Piyasaya Yön Veren Güncel Finans Haberleri

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Akcoat, İspanya'da geliştirdiği inkjet geri dönüşüm projesiyle Avrupa Birliği'nin 'İş Değer Zincirinin Güçlendirilmesi Programı’na katılma hakkı kazandı. Sürdürülebilir hedeflerine ulaşma kararlılığı doğrultusunda ödüllü projesiyle AB teşviği kazanan Akcoat, çevresel sürdürülebilirlik ve atık yönetimi alanlarında sektöre değer katmaya devam ediyor.

Emaye, seramik, cam, yapışmaz dekoratif kaplamalar ve pigment ürün grubuyla, dünyanın lider kimyasal kaplama malzemeleri üreticisi olan Akcoat, İspanya'da geliştirdiği inkjet geri dönüşüm projesiyle önemli bir başarıya imza attı. Ödüllü projesiyle, Avrupa Birliği tarafından yüzde 60 oranında desteklenen ve toplam 294 bin 176 euro bütçeye sahip olan ‘İş Değer Zincirinin Güçlendirilmesi Programı’na katılma hakkı kazanan Akcoat, sektördeki atıkları sürdürülebilir çözümlere dönüştürmeyi hedefliyor.
“Program yeni nesil sürdürülebilir çözümlerin odağını güçlendirecek"
Programın yeni nesil sürdürülebilir çözümlere odaklanmalarını güçlendireceğine dikkat çeken Akcoat Genel Müdürü Burç Yıldırım, "Türkiye'de seramik ve emaye ürün gruplarında pazar lideri, globalde ise dünyanın en büyük ikinci emaye kaplama üreticisi olarak katıldığımız bu program inovasyon ve teknolojiye olan bağlılığımızı bir kez daha ortaya koyuyor. Akcoat'un projeleri arasında, seramik inkjet mürekkep atıklarından ağır metallerin elektro-kimyasal hücreler kullanılarak geri kazanılması ve yüksek güneş yansıtma özelliğine sahip seramik ürünlerin elde edilmesi yer alıyor. Bu projemiz ile Avrupa Birliği'nden aldığımız destek, sürdürülebilirlik vizyonumuzun uluslararası alanda takdir gördüğünün bir kanıtı. Yani sadece atık yönetimine değil, aynı zamanda yenilikçi çözümlerle sektörümüzün geleceğine yön verme kararlılığımızı da yansıtıyor. Çevresel sürdürülebilirliği teşvik eden ve kaynakların verimli kullanılmasına katkı sağlayan proje ile sektöre değer katmaya devam edeceğiz" şeklinde konuştu.
Söz konusu program, sektördeki yaygın atıkları yeniden değerlendirerek yenilikçi ve sürdürülebilir uygulamalar geliştirilmesine odaklanıyor. Akcoat hem çevreye hem de sektöre değer katan bu tür projelerle, sürdürülebilirlik alanında öncü rol üstlenmeye devam ediyor.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Perakende sektöründe hızla büyüyen Ecrou, başarısını ‘Hep Yeni’ vizyonuyla geleceğe taşıyor. 2024 yılında güçlü performans gösteren Ecrou, yeni mağazacılık anlayışı, dijitalleşme stratejileri ve 2025 hedefleri doğrultusunda yatırımlarına devam ediyor.

 

Güçlü organizasyon yapısı ve yeni nesil mağazacılık anlayışıyla perakende sektörünün hızlı büyüyen markası Ecrou, 2024 yılını güçlü bir performans ile kapatarak 2025 yılı hedeflerini açıkladı. ‘Hep Yeni’ vizyonu doğrultusunda sürekli yenilik ve gelişim anlayışını benimseyen Ecrou, 2025 yılında cirosunu iki katına çıkararak dijitalleşme ve müşteri deneyimini geliştirmeye yönelik yatırımlar yapmayı hedefliyor.

2024 yılında 20 yeni mağaza açarak toplam mağaza sayısını 60’a çıkaran Ecrou, yaklaşık 20 milyon ziyaretçiyi ağırlayarak toplamda 4,5 milyon ürün satışı gerçekleştirdi. 2025 yılında özellikle büyük şehirler ve Anadolu’da yeni mağazalar açmayı ve de yeni markalar piyasaya sürmeyi planlayan Ecrou, güçlü bir perakende grubu oluşturmayı hedefliyor.

Güçlü bir perakende grubu oluşturmayı hedeflediklerini ve bugüne kadar attığı tüm adımları bu vizyon doğrultusunda gerçekleştiğini belirten Ecrou CEO’su Şahin Demir; “Ecrou olarak her yıl iki kat büyüme hedefi doğrultusunda adımlarımızı atıyoruz. Türkiye’de güçlü bir marka olmanın yanı sıra global arenada bilinirliğimizi artırmak ve güçlü bir perakende oyuncusu olmayı hedefliyoruz. Bu doğrultuda farklı sektörlerden global markalarla iş birliği yapıyoruz. Bunun yanı sıra kendi markalarımızı da yaratarak perakende grubu olma yolundaki en önemli adımı da atmış bulunuyoruz.” dedi.

Global markaları Türk tüketicilerle tanıştıran ve buluşturan Ecrou, kendi iç giyim markası Nulu, Kore’li kozmetik markası Nature Republic ve Teddy Island ile yaptığı iş birliğinin büyük ses getirdiğini açıkladı. Ayrıca kendi yarattığı lüks Kore kozmetiği markası Jejumei ile de sektöre yeni bir soluk getirdi.

Ecrou ‘Hep Yeni’

Yenilikçi HR uygulamaları ile “Top companies to work” listesine giren, yenilik ve özgürlüğü savunan Ecrou, ‘Hep Yeni’ vizyonu doğrultusunda müşteri deneyimini zenginleştirerek sektöre değer katmayı önceliklendiriyor. Yeni mağazacılık anlayışında müşteri deneyimini ön plana çıkaracak olan Ecrou hem görsel hem de dijital açıdan modern tasarımlar sunan mağazaları ile alışverişin yanı sıra sosyal bir deneyim alanı oluşturmayı amaçlıyor.

2025 yılında mağaza sayısını artırarak hem ulusal hem de uluslararası pazarda büyüme öngören Ecrou, müşteri deneyiminde yenilikçi adımlar atmaya, ürün çeşitliliğini artırmaya ve perakende sektörüne yön vermeye devam edecek.

 

Ecrou hakkında:

2017 yılında hayata geçirilen Ecrou, “mutluluk bir lüks olmamalı prensibiyle” kuruldu. Ecrou, markasıyla yolu kesişen herkes için hayatı kutlamaya değer hale getirmeyi hedefliyor. Hediye vermenin ve almanın mutluluğunu yaygınlaştırmayı, anın tadını çıkarmayı, daha çok insanın ihtiyacı olan pozitifliği, neşeyi ve gülümsemeyi hayata dahil etmeyi amaçlıyor. Ecrou topluluğu, hayatın güzelliklerini ve küçük mutlulukları benimseyen, özel günleri, durumları, küçük büyük tüm başarıları paylaşan, bardağın dolu tarafını görebilen, umut ve enerji vermeyi niyet edinen insanlardan oluşuyor. Ulaşılabilir ürün skalasıyla keyifli bir alışveriş deneyimi sağlayan Ecrou, trendleri takip ediyor ve sürekli yenilenen ürünleriyle güzellik, sağlık, giyim, ev-yaşam, moda, tekstil, aksesuar, hobi, kırtasiye, dijital aksesuarlar gibi kategorilerde ürünlerini sunuyor. Bugün 10.000’den fazla ürünü ve 60’tan fazla mağazasıyla tüm Türkiye’de hizmet veren Ecrou, online platformu üzerinden de satış yapıyor.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Fibabanka’nın iştiraki cOmmited, otel yönetim yazılımları lideri Elektraweb yaptığı iş birliği ile otellere karbon nötr konaklama altyapısı sunarak sürdürülebilir turizme öncülük ediyor. Böylece turizm sektörü, daha yeşil bir geleceğe emin adımlarla ilerliyor.

Geleceğin teknolojilerine yatırım yaparak finansal çözümler geliştiren Fibabanka’nın yüzde 100 iştiraki olan cOmmited Danışmanlık A.Ş. ile otel yönetim yazılımları alanında lider olan Elektraweb arasında daha sürdürülebilir bir turizm sektörü hedefiyle karbon nötr konaklama altyapısı sunmaya yönelik iş birliği anlaşması imzalandı.

            Bu kapsamda; 5.000’in üzerinde otele sağladığı yazılım altyapısıyla sektörün lider firmalarından biri olan Elektraweb’i kullanan oteller, cOmmited’in karbon dengeleme ve sertifikasyon alanındaki uzmanlığı ile entegre çalışarak müşterilerine karbon nötr konaklama deneyimi sunabilecek.

Sürdürülebilir Turizm İçin Somut Adımlar…

cOmmited Genel Müdürü Levent Köseoğlu, anlaşma hakkında şunları söyledi: "Turizm sektörü, iklim değişikliğiyle mücadelede önemli bir role sahip. Elektraweb ile yaptığımız bu iş birliği sayesinde otellere, karbon ayak izlerini kolayca dengeleyebilecekleri pratik ve etkili çözümler sunuyoruz. Amacımız, sektörün sürdürülebilirlik dönüşümüne öncülük etmek ve çevreye duyarlı bir turizm anlayışını yaygınlaştırmak."

Elektraweb CEO’su Kemal Oral ise yaptığı açıklamada; "Elektraweb olarak, teknolojimizi sadece işletme verimliliği için değil, aynı zamanda çevresel sürdürülebilirlik hedeflerine katkı sunmak için geliştiriyoruz. cOmmited ile gerçekleştirdiğimiz bu ortaklık, otel işletmecilerine karbon nötr konaklama sunma imkânı sağlayarak sektörde fark yaratacak. Daha yeşil bir turizm sektörü için önemli bir adım attığımıza inanıyoruz" dedi.

Yenilikçi Çözümlerle Turizm Sektöründe Yeşil Dönüşüm

Çevresel sorumluluklarını yerine getirmek isteyen oteller için bir dönüm noktası olma potansiyeline sahip olan söz konusu ortaklık, otel müşterilerinin gönüllü karbon sertifikası satın alarak seyahatlerinin çevresel etkilerini dengelemelerine olanak tanırken, otellerin sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşmalarını kolaylaştıracak. Sistemin temel özellikleri ise şunları içeriyor:

Karbon Ayak İzi Hesaplama: Otellerin enerji tüketimi, atık yönetimi ve diğer çevresel etkenlere göre karbon emisyonlarının hesaplanması,
Gönüllü Karbon Sertifikası Satışı: Müşterilerin konaklamaları sırasında karbon ayak izlerini dengelemek için doğrudan karbon kredisi satın alabilmeleri,
Sertifikasyon ve Raporlama: Otellerin karbon nötr statüsünü belgeleyen sertifikalar ve çevresel performans raporları…

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
  
Canon, "Sınır Tanımayın" vizyonuyla ISE 2025 fuarında yerini alarak bölgenin profesyonel görüntüleme sektörünü ileriye taşıyor. SIP ile stratejik iş ortaklığını güçlendiren Canon, fuarda açtığı stantta, şirketin kurumsal sektörler ve eğitim sektörlerindeki XC protokolü entegrasyonunu vurgulayan yenilikçi içerik üretme çözümlerini sergilendi.
 
SIP ile stratejik iş ortaklığı, Canon'un profesyonel görüntüleme çözümlerinden oluşan entegre bir ekosistem sunmayı amaçlayan profesyonel görüntüleme sektörüne yönelik "Sınır Tanımayın" vizyonunda önemli bir dönüm noktasını temsil ediyor. Bu iş ortaklığı, Canon'un bölgedeki içerik üreticilerini destekleyen kolay iş akışları ve son teknolojili çözümler sunma konusundaki kararlılığının bir örneğini oluşturuyor.
 
Canon, kurumsal sektör ve eğitim sektörleri için yenilikçi içerik oluşturma çözümlerinin gösterilmesiyle fuarda dikkatleri üzerine çekmesinin yanı sıra "Rekabette Öne Çıkmak Artık Çok Kolay" temasının parçası olarak, sadece sistem entegratörleri için tasarlanmış özel bir teknik atölye çalışması da düzenledi. Bu atölyede, PTZ kameraların XC protokolü aracılığıyla sorunsuz entegrasyonu da dahil olmak üzere Canon'un üçüncü taraf çözümlerle kapsamlı entegrasyon becerileri sergilenerek profesyonel AV kurulumlarındaki çok yönlülüğü ve değeri vurgulandı.
 
Canon Middle East & Türkiye B2B İş Birimi Direktörü Binoj Nair: "ISE 2025'teki varlığımız, Orta Doğu ve Türkiye bölgesinde 'Sınır Tanımama' vizyonumuzu ileriye taşımada çok önemli bir aşamayı temsil ediyor. Başta SIP olmak üzere kurduğumuz stratejik iş ortaklıkları, profesyonel görüntülemede yenilikçiliğin sınırlarını zorlama kararlılığımızı bir kez daha ortaya koyuyor. Teknolojik uzmanlığımızı güçlü bölgesel iş ortaklıklarıyla birleştirerek yayıncılık, güvenlik ve prodüksiyon sektörlerindeki müşterilerin yaratıcı hedeflerine ulaşmalarını sağlayan bir ekosistem oluşturuyoruz" dedi.
 
SIP'in CEO'su Khalid Al-Qahtani ise: "Suudi Arabistan Krallığı'nda profesyonel görüntüleme deneyimini geliştirmek için Canon ile iş ortaklığı kurmaktan gurur duyuyoruz. Yeni deneyim merkezimiz, eğitim tesisimiz ve yerel servis merkezimiz dahil olmak üzere kapsamlı altyapımızın, Canon'un en son teknolojisiyle birleştiğinde, kamu, eğitim ve kurumsal sektörlerde faaliyet gösteren müşterilerimize benzeri görülmemiş bir değer sunacağına inanıyoruz. Suudi Arabistan'daki profesyonel görüntüleme sektörünü destekleyen ve geliştiren kapsamlı bir ekosistem oluşturmakta kararlıyız" diyerek duygularını paylaştı.
 
Canon standında ayrıca kurum içinde stüdyo kalitesinde içerik üretme, video konferans ve hibrit eğitime yönelik entegre çözümlerin sergilendiği yenilikçi alanlar yer aldı. Get Your Studio, Stack Control ve Tracking Master gibi sektör liderleriyle yaptığı iş ortaklıkları sayesinde Canon, otomasyondan faydalanarak karmaşık prodüksiyon süreçlerini nasıl son teknolojili iş akışlarına dönüştürebileceğini gözler önüne serdi.
 
Canon'un fuardaki standı, şirketin kapsamlı B2B çözüm portföyünü keşfeden sistem entegratörleri, AV uzmanları ve teknoloji profesyonelleri arasında değerli bağlantılar kurulmasını kolaylaştırarak bölgedeki sektör ağının güçlenmesi için dinamik bir buluşma noktası haline geldi. Önemli bölgesel müşterilerin katılımı, küresel AV yenilikleri konusunda benzersiz bir Orta Doğu ve Türkiye perspektifi oluşturarak sektör trendleri ve pazara özel gereksinimlerle ilgili diyaloğu güçlendirdi.
 
Canon'un ISE 2025 fuarındaki başarılı performansı, şirketin bölgesel varlığını güçlendirmeye ve Orta Doğu ve Türkiye'deki müşterilerin değişen ihtiyaçlarını karşılayan yenilikçi çözümler sunmaya devam edeceği önümüzdeki iddialı bir yılın temelini oluşturuyor.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
Akıllı Hibrit teknolojisi ve üstün arazi yeteneklerine sahip, sağlam modelleriyle dikkat çeken Suzuki; Yeni Swift, S-Cross, yenilenen Vitara ve Jimny modellerinde sunduğu 250 bin TL'ye 0 faizli kredi ve nakit alım avantajlarını birlikte sunarak şubat ayına iddialı bir giriş yaptı. Suzuki, Yeni Swift'i satın almak isteyenlere yüzde 0 faizli 250 bin TL kredi ve 60 bin TL nakit alım desteği sunuyor. 4x4 B-SUV segmentinin öncü modeli Suzuki S-Cross ve yenilenen Vitara modellerinde ise kullanıcılar şubat ayı boyunca yüzde 0 faizli 250 bin TL kredi ve 100 bin TL nakit alım desteğinden faydalanabilecek. Marka, üstün arazi sürüşü yeteneklerine sahip Jimny modelinde yüzde 0 faizli 250 bin TL kredi fırsatını da devreye aldı. Tüm bu avantajların yanı sıra Suzuki, tüm modellerinde Garantim ON'da programıyla 10 yıla varan garanti imkanı sağlıyor.

Sağlam ve dayanıklı modelleriyle öne çıkan, üstün yakıt performansını ve konforu güvenlik ile birleştiren Suzuki, yeni bir otomobil sahibi olmak isteyenler için şubat ayı boyunca geçerli ayrıcalıklı satın alma seçeneklerini devreye aldı. Bu kapsamda zengin donanım özelliklerinin yanında düşük yakıt tüketimi ile öne çıkan Yeni Swift, 250 bin TL'ye yüzde 0 faizli kredi ve 60 bin TL nakit alım desteği ile yeni sahiplerini bekliyor. Güçlü ve iddialı yeni yüzüyle, Akıllı Hibrit teknolojisine sahip motor sistemini, yakıt verimliliği, yüksek performans, AllGrip 4x4 çekiş sistemi ve en güncellenen güvenlik donanımlarıyla bir arada sunan yenilenen Suzuki Vitara ise 100.000 TL'ye varan nakit alım desteği ve yüzde 0 faizli 250 bin TL kredi avantajıyla yeni sahiplerine kavuşmayı bekliyor. AllGrip 4x4 veya 4x2 çekiş seçenekleriyle tercih edilebilen, güncellenen üstün güvenlik donanımlarıyla segmentinde öncü S-Cross, yüzde 0 faizli 250 bin TL kredi ve 100 bin TL nakit alım desteği fırsatıyla SUV severleri bekliyor. AllGrip teknolojisine sahip 4x4 özelliğiyle ön plana çıkan, hem şehir içerisinde hem de arazi koşullarında üstün sürüş yetenekleriyle kendinden her zaman söz ettiren ikonik Jimny modeline ise yüzde 0 faizli 250 bin TL kredi imkânıyla sahip olunabiliyor.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
  2024 yılında Türkiye'den yurt dışı gayrimenkul yatırımları resmi rakamlara göre tam 2,2 milyar dolar seviyesine ulaştı. Aylık ortalama 250 milyon dolarlık yatırımın gerçekleştiği bu alanda, Türk yatırımcıların uluslararası pazarlara olan ilgisi göz kamaştırıyor. Resmi rakamların altında kalabileceği tahmin edilen bu dev hamle, yerel piyasadaki artan konut fiyatları, öngörülemeyen yasal düzenlemeler ve vize zorluklarının etkisiyle şekilleniyor.
Türkiye'deki hızlı fiyat artışları ve hukuki belirsizliklerin gölgesinde, yatırımcılar artık daha istikrarlı limanlar arıyor. Özellikle oturma izni ve vatandaşlık gibi avantajlar sunan ülkeler, Türk yatırımcıların radarında üst sıralara yerleşti. Yunanistan'ın Golden Visa programı, Portekiz'in serbest dolaşım imkanı ve İtalya'nın düşük yatırım maliyetleri, yurt dışı yatırımlarının en çok tercih edilen seçenekleri arasında bulunuyor.
Öte yandan, Çin, İngiltere ve AB ülkeleri ile Karayip Adaları; vizesiz seyahat imkanı sayesinde iş insanlarının ilgisini çekiyor. Düşük bütçeyle oturma izni imkanı sunan Letonya ve Litvanya ise yatırımcılar için alternatif bir kapı aralıyor. Ancak en dikkat çekici gelişme, Dubai'nin yükselişi oldu. Vergi avantajı, yüksek kira getirisi ve döviz bazlı değer artışı gibi faktörler, Dubai'yi uluslararası arenada yatırımcıların gözdesi haline getiriyor.
"EKONOMİK ZORLUKLAR TÜRK YATIRIMCILARI YURTDIŞINA YÖNELTTİ"
"Ekonomik belirsizlikler ve yerel piyasadaki düzenlemelerin yarattığı zorlukların, Türk yatırımcıları uluslararası gayrimenkul piyasalarına yönelttiğini söyleyen Parcel Estates CEO'su Özden Çimen, şunları söyledi; "Yurt dışındaki oturma izni ve vatandaşlık gibi fırsatlar, yatırımcıların portföylerini çeşitlendirip uzun vadeli getiri elde etmeleri için önemli avantajlar sunuyor. Özellikle Dubai gibi vergi avantajı ve yüksek kira getirisi sağlayan bölgeler, yatırım dünyasında adeta altın değerinde fırsatlar sunuyor."
Bu hızlı yükseliş, Türk yatırımcıların sadece servetlerini korumakla kalmayıp, aynı zamanda katlamayı hedeflediğini de gözler önüne seriyor. Ekonomik ve yasal belirsizliklerin hakim olduğu iç piyasada alternatif arayışa giren yatırımcılar, uluslararası arenada sunduğu cazip fırsatlarla geleceğe güvenle bakıyor.
Türk yatırımcıların yurt dışı gayrimenkul piyasasındaki bu hareketliliği, uluslararası arenada rekabetin artmasına ve sektörün dinamiklerinin değişmesine neden olurken, gelecek dönemlerde bu trendin daha da ivme kazanacağı öngörülüyor.
YATIRIM TRENDLERİNİ BELİRLEYEN FAKTÖRLER
Türk yatırımcıların yurt dışı gayrimenkul piyasasına yönelmesinin arkasında birkaç önemli neden bulunuyor:
               o Artan Konut Fiyatları: Türkiye'deki hızlı fiyat artışları, yatırımcıları daha uygun maliyetli ve getirisi yüksek alternatif pazarlara yönlendiriyor.
               o Öngörülemeyen Düzenlemeler: Gayrimenkul sektöründeki yasal değişiklikler, belirsizliği artırarak yatırımcıların farklı ülkelerde daha istikrarlı fırsatlar aramasına yol açıyor.
               o Kiracı-Ev Sahibi Anlaşmazlıkları: Yerel piyasalarda yaşanan hukuki süreçler, yatırımcıların güvenli limanlar aramasına neden oluyor.
               o Vize Zorlukları: Schengen ve diğer vizelerin alınmasında yaşanan zorluklar, yatırım yoluyla oturma izni ve vatandaşlık sağlayan ülkelere olan ilgiyi artırıyor.
TÜRKLERİN GÖZ DİKTİKLERİ ÜLKELER
Yatırımcıların farklı profillerine hitap eden ülkeler arasında öne çıkanlar:
               o Oturma İzni Sağlayan Ülkeler:
               o Yunanistan: Golden Visa programı sayesinde popüler.
               o Portekiz: Avrupa'da serbest dolaşım imkanı sunuyor.
               o İtalya: Düşük yatırım maliyetleri ile dikkat çekiyor.
               o Vizesiz Seyahat İmkanı Sunan Ülkeler:
İş dünyasına hitap eden Çin, İngiltere ve AB ülkeleri ile Karayip Adaları, vizesiz seyahat avantajları sayesinde yatırımcıların tercihleri arasında.
               o En Düşük Bütçeyle Oturma İzni Veren Ülkeler: Letonya & Litvanya: Sadece 89 bin euro yatırım ile oturma izni sağlanabiliyor.
               o En Yüksek Getiri Sağlayan Yatırım Bölgeleri: ABD (Miami) ve İngiltere uzun yıllardır öne çıkarken, son dönemde Dubai; gelir vergisinin olmaması, yüksek kira getirisi ve döviz bazlı değer artışı sayesinde cazip bir yatırım merkezi haline geldi.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
  2017 yılında bu yana birçok saygın kuruluşun En İyi İşverenler Listesi'ne giren GSK Türkiye, 2021 yılından bu yana global bağımsız araştırma kuruluşu Top Employers Institute tarafından da Türkiye'nin "En İyi İşveren" şirketleri arasında görülüyor.
 
GSK, Türkiye'de 65 yılı aşkın deneyimiyle sağlık sektörünün lider firmaları arasında yerini korurken, çalışanlarının iş yaşamına ve kariyer gelişimine değer katan yenilikçi uygulamalarıyla fark yaratmaya devam ediyor.
 
"Çalışanlarımızın kendilerini olduğu gibi ifade edebildikleri, çalışırken iyi hissettikleri ve kariyerlerinde geliştikleri kurum kültürümüzü, her geçen gün daha da güçlendirmeye odaklanıyoruz."
 
GSK Türkiye'nin yenilikçi kurum kültürüyle çalışanlarına sunduğu zengin olanakların, global ve prestijli bir organizasyon tarafından "En İyi İşveren" ödülüyle bir kez daha taçlandırılmasının gurur verici olduğunu belirten GSK Türkiye Ülke İnsan Kaynakları Direktörü Merve Özerkaya; "GSK Türkiye olarak bilimi, teknolojiyi ve yeteneği birleştirerek toplum sağlığına değer katmak amacıyla çalışırken, önceliğimiz her zaman çalışanlarımızın gelişimi ve birliktelik duygusunu her fırsatta hissetmeleridir. Çalışanlarımızın iş ortamları ve kariyerleri için onları destekleyen çalışan dostu uygulamalarımızın beraberinde ailelerini de kapsayan geniş sağlık programlarımız ve evlilik, doğum gibi özel dönemlere yönelik inisiyatiflerimizle onlar için kıymetli anlarda da yanlarında olmayı hedefliyoruz. Bu sayede 9. kez layık görüldüğümüz "En İyi İşveren" ödülünü, GSK Türkiye'nin modern İK uygulamalarının ve çalışanlarımızın birlikte oluşturduğu şirket kültürümüzün bir sembolü olarak değerlendiriyoruz. Bu alandaki çalışmalarımızı yine birlikteliğimizden aldığımız güçle geliştirmeye devam edeceğiz." dedi.
 
Top Employers 121 ülkede 2 bin 300'den fazla işverenin performansını değerlendiriyor
 
Dünya genelinde 121 ülkede 2 bin 300'den fazla işvereni kapsayan araştırmaya 12 milyondan fazla çalışan dahil ediliyor. Enstitü, yaptığı değerlendirmede şirketlerin İK stratejilerini, çalışanlara yönelik uygulamalarının sürekli iyileştirmesini ve şirketin bu alandaki taahhütlerini dikkate alıyor

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
  İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İKMİB), bu yıl Dubai'de 50'incisi düzenlenen Arab Health Fuarı'nın 6'ıncı defa milli katılım organizasyonunu gerçekleştirdi. 27-30 Ocak 2025 tarihleri arasında düzenlenen fuara Türkiye'den 196 firma katılarak, yenilikçi ürünlerini alıcıların beğenisine sundu. Bu sene görkemli bir lansman toplantısı ve gösterisi ile ismini değiştiren Arab Health fuarı, 2026 yılından itibaren World Health Expo (WHX) Dubai adı ile düzenlenecek.
 
196 firma çıkarma yaptı
702 m2'lik bir alanda gerçekleştirilen milli katılım organizasyonu ile 49 firmanın katıldığı fuara bireysel olarak 147 Türk firması katılım sağladı. Metrekare sıralaması bakımından Çin'in ardından en büyük ikinci ülke konumunda olan Türkiye, fuara toplamda 196 firma ile çıkarma yaptı.
 
Fuarda, T.C. Sağlık Bakanlığı İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Başkanı Prof. Dr. Ahmet Ayar, İKMİB Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Tıbbi Cihaz Komitesi Başkanı Tayfun Demir, İKMİB İlaç Komitesi Başkanı Ahmet Altuğ Oğuz, İKMİB İlaç Komitesi Üyeleri Orhan Mutlu Topal ve Seda Ekşi Aşıcıoğlu, İKMİB Tıbbi Cihaz Komitesi Üyeleri Sevim Öztaşkın ve Adil Boz ile İstanbul Maden ve Metaller İhracatçı Birlikleri (İMMİB) Genel Sekreteri Dr. S. Armağan Vurdu, katılımcı Türk firmaları ziyaret ederek başarı dileklerini iletti.
 
İhracat olanakları ve yeni ticaret fırsatları değerlendirildi
T.C. Dubai Başkonsolosu Onur Şaylan, T.C. Ticaret Ataşeleri Ersoy Erbay, Hacı Hasan Kaygısız ve Muhammed Emin Erkal ile birlikte ilaç ve tıbbi cihaz sektör temsilcileri ve İKMİB üyesi firmaları ziyaret etti. Firmaların inovatif ürünleri yakından incelenerek ihracat olanakları ve yeni ticaret fırsatları değerlendirildi.
 
Adil Pelister: "2024 yılında ilaç ve medikal sektörü ihracatı 1,55 milyar dolara ulaştı"
 
İKMİB Yönetim Kurulu Başkanı Adil Pelister, Arab Health fuarına İKMİB olarak bu yıl 6'inci defa milli katılım organizasyonu gerçekleştirdiklerini belirterek, "Kimya sektörümüzün ihracat gücünü bir adım ileriye taşımak için faaliyetlerimize devam ediyoruz. Sağlık ve medikal alanında Orta Doğu'nun en önemli ve en büyük fuarlarından biri olan Arab Health fuarına her yıl güçlü bir şekilde katılıyoruz. Bu yıl da ülkemizden 196 firmamız katılım sağladı. Ülkemizi başarıyla temsil eden ihracatçı firmalarımız, Türk sağlık sektörünün gücünü tüm dünyaya göstermek için büyük bir çaba gösteriyor. Sektörümüzün 2024 yılında yaptığı ihracat, ilaç sektöründe 1,1 milyar dolar ve medikal sektöründe 450 milyon dolar olarak toplamda 1,55 milyar dolara ulaştı. Bir önceki yıla göre yüzde 1,6 arttı. Sektörün Birleşik Arap Emirlikleri ülkesine yaptığı ihracat ise 11,7 milyon dolar olarak gerçekleşti. Yeni iş birlikleri ve ticari bağlantılar konusunda fuar katılımları, ticaret heyetleri gibi organizasyonların büyük katkısı oluyor. Firmalarımızın bu organizasyonlara katılmaları sektörün ihracat performansının istikrarlı bir şekilde artmasına vesile olacaktır. İKMİB olarak her zaman sektörümüzü desteklemeye devam edeceğiz" dedi