• Putin: Petrol yaptırımları ciddi oranda Rusya için yıkıcı olmayacak
  • Putin: OPEC+ hesaplarında petrol talebi yükseldi
  • Putin: Global petrol ve petrol ürünlerine olan talep artıyor
  • Putin: Üçüncü tur görüşmelerde muhtıralar görüşülecek
  • Putin: Global petrol ve petrol ürünlerine olan talep artıyor
  • Putin: OPEC+ hesaplarında petrol talebi yükseldi
  • Putin: Petrol yaptırımları ciddi oranda Rusya için yıkıcı olmayacak
  • Putin: OPEC+ hesaplarında petrol talebi yükseldi

Piyasaya Yön Veren Güncel Finans Haberleri

ürün bulundu.

22 Nisan 2022 • 00:00:00

TZOB Başkanı Bayraktar: 65 vilayetimizde büyük bir zirai don felaketi ile karşı karşıya kaldık

28 Mayıs 2025 • 08:24:01

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, zirai don nedeniyle zarar gören meyve bahçelerinde incelemelerde bulundu.
Bayraktar incelemelerin ardından yaptığı açıklamada, doğal afetlerin ülkemizde tarımsal üretimi fevkalade olumsuz etkilediğini vurguladı.
Bayraktar, açıklamasını şöyle sürdürdü;
“Biliyorsunuz, 6 Şubat'ta bir deprem yaşadık. Çok büyük bir felaketti. 6 Şubat depremi gibi, 65 vilayetimizde büyük bir don felaketiyle karşı karşıya kaldık. Birçok ürünümüz maalesef yüzde 100 oranında zarar gördü. Tabii afetler devam ediyor. 2024 yılında 1254 adet afet yaşadık. 2025 yılına geldik, afetler hem oran hem de şiddet olarak artarak devam ediyor.
Tarım sektörü dışarıdan bakıldığında çok kolay bir meslek olarak görülüyor. Ama tarım sektöründe iştigal etmek, tarımda üretim yapmak son derece zorlaştı. Bir taraftan kuraklık, bir taraftan don, dolu, sel, hortum gibi afetlerle mücadele ederek çiftçilerimiz üretim yapmaya devam ediyor.
Bunun dışında, zaman zaman üreticilerimiz planlama olmadığı için arz-talep dengesi arz lehine bozulduğu dönemlerde ürünlerini satamaz hale geliyorlar, mallarını pazarlayamaz hale geliyorlar ve zarar ediyorlar. Diğer üreticilerimiz yüksek girdi maliyetleriyle mücadele ediyor. Başta elektrik ve sulama ücretleri olmak üzere mazot, gübre, ilaç, tohum, yem ve işçilik ücretlerindeki maliyetlerle üretmeye devam ediyorlar. Bu maliyetler üreticilerimizi zorluyor ve fiyatlarına bu maliyetleri yansıtamayan üreticilerimiz zaman zaman zarar ediyor. Yine üreticilerimiz yapısal sorunlarla boğuşuyor. İşletme büyüklüklerimiz yeterli değil, ekonomik faaliyet göstermeye müsait değil. Küçük ve parçalanmış işletmelerde üretim yapmaya devam ediyoruz.
Tabii teknoloji kullanamıyoruz, bilgi kullanamıyoruz ve bunlar olmayınca da verimliliği yakalayamıyoruz. Bugün işletme büyüklüğümüz 70 dekar, o da 11 parsel. Bu işletmelerde ekonomik faaliyette bulunmak fevkalade zor. Bütün bunlara rağmen üreticilerimiz bu işletmelerde üretmeye devam ediyor. Yine kuru alanlarda üretim yapıyoruz. Sulamaya açamadığımız alanlarımız var. Sulamaya açamadığımız alanlarda verimli üretim maalesef yapamıyoruz.
Üreticilerimizin üretici örgütleri çok güçlü olmadığı için pazarlama konusunda zaman zaman ciddi sıkıntıları oluyor. Piyasaya müdahale eden kurumların az olması nedeniyle pazarlamada bazı sıkıntılar yaşıyoruz.”

“Tarımda gençlerimizi tutamıyoruz, tarım nüfusumuz yaşlanıyor”
“Tabii bu koşullarda üretim yapmak kolay değil. Bütün bunlar çiftçimizin üretimde kalmasını zorlaştırıyor. Bugün tarımda gençlerimizi tutamıyoruz. 18-32 yaş arasındaki gençlerimizin oranı yüzde 5’e kadar düştü. Tarım nüfusu yaşlanıyor. Bugün tarım nüfusu 59’a geldi. Yaşlanmaya devam ediyor. Peki, biz bu yaşlı nüfusla üretimi nasıl sağlayacağız? Bütün bunları düşünmemiz lazım ve bu yaşlı nüfusla üretmeye devam ediyoruz.
Çiftçimiz yine borçlanarak üretimine devam ediyor. Kamu bankalarına, özel bankalara ve Tarım Kredi Kooperatiflerine borçlanarak üretimine devam ediyor. Bütün bunlara rağmen, bu zor koşullara rağmen üreticimiz üretiminden vazgeçmiyor, ülkenin gıda güvenliğini sağlıyor, sofralarımızda 3 öğün hiçbir şeyi eksik bırakmıyor. Bu manada herkesin üreticimize teşekkür etmesi lazım. Sadece ülkemizin gıda güvenliğini sağlamıyor, 32,6 milyar dolarlık gıda ihracatı yapılmasını da sağlıyor. Bunlar kolay olmuyor. Eğer sofralarımızda 3 öğün bazı gıda ürünlerinin eksik olmasını istemiyorsak, yelkenleri daha fazla tarıma çevirmemiz gerekiyor. Tarım sektörüne ve bu sektörde çalışan çiftçilerimize daha fazla destek vermemiz gerekiyor. Bakın biraz önce değindim; don afeti tarihimizin en büyük afeti ve 65 ilde hem üretimimizi hem üreticilerimizi etkiledi. Ancak bizi bekleyen başka bir afet daha var. Buna karşı tedbirli olmamız lazım.
Önümüzdeki yıllarda Türkiye kuraklık tehdidiyle karşı karşıya kalacak. Bugün kişi başı su tüketim miktarımız 1300 m³, bu beş-altı sene sonra 1000 m³’e düşebilir. Türkiye su fakiri ülke olabilir. Bugün su isteyen bazı ürünlerimizi bazı bölgelerde yetiştirebiliyoruz. Ama kuraklık tehdidiyle karşı karşıya kaldığımızda su isteyen bazı ürün çeşitlerinden vazgeçmek zorunda kalacağız. Sulamayla alakalı gerekli tedbirlerin alınması lazım. Sulama yatırımlarının bitirilmesi lazım, çiftçimizin acilen suya kavuşması lazım. Yer altı su kaynaklarına başvuruyor çiftçimiz ama artık o kaynakları da tüketmeye başladık. Yer altı kaynaklarından da yeterli suyu bulamaz hale geldik. Bunun dışında sulama randımanını artırmamız gerekiyor. Bugün sulama randımanımız yüzde 52’ler mertebesinde, yani kaynağında tarlaya suyun yarısını kaybediyoruz. Sulama kanallarını muhakkak suretle kapalı sisteme geçirmemiz gerekiyor. Çiftçilerimizi muhakkak suretle basınçlı sulama sistemlerine geçirmemiz gerekiyor ve bunları kullanmasını sağlamamız gerekiyor. Bunları yapamadığımız takdirde kuraklık ülkemizi çok yakında etkileyecek, üretimimizi çok yakında etkileyecek. Allah korusun, gıda güvenliğini sağlamakta zorluk çekebiliriz. Sadece bizim ülkemiz değil, Akdeniz havzasında bulunan bütün ülkeler bu kuraklıktan etkilenecek gibi görünüyor, yapılan çalışmalar bu yönde. Üreticilerimizin don felaketinden fevkalade etkilendiğini görüyoruz. Üreticilerimiz böyle zor zamanlarda örgütlerini yanlarında görmek istiyor.”

“Üreticilerimizin nakite ihtiyacı var”
“TZOB Genel Başkanı olarak bugün Kütahya’dayım ama 32 vilayeti bitirerek buraya geldim. 32 vilayette çiftçilerimizle bir araya geldim, bahçeleri ziyaret ettim, zararları yerinde tespit ettim. Ankara’ya döndüğümde iki defa Sayın Cumhurbaşkanımızı bilgilendirdim. Hazine ve Maliye Bakanımızı, Çalışma Bakanımızı, Tarım ve Orman Bakanımızı bilgilendirdim. Bundan sonra da bilgilendirmeye devam edeceğim. Üreticilerimizin haklı olarak devletimizden bir takım talepleri var. Şimdi üreticilerimiz bu don felaketinden sonra bahçelerinde üretim sağlayamayacakları için ki bazı ağaçlarımız gövdeden etkilendi, dallar kurudu. Önümüzdeki yıllarda bazı ağaçlarımızda meyve tutumu olmayabilir. Bu kadar etkiledi bu don felaketi. Üreticilerimizin nakite ihtiyacı var. Üreticilerimizin tarlada kalması lazım, üretimde kalması lazım. Üreticilerimizin üretime devam etmesi lazım. Bunun için çiftçilerimizin nakit ihtiyacı var. Nakit ihtiyaçlarının karşılanması gerekir.
Bununla alakalı bir çalışma başlatıldı bu çalışmanın bitirilmesi fevkalade önemli ve bu yardımların bir an evvel hızlı bir şekilde çiftçilerimize intikali fevkalade önemli. Geç kalan yardımın önemi yok. Bunun dışında çiftçilerimiz bu sene ürünlerinden para kazanamayacakları için bankalara olan borçlarını tarım kredi kooperatiflerine olan borçlarının ertelenmesini talep ediyor haklı olarak. Bu borçların ertelenmesi lazım para kazanamayan üreticimiz bu borçları nasıl ödeyecek bu gücü kabiliyeti yok bu borçların muhakkak suretle ertelenmesi lazım. Bu fevkalade önemli. Bunun dışında üreticilerimizin özellikle TARSİM’le alakalı beklentileri var. Bugün TARSİM çok önemli ama TARSİMi daha hızlı şekilde alanlar ve çiftçimize yaymamız gerekiyor. Bugün alanlarımızın 5’te 1’i TARSİM’de. Üreticilerimizin 3’te 1’i TARSİM’de. TARSİM’in de özellikle hasar tespitleri yaparken, hakkaniyetli olmasını adil olmasını ve doğru tespit yapmasını istiyor çiftçiler. Bunu da TARSİM’e ilettik. Tabi bu da fevkalade önemli. Bunun dışında üreticilerimizin hükümetimizden bir takım talepleri var. Sulama ücretlerinin çok arttığını ifade ediyorlar. 2023 yılında olduğu gibi sulama ücretlerinde yüzde 50 civarında indirim yapılmasını talep ediyorlar. Bunu hükümetimize ilettik. Bunu çok önemsiyoruz bu yardımı da hükümetimizden bekliyoruz bu desteği hükümetimizden bekliyoruz. Önümüzdeki süreçte kuraklık tehdidi ile karşı karşıya kalan üreticilerimiz daha fazla enerji maliyetiyle daha fazla sulama maliyetiyle karşı karşıya kalacak. İşte bu açıdan verilecek olan sulama ücretlerine yapılacak olan destek elektrik fiyatlarında yapılacak olan indirim üreticilerimiz için fevkalade önem kazanıyor. Çünkü elektrik fiyatları da son 1 yılda en fazla artan girdi fiyatları arasında yer alıyor. Yine üreticilerimiz bağ-kur primlerini ödeyemiyoruz.”

“Çiftçilerimiz, SGK primlerinde destek bekliyor”
“Asgari ücret arttıkça Bağ-Kur primleri artıyor, 9 bin TL mertebesine geldi. Bunu ödeyemiyoruz. Ziraat odalarımızdan muvafakat belgesi almak suretiyle Bağ-Kur’dan çıkıyoruz diyorlar. SGK’dan çıkıyoruz diyorlar. Üreticilerimizin SGK’dan çıktıklarını nereden anlıyoruz? 2021 yılında bir milyon olan çiftçi sayısı, SGK 2024 yılında 410 binler seviyesine düştü. Ziraat odalarından muvafakat almak suretiyle çiftçilerimiz sosyal güvenlik kurumundan ayrılıyorlar. Ama bu şartlarda emekli olmaları da mümkün değil. Sosyal güvencelerini kaybediyorlar. Onun için bu primlerde muhakkak suretle bir destek istiyoruz.
Yine ülkemizin gıda güvenliğini sağlamak, gençlerimizi tarım sektöründe tutmakla çok yakından alakalı. Gençlerimizin yüzde 5’i tarımda. Özellikle bunu hükümetimizden talep ettik; tarımda çalışan gençlerimize pozitif ayrımcılık yapılmasını istiyoruz. SGK primlerinin devlet tarafından karşılanmasını istiyoruz. Eğer bu sağlanırsa çiftçilerimizin tarımda kalması sağlanabilir. Bugün Afganlarla, Suriyelilerle bir şekilde götürmeye çalışıyoruz. Peki, onlar ülkelerine döndüğünde tarımı kimlerle yapacağız? Bu ülkeyi nasıl besleyeceğiz? Bu ülkenin gıda güvenliğini nasıl sağlayacağız? Onun için gençlerimizin tarımda tutulması gerekiyor.
Tarım sektörü zor bir sektör. Üretim yapmak bu doğal afetlerden sonra da fevkalade zorlaştı. İnsanlarımızı tarımda tutmakta zorlanıyoruz. Acil olarak yelkenleri tarıma çevirmek zorundayız. Tekrar ediyorum: Yelkenleri tarıma çevirmek zorundayız, yelkenleri tarıma çevirmek zorundayız.
Tarım sektöründe çalışan insanlarımıza destek olmalıyız, üretimde kalmalarını sağlamalıyız. Üreticilerimizden bize intikal eden sorunları Ankara’da ilgili makamlara iletmeye devam edeceğiz. Allah böyle bir afeti bir daha göstermesin. Tüm çiftçilerimize geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum.”

Soru: Kütahya özelinde kaç çiftçimiz bundan etkilendi? TARSİM dışında kalan çiftçilerle ilgili bir çalışma yapacak mısınız?
Yanıt: Şimdi, Kütahya ilimizde başkanlarımızdan aldığımız bilgilere göre - ki burada alanda da gördük - birçok ürünümüz yüzde yüzlere varan oranlarda zarar gördü. Kiraz, vişne, elma, armut, ceviz yüzde yüzlere yakın zarar görmüş durumda. Bazı ilçelerimizde de şeker pancarında bir miktar zarar var, orada yeni ekim yapıldı. Buradaki bütün meyvelerimiz zarar görmüş durumda. Kütahya çiftçisi bu manada desteği hak ediyor.
Soru 2: TARSİM dışında kalıp da etkilenen çiftçiler için herhangi bir girişim olacak mı?
Yanıt: Bütün bu talep ettiğim destekler TARSİM dışında kalan üreticilerimiz için. Sonuçta TARSİM’e kayıtlı olan çiftçilerimiz primlerini ödüyorlar, bir şekilde zararlarının bir kısmı tazmin edilecek. Ama TARSİM dışında kalan üreticilerimiz ne yapacak, nasıl üretecek?
Şimdi tabii afetin büyüklüğünü dikkate alarak ve afetin şiddetini dikkate alarak - son 30 yılın en düşük sıcaklık değerleriyle karşı karşıya kaldık. Eksi 15-20 dereceleri gördük. Tarihimizde böyle bir afet de görmedik zaten. Dolayısıyla, afetin büyüklüğünü dikkate alarak, TARSİM dışında kalan üreticilerimizin sahada kalması, üretimde kalması için destek verilmesi gerekiyor.

BIST-100 ve Yıldız Pazar Teknik Göstergeleri (Gedik Yatırım)

28 Mayıs 2025 • 08:24:01

Yıldız Pazar ve BIST-100’de yer alan hisselerin teknik göstergelerini düzenli olarak raporumuzda paylaşıyor olacağız. İlk 3 sayfada BIST-100 hisselerine yer verilirken,
çalışmanın devam eden bölümünde Yıldız Pazar hisselerinin teknik görünümlerine ulaşabilirsiniz. Çalışmamızda hisselerin son 1 yıl içinde gördükleri düşük ve yüksek
seviyeler ile bu seviyelere bağlı olarak dip/zirve uzaklıklarına yer verilmiştir. Dip/zirve analizinin ardından 10,21, 50, 100 ve 200 günlük hareketli ortalamalara göre hissenin
kapanış fiyatı baz alınarak uzaklık hesaplanmıştır. Yeni halka arzlarda henüz yeterli zaman geçmemesine bağlı hesaplanamayan ortalamalar boş bırakılmıştır. Ortalamanın
üzerindeki fiyatlamaya işaret eden pozitif değerler mavi renkle, ortalamanın altında fiyatlamaya işaret eden negatif değerler kırmızı renk ile gösterilmiştir.
Money Flow Endeksi (MFI)
MFI’nin yorumlanmasında 20 ve 80 seviyeleri referans çizgileri olarak kullanılabilir. 80 seviyesinin üzerine çıkan bir MFI değeri aşırı alıma işaret ederken 20 seviyesinin
altındaki bir MFI değeri de aşırı satıma işaret etmektedir. Aşırı alım ve satım bölgeleri var olan trendin tersine dönmesi ihtimalinin yükseldiği bölgelerdir.
Relatif Güç Endeksi (RSI)
RSI ise genellikle 30 ve 70 referans değerleri kullanılmaktadır. 70 seviyesinin üzerine çıkan bir RSI değeri aşırı alıma işaret ederken 30 seviyesinin altındaki bir RSI değeri de
aşırı satıma işaret etmektedir.
RSI ve MFI indikatörleri için 50 orta noktanın üzerindeki değerler artıkça koyulaşan yeşil renkle, 50’nin altındaki değerler düştükçe koyulaşan kırmızı renk ile ifade
edilmiştir.
Directional Movement Endeksi (DI+ DI-)
Fiyatın yükseldiği dönemlerde pozitif yönlü hareketin bir türevi olan DI+ yükselirken, farkın DI+ lehine açılması yukarı yönlü bir trendin varlığına işaret etmektedir. Aynı
şekilde fiyatların düştüğü dönemlerde bu sefer DI- artacak ve farkın DI- lehine açılması ise aşağı yönlü bir trendin varlığını işaret edecektir. DI+ ile DI- farkına bağlı hesaplanan
değer pozitif ise yeşil, negatif ise kırmızı renk ile ifade edilmiştir.
Son olarak vurgulamak isteriz ki bu çalışmadaki amacımız hisselerin teknik görünümlerine ve indikatör değerlerine ilişkin bilgi sunmaktır. Çalışmaya bakarak bir hisse için al
ya da sat sinyali üretmek ve buna bağlı alım satım yapmak her zaman sağlıklı sonuçlar üretmeyecektir. Çalışmanın amacı al/sat sinyali üretmekten ziyade hissenin
mevcuttaki görünümünü sunmaktır. Yukarıda özetlediğimiz gibi ortalamaların üzerinde hareket eden hissede teknik görünüm daha güçlü kalırken, örneğin MFI ve RSI
indikatörlerinin üst referans değerleri üzerinde olması bir yorulmaya ve olası bir düzeltmeye işaret ediyor da olabilir.


  Gedik Yatırım Menkul Değerler A.Ş.
  www.gedik.com

                                     ***
                               Yasal Uyarı
 
 Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.

VİOP - BİST 30 Teknik Analiz Bülteni (Yapı Kredi Yatırım)

28 Mayıs 2025 • 08:22:01

Devam eden aşağı harekette 10,350 desteği
önemli olacak ...
Salı günü satıcılı bir seyir izleyen piyasada,
Haziran Vadeli Kontrat günü -%1.52'lik bir
düşüş ile 10,462 puandan tamamladı.
Endekste 11,300 ara direnç noktasının satış
baskısı oluşturmayı sürdürdüğünü
gözlemliyoruz. Bu geri çekilme kapsamında ise
10,350 seviyesini gün içerisinde ilk önemli
destek noktası olarak izlmemeyi sürdürüyoruz.
İlk etapta 10,350 üzerinde dengelenme
çabasında hareketlenecek olan piyasada, bu
seviye altındaki seyrin ise 10,000 riskini
sürdürebileceğini göz önünde bulunduruyoruz.
Şu aşamada kısa vadeli zayıf seyrin sürdüğü
piyasada, endeksin yukarı ataklarında yeniden
güç kazanabilmesi için 10,850 ara direncinin
aşılması gerekiyor. Bu durumda ilk etapta
11,100 olmak üzere 11,500/11,600 ana direnç
bandını aşma denemeleri yeniden gündeme
gelebilir.


 Yapı Kredi Yatırım Menkul Değerler A.Ş.
 www.ykyatirim.com.tr

***
                 Yasal Uyarı
 
 Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.

BİST Günlük Teknik Analiz Bülteni (Yapı Kredi Yatırım)

28 Mayıs 2025 • 08:22:01

Aşağı baskı devam ediyor ....
Salı günü satıcılı bir seyir izleyen hisse senedi
piyasasında BIST100 Endeksi, kapanışı -%1.41
'lik hafif bir gerilemeyle 9,213 puandan
gerçekleştirdi.
Geçtiğimiz hafta 9,500 ara desteğinin
kırılmasıyla birlikte zayıf seyrin devam ettiğini
gözlemlediğimiz piyasada, gün içi geri
çekilmelerde ilk önemli destek olarak izlediğimiz
9,250 seviyesi aşağı geçildi. Böylece bir alt
noktada bulunan 9,050/9,000 bandının ön plana
çıkacağını düşünüyoruz. Kısa vadeli teknik
yapıda 9,000 desteği üzerinde taban oluşturma
çabasındaki hareketini sürdürecek olan
piyasada, şu aşamada taban oluşumuna
yönelik bir sinyal bulunmuyor.
Endeksin yeniden yukarı atak oluşturabilmesi,
ara direnç konumuna dönüşen 9,500 üzerinde
gündeme gelecektir. Böyle bir gelişmenin ise
yeniden ana direnç konumunda bulunan 9,770
direncini test edilme potansiyeli yaratabileceğini
düşünüyoruz


 Yapı Kredi Yatırım Menkul Değerler A.Ş.
 www.ykyatirim.com.tr

***
                 Yasal Uyarı
 
 Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.

Gelişmekte olan ülkeler Çin'e milyarlarca dolar borçlu

28 Mayıs 2025 • 08:16:02

Güncel bir rapor, Çin'in "Yeni İpek Yolu" yatırım projesi kapsamında çok sayıda ülkeye kredi vermesinin ardından dünyanın en yoksul ülkelerinin büyük bir borç yükünün altına girdiğini ortaya koydu.

Raporu hazırlayan Avustralya merkezli Lowy Enstitüsü, gelişmekte olan ülkelerin borç yükünü hesaplayabilmek için Dünya Bankası'nın verilerini değerlendirdi. Enstitü böylece dünyanın en yoksul 75 ülkesinin bu yıl Çin'e toplamda yaklaşık 19 milyar 400 milyon euroluk rekor bir borç ödemesi yapmak zorunda olduğunu ortaya koydu.

Lowy Enstitüsü'nden araştırmacı Riley Duke, gelişmekte olan ülkelere, Pekin'e olan borçlarını ve bu bu borçların faizlerini ödeme yükümlülüğünün "dev bir dalga gibi yaklaştığını" dile getirdi.

Duke, halihazırda olduğu gibi içinde bulunduğumuz on yılın kalanında da Çin'in gelişmekte olan ülkeler için bir finansörden ziyade bir alacaklı gibi olacağını ifade etti.

 Deutsche Welle Türkçe internet sitesinde yayınlanan habere aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz:

https://www.dwturkce1.com/tr/rapor-geli%C5%9Fmekte-olan-%C3%BClkeler-%C3%A7ine-milyarlarca-dolar-bor%C3%A7lu/a-72688728

Sektörel göstergeler (İnfo Yatırım)

28 Mayıs 2025 • 08:12:02

Rapor ektedir.

 İnfo Yatırım Menkul Değerler A.Ş.
 www.infoyatirim.com

                                  ***
                               Yasal Uyarı
 
  Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.

Günlük Bülten (A1 Capital)

28 Mayıs 2025 • 08:10:02

%20-30 arasındaki değer kaybı yeter mi?
ABD'nin Chevron'u yasaklamasının ardından (Trump yönetimi, Chevron için yeni bir yetkilendirme
yayınlamış, bu durum şirketin Venezuela'daki varlıklarını korumasına ancak petrol ihraç etmesine veya
faaliyetlerini genişletmesine izin vermeyecek) yatırımcıların arz risklerini değerlendirmesiyle petrol
fiyatları bu sabah hafifçe yükseldi.
Chevron'un ABD'deki Venezuela varil petrolünün kaybı, rafinerilerin açık vermesine ve dolayısıyla Orta
Doğu ham petrolüne daha fazla bağımlı hale gelmesine neden olacak. Diğer taraftan Venezuela'dan
yeni varlık izni kapsamında ham petrol ihracatı durdurulmasına karşın OPEC+'dan daha fazla üretim
beklentisi kazanımları sınırlamaya devam etti.
Brent ham petrol vadeli işlemleri % 0,4 artışla varil başına 64,34 dolara yükselirken, ABD Batı Teksas
petrolü % 0,3 artışla varil başına 61,13 dolardan işlem görmekte.
Altın fiyatlarının 3300 doların altına düşmesi bazı alıcıları cezbetti. Ancak ABD-AB arasındaki ticaret
gerginliğinin azalmasıyla kazançlar sınırlandı. Spot altın, önceki günkü %1'lik düşüşün ardından hafif
bir toparlanma kaydederek, ons başına %0,3 artışla 3.308 dolardan işlem görmekte. ABD altın vadeli
işlemleri %0,2 artışla 3.308 dolara çıktı. 3.250-3.280 dolar bölgesindeki destek tutunmaya devam
ederse, risk iştahının azalması durumunda altının 3.400 dolara doğru bir kez daha yükselişe geçmesi
muhtemel.
Piyasalar şimdi, Fed'in olası faiz indirim eğilimini değerlendirmek için Cuma günü açıklanacak olan ABD
Nisan ayı PCE verilerini bekliyor. Bu arada, ABD'de tüketici güveni, ABD-Çin ticaret savaşında geçici bir
ateşkesin sağlanmasıyla beş aylık düşüşün ardından Mayıs ayında toparlandı. Fed, yetkililerin Trump'ın
tarifelerinin ekonomik ve fiyatlara olan etkisi konusunda daha fazla netli k kazanması için
duraklamasıyla, Aralık ayından bu yana politika faizini %4,25-%4,50 aralığında sabit tuttu.
ABD ticaret açığını önemli ölçüde azaltacaksa veya fısıldayarak ortadan kaldıracaksa, doların
muhtemelen çok zayıflaması gerekecektir. Ancak ne kadar olacağı belirsiz, çünkü tarih büyük dolar
düşüşlerinin nadir olduğunu ve ticaret için öngörülemeyen sonuçlar doğurduğunu göstermektedir.
şimdi sevgili Jamie McGeever’ dan da yararlanarak ABD’nin dış ticaret dengesi ve doların ne kadar
değer kaybetmesi gerektiğini tartışalım.
Ekonomik Danışmanlar Konseyi başkanı Stephen Miran, Kasım ayında "Küresel Ticaret Sistemini
Yeniden Yapılandırmaya Yönelik Bir Kullanıcı Kılavuzu" başlıklı bir makale yayınladı ve doların ticaret
perspektifinden "sürekli olarak aşırı değerli" olduğunu savundu. "Kapsamlı tarifeler ve güçlü dolar
politikasından uzaklaşma" küresel ticareti ve finansal sistemleri temelden yeniden şekillendirebilir.
Trump yönetiminin hedefi zayıf bir döviz kuru ise doğru yolda demektir; ABD doları, Washington'ın
mali gidişatı ve politika güvenilirliği ile "ABD istisnacılığının" sonu ve Hazine tahvillerinin "güvenli liman"
statüsüne ilişkin artan endişelerin etkisiyle bu yıl yaklaşık %10 değer kaybetti. Ancak Trump'ın ilk
döneminde dolarda yaşanan %15'lik düşüşün, pandemiye kadar GSYİH'nın %2,5 ila %3,0'ı arasında
kalan ticaret açığına hiçbir etkisi olmadığını hatırlamak iyi olur. Bu nedenle ABD açığında bir azalma
sağlamak çok daha büyük bir hamle gerektirecektir.
1987'de, ticaret açığı o zamanki rekor olan GSYİH'nın %3,1'iydi. Ancak 1990'ların başında neredeyse
ortadan kalkmıştı, büyük ölçüde doların 1985-87 arasında %50 değer kaybetmesi ve şimdiye kadarki
en büyük değer kaybı nedeniyle.
Bu üç yıllık düşüş, 1980'lerin ilk yarısındaki ani yükselişinin ardından doların zayıflatılması için dünya
ekonomik güçlerinin koordineli bir tepkisi olan Eylül 1985'teki Plaza Anlaşması'yla hız kazandı. Ancak
bu, büyük değer kayıplarının her zaman dış ticaret açığındaki azalmalarla aynı zamana denk geldiği
anlamına gelmiyor.
Doların ikinci en büyük düşüşü, Lehman Brothers'ın çöküşünden hemen önce, 2002 ile 2008 ortası
arasındaki %40'lık düşüştü. Ancak ABD ticaret açığı aslında bu dönemin çoğunda genişledi ve 2005'te
GSYİH'nın rekor %6'sına ulaştı. 2009'a kadar üç yüzde puandan fazla küçülmüş olsa da, bunun nedeni
döviz kurundan çok Büyük Durgunluk sırasında ithalatın düşmesiydi.
Bu iki derin, uzun süreli dolar değer kaybı dönemi öne çıkıyor çünkü son 50 yılda dolar endeksi yalnızca
1977-78 ve 1990'ların başlarında %20'yi aşan iki düşüş ve %15-20'lik birkaç düşüş daha yaşadı.
Bunların hiçbiri ABD ticaret dengesi üzerinde fark edilebilir bir etki yaratmadı.
ABD yönetimi, doların bugün birkaç geniş ölçüt ile tarihsel olarak güçlü olduğu konusunda haklı. Peki
geçen yıl 918 milyar dolar veya GSYİH'nin %3,1'ine denk gelen devasa dış ticaret açığını kapatmak
için doların ne kadar düşmesi gerekiyor? Burada da ya “ önümüzdeki iki yıl içinde % 20-25'lik bir değer
kaybının açığı "ortadan kaldıracağını" tahmin ediliyor “ ya da “ % 20-30'luk bir değer kaybının açığı
"sonunda" GSYİH'nın yaklaşık %3'ü kadar daraltmaya yetebileceğini düşünülüyor.
Yani ABD’nin ticaret açığını kapatabilmesi için dolardaki %20-30 arasındaki değer kaybı yeterli
olabilecek. Tarih, ciddi bir ekonomik yavaşlama olmadan bunun zorlayıcı olabileceğini gösteriyor. Ancak
bu, ABD yönetimin kabul etmeye hazır göründüğü bir risk.

 A1 Capital Menkul Değerler A.Ş.
 www.a1capital.com.tr
 

                                  ***
                               Yasal Uyarı
 
  Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.

VİOP Bülten (InvestAZ Yatırım)

28 Mayıs 2025 • 08:10:02

Rapor ektedir.

  InvestAZ Menkul Değerler A.Ş.
  www.investaz.com.tr
 

                                  ***
                               Yasal Uyarı
 
 Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.

Hesaba Altın Havale

Siparişleriniz sadece "1 saat" içerisinde hesabınızda.

Ücretsiz Hızlı Kargo

Siparişlerinizin gönderimi, aynı gün içerisinde yapılır.

Üst Düzey Güvenlik

256-bit şifreleme ve 3D Secure ile güvenli ödeme.

Sertifikalı Ürünler

Ürünlerimizin tümü sertifikalı ve orijinaldir.

hand-package-delivery