Tüm Alışverişlerinizde Kargo Bedava.
Sepetiniz Boş
Görünüşe göre henüz seçim yapmamışsınAlışverişe Başla
ürün bulundu.
Altın ve Dolara yön veren güncel finans haberlerini kaçırma...
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Ulusal, bölgesel ve uluslararası enerji şirketleri için önemli bir işbirliği platformu olan 16. Uluslararası Petrol, LPG, Madeni Yağ Ekipmanları ve Teknolojileri Fuarı “Petroleum Istanbul” ve 5. Elektrik, Doğal Gaz ve Alternatif Enerji, Ekipmanları ve Teknolojileri Fuarı “Gas&Power Network”, 16-18 Mart 2023 tarihleri arasında İstanbul’da Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi’nde düzenleniyor.
PETROLEUM ISTANBUL’DA ENERJİ SEKTÖRÜ HER YÖNÜYLE TEMSİL EDİLİYOR
Enerji Fuarcılık tarafından düzenlenen fuarlara, 22 ülkeden akaryakıt, petrol, LPG, doğal gaz, elektrik, alternatif enerji ve madeni yağ ekipmanları, teknolojileri ile bu sektörlere ürün ve hizmet sunan alt sektörlerden 1000’in üzerinde marka katılım sağlıyor. Her geçen gün kapsamını genişleyen ve enerji sektörünün her yönüyle temsil edildiği Petroleum Istanbul’da; son dönemde artık birer yaşam merkezine dönüşen istasyonlarda akaryakıt dışındaki satışlarda önemli bir yer tutan ürünlerin temsilcileri, franchise veren markaların yöneticileri ile diğer tedarikçiler de yer alacak.
SEKTÖRÜN GELECEĞİ PETROLEUM ISTANBUL’DA KONUŞULACAK
16 yıldır enerji sektörünü uluslararası pazarlarla buluşturan Petroleum Istanbul, enerjiye dair en yeni teknolojilerin tanıtıldığı ve en güncel konuların gündeme taşındığı bir ortak bilgi paylaşım platformu olma misyonunu da üstleniyor. Fuar, 3 gün süreyle 11 ve 12’nci salonlarda çok sayıda etkinliğe ev sahipliği yapacak. Petroleum Istanbul Akademi Konuşmaları kapsamında ‘Yaraları birlikte sarıyoruz!’ ana başlığı ile alanında uzman ve üst düzey konuşmacıların yer alacağı; “Akaryakıt İstasyonları ve Enerji Tesislerinde Deprem Yönetmelikleri”, “Elektrikli Araçlar ve Şarj İstasyonları”, “İstasyonlarda Yeni Nesil Ödeme Kaydedici Cihaz Uygulaması”, “Akaryakıt İstasyonlarında Çatı GES Uygulamaları”, “TSE ve Akaryakıt sektörü faaliyetleri - Sayaç Ölçümleri, Buhar Geri Dönüşüm Sistemleri v.b.”, “Akaryakıt Perakende Sektörünün Niteliksel Zorlukları ve Potansiyel Çözümler” başlıklı paneller yapılacak.
TÜRKİYE’NİN EN BÜYÜK BAYİ BULUŞMASI PETROLEUM ISTANBUL’DA YAPILACAK
TOBB Petrol Meclisi, PETDER, ADER, Türkiye LPG Derneği, TOBB LPG Meclisi, PÜİS, TABGİS tarafından desteklenen Petroleum Istanbul, Türkiye’nin en büyük Bayi Buluşması’na da ev sahipliği yapacak. Artık gelenekselleşen ve geniş katılım sağlanan Büyük Bayi Buluşması, 17 Mart’ta fuar alanında sektör profesyonelleri ile ziyaretçileri buluşturacak.
YARALARIMIZI BİRLİKTE SARIYORUZ
Petroleum Istanbul, depremde ebeveynlerini kaybeden, eğitimleri yarım kalan binlerce çocuğa ve gence destek olmak adına Darüşşafaka Eğitim Kurumları ile işbirliği yaptı. İşbirliği kapsamında Darüşşafaka Eğitim Kurumları Petroleum Istanbul’da özel stand alanında yer alarak, fuar süresince Deprem Destek Kampanyası için bağış toplayacak. Toplanan bağışlar Darüşşafaka tarafından 11 ilde depremden etkilenen çocukların eğitimleri için kullanılacak.
ONLİNE KAYITLAR BAŞLADI
16-18 Mart’ta İstanbul’da Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi’nde düzenlenen Petroleum Istanbul ve Gas&Power Network fuarları için online kayıtlar başladı. Kayıtlar, “www.petroleumistanbul.com.tr“ üzerinden devam ediyor. Fuar, hafta içi 10.00-20.00, hafta sonu 10.00-20.00 saatleri arasında ziyaret edilebilir.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
İklim değişikliğine bağlı endişelerin her geçen gün arttığı günümüzde, sorumluluk bilinciyle hedeflerini belirleyen firmaların radarında daha verimli ve yeşil üretim yer alıyor. İklim değişikliğini yavaşlatmak için bilime dayalı sürdürülebilirlik hedeflerini merkezine koyan Atlas Copco Kompresör Tekniği de geniş ürün portföyüyle sanayide sürdürülebilir verimliliği desteklemeye devam ederken yeşil üretim önerileriyle de sektöre çözüm sunuyor.
Küresel ısınmanın dramatik etkilerini önlemek için alınması gereken aksiyonların yanı sıra Atlas Copco’nun geliştirdiği teknoloji ve ürünlerin iklim krizi üzerinde olumlu bir fark yaratmayı hedeflediğinin altını çizen Atlas Copco Kompresör Tekniği Ürün ve Pazarlama Müdürü Erdem Enç, geliştirdikleri inovatif çözümlerle firmalara yüzde 60’a kadar enerji verimliliği sağladıklarını belirtti.
“Dünyanın önde gelen endüstri kuruluşlarından biri olarak, sürdürülebilir sanayi verimliliği en önemli konularımızdan biri. Bu noktada sektörlere ve üretim yapan firmalara da çok iş düşüyor. Özellikle basınçlı hava üretimi, büyük miktarda enerji tükettiği için hem şirketlerin kârlılığını hem de çevreyi etkiliyor. Ancak basınçlı hava üretimini daha ucuz ve daha çevre dostu hale getirmek için hızlıca ve sürdürülebilir bir şekilde alınabilecek önlemler mevcut” diyen Enç; basınçlı hava üretimi, arıtımı ve dağıtımındaki potansiyel tasarruf sağlayacak önerileri 10 adımda aktardı.
1. İsrafı ortadan kaldırmaya odaklanın
Mevcut bir basınçlı hava sistemini genişletmeden, değiştirmeden veya iyileştirmeden önce, sistemin neden olduğu israfı ortadan kaldırmaya odaklanın. Yalnızca Amerika pazarında, uygun şekilde tasarlanmayan ve kullanılmayan hava sistemlerinin 1 milyar - 3,2 milyar dolar arasında bir enerji maliyeti israfına neden olduğu tahmin ediliyor. Bu da enerjinin çok fazla boşa harcandığı anlamına geliyor.
2. Daha büyük hava tankı, karbon ayak izinizi azaltabilir
Hava tankının ve boruların boyutu, enerji tüketimini doğrudan etkileyebilir. Hava tankları, hava kompresörlerinin çevrim süresini kısaltarak güvenilirliklerini artırıyor ve daha uzun ömürlü olmalarını sağlıyor. Daha büyük bir hava tankı veya borularda depolanan hava, kompresörlerinizin çalışma basıncı farkını, dolayısıyla da güç tüketiminizi ve karbon ayak izinizi azaltabilir.
3. Hava saflığı seviyenizi öğrenin
İhtiyacınız olan hava saflığı seviyesini öğrenin. Aşırıya kaçmak istemeseniz de havanın uygun şekilde şartlandırılması önemlidir. Bu sayede yalnızca havanın kalitesi artmaz, aynı zamanda ekipmanınızın kullanım ömrü de artar. Bunun nedeni, havanın su buharı ve toz içermesidir. Hava sıkıştırıldığında, bu kirletici maddelerin yoğunluğu da artar ve ekipmanınızın korunabilmesi ve gerekli hava saflığının garanti edilebilmesi için filtrelenmesi gerekir.
4. Hava ihtiyacınızı anlamak tasarruf sağlar
Hava ihtiyacınızın anlaşılması, daha yeşil bir üretimin anahtarıdır. Hava ihtiyacınızı daha iyi anlayarak, bir sonraki kompresör yatırımınızda önemli miktarda para tasarrufu sağlayabilirsiniz. Ayrıca, bazı durumlarda farklı kompresör kullanımları en iyi çözüm olabilir. Değişen basınçlı hava hacmi gereksinimleri, basınçlı hava donanımınızın verimliliği üzerinde ciddi bir etkiye sahip olabilir.
5. Yağsız teknolojiye geçmenin avantajları
Yatırımları yapmadan önce, mevcut sisteminizi, ihtiyacınızı, debi düzeni gibi pek çok unsuru çok iyi bir şekilde kavramanız gerekir. En verimli hava ekipmanlarını, yüksek bir fiyat etiketi ile alabileceğiniz doğru olsa da bu ekipmanlar, premium ürünlerimiz de dahil olmak üzere, uzun vadede size para kazandıracak. Bu noktada, performansınıza olumlu katkı sağlayacak yağsız teknolojiye neden geçmeniz gerektiğini bilmelisiniz: Yağsız teknoloji, gelir kaybına neden olan ürün veya proses kirlenme riski ile karbon ayak izinizi azaltır. Yağ filtrelenmesine ilişkin gereksinimleri ortadan kaldırarak, daha az güç tüketen düşük basınçlı yağsız bir kompresör ve karbon ayak izinizi daha da azaltan enerji tasarruflu, sıkıştırma ısısı kullanan kurutucu kullanmanıza da imkân verir. Ayrıca; çöpe atılan veya atığa ayrılan filtre sayısını azaltarak, bakım maliyetini ve israfı düşürür.
6. Doğru kontrol sistemi ile maksimum fayda
Doğru kompresörü seçtikten sonra, onu nasıl kontrol edeceğinizi düşünmeniz gerekir. Yalnızca ihtiyaçlarınıza uygun bir kontrol sistemi seçmeniz durumunda, sisteminizden en iyi şekilde faydalanabilir ve bu sayede elde ettiğiniz maksimum seviyedeki tasarrufun keyfini çıkarabilirsiniz.? İdeal bir sistemde, temel koşulu karşılayan sabit hızlı modellerin ve hava talebinde dalgalanmaların olduğu durumlarda, verimli bir şekilde çalışan VSD (sürücü) donanımlı kompresörlerin bir kombinasyonu kullanılır.
7. Enerji verimliliği için akıllı ve merkezi bir kontrolcü kullanın
Birden fazla kompresör ve kurutucunun yer aldığı bir basınçlı hava sisteminde, en verimli makineler bile merkezi bir kontrolcü olmadan tam potansiyellerine ulaşamazlar. Bu durumda, enerji verimliliğini en üst düzeye çıkarmak ve karbon ayak izinizi azaltmak için farklı kompresör teknolojilerini ve kontrol türlerini içeren, akıllı ve merkezi bir kontrolcü kullanmalısınız.
8. Pazar payınızı korumak için karbon ayak izinizi azaltın
Basınçlı hava üretimi esnasında çok miktarda ısı açığa çıkar.?Bir kompresörün kullandığı elektrik enerjisinin yüzde 90’ından fazlası, sıkıştırma ısısına dönüştürülür. Bu ısının boşa gitmesine izin vermeniz durumunda, kelimenin tam anlamıyla paranızın da yok olup gitmesine de izin vermiş olursunuz. Bu ısıyı israf etmek yerine yazın fabrikanızı soğutmak, kışın ise ısıtmak için ve hatta elektriğe dönüştürmek için bile kullanabilirsiniz. Bu üç yöntemden ısıdan ısıtmaya dönüşüm, yüzde 90 enerji geri kazanım oranıyla en verimli olanıdır. Isıdan soğutmaya, yüzde 60’lık bir geri kazanım oranı sağlanırken, ısıdan elektriğe yüzde 10’luk bir getiri sağlanır.? Pazar payını koruyabilmeniz veya sürdürülebilirlik standartları ile uyumlu olabilmeniz için er ya da geç karbon ayak izinizi azaltmanız gerekecek.
9. Sistemin bakımı ile enerji tasarrufu sağlayın
Şirketlerin bakım işlemlerini, üretimi durduran külfetli bir iş olarak değil, enerji optimizasyon sisteminin temel bir bileşeni olarak görmeleri çok önemlidir. Sonuç olarak, bakımlı bir basınçlı hava sistemi, enerji tasarrufu sağlayarak bakım maliyetlerini fazlasıyla karşılayacaktır.
10. Uzaktan izleme ile performansı optimize edin
Uzaktan izleme, kompresörünüze her zaman göz kulak olmanıza yardımcı olan son derece kullanışlı bir araç. Bulunduğunuz her yerden ekipmanınızın performansını optimize etmenizi ve olası sorunlar konusunda uyarı mesajları almanızı sağlar. Ayrıca, üretiminizin değil de enerji tüketiminizin artması durumunda, daha hızlı tepki vermenizi sağlar. İzleme sistemi size bunun nedenini veremeyecek olsa da sisteminizin hangi noktalarında verimsizlik olabileceğini araştırmanız gerektiğini gösterecek.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Sodexo ve İhtiyaç Haritası, 11 ilimizi derinden etkileyen Kahramanmaraş merkezli depremin ardından, bölgedeki yaraları sarmak üzere güçlerini birleştirerek Yanında Platformu’nu hayata geçirdi. Gençlerin eğitim hayatlarının iyi koşullarda devam etmesinin önemine inanan Sodexo, Yanında Platformu kapsamında, İhtiyaç Haritası aracılığıyla, depremden etkilenen üniversite öğrencilerine, 3 ay boyunca aylık 1.300 TL tutarında yemek ve gıda desteği sağlamayı hedefliyor. Destek projesinin can suyu olarak ilk etapta 100 öğrencinin 3 ay boyunca yemek ve gıda ihtiyacını karşılamayı taahhüt eden Sodexo, önümüzdeki süreçte daha fazla gence ulaşmayı ve İhtiyaç Haritası web sitesi üzerinden verilecek destekler ile bu dayanışmayı büyütmeyi hedefliyor.
Sodexo Avantaj ve Ödüllendirme Hizmetleri, tüm ekosisteminin gücünü iyilik amacı ile bir araya getirmek üzere İhtiyaç Haritası’yla birlikte temellerini attığı Yanında Platformu’nun ilk projesinde, depremden etkilenen öğrencilerin yemek ve gıda erişimi için bir farkındalık yaratmayı ve dayanışma başlatmayı hedefliyor.
İhtiyaç Haritası aracılığıyla Yanında Platformu’na başvuran, ailesi ya da kendisi deprem bölgesindeki 11 ilde ikamet eden üniversite öğrencilerinin, 3 ay boyunca toplam 3.900 TL tutarında yemek kartı bakiyesinden faydalanmaları sağlanacak.
Sodexo Avantaj ve Ödüllendirme CEO'su Eda Uluca Özcan konu ile ilgili olarak şunları söyledi: "Yaşanan büyük deprem felaketi nedeniyle hepimizin yüreği acıyor. Sodexo olarak, depremin yarattığı bu acıyı hafifletmek için imkanlarımızı ve kurumsal yetkinliklerimizi seferber ediyoruz. Önümüzdeki uzun yolculuğun ilk adımı olarak, ülkemizin kalkınmasının ve geleceğinin mimarı olacak gençlerimizin eğitim hayatına iyi koşullarda devam etmesinin temel bir hak olduğuna inanıyoruz. Bu inançla, İhtiyaç Haritası ile el ele vererek, depremden etkilenen üniversite öğrencilerinin gıda ve yemek ihtiyacına destek olmak için mobil yemek kartlarımızdan öğrencilerimizin de faydalanmasını sağlayacağız. Böylece en güçlü kaslarımız olan dijital ürünlerimizi sosyal bir faydaya dönüştürebilmeyi hedefliyoruz. Tüm ekosistemimizi de üniversiteli öğrencilerimizin yanında olmak için destek olmaya davet ediyoruz. Sodexo olarak, Yanında Platformu ile kısa, orta ve uzun vadede toplumumuzun ihtiyaçlarına yönelik çözümler sunmaya ve dayanışmanın bir parçası olmaya devam edeceğiz.”
İhtiyaç Haritası Yönetim Kurulu Üyesi Esra Arslan konu ile ilgili olarak şunları söyledi:
"Ülkemizin yaşadığı deprem felaketi sonrasında yaraları sarmak için önümüzde uzun ve zorlu bir yol var. Birlik ve beraberlik içinde harekete geçmek hayati önem taşıyor. Sadece afet zamanlarında değil, uzun dönemde de farkındalık yaratmak çok değerli ve yaratacağımız sosyal etkinin en önemli çıktısı. Eğitimde eşitlik fırsatına katkı sağlamak ve üniversiteli gençlerimize destek olmak amacıyla geliştirdiğimiz bu projede gençlere ışık tutmak, destek olmak isteyen diğer paydaşlarımıza güvenilir bir platform yaratmak, gençlerin bu dönemde ve sonrasında yalnız olmadıklarını bilmelerini sağlamak ve iyi koşullara sahip bir gelecek için onlara yol açmanın rakamlarla ölçülemeyecek etkisi olduğuna inanıyorum. Bu konuyu dert edinip, birlikte yola çıkmış olmaktan mutluyuz. Birlikte verdiğimiz destek ile nice mutluluk hikayesine ortak olacağımızı ümit ediyoruz.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Kahramanmaraş merkezli depremlerde yaralanan depremzedeler için Ataşehir’de bulunan Birevim Genel Müdürlüğü’nde Kızılay’a kan bağışında bulunan Birevim, depremzedelerin yaralarını sarmak için seferberliğe devam ediyor.
Afet bölgesine yardımlarını sürdürdüklerini dile getiren Birevim Genel Müdürü Av. Mahir Orak, “Deprem sonrası Birevim olarak ilk iş bir kriz masası oluşturduk. Deprem bölgesindeki illerde çalışan arkadaşlarımızı farklı illerdeki şubelerimize transfer ettik. Nakliye ve altı ay boyunca kira desteği sunduk. Birevim ve Birtep çalışanları arasında toplanan ayni yardımları Hatay’daki depremzedelerimize ulaştırdık. Ek olarak, Çare Derneği ile birlikte yardım kampanyası başlattık ve bu yardım kampanyasını tasarruf sahiplerimizle de paylaşarak etkisini genişlettik. Bugün ise Genel Müdürlükteki çalışanlarımızla, depremzede vatandaşlarımız için Kızılay’a kan bağışında bulunduk. Umarım bağışta bulunduğumuz bu yardımlar depremde yaralanan ve kan ihtiyacı olan vatandaşlarımıza şifa olur.” dedi.
“Tasarruf sahiplerinin DASK primlerini ödemeyi taahhüt ediyoruz”
Deprem bölgesindeki yaraları sarmak adına Birevim’in yardımlarını devam ettireceğini dile getiren Av. Mahir Orak, “Toplum olarak desteğe ve kenetlenmeye ihtiyacımız var. Yaraların sarılması için zaman gerekiyor. Ek olarak, temel ihtiyaç olan barınma için imara güvenli barınma imkanı sağlanması gerekiyor. Bu kapsamda geçen günlerde deprem kimlik belgesi adını verdiğimiz uygulamanın zorunlu olmasını talep ettik. Biz şirket olarak bu yönde adım attık ve tasarruf sahiplerimizin satın almak istediği konutlardan deprem kimlik belgesini talep etmeye başladık. Ayrıca depremin zararlarını en aza indirmek adına finansman sağladığımız tasarruf sahiplerimizin DASK primlerini de karşılamayı taahhüt ediyoruz. Bu gibi uygulamalarla depremlerde can ve mal kaybını en aza indireceğimizi düşünüyoruz.” dedi.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
ProStream 3000 ile kullanıcılar; doğrudan posta, kitap, kartpostal, poster, takvime kadar birçok uygulamada mürekkep püskürtmeli üretiminin uçtan uca verimlilik avantajlarından faydalanabiliyor. Böylece genişletilmiş medya kapasitesi, genel ticari, online baskı merkezleri, kitap üreticileri ve fotoğraf ürünleri uzmanları dahil olmak üzere baskı işletmelerinin ofset ve eski teknolojilerden yüksek hacimli baskı makinelerine geçiş yapmasını kolaylaştırıyor.
Dakikada 80 m kapasiteli ProStream 3080 ve dakikada 133 m kapasiteli ProStream 3133 olmak üzere iki model seçeneğiyle kullanıma sunulan yeni baskı makinesi serisi, 558 mm'ye kadar web genişliklerinde ve 1.524 mm'ye kadar sayfa uzunluklarında ProStream'in en yüksek baskı kalitesini sunuyor. Optimize edilmiş kağıtlar, çeşitli malzemeler ve ağırlıklar kullanılarak yüksek boyuttaki medyalarda hızı düşürmek zorunda kalmadan saatte 11.300 adet 4/4 B2 sayfaya veya dakikada 1.790 adet A4 boyutunda 4/4 baskıya (ayda 58 milyon A4 baskıya) kadar baskı almayı mümkün kılıyor. Bununla birlikte daha geniş bir malzeme yelpazesinde daha yüksek hızlarda ofset kalitesi sağlamak için gelişmiş bir kurutma sistemi de sunuyor. Yeni asimetrik tasarımı sayesinde tüm işleri kağıtla temas etmeden eşit ve kontrollü bir şekilde kurutarak çizilmeye karşı en hassas medyalarda bile olağanüstü kalite sağlıyor.
Canon'un kâğıt kullanımını iyileştirme çözümünün yeni bir versiyonu olan Smart ColorGrip ve kanıtlanmış su bazlı polimer pigment mürekkepler doğru, canlı ve tutarlı renklerle yüksek kalite sunuyor. Canon'un yüksek performanslı kamera sistemi olan Entegre Kalite Kontrolü de otomatik baskı kalitesi güvencesi sağlıyor.
Canon Europe, Üretim Baskılama'da Avrupa Planlama, Pazarlama ve İnovasyon Kıdemli Direktörü olan Jennifer Kolloczek yeni seriyi: "Yeni ProStream 3000 serisi ile matbaacıların büyüme gücü kazanmak için ihtiyaç duydukları hızı, verimliliği ve medya çeşitliliğini sağlıyoruz. Verimliliğin artması sayesinde kullanıcılar artık ofset ve diğer baskı işlerinden çok daha fazlasını dijital baskıya güvenle taşıyabiliyor. Böylelikle müşteriye geri dönüş süresini, hazırlık süresini ve israfı azaltırken günümüzün küçülen baskı hacimlerini daha kârlı hale getirebiliyor" sözleriyle değerlendirdi.
Canon, ProStream 3000 serisini 27 Şubat- 2 Mart tarihleri arasında gerçekleşen Hunkeler Innovationdays'de ilk kez kullanıcılarla buluşturdu. Etkinlikte farklı ticari baskı uygulama işlemleri gerçekleştirildi
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Yeditepe Üniversitesi Eczacılık Fakültesi İlaç, Kozmetik ve Tıbbi Cihaz Ar-Ge ve Analiz Laboratuvarı, Türk Akreditasyon Kurumu tarafından akredite edildi. İlaç, tıbbi cihaz ve kozmetik alanında üretilen ürünler için Türkiye'de yapılan testlerin uluslararası alanda da geçerliliğini sağlayacak olan akreditasyon, yurt dışına bağımlılığın önüne geçecek.
Yeditepe Üniversitesi Rektör Yardımcısı, İlaç, Kozmetik ve Tıbbi Cihaz AR-GE Laboratuvarı Sorumlusu ve Eczacılık Fakültesi Farmasötik Toksikoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ahmet Aydın, üniversitenin laboratuvarının aldığı akreditasyonla ilgili bilgi verdi.
"Uluslararası Kabul İçin Deneyi Yapan Kurum Akredite Olmalı"
İlaç, tıbbi cihaz ve kozmetik alanında üretilen her yeni ürünün, insanların kullanımına sunulmadan güvenli olduğunun kanıtlanması, bunun için de testlere tabii tutulması gerektiğini anımsatan Prof. Dr. Ahmet Aydın, "Akreditasyon olmadan da deneyler yapılabilir fakat bir ürünün uluslararası kabulünü sağlamak istiyorsanız o testleri-deneyi yapan laboratuvar akredite olmalı" diye konuştu
Akredite olan laboratuvarda in vitro ve in vivo biyouyumluluk deneyleri, genotoksisite deneyleri, in vitro iritasyon testleri, tıbbi cihaz uygunluk testleri, güvenlilik değerlendirmeleri yapıldığını ifade eden Prof. Dr. Ahmet Aydın, "Şu anda laboratuvarlarımızda bu testleri yapıyoruz. Akreditasyon bu testlerin, şüphe götürmeyecek bir şekilde doğru, güvenilir ve kaliteli olduğunun göstergesidir" dedi.
"Gereksiz Deney Hayvanının Kullanılmasının Önüne Geçiyoruz"
In vitro testlerle ilgili bilgi veren Prof. Dr. Aydın, "Özellikle kozmetik ürünlerde irritasyon (tahriş) potansiyelini değerlendirmek için önceleri deney hayvanları kullanılırdı. Ancak günümüzde geliştirilmiş bir yöntemle insanlardan alınmış deri hücrelerinden laboratuvar ortamında deri üretiliyor. Bu laboratuvar ortamlarındaki deriye de kozmetik bir ürünü ya da başka bir ürünü uygulayarak ciltte irritasyon yapıp yapmadığını test edebiliyoruz. Bu deneyleri tam akredite ve uluslararası kabul gören bir şekilde gerçekleştiriyoruz. Bu sayede gereksiz bir şekilde deney hayvanının kullanılmasının önüne geçmiş oluyoruz. Bu test yöntemi ABD'de geliştirilmiştir. Türkiye'de de ilk defa 2011 yılında üniversitemizde bu test gerçekleştirildi" ifadelerini kullandı.
"Dışa Bağımlılığı Azaltmak Üzere Çok Önemli Bir Adım Attık"
Akreditasyonun Türkiye için önemine değinen Prof. Dr. Ahmet Aydın, şöyle konuştu:
"Sanayicimiz üretim yapıyorsa bu ürünlerin ülkemizde test edilmesi gerekiyor, düşüncesiyle yola çıktık ve ülkemizin dışa bağımlılığını azaltmak üzere çok önemli adımlardan bir tanesini attık. Uluslararası kuruluşların kabul ettiği bir sonuca ulaşmak için bu laboratuvarları oluşturduk ve akreditasyon aldık. Türkiye'de girişimci bir sanayicimiz kendi ürününü ürettiği ve bu ürünü uluslararası arenada kabul gören bir laboratuvarda test ettirmek istediğinde, yurt dışına göndermek zorunda kalmayacak."
"Ülkemizde Üretilen Burada Test Edilecek Ve Ruhsatını Alacak"
Bu durumun ekonomik açıdan Türkiye'ye önemli katkılar sağlayacağını söyleyen Prof. Dr. Aydın, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Türkiye'deki bir üreticinin yurt dışındaki bir analiz laboratuvarından hizmet alması inanılmaz bir kaynak kaybına yol açıyor. Üniversitemiz laboratuvarlarının aldığı bu akreditasyonla, ülkemizde üretilen bir ürün, ülkemizde test edilecek, burada ruhsatını almış olacak ve uluslararası alanda kabul görecek. Bu testlerin Türkiye'de yapılmasıyla yurt dışına giden sermayenin ülkede kalması sağlanacak."
"Hizmet İhracatı Gerçekleştiriyoruz"
Yurt dışına da hizmet verdiklerini de ifade eden Prof. Dr. Ahmet Aydın, "Şu anda aktif olarak Ürdün, Suudi Arabistan ve Mısır'dan gelen ürünler için toksikolojik değerlendirmeler yapıyoruz ve bir hizmet ihracatı gerçekleştirmiş oluyoruz" dedi
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Türkiye temsilciliği Ulu Motor tarafından gerçekleştirilen Leapmotor’un, ülkemize Çin’den ithal edilecek ilk modeli, 5 kapılı şehir otomobili T03 olarak belirlenirken, ön siparişler alınmaya başlandı. Nisan 2023 itibarıyla müşterilerine teslim edilecek olan Leapmotor T03 modellerinin mart ayına özel olarak sabitlenen ön satış fiyatı 699.000 TL olarak açıklandı. Bu fiyatıyla Leapmotor T03, Türkiye pazarında satılan tamamen elektrikli en ekonomik otomobil özelliğiyle de dikkat çekiyor. Ulu Motor Global Satış ve Pazarlamadan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Mahmut Ulubaş, “Kasım 2021’de SKYWELL ile başlattığımız elektrikli otomobil marka temsilciliklerine Mart 2023 itibarıyla Leapmotor’u da ekledik. Türkiye pazarındaki elektrikli mobilite çözümlerine, uygun fiyatlı Leapmotor T03’ü sunarak önemli bir boşluğu doldurmayı hedefliyoruz. Normalde liste fiyatı 749 bin TL olan ve 417 km’ye ulaşan menziliyle dikkat çeken elektrikli Leapmotor T03 için düzenlediğimiz avantajlı ön satış kampanyasının yoğun ilgi görmesini bekliyoruz. T03 ile başladığımız model atağımızı, 2023’ün üçüncü çeyreği gibi elektrikli SUV C11 ve elektrikli sedan C01 modelleriyle genişletmeyi hedefliyoruz” dedi.
Ulubaşlar Grubu’nun otomotiv şirketi Ulu Motor, Kasım 2021’de SKYWELL ile başlattığı elektrikli otomobil marka temsilciliklerine Mart 2023 itibarıyla Çinli Leapmotor’un Türkiye distribütörlüğünü de ekledi. Leapmotor’un Türkiye’ye ithal edilecek ilk modeli, 5 kapılı şehir otomobili T03 olarak belirlenirken araç için mart ayına özel, 699.000 TL’lik sabit fiyat garantisiyle ön siparişler alınmaya başlandı. Nisan 2023 itibarıyla ön siparişi alınan ilk Leapmotor T03 teslimatları gerçekleştirilecek. 80 kW’lik gücü, 41.3 kW/h’lık bataryası ve 417 km’ye varan şehir içi menziliyle (WLTP City) Leapmotor T03, açıklanan ön satış fiyatıyla Türkiye pazarında satışa sunulan en ekonomik elektrikli otomobil özelliğiyle de dikkat çekiyor.
Ulu Motor Global Satış ve Pazarlamadan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Mahmut Ulubaş, “Kasım 2021’de SKYWELL ile başlattığımız elektrikli otomobil marka temsilciliklerine Mart 2023 itibarıyla bir yenisini, Leapmotor ile ekledik. Türkiye pazarındaki elektrikli mobilite çözümlerine, uygun fiyatlı Leapmotor T03’ü sunarak önemli bir boşluğu dolduruyoruz. Normalde liste fiyatı 749 bin TL olan ve 417 km’ye ulaşan menziliyle dikkat çeken elektrikli Leapmotor T03 için düzenlediğimiz avantajlı ön satış kampanyasının yoğun ilgi görmesini bekliyoruz. Ön sipariş veren müşterilerimizin araçlarını online olarak canlı bir şekilde takip edecekleri bir alanı da https://leapmotortr.com/ adresli web sitemize de konumlandırdık. T03 ile başladığımız model atağımızı, 2023’ün üçüncü çeyreği gibi elektrikli SUV C11 ve elektrikli sedan C01 modelleriyle genişletmeyi hedefliyoruz” dedi.
Üst düzey elektrikli akıllı otomobil: Leapmotor T03
3620 mm’lik uzunluğu, 1652 mm’lik genişliği ve 1577 mm’lik yüksekliğiyle, tam boy elektrikli otomobil arayanlar için tasarlanan Leapmotor T03, sade ve akıcı ön tasarımına ek olarak sempatik ifadesiyle, yollarda dikkat çeken bir duruş sergiliyor. Pek çok özelliğiyle hem şehir içi hem de gerektiğinde şehirler arası yolculukları mümkün kılan teknolojileri barındıran Leapmotor T03, 36 dakikalık sürede yüzde 30’dan yüzde 80’e, 45 kW’lık hızlı DC şarj istasyonlarında bataryalarını doldurabiliyor. 80 kW maksimum güç ve 158 Nm maksimum tork değerleri sunan güç paketi, yüzde 92,6’ya varan verimliliğe sahip, markanın kendi geliştirdiği entegre elektrikli sürüş sistemiyle yolculukların sessiz ve konforlu olmasını sağlıyor. 41.3 kW/h’lık bataryasıyla, WLTP City ölçümlerine göre şehir içinde 417 km’ye uzanan menzil sağlayabilen Leapmotor T03; Spor, Standart ve Ekonomik olmak üzere 3 sürüş moduyla seyahat imkanı veriyor. Dört tekerlekte yer alan disk frenler sayesinde de performans, güvenli bir şekilde dizginleniyor.
Leapmotor’un yükselişi
Tüm tüketicilere en iyi akıllı mobilite deneyimini sunmaya çalışan, Hangzhou, Çin merkezli lider bir akıllı elektrikli otomobil şirketi olan Leapmotor, elektronik ve yapay zeka teknolojilerinde yaklaşık 30 yıllık deneyime sahip birinci sınıf mühendis ve vizyon sahibi bir girişimci olan Zhu Jiangming tarafından 2015 yılında kuruldu. Kullanıcılarına en rafine mobilite deneyimini sunmayı misyon edinen Leapmotor, kuruluşundan günümüze elektrikli otomobilleri, elektronik ürünler olarak ele alıyor. Leapmotor, Çin merkezli tek saf elektrikli araç şirketi olma iddiasıyla eksiksiz Ar-Ge yetenekleriyle araçlarındaki tüm temel sistemleri ve elektronik bileşenleri kendi bünyesinde tasarlıyor ve üretiyor.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Kahramanmaraş merkezli depremlerde yaralanan depremzedeler için Ataşehir'de bulunan Birevim Genel Müdürlüğü'nde Kızılay'a kan bağışında bulunan Birevim, depremzedelerin yaralarını sarmak için seferberliğe devam ediyor.
Afet bölgesine yardımlarını sürdürdüklerini dile getiren Birevim Genel Müdürü Av. Mahir Orak, "Deprem sonrası Birevim olarak ilk iş bir kriz masası oluşturduk. Deprem bölgesindeki illerde çalışan arkadaşlarımızı farklı illerdeki şubelerimize transfer ettik. Nakliye ve altı ay boyunca kira desteği sunduk. Birevim ve Birtep çalışanları arasında toplanan ayni yardımları Hatay'daki depremzedelerimize ulaştırdık. Ek olarak, Çare Derneği ile birlikte yardım kampanyası başlattık ve bu yardım kampanyasını tasarruf sahiplerimizle de paylaşarak etkisini genişlettik. Bugün ise Genel Müdürlükteki çalışanlarımızla, depremzede vatandaşlarımız için Kızılay'a kan bağışında bulunduk. Umarım bağışta bulunduğumuz bu yardımlar depremde yaralanan ve kan ihtiyacı olan vatandaşlarımıza şifa olur." dedi.
"Tasarruf sahiplerinin DASK primlerini ödemeyi taahhüt ediyoruz"
Deprem bölgesindeki yaraları sarmak adına Birevim'in yardımlarını devam ettireceğini dile getiren Av. Mahir Orak, "Toplum olarak desteğe ve kenetlenmeye ihtiyacımız var. Yaraların sarılması için zaman gerekiyor. Ek olarak, temel ihtiyaç olan barınma için imara güvenli barınma imkanı sağlanması gerekiyor. Bu kapsamda geçen günlerde deprem kimlik belgesi adını verdiğimiz uygulamanın zorunlu olmasını talep ettik. Biz şirket olarak bu yönde adım attık ve tasarruf sahiplerimizin satın almak istediği konutlardan deprem kimlik belgesini talep etmeye başladık. Ayrıca depremin zararlarını en aza indirmek adına finansman sağladığımız tasarruf sahiplerimizin DASK primlerini de karşılamayı taahhüt ediyoruz. Bu gibi uygulamalarla depremlerde can ve mal kaybını en aza indireceğimizi düşünüyoruz." dedi
Siparişleriniz sadece "1 saat" içerisinde hesabınızda.
Siparişlerinizin gönderimi, aynı gün içerisinde yapılır.
256-bit şifreleme ve 3D Secure ile güvenli ödeme.
Ürünlerimizin tümü sertifikalı ve orijinaldir.