Tüm Alışverişlerinizde Kargo Bedava.
Sepetiniz Boş
Görünüşe göre henüz seçim yapmamışsınAlışverişe Başla
ürün bulundu.
Altın ve Dolara yön veren güncel finans haberlerini kaçırma...
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Ev ve Mutfak Eşyaları Sanayicileri ve İhracatçıları Derneği (EVSİD), 2024 yılı Ocak-Ağustos dönemi ihracat verilerini kamuoyu ile paylaştı. Dernek tarafından açıklanan verilere göre, ev ve mutfak eşyaları sektörünün 8 aylık ihracatı, geçtiğimiz yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 1,7'lik bir düşüş göstererek 2 milyar 76 milyon dolar seviyesine geriledi. Ağustos ayına ilişkin veriler ise daha umut verici; sektör, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 10'luk bir artış yakalayarak 270 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirdi. Ancak Temmuz 2024 ile kıyaslandığında, yüzde 3,2'lik bir düşüş dikkat çekti.
2024 yılı genelinde sektörde bazı alt gruplarda dalgalanmalar yaşansa da elektrikli ev ve mutfak eşyaları grubu, yüzde 5'lik bir artışla en iyi performans gösteren kategori olarak öne çıktı. Elektrikli ürünlerinin sektörde yüzde 35'lik paya sahip olması, bu grubun sektör büyümesinde itici güç olduğunu gösteriyor. Buna karşılık, metal, plastik, seramik ve cam ürün gruplarında ise gerilemeler gözlemlendi. Metal ürün grubu ihracatında yüzde 3, plastik grubunda yüzde 2,5, seramik grubunda yüzde 15,8 ve cam grubunda yüzde 8,9'luk düşüşler yaşandı.
TALHA ÖZGER: İHRACATTA TOPARLANMA VE BİRİM FİYAT ARTIŞI OLUMLU GELİŞMELER
EVSİD Başkanı Talha Özger, ihracat rakamlarını değerlendirirken, sektördeki ihracat düşüşünün azalmasını ve birim fiyatlardaki erimenin durmasını olumlu bir gelişme olarak nitelendirdi. Özger, "İhracatımızın ilk aylarda yüzde 5'e kadar düşmesi endişe vericiydi, ancak yılın sekiz ayında bu düşüş yüzde 1,7'ye kadar geriledi. Bu toparlanma sektörde genel bir düzelme işaretidir." dedi.
Özger, ihracat birim fiyatlarına da dikkat çekerek, "2023 yılının Ocak-Ağustos döneminde 3,83 dolar/kg olan birim ihracat değerimiz, 2024'te yalnızca yüzde 0,3'lük hafif bir gerileme ile 3,82 dolar/kg seviyesine indi. Ayrıca, elektrikli ev ve mutfak eşyalarında birim fiyatın yüzde 2 artarak 4,59 dolar/kg'dan 4,68 dolar/kg'ye çıkması, metal mutfak eşyaları grubunda da yüzde 0,4'lük bir artışla 4,64 dolar/kg'den 4,66 dolar/kg'ye yükselmesi önümüzdeki dönemde olumlu sinyaller veriyor." ifadelerini kullandı.
AR-GE VE İNOVASYONLA İHRACATTA KALICILIK SAĞLANACAK
Özger, ihracatın sürdürülebilirliği açısından sektörde Ar-Ge ve inovasyon yatırımlarının önemine vurgu yaparak, "Ev ve mutfak eşyaları sektörümüz, dünya genelinde rekabet gücünü artırmak için ürün çeşitliliğini genişletmeye ve teknolojik yeniliklere yönelmelidir. Bu alanda yapılacak yatırımlar, küresel pazardaki yerimizi güçlendirecektir." şeklinde görüşlerini dile getirdi.
Özellikle Avrupa ve Asya pazarlarında Türkiye'nin ev ve mutfak eşyaları sektörünün yüksek kalite standartları ve rekabetçi fiyat avantajları ile öne çıktığını belirten Özger, "İhracat birim fiyatlarının ve pazar çeşitliliğinin artması, sektörümüz için pozitif bir tablo çiziyor. 2024'ün geri kalanında bu trendi devam ettirmek ve daha fazla pazar kazanımı sağlamak hedefimizdir." diyerek sözlerini tamamladı.?
Talha Özger, EVSİD olarak sektörün ihracat potansiyelini artırmak için gerekli adımların atıldığını ve Türkiye'nin bu alanda daha büyük başarılara imza atabileceğini vurguladı. Özellikle inovasyon, Ar-Ge ve sürdürülebilirlik alanlarında yapılan yatırımların, ev ve mutfak eşyaları sektörünü daha da ileriye taşıyacağına inandıklarını ifade etti.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
GRP modüler su depolama sistemleri ile Avrupa ve Ortadoğu’da lider konuma ulaşan Ekomaxi, Türkiye’yi dünyanın üretim üssü yapma hedefiyle ihracat çalışmalarına ağırlık verdi. Bu kapsamda 2024 yılında ihracat pazarlarında toplam 8 fuara katılmayı hedefleyen şirket, fuarları, global pazarlardaki talebin Türkiye’ye kayması için bir fırsat olarak görüyor.
Yılın ilk altı ayında 6 farklı ülkede fuara katılan Ekomaxi, şimdi de 24-27 Eylül ‘de Irak’ın Erbil şehrinde düzenlenecek Construct Iraq Fuarı’na katılmaya hazırlanıyor.
Su depolama sistemlerinin öncü markası Ekomaxi, uluslararası inşaat ve yapı endüstrisi fuarı olan Construct Iraq Fuarı’nda ziyaretçilerini ağırlamaya hazırlanıyor. Şirket, 24-27 Eylül tarihleri arasında Erbil International Fairground’da gerçekleşecek olan fuarda modüler GRP su deposu teknolojisini tanıtacak.
“Ekomaxi olarak, yenilikçi GRP modüler su depolama çözümlerimizi tüm dünya ülkeleri ile tanıştırmak ve ihracatını artırmak amacıyla hedef pazarlarda fuar katılımlarına devam ediyoruz” diyen Ekomaxi Genel Müdür Yardımcısı Ömer Bera Yağız, fuarları, hedef pazarlardaki talebin Türkiye’ye kayması için bir fırsat olarak gördüklerini belirtti:
“2024 yılını toplam 8 fuar katılımıyla tamamlamış olacağız”
2024, yılı için büyük ihracat hedefleri belirlemiştik. Ülkemizi, GRP modüler su depolama sistemlerinde dünyanın üretim üssü yapmak da hedeflerimiz arasında yer alıyor. Bu nedenle yılın ilk altı ayında hedef pazarlarda toplam 6 fuara katılım sağladık. 24-27 Eylül’de Irak’ın Erbil şehrinde düzenlenecek Construct Iraq Fuarı ve Kasım ayında Fas’ın El Jadida şehrinde düzenlenecek olan SİB Fuarı da katılımcısı olduğumuz fuarlar arasında yer alıyor. Böylece 2024 yılını toplam 8 fuar katılımıyla tamamlamış olacağız.
Fuarlar, bize, dünya genelindeki profesyonellerle buluşma ve yeni iş birlikleri geliştirme fırsatı sunuyor. Böylece global arenadaki varlığımızı daha da güçlendirme fırsatı yakalıyoruz. Önümüzdeki yıl da yeni pazarlar ile ihracat halkamızı genişletmeye devam edeceğiz.” dedi.
Ekomaxi, Construct Iraq Fuarı süresince misafirlerini, G-181 numaralı standında ağırlayacak
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Emirates ve Gelecek Müzesi, 15-17 Ekim 2024 tarihleri arasında Dubai'de ilk kez gerçekleştirilecek olan Havacılığın Geleceği Haftası'na ev sahipliği yapacak.
BAE'nin bakanları, üst düzey hükümet yetkilileri, havacılık ve uzay, hava taşımacılığı, Bakım, Revizyon ve Onarım (MRO) ile lojistik ekosisteminden sektör liderleri açılış etkinliği için Dubai'de bir araya gelecek. Etkinlik, yapay zekâ (AI) ve genişletilmiş gerçeklikteki (XR) en son gelişmelerin yanı sıra yolcu seyahati ve gelecekteki trafik talebi ile hava taşımacılığı ve lojistik hakkında benzersiz içgörüler ve tartışma fırsatları için bir platform sunuyor.
Emirates Havayolu ve Grubu Yönetim Kurulu ve İcra Kurulu Başkanı Şeyh Ahmed bin Said El Maktoum, konuyla ilgili şu açıklamalarda bulundu: "Dubai'nin, Havacılığın Geleceği Haftası'nda havacılık ve uzay alanındaki vizyon sahibi global liderler ve karar mercilerinin, sektörün geleceğini yeniden tanımlamaya yardımcı olacak önemli tartışmalar ve güçlü iş birlikleri için bir araya gelmesine sahne olması çok yerinde. Dubai'nin teknoloji ve inovasyondan yararlanma ve dijital devrimi benimseme konusundaki stratejik kararlılığı, daha verimli ve sürdürülebilir operasyonlar için yeni yaklaşımlara öncülük etmek, mümkün olanın sınırlarını zorlamak ve sektör geliştikçe yolcu seyahatini ve deneyimini yeniden şekillendirmek için verimli bir zemin sunuyor."
Havacılığın Geleceği Haftası, üç gün boyunca önemli sunumları, panelleri ve atölye çalışmalarını içerecek. Dopdolu bir program içeren etkinliğin ilk gününde, konuşmacılar ve sektör uzmanları, hava yolculuğu talebi ve havalimanı altyapısı ile havalimanları, havayolları, havacılık sektörü üreticileri ve diğer paydaşların teknolojiyi kullanarak nasıl gelişmiş bir yolcu deneyimi sunabileceklerini ele alacak.
Etkinliğin ikinci günü hava taşımacılığı ve lojistik alanındaki gelişmelere ayrılırken, günün ikinci yarısında bölgedeki MRO gelişimine odaklanılacak. Üçüncü ve son günde ise iş akışı verimliliğini ve hizmet sunumunu geliştirmek için Web3, AI ve XR çözümlerinin sınırları zorlayan potansiyeli ele alınacak. Oturumlarda ayrıca, mevcut süreçleri yapay zekâ aracılığıyla yeniden düşünmek için gereken stratejiler ve günümüzde havacılık iş gücünün bu teknolojileri benimsemesi, benimsetmesi ve bunlardan yararlanması için gerekli olan iş birliği ele alınacak.
Havacılığın Geleceği Haftası'nda ana programın yanı sıra havacılık teknolojilerindeki en son gelişmelerin sergilendiği zengin bir sergi platformu da yer alacak. Ziyaretçiler yeni ürünler ve konseptler hakkında bilgi edinebilecek ve sektör temsilcileriyle bir araya gelebilecek. Emirates ve Gelecek Müzesi öncülüğünde, Emirates CX ekipleri, dnata, Emirates SkyCargo, Uçuş Operasyonları, Emirates ve dnata çevre ekipleri, Boeing ve Emirates Grubu Gençlik Konseyi tarafından desteklenen bir dizi interaktif atölye çalışması gerçekleştirilecek.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Siber saldırıların işletmeler üzerindeki etkisini düşündüğümüzde ilk dikkat ettiğimiz şey mali kayıplardır. Büyük mali kayıpların yaşandığı bir olaya örnek olarak, bina teknolojileri sektöründe önemli bir şirket olan Johnson Controls'ün Dark Angels hack grubu tarafından gerçekleştirilen önemli bir fidye yazılımı olayıyla karşı karşıya kalmasını örnek gösterebiliriz. Bu olayda saldırganlar 27 terabayt hassas veri çaldıklarını iddia etmiş ve 51 milyon dolar fidye talep etmişlerdi. Bu ihlal, şirketin sistemlerinde ciddi kesintilere neden oldu ve toplamda 27 milyon doların üzerinde zarara yol açtı. Saldırı, Johnson Controls'ün faturalama sistemlerindeki aksaklıklar ve kurtarma giderleri de dahil olmak üzere ticari faaliyetlerini önemli ölçüde etkiledi. Küresel varlığı olan bir şirket olarak, söz konusu güvenlik ihlali iş ilişkilerinin ve operasyonlarının önemli ölçüde aksamasına neden oldu.
Kaspersky olarak bir siber saldırının işletmenize zarar verebileceği birkaç temel yolu aşağıda şekilde aktarabiliriz.
Finansal kayıplar
Siber saldırılar genellikle doğrudan mali kayıplara neden olur. Bilgisayar korsanlarının verilere erişimi yeniden sağlamak veya doğrudan para çalmak için ödeme talep ettiği fidye yazılımı saldırıları bunun açık bir örneğidir. Ancak bu sadece bir başlangıçtır, çünkü bu tarz saldırıların dolaylı mali kayıplara yol açabilecek çok sayıda başka sonuçları vardır. Bunların maliyeti, olayın doğrudan sonucu olan kayıpları kolayca aşabilir.
Operasyonel kesintiler
Siber saldırılar operasyonlarınızı durma noktasına getirebilir. Birçok işletme günlük faaliyetleri için dijital altyapılarına bağlıdır. Sistemler tehlikeye girerse üretkenlik düşer. Ciddi durumlarda, tüm operasyonlar günlerce hatta haftalarca kesintiye uğrayabilir. Bu da gelir kaybına, hizmet kalitesinin düşmesine ve hayal kırıklığına uğramış müşterilere ve iş ortaklarına neden olur. Şirketinizin itibarı üzerinde olumsuz bir etki yaratır.
Uzun vadeli dolaylı maliyetler
Bir siber saldırının hemen ardından bile işletmeler genellikle uzun vadeli finansal etkilerle karşı karşıya kalırlar. Sistemleri geri yüklemek, siber güvenlik altyapısını iyileştirmek ve yasal sonuçları yönetmek, devam eden maliyetlerden sadece birkaçıdır. Ayrıca, kaybedilen işlerin ve zarar gören müşteri ilişkilerinin yeniden inşa edilmesi aylar ya da yıllar alabilir.
İtibar kaybı
Müşterilerinizin size duyduğu güven çok değerlidir. Olası bir ihlalde müşteri verileri çalınırsa, bu durum markanızın itibarına ciddi zarar verebilir. Oluşacak güven kaybı müşterilerin ayrılmasına ve işlerin uzun vadede azalmasına neden olabilir. Bazı durumlarda, tek bir ihlal bir şirketin kamuoyundaki imajını onarılamayacak şekilde mahvetmek için yeterlidir.
İşletmeniz bir saldırıya maruz kalırsa, bu durum iş ortaklarınız ve satıcılarınızla olan ilişkilerinizi de etkileyebilir. Üçüncü parti iş ortakları, paylaşılan verileri koruma konusundaki becerinize olan güvenlerini kaybedebilir. Hızlı bir şekilde toparlanamazsanız veya sistemleriniz iş ortaklarınızın operasyonlarını tehlikeye atarsa, iş açısından kritik ilişkileriniz tehlikeye girebilir.
Yasal mevzuat ve uyumluluk sorunları
Avrupa'daki GDPR veya ABD'deki HIPAA gibi veri koruma düzenlemeleri yüzünden veri ihlalleri ağır para cezalarına yol açabilir. Hassas müşteri veya çalışan verilerinin korunmaması cezalara ve davalara neden olabilir. Ayrıca ihlallerin kurbanı olan şirketler genellikle uzun süren yasal mücadelelerle karşı karşıya kalırlar ve bu da şirketin mali ve itibar yükünü artırır.
Fikri mülkiyet kaybı
Birçok işletme için fikri mülkiyet (Intellectual Property - IP) en değerli varlıkları arasındadır. Fikri mülkiyeti hedef alan siber saldırılar ürün tasarımlarını, pazarlama stratejilerini ve özel bilgileri çalabilir. Bu durum özellikle teknoloji ve ilaç gibi rekabetçi sektörlerde büyük zarara yol açabilir. Fikri mülkiyet hırsızlığı bir şirketin yıllarını harcayarak oluşturduğu avantajı silebilir.
Kaspersky Güvenlik Evangelisti Oleg Gorobets, şunları söylüyor: "Saldırganlar asla boş durmazlar. Avlarını hazırlıksız yakalamak için sürekli dolaşan kurtlar gibidirler. Dolayısıyla şirketlerin her zamankinden daha uyanık ve çevik olmaları gerekiyor. Etkin tehdit keşfi ve kontrol altına almanın yanı sıra hızlı kurtarma için doğru çözümlere ve süreçlere sahip olduklarından emin olmalılar. Kaspersky olarak, işletmelerin ihtiyaç duyduğu çevik güvenliği sunma konusunda son derece kararlıyız. Proaktif değerlendirmeler ve çok katmanlı koruyucu çözümlerin yanı sıra yönetilen güvenlik ve eyleme geçirilebilir tehdit istihbaratı, bunların hepsi bizde var. Daha da önemlisi, bireysel profiliniz için tam siber güvenlik yapısını bir araya getirecek uzmanlığa sahibiz. Yalnızca bunun gibi tutarlı ve kapsamlı bir yaklaşım, günümüzün siber risklerine karşı gerçek bir işletme dayanıklılığı sağlayabilir."
Kaspersky, işletmenizin siber tehditler karşısında dirençli kalmasına yardımcı olacak bazı önerilerini şöyle sıralıyor:
" Şirketi çok çeşitli tehditlere karşı korumak için, her büyüklükteki ve sektördeki kuruluşlara gerçek zamanlı koruma, tehdit görünürlüğü ve EDR ile XDR'nin araştırma ve yanıt yeteneklerini sağlayan Kaspersky Next ürün serisindeki çözümleri kullanın.
" Şirketinizin özel bir BT güvenlik işlevi yoksa ve uzman düzeyinde tespit ve müdahale çözümleri için gereken uzmanlık becerilerine sahip olmayan BT yöneticileri varsa, Kaspersky MDR gibi yönetilen bir hizmete abone olmayı değerlendirin. Bu, kurum içi uzmanlık oluşturmaya odaklanmanızı sağlarken güvenlik yeteneklerinizi büyük ölçüde artıracaktır.
" Saldırganların güvenlik açıklarından yararlanarak ağınıza sızmasını önlemek için kullandığınız tüm cihazlardaki yazılımları her zaman güncel tutun. Uç noktalarınızın Exploit Prevention teknolojisi ile korunduğundan emin olun.
" Yeni güvenlik açıkları için yamaları mümkün olan en kısa sürede yükleyin. Yamalar indirildikten sonra, tehdit aktörleri artık güvenlik açıklarını kötüye kullanamaz. Kaspersky Next ürün serisi hem Güvenlik Açığı ve Yama yönetimi hem de İstismar Önleme özellikleri sunar.
" Davetsiz misafirlerin kurcalayamayacağı çevrimdışı yedekler oluşturun. Gerektiğinde acil bir durumda bunlara hızla erişebileceğinizden emin olun.
" Küçük işletmelerin korunması için, bir BT yöneticisi olmadan da siber güvenliğinizi yönetmenize yardımcı olacak çözümler kullanın. Kaspersky Small Office Security, 'Kur ve unut' koruması sayesinde size aradığınız güvenliği sunar ve özellikle iş geliştirmenin ilk aşamalarında çok önemli olan bütçeden tasarruf sağlar.
" Güvenli internet davranışını aşılayan ve simüle edilmiş bir kimlik avı saldırısı alıştırması içeren bir çözüm olan Kaspersky Otomatik Güvenlik Farkındalığı Platformu ile iş gücünü insan kaynaklı siber saldırılara karşı ekstra bir koruma katmanına dönüştürün. Böylece çalışanlarınız kimlik avı e-postalarını ve diğer sosyal odaklı tasarlanmış yemleri nasıl tanıyacaklarını bilirler.
" Kaspersky Profesyonel Hizmetlerinden yararlanmak, iş yükü altında zorlanan BT departmanınızın iş yükünü optimize eder. Kaspersky uzmanları mevcut BT güvenliğinizin durumunu değerlendirir, ardından sorunsuz performans sağlamak için Kaspersky yazılımını hızlı ve düzgün bir şekilde dağıtır ve yapılandırır. Kaspersky Premium Destek ise iş süreçlerini minimum düzeyde etkileyerek teknik olayların daha hızlı çözülmesini sağlar.
" Korumanıza büyük bir titizlikle yaklaşın ve ek güçlendirme seçeneklerini değerlendirin. İstenmeyen uygulamaların, web sitelerinin ve çevre birimlerinin kullanımını sınırlayan uygulama, web ve cihaz kontrollerine sahip siber güvenlik çözümleri kullanın. Bu, çalışanların gölge BT kullandığı veya siber güvenlik alışkanlıklarının olmaması nedeniyle hata yaptığı durumlarda bile bulaşma riskini önemli ölçüde azaltır.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Günümüzde pencereler sadece ışık ve havalandırma sağlamanın ötesinde, binaların estetik ve enerji verimliliğinde de kritik bir rol oynuyor. Türkiye'nin lider sanayi kuruluşlarından ASAŞ, sunduğu her ihtiyaca uygun PVC pencere ve kapı sistemleriyle fonksiyonellik, kalite ve şıklığı buluşturuyor. PVC gövde ve laminasyon renk seçenekleriyle son kullanıcıların estetik taleplerini en etkili şekilde karşılayan ASAŞ, yapıların hem iç hem de dış mekanlarına modern ve şık bir dokunuş kazandırıyor.
ASAŞ'ın geniş laminasyon renk yelpazesinde bulunan Corten Steel gibi trend renklerden klasik antrasit ve beyaz tonlarına kadar uzanan seçenekler, her tür bina ve dekorasyon tarzına uyum sağlıyor. ASAŞ laminasyon renk uygulamaları, uzun ömürlü renk stabilitesini garanti ederken, pencerelerin çizilmeye karşı direncini ve hava koşullarına dayanıklılığını da artırıyor.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Dassault Systèmes (Euronext Paris: FR0014003TT8, DSY.PA) ve Mistral AI, öncü yapay zekanın tüm gücünü güvenilir bir ortamda endüstrilere taşımak için kurdukları ortaklığı duyurdu.
Dassault Systèmes, 40 yılı aşkın bir süredir üretim sektörleri, yaşam bilimleri ve sağlık hizmetleri ile şehirler ve bölgeler gibi alanlarda sürdürülebilir yenilikler sağlamak için insanları ve işletmeleri destekliyor.
Üretken Ekonomi çağına girerken, endüstri gerçek dünyayı genişletmek ve iyileştirmek için sanal dünyalardan yararlanmak yoluyla üründen, deneyime ve sürdürülebilirliğe geçiş yapmak zorunda.
Özellikle Mistral AI'nın Büyük Dil Modelleri'nde (LLM'ler) görüldüğü gibi yapay zeka teknolojilerinin son zamanlarda kaydettiği ilerleme bu yolculuğu hızlandırmak için bir fırsat olarak öne çıkıyor.
Bilimsel modelleme, simülasyon ve yapay zekayı bir araya getiren sanal ikiz deneyimleri, gelecekteki iş gücünü güçlendirmek için çözümler sunuyor. Sektörel bilgi ve know-how'ı ortaya çıkarıyor ve fikri mülkiyetini korurken güvenilirlik için endüstriyel ihtiyaçlara cevap veriyor.
Mistral AI'nın kurumsal sınıf "Large" modeli de dahil olmak üzere tüm LLM'leri, Dassault Systèmes'in gereksinimlerini karşılayan doğruluk, duyarlılık ve sürdürülebilirlik performansı arasında ileri teknolojiye dayalı bir denge sağlıyor.
Dolayısıyla, Dassault Systèmes'in Mistral AI ile ortaklığı pazara şunları sunmayı amaçlıyor:
" Yeni bir OUTSCALE imkanı, "Hizmet Olarak Kullanılan Büyük Dil Modelleri" veya "LLMaaS": OUTSCALE bağımsız altyapısını kullanarak, Mistral AI'nın ticari büyük dil modellerini sağlıyor ve bu modeller aralarında SecNumCloud'un da bulunduğu en yüksek güvenlik ve uyumluluk standartlarından yararlanıyor.
" LLM'ler tarafından güçlendirilen üretken deneyimler: Dassault Systèmes'in 350.000 endüstriyel müşterisi için büyük sektörel bilgi ve know-how evrenlerini saniyeler içinde ortaya çıkarıp yönlendiriyor, aynı zamanda devasa veri mirasını da artırıyor. Üretken deneyimler, daha sürdürülebilir bir dünya için endüstriyel dönüşümde belirleyici bir rol oynuyor.
Mistral AI CEO'su ve kurucu ortağı Arthur Mensch, "Üretken yapay zekanın yüksek performansı, verimliliği, güvenliği ve gizliliğine olan ortak bağlılığımızı yeniden pekiştirmekten ve Dassault Systèmes ile bu ortaklığı kurmaktan mutluluk duyuyoruz. Dassault Systèmes'in bağımsız altyapısından ve endüstriyel çözümlerinden yararlanarak, herkes için son teknoloji üretken yapay zeka kullanımını teşvik etme konusundaki ortak misyonumuzu da geliştiriyoruz." dedi.
Dassault Systèmes Ar-Ge Genel Müdür Yardımcısı Florence Hu-Aubigny ise "Yapay zeka destekli sanal ikizlerle dünya çapında sektörleri yeniden keşfetme yolculuğumuza devam ediyoruz. Mistral AI ile ortaklık kurmak, OUTSCALE ile bağımsız bir ortamda güvenilir üretken deneyimler sunmamıza olanak tanıyacak. Bunlar, LLM'ler de dahil olmak üzere bilimsel modelleme, simülasyon ve yapay zekanın benzersiz bir kombinasyonunu sağlayacak. Bu ortaklık, yapay zeka destekli endüstri sınıfı çözümler için güçlü bir teknolojik ekosistem oluşturma konusundaki kararlılığımızı gösteriyor." dedi
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Müşteri deneyimi yönetiminde dijital iş çözümlerinin dünya lideri Teleperformance, her yıl yayınladığı 'Küresel Müşteri Deneyimi Raporu' ile markaların müşteri deneyimi stratejilerine yön verecek trendleri belirliyor. Şirketin Portekiz'de bulunan ödüllü araştırma merkezi 'Teleperformance Business Insights Lab' tarafından hazırlanan araştırma, aralarında Türkiye'nin de bulunduğu 11 ülkede, 19 sektör ve 57 bin 500 tüketiciyle aylar süren bir çalışma akabinde hazırlandı. Araştırma sonunda yayımlanan rapor, her yıl olduğu gibi bu yıl da müşteri deneyimi stratejilerine yön verecek trendleri ortaya koydu.
Araştırma sonuçlarına göre; son yıllardaki hızlı teknolojik değişimlere rağmen markalarla iletişim kurmak için kullanılan kanal tercihleri sıralamasının aynı kaldığı gözlemlendi. Birden fazla kanal kullanan tüketicilerin markaya daha bağlı, memnun ve çevrelerine tavsiye etme oranının daha yüksek olması dikkat çekti. Araştırma, hangi kanalların sunulacağına karar vermek kadar, nerede ve ne zaman duyurulacağının da tüketicilerin güven duygusunu olumlu yönde etkilediğini ortaya koydu. Markaların iletişim bilgilerine kolay ulaşan müşterilerin sadakati, ulaşamayanlara göre daha yüksek çıktı. Z kuşağı markalarla en çok iletişime geçen kuşak olurken, ses en çok tercih edilen kanal olmaya devam etti.
Teleperformance Satış ve Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Sezin Mızraklı Avalin; "Küresel Müşteri Deneyimi Raporu sonuçları, geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi bu yıl da hedef kitlesinin tercih ettiği iletişim kanallarını doğru çeşitlilikle ve kullanıcı dostu bir tasarımla sunan markaların sadakatte ilk sırada yer aldığını gösteriyor. Birden fazla kanal kullanan tüketiciler markaya daha bağlıyken, çevrelerine tavsiye etme oranı da yükseliyor. Kanal kullanımı arttıkça bu faktörlerdeki artış da dikkat çekiyor. Yıllar içerisindeki düşüş trendine rağmen, Ses kanalı hala ilk sırada yer alırken, Mobil Uygulamalar, Anlık Mesajlaşma Platformları ve Canlı Sohbet'in son 4 yılın en yüksek performans gösteren kanalları olduğu görülüyor" dedi.
Sezin Mızraklı Avalin sözlerine şöyle devam etti; "Türk tüketicisinin markalarla iletişim yoğunluğunda araştırmanın yapıldığı 11 ülke arasında Hindistan'dan sonra 2. sırada olmasını kritik buluyoruz. Teleperformance olarak, markaları teknolojik altyapımız ve güçlü bir insan kaynağıyla destekliyor, müşteri deneyimi yolculuklarına birlikte yön veriyoruz. Trendlerin nabzını tutan dinamik yaklaşımımızla, hedef kitleye uygun kanal çeşitliliğini, doğru tasarım ile doğru zamanda sunarak müşteri deneyiminde optimum fayda sağlamaya ve marka sadakati oluşturmaya odaklanıyoruz."
Sektörlerden elde edilen veriler ışığında Teleperformance Küresel Müşteri Deneyimi Raporu'nda öne çıkan müşteri deneyimine yönelik 7 stratejik trend şöyle:
Müşteri hizmetleriyle iletişimde Türkiye 2. sırada
Raporda Türkiye, müşteri hizmetleriyle en çok iletişime geçen ülkeler sıralamasında 11 ülke arasında 2. sırada yer aldı. Türkiye'deki tüketicilerin %78'i markaların müşteri hizmetleri ile etkileşime geçti.
Ses en çok kullanılan kanal olmaya devam etti
Yıllar içerisinde düşme trendi gösterse de tüketicilerin en çok kullandığı kanal yine Ses oldu. Sesi sırasıyla; E-mail (%31), Canlı Chat (%18) ve Mobil uygulamalar (%17) izledi. Son 5 yıldır yükselişini sürdüren kanallar ise Video, SMS ve Anlık Mesajlaşma oldu.
Markalarla iletişimde Z kuşağı öne geçti
Markalarla en çok iletişime geçen kuşak Z kuşağı iken onu Milenyumlular; (Y) ve X kuşağı izledi. Kanal tercihlerine bakıldığında ise özellikle Z ve Y kuşağı dijital kanalları daha fazla tercih etti. Kanal kullanımlarına göre ses, E-mail/web form ve Canlı Chat tüm yaş grupları arasında kullanılan ilk 3 kanal oldu. Mobil Uygulamalar, Anlık Mesajlaşma Platformları ve Canlı Chat aracılığıyla iletişime geçen müşteriler en yüksek memnuniyet seviyelerini bildirdi.
Tek kanaldan iletişime geçenlerin oranı arttı
Markalarla tek kanaldan iletişime geçenlerin oranı, geçen yıla göre % 4 artarak %63'e ulaştı. Müşterilerin neredeyse yarısının (%48) tercih ettikleri kanalı kullanarak markalarla iletişime geçtiği görüldü. Buna karşın, birden fazla kanal kullanan tüketicilerin markaya daha bağlı, memnun ve markayı tavsiye etmeye daha istekli olması da dikkat çekti. Markaya kolay erişim de sadakati artırdı. Marka iletişim bilgilerine zor erişen müşterilerde sadakat 6.6 puan seviyesindeyken, kolay ulaşanlarda bu oran 9.4 seviyesine çıktı.
En çok online sektörlerle bağlantıya geçildi
Müşteriler en çok online hizmet veren markalarla iletişime geçti. En çok iletişime geçilen ilk 5 sektör; online seyahat acenteleri, online eğitim, mülk ve kaza sigortası, otomotiv sigortası, online yemek siparişi sektörleri oldu. Ortalama arama adetleri göz önüne alındığında ise, ilk sırada yemek siparişi firmaları, bankalar ve telekomünikasyon firmaları yer aldı.
Yapay zekada insan denetimi isteği arttı
Araştırmaya bu yıl ilk defa yapay zeka desteği başlığı da eklendi. Tüm nesillerde tüketicilerin %62'sinin insan desteğini açıkça tercih ettiği görüldü. Tüketiciler basit sorunlar için Gen AI'nın faydalarından yararlanırken AI destekli insan etkileşimi ve insan denetimini tercih etmeleri dikkat çekti. Türkiye'de ise tüketiciler geçtiğimiz yıl %83 oranında insan ile iletişim kurmayı tercih ederken, bu yıl markaların sunduğu doğru yapay zeka kullanımları ile bu oran %66'ya geriledi.
Anlık mesajlaşma ve sosyal medya platformları talepte gözde
Tüketiciler markalardan en çok Anlık Mesajlaşma ve Sosyal Medya platformları üzerinden destek talep etmeye devam etti. Anlık mesajlaşma platformlarında ilk 3 sırada Whatsapp, Facebook Messenger ve Telegram yer aldı. Sosyal Medya Platformlarında ise ilk 3 sırayı Facebook, Instagram ve Youtube alırken, geçen yıldan bu yana en hızlı büyüyen platform Snapchat oldu.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Siparişleriniz sadece "1 saat" içerisinde hesabınızda.
Siparişlerinizin gönderimi, aynı gün içerisinde yapılır.
256-bit şifreleme ve 3D Secure ile güvenli ödeme.
Ürünlerimizin tümü sertifikalı ve orijinaldir.