Tüm Alışverişlerinizde Kargo Bedava.
Sepetiniz Boş
Görünüşe göre henüz seçim yapmamışsınAlışverişe Başla
ürün bulundu.
Altın ve Dolara yön veren güncel finans haberlerini kaçırma...
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Toplumsal cinsiyet eşitliği için güçlü adımlar atmayı sürdüren Akcoat, 25 Kasım, “Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü” kapsamında anlamlı bir buluşmaya ev sahipliği yaptı. Kadın haklarının korunması ve eşitlik bilincinin yaygınlaştırılması konularında değerli bir farkındalık ortamının yaratıldığı “Kadınlar İçin Birlikte Güçlüyüz” temalı seminere ilgi büyüktü.
Akcoat, toplumsal faydayı önceliklendiren sosyal sorumluluk projeleriyle, kadın hakları ve toplumsal eşitliğe yönelik çalışmalarına kararlılıkla devam ediyor. Bu çerçevede, “25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü” kapsamında kadın hakları ile toplumsal eşitliğe dikkat çekmek amacıyla ‘Kadınlar İçin Birlikte Güçlüyüz’ temalı seminer düzenlendi. Akcoat Konferans Salonu’nda organize edilen seminerde, kadın hakları ve kadına yönelik şiddetle mücadele konusunda uzman, Avukat Özlem Zengin, konu ile ilgili mevcut hukuki düzenlemeleri ve şiddet mağdurlarına sunulan destek mekanizmalarını detaylandırarak, kadınların bu desteklerden nasıl faydalanabilecekleri hakkında bilgi verdi. Etkinliğe, Sakarya 2. Organize Sanayi Bölgesi'nde faaliyet gösteren birçok üretim tesisi çalışanı katıldı.
“Birleşmiş Milletler Kadınları Güçlendirme Prensipleri’ni imzaladık”
Etkinliğin açılış konuşmasını yapan Akcoat Genel Müdürü Burç Yıldırım, kadınların güçlenmesinin yalnızca bir sosyal sorumluluk değil, sürdürülebilir gelecek için bir zorunluluk olduğuna vurgu yaptı. Yıldırım, konuşmasında şu ifadelere yer verdi: “Akkök Holding bakış açısıyla, kadınların güçlenmesi ve toplumsal eşitlik konusundaki kararlılığımızı sürdürüyoruz. Akcoat olarak, kadın haklarının savunulması ve toplumsal cinsiyet eşitliği hedefleri doğrultusunda üzerimize düşen sorumluluğu yerine getirmeye devam edeceğiz. Bu taahhüdümüzün bir göstergesi olarak, Birleşmiş Milletler Kadınları Güçlendirme Prensipleri’ni (WEPs) imzaladığımızı gururla belirtmek isterim. Amacımız, sadece iş yaşamında değil, hayatın her alanında kadınların daha güçlü, bağımsız ve özgür bireyler olarak yer alabilmesi için kararlı adımlar atmak.” Kadınların fırsatlara eşit haklarla erişimini sağlayan bir çalışma ortamı yarattıklarının altını çizen Yıldırım, konuşmasını “Kadınların güçlendirilmesi sadece bir hedef değil, aynı zamanda daha adil ve eşit bir dünya için bir gerekliliktir” diye noktalayarak sözü Avukat Özlem Zengin’e bıraktı.
Şiddetin farklı yüzleri ve çözüm yolları
Konuşmasında şiddetin sadece fiziksel değil, psikolojik, ekonomik ve cinsel boyutlarıyla da ele alınması gerektiğine dikkat çeken Avukat Zengin, “Eğitim yoluyla toplumsal farkındalığın artırılması kritik öneme sahip. Öncelikle toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda eğitim programlarının yaygınlaştırılması gerekiyor” dedi. Kadınların güçlendirilmesi için toplumsal dayanışmanın önemine değinen Zengin, kadınların bir araya gelerek destekleyici ağlar oluşturmalarının gerekliliğine işaret etti.
Kadın haklarının korunması ve eşitlik bilincinin yaygınlaştırılması konularında değerli bir farkındalık ortamının yaratıldığı seminerde katılımcılar, kadınların toplumsal hayatta daha güçlü bir şekilde yer alabilmeleri ve şiddetle mücadelede etkili adımlar atılabilmesi için hukuki ve sosyal bilgiler edinme fırsatı buldular.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Mersin Uluslararası Liman İşletmeciliği A.Ş. (MIP), Logitrans Uluslararası Transport ve Lojistik Fuarı kapsamında bu yıl on beşincisi düzenlenen 'Atlas Lojistik Ödülleri'nde üst üste 14. kez "Yılın Liman İşletmecisi" ödülüne layık görüldü.
EKO MMI Fuarcılık tarafından düzenlenen Uluslararası Logitrans Transport Lojistik Fuarı'nın ev sahipliğinde 15 yıldır aralıksız olarak gerçekleştirilen "Atlas Lojistik Ödülleri" yarışmasının ödül töreni 21 Kasım 2024 tarihinde gerçekleştirildi. Ödül törenine lojistik sektörü yoğun ilgi gösterirken, ödüller sahiplerine ulaştı.
MIP, lojistik sektörü medyası ve sivil toplum kuruluşlarının desteğiyle devam eden "Atlas Lojistik Ödülleri" yarışmasında Liman İşletmecileri kategorisinde bir kez daha birinciliği elde etti. MIP adına ödülü MIP Konvansiyonel Kargo ve Katma Değerli Hizmetler Grup Müdürü Mehmet Halit Bezek aldı. Ciro, çalışan sayısı, elleçlenen konteyner miktarı, kuru ve sıvı yük miktarı gibi kriterlerin değerlendirildiği Liman İşletmecileri kategorisinde, her yıl elleçlediği yük miktarındaki artışla dikkat çeken Türkiye'nin Lider Limanı MIP, "Yılın Liman İşletmecisi" oldu.
MIP Genel Müdürü Ajay Kumar Singh: "Bu ödül, yetenekli çalışanlarımızın sıkı çalışmaları ve özverilerinin yanı sıra müşterilerimize üstün hizmetler sunma konusunda süregelen kararlılığımızın ve tesislerimizi büyütme ve modernize etme konusundaki kararlılığımızın bir göstergesidir. Limanımızın kapasitesini 2026 yılına kadar 2,6 milyon TEU'dan 3,6 milyon TEU'ya çıkaracak olan yeni East Med Hub II (EMH2) projemiz bunun açık bir örneğidir" dedi.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Bilişim dünyasının bugününe ve geleceğine teknoloji perspektifinden bakan ve bu yıl 24. kez düzenlenen Bilişim Zirvesi, 2025 yılında 3 farklı etkinlik kurgusunda 'TRILOGY' konsepti ile gerçekleşecek. Konseptin ilk ayağı olan ve 'Yapay Zekâ' ana teması ile gerçekleşecek olan 'The First Of A Trilogy' 18 Şubat 2025 tarihinde, 'Güvenlik' temalı 'The Second Of A Trilogy' etkinliği 8 Mayıs 2025'te, 'The Last Of A Trigoly' adı ile Bilişim Zirvesi'25 etkinliği, 'Cloud' teması ile 6 Kasım 2025 günü gerçekleştirilecek.
Her yıl son derece geniş bir katılım ile gerçekleşen ve bilişim dünyasının dününe, bugününe ve yarınına odaklanan Bilişim Zirvesi, 2025 yılında 'TRILOGY' konsepti ile gerçekleşecek. Teknoloji ve bilişimin vizyon, strateji ve yol haritasının belirlenmesi, güncellenmesi ve geliştirilmesi için çeyrek asırdır düzenlenen Bilişim Zirvesi, 2025 yılında bilişim sektörünün en önemli aktörlerini 'yapay zekâ', 'güvenlik' ve 'cloud' teması ile 3 ayrı zirvede bir araya getirecek.
The First Of A Trilogy: Yapay Zekâ
Bilişim Zirvesi, teknoloji dünyasının kalbinde yer alan trendleri, çözümleri ve inovasyonları ele alarak sektör liderlerini bir araya getirmeye devam ediyor. 2025 yılında TRILOGY konseptinin ilk bacağı olarak gerçekleşecek The First Of A Trilogy içeriğinde, yalnızca yapay zekâ konusu ele alınacak. Bilişim sektörü dışındaki kurumların yapay zekâ ile ilgili 200 farklı yöneticisi, İstanbul'da bir araya gelecek.
Yapay zekânın potansiyelini ve bu alandaki son gelişmeleri keşfetmek için bir araya gelecek katılımcılar, 18 Şubat 2025 tarihinde gerçekleşecek etkinlikte, yapay zekânın iş dünyasından günlük yaşama kadar geniş bir yelpazede sunduğu fırsatları ve beraberinde getirdiği etik ve güvenlik sorunlarının çözümlerini ele alacak.
Üçlemenin ilk ayağı olan The First Of A Trilogy, 'Endüstride Yapay Zekâ', 'Verimlilik ve İnovasyon', 'Yapay Zekâ ve Etik: Sorumluluk ve Şeffaflık', 'Sağlıkta Yapay Zekâ', 'Yapay Zekâ ve Siber Güvenlik', 'Eğitimde Yapay Zekâ: Geleceği Şekillendirmek', 'Yapay Zekâ ve İş Gücü: İnsan ve Makinenin Dansı', 'Tarımda Yapay Zekâ: Akıllı Tarım Uygulamaları' ve 'Finansal Yapay Zekâ' konuları çevresinde gerçekleşecek.
The Second Of A Trilogy: Güvenlik
Günümüzde hızla değişen teknoloji dünyasının en önemli konu başlıklarından biri olan güvenlik konusu Bilişim Zirvesi'nin ikinci ayağı olan The Second Of A Trilogy: Güvenlik etkinliğinde ele alınacak. Etkinlikte yapay zekâ, nesnelerin interneti ve büyük veri gibi teknolojik ilerlemelerin, insan hayatını kolaylaştırırken ortaya çıkardığı güvenlik problemlerinin kaynağını ele alınacağı, 8 Mayıs 2025 tarihinde gerçekleştirilecek etkinlikte, teknoloji ve güvenliğin kesişim noktasındaki son gelişmeler ve en iyi uygulamalar konuşulacak.
Üçlemenin ikinci etkinliğinde 'Yapay Zekâ ve Siber Güvenlik', 'Nesnelerin İnterneti' ve 'Güvenlik, Veri Koruma ve Mahremiyet', 'Siber Tehdit İstihbaratı', 'Bulut Güvenliği', 'İnsan ve Makine İş Birliği', 'Kritik Altyapılar', 'Cebimizdeki Tehditler', 'Güvenlikte Yasal Zorunluluklar' konuları masaya yatırılacak.
Bilişim Zirvesi'25 - The Last Of A Trigoly: Cloud
6 Kasım 2025 tarihinde üçlemenin son etkinliği olarak gerçekleşecek The Last Of A Trigoly: Cloud, dijital dünyanın en önemli gündem maddelerinden biri olan bulut alanında gerçekleşen güncel çalışmalara ve gelişmeleri ele alacak. Bulut teknolojilerinin, iş süreçlerinden inovasyona, güvenlikten sürdürülebilirliğe kadar geniş birlikteliklerin nasıl dönüştürücü bir güç haline dönüştüğü alanının en önemli aktörlerinin anekdotları ile zirvede tartışılacak.
Etkinlik süresince 'Bulut Mimarisi ve Güvenlik', 'Bulutta İş Süreçleri', 'Veri Analitiği ve Yapay Zekâ', 'Dijital Dönüşüm ve İnovasyon', 'Sürdürülebilirlik ve Bulut' konuları ele alınacak.
Sınırlı sayıda katılım için geç kalmayın
Bir ilk olarak 2025 yılında 3 etkinlik ile her sektörde faaliyet gösteren bilişim dünyasını bir araya getirecek olan Bilişim Zirvesi'nin 3 etkinliğine başvuru ve kayıtlar başladı. Tüm detaylar ve başvurular için www.BilisimZirvesi.com.tr adresini ziyaret edebilirsiniz.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Türkiye'nin en büyük kripto para platformu ICRYPEX, spora ve Türk sporcularına verdiği desteği büyütmeye devam ediyor. Türk sporuna verdiği desteği bir adım daha ileriye taşıyan ICRYPEX, Türkiye'nin önde gelen kayakla atlama sporcularından Fatih Arda İpcioğlu'nun 2024-2025 sezonunda resmi sponsoru oldu.
"Uçan Türk" olarak bilinen İpcioğlu, ulusal ve uluslararası arenada kazandığı başarılarla Türkiye'yi gururlandırmaya devam ediyor. ICRYPEX, bu sponsorluk ile sadece İpcioğlu'nun başarısına katkıda bulunmakla kalmayıp Türk sporunun gelişimine de önemli bir destek sunmayı hedefliyor.
"Genç sporcularımızın hayallerini gerçekleştirmeleri için desteğimizi sürdüreceğiz"
ICRYPEX Yönetim Kurulu Başkanı Gökalp İçer, konuya ilişkin yaptığı açıklamada, "ICRYPEX olarak, genç yeteneklerin hayallerini gerçekleştirmelerine katkıda bulunmaktan dolayı büyük sevinç içindeyiz. Fatih Arda İpcioğlu'nun 2024-2025 sezonunda başarılı olacağına olan inancımız tam. Bu sponsorluk ile sadece onun başarılarını desteklemekle kalmıyor, Türk sporunun gelişimine katkı sağlamak için de adım atıyoruz. Gelecekte de genç sporcularımıza desteğimizi sürdüreceğiz ve daha birçok başarıya birlikte imza atacağımızdan eminiz." dedi.
ICRYPEX, yalnızca kripto para dünyasında değil, aynı zamanda spor alanında da adından söz ettiriyor. Türkiye Otomobil Sporları Federasyonu (TOSFED) ana sponsorluğunu üstlenen ICRYPEX, her yıl düzenlenen yarışmalarda genç yeteneklerin yanında yer alıyor. Genç sporculara fırsatlar sunarak Türk sporunun uluslararası başarılarını artırmayı hedefliyor.
Ayrıca, ICRYPEX'in desteğiyle Formula 4 sürücüsü Emir Tanju, otomobil sporlarında geleceğin yıldızları arasında gösteriliyor. ICRYPEX, sporu farklı alanlarda destekleyerek, genç yeteneklere uluslararası alanda başarı yolunda önemli bir ivme kazandırmayı sürdürüyor.
Fatih Arda İpçioğlu'nun başarılarla dolu yolculuğu
Fatih Arda İpcioğlu, kayakla atlama alanındaki olağanüstü başarısıyla sadece Türkiye'nin değil, dünyanın en dikkat çeken sporcularından biri oldu. "Uçan Türk" lakabıyla tanınan İpcioğlu, 2018 Pyeongchang'da gerçekleşen kış olimpiyatlarına katıldı ve kayakla atlama branşında ülkemizi olimpiyatlarda temsil eden ilk sporcu olarak adını geniş bir kitleye duyurdu. O zamandan bu yana, her yarışmada kendini geliştiren ve üst sıralarda yer alarak adını Türk sporunun zirvesine taşıyan İpcioğlu, uluslararası arenada da büyük başarılara imza attı.
2022 Kış Olimpiyatları'na da katılarak ülkemizi olimpiyatlarda ikinci kez temsil eden Fatih Arda, 2023 Kayakla Atlama Summer Grand Prix yarışmasında ilk kez kürsüye çıktı. Avrupa ve Dünya Şampiyonaları'nda birçok kez dereceye giren İpcioğlu, kayakla atlamada büyük bir yetenek ve potansiyel sergileyerek Türk sporunun gurur kaynağı oldu. Hem teknik hem de mental gücüyle dikkat çeken İpcioğlu, her geçen yıl başarılarına yenilerini ekleyerek gelecekte daha pek çok uluslararası başarıya imza atmayı hedefliyor
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Hizmet İhracatçıları Birliği (HIB) "Hizmet İhracatçıları Buluşması ve 2023 Yılı Hizmet İhracatçıları Birliği Ödül Töreni" İstanbul'da düzenlendi. Hizmet İhracatı rakamları ile Türkiye ekonomisinin sürdürülebilir gelişimine katkı sağlayan şirketlerin ödüllendirildiği törende Coral Travel Group iştiraklerinden ODEON Tours "Seyahat Acenteliği Hizmetleri" kategorisinde birinci, Coral Travel Group ise "Finans, Sigorta ve Diğer Mali Hizmetler" kategorisinde üçüncü oldu.
TİM Dış Ticaret Kompleksi Ömer Halisdemir Konferans Salonu'nda gerçekleştirilen Hizmet İhracatının Şampiyonları Ödül Töreni'nde 18 dalda birinci, ikinci ve üçüncü olan firmalara ödülleri takdim edildi. Toplam 54 ödülün verildiği törende, hizmet ihracatçıları ülkeye kazandırdıkları döviz tutarına göre ödüle layık görüldü.
Başarılarından dolayı ilk üçe giren firma ve kurumlara ödülleri Ticaret Bakanı Prof. Dr. Ömer Bolat, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mustafa Gültepe ve Hizmet İhracatçıları Birliği (HİB) Yönetim Kurulu Başkanı Şekib Avdagiç tarafından takdim edildi.
2023 yılında 650 milyon avro hizmet ihracatı
Coral Travel Group ve ODEON Tours adına ödülleri alan ODEON Tours Destinasyonlardan Sorumlu Başkan Yardımcısı (COO) Ozan Somaklar, Coral Travel Group olarak turizm sektörünün gelişmesinde öncü rol almaktan ve ülkemiz ekonomisine katkıda bulunmaktan dolayı gurur ve mutluluk duyduklarını ifade etti.
Coral Travel Group 2023 yılında hizmet verdiği 15 farklı kaynak pazardan ülkemize 1,5 milyondan fazla turisti getirerek 650 milyon avro hizmet ihracatı sağladı. 2024 yılını 1,65 milyona yakın turisti ağırlayarak kapatmaya hazırlanan Grup, önümüzdeki dönemde ülkemize yıllık 1 milyar avroyu aşan bir döviz ihracatı sağlamayı hedefliyor.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Kaspersky, teknoloji ve siber güvenlikte iş ortaklarının başarısına katkı sunmaya devam ediyor. İnfrasis Siber Mühendislik, Kaspersky Deploy İş Ortağı Programı kapsamında Kaspersky'nin EDR (Genişletilmiş Algılama ve Yanıt) uzmanlığına ulaşan Türkiye'deki ilk şirket oldu. EDR uzmanlığı, Kaspersky'nin gelişmiş siber güvenlik çözümleriyle müşterilere sağlanan koruma seviyesini artırırken, tehdit istihbaratı, olay yönetimi ve saldırı tespiti gibi kritik alanlarda derinlemesine uzmanlık sağlıyor.
Kaspersky Deploy İş Ortağı Programı kapsamında Türkiye'de EDR uzmanlığına ulaşan ilk şirket olan İnfrasis Siber Mühendislik, gelişmiş siber güvenlik çözümlerindeki üstün yetkinliğini ve bilgi birikimini ortaya koyuyor. Bu başarı, İnfrasis'in müşterileri için en karmaşık ve hedefli siber saldırılara karşı sürekli olarak güvenilir savunmalar oluşturma kapasitesini güçlendiriyor.
Infrasis Cyber Engineering Genel Müdürü Can Sobutay, şunları söyledi: "Kaspersky Deploy İş Ortağı Programı kapsamında EDR uzmanlığı elde etmekten gurur duyuyoruz. Bu uzmanlık, müşterilerimize en gelişmiş güvenlik çözümlerini sunma konusundaki kararlılığımızın bir kanıtı niteliğindedir. Kaspersky ile iş ortaklığımızı daha da güçlendirerek müşterilerimizin dijital dünyadaki güvenliğini artırmaya devam edeceğiz."
Kaspersky Türkiye Genel Müdürü İlkem Özar da şunları ekledi: "İş ortağı odaklı bir şirket olarak, iş ortağı ağımızı geliştirmeye özel önem veriyor ve iş ortaklarımızın bizimle iş yapmasını kârlı ve kolay hale getirmek için elimizden gelen her şeyi yapıyoruz. Bu yaklaşım birlikte çalıştığımız kuruluşların hedeflerine ulaşmasını kolaylaştırmakla kalmıyor, aynı zamanda süreci daha kârlı ve verimli hale getiriyor. İnfrasis'in EDR uzmanlığına ulaşması, ortak başarımızın bir kanıtıdır. Kaspersky olarak müşterilerimizin güvenlik ihtiyaçlarını en üst düzeyde karşılamak için birlikte çalışmaya ve değer yaratmaya devam edeceğiz."
EDR uzmanlığı, İnfrasis Cyber Engineering'in Kaspersky'nin gelişmiş siber güvenlik çözümleri aracılığıyla müşterilerine daha fazla değer sunma kabiliyetini artırarak tehdit istihbaratı, olay yönetimi ve saldırı tespiti gibi kritik alanlardaki yetkinliklerini daha da güçlendiriyor.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Teknoloji çok hızlı bir şekilde gelişiyor. DE-CIX uzmanları Ivo Ivanov (CEO) ve Dr. Thomas King (CTO), ayda madencilikten insansı robotlara kadar en heyecan verici trendlerden bazılarını ve iletişim teknolojisiyle temel etkileşimi değerlendiriyor. Aşağıdaki beş trend, DE-CIX’in 30’uncu yılı olan 2025’te, bağlı iş dünyasını, teknolojinin ilerleyen gelişimini ve birbirine bağlantı sektörünü şekillendirecek.
Trend 1: Akıllı ekonomiler - Akıllı değer yaratımı, akıllı ağlar olmadan mümkün değil
IDC’ye göre, dünya genelinde CIO’ların yüzde 80’i önümüzdeki yıllarda çevik ve içgörü odaklı bir iş yapısı için yapay zeka (AI) ve otomasyonu benimsemeyi planlıyor. AI, küresel çapta akıllı iş modellerinin merkezine yerleşirken, bağlantılı küresel bir ekonomideki kendi kendini yöneten sistemler, süreçler ve iş akışları kadar çevik ve otonom olarak ölçeklenebilir, aynı derecede akıllı BT altyapıları ve ağlarına ihtiyaç duyuyor. DE-CIX CTO’su Dr. Thomas King, konuyu “Standartlar, açık mimariler ve API’ler, yarının ağını birlikte çalışabilir ve akıllı hale getiriyor.” şeklinde açıklıyor. 5G Advanced’in 2025 yılında dünya çapında yaygınlaşması beklenirken, artık yeni nesil mobil bağlantı için zemin hazırlanıyor. Dr. Thomas King sözlerini şöyle sürdürüyor: “6G, yalnızca 5G’den 100 kat daha hızlı olmakla kalmayacak, aynı zamanda ağları güvence altına almak, yönetmek ve kontrol etmek için yapay zekayı da entegre edecek. Gelecekteki yapay zeka destekli veri akışlarını yönetmek için tüm bağlantı teknolojilerinde bu düzeyde bir zekaya ihtiyaç duyulacak.” DE-CIX CEO’su Ivo Ivanov ise “Akıllı değer yaratımı, aynı derecede akıllı teknolojileri de gerektiriyor. Yapay zeka, yalnızca daha akıllı ağ yönetimine destek sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda telekomünikasyon sektörünün tüm alanlarında operasyonel mükemmelliğe de destek oluyor. Ağ optimizasyonundan enerji verimliliğine, dolandırıcılık tespiti ve müşteri hizmetlerine kadar, akıllı çözümler her bir iş sürecini geliştirebilir.” youmunu yapıyor.
Trend 2: İnternet “Uzay Yarışı” kızışıyor
Alçak dünya yörüngesindeki (LEO) uydular, yakında insanlığa her yerde bağlantı sağlıyor olacak. Bu bağlantı, geleneksel mobil iletişim standartlarına dayanacağı için herhangi bir geleneksel akıllı telefonla da kullanılabilecek. Bu durum, bağlantılı iş modellerindeki kör noktaların kapatılmasını sağlamakla kalmıyor; okyanusta veya ilk kez her bir uçak koltuğunda, yüksek hızlı, düşük gecikmeli bağlantıların garanti altına alınmasını; ve de daha önce bağlantının mümkün olmadığı yerlerde bile bağlantının sağlanmasına olanak tanıyor. Ivo Ivanov: “Uydu iletim teknolojisi, bugün, internete sınırlı erişimi olan veya hiç erişimi olmadığı için dezavantajlı olan milyarlarca insana uzaydan yeni bir umut sunuyor.” diyor. Dr. Thomas King ise “Bu yüzden 2025’te internet uzay yarışının daha da kızıştığını göreceğiz. Bu, tüm birbirine bağlı platformlar arasında minimum gecikmeyle veri paketlerinin değiştirilmesini sağlamasıyla, gerçek anlamda yalnızca İnternet Değişimleri aracılığıyla başlatılacak bir yarış…” Uzay araştırma şirketleri artık, örneğin Kuantum hesaplama uygulamaları için Helyum-3’e erişmek amacıyla, asteroit ve Ay madenciliğinin milyarlarca dolarlık potansiyeline de göz dikmiş durumda. Ivo Ivanov sözlerini sürdürerek şunları da ekliyor: “Uzayda ve Ay yüzeyinde bilgi işlem gücü ve bağlantı olmadan bunların hiçbiri mümkün olmaz.” Bu görüş, Dünya Ekonomik Forumu ve McKinsey’den gelen rakamlarla da destekleniyor: Her iki kuruluş da küresel uzay ekonomisinin 2023’teki 630 milyar dolar seviyesinden 2035 itibariyle 1,3 trilyon dolara ulaşmasını öngörüyor.
Trend 3: Sürücüsüz araçlar ana akım, popüler araçlar haline geliyor
2025 yılında giderek daha fazla sayıda otonom aracın yollara çıkması bekleniyor ki ABD’nin birçok şehrinde seviye 4 (yüksek otomasyonlu, ancak insan kontrolü seçeneği olan) otonom sürüş sistemlerini kullanan ilk robotaksiler kullanılmaya başlandı. Diğer otomobil üreticileri ise 2025’te çeşitli ülkelerde seviye 3 (sürücünün gözlerini yoldan ayırıp ikincil faaliyetlerle ilgilenmesine imkan tanıyan yüksek otomasyonlu sürüş) ve seviye 4 otonom sürüş sistemlerini piyasaya sürmeyi planlıyor. Bu araçlar, otomobili ve yolcularını güvende tutmak ve onlara neredeyse gerçek zamanlı veri sağlamak için (hem mobil hem de uydu üzerinden) mükemmel kablosuz bağlantıya bağımlı. Bu bağlı olma öyle bir seviyede ki otomobil şirketleri, küresel ağlarının bir parçası olarak kendi alçak dünya yörüngesi (LEO) takım uydularını bile inşa etmeye başladı. Ivo Ivanov: “Bu ağların, en düşük gecikme süresiyle, AI bulutlarına; aynı zamanda da ilgili içerik ve uygulama ağlarına, sorunsuz bir birbirine bağlantı halinde olması gerekiyor.” diyor. Yapay zekanın çeşitli sektörlerde kullanımını kolaylaştırmak için DE-CIX, AI bulutlarına ve Hizmet Olarak AI (AI as a Service) sağlayıcılarına sağlam ve dayanıklı bağlantı için, 2024 yılında AI Exchange konseptini tanıttı. Ivo Ivanov sözlerini şöyle sürdürüyor: “Bu, performans, güvenlik, uyumluluk ve basitlikle; ek olarak da yapay zekanın iş üzerindeyken sihrini göstermesine imkan tanımakla ilgili.”
Trend 4: İnsansı Robotlar Fabrikalara ve Evlere Giriyor
Üretken yapay zekanın ortaya çıkışından bu yana insansı robotlar büyük ilerlemeler kaydederek; insanlarla iletişim kurma, yeni beceriler kazanma ve davranışlarını dinamik olarak uyarlama yeteneği kazanıyor. Dr. Thomas King, insanlardan öğrenebilmenin yanı sıra buluttan yeni beceriler indirebilmek veya farklı robotlar arasında yeni becerilerin paylaşılabilmesinin robotların çok yönlülüğünü ve kullanılabilirliğini önemli ölçüde artıracağını belirtiyor. İnsansı robotların küresel pazar büyüklüğünün 2030 yılına kadar yaklaşık 10 milyar ABD dolarına ulaşması bekleniyor ve 2025’te evlere ve iş yerlerine girmeleri öngörülüyor. Daha şimdiden, 2024’te bazı otomobil üreticileri üretim tesisleri ve lojistik bölümlerinde insansı robotları test etti ve 2025’te sınırlı ticari kullanıma sunulması öngörülüyor. İnsansı robotların, ABD ve Avrupa’da 2026 yılı civarında kitlesel kullanıma sunulması öngörülürken, Çin’in ise 2025 yılına kadar kitlesel olarak yaygınlaştırılmasını planlıyor. Ivanov ise iş gücü, insan ve makinelerden oluşan hibrit bir yapıya doğru ilerlerken, sorumlu yapay zekaya olan ihtiyacın giderek daha da belirginleştiğini ifade ediyor. Tahminlere göre mevcut çalışma saatlerinin yüzde 30’unun 2030 yılına kadar otomatikleştirilebileceği belirtiliyor. Ivanov ise sözlerine şöyle sürdürüyor: “Yapay zeka, yeni pozisyonlar yaratacak ve çalışanların farklı zorluklarla başa çıkabilmeleri için onların işlerini kolaylaştıracak. İnsan uzmanlıkları yapay zekanın çözemeyeceği alanlara odaklanırken, yapay zeka da şirketlerin çalışanlarının yeni beceriler geliştirmesine ve pozisyonlarını değiştirmesine yardımcı olabilir.”
Trend 5: Ayrıştırılmış Bilgi İşlem, Gelecekteki Yapay Zeka Eğitimine Ön Ayak Oluyor
Şirketlerin büyük dil modellerini (LLM) eğitme şekli çok yakında değişecek. Dr. Thomas King bu konu için şu ifadeleri kullanıyor: “Daha önce paralel kümelerdeki hesaplama yüklerini hızlı bir şekilde işleyebilmek için büyük, merkezi veri merkezlerine ihtiyaç duyuluyordu, gelecekte ise, veri merkezleri için alan her yerde sınırlı olduğu için, AI modellerini daha merkezi olmayan bir şekilde eğitebilmek gerekecek.” Ivo Ivanov ise çözümün AI Exchange’ler tarafından sunulabileceğini söylüyor: “Yüksek hızlı bağlantılar aracılığıyla ayrıştırılmış ve bölünmüş bilgi işlem iş yüklerini ve yapay zeka hizmetlerini birbirine bağlayabilen; ayrıca da yapay zeka pazarındaki gelecekteki teknolojik sıçramalara şimdiden hazırlıklı olan AI Exchange’ler.” Yeni Ultra Ethernet, InfiniBand’in yerini alarak ayrıştırılmış bilgi işlem trendine yön veriyor. Bu, bilgisayarların ve depolama birimlerinin bir yapay zeka veri merkezinde InfiniBand aracılığıyla birbirine bağlanması durumunda, genellikle birbirlerinden yalnızca birkaç metre uzakta konumlandırılması gerektiği anlamına geliyordu. Dr. Thomas King Ultra Ethernet’in daha uzak mesafeleri birbirine bağlanabileceğini ifade ediyor ve ekliyor: “Standart daha az karmaşıktır, kullanımı daha kolaydır, yerleşik ve yaygın olarak kullanılan Ethernet teknolojisine dayanır ve büyük dil modellerinin metropol alanlarda bile eğitilmesine olanak sağlar.” Tam da bu uygulama için yüksek hızlı birbirine bağlantı zaten standart olarak sunuluyor. Ve yüksek hızlı birbirine bağlantı muhtemelen tam da bu konumlarda dağıtılmış ağ veri merkezlerini, hâlâ yer veya enerji bulunan bölgelerde, çalıştırmak için gereken çözümün bir parçası.
DE-CIX: 30 Yıllık, Tarafsız Birbirine Bağlantı
İster sürücüsüz otomobillerde, ister otonom ağlarda isterse de ayrıştırılmış BT mimarilerinde olsun; Dr. Thomas King bağlantının, her yapay zeka uygulamasının özü olduğunu belirtiyor: “DE-CIX’in son 30 yıldaki tarihi, tarafsız ve birbirine bağlı bir internetin dünya ekonomisi ve refahı için ne kadar önemli olduğunu gösterdi.” Ivo Ivanov ise şunları ekliyor: “Şirket olarak gelişimimiz, şehirler, ülkeler ve kıtalar için birbirine bağlantının ne kadar önemli olduğunu ortaya koydu. Bu anlayışla, 2025’te, yani yıldönümümüzde, bilimkurgunun gerçeğe dönüşmesini izlerken, çalışanlarımız, ortaklarımız, müşterilerimiz ve dostlarımızla birlikte paylaştığımız başarıları kutlayacağız.” Ve nerede olursa olsun, dans pistinde, üretim hattında ya da Ay yüzeyinde, yapay zeka kullanım senaryolarının başarısını belirleyen faktör, adeta yeni para birimi olan, gecikme süresi olacak. IDC ve DE-CIX’in EMEA bölgesindeki şirketlere ilişkin verileri şunu gösteriyor: Şirketlerin yüzde 14’ü, yapay zeka kullanım senaryoları nedeniyle artan bağlantı ve ağ ihtiyaçlarının bulut kullanımını etkileyeceğini düşünüyor. Ve yüzde 22’si ise bulutta yapay zeka kullanırken ya da kullanmayı planlarken en büyük endişelerinin performans ve gecikme olduğunu söylüyor.
DE-CIX hakkında
DE-CIX (Alman Ticari İnternet Değişimi), dünyanın önde gelen İnternet Değişim operatörüdür. Avrupa, Afrika, Kuzey Amerika, Orta Doğu ve Asya’daki 50’den fazla metro pazarda DE-CIX, dünya çapında 600’den fazla şehirdeki veri merkezlerinden erişilebilir durumdadır ve 100’den fazla ülkede binlerce ağ operatörünü (taşıyıcılar), İnternet servis sağlayıcılarını (ISP’ler), içerik sağlayıcıları ve kurumsal ağları birbirine bağlar ve eşleştirme, bulut ve birbirine bağlantı hizmetleri sunar. Almanya’nın Frankfurt kentinde bulunan DE-CIX, yılda 40 eksabayta yakın veri hacmi (2023 itibarıyla) ve 1100’e yakın bağlantılı ağ ile dünyanın en büyük İnternet Değişimleri’nden biridir. 30’dan fazla farklı ülkeden 200’den fazla çalışan, Almanya’da ve tüm dünyada DE-CIX başarı öyküsünün temelini oluşturuyor. Ticari İnternetin başlangıcından bu yana DE-CIX, İnternet Mühendisliği Görev Gücü (IETF) gibi bir dizi önde gelen küresel kuruluşta, bugünün ve geleceğin İnterneti için ortak tanımlayıcı yol gösterici ilkeler üzerinde belirleyici bir etkiye sahip oldu. Dünyanın dört bir yanındaki lokasyonlarda konumlanmış olan DE-CIX, kritik BT altyapısının operatörü olarak, kişiler, kuruluşlar ve organizasyonlar arasında kesintisiz, hızlı ve güvenli veri alışverişi için büyük bir sorumluluk taşıyor.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Eskişehir ve Çorlu'daki altı modern üretim tesisinde, yapı yalıtımı ve teknik yalıtım olmak üzere iki ana kategoride üretim yapan ODE Yalıtım, 4 binden fazla ürün çeşidiyle yalıtım sektörünün en büyük üreticileri arasında yer alıyor.?Yapı yalıtımı alanında geliştirdiği ürünlerle bir binanın temelinden çatısına kadar farklı detaylarda ısı, su, ses ve yangın yalıtımı çözümleri üreten şirket; binaların tesisat yalıtımı, sanayi ve endüstriyel tesislerin yalıtımını kapsayan teknik yalıtımda ise kauçuk köpüğü, cam yünü ve taş yünü olmak üzere üç ürün grubunu da üreten ilk firma.
Türkiye'nin yüzde 100 yerli sermayeli en büyük yalıtım şirketi ODE Yalıtım; tasarımcıların ve uygulayıcının işini kolaylaştırıcı, uygulama hızını artırıcı ve uygulama hatalarını ortadan kaldıracak yalıtım sistemleri geliştiriyor. Ürün geliştirirken, faaliyet gösterdiği ülkelerdeki ihtiyaç ve talepleri göz önünde bulunduran ve cirosunun yüzde 3'ünü Ar-Ge ve dijitalleşmeye ayıran ODE Yalıtım, bugün 6 kıtada 75 ülkeye ihracat yapıyor.
ODE Yalıtım Yönetim Kurulu Üyesi Ozan Turan, "ODE Isıpan markamızla ekstrüde polistren ısı yalıtım malzemesi, ODE Membran markamızla polimer bitümlü su yalıtım örtüleri, ODE Starflex ile ısı, ses yalıtımı ve yangın güvenliği amaçlı kullanılan cam yünü ve ODE R-Flex markamızla da elastomerik kauçuk köpüğü esaslı tesisat yalıtım malzemesi üretiyoruz. Bitümlü membranlardaki yüksek performanslı nitelikli ürünler olan Epikon ürün ailemiz ise binanın temel ve çatısında kullanılıyor. Epikon serimiz, eksi 30 derece soğukta bükülme dayanımlarıyla Türkiye'de bir ilk" diyor.?
Ürettiği yalıtım ürünleri gruplarının tamamında tüm pazarlarda geçerli, uluslararası onaylı ve Avrupa standartlarıyla uyumlu EPD belgesine sahip tek yalıtım şirketi olduklarını belirten Ozan Turan, ürünlerinin tüm çevresel etkilerini ve karbon ayak izini şeffaflıkla beyan ettiklerini dile getiriyor. "Ürünlerimizin yurt dışı pazarlarda çok büyük ilgi gördüğünü söyleyebiliriz. ODE Yalıtım olarak Türkiye'nin yalıtım malzemeleri ihracatının yüzde 16'sını üstlenerek ülke ihracatına büyük bir katkı sağlıyoruz. İki yıldır İklimlendirme Sanayi İhracatçıları Birliği (İSİB) tarafından düzenlenen İhracatın Liderleri Ödül Töreni'nde "Yalıtım Malzemeleri İhracatı" kategorisinde birincilik ödülünün sahibi olmamız bunun en önemli göstergesi. Türkiye'nin en büyük, %100 yerli sermayeli yalıtım firması olarak hedefimiz 2024 yılında da alacağımız birincilik ödülü ile üçüncü yılda da liderliğimizi korumak ve "Dünya standartlarında ürettiğimiz yalıtım malzemeleriyle ihracat ağımızı genişletmeye devam etmek"
Hem üretim hem uygulama açısından oldukça önemsedikleri üst düzey performanslı Epikon ürünleriyle ilgili Epiclub adında bir kulüp kurarak Türkiye'deki en iyi su yalıtım uygulayıcı firmalarını bir araya getirdikleri söyleyen Ozan Turan "?Bu platformda uygulama detaylarını, teknik konuları ve detay çözümleri konuşuyoruz. Üyelerin de desteğiyle ÜR&GE faaliyetleri yürütüyoruz. Epiclub Türkiye'de kendi alanında ilk oluşum ve 22 uygulayıcı firmayı bünyesinde bulunduruyor. Burada yapılan çalışmalarla su yalıtımı uygulamalarının en iyi örneklerini sektörümüzle paylaşmayı amaçlıyoruz" diyor.
Siparişleriniz sadece "1 saat" içerisinde hesabınızda.
Siparişlerinizin gönderimi, aynı gün içerisinde yapılır.
256-bit şifreleme ve 3D Secure ile güvenli ödeme.
Ürünlerimizin tümü sertifikalı ve orijinaldir.