Piyasaya Yön Veren Güncel Finans Haberleri

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Türkiye’nin yenilenebilir enerji dönüşümüne öncülük eden lider özel sektör elektrik üreticisi Enerjisa Üretim, uzun yıllardır temellerini attığı ebeveyn danışmanlık programını, bu yıl daha kapsamlı bir yapıya dönüştürerek 'Yeterince İyi Ebeveynlik' adı altında başlattı. 0-18 yaş arası çocuğu olan tüm çalışanlara ve partnerlerine açık olan bu program, ebeveynlerin çocuklarıyla daha güçlü ve sağlıklı ilişkiler kurmalarını desteklemeyi hedefliyor.

 

“Yeterince İyi Ebeveynlik”, ebeveynlerin kusursuzluk arayışını bir kenara bırakarak empati kurma, duyarlılık gösterme ve güvenli bir ortam yaratma anlayışını benimsemelerini amaçlıyor. Enerjisa Üretim, ayrıca bu program ile çalışanlarının iş yerinde daha dengeli, sağlıklı ve üretken bir yaşam sürmelerine de katkı sunuyor. Çevrim içi eğitimler, grup atölyeleri, bireysel danışmanlık ve webinarlar gibi çeşitli uygulamalarla ebeveynlere pratik çözümler sunuluyor. Program, ebeveynlerin karşılaştıkları günlük zorluklara yönelik çözüm önerileri de sunuyor. Katılımcılar, akıllı telefon kullanımı, sınır koyma, yeme problemleri, dikkat dağınıklığı gibi sık karşılaşılan konularda düzenlenen webinarlar ile yaşamlarını kolaylaştıracak stratejiler öğreniyor. Ayrıca, ebeveyn danışmanlık görüşmeleri, her katılımcının ihtiyaçlarına göre özelleştiriliyor. Gerçekleştirilen grup atölyeleriyle ebeveynler arasında akran desteği güçleniyor, ortak deneyimlerden öğrenme ve birlikte iyileşen bir iletişim alanı oluşturma hedefleniyor.

 

Program kapsamında tatil dönemlerinde düzenlenen etkinliklerle çocuklar ofis ortamında misafir edilerek, eğitici ve etkileşimli içeriklerle buluşturuluyor. Ebeveyn-çocuk egzersizleriyle hareketin günlük yaşamdaki yeri hatırlatılırken; işaret dili farkındalık çalışmalarıyla erken yaşta kapsayıcı iletişimle tanışmaları destekleniyor. Bu yaklaşım, esenlik anlayışını yalnızca çalışanlarla sınırlı tutmayarak, değerlerin bir arada öğrenildiği ve paylaşıldığı bir ortam yaratılmasına katkı sunuyor.

 

Enerjisa Üretim İş Yeri Hekimi ve Örgütsel Psikoloji Uzmanı Anıl Akpınar, ebeveynlerin hem profesyonel hem de özel hayatlarında dengeli bir yaşam kurmalarına yardımcı olmak amacıyla başlattıkları Yeterince İyi Ebeveynlik Programı hakkında şunları söyledi:

Enerjisa Üretim olarak, toplumsal sağlıklı yaşam külürüne destek olmak için daha pek çok değerli projeye imza atmaya devam ediyoruz. Ekip arkadaşlarımızın sadece profesyonel hayatlarında değil, kişisel yaşamlarında da sürdürülebilir bir denge kurabilmeleri, uzun vadeli sağlıklı bir iklim yaratmamızın anahtarıdır. Bu nedenle bakımveren odaklı programlar ve ebeveynlik desteği gibi toplumsal fayda sağlayan projeleri hayata geçirmek, kurumsal kültürümüzün önemli bir parçası olmaya devam edecek. Sene başında Donald Winnicott'un geliştirdiği 'yeterince iyi ebeveynlik' kavramından ilham alarak oluşturulan programımız çeşitli eğitimler, grup atölyeleri, danışmanlık görüşmeleri ve etkinliklerle Temmuz ayına kadar devam edecek. 1 Haziran Dünya Ebeveynler Günü vesilesiyle, çalışanlarımızın ebeveynlik yolculuklarında yanlarında olduğumuzu bir kez daha hatırlatmak istiyoruz. Geleceği şekillendiren her adımda, ekip arkadaşlarımızın yaşam kalitesini artırarak topluma katkıda bulunmayı hedefliyoruz."

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Türkiye’nin sevilen markası Papia, İsviçre merkezli bağımsız bir araştırma şirketi olan ICERTIAS tarafından gerçekleştirilen Best Buy Award araştırması sonuçlarına göre tüketicilerin tercihi seçildi.

 

İsviçre merkezli bağımsız ICERTIAS araştırma şirketinin, 1.200 kişilik örneklem üzerinden gerçekleştirdiği araştırmada Papia, Türkiye’deki tüketiciler tarafından tuvalet kâğıdı kategorisinde “en iyi fiyat ve kalite dengesini sunan marka” olarak ilk sırada yer aldı.

 

Türkiye çapında gerçekleştirilen araştırmada, tüketicilerin kendi tecrübelerine dayanarak Papia’yı Türk pazarında en iyi fiyat-kalite oranını sunan tuvalet kâğıdı markası olarak değerlendirmesi, markanın bu alandaki başarısını bir kez daha ortaya koydu. Araştırma sonucuna göre tüketiciler, Papia’yı 'en iyi fiyat-kalite oranını sunan tuvalet kâğıdı' olarak değerlendirdi.

 

 

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Müziği her yerde kişiye özel ve erişilebilir kılan kulaklıklar artık bir aksesuar olmanın ötesine geçerek giderek büyüyen bir trend haline geliyor. Teknolojinin gelişimiyle tasarımından işlevine pek çok yenilikçi özellikle donatılan ve günlük yaşamın vazgeçilmezi haline gelen kulaklıklar, tüketicilerden de büyük ilgi görüyor. Geniş ürün yelpazesiyle son teknolojiyi tüketicilerle buluşturan MediaMarkt Türkiye, özellikle kulak içi kulaklıklara büyük talep olduğuna ve satışlarının bir önceki yıla göre 8 kat arttığına işaret ediyor.

 

Bir süre öncesine kadar daha çok spor yaparken kullanılan kulaklık artık günlük hayatın olmazsa olmaz eşlikçisi haline geldi. Müziğin her yerde keyfini çıkarmak isteyenlerin yanı sıra sesli içerik dinleme eğiliminin de artmasıyla birlikte özellikle yüksek kalitede ses deneyimi sunan kulaklıklara talep arttı. Podcast, sesli kitap gibi dinlenebilen yayın platformlarının da hayatımızda daha fazla yer alması kulaklıkları çeşitli aktiviteler için gerekli aksesuarlar haline getirdi. Dünyanın önde gelen markalarının son teknoloji ürünlerini müşterileriyle buluşturan MediaMarkt Türkiye kulaklık trendlerini paylaştı.

 

Kulaklık tercihinde konfor, hafiflik ve ergonomi ön planda

MediaMarkt Türkiye verilerine göre, son bir yılda kulak içi kulaklık satışları rekor düzeyde 8 kat artış gösterdi. MediaMarkt Türkiye’nin tüketici davranışları analizine göre, kulaklık cep telefonu gibi kullanıcıların kişisel tarzını yansıtan bir aksesuar olarak ilgi görüyor ve kulaklık seçiminde ses deneyimini iyileştiren teknolojik özellikler büyük rol oynuyor. Kulak içi kulaklıklar sağladığı kablosuz olmasının getirdiği konfor, rahatlık ve işlevselliği nedeniyle daha çok tercih edilirken hafiflik ve ergonomi de aranan özellikler arasında yer alıyor.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Shell&Turcas, uzun yıllardır birlikte çalıştığı bölge distribütörü Odabaşı Madeni Yağlar ile katıldığı Mezopotamya Otomotiv ve Mobilite Fuarı’nda, şirketin bölgedeki güçlü varlığını vurgularken Shell Helix’in 40. yılına özel mesajlarını paylaştı.

 

Shell & Turcas, bu yıl 21-25 Mayıs tarihleri arasında Diyarbakır’da düzenlenen Mezopotamya Otomotiv ve Mobilite Fuarı’na, uzun yıllardır iş birliği içinde olduğu bölge distribütörü Odabaşı Madeni Yağlar ile birlikte katıldı. Fuar boyunca, bölgedeki güçlü hizmet ağı, enerji dönüşümüne katkı sağlayan ürünler ve sürdürülebilir mobilite alanındaki yatırımlar katılımcılarla paylaşıldı.

Fuarın açılış gününde, Shell&Turcas Madeni Yağlar İndirekt Satışlar Müdürü Emre Şuyalçınkaya da bir konuşma gerçekleştirdi. Konuşmasında hem Shell’in Türkiye’deki 102 yıllık köklü geçmişine hem de bölgenin ekonomik gelişimindeki yerine dikkat çekti:

“Shell Helix markamızın 40. yılını kutladığımız bu özel dönemde, Mezopotamya Otomotiv ve Mobilite Fuarı’nda sektör paydaşlarıyla bir araya gelmekten büyük mutluluk duyuyoruz. Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde toplam 250 akaryakıt istasyonumuz, Diyarbakır’da ise 18 istasyonumuz bulunuyor. Bu istasyonların yaklaşık %30’unda elektrikli şarj ünitelerimiz yer alıyor. Bölgemizde özellikle Rimula, Helix, Gadus ve Tellus gibi ürünlerimizle öncü bir konumdayız. Hem binek hem de ticari araç segmentlerinde tüketici ihtiyaçlarına göre geliştirdiğimiz madeni yağ ürünlerimizle, motorların daha verimli, temiz ve uzun ömürlü çalışmasını sağlıyoruz. Kocaeli Derince’deki üretim tesisimiz aracılığıyla Türkiye’den 79 ülkeye ihracat yaparak ülke ekonomisine de katkıda bulunuyoruz.”

Etkinliğin açılış gününde otomotiv sektörünün deneyimli ismi Saffet Üçüncü de yerini aldı.

Shell&Turcas, sektörel ihtiyaçlara uygun çözümler geliştirerek sürdürülebilirlik odaklı çalışmalarına devam ediyor. Shell Helix’in doğal gazdan elde edilen kristal berraklığındaki baz yağlarla geliştirilen PurePlus teknolojisi sayesinde motorlarda yüksek temizlik, verimlilik ve uzun ömür sağlıyor. Üretimden ambalaja kadar tüm süreçlerinde karbon ayak izini düşürmeyi hedefliyor.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Samsung Electronics Türkiye’nin D2C (Doğrudan Tüketiciye Satış) ve Kurumsal Pazarlama Kıdemli Direktörü Erkan Yıldırım oldu. 10 yılı aşkın süredir Samsung Türkiye bünyesinde yöneticilik yapan Yıldırım, yeni görevine başladı.

 

Samsung Electronics Türkiye’de 2015 yılından bu yana Satış ve Pazarlama alanında yöneticilik görevleri üstlenen ve son olarak e-Ticaret Direktörü olarak görev yapan Erkan Yıldırım, D2C (Doğrudan Tüketiciye) Satış ve Kurumsal Pazarlama Kıdemli Direktörü olarak atandı. Yıldırım, yeni görevinde online satış başta olmak üzere çoklu kanal satışlarının büyütülmesine, bu kanallardaki müşteri deneyimlerin geliştirilmesine, müşteri veri yönetimine, kurumsal pazarlama ve iletişim stratejilerinin genişletilmesine, sosyal sorumluluk ve sürdürülebilirlik alanlarında iş birliklerinin geliştirilmesine liderlik edecek.

 

Satış ve pazarlama alanında uzun yıllara varan deneyim

2005 yılında Ege Üniversitesi Mühendislik Fakültesi’nden mezun olan Erkan Yıldırım, İngiltere’de Imperial College London’da Pazarlama ve Pazarlama İletişimi Yönetimi eğitimi aldı. Eğitimine 2009 - 2011 yılları arasında Galatasaray Üniversitesi’nde devam eden Yıldırım, yüksek lisansını yönetim alanında ‘Ürün Geliştirme Stratejileri’ projesiyle tamamladı. Kariyerine Next Group PLC bünyesinde Kategori Yöneticisi olarak başlayan Yıldırım, Satış ve Pazarlama alanında birçok büyük şirkette yöneticilik yaptı. 2014 yılında Samsung Electronics Türkiye bünyesine katılan Yıldırım, 10 yıldır farklı pozisyonlara liderlik etti.

 

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Siber güvenlik şirketi ESET, son iki yılın en yaygın bilgi hırsızlarından biri olan Lumma Stealer'ı engellemek için küresel olarak koordine edilen bir operasyonda yer aldı. Microsoft tarafından yönetilen operasyon, geçtiğimiz yıldan bilinen tüm C&C sunucuları da dahil olmak üzere Lumma Stealer altyapısını hedef aldı ve botnet'i büyük ölçüde çalışamaz hâle getirdi. ESET, Lumma Stealer geliştiricileri zararlı yazılımı aktif olarak geliştirip sürdürdükleri için hem teknik analiz hem de istatistiksel bilgiler sağladı ve on binlerce örnekten temel verileri çıkardı.

 

ESET, Microsoft, BitSight, Lumen, Cloudflare, CleanDNS ve GMO Registry ile iş birliği yaparak kötü şöhretli bir hizmet olarak kötü amaçlı yazılım bilgi hırsızı olan Lumma Stealer'a karşı küresel bir kesinti operasyonu gerçekleştirdi. Operasyon Lumma Stealer altyapısını, özellikle de geçtiğimiz yılın bilinen tüm C&C sunucularını hedef alarak botnet'i büyük ölçüde çalışamaz hâle getirdi.

 

Lumma Stealer'ı izleyen ve araştıran ESET araştırmacısı Jakub Tomanek yaptığı açıklamada şunları söyledi: "ESET otomatik sistemleri on binlerce Lumma Stealer örneğini işleyerek C&C sunucuları ve iştirak tanımlayıcıları gibi temel unsurları çıkarmak için bunları inceledi. Bu sayede Lumma Stealer'ın faaliyetlerini sürekli olarak izleyebildik, iştirakleri kümeleyebildik, geliştirme güncellemelerini takip edebildik ve daha fazlasını yapabildik. Lumma Stealer gibi Infostealer zararlı yazılım aileleri, genellikle gelecekteki çok daha yıkıcı saldırıların habercisidir. Toplanan kimlik bilgileri, siber suç yeraltı dünyasında değerli bir metadır ve ilk erişim aracıları tarafından fidye yazılımı iştirakleri de dahil olmak üzere çeşitli diğer siber suçlulara satılır. Lumma Stealer son iki yıldır en yaygın bilgi hırsızlarından biri oldu ve dünyanın dokunulmadık hiçbir yerini bırakmadı. Bu küresel kesinti operasyonu, Lumma Stealer'ı uzun süreli takibimiz sayesinde mümkün oldu. Microsoft'un öncülük ettiği kesinti operasyonu, bilinen tüm Lumma Stealer C&C alan adlarını ele geçirerek Lumma Stealer'ın bilgi sızdırma altyapısını işlevsiz hâle getirmeyi amaçladı. Ancak ESET, bu kesinti operasyonunun ardından Lumma Stealer faaliyetlerini yakından izlerken diğer bilgi hırsızlarını da takip etmeye devam edecek.”

Düzenli olarak geliştiriliyor

Lumma Stealer geliştiricileri, kötü amaçlı yazılımı aktif olarak geliştiriyor ve bakımını yapıyordu. ESET, küçük hata düzeltmelerinden dize şifrelemesinin tamamen değiştirilmesine ve ağ protokolü güncellemelerine kadar değişen kod güncellemelerini düzenli olarak tespit etti. Botnet operatörleri ayrıca paylaşılan ağ altyapısını da aktif olarak sürdürdü. ESET, 17 Haziran 2024 ile 1 Mayıs 2025 tarihleri arasında, Telegram tabanlı ölü nokta çözümleyicilerine yönelik ara sıra yapılan güncellemeleri de dahil olmak üzere, her hafta yaklaşık ortalama 74 yeni alanın ortaya çıktığı toplam 3.353 benzersiz C&C alanını gözlemledi. Devam eden bu evrim, Lumma Stealer'ın oluşturduğu önemli tehdidin altını çiziyor ve kesinti çabalarının önemini vurguluyor.

Abonelik usulü çalışan kötü amaçlı yazılım

Lumma Stealer, kötü amaçlı yazılım kavramını bir hizmet olarak benimsiyor ve iştirakçiler, en son kötü amaçlı yazılım yapılarını ve veri sızıntısı için gerekli ağ altyapısını almak için katmanlarına göre aylık bir ücret ödüyorlar. Katmanlı abonelik modeli, her biri giderek daha sofistike özelliklere sahip olan aylık 250 ila 1000 dolar arasında değişen fiyat aralıklarına sahiptir. Lumma Stealer'ın operatörleri ayrıca çalınan verileri aracılar olmadan satmak için bir derecelendirme sistemi ile bağlı kuruluşlar için bir Telegram pazarı oluşturdu. Yaygın dağıtım yöntemleri arasında kimlik avı, kırılmış yazılım ve diğer kötü amaçlı yazılım indiricileri yer alıyor. Lumma Stealer, analizi olabildiğince karmaşık hâle getiren az sayıda ama etkili bir anti-emülasyon tekniği kullanmaktadır. Bu teknikler tespitten kaçmak ve güvenlik analistlerinin çabalarını engellemek için tasarlanmıştır.

 

Microsoft'un Dijital Suçlar Birimi, Amerika Birleşik Devletleri Georgia Kuzey Bölgesi Bölge Mahkemesi tarafından verilen bir mahkeme kararıyla Lumma Stealer'ın altyapısının bel kemiğini oluşturan kötü amaçlı alan adlarının kaldırılmasını, askıya alınmasını, el konulmasını ve engellenmesini kolaylaştırdı. ABD Adalet Bakanlığı eş zamanlı olarak Lumma Stealer kontrol paneline de el koyarak Lumma Stealer pazarını ve dolayısıyla Lumma Stealer kötü amaçlı yazılımının alıcılarını hedef aldı. Bu işlem Europol'ün Avrupa Siber Suç Merkezi (EC3) ve Japonya'nın Siber Suç Kontrol Merkezi (JC3) ile koordine edilerek yerel Lumma Stealer altyapısının askıya alınması sağladı.

 

Detaylı bilgi:

https://www.welivesecurity.com/en/eset-research/eset-takes-part-global-operation-disrupt-lumma-stealer/

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
  TEMSA, midibüs segmentinde kaliteli, konforlu ve güvenli yolculuğun simgesi haline gelen Prestij’in yeni yüzünü 26 Mayıs tarihinde gerçekleştirdiği lansman etkinliğinde tanıttı.
“Prestij her zaman midibüs segmentinin öncüsü oldu”
Prestij’in yenilikçi özellikleri ve müşteri beklentilerine uygun çözümleriyle 33 yıldır geniş bir kullanıcı kitlesine ulaşmayı sürdürdüğünü belirten TEMSA CEO’su Evren Güzel lansmanda “Prestij, TEMSA için çok özel bir yere sahip. Bundan 33 yıl önce yollara çıkarak bir TEMSA efsanesi olan Prestij’in 20 bininci aracını 2025 yılının ilk günlerinde banttan indirdik. Prestij her zaman midibüs segmentinin taşıyıcısı, öncüsü oldu. TEMSA’nın mühendislik gücünü, müşteri odaklı yaklaşımını ve sürdürülebilir vizyonunu taşıyan simge modellerden biri haline geldi. Turizm taşımacılığı, havalimanı aktarmaları, personel taşımacılığı, okul otobüsü taşımacılığı gibi pek çok alanda Prestij’in açtığı kapıdan daha birçok şirket, birçok model girdi. Bugün tam 20 ülkeye prestij ihracatı gerçekleştiriyoruz.” diye konuştu.
Yeni Prestij: TEMSA’nın gelecek vizyonunun ilk temsilcisi
Prestij ile midibüs segmentinde uzun yıllar yüksek satış adetleri gerçekleştirdiklerini vurgulayan Evren Güzel şöyle devam etti: “Bu başarı TEMSA’nın müşterilerine en iyi ürün ve hizmeti sunma konusundaki kararlılığını bir kez daha ortaya koyarken; DNA’mızdaki yaratıcı ve yenilikçi bakış açımızla, önümüzdeki dönemde çok daha büyük başarılar elde edeceğimize de işaret ediyor. Geçmişteki başarılarıyla gurur duyduğumuz Prestij, geleceğin ihtiyaçlarına yanıt verecek şekilde yenilenen kimliğiyle şimdi yeniden yollara çıkıyor. Yeni Prestij, modern taşımacılığın ihtiyaçlarına uygun tasarım özelliklerinin yanı sıra; verimlilik, işlevsellik, güvenlik, güçlü bayi ve servis ağı ile taşımacılık trendlerine de yanıt veriyor. Aynı zamanda yeni Prestij, TEMSA ürün ailesinin yeni yüzünün de ilk üyesi. Sahip olduğu yenilikçi çizgisiyle ürün ailemizin yeni tasarım dilini tanımlıyor.”
2016’dan sonra ilk defa gerçekleşen tasarım değişikliği ile Prestij’in beklenen yeniliğe kavuştuğunun altını çizen Güzel: “Bu dönüşümün temelinde, her zaman müşterilerimizin ihtiyaç ve beklentilerini önceliklendirmemiz yatıyor. Yeni Prestij’i geliştirirken sahadan gelen talepler ve kullanıcı içgörüleri bizim için yol gösterici oldu. Müşteri beklentilerini merkeze alarak; verimlilik, işlevsellik, güvenlik trendlerini titizlikle analiz ederek aracın tasarımına ve mühendisliğine yansıttık. İhtiyaçlara tam anlamıyla cevap veren yenilikçi bir araç çıkardık. Bu yaklaşım, TEMSA’nın kullanıcı odaklı mühendislik anlayışının en somut göstergelerinden biri.” dedi.
Minimum yakıt maksimum performans, sınıfının lideri güvenlik
Prestij, DNA’sında olan verimli yakıt tüketimi ile geçmişte olduğu gibi yeni modelinde de “işletme dostu” özelliğini koruyor. 3 litrelik motor hacmi ile minimum yakıtla maksimum performans anlayışı sunan yeni model, kendi segmentinde az yakıtta liderliğinden ödün vermeden maliyetleri düşürüyor. Prestij’in karakteristik özelliklerinden biri olan yakıt ekonomisi yeni Prestij’de de öne çıkıyor.
Yeni Prestij sunduğu güvenlik çözümleriyle de dikkat çekiyor. Acil fren sistemi, kör nokta uyarı sistemi, ön çarpışma uyarı sistemi, geri görüş uyarı sistemi, acil durum sinyali, hız takip sistemi, sürücü yorgunluk algılama sistemi, lastik basınç uyarı sistemi ve siber güvenlik altyapısıyla donatılan yeni Prestij; performans ve konforu regülasyonların gerektirdiğinin ötesinde, sınıfının lideri bir güvenlik çerçevesiyle destekliyor.
Müşteri memnuniyeti odaklı yaklaşımın eseri
Yeni Prestij, 3 yıl/sınırsız kilometre garantisi sunarak müşteri memnuniyetini ileri seviyeye taşırken, iç mekânda sunduğu kullanıcı dostu ve konforlu deneyimle modern tasarım trendlerine de tam anlamıyla ayak uyduruyor.
Yenilenen ön ve arka maske ile Prestij artık çok daha şık ve modern. LED farlarla güçlendirilmiş ön aydınlatma grubu ve aracın daha ferah görünmesi için kullanılan mavi ve füme trim renkleriyle güçlü bir tasarım ortaya koyuyor. Kadife kumaştan deri başlıkları ve düz kumaş koltuklarıyla modern tasarım trendlerine uyum sağlıyor. Dijital sürücü bilgilendirme ekranı ile araç kokpiti daha teknolojik hale gelirken, 29 farklı dil seçeneğiyle özellikle yurt dışı kullanıcıları için kolaylık sağlıyor

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
  Henley & Partners, dünya genelinde 60'ın üzerinde ofisiyle yüksek net gelir düzeyine sahip bireyler ve aileler için yatırım yoluyla vatandaşlık ve oturum programları sunuyor. Son olarak, 22 Mayıs'ta Servet Yönetimi Semineri serisinin yedincisini ilk kez yurt dışında, Azerbaycan'ın başkenti Bakü'de düzenleyen Henley & Partners, Azerbaycan'ın önde gelen yatırımcıları, iş insanları ve danışmanlık dünyasının temsilcileri olmak üzere 100'ün üzerinde misafiri ağırladı. Bakü'nün en büyük bankası Pasha Private Banking ile birlikte etkinliğin ev sahipliğini üstlenen Henley & Partners Türkiye Yönetici Ortağı Burak Demirel, yüksek gelir grubuna mensup bireylerin artık yalnızca servetlerini artırmaya değil, aynı zamanda servetlerini korumaya ve gelecek nesillere güvenli bir şekilde aktarmaya odaklandıklarını vurguladı. Bu çerçevede yatırım temelli oturum ve vatandaşlık programlarına olan ilginin son yıllarda kayda değer şekilde arttığını belirtti.
GLOBAL VATANDAŞLIK
Henley & Partners Özel Müşteriler Grup Başkanı ve Yönetim Kurulu Üyesi Dominic Volek, Henley & Partners'ın global çaptaki faaliyetlerine değinerek şunları söyledi: "Küresel ayak izimiz sayesinde, başarılı iş sahipleri ve girişimcilerle beraber 40'tan fazla ülkede yatırım ve göç hizmeti sağlarken, aynı zamanda global vatandaşlara global perspektifte yatırım yoluyla destek sunuyoruz. Müşterilerimize risklere karşı koruma sağlıyor, tek bir ülkeye bağlı kalmadan yaşamaları için destek oluyoruz. Müşterilerimizin çoğu başka ülkede ikamet etme konusunu bir opsiyon olarak ele alıyor," dedi. Oturum ve vatandaşlık motivasyonlarının arkasında; güvenlik, daha iyi bir eğitim, vergi avantajları ve seyahat özgürlüğü gibi başlıkların olduğunu vurgulayan Dominic Volek, global servet göçü raporuna göre en çok göç alan ve göç veren ülkeleri de paylaştı.
ARNAVUTLUK YATIRIM FIRSATLARI
Etkinliğin öne çıkan konularından bir diğeri ise Arnavutluk Cumhuriyeti'nin Azerbaycan'daki Büyükelçisi Besart Kadia ile gerçekleştirilen "Arnavutluk'taki Yatırım Fırsatları" sunumu oldu. Etkinlikte söz alan Kadia, Arnavutluk'un stratejik konumu, büyüyen ekonomisi ve yatırım dostu politikaları ile bireyler ve aileler için yükselen bir yaşam ve yatırım destinasyonu haline geldiğini vurguladı.
Farklı coğrafyalardan uzman isimleri bir araya getiren seminerde uluslararası yatırım stratejileri ve servet koruma yöntemleri masaya yatırıldı. Blue Crow Ortağı ve Fon Yöneticisi Duarte Calheiros e Menezes, Range Developments İş Geliştirme Direktörü Maryam Mansouri, Mercan Group İcra Başkan Yardımcısı Mehdi Kadiri ve Saliena Satış ve Pazarlama Direktörü Jurijs Salasovs, yatırım yoluyla oturum ve vatandaşlık çözümlerinin yanı sıra, son yıllarda yatırım göçü konusundaki ilgi artışının arkasındaki motivasyonu değerlendirdi. Global pazarlardaki gayrimenkul fırsatları, fon yönetimi ve gelecek nesillere servet aktarımında sürdürülebilirlik konularında görüş ve deneyimlerini paylaştı.
Pasha Private Banking Yatırım Danışmanı Amin Rashidov ve PwC Azerbaycan Vergi Hukuk ve İnsan Kaynakları Uygulama Lideri Günel Sadiyeva'nın konuşmacı olarak yer aldığı Servet Danışmanlığı panelinde ise servet koruma ve yönetim stratejilerine dair derinlemesine bir bakış açısı sunuldu.
Seminer sonrası Henley & Partners'ın ev sahipliğinde, Four Seasons Hotel'de Bakü'nün saygın iş insanlarını bir araya getiren özel bir akşam yemeği daveti düzenlendi. Yemekte, Ekonomist ve Akademisyen Erhan Arslanoğlu dünya ekonomisi ile ilgili sunumunu gerçekleştirdi.