• ABD FED Para Politikası Raporu: Mevcut Fed politikası önümüzde bekleyenler için iyi konumlandı
  • ABD FED Para Politikası Raporu: Tarifelerin enflasyonu yukarı çektiğinin erken işaretleri mevcut
  • ABD FED Para Politikası Raporu: Resmi veride tarife etkisini henüz ortaya çıkarmadı
  • ABD FED Para Politikası Raporu: Ekonomi üzerindeki etkisini değerlendirmek için çok erken
  • Tartışmasız Türkiye'nin en ekonomik altın fiyatlarını bulabileceğiniz site.
  • ABD FED Para Politikası Raporu: Mevcut Fed politikası önümüzde bekleyenler için iyi konumlandı
  • ABD FED Para Politikası Raporu: Tarifelerin enflasyonu yukarı çektiğinin erken işaretleri mevcut
  • ABD FED Para Politikası Raporu: Resmi veride tarife etkisini henüz ortaya çıkarmadı
  • ABD FED Para Politikası Raporu: Ekonomi üzerindeki etkisini değerlendirmek için çok erken
  • Tartışmasız Türkiye'nin en ekonomik altın fiyatlarını bulabileceğiniz site.
  • ABD FED Para Politikası Raporu: Mevcut Fed politikası önümüzde bekleyenler için iyi konumlandı
  • ABD FED Para Politikası Raporu: Tarifelerin enflasyonu yukarı çektiğinin erken işaretleri mevcut
  • ABD FED Para Politikası Raporu: Resmi veride tarife etkisini henüz ortaya çıkarmadı
  • ABD FED Para Politikası Raporu: Ekonomi üzerindeki etkisini değerlendirmek için çok erken
  • Tartışmasız Türkiye'nin en ekonomik altın fiyatlarını bulabileceğiniz site.
  • ABD FED Para Politikası Raporu: Mevcut Fed politikası önümüzde bekleyenler için iyi konumlandı
  • ABD FED Para Politikası Raporu: Tarifelerin enflasyonu yukarı çektiğinin erken işaretleri mevcut
  • ABD FED Para Politikası Raporu: Resmi veride tarife etkisini henüz ortaya çıkarmadı
  • ABD FED Para Politikası Raporu: Ekonomi üzerindeki etkisini değerlendirmek için çok erken
  • ABD FED Para Politikası Raporu: Resmi veride tarife etkisini henüz ortaya çıkarmadı
  • ABD FED Para Politikası Raporu: Tarifelerin enflasyonu yukarı çektiğinin erken işaretleri mevcut
  • ABD FED Para Politikası Raporu: Mevcut Fed politikası önümüzde bekleyenler için iyi konumlandı
  • ABD FED Para Politikası Raporu: Tarifelerin enflasyonu yukarı çektiğinin erken işaretleri mevcut

Piyasaya Yön Veren Güncel Finans Haberleri

ürün bulundu.

22 Nisan 2022 • 00:00:00

İş Bankası ve ODTÜ, denizlerdeki yaşama dair bilimsel ve akademik çalışmalara destek olmak üzere bir iş birliğine gitti

1 Aralık 2022 • 18:30:01

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
Türkiye İş Bankası ve Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ), denizlerimizdeki yaşama dair bilimsel ve akademik çalışmalara destek olmak üzere bir iş birliğine gitti. Denizlerle ilgili araştırma yapan bilim insanları, akademisyenler ve araştırmacılar açısından büyük önem taşıyan iş birliği kapsamında, İş Bankası, Fransa’da üretilen ve “Deniz Kâşifi” adı verilen, ülkemizde ilk kez kullanılacak insansız su altı planörü glider cihazını, ODTÜ bünyesindeki Deniz Bilimleri Enstitüsü’nün kullanımına sundu.
“Deniz Kâşifi”nin ODTÜ’ye teslimi vesilesiyle İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran, ODTÜ Rektörü Prof. Dr. Mustafa Verşan Kök, ODTÜ Deniz Bilimleri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Barış Salihoğlu ve bilim dünyasından konukların katılımıyla bir tanıtım toplantısı düzenlendi.
Gemiden bağımsız 100 güne kadar ölçüm yapabiliyor ve 1.000 metre derinliğe inebiliyor
Deniz altında gemiden bağımsız olarak belirlenen bir rota çerçevesinde 100 güne kadar ölçüm yapabilen ve 1.000 metre derinliğe kadar inebilen cihaz, yüzeye çıktığında topladığı verileri belli aralıklarla uydu sistemi üzerinden bilim insanlarına aktarabiliyor. Sıcaklık, tuzluluk, oksijen, klorofil, bulanıklık gibi su kolonunun özelliklerini ölçebilen çok çeşitli sensörlerle donatılan glider cihazı, her türlü koşulda oşinografik ölçümler için kullanılabiliyor. Cihazı dünyadaki benzerlerinden ayıran en önemli özelliği ise üzerinde taşıdığı gerçek zamanlı azot ölçebilen sensörü. Bu sensör, şu anda denizlerde besin tuzu ölçümü yapabilen en son teknolojiyi içeriyor.
Kirliliğin önlenmesi ve ekosistemin sürdürülebilirliğinde yol gösterici olacak
Cihaz; iklim değişikliğinin denizlerdeki olumsuz etkileri başta olmak üzere veri ihtiyacı çok fazla olan sorunların tespit edilmesi, takip edilmesi ve gerekli tedbirlerin alınabilmesi, çözüm önerilerinin geliştirilebilmesi için veri toplayacak. “Deniz Kâşifi” topladığı verilerle denizlerimizin sağlığının korunması, kirliliğin önlenmesi ve giderilmesi, biyolojik çeşitliliğin korunması başta olmak üzere denizlerimizdeki ekosistemin sürdürülebilirliğinde bilim dünyasına yol gösterici olacak.
Cihazın topladığı verilerden elde edilen sonuçlardan, denizlerle ilgili araştırma yapan ülkemizdeki tüm bilim dünyası, akademisyenlerin yanı sıra karar vericiler de yararlanabilecek.
“Kaynakların sınırsız olduğunu düşünerek başladığımız yolculukta sınırlara yaklaşıyoruz”
İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran, toplantıda yaptığı konuşmada, şöyle konuştu: “Aklıyla, muhakeme gücüyle, iletişim becerileri ve hayal kurma kabiliyeti ile diğer türlerden ayrışan, araç gereç geliştirme yetenekleriyle diğer türlerden üstün olan insanoğlu, üzerinde yaşadığı gezegenin sonunu getirme konusunda da bu üstünlüklerini kullanmada kararlı ve emin görünüyor. Boş ve çok güzel bir gezegende kaynakların sonsuz, sınırsız olduğunu düşünerek başladığımız yolculukta, yavaş yavaş sınırlara yaklaştığımızı görüyoruz.”
Savaşlar, yoksulluk, göçlerle susuzluk, kıtlık ve çevre kirliliği arasında çok yakın bir ilişki bulunduğuna dikkat çeken Aran, “İhtiyacımızdan fazlasını tüketerek, yok ederek, kirleterek acımasızca ve düşüncesizce, büyük bir hırsla, kaybet-kaybet anlayışıyla hareket ediyoruz. Yakın geçmişte başlayan savaş, enerji ve gıda krizi, su baskınları ve orman yangınları bizi kendimize getirmeye maalesef yetmedi” dedi.
2021 yılında Marmara Denizi’nde görülen müsilajı hatırlatan Aran, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bir sabah uyandığımızda masmavi denizimizin üzerinde daha önce hiç görmediğimiz adını da daha sonra öğrendiğimiz müsilaj gerçeğiyle yüzleştik. Bilim insanlarımızın yıllarca dile getirdikleri, kendilerine dert edindikleri gerçekleri ve riskleri anlayabilmemiz için illa görmemiz, yaşam kalitemizi etkileyecek boyutlara yükselmesini beklememiz gerekiyor. İşte bizlere, kurumlara düşen görev, o gün gelmeden sorumluluk almak ve elimizi taşın altına koymaktır.”
“Cihaz, geleceğe dair umudumuzun göstergesi olması açısından bizim için çok anlamlı”
ODTÜ Deniz Bilimleri Enstitüsü’nün kullanımına sundukları Deniz Kâşifi'nin, böyle bir sorumluluk ve inisiyatife örnek olduğunu vurgulayan Aran, üç tarafı denizlerle çevrili ülkemizde deniz kirliliği konusundaki bilimsel ve akademik çalışmalara destek olacak cihazın denizlerle ilgili yürütülen bilimsel ve akademik çalışmaların daha verimli ve büyük ölçekli yapılabilmesine olanak sağlayacağını ifade etti.
Hakan Aran, “Cihaz, geleceğe dair umudumuzun bir göstergesi olması açısından bizim için çok anlamlı… Cumhuriyetimizin 100. yılına girerken ‘önemli olan geçmişten ne getirdiğimiz değil, bizim geleceğe ne götüreceğimiz’ anlayışıyla, ‘dünya bizim gelecek bizim’ diyerek sürdürdüğümüz bu yolculukta inisiyatif almaya devam edeceğiz” dedi.
“Çırçır balığı yuva yaptıysa, 47 yıl sonra bantlı çöpçü balığı görüldüyse umut da vardır”
Yaşamın olduğu yerde her zaman umudun da olduğunu söyleyen Aran, Prof. Dr. Mustafa Sarı’nın, İş Bankası Kültür Yayınları’ndan çıkan “Müsilaj, Ağıt mı Umut mu?” adlı kitabında anlattığı çırçır balığı örneğini şu sözlerle aktardı: “Deniz balıkları içerisinde kuş gibi yuva yaparak üreyen çok az tür vardır. Çırçır balığı da bu türlerden biri… Çırçır balığı yuva yapmak için normalde deniz kabuklarına, kuma ihtiyaç duyar. Prof. Dr. Sarı, müsilajın tüm Marmara’yı sardığı günlerde Erdek’te dalış yaptığı sırada bir çırçır balığının müsilaj kümesinden, etraftan taşıyabildiği çerçöpten yuva yaptığına tanık oluyor. Deniz canlılarının çoğunu, balıkları yaşamdan koparan müsilaj çırçır balığına yuva olduysa, Batman’ın Sason çayında nesli tükendiği düşünülen ve 47 yıldır izine rastlanmayan ‘bantlı çöpçü balığı’ görüldüyse herkesin yapabileceği şeyler olduğuna inanmak, umut etmek için de çok neden vardır diye düşünüyorum.”
ODTÜ Rektörü Prof. Dr. Mustafa Verşan Kök
ODTÜ Rektörü Prof. Dr. Mustafa Verşan Kök ise İş Bankası’nın katkısıyla edinilen glider cihazıyla iklim değişikliği başta olmak üzere denizlerde birçok soruna çözüm geliştirebilecek çalışmaların mümkün olacağını belirterek, şöyle konuştu: “Bu kapsamda denizlerimizin daha iyi anlaşılması ve ekosistem sağlığının durumunu daha iyi tespit edilmesi sağlanacak. Bunun, İş Bankası ile denizlerimiz üzerindeki iş birliğimizde çok önemli bir başlangıç olduğuna inanıyoruz. Bilimsel mükemmeliyet önceliğimiz yanında üniversite-sanayi iş birliği vizyonumuzu da desteklemek amacıyla bir süre önce bünyemizde bir İklim Değişikliği ve Sürdürülebilir Kalkınma Merkezi kurduk. Bu merkez çatısı altında da özellikle topumu bilinçlendirme, kapasite geliştirme ve farkındalık konularında İş Bankası ile işbirliğini çok önemsiyoruz. Ülke ihtiyaçlarını göz önünde bulundurarak denizlerden planlı, sürdürülebilir ve daha verimli faydalanmak adına bu proje süresince yürütülecek çalışmalara herkesi katkı vermeye davet ediyorum. Umuyorum ki İş Bankası ile denizlerimiz üzerine başlattığımız bu işbirliği güçlenerek devam edecek ve en başta Marmara Deniz olmak üzere tüm denizlerimizin sağlığına yönelik çığır açıcı çalışmalara ve çözümlere yönelik adımlar atılacaktır. “
ODTÜ Deniz Bilimleri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Barış Salihoğlu
ODTÜ Deniz Bilimleri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Barış Salihoğlu da Deniz Kaşifi, glider gibi mobil otonom cihazların, esasında merkezinde ODTÜ Bilim gibi oşinografik araştırma gemileri olan, gemi, sabit ve mobil araç ve cihazları içeren entegre gözlem sistemleri içerisinde anlam ve etki yaratacağını söyledi. Deniz Kâşifi’nin, bu yönde atılmış kritik bir adım olduğunun altını çizen Prof. Dr. Salihoğlu, şöyle dedi: “Bu tür gözlem sistemleri, umarız ülkemizde artarak yayılacak. Bu konuda çalışmak isteyen her kuruma destek olmaya hazırız. Deniz Kâşifi’nin, Türkiye İş Bankası ile deniz araştırmalarıyla ilgili iş birliğinde çok önemli bir başlangıç olduğunu düşünüyoruz. İş Bankası ve ODTÜ Deniz Bilimleri Enstitümüz işbirliğini toplumu bilinçlendirme, deniz ve iklim okuryazarlığını arttırma yönünde de ilerletmek arzusundayız. Gerek DEKOSİM - Deniz Ekosistem ve İklim Araştırmaları Merkezi gerek yeni kurulan ODTÜ İklim Değişikliği ve Sürdürülebilir Kalkınma Uygulama ve Araştırma Merkezi kapsamında yeni fikirler ve projeler geliştiriyoruz. Umudumuz gelecek nesillere daha mavi denizler, daha temiz bir dünya bırakabilmek.”

Kütahya Porselen'in renkli porselen atıkları Sıfır Atık Tema Parkı'nda sanat eserine dönüştü - Basın Açıklaması

1 Aralık 2022 • 18:30:01

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yürütülen Sıfır Atık Seferberliği kapsamında Kocaeli Başiskele Belediyesi'nin projesiyle Yeşilkent Mahallesi'nde Sıfır Atık Tema Parkı kuruldu. Yarım asrı aşan tecrübesiyle ev serileri, otel koleksiyonları, porselen tencere ve sofra aksesuarları üretimi gerçekleştiren Kütahya Porselen'in fabrika atıkları parkta birer sanat eserine dönüştü.
RENKLİ PORSELEN ATIKLAR SANATA DÖNÜŞTÜ
Gelecek nesillere daha iyi bir dünya bırakma hedefi ile doğaya saygılı ve sürdürülebilir üretim stratejisiyle atık malzemeler kullanarak geliştirdiği koleksiyonlarıyla birçok ödül alan Kütahya Porselen, parka üretim esnasında ortaya çıkan renkli porselen atıklarından oluşturulan sanat eserleriyle katkı sağladı.
Topluma sürdürülebilir fayda sağlama stratejisi doğrultusunda doğa ile bütünleşik olarak faaliyetlerine devam eden Kütahya Porselen fabrikasının atıkları, proje danışmanlığını yapan Kocaeli Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Seramik Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Nermin Demirkol ile ND Sıfır Atık ve Tasarım Ekibi tarafından mozaik eserlere dönüştürüldü. Parkta yer alan alandaki zemin kol balıklarından oluşan akvaryum, labirent, eğri oyun, kedi formunda mozaiklerle süslendi, Selçuklu desenleri ve akvaryum görüntülü mozaik masalar oluşturuldu.
TANITIM PROGRAMI YAPILDI
Fabrika ve firma atıklarının sanat eserlerine dönüştüğü ve Türkiye'de bir ilk olma özelliğine sahip Sıfır Atık Tema Parkı'nın tanıtım programı 30 Kasım günü gerçekleşti. Programda işbirliğinden ötürü Kütahya Porselen yöneticilerine plaket de takdim edildi.
Toplamda 2 bin 900m²'lik alanda kurulan park, her biri altıgen şeklinde 108m²'lik 7 bölümden oluşuyor. Parkta çocukların, gençlerin ve her yaştan insanların atölye çalışması yaparak hem sıfır atık bilinci kazanacağı hem de keyifli vakit geçireceği bir bölüm de yer alıyor.

Sıemens, Yeni Sürdürülebilirlik Stratejisiyle "Geleceği Merak Edenlere" özel bir davetle seslendi - Basın Açıklaması

1 Aralık 2022 • 18:30:01

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Siemens Ev Aletleri, "merak etmek" kavramını odağına aldığı sürdürülebilirlik stratejisini, gerçekleştirdiği lansman davetiyle tanıttı. Geleceği merak edenler için yenilikçi teknolojiler geliştiren, "daha azıyla çok daha fazlasını yapabilen" daha az enerji ve su tüketen ürünleriyle dikkat çeken marka, Geleceği Merak Edenlere sloganıyla sürdürülebilirlik hedeflerini paylaştı. Marka, daha iyi bir gelecek için sürdürülebilirliğin önemine de gerçekleştirdiği panelle dikkat çekti. "Teknolojiye sorumluluğu öğretebilir miyiz?" sorusu ve merak duygusuyla geliştirdiği teknolojiler sayesinde yenilikçi teknolojilerle daha iyi bir gelecek için ürünler geliştirdiğinin de altını çizdi.
 
BSH Türkiye CEO'su Gökhan Sığın'ın ev sahibi olduğu ve açılış konuşmasını yaptığı davette, markanın Türkiye kampanya yüzü oyuncu Kaan Urgancıoğlu, gazeteci-yazar Cem Seymen, Siemens Ev Aletleri Pazarlama Müdürü Ekin Sarfati ve Siemens Ev Aletleri Satış Direktörü Hakan Sultar'ın katıldığı bir de panel gerçekleşti.
 
 
Açılış konuşmasında Siemens'in yenilenen marka kimliğine ve sürdürülebilir bir gelecek için üstlendiği role değinen BSH Türkiye CEO'su Gökhan Sığın "Yarının sürdürülebilir yaşamını bugünden mümkün kılabilmek için çalışmalarını sürdüren Siemens, günlük hayatlarımızın çevreye olan etkisinin sorumluluğunu hissederek, sürekli olarak yenilikçi teknolojiler geliştirmeye devam ediyor. Bu yolculuğunda Siemens'in en büyük gücü, teknolojisi. Bugün geliştirdiğimiz yenilikçi teknolojilerin günlük hayatımızda yaratacağı ufak değişiklikler, yarının dünyasında çok büyük değişimlere kapı aralıyor. Tam da bu yüzden artık yenilikçi teknolojilerin sadece insanı değil, dünyamız ve doğamızı da odağına alması gerekiyor." dedi.
 
Sığın, ayrıca Avrupa'nın lider ev aletleri üreticisi olarak tüm faaliyetlerini sürdürülebilirlik ilkeleri ışığında yürüttüklerini belirtti. Bu yönde yaptıkları çalışmalardan ise şöyle özetledi: "2020'den bu yana karbon nötr olarak faaliyet gösteriyoruz. Hâlihazırda gerekli olan fosil yakıtların ürettiği emisyonların %63'ünü yeşil enerji kaynaklarıyla değiştiriyoruz. Hedefimiz, 2030 yılına kadar tüm iş yerlerimize %100 yeşil elektrik sağlamak. Bir yandan teknolojimizi sürdürülebilir değerler üretmek üzere sürekli geliştirirken bir yandan da döngüsel ekonomi alanında öncü çalışmalara imza atıyoruz. 2030 yılına kadar ürünlerimizin %50'sinin dönüştürülmüş malzemelerden oluşmasını, 2030 yılına kadar ise cihazlarda yeniden kullanılabilen malzeme oranını en az %95'e çıkarmayı hedefliyoruz."
 
Oyuncu Kaan Urgancıoğlu ise panelde "Daha iyi bir dünya için gezegenin bir bireyi olarak üzerime düşeni yapmak istiyorum" sözleriyle herkesin bu konuda sorumluluk alması gerektiğine vurgu yaptı. Urgancıoğlu, "Hepimizin bildiği gibi iklim krizi nedeniyle dünya yok olma tehlikesiyle karşı karşıya. Tüm dünya iklim krizinin etkileri ile baş etmeye çalışıyor. Ben de bu gezegenin bir bireyi olarak, üzerime düşeni yapmak istiyorum. Bu nedenle de önceliğim, dünyanın geleceğini dert edinen ve bu konuda sorumluluk üstlenen markalarla çalışmak. Siemens gibi sürdürülebilir bir yaşamı mümkün kılabilmek için çalışan, gündelik hayatımızın çevreye olan etkisinin sorumluluğunu üzerinde hissederek, dünyayı korumak için yenilikçi teknolojiler geliştiren bir markayla çalışmak, beni mutlu ediyor. Siemens'in en büyük gücü, teknolojisi. Geliştirdiği yenilikçi teknolojilerle yarının dünyasında çok büyük değişimlere kapı aralıyor. Bu teknolojilerle sadece insanı değil, doğayı ve dünyamızı da odağına alıyor. Ürünlerinde de bu çabası belirgin bir şekilde görülüyor" dedi.
 
Gazeteci-yazar Cem Seymen'in de konuk olduğu panelde Seymen, "Sürdürülebilirliğin üç boyutu var; ekonomik, çevresel ve sosyal bileşenler. Bu 3 temel unsuru da eşit ölçüde göz önünde bulundurmak hepimizin ortak sorumluluğu. Yani bütüncül bir yaklaşımla sorunları dayanışma içinde çözebiliriz. Sürdürülebilir Kalkınma, Kurumsal Sürdürülebilirlik, Kurumsal Yönetim, Paydaşlarla Etik Değerler, Biyoçeşitlilik, Karbon Ayak İzi, Kurumsal Sosyal Sorumluluk
Sürdürülebilirlikte kilometre taşları. Bu taşları beraber döşemek zorundayız. Gezegenimiz için, kendimiz için, gelecekte kaynaklardan özgürce faydalanacak çocuklarımız için" sözleriyle dikkat çekti

The Walt Disney Company Türkiye/İçağasıoğlu: Kasım ayında açıkladığımız verilere göre tüm dünyada 164 milyon üyeyi geçmiş bulunuyoruz - Basın Açıklaması

1 Aralık 2022 • 18:30:01

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
The Walt Disney Company’nin amiral gemisi olarak tüketicilere doğrudan yayın servisi sağlayan dijital yayın platformu Disney+, Türkiye’de 14 Haziran’da yayın hayatına başlamasının ardından başarılarla dolu 5.5 ayı geride bıraktı. İzleyiciyle buluştuğundan bu yana zengin içeriğiyle büyük beğeni toplayarak üye sayısını her geçen gün artıran Disney+, önümüzdeki yeni döneme de çok özel ve farklı içerikleriyle dopdolu giriş yapıyor, benzersiz arşivi, vizyonun en iyi filmleri, en iyi yerli ve yabancı orijinal diziler, filmler, belgeseller ile pek çok sürpriz yapımı da Türkiye’de izleyicilerin beğenisine sunmaya hazırlanıyor.
 
Basın toplantısında The Walt Disney Company Genel Müdürü Cenk Soner geçtiğimiz ayları değerlendirirken, şirket vizyonu ve önümüzdeki döneme ait planlardan söz etti.
 
Bugüne kadar 1200'e yakın film, 600’ün üzerinde dizi ve 300’den fazla orijinal yapımdan oluşan içerik arşivini Türkiye’deki izleyicilerin beğenisine sunan Disney+, daima her yaştan izleyicinin beklentisini karşılayacak, yüksek kaliteli içeriklerle üyelerinin karşısına çıkmayı hedefliyor. Platform, yerel pazarı, izleyici alışkanlıklarını ve beklentilerini yakından takip ederek programlama stratejisini de buna göre düzenliyor. Marka bu amaçla dünyanın dört bir yanından yüksek kaliteli orijinal yapımlar tedarik etme, geliştirme ve üretme taahhüdünün bir parçası olarak da önde gelen içerik üreticileri ve yapımcılarla da çalışmalarını sürdürüyor.
 
Soner, “14 Haziran’da Disney+ ile ülkemize çok güzel bir giriş yaptık ve bu kısa sürede çok başarılı işlere imza atarak beklediğimizin de üzerinde bir ilgiyle karşılaştık.”
 
Cenk Soner konuşmasına, “En son lansmanın hemen öncesinde bir araya gelmiştik. 15 gün önce Türkiye’deki 5. ayımızı doldurduk. 14 Haziran’da Disney+ ile ülkemize çok güzel bir giriş yaptık ve dolu dolu geçen bu kısa sürede çok başarılı işlere imza attık. Beklediğimizin de üzerinde bir ilgiyle karşılaştık, mutlu ve gururluyuz.” diyerek başladı.
 
Soner, “The Walt Disney Company 100 yıldır her zaman hikaye anlatımını en ön sıraya koyuyor. Disney her zaman kendini yenilemeyi, içeriğini zenginleştirmeyi, teknolojisini sürekli geliştirerek dijitalleşen dünyaya ayak uydurmayı başarmış bir marka. Hem sahip olduğu arşiv zenginliği ve deneyimiyle köklü, hem de her zaman genç. Böyle büyük ve köklü bir geçmişe sahip bir markanın dijital yayın platformu Disney+ olarak sahip olduğumuz bir asırlık zengin hikaye anlatımını tüm dünyaya tek bir platformda sunmanın mutluluğunu yaşıyoruz.” dedi.
 
“Bu yaz Disney+ için çok daha renkli ve çok daha hareketliydi. Dünyanın en sevilen hikayelerini Disney’in büyülü dünyasında milyonlarca daha fazla kişinin beğenisine sunduk çünkü Türkiye’nin de dahil olduğu 42 ülke ve 11 yeni bölgede lansmanlar gerçekleşti. Dünya devi markalarımız Disney, Pixar, Marvel, Star Wars, National Geographic’in yanı sıra Hulu, FX, ABC, 20th Century, Searchlight ve daha birçok farklı stüdyomuzdan yepyeni içerikleri izleyicilerimizle tanıştırdık. Ama hep dediğimiz gibi bu sadece bir başlangıç... Lokalizasyon çalışmaları hız kesmeden devam ediyor, yakında çok daha geniş bir izleme kataloğu ve bunların üzerine eklenen lokal orijinallerimizle eşsiz bir platform yaratmak hedefimiz.” diyerek sözlerine devam etti.
 
Tüm ekip arkadaşları ve iş paydaşlarına geçtiğimiz süreçteki çalışmalar için teşekkür eden Soner, Disney+ ile ilgili son gelişmelerden ve içeriklerden bahsetmesi için sözü Media ve Direct to Consumer Genel Müdür Yardımcısı, Reklam Satış ve İş Birlikleri Başkanı Mehmet İçağasıoğlu’na bıraktı.
 
İçağasıoğlu, “Kasım ayında açıkladığımız verilere göre tüm dünyada 164 milyon üyeyi geçmiş bulunuyoruz."
 
Mehmet İçağasıoğlu, “Disney+ artık 150’nin üzerinde ülkede yayında. Türkiye’nin içinde bulunduğu yeni lansmanlarımızla EMEA’da yayında olduğumuz ülke sayısı da 60’a çıktı. Tüm bu lansmanların da sağladığı güçlü ivme ile şirketimizi son derece memnun eden üye sayılarına ulaştık. Kasım ayında açıkladığımız verilere göre 164 milyon üyeyi geçmiş bulunmaktayız.
 
Türkiye özelinde üye sayılarını açıklayamıyoruz ancak izleyicilerle buluşmamızın ardından kısa bir süre geçmesine ve herkesin tatilde olduğu yaz aylarını geride bırakmamıza rağmen Disney+ olarak bu heyecanlı dönemi yüksek izlenme oranlarına ulaşarak büyük başarıyla atlattığımızı söyleyebilirim. Öncelikli amacımız platformu bir an önce yayına almaktı. Şimdi çalışmalarımız büyük bir ivme kazanırken, içerik portföyümüz gün geçtikçe genişliyor, teknik alt yapımız güçleniyor.” dedi.
 
“Dünya devi markalara ve dünya devi stüdyolara sahibiz.”
 
“Artık çok iyi biliyorsunuz ama stüdyolarımızın altını her zaman çiziyoruz. Biz dünya devi markalara ve stüdyolara sahibiz. Bu çok ayrıştırıcı bir faktör. En güçlü kütüphaneye sahip olduğumuzu da her fırsatta vurguluyoruz, fazlasını da üreteceğiz.”
 
“Çok geniş bir içerik çeşitliliğimiz var. The Mandalorian, Obi-Wan Kenobi, Andor, Loki, She-Hulk, Arabalar Yollarda, Soul, The Bear, The Dropout, The Kardashians, Dopesick, Pam & Tommy, Chris Hemsworth ile Limit Yok gibi birbirinden farklı ve herkesin kendine ait bir şeyler bulabileceği, sadece Disney+’a özel orijinal içerikler üretiyoruz. Altın Küre, Emmy, BAFTA ve OSCAR ödüllü Nomadland, Free Solo, Enkanto: Sihirli Dünya, Cruella gibi içeriklerimizle platformumuzu zenginleştiriyoruz. Geçtiğimiz aylarda düzenlenen Emmy Awards’da The Walt Disney Company stüdyoları 147 adaylık ile ödüllere damgasını vurdu. The Simpsons, Grey’s Anatomy, How I Met Your Mother, The Walking Dead, Modern Family, Lost, Family Guy gibi birçok efsane dizi Disney+’ta izlenebiliyor…”
 
Gişe Rekortmeni Vizyon Filmleri
 
“Dizi, belgesel yapımlarının yanı sıra dünya sinema tarihinde ve günümüzde en çok izlenenler listesinde yer alan filmlerimizle de öne çıkıyoruz. Gişe rekortmeni vizyon filmlerimizi, unutulmaz arşiv filmlerimizi, orijinal yapımlarımızı ve en iddialı yerli filmleri izleyicilerimize tek bir platformda sunuyoruz.
 
Türkiye’de hasılat bazında sinemalarda tüm zamanların en iyi hafta sonu açılışını yapan Marvel Studios’tan Doctor Strange in The Multiverse of Madness’ı Disney+’ta yeni yayına aldık. Bu ay da Thor: Love and Thunder ile devam ediyoruz. Yine Aralık’ta; hasılat rekorları kıran ilk filmden tam 13 yıl sonra, heyecanla beklenen James Cameron imzalı Avatar: Suyun Yolu sinemalara geliyor, ardından ise Disney+’a. 2023 yılında da, Pixar’ın merakla beklenen filmi Elemental da önce sinemalarda ardından Disney+’ta olacak. Çok güçlü bir film planlamamız var.”
 
Ve orijinaller...
 
Sözlerine platformun orijinal içeriklerinden bahsederek devam eden İçağasıoglu, “14 Haziran’dan bugüne Disney+ ile 300’den fazla orijinal yapımı Türkiye’deki izleyicilerimizin beğenisine sunduk. Disney+ orijinal yapımlar geliştirme taahhüdünün bir parçası olarak birinci sınıf yapımcılar ve seçkin içerik yaratıcıları ile çalışmaya ve en yüksek kalite içerikleri sizler için hazırlamaya devam ediyor.
 
Tüm dünyada oldukça ses getiren global orijinal içeriklerden Willow, The Patient ve Guardians of The Galaxy Holiday Special şu an platformda yayında. Önümüzdeki dönemde The Mandalorian 3. Sezonu, Loki’nin 2. Sezonu, Bad Batch’in 2. Sezonu, Secret Invasion, Welcome to Chippendales, Fleishman is in Trouble gibi birçok orijinal yapım izleyeceğiz.” dedi.
 
Herkesin büyük ilgiyle beklediği ve takip ettiği yerli orijinal içerikler konusunda da çok iddialı projeleri olduğunu belirten İçağasıoğlu, hem Türkiye’de hem dünyada ses getireceğine inandıkları projelerinin bazılarından bahsetmek üzere Drama Direktörü Türkan Yurdam’a sözü verdi.
 
Platformu yerli bir içerikle açtığımız için gururluyuz.
 
Disney+’ın Türkiye’deki lansmanında, dünyada ilk kez bir yerli içerik ile lansman yapabildikleri ve Kaçış’ı izleyiciyle buluşturdukları için çok mutlu olduklarını söyleyen Yurdam, lansman döneminde peş peşe yayına alınan Kral Şakir: Geri Dönüşüm ve Dünyayla Benim Aramda içeriklerinin de çok başarılı izlenme sayılarına ulaştığını, çok yakında da dünya izleyicisiyle buluşacaklarını müjdeledi. Disney+’ta Kasım ayında yayına giren Ben Gri’nin ise tüm dünyayla aynı anda yayına başladığı belirtildi.
 
Çok güçlü yerli orijinal film ve dizi projelerinin takvime girmeye başladığını belirten Yurdam, komedi yönüyle öne çıkan, hepsi alanının en sevilen isimlerinin elinden çıkmış dört yerli filmin çok yakında platformda izleyiciyle buluşacağını belirtti.
 
9 Aralık’ta platformda ilk olarak Çamaşırhane’nin yapımını üstlendiği, Şahan ve Togan Gökbakar’dan, gişe rekorları kıran serinin son filmi Recep Ivedik 7 izleyiciyle buluşurken, BKM yapımı olan iki iddialı film de yayına girmeye hazırlanıyor. Gülse Birsel’in senaryosunu yazdığı ve Ozan Açıktan’ın yönettiği dev kadrosuyla dikkat çeken Yılbaşı Gecesi filmi 30 Aralık’ta yayına girerken, Ata Demirer’in senaryosunu yazdığı ve Hakan Algül’ün yönetmen koltuğunda oturduğu ‘Bursa Bülbülü’, zengin kadrosu ve renkli hikayesiyle çok yakında sadece Disney+’ta izleyiciyle buluşuyor. İbrahim Büyükak’ın yarattığı ve başrolü Oğuzhan Koç’la paylaştığı 25 Film yapımı eğlence dolu Özür Dilerim filmi de izleyiciyle buluşmaya hazırlanıyor.
Filmlerin yanı sıra, son yıllarda kapalı gişe sahnelenen, Zorlu PSM, idPro ve BKM’nin yapımını üstlendiği, Serenay Sarıkaya, Ezgi Mola, Enis Arıkan, Şükrü Özyıldız, İbrahim Selim ve Merve Dizdar’lı kadrosuyla Alice Müzikali, büyüleyici prodüksiyonu ve sahne şovuyla sadece Disney+’ta izlenebilecek.
 
Bunların ardından, herkes tarafından merakla beklenen, yakında yayına girmesi planlanan yerli orijinal dizilerden bahsedildi, tanıtımlar izlendi.
 
İçerik takvimi henüz açıklanmadığı için “Yakında” olarak bahsedilen dizilerden ilki; başrolünde Pınar Deniz’in yer aldığı BKM yapım imzalı, Hakan Bonomo’nun kaleme aldığı ve Soner Caner’in yönettiği yetenekli bir yıldızın gizemli hikayesini anlatan “Aktris” dizisi oldu. Med Yapım imzalı, yaratıcı Taylan Yapıcı’dan, senaryosunu Taylan Yapıcı ile Yeşim Çıtak’ın yazdığı, başrolünde Meryem Uzerli’nin yer aldığı ve Bahadır Karataş ile Burak Çaldır tarafından yönetilen “RU” kod adlı orijinal dizi, Ege’de geçen sıra dışı bir aşk hikayesini konu alıyor. Gizemli bir adada, bir kadının kendini arayış hikayesini konu alan, Ay Yapım imzalı, Emin Alper tarafından yönetilen ve Nükhet Bıçakçı ile Özlem Yücel tarafından senaryoya dökülen proje “Arayış”ta başrolleri Aslı Enver ve Mehmet Günsür paylaşıyor.
                     
Platformda yayına hazırlanan bir diğer Ay Yapım projesi ise; Uluç Bayraktar tarafından yönetilen ve Kerem Deren ile Çisil Hazal Tenim’in kaleme aldığı, Can Yaman’ın başrolde olduğu, Hasan Balaban’ın efsanevi destanını konu alan “El Turco” kod adlı dizi. Özgün konusu, iddialı kadrosuyla merakla beklenen Med Yapım imzalı bilim kurgu ve aşkı bir arada işleyen “Numen” kod adlı dizide ise başrolleri Halit Ergenç, Songül Öden ve Melis Sezen paylaşırken, yönetmen koltuğunda Özer Feyzioğlu ile Boran Güney ve Erhan Yürük oturuyor, dizinin yaratıcısı ise Zafer Külünk.
 
Geçtiğimiz 29 Ekim’de ilk tanıtımıyla büyük ses getiren ve 1 yıl sonra yayında olacağı duyurulan Lanistar Media imzalı “Atatürk” dizisinin başrolünde Aras Bulut İynemli, yönetmen koltuğunda ise Mehmet Ada Öztekin yer alıyor. Dünyada alanında önde gelen uzmanların prodüksiyonunda görev aldığı dizi, Atatürk’ün çocukluk yıllarından milli mücadeleye giden hikayesini, insani vasıflarını öne koyan bir kurgu içerisinde anlatıyor.
 
 
Disney+ hakkında:
Disney+; Disney, Pixar, Marvel, Star Wars ve National Geographic içeriklerinin yanı sıra, dünyaca ünlü “The Simpsons” ve herkese hitap eden daha birçok dizi, film ve orijinal içeriğin yer aldığı dijital yayın platformudur. The Walt Disney Company’nin amiral gemisi olarak tüketiciye doğrudan yayın servisi sağlayan Disney+, Disney Medya & Eğlence Dağıtım ağının da bir parçasıdır. Platform; filmler, belgeseller, diziler, animasyonlar, kısa içerikler ve sürekli büyüyen bir orijinal içerik kataloğu sunmaktadır. Disney’in sahibi olduğu benzersiz film ve dizi arşivine erişim sunan Disney+, aynı zamanda The Walt Disney Studios’un en yeni yapımlarının yer aldığı tek platformdur. Ayrıca 20th Century Studios, Disney Television Studios, FX, Searchlight Pictures ve daha birçok öne çıkan stüdyonun yapımları sadece Disney+’ta yer alır. Daha fazlası için disneyplus.com’u ziyaret edebilir veya mobil ve TV cihazlarından Disney+ uygulamasına erişebilirsiniz.
 

Yeni Opel Astra GSe ve Astra Sports Tourer GSe tanıtıldı - Basın Açıklaması

1 Aralık 2022 • 18:30:01

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Artan kasko maliyetlerine iyi gelecek öneriler - Basın Açıklaması

1 Aralık 2022 • 18:30:01

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Pandemi ve ardından global çapta yaşanan gelişmeler, döviz kurundaki dalgalanmalar, yedek parça ve işçilik maliyetlerini artırdı. Bu durum kasko maaliyetlerinin geçen yıla göre artmasını beraberinde getirdi. Araç sahiplerinin alacakları minik önlemlerle artan kasko maaliyetleri karşısında bütçe ve ihtiyaçlarına özel çözümler bulabileceklerini belirten Generali Sigorta CEO'su ve Genel Müdürü Sylvain Ducros, son yıllarda araç sahipleri arasında çok konuşulan konulardan biri olan modüler kasko sigortaları hakkında bilgilerin yanı sıra bütçeleri hafifletecek öneriler paylaştı.
Milyonlarca sürücünün kasko sigortası yok
"Kara Taşıtları Sigortası" veya kısa adıyla kasko sigortasının; bir aracın kaza yapması, yanması, kötü niyetli hareket, çalınması ya da çalınma girişimi gibi çok sayıda riske karşı koruma sağladığını belirten Sylvain Ducros: "Araçlarda meydana gelen ufak hasarlar dahi kasko yaptırmaktan daha pahalıya mal olabiliyor. Özellikle araç sayısının yoğun olduğu bölgelerdeki aktif kaza riskini de göz önünde bulundurduğumuz takdirde, kasko sigortası yaptırmanın önemi bir kez daha anlaşılıyor. Son dönemlerde kasko sigortalarına gelen zamlar sebebiyle milyonlarca araç sahibi kasko sigortası olmadan yola çıkıyor. Ancak bu olumsuz tabloyu tersine çevirecek çözümler mevcut" dedi.
Her bütçeye ve beklentiye uygun
Her türlü riske karşı araç sahiplerini güvence altına alan kasko sigortasının, günümüzde en çok talep gören sigorta türleri arasında yer aldığını ifade eden Sylvain Ducros: "Modüler kasko sigorta ürünleri ise günümüzde bütçe ve müşteri ihtiyaçlarına göre şekillenen özel poliçeler oluşturabilme imkanının yanı sıra hızlı ve zahmetsizce sigorta alma deneyimi sunuyor. Modüler sigorta ürünleri, sunduğu teminat paketlerinin yanı sıra sigortalıya ekstra indirim opsiyonları da sağlıyor" dedi.
Her teminat kasko fiyatını yükseltiyor
Araç sahiplerinin istediği sigorta türünün teminatları arasından seçim yapmalarının da kasko sigorta primini düşüreceğini aktaran Sylvain Ducros: "Çünkü, sigorta poliçesine dahil edilen her bir teminat kaskonuzun fiyatını yükseltiyor. Bu durum araç sahiplerine bütçelerini aşan ödemeleri beraberinde getiriyor. Bu duruma dur demek mümkün. Örneğin modüler sigortacılık ürünlerinden biri olan modüler kasko, esnek yapısı ile araç sahibinin kendi kasko kapsamını belirlemesine olanak tanırken, ihtiyaç dahilinde olmayan teminatlara ekstra prim ödeme zorunluluğunu da ortadan kaldırıyor. Diğer bir deyişle, modüler kasko sayesinde araç sürücüleri istedikleri özellikleri seçerek kasko poliçelerini kendileri oluşturuyor" ifadelerini kullandı.
Hasarsızlık koruma teminatını kaskonuza dahil edin
Hasarsızlık koruma teminatının kaskoya dahil edilerek veya muafiyetli kasko tercih edilerek kasko priminin önemli oranda düşürebileceğini de aktaran Sylvain Ducros, artık kasko sigortalarının müşterilerin ihtiyaçlarına göre yeniden şekillendirilebileceğini belirtti.
2 yeni kasko ürünü araç sahipleriyle buluştu
Generali Sigorta'nın modülerlik opsiyonu ile araç sahiplerini buluşturduğu "Benim Kaskom" sigortasının ardından 2 yeni kasko ürünüyle daha araç sahiplerine yepyeni bir sigortacılık deneyimi vaat ettiğini belirten Sylvain Ducros, "Araç masraflarının arttığı bu dönemde müşterilerin ihtiyaçlarına yeni alternatifler sunuyoruz. Generali Sigorta, mevcut kasko ürünü olan "Benim Kaskom"u teminatları ihtiyaca göre şekillenebilen bir kasko ürünü olarak yenilerken, aynı zamanda araç sahiplerini ana risklerden koruyan yeni ekonomik kasko ürünü "Benim Uygun Kaskom" ve yeni pert kasko ürünü "Aracım Güvende Kaskom" ile müşterilerine, bütçeye ve ihtiyaca özel kasko poliçesi oluşturabilme imkanı sağlıyor. Araç sahiplerinin web sitemizi ve acentelerimizi ziyaret ederek bütçelerine iyi gelecek uygun ürünleri incelemeleri mümkün" dedi.

Yeni teknoloji Biohacking Wellness uygulamaları TheLifeCo'da-Basın Açıklaması

1 Aralık 2022 • 18:30:01

Kuruluştan konuya ilişkin yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Tıptaki gelişmeler insan ömrünü iki katına kadar uzatırken, ekonomik dalgalanmalar, pandemi, deprem gibi olumsuz durum ve olayların artışı, günümüz koşullarında insanların sürekli olarak dirençsiz, motivasyonsuz ve verimsiz hissetmesine yol açıyor. İyi yaşam olarak adlandırılan wellness kültürünün ülkemizdeki öncüsü TheLifeCo ise wellness dünyasının en yeni trendi teknolojik Biohacking Wellness uygulamalarını ülkemizde sunuyor. Bu sayede teknolojik cihazlarla insanların fiziksel ve ruhsal sağlığını iyileştirirken, yaşam performansını da artırıyor.

Teknolojinin hızla gelişmesiyle birlikte bilim insanlarının tıp alanındaki buluşları insan ömrünü neredeyse iki katına çıkardı. Buna rağmen ekonomik dalgalanmalar, pandemi, deprem gibi olumsuz durum ve olayların artışı, günümüz koşullarında insanların sürekli olarak dirençsiz ve verimsiz hissetmesine yol açtı. Essenlik, sıhhat, iyi yaşam gibi farklı tanımlarla Türkçeleştirilen wellness kültürünün ülkemizdeki öncüsü TheLifeCo, bireylerin akıl sağlığı, duygu ve beyin fonksiyonlarının olumsuz etkilenmesinden dolayı ortaya çıkan bu tabloyu tersine çevirmek için harekete geçti. Wellness dünyasının yükselen trendi "biohacking wellness" uygulamalarının en iyi örnekleri Bodrum, Antalya ve Phuket'teki iyi yaşam merkezlerinde sunan TheLifeCo, teknolojiyi kullanarak sağlıkta yeni bir dönem başlatıyor.
Konuya dair yaptıkları açıklamada insanların geçmiş döneme kıyasla artık çok daha çabuk yorulduğunu, mutsuz hissettiğini ve motivasyon kaybı yaşadığını belirten TheLifeCo'dan edinilen bilgilere göre, Biohacking uygulamaları insanların fiziksel ve ruhsal sağlığını iyileştiren, performansını artıran bir çözüm olarak karşımıza çıkıyor. Detoks, sağlıklı beslenme, egzersiz gibi yöntemlerle desteklenen biohacking cihazları, bireylerin uyku, stres, ruhsal durgunluk gibi sorunlarını iyileştiriyor. İnsanlar bu sayede enerjilerini yükseltirken, fiziksel, zihinsel ve duygusal olarak da güçleniyor.
Ruh ve beden performansını artırıyorlar
TheLifeCo'nun ruh ve beden performansını artırmaya odaklanan Biohacking wellness cihazları, ışık, elektro, titreşim ve frekans terapisi gibi yöntemlerden oluşurken, özel kabin ve sauna cihazlarını da içeriyor. Bu kapsamda en çok talep gören uygulamalar arasında bulunan Bio-Charger, elektrik dalgalarıyla stresli ve sağlıksız hücreleri uyandırırken, kırmızı ışık yatağı 'Red Light Bed' güneş ışığı dalgasıyla eklem ve kas ağrılarını ve stres seviyesini en aza indirerek daha kaliteli bir uykuya kapı açıyor. Bio-Işık Terapisi ise led ışık terapisiyle kan dolaşımını düzenlerken, Flex-Beam giyilebilir bir cihaz ile kırmızı ışık terapisiyle hasar görmüş dokulara oksijen ve besin takviyesi yapıyor. Bunları yanı sıra en çok ilgi çeken uygulamaların arasında yer alan Sensate, kişinin bedenine infrasonik titreşimler ve dalgalar göndererek sinir sistemini sakinleştiriyor. Giyilebilir ilk ışık, ses cihazı olan NöroVIZR, ve Brain Tap de beynin nöron ağlarının kapasitesini aktifleştirerek beyni potansiyel verimliliğe ulaştırıyor.


İslam Kalkınma Bankası Başkanı ile Türkiye Kalkınma ve Yatırım Bankası CEO'su BEDAŞ Genel Müdürünü ziyaret etti

1 Aralık 2022 • 18:30:01

Kuruluştan konuya ilişkin yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

İslam Kalkınma Bankası Başkanı Dr. Muhammed Al Jasser ile Türkiye Kalkınma ve
Yatırım Bankası CEO’su İbrahim Halil Öztop, BEDAŞ Genel Müdürü Murat Yiğit’i ziyaret
etti. BEDAŞ Genel Müdürü Yiğit, ziyaret sırasında konuklarına İstanbul Avrupa
Yakası’ndaki hizmetleri ile arıza ve kesintilere uzaktan müdahaleyi mümkün kılan SCADA sistemi hakkında bilgi verdi.
 
İstanbul Avrupa Yakası’nda yaşayan 10 milyondan fazla nüfusa kesintisiz ve kaliteli elektrik dağıtım hizmeti sunma hedefiyle faaliyet gösteren Boğaziçi Elektrik Dağıtım A.Ş. (BEDAŞ), 29 Kasım Salı günü İslam Kalkınma Bankası (İsDB) ve Türkiye Kalkınma ve Yatırım Bankası (TKYB) yetkililerini ağırladı.
 
İslami İşbirliği Teşkilatı Ekonomik ve Ticari İşbirliği Daimi Komitesi Bakanlar Toplantısı (İSEDAK, 26-29 Kasım) için İstanbul’da bulunan İsDB Başkanı Dr. Muhammed Al Jasser ile TKYB CEO’su İbrahim Halil Öztop, BEDAŞ Genel Müdürü Murat Yiğit’i ziyaret etti. BEDAŞ’a, enerji dağıtım hatlarının verimliliği artırmaya yönelik yatırımlarnda, Türkiye Kalkınma ve Yatırım Bankası aracılığıyla finansal destek sunan İslam Kalkınma Bankası (İsDB)’nın Başkanı Dr. Muhammed Al Jasser, TKYB ile olan başarılı ortaklıklarının Türkiye’deki enerji sektörü üzerindeki olumlu etkisini görmekten duyduğu memnuniyeti dile getirirken, enerjinin ekonomide üretkenliği ve endüstriyel genişlemeyi yönlendiren birincil faktör olduğuna işaret etti.
 
YİĞİT, TEKNOLOJİ VE ÇEVRE YATIRIMLARI HAKKINDA BİLGİ VERDİ
BEDAŞ Genel Müdürü Yiğit, ziyaret sırasında konuklarına İstanbul Avrupa Yakası’ndaki hizmetleri ile çevre, sürdürülebilirlik ve teknoloji alanlarındaki yatırımları konusunda bilgi verdi. Şirketin karbon ayak izini azaltacak Ar-Ge yatırımlarına verdiği önemin altını çizen Yiğit, “Hizmet kalitesinden ödün vermeden BEDAŞ’ın karbon ayak izini azaltmak için geliştirilecek proje ve yatırımlar öncelikli hedeflerimiz arasında yer alıyor” dedi. Teknoloji yatırımları arasında öne çıkan SCADA sistemi sayesinde arızalara çok kısa bir sürede uzaktan müdahale edilebildiğini anlatan Yiğit, 3 dakikadan çok daha kısa bir zamanda kesintinin yaşandığı bölgeye yeniden elektrik verilebildiğini dile getirdi. Kasım 2022 itibarıyla 98 istasyon ile SCADA’ya dâhil olan toplam trafo merkezi sayısının da 1.461’e yükseldiğini kaydeden Yiğit, 2022 sonunda SCADA’lı merkez sayısının 1.501 olmasını planladıklarını ve teknolojiye yapılan yatırımlarla Avrupa Yakası’nda kesinti süre ve sayılarında önemli iyileşmeler sağlandığını söyledi.

Hesaba Altın Havale

Siparişleriniz sadece "1 saat" içerisinde hesabınızda.

Ücretsiz Hızlı Kargo

Siparişlerinizin gönderimi, aynı gün içerisinde yapılır.

Üst Düzey Güvenlik

256-bit şifreleme ve 3D Secure ile güvenli ödeme.

Sertifikalı Ürünler

Ürünlerimizin tümü sertifikalı ve orijinaldir.

hand-package-delivery