Tüm Alışverişlerinizde Kargo Bedava.
Sepetiniz Boş
Görünüşe göre henüz seçim yapmamışsınAlışverişe Başla
ürün bulundu.
Altın ve Dolara yön veren güncel finans haberlerini kaçırma...
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Artan temizlik ve düzen ihtiyacına yanıt veren Hepsiburada, Bahar Temizliği Kampanyası ile kullanıcılarına keyifli bir alışveriş deneyimi sunuyor. Evde hijyen sağlamaya yardımcı yüzey temizleyiciler, çamaşır bakım ürünleri ve çeşitli temizlik malzemeleri cazip fırsatlarla satışa sunuluyor. Temizlik sürecini zahmetsiz hale getiren robot süpürgeler, buharlı temizleyiciler ve yüksek performanslı elektrikli süpürgeleri evin her köşesinde hijyen sağlamaya yardımcı oluyor. Ayrıca, mutfak ve banyo gibi sık kullanılan alanlara yönelik yenilikçi çözümler de kampanya kapsamında yer alıyor.
Düzenli ve konforlu bir yaşam alanı oluşturmak isteyenler için pratik depolama alternatifleri ve günlük hayatı kolaylaştıran hijyen ürünleri öne çıkıyor. Baharın tazeliğini evlere taşımak isteyenler için ise ferahlatıcı oda kokuları ve tamamlayıcı dekoratif ürünler dikkat çekiyor.
Kampanya linki:
https://www.hepsiburada.com/dv/bahar-temizligi-icin-her-sey
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Huawei, spor ve günlük yaşamın dinamizmini birleştiren ve “en rahat spor kulaklığı” mottosuyla çıkan devrim niteliğindeki FreeArc kulaklıklarını 17 Mart’ta resmi satışa sunuyor. Kullanıcıların “ya müzik ya çevre” ikilemine son veren FreeArc, benzersiz Açık Duyum Teknolojisi ile hem müziğin keyfini hem de dünyayla etkileşimi aynı anda yaşatıyor. Hafifliği ve kolay kullanımıyla ister spor yaparken ister toplu taşımada, isterse ofiste; FreeArc, size özgürlüğün ve güvenliğin kapılarını aralıyor.
Neden FreeArc? Çünkü “Kontrol Sizde” Olsun
FreeArc’ın öne çıkan teknolojisi, kulağı tam kapatmayan tasarımı ve Adaptif Ses Yönetimi sayesinde kullanıcılar istedikleri an çevresel sesleri duyma esnekliğine sahip. Bu özellik, sporcuların koşu veya bisiklet sırasında trafik seslerini duyarak güvenliğini sağlamasından, toplu taşımada metro anonslarını veya otobüs durağı uyarılarını kaçırmadan müzik dinleme konforuna kadar pek çok senaryoda kullanıcıya avantaj sunuyor. Aynı zamanda sosyal yaşamda denge kurmayı mümkün kılıyor: Ofiste müziğin keyfini çıkarırken meslektaşlarınızla iletişimi sürdürebilir veya bir kafede sipariş verirken en sevdiğiniz şarkıyı dinlemeye devam edebilirsiniz. FreeArc, bu esnek yapısıyla günlük hayatın her anında hem müziğin ritmini hem de çevrenizle uyumu bir arada yaşatıyor.
Ayrıca, Ters Ses Dalgası Sistemi ile dışarıya ses sızıntısı yapmadan, mahremiyetinizi koruyarak video izleyebilir veya telefon görüşmesi yapabilirsiniz.
HUAWEI’nin Teknolojik İnovasyonu: Performans ve Konfor Bir Arada!
FreeArc, teknoloji ve kullanıcı deneyimini birleştiren yenilikçi özellikleriyle öne çıkıyor. Sadece 8,3 gram ağırlığındaki tasarımı, sporcuların ve aktif kullanıcıların yoğun tempoda bile rahatlıkla kullanabileceği şekilde optimize edildi. IP57 sertifikası ile ter, yağmur ve toza karşı dayanıklı olan kulaklık, en sert koşullarda bile performansını koruyor. Ergonomik S şekilli kulak kancası ve hafıza alaşımlı gövde, en dinamik hareketlerde bile kulakta sabit kalarak kayma sorununu ortadan kaldırıyor.
Ses kalitesi konusunda ise FreeArc, 17x12 mm yüksek hassasiyetli sürücüleri ve Dinamik Bas Algoritması (DBA) ile müzikseverlere derinlik ve detay dolu bir deneyim sunuyor. Her nota, enstrümanın doğal tonlarıyla yansıtılarak kullanıcıları adeta konser salonuna taşıyor. Ayrıca, AI Destekli Görüşme Teknolojisi, çift mikrofonlu sistemle rüzgar gürültüsü veya kalabalık ortam seslerini otomatik filtreliyor. Bu sayede, açık havada yürüyüş yaparken veya metrodaki bir görüşmede bile karşı tarafa net ve anlaşılır bir ses iletimi sağlanıyor.
FreeArc’ın en detay kullanım tercihlerine AI Life uygulaması indirilerek ulaşılabiliyor. Kullanıcıya kişiselleştirme seçenekleri sunan AI Life, çoklu cihaz bağlantısıyla da farklı bir soluk getiriyor. Aynı anda hem telefona hem bilgisayara bağlanabilen kulaklık, bilgisayardan film izlerken, telefona çağrı geldiğinde telefon bağlantısına geçiş yaparak hayatı kolaylaştırıyor.
Pil ömründe ise FreeArc, beklentilerin ötesinde bir performans sergiliyor. Tek şarjla 7 saat kesintisiz kullanım sunarken, taşınabilir şarj kutusuyla birlikte bu süre 28 saate kadar uzuyor. Acil durumlar için tasarlanan 10 dakikalık hızlı şarj özelliği ise sadece bir fincan kahve molasıyla 3 saatlik ek kullanım imkanı tanıyarak hareket halindeki kullanıcıların ihtiyaçlarına cevap veriyor. Tüm bu özellikler, FreeArc’ı sadece bir kulaklık değil, günlük yaşamın her anına uyum sağlayan bir teknoloji partneri haline getiriyor.
17-31 Mart tarihleri arasındaki FreeArc satış döneminde kullanıcılar, 500 TL sepet indirimi avantajına sahip olacak ve kayıp kulaklık desteği hediyesi elde edecekler.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Premix brülör teknolojisi ve paslanmaz çelik eşanjörü sayesinde; uzun ömürlü kullanım, verimli yanma ve düşük emisyon değerleri sunan Lotus yoğuşmalı kombi, ısıtma pazarında çıtayı yükseltmeye devam ediyor.
Türkiye iklimlendirme sektörünün öncü markalarından Termo Teknik, yoğuşmalı kombi ailesinin yeni üyesi Lotus kombiyi pazara sundu.
Termo Teknik Türkiye Satış Müdürü Cem Bayramoğlu, yeni Lotus yoğuşmalı kombi serisi ile ilgili şu değerlendirmelerde bulundu:
Üstün dayanım ve yüksek verim
“A sınıfı enerji verimliliğine (NOx Sınıf 6) sahip olan yeni Lotus yoğuşmalı kombi, premix brülör teknolojisi ve paslanmaz çelik eşanjörü sayesinde uzun ömürlü kullanım avantajı ve verimli yanma sağlıyor.
20, 26, 36, 42 kW kapasite seçenekleri bulunan Lotus yoğuşmalı kombi, ekonomik ve konforlu ısınmanın yanı sıra aynı anda birden fazla musluktan sıcak su kullanımına da olanak tanıyor.
Kullanıcı dostu
Lotus kombi; LCD ekranı, yeni nesil dokunmatik tuş takımı ve modern ara yüze sahip olan kontrol paneliyle de kullanıcı dostu çözüm sunuyor. Kullanım suyu sıcaklığını 30-65°C, tesisat suyu sıcaklığını ise 30-80°C aralığında kontrol etme imkânı sağlayan Lotus kombi, arıza durumlarında da arızanın çeşidi konusunda bilgi veriyor. Üstün dayanıma sahip olan yeni kombimizin işletim sistemindeki donma koruma fonksiyonu ise kombi çıkış suyu sıcaklığının 8°C den az olduğu durumlarda devreye girerek cihazı, donmaya karşı koruyor.
Kolay kurulum
Sadece 41,3 cm olan genişliği ve 2,5 cm olan montaj mesafesi ile mutfak gibi dar alanlarda kolay kurulum avantajı sunan Lotus kombi, estetik tasarımıyla da fark yaratıyor.” dedi.
Termo Teknik Hakkında
1966 yılında İstanbul’da kurulan Termo Teknik, radyatör üreticisi olarak ısıtma sektörüne giriş yapmıştır. Türkiye ve Avrupa’nın en büyük ısı sistemleri tedarikçisi olan Termo Teknik, 1999 yılında ısıtma alanında dünyanın en büyük şirketlerinden Stelrad Radiators Group (SRG) bünyesine katılarak, iç ve dış pazarlardaki gücünü artırmaya devam etmiştir.
İstanbul İstinye’deki fabrikasını 1991 yılında Çorlu’daki yeni modern tesisine taşıyan Termo Teknik, 2016 yılında tamamlanan yeni yatırımı ile yıllık 5 milyon metre üretim kapasitesine ulaşarak, dünyanın en büyük panel radyatör fabrikası haline gelmiştir.
84.000 metrekare arazi üzerine kurulu tesisinde yatırımlarına devam eden Termo Teknik, 2019 yılında 7. hattını, 2022 yılında ise 8. hattını kurmuştur. 2023 yılına gelindiğinde 100.000 metrekare açık, 57.063 metrekare kapalı alana ulaşan modern tesiste, yılda 5,5 milyon adeti aşan panel radyatör üretim kapasitesine ulaşılmıştır.
Türkiye’deki yatırımı 120 milyon doların üzerinde olan Termo Teknik, yıllardır ISO 500 listesinde en büyük sanayi şirketleri arasında yer almaktadır.
Yarım asrı aşkın süredir titizlikle ürettiği radyatör ürün gruplarını 7 kıtada, 50’nin üzerinde ülkeye ihraç eden Termo Teknik, ihracat şampiyonu olarak da sayısız ödüle layık görülmüştür.
Termo Teknik, ayrıca 2009 yılından bu yana Türkiye’de satışa sunduğu nitelikli kombi ve kazan ürün grubunda da büyümesini sürdürmektedir.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Kaspersky Incident Response analist raporundaki bulgulara göre geçerli hesaplar, 2024'te birincil saldırı vektörleri arasında giderek daha fazla kullanılmaya başladı ve vakaların %31,4'ünü oluşturdu. Kamuya açık uygulamalar ise %39,2 ile hala en yaygın saldırı vektörü konumunda yer alıyor.
Kaspersky Olay Müdahalesi Analist Raporu, olay müdahalesi noktasında yardım isteyen kuruluşların verilerini kullanarak 2024 yılında Kaspersky ekibi tarafından araştırılan siber saldırılar hakkında içgörüler sağlarken, çeşitli sektörlerdeki ve bölgelerdeki güvenlik tehditlerindeki eğilimleri vurguluyor. Rapor, kuruluşların güvenlik önlemlerini artırmalarına ve etkili olay müdahale stratejileri geliştirmelerine yardımcı oluyor.
Rapora göre yıllardır devam eden endişe verici eğilim eşliğinde, kamuya açık uygulamalar bir kez daha siber saldırılar için birincil vektör olarak öne çıktı ve 2024'teki vakaların %39,2'sini oluşturdu.
Geçerli hesaplar, olayların %31,4'ünü temsil ederek ve 2023'e kıyasla önemli bir artış göstererek ikinci en yaygın saldırı vektörü olarak konumunu sağlamlaştırdı. Bu artış, daha fazla saldırıyı kolaylaştırmak için darknet üzerinde satılan tehlikeye atılmış kimlik bilgilerinden yararlanan ilk erişim aracıları (IAB'ler) tarafından hedef alınan şirket sayısının arttığını da gösteriyor. Bu eğilim, IAB'lerin siber suç operasyonlarını kolaylaştırmada önemli bir rol oynadığı Hizmet Olarak Fidye Yazılımı (RaaS) bağlamında özellikle endişe verici bir eğilim gösteriyor. Veriler ayrıca bu vakalardaki kurbanların genellikle önceden tehlikeye atıldığını ve bunun da kimlik bilgilerinin hemen tespit edilmeden sızdırılmasına yol açtığını ortaya koyuyor.
Güvenilir ilişkiler bir önceki yıla göre artış göstererek saldırı vektörlerinin %12,8'ini oluştururken, kimlik avı neredeyse her on vakadan birinde (%9,8) kullanılan önemli bir tehdit olmaya devam etti.
Kaspersky Global Acil Durum Müdahale Ekibi Başkanı Konstantin Sapronov, şunları söyledi: "Siber tehditler gelişmeye devam ediyor ve saldırganlar şirketlerin savunmalarındaki en hassas noktalardan faydalanmak için farklı yöntemler uyarlıyor. Bu durum, kurumların yalnızca acil güvenlik önlemlerini güçlendirmekle kalmayıp, aynı zamanda ortaya çıkan risklerin önüne geçebilecek proaktif ve uyarlanabilir olay müdahale kültürü geliştirmelerine duyulan kritik ihtiyacı vurguluyor" dedi.
Kaspersky siber güvenlik uzmanları, işletmeleri olası tehditlerden korumak için şunları öneriyor:
• Sağlam parola politikaları ve çok faktörlü kimlik doğrulama süreçleri uygulayın.
• Yönetim portlarının genel erişimini kısıtlayın.
• Kamuya açık uygulamalar için yama yönetimi veya telafi önlemleri için sıfır tolerans politikası oluşturun.
• Çalışanların yüksek güvenlik seviyelerini korumasını sağlayın.
• Siber suçlular nihai hedeflerine ulaşmadan önce saldırıyı erken aşamalarda tespit etmek ve durdurmak için Kaspersky Incident Response veya Kaspersky Managed Detection and Response gibi hizmetleri kullanın.
The full Incident Response analyst report 2024 is available via this link.
Olay Müdahale analisti raporu 2024'ün tamamına bu bağlantıdan ulaşabilirsiniz.
Kaspersky hakkında
Kaspersky, 1997 yılında kurulmuş küresel bir siber güvenlik ve dijital gizlilik şirketidir. Bugüne kadar bir milyardan fazla cihazı yeni ortaya çıkan siber tehditlere ve hedefli saldırılara karşı koruyan Kaspersky'nin derin tehdit istihbaratı ve güvenlik alanındaki uzmanlığı, dünyanın dört bir yanındaki işletmeleri, kritik altyapıları, kamu kurumlarını ve tüketicileri korumak için sürekli olarak yenilikçi çözümlere ve hizmetlere dönüşüyor. Şirketin kapsamlı güvenlik portföyünde lider uç nokta koruması, özel güvenlik ürünleri ve hizmetlerinin yanı sıra sofistike ve gelişen dijital tehditlerle mücadele etmek üzere Cyber Immune (Siber Bağışıklık) çözümleri de yer alıyor. 200 binden fazla kurumsal müşterinin en değer verdikleri varlıklarını korumalarına yardımcı oluyoruz. www.kaspersky.com adresinden daha fazla bilgi edinebilirsiniz.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Anker, ses teknolojileri alanındaki öncü markası Soundcore ile kullanıcılarına benzersiz bir deneyim sunmaya devam ediyor. Yüksek performanslı kulaklık ve ses sistemleriyle bilinen Soundcore, yeni hoparlörü Soundcore Rave 3 ile müzik deneyimini yeniden tanımlıyor. Yüksek ses kalitesi, güçlü baslar ve etkileyici ışık gösterileriyle donatılmış olan bu hoparlör, hem iç hem de dış mekânlarda unutulmaz bir atmosfer yaratıyor. Rave 3 yapay zekâ destekli karaoke modları, çift kablosuz mikrofon desteği ve 100 metrekareye kadar ses kapsama alanıyla kullanıcılarına üstün bir performans sunuyor.
Hem parti hoparlörü hem de karaoke makinesi
Güçlü Ses Çıkışı: 160W çıkış gücü ve 106dB seviyesine kadar ses sağlayan Rave 3, etkileyici bir ses deneyimi sunar.
Karaoke Modu: Yapay zekâ algoritmasıyla herhangi bir şarkıdan vokalleri kaldırabilir, kullanıcıların rahatça şarkı söylemesine olanak tanır. Farklı reverb modları ve vokal EQ ayarları, profesyonel düzeyde bir karaoke deneyimi sunar.
Uzun Pil Ömrü: 12 saatlik kesintisiz çalma süresi partilerin sonuna kadar eğlencenin devam etmesini sağlar.
Gelişmiş Bağlantı Özellikleri: Auracast teknolojisiyle 100'den fazla hoparlörü birbirine bağlayabilir ve TWS modunda stereo ses deneyimi yaşayabilirsiniz.
Kullanıcı Dostu Tasarım: Hoparlör üzerindeki butonlar veya Soundcore uygulaması aracılığıyla ışık modlarını ve ses ayarlarını kolayca kontrol edebilirsiniz.
Anker hakkında:
Yaşamı kolaylaştıran akıllı teknolojilere öncülük eden Anker, 2011 yılında Silikon Vadisi’nde kuruldu. Bugün Anker, şarj teknolojisi, kulaklık, hoparlör ve akıllı telefon aksesuarlarıyla ABD, Avrupa, Asya, Ortadoğu gibi birçok pazarda lider konumda yer alıyor. Euromonitor International Ltd. 2020, 2021, 2022 ve 2023 yıllarındaki perakende satış değerlerine göre ölçülen Ekim 2024’te tamamlanan araştırmaya göre Anker dört yıl üst üste dünyanın 1 numaralı tüketici elektroniği şarj markası seçilmiştir. Anker ayrıca Soundcore, eufy, Nebula, AnkerMake ve Anker Solix kategori markalarıyla tüketicilere kaliteli, yüksek performanslı ve akıllı teknolojiler sunuyor. Anker Türkiye’de şarj cihazları, taşınabilir bataryalar, taşınabilir projeksiyon cihazları, bluetooth kulaklıklar, ve hoparlörler, güvenlik kameraları kategorilerinde ürünlerini tüketicilerle buluşturuyor.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Geleceği Beslemek’ misyonuyla sağlıklı çiftlik hayvanları yetiştirilmesine yönelik çalışmalarını sürdüren Trouw Nutrition, Avrupa ve Orta Asya (ECA) Liderlik Konferansı’nı Türkiye’de gerçekleştirdi. Türkiye pazarına yönelik yeni projelerin gündeme taşındığı konferans, şirketin uluslararası kilit yöneticilerini İstanbul’da buluşturdu. Özellikle sürdürülebilir tarım ve hayvancılık uygulamalarına odaklanan şirket, etkinlikte ruminant çiftliklerinde karbon salınımını azaltmayı hedefleyen Carbon Reduction Programı ve kanatlı çiftliklerinde hayvanların yaşam süresini uzatarak kaynak kullanımını optimize eden Layer Longevity Programı’nı Türkiye’de hayata geçireceğini duyurdu. Ayrıca, buzağıların sağlıklı büyümesini sağlayan ve çiftliklerde verimliliği artıran inovasyon ürünü Sprayfo - Ultimo buzağı mamasının da pazara sunulacağı açıklandı. Türkiye’nin yıllık ortalama yüzde 2,3’lük büyüme oranıyla Avrupa’nın en büyük 2’nci yem pazarı konumunda olduğunu söyleyen Trouw Nutrition Türkiye Ülke Müdürü Gonca Altıntaş, bu büyümeye paralel olarak yatırım süreçlerini hızlandıracaklarını vurguladı.
Hayvancılık sektörünün inovatif çözüm ortağı Trouw Nutrition, Avrupa ve Orta Asya (ECA) bölgesindeki 10’dan fazla ülkede başarılı çalışmalara imza atan yaklaşık 110 üst düzey yöneticisini İstanbul’da bir araya getirdi. Trouw Nutrition Türkiye Ülke Müdürü Gonca Altıntaş’ın ev sahipliğinde düzenlenen ECA Konferansı’nda, 2024 yılının değerlendirmesi yapılırken 2025 yılının stratejileri de masaya yatırıldı. Sektörün geleceğine yönelik verimli adımların atıldığı konferansta, Trouw Nutrition Avrupa ve Orta Asya (ECA) Genel Müdürü Pieter Bastiaanssen, Nutreco Chief Digital Officer' Maarten Bijl ile Trouw Nutrition COO’su Eduardo Alberto, Avrupa ve Orta Asya bölgelerinde uygulanan stratejiler hakkında önemli bilgiler verdiler.
“Türkiye hayvan yemi alanında dünyanın en büyük 10 pazarından biri”
Türkiye gibi hızla büyüyen pazarlarda sürdürülebilirlik konusunda farkındalık yaratmanın önemine değinen Trouw Nutrition Türkiye Ülke Müdürü Gonca Altıntaş, şu ifadeleri kullandı: “Türkiye’nin bu yılki ECA Konferansı’na ev sahipliği yapması, ülkemizin hayvancılık ve yem sektöründeki büyüme potansiyeliyle doğrudan ilişkili. Türkiye, yıllık ortalama yüzde 2,3’lük büyüme oranıyla Avrupa’nın en büyük 2’nci, dünyanın ise en büyük 10’uncu yem pazarı konumunda. Trouw Nutrition olarak, 2000’li yılların başından bu yana Türkiye pazarında faaliyet gösteriyor ve sektörün önde gelen oyuncuları arasında yer alıyoruz. Uluslararası alanda yaklaşık 110 üst düzey yöneticimizin katılımıyla gerçekleştirdiğimiz konferansımız, Türkiye’nin bölgesel önemini bir kez daha gözler önüne serdi. Buradan hareketle Türkiye pazarına yönelik yeni projeler de konferansta gündeme geldi. Bu kapsamda 2024 yılının en önemli inovasyon ürünü olarak buzağıların genetik potansiyelinden ilham alınarak geliştirdiğimiz patenli Sprayfo - Ultimo buzağı mamasını Türkiye pazarına sunmayı planlıyoruz. Bu yenilikçi ürünümüzle, buzağıların sağlıklı büyümesini destekleyerek çiftliklerin verimliliğini artırmayı hedefliyoruz. Küresel çapta sektörün lider oyuncularından biri olarak, Türkiye’deki yatırım süreçlerimizi hızlandırıp uzun vadeli büyüme hedeflerimize ulaşmak için çalışmalarımızı artan bir ivmeyle sürdüreceğiz.”
Sürdürülebilirlik odaklı çözümler tanıtıldı
Yem sektörüne yönelik inovatif çözümlerin de geniş yer bulduğu konferansta, Nutreco’nun Chief Digital Officer’ı Maarten Bijl, dijitalleşmenin sektör için vazgeçilmez bir unsur haline geldiğini belirtti. Bijl ayrıca, yapay zekâ ve otomasyonun süreçleri iyileştirmede oynayacağı kritik rolü de vurguladı. Diğer yandan konferansta, sürdürülebilirliği odaklandığı en önemli konuların başına alan Trouw Nutrition’ın sürdürülebilir tarım ve hayvancılık uygulamalarının çevresel ve ekonomik faydaları ele aldı. Bu bağlamda şirket, ruminant ve kanatlı sektörleri için geliştirdiği Carbon Reduction Programı ve Layer Longevity Programı’nın tanıtımlarını yaptı. Carbon Reduction Programı özellikle ruminant çiftliklerinde karbon salınımını düşürürken, Layer Longevity Programı ise kanatlı çiftliklerinde hayvanların yaşam süresini uzatarak kaynak kullanımını optimize edecek. Layer Longevity Programı kapsamında, 100 hafta boyunca 500 yumurta verimini hedefleyen stratejiler de uygulanarak sürdürülebilir üretim desteklenecek.
Nutreco Hakkında???
100 yılı aşkın deneyimiyle Nutreco, hayvan besleme konusunda Trouw Nutrition ve akuakültür balıkçılığı yemleri konusunda Skretting markalarıyla global bir lider olarak faaliyetlerini sürdürüyor. Nutreco’nun dünya çapında 30’dan fazla ülkede yaklaşık 100 üretim tesisi ve sekiz araştırma merkezi bulunuyor. 10 bin yetkin çalışanı yaptıkları her işte sürdürülebilirliğin en öncelikli odak noktası olmasını sağlayacak şekilde ‘Geleceği Besleme’ misyonu çerçevesinde çalışıyor. Çözümlerini beslemenin ötesine ulaştıran Nutreco, müşterilerinin artan nüfus için daha fazla besini sürdürülebilir şekilde üretmelerine yardımcı olmak üzere sınıfının en iyi tavsiye ve teknolojilerini sunuyor. NuFrontiers ekibi değer zinciri üzerinden gelecek nesil çığır açan yeniliklerin tanımlanması, geliştirilmesi ve bu alanda yatırım yapılması için çalışıyor. Nutreco, çok uluslu bir aile kuruluşu olan SHV Holdings N.V’nin bir iştirakidir.???
www.nutreco.com/???
Trouw Nutrition ve Trouw Nutrition Türkiye Hakkında???
Müşterilerinin sağlıklı çiftlik hayvanları yetiştirmelerine yardımcı olmak için kendisini 90 yıldır inovasyona adayan Trouw Nutrition, hem sektör hem de dünyanın her yerindeki insanlar için daha sürdürülebilir bir gelecek inşa etmeyi derinden önemsiyor. Kaliteli et, yumurta ve süt üretimine yardımcı olmak için bilimin ve teknolojinin ışığında hareket eden şirket; gıda üreticilerini, tavsiye ve verileri parmak uçlarına getiren?teknolojisiyle destekliyor. Trouw Nutrition, 39 ülkede 8 binden fazla çalışanı ile yemden işlenmiş gıdaya kadar besin zincirinin karşılaştığı zorlukları çözmek ve müşterilerine yardımcı olmak amacıyla çalışmalarını gerçekleştiriyor. Trouw Nutrition’ın geniş yem spesiyaliteleri, yem katkıları, premiksler, besleme modelleri ve hizmetler portföyü, markayı yem, çiftlik ve sağlıkta sürekli artan uzmanlığıyla birlikte her müşterinin yerel durumuna uygun, ihtiyaca özel, entegre çözümlerin oluşturulması konusunda sınırsız olanaklar sağlayan tek durak noktası haline getiriyor. Trouw Nutrition, 105 ülkede çiftçiler, kendi yemini üreten işletmeler, yem üreticileri, entegre üreticiler ve distribütörlere ihtiyaç duydukları her yerde destek oluyor. Doğru beslemenin ve iyi çiftlik yönetiminin endüstriyi ve hatta gezegeni dönüştürebileceğine inanan Trouw Nutrition, bu hedefle günümüzün yemden işlenmiş gıdaya uzanan besin zincirinin sürdürülebilir işleyişi için çalışıyor. Global marka gücünü yerel pazarın dinamiklerine hâkim olma yetisiyle birleştiren Trouw Nutrition Türkiye, Ankara’da bulunan genel merkezi, Konya’daki üretim tesisi ve İzmir’de Lojistik Merkezi ile faaliyetlerini gerçekleştiriyor. Trouw Nutrition Türkiye; global ağı, güçlü Ar-Ge yapısı, kaliteli, geniş ve artırılabilir ürün gamı, çözüm odaklı hizmet ve servisleri, deneyimli insan kaynağı, teknolojik ve dijital alt yapısı ile 2007 yılından bu yana her yıl artan bir ivmeyle Türkiye’de faaliyetlerini sürdürüyor.????
www.trouwnutrition.com.tr/???
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Huawei ve Türkiye Bilişim Derneği (TBD), Türk kadın bilişimcilere yönelik bulut geliştirme eğitim programını ve küresel geçerliliğe sahip sertifikasyon programını hayata geçirdi. Katılımcıların sertifikaları, 14 Mart’ta Huawei Türkiye ofisinde düzenlenen törenle takdim edildi. Ödül töreninde ayrıca, ‘Teknolojide Kadın Olmak’ temalı panel de düzenlendi.
Huawei ve Türkiye Bilişim Derneği iş birliğiyle düzenlenen ‘TBD Bilişim Kadınları’ HUAWEI Cloud Sertifika Programı, Türk kadınlarını bilişim sektöründe küresel ölçekte rekabetçi hale getirmeyi amaçlayan önemli bir girişim olarak öne çıkıyor. Program, Türkiye Bilişim Derneği’nin teknoloji ekosistemini destekleme misyonu ve Huawei’in bilişim yetenekleri geliştirme hedefleri doğrultusunda oluşturuldu.
Üniversitelerin bilim, teknoloji, mühendislik, matematik bölümlerinde okuyan ve 31 Aralık 2021 sonrasında mezun olmuş tüm kadınların katılabildiği eğitim programı, 15 Eylül 2024'te başladı. 315 öğrencinin başvurduğu programda, toplam 146 kadın bilişimciye bulut geliştirici eğitimi verildi. Eğitim sonunda sınavı başarıyla geçen 59 öğrenci, üç yıl boyunca küresel geçerliliğe sahip ‘Bulut Geliştirici Sertifikası’ almaya hak kazandı.
‘TBD Bilişim Kadınları’ sertifika töreni, 14 Mart’ta Huawei Türkiye ofisinde gerçekleştirildi. Etkinliğin açılış konuşmasını gerçekleştiren Huawei Türkiye Yönetim Kurulu Direktörü İbrahim Ma, “Kadınların teknoloji dünyasında daha fazla yer almasıyla, daha adil bir dijital gelecek inşa edileceğine inanıyoruz. Huawei olarak, kadınların bu dönüşümde daha güçlü roller üstlenmesini desteklemeye ve dijitalleşmenin kapsayıcı bir şekilde ilerlemesini sağlamaya kararlıyız. Bugün burada, kadınların teknoloji dünyasındaki liderliğini ve genç yeteneklerimizin başarılarını görmek, geleceğe olan inancımızı daha da güçlendiriyor” dedi.
Türkiye Bilişim Derneği Genel Başkanı Rahmi Aktepe ise Huawei ile gerçekleştirilen iş birliğinin Türkiye’nin dijital geleceği açısından taşıdığı öneme dikkat çekerek, “Teknoloji üreten, rekabetçi ve sürdürülebilir bir dijital ekosistem inşa etmek ancak nitelikli insan kaynağıyla mümkündür. Türkiye Bilişim Derneği olarak, kadınların teknoloji sektöründeki varlığını artırmanın, inovasyonu güçlendireceğine ve ülkemizin dijital dönüşümüne ivme kazandıracağına inanıyoruz. Huawei ile gerçekleştirdiğimiz iş birliği, teknoloji alanında donanımlı bireyler yetiştirmek ve ülkemizin dijital geleceğine yön vermek adına büyük bir değer taşıyor. ‘Huawei Bulut Bilişim Teknolojileri Yetenek Programı’, gençlerin teknoloji alanındaki uzmanlıklarını geliştirmelerine destek olurken, aynı zamanda Türkiye’nin bilişim sektöründeki yetkin insan kaynağını artırmaya katkı sağlıyor” dedi.
‘Kadın Liderlerden İlham Verici Hikayeler’
Sertifika töreni programı kapsamında; kadınların teknoloji ekosistemindeki varlığını artırmak, sektörde fırsat eşitliğini desteklemek ve genç yetenekleri teşvik etmek amacıyla düzenlenen ‘Teknoloji Sektöründe Kadın Olmak’ paneli de düzenlendi. ‘Liderlerden İlham Verici Hikayeler’ temasıyla hayata geçirilen panelde, sektörün önemli isimleri deneyimlerini paylaşırken, kadınların teknoloji dünyasındaki konumunu güçlendirmeye yönelik çözümler ele alındı.
Panelde; Türkiye Cumhuriyeti Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Haberleşme Genel Müdür Yardımcısı Esma Dilek, Türkiye Bilişim Derneği Kadın Çalışma Grubu Başkanı Dilek Şen Karakaya, Türkiye Sigorta Bilgi Teknolojileri Genel Müdür Yardımcısı Çiğdem Kılıç, Gantek Bilgi Teknolojileri Genel Müdür Yardımcısı Asiye Yiğit ve Huawei Cloud Türkiye Ticari Pazar ve Startup Direktörü Esra Bilgin konuşmacı olarak yer aldı. Programın moderatörlüğünü ise Huawei Cloud Türkiye Pazarlama Direktörü Seda Özden Erdal üstlendi.
Panelde, sektörün başarılı isimleri kendi kariyer yolculuklarını ve kadınların teknoloji alanındaki yükselişine dair ilham verici hikayelerini paylaştı.
Türkiye Cumhuriyeti Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Haberleşme Genel Müdür Yardımcısı Esma Dilek yaptığı konuşmada kadınların teknoloji dünyasındaki rolünü ve etkisini vurgulayarak, “Teknoloji sektörü, sürekli gelişen ve dönüşen bir ekosistem. Bu dönüşüm sürecinde kadınların aktif rol alması sadece bir eşitlik meselesi değil. Aynı zamanda daha yenilikçi, kapsayıcı ve sürdürülebilir bir geleceğin temel taşı. Kadınların teknolojiye katılımı arttıkça, dijital dönüşüm de hayal ettiğimizden çok daha çözüm odaklı bir sürece dönüşüyor. Başarı, zorluklarla başa çıkma azmi, disiplin ve tutku ile mümkündür. Kadınlar kendilerine inanmalı, fırsatları değerlendirmeli ve büyük düşünmeliler. Huawei’in düzenlediği bu etkinlik, kadınların teknoloji ekosistemindeki rolünü daha da güçlendirmek adına büyük bir adım” ifadelerine yer verdi.
Türkiye Sigorta Bilgi Teknolojileri Genel Müdür Yardımcısı Çiğdem Kılıç ise yaptığı değerlendirmede, “Teknoloji, iş dünyasında bir köprü gibi; fırsatları eşitleyen, sınırları kaldıran ve herkese ilerleme şansı tanıyan en güçlü araçlardan biri. Kadınlar, bu köprünün yalnızca bir parçası değil, onun en sağlam temel taşları. Kadınların teknolojiye bakış açısı, yalnızca bireysel başarı hikayelerine katkıda bulunmakla kalmıyor, aynı zamanda sektörün dinamizmini, çeşitliliğini ve yenilikçiliğini besleyen bir akım yaratıyor. İnovasyonun pusulası, kadınların dokunuşuyla şekillenirken, teknoloji dünyası ancak onların varlığıyla gerçekten sürdürülebilir ve kapsayıcı bir geleceğe ilerleyebilir” dedi.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
1980'lerin Renault 5 Turbo ve Turbo 2 modellerinin modern ve elektrikli versiyonu olan Renault 5 Turbo 3E, markanın her zaman öne çıkan yenilikçi, cesur ve rekabetçi ruhunu; Alpine'in sportif ve özel elektrikli modeller geliştirme konusundaki uzmanlığıyla birleştiriyor.
. Özel platformu, güç-aktarma sistemi ve agresif tasarımıyla yeni bir otomobil sınıfı yaratıyor: mini süper otomobiller.
Renault 5 Turbo 3E, 2027 yılının ilk yarısında yollara çıkacak. Ayrıca sadece 1.980 adet üretilecek ve bunların her biri özel olarak numaralandırılacak.
Üstün Performans ve Teknik Özellikler
Renault 5 Turbo 3E, 540 HP güç üreten arkadan itişli çift motorlu bir elektrikli aktarma sistemine sahip.
0-100 km/s hızlanması 3,5 saniyenin altında, maksimum hızı ise 270 km/s.
4.800 Nm ile oldukça etkileyici bir tork
800V mimarisi sayesinde 350 kW DC hızlı şarj desteği ile bataryası sadece 15 dakikada %15’ten %80’e dolabiliyor.
70 kWsa bataryası ile 400 km’nin üzerinde bir menzil söz konusu. (WLTP onay aşamasında).
Karbon üst gövdesi ile yaklaşık 1.450 kg ağırlığa sahip.
Arkadan itişli, iki bağımsız elektrik motoru, geliştirilmiş drift destek sistemi ve ralli tarzı dikey el freni onu benzersiz sürüş deneyimi sunan bir model haline getiriyor.
Renault 5 Turbo 3E’nin üretiminde; A110 E-ternity, A290 ve A390 ile elektrikli spor otomobiller konusunda uzmanlaşan Alpine mühendisleri, performansa yönelik süreçleri bizzat ele aldılar. Renault’nun yenilikçi, cesur ve rekabetçi ruhu ile Alpine'in sportif ve özel elektrikli modeller geliştirme konusundaki uzmanlığı, R5 Turbo 3E’de bir araya geldi.
Aerodinamik Verim ve Coşkulu Bir Tasarım
Renault 5 Turbo 3E’nin tasarımı, orijinal R5 Turbo’nun ikonik hatlarını modern aerodinamik unsurlarla harmanlıyor.
Kaput üzerindeki hava girişleri, aerodinamik verimliliği artırıyor. Önde ve arkada LED ışık imzaları, klasik R5 Turbo’nun modern bir yorumunu sunuyor.
Genişletilmiş çamurluklar, büyük arka spoyler ve sportif difüzör, modelin agresif karakterini vurguluyor. Özel tasarlanmış 20 inç jantlar, üstün yol tutuşu ve performans sağlıyor.
İleri Teknoloji ile Donatılmış İç Mekân
Renault 5 Turbo 3E, sürücü odaklı, sportif ve bağlantılı bir iç mekanla öne çıkıyor.
10,1” dijital gösterge paneli ve 10,25” OpenR dokunmatik ekran, navigasyon, sürüş modları ve eğlence sistemlerini bir arada sunuyor.
Google entegre OpenR Link sistemi, sürekli güncellenen harita ve bağlantı hizmetleriyle geliyor. Karbon bileşenler, premium Alcantara döşemeler ve altı noktalı emniyet kemerleri yarış otomobili ruhuna uygun sportif bir yaklaşım ortaya koyuyor.
MULTI-SENSE üzerinden Kar, Normal, Spor ve drift-yardım işlevini de içeren Yarış olmak üzere dört sürüş modu bulunuyor.
Tamamen Kişiselleştirilebilir
Renault 5 Turbo 3E, geniş kişiselleştirme seçenekleriyle her kullanıcının kendi tarzını yansıtmasına olanak tanıyor.
Renault 5 Turbo 3E, seri üretim modellerdeki “Rouge Grenade” rengi veya “Tour de Corse 1982” ralli modelinin sarı, beyaz ve siyah yarış renkleri gibi Renault 5 Turbo ve Turbo 2 modellerinin tarihi tasarımını hatırlatan farklı dış ve iç renk seçenekleriyle sunulacak.
Ayrıca kullanıcılar koltuk döşemelerinden iç konsola kadar geniş bir kişiselleştirme imkânı ile kendi özel Renault 5 Turbo 3E’lerini tasarlayabilecek.
Sınırlı Üretim
Renault 5 Turbo 3E, sadece 1.980 adet üretilecek ve her bir otomobil, üretimine özel numaralandırılacak. Bu sayı, orijinal Renault 5 Turbo’nun piyasaya çıktığı yıl olan 1980’e gönderme yapıyor.
Model; Avrupa, Orta Doğu, Japonya ve Avustralya gibi önemli pazarlarda satışa sunulacak.
Siparişleriniz sadece "1 saat" içerisinde hesabınızda.
Siparişlerinizin gönderimi, aynı gün içerisinde yapılır.
256-bit şifreleme ve 3D Secure ile güvenli ödeme.
Ürünlerimizin tümü sertifikalı ve orijinaldir.