Piyasaya Yön Veren Güncel Finans Haberleri

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Yük taşımacılığı küresel ekonominin temel dayanaklarından biri ve ticari araçlar bu alanda çok önemli bir rol oynuyor. Ticari araçlar da, yolcu araçlarında olduğu gibi benzer bir paradigma değişiminden, yani donanım tanımlı araçlardan yazılım tanımlı araçlara dönüşümden geçiyor. Bosch, bu değişime donanım ve yazılım ürünleri, özelleştirilmiş çözümler ve akıllı servislerle karşılık veriyor. Teknoloji şirketi, kamyon üreticilerini, nakliye şirketlerini ve lojistik firmalarını geleceğe giden yolda destekliyor. Bosch, yarının yük taşımacılığına yönelik inovasyonlarını Almanya, Hannover’deki IAA Transportation 2024 fuarında salon 19/20, stant A51/B52'de sergileyecek.

Elektrikli güç aktarma sistemleri: Bosch, hem hafif hem de ağır ticari araçlar için ekonomik ve verimli elektrifikasyon çözümleri üretiyor. Bosch e-aks, 7,5 tona kadar olan ticari araçlara kolayca entegre edilebiliyor. Gelecekte, bunun bir avantajı olarak filo operatörleri de şehir içindeki düşük emisyon bölgeleri gibi kısıtlı alanlardaki teslimat rotalarına hizmet verebilecek. Bosch'un elektrikli motoru ve invertörü halihazırda ağır hizmet tipi, tamamen batarya elektrikli bir ticari araçta yer alıyor. Burada, 800 voltluk çalışma voltajı ve kullanılan silikon karbür çipler, uzun mesafelerde bile verimli mal taşımacılığı için daha uzun menziller ve daha kısa şarj döngüleri sağlıyor.

Yakıt hücresi: Ticari araçlar, yakıt hücresi sistemi ile iklim nötr bir şekilde de çalıştırılabilir. Bu teknoloji özellikle uzun yolculuklar ve maksimum taşıma kapasitesi için uygun olup, bataryalı elektrikli kamyonlara mantıklı bir katkı sağlıyor. Bosch halihazırda büyük ölçekli üretimde 200 kilovatlık bir yakıt hücresi sistemine sahip. Şirket şu anda daha da kompakt ve 300 kilovatlık artırılmış çıkışıyla daha verimli olacak olan Yakıt Hücresi Güç Modülü Compact 300 üzerinde çalışıyor. Bosch, bu tür komple çözümlere ek olarak, her müşteriye uygun çözümü sunmasını sağlayan bireysel sistem bileşenleri ve alt modüllerin yanı sıra hidrojen depolama sistemleri için bileşenler de sunuyor.

Hidrojen motoru: Yüklerin karayoluyla iklim dostu bir şekilde taşınması için bir diğer seçenek de başlangıçta ağır kamyonlarda kullanılacak olan hidrojen motorudur. AB, 2024 yılının başında bu güç aktarım çözümünü de iklim açısından nötr olarak kabul etmiştir. Yerleşik dizel ve doğal gaz motorlarından türetilen bu konsept, motor üreticilerinin mevcut geliştirme ve üretim teknolojilerinin yüzde 90'ından fazlasını kullanmasına olanak tanıyor. Bosch, ek yağlama gerektirmeyen ve 2026 yılında piyasaya sürülmesi planlanan doğrudan enjeksiyona yönelik yeni bir enjektör de dahil olmak üzere hidrojen motoru için enjeksiyon sisteminin temel bileşenlerini geliştiriyor. Bosch emme manifoldu enjeksiyonu ile donatılmış ilk hidrojen motorlarının 2025 yılında piyasaya sürülmesi planlanıyor.

H2 tank sistemi: H2 tank sistemlerinin tasarımındaki temel zorluklar, hidrojenin yüksek basınç altında güvenli bir şekilde depolanması ve yüksek derecede yanıcı gazın tedariğinin kontrol edilmesinden kaynaklanıyor. ITK Engineering GmbH, güvenli ve sertifikalı bir H2 depo sisteminin tasarımından uygulanmasına kadar tüm geliştirme süreci boyunca araç üreticilerini desteklerken onlara danışmanlık hizmeti de veriyor. ITK Engineering, sistemleri tasarlarken fiziksel simülasyon için dijital ikizlere de güveniyor, böylece maksimum güvenlik ve verimlilik elde edebiliyor.

Bağlanabilirlik çözümleri: Filo operatörleri ve araç üreticileri de Bosch dijital servisleri ile araçlarının verimliliğini daha da artırabilir. Bunun teknik temeli, üreticiden bağımsız olarak herhangi bir araca sonradan eklenebilen, aracın işletim ve teşhis verilerine erişim sağlayan ve böylece çok çeşitli veri tabanlı servislerini mümkün kılan bir çözüm olan Otomotiv Bağlantı Merkezidir. Retrofit Efficiency (Güçlendirme Verimliliği) modülü gibi verimlilik servisleriyle hız, merkezi bir veri tabanında depolanan ampirik değerler doğrultusunda gerektiğinde kolayca ayarlanabilir ve böylece tüketim yüzde 4'e kadar azaltılabilir. Araç Sağlığı ise hem standartlaştırılmış hem de üreticiye özgü hata kodlarını ve araçtaki bildirimleri kaydeder ve bunları bulutta değerlendirir. Yaklaşan herhangi bir sorun erken bir aşamada fark edilir ve anlaşılır bir şekilde sunulur ve öncelikli servis gibi anında yanıtlar önerilir. Bu, beklenmeyen arızaların sayısını önemli ölçüde azaltır ve operatörlerin planlama yapmasını çok daha kolay hale getirir.

Elektrikli araçlar için Battery in the Cloud (Bulutta Batarya), örneğin yüksek voltajlı akülerin performansında ve hizmet ömründe bir iyileşme sunuyor. Batarya durumu ve kullanımıyla ilgili sürekli kaydedilen veriler yardımıyla, yüksek voltajlı bataryalar analiz edilebilir, yaşlanmaları ve arızaları tahmin edilebilir ve daha fazla dayanıklılık için hızlı şarj davranışları optimize edilebilir; bu da elektrikli araçların güvenilirliğini ve ekonomisini iyileştirir.

Digital Fuel Twin (Dijital Yakıt İkizi), mevcut filolarında HVO gibi alternatif yakıtlar kullanmak isteyen filo operatörleri için idealdir. Bu işlev, bu yakıtların kullanımını ve dolayısıyla elde edilen CO2 azalmasını, denetim için sertifikalandırılmış tam otomatik bir şekilde doğrulayabilir. RideCare Insight, aracın veya filonun durumunu gerçek zamanlı olarak izlemek için hafif ticari araçlarda olası gövde hasarlarını, araçta sigara içilmesini ve riskli sürüş manevralarını tespit etmek üzere akıllı bir sensör kutusu kullanır.

Direksiyon sistemleri ile geleceğe doğru

Tamamen elektrikli güç direksiyon: ServoE direksiyon sistemi, Bosch'un ürün portföyünü ağır kamyonlar için tamamen elektrikli bir direksiyon sistemi içerecek şekilde genişletiyor. Bu elektromekanik direksiyon sistemi basit ve yağsız montaj sağlarken, talep üzerine güç fonksiyonu çevre dostu sürüşü garanti ediyor. Direksiyon işlevi ve hissi müşteri gereksinimlerine göre özelleştirilebilir.

Servotwin: Ağır ticari araçlar için Servotwin elektrohidrolik direksiyon sistemi, hidrolik Servocom direksiyon sistemini ölçeklenebilir elektrikli servo üniteler ve akıllı yazılım mimarisi ile birleştiriyor. Bu sistem SAE Seviye 2 direksiyon yardımı ve sürücü destek işlevlerinin yanı sıra SAE Seviye 4'e kadar otonom sürüş fonksiyonlarını da destekliyor.

Arka aks direksiyon sistemi: Arka akslara yönelik elektrohidrolik direksiyon sistemi, ihtiyaca göre güç sağlayan bağımsız bir sistemdir. Üç veya daha fazla öncü veya takipçi ağır kamyon aksının yönlendirilmesini sağlıyor. Gerekirse ilave aksların yönlendirilmesi, dönüş yarıçapını ve lastik aşınmasını azaltır. Kompakt tasarımı sayesinde bu Bosch teknolojisi, tüm güç aktarma sistemlerine uyarlanabilir. Akıllı yazılım mimarisi güvenli ve çevre dostu sürüşü destekler ve direksiyon sistemini harici saldırılara karşı korur.

Direksiyon mili: Modüler ve ağırlığı optimize edilmiş direksiyon mili, direksiyon mekanizması ile direksiyon kolonu arasındaki bağlantıdır ve orta ve ağır hizmet tipi ticari araçlarda ve otobüslerde kullanılıyor. Bosch direksiyon mili ile donatılmış araçlarda, sürüş sırasında meydana gelen sürücü kabini ve şasi arasındaki göreceli hareketlerin direksiyon davranışı üzerinde hiçbir etkisi yoktur. Tasarımı etkileyici derecede kompakt bir yapıya ve düşük sürtünmeye sahiptir.

EPSapa yüksek yük: Uzun süredir kullanılan paralel akslı servo üniteli elektrikli direksiyonun (EPSapa) yüksek yük versiyonu asfalt, çakıl veya engebeli arazide sürüşte hiçbir zorluk çıkarmaz. Bu yeni varyant sadece Bosch elektrikli hidrolik direksiyon portföyünü genişletmekle kalmıyor, aynı zamanda bir boşluğu da dolduruyor: artırılmış direksiyon dişlisi kuvveti ve olağanüstü sağlamlık sayesinde, bu direksiyon sistemi önceki varyantlardan farklı olarak ağır SUV'lar, kamyonetler ve arazi pikapları için idealdir. Bu da EPSapa yüksek yük versiyonunu Kuzey Amerika pazarı için ideal kılıyor.

Mobilite, Bosch Grubu’nun en büyük iş sektörüdür. 2023 yılında 56,2 milyar Euro’luk bir satış gerçekleştirilmiştir ve bu rakam, grubun toplam satışlarının yüzde 60’ına denk gelmektedir. Bu, Bosch Grubu’nu önde gelen mobilite tedarikçilerinden birisi yapmaktadır. Bosch Mobilite, güvenli, sürdürülebilir ve heyecan verici bir mobilite vizyonuna sahiptir. Müşterileri için bu çaba, entegre mobilite çözümleri sağlıyor. İş sektörünün ana faaliyet alanları arasında elektrifikasyon, yazılım ve servisler, yarı iletkenler ve sensörler, araç bilgisayarları, gelişmiş sürücü destek sistemleri, araç dinamik kontrol sistemleri, tamir atölyesi konseptleri ve otomotiv satış sonrası pazarına yönelik teknoloji ve servis vardır. Bosch, elektronik motor yönetimi, ESP elektronik denge kontrol sistemi ve sabit basınçlı dizel püskürtme teknolojisi gibi önemli otomotiv inovasyonları ile eş anlamlıdır.

Bosch Grubu, dünyanın önde gelen teknoloji ve servis tedarikçilerinden biridir. Dünya genelinde yaklaşık 429.000 çalışanı bulunmaktadır (31 Aralık 2023 itibarıyla). Şirket, 2023 yılında 91,6 milyar Euro'luk satış gerçekleştirdi. Bosch'un faaliyetleri dört sektöre ayrılıyor: Mobilite, Sanayi Teknolojileri, Dayanıklı Tüketim Malları ve Enerji ve Bina Teknolojisi. Dünyanın önde gelen IoT şirketlerinden biri olarak Bosch; akıllı evler, Endüstri 4.0 ve ağa bağlı mobilite için yenilikçi çözümler sunarken; sürdürülebilir, güvenli ve heyecan verici mobilite vizyonunu takip ediyor. Şirket; sensör teknolojisi, yazılım ve hizmet alanlarındaki tecrübesi ve kendi IoT bulutunu kullanarak müşterilerine; ağa bağlı, farklı alanları bir arada bulunduran ve tek bir kaynaktan elde edilen çözümler sunabiliyor. Bosch Grubu’nun stratejik hedefi yapay zeka içeren ya da yapay zeka yardımıyla geliştirilmiş veya üretilmiş olan ürünler ve çözümler ile ağa bağlı yaşamı kolaylaştırmak. Bosch, yenilikçi olan ve büyük bir ilgi gören ürünler ve servislerle dünya genelinde yaşam kalitesini iyileştiren ‘Yaşam için teknoloji’ sunuyor. Bosch Grubu, Robert Bosch GmbH ve yaklaşık 60 ülkedeki 470 bağlı kuruluşu ve bölge şirketinden oluşuyor. Satış ve servis ortakları dahil edildiğinde, Bosch'un küresel üretim, mühendislik ve satış ağı neredeyse dünyadaki tüm ülkeleri kapsıyor. Şirketin gelecekteki büyümesinin temeli, yenilikçi gücünde yatıyor. Bosch’un, dünya genelinde yaklaşık 136 lokasyonda araştırma ve geliştirme alanında yaklaşık 90.000 çalışanı bulunuyor ve bunların arasında 48.000’in üzerinde yazılım mühendisi bulunuyor.

 

Daha fazla bilgiye online olarak www.bosch-press.com, www.bosch-mobility.com, www.bosch.com adreslerden ulaşılabilir.

  

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
 Sürekli değişen otomotiv dünyasında kullanıcıların ihtiyaçları da değişiyor. Dinamik, sürüş keyfi yüksek ve gelişmiş bilgi-eğlence sistemleriyle sınıfının en gelişmiş teknolojilerini pratiklik ve çok yönlülük ile bir arada sunan Chery TIGGO 7 Pro Max, pazara sunulduğu ilk andan itibaren Türk kullanıcıların gözdesi olmayı başardı. Sürüş heyecanını aile konforuyla bir arada sunan TIGGO 7 Pro Max, şık bir görünüm, yüksek performans ve ailelerin ihtiyaçlarını karşılamak için düşünülmüş akıllı teknolojileriyle her yolculuğu keyifli ve sorunsuz hale getirerek bu dengeyi somutlaştırıyor. Pasif Giriş Pasif Marş (PEP) sistemiyle donatılan TIGGO 7 Pro Max, en gelişmiş güvenlik donanımlarını sunuyor ve hareket ettiğinde kapıları otomatik kilitleyen, durduğunda ise kilidi otomatik açan akıllı özellikler ile araç güvenliğini artırarak aileyle yapılan yolculuklar için ek güvenlik sağlıyor.
Sadece sürüş keyfinde değil, teknolojide de ayrıcalık!
Chery TIGGO 7 Pro Max'in kabini en gelişmiş teknolojileri sürücünün hizmetine sunuyor. Araç, sürücülerin basit sesli komutlarla çeşitli özellikleri yönetmesini sağlayan yapay zekâ sesli komut sistemine sahip. Bu akıllı teknoloji, konfor ve güvenliği artırmasının yanı sıra sürüş keyfini çok daha pratik bir hale getiriyor. Sürücünün gövdesini arkadan tamamen saran koltuklar ve bel destek sistemi, uzun yolculuklarda sürücüye fazlasıyla yardımcı olarak yorgunluğu kayda değer biçimde azaltıyor. Elektrikli ve hafızalı koltuklar, araca her binişte manuel müdahaleye gerek kalmadan otomatik ayarlanabiliyor. Böylece sadece en gelişmiş teknolojiler değil, aynı zamanda günlük hayatta en çok işe yarayan pratik özellikler de TIGGO 7 Pro Max'in premium algısını yükselterek, sınıfının en donanımlı aracı olmasını sağlıyor. TIGGO 7 Pro Max, aileyle yapılan uzun yolculuklarda sürücünün yorgunluğunu azaltan ve yolculuğu çok daha konforlu hale getiren Adaptif Hız Kontrol (ACC) sistemiyle öne çıkıyor. Göz Hizası Gösterge Paneli (HUD), sürücünün başka bir yere bakmaya gerek duymadan temel sürüş bilgilerini görmesini sağlayarak sürüş konforunu artırıyor. Bununla birlikte 540 derecelik holografik kamera sistemi, kapsamlı bir görüş imkânı yaratarak park etmeyi daha kolay ve efektif hale getiriyor. TIGGO 7 Pro Max'in en başarılı aile SUV'larından biri olmasını sağlayan bu özellikler ister kısa ister uzun mesafe olsun bütün yolculukları tüm aile üyeleri için konforlu ve eşsiz bir deneyime dönüştürüyor.
TIGGO 7 Pro Max her aile üyesi için maksimum konfor, maksimum teknoloji sunuyor
TIGGO 7 Pro Max yalnızca sürücünün değil, ailedeki her bireyin konforuna odaklanıyor. Gerek ön gerekse arkadaki yolcular için geniş bir alan sağlayan ferah ve konforlu iç mekân, en gelişmiş teknolojileri ailedeki her bir birey için sunuyor. Büyük panoramik açılır tavan geniş bir görüş alanı sunuyor ve kabini aydınlatıyor. TIGGO 7 Pro Max, gerek uzun tatiller gerek günlük alışverişler için aileyle yapılan tüm yolculuklarda ihtiyaç duyulan tüm gereksinimleri karşılayan büyük bir bagaja sahip; elektrikli bagaj kapağı bagajın daha rahat yüklenmesini sağlayarak konfor unsurunu artırmaya yardımcı oluyor. Çift bölgeli klima kontrolü, ön ve arkadaki yolcuların sıcaklığı kendilerine göre ayarlamalarına imkân tanıyarak herkes için maksimum konfor getiriyor. Yüksek ses kalitesiyle her yolculukta canlı performans hissi veren sekiz adet Sony hoparlör ise seyahat anılarını canlı tutmak için TIGGO 7 Pro Max'in iç mekânında yer alıyor. Tercihlerinize göre ayarlanan 64 renkli ambiyans aydınlatma sistemi, benzersiz bir atmosfer yaratıyor ve her yolculuğa ekstra keyif katıyor. NVH'yi (Gürültü, Titreşim ve Sertlik) azaltan sessiz kabin, yüksek hızlarda bile sessiz ve dış dünyadan izole bir ortam yaratıyor. Böylece yol gürültüsü nedeniyle oluşan yol yorgunluğu da en aza indirilmiş oluyor. PEPS (Pasif Giriş Pasif Marş) sistemi, araç hareket ettiğinde kapıları otomatik kilitleyip durduğunda ise otomatik açarak güvenliği artırıyor ve aileyle yapılan yolculuklarda daha fazla gönül rahatlığı sağlıyor.

 

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
 
 Bazen bir tebessüm, bazen mutluluk gözyaşları bazen de dans etmekten kızarmış yanaklar… Gördüğünüzde gülümseyeceğiniz veya sizi olduğunuz yerden uzaklara götürüp o günlere gitmenizi sağlayacak fotoğraflar artık her an, her yerde Canon'un cep boyu fotoğraf makinesi ve fotoğraf yazıcısı serisi ile hayat buluyor.
İçerisinde bulunduğumuz yaz dönemi düğün, nişan gibi birçok özel kutlamanın en çok planlandığı dönem olarak öne çıkıyor. Ailelerin, arkadaş gruplarının ve tüm sevdiklerimizin bir araya geldiği bu özel günlerde yaşanılan anları ölümsüzleştirme isteği kaçınılmaz oluyor. Dijital dünyanın sunduğu imkanlarla anılara her an ulaşmak mümkün olsa da Canon'un anında ve kaliteli çıktı alabilen fotoğraf yazıcıları bu anları dokunulabilir hale getiriyor.
 
SELPHY CP1500 ile anılarınıza dokunun
Yaz aylarının tüm o unutulmaz anıları renklendirmek için tasarlanmış SELPHY CP1500, tam 100 yıl dayanıklı fotoğraf baskısıyla zamanın ötesine geçiyor. Özel konseptlerdeki düğünler ya da yaratıcı kutlamaları kelimenin tam anlamıyla unutulmaz kılarak, baskı almayı bir hobi haline getirecek SELPHY CP1500, taşınabilirliği ve kullanım kolaylığı sayesinde beğeni topluyor.
16,7 milyon canlı renk skalası ve hızlı boya süblimleşme teknolojisiyle 41 saniyede harikalar yaratarak fotoğraf stüdyosu kalitesinde baskılar sunuyor. Renkleri ve detaylarıyla anları adeta fırça darbeleri ile resmedip özel anlarınızı bir tuval üzerinde çalışıyormuş gibi canlandıran SELPHY CP1500, kablosuz bağlantısı ile de cep telefonu, tablet ve bilgisayar üzerinden kullanım imkanı sağlıyor. Üstelik etkinlik konseptinize de uyum sağlayacak şekilde siyah, beyaz ve pembe renk seçenekleriyle farklı beğeni ve tarzlara hitap ediyor.
 
SELPHY SQUARE QX10 fotoğraflara heyecan katıyor
SELPHY SQUARE QX10, kare formatındaki baskılarıyla fotoğraf baskısı deneyiminizi daha da keyifli ve nostaljik hale getiriyor. Şık ve kompakt tasarımı, her anınıza estetik bir dokunuş katarken, fotoğraf baskısının sınırlarını genişletiyor. Doğum günü kutlamaları ya da yazın bahçe partilerinde anılarınızı kare formatında ölümsüzleştiriyor ve beyaz, pembe, yeşil ve siyah renk seçenekleriyle görsel bir şölen sunuyor. SELPHY SQUARE QX10, karışan kablolara gerek duymadan sadece Wi-Fi bağlantısıyla yaşam tarzınıza mükemmel bir uyum sağlıyor. SELPHY Photo Layout uygulamasının sunduğu anında hazır çıkartmalar, altı farklı yüzey seçeneği ve kitap ayracı düzeni ile kolayca düzenlenebiliyor.
 
Anılarınıza kalıcı bir boyut kazandıran SELPHY SQUARE QX10; şeffaf telefon kılıflarınızdan, kitabınızın arasındaki anlamlı bir ayraca; anı defterinizden masa üstü çerçevesine kadar birçok alanda size eşlik ediyor!
 
Zoemini 2 ve S2 tüm zarifliğiyle her an sizinle!
Taşınabilirliği ve zarif tasarımıyla öne çıkan Zoemini 2 ve S2; anlık baskı deneyimi sayesinde arkadaş buluşmalarında ya da tatillerinizde unutmak istemeyeceğiniz o anları minik bir dokunuşla ölümsüzleştirip arkası yapışkanlı kağıtlarıyla da en özel anlarınızı sevdiklerinizle hemen paylaşabilmenizi sağlıyor.
Sahip olduğu aynası ve halka ışığını kullanarak selfie'lerinizin kusursuz ve tam istediğiniz şekilde görünmesini sağlayan Zoemini S2, Canon Mini Print uygulamasından da canlı kontrol özelliği sunarak pozunuzun final halini incelemenize olanak tanıyor. Baskı almadan hemen öncesinde bu fotoğrafları daha da özel hale getirmek isterseniz de Canon Mini Print uygulaması yeniden şekillendirme seçenekleri, çerçeveleri, özel filtreleri ve yazı karakterleri ile de fotoğraflarınıza kişilik katıyor.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
 
 Avrupa'nın bir numaralı tüketici elektroniği perakendecisi MediaMarkt'ın geleneksel "MediaMarkt'ta Stokları Eritiyoruz" kampanyası 19 Ağustos'a kadar devam ediyor. Bu kapsamda 16-19 Ağustos tarihleri arasında elektrikli scooter'dan elektrikli bisiklete, LED TV'den Bluetooth hoparlöre birçok ürün tüketicilerle buluşuyor.
 
Kampanya kapsamında 16-19 Ağustos tarihleri arasında;
" XIAOMI Mi Pro 2 Elektrikli Scooter - 21.999 TL,
" PEAQ PQ43DAL540 43 inç 108 Ekran Dahili Uydu Alıcılı Smart WebOS LED TV - 7.999 TL,
" HIMO Z20 Elektrikli Bisiklet - 29.999 TL,
" BOOD Frekans 05 Taşınabilir Portable Bluetooth Hoparlör - 4.999 TL,
" GRUNDIG TB 7285 CDX Delisia Novus Sürahi Blender - 2.499 TL'den satışa sunulacak.
 
"MediaMarkt'ta Stokları Eritiyoruz" kampanyası, MediaMarkt'ın Türkiye genelindeki 99 mağazasında ve online alışveriş sitesi mediamarkt.com.tr'de geçerli olacak.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Samsung Electronics, geçtiğimiz ay tanıttığı Galaxy Z Fold6 ve Galaxy Z Flip6 katlanabilir telefonlar için öğrencilere özel bir indirim kampanyası başlattı. Kampanya kapsamında; Galaxy Z Fold6 ve Galaxy Z Flip6’nın yalnızca Samsung.com’da sunulan Siyah ve Beyaz renk seçeneklerinde öğrencilere özel yüzde 15 indirim, seçili aksesuarlarda %50 indirim ve tavsiye edilen satış fiyatı 5.999 TL olan 1 yıl süreli hediye Samsung Care+ Ekran Koruma Sigortası fırsatıyla sunuluyor. Diğer renk seçeneklerinde 256 GB bellek kapasiteli Galaxy Z Fold6 ürünlerinde öğrencilere özel yüzde 15 indirim, seçili aksesuarlarda %50 indirim ve yine 1 yıl süreli hediye Samsung Care+ Ekran Koruma Sigortası fırsatıyla sunuluyor.

 

Galaxy Z Serisi akıllı telefonlar, öğrencilerin yaşamını kolaylaştırabilecek yenilikçi ve yapay zekalı üretkenlik ve web deneyimi özelliklerine sahip. Yeni Galaxy Z Serisinde yer alan Galaxy AI özelliklerinden, web sayfalarının kısa özetini oluşturabilen Web Asistanı, web üzerinde yapılan araştırmaları ve ödev hazırlamayı kolaylaştırıyor. Ses Kaydı Asistanı ise yapay zeka ve Konuşmadan Metne aktarım teknolojileriyle derslerde alınan ses kayıtlarını yazıya geçirebiliyor, özetini çıkarabiliyor ve hatta tercümesini de gerçekleştirebiliyor. Not Asistanı, derslerde not tutmayı daha yaratıcı, pratik ve keyifli hale getiriyor. Yapay zeka desteğiyle tutulan notların özetini çıkartıyor, notları özel şablonlara yerleştiriyor, kapak sayfaları öneriyor ve daha düzenli ve üretken bir not alma deneyimi sunuyor. Tüm bu özellikleriyle ve çoklu ekran deneyiminin sunduğu rahatlıkla, Galaxy Z Serisi akıllı telefonlar öğrencilerin okul yaşamının vazgeçilmezi olmaya aday.

 

Samsung’un Galaxy Z Serisi’nde sunduğu özel öğrenci indiriminden faydalanmak isteyen öğrencilerin öğrenci belgesi ve okula ait e-posta adresini ibraz etmeleri gerekiyor. Kampanyayla ilgili ayrıntılara https://www.samsung.com/tr/offer/student-discounts/ adresinden ulaşılabilir.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Türkiye'nin alanında ilk ve en büyük etkinliği Elektrikli ve Hibrid Sürüş Haftası için geri sayım başladı. Bu yıl 5’incisi gerçekleştirilecek olan etkinlik için son bir aylık sürece girildi. 14-15 Eylül tarihleri arasında İstanbul - Autodrom yarış pistinde gerçekleştirilecek olan etkinliğin bu yılki finans sponsoru ise Akbank oldu. TEHAD’ın desteğiyle, Electric Hybrid Cars Dergisi tarafından düzenlenen etkinlik kapsamında, otomobil ve teknoloji meraklıları hafta sonu boyunca, elektrikli araçları pist üzerinde deneyimleme şansı bulacak.
Türkiye'nin ilk ve tek tüketici deneyim odaklı sürüş etkinliği olan Elektrikli ve Hibrid Araçlar Sürüş Haftası, halka açık ve ücretsiz olarak gerçekleştirilecek. Etkinliğin geçtiğimiz yıl 7 bin 500 kayıtlı ziyaretçiyi ağırladığını söyleyen TEHAD Başkanı Berkan Bayram, “Son 4 yılda toplam 20 bini aşkın kişiye doğrudan, basın yayın organları aracılığıyla ise yaklaşık 5,4 milyon kişiye dolaylı olarak ulaşmayı başardık. Son 4 yılda 20 bini aşkın ziyaretçi, 40’ın üzerinde markanın 100’e yakın modelini test alanımızda deneyimleme şansına sahip oldu. Bu açıdan etkinliğimiz, elektrikli ve hibrid araçların doğrudan kullanıldığı, tüketici deneyim odaklı, Türkiye’nin ilk ve en büyük etkinliği olmayı başardı. Daha önce hiç yapılmamış ve her yıl artarak devam eden marka ve katılımcı kitlesi ile büyük bir rekora imza attık. Otomotiv, enerji, teknoloji, şarj ve mikromobilite sektörlerini temsil eden, ücretsiz olarak katılabileceğiniz etkinliğimizin kapıları, tüm meraklılara açıktır. Tüm bunlara ek olarak tamamen elektrikli Volvo Trucks için özel bir test sürüşü organize edilecek. Bu organizasyonun çok dikkat çekeceğini düşünüyoruz. Ayrıca bu yıl motosiklet bölümünü genişletiyoruz. Elektrikli motosikletler için ayrıca özel bir alan ayırdık” dedi.
Otomotiv endüstrisini bir sonraki çağın ulaşım teknolojisiyle buluşturan elektrikli ve hibrid araçlar, gün geçtikçe daha popüler hale geliyor. Artan menziller, gelişen teknolojiler ve tüm bunların beraberinde getirdiği yeni sürüş deneyimiyle yeni nesil elektrikli ve hibrid araçlar dünyada olduğu gibi Türk kullanıcıların da ilgisini her geçen gün daha fazla çekmeye devam ediyor. Geçtiğimiz yıl yaklaşık 65 bin adetlik satış rakamıyla yükselişini sürdüren elektrikli araçların, bu yıl satış verisi anlamında çok daha büyük bir hacme ulaşması bekleniyor. Sektördeki büyümeyi desteklemek ve elektrikli mobiliteyi bizzat deneyimleyerek tanışmak isteyenler için 4 yıl önce başlatılan, Elektrikli ve Hibrid Araçlar Sürüş Haftası için ise geri sayım başladı.
Electric Hybrid Cars Dergisi ile Türkiye Elektrikli ve Hibrid Araçlar Derneği (TEHAD) tarafından düzenlenen etkinlik, 14-15 Eylül tarihlerinde 5. kez kapılarını açmaya hazırlanıyor.
Organizasyonun bu yılki finans sponsoru Akbank!
Türkiye'nin alanında ilk ve en büyük etkinliğinin bu yılki finans sponsoru Akbank oldu. İki gün sürecek olan 5. Elektrikli ve Hibrid Araçlar Sürüş Haftası’nda otomotiv ve şarj işetmeciliğinin güçlü markaları ilk etapta katılımcı olarak yerlerini aldı. Sektörün diğer iddialı oyuncularının da etkinlikte yer alması bekleniyor. İstanbul Autodrom yarış pistinde gerçekleştirilecek olan etkinliğe katılanlar, Türkiye’de satışa sunulan tüm elektrikli araçları inceleme ve daha da önemlisi deneyimlenme fırsatı yakalayacak.
Geçtiğimiz 4 yılda 20 binden fazla ziyaretçiye ev sahipliği yapan Elektrikli ve Hibrid Araçlar Sürüş Haftası’nın, bu yıl da büyük bir ilgiyle takip edilmesi bekleniyor. Bu yıl 5.si düzenlenecek olan Elektrikli ve Hibrid Araçlar Sürüş Haftası’nın, Türkiye’de satışı bulunan tüm markalara ev sahipliği yapacağını söyleyen TEHAD Başkanı Berkan Bayram, “Geçtiğimiz yıl 7 bin 500 kayıtlı ziyaretçiyi ağırlayan etkinliğimiz, son 4 yılda toplam 20 bini aşkın kişiye doğrudan, basın yayın organları aracılığıyla ise yaklaşık 5,4 milyon kişiye dolaylı olarak ulaşmayı başardı. Son 4 yılda 20 bini aşkın ziyaretçi, 40’ın üzerinde markanın 100’e yakın modelini test alanımızda deneyimleme şansına sahip oldu. Bu açıdan etkinliğimiz, elektrikli ve hibrid araçların doğrudan kullanıldığı, tüketici deneyim odaklı, Türkiye’nin ilk ve en büyük etkinliği olmayı sürdürüyor. Daha önce hiç yapılmamış ve her yıl artarak devam eden marka ve katılımcı kitlesi ile büyük bir rekora imza attık. Otomotiv, enerji, teknoloji, şarj ve mikromobilite sektörlerini temsil eden, ücretsiz olarak katılabileceğiniz etkinliğimizin kapıları, tüm meraklılara açıktır” dedi.
Sadece araçlar değil teknolojiler de görücüye çıkıyor!
Dünyada olduğu gibi Türkiye’de de elektrikli ve hibrid araç satışlarının hızla arttığını ifade eden Berkan Bayram, “Bu satış rakamlarına rağmen elektrikli otomobil ile tanışma şansına ulaşamamış büyük bir çoğunluğun olduğunu biliyoruz. Aynı zamanda yeni bir otomobil alma sürecinde kararsız kalan da büyük bir kesim de var. Elektrikli ve Hibrid Araçlar Sürüş Haftası ile bu ihtiyaca cevap vermek konusunda, yardımcı olmayı hedefliyoruz. Ziyaretçilerimiz sadece otomobillerle değil, elektrikli motosiklet kullanımı, şarj istasyonları, güneş panelleri ve teknolojisi ile de tanışma şansına sahip olacaklar. Elektrikli Volvo Trucks için özel bir test sürüşü organize edilecek. Bu organizasyonun çok dikkat çekeceğini düşünüyoruz. Ayrıca bu yıl motosiklet bölümünü de genişletiyoruz. Elektrikli motosikletler için ayrıca özel bir alan ayırdık” diye konuştu.


 

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Visa, afetlere karşı daha bilinçli nesiller oluşturmak amacıyla Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) ve Habitat Derneği iş birliği ile İstanbul’da yeni bir eğitim programını hayata geçirdiğini duyurdu. Öğretmenlerin ve çocukların afet bilincini artırmayı hedefleyen “Afet Bilinci Eğitimleri” projesi ile deprem, yangın, sel gibi ülkemizde sıklıkla karşımıza çıkan afetler ve acil durumlar konusunda bilgi ve farkındalığın artırılması amaçlanıyor. Proje kapsamında hali hazırda 3 bini aşkın çocuğa eğitim verilirken, nihai olarak 5000 çocuğa ulaşılması hedefleniyor.

Visa Türkiye Genel Müdürü Samile Mümin, "Afet bilincine sahip nesillerin yetişmesi, toplumun afetlere karşı daha dirençli hale gelmesine katkı sağlıyor. Visa olarak, UNDP ve Habitat Derneği iş birliğinde eğitim konusunda sahip olduğumuz bilgi birikimimizi ve erişim gücümüzü Afet Bilinci Eğitimleri ile öğretmen ve çocukları, dolayısıyla toplumu başta deprem olmak üzere afetler konusunda bilinçlendirmek üzere kullanmak istedik. Ülkemizde 40. yılımızı kutladığımız böylesi bir yılda toplumsal fayda çalışmalarımız kapsamında bu projeyi hayata geçirmekten büyük mutluluk duyuyoruz. 'Afet Bilinci Eğitimleri' projemizin, insan hayatını koruma ve maddi kayıpları en aza indirme hedefine ulaşmada önemli bir adım olmasını temenni ediyoruz” dedi.

 

Japonya’dan eğitim modeli örnek alındı

Öğretmenlerin ve çocukların afet bilincini artırmak üzere oluşturulan eğitim içerikleri jeofizik Mühendisi Prof. Dr. Şerif Barış ve ekibi tarafından Japonya’da uygulanan bir programdan model örnek alınarak hazırlandı. Acil durum ve afetlerle ilgili temel kavramlar, depremler, afetlerle ilgili alınması gereken önlemler ve bilinen yanlışlar, meteorolojik afetler, insan kaynaklı afetler ve afetlerde ruhsal travma ile baş etme yolları gibi başlıklar eğitim müfredatını oluşturuyor.

Çocuklara oyunlu eğitim

Proje kapsamında, çocuklara içeriği daha verimli biçimde aktarmak üzere bir “Afet Oyunları” modülü de tasarlandı. Projenin gönüllü eğitmenleri bu oyun aracılığıyla afete hazırlık, doğru davranış ve müdahale ile ilgili bilinç artıracak eğitimleri çocuklara aktarıyorlar. Eğitimler sonucunda çocukların aldıkları bilgiyi özümseyerek, ailelerine, sınıflarına ve kendi yakın çevrelerine yaymaları amaçlanıyor. Böylelikle eğitimlerin, çarpan etkisiyle daha geniş bir kitleye ulaşması hedefleniyor. Eğitim içerikleri ve oyunlar, hibrit şekilde gerçekleştirilecek 10 saatlik bir eğitmen eğitimi programı ile 50 öğretmene aktarıldıktan sonra hayata geçti. Afet oyunları için ayrıca 4 saatlik uygulamalı bir eğitim de gerçekleşti.

Proje İstanbul genelinde Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) ve Habitat Derneği iş birliğinde yürütülmeye devam ediyor.

  

Visa Inc. hakkında

Visa (NYSE: V), dijital ödemeler sektöründe dünyanın lider şirketlerinden biridir. 200'den fazla ülke ve bölgede tüketiciler, iş yerleri, finansal kuruluşlar ve devlet kurumları arasında ödeme işlemlerini mümkün kılar. Misyonumuz en yenilikçi, güvenilir ve güvenli ödeme ağı aracılığıyla dünyayı birbirine bağlamak; bireylerin, işletmelerin ve ekonomilerin başarılı olmasına ve büyümesine olanak sağlamaktır. Herkesi her yerde kapsayan ekonomilerin, herkesi her yerde daha iyiye taşıdığına inanıyor ve erişimi para hareketinin geleceği için temel olarak görüyoruz. Daha fazla bilgi için visa.com.tr adresini ziyaret edebilirsiniz.

 

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
 Sağlık ve tarım alanında 70 yıllık deneyimiyle öncü bir rol üstlenen Bayer Türkiye, uluslararası alanda önemli bir başarı elde etti. Bayer Türkiye'nin Hackquarters by Tenity iş birliği ile yürüttüğü "G4A Girişim Hızlandırma Programı" Stevie Awards Uluslararası İş Ödülleri'nde "Yılın En Yenilikçi Şirketi" kategorisinde Altın Stevie Ödülü'nü kazandı. Ödül programına bu yıl 62 ülkeden yapılan 3.600'den fazla başvuru 300'den fazla uzman tarafından değerlendirildi.
7 yılda girişimcilik ekosistemine 6.5 milyon TL katkı
Bayer Türkiye, Hackquarters by Tenity iş birliği ile 7 yıldır aralıksız düzenlendiği G4A Girişim Hızlandırma Programı ile girişimcilik ekosistemine 7 yılda hibe, eğitim, mentorluk ve iş birliği desteğiyle 6.5 milyon TL katkı sundu. 2018-2023 yılları arasında destekte bulunulan 37 girişimden 10'unun toplam şirket değerlemesi 118 milyon dolara ulaştı. 2018 yılından bu yana 1400'ün üzerinde girişimin değerlendirildiği programa 42 girişim seçildi. Programın sağladığı imkânlardan yararlanan girişimler arasında yatırım alıp yurt dışı pazarlarına açılma fırsatı yakalayanlar ve Bayer ile iş birliği yapanlar oldu. G4A Programı 2025 yılında değerlendirmek üzere sağlık ve tarım alanlarında dijital çözümler sunan, fikir aşamasını geçmiş, sürdürülebilir ve ölçeklenebilir bir iş modeline, yalın bir ürüne veya prototipe sahip ya da satış aşamasında olan girişimlerden başvuruları bekliyor. Detaylı bilgiye ve başvuru formuna g4a.bayer.com.tr web sitesinden ulaşılabiliyor.
G4A mezunu 33 girişim "Türkiye Dijital Sağlık ve Tarım Girişimleri Haritası"na girdi
Bayer'in sağlık ve tarım alanındaki girişimleri tanıtmak amacıyla geçtiğimiz günlerde güncellediği "Türkiye Dijital Sağlık ve Tarım Girişimleri Haritası"nda G4A Programı'na seçilip çalışmalarına devam eden 33 girişim bulunuyor. Haritada yer alan girişimlerin tam listesi bayer.com.tr web sitesinde.