Tüm Alışverişlerinizde Kargo Bedava.
Sepetiniz Boş
Görünüşe göre henüz seçim yapmamışsınAlışverişe Başla
ürün bulundu.
Altın ve Dolara yön veren güncel finans haberlerini kaçırma...
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Türkiye finansal teknolojideki gücünü İstanbul Fintech Week ile dünya vitrinine çıkarıyor. Finansal İnovasyon ve Teknoloji Derneği'nin (FINTR) ana destekçisi olduğu İstanbul Fintech Week, 8 Şubat'ta başlıyor. Bu yıl 4'üncüsü düzenlenen Türkiye'nin ilk ve en büyük global finansal teknoloji etkinliği İstanbul Fintech Week, 2 gün boyunca 50'nin üzerinde oturuma ev sahipliği yapacak. İstanbul Fişekhane'de gerçekleşecek zirveye Azerbaycan, Romanya ve Litvanya'dan da heyetler katılacak. Etkinlikte panellerin yanı sıra Türkiye'den ve birçok farklı ülkeden startup sunumları ile bu ülkelerin fintech otoriteleri tarafından kendi pazarlarının anlatıldığı oturumlar yer alacak. Fintech alanındaki Startup'lar yatırımcılarla da buluşma imkanına kavuşacak. C-Suite salonunda ise üst düzeyin katılımı ile gerçekleşecek kapalı oturumlarda finansal sektördeki kritik alanların geleceği keynote konuşmacılar eşliğinde tartışılacak. Etkinlik Metaverse evreninde de hayat bulacak. Etkinlikte, kısıtlı sayıda kişinin gerçeğe en yakın avatarlarının metaverse platformuna aktarılacağı bir stant yer alacak.
Fişekhane'de iki gün ve üç zirve bir arada
Yuvarlak masa toplantıları, startuplar ve ülke sunumlarının yer alacağı etkinlikte, 'Blockchain Fest', 'Digital Finance Summit' ve 'Women in Fintech Summit' olmak üzere üç ayrı zirve gerçekleşecek. 8 Şubat'ta Blockchain Fest zirvesinde merkeziyetsizlik kavramı, merkezi borsaların yapısal dönüşümü, Web 3'ün ve metaverse'ün ele alındığı konuşma ve paneller yer alacak. 9 Şubat'taki Digital Finance Summit'te ise uzman konuklar finansal ürünlerin tüm hizmetlerin içinde sunulabilen ürünlere dönüşümünü, ödemeler 2.0'ı, sigortacılıkta yapay zekayı, "sadece dijital" bankacılığı ve daha birçok konuyu masaya yatıracak. İkinci günde de SEDDK Başkanı Mehmet Akif Eroğlu ve TSB Başkanı Atilla Benli'nin konuşmalarının ardından sektörün üst düzey yöneticilerinin katıldığı geniş spektrumlu oturumda Insurtech başlığı ele alınacak.
Finansın kraliçeleri de sahnede olacak
Zirveye katılan uzmanlar arasında OKX Küresel Kamu İlişkileri Yöneticisi Tim Byun, fintech sektörünün duayeni The Financer CEO'su Chris Skinner, JP Morgan Dijital Servisler Küresel Direktörü Pınar Emirdağ, Airtm Stratejiden Sorumlu Direktörü Lisa Nestor, Holochain Ticari Direktörü David Atkinson, SWIFT İnovasyon Lideri Nick Kerigan ve Crypto Hub kurucusu Nick Spanos gibi isimler yer alıyor. Etkinlikte ayrıca finans ekosistemine yön veren kadın girişimciler ve liderlerin başarı hikayelerine de yer verilecek. Women in Fintech Summit başlığı altında gerçekleştirilecek oturumda, Unconventional Ventures Kurucusu Theodora Lau, Stratyfy COO'su Deniz Johnson ve Odgers Berndston Yönetici Ortağı Ayşe Öztuna Bozoklar gibi isimler yer alacak. Panelde sektörde kadın yönetici sayısını artırmaya yönelik atılması gereken adımlar ve kadın liderlerin yaşadıkları deneyimler de katılımcılarla paylaşılacak.
Startup'lar için de önemli fırsatlar sunacak
Zirvenin ekonomiye pozitif katkı sağlama yönünde önemli bir misyonu bulunduğunu belirten FINTR Yönetim Kurulu Başkanı ve KOOP Ventures Kurucu Ortağı Demet Zübeyiroğlu, "Etkinliğimiz sayesinde her yıl finans ekosisteminin önde gelen isimlerini bir araya getiriyoruz. Fintech endüstrisinin Türkiye'deki güçlü sektörler arasında yerini aldığını görüyoruz. Bu kapsamda, böylesi bir organizasyonla uluslararası paydaşları İstanbul'da bir araya getirmenin hem finans dünyasının gelişimi ve küreselleşmesi hem de İstanbul'un fintech alanında bir çekim merkezi olabilmesi için oldukça değerli olduğunu düşünüyoruz. Öte yandan, etkinliğin Türk startup'ların global paydaşlarla buluşmaları ve yurtdışına açılmaları noktasında da önemli fırsatlar sunacağına inanıyoruz. Uzmanların fintech ekosistemindeki önemli başlıklara değineceği organizasyon sayesinde tüm paydaşların yeni bakış açıları kazanacağına eminiz. Kalabalık bir katılım beklediğimiz oturumların bu yıl da keyifli ve ufuk açıcı olmasını, yeni işbirliklerine yol açmasını diliyoruz" dedi.
Çok değerli sponsorların desteğiyle gerçekleşiyor
Finans dünyasını bir araya getirecek İstanbul Fintech Week'te isim sponsoru global kripto para borsası OKX olurken, Türkiye İş Bankası, United Payment, Yapı Kredi FFRWRD ve Odeabank premium sponsorlar; Aktif Bank C-Suite Sponsor; Esri Türkiye, Garanti Ödeme Sistemleri, Innova, Insha Ventures, KPMG, Mastercard, Odgers Berndston ve Procenne ise Co-sponsorlar olarak yer alacak. BloombergHT, Cointelegraph ve Metafluence da etkinliğin stratejik partnerleri arasında yer alıyor.
"Dijital Finansın Öncüleri" Ödülleri
Öte yandan, KPMG ve FINTR iş birliğiyle gerçekleştirilecek olan "Dijital Finansın Öncüleri" programının ödül töreni de İstanbul Fintech Week'te yapılacak. Törende finans teknolojileri alanında yenilikçi projeler geliştiren bankalara ve globalleşmeye en açık girişimlere 7 kategoride verilecek ödüller sahiplerini bulacak. Törenin açılış konuşması Cumhurbaşkanlığı Finans Ofisi tarafından gerçekleştirilecek
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Çalışanların öğle yemeği giderlerine, Türkiye'nin en yaygın harcama noktasına sahip yemek kartı MultiNet ile çözüm sunan Multinet Up, kart kullanıcılarının alışveriş ve ödeme deneyimini iyileştirmek için yürüttüğü çalışmalarına bir yenisini daha ekledi. Türkiye'nin lider, dünyanın önde gelen e-ticaret platformlarından Trendyol'un online yemek sipariş hizmeti Trendyol Yemek ile hayata geçirilen iş birliği kapsamında MultiNet'liler, Trendyol Yemek uygulamasından yaptıkları alışverişlerde ödemelerini uygulama üzerinden anında gerçekleştirebiliyor.
Kullanıcılara bulundukları konuma en yakın restoranlardan sevdikleri yemeklere ulaşma imkânı sunan Trendyol Yemek Türkiye'nin 81 ilinde hizmet veriyor. Trendyol Yemek ve Multinet Up arasında yapılan anlaşma sayesinde MultiNet, Trendyol Yemek uygulamasında online ödeme kolaylığı sunan ilk yemek kartı oldu.
Konuyla ilgili açıklamada bulunan Multinet Up Üye İş Yeri ve İş Birlikleri Genel Müdür Yardımcısı Erem Çakıroğlu, "Multinet Up olarak, kart kullanıcılarımızın ve üye iş yerlerimizin ihtiyaçlarını yakından takip ederek hizmetlerimizi daha kapsamlı hale getirecek çalışmalarımıza hız kazandırıyoruz. Bu amaçla ağırlık verdiğimiz bir alan da özellikle son birkaç senedir yoğun talep gösterilen online ödemeler için üye iş yeri ağımızdaki işletmelerin ödeme alma altyapılarının entegrasyonu. Bu kapsamda birçok restoranın ve zincir yerel marketin web sitelerinin entegrasyonun yanı sıra online alışveriş platformlarıyla da yaptığımız iş birlikleri sayesinde hem kart kullanıcılarımızın konforlu alışveriş talebini karşılıyoruz hem de işletmelerin dijital dönüşümüne katkıda bulunuyoruz. İşletmeler için ödeme alma altyapılarının dijitalleşmesi demek kontrol yetkinliği, operasyonel verimlilik ve hizmet kalitesinde iyileşme anlamına geliyor. Esnafın dijitalleşmesine katkı sunan, pazarın önde gelen online yemek sipariş hizmeti Trendyol Yemek ile başlattığımız bu anlamlı iş birliğiyle, Trendyol Yemek uygulaması üzerinden sipariş veren MultiNet'liler, kapıda ödeme yapmaya gerek olmadan, siparişlerini tamamlamadan önce ödeme ekranına MultiNet kart bilgilerini girerek ödemelerini hızlı bir şekilde gerçekleştiriyor. Bu şekilde hem kart kullanıcılarımızın hem de binlerce üye iş yerinin hayatını kolaylaştıracak yeni bir döneme girmiş olduk" dedi.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Güney Marmara Kalkınma Ajansı'nın koordinatör olduğu, Enerjisa Üretim ve Sabancı Üniversitesi ile birlikte yerli ve yabancı 16 paydaşın yer aldığı ve 36,8 milyon Euro bütçeye sahip Avrupa Birliği (AB) projesi ile Türkiye'nin ilk Hidrojen Vadisi hayata geçirilecek. "Güney Marmara Hidrojen Kıyısı" Vadi Projesi kapsamında yıllık minimum 500 ton yeşil hidrojen, Türkiye'nin ilk yeşil hidrojen tesisinin kurulmasına öncülük eden Enerjisa Üretim'in Balıkesir Bandırma'daki Enerji Üssü'nde üretilecek. Enerjisa Üretim'in 2022 yılından bu yana yeşil hidrojen ürettiği ve kullandığı Bandırma Enerji Üssü'nde Hidrojen Vadisi için 500 ton yeşil hidrojen üretilecek.
HEDEF YERLİ KAYNAKLARLA YEŞİL ÜRETİM
Güney Marmara Hidrojen Kıyısı Platformu'nun ilk somut adımlarından birisi olacak bu proje ile sadece yeşil hidrojen üretimine değil türevlerinin üretimine de odaklanılacak. Proje ile ayrıca Türkiye'nin ithalatına bağımlı olduğu metanol ve amonyak gibi hidrojen türevlerini yeşil yöntemlerle ve kendi kaynaklarıyla üretmek, bu kapsamda da fizibilite çalışmalarını gerçekleştirmek de hedefleniyor. Aynı zamanda proje kapsamında Balıkesir'de Sodyum Bor Hidrür Tesisi yatırımı yapılarak bor mineralinin hidrojen depolamadaki avantajları ile enerji sektörüne sağlam bir adım atması sağlanacak ve dünya rezervlerinin yüzde 73'ünü barındıran Türkiye'de bor, hidrojen ekonomisinde önemli bir yer tutacak. Toplam beş yıl sürecek "Güney Marmara Hidrojen Kıyısı" Vadi Projesi'nde, Avrupa Komisyonu tarafından sağlanan hibe desteği 8 milyon Euro olacak.
Koordinatörlüğünü Güney Marmara Kalkınma Ajansı'nın yaptığı projede, Sabancı Üniversitesi, Enerjisa Enerji Üretim A.Ş, Kaleseramik Canakkale Kalebodur Seramik Sanayi A.Ş, Şişecam, ETİ Maden, Türk-Alman Üniversitesi, Linde Gaz A.Ş, Bandırma On yedi Eylül Üniversitesi, Hidrojen Peroksit A.Ş, Universite Mohammed Vi Polytechnique, Alma Mater Studiorum, Software AG (SAG), PwC Yeminli Mali Müsavirlik A.Ş, TENMAK ve TÜBİTAK proje ortağı olarak yer alıyor
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Türkiye'nin otomotiv sektöründeki ilk üretici kuruluşu ve tarım mekanizasyonundaki lider firması TürkTraktör'ün deneyimli gazeteci Aslı Şafak'ın moderatörlüğünde gerçekleştirdiği Geleceğe Hazırlar podcast serisinin üçüncü bölümü platformlarda yerini aldı. Tarımı ve şehirleri dönüştürüp geleceğe hazırlama amacını podcast dünyasına da taşıyan TürkTraktör, yılın ilk programında tarımda teknoloji ve traktörlerin gelişimi konusunu masaya yatırdı.
Uzun yıllardır yaptığı traktör incelemeleriyle sektörün en çok takip edilen programlarından Traktörmetre'nin yapımcı ve sunucusu Ömer Kuloğlu'nun konuk olduğu yayında, tarımdaki yeni uygulamaların tarlalara nasıl adapte edildiğinden dünyada ve Türkiye'deki yeni tarımsal gelişmelere ve yüksek teknolojiyle üretilen traktörlerin yarattığı etkiye kadar pek çok konuya değinildi.
"Geleceğe Hazırlar" her yeni bölümde, birbirinden değerli konukların katılımıyla tarım teknolojisinden ve toprağın ekonomisinden ilham veren girişim hikayelerine, verimli tarım uygulamalarından sürdürülebilir şehirlere kadar ilgi çekici ve ufuk açan birçok konuyu dinleyicilerle buluşturuyor. "Geleceğe Hazırlar" podcast serisine Spotify, Apple Podcasts, Google Podcasts ve YouTube platformlarından erişilebiliyor
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Etki Yatırımı Danışma Kurulu (EYDK) ve The Global Steering Group for Impact Investment (GSG), Türkiye'de daha dayanıklı ve kapsayıcı kentlere giden yolda güçlerini birleştirdi. Ortaya konulan “Kentsel İyileşme ve İlerleme” çerçevesi, bütüncül planlamayı, toplulukları güçlendirmeyi, paydaş ilişkilerin yönetimini, sürdürülebilir sermayeye ve ticari imkanlara erişimi temel alanlar olarak ele alıyor. Çerçevenin, Trakya bölgesinde bir pilot projeyle sahaya yansıtılması da planlanıyor. Etki yatırımı, trilyon dolarlık küresel bir pazar olarak, sosyal ve çevresel alanda pozitif etki oluşturarak finansal getiri elde eden bir özel sektör anlayışına geçişi savunuyor. Bu doğrultuda kentler, etki yatırımları için çok önemli fırsatlar sunuyor.
Küresel ölçekte etki yatırımı liderlerini bir araya getirerek, ekonomileri tüm insanlığa ve gezegene fayda sağlayacak şekilde dönüştürmeyi amaçlayan GSG, mevcut kentleşme süreçlerinin yarattığı riskleri Sürdürülebilir Kalkınma Amaçlarına (SKA) ulaşılmasında bir engel olarak tanımlayarak, Temmuz 2022'de “Enformel Yerleşimler: Artık Görünmez Değiller” başlıklı eylem çağrısı belgesini yayınladı. GSG ekosistemindeki 35 ulusal danışma kurulundan birisi olan EYDK, yerel proje partnerleri Ankara Üniversitesi Uygulamalı Bilimler Fakültesi, Arz Portföy, Trakya Kalkınma Ajansı ve Türkiye Sınai Kalkınma Bankası (TSKB) Gayrimenkul Değerleme'nin ve çalıştay partneri urbanOvation'ın desteğiyle, GSG'nin bu eylem çağrısını Türkiye'nin koşullarını gözeterek daha kapsamlı bir noktaya taşıdı. Kentsel dayanıklılık, halihazırda EYDK'nın Türkiye etki yatırımı ekosistemi tarafından belirlenen stratejik temaları arasında yer alıyor.
“Etki Yatırımı Odağında Türkiye'nin Kentsel İyileşme ve İlerleme Potansiyeli” başlıklı rapor, TSKB ev sahipliğinde düzenlenen özel bir lansman etkinliğiyle kamuoyuyla paylaşıldı. Rapor, hanehalkı seviyesinden il ölçeğine ve ulusal stratejilere kadar her kademede hayata geçirilebilecek, etki ölçümü ve yönetimi kapsamında veriye dayalı ve önerdiği kentsel araç setiyle kapsayıcı, sistemli, şeffaf, multidisipliner ve teknoloji odaklı yeni bir çerçeve sunuyor. Çerçeve, sürdürülebilirlik odaklı tahvil ve kira sertifikası ihraçlarından tematik etki fonlarına, kalkınma finansmanından sonuç odaklı sözleşmelere kadar bir dizi etki odaklı finansal araç ve stratejinin yanı sıra projelerin ticari potansiyellerini sürdürülebilir şekilde artıracak yaklaşımları da içeriyor. Yeni çerçevenin, önümüzdeki aylarda Trakya bölgesinde pilot proje olarak uygulanması da planlanıyor.
Açılış konuşmaları, TSKB Genel Müdür Yardımcısı Meral Murathan, EYDK Başkanı Şafak Müderrisgil ve GSG Pazar Geliştirmeden Sorumlu Direktörü Krisztina Tora tarafından yapıldı.
Rapor, ortak fayda önerisi sunuyor
TSKB Genel Müdür Yardımcısı Meral Murathan, "Desteklediğimiz bu kıymetli rapor çalışması, bütüncül planlama, toplulukları güçlendirme, paydaş ilişkilerin yönetimi, sürdürülebilir sermayeye ve ticari imkânlara erişim eksenleriyle Türkiye'de daha dayanıklı ve kapsayıcı kentler yaratılması için ortak bir fayda önerisi sunuyor” dedi.
Pilot bölge Trakya
EYDK Başkanı Şafak Müderrisgil ise “Kentlerin dayanıklılığı için etki yatırımlarını merkezine alan raporumuzdaki çözüm önerilerini, Trakya bölgesinde gerçekleştireceğimiz ilk pilot projeyle deneyimlemeyi, paydaşlarımızla birlikte geliştirmeyi ve ardından ölçeklendirmeyi hedefliyoruz” dedi.
Özel sektörü harekete geçirmenin aracı
GSG'nin Pazar Geliştirmeden Sorumlu Direktörü Krisztina Tora da “Mekân odaklı etki yatırımı, Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları için özel sektörü harekete geçirmenin güçlü bir aracı olarak konumlanırken, bir yandan da çevresel, sosyal ve yönetişim başlıklarının her birine somut katkı vermesiyle de öne çıkıyor” dedi.
Lansman, raporun yazarı ve editörü, EYDK Genel Sekreteri Dr. Onur İlhan'ın sunumuyla devam etti. İlhan, sürdürülebilir kalkınmada kentleri merkezine alan strateji ve eylemlerin tüm dünyada öne çıktığına vurgu yaptı ve “Kentsel iyileşme ve ilerleme çerçevesini kullanarak, tüm paydaşların ortak aklıyla ve emeğiyle, etki yatırımı prensip, araç ve çerçeveleri ile geleceğin kentlerini inşa etmek mümkün” dedi. Sunum sırasında, pilot bölge olarak belirlenen Trakya'da bugüne kadar hayata geçirilen iyi uygulamalara değinen Trakya Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Mahmut Şahin ise bölgedeki dezavantajlı grupların güçlendirilmesine yönelik işbirliği önerisiyle raporun önemli bir katkı sunacağını belirtti.
Lansman, raporun uluslararası destekçileri urbanOvation ve OUTCOMIST'in kurucu ortakları William Kistler ve Chris Choa ile gerçekleştirilen panelle sonlandı. Panelde, teoriden eyleme geçerken pilot projelerin, tüm paydaşların ortak bir dil ve eşit söz hakkıyla süreçlere dahil edilmesinin ve farklı disiplinlerin birbirlerini daha iyi tanıyarak ortak değer üretmesinin önemine değinildi.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Uber, İstanbul, Ankara, İzmir ve Antalya’dan sonra Adana’da da sarı taksiler ile hizmet vermeye başlayarak Uber Taksi ürünü ile Türkiye’deki faaliyetlerini büyütmeye devam ediyor. Uber Türkiye Genel Müdürü Neyran Bahadırlı, "Uber Taksi, İstanbul, Ankara, İzmir ve Antalya’nın ardından, Adana’da da faaliyete başladığı için mutluyuz. Uber teknolojisini, başka yeni şehirlere de en kısa zamanda getirmeyi arzu ediyoruz.” dedi.
Kullanıcılarının dakikalar içinde diledikleri yere kolayca ulaşmalarını sağlayan ulaşım teknolojisi platformu Uber, her yolculukta sigorta koruması, GPS üzerinden yolculuk takip imkanı, sürücü kalite kontrol sistemi ve sürücü puanlama sistemi ile her zaman yüksek güvenlik standartları sağlamayı hedefliyor.
Uber Adana’ya gelişini kutlamak adına tüm kullanıcılarına yalnızca Adana’da geçerli 70 TL’ye kadar bir (1) adet ücretsiz Uber Taksi yolculuğu hediye ediyor. Adana’daki tüm Uber kullanıcıları MERHABAADANA kodu ile ücretsiz yolculuk imkanından faydalanabilecekler.
Uber uygulaması nasıl çalışır:
1. Uygulamayı akıllı telefonunuza indirin
2. Şehrin herhangi bir yerinden Uber uygulamasını açın, varış noktanızı girin ve yolculuğunuz için bir taksi çağırın
3. Uber Taksi’yi uygulama üzerinden takip edin, taksinin sizi almak için kaç dakika içinde varacağını ve sürücü ile ilgili tüm bilgilerin yanı sıra aracın model ve plaka numarasını takip edin.
Uber uygulamasında Cüzdan sekmesindeki Promosyonlar bölümüne:MERHABAADANA kodunu ekleyin, Uber Taksi çağırın ve 70 TL’ye kadar ücretsiz yolculuğunuzun keyfini çıkarın.
Uber hakkında:
Tek bir tuşa basarak istediğiniz yere gitme fikriyle yola çıkan Uber, bugün 70 ülkede, 10 binden fazla şehirde, günde 21 milyon yolculuk yapılmasına imkân sağlayan global bir teknoloji platformudur.
Uber’in misyonu şehir ulaşımını geliştirmektir. Uber 2010 yılında basit bir sorunu çözmek için ortaya çıktı: Tek bir tuşa basarak nasıl yolculuk yapılabilir? O günden bugüne, 36 milyardan fazla yolculuk yapılarak, Uber insanları gitmek istedikleri yere yakınlaştıran çeşitli ürünler geliştirmeye devam etmiştir. Uber, insanların, yemeklerin, eşyaların şehirlerde nasıl taşındığını değiştirerek dünyaya ulaşımda yeni imkanlar yaratan bir platform haline gelmiştir.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Endüstriyel dikiş ve nakış ipliklerinin önde gelen üreticilerinden Durak Tekstil, küresel pazara yenilikçi çözümler sunmaya devam ediyor. Firma, geliştirdiği iletken ipliklerle akıllı tekstiller ve giyilebilir teknolojiler gibi elektronik bazlı uygulamalar için de önemli bir çözüm sağlayıcısına dönüştü. Pazarla 2022 yılında buluşan Durak SilverPro 12 ve Durak SilverPro 40 iletken iplikleri otomotiv endüstrisinden modaya, ev tekstillerinden iş ve güvenlik kıyafetleri ile medikal tekstillere kadar onlarca farklı akıllı tekstil uygulamasında başarıyla kullanılabiliyor.
Durak Tekstil Yönetim Kurulu Üyesi ve Pazarlama Direktörü Yiğit Durak, belirli düzeyde elektriksel iletkenlik sağlayan bu ipliklerin tekstil yüzeylerini fonksiyonel hale getirdiğini söyledi. Akıllı tekstiller ve giyilebilir teknolojiler sayesinde günlük hayatımızın radikal bir şekilde değişmeye başladığını dile getiren Durak; "Sağlık ve güvenlik verilerimiz başta olmak üzere, attığımız adım hesabından kalori miktarının ölçülmesine kadar birçok bilgi artık hızlı bir şekilde akıllı tekstil çözümleriyle elde edilebilir. Yazılım ve sensör teknolojilerindeki gelişmeler bu süreci mümkün kılıyor ve daha da önemlisi bu geliştirmeler iletken iplikler ile tamamlanıyor. İletken iplikler adeta damarların vücudumuzdaki kanı taşıması gibi elektriksel sinyalleri sensörler ve aktüatörler arasında taşıyarak, elektronik verilerin üretilmesine yol açıyor. Kısaca akıllı tekstiller için iletken iplikler olmazsa olmazdır" dedi.
İletken iplikler konusunda çalışmaların 2020 yılında başladığını aktaran Durak, yoğun teknik AR-GE çalışmaları ve uygulama alanlarına dönük saha incelemeleri yaptıklarını anlattı. İletken malzeme ile ipliğin başarılı bir şekilde birleştirilmesi konusunda firmanın, deneyimiyle hızla yol aldığını belirten Durak; "İletken malzemenin eğirme sürecinde özelliğini kaybetmemesi, kırılmaması gerekir. Bu konuda hem gelişmiş üretim teknolojimiz hem de pazarda yaptığımız araştırmalar ile istediğimiz optimum eğirme sonucunu elde etmeyi başardık. 2022 yılı içinde pazara sunmaya başladığımız Durak SilverPro 12 ve Durak SilverPro 40 iletken ipliklerimizle Türkiye'de bir ilke imza attık. Küresel pazarda farklı markalar bu alanda halihazırda üretim yaparken, biz Türkiye'nin ilk yerli ve milli üreticisi olduk ve hızla önemli avantajlar elde etmeye başladık" diye konuştu.
Durak SilverPro iletken iplikleri dikiş ve nakış uygulamaları için ideal
Durak SilverPro 12 ve Durak SilverPro 40 iletken ipliklerinin kullanım amacına göre iki farklı kalınlıkta üretildiğini ifade eden Yiğit Durak, bu ipliklerle hem dikiş hem de nakış işlemlerinin yapılabildiğini kaydetti. Durak sözlerini şöyle sürdürdü; "Naylon 6,6 tip elyaftan ürettiğimiz Durak SilverPro iletken ipliklerimiz gerekli kalite, dayanıklılık, işlenebilirlik ve esneklik testlerinden geçmiş bulunuyor. Gerek iplik numaraları gerekse bobin genişlikleri ile dikiş ve nakış işlemlerinde istenen verimliliği sunuyor, iletkenliği ile de teknik özelliğini kumaş, deri ve kompozit gibi yüzeylere işleyebiliyor. Yıkama, terleme gibi haslık dereceleri ile kendini ispat eden Durak SilverPro iletken ipliklerimiz, fonksiyonel özelliklerini uzun süre koruyabilmektedir. Pazara çok güvendiğimiz yenilikçi bir ürün sunmanın mutluluğunu yaşıyoruz."
Akıllı tekstiller ile daha konforlu ve güvenli yaşam
Akıllı tekstillerin hayatımızın her aşamasına hızlı bir giriş yaptığını ve önümüzdeki on yılda ciddi bir büyüme göstereceğinin altını çizen Yiğit Durak, bu konuda şu pazar bilgisini paylaştı; "Bilindiği gibi akıllı tekstiller geleneksel tekstillerin giyme, örtme/kaplama ve süsleme özelliklerinin dışında yeni fonksiyonlara sahiptir. Işık, ısı, basınç değişikliğini algılayarak buna bir tepki veren akıllı tekstiller hem yaşam konforunu artırıyor hem de güvenli yaşam standartlarını daha da geliştiriyor. Yapılan pazar araştırmalarına göre küresel akıllı tekstil pazarı 2020 yılında 2,10 milyar dolar değerine ulaştı. 2031 yılına kadar pazarın yıllık %25'lik büyüme ile 23,82 milyar dolar değerini geçmesi bekleniyor. Pazarda hızla kabul gören ve satış rakamları artan elektrikli otomobillerin daha fazla dijitalleşmeyi de beraberinde getirmesiyle otomotiv tekstilleri pazarı hızla büyüyor. 2021 yılında 29 milyar dolarlık bir pazarı oluşturan otomotiv tekstillerinin 2030 yılına kadar yıllık %3,2 oranında artması öngörülüyor. Otomotiv tekstillerinde de akıllı uygulamaların payı buna paralel olarak hızlı artış kaydediyor. Günlük hayatta ve endüstriyel alanda kullanımı her geçen gün artan akıllı tekstil uygulamalarının hayata geçirilebilmesi için iletken ipliklere ihtiyaç hiç olmadığı kadar büyük önem taşıyor. Durak Tekstil olarak küresel endüstriye gelişime açık yeni bir çözüm sunduk. İletken iplikler konusunda müşterilerimizin uygulamalarından ve pazardan alacağımız geri bildirimlerle yenilikler yapmayı sürdüreceğiz. Vücut ısınızı ve nabzınızı ölçen bir ceket giydiğinizde, bu verilerin size Durak Tekstil iplikleriyle sunulduğunu bilmenin güvenini ve konforunu yaşayacaksınız. Durak Tekstil'in iletken iplikleri diğer veri aktarımlarının yanı sıra, ses iletimi ve LED teknolojiyle bütünleşik yeni çözümler konusunda da yeni fırsatlar sunuyor.
2023 yılında başta iletken iplikler olmak üzere birçok yeni teknik özellikli ipliği pazarla buluşturmayı sürdüreceklerini açıklayan Durak, ürün portföylerinde ve satış cirolarında teknik ipliklerin payının düzenli olarak artacağının bilgisini verdi. Durak sözlerini şöyle tamamladı; "50 yılı geride bırakan köklü bir marka olarak, sürdürülebilir, teknolojik ve sanatsal ürünlerimiz ve güçlü vizyonumuzla pazara Durak deneyimini sunmaya devam edeceğiz. AR-GE çalışmalarımız ile hem geleceğin ürünlerine odaklanıyoruz hem de sektörümüzü geleceğe hazırlıyoruz."
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
TÜBİTAK 1507-KOBİ Ar-Ge Başlangıç Destek Programı kapsamında destek vereceği projelerin listesini açıkladı. Birbirinden değerli ve inovatif projelerin yer aldığı listeye Noor Technologies tarafından geliştirilen Photo-N Air Pure Projesi de girdi. TÜBİTAK tarafından desteklenen Photo-N Air Pure, iç mekanlarda bulunan havanın kalitesine etki eden zararlı bileşenlerin yok edilmesi üzerine geliştirilen fotokatalitik filtre sistemini içeriyor. Ayrıca proje, geliştirilen sistem ile entegre çalışarak iç havanın kalitesini ölçümleyen bir cihazı da içerisinde barındırıyor.
TÜBİTAK ve Noor Technologies İş Birliği Tüm İç Mekanlarda Sağlıklı Nefes Sunuyor
TÜBİTAK 1507-KOBİ Ar-Ge Başlangıç Destek Programı tarafından faydalı bulunan ve desteklenen Photo-N Air Pure Projesi, konutlardaki ve tüm kapalı ortamlardaki iç havanın insan sağlığını olumsuz yönde etkileyen karbonmonoksit, nitrojen oksit, formaldehit, sigara dumanı, radon, asbest, kurşun, uçucu organik moleküller, çeşitli mikroorganizma ve alerjenler gibi kirleticileri etkin bir şekilde gidermeyi ve gidermenin ardından hava kalitesini izleyebilmeyi hedefliyor.
Noor Technologies tarafından geliştirilen Photo-N Air Pure zararlı gazların tutularak reaksiyonla zararsız hale getirilmesi ve entegre edilen cihazlar aracılığıyla iç mekanda bulunan hava kalitesine yönelik verilerin izlenmesi üzerine geliştirilen yeni nesil fotokatalitik bir filtreden oluşuyor. Photo-N Air Pure içerdiği RF, Wifi ve Miwi teknolojileri ile veri iletimini kusursuzca sağlıyor. Uygun maliyetli ve ölçeklenebilir bir proje olan Photo-N Air Pure, insan yaşamının olduğu her yerde UVA ışınlarına ek olarak UVC LED’ler ile birlikte üretilen filtre yüzeyinde gerçekleşen reaksiyonlar sayesinde hem zararlı gazların giderimine hem de zararlı mikroorganizmaların yok edilmesine imkan tanıyacak.
İşletmelerden Son Tüketiciye Hava Kalitesi Takibi: Photo-N Air Pure
Mevcutta kurulumu tamamlanan yüksek maliyetli kapalı ortam hava temizleme cihazlarına oranla daha uygun maliyetli olarak geliştirilen Photo-N Air Pure’in, her bütçeden kapalı ortam hava izleme taleplerini rahatla karşılaması bekleniyor.
Okullar, hastaneler, kamu daireleri, oteller, eğlence kulüpleri, rezidanslar, spor salonları ve bankalar gibi insan yaşamının olduğu her alanda rahatlıkla kullanılmak üzere geliştirilen Photo-N Air Pure, 18 ay sonra projelerin, işletmelerin ve son tüketicilerin kullanımına sunulacak.
Siparişleriniz sadece "1 saat" içerisinde hesabınızda.
Siparişlerinizin gönderimi, aynı gün içerisinde yapılır.
256-bit şifreleme ve 3D Secure ile güvenli ödeme.
Ürünlerimizin tümü sertifikalı ve orijinaldir.