Piyasaya Yön Veren Güncel Finans Haberleri

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Türkiye'de Bilkom güvencesiyle pazara sunulan DJI Enterprise'ın yenilikçi kompakt drone serisi Mavic 3 Enterprise satışa sunuldu. Endüstriyel alanda sınırları zorlayan çözümlerle teknolojiyi her geçen gün ileri taşıyan DJI Enterprise; enerji, madencilik, haritalama, inşaat, arama&kurtarma ve sınır güvenliği gibi çok farklı alanlarda kullanılabilecek DJI Mavic 3E ve DJI Mavic 3T modelleri ile daha üstün performans ve verimlilik vadediyor.
 
DJI'ın amiral gemisi Mavic 3 serisinin güçlü DNA'sını taşıyan iki yeni Mavic 3 Enterprise serisi drone, zorlu endüstriyel görevlerde kullanılmak üzere tasarlandı. Tek elle taşınabilen, kompakt ve çok hızlı göreve hazır hale getirilebilir özelliklere sahip olan DJI Mavic 3 Enterprise serisi, 45 dakikalık çarpıcı uçuş süresiyle uzun görevler için ideal bir deneyim sunuyor.
 
DJI Mavic 3E ile Yüksek Hızda Keşif
 
Santimetre düzeyinde hassasiyet sağlayan RTK modülüyle gelen giriş seviyesi kurumsal drone grubunda konumlanan DJI Mavic 3E, temel ihtiyaçları karşılayabilen 4/3 kamera ve mekanik deklanşöre sahip.
 
56X hibrit zoom kameraya sahip olan Mavic 3E, zorlu görevlerin üstesinden gelmek üzere tasarlandı. Portatif yapısına karşın daha fazla güç ve daha fazla verimlilik sunan Mavic 3E; önceki modellere göre iyileştirilmiş uçuş süresi ve rüzgar direnciyle görev verimliliğini zirveye taşıyor.
 
DJI Mavic 3E'nin bir araya getirdiği yenilikçi özellikler, Yer Kontrol Noktalarına ihtiyaç duymadan yüksek verimli haritalama yapılabilmesini ve keşif görevlerinin yürütülebilmesini mümkün kılıyor. Cihaz, Akıllı Düşük Işık Moduyla birlikte loş koşullarda bile önemli ölçüde iyileştirilmiş performans sunan 20 MP geniş açılı kamera ile geliyor.
 
DJI Mavic 3T ile görünmeyeni görün
 
Mavic 2 Enterprise Advanced'in geliştirilmiş yeni giriş seviyesi termal drone Mavic 3T, nesneleri yerinde hızlı bir şekilde tanımlayarak bilinçli kararlar vermek için yüksek çözünürlüklü bir termal sensöre sahip.
 
Yangınla mücadele, arama-kurtarma, denetim, sınır güvenliği ve zorlu gece görevleri için tasarlanan DJI Mavic 3T, endüstriyel kullanımda portatiflik ile fark yaratıyor, operasyonel verimliliği artırıyor. DJI Mavic 3T, Mavic 3E ile aynı tele kamera ve 1/2" CMOS sensörlü 48 MP kameranın yanı sıra ayrıca 61° Görüntü Alanına (DFOV) ve 640 × 512 piksel çözünürlüğe ve 40 mm eşdeğer odak uzaklığına sahip bir termal kamera da sunuyor. Nokta ve alan sıcaklığı ölçümünü, yüksek sıcaklık uyarılarını, renk paletlerini ve izotermleri destekleyen Mavic 3T'nin termal kamerası, profesyonellerin sıcak noktaları bulmasına ve hızlı kararlar almasına yardımcı oluyor.
 
Profesyoneller için ekstra çözümler
 
Mavic 3 Enterprise Serisi ayrıca profesyonel görevler için aksesuarları ve yazılımı birleştiren yeni araçlarla birlikte geliyor. 1000 nit yüksek parlaklıkta ekrana ve net iletişim için dahili mikrofona sahip profesyonel bir uzaktan kumanda olan DJI RC Pro Enterprise, ölçüm uzmanlarının santimetre düzeyinde doğruluk elde etmelerini sağlayan RTK Modülü, gerçek zamanlı diferansiyel düzeltmeler sağlayan geliştirilmiş yüksek hassasiyetli GNSS alıcısı olan D-RTK 2 Mobil İstasyonu kullanıcıların hayatını kolaylaştıracak.
 
Mavic 3 Enterprise serisi hassas uçuş görevleri sırasında oluşturulan fotoğrafların, videoların, uçuş günlüklerinin ve diğer verilerin bütünlüğünü korumak için en son teknoloji güvenlik ve gizlilik özellikleri sunuyor.
 
DJI Mavic 3E Teknik Özellikler
" Hafif ve portatif: 915 gr.
" 42 dk'ya varan uçuş süresi
" Kamera
o Geniş açı: 20MP 4/3 inç CMOS
o Tele: 12MP 1/2 inch CMOS
o 56x'e kadar hibrit zoom
" O3 enterprise transmission
" RTK Modülü/Hoparlör (Opsiyonel)
" Operasyon sıcaklığı -10? ile 40? arası
 
DJI Mavic 3T Teknik Özellikler
" Hafif ve portatif: 920 gr.
" 45 dk'ya varan uçuş süresi
" Kamera
o Geniş açı: 48Mp 1/2 inch CMOS
o Tele: 12MP 1/2 inch CMOS
o 56X'e kadar hibrit zoom
o Termal: 640*512@30Hz
" RTK Modülü/Hoparlör (Opsiyonel)
" Operasyon sıcaklığı -10? ile 40? arası

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

İklimlendirme sektörünün öncü markalarından DemirDöküm, sektördeki başarılarına bir yenisini daha ekledi. İklimlendirme Sanayi İhracatçıları Birliği (İSİB) tarafından gerçekleştirilen "İklimlendirme Sektörü Strateji Çalıştayı"nda 2021 yılında ihracat pazarında etkili rol üstlenen ve en çok ihracat gerçekleştirilen firmalar ödüllendirildi.
Bu yıl Antalya'da 200'ü aşkın sektör paydaşının katılımıyla gerçekleştirilen çalıştayda yeni nesil ihracat modelleri, destekleri, güncel ekonomik gelişmelerin sektöre etkileri ve 2023 yılı sektör stratejileri masaya yatırıldı. Üç gün süren organizasyonda ihracatta etkin rol üstlenen, en çok ihracat gerçekleştiren, Türkiye'nin kalkınması ve büyümesi konusunda emek veren firmalar 21 kategoride ödüllendirildi.
İlk ihracatına 1968 yılında başlayan, bugün geniş ürün yelpazesi ile Çin'den Şili'ye uzanan geniş bir coğrafyada 40'a yakın ülkeye ihracat gerçekleştiren DemirDöküm, "En çok ihracat yapan firma", "En çok kombi-su ısıtıcısı ihracatı yapan firma", "En çok radyatör ihracatı yapan firma" kategorilerinde 3 ödüle layık görüldü.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Üst düzey donanım özelliklerine sahip bir dizüstü bilgisayar olan Predator Helios 300 (PH315-55), 12. Nesil Intel Core i7-12700H işlemci, NVIDIA GeForce RTX 3070 Dizüstü Bilgisayar GPU'su, 1TB PCIe Gen4 SSD depolama alanı ve 16GB DDR5 bellek ile destekleniyor. Cihazın bu güçlü donanım özellikleri 165 Hz yenileme hızı ve 3 ms tepki süresine sahip 15,6 inç FHD (1920 x 1080) IPS ekrana güç verirken, yenilenmiş, sade tasarımlı kasası ile dikkat çekiyor.
Cihazın sıvı metal termal macun ve Acer'ın CoolBoost™ teknolojisi ile desteklenen çift fanlı soğutma teknolojisi sistemin serin bir şekilde çalışmasına yardımcı oluyor. Özel olarak tasarlanmış 5. Nesil AeroBlade™ 3D Fan Teknolojisi, bir önceki nesil fana göre %10 daha fazla hava akışı sağlıyor. PredatorSense™ oyuncuların sistemlerini izlemelerine, bilgisayarın grafik işlemcisine hız aşırtmalarına ve sessiz, varsayılan, ekstrem veya turbo gibi farklı modlarla fan hızını ayarlamalarına olanak tanıyor.
Dizüstü bilgisayarın Mini LED arka aydınlatma özelliğiyle her tuşta RGB bulunan klavyesi daha parlak ve homojen renk sağlarken cihazın soğumasına destek veriyor. Avuç içi dayanağının altındaki PredatorSense ile yapılandırılabilen ince ışık çubuğu, kullanıcı deneyimine estetik katıyor.
Predator Helios 300, Killer DoubleShot Pro (E2600+1675i) ve WiFi 6E bağlantı desteğine sahip. Harici monitörlere veya konsollara bağlanmak için bir HDMI 2.1, bir Thunderbolt™ Type-C ve biri çevrimdışı şarj desteği veren iki adet USB 3.2 Gen 2 bağlantı noktası olmak üzere zengin fiziksel bağlantı seçenekleri sunuyor.
Oyun deneyimini tamamlayan DTS:X® Ultra özelliği sayesinde sesler net şekilde, 3 boyutlu uzamsal ses düzeniyle iletiliyor. Bu teknoloji aynı zamanda oyunlarda rakiplerin nereden geldiğini tam olarak duyabilmeleri konusunda oyunculara önemli bir avantaj sağlıyor.

Fiyat ve bulunabilirlik
Acer Yeni Predator Helios 300, Türkiye'de vatanbilgisayar.com.tr üzerinde 41.099 TL fiyatla satışa sunuluyor

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Dünyanın sınırlı kaynaklarına ve toplumların içinde bulunduğu koşullara saygılı, yeni nesil bir değişim modeli yaratmayı amaçlayan L'Oréal, "2030 Biyoçeşitliliği ve Ekosistemi Koruma Hedefleri" doğrultusundaki çalışmalarına Türkiye'de bir yenisini daha ekledi.
La Roche Posay, Vichy, CeraVe ve SkinCeuticals markalarının FSC sertifikalı reçeteliklerde hekimlere ecording fidan tohumu konusunda bilgilendirmeler yapıldı.
 
ecoDrone'lar tohum toplarını toprakla buluşturuyor
Sisteme kaydolan hekimler tarafından seçilen ağaç tohumları, tohum toplarına dönüştürülerek, ecoDrone'lar aracılığıyla insanların ulaşamadığı, ormanlaştırılması gereken alanlarda toprakla buluşturuluyor. Dermatologlar, seçtikleri tohumların doğadaki serüvenini 3 yıl boyunca izleyebilecekler.
L'Oréal'in en değerli iş paydaşları arasında yer alan dermatoloji hekimlerinin katılımıyla, doğanın canlılığını ve çeşitliliğini korumayı hedefleyen bu partnerlik sayesinde 60 bin tohum topu doğada yeni yaşam potansiyelleri oluşturuyor.
 
Gelecek İçin L'Oréal için anlamlı bir adım
Dünyanın en kapsayıcı sürdürülebilirlik programlarından biri olan "Gelecek İçin L'Oréal"; İklim, Su, Biyoçeşitlilik, Doğal Kaynaklar ve İş Ekosistemi şeklinde 5 önemli başlıktan oluşuyor. Bu hedefler kapsamında tüm üretim tesislerini %100 yenilenebilir enerji kullanarak karbon nötr hale getirmek üzere çalışan L'Oréal; endüstriyel süreçlerde kullandığı suyun %100'ünü yeniden kullanıma kazandırmak ve tüketicilerin ürün kullanımı için gerekli su tüketimlerini de %25 azalmak için de somut adımlar atıyor.
İçerik ve ambalaj malzemelerinin %100'ü sürdürülebilir kaynaklardan elde edilmesi ve şirket binalarının %100'ünün biyolojik çeşitlilik üzerinde olumlu bir etkiye sahip olması gibi önemli hedeflerin yanı sıra doğal kaynak kullanımı ve atıkların %100 geri dönüşümlü olması gibi gibi projeler de dikkat çekiyor.
Programın etkisini büyütmek ve tüm değer zincirimizi kapsamak amacıyla L'Oréal, ana müşteri ve tedarikçilerini de programa dahil ederek, belirlenen ortak hedeflere onlarla beraber ilerliyor.
La Roche-Posay Anthelios fotokorunma ürünü ile eco- ambalaj kullanımıyla ise L'Oréal, çevreye saygılı ürünler ve ambalajlar sunmayı hedefliyor. Bu taahhüdünün ilk adımı olan geri dönüşümlü ambalajlı Anthelios güneş koruyucu ile ambalajdaki plastik kullanımını %45 oranında azaltan L'Oréal, karbon izini de azaltmaya katkı sağlıyor. 2025 yılına kadar %70 (geri dönüştürülmüş) plastikten üretilecek ambalajlarla L'Oréal'in hedefi, bunu sürdürerek 10.000 ton saf plastik tasarrufu sağlamak.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

"Sürdürülebilir verimlilik" mottosuyla ekonomik, çevresel ve sosyal açıdan sorumlu endüstriyel fikirleriyle kalıcı sonuçlar yaratmaya odaklanan Atlas Copco Grubu, dünya genelinde görev yapan 45 bin çalışanına özel "Küresel İklim Farkındalığı Etkinliği" düzenledi. Atlas Copco Grup CEO'su Mats Rahmström başta olmak üzere firmanın global düzeyde üst düzey yöneticilerinin sunumları ile gerçekleşen etkinlik kapsamında; iklim değişikliği konusuna odaklanılarak düşük emisyonlu ve sürdürülebilir bir gelecek için nelerin yapılabileceği somut önerilerle aktarıldı.
 
İklim değişikliğini yavaşlatmak için bilime dayalı iki hedef
Daha iyi bir gelecek için çözümün bir parçası olmak adına Paris Anlaşması doğrultusunda, sera gazı emisyonlarının azaltılması için bilime dayalı iki hedef belirlediklerinin altını çizen Atlas Copco Grup CEO'su Mats Rahmström şunları söyledi: "Birinci hedefimiz, küresel sıcaklık artışını maksimum 1,5°C seviyesinde tutabilmek için operasyonlarımız ve satın aldığımız enerji sonucunda oluşan CO2 emisyonlarını azaltmak. Bu hedef, buradaki emisyonları 2030 yılına kadar 2019'daki referans çizgimize kıyasla yüzde 46 oranında azaltmak anlamına geliyor. Bunu da ağırlıklı olarak operasyonlarımızda düşük karbonlu enerjiye geçerek ve düşük emisyonlu şirket araçları kullanarak başaracağız. İkinci hedefimiz ise küresel sıcaklık artışını 2°C'nin altında tutmak için, değer zincirinin direkt kontrolümüz dışındaki diğer bölümlerinden kaynaklanan CO2 emisyonlarını azaltmak. Bu da emisyonları 2030 yılına kadar 2019 referans çizgisine kıyasla yüzde 28 oranında azaltmak demek. Bunu esas olarak ürünlerimizin enerji verimliliğini artırarak ve elektrikle çalışacak şekilde tasarlayarak yapacağız."
 
Rahmström, bilime dayalı hedeflerin grup düzeyinde raporlandığını, her bir iş alanının ve bölümün iklim performansına dayandığını belirterek, tüm Atlas Copco çalışanlarına bu yolculukta bir rol düştüğünü söyledi.
 
Atlas Copco teknolojileri iklim krizi üzerinde olumlu bir fark yaratacak

Atlas Copco Grubu'nun İletişimden Sorumlu Kıdemli Başkan Vekili ve Grup Sürdürülebilirlik Başkanı Sara Hagg Liljedal ve İş Alanları Başkanlarının da konuşmalarıyla yer aldıkları ve tüm dünyadaki çalışanların eş zamanlı izledikleri web seminerinde; küresel ısınmanın dramatik etkilerini önlemek için alınması gereken aksiyonların yanı sıra Atlas Copco'nun geliştirdiği teknoloji ve ürünlerin iklim krizi üzerinde olumlu bir fark yaratabileceği detaylı olarak aktarıldı. Yerel örneklerin de tartışıldığı etkinlikte; şirketin ürün ve çözümlerinde sürdürülebilirlik hedeflerinin hayata geçmesi ve gezegenimiz için uzun vadede değer yaratacak düzenlemeler gündeme geldi.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Türkiye 2021 yılında orman yangını ve sel felaketleriyle mücadelede ciddi kayıplar yaşadı. Muğla Marmaris ve Antalya Manavgat'ta on binlerce hektar ormanlık alan içinde yaşayan sayısız canlıyla birlikte yok oldu; Kastamonu Bozkurt'ta ilçe merkezi enkaz hâline geldi. Yaşananlar, derinleşen iklim krizi koşullarıyla afetlerin azalmayacağını ancak önlemler alınması gereğini hatırlatıyor. Afetlerden etkilenmiş insanların hayatlarını iyileştirmek üzere 2005'den bu yana acil yardım ve müdahale çalışmaları yapan Hayata Destek Derneği tam da bu sebeple 'Toplum Temelli Afet Risk Yönetimi' çalışmalarını başlattı.
 
Toplum Temelli Afet Risk Yönetimi çalışmaları, afet bölgesindeki eksik ve ihtiyaçları, afetten doğrudan etkilenen yerel halk ile tespit etmek ve afetlerle mücadele için yereli güçlendirmek fikriyle geliştirildi. Kastamonu, Muğla ve Antalya'da mobil saha ekipleri tarafından yürütülen çalışmalarda yerel topluluklar kendi ihtiyaçlarını tespit ediyor ve bu ihtiyaçlara cevap verecek proje önerileri hazırlayarak Hayata Destek Derneği'ne sunuyor. Afete müdahale ve afet sonrası iyileştirme gibi kritik konularda uygulanabilir ve etkili bulunan projeler Hayata Destek seçici kurulu tarafından belirleniyor ve mikro hibelerle destekleniyor.
 
Hayata Destek Derneği Direktörü Sema Genel Karaosmanoğlu, bu çalışmanın afet bölgelerinde kalıcı iyileştirme için başarılı bir model olduğunun altını çizdi: "Biliyoruz ki afete hazırlık temelde afet bölgelerinde yaşayan halkın güçlenmesiyle sağlanabilir. Modelin özelliği afet bölgelerinde yaşayan toplulukların riskleri kendilerinin değerlendirmesi, ihtiyaçları kendilerinin önceliklendirmesi, çözüme dair fikirleri kendilerinin geliştirmesi ve sonra da kendilerinin bu fikirleri eyleme dönüştürmesi… Bizim tek katkımız ve rolümüz, bu süreci kolaylaştırmak ve fonu mikro hibeler şeklinde doğrudan topluluklara devretmek. Mikro hibelerden faydalanan yerel toplulukların kendi kapasitelerini güçlendirmek için sergiledikleri gönüllü çabaya, ilgili kamu kurumlarıyla kurdukları güçlü iletişime, yeni adımlara dair titiz planlamalarına tanık oluyoruz. Bunlar, süreklilik ve kalıcı iyileşmenin çok iyi birer örneği. Görüyoruz ki, hayat yerelde güçleniyor."
24 Mahallede 34 Yerel İnisiyatife Destek: #AfeteBirlikteHazırız
2022 Aralık itibarıyla Bozkurt, Manavgat ve Marmaris çevresinde 24 mahallede, yerel inisiyatiflerin şekillendirdiği ve yürüttüğü 34 projeye mikro hibe desteği sağlandı. Sahada görev alan proje sorumluları seçilen projelerin tasarımının son hâline getirilmesi ve uygulanması, bütçe yönetimi süreçlerinde, yerel topluluklara süpervizyon desteği sunmayı sürdürüyor.
 
'Hayat Yerelde Güçlenir' Belgeseli
 
Afetlerden zarar gören Marmaris, Manavgat ve Bozkurt halkı afete karşı geliştirdikleri projelerin hem yürütücüsü hem de yararlanıcısı. Bu çalışmalar yine bölge halkının gayretiyle bir filmde bir araya geldi. Film, Hayata Destek Derneği'nin sosyal medya hesapları üzerinden izlenebiliyor.
Film bağlantısı: https://youtu.be/HTvs1RCGCEs

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Türkiye'nin dijitalleşmesine liderlik etme vizyonuyla faaliyet gösteren Vodafone, müşterilerine dijital dünyada kazandıran fırsatlar sunmaya devam ediyor. "Vodafone'da paran değerli" söylemiyle hayata geçirilen yeni kampanyada, Vodafone'a yeni gelen ve mevcut Vodafone müşterileri, kişiye özel teklifler ile 12 ay sabit fiyat garantisi, fatura aşımını engelleyen durma özelliği, Red'de internetinden yemeyen sosyal medya uygulamaları, Hediye Çarkı'ndan her hafta 20 GB'a kadar internet kazanma şansı, Devreden Tarife özelliği gibi pek çok avantajdan yararlanabiliyor. Ayrıca, Süper Uyumlu tarifeyle kendi tarifesini oluşturma imkânı da yeni gelen müşterileri bekliyor. Kampanya kapsamında numarasını taşıyarak ya da yeni numara alarak Vodafone'a gelmek isteyen müşteriler, vodafone.com.tr'yi ziyaret ederek ya da Vodafone mağazalarındaki QR kodu okutarak, 85 TL'den başlayan, kişiye özel tekliflerden yararlanabiliyor.
 
Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Meltem Bakiler Şahin, şunları söyledi:
 
"Günümüzde, müşterinin kendi tercihlerine uygun şekilde kişiselleştirilmiş öneriler sunulması değerli bulunuyor. Biz de Vodafone olarak müşterilerimizin ihtiyaç ve kullanım alışkanlıklarına göre kişiye özel bütçe dostu avantajlı teklifler sunmaya devam ediyoruz. Müşterilerimiz, mağazalarımızda QR kod okuttuklarında kendilerine uygun teklifleri görebiliyorlar. Veri bazlı yaklaşımımızı yeni müşterilerde de uygulamak, olası müşteri potansiyelini genişletmek ve analitik modellemeleri işin önemli bir parçası haline getirmek fark yaratıyor. Vodafone bugün sektörde en düşük mobil müşteri kayıp oranına sahip. Burada fark yarattığımız alanları müşterilerimize sorduk, onların içgörüleriyle yeni iletişim kampanyamızı tasarladık. 'Vodafone'da paran değerli' anlayışı doğrultusunda hayata geçirdiğimiz bu kampanyada, Vodafone'lu olmak isteyenlere 85 TL'den başlayan özel tekliflerden yararlanma imkânı veriyoruz. Böylece müşterilerimiz, 12 sabit fiyat garantisinden internetinden yemeyen sosyal medya uygulamalarına kadar pek çok avantajdan mevcut müşterilerimiz gibi yararlanabiliyor. Herkesi bu yeni kampanyamızdan yararlanmaya davet ediyoruz."
 
Kişiye özel tekliflerle Vodafone'lu olmanın tam vakti
 
Vodafone'a geçmek isteyenlerin, vodafone.com.tr ya da Vodafone mağazalarına gelmeleri yeterli oluyor. Müşteriler, bu kanallarda yapılan yönlendirmeleri takip ederek Vodafone'a geçişlerini tamamlayabiliyorlar. Vodafone, müşterilerin sistem üzerinden verdikleri bilgilere dayanarak onlara özel faturalı tarife teklifleri sunuyor. Böylece müşteriler kişiye özel sunulan tekliflerden dilediğini seçebiliyor. Mevcut Vodafone müşterileri ise Vodafone mağazalarını veya Vodafone Yanımda uygulamasında "Bana Ne Var" sekmesini ziyaret ederek tarife, ev interneti ve Vodafone Flex'ten cihaz teklifleri gibi kendilerine özel fırsatları keşfedebiliyor.
 
Yapay Zeka destekli akıllı sistem kullanılıyor
 
Vodafone, numarasını taşıyarak ya da yeni hat alarak Vodafone'a geçmek isteyenlere en uygun teklifi sunmak için Yapay Zeka destekli bir akıllı sistem kullanıyor. Vodafone'a geçmek isteyenler, kişiye özel tekliflerden yararlanmak için vodafone.com.tr'ye girebiliyor ya da Vodafone mağazalarına gelebiliyor. Vodafone mağazalarındaki QR kod'u okutarak sistem üzerinden ihtiyaçlarını anlamaya yönelik sorulan 4 soruya cevap verdikten sonra kendilerine en uygun teklifi görebiliyor ve dijitalleştirilmiş süreçlerle Vodafone'lu olabiliyorlar. Yapay Zeka destekli bu sistemle, Vodafone'lular için "Bana Ne Var"da sunulan kişiselleştirilmiş teklifler Vodafone'a gelmek isteyenler için de tüm kanallarda sunuluyor.
 
Kampanyaya özel reklam filmleri yayında
 
Vodafone'un yeni kampanyası için çekilen reklam filmlerinde Aras Bulut İynemli oynuyor. Filmlerde Vodafone'un sunduğu devretme özelliği, fatura durdurma özelliği, internetinden yemeyen uygulamalar, Hediye Çarkı, tarife içerik değiştirme özelliği, tarife ücretinin artmaması gibi avantajlara dikkat çekilerek "Vodafone'da paran değerli" mesajı veriliyor. Vodafone'lulara ödedikleri ücretin karşılığında tarifenin yanı sıra pek çok fayda da sunuluyor.
 
Yaklaşık 450 milyon GB internet kotadan yemedi
 
Bugün 680 bini aşkın Vodafone müşterisi Devretme özelliğinden faydalanıyor. 2022'nin ilk 11 ayında, Hediye Çarkı'nda toplam 440 milyon GB internet ve 11 milyar TL hediye çeki verildi. Yaklaşık 4 milyon müşteri Vodafone Red'in sınırsız paketleriyle 450 milyon GB'a yakın interneti kotasından yemeden kullandı. Süper Uyumlu tarife kullanan müşterilerin %9,5'u içeriklerini ihtiyaçları doğrultusunda değiştirirken, içerik değiştirenlerin %24'ü tarife fiyatını ihtiyacına göre düşürdü; içerik değiştirenlerin %51'i ise ihtiyaçlarına göre internet içeriğini artırdı.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Dünyada sıcak fırsatlar dönemi olarak bilinen ve her yıl kasım ayında heyecanla beklenen, birçok marka ve e-ticaret sitesinin cezbeden indirimleriyle tüketicileri kendine çeken Black Friday döneminde online alışveriş hacimlerinde bu yıl da dikkat çekici artışlar gerçekleşti.
 
Türkiye ve yurt dışında 27 bankaya ve 45 binden fazla üye işyeri ve Türkiye'nin önde gelen pazaryerlerine sanal POS altyapısı sağlayan Payten'in Ödeme Kuruluşu Paratika'nın açıkladığı rakamlara göre 2022 Kasım ayında e-ticarette gerçekleşen işlem hacmi 2021 yılı kasım ayına kıyasla yüzde 143, işlem adedi ise yüzde 66 artış gösterdi. Bu yılki ortalama sepet tutarı 2021 yılına kıyasla yüzde 46 artarak 946 TL'ye ulaşırken en çok satış gerçekleşen ilk beş kategori ise gıda, otomotiv, giyim ve aksesuar, ticari ekipman, sigorta oldu.
 
Black Friday gününde “rekor artış”
Ülkemizde Efsane Cuma, Şahane Cuma, Muhteşem Cuma gibi farklı isimlerle de adlandırılan, kasım ayının son cuma günü olarak bilinen ve bu yıl 25 Kasım gününe denk gelen Black Friday gününde de 2021 yılındaki Black Friday gününe kıyasla rekor seviyesinde artış yaşandı. Verilere göre 2022 yılı işlem hacminde yüzde 472, işlem adedinde yüzde 52 artış gerçekleşti. Ortalama sepet tutarı ise yüzde 277 artarak 825 TL olarak gerçekleşti.
 
9 taksitteki yükseliş dikkatleri çekti
Bu yıl online alışverişlerin yüzde 90'ı kredi kartıyla yapılırken yüzde 10'u da banka kartı üzerinden gerçekleşti. 2021 yılı kasım ayında kullanıcıların büyük çoğunluğu tek çekimle ödemeyi tercih etmiş, bunu sırasıyla 3 taksit, 6 taksit ve 9 taksit takip etmişti. 2022 yılı kasım ayında ise yine tek çekim ile ödeme trendi değişmezken en çok tercih edilen taksit seçenekleri sırasıyla 3, 9 ve 6 taksit olarak gerçekleşti. En dikkat çekici yükseliş ise 9 taksit seçeneğinde görüldü. 2022 yılı kasım ayında 9 taksitle ödemeyi tercih eden kullanıcıların oranı geçen yıla kıyasla 7,8 kat artarak dikkatleri üzerine çekti. 3 taksit ve 6 taksit ise diğer tercih edilen ödeme seçenekleri oldu.
 
"Online alışverişteki yükseliş katlanarak büyüyecek”
Paratika CEO'su ve Payten Türkiye Ülke Lideri Burak Kutlu ise rakamlarla ilgili değerlendirmesinde şunları söyledi: “Günümüzde dijital dönüşümün sunduğu benzersiz fırsatlar nedeniyle tüketicilerin alışverişlerde online platformlara yöneldiğini ve e-ticaretin de hızlı bir büyüme ivmesi kazandığını hepimiz görüyoruz. Bilindiği üzere kasım ayı, e-ticaret markalarının özel günler ve çeşitli indirim dönemleri düzenleyerek satış hacimlerini artırdıkları, tüketicilerin yoğun ilgisini çeken kampanyaların düzenlendiği bir ay. Alışveriş için yılın en çok beklenen zamanı olan ve adeta bir online alışveriş festivali tadında geçen, Black Friday gününü de kapsayan kasım ayında, online alışveriş hacimlerinde bu yıl da dikkat çekici artışlar gerçekleşti. Payten ve Paratika verilerine göre, bu yıl kasım ayında işlem hacminde geçen yıla oranla 2,5 kat seviyesinde bir artışla karşılaştık. Bu yoğun dönemde Paratika ve Payten olarak 7/24 operasyonumuz ve canlı desteğimiz ile tüm müşterilerimizin işlemlerinin sorunsuz gerçekleşmesini sağladık. Online alışverişteki yükselen grafiğin her yıl katlanarak büyüyeceğini öngörüyoruz.”