Piyasaya Yön Veren Güncel Finans Haberleri

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) ve Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı iş birliğinde düzenlenen Türkiye'nin Girişimci Kadın Gücü Yarışması Ödülleri'nde kazananlar açıklandı. Patiswiss Çikolata, Kadın I?stihdamını En C?ok Artıran S?irket olurken Patiswiss Çikolata Ceosu Elif Aslı Yıldız da 'En Hızlı Bu?yu?yen Kadın Giris?imci' ödülünü aldı.
Kadın istihdamına önem veriyorlar
Ödül hakkında bilgi veren (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu "Kadınların yönettiği şirketler, kadın istihdamına çok daha fazla önem veriyor. 'Girişimci Kadın Gücü' kategorimiz, sadece kadın girişimcilerimizin başvurularına açıktı. Burada, en hızlı büyüyen, ihracatını en çok artıran, en çok dijitalleşen ve en çevre dostu olan kadın girişimcilerimiz, 2019-2021 dönemi performanslarına göre değerlendirildi" dedi.
Yarışmaya 22 ilden kadın girişimcilerin başvuru yaptığını aktaran Hisarcıklıoğlu, kadın girişimcilerin Türkiye'nin milli gelir büyümesine göre 2 kat hızlı büyüdüğünün görüldüğünü söyledi.
'Uçan ve uçuran girişimci'
TOBB Kadın Girişimciler Kurulu Başkanı Nurten Öztürk ise çalışma yaşındaki toplam nüfusun yarısını oluşturan kadınların etkin katılamadığı bir ekonomiden sağlıklı büyüme beklenemeyeceğini vurguladı. Ödül alanları tebrik eden Öztürk, Patiswiss Çikolata Ceosu Elif Aslı Yıldız'ı ise 'Uçan ve uçuran girişimci' olarak tanıttı.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Fujifilm, Türkiye’deki 12. showroom’unun açılışını gerçekleştirdi. Gaziantep’te açılışı gerçekleştirilen showroom, Fujifilm’in Türkiye’de en büyük showroom’u olma özelliğini taşıyor. 2 bin 500’den fazla ürün çeşidini profesyonel ve amatör fotoğrafçılarla buluşturacak Gaziantep Showroom’u, demo ve eğitim alanlarıyla ücretsiz etkinlik, eğitim ve seminerlere ev sahipliği yapacak.
 
 
Fujifilm Türkiye, İstanbul, İzmir, Ankara, Bursa, Antalya, Adana, Eskişehir, Kocaeli ve Konya’da bulunan showroom’larına bir yenisini daha ekledi. Gaziantep’te yeni bir showroom açılışı gerçekleştiren Fujifilm, Türkiye’de fotoğrafçılığa olan ilgiyi artırmaya devam ediyor. 26 Kasım Cumartesi günü açılışı gerçekleştirilen Gaziantep Showroom’u, 600 metrekarelik alana kurulu olması ile Fujifilm’in Türkiye’deki en büyük showroom’u olma özelliğini taşıyor. Gaziantep’in önemli merkezlerinden Şehitkamil’de yer alacak showroom, 2 bin 500’ün üzerinde ürün çeşidini uygun kredi seçenekleriyle satın alma imkanı sunuyor. Deneyimli ürün danışmanları ve eğitmenlerle her alanda çözüm sunan Fujifilm, Gaziantep Showroom’unda yeni başlayan bir amatörden prodüksiyon stüdyolarına kadar her alanda çözüm üretme kapasitesiyle faaliyet gösteecek. Türkiye’nin en büyük showrom’u olma özelliği taşıyan Gaziantep Showroom’unun demo ve eğitim alanlarında vereceği ücretsiz etkinlik, eğitim ve seminerle de amatör ve profesyonel kullanıcıların buluşma noktası olacak.
 
 
Fujifilm Türkiye Hakkında
Fujifilm, Türkiye’deki faaliyetlerini 2012 yılından bu yana Fujifilm Dış Ticaret A.Ş. olarak sürdürüyor. Şirket, Türkiye’de medikal sistemler, grafik sistemler, endüstriyel ürünler, dijital kamera ve fotoğraf baskı ürünleri alanında aktif olarak hizmet veriyor. Dünya genelindeki altıncı inovasyon merkezini 2017 yılında İstanbul’da açan Fujifilm Türkiye, faaliyette olduğu alanlardaki tüm ürünleri ise FujifilmTechnology Center’da sergiliyor. Fujifilm’in bu iki merkezi, yakın coğrafyada 50 ülkeye hizmet veriyor.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Dünyanın önde gelen lider akıllı ürün markası OPPO'nun kaliteli ses, şık dizayn, yarı saydam kutu kapağı tasarımı, çağrılar için yapay zeka gürültü önleme, düşük gecikme süresi ve ultra uzun pil ömrü gibi özelliklere sahip gerçek kablosuz kulaklık modeli OPPO Enco Air2, Turkcell mağazalarında Sarı Günler kampanyasında indirimli fiyatlar üzerinden tüketiciyle buluşuyor. 30 Kasım'a kadar devam edecek kampanya kapsamında tüketiciler taksitli ödemeyi seçtiklerinde ürüne indirimli fiyat üzerinden sahip olabiliyorlar. OPPO Enco Air2 modeli kampanya bitimine kadar 12 aylık taksitli ödeme planında aylık 111,55 TL yerine 89 TL üzerinden tüketiciyle buluşuyor.
 
Birçok ses efekti özelliğinin yanında 13,4 mm kompozit titanize diyafram sürücülere sahip OPPO Enco Air2, gerçek kablosuz kulaklıklarda yeni bir kalite standardı belirliyor. Yeni kulak içi kulaklıklar, bir önceki modelden miras aldığı ikonik ve çok sevilen yarı saydam kutu kapağı tasarımını sürdürüyor. 24 saat uzun pil ömrü, Bluetooth® 5.2 iletimi ile çift kulaklı düşük gecikme süresi, TÜV Rheinland sertifikalı yüksek performans ve düşük gecikme, akıllı kontroller ve daha fazlasıyla OPPO Enco Air2, kullanıcıların kaliteli ses, büyüleyici estetik ve pratik kullanımla ilgili ihtiyaçlarını tamamen karşılayacak.
 

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Türkiye'de fintech sektörüne öncülük yapan Param'ın Group CTO'su Bahadır Aktan, Bilişim Zirvesi 2022'de Lidyalılar'dan günümüze uzanan paranın dijitalleşme yolculuğunu anlattı. "Dünya'yı Teknoloji Kurtaracak" teması ile 24 Kasım 2022 tarihinde Zeytinburnu Fişekhane'de gerçekleştirilen etkinlikte Dijital İş Süreçleri, Robotik Süreç Otomasyonu, Yapay Zekâ, IoT, Büyük Veri, Analitik Teknolojiler, Bulut Çözümleri ve Dijital Dönüşüm başlıklı konular konuşuldu.
 
"Lidyalılar'dan bu yana paranın kullanımı birçok kez değişti; artık paranın dijitalleşme dönemindeyiz."
Bilişim Zirvesi 2022'nin önemli konuşmacılarından olan Param Group CTO'su Bahadır Aktan, paranın Lidyalılar'dan bu yana geçirdiği dönüşüme değindi. Son gelinen noktada paranın dijitalleşme yolculuğunda Param'ın bu yönde geliştirdiği çözümlerden bahsetti. Param, Kredim, Finrota, Param UK ve ParamTech olmak üzere 5 farklı marka ile bireysel ve kurumsal kullanıcılara geliştirilen çözümlere değinerek, tüm finansal deneyimi değiştirdiklerini ve kullanıcı sayılarının günden güne arttığına dikkat çekti.
Param Group CTO'su Bahadır Aktan: "Param ile 'Paradan Fazlası' diyerek paranın tüm seyrini dijital dünyada yeniden şekillendiriyoruz. Para yükleme, transfer ve çekme işlemlerinin yanı sıra para harcarken, para kazanmayı sağlıyoruz. Param ile alışveriş yaparken para kazandırıyoruz. E-ticarette en üst seviyede operasyonel mükemmelliyette ödeme işlemlerini en uygun oranlarla sağlıyoruz. Kredim ile kredili alışveriş deneyimine yeni bir boyut getiriyoruz. Kredim Mobil ile şimdi alıp, sonra ödeme imkânı sağlıyoruz. Kredi kartı ya da kredi imkanı olmayan kişilerin alışveriş yapmalarını sağlıyoruz. Finrota ile 'Finansal Teknolojide Rota' diyerek kurumların tahsilat, banka hesap yönetimi, toplu para transferleri gibi karmaşık iş süreçlerine çözümler getiriyoruz. Param UK ile İngiltere ve Türkiye arasında para transferlerini anında gerçekleştirme imkânı sağlıyoruz. Avrupa da yakında geliyor. ParamTech ise tüm bu teknolojileri herkesin kullanımına açıyor. Paranın dijitalleşmesini destekliyoruz ve sadece kendimize değil tüm finansal teknoloji şirketlerine teknoloji sağlıyoruz. Bu dönüşümü birlikte yapmaya çalışıyoruz. Paranın dijitalleşmesi ve finansal deneyimin değişmesini Türkiye'den dünyaya yayıyoruz. Lidyalılara selam olsun, emanetinizi teknoloji ile bambaşka bir yere taşıyoruz." ifadelerini kullandı.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Divan Grubu, dijital dönüşüm girişimlerine öncülük eden projeleriyle ödüllendirilmeye devam ediyor. Grup, sektörün en prestijli ödüllerinden olan IDC Future Enterprise tarafından ödüllendirildi.
 
Divan Grubu’nun başarılarını geleceğe taşımak ve müşteri memnuniyetini en üst seviyeye çıkarmak ve sürdürülebilir kılmak amacıyla hayata geçirdiği “Yapay Zeka Temelli Dinamik Oda Fiyatı Belirleme Projesi’’, “IDC DX Forum 2022” etkinliği kapsamında gerçekleşen IDC Future Enterprise Ödüllerinde Best in Future of Intelligence kategorisinde 3.’lük ödülüne layık görüldü. Ödülü Divan Grubu adına Oteller ve Ziyafet Birimleri Genel Müdür Yardımcısı Emre Altunal aldı.
 
Ödül kapsamında aday projeler, uzmanlardan oluşan bir jüri tarafından incelendi ve verileri, iç görüleri nasıl sentezledikleri, kurum içerisinde bu verileri nasıl değerlendirip geliştirdikleri gibi kriterler ile değerlendirildi.
 
Yapay Zeka Temelli Dinamik Oda Fiyatı Belirleme Projesi;
Divan kalitesinin ve müşteri memnuniyetine dayalı hizmet anlayışının en iyi şekilde uygulanmasına odaklı olarak hayata geçirilen “Yapay Zeka Temelli Dinamik Oda Fiyatı Belirleme Projesi’’ bir yapay zeka gelir yönetimi sistemidir. Proje, yapay zekanın kullanımı ile otomatik gelir yönetimi yaparak halka açık olan fiyatların karar verilip uygulanması şeklinde işleyiş gösteriyor.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

8. DEİK-FCIC ULUSLARARASI MÜHENDİSLİK FORUMU İSTANBUL'DA GERÇEKLEŞTİ
 
Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) ve İslam Ülkeleri Müşavirler Federasyonu (FCIC) iş birliğiyle bu yıl sekizincisi gerçekleştirilen DEİK-FCIC Uluslararası Mühendislik Forumu, sektöre yön veren global şirketleri, kamu otoritelerini ve iş insanlarını İstanbul'da bir araya getirdi. Hibrit olarak gerçekleştirilen forumda, savaş ve afetlerin teknik müşavirlikteki yeniden inşa çalışmalarına etkisi ile bu alanda insan kaynağına dair yaşanan zorluklar ele alındı. Bu kapsamda, Ukrayna'nın savaş sonrası yeniden yapılandırılması ve İstanbul'un en önemli gündem konularından olan depremin yeniden inşa çalışmalarına etkisi konuları vurgulandı.
Forumun açılışında söz alan T.C. Ticaret Bakanlığı Uluslararası Hizmet Ticareti Genel Müdürlüğü Yurtdışı Müteahhitlik ve Teknik Müşavirlik Dairesi Başkanı Hasan Murat Nesimoğlu, "DEİK, FCIC ve TMMMB'nin bu alandaki çalışmalarını destekliyor ve çabalarını takdir ediyoruz. COVID-19 salgınından kaynaklanan ekonomik krizler, Rusya-Ukrayna savaşı, son yıllarda yaşanan büyük afetler ve iklim krizi zorluklardan birkaçı. Tüm krizler de bazı fırsatları getirebiliyor. Bu krizleri daha iyi bir dünya inşa etmek için bir şans olarak görmeliyiz. Rusya - Ukrayna savaşı ile ilgili olarak, yakından tanık olduğunuz üzere Türkiye, kritik ve yapıcı bir rol üstleniyor. Savaş sona erdikten sonra ertelenen projelerde canlanma olabilir. FCIC üyelerinin Ukrayna'nın yeniden inşasında yer alacağına inanıyorum. Tüm dünyada meydana gelen depremlerin, sellerin ve orman yangınlarının neden olduğu yıkımları görmekten büyük üzüntü duyuyoruz. Bu yüzden yeşil dönüşüme ve daha iyi sistemlere ihtiyacımız var. Binalarımızın ve altyapımızın benzeri felaketlerin ve iklim değişikliğinin mevcut ve gelecekteki etkilerine karşı dayanabildiğinden emin olmalıyız. Teknik müşavirlik şirketlerinin uzmanlığı ve yeni teknoloji kullanımı, yeşil dönüşüm ve mücadelede yardımcı olacaktır" dedi.
 
DEİK/ Uluslararası Teknik Müşavirlik İş Konseyi Başkanı Munis Özer ise, 2013 yılından beri DEİK'in güçlü küresel network ağından yararlanarak, Türk müteahhitlik, müşavirlik ve mimarlık firmalarına yurt dışında yeni iş fırsatları sunduklarına değinerek, "2014 yılında DEİK/Uluslararası Teknik Müşavirlik İş Konseyi ve FCIC arasında önemli bir protokol imzaladık ve "DEİK-FCIC Uluslararası Mühendislik Forumu"nu iş birliği ile gerçekleştirmeye başladık. Bu yıl da 8.'incisini düzenlediğimiz Forumda, sektöre yön veren çok önemli isimlerle hibrit olarak bir araya geldik. Forum kapsamında bu sefer güncel iki kritik konuya odaklandık. Savaş ve afetlerin teknik müşavirlik üzerindeki etkisi ile özellikle son yıllarda bir hayli öne çıkan insan kaynakları alanındaki yaşanan zorlukları ele aldık. Afetler kaçınılmaz doğa olayları; ancak teknik açıdan hazırlıklı olursak tehlikeleri azaltılabiliriz. Savaşlar ise, diplomasi ile durdurulabilir. Günümüzde savaşlar kimyasal, biyolojik ve nükleer silahlar kullanarak hem insanlık hem de çevre üzerinde yıkıcı etkiler yaratıyor. Dolayısıyla teknik müşavirlik alanında da her türlü afete karşı hazır olmalıyız" dedi.
 
İslam Ülkeleri Müşavirler Federasyonu (FCIC) Başkanı Mohamed E. Abdelrahman ise, "8. DEİK-FCIC Uluslararası Mühendislik Forumu için DEİK'e teşekkürlerimi sunuyorum. FCIC olarak, DEİK ile iş birliği yapmaktan ve bu önemli etkinliğe birlikte imza atmaktan dolayı son derece muyluyuz. Özellikle fiziksel katılım ile bir arada olmamız son derece verimli. FCIC kapasite geliştirme programlarına sürekli destekleri için ISDB'ye bir kez daha teşekkür ediyoruz. 10 gün önce COP27 sırasında teknik müşavirlik sektörünün dayanıklılık ve iklim değişikliği zorluklarındaki rolü üzerine dünyanın dört bir yanından uzmanlarla bir aradaydık. Bugün ise, savaş ve afetler sonrasındaki zorlukları tartışmak için ilgili konularda her biri alanında yetkin olan çok seçkin konuşmacıları bir araya getirdik. Ümit ediyorum ki Forum kapsamında gerçekleştirdiğimiz fikir alışverişleri ile değerli kazanımlar elde edeceğiz." şeklinde konuştu.
 
İslam Kalkınma Bankası (IsDB) Proje Tedarik Bölümü Yöneticisi Aamir Ghani Mir ise, uluslararası kalkınma açısından teknik müşavirlik ve mühendislik hizmetlerinin artan önemine dikkat çekerek, "Rusya-Ukrayna savaşının küresel ekonomik büyümeyi olumsuz etkilemesiyle daha da şiddetlenen ve COVID-19 salgınının devam eden olumsuz etkisiyle de daha zorlaşan bir süreci yaşıyoruz. Bu zorlu durum, hizmet sektörünün kriz fırsatlarını bulmada yenilikçi ve dirençli olmasını gerektiriyor. Özellikle İslam ülkelerindeki danışmanlık hizmetlerinin, bu gelişmeleri anlamakta geciktiğini ve bu büyüyen açığın endişe verici olduğunu görüyoruz. Yeni teknolojileri yakalamak ve benimsemek, insan kaynaklarını geliştirmek ve talep gören iklim dostu, yeşil ve sürdürülebilir çözümler de dahil olmak üzere yeni zorunlulukları göz önünde bulundurmak için odaklanmış çabalara ihtiyacımız var." dedi.
 
Türk Müşavir Mühendisler ve Mimarlar Birliği (TMMMB) Başkanı İrfan Aker ise Eylül 2022 sonu itibarıyla Türk mühendislik, müşavirlik ve mimarlık firmalarının 131 ülkede toplam sözleşme değeri 2,9 milyar dolara ulaşan 2510 farklı proje üstlendiğini belirterek, "Sel, kuraklık, su kıtlığı, depremler ve savaş, başa çıkmamız gereken konular arasında önemini koruyor. Bununla birlikte, mevcut arz daralması, enflasyonla ilgili endişelerin artması ve Ukrayna savaşı gibi küresel olarak yıkıcı olayların artması, proje talebinin gelişme derecesinin öngörülmesinin daha da zorlaşması anlamına geliyor. Ancak bu zor dönemlerdeki fırsatları da değerlendirmeliyiz. Şahsi düşünceme göre temel itici güçler; dijitalleşme, adaptasyon ve sürdürülebilirlik olacak. Görevdeki mühendislik danışmanları, teknik müşavirlik firmaları ve müteahhitlik firmaları için hem zorluklar hem de fırsatlar sunan tüm sektörü etkileyecektir. Dijital ve teknolojik gelişmeler önemli ilerlemeler kaydetti ve bazı alanlarda giderek daha fazla benimsenmekte ve standartlaştırılmakta. Özellikle dijitalleşme, sektörümüze fırsatlar ve zorluklar sağlayan mimarlık, mühendislik ve inşaat endüstrisi disiplinlerini artırmak ve yaygınlaştırmak için kilit bir görev üstlenecek." diye konuştu.
 
İstanbul Valiliği İstanbul Proje Koordinasyon Birimi Direktörü Kazım Gökhan Elgin de, "İstanbul Sismik Risk Azaltma ve Acil Durumlara Hazırlık Projesi (İSMEP)'nin Türkiye'de Uygulanması" başlıklı bir sunum gerçekleştirdi. Elgin, "İSMEP Projesi kapsamında İstanbul'da başta okul ve hastaneler olmak üzere kamu binaları deprem güvenliği için ya güçlendiriliyor ya da yıkılıp yeniden yapılıyor. İstanbul'da 2006 yılından itibaren 1587 kampüste 2520 bina depreme güvenli hale getirildi" dedi.
 
Forumda, "Savaş ve Afet"in Teknik Müşavirlik Hizmetlerine Etkisi" paneli, Newtech Danışmanlık Grubu (Sudan) Mühendisi Mohamed Abdelrahman moderatörlüğünde, Glory Mühendislik'ten (Filistin) Majid Hamouda, DOLSAR Mühendislik A.Ş. Co'dan (Türkiye) Cem Aker ve IsDB Bölgesel Merkez'den (Türkiye) Nevzat Yaşar'ın katılımlarıyla gerçekleştirildi.
 
Forumda, "Teknik Müşavirlik Firmalarının Karşılaştığı İnsan Kaynağına Dair Zorluklar" paneli ise, FCIC Başkan Yardımcısı (Fas) Moncef Ziani moderatörlüğünde, FCIC Başkan Yardımcısı (Bangladeş) Mühendis Abdul Aziz, Su Yapı Mühendislik İK Direktörü (Türkiye) Ayşe Kaymak ve ACE Co.'dan (Ürdün) Jawdat Yaghmour'un katılımlarıyla gerçekleştirildi.
 
8. DEIK-FCIC Uluslararası Mühendislik Forumunun sponsoru ise, Koltek oldu.

 
 
  

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
Binance, kısa bir süre önce sıcak ve soğuk cüzdan adreslerini açıklamasının ardından kullanıcı fonları hakkında şeffaflığın artırılması adına bir sonraki adımını attı. Söz konusu yeni adım ise, BTC için Rezerv İspatlarını (Proof-of-Reserves) ve BTC bakiyelerini ispatlamak için Merkle Tree veri yapısını kullanarak yapılan bir güncellemeyi içeriyor.
 
Dünyanın lider blok zinciri ekosistemi ve kripto para altyapı sağlayıcısı Binance'den kullanıcı fonları konusundaki şeffaf tutumunu ortaya koyan bir hamle daha geldi. Bu yeni adımı da BTC için Rezerv İspatlarını (Proof-of-Reserves) ve BTC bakiyelerini ispatlamak için Merkle Tree veri yapısını kullanarak yapılan bir güncelleme oluşturuyor. Söz konusu özelliğin ETH, USDT, USDC, BUSD ve BNB için doğrulama sağlayan ilk versiyonunun yakında gelmesi hedefleniyor. Binance, aynı zamanda sitenin finansal detaylarının doğrulanması için bağımsız bir üçüncü taraf denetleyicinin hizmetlerini alma konusunda da çalışmalar yürütüyor.
 
Binance CEO'su Changpeng Zhao: Bu devasa bir süreç
 
Binance CEO'su Changpeng Zhao, "Yakın zamanda gerçekleşen olayları göz önüne alarak, topluluğun kripto borsalarından daha fazlasını, özellikle geleneksel finansal kuruluşlardan beklenenden çok daha fazlasını beklemesi anlaşılır bir durum. Bu nedenle kullanıcılarımızın fonlarını doğrulayabilmesi için bu yeni özelliği sunmaktan memnuniyet duyuyoruz. Binance'in kullanıcı topluluğu, kendinden bir sonraki en büyük borsaya kıyasla katbekat daha büyük. Bu nedenle bu devasa bir süreç… Dolayısıyla, emanetimiz altında olan varlıkların büyük çoğunluğu için verileri geliştirmek bir kaç hafta alacak. Topluluğumuzun beklentilerini karşılamak için bir sonraki güncellemeyi olabildiğince hızlı biçimde devreye almak için çalışıyoruz" dedi.
 
Rezerv İspatı
 
Yeni rezerv ispatı sitesi, Binance'in bir "emanetçi" olarak müşteri fonlarının tamamını rezervler ile birlikte koruduğunu göstermek üzere tasarlandı. Böylece; bir kullanıcı bir Bitcoin yatırdığında, Binance'in rezervleri de kullanıcı fonlarının tamamen destekli olmasını sağlamak adına en az bir Bitcoin artabiliyor. Ayrıca kullanıcıların siteyi kontrol edebilmesine ve Binance'in rezerv oranının yanı sıra müşteri sorumluluklarını gösteren Binance'in Rezerv İspatını görebilmelerine de olanak sağlanıyor.
 
Fonları doğrulamanın iki yolu var
 
Tüm bunlarla birlikte sitede kullanıcıların işlemlerini Binance'in Merkle ağacı aracılığıyla kolaylıkla doğrulamasını sağlamak adına iki yeni yöntem sunuyor. Yöntemlerden ilkini, kullanıcıların BTC fonlarını Binance'in Merkle ağacı aracılığıyla bir kaç basit adımda doğrulayabileceği Binance'in resmi web sitesi. Binance'in resmi web sitesinde oturum açtıktan sonra "cüzdan" seçeneğine tıklatılmasının ardından "denetle" seçeneğine tıklayın. Bu sayede kullanıcılar, varlıklarının kapsandığını göstermenin yanı sıra kullanıcıların denetleme sırasındaki varlık bakiyelerini doğrulayan özgün bir kayıt kimliği de oluşturabiliyor.
 
Konuyu bir adım öteye taşıyarak fonlarını bağımsız olarak denetlemek isteyen kullanıcılar, kaynak kodunu bir python uygulamasına kopyalayarak kendi karşıt referanslarını elde edebiliyor.
 
Sıradaki ne?
 
Binance, ilerleyen haftalarda ZK-SNARKs'ı tanıtmayı hedefliyor. ZK-SNARKs, rezerv ispatı ile sorumluluklara ek gizlilik ve basitlik faydaları getiren oldukça kuvvetli bir araçtır. Binance'in bunu yapmasının sebebi, Binance'in Marjin ve Borç Alma hizmetleri sunmasıdır. Bu sebepten dolayı denetleme sonuçları her bir kullanıcının Net Bakiyesi, Özkaynağı ve Borcunu, Net Bakiye = Özkaynak - Borç denklemi ile gösterecektir ve bu durum bazı kullanıcıların negatif varlık bakiyeleri görmesiyle sonuçlanabilir. Bu nedenle, fonları teminat ile kapsamak için yeterli miktarda diğer varlık bulunduğunu kullanıcılara kanıtlamak adına ZK-SNARKs'ın eklenmesi üzerinde çalışıyoruz. Böylelikle, her bir kullanıcının toplam net bakiyesinin (USD) negatif olmadığı kanıtlanmış olacaktır.
 
Taahhütlerimiz değişmedi
 
Binance'in bu yeni güncellemesi, insanlara Binance'in tüm kullanıcı varlıklarını (ve rezervleri) 1:1 oranında sakladığının güvencesini vermeyi amaçlıyor. Binance, aynı zamanda sermaye yapısında sıfır borca ve ekstrem koşullarda kullanıcıları korumak için bir acil durum fonuna (SAFU Fonu) sahiptir.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
Türkiye'nin önde gelen gıda şirketlerinden Limkon'un Adana'da Hacı Sabancı Organize Sanayi Bölgesi'nde planladığı ikinci tesisin temel atma töreni Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişçi'nin katılımıyla gerçekleştirildi.
Toplam 200 milyon TL yatırım ile 6 ay içinde hayata geçecek yeni tesis ile birlikte bölgede çoğunluğu kadın olmak üzere 5 bin yeni çiftçiye sözleşmeli iş imkânı sağlanacak. Ayrıca domates üretimindeki ekilebilir alan 7 bin dekara yükselecek.
Limkon'un yeni yatırımı ile ilgili temel atma töreninde konuşan Limak Holding Onursal Başkanı Nihat Özdemir şunları söyledi;
"Limak Şirketler Grubu olarak kurulduğumuz günden bugüne, faaliyette bulunduğumuz tüm sektörlerde yaptığımız gibi gıda sektöründe de; ülkemiz, milletimiz, çevremiz, çalışanlarımız ve tüm paydaşlarımız için daha sürdürülebilir bir çalışma ortamı sağlamayı ve daha yüksek katma değer yaratmayı kendimize misyon edindik.
'Sıfır atık' prensibi ile hareket ettiğimiz fabrikamızda, çevre ile ilgili bütün önlemleri standartlara uygun şekilde aldığımızı da özellikle belirtmek istiyorum.
Yapmakta olduğumuz yeni yatırımla birlikte, uzun zamandır birlikte çalıştığımız çiftçiler için daha sürdürülebilir bir iş imkânı yaratmayı ve bu ekosistem ile ihracattaki pozisyonumuzu daha da sağlamlaştırmayı amaçlamaktayız".
Törende Limkon'un kendi enerjisini üretmek için çatıya kurulan 1.8 MW'lık güneş panellerinin de açılışı Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişçi tarafından yapıldı.
Yaklaşık 20 milyon TL'ye mal olan ve yıllık 2.8 milyon kilovatsaat elektrik üretecek güneş panelleri, tesisin elektrik ihtiyacının yüzde 40'ını karşılayacak.
 
 
Limkon hakkında;
Bir Limak Holding kuruluşu olan Limkon Gıda Sanayi ve Ticaret A.Ş.; meyve suyu konsantresi, meyve püresi, salça ve her çeşit meyve bazlı ürün işlemek amacıyla Nisan 2007'de fabrika inşaatına başlamış olup 7 ay kadar kısa bir süre içerisinde inşaatı tamamlayarak hizmete geçmiştir.
Fabrika Adana Hacı Sabancı Organize Sanayi Bölgesinde toplam 40.000 metrekare alan üzerine 14.000 metrekare kapalı alan olacak şekilde inşaa edilmiştir. Konum olarak Mersin Limanı'na 100 km, İskenderun Limanı'na ise 105 km uzaklıkta olan tesis birçok çeşit meyvenin yetiştiği bölgelere de yakın olma avantajına sahiptir.