Piyasaya Yön Veren Güncel Finans Haberleri

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Türkiye’de girişimcilik ekosistemini uzun yıllardır destekleyerek yenilikçi girişimlerin büyümesinde öncü rol oynayan Türk Telekom, geleceğin teknolojilerine yatırım yapmayı sürdürüyor. Teknoloji odaklı girişimleri, hızlandırma programı ve yatırımlarla destekleyen Türk Telekom’un girişim sermayesi şirketi Türk Telekom Ventures, yenilikçi yapay zeka çözümlerini yarınlara taşımayı hedefliyor. Türk Telekom Ventures’ın hızlandırma programı PİLOT’un 12. dönemine seçilen Mistikist, T4 People Analytics ve TT Ventures GSYF’nin yatırım yaptığı Segmentify ve Mindsite yapay zeka teknolojisi ile değer yaratan çözümler üretiyor.

 

Türk Telekom Ventures Genel Müdürü Muhammed Özhan, “Türkiye’nin teknoloji üreten ve ihraç eden ülke olma vizyonuna katkı sunmak için çalışmalarımız sürüyor. Yenilikçi çözümler üreten girişimleri destekleyerek yarının teknolojilerinin hayat bulmasına öncülük ediyoruz. Geleceği şekillendirecek yapay zeka teknolojisine odaklanan girişimleri de yakından takip ediyoruz. Türk Telekom Ventures PİLOT girişim hızlandırma programlarımızla girişimlere rehberlik ederken, yaptığımız yatırımlarla ve sunduğumuz katkılarla girişimlerin dünyaya açılmasında köprü görevi üstleniyoruz” dedi.

 

Türkiye’nin dijital dönüşümüne öncülük eden Türk Telekom, 10 yılı aşkın süredir hızlandırma programı PİLOT ile yenilikçi girişimlerin büyümelerinde öncü rol oynarken, girişim sermayesi şirketi Türk Telekom Ventures ve TT Ventures GSYF ile geleceğin teknolojilerine odaklanan girişimlere yatırım yapıyor. ABD Silikon Vadisi’nde kurduğu ofis ile girişimlerin dünyaya açılmasında köprü görevi üstlenen Türk Telekom, yarının teknolojisi olarak gösterilen yapay zeka çözümü geliştiren girişimleri odağına aldı.

 

Yapay zeka odaklı girişimler Türk Telekom’un desteği ile dünyaya açılıyor

Türk Telekom Ventures’ın girişim hızlandırma programı PİLOT’un 12. dönemine seçilen girişimlerden Mistikist, görsel işitsel uyaranlarla stres ve anksiyeteyi azaltan, odaklanma ve iş performansını arttıran, yapay zeka destekli bir nörobilim uygulaması olarak dikkat çekiyor. MIT, Stanford, Johns Hopkins, Harvard gibi kuruluşların çalışmalarına dayanan metodolojileriyle stres seviyesini azaltan, odaklanmayı güçlendiren Mistikist, 13 farklı dilde, 195 ülkede, toplamda 40 binden fazla kullanıcıya hizmet veriyor. PİLOT’un yeni dönem girişimlerinden T4 People Analytics, kurumların farklı sistemlerindeki tüm çalışan verilerini entegre ederek yapay zeka ile derin içgörüler elde etmelerine imkan sağlıyor ve otomatik olarak yüksek etkili aksiyon önerileri sunuyor. T4'ün yapay zeka çözümleri arasında yakın gelecekteki istenmeyen işten ayrılmaları belirleme, çalışanların açık uçlu geri bildirimlerini anlamlandırma, adayların işe giriş sonrası performans ve bağlılıklarını öngörme gibi makine öğrenmesi modelleri yer alıyor. T4, 2025 yılı içinde öncelikli ABD pazarını hedefleyerek global büyümeyi planlanıyor.

 

Türk Telekom Ventures ve TT Ventures GSYF, yatırım yaptığı girişimlere aynı zamanda satış & pazarlama, altyapı, iş geliştirme gibi destekler sağlayarak büyümelerine ve global pazarlara açılmalarına olanak tanıyor. Gerçek zamanlı verileri inceleyerek yapay zeka çözümleriyle e-ticaret başta olmak üzere ziyaretçilerle daha anlamlı ve kişisel etkileşimler kurmak ve pazarlama aktivitelerinin geri dönüşünü en üst düzeye çıkarmak isteyen işletmelere yardım eden bulut tabanlı yazılım platformu Segmentify ve gerçek zamanlı, anlamlı verileri ile e-ticaret kanalında satış yapan markalara yol göstererek aksiyon alınabilir pazar içgörüsü sunan Mindsite, TT Ventures GSYF’nin yatırım yaptığı yapay zeka çözümleri geliştiren girişimlerin başında geliyor. 2015 yılında kurulan Segmentify, şu an 30’dan fazla ülkede 300’den fazla müşteriye hizmet verirken, 2019 yılında hayata geçirilen Mindsite 14’ten fazla ülkede 50’den fazla müşteriye e-ticaret analitiği çözümleri sağlıyor.

 

Türk Telekom Ventures Genel Müdürü Muhammed Özhan, “Türkiye’nin teknoloji üreten ve ihraç eden ülke olma vizyonuna katkı sunmak için çalışmalarımız sürüyor. Yenilikçi çözümler üreten girişimleri destekleyerek yarının teknolojilerinin hayat bulmasına öncülük ediyoruz. Hızlandırma programlarımızla girişimlere rehberlik ederken, yaptığımız yatırımlarla ve sunduğumuz katkılarla girişimlerin dünyaya açılmasında köprü görevi üstleniyoruz. Geleceği şekillendirecek yapay zeka teknolojisine odaklanan girişimleri de yakından takip ediyoruz. Bu kapsamda Segmentify ve Mindsite yatırım yaptığımız yapay zeka odaklı girişimler arasında yer alıyor. Bu yıl PİLOT programımıza dahil ettiğimiz Mistikist ve T4 People Analytics de yapay zeka teknolojisi ile çözüm sunan girişimlerimiz arasında bulunuyor. Geleceğin teknolojilerinde söz sahibi olmak adına yenilikçi teknolojileri desteklemeyi, ürettiğimiz çözümlerin tüm dünyada kullanılması için ise girişimlerimizin globale açılmasında köprü görevi üstlenmeyi sürdürüyoruz.

Türk Telekom Ventures olarak ABD’de kurduğumuz şirketimiz, global stratejik iş birliklerimiz ve yatırımcıları arasında bulunduğumuz global yatırım fonları ile hem portföyümüzdeki girişimlerin hem de Türk Telekom ve grup şirketlerinin global pazarlarda iş geliştirmelerine, yatırım süreçlerini desteklemeye devam edeceğiz’’ diye konuştu.

 

Girişimler Türk Telekom Ventures PİLOT ile hızlanıyor

PİLOT’un 12. dönemine kabul edilen 10 girişim, program başında Türk Telekom Ventures’an 150 bin TL nakit desteği alma imkanı bulurken; program süresince Türk Telekom Ventures’ın yatırımcı ağına, 400’ü aşkın mentoruna ve iş bağlantılarına erişme, konu uzmanlarından eğitimler alma, ofis alanı ve konaklama gibi fırsatlardan yararlanabilecek. Programı başarı ile tamamlayan her ekip ise Türk Telekom Ventures’tan 30 bin USD yatırım almaya ve Stanford Üniversitesi iş birliği ile ABD’de kendilerine özel tasarlanan tamamlayıcı global girişimcilik programına katılmaya hak kazanacak. Bu program ile girişimler girişimcilik ekosistemine yönelik global vizyona hakim olarak işlerini geliştirme ve global pazarlara açılma konusunda deneyim sahibi olacak.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Dünyanın en büyük üreticilerinden Suzuki Motor Corporation, gelecek 10 yılda geliştireceği teknoloji stratejisini açıkladı. Bu kapsamda Japon menşeili üretici, üretimden geri dönüşüme kadar olan süreçte dünya kaynaklarını ve enerji tüketimini verimli ve sürdürülebilir bir şekilde kullanmayı sağlayan teknolojiler geliştirecek. Hedefleri doğrultusunda Suzuki, yeni nesil hafif platformu “HEARTECT”i geliştirerek araçların enerji tüketimini en aza indirecek. Bununla birlikte küçük ve verimli elektrik ünitesi ile küçük ve hafif batarya gibi “Sho-Sho-Kei-Tan-Bi” (Daha Küçük, Daha Az, Daha Hafif, Daha Kısa, Güzel) bileşenlerini bir araya getirerek enerji tüketimini en aza indiren elektrikli araçlar geliştirecek. Suzuki’nin geliştirdiği yüksek termal verimliliğe sahip Z12E kodlu motor ise gelecekte de dünya genelinde kullanılacak ve böylece karbon nötr yakıt ve yeni nesil hibrit çözümler ile beraber enerji tüketimi en aza indirgenecek. Ayrıca şirket, ürettiği araçlarda en iyi uyuma sahip kablolu ve kablosuz güncellemelerle yazılım güncellemelerini kolaylaştıracak. Bununla birlikte Suzuki, gelecekte geri dönüşüm ve yeniden kullanım yaklaşımıyla kolayca sökülebilir ürünler tasarlayarak kaynak kullanımından tasarruf etmek üzere döngüsel ekonomi ile minimum enerji tüketimi elde edecek.

Dünya çapında, otomotiv dendiğinde akla gelen sayılı markalar arasında yer alan Japon motosiklet ve otomobil üreticisi Suzuki, gelecek 10 yılda üretimden geri dönüşüme kadar enerji tüketimini en aza indiren bir teknoloji hamlesi gerçekleştirecek ve tüm dünyadaki insanlara daha keyifli bir ulaşım sağlarken karbon nötr bir dünya hedefleyecek. Bu kapsamda Japonya merkezli şirket, hafif platformdan, verimli motor teknolojilerinin yanı sıra batarya ve batarya teknolojilerine kadar pek çok alanda sürdürülebilir hedefler gerçekleştirecek.

Hafif ve güvenli platform ile enerji tüketimini en aza indirecek
Suzuki'nin uzmanlık alanı olan kompakt ve hafif araçlar, sadece kullanım sırasındaki karbon emisyonlarını azaltmakla kalmıyor, aynı zamanda üretim esnasında kullanılan kaynakları ve emisyon salınımlarını da azaltıyor. Böylece Suzuki, dünya kaynaklarını korumaya ve karbon emisyonlarını azaltmaya katkıda bulunuyor. Ayrıca şirket, hedefleri doğrultusunda yeni nesil hafif platformu olan “HEARTECT”i daha da geliştirecek ve bunun yanı sıra ağırlık azaltma teknolojileri ile araçların enerji tüketimini de en aza indirmek için çalışacak.

Yalın batarya ile elektrikli ve hibrit elektrikli araçlar geliştirecek
Suzuki, her ülke ve bölgedeki yenilenebilir enerji oranı ve kullanım koşullarını esas alarak müşterilerine en yüksek enerji verimliliğine sahip elektrikli araçlar sunmayı hedefliyor. Bu kapsamda şirket, küçük ve verimli elektrik ünitesi ile küçük ve hafif batarya gibi “Sho-Sho-Kei-Tan-Bi” (Daha Küçük, Daha Az, Daha Hafif, Daha Kısa, Güzel) bileşenlerini bir araya getirerek enerji tüketimini en aza indiren elektrikli araçlar geliştirecek.

Yüksek verimli güç-aktarma sistemleri ile enerji tüketimini en aza indirecek
Suzuki, 2023 yılında gelişmiş bir yanma seviyesi hedefleyen yüksek verimli Z12E kodlu bir motor geliştirdi. Bu motor, diğer içten yanmalı motorlara kıyasla yüzde 40’lık son derece yüksek orana sahip termal verimliliğe ulaştı. Bu yüksek verimli motoru gelecekte de dünya genelinde kullanacak ve böylece karbon nötr yakıt ve yeni nesil hibrit çözümler ile enerji tüketimini en aza indirmeyi başaracak.

SDV hakkı (SDV: Yazılım Tanımlı Araç)
Suzuki, ayrıca SDV alanında “Sho-Sho-Kei-Tan-Bi” üretim ilkesi ile enerji tüketimini en aza indirerek araçlar için katma değer yaratan uygun fiyatlı “SDV hakkı” çözümünü geliştirecek ve müşterilerine sunacak. Böylece şirket, en iyi uyuma sahip kablolu ve kablosuz (OTA) güncellemelerle yazılım güncellemelerini kolaylaştıracak. Bununla birlikte araçlardaki bileşen maliyetlerini düşürmek için ortak donanım kullanarak, geliştirme maliyetlerini düşürmek için ise yazılımı yeniden kullanarak müşterilere “Bu iyi, istediğim şey bu” hissi veren SDV'yi geliştirecek.

Kolay geri dönüştürülebilir ve sökülebilir tasarım ürünler tasarlayacak
Geleneksel ekonomi sisteminde; hammadde çıkarma, ürün üretimi, kullanımı ve bertaraf akışının tek yönlü olduğu döngüye doğrusal ekonomi deniyor. Bu da, kitlesel enerji tüketimine, kaynakların tükenmesine ve çevresel yıkıma neden oluyor. Suzuki, gelecekte, geri dönüşüm ve yeniden kullanım yaklaşımıyla kolayca sökülebilir ürünler tasarlayarak kaynak kullanımından tasarruf etmek üzere döngüsel ekonomi ile minimum enerji tüketimi elde edecek.

Suzuki Hakkında
1920 tarihinde Michio Suzuki tarafından kurulup dokuma tezgahlarıyla başlayan faaliyetini; motosiklet, otomobil, dıştan takma deniz motorları ve ATV araçları olmak üzere genişleten Suzuki Motor Corporation, günümüzün küresel ölçekteki en önemli markaları arasında yer almaktadır. Suzuki bu konumunu endüstri, tasarım, pazarlama ve inovatif alanlarda kazandığı başarılarla taçlandırırken, insan hayatını kolaylaştıran ve teknolojiye yön veren birçok yeniliğe imza atmaya da devam etmektedir. Suzuki otomobilleri ve motosikletleri ile Suzuki deniz motorları, ülkemizde Doğan Holding’e bağlı Doğan Trend Otomotiv tarafından temsil edilmektedir.

Doğan Trend Otomotiv Hakkında
Doğan Trend Otomotiv Ticaret Hizmet ve Teknoloji A.Ş., Doğan Holding çatısı altında otomotiv ve mobilite alanlarında faaliyet gösteriyor. 1961 yılında otomotiv ticareti yapmaya başlayan Doğan Grubu’nun 60 yıllık deneyimiyle; bünyesinde Suzuki, Suzuki Marine, Piaggio, Vespa, Moto Guzzi, Aprilia, KYMCO, Wallbox, Silence, MG ve Maxus gibi markalarının distribütörlüğünü barındırmaktadır. İkinci el ve perakende satış hizmetleri kapsamında suvmarket.com, vespastoreturkey.com ve scootermarket.com markalarıyla sektörde kiralama operasyonları ve e-ticaret alanında varlığını sürdürmeye ve büyümeye devam etmektedir. Teknolojik, müşteri odaklı ve keyifli bir deneyim sunan markaları tüketicilerle buluşturuyor. Marka temsilciliklerinin yanısıra ülke çapında bayileri ve perakende satış-servis noktaları ile kiralama operasyonları da bulunan Doğan Trend Otomotiv hakkındaki güncel bilgilere www.dogantrend.com adresinden ulaşılabiliyor.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Eksun Gıda Genel Müdürü Ahmet Demir, Türkiye’nin un ihracatına ve 2024 yılının buğday hasadına yönelik değerlendirmelerde bulundu. Türkiye'nin un ihracatında dünya lideri konumunu koruduğunu belirten Demir, “Son rakamlara göre ülkemiz, 2024 yılının ilk yarısında 1 milyon 800 bin ton un ihracatı gerçekleştirdi. Eksun Gıda olarak, bu ihracat içinde önemli bir konumdayız ve yılsonuna kadar ihracat hacmimizi daha da artırmayı hedefliyoruz.” dedi.

 

Eksun Gıda CEO'su Ahmet Demir, 2024'ün ilk yarısında Türkiye'nin un ihracatının geçen yıla göre yüzde 15 arttığını belirtti. Demir, "Birçok sektörün ihracatı düşerken, un ihracatındaki artışla dünya liderliğini pekiştirmemiz gurur verici. Ülkemiz, 2024'ün ilk yarısında 1 milyon 800 bin ton un ihracatı gerçekleştirdi. Bu durum bizler için gurur verici. 2024 yılı için hedeflenen 4 milyon ton un ihracatına rahatlıkla ulaşabileceğimize inanıyoruz. Eksun Gıda olarak, bu ihracatta önemli bir konumdayız ve yıl sonuna kadar ihracat hacmimizi artırmayı hedefliyoruz," dedi.

 

Buğday rekoltesi hakkında da değerlendirmelerde bulunan Demir, “2024 yılı buğday rekoltesi tahminleri 20 milyon ton civarı olarak öngörülüyor. Yağış azlığı nedeniyle bazı bölgelerimizde rekolte bazında azalmalar meydana gelse de buğday üretimi beklentilerimizin üzerinde seyrediyor ve bu da ihracat hacmimize olumlu yansıyor” diye konuştu.

 

Yeni ihracat rotalarıyla büyümeye devam ediyor

Geçtiğimiz yıl ihracat hacmini artırdıklarını ifade eden Demir, “Türkiye’den un ihracatı yapılan uzak ya da yakın her pazarda yer alıyoruz. Güçlenmeyi ve pazar payını artırmayı hedeflediğimiz bölgeler mevcut. Özellikle Doğu Afrika, Uzak Doğu, Orta ve Güney Amerika pazarlarında ihracat hacmimizi daha da büyütmek için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu bölgelerde güçlü ihracat ağları kurarak ülke ekonomisine katkı sağlamayı hedefliyoruz. Bunun yanı sıra, yeni pazarlar keşfetmek ve mevcut pazarlarımızdaki konumumuzu güçlendirmek için stratejik iş birlikleri geliştiriyoruz. İhracat süreçlerimizi daha verimli hale getirmek için sürekli olarak lojistik ağımızı ve teknolojik altyapımızı iyileştiriyoruz.” şeklinde konuştu.

 

Gıda güvenliği önemini koruyor

Son yıllarda yaşanan sosyal ve politik gelişmelerin, gıda güvenliğinin önemini daha da artırdığını belirten Demir, “Birleşmiş Milletler'in yanı sıra diğer küresel gıda raporlarında da milyonlarca insanın gıdaya erişim zorluğu yaşadığı belirtiliyor ve bu durum gıda güvenliğinin önemini bir kez daha ortaya koyuyor. Bu konuda, devletlere büyük sorumluluk düştüğü gibi küresel hracat gücü nedeniyle sektörde önemli yer tutan şirketlere de sorumluluk düşüyor. Eksun Gıda olarak bu farkındalığımızla üstlenebileceğimiz sorumluluğu üstlenmekten hiç geri durmadık ve durmayacağız. Lojistik yetkinliklerimizle dünya pazarlarında ulaşılması gereken her yerde bulunmaya özen gösteriyor, ticari rekabet gücümüzü korurken insanı merkeze alan bir anlayışla çalışmalarımızı sürdürmeye devam ediyoruz” dedi.



 “Venezuela’ya kadar gönderiyoruz!”

İhracat yaptıkları en uzak noktanın Venezuela olduğunu kaydeden Demir, süreci şu şekilde anlattı, “Buğdayın ithali ile Rusya ve Ukrayna’dan harekete başlayan gemiler, buğdayın işlenip una çevrilmesi ve ihracatındaki tüm süreçleri tamamladığında yaklaşık 15 bin kilometre deniz yolu kat ediyor. Ekiplerimiz, sevkiyat öncesi ihracat yapılacak ülkeyi ziyaret ederek limanları ve depoları geziyor, ürün satışı gerçekleştirdiğimiz şirketlerle bir dizi görüşmeler yaparak teslimat güvenliğini sağlıyor” dedi.

 

30’dan fazla ülkeye un ihraç ediyor

Eksim Holding çatısı altında faaliyet gösteren ve 200’ü aşkın ürünüyle Türkiye’nin önde gelen un markalarından Sinangil’i bünyesinde barındıran Eksun Gıda, stratejik yatırımlarıyla ihracat hacmini artırarak sektörel üstünlüğünü sürdürüyor. İkisi Tekirdağ’da ve biri Konya’da olmak üzere yaklaşık 96 bin metrekarelik üç ayrı tesiste üretim yapan şirketin, yıllık 600 bin ton üretim kapasitesi bulunuyor. 30’a aşkın ülkede networkü ve dönemsel olarak değişen ihracatları bulunan Eksun Gıda, ihracatının büyük kısmını Ortadoğu, Afrika, Orta ve Güney Amerika ve Asya ülkelerine gerçekleştiriyor. Özellikle Irak, Endonezya, Venezuela, Küba, Gana ve Gine Bissau gibi ülkeler, şirketin ana ihracat pazarları arasında yer alıyor.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

KPMG'nin yayımladığı 2024 yılı “Sigorta Sektörel Bakış” raporuna göre Türkiye sigortacılık sektörü 2023 yılında, brüt prim üretimini bir önceki yıla göre yaklaşık yüzde 105 artırdı ve sektörün toplam hacmi 482,6 milyar TL'ye ulaştı. Raporda ayrıca 6 Şubat 2023'te meydana gelen, Kahramanmaraş merkezli 11 ili etkileyen depremlerin sigorta sektörüne etkisi de mercek altına alındı.
 
KPMG'nin dünyada ve Türkiye'de sigorta sektörünün geçmiş yıllarını değerlendirdiği ve gelecekle ilgili öngörülerde bulunduğu 2024 yılı “Sigorta Sektörel Bakış” raporuna göre küresel çapta 2021 yılına göre 2022 yılında hayat dışı sigorta primleri yüzde 3,9 oranında artarak 3,82 milyar dolardan 3,97 milyara ulaşmasına karşın, hayat sigortası primleri de yüzde 4,4 azalarak 2,94 milyar dolardan 2,81 milyar dolara geriledi. Hayat dışı ve hayat sigortalarında yaşanan bu değişimler sonucunda dünya sigortacılık sektörü prim üretimi 2022 yılında stabil bir yol izleyerek 6,78 milyar dolar seviyesinde kaldı. 2023 yıl sonu değerleri rapor tarihi itibarıyla açıklanmamış olmasına karşın ülkelerin yürürlüğe koyduğu mali destek paketlerinin olumlu etkisiyle birlikte küresel olarak yaşanan enflasyondan ötürü küçük düşüşler ile devam etmesi bekleniyor.
 
Türkiye sigortacılık sektörü ise 2023 yılında, brüt prim üretimini bir önceki yıla göre yaklaşık yüzde 105 artırdı ve sektörün toplam hacmi 482,6 milyar TL'ye ulaştı. Bu miktarın 2024 itibarıyla 500 milyar TL'yi aşması bekleniyor. Genel toplamda artış eğiliminde olan sigorta sektöründe hayat sigortası primleri yüzde 83, hayat dışı sigorta primleri ise yüzde 108 oranlarında bir büyüme gerçekleştirdi.
 
Konuyla ilgili açıklama yapan KPMG Türkiye Sigortacılık Sektör Lideri Ali Tuğrul Uzun, “2023 yılı sonu itibarıyla 500 milyar TL'ye yaklaşan büyüklüğü ile finans sektörümüzün en kritik alanlarından biri olan Türkiye sigorta sektörü, ülkenin değişen dinamiklerine paralel olarak yüksek büyüme potansiyelini korumaya devam ediyor. Ancak, sektöre ayrılabilecek gelirlerin sınırlı olması nedeniyle potansiyelinin altında bir performans sergiliyor. Sektörün aktif büyüklüğü hızla artmasına ve destekleyici adımlar atılmasına rağmen, hala alınması gereken uzun bir yol olduğu açıkça görülüyor.” dedi.
 
ABD açık ara önde, Türkiye 29. sırada
Ülkeler bazında toplam prim hacmi pazar paylarına bakıldığında ise 2021 yılında olduğu gibi 2022 yılında da ABD açık ara önde ve giderek pazar payını artırarak liderliğini sürdürüyor. İlk 10 ligindeki ülkeler toplam pazar payının yüzde 92,03'ünü oluşturuyor. 2022 yılında ülkeler bazında bakıldığında Türkiye yüzde 0,24'lük pazar payı ile 29. sırada yer alıyor. 2022 yılında OECD ülkelerinde kişi başına yıllık brüt prim üretimi 3.973 dolar iken bu miktar ülkemizde 157,46 dolar.
 
Sigorta sektöründe toplam mali kâr yüzde 57 arttı
2023 yılında Türkiye'de sigorta sektöründe toplam mali kâr yüzde 57 oranında bir artış göstererek 19,891 milyar TL'ye ulaştı. 2022 yılında, 5,1 milyar TL olan hayat dışı branş kârı 2023 yılında yüzde 2 artışla 5,2 milyar TL'ye, 7,6 milyar TL olan hayat branşı kârı, 2023 yılında yüzde 93 oranında artış göstererek 14,711 milyar TL'ye ulaştı. 2023 yılında elde edilen 19,89 milyar TL'lik kârın yüzde 74'ü hayat branşından yüzde 26'lık kısmı da hayat dışı branştan sağlandı. Rapora göre Türkiye sigortacılık sektöründe 2023 sonu itibarıyla 72 şirket bulunuyor. Şirketlerin yüzde 68'si Hayat Dışı branşta faaliyet gösterirken yüzde 26'sı hayat ve emeklilik branşında faaliyet gösteriyor. Hayat dışı ve reasürans branşlarında artış görünürken hayat ve emeklilik branşında düşüş yaşandı.
 
Türkiye'de en fazla sigorta yapılan branşlar
Rapora göre Türkiye'de 2024 yılının mart ayı itibarıyla 199 milyar TL'lik prim toplamının yüzde 89'u hayat dışı branşlardan elde edildi. 2023 yılı mart ayına göre 2024 yılı mart ayı hayat dışı branş prim üretimi yüzde 93, hayat branşı prim üretimi yüzde 82 ve toplam prim üretimi ise yüzde 92 arttı. Seyahat araç destek ve genel destek alt branşlarından oluşan destek branşı 2023 yılında 2022 yılına göre yüzde 218 oranında arttı. 2023 yılında en çok artış gösteren bir diğer branşın geçen yıla oranla yüzde 197 artışla, ekonomide ve kurlardaki yaşanan dalgalanmalardan dolayı finansal kayıplar branşı olduğu görüldü. Artan suç ve boşanma oranlarına dayanarak hukuksal koruma ve kefalet branşları geçen yıla oranla sırasıyla yüzde 174 ve yüzde 157'lik artış gösterdi.
 
BES büyümeye devam ediyor
Diğer yandan Bireysel Emeklilik Sistemi (BES), 2017 yılında devreye alınan otomatik katılım sisteminin de etkisiyle 2023'te de büyümeye devam etti. Sistemdeki toplam sözleşme sayısı 2023 yıl sonunda 10,6 milyon kişiye, toplam fon miktarı ise 694 milyar TL'ye ulaştı. Fon miktarı, 2024 yılı mart ayı raporuna göre oldukça hızlı şekilde artarak 841 milyar TL seviyesine ulaştı. Sözleşme sayılarında, 2017 yıl sonu itibarıyla başlayan durgunluk, 2021 yılı itibarıyla olumlu yönde gelişmeye başladı. 2017-2020 yılları arasında 8,2 milyondan 8,3 milyona çıkan toplam sözleşme sayısı 2021 sonunda 8,5 milyon, 2022 yılında 9,5 milyon ve 2023 yılında 10,6 milyona ulaştı. 2021 ve 2022'de sırasıyla yüzde 42 ve yüzde 78 büyüme gören fon tutarı, 2023 yılı sonunda yüzde 74'lük bir artışla 694 milyar TL'ye ulaştı.
 
6 Şubat depremleri nedeniyle 19 milyon dolarlık tazminat talep edildi
Raporda 6 Şubat 2023'te meydana gelen, Kahramanmaraş merkezli 11 ili etkileyen depremlerin sigorta sektörüne etkisi de mercek altın alındı. Depremden etkilenen sanayi şirketlerinin 19 milyon dolarlık tazminat talepleri, 1999 Gölcük depreminin 6 katına denk geldi. Bu tazminat bedeli, Türkiye sigorta sektörü tarihinde ödenen en büyük tazminat miktarlarından biri olarak kayıtlara geçti. Bu durum, sigorta sektörü için büyük bir mali yük de yarattı. Depremden sonra sigorta şirketleri, riskleri gözden geçirerek prim fiyatlarında artışa gitmeye başladı. Özellikle deprem riski yüksek bölgelerde prim artışlarının daha da belirgin olması bekleniyor. Deprem, sigorta bilincinin artmasına da katkıda bulundu. Depremden sonra birçok kişi deprem sigortası yaptırmaya başladı. Bu durum, sigorta şirketleri için yeni bir gelir kaynağı oluşturdu.
 
Aktif büyüklüklerine göre Türkiye'deki sigorta şirketleri
KPMG'nin raporuna göre aktif büyüklüğüne göre ülkemizdeki sigorta şirketlerinin sıralaması ise şu şekilde oldu. (Milyar TL)

USD/TRY: Dün ABD'de teknoloji devi şirketlerin finansal sonuçlarının ardından açıklanan, ABD'de temmuz ayı imalat sektörü öncü PMI verisinin sürpriz bir şekilde daralma bölgesine geçmesinin etkisiyle risk iştahı geriledi. İmalat sanayi PMI verisi temmuzda aylık 2,1 puan azalarak 49,5 ile piyasa beklentilerinin altında daralma bölgesinde gerçekleşti. Hizmet sektörü PMI ise temmuzda geçen aya göre 0,7 puan artarak beklentilerin üstünde 56'ya yükseldi. Ayrıca ABD'de konut piyasası verilerinden, yeni konut satışları, haziranda %0,6 oranında gerileyerek düşüşünü ikinci aya taşıdı ve böylece son 7 ayın en düşük seviyesinde kaydedilerek konut talebinde zayıflamaya işaret etti. Yurtiçinde ise bu sabah açıklanan mevsimsellikten arındırılmış Reel Kesim Güven Endeksi 1,8 puan azalarak 98,7 seviyesinde gerçekleşti. Açıklanacak verilere bakıldığında ABD tarafında, bu yılın ikinci çeyreğine ilişkin yıllıklandırılmış çeyreklik bazda GSYH büyüme öncü verisi takip edilecek. Öte yandan, Fed'in önemli bir enflasyon göstergesi olarak takip ettiği yıllıklandırılmış çeyreklik bazda kişisel tüketim harcamaları (PCE) fiyat endekslerinin bu yılın ikinci çeyreğine ilişkin öncü verileri açıklanacak. Ayrıca ABD'de dayanıklı mal siparişleri öncü verisi izlenecek. Bunun yanında, ABD'de 20 Temmuz haftasına ilişkin haftalık yeni işsizlik maaşı başvuruları verisi takip edilecek. İç piyasaya baktığımızda, menkul kıymet istatistikleri, yurtiçi yerleşiklerin döviz tevdiat hesaplarındaki değişimi ve Merkez Bankası'nın brüt rezerv verileri yayımlanacak. Ayrıca, Mehmet Şimşek ve Fatih Karahan'ın da katılması beklenen G-20 maliye bakanları ve merkez bankası başkanları iki gün sürecek toplantılar için bir araya gelecek. Fiyatlamalar tarafına bakıldığında Dolar/TL dünkü kapanış seviyesinin biraz üzerinde 33,0 civarında hareket ediyor. Günün geri kalanında söz konusu seviye etrafında bant hareketi gözlenebilir.

 

EUR/USD: Dün hem ABD'de hem Avrupa'da ekonomik faaliyetin son görünümüne ilişkin sinyal veren PMI verileri takip edildi. ABD'de Hizmet PMI verisi beklentinin üzerinde açıklanırken üretim PMI verisi beklentinin altında kaldı. Euro Bölgesi'nde ise PMI verileri beklentiyi karşılayamadı. Öte yandan, dün ECB yetkilileri genel olarak politika projeksiyonlarında kademeli bir yol izlemenin daha makul olacağını yineledi. Ayrıca, ABD tarafında seçim belirsizliği devam ederken, anketler Trump'ın az farkla önde olduğunu gösterdi. Bugün ajanda da ABD ikinci çeyrek büyüme rakamları ve çekirdek PCE verileri öne çıkıyor. Fiyatlamalar tarafında, Dolar Endeksi (DXY) 104,5 hafif altında işlem görmeye devam ederken, dün %0,1 oranında geri çekilen EURUSD paritesi 1,0840 seviyesinde sakin bir seyir izliyor. Teknik olarak bu 1,0815 ve 1,0775 sıralı destekler olarak öne çıkarken, yukarıda 1,0880 ve 1,0925 seviyeleri sıralı direnç konumunda.

 

XAU/USD: ABD seçimlerinde anketlerin belirsizliği artırması ve teknoloji şirketleri tarafında açıklanan finansalların beklentilerin altında gelmesiyle birlikte piyasalardaki risk iştahı azalmış durumda. Ons Altın dünkü işlem gününü %0,5'lik değer kaybıyla 2.398 seviyesinde tamamladı. Değerli madenin değer kaybında önemli bir katalizör bulunmamasına karşın görece yüksek sayılabilecek uzun spekülatif pozisyonlarda bir ayarlanma olmuş olabilir. Halihazırda teknik görüntü de zayıf. Bugün ABD'de yayımlanacak olan büyüme verisi değerli madende hareketlilik yaratabilir. Teknik seviyelere bakıldığında 2.350 ve 2.330 seviyeleri sıralı destekler olarak takip edilebilir. Yukarı yönlü bir harekette ise 2.400 ve 2.430 seviyeleri direnç olarak izlenebilir.


Ziraat Yatırım Menkul Değerler
www.ziraatyatirim.com.tr

                                   ***
                               Yasal Uyarı
 
 Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.

Yurt dışı piyasalarda, ABD endekslerinde düşüş seyri devam ediyor. Nasdaq endeksi yüzde 3,64, S&P 500 endeksi yüzde 2,31 ve Dow Jones endeksi yüzde 1,25 ile günü tamamladılar. ABD'li şirketlerin açıklanan finansal sonuçlarının beklentilerin altında kalmasıyla piyasalarda risk iştahının baskılandığı görülüyor. ABD'li otomobil üreticisi Ford, analistlerin beklentilerinin altında 47,81 milyar dolar gelir ve 0,47 dolar hisse başı kazanç açıklamasının ardından piyasa kapanışı sonrası %12'ye yakın düşüş yaşadı. Piyasalarda makroekonomik veriler yakından takip edilirken, dün açıklanan ABD PMI verilerinde İmalat PMI beklentilerin altında 49,5 açıklanırken, hizmet sektörü PMI verisi 56 ile beklentilerin üzerinde açıklandı. Analistler, bugün açıklanacak ABD büyüme verilerinden alınacak sinyallerin oynaklığı arttırmasını bekliyorlar. Piyasalarda Fed’in gelecek hafta para politikasını sabit bırakacağı beklenirken, bankanın bu yıl üç kez faiz indirimine gideceği ihtimalinin güç kazandığı görülüyor. Avrupa piyasalarında ise dün negatif bir seyir izlenirken, açıklanan makroekonomik verilerin ardından bölgede resesyon endişelerinin artmasına neden olduğu gözlemlendi.

Ayrıca, Japonya Merkez Bankası'nın (BoJ) gelecek hafta yapacağı toplantıda faiz artırımına gideceğine ilişkin beklenti yüzde 87 ihtimalle fiyatlanıyor.

ABD endeksleri, son işlem gününü negatif bir seyirle kapattı. Nasdaq 100 endeksi yıl başından bu yana %16’ya yakın bir getiri seviyesine ulaştı. ABD borsalarında bilançolar açıklanmaya devam ederken, bugün AstraZeneca PLC, Southwest AlirLines Co, PG&E Corp, DTE Energy Co, CMS Energy Co, Nasdasq Inc, Hasbro Inc, Dover Corp, LKQ Corp, AbbVie Inc, RTX Corp, Union Pacific Corp, Healthpeak properties Inc, ve Dexcom şirketlerinin bilançoları öne çıkıyor. AstraZeneca’nın bugün 12.62 milyar dolar gelir ve 0.98 dolar hisse başı kazanç açıklaması bekleniyor.

Şirket Haberleri

   Bank of America (BAC): Bank of America, 1 Ağustos 2024’te başlaması planlanan 25 milyar dolarlık hisse geri alım programı yapacağını duyurdu.

  Textron (TXT): Textron, V-280 askeri uçaklarının yapım haklarını satın almak için görüştüklerini duyurdular.

 
 Burgan Yatırım Menkul Değerler A.Ş.
 https://www.burganyatirim.com.tr/
                           ***
                  Yasal Uyarı
 
 Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Türkiye otomotiv sektörünün faaliyetteki en köklü üreticisi TürkTraktör’ün 70. yılında bayrağı devralan Şirket Lideri Matthieu Sejourne, görevdeki üçüncü ayını geride bıraktı. Çiftçilerin her türlü ihtiyacına yanıt veren 3S plaza açılışlarıyla iş ortaklarının nabzını tutan Sejourne, TürkTraktör Akademi eğitimleriyle de geleceğin tarım elçileri olan genç çiftçilerle bir araya geldi.

TürkTraktör Yönetim Kurulu Üyesi ve Şirket Lideri Matthieu Sejourne, TürkTraktör’ün 70. yılında göreve gelmenin kendisi için büyük bir gurur kaynağı olduğunu belirtti. Sejourne, “Faaliyet gösterdiği her alanda öncü adımlarıyla önemli başarılara imza atan TürkTraktör, yüksek yerlilik oranı ve dünya standartlarındaki ürün kalitesiyle tarımı ve şehirleri geleceğe hazırlamak için 70 yıldır var gücüyle çalışıyor. Köklü geçmişinden aldığı miras ve Koç Topluluğu ile CNH’in vizyonu doğrultusunda büyümeye devam eden TürkTraktör’ün 70. yılında bayrağı devralmış olmak benim için büyük bir gurur ve mutluluk vesilesi” dedi.

TürkTraktör’ün yakın dönemdeki başarılarının önemli bir sorumluluğu da beraberinde getirdiğini vurgulayan Sejourne, “Türkiye’nin tarım mekanizasyonundaki lideri olarak yakın dönemde 1.111.111’inci traktör ve 600 bininci motor üretimi gibi önemli mihenk taşlarını geride bıraktık. 4 yıllık Ar-Ge süreci sonunda yerli olarak geliştirilen elektrikli traktörümüzü çiftçilerimizin beğenisine sunduk. Görevi kendisinden devraldığım Sayın Aykut Özüner’e başarılarla dolu bu süreçteki katkıları nedeniyle şükranlarımı sunuyorum. Bu başarıların verdiği sorumlulukla birlikte TürkTraktör ailesinin tüm paydaşlarının desteğiyle daha nice başarılara hep birlikte imza atacağımıza inanıyorum” dedi.

Görevdeki ilk üç ayında çiftçilerle kurulan sıkı bağların can damarı olan bayi yapılanmasındaki dönüşümü yakından takip eden Sejourne, “Çiftçilerimizin her türlü ihtiyacında yanında olabilmek için bayilerimiz olmazsa olmaz destekçilerimiz konumunda. Bu anlamda bayilerimizin dönüşümüne büyük önem veriyoruz. Satış, servis ve yedek parça hizmetini bir arada sunduğumuz 3S plazaların sayısını artırmaya devam ediyoruz. Son dönemde açılışlarına bizzat katılma fırsatı bulduğum modern tesislerimizin sayısı Türkiye genelinde New Holland ve Case IH markalarımızda toplam 94’e ulaştı. Hem iş ortaklarımızın hem de çiftçilerimizin beklentilerine kulak verebildiğimiz açılışlarda yer almaktan büyük mutluluk duyuyorum” dedi.

Tarımın sürdürülebilir ve çevreci olmasının günden güne daha da önem kazandığını belirten Sejourne, en son teknoloji ürün ve hizmetlerin çiftçilerle buluştuğu etkinlikleri kıymetli bulduğunu söyledi. Sejourne, “Geleceğe Etki adını verdiğimiz sürdürülebilirlik stratejimiz doğrultusunda adımlar atarken, tarımdaki teknolojik dönüşümün gücünü özellikle genç çiftçilerimize aktarabilmek kritik önem taşıyor. Bu yıl 10. kez düzenlediğimiz TürkTraktör Akademi eğitimlerimizde çiftçilerimiz, en çevreci motor teknolojisine sahip Faz 5 traktörlerimizden tarımsal ekipmanlara, hassas tarım teknolojilerinden akıllı bağlantı sistemlerine kadar mühendislerimiz tarafından geliştirilen pek çok ürünü hem teorik hem de uygulamalı olarak deneyimleme fırsatı buldu. Bunun gibi deneyim odaklı etkinliklerimizin sayısını daha da artırarak genç çiftçilerimizle daha fazla bir arada olmayı arzu ediyoruz” dedi.

Matthieu Sejourne Hakkında

CESTI-Paris Üniversitesi Makine Mühendisliği Bölümü mezunu olan Matthieu Sejourne, yüksek lisans derecesini SDA Bocconi Milan Üniversitesi İşletme Bölümü'nden almıştır. İş yaşamına 2002 yılında CNH'de Ticari Lojistik Bölümü'nde başlayan Sejourne, 2003-2005 yılları arasında CNH Asya, Afrika, Orta Doğu ve Doğu Avrupa Bölgeleri’nde ticari planlama görevinde bulunmuştur. Daha sonra Afrika'da Fransızca konuşulan ülkelerden sorumlu Bölge Yöneticisi ve CNH Güney Afrika Bölge Yöneticisi olarak görev yapmıştır. TürkTraktör’de 2009-2015 yılları arasında Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı olarak görev yapan Sejourne, 2015 ve 2019 yılları arasında önce Case IH Asya Pasifik Ürün Pazarlama ve Ürün Portföyü Direktörü, sonrasında Case IH Asya Pasifik Başkan Yardımcılığı görevlerinde bulunmuştur. Ocak 2019’da Asya, Orta Doğu ve Afrika Tarım Segmenti Markalar Lideri Başkan Yardımcılığı görevine atanan Sejourne, Ekim 2021’de Asya Pasifik Tarım Segmenti Markalar ve Ticari Hizmetler Başkan Yardımcısı görevine atanmıştır. 1 Nisan 2024 tarihi itibarıyla TürkTraktör Şirket Lideri olarak atanan Sejourne, Şubat 2020’den bu yana Al-Ghazi Tractors Ltd’de(Pakistan) Yönetim kurulu üyeliği görevlerini yürütmektedir.