Piyasaya Yön Veren Güncel Finans Haberleri

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Nissan’ın motosporlarına kazandırdığı NISMO'nun 40. yıldönümünü kutluyor. 17 Eylül 1984 tarihinde Nissan'ın kurum içi tuning, motor sporları ve performans bölümü olarak kurulan, Nissan Motorsport International Co. Limited kısaca NISMO adını aldı. Marka, o tarihten buy ana şirketin hem yarış pistinde hem de halka açık yollarda performansa olan bağlılığının somutlaşmış halini temsil ediyor.

Aslen Omori, Tokyo'da bulunan NISMO, Nissan'ın en heyecan verici araçlarından ve motor sporları arayışlarından bazılarının arkasındaki itici güç olarak hizmet veriyor. Şirketin yarış pistinden ilham alarak yarattığı “Pistten yola” sloganı, otomobili sürücüleri için en üst düzey Nissan performansını sunma hedefini somutlaştırıyor.
40.yıl kutlama etkinliklerinde Yokohama kentindeki Nissan Global Genel Merkez Galerisi'ni ziyaret edecekler, ultra nadir bulunan NISMO 270R ve saygı duyulan NISMO 400R gibi NISMO yol modellerinin yanı sıra 1998 Le Mans 24 Saat yarışında 3. olan Nissan R390 GT1, Dayton 24 Saat yarışını kazanan Nissan R91CP ve Japonya Touring Car Şampiyonası (JTCC) ikonu Calsonic Skyline GT-R Group A gibi pist efsanelerini bir arada görebilecekler.
Ayrıca, yakın zamanda piyasaya sürülen Ariya NISMO, AURA NISMO ve FAIRLADY Z NISMO dahil olmak üzere NISMO'nun mevcut Japonya yerli model serisinden araçlar da ziyaretçilerin beğenisine sunulacak. Sergi 15 Ekim 2024 Salı gününe kadar devam edecek.
40.yıldönümü kutlamaları için bir açıklama yapan Nissan'ın küresel motor sporları iş birimi başkanı ve NMC başkanı Takao Katagiri, “1984'ten bu yana NISMO'yu destekleyen herkese teşekkür etmek istiyoruz ve önümüzdeki on yıllar boyunca hız, güven ve heyecan sunmayı dört gözle bekliyoruz. Uzun süredir devam eden pistten yola felsefemiz, Super GT ve Formula E fabrika yarış programlarımızla devam ediyor.” dedi.
Katagiri gelecekle ilgili olarak da şunları ekledi: “Amacımız pistte taraftarlara heyecan sunmak ve yarış pistinden öğrendiklerimizi müşterilerin satın alabileceği ürünlere dönüştürmek Uzun vadeli hedefimiz, dünyanın dört bir yanındaki müşterilere daha heyecan verici NISMO modelleri sunarak işimizi küresel olarak kademeli olarak büyütmektir.
NISMO 40.yıl kutlamaları 1 Aralık'ta Fuji International Speedway'de yapılması planlanan 2024 NISMO Festivali ile devam edecek. Bu yılki festival, markanın zengin mirasına, yarış başarılarına ve yüksek performanslı yol otomobillerinin evrimine saygı göstererek NISMO'nun 40. yıldönümüne adanıyor.

Nissan AMIEO Hakkında (Afrika, Orta Doğu, Hindistan, Avrupa ve Okyanusya)

Daha temiz, daha güvenli ve daha kapsayıcı bir dünya hedefleyen Nissan, tam anlamıyla sürdürülebilir bir şirket olmakta kararlı.
Sürdürülebilirlik, Nissan'ın uzun vadeli vizyonu olan Ambition 2030'un merkezinde yer alıyor. Kritik çevresel, toplumsal ve müşteri ihtiyaçlarına yanıt veren bu inisiyatifi ile Nissan, önemli küresel pazarlara elektrikli modeller ve teknolojik yenilikler sunarak mobilite ve ötesini güçlendiriyor. Ambition 2030, Nissan'ın 2050 yılına kadar ürünlerinin ve operasyonlarının yaşam döngüsü boyunca karbon nötr olma hedefini destekliyor. Merkezinde EV36Zero bulunan ve Türkiye’nin de yer aldığı Nissan AMIEO bölgesi, elektrikli geleceğe geçişi hızlandırmaya hazırlanıyor.
Nissan'ın ürünleri, hizmetleri ve sürdürülebilir mobilite taahhüdü hakkında daha fazla bilgi almak için nissan-global.com adresini ziyaret edebilirsiniz. Ayrıca Facebook, Instagram, Twitter ve LinkedIn hesaplarımızı takip edebilir ve en son videolarımıza YouTube hesabınızdan ulaşabilirsiniz.
NISSAN Türkiye ürünleri, hizmetleri ve daha fazlası için https://www.nissan.com.tr/ web sitesini ziyaret edebilirsiniz.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

PLI - PETRONAS Madeni Yağlar, 17-19 Eylül 2024 tarihleri arasında Düsseldorf, Almanya'da düzenlenecek olan Avrupa'nın en büyük endüstriyel fuarı Lubricant Expo Europe'da yenilikçi Sıvı Teknolojisi Çözümleri ( Fluid Technology Solutions™ ) ürünlerini sergileyecek. Sergilenecek ürün ve hizmetler arasında veri merkezlerinin elektronik sistemlerinin soğutulması için PETRONAS Iona Tera'yı içeren genişletilmiş PETRONAS Iona serisi ve gelişmiş bir tank telemetri sistemi olan yeni PETRONAS Uzman Çözümler ( PETRONAS Expert Solutions ) Fluid-i yer alacak. Önde gelen küresel madeni yağ üreticisi olarak PETRONAS Madeni Yağlar, bu gelişmiş ürünler aracılığıyla sektörde inovasyon ve sürdürülebilirliği teşvik etme konusundaki kararlılığını fuarda sergileyecek.
 
PETRONAS Madeni Yağlar, geçen yılki katılımının başarısına dayanarak bu kez genişleyen veri merkezi pazarına odaklanan PETRONAS Iona serisini bir kez daha vurgulayacak. Veri merkezi elektronik aksamını etkin bir şekilde termal olarak yönetmek ve kapsamlı soğutma kurulumlarını karşılamak için tasarlanmış yüksek performanslı bir di-elektrik sıvı olan PETRONAS Iona Tera, standın en önemli ürünlerinden biri olacak. Iceotope ile ortaklaşa geliştirilen ve test edilen PETRONAS Iona Tera, veri merkezi operasyonlarında verimli termal yönetim için artan ihtiyacı karşılıyor. Bu genişleme, PETRONAS Madeni Yağların otomotiv sektörünün ötesinde çeşitli endüstriler için inovatif çözümler sunma ve dijitalleşme çağında küresel açıdan önemli gelişen endüstriler için verimliliği hızlandırma taahhüdüyle tutarlı bir tavır sergiliyor.
PETRONAS Madeni Yağlar Grup Teknoloji Direktörü Ravi Tallamraju, şunları söylüyor: "En son yeniliklerimizi sergilemek üzere Lubricant Expo Europe'a katılmaktan heyecan duyuyoruz. Sürdürülebilir ve yüksek performanslı ürün ve hizmetler geliştirmeye odaklanmamız sektörün gelişen ihtiyaçlarıyla örtüşüyor. Fuarda sektör profesyonelleriyle etkileşim kurmayı ve uzmanlığımızı paylaşmayı dört gözle bekliyoruz. İnovasyon bizim DNA'mızda var. PETRONAS Madeni Yağlar olarak verimliliği hızlandıran ve işletmelerin sürekli değişim ve ısrarlı modernizasyon dönemlerinde kontrolü ellerinde tutmalarını sağlayan gelecek odaklı çözümler geliştiriyoruz."
 
PETRONAS Madeni Yağlar, PETRONAS Iona serisine ek olarak, otomatik ikmal özelliği ile birlikte sıvı seviyelerinin gerçek zamanlı izlenmesini sağlayan gelişmiş tank telemetri sistemi PETRONAS Uzman Çözümler ( PETRONAS Expert Solutions ) Fluid-i’ı da tanıtacak. Ultrasonik, basınç ve radar teknolojileri eşliğinde yenilikçi IoT, kendi kendine çalışan ve bulut bağlantılı sensörler kullanan Fluid-i, tüm tank türlerinde, yerüstü, yeraltı ve ara dökme konteyner (IBC) tanklarında doğru sıvı seviyesi ölçümleri sağlıyor. Sistem PETRONAS Madeni Yağlar'ın profesyonel ve teknik eğitimli mühendisleri tarafından kuruluyor. Elde edilen telemetri verileri, sistemler tarafından otomatik veya yarı otomatik ikmali yönlendirmek için kullanılıyor. Her zaman her yerden görüntülenebilen derinlemesine veriler, daha iyi stok yönetimi ve gelişmiş verimlilik sağlıyor.
 
Fluid-i, PETRONAS Madeni Yağların operasyonel etkinliği ve sürdürülebilirliği artıran kapsamlı çözümler sunma konusundaki kararlılığının altını çizerek, işletme sahiplerinin makinelerini kontrol altında tutmalarına ve daha iyi stok verimliliği elde etmelerine olanak tanıyor.
PETRONAS Madeni Yağlar’ın Lubricant Expo Europe'a katılımı, şirketin madeni yağ pazarının çeşitli ihtiyaçlarını karşılama konusundaki kararlılığını pekiştiriyor. Şirket, en yeni ürün ve çözümleri sergileyerek sektörün büyümesine ve daha sürdürülebilir bir geleceğe katkıda bulunmayı amaçlıyor. PETRONAS Madeni Yağlar, madeni yağ sektöründe ilerleme, inovasyon ve sürdürülebilirlik konusundaki tutkusunu ortaya koyuyor.
###
 
PETRONAS Lubricants International - PETRONAS Madeni Yağlar Hakkında:
PETRONAS Madeni Yağlar (Petronas Lubricants International), Malezya'nın dinamik küresel enerji grubu PETRONAS'ın küresel madeni yağ üretim ve pazarlama iş koludur. 2008 yılında kurulan PLI, uluslararası alanda 100'den fazla pazarda yüksek nitelikli otomotiv ve endüstriyel madeni yağ ürünleri üretmekte ve pazarlamaktadır. Merkezi Kuala Lumpur'da bulunan PLI'nin Torino, Belo Horizonte, Pekin ve Chicago da dahil olmak üzere dünya çapında ofisleri bulunmaktadır. PLI, PETRONAS'ın Mercedes-AMG PETRONAS Formula 1 Takımı ile ortaklığının arkasındaki teknik kaynaktır ve Gümüş Oklara güç sağlamak için özelleştirilmiş yağlar, yakıtlar ve şanzıman sıvılarını içeren Fluid Technology Solutions™'ın tasarımı, geliştirilmesi ve sunulmasından sorumludur.
Sürdürülebilir bir gelecek için yaşamları zenginleştiren ilerici bir enerji ve çözüm ortağıyız. İşimizi topluma ve çevreye olumlu katkıda bulunacak şekilde yürütme ve büyütme taahhüdümüz devam etmektedir.
PLI, sektörün ön saflarında yer alan ve her ihtiyaca özel çözümler sunan lider küresel madeni yağ şirketlerinden biri olarak agresif bir iş büyüme gündemi yürütmektedir. Daha fazla bilgi için lütfen www.pli-petronas.com adresini ziyaret edin.
 

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

14-15 Eylül tarihlerinde İstanbul ESA Arena'da düzenlenen Chain Conference 2024, "Code - Connect - Redefine" temasıyla blockchain ve kripto para sektörünün önde gelen temsilcilerini bir araya getirdi.
 
İstanbul ESA Arena'da düzenlenen Chain Conference, iki gün boyunca 50'den fazla uzman konuşmacıyı sahnesinde ağırladı. Sektörün Türkiye’den ve dünyadan temsilcilerinin; blockchain teknolojisinin geleceği, kripto paraların küresel ekonomi üzerindeki etkileri ve kripto regülasyonları gibi konularda derinlemesine tartışmalar gerçekleştirdiği etkinlik; sektör liderlerinin bilgi alışverişinde bulunmasına ve yenilikçi fikirler paylaşarak geleceği şekillendirmesine olanak tanıdı.
 
Chain Conference 2024 konuşmacıları bir yandan Web3 ve blockchain sektörünün dününü ve yarınını ele alırken diğer yandan da mevcut sektörel gündeme de değindi.
 
“Gençler kendilerine daha yakın hissettikleri yatırım araçlarına yöneliyor”
 
Etkinlikte gerçekleştirdiği konuşmada ABD seçimlerinin finansal piyasalara olan potansiyel etkilerine değinen Prof. Dr. Burak Arzova, ABD’deki başkan adaylarından Trump’ın, seçimleri kazandığı taktirde ABD'ye yatırım çekmek amacıyla büyük şirketlere çeşitli avantajlar ve destekler sunabileceğini, bunun da ABD sermaye piyasalarına olan ilgiyi artırabileceğini söyledi. Öte yandan Platon Consulting Kurucusu Dr. Hakan Özerol ise gençlerin yatırım konusundaki yaklaşımını değerlendirdi. Yeni kuşağın, risk anlayışının diğer jenerasyonlardan ayrıştığını belirten Özerol, “Korkusuzca, kendilerine daha yakın hissettikleri yatırım araçlarına yöneliyorlar.” ifadelerini kullandı. Chain Conference sahnesinde katılımcılara ekonomi ve parasal sistemin tarihsel bir perspektifini sunan Prof. Dr. Sadi Uzunoğlu, tarih boyunca her zaman bir para sistemi arayışı olduğunun, bugün gelinen noktada da doların halen hakim para olmaya devam ettiğinin ancak Asya ülkelerinin de bu hakimiyet karşısında ciddi bir atılım sergilediğinin altını çizdi. Digard CEO’su Can Picak, “Digart, üç yıldır geliştirilen ve blockchain entegrasyonunu kolaylaştıran bir projedir. Oyun geliştiricileri, Digart sayesinde herhangi bir blockchain ağına oyunlarını bir hafta içinde entegre edebilirler. Bu süreçte, Digart'ın altyapısı sayesinde oyunlar ve oyuncular için tüm blockchain ihtiyaçları merkezi bir platform üzerinden yönetilebilir. Geliştirme süreci devam ederken, büyük ödüller içeren airdrop kampanyaları da planlanmaktadır. Tokyo lansmanı ise yıl sonunda veya yeni yılın başında gerçekleşecektir.” dedi.
 
Chain Conference sahnesinde katılımcılarla buluşan isimlerden biri de Kols.House Kurucu Ortağı Şahin Ali Bayar oldu. Web3 alanında kariyer yapacak olanlara tavsiyelerde bulunan ve işe alımlarda dikkat ettiği unsurlara değinen Bayar, “2017 yılında kripto ile tanıştım, ancak sektöre 2020'de dahil oldum. Geriye dönüp baktığımda, bu sektöre çok daha erken başlamak isterdim.” dedi. İşe alımlarda en dikkat ettikleri kriterin, kendi başına öğrenebilme yeteneği olduğunu söyleyen Şahin Ali Bayar, “Hızlı ve dinamik bir sektördeyiz. Dolayısıyla bu şartlarda her zaman sorularınızı yöneltebileceğiniz birisi yanınızda olmayabiliyor. Bu nedenle kendi kendine öğrenebilen, sorunlara hızlı bir şekilde uygun çözümler üretebilen arkadaşlarımızın sektörde fark yaratacağını düşünüyorum.” dedi.
 
“Egemen yapay zeka verilerin cihazda kalmasını sağlar”
 
Egemen yapay zekâ hakkında bilgi veren Rainfall CEO’su Amit Pradhan, “Egemen yapay zeka, verilerin kullanıcıda kalmasını ve gizliliğin korunmasını amaçlayan bir kavramdır. Mevcut merkezi sistemlerde verilerimiz güvendiğimiz şirketlerin sunucularına gönderilirken, egemen yapay zeka verilerin cihazda kalmasını sağlar ve verilerden öğrenir ancak ham verileri almaz.” İfadelerini kullandı.
 
Dijital çağda finansal suçlar panelinde konuşan BlockAML Kurucusu Michael Halepas, "Dijital varlıklar için hala erken aşamadayız. Bir varlığın kötü amaçla kullanılması, o varlığı değil, kullananı suçlu yapar. Kripto suçlarında da böyle bir durum var. Kripto şirketleri bu durumla mücadele etmek için AML stratejilerini iyi belirlemeli, çalışanlarını eğitmeli ve regülatörlerle iş birliği yaparak bilgi paylaşımında bulunmalı." dedi.
 
Chain Conference 2024; Dekon Group ana sponsorluğunda, Digard, Decentral Works, Longevicals, At Wallets, TONSquare, CityPay.io ve Dyorex katkılarıyla, Kols.House’un stratejik partnerliğinde gerçekleşti.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Girişimcilik ekosistemi odaklı veri sağlayıcısı StartupCentrum tarafından Türkiye'deki girişimcilik ekosistemini güçlendirmek ve öne çıkan başarıları onurlandırmak amacıyla bu yıl ikinci kez verilen StartupCentrum Girişimcilik Ekosistemi Ödülleri, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Zekeriya Coştu’nun katılımıyla 16 Eylül’de düzenlenen törenle sahiplerini buldu.
Girişimcilik ekosisteminin tüm paydaşlarını onurlandıran törende yılın en aktif melek yatırımcısı, portföy yönetim şirketi, risk sermayesi şirketi, kurumsal risk sermayesi şirketi, girişim yatırım sermayesi fonu, melek yatırım ağı ve en çok yatırım alan mezuna sahip üniversitesinin yanı sıra, farklı dikeylerde faaliyet gösteren girişimler, sivil toplum kuruluşları, kuluçka merkezleri de ödüllendirildi.
Türkiye’nin ilk veriye dayalı ödülü
16 Eylül’de 1773 İTÜ Teknopark sponsorluğunda İTÜ Süleyman Demirel Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen ödül gecesi, StartupCentrum Kurucu Ortakları Müge Bezgin ve Sami Harputlu’nun açılış konuşmalarıyla başladı. Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Zekeriya Çoştu’nun da konuşmasıyla yer aldığı ödül töreninde Türkiye girişimcilik ekosistemine dair güncel veriler değerlendirildi. Törenin ilerleyen dakikalarında 117 bin oy kullanılan halk oylaması ödülleri oturumunda girişimler ve kuruluşlar; rapor ödülleri oturumunda ise yılın en aktif teknoloji yatırımcıları ödüllendirildi.
Türkiye girişimcilik ekosisteminin paydaşları olan girişimcileri, yatırımcıları ve ekosistemin diğer önemli oyuncularını bir araya getiren ve ağ oluşturma olanağı sunan StartupCentrum, veriye dayalı yapısıyla adil ve şeffaf bir değerlendirme süreci sunarak, girişimcilik dünyasına katkıda bulunan tüm bileşenlerin başarılarını ekosistemle paylaşabilecekleri bir platform sundu.
“Türkiye’nin teknoloji ve inovasyon alanındaki potansiyelini gösteriyor”
Ödül törenine ilişkin değerlendirmelerini paylaşan StartupCentrum Kurucu Ortağı Müge Bezgin, “Veriye dayalı bir değerlendirme süreciyle Türkiye’de ilk olan StartupCentrum Girişimcilik Ekosistemi Ödülleri, sadece başarıları ödüllendirmeyi değil, aynı zamanda Türkiye’nin teknoloji ve inovasyon alanındaki potansiyelini göstermeyi de amaçlıyor. StartupCentrum olarak, teknoloji ekosisteminin güçlenmesine katkıda bulunmaktan mutluluk duyuyoruz” dedi.
StartupCentrum’un ekosistemi bir araya getirdiğine dikkat çeken StartupCentrum Kurucu Ortağı N. Sami Harputlu ise “Girişimlerin, yatırımcıların ve kurumların startup ekosistemindeki rolünü ödüllendirmekten ve bu başarıları destekleyen herkesi bir araya getirmekten büyük onur duyuyoruz” ifadelerini kullandı.
Yılın en aktif yatırımcıları belli oldu
Türkiye’de girişimcilik ekosisteminin nabzını veriye dayalı bir yaklaşımla tutan StartupCentrum’un her dönemde hazırladığı raporlardan hareketle belirlenen Rapor Ödülleri’nde, yılın en aktif melek yatırımcıları, portföy yönetim şirketleri, risk sermayedarları, kurumsal risk sermayedarları, girişim sermayesi yatırım fonları, melek yatırım ağları ve en çok yatırım alan mezununa sahip üniversite ödüllendirildi. Veriye dayalı sonuçlara göre ekosisteme finansman ve vizyon anlamında en çok değer katan yatırımcılar, aşağıdaki gibi sıralandı:
• Yılın en aktif melek yatırımcısı: Ahu Büyükkuşoğlu Serter, Koray Gültekin Bahar
• Yılın en aktif portföy yönetim şirketi (PYŞ): Maxis Girişim Sermayesi PYŞ, Re-Pie Portföy
• Yılın en aktif risk sermayesi (VC): 500 Emerging Europe, TechOne VC
• Yılın en aktif kurumsal risk sermayesi (CVC): Inveo Ventures, Logo Ventures
• Yılın en aktif girişim sermayesi yatırım fonu (GSYF): Founder One, Bilişim Vadisi GSYF (APY Ventures)
• Yılın en aktif melek yatırım ağı: EGİAD Melekleri, ŞirketOrtağım Melek Yatırım Ağı
• Yılın en çok yatırım alan mezununa sahip üniversitesi: Boğaziçi Üniversitesi
Halk oylamasına göre yılın teknoloji devi Trendyol!
StartupCentrum Girişimcilik Ekosistemi Ödülleri kapsamında yürütülen ve 117 bin oy kullanılan halk oylaması sonucu, Türkiye girişimcilik ekosisteminin farklı dikeylerdeki başarılarıyla öne çıkan girişimleri belirlendi. Yılın teknoloji devi Trendyol olarak seçilirken EasyCep, büyüme odaklı başarılarıyla halk oylamasının bu kategorideki galibi oldu.
• Yılın teknoloji devi: Trendyol
• Yılın growth girişimi: EasyCep
• Yılın fintech girişimi: Figopara
• Yılın oyun girişimi: Fortune Mine Games
• Yılın sağlık girişimi: Kidolog
• Yılın SaaS girişimi: ServisSoft
• Yılın yapay zeka girişimi: B2Metric
• Yılın sosyal girişimi: WeWalk
• Yılın sürdürülebilirlik ve çevre girişimi: GT Karbon İzleme
• Yılın eğitim girişimi: Eduverse
• Yılın pazaryeri girişimi: Varsapp
Girişimcilik ekosistemine farklı alanlarda katkıda bulunarak gelişimi destekleyen diğer paydaşların da ödüllendirildiği halk oylamasına göre yılın teknoloji merkezi, kalkınma ajansı, ticaret odası, girişimciliği destekleyen bankası, sivil toplum kuruluşu, kuluçka merkezi ve medyası da şu şekilde sıralandı:
• Yılın dijital girişimcilik medyası: Webrazzi
• Yılın kuluçka merkezi: T3 Girişim Merkezi
• Yılın hızlandırma programı: Workup by Türkiye İş Bankası
• Yılın teknoparkı: Teknopark İstanbul
• Yılın girişimciliği destekleyen sivil toplum kuruluşu: Girişimcilik Vakfı
• Yılın paylaşımlı ofisi: Justwork
• Yılın girişimciliği en çok destekleyen bankası: Akbank
• Yılın ticaret odası: İstanbul Ticaret Odası
• Yılın açık inovasyon ve kurum içi girişimcilik programı: Doğuş Teknoloji
• Yılın üniversite girişimcilik kulübü: İTÜ Girişimcilik Kulübü
• Yılın kalkınma ajansı: İSTKA
• Yılın TEKMER'i: Ankara Tekmer
• Startup of the year in Azerbaijan: Digital Expo Center
• Incubation center of the year in Azerbaijan: Sabah.hub

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
  
Mars Logistics ve Lojistik Derneği (LODER) işbirliğiyle düzenlenen 16. Üniversiteler Arası Lojistik Vaka Yarışması ödül töreni sektör temsilcileri, akademisyenler ve öğrencilerin katılımıyla İstanbul’da gerçekleşti. Yapılan değerlendirme ve elemeler sonucunda yarışmanın final etabına 6 takımdan toplam 18 öğrenci katıldı. 3 kategoride gün boyu gerçekleştirilen sunumların ardından birinciler, Piri Reis Üniversitesi, Ondokuz Mayıs Üniversitesi ve Celal Bayar Üniversitesi öğrencileri oldu. Kazanan takımlara ödül ve plaketleri, Mars Logistics yöneticileri, LODER Başkanı Prof. Dr. Mehmet Tanyaş ve yarışma jürisinde yer alan akademisyenler tarafından takdim edildi.
Lojistikte sektör-üniversite işbirliği güçleniyor
Ödül töreninin açılış konuşmasını gerçekleştiren LODER Başkanı Prof. Dr. Mehmet Tanyaş yetenekli öğrencileri sektöre kazandırmayı amaçladıklarının altını çizerek konuşmasında, üniversitelerdeki lojistik eğitiminin önemini vurguladı. Lojistik alanında istikrarla sürdürülen yarışmanın 16.’sını düzenlemekten büyük mutluluk duyduklarını ifade eden Mars Hava ve Deniz Kargo Genel Müdür Yardımcısı Aydın Çevik, “Lojistik alanında kariyer hedefleyen gençlere şu üç kavramın önemini çok iyi analiz etmelerini tavsiye ediyorum; bilgi, yabancı dil ve cesaret. İş hayatına, tamamen hazır olmadan, sadece deneyim kazanmak adına adım atmak yerine bilgi anlamında donanımlı, en az bir yabancı dile hakim olmanın verdiği cesaretle, kendilerinden emin olduklarında girmelerini öneriyorum” ifadelerini kullandı.
Kuruluşundan itibaren eğitim, kültür ve sosyal sorumluluk faaliyetleriyle aydınlık bir ülke yaratmanın bilinciyle hareket ettiklerini belirten Aydın Çevik, “Mars Logistics olarak, “Lojistik Vaka Yarışması” ile sektörde farkındalık yaratmaya devam ediyoruz. Genç yetenekleri sektöre kazandırmak ve sektörün gelişimine katkı sağlamak amacıyla, iş dünyası ile öğrenciler arasında iletişim köprüsü inşa ediyoruz. Sektör-üniversite işbirliğini öğrencilerin inovatif fikirlerinden ilham alarak güçlendiriyoruz” dedi.
16. Üniversiteler Arası Lojistik Vaka Yarışması’nda ödüller sahiplerini buldu
A Kategorisi (program adında lojistik kelimesi olan lisans ve 4 yıllık yüksek okul kategorisi) birincisi Piri Reis Üniversitesi Uluslararası Lojistik ve Taşımacılık bölümü öğrencileri Deniz Yendün, İlyas Baş ve Melisa Aydemir olurken, bu kategoride ikinciliği kazanan ise Dokuz Eylül Üniversitesi Lojistik Yönetimi öğrencileri Özcan Erciez, Yeşim Temizkul ve Umutcan Albaş oldu.
B Kategorisi (program adında lojistik kelimesi olmayan lisans ve 4 yıllık yüksek okul kategorisi) birincileri Ondokuz Mayıs Üniversitesi Endüstri Mühendisliği bölümü öğrencileri Ayşegül Şahin, Hiranur Turhan ve Zilal Nur Karabal olurken, B Kategorisi ikincileri ise Erciyes Üniversitesi Endüstri Mühendisliği bölümünden Atakan Gün, Kübra Işık ve Rabia Emilli oldu.
C Kategorisinde (program adında lojistik kelimesi olan 2 yıllık meslek yüksek okul kategorisi) ise birinciliği Celal Bayar Üniversitesi Kırkağaç Meslek Yüksek Okulu öğrencileri Ebru Sakallı, Gamze Topan ve Buse Yılmaz kazanırken, ikinciliği kazanan takım ise Celal Bayar Üniversitesi Kırkağaç Meslek Yüksek Okulu öğrencileri Mine Biricik, Mustafa Erçakır ve Nurşin Şili oldu.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Türkiye’nin “Yavaş şehir” (Cittaslow) unvanı almış ilk yerleşim yeri olan İzmir’in Seferihisar ilçesinde kurulan Sevilma, şarap sektöründe olduğu gibi coğrafi konumu ve ırkı belli “tek kaynaktan” gelen zeytinyağı üretimine başladı.

Sevilma zeytinyağları, çok farklı lezzetlere sahip Anadolu zeytin ırklarını birbirine karıştırmadan yağa dönüştürüyor ve en saf haliyle sofralara sunuyor. Sevilma zeytinyağı koleksiyonları arasında Erkence, Memecik ve Trilye zeytin ırklarından elde edilen yağlar yer alıyor.

Sevilma Erkence ve Memecik koleksiyonları, delicelere yani yabani zeytinlere aşılanarak yetiştirilen Ege’nin kadim zeytin ağaçlarından elde ediliyor. Ağaçları dikmek yerine, doğadaki yabani zeytinleri aşılayarak sürdürülen bu çok nadir üretim biçimi Anadolu’ya özgü. Binlerce yıldır korunmuş bu zeytinyağı üretim biçiminde ağaçlar dikilmiyor, sulanmıyor, zirai zehirler kullanılmıyor ve zeytinliklerin çevresi tellerle çevrilmiyor. Ağaçlar ihtiyaç duyduğu suyu, elle yapılan küçük teraslarda biriken yağmur sularından temin ediliyor. Bu eşsiz kadim üretim havzaları aynı zamanda bir mera ve orman özelliği taşıyor ve çok sayıda canlıya yaşam alanı sunuyor.

UNESCO’dan koruma

Anadolu döngüsel tarımının bu benzersiz örneği, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın resmi girişimleri sonucunda UNESCO tarafından 2023 yılında tescillendi. UNESCO, binlerce yıldır kesintisiz olarak devam eden bu kültürü “Anadolu Zeytin Yetiştiriciliğine İlişkin Geleneksel Bilgi Yöntemleri ve Uygulamaları” adıyla “Somut Olmayan Kültürel Miras” olarak koruma altına aldı.

Sevilma yağlarının kurucusu Dr. Güven Eken, ürünlerinin özelliklerini şöyle açıklıyor: “Sevilma’yı diğer zeytinyağlarından ayıran en önemli özellik, farklı lezzetlere sahip zeytin ırklarını birbirine karıştırmadan yağa dönüştürmemiz. Kendi tesisimizde sıktığımız yağları yine aynı yerde ambalajlıyor, coğrafi konumu ve ırkı belli tek kaynaktan gelen saf zeytinyağı üretiyoruz.”

Sevilma Zeytinyağları doğadan sofraya sunduğu temiz, sağlıklı ve adil ürünleriyle zeytinyağı severlere yeni bir deneyim sunuyor. Aynı zamanda bir doğa aktivisti, geleneksel tarım yöntemleri araştırmacısı ve tıp doktoru olan Dr. Güven Eken, “Sevilma, kendi sağlığımızı korurken, doğayı ve kültür mirasımızı da korumamızı sağlayan eşsiz bir yolculuk. Bu yolculuğu, asırlardır zeytin ağaçlarını nakış gibi işleyen Egeli üreticilerden aldığımız ilhama borçluyuz. Anadolu’nun kadim bereketini yaşatmak ve sofralarımızı sağlıklı zeytinyağı ile buluşturmak için titizlikle çalışmaya devam ediyoruz” diyor.

Ege’nin kadim zeytin kültürünü yaşatan, gastronomik değeri yüksek zeytinyağları 2022 yılında hizmete açılan Ercan Baba Zeytinyağı Fabrikası’nda üretiliyor. Örme taş tekniğiyle yapılan ve kısa sürede Seferihisar’ın simge mimari yapılarından biri haline gelen Ercan Baba Zeytinyağı Fabrikası’nda yüksek hijyenik koşullarda yağ üretimi yapılıyor.

Sevilma ve Güven Eken hakkında

Sevilma Zeytinyağları, geleneksel Anadolu zeytinciliğini korumak ve yaşatmak amacıyla Dr. Güven Eken tarafından kuruldu. Gelibolulu bir çiftçi ailenin altıncı kuşağı olan Eken, bir tıp doktoru ve İstanbul Üniversitesi Klasik Arkeoloji Ana Bilim Dalında prehistorya alanında doktora yapıyor. Anadolu’da tarımın kökenleri konusunda akademik araştırma yürüten Güven aynı zamanda bir çevre gönüllüsü. Doğa Derneği’nin kurucu ekibinden olan Güven Eken, Seferihisar Doğa Okulu’nun da kurucusu. İzmir’in kadim zeytinyağı üretimi kültürünü canlandırmak için babası Ercan Eken’in adını taşıyan, örme taş tekniğiyle yapılan ve kısa sürede Seferihisar’ın simge mimari yapılarından biri haline gelen Ercan Baba Çiftliği’nde Ercan Baba Zeytinyağı Fabrikasını kuran Güven Eken, burada üretilen zeytinyağlarına ise annesi Sevil’in adını verdi. Güven Eken, Sevilma ürün gamına Türkiye’nin çeşitli bölgelerinden zeytinlerinden üretilmiş zeytinyağlarını eklemek için hazırlıklarını çalışmalarını sürdürüyor.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

 Güral Porselen, 19 -22 Eylül tarihlerinde Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi’nde gerçekleştirilecek, ev ve mutfak gereçleri endüstrisini tek bir çatı altında toplayan, sektöründe dünyanın en büyük uluslararası organizasyonu olan Zuchex Ev ve Mutfak Eşyaları Fuarı’nda en yeni ve gözde koleksiyonlarını görücüye çıkaracak.

En yeni, en heyecan verici ürünleri ve yenilikleri sektör profesyonelleriyle buluşturan, 34. Uluslararası Zuchex, Züccaciye Ev Eşyaları, Dekoratif Ürünler ve Elektrikli Ev Gereçleri Fuarı, 19 - 22 Eylül tarihlerinde Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi’nde gerçekleştirilecek. Modern tasarımları, çarpıcı renkleri ve kusursuz porselenleriyle öne çıkan ve her geçen yıl ihracattaki başarısını katlayan Güral Porselen de fuarda en yeni ve gözde koleksiyonlarını beğeniye sunuyor.
Estetik ve dinginlik bir arada
Başarılı iş birliklerine imza atılan fuar, 150’nin üzerinde ülkeden katılım sağlayacak 45 bin satın almacı ve 1.500’den fazla markayı buluşturacak. Dört gün boyunca Zuchex’te yapılan ticaret anlaşmaları, alınan siparişler ve sıcak satışlar sonucu sektör ticaretine ortalama 2 milyar dolarlık bir ticaret katkısı bekleniyor.
Güral Porselen, 2025 yılı için tasarladığı yeni koleksiyonunu büyük bir heyecanla tanıtacağı fuarda, ziyaretçilerini yaşamın karmaşasında dinginliği ve estetiği bulmaya davet ediyor. #güraliledahagüzel sloganıyla yola çıkan bu yeni koleksiyon, sabah enerjisini renklerle yakalamayı ve her anın tadını çıkarmayı vadediyor.
Yenilikçi ve sürdürülebilir yaklaşımları doğrultusunda, robotik üstün teknolojiyi kullanarak geliştirdiği ürünleriyle, yaşam alanlarına zarif dokunuşlar ekleyen 2025 ev koleksiyonunda, altın ve gümüş filelerle süslenmiş sade ve şık detaylar ön planda. Koleksiyon, daha küçük ve ergonomik setleriyle hem günlük kullanım hem de misafirler için benzersiz seçenekler sunuyor.
Digibone tekniğiyle üretilen renkli ve çarpıcı tasarımlar, 18 parçadan başlayan setlerle hem estetik hem de işlevselliği bir araya getiriyor. 2025'in trend renkleriyle şekillenen koleksiyon, özgün formlarıyla göz kamaştırıyor.
Horeca serisinde ise Valeron koleksiyonu, gri, yeşil, mavi ve bej tonlarının reaktif sırlarla birleşmesiyle oluşturduğu parlak ve göz alıcı görünümle dikkat çekiyor.
Fuarda sergilenecek bir diğer seri ise Bilbao yemek takımları. Altın ve platin yaldızlı sade tasarımı, modern desenleri ve yenilikçi tarzını göz önüne seren Bilbao, hem kahvaltı hem de yemek sofralarının şık bir temsilcisi olarak dikkat çekiyor. Ergonomik yapısı ile kullanımda kolaylık sağlayan Bilbao serisinin 30 parça yemek takımı ilk kez geçen yıl Zuchex Ev ve Mutfak Eşyaları Fuarı’nda ziyaretçilerin beğenisine sunulmuştu.
“Hayata zarafet ve işlevsellik katıyoruz”
Sektörel fuarlara katılımın önemini vurgulayan Güral Porselen Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Harika Güral şöyle konuştu:
“Türkiye’nin, sektöründe ihracat şampiyonlukları olan lider markası olarak, bu yıl da Zuchex Ev ve Mutfak Eşyaları Fuarı’nda yer alacağız. Çevreye duyarlı, sürdürülebilir üretim anlayışımız, kaliteli porselenimiz ve fark yaratan tasarımlarımızla ülkemizi uluslararası bir arenada daha başarıyla temsil edeceğiz. Kaliteli üretimin yanı sıra ürettiğimiz ürünleri yurt dışından satın alma profesyonelleriyle buluşturabilmek bizim için önemli. Bu sebeple uluslararası fuarları, yeni ticari iş birlikleri gerçekleştirmek ve ihracatımızı geliştirmek adına önemsiyoruz. Güral Porselen olarak, hayata zarafet ve işlevsellik katmayı hedefliyoruz. Herkesi fuar standımızda bu yenilikleri yakından keşfetmeye ve bize katılmaya davet ediyoruz.”
Güral Porselen hakkında:
Üretim kapasitesi, üstün teknolojisi ve ürün çeşitliliği ile sektörün öncü firmalarından biri olan Güral Porselen, faaliyet gösterdiği porselen sektöründe modern üretim teknolojileri kullanarak, çevreye duyarlı, sağlıklı ve kullanışlı ürünleri ile globalleşen dünyada ülkemizi başarıyla temsil etmektedir. Üretim tesislerindeki fırınlarının birçoğunda ısı geri dönüşümüyle enerji tasarrufu sağlayan Güral Porselen, sürdürülebilir dünya faaliyetlerine önem veren çevre hassasiyeti yüksek bir firma olarak sektörünün liderleri arasında yerini almıştır. Güral Porselen, 2019-2020-2021-2022 yıllarında ihracat şampiyonluğunda kusursuz porselen tasarımlarıyla 1.’lik ödülüne layık görülmüştür.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
Sn. Mehmet Fatih Kacır liderliğindeki Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, yaptığı lansman ile globaldeki startup ve yetenekleri Türkiye'ye davet eden yeni vize Türkiye Tech Visa'yı duyurdu. Bu teknoloji vizesinin amacı; globaldeki startupların Türkiye'yi tercih etmesini sağlayarak, gözlerin Türkiye'de olmasına aracılık etmek ve teknoloji üretiminde Türkiye'yi de önemli bir parça yapmak.
Yeni teknoloji vizesini değerlendiren Decacorn Angels CEO'su Duygu Eren, "Program ile teknolojiye dayalı çalışmaları olan uluslararası teknoloji girişimleri artık Türkiye'de de yerini alacak. Global startupların Türkiye'de ofis açması ve bu topraklarda değer üretmesi hızlanacak. Bu vize çeşitli özel destekleri de beraberinde getiriyor. Türkiye Tech Visa'ya özel 3 yıllık çalışma izni, ailelerin kolay oturma izni süreçleri, gelir vergisi ve kurumlar vergisi muafiyetleri, kapsamlı ücretsiz sağlık hizmetleri güvencesi, teknoparklarda ve kuluçka merkezlerinde ofis imkânı, girişim sermayesi yatırımları ve proje finansman destekleri ve mentorluk ve danışmanlık desteği gibi ayrıcalıklar sunacak. Bir diğer açıdan yetenek tarafından bakmak gerekirse de; tersine beyin göçünün bir başka versiyonu diyebileceğimiz bu durum, yine Türkiye'deki teknoloji şirketlerinin global yeteneklere ulaşmasını sağlayacak." şeklinde görüşlerini aktardı.