• Merkez Bankası'nın bir sonraki iş günü için açıkladığı geçici rezerv -203956,5 milyon TL
  • Spot piyasada altının onsu %1 düşüşle 3279,09 dolara geriledi
  • ABD'de mevsimsellikten arındırılmış olarak ikinci el konutların satışta kalma süresi Nisan ayı itibarıyla 4.4 ay
  • ABD'de ikinci el konut satışları Nisan'ta:%-0.5 (Önceki:%-5.9)
  • Tartışmasız Türkiye'nin en ekonomik altın fiyatlarını bulabileceğiniz site.
  • Merkez Bankası'nın bir sonraki iş günü için açıkladığı geçici rezerv -203956,5 milyon TL
  • Spot piyasada altının onsu %1 düşüşle 3279,09 dolara geriledi
  • ABD'de mevsimsellikten arındırılmış olarak ikinci el konutların satışta kalma süresi Nisan ayı itibarıyla 4.4 ay
  • ABD'de ikinci el konut satışları Nisan'ta:%-0.5 (Önceki:%-5.9)
  • Tartışmasız Türkiye'nin en ekonomik altın fiyatlarını bulabileceğiniz site.
  • Merkez Bankası'nın bir sonraki iş günü için açıkladığı geçici rezerv -203956,5 milyon TL
  • Spot piyasada altının onsu %1 düşüşle 3279,09 dolara geriledi
  • ABD'de mevsimsellikten arındırılmış olarak ikinci el konutların satışta kalma süresi Nisan ayı itibarıyla 4.4 ay
  • ABD'de ikinci el konut satışları Nisan'ta:%-0.5 (Önceki:%-5.9)
  • Tartışmasız Türkiye'nin en ekonomik altın fiyatlarını bulabileceğiniz site.
  • Merkez Bankası'nın bir sonraki iş günü için açıkladığı geçici rezerv -203956,5 milyon TL
  • Spot piyasada altının onsu %1 düşüşle 3279,09 dolara geriledi
  • ABD'de mevsimsellikten arındırılmış olarak ikinci el konutların satışta kalma süresi Nisan ayı itibarıyla 4.4 ay
  • ABD'de ikinci el konut satışları Nisan'ta:%-0.5 (Önceki:%-5.9)
  • ABD'de mevsimsellikten arındırılmış olarak ikinci el konutların satışta kalma süresi Nisan ayı itibarıyla 4.4 ay
  • Spot piyasada altının onsu %1 düşüşle 3279,09 dolara geriledi
  • Merkez Bankası'nın bir sonraki iş günü için açıkladığı geçici rezerv -203956,5 milyon TL
  • Spot piyasada altının onsu %1 düşüşle 3279,09 dolara geriledi

Piyasaya Yön Veren Güncel Finans Haberleri

ürün bulundu.

22 Nisan 2022 • 00:00:00

ESET, kullanıcıları ücretsiz dosya dönüştürücüler yoluyla yayılan kötü amaçlı yazılımlar ve dolandırıcılık girişimlerine karşı uyard - Basın Açıklaması

14 Mayıs 2025 • 18:16:01

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Çevrimiçi ve ücretsiz dosya dönüştürücüler, kullanıcıların en sık başvurduğu dijital hizmetlerden biri hâline geldi. PDF’ten Word’e, MP4’ten MP3’e ya da JPG’den PNG’ye. Ancak bu pratik araçların ardında ciddi siber güvenlik riskleri de bulunuyor. Siber güvenlik şirketi ESET, kullanıcıları ücretsiz dosya dönüştürücüler yoluyla yayılan kötü amaçlı yazılımlar ve dolandırıcılık girişimlerine karşı uyardı.

 

Dijitalleşmenin hız kazandığı günümüzde, dosya biçimlerini dönüştürme ihtiyacı her zamankinden daha yaygın hâle geldi. Özellikle eğitim, iş ve içerik üretimi gibi alanlarda, dosyaların farklı biçimlere çevrilmesi, bilgiye erişim ve paylaşım kolaylığı açısından kritik bir işleve sahip. En çok dönüştürülmek istenen dosya türleri arasında ilk sırayı PDF formatı alıyor. Özellikle resmi belgelerin düzenlenebilir hâle getirilmesi amacıyla PDF’ten Word veya Excel’e dönüştürme işlemleri yaygın. Sağladıkları kolaylıklara rağmen bu ücretsiz dönüştürücülerin ciddi siber güvenlik riskleri barındırdığı da göz ardı edilmemeli. ESET Türkiye Ürün ve Pazarlama Müdürü Can Erginkurban; “Ücretsiz hizmet sağlayan dosya dönüştürücü platformlar, çoğu zaman masum görünse de siber suçlular için verimli birer tuzak hâline gelebiliyor. Kötü amaçlı yazılımlar, sahte formlar ve reklam yazılımları aracılığıyla kullanıcıların verileri ele geçiriliyor, sistemleri tehlikeye atılıyor.” açıklamasını yaptı.

Popüler anahtar kelimelerle arama motorlarında üst sıralarda çıkan bazı dosya dönüştürücü siteler, kullanıcıyı hedefleyen zararlı yazılımlar içerebiliyor. Bu siteler, dosya dönüştürme işlemini gerçekleştiriyor gibi görünse de indirilen dosyanın içine gizlenmiş kötü amaçlı yazılımlar sayesinde cihazlara sızabiliyor.Bu platformlar üzerinden kullanıcının cihazına casus yazılım yüklenebilir, tarayıcı eklentileriyle çevrimiçi davranışlar izlenebilir, kimlik avı saldırılarıyla e-posta, kredi kartı, sosyal medya bilgileri toplanabilir. Hatta hassas ve kritik belgelerdeki kişisel ya da finansal veriler kopyalanabilir.

 

ESET'ten güvenli dosya dönüştürme önerileri

ESET Türkiye Ürün ve Pazarlama Müdürü Can Erginkurban, “İnternette karşılaştığınız her ücretsiz hizmet güvenli değil. ESET olarak popüler çevrimiçi dosya dönüştürücüler arasında kötü amaçlı yazılım yayanların bulunduğunu tespit ettik. Yayımladığımız raporlar aracılığıyla kullanıcıları risklere karşı uyarılarımızı paylaşıyoruz. Bilinçli kullanıcı davranışı, güçlü güvenlik yazılımları ve güvenilir kaynak seçimi, siber tehditlere karşı en etkili kalkan olmaya devam ediyor” diyerek şu önerilerde bulundu:

Güvenilir kaynaklar kullanın: Yalnızca HTTPS protokolüne sahip ve kullanıcı yorumları olumlu olan siteleri tercih edin.
Antivirüs yazılımınızı güncel tutun: Gerçek zamanlı koruma sağlayan yazılımlar, şüpheli etkinlikleri anında tespit edebilir.
Çevrimdışı yazılımları tercih edin: Adobe Acrobat, VLC Media Player veya Microsoft Office gibi bilinen yazılımlar daha güvenlidir.
Dosya türüne dikkat edin: Dönüştürdüğünüz dosyanın uzantısı ve boyutu beklendiği gibi mi, mutlaka kontrol edin.
Yazılım indirme tekliflerine karşı temkinli olun: Dönüştürme işlemi için ek yazılım yüklemenizi isteyen siteler büyük olasılıkla risklidir.

Haşiman Üsküdar, Bosch Home Comfort Group bünyesindeki 11 ülkede ve 16 fabrikanın üretim sorumluluğunu Manisa’dan yürütmeye başladı - Basın Açıklaması

14 Mayıs 2025 • 18:16:01

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

 Bosch Türkiye, yeni atamalarla küresel ve yerel liderliğini pekiştiriyor. Manisa Home Comfort fabrikasında 2019 yılından bu yana Teknik Genel Müdürlüğü görevini yürüten Haşiman Üsküdar, Bosch Home Comfort Group’un dünya çapındaki 11 ülkede, 16 fabrikanın üretim süreçlerinden sorumlu Kıdemli Başkan Yardımcısı olarak atanırken, Michael Bühler ise 1 Mart 2025 itibarıyla Manisa’daki Bosch Home Comfort Fabrikası’nın yeni Teknik Genel Müdürü görevini üstlendi.

 

Kapsamlı küresel sorumluluk

Haşiman Üsküdar'ın bu yılın başından itibaren geçerli olan ataması, Bosch Türkiye'nin yarım asırdan fazla üretim deneyimi ve küresel uzmanlığında bir dönüm noktasını temsil ediyor. Haşiman Üsküdar, yeni görevinde Bosch Home Comfort iş kolunun 11 ülkede bulunan 16 fabrikanın sorumluluğunu üstlendi. Sorumlulukları arasında üretim teknolojileri ve süreç geliştirme, Bosch üretim sistemi, yalın üretim, küresel yatırımlar, dijitalleşme ve endüstri 4.0 girişimlerini yönetmek yer alıyor.

 

Michael Bühler Manisa’daki göreve başladı

Manisa’daki Teknik Genel Müdürlüğü görevini Haşiman Üsküdar’dan devralan Michael Bühler, 1 Mart 2025 tarihinde yeni görevine başladı. 17 yılı aşkın uluslararası yönetim deneyimine sahip olan Bühler, son olarak Bosch Home Comfort Group’un merkezi Almanya, Wernau’da Üretimden Sorumlu Başkan Yardımcısı olarak görev yaptı. Bühler, operasyonlar, tedarik zinciri yönetimi ve dijitalleşme konularında kapsamlı bir uzmanlık geçmişine sahip.

Bosch Home Comfort Group enerji verimli ısıtma sistemleri ile sıcak su çözümlerinde Avrupa’nın lider tedarikçilerinden biridir. 2024 yılında yaklaşık 13.800 çalışan ile 4.4 milyar Euro’luk ciro gerçekleştirmiştir. Bosch Home Comfort Group, birçok güçlü uluslararası ve yerel markaya sahip olup; Avrupa, Amerika ve Asya ülkelerinde çeşitlendirilmiş ürün gamıyla üretim yapmaktadır.

Daha fazla bilgi online olarak www.bosch-homecomfort.com adresinde mevcuttur.


Bosch Grubu, dünyanın önde gelen teknoloji ve servis tedarikçilerinden biridir. Dünya genelinde yaklaşık 418.000 çalışanı bulunmaktadır (31 Aralık 2024 itibarıyla). Şirket, 2024 yılında 90,3 milyar Euro’luk satış gerçekleştirdi. Bosch'un faaliyetleri dört sektöre ayrılıyor: Mobilite, Sanayi Teknolojileri, Dayanıklı Tüketim Malları ve Enerji ve Bina Teknolojileri. Şirket, iş faaliyetleriyle birlikte otomasyon, elektrifikasyon, dijitalleşme, bağlanabilirlik ve sürdürülebilirlik gibi evrensel trendleri şekillendirmeye yardımcı olmak için teknolojiyi kullanmayı hedeflemektedir. Bu bağlamda, Bosch’un farklı bölge ve sektörlere yayılmış geniş çeşitliliği, şirketin yenilikçiliğini ve dayanıklılığını güçlendirmektedir. Bosch, sensör teknolojisi, yazılım ve hizmetler konusundaki kanıtlanmış uzmanlığını kullanarak müşterilerine tek kaynaktan çapraz alan çözümleri sunmaktadır. Ayrıca, bağlanabilirlik ve yapay zeka konusundaki uzmanlığını, kullanıcı dostu ve sürdürülebilir ürünler geliştirmek ve üretmek için kullanmaktadır. "Yaşam için Teknoloji" anlayışıyla Bosch, yaşam kalitesini artırmayı ve doğal kaynakları korumayı hedeflemektedir. Bosch Grubu, Robert Bosch GmbH ve yaklaşık 60 ülkedeki yaklaşık 490 bağlı kuruluşu ve bölge şirketinden oluşuyor. Satış ve servis ortakları dahil edildiğinde, Bosch'un küresel üretim, mühendislik ve satış ağı neredeyse dünyadaki tüm ülkeleri kapsıyor. Şirketin gelecekteki büyümesinin temeli, yenilikçi gücünde yatıyor. Bosch’un, dünya genelinde yaklaşık 136 lokasyonda araştırma ve geliştirme alanında yaklaşık 87.000 çalışanı bulunuyor.

 

Daha fazla bilgi için bu web sitelerini ziyaret edebilirsiniz: www.bosch.com, www.bosch-press.com.

Samsung Türkiye, 10. Verimlilik Proje Ödülleri’nde "Yeşil Dönüşüm" kategorisinde Birincilik Ödülü’nün sahibi oldu - Basın Açıklaması

14 Mayıs 2025 • 18:16:01

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Samsung Türkiye, sürdürülebilirlik ve müşteri memnuniyetini odağına alarak hayata geçirdiği Çevreye Duyarlı Onarım Yaygınlaştırma Projesi ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından verilen 10. Verimlilik Proje Ödülleri’nde “Yeşil Dönüşüm” kategorisinde Birincilik Ödülü’ne layık görüldü. 2014 yılından itibaren her yıl gerçekleştirilen törenle sahiplerini bulan Verimlilik Proje Ödülleri bu sene 5 Mayıs 2025’te düzenlendi. Törende ödül, Samsung Türkiye Servis ve Müşteri Hizmetleri Kıdemli Direktörü Erbil Topgül’e, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Sn. Mehmet Fatih Kacır tarafından takdim edildi.

 

“Satış sonrası müşteri deneyimi alanında bu ödülü alan ilk şirket olmanın gururunu yaşıyoruz”

Akademisyenler, sektör profesyonelleri ve bakanlık uzmanlarından oluşan bağımsız bir kurul tarafından gerçekleştirilen yazılı başvuru değerlendirmesi ve yerinde inceleme süreçlerinin ardından bu ödülü kazanmış olmaktan dolayı mutluluk duyduklarını söyleyen Samsung Türkiye Servis ve Müşteri Hizmetleri Kıdemli Direktörü Erbil Topgül, “Dünyada teknolojinin gelişimine yön veren Samsung, tüm faaliyetlerinin merkezine insanı koyuyor. Bu doğrultuda satış sonrası hizmetlerimizden servis merkezlerimize tüm süreçlerde müşterilerimize yenilikçi, çevreye duyarlı, ekonomik ve akıllı çözümler sunmayı ilke edindik. Samsung Türkiye Satış Sonrası Hizmetler ekibi olarak teknolojideki hızlı gelişmelere ve ekonomik dinamiklerdeki değişime uyum sağlayarak müşterilerimize mevzuatın ötesinde hizmet sunuyor ve cihaz deneyimlerini eşsiz kılmayı amaçlıyoruz. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımızın çevreye duyarlı onarım yaygınlaştırma projemize layık gördüğü bu kıymetli ödül, bizi çok onurlandırdı” diye konuştu.

 

Memnuniyet odaklı müşteri deneyimi yolculuğuna bir ödül daha

Samsung Türkiye ekibinin hayatı kolaylaştıran ve günlük yaşamın vazgeçilmez parçası olan elektronik cihazların onarım ihtiyaçlarından yola çıkarak geliştirdiği, Çevreye Duyarlı Onarım Projesi Samsung'un yeni nesil akıllı telefon ekran ve TV panel onarımlarında uygulanabiliyor. Bu proje ile ileri düzey teknoloji kullanımı sayesinde, tüm ekranın yenilenmesi ya da onarılması yerine, ekran katmanları ayrıştırılarak sadece ilgili parça onarılıyor. Klasik onarım yöntemlerinden farklı olarak, bileşen seviyesinde gerçekleştirilen bu çevre dostu onarım yaklaşımı hem çevresel hem de ekonomik faydalar sunuyor. Proje ile ürünlerin onarım maliyetleri azaldığı gibi elektronik atık miktarı da düşürülerek çevresel sürdürülebilirliğe katkı sağlıyor.

MediaMarkt Türkiye, Nays iş birliği ile tüketicileri limitleri zorlayan yeni bir kampanya ile buluşturuyor- Basın Açıklaması

14 Mayıs 2025 • 18:14:02

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
  MediaMarkt Türkiye, NAYS iş birliği ile tüketicilere teknoloji alışverişinde limitleri zorlayan bir kampanya hayata geçiriyor. MediaMarkt alışverişlerinde kullanılmak üzere 50.000 TL'ye kadar Nays Limit fırsatı sunan kampanya 31 Mayıs'a dek tüm MediaMarkt mağazalarında geçerli olacak.
 
50.000 TL'ye kadar Nays limit fırsatı!
"50.000 TL'ye Kadar Özel Nays Limit" kampanyası kapsamında tüketiciler sadece MediaMarkt alışverişlerinde kullanmak üzere kişisel limit değerlendirmelerine bağlı olarak 50.000 TL'ye kadar %0,99 faiz oranlı, 3 ay ertelemeli ve 3 taksitli Nays Limit fırsatından faydalanabiliyor. Nays Limit, MediaMarkt Cüzdanı'na tanımlandıktan sonra yine MediaMarkt mağazaları ile MediaMarkt mobil uygulamasında yapılacak alışverişlerde kullanılabiliyor.
 

Motul’den STELLANTIS Grubu Araçlarına Özel Motor Yağı - Basın Açıklaması

14 Mayıs 2025 • 18:14:02

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
  Dünya çapında motor yağı ve yağlama teknolojilerinde öncü markalardan Motul, STELLANTIS Grubu (PSA & FCA) tarafından geliştirilen FPW9.55535/03 motor yağı standardı ile tam uyumlu özel formüle sahip Specific serisi motor yağını Türkiye'de satışa sundu. Bu yeni nesil motor yağı, en zorlu termal koşullara dayanabilen ve SCR (Seçici Katalitik İndirgeme), DPF (Dizel Partikül Filtresi) gibi modern egzoz gazı arıtma sistemleriyle yüksek uyum göstererek, çevreci motor teknolojilerine katkı sunuyor.
BlueHDi ve PureTech Motorlarda Tam Uyum
STELLANTIS tarafından belirtilen "FPW9.55535/03 standardı", AdBlue® katkı maddesiyle çalışan SCR sistemi bulunan 1,5 litrelik ve 2,2 litrelik dizel BlueHDi motorlar ile bazı 1,2 litrelik PureTech benzinli motorlar için özel olarak tasarlandı. Bu standartla uyumlu Motul SPECIFIC 9.55535/03 5W-30; düşük sülfatlanmış kül, azaltılmış fosfor ve kükürt içeriği sayesinde egzoz arıtma sistemlerinin ömrünü uzatırken aynı zamanda triger zincirlerinde aşınmayı azaltarak benzersiz bir koruma sağlıyor ve motorun sağlıklı çalışmasına katkıda bulunuyor.
Üstün Termal Kararlılık ve Oksidasyon Direnci
%100 sentetik yapısı sayesinde Motul'ün yeni motor yağı, yüksek sıcaklıklarda olağanüstü termal kararlılık sağlıyor. Silindir ve pistonlarda vernik ve tortu oluşumunu önleyerek motorun temizliğini koruyor, piston segmanlarında sıkışma riskini düşürüyor. Düşük uçuculuk özelliğiyle yağ tüketimini azaltırken, STELLANTIS'in belirlediği uzun yağ değişim aralıklarını başarıyla karşılıyor.
Düşük Emisyonu Yüksek Performansla Birleştiriyor
Specific serisinin yeni ürünü, ACEA C3 standardının gerektirdiği yüksek yağ filmi dayanıklılığı ve düşük emisyon performansını karşılarken, PSA B71 2297 gibi yüksek sıcaklık ve düşük kaliteli yakıtlarla ilişkili zorlu koşullarda da güvenle kullanılabiliyor. Düşük viskoziteli yapısıyla yakıt tüketimini ve CO? emisyonlarını düşürmeye katkıda bulunarak, çevre dostu bir çözüm sunuyor.
STELLANTIS'in Onayını Aldı
Motul'ün bu yeni nesil Specific serisi motor yağı, FPW9.55535/03 standardı kapsamında gerçekleştirilen kapsamlı testlerden de başarıyla geçti. SPECIFIC 9.55535/03 5W-30, oksidasyon direnci, LSPI (düşük devirde ön ateşleme) koruması ve yüksek termal streslere karşı dayanıklılık gibi zorlu kriterlerde yüksek performans göstererek STELLANTIS'in en yeni gerekliliklerini karşılıyor.

Türk Devletleri Ortak Hukuk Zemini için İstanbul’da Bir Araya Geldi - Basın Açıklaması

14 Mayıs 2025 • 18:14:02

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
  Türk dünyasının ortak hukuk mirasını belirlemek, mevcut iş birliklerini güçlendirmek ve geleceğe yönelik hukuki reformlara zemin hazırlamak amacıyla, TİKA işbirliğiyle düzenlenen "Türk Devletleri 1. Hukuk Kongresi", Yeditepe Üniversitesi'nde gerçekleşti. Kongrede, Türk dünyasının ortak hukuk mirası, hukuk devleti ilkesi ve geleceğe yön veren iş birlikleri başta olmak üzere birçok konu ele alındı.
Kongreye, T.C. Anayasa Mahkemesi Başkanı Kadir Özkaya, Türk Devletleri Teşkilatı Aksakallar Konseyi Başkanı Binali Yıldırım, Anayasa Mahkemesi Üyesi Doç. Dr. Metin Kıratlı, Yeditepe Üniversitesi Kurucu ve Onursal Başkanı Bedrettin Dalan, Türk Devletleri Teşkilatı Genel Sekreter Yardımcısı Ömer Kocaman, Türksoy Genel Sekreter Yardımcısı Sayit Yusuf, İstanbul İkinci Baro Başkanı Av. Yasin Şamlı, Yeditepe Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Durman, Prof. Dr. Feridun Yenisey, Prof. Dr. h.c. Yener Ünver, Türk Kültür Araştırma Merkezi Koordinatörü Ecem Elif Ünal, Türk Devletleri Konsolosları, savcılar, akademisyenler ile yerli ve yabancı misafirler katıldı.
Anayasa Mahkemesi Başkanı Özkaya: "Adalet Sadece Hedef Değil, Aynı Zamanda Yoldur"
Kongrede konuşan Anayasa Mahkemesi Başkanı Kadir Özkaya, Türk dünyasının hukuki geçmişine ve geleceğine yönelik değerlendirme yaptı. Kadim Türk töresine dayanan hukuk geleneğinin, bugünkü anayasal sistemlerle güçlü bir bağ içinde olduğunu belirten Özkaya, bu mirasın modern hukukla birleşerek ortak bir gelecek inşasında temel teşkil ettiğini vurguladı.
"Sözlü gelenekten yazılı hukuk sistemlerine uzanan tarihi tecrübelerimizle çağdaş hukukun kurumları arasında köprüler kurmak gibi bir sorumluluğumuz var."
Özkaya, hukuk devleti ilkesinin yalnızca devletin kurallara bağlı olması anlamına gelmediğini, bu ilkenin aynı zamanda temel hakların korunması, yargı bağımsızlığı ve kamu gücünün sınırlandırılması açısından da hayati bir ilke olduğunu dile getirdi.
Konuşmasında, ortak hukuk eğitimi vizyonunun paylaşılması, tahkim merkezlerinin kurulması ve siber güvenlik mevzuatında uyum sağlanması gibi alanlarda yapılacak iş birliklerinin, Türk Devletleri arasında hukuki entegrasyonu güçlendireceğini söyledi.
"Adalet, sadece bir hedef değil; aynı zamanda bir yoldur. Bu yolu birlikte yürümek, yalnızca Türk dünyası için değil, insanlık için de daha adil bir gelecek inşa etmenin teminatıdır."
Türk Dünyasında Hukuki İş Birliklerine Yeni Adım
Türk Devletleri Teşkilatı Aksakallar Konseyi Başkanı Binali Yıldırım, Yeditepe Üniversitesi'nde düzenlenen kongrenin, Türk dünyasını kapsayan bu alandaki ilk uluslararası hukuk buluşması olmasına dikkat çekerek, etkinliğin hem sembolik hem stratejik önem taşıdığını ifade etti.
"Taşa, toprağa yapılan yatırımların bir ömrü vardır. Örneğin bina yaparsınız; 40-50 sene, bilemediniz 100 yıl gider. Ama insana yapılan yatırım nesilden nesile devam eder. İşte bu yüzden her şeyin başı eğitim, eğitim, eğitim… Yeditepe Üniversitesi de bunu yapıyor. Genç nesillere yatırım yapıyor. Ve bugün de Türk Devletlerini kapsayan bir hukuk kongresine ev sahipliği yapıyor."
Yıldırım, konuşmasında hukukun evrensel yapısına dikkat çekerek, adaletin olmadığı bir toplumda hiçbir alanın sürdürülebilir olmayacağını vurguladı:
"Hukuk evrensel bir değerdir. Benim için, senin için ayrı olmaz. Hukukun amacı, bir ülkeyi adaletle yaşatmaktır. Adalet yıkılırsa devlet yıkılır. Ekonomi, siyaset, kültür; hepsi buna bağlıdır."
Konuşmasında, Yeditepe Üniversitesi'nin parmakla gösterilecek bir üniversite olduğunu vurgulayarak, "Yeditepe Üniversitesi, 1996 yılında Sayın Bedrettin Dalan başkanımız tarafından kurulmuştur. Vakıf üniversiteleri arasında Türkiye'de ilk 3 üniversite arasında yer alıyor. Yaklaşık 30 yıllık bir geçmişi var. 30 yıl bir üniversite için uzun bir süre değil. Ancak Yeditepe Üniversitesi çok kısa bir sürede büyük başarılara imza atmış. Bu başarılar sadece yerelde değil, dünya üniversiteleri içerisinde yer alıyor. Hem öğrenci hem de çok zengin akademisyen kadrosuyla parmakla gösterilecek bir üniversitemizdir. Böyle bir üniversiteye sahip olmaktan hepimizin gurur duyması lazım" ifadelerini kullandı.
"Ortak Hukuki Dil, Türk Dünyasının Ortak Geleceğini Şekillendirecek"
Yıldırım, Türk Devletleri arasında hukuki uygulamaların uyumlaştırılmasına yönelik son dönem adımların önemine de dikkat çekti. Geçtiğimiz hafta Antalya'da gerçekleştirilen yüksek yargı zirvesine atıf yaparak, hukuki ortaklıkların artık teoriden uygulamaya geçtiğini şu sözlerle ifade etti:
"Bundan bir hafta önce Antalya'da yüksek yargı başkanları bir araya geldi. 'Antalya Doktrini' adıyla ortak bir belge kabul edildi. Noterler birlik kuruyor, savcılar bir araya geliyor, anayasa mahkemeleri başkanları düzenli olarak fikir alışverişinde bulunuyor. Amaç, hukuk uygulamalarındaki farklılıkları birbirine yaklaştırmak... Ortak hukuk dili geliştirmek, sadece hukuk alanında değil; siyaset, ekonomi ve toplumsal yaşamın her alanında entegrasyonun temelidir. Yeditepe Üniversitesi'nde düzenlenen Türk Devletleri 1. Hukuk Kongresi ile bugün burada çok önemli bir temel atıldı."
Bedrettin Dalan'dan Adalet Vurgusu
Yeditepe Üniversitesi Kurucu ve Onursal Başkanı Bedrettin Dalan, konuşmasında hukukun yalnızca devletin değil, tüm kurumların varlık zemini olduğunu vurguladı.
"Atalarımızın bir sözü vardır: 'Adalet mülkün temelidir.' Bu sadece devletin değil, tüm kurumların temelidir. Hiçbir kurum yoktur ki adaletsiz yönetilsin; o kurum ayakta kalamaz."
Dalan, Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nin misyonunun yalnızca meslek sahibi bireyler yetiştirmek olmadığını, düşünmeyi bilen, hukuk mantığını özümseyen, analiz yeteneği gelişmiş bireyler kazandırmak olduğunu vurguladı.
"Genç hukukçularımızı ezberci değil, düşünen bireyler olarak yetiştiriyoruz. Hukuku yalnızca kanun metinleriyle değil, akılla, vicdanla ve tarihsel birikimle yorumlayan bireyler olmaları için çalışıyoruz."
"Dilde, Fikirde, İşte Birlik"
Konuşmasında, Türk dünyasında hukuki birliğin yalnızca akademik düzeyde değil, devletlerarası düzlemde de sağlanması gerektiğinin altını çizen Dalan, Gaspıralı İsmail'in "Dilde, fikirde, işte birlik" ilkesini hatırlatarak şu değerlendirmelerde bulundu:
"Fikrin içinde elbette hukuk da olacak. Hukuk olmayan yerde fikir olmaz, kurum olmaz, devlet olmaz. Dolayısıyla Türk dünyasının birliğinin sağlanması için yalnızca üniversiteler değil, devletlerarasında da iş birliği tesis edilmelidir."
Dalan, Türk milletinin geçmişte olduğu gibi bugün de hukuki dayanışma temelinde yükselmesi gerektiğini belirterek şöyle devam etti:
"Türk milleti tarih boyunca asırlarca hukuk içinde yaşamış, birçok devlet kurmuş bir millettir. Şimdi de dünyanın dört bir yanına yayılmış Türk halkları olarak, ortak kültürümüzü ve hukukumuzu yeniden yapılandırmakla yükümlüyüz. Hukukun olduğu yerde toplum huzur içinde yaşar ve ileriye gider. En büyük zenginlik hukuk içinde yaşamaktır. Bu hukuksal iş birliği ve ortak değerler, Türk milletinin dünyanın neresinde olursa olsun daha mutlu ve güçlü yaşamasını sağlayacaktır."
Ömer Kocaman: "Hukukun Üstünlüğüne Dayalı İş Birliği Derinleşiyor"
Türk Devletleri Teşkilatı Genel Sekreter Yardımcısı Ömer Kocaman, konuşmasında teşkilatın çok boyutlu iş birliği faaliyetlerine dikkat çekerek, hukuk alanındaki kurumsal adımların Türk dünyasının istikrar ve refahına katkı sağladığını belirtti:
"Kurucu belgemiz olan Nahçıvan Anlaşması ve diğer temel belgelerimiz, hukukun üstünlüğüne bağlılık, karşılıklı hukuki yardım ve yargı alanında iş birliği gibi önemli görevleri ortaya koymaktadır."
Kocaman, Türk Devletleri Başsavcılar Konseyi, Türk Yargı Eğitim Ağı, TDT Yüksek Mahkemeler Konferansı, Türk Dünyası Noterler Birliği ve Adalet Bakanları Toplantısı ve bunun gibi oluşumlarla yargı alanında somut ve sürdürülebilir adımlar atıldığını belirtti. Ayrıca, yakın zamanda Azerbaycan'da düzenlenecek TDT Hakimler Konseyi Başkanları 3. Toplantısı ile bu sürecin daha da ivme kazanacağına dikkat çekti.
"İnanıyorum ki bu kongre, Türk Devletleri arasında işbirliklerini güçlendirecek, iyi uygulamaların paylaşımını sağlayacak; ortak projelerin, uluslararası etkinliklerin ve ortak hukuk eğitimlerinin önünü açacaktır" dedi.
TİKA işbirliğiyle düzenlenen Türk Devletleri 1. Hukuk Kongresi, Türk dünyasında hukukun üstünlüğüne dayalı ortak bir gelecek inşasında önemli bir başlangıç noktası olarak kayıtlara geçti. Katılımcı kurumlar arasındaki iş birliği potansiyelinin artırılması, yeni projelerin geliştirilmesi ve ortak hukuk eğitimleriyle entegrasyonun güçlendirilmesi hedefleniyor.

Türkiye Finans, Happy Place to Work tarafından “Olağanüstü Çalışan Deneyimi” ödülüne layık görüldü- Basın Açıklaması

14 Mayıs 2025 • 18:14:02

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
  Çalışan mutluluğu ve insan odaklı kurum kültürü alanındaki başarılı uygulamalarıyla sektöre öncülük eden Türkiye Finans, katılımcı yönetim anlayışı, stratejik İK uygulamaları ve sürdürülebilir gelişim politikalarıyla bir kez daha ödüllendirildi. Happy Place to Work tarafından yürütülen bağımsız araştırma kapsamında yapılan anket ve insan kaynakları analiz süreçleri sonucunda, Türkiye Finans, "Katlım Bankacılığı" sektöründe Türkiye'nin en mutlu iş yerlerinden biri seçildi.
 
Türkiye Finans İnsan Kaynakları Genel Müdür Yardımcısı Züleyha Büyükyıldırım, konuya ilişkin değerlendirmesinde şunları söyledi: "Happy Place to Work araştırma süreci, çalışan deneyimini önceliklendiren kurum kültürümüzü doğrudan ekip arkadaşlarımızın gözünden değerlendirme fırsatı sundu. Anket ve HR Check uygulamaları sayesinde çalışan bağlılığı, iş yeri mutluluğu ve insan kaynakları stratejilerimizi hem bugün hem de yarın için yeniden değerlendirme şansı elde ettik. Kurum kültürümüzü birlikte inşa ettiğimiz arkadaşlarımızın sesiyle şekillenen bu süreç, Türkiye Finans'ı daha güçlü yarınlara taşıyacak içgörüleri beraberinde getirdi."
 
"Bu ödül insan odaklı bankacılık anlayışımızın ürünü"
 
Büyükyıldırım, Happy Place to Work ödülünün taşıdığı anlamı da şu sözlerle aktardı: "Bu ödül, Türkiye Finans olarak 'İnsan Odaklı Bankacılık' anlayışımızla inşa ettiğimiz çalışan deneyiminin, ekip arkadaşlarımız nezdinde karşılık bulduğunu gösteren çok değerli bir geri bildirim. Bugüne kadar insan kaynakları projelerimizle pek çok uluslararası platformda ödüller kazanmış, özellikle kadın istihdamı ve fırsat eşitliği gibi alanlarda sektöre öncülük eden çalışmalar yürütmüş bir kurum olarak, bu ödül bizim için ayrı bir anlam taşıyor. Çeşitliliği zenginlik olarak gören kültürümüzle daha adil, kapsayıcı ve sürdürülebilir bir çalışma ortamı oluşturmayı hedefliyoruz.. Aynı zamanda Happy Place To Work ödülü, kurumsal itibarımızın bir yansıması olarak da bizler için ayrı bir gurur kaynağı. Çalışan deneyimini sürekli geliştirme hedefimiz doğrultusunda, bu yolculuğu hep birlikte daha ileriye taşımak için kararlılıkla çalışmaya devam edeceğiz.

PepsiCo, Pozitif Tarım kapsamındaki çalışmalarını sürdürüyor - Basın Açıklaması

14 Mayıs 2025 • 18:14:02

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Dünyanın en büyük yiyecek ve içecek şirketlerinden biri olan PepsiCo, uçtan uca sürdürülebilirlik transformasyon stratejisi PepsiCo Pozitif’in (pep+) en önemli üç başlığından biri olan Pozitif Tarım kapsamındaki çalışmalarını sürdürüyor.

 

Bu kapsamda PepsiCo Vakfı desteği ve CARE Türkiye iş birliğiyle Türkiye'de 35 milyon TL bütçeyle hayata geçirilen "Dünyayı Besleyen Kadınlar” projesiyle Adana'daki kadın çiftçi ve üreticiler destekleniyor.

Proje kapsamında 450 kadın çiftçi ve üreticiye hibe sağlanıyor. Sürdürülebilir tarım teknikleri, dijital pazarlama ve iletişim teknikleri gibi eğitimler aracılığıyla toplam 35 binden fazla kadın çiftçi ve üreticinin projeden faydalanması bekleniyor.

 

14 Mayıs Dünya Çiftçi Günü kapsamında Adana'da gerçekleşen etkinlikte Adana Yüreğir Belediye Başkan Yardımcıları Cüneyt Patır ve Rukiye Alpay Çinkılıç, PepsiCo Türkiye Kurumsal İlişkiler ve Sürdürülebilirlik Kıdemli Direktörü Esra İren ve CARE Türkiye Kurumsal İletişim Direktörü Esat Akgül, çiftçilerle buluştu.

 

Kadınlarımızın ektiği tohumlar umut fidanlarına dönüşüyor

“Dünyayı Besleyen Kadınlar Projesi” kapsamında düzenlenen toplantıda duygu ve düşüncelerini dile getiren PepsiCo Türkiye Kurumsal İlişkiler ve Sürdürülebilirlik Kıdemli Direktörü Esra İren, “Depremden etkilen bu bölgede kadın çiftçi ve üreticilerimizi desteklemek üzere hayata geçirdiğimiz projemizin kaydettiği ilerleme daha iyi bir gelecek adına hepimizin umutlarını yeşertti. Tarladan sofraya tamamen sürdürülebilir bir değer zinciri yaratılmasını desteklemek için dirençli tarım ekosistemleri oluşturmanın önemini bilen bir şirket olarak; özellikle bu konuda daha hızlı olmak ve daha fazla etki yaratmak için iş birliklerine büyük bir önem veriyoruz. CARE’in kadınların güçlendirilmesinde üstlendiği misyon ve küçük ölçekli tarım üreticileriyle çalışma konusundaki uzmanlığı, bu projede bizim her zaman en büyük en gücümüz oldu. Adana Valiliği, Yüreğir ve Ceyhan Kaymakamlıkları, Adana İl ve İlçe Tarım ve Orman Müdürlükleri, Adana Büyükşehir Belediyesi, Yüreğir Belediyesi, Ceyhan Belediyesi ve Meryem Kadın Kooperatifi’ne projemize verdikleri destek ve güçlü iş birliği için teşekkür ediyorum. “Dünyayı Besleyen Kadınlar" projesi ile kadın çiftçilerimizin hayallerini gerçeğe dönüştürmelerine destek olmak, kadınların toprağa erişimlerinin artmasına katkı sağlamak bizim için önemli. İnanıyorum ki her geçen gün daha büyüyen iş birliklerimizden aldığımız güçle kadınlarımızın ektiği tohumlar birer umut fidanına dönüşerek daha iyi bir geleceğe olan inancımızı pekiştirecek” dedi.

Dünya Çiftçiler Günü etkinliğine katılan Adana Yüreğir Belediye Başkan Yardımcıları Cüneyt Patır ve Rukiye Alpay Çinkılıç şöyle dedi: “Belediye olarak, çiftçilerimizin üretim gücünü artıracak her türlü çalışmanın yanındayız. Bu proje ile sağlanan destekler hem kırsal kalkınmayı teşvik edecek hem de Yüreğir’in tarımsal potansiyelini daha da görünür kılacaktır.”

CARE Türkiye Kurumsal İletişim Direktörü Esat Akgül: “Kadın güçlendiğinde, toplum güçlenir. Bu proje, sadece verimliliği artırmakla ilgili değil; hizmet ettiğimiz topluluklarda hayatları dönüştürmek ve yoksulluk döngüsünü kırmakla ilgilidir. Güçlenen kadınlar, toplulukları güçlendirir. Sürdürülebilir tarım, kadınları güçlendirmekle başlar. Her kadının ve kadın çiftçinin dünyayı değiştirme potansiyeli vardır. Bu ortaklık sayesinde PepsiCo, kadın çiftçilerin geçim kaynaklarını iyileştirmek için ihtiyaç duydukları araçları, eğitimleri ve hibe desteklerini sağlayarak kadınları güçlenmesine destek oluyor. PepsiCo’nun toplulukları kalkındırma konusundaki kararlılığı, CARE’in dayanıklılığı artırma ve sürdürülebilir büyümeyi teşvik etme konusundaki ortak vizyonuyla örtüşüyor.

Yerel kalkınmaya katkı

Meryem Kadın Kooperatifi Yönetim Kurulu Üyesi Derya Dizi Boduk şöyle dedi: “CARE ile yürüttüğümüz bu iş birliği sayesinde kadın çiftçilerimiz hem üretimde güçleniyor hem de kırsal kalkınmanın öznesi haline geliyor. Bu proje, kadın emeğinin tarımda görünür kılınması açısından çok kıymetli. Kadınların tarımsal bilgiye, ekipmana ve pazara erişimini destekleyen bu proje, hem ekonomik hem de sosyal açıdan yerel kalkınmaya önemli katkılar sunuyor.”

Proje kapsamında üç demo tarla kuruldu

Proje kapsamına Ekim 2024’te CARE tarafından Ceyhan ilçesinde 26 kadın çiftçiden oluşan bir grupla birlikte brokoli ve patates yetiştiriciliğine odaklanan ilk demo çiftliği hayata geçirildi. Ocak 2025’te ise CARE, Yüreğir ilçesinde yaklaşık 18 dönümlük bir alanda patates yetiştiriciliğine odaklanan ikinci demo çiftliğini, 86 kadın üreticiyle hayata geçirdi. Meryem Kadın Kooperatifi ile ortaklaşa olarak yapılan bu demo çiftliği için Yüreğir Belediyesi de destek verdi. Şubat ayının sonunda ise Ceyhan’da 57 kadın çiftçiyle, mısır yetiştiriciliğine odaklanan üçüncü demo çiftliği kuruldu.

Yüreğir’deki kompost tesisinin iyileştirilmesi başarıyla tamamlandı

Proje kapsamında birçok ortak altyapı iyileştirme çalışması da gerçekleştirildi. Bu girişimlerin ilki olan Yüreğir’deki kompost tesisinin iyileştirilmesi başarıyla tamamlandı ve tesis tam kapasiteyle çalışır duruma geldi. Yüreğir Belediyesi’nin desteklediği bu tesis, yerel çiftçilere ücretsiz gübre sağlayarak bölgede sürdürülebilir tarımsal uygulamaların güçlendirilmesinde kritik bir rol oynuyor. Ayrıca Yüreğir’deki kompost tesisinde gerçekleştirilen elektrik altyapısı iyileştirmesi sayesinde, tesis çiftçilere daha etkili hizmet verebilecek donanıma kavuşturuldu. Pazardan toplanan atık sebze ve meyvelerden üretilen doğal gübreler, dört bine yakın çiftçiye ücretsiz olarak dağıtıldı.

 

Proje kapsamında “Erkekler Mutfakta” sağlıklı yemek pişirmeyi öğrendi

Projenin ikincil hedeflerinden biri olarak, hanelerde ve topluluklarda besleyici gıdalara erişimi ve bu gıdaların tüketimini artırmak amacıyla birçok çalışma yapıldı. Toplum Sağlığı Gönüllüleri (TSG) tarafından Adana’nın Yüreğir ve Ceyhan ilçelerinde beslenme farkındalığını artırmak için gerçekleştirilen girişim ile 5000 çiftçi ve üreticiye doğrudan ulaşılması hedefleniyor. Bu kapsamda beslenme ile ilgili Bilgilendirme, Eğitim ve İletişim materyallerinin dağıtımı, Yüreğir Belediyesi’nin desteğiyle gerçekleştirildi. Bu aktivite kapsamında yaklaşık dört bin kişiye ulaşıldı. Yine aynı organizasyon çerçevesindeki “Erkekler Mutfakta” programıyla, erkeklerin ev içi sorumluluklarda aktif rol almalarını teşvik etmek amacıyla, profesyonel şefler eşliğinde ve bir beslenme uzmanının yönlendirmesi doğrultusunda bir etkinlik düzenlendi. Yüreğir Belediyesi’nden bir beslenme uzmanı erkek katılımcılara genel beslenme eğitimi verirken, aşçılar da aynı zamanda onlara tarifler vererek besleyici yemekler pişirmeyi öğretti.

 

Proje hakkında

PepsiCo Vakfı, 2018'den bu yana küresel yoksullukla mücadele eden bir kuruluş olan CARE ile Dünyayı Besleyen Kadınlar programında ortaklık kuruyor ve Türkiye programın sekizinci uygulayıcı ülkesi.

Depremden etkilenen illerden biri olan Adana'da gerçekleştirilen "Dünyayı Besleyen Kadınlar” projesi ile küçük ölçekli kadın çiftçi ve üreticilerin desteklenmesi sağlanarak kırsal alanlarda güvenli bir gıda ağı oluşturulması hedefleniyor.

 

Hesaba Altın Havale

Siparişleriniz sadece "1 saat" içerisinde hesabınızda.

Ücretsiz Hızlı Kargo

Siparişlerinizin gönderimi, aynı gün içerisinde yapılır.

Üst Düzey Güvenlik

256-bit şifreleme ve 3D Secure ile güvenli ödeme.

Sertifikalı Ürünler

Ürünlerimizin tümü sertifikalı ve orijinaldir.

hand-package-delivery