telefonunu ve ödeme seçeneğini girerek Akıllı Plaka dünyasına giriş yapabiliyor. Akıllı Plaka ayrıcalıklarından faydalanmak için ödeme yapılan yerlerde plakayla ödeme yapılacağının söylemesi gerekiyor. Kullanıcılar, telefon ekranında beliren ücreti onayladıktan sonra ödeme işlemi tamamlanıyor.
 
Çeşitli kampanyalar ve indirim olanakları
Plodsi Akıllı Plaka, kullanıcılarına çeşitli kampanyalar ve anlık indirim olanakları gibi pek çok avantaj sağlıyor. Servisler için kurumlarla ve iş ortaklarıyla direkt entegrasyon sağlanan Plodsi'de, akaryakıt, sigorta, çekici, otopark, profesyonel şoför, oto yıkama, yol yardım, çekilen aracım nerede hizmetleri sunuluyor.
 
Plodsi'nin iş ortakları arasında Aytemiz, Birleşik Ödeme, İSPARK, İstmop, Remed Assistance, Sigortayeri, Turkcell, Webhelp ve Ziebart yer alıyor.
 
Otomobille ilgili tüm ihtiyaçlar tek noktadan takip ediliyor
Plodsi Akıllı Plaka uygulaması sayesinde kullanıcılara otomobille ilgili tüm ihtiyaçları tek noktadan takip etme ve yönetme imkanı sunduklarını söyleyen Plodsi Kurucu Ortağı Koray Peközkay, “Kullanıcılar, araçla ilgili tüm ödemelerde uzaktan ve mobil ödeme imkanına sahip oluyor buna ek olarak araç giderlerinde tasarruf sağlıyorlar. Önde gelen markalarla güvenilir ve kaliteli hizmet sunuyoruz. Yaptığımız işbirlikleriyle anında indirim, aynı ücrete daha fazla akaryakıt ve ilave kampanyalar sağlıyoruz. Çok yakında, lastik, bakım-onarım, elektrikli araçlar için şarj istasyonu ödemeleri, mikro kredi gibi bir çok hizmeti de Plodsi'ye entegre etmeye devam ediyoruz. Tüm bunların yanı sıra çok yakında kullanıcılarımız, aylık, yıllık araç giderlerini takip ederek, tüm ödemeleri aksatmadan yapabiliyor olacaklar” dedi.
  
Plodsi hakkında:
2020 yılında, yenilikçi finansal teknolojiler yaratarak, fintek ekosistemine ve kullanıcılarına katma değer yaratmayı hedefleyen bir kuruluş olarak yola çıkan plodsi, finans sektöründe 25 yılın üzerinde tecrübeye sahip bir ekip tarafından kurgulanmış, visa ve mastercard altyapılarıyla yüzde 100 uyumlu, güvenilir bir finansal teknolojidir. Plodsi Akıllı Plaka uygulaması, aracın tüm giderlerinin plaka üzerinden ödenmesine olanak sağlamaktadır. Plodsi Akıllı Plaka, T.C. Merkez Bankası denetimindeki, Birleşik Ödeme Hizmetleri ve Elektronik Para AŞ'nin ödeme hizmet sağlayıcısı Payzee Ödeme servis altyapısını kullanmaktadır.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

2022'de geçen yıla göre yüzde 16,4 artışla 14,4 milyar dolarlık ihracat gerçekleştiren demir ve demir dışı sektörünün çatı kuruluşu İstanbul Demir ve Demir Dışı Metaller İhracatçıları Birliği'nin (İDDMİB), 2023 hedefleri açıklandı. İDDMİB Yönetim Kurulu Başkanı Çetin Tecdelioğlu ve yönetim kurulu üyelerinin katıldığı toplantıda 2022'de yapılan faaliyetler ve 2023 hedefleri paylaşıldı. İDDMİB'in 37 yılı geride bıraktığını ifade eden Çetin Tecdelioğlu, 2023'te 16 milyar dolarlık ihracata ulaşabileceklerini ancak atılacak 5 adımla sektör ihracatının Türkiye'nin 100'üncü yılında bir anda 20 milyar dolar seviyelerine çıkabileceğini dile getirdi. 2020'den bu yana Türkiye'nin ve sektörün çok ciddi avantajlar yakaladığına dikkat çeken Çetin Tecdelioğlu, "2020-2022 arasında sektörümüzün ihracatı dolar bazında yüzde 74 artışla 8,4 milyar dolardan 14,4 milyar dolara yükseldi. Dünyada ortaya çıkan fırsatı iyi değerlendirdik ve böyle bir başarı elde ettik. Ancak son dönemlerde pandeminin azalan etkileri ile birlikte özellikle lojistik maliyetleri gerilemeye başladı. Bu durum sayesinde durağan Çin aktif hale geldi. Bu da Türkiye'nin rekabette avantajını kaybetmesine neden oldu. Fiyat avantajımız ortadan kalkmaya başladı. Tüm bunlara rağmen sektör olarak ihracatımızı 20 milyar dolara çıkarabileceğimizi biliyoruz. Ona göre de planlama yapıyoruz. Bu noktada devletimizden bazı beklentilerimiz var." diye konuştu.

İHRACATI ARTIRACAK 5 TALEP
20 milyar dolarlık hedefe ulaşmak için 5 talepleri olduğunu kaydeden Çetin Tecdelioğlu, şunları söyledi:

1- Rekabetçi bir kur politikası istiyoruz.
2- Sektörlere özel enerji tarifeleri oluşturulmasını talep ediyoruz.
3- İhracatçılar olarak beklentimiz finansmana kolay ulaşmak. Uzun vadeli düşük faizli kredilere ihtiyaç duyuyoruz. Bu arada özel sektörün borçlarının 1 yıllık sürece sıkıştığını da belirtmeliyiz.
4- Potansiyeli yüksek olan ABD, Cezayir ve Latin Amerika ülkeleriyle Serbest Ticaret Anlaşmaları'nın (STA) hızlıca imzalanmasının yararlı olacağını düşünüyoruz.
5- Son olarak ise Londra Metal Borsası'na kote LME depolarının Türkiye'de devreye alınması istiyoruz.
Bu 5 maddenin devreye girmesiyle sektör olarak hedeflediğimiz ihracata rahatlıkla ulaşabiliriz. Çünkü sektörümüzün kapasitesi 20 milyar dolarlık ihracat için yeterli."

KOBİ TANIMINDA YENİ SINIR 1 MİLYAR TL OLSUN
Bu 5 talep dışında KOBİ'ler özelinde de beklentileri olduğunu dile getiren Çetin Tecdelioğlu, "Şu an itibariyle KOBİ'ler 250 kişiden az çalışanı istihdam eden, yıllık net satış hasılatı veya mali bilançosundan herhangi biri 250 milyon lirayı aşmayan işletmeler olarak tanımlanıyor. Türkiye, küçük ve orta ölçekli işletmeleriyle çok çevik ve hızlı hareket eden bir ülke. KOBİ'ler krediye ve finansmana, sunulan destek ve teşviklere daha hızlı ulaşabiliyor. Ancak cirolarda enflasyon kaynaklı çok ciddi yükselişler oldu. Bu nedenle KOBİ'lerin ciroları da bir anda arttı. Bu yüzden KOBİ sınıfının destek ve teşviklerden daha hızlı yararlanabilmesi için 250 milyon TL'lik sınırın ilk etapta 1 milyar TL'ye çıkarılması uygun olacaktır." ifadelerini kullandı.

ALÜMİNYUM VE BAKIRDA NET İHRACATÇI KAVRAMI DÜZENLENMELİ
Sektörlerinde diğer önemli konunun ise 'net ihracatçı' durumu olduğunu belirten Çetin Tecdelioğlu, şunları söyledi: "Örneğin bakır ve alüminyumdaki işletmelerimiz 'net ihracatçı' olamıyor. Çünkü Türkiye'de 2,3 milyon alüminyum işlemi gerçekleştiriliyor. Burada 100 bin tonu yerli, geri kalanı ise ithal olarak geliyor. Yani hammaddeyi dışarıdan almak zorunda kalıyoruz. Bu ürünler işleniyor ve ihraç ediliyor. Söz konusu ürünlerin yüzde 60'ı ihracata gidiyor. Böyle bir durum yaşanınca da alüminyum ve bakır sektörümüzdeki işletmeler net ihracatçı sayılmıyor. Net ihracatçı statüsünde olmadıkları için de TL kredi kullanamıyor, döviz kredisi kullanabiliyorlar. İşletmelerimiz, TL giderleri karşılayacak finansman bulma noktasında zorluk yaşıyor. Net ihracatçı kavramının bakır ve alüminyum sektörü için yeniden tanımlanmasının uygun olacağını düşünüyoruz."

TÜRKİYE'NİN 100'ÜNCÜ YILINDA 102 FAALİYET
Alüminyum, bakır, döküm, ev ve mutfak eşyaları, armatür, metal hırdavat, yapı malzemeleri ve metal ambalaj gibi 8 ana sektörden oluşan İDDMİB'te göreve geldikleri 1 Mayıs'tan bu yana gerçekleştirdikleri faaliyetler ve gelecek planları hakkında da bilgi veren Çetin Tecdelioğlu, "2022'de göreve geldikten sonraki 7 aylık süreçte, fuarlara milli katılımlar, alım heyetleri, sektörel toplantılar, çalıştaylar, yarışmalar, ticaret heyetleri, Ur-Ge heyetleri, fuar ziyaretleri, kurum toplantıları gibi 50'den fazla faaliyet gerçekleştirdik. 2023'te Türkiye'nin 100'üncü yılında ise İDDMİB olarak 102 faaliyet düzenlemeyi hedefliyoruz. Tüm sektörlerimize eşit ve kaynaklarımızı etkin olarak kullanacak şekilde faaliyetlerimizi düzenleyeceğiz." diye konuştu.

YABANCI ÖĞRENCİLER İHRACAT ELÇİLERİMİZ OLACAK
2023 yılında hayata geçirmek istedikleri projeleri de açıklayan Çetin Tecdelioğlu, şunları söyledi: "En önemli projelerimizden biri 'Uluslararası Öğrenci Projesi.' Ülkemizde 300 binden fazla yabancı öğrenci var. Bu öğrencilerimizin şirketlerimizde staj yapması ya da çalışmasını istiyoruz. Böylece bu öğrencilerin ülkelerine geri döndüklerinde birer ihracat elçimiz olabileceklerini düşünüyoruz. Bu proje için bir portal oluşturduk. Sektörlerden portal üzerinden talep almaya başladık. Diğer bir projemiz ise 'İhracat Koçluğu Projesi.' Üye firmalarımıza birlik tarafından yüzde 50 koçluk desteği sağlayacağız. 'Metal Endeksi' projesini hayata geçireceğiz. Metal ve alt sektörlerimiz için beklenti endeki oluşturuyoruz. Diğer bir raporumuz ise Yeşil Dönüşüm/Sürdürülebilirlik Eylem Planı kapsamında hazırlanıyor. 'Genç İhracatçılar Projesi' kapsamında da Genç İhracatçılar Komitesi'ni kurduk. Genç ihracatçılarımızı faaliyetlerimizle tanıştırıyor, üyeler arasında dayanışmayı artırıyoruz."

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Ekonomik dalgalanmalar neticesinde enflasyonun yükselmesi ve Rusya - Ukrayna savaşıyla birlikte dünya genelinde elektrik ve enerji maliyetlerinin artması, güneş enerjisi santrali (GES) yatırımlarını tetikliyor. Enerji sektöründe zorlu geçen bir yıl henüz geride kalmışken, birçok ülke hem maliyetten tasarruf etmek hem de sürdürülebilir bir yaşam inşa etmek için güneş enerjisine odaklanıyor. Türkiye de Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nın geçtiğimiz günlerde yayımladığı Türkiye Ulusal Enerji Planı'na göre, 2022 sonunda 9.4 gigavat olan güneş enerjisi kapasitesini 2035'e kadar yaklaşık %450 artırarak 52,9 gigavata ulaştırılması hedefleniyor. Güneş enerjisinin en yüksek kurulu güce sahip kaynak haline getirilmesi planlanırken, geçtiğimiz aylarda yürürlüğe giren "Elektrik Piyasasında Lisanssız Elektrik Üretim Yönetmeliği'nde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik"teki maddeler ise güneş enerjisi yatırımcılarının gündeminde önemli bir yer işgal ediyor. Güneş enerjisi üretimi ve santralleri alanında faaliyet gösteren Vespa Solar Enerji, bu konuyu yatırımcılar için bütüncül bir çerçevede değerlendiriyor.
"Yönetmelikteki değişiklerin 2019'a kadar uzanması yatırımcılar için tehdit oluşturuyor"
GES yatırımcılarının yatırımını mevzuattaki değişiklikleri dikkate alarak planlamasının ilerleyen dönemlerde karşılaşabilecekleri risklere karşı bir önlem niteliği taşıdığını söyleyen Vespa Solar Enerji Kurucu Ortağı ve Genel Müdürü Osman Tokluman şu açıklamada bulundu: "GES yatırımları, son dönemde elektrik fiyatlarındaki artışla birlikte paralellik gösteriyor. Ancak GES yatırımcılarının, yatırım yaparken göz önünde bulundurması gereken bazı yenilikler söz konusu. Özellikle Elektrik Piyasasında Lisanssız Elektrik Üretim Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik'teki değişen hususlardan bazılarına açıklık getirmek ve tartışmaya açmak önemli bir aşamayı oluşturuyor. Çünkü GES'lerden üretilen enerjinin ihtiyaç fazlasının ücretsiz dağıtılmasına ilişkin kararların 2019'a kadar uzanması, yatırımlar için avantajları olduğu kadar, bazı tehditleri de beraberinde getiriyor. Bu maddeleri inceleyen yatırımcılar değişikliklerin arka planındaki mantık ve yönelim doğru olsa da kapsama zamanında ve usulünde ortak akıl ürünü bir düzenleme bekliyor."
"Bazı yatırımcılar '2 üret, 1'ini tüket, 1 ini sat' kuralının dışında kalıyor"
Yatırımcının GES kurulumlarında hangi planla hareket etmesi gerektiğine karar verirken ilk başvurması gereken maddenin yönetmeliğin 'Lisans alma ile şirket kurma muafiyeti' başlıklı 5. maddesinin 1. fıkrası olduğunu söyleyen Osman Tokluman, "Yatırımcılar genelde bu maddenin 1. fıkrasının c, ç ve h bentleri dahilinde ilerliyor. Ancak örneğin 'ç' bendinde yatırım yapmış olan bir yatırımcı, henüz uygulanmaya başlayan '2 üret, 1'ini tüket, 1 ini sat' kuralının dışında kalıyor. Üstelik mevzuat uyarınca tüketim fazlası enerjisi YEKDEM'e bedelsiz bir şekilde veriliyor. Bu noktada tüm yatırımcıların bu gibi durumlara karşı önlem olarak yatırım kararı alırken, sadece bugünkü yatırım durumunu düşünmeyip, ileride doğabilecek ihtiyaçlarına istinaden de planlama yapması gerekiyor. Biz de güneş enerji üretimi ve santrallerini kurmak amacıyla yürüttüğümüz faaliyetlerimizle enerji kaynağının yaşamın tüm alanlarında kullanımına katkı sağlamak, insanların ve kurumların yatırımlarında profesyonel ve uçtan uca çözümler sunuyoruz" dedi.
"Yatırımcıların, sıfır risk ile yatırım yapılabilmelerini sağlıyoruz"
Ürünleri, fotovoltaik paneller ve GES kurulum hizmeti başta olmak üzere, ihtiyaca göre şekillenen tam çözüm hizmetleri olarak konumladıklarının altını çizen Vespa Solar Enerji Kurucu Ortağı ve Genel Müdürü Osman Tokluman, "Güneş enerjisiyle elektrik üretiminin en büyük avantajı hiç kuşkusuz bu enerji türünün hiçbir zaman bitmeyecek oluşudur. Vespa Solar Enerji olarak biz de enerji sistemlerinde son teknoloji üretim tesisi ile Türkiye'nin iddialı solar panel üreticilerinden biriyiz. Güneş enerjisi alanında yatırım yapan kurum ve kuruluşlara özel finansal çözümler sunarak sıfır risk ile GES yatırımı yapılabilmelerini sağlıyoruz. 5 yıl içinde globalde öncü marka olmayı ve ülkemizi temsil etmeyi hedefliyoruz" ifadelerini kullandı

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Borusan Holding, yenilenen kurumsal blogu Borusan Turuncu ile okuyucularının Borusan dünyasına ve vizyonuna dair fikir edinebildikleri, modern iş hayatı ve uzantısı olan konularda bilgi alabildikleri, genç, güncel kullanıcı davranışlarına uygun bir alan oluşturuyor.
Geçirdiği dönüşümle çok daha kullanıcı odaklı, yenilikçi bir kimlik kazanan Borusan Turuncu'da platformun ön yüz tasarımı yenilenirken, kurumsal kimlik ve içerik stratejisinde değişikliğe gidildi ve platform daha kullanıcı odaklı bir hale getirildi.
Borusan Turuncu'da sürdürülebilirlik, inovasyon ve teknoloji, kültür sanat, iyi yaşam gibi güncel konulardaki yazılarıyla okuyucularını beslemeyi planlayan Borusan, bunların yanında toplumsal cinsiyet eşitliği odaklı platformu Borusan Eşittir ve kültür dönüşümü yolculuğunu anlattıkları Borusan X gibi başlıklara da yer verecek. Bu içeriklere ek olarak videolar ve Turuncu Podcast'lerin de yer aldığı Borusan Turuncu, pek çok farklı konuda fark yaratan, doyurucu, zengin bir platform olarak öne çıkıyor.
Aktif olarak 125 yazar ve 195 içerik ile yayında olan Borusan Turuncu, Borusanlıların kaleminden yazılarla, sürpriz yazar ve konularıyla okuyucularına ulaşmaya devam edecek.
Borusan Turuncu'ya ve birbirinden zengin içeriklerine ulaşmak için: https://borusanturuncu.com/
Borusan Turuncu'nun tanıtım videosunu izlemek için: https://www.youtube.com/watch?v=WFuzwcvDR9o