Tüm Alışverişlerinizde Kargo Bedava.
Sepetiniz Boş
Görünüşe göre henüz seçim yapmamışsınAlışverişe Başla
ürün bulundu.
Altın ve Dolara yön veren güncel finans haberlerini kaçırma...
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Kamu bankası olarak 50 yıldır Türkiye için çalıştıklarını söyleyen Türkiye Kalkınma ve Yatırım Bankası Genel Müdürü İbrahim Öztop, “1975 yılında attığımız ilk adımlardan bu yana; ekonomimizi güçlendirmek, yatırımları teşvik etmek ve sürdürülebilir kalkınma hedeflerine katkı sağlamak amacıyla sayısız önemli projeye imza attık. Bu süreçte yalnızca bir finans kuruluşu olmanın ötesine geçerek, ülkemizin kalkınma vizyonuna yön veren stratejik bir aktör olarak görev aldık. Bugün, yarım asırlık köklü bir geçmişi geride bırakırken, kalıcılığın ve güvenin simgesi haline gelmenin gururunu yaşıyor; ülkemize değer katan her projeye destek olma kararlılığımızı sürdürüyoruz” dedi.
“Türkiye’nin yenilenebilir enerji kapasitesinin yüzde 6’sında bankamızın imzası var”
Türkiye’nin kalkınması için sanayiden yeşil enerjiye, turizmden teknolojiye kadar birçok sektörü desteklediklerini söyleyen Öztop, “Türkiye Kalkınma ve Yatırım Bankası olarak sağladığımız kaynaklarla; ihracatı artıran, cari açığı azaltan, ülkemizin üretim kapasitesinin artırılmasına katkı sağlayan ve yeni istihdam alanları yaratan projelerin finansmanında yatırımcılarımızın yanında yer alıyoruz. Temin ettiğimiz tematik fonlar ile özellikle katma değerli üretim, iklim finansmanı, yenilebilir enerji ve enerji verimliliği, gıda güvenliği, afet dirençliliği, emisyon azaltımı, finansal kapsayıcılık ve KOBİ finansmanı, teknoloji ve bölgesel gelişmişlik gibi birçok alanda yatırımcıların finansmana erişimine katkı sağlıyoruz. Ülkemizin imzacısı olduğu Paris İklim Anlaşması çerçevesindeki net sıfır emisyon hedefleri kapsamında, yenilenebilir enerji bizim de öncelikli alanlarımız arasında bulunuyor ve temin ettiğimiz kaynakların %58’ini yenilenebilir enerji ve enerji verimliliği temalı kaynaklar oluşturuyor. Bugün kredi portföyümüzün yaklaşık yarısını oluşturan enerji projeleri ile Türkiye'nin yenilenebilir enerji kapasitesinin yaklaşık %6’sının oluşturulmasını sağladık” şeklinde konuştu.
“Bugüne kadar temin ettiğimiz kaynakların yüzde 56’sını son altı yılda ülkemize kazandırdık”
Kaynaklarını ağırlıklı olarak yurt dışı kalkınma finansmanı kuruluşlarından temin ettiklerini söyleyen Öztop, “2024 Eylül sonu itibarıyla kaynak hacmimiz yaklaşık 105 milyar TL’ye ulaşmış olup, kaynaklarımızın yaklaşık %56’sını 2018-2024 döneminde temin ettik. Kaynak çeşitliliğimizi artırmak ve ülkemize daha fazla orta ve uzun vadeli fon kaynağı getirmek için çalışmalarımıza ara vermeden devam ediyoruz.”
“Kredi portföyümüzün yüzde 93’ü sürdürülebilirlik temalı kredilerden oluşuyor”
Sürdürülebilirliği bir tercih değil, sorumluluk olarak gördüklerini söyleyen Öztop, “Türkiye’de yeşil dönüşümün öncüsü olmayı hedefliyor ve bu hedef doğrultusunda, çevreye duyarlı finansman çözümleri sunarak, ülkemizin ekonomik ve sosyal kalkınma yolculuğuna katkı sağlıyoruz. Çevresel ve sosyal risk değerlendirme ve izleme sürecini kredi tutarı, vadesi ve sektörden bağımsız olarak uygulayan sayılı bankalardan biriyiz. Kredi portföyümüzün %93’ünü sürdürülebilirlik temalı kredilerin oluşturması sürdürülebilir kalkınma misyonumuza verdiğimiz önemin en somut göstergesi. Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları’nın 15’ine doğrudan ve dolaylı katkı sağlamanın yanı sıra, bu amaçlarla bağlantılı kredilerimizin toplamını 2,8 milyar ABD dolarına ulaştırmış olmanın gururunu yaşıyoruz” ifadelerini kullandı.
“Türkiye’nin lider sürdürülebilir kuruluşlarından biriyiz”
Türkiye’nin lider sürdürülebilir finans kuruluşlarından biri olarak gösterildiklerini belirten Öztop, “Bu alanda uluslararası alanda da takdir topluyor, üst üste kazandığımız ödüllerle başarılarımızı taçlandırıyoruz” dedi. Konuşmasına etki yatırımcılığı ile ilgili faaliyetleri hakkında bilgi vererek devam eden Öztop, ‘’Yatırımların finansal getiri sağlamasının yanı sıra toplumsal refahı artırmaya yönelik katkılar sunmasını, günümüz koşullarında sürdürülebilir kalkınmanın en temel gerekliliklerinden biri olarak görüyoruz. Bu doğrultuda, sürdürülebilir bir gelecek inşa etmek için, iklim değişikliğiyle mücadeleye, doğal kaynakların ve biyoçeşitliliğin korunmasına, ayrıca sosyo-ekonomik kalkınmanın desteklenmesine öncelik veriyoruz. Bu vizyonla, ülkemizde etki yatırım ekosisteminin gelişimine öncülük ediyor ve bu alandaki yatırımların artması için cesur adımlar atıyoruz. Ülkemizde etki yatırım ekosisteminin gelişmesinde ve etki yatırımlarının artırılmasında üstlendiğimiz öncü rolümüzü, Türkiye Kalkınma Fonu (TKF) nezdinde Etki Fonu kurarak devam ettirmek istiyoruz’’ ifadelerini kullandı.
‘’Finansal ve Bölgesel Kapsayıcılık öncelik alanlarımız arasında yer alıyor’’
Finansal kapsayıcılığı ve finansmana erişimi odağına alan bir banka olarak ekonominin bel kemiği olan KOBİ’leri desteklemenin önemini vurgulayan Öztop, ‘’KOBİ'lerin gücünü, ekonominin güvencesi olarak addediyor, bu alanda gerek uluslararası finansman kuruluşlarından temin ettiğimiz KOBİ temalı krediler ve hibeler ile doğrudan, gerek toptan bankacılık faaliyetlerimiz ile diğer finans kuruluşları üzerinden KOBİ’lere yönelik finansman sağlıyoruz. Ayrıca TKF çatısı altındaki fonlarımız aracılığıyla da kalkınma odaklı KOBİ’leri doğrudan veya dolaylı olarak destekliyoruz. Bölgesel kalkınma ise diğer bir öncelik alanımız. Yarım asırdır sorumlu bankacılık anlayışıyla ülkemizin kalkınması için aralıksız çalışan bir banka olarak, deprem bölgesinin yaralarının sarılmasına, yeniden canlandırılmasına ve depreme karşı dayanıklılığının geliştirmesine destek olmayı çok önemli buluyoruz. Depremden etkilenen bölgedeki firmalara finansal danışmanlık hizmeti sunarak, doğrudan kredi, hibe programları ve toptan bankacılık faaliyetlerimiz yoluyla finansman desteği sağlayarak, bölgeye can suyu olmaya devam edeceğiz’’ dedi.
‘’Öncü yatırım bankacılığı hizmetlerimiz ile sektörün gelişmesine katkı sağlıyoruz’’
Yatırım Bankacılığı hizmetleri kapsamında başarılı işler çıkardıklarını ve birçok işlemde ilklere imza attıklarını söyleyen Öztop, ‘’Türkiye’deki önemli halka arzlardan, sukuk ve tahvil ihraçlarına kadar birçok alanda öncü işlemler gerçekleştirdik. Türkiye’nin ilk düşük karbonlu ekonomiye geçiş tahvili ve ilk sosyal sukuk ihracını gerçekleştirmenin haklı gururunu yaşıyoruz. Ülkemize doğrudan yabancı yatırımlarını çekecek finansman çözümleri geliştirmeye, sermaye piyasalarımızın derinleşmesine ve gelişmesine katkıda bulunmaya, farklı sermaye piyasası ürünleri geliştirerek yatırımcılarımızı finansmana erişim konusunda desteklemeye ve sektörde fark yaratmaya devam edeceğiz. Özellikle halka arz ve ihraç işlemleri ile özelleştirme ve birleşme satın alma projelerine öncelik vereceğiz’’ dedi.
“Türkiye Kalkınma Fonu ile beş yılda 26 şirkete doğrudan yatırım yaptık”
2024’te beşinci yılını kutlayan Türkiye Kalkınma Fonu’nu bünyesinde yer alan 8 fon ile kamu ve özel sektörden 140’tan fazla yatırımcının yaklaşık 125 milyon dolarlık kaynağı yönettiklerini söyleyen Öztop, “Farklı alt fonlar aracılığıyla imalat sanayiinden finteke, biyoteknolojiden siber güvenliğe, mobiliteden sürdürülebilirliğe kadar birçok dikeyde faaliyet gösteren 26 şirkete doğrudan yatırım gerçekleştirdik ve Türkiye girişimcilik ekosisteminin öncülerinden olan 5 girişim sermayesi fonuna taahhütte bulunduk. Girişimcilik ekosistemindeki diğer fonlara destek olmak amacıyla, bu yıl T.C. Hazine ve Maliye Bakanlığı ve Bankamızın katkılarıyla ülkemizin ilk fonların fonu yapısı olan ve 50 milyon dolarlık ilk kapanış büyüklüğüne sahip TKYB Üst Fonu’nu kurduk. Bu fon, yalnızca özel sermaye ve girişim sermayesi fonlarına yatırım yapmak ve kaldıraç etkisiyle önemli bir çarpan etkisi oluşturmak üzere ekosistemin merkezinde konumlandı. Değer yaratma kültürümüzün bir parçası olarak yüksek teknoloji üreten girişimleri destekleyerek ülkemizde küresel ölçekli şirketler yaratmayı ana hedeflerimizden birisi olarak görüyoruz.” şeklinde konuştu.
“En büyük gücümüz insan kaynağımız”
Yarım asırlık köklü bir mirasa sahip olduklarını söyleyen Öztop, “Kalıcılığın ve güvenin simgesi haline gelmenin gururunu yaşıyoruz. Ülkemize değer katan her projeye destek olmaya kararlılıkla devam ediyoruz. Türkiye Kalkınma ve Yatırım Bankası ailesi olarak 50 yıllık tarihimiz boyunca en büyük gücümüzü, geçmişin derin bilgi birikimiyle geleceğin yenilikçi vizyonunu harmanlayan insan kaynağımızdan aldık. Deneyimleriyle bu kuruma değer katan, ülkemizin kalkınma yolculuğunda kritik sorumluluklar üstlenen ve kalkınma bankacılığı misyonunu en üst düzeyde yerine getiren değerli çalışanlarımız, bugün elde ettiğimiz başarıların gerçek mimarları. Bugünden geleceğe baktığımızda ise, küresel eğilimleri ve gelişen teknolojik ekosistemi yakından takip eden, vizyoner bakış açısına sahip genç ve dinamik profesyonellerimizle, daha büyük hedeflere sağlam ve kararlı adımlarla yürüdüğümüzü görmekten büyük gurur duyuyoruz” diyerek sözlerini noktaladı.
Rapor ektedir.
Gedik Yatırım Menkul Değerler A.Ş.
www.gedik.com
***
Yasal Uyarı
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
EY (Ernst & Young), küresel olarak şirketlerin iklim değişikliğine yönelik gerçekleştirdiği çalışmaları ortaya koyan Küresel İklim Riski Barometresi’nin 2024 versiyonunu yayımladı. EY’ın 51 ülkede 13 farklı sektörden 1400’den fazla şirketi inceleyerek hazırladığı raporda; şirketlerin sadece %41'inin iklim risklerini yönetmek için planları olduğu yer alırken, eylem eksikliğinin küresel hedeflere ulaşmakta büyük tehdit oluşturduğu belirtiliyor.
Uluslararası danışmanlık, denetim, güvence, strateji, kurumsal finansman ve vergi hizmetleri şirketi EY, dünya genelindeki şirketlerin iklim değişikliğinin sebep olduğu riskleri ve bu riskleri azaltmak için ne ölçüde harekete geçtiklerini inceleyen raporu EY Küresel İklim Riski Barometresi 2024’ü yayımladı. Bu yıl altıncısı yayımlanan raporda yer alan bilgiler, iklimle ilgili finansal verilerin raporlanmasını teşvik etmek için kurulan “İklimle Bağlantılı Finansal Beyan Görev Gücü (Task Force on Climate-related Financial Disclosures, TCFD)” tarafından belirlenen 11 temel tavsiye ekseninde inceleniyor. Barometre, şirketleri kapsam ve kalite bağlamında değerlendiriyor.
Şirketler paydaşlarıyla yeterli düzeyde detaylı bilgi paylaşmıyor
Bu yılki rapor, dünya genelindeki şirketlerin iklim değişikliği riskleriyle mücadele etmek için eylem planlarını ve finansal taahhütlerini uygulamaya koymadaki yavaşlığının, hayati önem taşıyan küresel çevre hedeflerindeki ilerlemeyi yavaşlattığını ortaya koyuyor.
Barometre, şirketlerin iklim değişikliği ile ilgili beyanlarını hem sayısal hem de kapsam açısından değerlendiriyor. Bunun sonucunda, “İklimle Bağlantılı Finansal Beyan Görev Gücü (Task Force on Climate-related Financial Disclosures, TCFD)” tarafından belirlenen 11 temel tavsiye ekseninde, eylemler yavaş olsa da geçmiş yıla kıyasla kayda değer bir iyileşme yaşandığı görülüyor. Geçen yıl %50 olan ortalama kalite puanının bu yıl %54'e yükseldiği görülüyor, ancak bu oran hâlâ birçok şirketin detaylı bilgi paylaşmaktan kaçındığını da gösteriyor.
Şirketler Paris Anlaşması'nın önemli hedeflerini tamamlamaya henüz yeterince hazır değil
EY barometresi, şirketlerin emisyonları ve sıcaklık artışlarını sınırlama ve iklim değişikliğinin etkilerine uyum sağlama yeteneklerini güçlendirme hedefleri de dahil olmak üzere 2015 Paris Anlaşması'nın önemli hedeflerini tamamlamaya hazır olmadıklarını net bir şekilde ortaya koyuyor. Şirketlerin %41’i iklim değişikliğinin risklerini azaltmalarına yardımcı olacak bir geçiş planına sahip olduklarını bildirirken, %21’i gelecekte bir plan geliştirmeyi düşündüklerini, %38'i ise yakın zamanda böyle bir niyetlerinin olmadığını belirtiyor.
Dünyanın en büyük emisyon salımına sahip ülkeleri arasında ise geçiş planlarının benimsenme oranı daha da düşük (Çin'de sadece %8 ve ABD'de sadece %32). Buna karşılık, İngiltere ve Avrupa ülkelerinde bu planların benimsenme oranı sırasıyla %66 ve %59; bu da büyük ölçüde doğru uygulanan yasal mevzuatın sonucu olarak değerlendiriliyor.
Şirketler sera gazı emisyonlarında 2030 yılına kadar azaltmaya gidecek
Barometre; net sıfır hedeflerine doğru ilerlemeyi engelleyebilecek kısa vadeli bakış açısına yönelik yaygın bir eğilimi de ortaya koyuyor. Şirketlerin %83’ü, sera gazı emisyonlarında 2030 yılına kadar uzanan bir azalma için kısa vadeli hedefler belirlerken, %51’i daha uzun vadeli hedefler belirliyor. Hem kısa hem de uzun vadeli hedef belirleyen şirketlerin ise sadece %24’ünün hedefleri, işletmelerin emisyonlarını azaltmalarına yardımcı olacak standartları geliştirmekle görevli kuruluş olan Bilim Temelli Hedefler (Science Based Targets) girişimi tarafından onaylandı.
Rapor, ihtiyaç duyulan değişimi sağlamak için şirketlerin atabileceği altı adımı şu şekilde sıralıyor:
Bilimsel hedeflere dayalı, ayrıntılı senaryolar içeren ve finansal yatırımlarla desteklenen sağlam bir eylem planı geliştirilmeli
İklim değişikliğiyle ilgili risk ve fırsatları belirlemek için sayısal analizlerden yararlanılmalı, iklim riskleri mali tablolara yansıtılmalı ve mali fırsatları araştırılmalı
Riskler ve fırsatlar konusunda harekete geçmek için verilerden faydalanılmalı
Sürdürülebilirlik ekiplerine yeterli kaynak sağlanmalı
Yönetim kurulları geçiş stratejisi üzerinde etkili yönetişim sağlayacak yeteneklerle donatılmalı
Kamu sektörü de dahil olmak üzere sektörler arası iş birliği artırılmalı
EY Türkiye İklim Değişikliği ve Sürdürülebilirlik Hizmetleri Lideri Ece Sevin bu yılki EY Küresel İklim Riski Barometresi ile ilgili şu değerlendirmelerde bulundu:
“Bu yıl altıncısı yayımlanan EY Küresel İklim Risk Barometresi; iklim değişikliğiyle mücadele konusunu gündeme alan şirketlerin, gerçekten zorlayıcı hedeflere dayalı geçiş planlarını uygulamaya koymak için son sürat hareket etmeleri gerektiğini ortaya koyuyor. Barometre sonuçları, şirketlerin iklim değişikliği ile ilgili beyanlarını açık bir şekilde tüm paydaşlarına bildirmesi gerektiğini gösteriyor. Tüm aksiyon planları eksiksiz, zamanında ve uzun vadeli olarak eyleme geçirildiğinde ancak bu şekilde 2050 net sıfır hedeflerine ulaşabilirler.”
Raporun tamamına EY internet sitesi üzerinden ulaşılabilir.
Rapor ektedir.
Gedik Yatırım Menkul Değerler A.Ş.
www.gedik.com
***
Yasal Uyarı
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.
Rapor ektedir.
Gedik Yatırım Menkul Değerler A.Ş.
www.gedik.com
***
Yasal Uyarı
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.
" SoftBank, OpenAI'ye 1,5 milyar dolar yatırım yaparak çalışanların hisselerini nakde çevirmesine olanak tanıdı.
" Vancouver, Bitcoin dostu bir şehir olmayı hedeflerken, Marathon Digital Bitcoin rezervini 3,3 milyar dolara çıkardı.
" Paul Atkins, SEC Başkanlığı için öne çıkarken, Babylon Labs Bitcoin staking için SatLayer ile iş birliği yaptı.
" Arbitrum, yapay zeka projelerini desteklemek için 1 milyon dolarlık hibe programı başlattı.
" 21Shares Avrupa'da dört yeni kripto ETP tanıttı.
" SOS Ltd, 50 milyon dolarlık Bitcoin satın almayı planlarken, Tether, EURT stablecoin desteğini sona erdirdi.
SoftBank'tan OpenAI'ye 1,5 Milyar Dolarlık Yatırım
SoftBank, OpenAI'ye 1,5 milyar dolar yatırım yaparak çalışanların hisselerini nakde çevirmesine olanak tanıyacak. Bu adım, SoftBank'ın yapay zeka alanındaki etkisini artırma planının bir parçası olarak değerlendiriliyor.
Vancouver, Bitcoin Dostu Şehir Olma Yolunda
Vancouver Belediye Başkanı Ken Sim, şehri Bitcoin dostu bir varlık ekosistemine dönüştürmeyi hedefliyor. Plan, Bitcoin'in şehir portföylerine dahil edilmesini içeriyor.
Marathon Digital'in Bitcoin Rezervi 3,3 Milyar Dolara Ulaştı
ABD'li Bitcoin madencisi Marathon Digital Holdings, Bitcoin portföyünü %0 faizle aldığı dönüştürülebilir tahvillerle 34.794 BTC'ye çıkardı. Rezervin toplam değeri yaklaşık 3,3 milyar dolara ulaştı.
Paul Atkins, SEC Başkanlığı için Öne Çıkıyor
Eski SEC Komiseri Paul Atkins, 2025'te görevden ayrılacak olan Gary Gensler'in yerine SEC Başkanlığı için aday olarak gösteriliyor.
Atkins'in görevi, kripto yanlısı bir yaklaşım benimsemesi bekleniyor
Babylon Labs, Bitcoin DeFi İçin SatLayer ile İş Birliği Yapıyor Babylon Labs, BTC staking ekosistemini genişletmek ve daha fazla kullanıcıya likidite sağlamak amacıyla SatLayer ile ortaklık kurdu. Protokol, toplam 2 milyar dolar kilitli değeriyle dikkat çekiyor.
Arbitrum'dan Yapay Zeka İnovasyonuna 1 Milyon Dolarlık Hibe
Arbitrum Vakfı, yapay zeka projelerini desteklemek için 1 milyon dolarlık bir hibe programı başlattı. Ethereum Layer-2 ağı, yapay zeka entegrasyonlarıyla daha fazla projeyi çekmeyi amaçlıyor.
21Shares'ten Avrupa'ya Dört Yeni Kripto ETP
21Shares, Avrupa'daki dijital varlık yatırım ürünlerine Pyth Network, Render, Ondo ve NEAR Protocol'ü kapsayan dört yeni ETP ekledi. Bu ürünler oracle, varlık tokenizasyonu ve yapay zeka gibi alanlara odaklanıyor.
SOS Ltd, 50 Milyon Dolarlık Bitcoin Satın Alacak
Çinli SOS Limited, yatırım portföyünü güçlendirmek için 50 milyon dolar değerinde Bitcoin satın alacağını duyurdu. Şirket, Bitcoin'i stratejik bir varlık ve küresel değer deposu olarak görüyor.
Tether, EURT Stablecoin Desteğini Sona Erdirdi
Tether, MiCA düzenlemeleri kapsamında Euro sabitli stablecoin'i EURT'nin basımını durdurdu. Bu karar, Avrupa Birliği'nin stablecoin düzenlemelerine uyum sağlama amacı taşıyor.
TOTAL3
(TOTAL3) şu anda $921,93B seviyesinde işlem görüyor. Günlük bazda sınırlı bir değişim (-$334,79M / -0,04%) ile yatay seyir izleniyor. Piyasa, $955,67B seviyesindeki aylık zirveye yakın bir noktada konsolide oluyor. Aşağı yönlü hareketlerde, $911,65B seviyesindeki günlük dip ve $849,81B seviyesindeki haftalık dip güçlü destek bölgeleri olarak izlenebilir. Yukarıda ise aylık zirvenin aşılması durumunda, toplam piyasa değerinde daha yüksek seviyeler test edilebilir.
TOTALDEFI
DeFi piyasasının toplam değeri (TOTALDEFI) şu anda $112,32B seviyesinde işlem görüyor, haftalık en yüksek seviyeye ($114,58B) yakın bir konumda. Haftalık açılış seviyesi olan $106,25B ve haftalık dip noktası olan $100,84B, önemli destek seviyeleri olarak izlenebilir. Yükseliş trendi, grafikte görülen destek çizgisi ile güçleniyor. Bu trend çizgisinin korunması durumunda, piyasanın daha yüksek seviyelere hareket etme potansiyeli devam edebilir. Ancak, aşağı yönlü bir kırılma, $106,25B seviyesindeki haftalık açılış desteğini yeniden test edebilir.
Risk Açıklaması: İşbu PowerEx Günlük Bülten ("Bülten"), Powerex Bilişim Teknoloji Anonim Şirketi ("CryptoPowerEx") için yalnızca bilgilendirme amacıyla hazırlanmış olup, herhangi bir menkul kıymet veya kripto varlık biriminin alımına, satımına, saklanmasına ilişkin bir tavsiye, teklif ya da yatırım stratejisi benimsenmesine yönelik bir beyan teşkil etmemektedir. Bülten'de kullanılan terminoloji ve ifade edilen görüşler, sektörün anlaşılmasını ve bilinçli bir şekilde gelişmesini teşvik etmeyi amaçlamaktadır; hiçbir şekilde kesin hukuki görüşler veya CryptoPowerEx'in resmi görüşleri olarak değerlendirilmemelidir. Bülten'de yer alan bilgiler, yazım ve yayım tarihinden sonra gelişen koşullara bağlı olarak değişebilir. CryptoPowerEx işbu bilgiler ve detaylarda gerekli olan zamanda ve şekillerde değişiklik yapma hakkını saklı tutar. Bu dokümanda yer alan bilgi ve değerlendirmeler, güvenilir olduğu düşünülen hem tescilli hem de tescilli olmayan kaynaklardan elde edilmiş olup, konuya ilişkin bilgilerin tümünü içermeyebilir ve doğruluğu garanti edilmemektedir. Bülten'de yer alan bilgilerin doğruluğu veya güvenilirliği garanti edilmemekte olduğundan; hatalar veya eksiklikler nedeniyle doğabilecek herhangi bir olumsuz durumdan, kayıp veya zarardan kaynaklı bir talep halinde (ihmal sonucu üçüncü kişilere karşı sorumluluk dahil olmak üzere) Powerex Bilişim Teknoloji Anonim Şirketi, CryptoPowerEx'in herhangi bir yöneticisi, çalışanı, danışmanı, iştirakleri veya bağlı kuruluşu hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz. CryptoPowerEx yatırım danışmanlığı faaliyetinde bulunmamaktadır. Bülten içeriği ileriye dönük bilgiler içerebilir; bu bilgiler arasında öngörüler ve tahminler de bulunabilir. Bülten'de yer alan öngörü ve tahminlerin gerçekleşeceğine dair herhangi bir garanti bulunmamaktadır. Bu dokümandaki bilgilere güvenmek ve yalnızca bu bilgilere dayanarak herhangi bir işlem yapılması tamamen okuyucunun inisiyatifindedir. Bu doküman yalnızca bilgilendirme amaçlı olup, herhangi bir menkul kıymet, kripto varlık birimi veya herhangi bir yatırım stratejisinin alım-satımına ilişkin bir tavsiye, teklif ya da talep teşkil etmemekte olup; söz konusu menkul kıymet veya kripto varlık biriminin alım-satımının yasalarca yasaklandığı bir yargı yetkisinde herhangi bir kişiye yönelik bir teklif veya talep olarak değerlendirilemez. Yatırım yapmak doğası gereği risk içerir. Bu Bülten'de yer alan içerikler hiçbir şekilde yatırım tavsiyesi değildir.
***
Yasal Uyarı
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.
USD/TRY: Dün İstanbul Sanayi Odası aylık toplantısına katılan TCMB Başkanı Fatih Karahan, enflasyonun ana eğiliminin öngörülünden yavaş olsa da iyileştiğini belirtirken, para politikasındaki sıkı duruşun dezenflasyonun devamını sağlayacak şekilde sürdürüleceğinin altını çizdi. Diğer yandan Bloomberg'te çıkan haberde, TCMB Başkan yardımcısı Cevdet Akçay'ın para politikasındaki gevşemenin kesintisiz olmasına gerek olmadığı ve gevşeme hızı değişse bile duruşun sıkı kalacağı yönündeki söylemleri akşam saatlerinde takip edildi. Açıklamalar aralık ayı faiz kararı beklentilerinde önemli bir değişiklik yaratmamış olabilir. Bu kapsamda, 3 Aralık günü açıklanacak olan TÜFE verisi yakından izlenecek. Yurtdışı piyasalardaki fiyatlamalara bakıldığında, bugün Şükran Günü sebebiyle kapalı olacak ABD borsaları dün eksi bölgede günü tamamlamıştı. Güçlü gelen çekirdek PCE, Fed'in faiz indirimleri konusundaki temkinli duruşunu destekledi. Tatil sebebiyle birçok önemli makro verinin açıklandığı günde genel olarak rakamlar karışık bir resim çizdi. Arka arkaya yedi gündür yükselen S&P, tarihi zirvesini yeniledikten sonra dün kar satışlarıyla karşılaştı. Fiyatlamalar tarafında Dolar Endeksi (DXY), dün 106 seviyesinin altına kadar sarkmış olsa da bu sabah 106,2 civarında seyrediyor. ABD 10 yıllık tahvil getirileri de %4,30 seviyesinden uzaklaşmaya devam ediyor. Kur tarafında ise 34,60 üzerindeki görünüm gün boyu devam edebilir.
EUR/USD: EURUSD'de yaşanan düşüş sonrasında tepki alımlarıyla karşılaşan parite dünkü işlem gününü %0,7 primli şekilde 1,0566 seviyesinden tamamladı. Trump'ın yeni gümrük vergileri, Almanya'daki siyasi belirsizlik ve zayıf makro veriler EUR tarafında baskıyı artıran unsurlar olarak öne çıkıyor. Öte yandan, ABD'de dün açıklanan çekirdek PCE verisinin beklentilerin biraz üstünde açıklanması faiz indirimi beklentilerini törpüledi. Bu sebeple, Dolar güçlü görünümünü bir süre daha sürdürebilir. Bugün ABD'de piyasalar kapalıyken, Avrupa tarafında Almanya TÜFE verisi yayımlanacak. Paritede bugün yatay bir görünüm izlenebilir. Teknik olarak, 1,0550 seviyesinin üstünde kalıcılık sağlanması halinde 1,0600 hedefte kalabilir. Geri çekilmenin devamında ise 1,0480 ve 1,0420 noktaları destek olarak takip edilebilir.
XAU/USD: Trump'ın söylemleri, jeopolitik gelişmeler ve Fed'in faiz indirim konusunda ihtiyatlı yaklaşımları gündemde kalmaya devam ediyor. Dolar Endeksi (DXY)'nin güçlü kalması ve tahvil getirileri değerli maden için negatif katalizör durumunda. Jeopolitik tansiyonun azaldığı senaryoda Ons Altın makro taraftan daha çok etkilenebilir. Fed'in faiz patikası bu hususta önemli. Fiyatlamalar tarafında, Ons Altın dünü %1 primle 2.636 seviyesinde tamamladı. Teknik olarak, 2.650 direnci önemli. Bu seviyesinin aşılası halinde 2.700 seviyeleri tekrar gündeme gelebilir. 2.615 ve 2.590 seviyeleri sıralı destek konumunda.
Ziraat Yatırım Menkul Değerler
www.ziraatyatirim.com.tr
***
Yasal Uyarı
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.
ENFLASYON VERİSİ SONRASI ALTINDA SATIŞ BASKISI
Altın, 2.630 dolar/ons seviyesine tutunduğu bir günü geride bıraktı. Önemli jeopolitik gelişmelerden biri İsrail ile Hizbullah arasında ateşkes sağlanması oldu. Sarı maden, güne 2.631 dolar/ons seviyesinden başlarken gün içinde ayrıca ABD’de bir enflasyon verisi olan kişisel tüketim harcamaları rakamları duyuruldu. Veriler, beklentiler doğrultusunda gelirken yavaşlama gözlemlenmedi. Aralık ayı için indirim beklentisi devam etse de önümüzdeki dönemde indirimin hızı, Trump’ın da uygulayacağı politikalarla birlikte, yavaşlar ve Fed tutanaklarında bahsedildiği gibi kademeli bir şekilde gerçekleşir düşüncesiyle altının tepkisi aşağı yönlü hareket etmek oldu. Böylece altın, günün ilk yarısında alıcılı bir seyir izlerken günün ilerleyen saatlerinde kazanımlarını satış baskısıyla büyük ölçüde geri verdi. Ancak, seansı 2.636 dolar/ons seviyesinden yeşilde kapatmayı başaran sarı maden günlük yüzde 0,1 değer kazandı.
Gümüş ise günü kayıpla kapattı. Güne 30,44 dolar/ons seviyesinden giriş yapan beyaz maden, günün ilerleyen saatlerinde satış baskısı altında kalırken 30 dolar/ons seviyesinin altına geriledi. Seansı 30,10 dolar/ons ile son iki ayın dip seviyesinden sonlandıran gümüş, günlük yüzde 1,1 kayıp elde etti.
Platin, günü hafif kazançla geride bıraktı. 925 dolar/ons seviyesinden başladığı seansı 926 dolar/ons ile kapatan platin, günlük yüzde 0,1 yükseldi.
Paladyum ise 984 dolar/ons ile başladığı seansı 979 dolar/ons seviyesinde bitirirken günlük yüzde 0,5 kayıp yaşadı.
Troy Kıymetlı Maden Tıc. A.Ş
www.goldtakas.com www.troypm.com
Siparişleriniz sadece "1 saat" içerisinde hesabınızda.
Siparişlerinizin gönderimi, aynı gün içerisinde yapılır.
256-bit şifreleme ve 3D Secure ile güvenli ödeme.
Ürünlerimizin tümü sertifikalı ve orijinaldir.