Piyasaya Yön Veren Güncel Finans Haberleri

Merkez Bankası, Reel Efektif Döviz Kuru Nisan ayı verilerini açıkladı.

 Buna göre; bir önceki ay 59.57 olan TÜFE bazlı reel efektif döviz kuru endeksi,
Nisan ayında 58.94 oldu. Gelişmekte Olan Ülkeler-Bazlı Reel Efektif Döviz
Kuru 47.80'den 47.49'a ve Gelişmiş Ülkeler Bazlı-Reel Efektif Döviz Kuru
69.12'den 68.12'ye indi.

 Geçen ay Yi-ÜFE bazlı reel efektif döviz kuru endeks değeri ise 90.40'dan
90.09'a geriledi.

 Endeksteki reel efektif kurun artışı TL’nin reel olarak değer kazandığını, diğer
bir anlatımla Türk mallarının yabancı mallar cinsinden fiyatının arttığını
göstermektedir.

 Nominal efektif döviz kuru (NEK), Türkiye’nin dış ticaretinde önemli paya sahip
ülkelerin para birimlerinden oluşan sepete göre, Türk Lirası (TL)’nın ağırlıklı
ortalama değeridir. Ağırlıklar ikili ticaret akımları kullanılarak
belirlenmektedir. Reel efektif döviz kuru (REK) ise NEK’deki nispi fiyat etkileri
arındırılarak elde edilmektedir.

• Tahvil getiri eğrisinde son günlerde özellikle gösterge 2 yıl vadede ve 5 yıldan
kısa vadelerde belirgin bir gerileme söz konusu. 5 yıl ve vadelerde genellikle
düzenlemeler gereği bankalar alıcı. Daha kısa vadelerde ise özellikle bu hafta
TCMB’nin doğrudan alım ihaleleri ile alıcı tarafta yer aldığını görüyoruz.
Gösterge 2y tahvil faizi Nisan ayı sonunda %17 üzerinde iken dün kapanış
itibarı ile%8altına düşüş yaşandı.
• TCMB geçtiğimiz yıl başladığı doğrudan tahvil alım ihalelerine devam ediyor.
2022 yılı başından bu yana TCMB’nin geleneksel yöntemle gerçekleştirdiği
ihaleler ile toplam yaptığı menkul kıymet alımı 144 milyar TL’ye ulaştı. Bu yıl
yapılan alım ise 72milyar TL seviyesinde bulunuyor.
• TEFAS’tan alınan verilere göre TL cinsi borçlanma araçları fonlarındaki
yatırımcı sayıları son dört haftadır 2023 yılı ortalamasının üzerinde seyrediyor.
 Garanti BBVA Yatırım Menkul Kıymetler A.Ş
 https://www.garantibbvayatirim.com.tr/
 

                                  ***
                               Yasal Uyarı
 
 Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, yetkili kuruluşlar tarafından kişilerin risk ve getiri tercihleri dikkate alınarak kişiye özel sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler ise genel niteliktedir. Bu tavsiyeler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Garanti Yatırım Menkul Kıymetler A.Ş. iş burada yer alan bilgilerin, doğruluğundan, yeterliliğinden veya tamlığından ve bu bilgiler ışığında yapılan ve yapılacak olan ileriye dönük yatırımların sonuçlarından hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz. Ayrıca, Garanti Yatırım Menkul Kıymetler A.Ş.'nin yazılı izni olmadıkça içeriği kısmen ya da tamamen üçüncü kişilerce hiç bir şekil ve ortamda yayınlanamaz, iktisap edilemez, alıntı yapılamaz, kullanılamaz. İleti, gönderilen kişiye özel ve münhasırdır. İlave olarak, bu raporun gönderildiği ve yukarıdaki açıklamalarımız doğrultusunda kullanıldığı ülkelerdeki yasal düzenlemelerden kaynaklı tüm talep ve dava haklarımız saklıdır.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

2022 yılı sonuçlarını açıklayan Borusan Holding, bir önceki yıla kıyasla Grubun finansallarını güçlendirmeye devam etti. 2022 faaliyet döneminde 106 milyar TL ciroya ulaşan Borusan’ın FAVÖK’ü ise 14 milyar TL oldu.
 
Yatırımlarla büyüyor
Borusan Grup CEO’su Erkan Kafadar, 2022 yılını başarılı sonuçlarla geçirdiklerini ifade ederken, büyümeye odaklandıkları bir yıl olduğunu belirtti. Tüm Grup şirketlerinde önemli adımlar attıklarının altını çizen Kafadar, Borusan’ı 200 yıl sonrasına taşıyacak stratejik plan üzerinde çalıştıklarını söyledi: “Büyüme yaklaşımımızda belirlediğimiz 4 odak alan olan temel faaliyet alanlarını dönüştürüp geliştirme, yakın faaliyet alanlarında büyüme, yeni faaliyet alanlarına açılma ve kurumsal girişim sermayesi ile değer yaratma başlıklarımızda çalışmalarımızı sürdürüyoruz.” Borusan olarak 2025 yılına kadar 39 milyar TL tutarında bir yatırım planı olduğunu belirten Kafadar önümüzdeki dönem önceliğinin karlı büyüme olduğunun altını çizdi: “Faaliyet gösterdiğimiz iş alanlarına bakıldığında 2025 yılına kadar üretime 23,1 milyar TL, enerji sektörüne 5,9 milyar TL, lojistik sektörüne 2,8 milyar TL, makine ve güç sistemlerine 2,3 milyar TL ve otomotive 4,9 milyar TL yatırım yapmayı planlıyoruz.”
 
Büyüme Stratejisi
Sürdürülebilir büyüme stratejisi kapsamında hedef ve potansiyel pazarlarda iddiasını artıracak tüm fırsatları değerlendirmeye devam eden Borusan, Grup şirketleri ile yaptığı yatırımlarla büyümeye devam ediyor.
162 milyon Amerikan dolarlık işlem ile Berg Pipe satın alımını gerçekleştiren Borusan Mannesmann, ABD’deki tesis sayısını 4’e çıkarırken şirketin ABD’de toplam üretim kapasitesi 1 milyon tona, ABD cirosunu ise yaklaşık 1 milyar dolara ulaştıracak. Romanya’da da yaklaşık 15 milyon euro yatırım ile yeni tesis kurmaya hazırlanan Borusan Mannesmann, Doğu Avrupa’daki konumunu güçlendirecek yeni yatırımı ile otomotiv sektörüne hizmet verecek.
Avrupa Yeşil Mutabakatı uyum çalışmaları kapsamında enerjisini yenilenebilir enerji kaynaklarından elde etmek için çalışan Borçelik, 500 bin tonluk ağırlıklı otomotive yönelik bir galvaniz tesisi kurmayı planlıyor. Böylelikle büyüyen otomotiv ve beyaz eşya sektöründeki pazar payını artırmayı da hedefliyor.
 
 Türkiye’nin en büyük RES-GES hibrit tesisi
Yenilenebilir enerji alanında önemli adımlar atan Borusan EnBW Enerji, yatırım planı kapsamında Balabanlı RES tesisinin 36 MW kapasite artışı projesi ve 80 MW Pelit RES projeleri ile Saros RES içerisinde devreye alınacak tesisi hibrit santrale dönüştürecek 94 MW’lık güneş enerji santralinin geliştirme çalışmaları devam ediyor. Böylelikle Saros RES, Türkiye’nin en büyük RES-GES hibrit tesisi olacak.
Borusan EnBW Enerji ayrıca Şarj Hizmeti Yönetmeliği kapsamında, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’ndan elektrikli araç Şarj Ağı İşletmeci lisansını alırken hızlı şarj ağı kurma çalışmaları yapıyor. Müşterilerine tamamen temiz, hızlı ve son teknolojik standartlarda yapılandırılmış, kullanıcı dostu nitelikte kusursuz bir şarj deneyimi yaşatmayı amaçlayan Borusan EnBW Enerji’nin 7 bin hizmet noktası ile sektörde yaygın hızlı şarj ağına sahip, etkin işletmecilerinden biri olma hedefi bulunuyor.
 
İklim, insan ve inovasyon odak alanlarındaki 2030 hedefleri
2020 yılında sürdürülebilirlik çalışmalarını iş stratejisiyle entegre eden Borusan, iklim, insan ve inovasyon odak alanlarındaki bütünleyici çalışmalarına devam ediyor.
 
2022 yılında sürdürülebilirlik çalışmalarının iklim odağında 1,1 milyon ton karbon salınımını önleyen Borusan, 130 bin ton atığı ve 350 bin ton suyu geri kazandı. Ayrıca paydaşlar ve tedarikçiler nezdinde sürdürülebilirlik konusunda farkındalığı artırmak amacıyla sürdürülebilir satın alma politikasını hayata geçirdi.
İnsan başlığında 24 toplumsal katkı projesini gerçekleştiren Borusan, 3.771 öğrenciye destek sağladı. Grup, toplumsal cinsiyet eşitliği alanında hayata geçirdiği çalışmaları paydaşlarının hayatlarına nasıl dokunduğunu ilham verici hikayelerle Eşitliğe Adanmış 10 Yıl kitabında yayınladı. Ayrıca Borusan Eşitlik okulunu hayata geçirdi. Borusan bir yandan da Grubu geleceğe taşıyacak kurum kültürünün dönüşümüne odaklanıyor.
İnovasyon başlığında 2022’de 62 robotik süreç optimizasyon projesi yürüten ve 26 patent başvurusu yapan Borusan, 126 milyon dolardan fazla maliyet faydası sağladı. Grup ayrıca 2023 yılında dijital alanda 1,3 milyar TL yatırım planlıyor. Borusan Sürdürülebilir Fayda Programı ile sosyal etki ve sürdürülebilirlik öncelikleri ile paralel, toplumsal meselelerde sürdürülebilir ve inovatif çözüm potansiyeli yüksek projeleri destekleniyor.
 
Sürdürülebilirlik çalışmaları için 2,2 milyar TL yeşil finansman da sağlayan Grup şirketleri bu sayede adımlarını daha hızlı atabiliyor. Borusan EnBW Enerji, aldığı yeşil kredi desteğini yenilenebilir enerji yatırımları ve yeni iş alanları için kullanacak. Borusan Cat Kazakistan ise, EBRD’den kredi sağlarken, bu sayede döngüsel ekonomi kapsamında verimli kaynak yönetimini sağlayacak. Borusan EnBW Enerji de EBRD’den aldığı finansman desteğini yeni iş alanlarının yanı sıra yenilenebilir enerji sektöründeki yatırımlara hız kazandıracak ve sektörde çalışan açığını kapatmaya ve toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamaya yönelik adımlar atmaya yönlendirecek. Borusan Otomotiv Grubu ise aldığı yeşil finansman kredisini elektrikli ve hibrit otomobillerin finansmanında kullanacak.

Bloomberg News'in konuyla ilgili kaynaklara dayandırdığı haberine göre, Alibaba
Group Holding Ltd'nin uluslararası online alışveriş birimi ABD'de ilk halka
arzı araştırıyor.

 Haberde, e-ticaret devinin değerlendirmenin erken aşamalarında olduğu ve halka
arzın boyutunun henüz belirlenmediği de eklendi.

 Habere göre grup, potansiyel olarak gelecek yılki halka arza hazırlanmaya
yardımcı olabilecek bankalarla görüşmelerde bulunuyor.

Sektör yöneticileri ve analistleri, Novo Nordisk'in Wegovy'si gibi kilo verme
tedavilerine yönelik muazzam talebin, çoğu ABD'de olmak üzere, on yıl içinde
yıllık satışları 100 milyar dolara ulaşabilecek 10 kadar rakip ürünü
destekleyebileceğini söyledi.

 Pfizer Inc ve Amgen Inc'den Altimmune Inc gibi daha küçük oyunculara kadar yarım
düzineden fazla şirket, Wegovy'ye benzer kilo verme tedavisi üzerinde çalışıyor
ve bunları gelecekteki büyümenin önemli itici güçleri olarak görüyor.

 Novo, insanların vücut ağırlıklarının %15'ine kadar kaybetmelerine yardımcı
olduğu belirtilen etkili bir tedaviyi ilk kez piyasaya sürdü. Eli Lilly and Co'nun
benzer ilacı Mounjaro için bu yıl ABD'de kilo verme onayı alması bekleniyor.

 Dünya Sağlık Örgütü'ne göre dünya çapında 650 milyondan fazla yetişkin obez.

 Endüstri analistleri ve yöneticileri, potansiyel hasta sayısı ve diğer ülkelerden
daha yüksek fiyatlandırma nedeniyle ABD'nin kilo verdirici ilaç satışlarının
%90'ını oluşturmasının beklendiğini söylüyor.

Nasıl Bir Ekonomi (NBE) gazetesinde yayınlanan Reuters'ın haberine göre, Ziraat Bankası tahıl koridoru kapsamında Rusya'nın ödemelerine ABD ve BM'nin yazılı onayıyla aracılık edebilir.

 Üst düzey bir Türk yetkili, Karadeniz tahıl koridorunun süresinin uzatılması görüşmeleri kapsamında Ziraat Bankası'nın Rusya'nın tahıl ihracatı için yapacağı ve alacağı ödemelere aracılık edebileceğini, ancak bunun işlem bazında ABD ve Birleşmiş Milletler'in (BM) yazılı onayı ve görevlendirmesi olmadan gerçekleşmeyeceğini söyledi.

https://www.ekonomim.com/ekonomi/ziraat-bankasi-rusya-odemelerine-aracilik-edebilir-haberi-693287

TCMB Enflasyon Raporu: Piyasaya uygun olmayan enflasyon görünümü sürdürülüyor…

Merkez Bankası; yılın 2. Enflasyon Raporu toplantısında yılsonu enflasyon tahminini Ocak'taki %22,3'ten değiştirmedi ve piyasadaki genel konsensüse göre çok daha iyimser bir tahmin aralığında kalmaya devam etti. 2024 enflasyon tahmini de aynı şekilde %8,8 olarak aynı bırakıldı. Merkez Bankası yavaşlamanın faktörleri olarak liradaki istikrarı ve daha ucuz küresel emtia maliyetlerini gerekçe göstermektedir.

TCMB Enflasyon Raporu toplantısından öne çıkan bazı başlıklar;

" Son dönemde enflasyon üzerindeki maliyet baskıları büyük ölçüde ortadan kalktı.
" 2023 yılsonu gıda enflasyonu, merkez bankasının önceki %22 tahmininin üzerinde %27,9 olarak görüldü.
" Tahmini ortalama petrol fiyatı varil başına 78.1 $ olarak tahmin edildi ve daha önceki 80.8 $ seviyesinden düştü.
" Enflasyondaki düşüş eğilimi bir önceki raporda açıklanan patikadan biraz daha yavaş öngörüldü.
" TCMB, TL ithalat birim değer endeksinin de son dönemde yıllık bazda gerilediğine vurgu yaparak herhangi bir artış yapmadı.
" Kavcıoğlu, "Uyguladığımız politikalar enflasyonu düşürme gücüne sahip" dedi. Seçime bağlı olarak yaklaşımın nasıl değişebileceği sorulduğunda, bankanın strateji belgesinde yıl başında belirlenen politikalarda herhangi bir değişiklik olmayacağını söyledi.

Tahminlerde yapılan revizyonları değerlendirdiğimizde, realite ile uyum sağlamaktan uzak enflasyon varsayımları görüyoruz. Enflasyon tahminlerinin korunduğu Rapor'u, Merkez Bankası'nın Piyasa Katılımcıları Anketi'ne gönderilen tahminler veya kurum bazlı ekonomist tahminleri ile kıyasladığımızda profesyonel tahminlerin neredeyse yarısı düzeyinde. Piyasa Katılımcıları Anketi Nisan versiyonunda 2023 yılsonu tahmini %37,8 iken, kurum ekonomistlerinin medyan tahminleri Bloomberg terminalinde 2023 için %44,9, 2024 için %28,7 seviyesinde. Merkez Bankası'nın 2024 için %8,8 olarak gördüğü tek haneli enflasyonun, Piyasa katılımcıları Anketi'nde ancak 5 yıl sonrasına dair tahminlerde görüldüğünü de belirtmek gerekir.

2023 yılının ilk 4 ayında enflasyon %15,2 seviyesinde gerçekleşti. Bu da demek oluyor ki, 2023 yılsonunda %22,3 enflasyonun sağlanabilmesi için kalan 8 aylık dönemde toplamda %6,2'lik bir dönemsel enflasyon gerçekleşmesi gerekir. Bu da aylık ortalamada enflasyonun %0,7 gerçekleşmesi demek olur ki, içinde bulunulan enflasyonist konjonktürde bunu sağlamak neredeyse imkansız bir denklem. Seçim öncesi - seçim sonrası durum ayrışımı, mevcut politikaların devam edip etmeyeceği, KKM sisteminin geleceği gibi birçok bilinmeyen varken her faktörün aşırı iyi gitmesi gerekiyor.

Enflasyon düşüşünün önünde direnç oluşturan birçok etmen var. İthal maliyet baskısı, USD bazındaki emtia fiyatları gerilediği için azalıyor. Ancak TL bazındaki yansımalara baktığımızda kuru da hesaba katmak gerekir ki, Rapor'da neredeyse birebir öngörülen bu yansıma kurun sabit kalacağı varsayımı içeriyor. Dış fiyatların dezenflasyonu desteklemesi argümanı doğru, ancak TL fiyatlama davranışlarının da stabil oluşması gerekir. Para politikası gevşek olduğu için bunu sağlamak zor. Üretici fiyatları halen tüketici fiyatlarının üzerinde ve gevşek politika kaynaklı güçlü iç talep geçişkenliği hızlandırıyor. Sürekli gerçekleşen talep kaynaklı geçişkenlik de emtia fiyatları, kur gibi değişkenler sabit kalsa bile fiyatlardaki artışı devam ettiriyor.

Cari denge sağlanması konusunda olumlu olarak görülebilecek bazı gelişmeler var, ancak yapıdaki değişimler gelecek dönemi ilgilendirmekte. Şu anda enerji ve altın dışı cari dengede uzun süredir fazla veriyoruz, ancak enerji denklemden çıkarılamayacak bir ihtiyaç, dolayısıyla finansman açığını da çekirdek denge üzerinden değerlendirmek eksik varsayımlara yol açıyor. Büyümenin olduğu bir ortamda çekirdek cari dengeyi sağlayabiliyorsak, o zaman enerji ithalatının azaltılabildiği bir modelde çok daha iyi çıktılar elde edilecek demektir. Bu konuda son dönemde enerji kaynakları konusundaki yeni kaynak ve projelerin etkisini görmek gerekir. Şu anda ise yabancı enerji kaynakları bağımlılığı devam ettiği için cari açık devam etmekte.

14 Mayıs seçimlerinden sonra liranın değer kaybedeceğine dair artan beklentiler de tüketici fiyatlarını tehdit ediyor. Lira, dolar karşısında yaklaşık %4'lük bir düşüşle bu yıl gelişmekte olan piyasalarda bugüne kadarki en kötü performans gösterenler arasında yer alıyor.

Kredilerde regülasyonların ticari krediler tarafında faizleri düşük tuttuğu bir ortamda arz açığı var. Yani ticari kesimin tamamının bu düşük faizli finansmana erişimi yok, çünkü faizler mevduat faizlerinin çok altında olduğu için bankalar bu tip kredileri vermek istemiyorlar.

Merkez bankası son iki ayda duraklamadan önce Ağustos ayından bu yana gösterge oranını 5,5 puan düşürerek %8,5'e getirdi. Gevşek politika, bu dönemdeki %85,5'lik enflasyon zirvesinin görülmesindeki en büyük etkendi. Buna rağmen bir türlü sağlanamayan %5 hedefi devam ettiriliyor, ancak bu hedefe yönelik bir politika gözetilmiyor. Faizin hiçbir şekilde asli görevinde kullanılmadığı bir ortamda da, döviz alımını zorlaştıracak bir dizi önlem ile fiyat istikrarı sağlanmaya çalışılıyor. Geleneksel olmayan politikaların sürekli artan yaşam maliyetini düşüremediği açık.



Dinamik Yatırım Menkul Değerler A.Ş.

 https://www.dinamikyatirim.com.tr/

***
Yasal Uyarı
 
  Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Türkiye’nin önde gelen hijyenik temizlik kâğıdı üreticisi Lila Kağıt, Erzurum’da yeni üretim tesisi açıyor. Bölgeye 3 yıl içinde 2,5 milyar TL yatırım yaparak 600 kişiyi istihdam etmeyi planlıyor. Erzurum, Lila Kağıt’ın yapacağı yatırım ile günümüzün en iyi teknoloji içeren tesislerinden birine sahip olacak.

Dünyada 80’den fazla ülkeye ihraç ettiği bobin temizlik kağıtları ve son tüketici tarafından beğeniyle tercih edilen Sofia, Maylo, Ultra Berrak ve Nua markaları ile temizlik kağıdı sektörünün en büyük oyuncularından biri olan Lila Kağıt, Erzurum’a yeni bir üretim tesisi yatırımı yapıyor. Kurulacak fabrika ile ilk 3 yıl içinde bölgeye 2,5 milyar TL yatırım yapmayı planlayan Lila Kağıt, yatırımlarını 2028’e kadar artırarak devam ettirmeyi hedefliyor.

Yüzde 100 sermayeli bir Türk şirketi olan ve üretimlerini Tekirdağ Çorlu’daki modern tesisinde sürdüren Lila Kağıt, Erzurum II. Organize Sanayi Bölgesi’nde yaklaşık 140.000 m2’lik alan üzerine kurulacak olan yeni fabrikası ile mevcutta 270.000 ton olan yıllık üretim kapasitesini 340.000 tona çıkarmayı ve 2028 yılına kadar 600 kişinin üzerinde istihdam yaratmayı hedefliyor.

Erzurum’da kurulacak üretim tesisinin ilk bölümü olan konverting hattını 2024 yılında hayata geçirerek faaliyetine başlayacak olan şirket, 2026 yılında da kağıt üretim hattını devreye almayı planlıyor.

Özel sektörün Doğu Anadolu ve Doğu Karadeniz bölgesinde yapacağı en büyük sanayi yatırımlarından biri olacak tesis, aynı zamanda Erzurum’daki ilk temizlik kağıdı fabrikası olma özelliğini taşıyor. Çevreye duyarlı yaklaşımı ile öne çıkan şirket, tesise kurulacak güneş panelleri ile tüketimini yenilenebilir enerji kaynaklarından sağlamayı hedefliyor.

Lila Kağıt CEO’su Alp Öğücü, konuya dair yaptığı açıklamada şunları söyledi: “2005 yılında Türkiye’nin en büyük iplik üreticilerinden biri iken kendimize yeni bir vizyon planı çizerek yeniden yapılanma ve temizlik kağıdı sektörüne yatırım yapma kararı aldık. O günden beri her yıl adım adım ilerledik. Bugün ürettiği bobin temizlik kağıtlarını 80’den fazla ülkeye ihracat eden, markaları ile tüketiciler tarafından beğeni ile tercih edilen, temizlik kağıdı sektörünün Türkiye’nin en büyük üreticisi konumuna geldik. Şimdi üretimde ve ihracatta elde ettiğimiz yüksek başarı ile kendimize yeni bir yol çiziyor ve yeni bir üretim tesisinin daha temelini atmaya hazırlanıyoruz. Bu yatırımımızı; Türkiye’nin bugüne kadar kağıt sanayisinin hiç erişmediği bir bölgesinde, Erzurum’da yapmaya karar verdik. Kuracağımız sürdürülebilir kağıt üretim tesisi, ülkemizin dış ticaret fazlası vermesine, bölgesel kalkınmaya ve istihdama katkı sağlayacak.

Erzurum’un köklü geçmişi, turizmi büyütme yönünde attığı adımlar, üniversite ve okullarının zenginliği, bölgesinin yüzyıllara dayanan bir merkezi olma durumu ve devletin sağladığı imkanlar dikkate alındığında sanayi alanında da gelişim için çok fırsatlar sunduğunu değerlendirdik. Yatırımın Erzurum ilinin sanayi alanında gelişimine, hem hane halkına hem de bölgesel kalkınmaya olumlu yönde etki etmesini temenni ediyoruz”

“İhracat Artarak Sürecek”

Yeni yatırımları ile bölgede güçlü bir konuma sahip olacaklarını belirten Öğücü, yurtdışına yaptıkları ihracattan ödün vermeden ürünlerini bölgedeki tüketicilere sunmanın, üretim kapasitesi ve pazar payını artırmanın öncelikli hedefleri olduğunu ifade etti. Öğücü, “Ürettiğimiz ürünler iç piyasadaki ihtiyacı karşılamakla kalmayıp komşu ülkeler arasından başta Gürcistan, Azerbaycan ve Irak olmak üzere birçok ülkeye ihraç edilecek” dedi.