Tüm Alışverişlerinizde Kargo Bedava.
Sepetiniz Boş
Görünüşe göre henüz seçim yapmamışsınAlışverişe Başla
ürün bulundu.
Altın ve Dolara yön veren güncel finans haberlerini kaçırma...
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Cevdet İnci Eğitim Vakfı’nın (İnci Vakfı) yürüttüğü, İnci Holding’in sürdürülebilirlik stratejisi kapsamında desteklediği Hasat Hibe Programı’nın üçüncü dönem başvuruları başladı. Program lisansüstü öğrencilerin, doğaya verilen hasarı onaran sürdürülebilirlik odağındaki projelerini desteklemeye devam ediyor. Başvuruların 18 Aralık 2024 tarihinde başladığı program, yenilikçi projeleri teşvik etmeyi ve bu doğrultudaki uygulamaları artırmayı amaçlıyor. Başvurular 20 Ocak 2025’te sona erecek.
İnci Vakfı, sürdürülebilirlik stratejisiyle uyumlu olarak bu sene üçüncüsünü düzenlediği “Hasat Hibe Programı”yla lisansüstü öğrencilerin doğaya verilen hasarı teknolojik çözümlerle onaran Hava, Su ve Toprak odağındaki sürdürülebilirlik ile ilişkili projelerini desteklemeye devam ediyor. III. Hasat Hibe Programının temaları arasında Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Amaçlarından 11.Sürüdürülebilir Şehirler ve Topluluklar, 12.Sorumlu Üretim ve Tüketim ve 13.İklim Eylemi Amaçları yer alıyor.
Belirlenen temalar, kaynakların etkili bir şekilde kullanılarak çevreye zarar vermeyen üretim ve tüketim modellerinin geliştirilmesini içeriyor. Ayrıca, tasarımdan üretim süreçlerine kadar sürdürülebilir ve teknolojik uygulamaların entegrasyonunu kapsıyor. Yenilikçi ve sürdürülebilir projeler geliştiren lisansüstü düzeyindeki öğrenciler, bu program sayesinde projelerini daha geniş kitlelere ulaştırma fırsatı buluyor.
Başvurular 20 Ocak 2025’e Kadar Devam Ediyor
Hasat Hibe Programı'na başvurular 18 Aralık-20 Ocak tarihleri arasında www.incivakfi.org web sitesinde yer alan başvuru bağlantısı üzerinden alınıyor. Başvurular, öncelikle alanında uzman ve akademisyen jüri üyelerinden oluşan ön jüri tarafından değerlendirilecek ve ardından programa katılmaya hak kazananlar eğitim ve mentorluk sürecinde dahil edilecekler.
Sürdürülebilirlik Projelerine Hibe ve Geliştirici Destekler
Jüri değerlendirmelerinin ardından program kapsamında seçilen projelere toplamda 1 milyon TL’den fazla hibe desteği sağlanacak. Katılımcılara hibe, mentorluk ve eğitim desteğinin yanı sıra iş birliği yapılan kurumların desteğiyle güçlü destekler sunulacak. İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları arasında yer alan “Sürdürülebilir Şehirler ve Topluluklar” ile uyumlu bir projeye özel ödül verilecek. Ayrıca bir projeye Erdem Kaya Patent tarafından patent desteği, bir projeye Bermuda Agency tarafından 6 ay boyunca sosyal medya danışmanlığı, tüm projelere ReSkills Training tarafından girişim / liderlik koçluğu sunulacak. Yatırımcı ve fuar yönlendirmelerinin de sağlanacağı programda tüm bu destekler ile projelerin daha etkin bir şekilde geliştirilmesi ve sürdürülebilir bir yapıya kavuşturulması hedefleniyor.
İnci Vakfı Güç Kaynağı Ece Elbirlik Ürkmez, “Cevdet İnci Eğitim Vakfı olarak gelecek nesillere yaşanılabilir bir dünya bırakma sorumluluğumuz ile sürdürülebilirlik stratejimize uyumlu olarak çocuklara ve gençlere yönelik faaliyetlerimizi yürütüyoruz. Doğaya verilmekte olan hasarı onarmayı amaçlayan projeler geliştiren lisansüstü öğrencilere destek olmak için yürüttüğümüz Hasat Hibe Programı’nda geçtiğimiz yıllarda yirmi projeyi destekledik. Her yıl proje sahipleriyle sürekli iletişimde kalarak, gelişim süreçlerini takip ediyoruz. Ne mutlu bize ki Hasat Hibe Programı’yla teması olan öğrenciler, bizden aldıkları hibe haricinde TÜBİTAK, TÜSİAD ve ulusal, uluslararası girişimcilik ekosisteminin yatırımcılarından farklı destekler ve ödüller alarak projelerini geliştirmeye devam ettiler. Öğrencilerden aldığımız geri bildirimlerle, bu yıl program desteklerimizi daha da genişleterek sosyal medya danışmanlığı, girişim / liderlik koçluğu, fuar yönlendirmeleri gibi başlıkları da sürece dahil ettik. Programımızın etkisinin ve destekçilerinin arttığını görmekten mutluluk duyuyoruz. Bizimle gençleri destekleyen tüm paydaşlarımıza teşekkür ederiz.” dedi.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
KOBİ’lerin hızla dijitalleşmesi gerektiğini belirten DİA Yazılım Genel Müdürü Suha Onay, yazılım sektörünün büyümesine yapay zekanın katkı sağladığını, yapay zekanın da bulut teknolojisiyle daha da hızlı büyüyeceğini açıkladı.
Yapay zekanın hemen hemen her sektörde kullanılmaya başlandığını ancak halen emekleme döneminde olduğunu belirten DİA Yazılım Genel Müdürü Suha Onay, “Önümüzde en az on yılımız daha var. On yıl sonra yapay zekanın meyvelerini toplamaya çalışacağımız bir dönem olacak. Hali hazırda insan kadar düşünebilen, soyut zekaya sahip bir yapay zeka gelişmedi ancak çalışmalar buraya doğru gidecek.” dedi.
Yapay zekanın tüm dünyaya hizmet veren platformlar haline gelebilmesinin arka planında bulut bilişim teknolojisinin yattığını belirten Onay, “Günümüzde bireysel ya da kurumsal fark etmeksizin her kullanıcı ve şirket bulut teknolojisinden faydalanmaya başladı. Bulut teknolojileri, kurumların iş yüklerini buluta taşımasını ve her yerden erişilebilir olmasını sağlıyor. KOBİ’lerimizin büyüyebilmesi ve kârlı yatırımlar yapabilmesi için şirketlerini iyi yönetebilmeleri gerekiyor. İşletmeler hangi sektörde yer alıyorsa alsın, sektörel bazı rakamlar ve kilit performans göstergeleri var. Bu takip için de dijitalleşmek gerekiyor.” dedi.
Günümüzde tüm sektörlerin yazılımsız ayakta kalamadıklarına değinen Onay, “Yazılım sektörünün büyümesine yapay zeka katkı sağlayacak ama yapay zekanın gelişmesine de yazılım katkı sağlayacak. Çünkü yapay zekayı geliştiren de sonuçta yine yazılım mühendisleri, bilgisayar mühendisleri veya farklı istatistikçiler. Yapay zeka yazılımın bir alt kümesi. Gelecek dönemde de ikisi birbirini destekleyecek şekilde devam edecek. Yine yazılım sektörü çalışanları olacak ve bu sektör büyüyecek.” diyerek sözlerini bitirdi.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Kadın girişimciliği ve toplumsal kalkınmayı destekleyen KAGİDER, doğa ile olan bağını güçlendirecek ve sürdürülebilirliği destekleyecek yeni bir projeye imza attı. Ege Orman Vakfı iş birliğiyle kurulan KAGİDER Ormanı, Gebze’de gerçekleştirilen törenle doğaya kazandırıldı. 2000 fidanın toprakla buluştuğu bu anlamlı proje, hem çevresel hem de toplumsal bir miras bırakma hedefini taşıyor.
Fidan dikim törenine KAGİDER Başkanı Esra Bezircioğlu ve Ege Orman Vakfı temsilcileri katıldı. Törende konuşan KAGİDER Başkanı Esra Bezircioğlu, sürdürülebilirlik vizyonlarının önemine ve bu projenin KAGİDER için taşıdığı anlamlı değere vurgu yaparak şunları söyledi:
‘’KAGİDER olarak, 22. yılımızı kutladığımız bu dönemde sürdürülebilirlik yolculuğumuzda bir adım daha ileriye gitmenin gururunu yaşıyoruz. Yakın zamanda yayımladığımız Sürdürülebilirlik Raporumuz, bu vizyonun somut bir göstergesi olarak büyük bir dikkat çekiyor. Raporumuzla, Birleşmiş Milletler’in Sürdürülebilir Kalkınma Amaçlarından 9’una doğrudan katkı sağladığımızı paylaşmaktan büyük mutluluk duyuyoruz. Bu katkıları hem doğaya hem de geleceğin kadın liderlerine karşı bir sorumluluk ve borç olarak görüyoruz. Doğanın kalbinde bir araya gelerek KAGİDER Ormanı’na yeni fidanlar dikmek, bizler için yalnızca bir başlangıç değil, aynı zamanda sürdürülebilir bir geleceğe olan inancımızın güçlü bir ifadesidir. Sürdürülebilirliği tüm faaliyetlerimizin merkezine koyuyoruz çünkü biliyoruz ki, sürdürülebilir bir dünya, kadınların ekonomik ve sosyal hayatta daha fazla yer almasıyla mümkün olabilir. Kadın girişimciliğini desteklerken yalnızca ekonomik büyümeyi değil, toplumsal kalkınmayı, eşitliği ve yaşanabilir bir geleceği de şekillendiriyoruz. Bugün diktiğimiz her bir fidan, geleceğe bıraktığımız kalıcı bir izdir. Bu fidanlar büyüdükçe, yalnızca doğaya nefes olmayacak, aynı zamanda bizlere sürdürülebilir bir geleceğin mümkün olduğunu hatırlatacaktır.’’
Törende ayrıca, Ege Orman Vakfı Genel Müdür Yardımcısı Yasemen Bilgili de bir konuşma yaparak, bu değerli iş birliğinden duyduğu memnuniyeti ifade etti ve KAGİDER’e bu anlamlı katkı için teşekkür etti.
KAGİDER Ormanı, sadece yeşil bir miras bırakmanın ötesinde, kadın liderliğinde sürdürülebilir bir geleceğin inşa edilmesine yönelik atılmış önemli bir adım olarak hayat buldu. Proje, KAGİDER'in çevreye olan duyarlılığını bir kez daha gözler önüne sererken, kadınların gücünü doğa ile birleştirerek daha adil, eşit ve yaşanabilir bir dünya yaratma yolundaki kararlılığını pekiştiriyor.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Boehringer Ingelheim Türkiye, insan sağlığı alanındaki liderliğini ve çalışan gelişimine verdiği desteği sürdürerek organizasyonel yapısını güçlendirmeye devam ediyor. Şirket, Spesifik & Nadir Hastalıklar İş Birim Direktörü olarak görev yapan Dr. Nilüfer Dayangaç'ı GTM & Ticari Operasyonlar Direktörü olarak atadığını duyurdu.
Nilüfer Dayangaç Kimdir?
Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi mezunu olan ve Parazitoloji ihtisasını yine aynı üniversitede tamamlayan Dr. Nilüfer Dayangaç, 2016 yılında Boehringer Ingelheim Türkiye’de göreve başladı. 2017 yılında Spesifik İş Birim Müdürü olarak atanan Dayangaç, 2018’de Spesifik Ürünler İş Birimi Direktörü pozisyonuna terfi etti. Boehringer Ingelheim Türkiye bünyesinde Spesifik ve Nadir Hastalıklar İş Birimi’nin kurulmasında ve gelişiminde liderlik eden Dayangaç, alanında önemli başarılara imza attı.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Zorluteks, Akıllı Hayat 2030 sürdürülebilirlik stratejisi kapsamında hayata geçirdiği sosyal sorumluluk projelerinden biri olan “Zorluteks Yılbaşı Pazarı”nın üçüncüsünü düzenledi. Bu yıl, Birleşmiş Milletler’in Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları (SKA)’ndan “eşitsizliklerin azaltılması” ve “sürdürülebilir şehirler ve topluluklar” konularına odaklanılan projede, yalnızca şirket çalışanlarının satın alımına sunulan ürünlerden elde edilen gelir, Hayvanları Çaresizlik ve İlgisizlikten Koruma Derneği (HAÇİKO) ve Acil İhtiyaç Projesi Vakfı (AİP)’na aktarılarak anlamlı bir dayanışma örneği sergilendi.
Zorluteks, Akıllı Hayat 2030 sürdürülebilirlik stratejisi kapsamında daha adil, daha eşitlikçi ve daha yaşanabilir bir dünya için, topluma fayda sağlayan sosyal sorumluluk projeleriyle birçok sektöre ilham olmaya devam ediyor.
Zorluteks, bu kapsamda üçüncü kez düzenlediği Zorluteks Yılbaşı Pazarı ile toplumsal fayda yaratma misyonunu bir kez daha hayata geçirdi. Zorluteks Yılbaşı Pazarı projesi, çalışanların önerisiyle doğmuş bir fikir olarak, paydaş katılımının ve bu katılımın somut aksiyonlara dönüşmesinin güçlü bir örneği olarak öne çıkıyor. Projede bu sene Birleşmiş Milletler’in Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları (SKA)’ndan “eşitsizliklerin azaltılması” ve “sürdürülebilir şehirler ve topluluklar” konularına odaklanıldı. Proje, sürdürülebilirlik odaklı toplumsal meseleleri desteklemek amacıyla gelir yaratmayı hedeflerken, çalışanların aktif katılımıyla hem şirket içi dayanışmayı güçlendiriyor hem de toplumsal fayda yaratıyor.
24 Aralık tarihinde gerçekleştirilen bu anlamlı etkinlikte, yalnızca çalışanların satın alımına sunulan numune ürünlerden elde edilen gelir, bu sene Hayvanları Çaresizlik ve İlgisizlikten Koruma Derneği (HAÇİKO) ve Acil İhtiyaç Projesi Vakfı (AİP)’na aktarıldı. Taç, Linens ve Taç Kids&Teens markalarının yer aldığı Yılbaşı Pazarı’nda, banyo ürünlerinden ev tekstiline, züccaciye gruplarından dekoratif tekstil ürünlerine kadar geniş bir ürün yelpazesi satışa sunuldu. Numune ürünlerin satışından elde edilen gelirin bir kısmı HAÇİKO’ya sahipsiz hayvanların bakım ve tedavileri için aktarılacak. Gelirin diğer kısmı ise, Acil İhtiyaç Projesi Vakfı’nın (AİP) “Anadolu Sana Geliyoruz” projesi kapsamında, Anadolu’daki ihtiyaç sahibi öğrencilere ulaştırılacak. Zorluteks’in gönüllü ekibi Kıvılcımlar hem Yılbaşı Pazarı’ndaki ürünlerin satışında da görev aldılar hem sahadaki özverili çalışmalarıyla etkinliğe katkıda bulundular hem de proje kapsamında tespit edilen ihtiyaçların büyük bir titizlikle çocuklara teslim edilmesinde de görev alacaklar.
Zorluteks, sürdürülebilirlik stratejisi doğrultusunda çalışanlarının toplumsal projelere katılımını teşvik ederken, anlamlı bir dayanışma platformu sunarak hem bu değerleri somut bir şekilde hayata geçirmeye devam ediyor hem de birçok sektöre ilham olmayı sürdürüyor.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Kurumsal Risk Yönetimi Derneği (KRYD) ve Aon'un ortaklaşa düzenlediği "Uluslararası Yatırımlarda Risk Yönetimi" toplantısı, geniş bir katılımla Aon Türkiye Merkez Ofisi'nde gerçekleştirildi. Uluslararası yatırımlarda karşılaşılan risklerin ele alındığı etkinlikte, 2025 sigorta pazarı öngörüleri, yenilikçi risk yönetimi yaklaşımları ve stratejik çözüm önerileri detaylı bir şekilde tartışıldı.
Aon Eş-CEO'su Selda Oknas Tanbay, 2024 sigorta pazarı değerlendirmelerini ve 2025 öngörülerini paylaştığı açılış konuşmasında, günümüzde risklerin gittikçe karmaşıklaştığına, sürdürülebilir bir dünya ve büyüme için veri ve analitikten yararlanılan, merkezine hem Risk hem de İnsan Sermayesini koyan yenilikçi risk yönetimi anlayışının benimsenmesinin gerekliliğine vurgu yaptı. Türk şirketlerinin özellikle son 10 yılda yurt dışı yatırımlarının hızla arttığını, artık risk yönetiminde farklı ülke kanun ve uygulamalarına uyum sağlama, farklı kültürlerdeki insanları yönetme ve global pazarın ticaret ve rekabet koşullarına uyum sağlama gibi konularda politikalar geliştirdiğini ve risk yönetiminin yerelden küresele genişlediğini aktardı. Konuşmasında, Aon'un 2024 küresel eğilim araştırma sonuçlarında iş dünyasını derinden etkileyen dört mega eğilimin ortaya çıktığına dikkat çeken Tanbay, ticaretin küresel ölçekte karmaşıklaştığını, teknolojinin dijital altyapı ihtiyacını artırdığını, iklim değişikliğinin sürdürülebilirlik odaklı çözümleri zorunlu kıldığını ve iş gücünde çalışan refahının öncelik kazandığını söyledi.
Etkinliğin moderatörlüğünü üstlenen Aon Türkiye Kurumsal Müşterilerden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Tevfik Erdengi, Türkiye'nin uluslararası yatırım perspektifindeki değişimine değindi. Konuşmasında uluslararası yatırım risk yönetiminde “Global düşün, yerel hareket et” yaklaşımının önemine dikkat çeken Erdengi, yatırım yapılan ülkelerdeki broker hizmet ekiplerinin, yerel risklerin doğru yönetilmesinde kritik bir rol üstlendiğini söyledi. Erdengi ayrıca, global brokerlerin bünyesindeki uzmanlardan spesifik risk konularında danışmanlık almanın, örneğin şirket birleşmelerinde değişen siber risk profillerine hazırlıklı olmanın işletmeler için hayati olduğunu vurguladı. Aon'un, kurumsal risk yönetimi alanında Kurumsal Risk Yönetimi Derneği'ne (KRYD) verdiği desteklerin de altını çizen Erdengi, iş birliklerinin güçlenerek devam edeceğini hatırlattı.
KRYD Yönetim Kurulu Üyesi ve Beko Kurumsal Risk ve Sigorta Direktörü Arda Koçyan yaptığı konuşmada yeni yatırımlarda risklerin doğru değerlendirilmesi ve analizinin önemini vurguladı. Satın alma öncesi durum tespit (due-diligence) süreçlerinde detaylı risk analizlerinin yapılmasının, sözleşmesel sorumlulukların belirlenmesinin ve tarafları bağlayan kritik maddelerin netleştirilmesinin önemini belirten Koçyan, ayrıca bu maddelerin getirebileceği olası yükümlülüklerin ve şirketin geçmiş hasar rasyosunun da detaylı bir şekilde incelenmesinin gerekliliğini ifade etti. Koçyan, bu çalışmaların, şirketin hukuk, satın alma, finans, stratejik planlama ve insan kaynakları gibi kritik birimlerle birlikte yapılmasının, riski doğru anlamada son derece önemli olduğunu aktardı. Konuşmasında birleşme süreçlerine de değinen Koçyan, yapılan analizlerin çıktılarıyla birlikte değerlendirilmesinin birleşme süreci ve sonrasında olası risklerin doğru bir şekilde transfer edilmesi için faydalı olduğunu kaydetti. Lokal risklerin global programlarla birlikte çalışabileceği teminat yapısının kurgulanmasının önemine değinen Koçyan, risk ve sigorta yöneticilerinin bu gibi risklerin yönetilebilmesi için sahada yer alarak süreci birinci elden yönetmelerinin kritik önem taşıdığını ifade etti. Bunun yanında üst yönetim başta olmak üzere tüm yönetim kadrosunun risk ve sigorta yönetimi süreçlerine aktif olarak katılmalarının gerekliliğine vurgu yapan Koçyan, küçük ve orta ölçekli firmalarda ise sigorta ve risk yönetimi ekiplerinin yönetim kadroları tarafından daha fazla yetki verilerek konumlandırılmasının önemine değindi.
Aon Türkiye Risk Yönetimi Direktörü Yonca Kılıç Asyalı ise sıfırdan yapılan yatırımlarda risk yöneticilerinin sürece en başından itibaren dâhil olmaları gerektiğini belirtti. Asyalı, konuşmasında yeni bir yatırımın risk profili değerlendirilirken, şirketin mevcut risk profiliyle uyumunun kritik önem taşıdığını da vurguladı. Bu doğrultuda, sigorta yapısının yerel veya global düzeyde nasıl yapılandırılacağına, bu uyuma göre karar verilmesi gerektiğini belirtti. Asyalı, yalnızca yatırımın değil, yatırım yapılan ülkenin coğrafi, jeopolitik, sigorta hukuku ve pazar yapılanması gibi kendi risklerinin de dikkatle analiz edilmesi gerektiğinin altını çizdi. Ayrıca, satın alınan şirketin mevcut anlaşmaları ve sigorta anlamında üstlenilmiş olan sorumluluklarının detaylı bir şekilde incelenmesinin önemini de vurgulayan Asyalı, bu süreçlerin doğru yönetiminin yatırımın başarısına katkı sağlayacağını ifade etti.
KRYD yönetimiyle Aon Türkiye'nin ev sahipliğinde geniş bir katılımla gerçekleştirilen toplantı, risk yönetimi ve sigorta sektöründe uluslararası yatırımlara yönelik yeni stratejilerin geliştirilmesi ve süreçlerin iyileştirilmesi doğrultusunda katılımcılara önemli bir platform sunarken, yenilikçi risk yönetimi anlayışlarını ve global yaklaşımları keşfetme imkânı sağladı.
Kurumsal Risk Yönetimi Derneği (KRYD) Hakkında
Kurumsal Risk Yönetimi Derneği (KRYD), Türkiye'de risk yöneticilerini ve uzmanlarını aynı çatı altında bir araya getirerek; risk yönetimi, sigorta ve ilgili kavramların etkin ve yaygın bir şekilde uygulanmasını sağlamak, kurumların performansını güçlendirmek, ülke ekonomisine katkıda bulunmak ve mesleki iş birliğini ile bilinirliği artırmak hedefleri doğrultusunda 28 Nisan 2009 tarihinde kurulmuştur. KRYD, bu çerçevede üyelerinin mesleki gelişimini desteklemek amacıyla eğitim programları ve konferanslar düzenlemekte ve bu tür girişimlere katkıda bulunmaktadır. Bu kapsamda her yıl düzenlenen Global Riskler Zirvesi başta olmak üzere önemli çalışmalara imza atmaktadır. Ayrıca Dernek bünyesinde faaliyet gösteren Dayanıklılık ve İş Sürekliliği Yönetimi, Kurumsal Yönetişim ve Regülasyonlar ve Risk Yönetiminde Sigorta çalışma grupları da değerli projeler yürütmektedir. KRYD, 1974 yılında kurulan ve 4000'i aşkın bireysel üyesi bulunan FERMA - Federation of European Risk Management Associations'a Ekim 2009 itibarıyla üye olmuştur ve Türkiye'yi uluslararası düzeyde temsil etmektedir.
Aon Hakkında
AON plc tüm dünyada insanların yaşamlarını koruyacak ve zenginleştirecek daha iyi kararlar almaları için çalışmaya devam ediyor. Analitik veriler ışığında, Risk Sermayesi ve İnsan Sermayesi konularında global deneyimi ve yerel ihtiyaçlara uygun çözümleri ile 120'den fazla ülkede müşterilerine hizmet veriyor. Aon, müşterilerinin risklerini yönetmelerine ve çalışanlarına yönelik daha iyi kararlar almalarına yardımcı olmak için sağladığı netlik ve özgüven ile işlerini korumalarına ve büyütmelerine katkıda bulunuyor. Aon'u LinkedIn, X, Facebook ve Instagram üzerinden takip edebilirsiniz. Ayrıca Aon'un haber merkezini ziyaret ederek son gelişmeleri takip edebilir ve yeni haber bildirimleri için buradan kayıt olabilirsiniz. http://www.aon.com/turkey/tr/
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
'Türkiye'nin En Dinamik Aylık Ekonomi ve İş Dünyası Dergisi' mottosuyla 26 yılı başarıyla geride bırakan Platin, Bağımsız Pazar Araştırma Şirketi Ipsos ile birlikte yürüttüğü araştırma sonuçlarına göre Türkiye'nin Global 100 endeksinde ülkemizi uluslararası arenada başarıyla temsil eden şirketleri bu yıl "Teknoloji Entegrasyonu" temasıyla ödüllendiriyor.
T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır ve T.C. Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi Başkanı A. Burak Dağlıoğlu'nun teşrifleriyle gerçekleşecek Platin Global 100 Ödülleri 2024; bu akşam saat 20.00'de 24 TV'de canlı yayınlanacak. Tören, Platin Dergisi ve 24 TV sosyal medya hesaplarından da takip edilebilecek.
Platin Global 100 Ödülleri ile ilgili konuşan Platin Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Oya Yalıman; "Türkiye'nin En Dinamik Aylık Ekonomi ve İş Dünyası Dergisi' mottosuyla 26 yılı başarıyla geride bırakan Platin, bağımsız pazar araştırma şirketi Ipsos işbirliği ile birlikte yürütülen araştırma sonuçlarına göre Türkiye'nin Global 100 işletmesini bu yıl 7. kez açıklıyor.
İlk kez 2017 yılında gerçekleştirdiğimiz Platin Global 100 Endeksi'nde, ülkemizi dünyada farklı sektörlerde üretim ve ihracat performanslarıyla başarıyla temsil eden şirketlerimizi ödüllendirmiştik. Daha sonraki yıllarda ise sırasıyla Endüstri 4.0, Dijitalleşme, Eğitim, İnovasyon ve Sürdürülebilirlik odaklı çalışmalarıyla fark yaratan şirketlerimizi radarımıza almıştık. Her yıl farklı bir heyecanla takdim ettiğimiz ödüllerimizin bu yılki teması ise 'Teknoloji Entegrasyonu' olacak. Türkiye, bu alandaki konumunu her geçen gün daha da sağlamlaştırıyor. Yedinci kez düzenlenen Platin Global 100 Ödül Töreni'nin, teknoloji entegrasyonu konusunda başarılı şirketleri Türkiye genelinde yaygınlaştırmasını temenni ediyoruz." dedi.
Halkbank ve Ziraat Bankası ana sponsorluğunda, Betim Enerji, Gün Güneş Enerjisi, Rönesans Enerji ve Zivella'nın co sponsorluğunda ve Türk Telekom'un iletişim sponsorluğunda gerçekleşen Platin Global 100 Ödülleri, bu akşam saat 20.00'de 24 TV'de.
Detaylı bilgi için; https://www.global100odulleri.com/
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
İstanbul Halı İhracatçıları Birliği (İHİB) tarafından 17 yıldır düzenlenen Ulusal Halı Tasarım Yarışması'nın kazananları ve 2023 yılında halı sektörünün ihracatına katkı sunan sektör temsilcileri ödüllendirildi. 17.? ?Ulusal Halı Tasarım Yarışması'nın birincisi İnan Burhanlı olurken, ikinci sırada Esma Deniz, üçüncü sırada Yaren İleri yer aldı. 2023 yılında halı sektörünün ihracatına katkı sunanların ödülleri ise Dokuma Makine Halısı, Tufting Halı, Kadife Halı ve Seccade ile El Halısı Kategorileri'nde 10'ar firmaya dağıtıldı. İHİB Özel Ödülü'ne Mine Gökbuket Erbek layık görüldü ve ödülünü Türk Dokumacı kadınlarına hediye etti. Yılın Halıcısı Özel Ödülü ise Hereke halılarının dayen ismi Erhan Ör'ün oldu. İHİB Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Hayri Diler ev sahipliğinde düzenlenen törene İstanbul Vali Yardımcısı Cengiz Karabulut, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Gültepe, İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği (İTHİB) Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Öksüz, İstanbul Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği (İDMİB) Yönetim Başkanı Güven Karaca, Güneydoğu Anadolu İhracatçı Birlikleri Yönetim Kurulu Başkanı Zeynel Abidin Kaplan ve çok sayıda davetli katıldı.
Törende konuşan Cengiz Karabulut, halının, geçmişten günümüze uzanan kültürel bir miras olduğuna vurgu yaparak, "Her bir ilmeğinde tarih, her bir deseninde hikaye saklıdır. Bu yarışma da gelenek ile yeniliği bir araya getiren değerli bir platform olma özelliği taşıyor. Her bir tasarım da kültürümüzün zenginliğini dünyaya tanıtma noktasında çok büyük bir öneme sahip. İnanıyorum ki bugün burada sunulan eserler sadece bir tasarım değil, aynı zamanda sanat eseri olarak nesiller boyu hatırlanacaktır." ifadelerini kullandı.
ÜRETİMİ TASARIMLA BULUŞTURMALIYIZ
Halının Türk kültüründe farklı bir yeri olduğunu vurgulayan Mustafa Gültepe, 2 bin 500 yıllık tarihe bakıldığında halının genetiğini en iyi bilen milletlerden birinin Türkler olduğunun görüleceğini kaydetti. Küresel halı ihracatının yüzde 16,4'ünü Türkiye'nin gerçekleştirdiğini dile getiren Mustafa Gültepe, sözlerini şöyle sürdürdü: "Geçen yıl 2,8 milyar dolarlık halı ihracatı gerçekleştirdik. Bu yıl ocak-kasım dönemini yüzde 5 artıda kapattık. 2024'ü hemen hemen bu oranda bir artışla tamamlayacağımızı söyleyebiliriz. Halı, korumamız ve geliştirmemiz gereken 2 bin 500 yıllık kültürel bir miras. Aynı zamanda da dünyada en avantajlı olduğumuz sektörlerden biri. Dolayısıyla bu sektörlerimize gözümüz gibi bakmalıyız. İhracatta daha büyük başarılara imza atmak için de üretimi tasarımla, inovasyonla ve yüksek teknolojiyle buluşturmak zorundayız." Düzenlenen yarışma ile de yetenekli gençlerin endüstri ile buluşma fırsatı yakaladığını söyleyen Mustafa Gültepe, gençlerin atalardan kalan bu değerli mirası geliştirerek geleceğe taşıyacağına dikkat çekti.
TÜRKİYE DÜNYA BİRİNCİSİ
Halı sektörünün hem köklü kültürel mirasını hem de güçlü ticari potansiyelini bir araya getirdiklerini ifade eden Ahmet Hayri Diler, "Sektörümüzün öncü temsilcilerini Türkiye'nin yetenekli tasarımcılarını ve geleceğimizi inşa edecek gençleri bir araya getirmekten gurur duyuyoruz. Halı sektörü Türkiye'nin dünya çapındaki başarı öykülerinin en parlak sayfalarından biridir. Bugün Türkiye, toplam halı ihracatında dünya ikincisi ve dokuma makina halısında dünya birincisidir. Bu başarı sektörümüzün sağlam altyapısı, yenilikçi vizyonu ve kültürümüzün değerlerini taşıma konusundaki azmiyle elde edilmiştir. Katma değerli ihracat sadece ekonomik başarıların değil, aynı zamanda kültürel zenginliklerimizi dizayn ve teknoloji ile buluşturarak dünyaya taşımanın anahtarıdır. 17'ncisini düzenlediğimiz ulusal halı tasarım yarışması yenilik ve yaratıcılığın sektörün can damarı olduğunun en güzel örneğidir. Tasarımlarımız sadece bir ürün değil, Türk halıcılığının geleceğine ışık tutan birer yol göstericidir. Türk halıcılığı sadece ekonomik bir değer değil aynı zamanda dünyada tanınması gereken bir sanat ögesidir." dedi.
Siparişleriniz sadece "1 saat" içerisinde hesabınızda.
Siparişlerinizin gönderimi, aynı gün içerisinde yapılır.
256-bit şifreleme ve 3D Secure ile güvenli ödeme.
Ürünlerimizin tümü sertifikalı ve orijinaldir.