Tüm Alışverişlerinizde Kargo Bedava.
Sepetiniz Boş
Görünüşe göre henüz seçim yapmamışsınAlışverişe Başla
ürün bulundu.
Altın ve Dolara yön veren güncel finans haberlerini kaçırma...
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Üretimde insanı odağına alan Eti Bakır, sürdürülebilir gelecek için çevre bilincinin küçük yaşlarda oluşturulmasına katkıda bulunuyor. Şirket, hayata geçirdiği 'Çevre Müfettişleri' projesiyle çevre bilincinden geri dönüşüme kadar 11 başlıktan oluşan eğitimlerine devam ediyor. Eti Bakır'ın hedefi bu yıl 7 ilde 6.813 öğrenciye ulaşmak.
Cengiz Holding'in grup şirketi ve Türkiye'nin en büyük sanayi kuruluşlarından biri olan Eti Bakır, sürdürülebilir bir gelecek için 'Çevre Müfettişleri' projesine tüm tesislerinde devam ediyor. Çevre bilinci, doğanın korunması, geri dönüşüm gibi 11 başlıktan oluşan eğitimlerle, Kastamonu, Artvin, Samsun, Siirt, Adıyaman, İzmir ve Mardin'i içine alan 7 ildeki 121 okulda, toplam 6.813 öğrenciye ulaşmayı hedefleyen Eti Bakır, öğrencilerin çevre bilinci konusundaki farkındalığını artırmayı amaçlıyor.
Doğru bilgiye ulaşma ve toplumların sürdürülebilirliğini sağlama konusunda gelecek nesillerin eğitiminin çok önemli olduğunun bilincinde olduklarını belirten Eti Bakır Çevre Direktörü Yusuf Topçu, "Günümüzde giderek daha çok önem kazanan çevre bilincini öğrencilere aktarmak, sürdürülebilirlik ilkelerini benimsemelerini sağlamak ve gelecek nesiller arasından çevre dostu liderlerin ortaya çıkmasına öncülük etmek hem şirket olarak hem de bu dünyanın bir parçası olarak bizim de sorumluluğumuzda. Çevre Müfettişleri projesini bu amaçla üç yıl önce Mardin'de bulunan Mazıdağı Metal Geri Kazanım ve Entegre Gübre Tesislerimizde hayata geçirdik" dedi.
'HALKA HALKA GENİŞLETİYORUZ'
Bugün gelinen noktada, Türkiye genelinde Eti Bakır tesislerinin bulunduğu 7 kentin proje kapsamına alındığını ifade eden Topçu, şöyle devam etti: "Tesislerimize en yakın okullardan başlanarak önce ilçeyi sonra da tüm ili kapsayacak şekilde, halka halka genişlettiğimiz proje kapsamında, tesislerimizde bulunan çevre mühendisleri arkadaşlarımız gönüllü eğitmenlik yapıyor. Genç yaştaki öğrencileri doğanın tüm bileşenlerini korumaya teşvik eden eğitimlerimizde, çöp ve atık arasındaki farkı anlatıyoruz. Eğitimin sıfır atık ve geri dönüşüm bölümünde; hazırlanan eğlenceli animasyonla öğrencilere atığı kaynağından ayrıştırmanın önemine dikkat çekiyoruz. Aynı zamanda su ve enerji tasarrufuna dair ipuçlarının bulunduğu eğitimlerimizin ardından çalışma arkadaşlarımız öğrencilerimizin tüm sorularını yanıtlayarak çevre bilincinin oluşmasına katkıda bulunuyor."
Eti Bakır'ın çoğu tesisinde üretim süreçlerinde ortaya çıkan atığın 'artık ürün' olarak değerlendirildiğini de kaydeden Topçu, "Döngüsel ekonomiyi tüm üretim süreçlerimizde uygulayarak bu 'artık' içinde kalan metalleri de geri kazanıyoruz ve ekonomiye katkımızı elimizden geldiğince artırıyoruz. İş süreçlerimizde önemli bir değer yarattığımız bu düşünce biçimini gençlere de aktarabilmek bize büyük umut ve mutluluk veriyor" diye konuştu.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Türkiye'nin yenilikçi baharat ve sos markası Chef Seasons, 11-14 Mart 2025 tarihleri arasında Tokyo'da düzenlenecek olan FOODEX Japan 2025'te Asya pazarına özel geliştirdiği ürünleriyle yer alacak.
Japonya'nın en büyük gıda distribütörleri, perakendecileri ve Horeca profesyonellerinin buluştuğu bu prestijli etkinlik, markanın küresel genişleme stratejisinde önemli bir adım olacak.
Chef Seasons, lezzet mühendisliği ve inovasyona olan tutkusuyla, dünya mutfağına yaratıcı dokunuşlar katmaya devam ediyor. Geleneksel tarifleri modern tekniklerle birleştirerek farklı kültürlere hitap eden yenilikçi lezzetler geliştiren marka, FOODEX Japan 2025'te de bu vizyonunu sergileyecek.
Japon Mutfağına Özel Ürünlerle Yeni Bir Deneyim
Chef Seasons, FOODEX Japan kapsamında Japonya pazarına özel geliştirdiği benzersiz ürünleri ilk kez tanıtacak. Trüflü Soya Sosu, Tütsülenmiş Soya Sosu, Digest Ease Seasoning Mix ve Slim Spice gibi yenilikçi tatlar, Japon mutfağının sofistike ve dengeli lezzet anlayışına yeni bir bakış açısı sunuyor. Sağlıklı yaşamı destekleyen bu özgün formüller, fonksiyonel beslenme trendlerine de hitap ediyor.
Ödüllü Ürünlerle Global Sahneye Çıkıyor
Chef Seasons, dünya çapında büyük ilgi gören ve SIAL İnovasyon Ödülü kazanan Longevity & Wellness ve Superfood kategorilerindeki ürünlerini FOODEX Japan ziyaretçileriyle buluşturacak. Bu ürünler, sağlıklı ve uzun yaşam trendlerine odaklanarak beslenmeye fonksiyonel katkı sağlamayı amaçlıyor. Özellikle Japon tüketicilerin sağlıklı gıdaya verdiği önem göz önüne alındığında, Chef Seasons'ın bu alandaki inovatif yaklaşımı dikkat çekecek.
Asya Pazarında Güçlü Bir Adım
Gıda inovasyonu ve özgün lezzetleriyle uluslararası pazarda büyümesini sürdüren Chef Seasons, FOODEX Japan 2025 ile Japonya ve Asya pazarındaki iş birliklerini genişletmeyi hedefliyor. Yüksek kaliteli hammaddeler ve yenilikçi tarifler ile global mutfak kültürüne katkı sağlamayı amaçlayan marka, distribütörler ve iş ortaklarıyla yeni anlaşmalara imza atmaya hazırlanıyor.
Chef Seasons'ın benzersiz lezzetlerini deneyimlemek ve markanın yenilikçi yaklaşımını keşfetmek için FOODEX Japan 2025'teki standımızda buluşalım!
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Sabancı Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Güler Sabancı, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla "Geleceğini Kuran Genç Kadınlar" projesinin İzmir'de sürdürülen çalışmaları kapsamında İzmir Büyükşehir Belediyesi Meslek Fabrikası'nda genç kadınlarla buluştu.
Sabancı Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Güler Sabancı, "Geleceğini Kuran Genç Kadınlar" projesi kapsamında İzmir'deki genç kadınlarla bir araya geldi. İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin meslek edindirme kurslarının verildiği Meslek Fabrikası'nda devam eden barista ve işe başvuru becerileri eğitimlerini yakından inceleyen Güler Sabancı, faydalanıcıların hikayelerini dinledi. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay'ın katılımıyla gerçekleştirilen buluşmada, bugüne kadar düzenlenen eğitimlere katılan kadınların yanı sıra mentor ve mentiler de deneyimlerini paylaşma fırsatı buldu.
"Genç kadınların eğitimde, istihdamda ve sosyal hayatta aktif rol alması, sadece bireylerin değil, tüm toplumun gelişimine katkı sağlar"
Ziyaret sırasında değerlendirmede bulunan Sabancı Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Güler Sabancı, 50 yıldan fazla süredir toplumsal gelişime katkı sağlayan projeleri hayata geçiren Sabancı Vakfı'nın özellikle kadınlar ve kız çocuklarının fırsatlardan eşit şekilde yararlanması için önemli çalışmalar gerçekleştirdiğini belirtti. Güler Sabancı sözlerine şöyle devam etti: "NEET sorunu, ülkemizin göz ardı edemeyeceğimiz bir problemi. Bu meseleyi her sorun gibi kararlılıkla ve sürdürülebilir çözümlerle aşabiliriz. Genç kadınların eğitimde, istihdamda ve sosyal hayatta aktif rol alması, sadece bireylerin değil, tüm toplumun gelişimine katkı sağlar. Bu kapsamda, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ve Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı'nın güç birliğinde 2022 yılında hayata geçirdiğimiz ve 3 yılda önemli bir yol kat ettiğimiz Geleceğini Kuran Genç Kadınlar projesi de genç kadınların ekonomik ve toplumsal hayata katılımını artırmayı hedefleyen çok önemli bir projemiz. Biz bu projeye başlarken yürüttüğümüz saha araştırmasında ne eğitimde ne istihdamda yer alan (NEET) genç kadınlar sorununun ülkemizin büyük meselelerinden biri olduğunu gördük. Projeye başladığımız yıl, ülkemizde NEET kadın oranı yüzde 50,5; sayı ise 3.5 milyondu. Sabancı Vakfı'ndaki saha tecrübemizden hareketle bu sorun alanına mercek tutmak istedik. 2006 yılında 'Birleşmiş Milletler Kadınların ve Kız Çocuklarının İnsan Haklarının Korunması ve Geliştirilmesi Ortak Programı'nı yürüttüğümüz dönemde ülkemizin 17 farklı noktasına ulaşarak çok kıymetli kazanımlar sağladık. Yerel düzeyde toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması, kadınlar ve kız çocuklarının haklarının güçlendirilmesi amacını taşıyan bu program, toplamda 350 bin kişiye ulaştı. 10 yıl süren bu başarılı girişim sonucunda etkinin gücünü gördük. İşte biz bu yüzden sahada olmayı önemsiyor; yaptığımız işlerin hepsinde sahadan güç alarak kararlılıkla ilerliyoruz."
"Ellerinizi her zaman en yükseğe kaldırmaktan korkmayın"
Güler Sabancı, Geleceğini Kuran Genç Kadınlar projesinin başarısının, projeyi ne kadar çok tanıtıp iş dünyasını öğrenmeye ve çalışmaya istekli kadınlarla buluşturabilmeye bağlı olduğunu vurguladı. İlk fazın cesaret verici ve başarılı sonuçlar ortaya koyduğunu belirterek, ülke genelinde 6 bin kadının "Ben de varım, buradayım" diyerek bu sürece dahil olmasının kendisini çok mutlu eden gelişmelerden biri olduğunu söyledi. Ancak daha fazla kadının katılımına ihtiyaç duyulduğunu ifade eden Sabancı, "Ellerinizi her zaman en yükseğe kaldırmaktan korkmayın" diyerek Türkiye'nin bu alandaki OECD verilerine göre en alt sıralarda yer almasının ülkemize yakışmadığını dile getirdi. Bu durumu hep birlikte değiştirebileceğimizi belirtirken, "Sadece istemek yetmez harekete geçin, çalışmayı sevin ve yaptığınız işi sevin. Sizlerin başarısı diğer kadınlara örnek olacak, cesaret verecek." dedi.
Geleceğini Kuran Genç Kadınlar projesi aracılığıyla böylesine büyük bir problemi gündeme taşıdıklarını ve sahada yeni deneyimler elde ettiklerinin altını çizen Güler Sabancı sözlerini şöyle sürdürdü: "Ne mutlu ki 3 yıllık ilk fazını tamamladığımız projemiz sayesinde, ülkemizin dört bir köşesinde 6 bine yakın NEET genç kadına ulaştık. 800'den fazla genç kadın iş hayatına katıldı. İzmir de projemizin pilot illerinden biriydi ve burada pek çok farklı alanda mesleki beceri eğitimlerinin yanı sıra psikososyal destek ve güçlenme eğitimleri gerçekleştirdik. Yerel yönetimler gibi etki ortaklarımızın rolü burada hiç şüphesiz ki projenin bugünlere gelmesinde çok kıymetliydi. İlk adımında kapsamlı saha araştırmalarıyla NEET genç kadınların sorun ve ihtiyaçlarına odaklanarak mesleki eğitimler ve hak temelli güçlenme eğitimleri ile mentorluk ve hibe programı, iş, staj, eğitim ve girişim desteği fırsatlarına kolay erişim sağlayan Fırsatlar Haritası gibi pek çok faaliyeti hayata geçirdik. 50 yılı aşkın bilgi birikimine sahip Vakfımızda, önümüzdeki dönemde daha fazla kadına ulaşmak ve onların hayatlarına dokunmak için çalışmalarımıza hız kesmeden devam edeceğiz."
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
KAGİDER ve Sanofi Türkiye, "Geleceğin Kadın Liderleri" Programını ve Etki Analiz Sonuçlarını Birleşmiş Milletler'de Paylaştı
" KAGİDER ve Sanofi Türkiye, Birleşmiş Milletler (BM) 69. Kadının Statüsü Komisyonu (CSW69) kapsamında New York'ta "Sürdürülebilir Bir Dünya İçin Geleceğin Kadın Liderleri" başlıklı bir yan etkinlik düzenledi.
" T.C. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş'ın onur konuğu olarak katıldığı etkinlik uluslararası katılımcılardan yoğun ilgi gördü.
" Panelde, 15 yıldır devam eden "Geleceğin Kadın Liderleri" programı KSK toplantılarının ana teması Pekin+30 kapsamında örnek model olarak sunuldu.
Kadın girişimciliğini destekleyerek kadınların ekonomik hayatta güçlenmesini amaçlayan Türkiye Kadın Girişimciler Derneği (KAGİDER), BM Kadının Statüsü Komisyonu toplantıları kapsamında New York'ta önemli bir etkinliğe Sanofi Türkiye ile ev sahipliği yaptı. 11 Mart 2025'te gerçekleştirilen etkinlikte, genç kadınların iş dünyasında daha güçlü bir yer edinmesi için yürütülen çalışmalar ele alındı. KAGİDER ve Sanofi Türkiye iş birliğiyle 15 yıldır sürdürülen "Geleceğin Kadın Liderleri" programının etkileri ve kazanımlarının da paylaşıldığı etkinliğin onur konuğu ise T.C. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş oldu.
Etkinliğin ana tema konuşmacıları BM Kadın Birimi Orta Avrupa ve Asya Direktörü Belen Sanz Luque ve Avrupa Ekonomik ve Sosyal Komite Başkanı Oliver Röpke'ydi. Panelin moderatörlüğünü KAGİDER Başkan Yardımcısı Şila Gök üstlenirken, KAGİDER Yönetim Kurulu Üyesi Kıvılcım Pınar Kocabıyık, Sanofi Türkiye Kurumsal İletişim Direktörü Pınar Kaya, Sanofi Avrasya Bölgesi İnsan ve Kültür Direktörü Raziye Baysal ve Geleceğin Kadın Liderleri 2014 yılı mezunu Meltem Dere Kartal panelist olarak yer aldı.
Etkinlikte bir konuşma gerçekleştiren T.C. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, "Kadınların gücü, sürdürülebilir bir geleceğin temel taşıdır. Kadınların karar alma mekanizmalarına eşit katılımı ve liderliği yönünde atılan her adım, küresel ekonomik refaha şüphesiz katkı sağlayacaktır. Bu bağlamda, kadınların liderlik ve karar alma süreçlerinde sürdürülebilir ilerlemesinin, dünya çapında daha sağlıklı, dengeli ve uzun vadeli bir gelecek için temel olduğuna inanıyoruz" ifadelerini kullandı.
"Kadınların Ekonomik Güçlenmesi, Sürdürülebilir Bir Dünya İçin Temel Şart"
KAGİDER Yönetim Kurulu Başkanı Esra Bezircioğlu, 2011 yılından bu yana BM ECOSOC Özel Danışmanlık Statüsü'ne sahip olan KAGİDER'in, 2012'den itibaren BM Kadının Statüsü Komisyonu (CSW) toplantılarında Türkiye'de hayata geçirilen başarılı projeleri uluslararası alana taşıdığını belirtti. Kadınların iş hayatına güçlü bir başlangıç yapmalarını destekleyen ve iş dünyasında daha güçlü bir yer edinmelerine yardımcı olan "Geleceğin Kadın Liderleri" programını BM'ye taşıdıklarını vurgulayan Bezircioğlu, proje için iş birliği yaptıkları Sanofi Türkiye'ye ve katkılarından dolayı BM Kadın Birimi'ne teşekkür etti.
Konuşmasında, KAGİDER'in kadın girişimciliği, kadınların ekonomik güçlenme ve sürdürülebilirlik konusundaki çalışmalarına değinen Bezircioğlu, programın etkilerine ilişkin şu ifadeleri kullandı: "İş hayatına güçlü başlangıç yapan kadınlar, yalnızca kendi kariyerlerini inşa etmekle kalmaz, aynı zamanda çevrelerindeki kadınlara da ilham verir ve onlara yol gösterir. Bu anlayışla 15 yıl önce başlattığımız ''Geleceğin Kadın Liderleri'' programıyla genç kadınların iş dünyasında sağlam bir yer edinmelerini sağlamak için somut çözümler üretmeye devam ediyoruz. Kadınların ekonomik olarak güçlenmesi, sürdürülebilir bir dünya inşa etmenin temel taşlarından biridir. 22 yıllık bir sivil toplum kuruluşu olarak, kadınların ekonomiye katılımını arttırmaya ve özellikle girişimcilik yoluyla güçlenmelerini sağlamaya yönelik birçok proje hayata geçirdik. KAGİDER Sürdürülebilirlik Raporu 2024 ile bu taahhüdümüzü somut verilerle ortaya koyuyoruz. Bugüne kadar 162 kurum ile 80 projeyi hayata geçirerek doğrudan 170.000 kadına ulaştık. "Geleceğin Kadın Liderleri" programımız fırsat eşitliği, ekonomik büyüme, eğitim ve çevresel sorumluluk gibi alanları kapsıyor; böylece 17 Sürdürülebilir Kalkınma Amacı'nın 9'una doğrudan katkı sağlıyoruz'' dedi.
Birleşmiş Milletler etkinliğinde konuşan Sanofi Türkiye Kurumsal İletişim Direktörü Pınar Kaya ise cinsiyet eşitsizliğinin dünyada ve Türkiye'de hem sosyal hem ekonomik sorunların başında geldiğinin altını çizerek "Dünya Ekonomik Forumu'nun 2024 Küresel Cinsiyet Uçurumu Raporu'na göre, dünyada cinsiyet eşitliğine ulaşmak için 134 yıl daha gerekiyor. Yolumuz uzun, bugün atacağımız adımlar geleceği şekillendirecek. Sanofi olarak, güçlü kurumsal sosyal sorumluluk politikamız her zaman küresel stratejimizin merkezinde yer aldı. Çeşitliliğe verdiğimiz önemin ve toplumsal sorumluluk bilincimizin en güzel örneklerinden biri ise KAGİDER ile 15 yıldır uyum içinde yürüttüğümüz Geleceğin Kadın Liderleri projesi. Bu proje sayesinde Türkiye'nin dört bir yanında, geleceğe yön verecek genç kadın liderlerin yetişmesine katkıda bulunmaktan gurur duyuyoruz. Mezunlarımızın %92'si kariyer hayatlarına başarıyla devam ederken, %22'si üst düzey pozisyonlarda görev alıyor. Sosyal Etki Analizi sonuçları da bu başarının altını çiziyor: Geleceğin Kadın Liderleri'ne yapılan her yatırım, topluma 6 kat değer olarak geri dönüyor. Bu güçlü etki ve başarı tablosu, bizim için büyük bir gurur kaynağı" dedi.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
HONOR MWC 2025'e ALPHA PLAN ile Damga Vurdu
Yapay Zeka İnovasyonları ve Ürünleriyle 50'den Fazla Medya Ödülü Kazandı
Küresel teknoloji markası HONOR, MWC 2025'te tanıttığı HONOR ALPHA PLAN ile teknoloji dünyasında yeni bir çağ başlattı. Bu stratejik vizyon, markanın yalnızca bir akıllı telefon üreticisi olmanın ötesine geçerek, küresel çapta lider bir yapay zeka cihaz ekosistemi şirketine dönüşümünü hedefliyor.
HONOR'un bu büyük duyurusu, sektör uzmanları ve küresel medya tarafından büyük bir ilgiyle karşılandı. Yenilikçi yapay zeka teknolojileri ve çığır açan ürünleri sayesinde 50'den fazla prestijli medya ödülü kazanan HONOR, inovasyon ve teknolojik mükemmeliyet yolculuğunda yeni bir dönemin kapılarını aralıyor.
HONOR'dan Yapay Zeka Devrimi: 10 Milyar Dolarlık Büyük Yatırım!
HONOR CEO'su James Li, yapay zekâ çağının dönüştürücü gücünü vurgulayarak, insan potansiyelini en üst seviyeye çıkaran, açık ve değer paylaşımına dayalı bir ekosistem inşa etmek için sektöre güçlü bir iş birliği çağrısında bulundu. Bu vizyon doğrultusunda HONOR, 10 milyar ABD dolarını aşan dev bir yapay zekâ yatırım planını hayata geçireceğini duyurdu. Şirket, yalnızca teknoloji üretmekle kalmayıp, yapay zekayı herkes için erişilebilir ve faydalı hale getirmeyi hedefliyor. Ayrıca HONOR, Magic Serisi kullanıcıları için AB pazarında yedi yıl boyunca Android işletim sistemi ve güvenlik güncellemeleri sunma taahhüdü vererek, uzun vadeli kullanıcı deneyimine verdiği önemi bir kez daha ortaya koydu.
HONOR ALPHA PLAN MWC'de Yoğun İlgi Gördü
HONOR'un yeni stratejisi, 10 milyar dolarlık yapay zeka yatırımı, Google iş birliği, yapay zeka destekli ekosistem ürünleri ve uzun vadeli yazılım güncelleme politikaları ile fuarın en çok konuşulan konularından biri oldu. MWC 2025'e katılan İspanya Kralı VI. Felipe, özellikle HONOR'un Yapay Zeka Destekli Derin Sahtekârlık (Deepfake) Tespit Teknolojisi'ne büyük ilgi gösterdi.
Kral Felipe, HONOR'un sahtekârlık tespitine yönelik Ar-Ge çalışmalarını takdir ederek, bu teknolojinin kullanıcıları dijital tehditlere karşı koruma konusundaki kritik rolüne dikkat çekti. Yapay zeka filtreleriyle giderek artan kimlik sahtekârlığı ve çevrimiçi dolandırıcılık gibi küresel sorunlara çözüm sunan HONOR'un inovasyonları, hem sektör profesyonelleri hem de medya tarafından büyük ilgiyle karşılandı.
HONOR, MWC 2025'te 50'den Fazla Medya Ödülü Kazandı
HONOR, yapay zeka inovasyonları ve üstün ürünleriyle MWC 2025'te 50'den fazla medya ödülüne layık görüldü.
HONOR Watch 5 Ultra modeli yayınlar tarafından MWC 2025'in "En İyi Akıllı Saati" olarak nitelendirildi. Model, fiyat-performans oranı, sistem bağımsız uyumluluğu, etkileyici pil ömrü, titanium kasası, 1.5 inç AMOLED ekranı ve 15 gün süren pil ömrü ile öne çıkıyor.
HONOR Pad V9, olağanüstü tasarımı ve performansıyla büyük takdir topladı. Ekran kalitesi, uzun pil ömrü ve yapay zeka destekli kullanıcı arayüzüyle iPad'e rakip olarak değerlendirildi.
HONOR Earbuds Open ise benzersiz açık tasarımı ve ses kalitesiyle olumlu yorumlar aldı. Earbuds Open, istisnai ses kalitesi, çoğu rakibinden daha zengin bass performansı, aktif gürültü engelleme, yapay zeka destekli canlı çeviri ve ince, taşınabilir tasarımı ile öne çıkıyor.
Son olarak HONOR MagicBook Pro 14, şık tasarımı ve performans yetenekleriyle dikkat çekiyor.
Teknoloji yayınları renk doğruluğu yüksek OLED ekranını ve iki farklı Intel işlemci seçeneğini öne çıkararak, yüksek kaliteli görseller ve işlem gücü arayan profesyoneller için iyi bir seçenek olduğunu vurguluyor.
HONOR'un en son gelişmeleri ve ürünleri hakkında daha fazla bilgi için lütfen şu adresi ziyaret edin: https://www.honor.com/tr/
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Türkiye'nin enerji dönüşümüne öncülük eden lider elektrik dağıtım, perakende satış ve müşteri çözümleri şirketi Enerjisa Enerji, 2010 yılından bu yana sürdürdüğü uluslararası ödüllü sosyal sorumluluk projesi "Enerjimi Koruyorum" ile enerji verimliliği ve tasarruf bilincini çocuklara kazandırmaya devam ediyor. Son yapılan Sosyal Getiri Yatırım (SROI) analizi, projeye yapılan her 1 TL'lik yatırımın 3.17 TL'lik sosyal değer yarattığını ortaya koydu.
Enerjisa Enerji, "Herkes için daha iyi bir gelecek" vizyonuyla enerji verimliliği ve tasarruf bilincini çocuklara aşılıyor. Şirket, "Enerjimi Koruyorum" projesini 14 yıldır başarıyla sürdürüyor ve bu süreçte, Enerjisa Enerji bünyesindeki perakende satış ve müşteri çözümleri şirketleri ile elektrik dağıtım şirketleri Başkent EDAŞ, Ayedaş ve Toroslar EDAŞ'ın hizmet verdiği şehirler başta olmak üzere, tüm Türkiye'ye yaygınlaştırıyor.
Projenin sosyal değeri belirlendi
Proje kapsamında bugüne kadar 16 ilde 750 okulda 360 binden fazla öğrenciye ulaşıldı. Son olarak gerçekleştirilen ve projeden faydalanan paydaşların deneyimlediği değişimleri ölçümlemeyi amaçlayan SROI analizi, projeye yapılan her 1 TL'lik yatırımın 3,17 TL'lik sosyal değer sağladığını gösterdi. Bu kapsamda, Enerjimi Koruyorum projesi çerçevesinde enerji tasarrufu ve çevre bilincinin gelişmesi, tiyatro ve sanat yoluyla öğrenme, araştırma ve bilgi edinme alışkanlığının kazanılması gibi olumlu değişimler tespit edildi.
Hedef: 500 bin çocuğa enerji tasarrufu eğitimi
Kurumsal sosyal sorumluluk ve toplumsal yatırımların Enerjisa Enerji'nin sürdürülebilirlik anlayışının vazgeçilmez bir parçası olduğunu vurgulayan Enerjisa Enerji Sürdürülebilirlik ve Kurumsal Yetkinlikler Bölüm Başkanı Ebru Taşcıoğlu, proje hakkında şunları söyledi: "Enerji verimliliği ve sürdürülebilir bir dünya artık eğitim müfredatlarının da önemli bir parçası haline geldi. 'Enerjimi Koruyorum' projemizle, çocuklarımıza sadece tasarruf bilinci kazandırmakla kalmıyor, onların günlük hayatlarında uygulayabilecekleri pratik bilgiler sunuyoruz. Örneğin, basit ama etkili yöntemlerle evde nasıl daha az enerji tüketilebileceğini öğretiyoruz. Aynı zamanda bu eğitimler, çocuklar aracılığıyla ebeveynlere de ulaşıyor. Bugüne kadar 360 binden fazla çocuğa ulaştık, hedefimiz ise 500 bin çocuğa enerji tasarrufunu öğretmek. Ebeveynler için de çocuklarıyla birlikte enerji verimliliği konusunda bilinçlenmelerine destek olacak yeni dijital içerikler üzerinde çalışıyoruz."
Taşcıoğlu, projenin sadece enerji tasarrufu bilinci kazandırmakla kalmadığını, aynı zamanda çocukların sosyal ve kültürel gelişimlerine de katkı sunduğunu belirtti. Taşçıoğlu 'Küsmesin Yıldızlar' tiyatro gösterisi ve 'Daha İyi Bir Gelecek' öykü yarışması, çocukların hem enerji tasarrufu konusundaki farkındalıklarını artırıyor hem de yaratıcı düşünme becerilerini destekliyor" dedi.
Enerjimi Koruyorum'un 15.yılında, dijital içeriklerle güçlendirilmiş yeni projeler hayata geçirilecek. Enerjisa Enerji, sürdürülebilir bir gelecek için enerji verimliliği bilincini yaygınlaştırmaya ve daha fazla çocuğa ulaşmaya kararlılıkla devam edecek
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan İnşaat Maliyet Endeksi geçen yıla göre %26,61 arttı. Yüksek artışın büyük oranda ocak ayındaki işçilik maliyetleri kaynaklı olduğunu belirten Denge Değerleme Genel Müdür Yardımcısı Ahmet Arslan, "Son bir yıllık verilere bakıldığında inşaat maliyetlerinin hem enflasyonun hem de konut fiyatlarının altında seyir izlediği görülmektedir." dedi. Geçtiğimiz yıl konut yatırımcısının reel anlamda zarar ettiğini belirten Arslan, piyasayı yönlendiren ana dinamiğin sosyal amaçlı konut üretimi ve üretim hızı olacağına vurgu yaptı.
TÜİK verilerine göre İnşaat Maliyet Endeksi, 2025 yılının ocak ayında bir önceki yılın aynı dönemine göre %9,10 arttı; aynı ayına göre artış %26,61'lik olarak kayda geçti. İşçilik endeksi ise önceki aya göre %23,58, bir önceki yılın aynı ayına göre ise %34,37 yükseldi.
Verileri yorumlayan Denge Değerleme Genel Müdür Yardımcısı Ahmet Arslan, "Bugün TÜİK tarafından açıklanan İnşaat Maliyet Endeksi, yılın ilk ayında işçilik maliyetindeki artış sebebiyle yüksek artış gösterdi. Ancak son bir yıllık verilere bakıldığında hem enflasyonun hem de konut fiyatlarının altında seyir izlediği görülmektedir." dedi.
Konut Yatırımcısı İçin 2024 Zarar Yılı Oldu
Geçtiğimiz yılın konut yatırımcıları için olumlu geçmediğini belirten Arslan, sözlerine şöyle devam etti:
"Bir yıl önce konuta yatırım yapanlar, değer artışına rağmen reel anlamda zarar etmiştir. İki yıl veya öncesinde konuta yatırım yapanlar içinse tam tersi söz konusu; reel anlamda kar etmişlerdir.
Günümüzde yatırım amaçlı konut alımlarından ziyade konut piyasasını yönlendirecek ana dinamik sosyal amaçlı konut üretim ve üretim hızı olacaktır.
İnşaat yapımı, resmi izinlerin alınıp inşaatın tamamlanma süresi ülkemizde ortalama iki yıl sürmektedir. Halihazırda konut arzı, ihtiyacı karşılayacak düzeye ulaşamamıştır. Geleceğe yönelik stratejilerini ve fizibilite çalışmalarını yapan özellikle sosyal/ekonomik konut üreten müteahhit/geliştiriciler için keyifli iki yıl gözüküyor."
Deprem Konutlarının Tamamlanması İşçilik Maliyetlerine Yansıyacak
İşçilik maliyetlerinin deprem bölgesinde hali hazırda yoğun bir biçimde devam eden konut inşaatlarından etkilendiğini hatırlatan Arslan, "Deprem konutlarında tamamlanma oranı arttıkça işçilik maliyetlerindeki artışın yavaşladığını göreceğiz. Enflasyon oranındaki düşüş devam ederken konut kredi faiz oranlarının da benzer bir seyir izleyeceğini söyleyebiliriz." açıklamalarında bulundu.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Her adımında Türk tarımına değer katmayı ve çiftçilerin yanında olmayı önceliklendiren Yanmar Turkey'nin Türkiye Distribütörlüğünü üstlendiği LS Traktör, İzmir'de düzenlenen 20. AGROEXPO Uluslararası Tarım ve Hayvancılık Fuarı'nda yenilenen teknolojisi ve modern tasarımlarıyla büyük ilgi gördü.
Japon devi Yanmar'ın ülkemizdeki tam iştiraki olarak faaliyet gösteren Yanmar Turkey, İzmir'de bu yıl 20'ncisi düzenlenen AGROEXPO Uluslararası Tarım ve Hayvancılık Fuarı'nda, 2025 yılı itibarıyla Türkiye distribütörlüğünü üstlendiği LS Traktör modellerini görücüye çıkarttı.
Yanmar Turkey Tarım İş Kolu ve İş Geliştirme Direktörü Murat Balkan Kanbir, LS Traktör modellerini yenilenen teknolojisi, güçlü performansı ve modern tasarımlarıyla fuarda büyük ilgi gördüğünü belirterek, "Türk çiftçisi LS markasını zaten uzun yıllardır yakından tanıyor. Uzun zamandır çiftçilerimiz LS traktörü bizlerden talep ediyordu. Çiftçilerimizin LS traktörlerine olan güveni ile heyecanına kayıtsız kalmadık ve Dünya'da ilk kez Yanmar çatısı altında LS traktörün satışını üstlendik. Çiftçilerimizin bu heyecanı bizim için en büyük motivasyon kaynağı oldu. Yeni nesil teknolojilerimizle artık çok daha dikkat çekici ve verimli çözümler sunuyoruz." dedi.
LS Traktör, Türkiye Pazarında Güçlü Bir Yer Edinmeyi Hedefliyor
LS Traktör'ün uzun yıllardır ABD'de genel müşteri memnuniyeti, ürün ve yedek parça bulunabilirliği açısından "Amerika'nın en iyi traktör markası" olarak seçildiğini belirten Kanbir, şöyle devam etti: "Türkiye, dünyanın 4. büyük pazarı, hedefimiz bu noktada Türkiye pazarında güçlü bir yer edinmek olacak. LS markasını Türkiye genelindeki çiftçilerimiz ve bayilerimizle en etkili ve güçlü şekilde buluşturmayı amaçlıyoruz. Bu süreçte, hem çiftçilerimizin ihtiyaçlarını en iyi şekilde karşılamak hem de bayilerimize güçlü bir iş ortaklığı sunmak adına kapsamlı hazırlık yapıyoruz. LS Traktörlerin üstün teknoloji, dayanıklılık ve performans özelliklerini 2025 yılı itibarıyla, farklı ihtiyaçlara hitap eden 10 farklı modelle Türkiye'nin dört bir yanındaki çiftçilerimizle buluşturacağız."
Yoğun bayilik talepleri geldi
Tüm ürünlerde verimli bir fuar dönemi geçirdiklerini vurgulayan Kanbir, "İç pazarda birçok bayi adayıyla el sıkıştık ve Türkiye'nin bir çok noktasından yoğun bayilik talepleri aldık. Yanmar Turkey bünyesinde sergilediğimiz Solis, Yanmar, LS markalı traktörlerimiz ve YTAgri ekipmanlarımız hem Türk çiftçileri hem de ihracat yaptığımız ülkelerden gelen ziyaretçiler tarafından büyük ilgi gördü. Yenilikçi teknolojilerimiz, dayanıklılığımız ve verimliliğe odaklı çözümlerimizle fuar boyunca yoğun bir ilgiyle karşılaştık. Türk çiftçisinin ihtiyaçlarına yönelik sunduğumuz ürünler, geniş ürün gamımız ve güçlü satış sonrası hizmetlerimizle fuardan oldukça memnun ayrıldık. Aynı zamanda ihracat pazarlarımızdan gelen talepler de bizim için son derece motive ediciydi. AGROEXPO, markalarımızın gücünü bir kez daha gözler önüne seren verimli bir fuar oldu." diye konuştu.
Her ihtiyaca göre traktör var
Yanmar Turkey'nin bu yıl satışına başlayacağı LS traktör portföyündeki, XJ, MT3 serisi 35-60 beygir aralığındaki modeller, özellikle küçük ve dar alanlarda çalışan çiftçilerin ihtiyacına cevap verebilecek şekilde geliştirildi. Çok yönlü ve konforlu traktörlerin çiftçilerin büyük beğenisini kazanacağı tahmin ediliyor. 60-100 beygir aralığında olan XU, MT5 ve MT7 serisi traktörler ise orta ve büyük ölçekli işletmeleri olan çiftçilere hitap ediyor. Bu traktörler, dayanıklı yapısının yanı sıra konforu üst seviyeye çıkaran premium özelliklerle öne çıkıyor. Yanmar Turkey, 2025 Nisan - Mayıs döneminde yapacağı lansmana özel kampanyalarla da LS Traktörleri çiftçilerle daha uygun şartlarda buluşturmayı planlıyor.
Çiftçilerin yeni gözdesi: Yanmar YH700M biçerdöver
Yanmar Turkey, LS Traktörlerin yanı sıra Yanmar YH700M biçerdöveriyle de çiftçilerin büyük beğenisini topladı. Yeni nesil YH serisi biçerdöver, Yanmar markalı 70-100 Beygir gücünde Euro 5 motoruyla çevre dostu teknolojiyi ve üstün performansı bir araya getiriyor. Arpa, buğday, çeltik ve mısır gibi ürünlerde, farklı hasat tablaları sayesinde maksimum verim sunuyor. Klimalı kabiniyle uzun saatler boyunca rahat bir çalışma ortamı sağlıyor. Paletli tasarımı, çamurlu ve ıslak zeminlerde kesintisiz çalışabiliyor. Bağımsız hareket eden paletler, tank dönüşü kabiliyetiyle tarla kenarlarında zahmetsiz manevralar yapmayı sağlıyor. Yerden yükseklik ayarıyla eğimli arazilerde bile arazi yapısına uygun olarak makinenin en uygun konumlandırmayı sağlayarak üstün performans sunuyor. Yanmar YH700M, 3.500 kiloluk kompakt ağırlığı sayesinde yakıt tüketimini minimumda tutarken, küçük alanlarda, hızlı ve etkili hasat kabiliyetiyle çiftçilerin işlerini kolaylaştırıyor.
Yanmar Turkey, fuara ayrıca her geçen gün daha fazla çiftçinin beğenisini kazanan Solis ve Yanmar traktörleri ile YTAgri tarım ekipmanlarıyla katıldı. Segmentinde %80 üzerinde pazar payı ile pazar lideri olan Solis 26'nın yanı sıra Solis 50, 60, 75 ve 90, Yanmar YM 347 ve 359, YTAgri ekipmanlar ve otomatik dümenleme gibi öne çıkan ürünleri ziyaretçilerin ilgi odağı oldu.
Siparişleriniz sadece "1 saat" içerisinde hesabınızda.
Siparişlerinizin gönderimi, aynı gün içerisinde yapılır.
256-bit şifreleme ve 3D Secure ile güvenli ödeme.
Ürünlerimizin tümü sertifikalı ve orijinaldir.