Piyasaya Yön Veren Güncel Finans Haberleri

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
  
Fark yaratan yeni nesil tasarımları, inovatif ebatlı ürünleri ve üstün teknolojisiyle seramik sektöründe Türkiye'nin lider global markası olan NG Kütahya Seramik, koleksiyonlarını sektör profesyonelleriyle buluşturmaya devam ediyor. Başta İstanbul ve Ankara olmak üzere showroomlarında mimarları ağırlayan NG Kütahya Seramik, en son teknolojiyle ürettiği NG Slim ve NG Stone markalarının ürünleri hakkında sektörün en önemli uzmanlarını bilgilendiriyor.
Çeşitli workshoplar ve müzik etkinliği ile yeni bir tasarım deneyimi
Showroomlarda gerçekleştirilen etkinliklerde mimarlar, NG Kütahya Seramik Tasarım Ekibi tarafından detaylı olarak bilgilendirilip sorularına yanıt bulurken, duvarlarda sergilenen geniş ebatlı ürünler görsel açıdan katılımcıların beğenisini kazanıyor. Tanıtım etkinliklerinde gerçekleştirilen seramik, mum, terazzo ve aroma terapi workshopları ve müzik etkinliği ise mimarlara keyifli bir tasarım atmosferini de deneyimleme imkânı veriyor.
NG Kütahya Seramik'ten mimariye yön veren en yenilikçi markalar: NG Slim ve NG Stone
NG Kütahya Seramik'in ileri teknolojiyle geliştirdiği bu iki yenilikçi marka, sektör standartlarını yeniden tanımlıyor:
NG Slim, sadece 3 mm kalınlığıyla ultra ince, hafif, dayanıklı, esnek ve işlenmesi kolay bir dış cephe kaplama çözümü sunuyor. Yenileme projelerinde mevcut yüzeyin üzerine uygulanabilmesiyle işçilik ve zaman açısından da avantaj sağlıyor.
NG Stone, dev ebatları ve yüksek dayanıklılığı ile mutfak tezgâhları, lavabo yüzeyleri ve dikey-duvar uygulamaları için ideal çözümler sunuyor.
Hem NG Slim hem de NG Stone koleksiyonları bu özellikleriyle, sadece bir yüzey çözümü değil; mimari vizyonun güçlü bir tamamlayıcısı olarak konumlanıyor.
Türkiye'nin NSF gıda temas sertifikalı ilk porselen slab markası: NG Stone
Son teknolojiyle üretilen NG Stone markası koleksiyonlarında yer alan devasa boyutlardaki porselenler, sektör profesyonelleri için bir yaşam tarzını da ifade ediyor. İç mekân başta olmak üzere lavabo ve tezgâh gibi çok sayıda alanda kullanılabilmesi, kolay temizlenmesi, hijyenik yüzeyi, farklı yüzey seçenekleri, lekelenmeye ve kimyasallara karşı dirençli yapısı, termal şok, nem, UV ışınları, çizilme ve aşınmalara karşı son derece dayanıklı olmasıyla da tercih ediliyor.
NG Stone ürünleri, Amerika merkezli bağımsız bir kuruluş olan NSF International tarafından verilen gıda temas sertifikasını almaya hak kazanarak, bu belgeyi elde eden Türkiye'nin ilk porselen tezgâh üreten markası olma unvanını taşımasıyla da dikkatleri çekiyor. Bu sertifika, ürünlerin gıda temasına uygunluğunu ve insan sağlığına zarar vermeyecek şekilde üretildiğini belgeliyor.
Kaya: "Mimari ve inşaat projelerinde hem Türkiye hem de ABD'de güçlü bir çözüm ortağıyız"
NG Kütahya Seramik'in 5 kıtada 79 ülkeye yaptığı ihracatın yanı sıra bu yıl Amerika'daki yeni mağazasıyla küresel yolculuğuna güçlü bir adım attığını kaydeden NG Kütahya Seramik Genel Müdürü Yüksel Kaya, sektörde inovasyonun öncüsü oldukları NG Stone ve NG Slim koleksiyonları ile sadece Türkiye'de değil, Amerika'daki mimari ve inşaat projelerinde de güçlü bir çözüm ortağı olduklarını dile getirdi.
Mimar ve iç mimarların teknolojiyi, sürdürülebilirliği ve fonksiyonelliği gözetmelerinde, ihtiyaçlarını en çok önemsedikleri sektör paydaşları arasında yer aldığını belirten Kaya,"Bu nedenle showroomlarımızda bir araya gelerek onlarla bilgi alışverişinde bulunmayı sektörümüz adına önemli bir kazanım olarak görüyoruz. İnovatif ürünlerimizin uygulama alanının artması ile yaşam alanlarına değer katmaya devam edeceğiz." değerlendirmesini yaptı

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
  Borusan Grup şirketlerinden Borusan EnBW Enerji, sürdürülebilirlik vizyonunu hayata geçiren projeler geliştirmek ve toplumsal değer yaratmak amacıyla yürüttüğü faaliyetlerini çevresel sorumluluk bilinciyle destekliyor. Bu vizyonun bir parçası olarak, yerel turizmin etkisiyle en çok kirlenen doğal alanlardan biri olan Kırklareli Kıyıköy'deki Selvez Koyu'nda iki yıldır düzenlediği kıyı temizliği etkinliğini bu yıl da gönüllüler ve yerel paydaşların katılımıyla başarıyla hayata geçirdi. Etkinlikte, Kırklareli Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü, Kıyıköy Belediye Başkanlığı ve Kıyıköy Ortaokulu öğrencileri de yer aldı.
Kıyıköy'de atık yönetimini bütüncül bir yaklaşımla ele alan Borusan EnBW Enerji, farkındalık yaratmaktan atıkların toplanmasına ve kıyıların temizlenmesine kadar süreci uçtan uca kapsayan bir model benimsedi.
Borusan EnBW Enerji, yalnızca mevcut atıkları toplamakla sınırlı kalmayan, atıkların doğaya karışmadan önce yönetilmesini amaçlayan bütüncül ve proaktif bir projeyi hayata geçirdi. Bu girişim, yerel paydaşların farkındalığını artırarak atık yönetiminde sürdürülebilir bir etki yaratmayı hedefliyor. Saha çalışmalarının ötesinde toplumda kalıcı farkındalık oluşturmayı hedefleyen Borusan EnBW Enerji, değişimin eğitim çağındaki çocuklarla başlayacağı inancıyla sıfır atık eğitimleri ve çevre koruma etkinliklerini içeren Kıyıköy Ortaokulu Sıfır Atık Projesi'ni başlattı.
Yaklaşık 100 öğrenciye ulaşan proje kapsamında; atıkların doğaya ve insan yaşamına etkileri, geri dönüşümün önemi, atık türlerinin doğru şekilde ayrıştırılması, atık azaltımına yönelik günlük yaşamda uygulanabilir alışkanlıklar gibi başlıklarda interaktif oturumlar düzenlendi. Eğitimler sırasında oyunlar, görsel materyaller ve örnek uygulamalarla öğrencilerin sürece aktif katılımı sağlandı. Ayrıca sınıf içi ve ortak alanlara kurulan atık ayrıştırma istasyonları sayesinde öğrenciler, teoride öğrendiklerini günlük hayatlarına taşımaları için teşvik edildi. Eğitimin sonunda düzenlenen Sıfır Atık Yarışması ile çevresel duyarlılık konusunda sürdürülebilir bir motivasyon ortamı yaratıldı.
Atık türlerinin ayrıştırılmasından geri dönüşüme, sıfır atık temalı yarışmalardan parkur oyunlarına uzanan bu süreçte öğrenciler hem öğrenme hem de eğlenme fırsatı buldu. Etkinlikler İstanbul gezisiyle sonlandı, öğrenciler müze ziyaretleri ve Boğaz turuyla unutulmaz anılar biriktirdi. Borusan EnBW Enerji, bu proje ile yalnızca çevreye değil, aynı zamanda çocukların eğitimine ve gelişimine katkı sundu. Türkiye'nin yeşil enerji dönüşümünde öncü bir rol üstlenen Borusan EnBW Enerji, "iklim, insan ve inovasyon" odaklı sürdürülebilirlik vizyonu doğrultusunda, tamamı yenilenebilir kaynaklara dayanan rüzgâr, güneş ve hidroelektrik yatırımlarını kesintisiz sürdürüyor

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
   
İstanbul Bilgi Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi ile Tekfen Holding, üniversite-sanayi işbirliği alanında kapsamlı bir protokol imzaladı. Eğitim, Ar-Ge ve sektörel uygulama alanlarını kapsayan bu işbirliğiyle BİLGİ öğrencileri, eğitim-öğretim süreçlerinde sektörü daha yakından tanıma ve mesleki deneyim kazanma olanaklarından yararlanacak.
 
İşbirliği kapsamında BİLGİ öğrencilerine Tekfen Grup Şirketleri'nin kendi alanlarındaki "gerçek" projelerine dahil olma ve bu projelere inovatif çözümler geliştirme imkanı tanınırken; aynı zamanda staj olanakları da sunulacak. Ayrıca öğrencilerin yaratıcı çözümler geliştirmesini teşvik etmek amacıyla ödüllü bir yarışma da düzenlenecek.
 
İşbirliği kapsamında Tekfen Holding'in alanlarındaki uzmanları 2025-2026 Akademik Yılı itibarıyla fakültedeki derslere katkı sunacak. Böylece öğrencilerin iş dünyasına geçişinde önemli rol oynayan mesleki beceriler kazanması ve sahadan deneyimleri öğrenmesi sağlanacak.
 
Ortak Ar-Ge projeleri yürütülecek
 
İstanbul Bilgi Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. M. N. Alpaslan Parlakçı, "Tekfen Holding ile kurduğumuz bu işbirliğini yalnızca bir sektör-temsilci ortaklığı olarak değil, aynı zamanda öğrencilerimizin gelişimine doğrudan etki edecek, çok boyutlu ve yapıcı bir adım olarak görüyoruz. Öğrencilerimize Tekfen'de staj olanakları sunulması, Tekfen uzmanlarının derslerimize misafir konuşmacı olarak katılması ya da sahadan gelen bilgiyle harmanlanmış uygulamalı dersleri hocalarımızla birlikte yürütmeleri; öğrenme süreçlerini sahaya yaklaştıran çok değerli katkılar olarak öne çıkmaktadır. Bunun yanı sıra, öğrencilerimizin Tekfen projelerine çözüm odaklı katkı sunması; onları gerçek problemlerle, disiplinlerarası çalışmayla ve proje kültürüyle doğrudan buluşturacaktır" dedi.
 
İşbirliği kapsamında fakülte öğretim üyeleri ve Tekfen uzmanlarının Ar-Ge ve yenilikçiliği odağına alan yeni projeler de geliştireceğini belirten Prof. Dr. Parlakçı, "Öğrencilerimizi teşvik edecek yarışmaların düzenlenmesi, topluma fayda sağlayacak sosyal sorumluluk projelerinde Tekfen'le ortak hareket edilmesi gibi başlıklar ise mühendislik eğitiminin yalnızca teknik bilgiyle değil, etik, toplumsal ve çevresel duyarlılıkla birlikte ele alınması açısından bizim için ayrı bir önem taşıyor. Bu kıymetli işbirliğinin hem öğrencilerimizin gelişimine hem de üniversite-sanayi-toplum ekseninde katma değer üreten yeni açılımlara vesile olacağına inanıyoruz" dedi.
 
Tekfen Holding Grup Şirketler Başkanı Hakan Göral ise işbirliği ile ilgili şunları söyledi:
 
"Üniversite-sanayi işbirliğini, geleceği gençlerle birlikte şekillendirme fırsatı olarak görüyor ve bunu çok önemsiyorum. Gençlerle bir arada olmak, onların akademik birikimlerini sahada uygulamaya dönüştürmelerine destek olmak, iş hayatına hazırlık süreçlerinde yanlarında yer almak benim için hem kişisel hem de kurumsal bir sorumluluk. Bu doğrultuda, taahhüt, tarım ve üniversite-sanayi işbirliği alanlarında İstanbul Bilgi Üniversitesi ile yürüteceğimiz projelerle, öğrencilerin teorik ve teknik donanımlarını sektörün gerçek ihtiyaçlarıyla buluşturmayı ve gençlerin taze bakış açılarını projelerimize dahil etmeyi hedefliyoruz. Böylece hem deneyimlerimizi onlarla paylaşmış hem de onların genç, yaratıcı ve inovatif bakış açılarıyla yeni çözümler üretmeye çalışacağız. Diğer yandan, Tekfen isminin de, geleceğin mühendisleri tarafından tanınması, benimsenmesi bizim açımızdan büyük bir kazanım. Bu işbirliğinin, öğrencilere en yüksek faydayı sağlamasını ve her alanda gelişime katkıda bulunmasını temenni ediyorum." dedi.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Blokzincir tabanlı yenilikçi ürün ve hizmetler geliştiren ve Türkiye kripto varlık ekosisteminin gelişimine öncülük eden Paribu, 1995’ten bu yana “bilgi toplumuna giden yolda öncü olmak” manifestosuyla faaliyet gösteren Türkiye Bilişim Vakfı’nın (TBV) kurumsal sponsoru oldu. Paribu, TBV’nin özgürlük, etik ve güven temelli dijitalleşme, katma değer yaratan teknolojik üretim ve nitelikli iş gücünü destekleyen eğitim ilkelerine kurumsal sponsor olarak katkıda bulunacak.

Blokzincir odaklı iş birliğinin kapsamı genişliyor

TBV, 30 yıldır “iyilik için teknoloji” vizyonuyla Türkiye’nin dijital dönüşümünü desteklemek ve bilgi toplumuna geçişi hızlandırmak amacıyla çalışmalar yürütüyor. 400’ü aşkın üyesi olan TBV, özellikle yeni teknolojilerin sosyal ve ekonomik yaşam üzerindeki etkilerini inceleyerek nitelikli ve saygın paydaşlarla projeler üretiyor.

Hâlihazırda, bir TBV inisiyatifi olan Blockchain Türkiye’nin (BCTR) platin üyesi olan ve referans niteliği taşıyan Kripto Varlıkların Güvenli Saklanması raporu gibi çalışmalara katkıda bulunan Paribu, TBV ile yaptığı kurumsal sponsorluk anlaşmasıyla iş birliğinin kapsamını genişletiyor ve uzun soluklu değer üretimine odaklanan yeni bir döneme geçiyor.

“Geleceğin paradigmasını birlikte oluşturacağız”

Sponsorluk anlaşmasına dair değerlendirmelerini paylaşan Paribu Kurucusu ve CEO'su Yasin Oral, “Paribu olarak kurulduğumuz günden bu yana kolektif verimliliğe, sürdürülebilir başarıya inanıyoruz. Paribu, geliştirdiği benzersiz teknolojilerle Türkiye'nin blokzincir başta olmak üzere yeni teknolojilerdeki potansiyelini sınır ötesine taşımaya odaklanıyor. Paribu’nun bu gayesi, iyilik için teknoloji vizyonuyla Türkiye’nin imzasını dünyaya tanıtmak için çalışan TBV’nin manifestosuyla birebir örtüşüyor. ‘Yarının dünyası bu’ diyerek geleceği inşa edenlerden olmayı seçen Paribu olarak, Faruk Eczacıbaşı’nın liderliğinde 30 yıldır kesintisiz bir biçimde geleceğin paradigmasını oluşturan çalışmalar ortaya koyan TBV’yi desteklemekten onur duyuyoruz” dedi.

“Paribu’nun sponsorluğu TBV’ye cesaret veriyor”

1995'te kurulurken Türkiye Bilişim Vakfı'nın (TBV) hedefinin internetin hakim olduğu bir geleceğe uyum sağlamak olduğunu hatırlatan TBV Başkanı Faruk Eczacıbaşı, “Bu süreçte blokzincir ve yapay zeka gibi yenilikler kendi platformlarını, iş modellerini, tüketim alışkanlıklarını yarattı. Gelişmeler baş döndürücü hızda yaşanırken belirsizlikleri ortadan kaldırabilmek için katılımcılığı esas alan iş birliklerinin önemli olduğuna inanıyoruz. Özellikle kendi sektöründeki çalışmalara daima katkıda bulunan ve Türkiye’de blokzincir oyun alanını şekillendiren Paribu’nun kurumsal sponsorlarımız arasına katılması Dijital Türkiye, Başlangıç Noktası, Türkiye'nin Yapay Zeka Platformu (AITR) ve Blockchain Türkiye (BCTR) inisiyatifleriyle, aklın ve bilimin rehberliğinde geleceği anlamlandırmak için çalışan TBV olarak hedeflerimize ulaşma yolunda bize cesaret veriyor. Paribu’nun yalnızca bir teknoloji şirketi değil, aynı zamanda dijital geleceği kolektif akılla şekillendirmeye odaklanan bir vizyon ortağı olması, bu iş birliğini bizim için daha da anlamlı kılıyor” dedi.

Yarını inşa ederken bugünün hafızasına katkıda bulunuyor

Paribu, sivil toplum, sosyal sorumluluk ve eğitim odaklarında Birleşmiş Milletler (BM) Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları ve kendi manifestosuyla uyumlu olarak sürdürülebilir, eşit, adil ve kapsayıcı bir strateji takip ediyor. Yarının teknolojilerini gençlerle birlikte geliştirmek amacıyla 2020’den bu yana Paribu Hub ile üniversitelere, öğrenci kulüplerine ve ekosisteme değer katan topluluklara odaklanan iş birlikleri ve hibe programları yürütüyor. Blokzincir bilinirliğini artırmak hedefiyle Paribu Reads çatısı altında teknoloji ve finans okuryazarlığını geliştirecek kaynakları okuyucuyla buluşturuyor. Yarını inşa ederken bugünün hafızasına katkıda bulunan Paribu’nun yalnızca 2024’te 20 sivil toplum kuruluşuna destek olarak hayata geçirdiği sosyal yatırımların 20 milyon TL’yi aştığı biliniyor. Geçtiğimiz yıl dört sosyal sorumluluk programıyla Sürdürülebilir Kalkınma Amaçlarından altısına katkıda bulunan Paribu, toplumda olumlu etki yaratan projeler geliştirmeye ve uygulamaya devam ediyor.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
 İklimlendirme sektörünün öncü sanayi kuruluşlarından Termo Teknik, İstanbul Sanayi Odası'nın (İSO) açıkladığı "Türkiye'nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu 2024" listesine bir kez daha girmeyi başardı.
Güçlü üretim, sürdürülebilir büyüme
Köklü geçmişi, yenilikçi ürünleri ve sürdürülebilir üretim anlayışıyla sektördeki güçlü konumunu pekiştirmeye devam eden Termo Teknik, hem yurt içi hem de yurt dışı pazarlarda etkinliğini sürekli artırıyor. Türkiye ve Avrupa'nın en modern üretim tesislerinden biri olarak kabul edilen Çorlu'daki fabrikasında yıllık milyonlarca panel radyatör üretimi gerçekleştiren şirket, kalite ve sürdürülebilirlikten ödün vermeden büyümesini sürdürüyor.
Termo Teknik Türkiye Ticari Genel Müdürü M. Emin Kasan, konuya ilişkin yaptığı değerlendirmede şunları söyledi:
Ar-Ge yatırımlarıyla büyümesini sürdürüyor
"İSO 500 listesinde yer almak, ülkemiz sanayisine sağladığımız katkının ve üretim gücümüzün somut bir göstergesidir. Termo Teknik olarak, sürdürülebilir üretim, inovasyon ve kalite odaklı çalışmalarımızla hem Türkiye'de hem de global pazarlarda daha güçlü bir konuma ulaşmayı hedefliyoruz. Bu hedef doğrultusunda Ar-Ge yatırımlarımızı artırıyor ve sektörün ihtiyaçlarına yönelik çözümler geliştiriyoruz. Yüksek kalite anlayışımız ve inovasyon gücümüzle ülkemizin dünya iklimlendirme sektöründeki temsilini de güçlendiriyoruz. Başarımızda pay sahibi olan tüm ekip arkadaşlarıma ve iş ortaklarımıza teşekkür ediyorum." dedi.
 

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
  
Yılın kalan kısmında küresel zorluklara rağmen adaptasyon kabiliyeti, inovasyon ve sürdürülebilirlik yatırımlarını artırarak faaliyetlerini istikrarlı bir şekilde sürdüren iklimlendirme, havalandırma, yalıtım, tesisat ve otomasyon sektör temsilcileri, Kazan ve Basınçlı Kap Sanayicileri Derneği (KBSD) Ege Soğutma Sanayicileri İş Adamları Derneği (ESSİAD) ve Mekanik Tesisat Müteahhitleri Derneği (MTMD) öncülüğünde 22-25 Ekim 2025 tarihleri arasında İstanbul Fuar Merkezi'nde düzenlenecek ISK-SODEX'te bir araya gelecek. Artan enerji maliyetleri, yeşil dönüşümün hız kazanması ve teknolojiye dayalı sistem çözümlerine olan ihtiyaç doğrultusunda daha verimli, akıllı ve çevreci çözümler üretmeye yönlenen üreticiler, küresel iş birliklerinin ve sektörel vizyonun şekillendiği stratejik bir buluşma noktası olan fuarda yeni pazarlara odaklanacak.
Endüstrinin dönüşümüne yön veren merkez
ISK-SODEX'in yalnızca sektörün en büyük ticaret fuarlarından biri değil, aynı zamanda iklimlendirme endüstrisinin dönüşümüne yön veren bir merkez haline geldiğini vurgulayan SODEX Fuarlar Direktörü Toros Utku, "Bugün iklimlendirme sektörü, dijitalleşmeden yeşil dönüşüme, çevresel sorumluluktan enerji verimliliğine kadar birçok dinamiği aynı anda yönetmek zorunda. Bu yıl 'Yaşamsal Döngü' temasıyla düzenleyeceğimiz ISK-SODEX 2025, tam da bu dönüşüm süreçlerine ışık tutacak bir zemin sunuyor. Katılımcılarımız yalnızca ürün sergilemiyor aynı zamanda sürdürülebilirliğe dair somut çözümlerini ve vizyonlarını paylaşıyorlar" dedi. ISK-SODEX'in global ölçekte artan etkisine de dikkat çeken Utku, "Fuarımız, Avrupa'dan Orta Doğu'ya, Kuzey Afrika'dan Asya'ya kadar farklı coğrafyalardan gelen ziyaretçilerle sektör profesyonellerini bir araya getirerek uluslararası ticaretin gelişmesine katkı sağlıyor. 2025'te bu etkileşimi daha da ileriye taşıyacağız. Özellikle 6-8 Ekim 2025 tarihlerinde Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad'da düzenlenecek Saudi Elenex Fuarı'nda ilk kez oluşturulacak 'ISK-SODEX Özel Alanı' ile Türkiye başta olmak üzere Avrupa ve dünyanın dört bir yanından HVAC-R sektör temsilcilerini Ortadoğu pazarında güçlü bir vitrine kavuşturacağız" dedi.
 
ISK-SODEX önemli bir prestij kaynağı
Kazan ve basınçlı kap sektörünün 2024 yılında yakaladığı büyümeyi 2025 yılında da sürdürdüğünü, enerji verimliliği, otomasyon ve ihracat pazarlarında çeşitlenme alanlarında ciddi adımlar atıldığını belirten Kazan ve Basınçlı Kap Sanayicileri Derneği (KBSD) Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Hoplamaz, "Kazan ve basınçlı kap sektörümüz 2024 yılında güçlü bir büyüme ve dönüşüm sergiledi. 2025 yılında ise inovasyon, dijitalleşme ve yeşil üretim alanlarında öncü olmayı hedefleyen bir yapı kazandı. Sektörümüzde yatırım iştahı ve rekabet gücü yüksek seviyede devam etmekte. Gelecek dönem için pazar çeşitliliği, ihracat ve sürdürülebilirlik temalı yatırımlar sektörümüzün ana gündemini oluşturuyor" dedi. Kazan ve basınçlı kap sanayicilerinin fuara olan ilgisinin her geçen yıl arttığını belirten Hamdi Hoplamaz, "ISK-SODEX, sektörümüz için sadece yeni ürün ve teknolojilerin sergilendiği bir platform değil, aynı zamanda küresel iş birliklerinin ve bilgi paylaşımının merkezi haline geldi. Fuara uluslararası düzeyde artan katılım ve ziyaretçi ilgisi, Türk kazan ve basınçlı kap sanayicileri için önemli bir prestij kaynağı. Bu yıl da sektörümüz, yenilikçi ürün ve teknolojilerle güçlü bir şekilde fuarda yer alacak. Fuarın ana teması olan 'Yaşamsal döngü' ise sektörümüzün sürdürülebilirlik ve çevre bilinciyle attığı adımların altını çizen önemli bir başlık. Üretimden tüketime, geri dönüşüme kadar tüm süreçlerde çevresel etkilerin minimize edilmesi, enerji verimliliği ve kaynakların etkin kullanımı sektörümüzde öncelik haline geldi. Bu tema, firmalarımızın gelecek vizyonu ve stratejileriyle birebir örtüşmekte" ifadelerini kullandı.
 
Sektörün yeni pazar arayışlarına ISK-SODEX yanıt veriyor

 2024 yılının iklimlendirme sektörü açısından küresel gelişmelerin ve yerel dinamiklerin etkili olduğu çok katmanlı bir süreçle geçtiğini, 2025 yılının ise daha umutlu olduğunu belirten Ege Soğutma Sanayicileri İş Adamları Derneği (ESSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı M. Turan Muşkara, "2024 yılı, iklimlendirme sektörü hem küresel gelişmelerin hem de yerel dinamiklerin etkili olduğu, pek çok açıdan öğretici ve dönüştürücü bir yıl oldu. Enerji verimliliği, yeşil dönüşüm ve dijitalleşme odaklı gelişmeler sektörümüzde ön plana çıkarken; ekonomik dalgalanmalar, hammadde tedarikinde yaşanan sıkıntılar ve işgücü piyasasındaki değişkenlikler zorlukları da beraberinde getirdi. 2025 yılında ise hem sektörümüz hem de derneğimiz açısından hedeflerimizi daha ileriye taşıyacak stratejik bir vizyonla hareket ediyoruz. İklimlendirme sektörü, artan çevresel sorumluluk, teknolojik dönüşüm ve küresel rekabet koşullarıyla birlikte yeniden şekillenmekte; bu dönüşüm sürecine uyum sağlamak ve öncülük etmek ESSİAD olarak öncelikli hedeflerimiz arasında yer alıyor" dedi. ISK-SODEX'in sektörün yeni pazar arayışlarına yanıt bulmasına, ihracat hacimlerini artırmasına, global müşterilerle birebir temas kurmasına, yeni teknolojileri yerinde görerek üretim süreçlerine entegre etmesine olanak tanıdığının altını çizen Muşkara, "Sektör profesyonelleri için en son trendleri ve gelişmeleri takip etmek adına önemli bir platform olan fuar, katılımcılarına dünya çapındaki lider firmalar ve ziyaretçilerle bilgi alışverişinde bulunma fırsatı sağlıyor. Ayrıca, sektörün önde gelen dernekleriyle iş birliği yaparak destekleyici programlar sunuyor. Sektörümüzün yurt içinde düzenlenen uluslararası katılımlı en büyük fuarı olan ISK-SODEX'te yer almaktan mutluluk duyuyoruz. Ürünlerin veya sistemlerin tasarımından, üretimine, kullanımından geri dönüşümüne kadar geçen tüm aşamaları kapsayan 'Yaşamsal Döngü' teması da sürdürülebilirlik açısından önem taşımaktadır." dedi.
 
Fuara olan ilgi her geçen gün artıyor
2024 yılında ekonomik zorlukların yanı sıra artan nitelikli iş gücü eksikliğiyle mücadele ettiklerini belirten Mekanik Tesisat Müteahhitleri Derneği (MTMD) Yönetim Kurulu Başkanı Murat Suiçmez, "Geride kalan yılın zorluklarını kenara bıraktığımızda hızlı bir teknolojik dönüşüm çağı içindeyiz ve ilgili dijitalleşme, süreç entegrasyonu ve sürdürülebilirlik artık hepimizin gündemine oturan konular. Mekanik tesisat projelerinde BIM, dijital ikiz ve IoT tabanlı sistemlerin entegrasyonu artıyor. Bu teknolojilerin kullanımıyla, projelerin hem tasarım hem de uygulama aşamasında hata payı azaltılacak, enerji verimliliği ve bakım kolaylığı gibi konularda ciddi iyileşmeler hedefliyoruz. Orta Doğu ve Kuzey Afrika gibi pazarlarda, özellikle enerji altyapısı ve konut projelerinde, Türk mekanik müteahhitlik firmalarının daha fazla rol almasını planlıyoruz" dedi. Sektörün fuara olan ilgisinin her geçen gün arttığını ve fuar boyunca yapılan bire bir görüşmelerin, mevcut iş ortaklıklarının derinleşmesine ve yeni iş bağlantılarının kurulmasına vesile olduğunu belirten Suiçmez, "ISK - SODEX, yalnızca Türkiye'nin değil, Avrasya bölgesinin en büyük ve en kapsamla fuarlarından biri olma niteliğini yıllardır sürdürüyor. Sektör profesyonellerini, yenilikçi ürünleri ve çözümleri bir araya getiren bu platform, bilgi paylaşımının ötesinde iş birlikleri, ortak girişimler ve yeni projeler için somut bir zemin oluşturuyor. Ayrıca, uluslararası katılımın her yıl daha da artmasıyla birlikte, Türk mekanik tesisat firmalarının yurt dışında tanınırlığı artıyor, bölgesel ticaret hacmi genişliyor. Bizler için bu fuar, sektörün nabzını tutma, yeni trendleri öngörme ve rekabet gücünü arttırmak adına kritik bir rol oynuyor. Fuarın bu yılki teması da sektörün karbon ayak izini azaltma, enerji tasarrufu ve doğaya duyarlı sistemlere geçiş konularındaki sorumluluğunu da hatırlatıyor" dedi.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Vodafone, akıllı telefon pazarının yenilikçi teknoloji markası vivo ile Tüm Türkiye’yi 5G’ye hazırlamak için yeni bir işbirliğine imza attı. 5G destekli yeni vivo Y29s 5G 256 GB Türkiye’de ilk kez ve sadece Vodafone FLEX’te satışa sunuldu. Bu cihaz Vodafone FLEX portföyünün en uygun fiyatlı 5G destekli telefonu olarak öne çıkıyor. Yeni vivo V50 Lite 5G (12/256GB) modeli ise 12 ayda ödeme seçeneğiyle sadece Vodafone’da satışa sunuldu. Vodafone FLEX’in faturaya ek 12 aya varan ödeme seçeneğiyle 5G uyumlu telefona geçiş kolaylığı sağlanıyor.

 

7 Ağustos 2025 - Türkiye’nin dijitalleşmesine liderlik etme vizyonuyla faaliyet gösteren Vodafone, müşterilerine son teknoloji akıllı telefonlar sunmaya devam ediyor. Akıllı telefon pazarının yenilikçi markası vivo ile Vodafone arasında yapılan işbirliğiyle, 5G destekli yeni vivo Y29s 5G 6/256 GB Türkiye’de ilk kez ve sadece Vodafone FLEX’te satışa sunuldu. Bir başka lansman ürünü olan vivo V50 Lite 5G 12/256GB modeli 12 ayda ödeme seçeneği ile sadece Vodafone FLEX’te sunuluyor. Lansmana özel olarak, vivo Y29s 5G 256GB ve vivo v50 Lite 5G 256GB alan müşterilere vivo Buds kulaklık da hediye ediliyor.

 

Erişilebilir 5G uyumlu telefonlar

 

İşbirliği kapsamında sunulan vivo Y29s 5G 256 GB modeli, vivo’nun 5G portföyündeki ana model olarak sadece Vodafone müşterilerine sunuluyor. Bu cihaz, en uygun fiyatlı, 5G destekli telefon olarak öne çıkıyor.[1] Aylık 1.599 TL ödeme ile müşteriler, Vodafone FLEX’in faturaya ek 12 ayda ödeme kolaylığıyla, en uygun fiyatlı 5G destekli telefona sahip olabiliyor. Y29s’in 5G versiyonu Türkiye’de ilk kez satışa çıkıyor. Bu anlamda, Vodafone ile yapılan iş birliği, cihazın Türkiye’deki 5G lansmanını temsil ediyor. vivo Y29s 5G, Türkiye’nin 5G’ye geçiş sürecinde herkes için bu teknolojiyi erişilebilir kılmak amacıyla pazara sunuluyor. Vodafone iş birliğiyle sunulan bu model, 5G’nin sunduğu hızı, dayanıklılığı ve uzun pil ömrünü uygun fiyat avantajıyla birleştiriyor. İş birliği kapsamında öne çıkan bir diğer model olan vivo V50 Lite 5G 12/256GB ise 12 ayda ödeme seçeneği ile sadece Vodafone kanalında satışa sunuluyor.

 

Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Meltem Bakiler Şahin, şunları söyledi:

 

“Vodafone olarak, müşterilerimize en yeni ve en ileri teknolojileri sunmaya devam ediyoruz. 5G’ye hazırlanmanın önemli bir koşulu da müşterilerimizin 5G uyumlu cihaza sahip olması. Bu kapsamda, vivo markasının yeni 5G destekli ürünlerini portföyümüze katıyoruz. Bu stratejik işbirliğiyle 5G teknolojisini daha kapsayıcı ve erişilebilir hale getirerek, geniş kullanıcı kitlelerine uygun fiyatlı, yüksek performanslı ve güvenilir 5G cihazlar sunmayı, bu sayede Türkiye’de sürdürülebilir bir teknoloji ekosistemi oluşturmayı hedefliyoruz. Böylece müşterilerimiz, 5G’nin daha yüksek hız, daha düşük gecikme süresi ve benzersiz bağlantı avantajlarıyla tanışma imkânı bulacak. Vodafone olarak, müşterilerimizin 5G deneyimine hazırlanmasına destek olmaya devam edeceğiz.”

 

vivo Türkiye Genel Müdürü Li Jian Hua ise şöyle konuştu:

 

“vivo olarak, dünya genelinde 5G teknolojisinin öncülüğünü üstlenmiş bir markayız. Türkiye’nin dijitalleşme vizyonuna olan inancımız doğrultusunda, bu alandaki uzmanlığımızı ülkeye taşıyarak uzun vadeli yatırımlar yapmayı hedefliyoruz. Vodafone ile gerçekleştirdiğimiz bu stratejik işbirliği, sadece bir cihaz satış ortaklığı değil; aynı zamanda Türkiye’de 5G teknolojisinin yaygınlaşmasına katkı sağlayacak daha büyük bir dönüşümün ilk adımı. Türkiye’de 5G’yi herkes için erişilebilir kılmak en öncelikli hedeflerimizden biri. Bugüne kadar üst segment cihazlarla sınırlı kalan 5G deneyimini, kullanıcıların günlük ihtiyaçlarını karşılayabilecek fiyat-performans ürünlerimizle yaygınlaştırmak istiyoruz. Vodafone ile hayata geçirdiğimiz bu iş birliği, bu vizyonumuzun somut bir yansıması. Geniş kesimlerin yüksek hızlı bağlantıya uygun fiyatlarla erişmesini sağlayarak, yalnızca teknolojiyi değil; aynı zamanda fırsat eşitliğini de yaygınlaştırmayı amaçlıyoruz.”

 

Fiyat-performans odaklı bir model

 

vivo Y29s 5G, Vodafone ile yürütülen işbirliği kapsamında sunulan fiyat-performans odaklı bir model olarak öne çıkıyor. MediaTek Dimensity 6300 işlemciyle donatılan cihaz; dayanıklılığı, uzun pil ömrü ve kullanıcı dostu özellikleri ile orta segmentte yer alırken, 5G yetkinliği sayesinde kendi kategorisinde güçlü bir alternatif oluşturuyor. Şık tasarımı ve sağlam yapısıyla, sadece uygun fiyatıyla değil, aynı zamanda güven veren kullanım deneyimiyle de farklılaşıyor. Örneğin, vivo Y29s 5G 256GB cihazının arka kamerasının altında yer alan ve dört farklı seviyede ışık sağlayabilen entegre Ultra Parlak Fener, bu segmentte yalnızca vivo tarafından sunuluyor. Bu yenilikçi yaklaşım, günlük kullanımda olduğu kadar acil durum senaryolarında da fonksiyonel bir fayda sağlıyor. IP64 sertifikası, SGS 5 yıldız düşme dayanıklılığı ve askeri sınıf testlerden geçmiş gövdesiyle de fiziksel dayanıklılık konusunda segmentinde öne çıkıyor.

 

5G teknolojisiyle tam uyumlu

 

vivo Y29s 5G 256GB, Vodafone altyapısıyla çalışarak, kullanıcıya hem bağlantı hem de donanım anlamında sorunsuz bir deneyim yaşatıyor. Uzun ömürlü bataryasıyla dikkat çeken cihaz, 5500 mAh kapasite ve 5 yıl pil sağlığı taahhüdüyle 5G kullanımında dahi gün boyu kesintisiz performans sunuyor. Türkiye’nin geçmeye hazırlandığı 5G teknolojisiyle tam uyum sergileyen cihaz, IP64 sertifikası ve SGS onayıyla da düşme dayanıklılığı ve askeri standartlarda sağlamlık sunuyor. Ayrıca, 6.74 inç ve TÜV Rheinland Sertifikalı göz dostu büyük ekranının düşük mavi ışık sertifikası sayesinde uzun süreli kullanımlarda konfor sağlıyor. Cihaz; ısıyı azaltan optimize işlemci yapısı, Ultra Parlak Fener ile gece kullanımında ekstra güvenlik, yapay zekâ destekli belge tarama teknolojisiyle profesyonel mobil kullanım gibi kullanıcı dostu detaylarıyla dikkat çekiyor.

 

Avantajlarla dolu Vodafone FLEX dünyası

 

Vodafone FLEX, müşterilerinin ihtiyaç ve talepleri için çok geniş ve çeşitli ürün portföyü sunan bir son teknoloji dünyası. “Seç Seç Al” mottosuyla duyurulan Vodafone FLEX dünyası “ürünü seç, ödemeni seç ve kolayca al” ilkesine dayanıyor. Müşteriler, kredi kartına ihtiyaç duymadan faturalarına ek 12 aya varan ödeme imkanı ve daha birçok kendine uygun çeşitli ödeme yöntemleriyle zengin seçenekler arasından dilediği teknolojik ürünü Vodafone güvencesiyle alabiliyor.

 

Vodafone FLEX hakkında ayrıntılı bilgi için: https://www.vodafone.com.tr/faturaya-ek/vodafone-flex

 

 

Vodafone hakkında

Vodafone, Avrupa ve Afrika'nın önde gelen telekomünikasyon şirketlerinden biridir. 15 ülkede işlettiğimiz şebekelerin yanı sıra 5 ayrı ülkede yaptığımız yatırımlar ve 40'tan fazla ülkedeki ortaklıklarımız ile toplamda 355 milyonu aşkın müşteriye mobil ve sabit iletişim hizmetleri sunuyoruz. Denizaltı kablolarımız dünyadaki internet trafiğinin yaklaşık altıda birini taşıyor. Buna ek olarak, kapsama alanı dışında kalan bölgelere bağlantı sağlamaya yönelik yeni bir doğrudan mobil uydu iletişim hizmeti geliştiriyoruz. Vodafone, 215 milyonu aşkın IoT bağlantısıyla dünyanın en büyük IoT platformlarından birini işletiyor. Ayrıca, 7 Afrika ülkesinde yaklaşık 92 milyon müşteriye finansal hizmetler sağlayarak, diğer tüm hizmet sağlayıcılardan daha fazla işlem gerçekleştiriyoruz. Amacımız, deniz tabanından gökyüzüne kadar her yerde sunduğumuz teknolojilerle herkesi bağlantıda tutmak.

Daha fazla bilgi için www.vodafone.com adresini ziyaret edebilir, @VodafoneGroup X hesabımızı takip edebilir ve www.linkedin.com/company/vodafone adresinden bizimle bağlantı kurabilirsiniz.

 

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
  KOBİ'ler başta olmak üzere, katma değerli üretim hedefleyen her ölçekten şirkete büyüme odaklı iş servisleri ve danışmanlığı sunan Sistem Global, şirketlerin yurt dışı pazarlara açılma süreçlerine ışık tutmak amacıyla "Aylin Alkan ile Global Açılım" adlı yeni bir video serisi başlattı. İngiltere pazarını ele alan serinin ilk bölümünde, Sistem Global Global Desk Koordinatörü Aylin Alkan Türkiye'den İngiltere'ye açılmayı hedefleyen şirketlerin karşılaştığı temel zorlukları, stratejik karar noktalarını ve pazara giriş modellerini değerlendirdi.
 
Globale açılmak isteyen şirketlere pazara giriş projeleri desteğinden hedef pazar analizine, yurt dışı şirket kurulumundan ihracata başlangıç ve geliştirme danışmanlıklarına kadar kapsamlı çözümler sunan Sistem Global, uluslararası büyüme süreçlerinde firmalara stratejik yol arkadaşlığı yapıyor. Ticaret Bakanlığı İhracat Destekleri ve E-Turquality Programı gibi devlet teşviklerinden etkin şekilde yararlanmayı da kapsayan bu hizmetlerin sahadaki yansımaları, Sistem Global'in hayata geçirdiği "Aylin Alkan ile Global Açılım" adlı yeni video serisi ile izleyiciyle buluşuyor.
 
Sistem Global Global Desk Koordinatörü Aylin Alkan'ın moderatörlüğünü üstlendiği serinin birinci bölüm konuğu, TR.PE Teknoloji Danışmanı Devrim Sönmez. İngiltere pazarına odaklanılan ilk programda, Türkiye'den İngiltere'ye açılmayı hedefleyen şirketlerin karşılaştığı temel zorluklar, stratejik karar noktaları ve pazara giriş modelleri ele alındı. İngiltere gibi gelişmiş ve yüksek maliyetli pazarlarda yerel varlık oluşturmanın önemi, doğru bütçelemenin hayati rolü ve şirket satın alma gibi alternatif giriş stratejilerinin sunduğu avantajlar detaylı şekilde aktarıldı. Kısa vadeli hedeflerle ve sınırlı kaynaklarla hareket eden firmaların yaşadığı motivasyon kaybı ve finansal riskler, dikkat çeken örneklerle değerlendirildi. Youtube ve Spotify platformlarında yayınlanan "Aylin Alkan ile Global Açılım" serisi, globalleşme yolculuğuna çıkmak isteyen tüm şirketler için bir bilgi kaynağı ve rehber niteliği taşıyor.
 
"Türk şirketleri gayrimenkuldeki cesaretini globalleşmeye taşımalı"
Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Sistem Global Global Desk Koordinatörü ve Uluslararası Büyüme Danışmanı Aylin Alkan, "İngiltere pazarı; yüksek operasyonel maliyetler, yoğun rekabet ve kültürel farklılıklar nedeniyle ancak iyi hazırlıkla girilebilecek, oldukça sofistike bir yapı sunuyor. Bu pazara eksik bütçeyle ya da kısa vadeli planlarla girmek, firmaları hem maddi hem duygusal anlamda yıpratabiliyor. Oysa yerel bir teknoloji şirketi satın alarak pazara girmek, sadece hazır bir müşteri portföyüne değil, aynı zamanda yerleşik bir iş modeline ve güvenilir referanslara da erişim sağlıyor. Bu yaklaşım, süreci hem hızlandırıyor hem de daha sürdürülebilir kılıyor. Global Açılım programımızın ilk bölümünde, özellikle şirket satın almanın getirdiği zaman ve kaynak tasarrufuna dikkat çektik. Türk şirketlerinin gayrimenkul yatırımlarındaki cesareti, global büyüme stratejilerine de yansıtması gerektiğine inanıyorum" dedi.
 
Farklı uzman görüşlerini bir araya getirerek kapsamlı bilgiler sunan program, sektörde ilk kez hayata geçirilen bir içerik olmasıyla da dikkat çekiyor. Programın her bölümünde farklı bir uzman ağırlanarak farklı pazarlara dair içgörüler aktarılması hedefleniyor. 8 bölüm olarak planlanan seri, önümüzdeki haftalarda yeni bölümleriyle farklı pazar dinamiklerine ışık tutmaya devam edecek