Tüm Alışverişlerinizde Kargo Bedava.
Sepetiniz Boş
Görünüşe göre henüz seçim yapmamışsınAlışverişe Başla
ürün bulundu.
Altın ve Dolara yön veren güncel finans haberlerini kaçırma...
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Türkiye Deri Vakfı'nın (TÜRDEV) yeni başkanı, İstanbul Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği'nin (İDMİB) de Yönetim Kurulu Başkanı olan Güven Karaca oldu. TÜRDEV'in Türkiye Ayakkabı Sanayicileri Derneği (TASD), Türkiye Deri Sanayicileri Derneği (TDSD), Saraciye Sanayicileri Derneği (SSD), Kürk Sanayicileri ve İş Adamları Derneği (KSİAD), Ayakkabı Yan Sanayicileri Derneği (AYSAD), Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB), İstanbul Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği (İDMİB), Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı (KOSGEB), bölge OSB'leri ve sektörün önde gelen firmalarının bir araya geldiği bir oluşum olduğuna dikkat çeken Güven Karaca; "Deri sektörünün geliştirilmesi, desteklenmesi ve sektörün sorunlarına önlem alarak çözümler sunmayı amaçlayan TÜRDEV; aynı zamanda araştırma ve geliştirme çalışmalarını destekleyerek, sektörün geleceğini teminat altına almak için oluşturulan bir kuruluş. Sektörümüzün ölçek sorununu çözmek, TÜRDEV Başkanlığı görevi sürecimde de en önemli gündem maddelerimizden biri olacak." dedi.
İNSAN VE EĞİTİM ÖNCELİĞİMİZ
TÜRDEV'in temel hedeflerinin sektöre, insana ve eğitime fayda sağlamak olduğunu dile getiren Güven Karaca, "İnsan kaynağı bugün sektörlerimizin hedeflerine ulaşmasında en önemli unsur. İmalat, ihracat, globalleşme, transit ticaret gibi hedeflere ulaşılabilmesi için insan kaynağı çok büyük önem taşıyor. İnsan olmadan, sektörde deneyimli çalışanlar olmadan hedeflere ulaşmamız imkansız. Nitelikli insan kaynağına ulaşmanın birinci kuralı ise eğitimdir. Yeni dönemde de her zaman olduğu gibi TÜRDEV'in önceliği insan ve eğitim olacak. Eğitim ve insan kaynağımız üretimimizin temeli, ekonomimizin direği, vatanımızın teminatıdır." diye konuştu.
'ORTAK AKILLA SEKTÖRÜMÜZE BİRLİKTE YÖN VERECEĞİZ'
TÜRDEV'in bünyesinde vakfa bağlı olan birçok sivil toplum kuruluşunun bulunduğunu belirten Güven Karaca "Vakfımızın paydaşı diğer sivil toplum kuruluşlarıyla koordineli bir şekilde çalışarak ortak akıl üreteceğiz. Sektörümüzün menfaatlerini hep beraber savunacağız ve geleceğine yön vereceğiz. Hep birlikte sektörümüzü güçlendirecek uluslararası rekabet gücünü artıracağız." ifadelerini kullandı.
OpenAI'nin ChatGPT'sine benzer kendi yapay zeka aracını tanıtan Alibaba'nın bulut birimi geniş dil modelinin teste açık olduğunu söyledi. Teknolojinin yakın zamanda şirketin tüm aplikasyonlarına entegre edilmesi bekleniyor.
Çinli teknoloji şirketi Alibaba Group, OpenAI'ın geliştirdiği yapay zeka sohbet robotu ChatGPT'ye rakip geliştirdiği yapay zeka uygulamasını tanıttı. Şirket tarafından teknolojinin yakın zamanda şirketin tüm aplikasyonlarına entegre edileceğini söyledi.
Cuma günü Alibaba Cloud'un resmi WeChat hesabında yapılan duyuruya göre hizmetin adı "Tongyi Qianwen" olduğu duyurulmuştu.
İlk olarak Alibaba'nın işyerinde mesajlaşma uygulaması olan DingTalk'a entegre edilecek olan Tongyi Qianwen, toplantı notları almak, iş teklifi taslakları oluşturmak için kullanılabilecek. Tongyi Qianwen, Alibaba'nın sesli asistan ürünü Tmall Genie'ye de entegre edilecek.
Alibaba CEO'su Daniel Zhang katıldığı canlı yayında bu teknolojinin "üretime, çalışma ve hayatlarımızı yaşama şeklimize büyük değişiklikler getirecek" diye konuştu.
bloomberght.com internet sitesinde yayınlanan sözkonusu habere aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz:
https://www.bloomberght.com/alibaba-yapay-zeka-teknolojisini-tanitti-2329638
BRENT
Dar bantta sıkışık bir seyir izleyen Brent Petrol dün günü %0.66 oranında değer kaybı ile 84.11$ seviyesinden tamamladı.
Yatay hareketine devam eden brent petrolün teknik göstergelerinde bozulmalar mevcut ancak kısa vadeli yükselen kanal içindeki hareketine devam ettiği için şimdilik bakışımızı olumlu olarak koruyoruz.
Yükselen kanalın alt bandı olan 83.90$ seviyesinin üzerinde kalındığı sürece güç korunacaktır.
Yükseliş trendinin tekrar ivme kazanabilmesi açısından 86.50$ direncinin üzerinde kapanış gerçekleşmeli.
DESTEK
83.90
80.30
79.00
DİRENÇ
86.50
89.00
96.00
A1 Capital Menkul Değerler A.Ş.
www.a1capital.com.tr
***
Yasal Uyarı
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Ege Serbest Bölgesinin ticaret hacmi 2022 yılının aynı ayları ile kıyaslandığında Ocak ayında yüzde 23.2, Şubat ayında yüzde 9.5 ve Mart ayında yüzde 15.9 oranlarında artış gösterdi. Bölgenin yılın ilk çeyreğinde sağladığı toplam ticaret hacmi 1 milyar 465 milyon doların üzerine çıktı.
Ege Serbest Bölgesi, 2020 yılında 3.8 milyar dolar olan ticaret hacmini 2021 yılında yüzde 21.5 ile 4.6 milyar dolara ve 2022 yılında da yüzde 13.5 artışla 5.3 milyar doların üzerine çıkarmıştı. Söz konusu yılların Covid 19 pandemisi ve devamında gelen küresel ekonomik krizin etkilediği yıllar olduğuna dikkat çeken Ege Serbest Bölge Kurucu ve İşleticisi A.Ş. (ESBAŞ) Yürütme Kurulu Başkanı Dr. Faruk Güler, "Her yıl dış ticaret fazlası veren ESB, bu yılın ilk çeyreğinde yurt dışından gerçekleştirdiği yüzde 75 oranında dış ticaret fazlası vermiştir. Bölgemiz, Türkiye'nin cari açık sorununu düzeltmek istediği son 3 yıldır ekonomimize büyük fayda sağlıyor" dedi.
Ege Serbest Bölgesinin Türkiye'nin dış ticaret dengesine artı değer kazandıran bir bölge olma özelliğini uzun yıllardır sürdürdüğünü vurgulayan Dr. Faruk Güler, bölgedeki firmaların ihracatlarını arttırmayı bu yılın ilk çeyreğinde de sürdürdüğünü kaydetti. Dr. Faruk Güler, önceki yılın aynı ayları ile karşılaştırıldığında ESB'nin ihracatının Ocak ayında yüzde 20.4, Şubat ayında yüzde 6.8 ve Mart ayında yüzde 28 artığını ve 2023'ün ilk çeyreğinde önceki yılın aynı dönemine göre toplamda 106 milyon dolar daha fazla ihracat yapıldığını kaydetti.
İstihdam Artışı Devam Ediyor
Bölgede 2022 yılında 16 yeni firma faaliyete geçerken, mevcut firmaların da büyümesiyle birlikte 2 bin 70 kişinin işe alındığını ve geçtiğimiz yıl ESB'de toplam istihdamın 23 bin 370 kişiye ulaştığını hatırlatan Dr. Güler, istihdamın bu yılda artmaya devam ettiğini ve Şubat ayı itibariyle 24 bin 164 toplam çalışana ulaşıldığını kaydetti. Dr. Faruk Güler, bölgenin sağladığı istihdam ve ihracat artışıyla ilgili şu değerlendirmeyi yaptı: "Biz kuruluşumuzdan beri yatırımcı şirketleri bütün dünyada araştırdık ve özellikle otomotiv yan sanayisinde, havacılık sektöründe en iyi iş yapan firmaları bölgemize yatırım yapmaya ikna ettik. Bunların dışında bölgemizde tekstil ve farklı sektörler var. Ama bunların hepsi markalaşmış, teknoloji üreten ve sürekli ihracat yapabilecek firmalar. Dolayısıyla buradaki şirketler yüksek katma değerli üretim yapıyorlar ve ürettiklerinin yüzde 85'ini yurt dışına satıyorlar. Türkiye'nin ihracatta kilo başına ortalama değeri 1-1,5 dolar düzeyindeyken bölgemizde bu değer 8-9 dolarları buluyor. Bugün bütün serbest bölgelerin toplam ihracatının yüzde 25'ini Ege Serbest Bölgesi gerçekleştiriyor. Yine İzmir'in toplam ihracatının yüzde 20'sine yakınını bölgemiz yapıyor. Ancak bu noktaya hemen ulaşmadık. Bizim 33 yıl boyunca süren bir iş felsefemiz ve iş planımız var. Bu sayede güzel bir örnek ortaya koyduk. "
Başarılı Model Bergama'da da Yükseliyor
Dr. Güler, serbest bölge uygulamalarında dünyadaki en başarılı örneklerden biri olmuş Ege Serbest Bölgesi modelini yaygınlaştırmak gerektiği düşüncesinden hareketle, yeni bir serbest bölgeyi Bergama'ya kurduklarını belirterek, "BASBAŞ tüzel kişiliği ile Bergama'da kurduğumuz Batı Anadolu Serbest Bölgesi 2,5 milyon metrekare alana sahip ve tam kapasiteye ulaştığında 20 bin kişiye doğrudan istihdam sağlayacak. Bölge kurulduğu andan itibaren yatırımcının ilgisini çekmeye başladı. Tam kapasiteye ulaştığında yıllık 4 milyar doların üzerinde ticaret hacmine ve 2 milyar doların üzerinde ihracat rakamına ulaşacak olan Batı Anadolu Serbest Bölgesi, Ege Serbest Bölgesi gibi sağlayacağı ekonomik aktivite ile İzmir ve ülke ekonomisine güç katacak ve özellikle bulunduğu Kuzey Ege'nin talihini değiştirecektir" diye konuştu.
Batı Anadolu Serbest Bölgesindeki çalışmalar hakkında da bilgi veren Dr. Faruk Güler, 18 Mart Çanakkale Köprüsü ile İstanbul'u by-pass ederek Avrupa'ya en kısa ve hızlı karayolu bağlantısına ve Aliağa limanları ile deniz yolu bağlantısına sahip olan bölgenin elektrik, su ve telekomünikasyon altyapısının hazır olduğunu ve bazı inşaatların başladığını belirtti ve Bölgede 2024 yılında fabrika bacalarının tütmeye başlayacağını sözlerine ekledi
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB), ülkemiz ekonomisine önemli katkılar sunan hazır beton sektörünü 2022 yılı özelinde kapsamlı olarak analiz eden “Hazır Beton Sektör Raporu”nu yayımladı. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Merkez Bankası, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) verileri ile THBB üyelerinin, THBB dışındaki üreticilerin ve tedarikçilerin sağladığı bilgiler ışığında hazırlanan Rapor, Türkiye ekonomisi, inşaat sektörü ve hazır beton sektörüne yönelik detaylı analizler, değerlendirmeler ve projeksiyonlar içeriyor. Türkiye’nin hazır beton üretiminde Avrupa’da lider ülke konumunu sürdürdüğünü gösteren Rapor, hazır beton sektörünün 32 milyar Türk lirasını aşan cirosu, 37 bini aşan istihdam hacmi ve yıllık 105 milyon metreküpü bulan üretimiyle Türkiye ekonomisi ve inşaat sektörü açısından çok önemli olduğunu ortaya koyuyor. Yapı Denetim süreçlerindeki bazı aksaklıkların üreticileri mağdur ettiğini belirten Rapor, Türkiye'deki bütün hazır beton üreticilerinin THBB çatısı altında toplanmasına zemin hazırlayacak altyapının sağlanmasına dikkat çekiyor.
Türkiye, hazır beton üretiminde Avrupa’da lider ülke konumunu sürdürmektedir
Türkiye’de standartlara uygun beton üretilmesi ve inşaatlarda doğru beton uygulamalarının sağlanması için 35 yıldır çalışan THBB, kalite, çevre, sürdürülebilirlik, iş sağlığı ve güvenliği uygulamalarıyla inşaat, hazır beton ve ilgili sektörlerin gelişimine büyük katkı sağlıyor. Hazır beton sektörü, 2021 yılı resmî verilerine göre 32 milyar Türk lirasını aşan cirosu, 37 bini aşan istihdam hacmi ve yıllık 105 milyon metreküpü bulan üretimiyle Türkiye ekonomisi ve inşaat sektörü açısından çok önemli bir yerde duruyor. Avrupa Hazır Beton Birliğinin (ERMCO) 2021 yılı verilerine göre AB üyesi bütün ülkelerin toplam üretim miktarı 272,5 milyon metreküp iken, Türkiye tek başına 105 milyon metreküp beton üretmiştir. Bu üretim miktarıyla Türkiye, AB ülkeleri arasında birinci ülke konumunda yer alıyor. Hazır beton sektörünün, inşaat sektörüne ve buna bağlı olarak ülke ekonomisine sağladığı büyük katkı, inşaat sektörünün en temel kolu olduğunu gösteriyor.
İnşaat sektörünün uzun süredir kırılgan yapısı devam ediyor
2021 yılının ilk iki çeyreğinde büyüme performansı sergileyen inşaat sektörü 2022 yılının son çeyreğine kadar küçülmüştür. Bu dönem sürecinde GSYİH ile inşaat sektörü büyümesi arasında ciddi bir makas oluşmuştur. 2022 yılının ilk çeyreğindeki %7,5'lik daralmayı, ikinci çeyrekte %10,7'lik ve üçüncü çeyrekte %15'lik daralma izlemiş; son çeyrekte ise baz etkisinden kaynaklanan %2'lik bir büyüme görülmüştür. Son 10 yılda Türkiye ekonomisinin bileşik yıllık büyüme oranı %5,25 olarak gerçekleşirken, bu oran inşaat sektöründe %1,1 olmuştur. İnşaat sektörünün uzun süredir kırılgan yapısı devam etmektedir. 2016 ve 2017 yıllarında %8-9 civarında olan inşaat sektörünün GSYİH içindeki payı son 5 yılda düşüş eğilimine girmiş ve 2022 yılının son çeyreğinde %4,9 olmuştur.
Konut satışları geçen yıla yakın bir seviyede tamamlandı
2022 yılı, konut satışları açısından rekor bir yıl olan 2020 yılına ve benzer bir tablonun yaşandığı 2021 yılına oldukça yakın bir seviyede tamamlanmıştır. 2022 yılında yaklaşık 1,5 milyon konut satışı, %18,9 ipotek oranı ile gerçekleşmiştir. Bir önceki yıla göre hem ilk hem de ikinci el konut satışları ve ipotekli satış oranı neredeyse aynı düzeyde gerçekleşmiştir. 2022 yılını, son altı yılın performans kıyaslamasında öne çıkaran veri ise ilk el konut satışlarının en düşük seviyede gerçekleşmiş olmasıdır.
Kentsel dönüşümün hızlanması bekleniyor
11 ili etkileyen Kahramanmaraş Depremi sonrasında bölgedeki yeniden yapılaşma sürecinin maliyeti 45 milyar dolar olarak öngörülmektedir. Strateji ve Bütçe Başkanlığı'nın raporuna göre deprem bölgesinde planlanan 405.505 konuta ilave olarak 83.149 köy evi inşa edilecektir. Köy evlerinin güvenli, sağlıklı, özgün mimariye uygun şekilde, ahırı ve bahçesi ile birlikte inşa edilmesi planlanmaktadır. Planlanan 405.505 konutun inşaat maliyetinin arsa bedeli hariç 608,3 milyar TL (32,2 milyar dolar) olacağı hesaplanmıştır. Köy evlerinin yaklaşık maliyeti ise 192,7 milyar TL (10,2 milyar dolar) civarında belirlenmiştir. İnşaat ve yıkıntı atıklarının deprem bölgesinden bertaraf alanlarına götürme ve bertaraf etme maliyetinin yaklaşık 41,85 milyar TL (2,22 milyar dolar) olacağı tahmin edilmektedir. Dünya Bankası'na göre, Türkiye'de tüm binaları güvenli hâle getirmenin maliyeti yaklaşık 465 milyar dolardır. Deprem bölgesi dışında özellikle İstanbul, İzmir, Adana, Bursa gibi büyükşehirlerde de eski binalardan yeni binalara taşınma talebinin artması, mevcut yapıların güçlendirilmesi ve kentsel dönüşümün hızlanması da beklenmektedir. Güçlendirme ve yenileme ihtiyaçlarının karşılanması inşaat malzemelerinde ilave talep yaratacaktır. Özellikle mega bir şantiyeye dönecek deprem bölgesindeki hızlı inşaat süreci yapı malzemesi üretimini etkileyecektir. Yoğun talep bazı malzemelerin ihracatının yavaşlamasına neden olacaktır. Depremzedelerin başka şehirlere göç etmesi bu şehirlerde de yeni bir konut talebinin oluşmasına ve konut piyasasının hareketlenmesine neden olacaktır. Kentsel dönüşümü teşvik edecek ve kolaylaştıracak mevzuat değişikliği ve yürürlüğe giren Yeni Konut Finansman Programı ile dönüşümün hızlanması beklenmektedir.
Hazır beton sektörünün 2022 yılında %0-%5 arasında bir büyüme gerçekleştirdiği tahmin ediliyor
Hazır Beton Sektörü Raporu ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB) Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Işık, “Daha önceki yıllarda çimento iç satışı ve hazır beton imalat endeksi verileri ile uyumlu olan sektör araştırması sonuçları 2022 yılında ayrışmıştır. THBB tarafından yapılan sektör araştırması sonucunda hazır beton sektörünün 2022 yılında %0-%5 arasında bir büyüme gerçekleştirdiği tahmin edilmektedir.” dedi.
2023 yılı ile ilgili değerlendirmelerini de paylaşan Yavuz Işık, “2023 yılında hazır beton sektörünün kötümser senaryoda %5 oranında küçüleceği, iyimser senaryoda ise %10 kadar büyüyebileceği tahmin edilmektedir.” dedi.
Hazır beton sektörünün kapasitesi 137,5 milyon metreküptür
Sektörün kapasitesiyle ilgili bilgiler veren Yavuz Işık, “Sektörel kapasite araştırmamıza göre Türkiye'de hazır beton santral kapasitesi farklı senaryolar kapsamında en düşük 225 milyon m3 ve en fazla 343 milyon m3 olarak tespit edilmiştir. Toplam 18.500 adet transmikserin kapasitesi ise en düşük 178 milyon m3, en fazla 305 milyon m3tür. Mobil pompa kapasitesinin ise 110 milyon m3 olduğu öngörülmektedir. Türkiye'de hazır betonun yaklaşık %80 oranında pompa ile döküldüğü öngörülürse operasyonel kapasite 137,5 milyon m3 olmaktadır.” dedi.
Yapı Denetim süreçlerindeki hatalar üreticileri mağdur ediyor
Yapı Denetim Sistemi kapsamında T.C. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığının beton kalite takibi uygulaması olan Elektronik Beton İzleme Sistemi'nin (EBİS) genel olarak Türkiye’de beton kalitesinin daha da yükseltilmesi ve sektörümüzde haksız rekabetin azaltılması için önemli bir fırsat olduğunu düşündüklerini vurgulayan Yavuz Işık, “Buradaki tek çekince; çok hassas bir şekilde yapılması gereken numune alımı, saklanması, bakımı ve test edilmesi gibi süreçlerde yapılabilecek hataların, ürünün uygunsuz olarak raporlanması ve üreticinin mağduriyetine sebep oluyor. Mevcut aksaklıkların Bakanlığımızın iradesi ile kısa sürede giderileceğine inancımız tamdır. Hem bu konuda hem de bölgeler bazında beton üreticilerinin sorunlarının çözümüne yönelik THBB-Bakanlık iş birliği mekanizmasının güçlenmesini önemsiyoruz. Bu doğrultuda, ülkemizde beton kalitesine katkı sağlayacak çalışmaların etkin ve hızlı bir şekilde uygulamaya alınmasında ve T.C. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ve ilgili kamu kurumları ile sektör arasında doğru veri akışının sağlanabilmesinde bir köprü vazifesi görmek için bütün beton üreticilerinin THBB üyesi olmaları son derece kritiktir. Bu konuda Bakanlık yetkililerimizin yönlendirmeleri oldukça etkili ve faydalı olacaktır.” diye konuştu.
Denetim süreçlerinde en ufak zafiyet ve ihmalin olmaması gerekiyor
Son birkaç yılda İzmir, Elâzığ ve Düzce'de can kaybına neden olan depremlerde yapı denetimine tabi olmuş ve hazır beton kullanılmış hiçbir yapının ciddi yapısal hasar görmediğine dikkat çeken Yavuz Işık, “2023 yılının şubat ayında yaşanan Kahramanmaraş Depreminde ise yıkılan binaların %97'sinin 2000 yılından önce inşa edildiği, %3'ünün ise 2000 sonrası inşa edildiği tespit edilmiştir. Bu %3'lük göreceli yeni binaların bir kısmı yapı denetimi hizmeti almamıştır, ancak yine de sayıca azımsanmayacak düzeyde yapı denetime tabi olmuş binanın da yıkıldığı bir gerçektir. Bu da denetim süreçlerinde en ufak zafiyetin ve ihmalin olmaması gerektiğini, aksi durumda acı tabloların ortaya çıkabileceğini göstermektedir.” dedi.
Hazır beton üreticilerinin THBB çatısı altında toplanması sağlanmalıdır
Hazır betonda zorunlu bir denetim olmadığı yıllarda bile THBB tarafından 1995 yılında kurulan KGS (Kalite Güvence Sistemi) üye firmaları denetlediğini ve gerektiğinde üyeliklerini askıya alabildiğini vurgulayan Yavuz Işık, “THBB üyesi olmanın şartı tüm tesislerin KGS belgesine sahip olmasıdır. Bu konuda çok uzun yıllar önce inisiyatif alan ve örnek olan THBB, hazır betonun kalitesi için 1988 yılından beri büyük emek sarf etmektedir. Bu nedenle THBB'nin sadece sektörel bir dernek olarak değil, aynı zamanda üyelerinin kaliteli beton üretimini garanti altına alan düzenleyici bir yapı olarak görülmesi de gerekmektedir. Türkiye'deki bütün hazır beton üreticilerinin THBB çatısı altında toplanmasına zemin hazırlayacak altyapının sağlanması üzerinde düşünülmeli ve çaba sarf edilmelidir.” diye konuştu.
Asgari taşıyıcı beton sınıfı C30/37 düzeyine çıkarılmalıdır
Güncel Türkiye Bina Deprem Yönetmeliği’ne göre yapılarda taşıyıcı olarak en düşük C25/30 sınıfında hazır beton kullanılması gerektiğini belirten Yavuz Işık, Dayanıklılık açısından, özellikle donatı korozyonu değerlendirildiğinde bu beton sınıfının geçirimsizlik bakımından yeterli olmadığı gözlenmektedir. Yurdumuzda özellikle hazır beton sektöründeki teknolojik gelişmeler de düşünülerek, söz konusu su/bağlayıcı oranı ve minimum bağlayıcı dozajı sınırlandırmalarının sağlanabilmesi için asgari taşıyıcı beton sınıfının C30/37 düzeyine çıkarılması ve bu sınıftan daha düşük betonların deprem bölgelerinde kullanılmasına izin verilmemesi gereklidir.” dedi.
2022 Yılı Hazır Beton Sektör Raporu’na Türkiye Hazır Beton Birliği web sitesinden (https://panel.basinlistem.com/[email protected]&MailID=27360494&url=https%3a%2f%2fwww.thbb.org%2fsektor%2fhazir-beton-sektor-raporu%2f2022-yili-hazir-beton-sektor-raporu%2f) ulaşabilirsiniz.
Türkiye Hazır Beton Birliği hakkında
Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB), 1988 yılından beri güvenli ve dayanıklı yapıların inşası amacıyla standartlara uygun beton üretilmesi, tekniğine uygun beton uygulamalarının yaygınlaşması ve ülkemizde kaliteli, dayanıklı, yüksek dayanım sınıflarında beton kullanılması için uğraş veren mesleki bir kuruluştur. THBB, Avrupa Hazır Beton Birliği (ERMCO) ve Beton Sürdürülebilirlik Konseyi (The Concrete Sustainability Council) üyesi; Beton Sürdürülebilirlik Konseyi “Bölgesel Sistem Operatörü”dür. THBB’ye üye olacak şirketlerin bütün hazır beton tesislerinde standartlara uygun üretim yapması, THBB Kalite Güvence Sisteminin (KGS) sürekli habersiz denetimlerine tabi olarak KGS Uygunluk Belgesi alması, uygun laboratuvar bulundurması, teknik, çevre, iş sağlığı ve güvenliği, yasal ve etik kriterleri eksiksiz yerine getirmesi zorunludur.
Türkiye 2022 yılı Medya ve Reklam Yatırımları Raporu'na göre toplam yatırımlar rekor düzeyde artarak 63,89 milyar TL'ye ulaştı. Medya yatırımları 52 milyar 92 milyon TL'ye, reklam yatırımları ise 10 milyar 97 milyon TL'ye yükseldi.
Rapor, Reklamcılar Derneği (RD), Reklamverenler Derneği (RVD), İnteraktif Reklamcılık Derneği (IAB), Açıkhava Reklamcıları Vakfı (ARVAK), Ulusal Radyo Yayıncıları Derneği (URYAD) ve Mobil Mecralar Araştırma Pazarlama ve Reklamcılık Derneği (MMA TR) adına bağımsız danışmanlık şirketi Deloitte tarafından hazırlandı.
Rapor linki:
http://rd.org.tr/Assets/uploads/7587437b-563d-4917-b767-676021317bb1.pdf
Reklam ve medya yatırımları 2022 yılında 2021 yılına göre yüzde 90 gibi oldukça yüksek bir oranda arttı. TV yatırımları bugüne kadar gerçekleşen en hızlı büyüme oranına ulaştı. Basın yatırımları sektöre yeni giren reklamverenler ile pozitif yönde gelişim sergiledi. Açıkhava 2022'yi yüzde 100 dolulukla geçirdi. Radyo yatırımları ikiye katlandı. Sinema seyirci sayısı 36,2 milyon kişiye ulaştı. Türkiye dijital reklam yatırımları payı yüzde 69 ile dünya ortalamasının üzerinde gerçekleşti. Rapor, her mecrada yatırımların arttığını ve bu sinerjiyle sektörün büyüdüğünü gösterdi.
Reklam yatırımı en büyük sektör bu yıl da e-ticaret oldu
Reklam yatırımı en büyük sektör e-ticaret olurken, ikinci ve üçüncü sırada gıda ve finans yer aldı. E-ticaret kategorisi bu yıl ilk kez televizyon yatırımlarında en çok Grpxsn kullanan sektör olarak öne çıktı. Reklam yatırımları en çok büyüyen sektörler ise sırasıyla turizm, inşaat ve yakıt ve enerji oldu.
TV reklam yatırımlar 12,8 milyar TL olarak gerçekleşti
TV reklam yatırımları, 2022'de yüzde 78,08 artış ile tarih boyunca gerçekleşen en hızlı yıllık büyüme oranına ulaştı. Bu veri ile pandemi dahil tüm olumsuz dış faktörlere karşın üst üste 3 yıldır yıllık enflasyon oranının (TÜFE) üzerinde bir büyüme gerçekleştirmiş oldu.
2021 yılının ilk 6 ayında yeniden artan Covid-19'un izlenmedeki pozitif etkisinin 2022'de tamamen sıfırlanmasına ek olarak reklam sürelerinin de yeniden saatte 12 dakika olarak uygulanmaya başlanması ile birlikte toplam Grpxsn üretimindeki düşüş yüzde 17'yi buldu.
En büyük pay yüzde 69 ile dijital mecranın
Türkiye'de 2022 yıl sonu medya ve reklam raporuna göre, organize medya sektörü (dijital partner) 15,33 milyar TL, direkt satın alma 21,17 milyar TL olarak raporlandı. Organize ve direkt satın almanın toplamı 36,5 milyar TL'ye ulaştı, 2021 yılına göre yüzde 93,46 büyüme gerçekleşti.
Reklamın yayınlandığı cihaz türüne göre dijital medya yatırımlarına bakıldığında, mobil cihazlar yüzde 73'lük pay ile dijital medya yatırımlarının en fazla yapıldığı mecra oldu.
Avrupa'da olduğu gibi Türkiye'de de artan Connected TV kullanımlarının sonucunda, Connected TV yatırımları bir önceki yıla göre yüzde 152,5 artarak 310 milyon TL'ye ulaştı. Influencer yatırımları yüzde 138,2 artarken oyun içi sponsorlukta da yüzde 100'ün üzerinde artış raporlandı.
Basındaki büyüme yüzde 24,94
Basın yüzde 24,94 değişim göstererek ve Türkiye'deki organize medya yatırımları içerisinde toplamda yüzde 1,1'lik pay alarak 556 milyon TL olarak gerçekleşti. 2022 yılında medya yatırımları, gazetede yüzde 24,03 artarken, dergi tarafındaki artış yüzde 31,03 oldu.
2021 yılında kâğıt ve mürekkepte gerçekleşen küresel kriz ve yüksek enflasyon etkisi ile birlikte maliyet artışları devam etti. Holding şirketlerinin gazete kullanımları aşağı yönde değişim gösterse de, yeni reklamverenlerin halen yazılı basına ilgisinin olduğunu söylenebilir. 2023 yılında yazılı basına erişimdeki düşüşün de bir miktar yavaşlayacağını öngörülüyor.
Açıkhava 2022'yi rekor büyüme ile kapattı
Açıkhava 2022'de yüzde 124,63 büyüyerek 2 milyarın üzerinde yatırım aldı.
Bu büyüme, açıkhava envanterine yeni katılımlar, Covid nedeniyle ertelenen açıkhava yatırımlarının devreye girmesi ve enflasyon etkisi ile gerçekleşti. Dijital açıkhavaya yeni yatırımların gerçekleşmesi, yatırımların artarak ilerleme beklentisi yaratıyor. 2023'te de bu şekilde devam etmesi bekleniyor.
Radyoya yatırımlarında beklenen büyüme gerçekleşti
2022 yılında radyo yatırımları yüzde 100'e yakın büyüme gösterdi. RTÜK'e gelir bildiren radyoların artırılması, doğrudan satış programlarının da raporlanmaya dahil edilebilmesi için RTÜK'le ortak sürdürülen çalışmalarla, radyo yatırımlarının artarak devam etmesi bekleniyor.
Sinema seyirci sayısı 36,2 milyon kişiye ulaştı
Pandemi döneminde seyircinin ve reklamverenin unutmak zorunda kaldığı, uzun süre kapalı kaldıktan sonra kısıtlamalarla 2021 yılının ikinci yarısında açılan bir mecra olan sinema, tam kapasiteye ocak 2022'de zenginleşmiş içeriklerle dönüş yaptı.
Sinema yatırımları, 2022'de 110,7 milyon TL olarak gerçekleşti. Sinema pandemi öncesi yani 2019 yılındaki 60 milyon seyirci sayısına henüz ulaşamamış olsa da, 2022 yılı izleyici sayısı 36,2 milyona ulaştı.
Medya yatırımları Dünyada da artma potansiyeline sahip
Dünya genelinde medya yatırımları bir önceki yıla oranla yüzde 6 büyüyerek 812 milyar dolara ulaştı. Toplam medya yatırımlarının yüzde 55'i dijital mecralara yapılırken, ikinci sırada yüzde 30 ile video yer aldı. Dünyada toplam medya yatırımlarının önümüzdeki yıl yüzde 4,55 büyüme göstereceği öngörülüyor.
Reklam sektörüne bakış ve trendler
Raporda sektör trendlerine de yer verildi. Öne çıkan trendler, ekonomik istikrarsızlık ve yükselen enflasyon ile başa çıkma, yatırımların devamlılığı; mobille entegre, hikaye odaklı ve çok kanallı reklamlar yaratma; Z kuşağının sağduyulu davranışlarına karşılık verebilme, hayat pahalılığı, iklim değişikliği ve ruh sağlığı konularındaki kaygılarını anlama olarak tespit edildiği belirtildi.
Çin, 400 kilometrelik hidrojen boru hattı inşa etmeyi planlıyor. Çin'in en büyük petrol rafinerisi ve boru hattının işletmecisi olan Sinopec'in başkanı Ma Yongsheng, projeyle hidrojenin ülkenin kuzeyinde yer alan İç Moğolistan Özerk Bölgesi'nin Ulankab kentinden başkent Beijing'e transfer edileceğini ve bu projenin ülkenin ilk bölgeler arası ve uzun mesafeli hidrojen boru hattı olacağını söyledi.
Boru hattının ilk aşamasında her yıl 100 bin ton hidrojen taşınması ve uzun vadede boru hattının kapasitesinin 500 bin ton artırma potansiyeline sahip olması bekleniyor. Ma, boru hattıyla İç Moğolistan'dan gelen tedarikin Beijing-Tianjin-Hebei bölgesindeki fosil yakıtlardan elde edilen mevcut hidrojen üretiminin yerini alacağını belirtti.
Çin Uluslararası Radyosu
Avrupa borsaları güne alıcılı başladı.
Açılışın ardından, Stoxx Europe 600 gösterge endeksi yüzde 0.2, Almanya'da DAX 30 endeksi yüzde 0.7, İngiltere'de FTSE 100 endeksi yüzde 0.7, Fransa'da CAC 40 endeksi yüzde 0.8, İtalya'da FTSE MIB endeksi yüzde 1.0 ve İspanya'da IBEX 35 endeksi yüzde 0.6 değer kazandı.
Siparişleriniz sadece "1 saat" içerisinde hesabınızda.
Siparişlerinizin gönderimi, aynı gün içerisinde yapılır.
256-bit şifreleme ve 3D Secure ile güvenli ödeme.
Ürünlerimizin tümü sertifikalı ve orijinaldir.