Piyasaya Yön Veren Güncel Finans Haberleri

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV), film, tiyatro, müzik ve güncel sanat gibi farklı alanlardaki etkinlikleriyle toplumun her kesimini kültür-sanatla buluşturmayı amaçlıyor. Kültür politikaları alanındaki çalışmalarıyla da sanatın daha eşitlikçi, erişilebilir ve kapsayıcı bir yapıya kavuşmasına katkı sağlıyor. İKSV, sanata erişimde karşılaşılan fiziksel ve sosyal engelleri azaltmayı, etkinliklerinde kapsayıcılığı ve çeşitliliği artırmayı hedefliyor. Çalışmalarına bu vizyonla devam eden İKSV’nin yeni iş birliği, Türkiye’de kültür-sanat alanında sürdürülebilirliği ve herkes için erişebilirliği odağına alan DenizBank ile hayata geçiyor. DenizBank, bu kapsamda İKSV’nin Erişilebilir Sanat Partneri oldu.

İKSV Erişilebilir Sanat Partneri DenizBank’ın desteğiyle önümüzdeki dönemde fiziksel veya nörogelişimsel farklılıkları olan bireylerin izleyici olarak, ekiplerde yer alarak ya da sahnede yer alarak İKSV etkinliklerine daha fazla ve etkin şekilde katılımı sağlanacak. Erişilebilir Sanat Partnerliği kapsamında ilk adımlar, vakfın sonbaharda düzenleyeceği 18. İstanbul Bienali ve 29. İstanbul Tiyatro Festivali ile atılacak.

İKSV Genel Müdürü Görgün Taner: “DenizBank iş birliğiyle, İKSV etkinliklerinde etkisi uzun yıllara yayılacak, önemli bir açılım başlatıyoruz”

İş birliğini İKSV’nin çalışmalarında daha fazla kişinin sanata katılımını mümkün kılacak kalıcı ve dönüştürücü adımlar için önemli bir başlangıç olarak gördüğünü belirten İKSV Genel Müdürü Görgün Taner, “İKSV olarak elli yıldan uzun bir süredir Türkiye’de kültür-sanatın gelişimi için çalışıyor, farklı disiplinlerde nitelikli yapımları izleyicilerimize sunuyor, sanatçıların gelişimi ve üretime devam etmeleri için destek programları yürütüyoruz. Her yıl düzenlediğimiz etkinliklerde geniş kitlelerin nitelikli kültür-sanat üretimlerine erişimini sağlamak en önemli önceliklerimizden biri. Kültür-sanatın herkes için erişilebilir olması gerektiğine gönülden inanıyor, fiziksel ya da sosyal engellerin, bireylerin sanata katılımının önünde bir bariyer oluşturmamasını sağlamayı görevlerimiz arasında görüyoruz. Önümüzdeki dönemde bu konuyu önceliklerimiz arasına alarak aktif olarak daha fazla proje geliştirebilmek istiyoruz. Bu yolda bizimle aynı vizyonu paylaşan DenizBank’la hayata geçirdiğimiz bu yeni iş birliği, yalnızca şimdi yürüttüğümüz çalışmaları olumlu yönde etkilemekle kalmıyor, sanat yaşamı için daha kapsayıcı bir gelecek hayalimizi de yansıtıyor. Toplumsal faydayı odağına alırken kültür-sanat yaşamındaki gelişime hak ettiği önemi veren ve İKSV etkinliklerindeki bu yeni açılımı mümkün kılan DenizBank’a içten teşekkürlerimi sunuyorum” dedi.

DenizBank CEO’su Recep Baştuğ: “Kültür-sanatın sürdürülebilirliği ve erişilebilirliğini önemsiyoruz”

DenizBank Genel Müdürü Recep Baştuğ, konuyla ilgili değerlendirmesinde, “DenizBank olarak bankacılığı, kaynakların verimli kullanılarak büyütülmesi ve finansal kapsayıcılığın artırılması olarak ele alırken; insan ve toplum için fayda oluşturma sorumluluğumuz gereği, gelişime katkı sağlayacak alanlara desteğimizi de sürdürüyoruz. Türkiye’de kültür ve sanat üretimlerinin çoğalması ve herkes için erişilebilir hale gelmesi, bu yaklaşımımızın izdüşümünü oluşturuyor. Ülkemizin kültür-sanat hayatına yarım asırdan fazladır niteliği oldukça yüksek katkı sunan İKSV ile hayata geçirdiğimiz Erişilebilir Sanat Partnerliği kapsamında, fiziksel veya nörogelişimsel farklılıkları olan bireylerin, sanatın üretim, icra ve izleyici boyutlarında daha aktif ve eşit şekilde yer almalarını desteklemekten memnuniyet duyuyoruz. 18. İstanbul Bienali ve 29. İstanbul Tiyatro Festivali ile başlayan bu iş birliğini, önümüzdeki dönemde farklı sanat disiplinlerine yayarak, ülkemizdeki kültür sanat ortamının daha kapsayıcı hale gelmesine katkı sunmayı hedefliyoruz” dedi.

İKSV, Erişilebilir Sanat Partneri DenizBank iş birliğiyle sanata erişimi artırma yönündeki çalışmalarına devam edecek

Kapsayıcılık ve erişilebilirliğin artırılmasına yönelik bu yeni iş birliği çerçevesinde, bu alanda çalışan farklı sivil toplum kuruluşlarının danışmanlığında, engellenen bireylerin katılımıyla çeşitli kültür-sanat etkinlikleri gerçekleştirilecek.

Mekânların uygun koşulları sağladığı, mümkün olan tüm İKSV etkinliklerinde, fiziksel veya nörogelişimsel farklılıkları olan engellenen bireylere becerileri doğrultusunda üstlenecekleri görevlerde süreli istihdam sağlanarak hep birlikte kültür-sanat yaşamının parçası olabilmek için olanaklar yaratılacak.

Proje kapsamında ayrıca İstanbul Bienali’nde farklı engelleri olan bireyler için erişilebilir turlar düzenlenmesi de planlanıyor.

DenizBank’ın Erişilebilir Sanat Partnerliği, önümüzdeki dönemde farklı sanat disiplinlerine de yayılacak çalışmalarla, sanat üretimi ve katılımında kapsayıcılığı ve çeşitliliği artırma hedefiyle genişletilecek.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Türkiye’nin yerli teknoloji gücü Netaş Ar-Ge, uzman kadrosuyla yıllardır kurumsal müşterilere vermiş olduğu teknoloji eğitimlerini Netaş Academy çatısı altında bireysel müşterilere açıyor.

Uzun yıllardır kurumsal müşterilerine uzman kadrosu ile çok yönlü teknik eğitimler veren Netaş Ar-Ge, Netaş Academy ile kapılarını artık kurumsal müşterilerin yanı sıra bireylere de açıyor.

Kurumsal eğitim platformu n-telligent institute, yeniden yapılandırarak Netaş Academy’ye dönüştüren Netaş, ülkemize Netaş Ar-Ge mühendislerinin imzasını taşıyan yepyeni bir eğitim platformu kazandırıyor.

Teknik eğitimler, blog içerikleriyle donatılan Netaş Academy, profesyonel gelişimine odaklanan herkese yönelik zengin bir bilgi ve deneyim paylaşımı ortamı oluşturmayı hedefliyor.

Sektörde deneyimli eğitmenler tarafından verilecek eğitimlere; öğrenciler, kariyer değişikliği yapmak, ya da ilgili uzmanlık alanlarında derinleşmek isteyen herkes katılabilecek.

Katılımcılara çevrim içi ya da yüz yüze eğitim seçenekleri sunan Netaş, eğitimlere katılan kişilerin kariyer planlaması konusunda da çok değerli yönlendirmeler yaparak katılımcıların zihinlerinde belirgin bir rota ile eğitimi tamamlamalarını hedefliyor.

Kurumsal müşterilere yıllardır sunulan ve memnuniyet seviyesi oldukça yüksek olan Netaş Academy eğitimleri, teorik bilginin yanı sıra uygulamalı çalışmalar ve sektör deneyimleriyle zenginleştiriliyor.

Netaş Academy’de Netaş eğitmenlerinin vermiş olduğu eğitimlerle ilgili bilgilerin yanı sıra konusunda uzman kişilerin yazdıkları bloglar da katılımcılara geniş bir perspektif sunuyor. Böylece sektörün nabzını tutulurken, geleceğin teknolojilerine yönelik hazırlıklı ve yetkin bir profesyonel ağ oluşturmaya da öncülük ediliyor.

Netaş Academy’yi değerlendiren Netaş?Ar-Ge Genel Müdürü Ersin Öztürk, "Netaş Ar-Ge olarak, yıllardır alanında önde gelen isimlerinden oluşan eğitmen kadromuzla, kurumsal müşterilerimize yüksek kaliteli eğitimler sunarak sektöre değer katıyoruz. Netaş Academy sayesinde bu birikim ve deneyimi daha geniş bir kitleye ulaştırmak amacıyla, bireysel katılımcılara da kapılarımızı açmış olduk. Netaş’ın yıllardır süregelen okul kimliğini bir Akademi çatısı altında yeniden yapılandırdık ve hem eğitim hem uygulama tarafında alanının en iyisi olan kadromuzun birikiminden faydalanma fırsatını, yalnızca kurumsal müşterilerimize değil, kariyerini geliştirmek isteyen bireysel katılımcılara da sunuyoruz. " dedi.

Platformda öne çıkan eğitimler arasında; "Yapay Zekâ ile İş Modellerini Yeniden Düşünmek", "CISCO Sertifikalı Ağ Uzmanı (CCNA) Eğitimi", "Veri Tabanı & SQL Eğitimi", "Yapay Zekâ ile İletişim Yöntemleri" ve "ISTQB Temel Seviye Sertifikasyon Eğitimi" sıralanabilir.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
  Premium off-road SUV markası JAECOO, Türkiye pazarındaki varlığını genişletmeye devam ediyor. Böylece kullanıcılar arasında giderek daha fazla bilinirlik kazanıyor ve ilgiyi üzerinde topluyor. Bu kez ise JAECOO, yaz turu için Çeşme Marina'yı özel olarak seçti. Kullanıcıların yaz seyahatlerine yanıt olarak geliştirilen ve tasarlanan JAECOO 7 Off-Road Kiti burada özel bir alanda sergilenecek. Bu yaz sergisi, sadece durağan bir sergi değil, aynı zamanda bir yaşam tarzı deneyimi olmasıyla öne çıkıyor. Ziyaretçilerin aracın çok yönlülüğünü ve off-road becerilerini keşfedebileceği etkileşim alanlarıyla tasarlanan bu özel etkinlikte, profesyonel bir ekip markanın hikayesini ve modelin öne çıkan özelliklerini tanıtacak. İster kaliteye önem veren şehirli bir profesyonel olsun, isterse de doğa tutkunu bir maceracı, JAECOO yaz turu herkese uygun bir şeyler vadediyor. Marka, tüm JAECOO hayranlarını ve ziyaretçileri yaz atmosferini deneyimlemek üzere bu etkinliğe davet ediyor.
JAECOO 7 Off-Road Kiti: Yaz Seyahati Trendlerini Yeniden Tanımlıyor
JAECOO markasının merakla beklenen Off-Road Kiti ile donatılan JAECOO 7, üstün performansı dikkat çekici tasarımla birleştirerek şehir içi ve açık hava maceraları için ideal bir yol arkadaşı oluyor. Bu yaz Çeşme Marina Yaz Sergisi'nde tanıtılacak olan JAECOO 7 Off-Road Kiti, otomobil tutkunlarına ve tüketicilere olağanüstü bir iç hacim ve çok yönlü seyahat özellikleriyle unutulmaz yolculuklar için mükemmel bir seçenek sunuyor. İster kıyı gezisi ister şehir keşfi olsun, Off-Road Kiti ile donatılan JAECOO 7, kaliteli yaşam tarzı beklentilerine cevap veriyor ve modern seyahat için yeni standartlar belirliyor.
JAECOO 7 Off-Road Kiti showroomlarda sergileniyor
JAECOO 7 Off-Road Kiti, kullanıcıların çok yönlü seyahat deneyimleri konusundaki beklentilerini karşılamak üzere ülke genelindeki yetkili satıcılarda resmen satışa sunuldu ve her bir parçayı ayrı ayrı satın alma olanakları sunuyor. JAECOO 7'nin güçlü DNA'sını temel alan Off-Road Kiti, keşif ruhunu yansıtan benzersiz tasarım öğeleri ve işlevsel geliştirmelerle donatılmış durumda. Off-Road Kiti, uzun mesafeli yolculuklarda konfor ve işlevselliği artırmakla kalmıyor, aynı zamanda modern maceracılar için yeni bir yaşam tarzına ilham veriyor. Showroomlarda sergilenen JAECOO Off-Road Kiti benzersiz bir cazibe ve deneyim vadediyor.
JAECOO, şehirli seçkinlerin yaşam kalitesi ve macera dolu özgürlük arayışına odaklanan "Yeni Kentsel Off-Road" felsefesine her zaman bağlı kaldı. Çeşme Marina Yaz Turu, sadece ürün ve nefes kesici manzaraların bir birleşimi değil, aynı zamanda markanın yaşam tarzı vizyonunu temsil ediyor. İster güneşli bir sahilde dinlendirici bir tatil, ister banliyölerde hafta sonu off-road gezisi olsun, JAECOO 7 ideal bir seyahat arkadaşı olarak öne çıkıyor. Ülke genelindeki yetkili satıcılarda sergilenen Off-Road Kiti ile donatılan JAECOO 7, sahip olduğu özelliklerle tarz ve özgürlük arayan herkesi kendine çekiyor.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
  AWS Generative AI Services Competency (Üretici Yapay Zekâ Hizmet Yetkinliği) sertifikası alan SoftwareOne, işletmelere AWS üzerinde daha akıllı, daha hızlı ve daha sorumlu yapay zekâ çözümleri sunma yolunda destek olacak.
SoftwareOne, müşterilerine AWS üzerinde daha akıllı, daha hızlı ve sorumlu yapay zekâ çözümleri sunmak için AWS Generative AI Services Competency (Üretici Yapay Zekâ Hizmet Yetkinliği) sertifikasını aldı. SoftwareOne’ın 24 adet AWS yetkinliği ve iş ortaklığı programından oluşan portföyüne bir yenisini ekleyen bu başarı şirketin, yapay zekâyı ölçeklemek isteyen kurumlar için stratejik bir ortak olarak konumunu güçlendiriyor. SoftwareOne, bu yetkinlikle inovasyon ve maliyetleri dengeli şekilde yönetme konusunda müşterilerine rehberlik edecek.
Hype’tan Etkiye: Üretici Yapay Zekâyı İşe Dönüştürmek
Üretici yapay zekâ, kurumların çalışma biçimlerini dönüştürüyor. Bununla beraber birçok kuruluş, deneme sürecinden uygulamaya geçmekte hâlâ zorluk yaşıyor. Bu yetkinlikle birlikte SoftwareOne, müşterileri stratejik danışmanlık, hızlı prototipleme ve AWS üzerinde üretim ortamına uygun, ölçeklenebilir ve güvenli kurulumlarla destekleyerek bu karmaşıklığı yönetme konusunda seçkin bir “AWS Danışmanlık Ortağı” olarak tanınıyor.
Intelligence Fabric: Ölçeklenebilir Yapay Zekâ İçin Temel
AWS Generative AI Yetkinliği, SoftwareOne’ın Intelligence Fabric (Zekâ Altyapısı) yaklaşımının değerini tanıyor. Geleceğe hazır bu metodoloji; veri yönetişimi, yapay zekâ yaşam döngüsü otomasyonu ve sektöre özel hızlandırıcıları entegre ediyor. Böylece şirketler yalnızca yapay zekâyı benimsemekle kalmıyor; bunu doğru şekilde yapıyor.
Üretici yapay zekânın üzerinde inşa edildiği temelden güç aldığını söyleyen SoftwareOne AWS İttifak Lideri Ian Hutchinson, “AWS’ye özgü üretici yapay zekâ hizmetlerimiz, değere ulaşma süresini kısaltıyor, riski azaltıyor ve ölçülebilir iş çıktıları sağlıyor” diyor.
Gerçek Hayatta Etki: Petrol ve Gaz Sektöründe Risk Yönetimi için Yapay Zekâ
Malezya’da SoftwareOne, petrol ve gaz sektörüne yönelik risk yönetimi platformuna üretici yapay zekâ entegre etmek üzere Great Vantage şirketiyle iş birliği yaptı.
Great Vantage İş Geliştirme Müdürü Hui Siang Yeo konuya ilişkin olarak; “SoftwareOne’ın desteğiyle altyapımızı AWS’ye taşıdık ve inovasyon için ölçeklenebilir, güvenli bir temel oluşturduk. Bu sayede risk yönetimi platformumuzu geliştirdik ve öngörüsel analizleri daha verimli bir şekilde sunmaya başladık” dedi.
SoftwareOne, yalnızca nokta çözümler sunan firmalardan farklı olarak; danışmanlık, prototipleme ve yönetilen hizmetleri bir araya getirerek üretici yapay zekâyı sorumlu biçimde ölçeklendiriyor.
İş Faydaları: Hız, Güven ve Etki
• Daha Hızlı İnovasyon: Amazon Bedrock ve SageMaker gibi AWS’ye özel araçlar sayesinde, doğru büyük dil modelleri (LLM) ile değere ulaşma süresi kısalıyor. Üretici yapay zekâ, bulut harcamalarının en büyük itici güçlerinden biri hâline geliyor.
• Güvenilir Yapay Zekâ: Etik, gizlilik ve uyumluluk odaklı yönetişim yaklaşımıyla güvenli çözümler geliştiriyor.
• Gerçek Sonuçlar: Üretici yapay zekâ kullanımları; üretim, eğitim ve enerji gibi sektörlerde müşteri deneyimini iyileştiriyor ve iş etkisi yaratıyor.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
  KONUTDER Başkanı Ziya Yılmaz, bugün TÜİK tarafından açıklanan Haziran 2025 Konut Satış İstatistiklerini değerlendirdi.

Son 5 yılın en iyi ilk 6 ay satışı

Türkiye genelinde konut satışları 2025 Haziran ayında bir önceki yılın aynı ayına göre %35,8 oranında artarak 107.723 oldu. Türkiye genelinde 1.El konut satışı ise Haziran ayında bir önceki yılın aynı ayına göre %32,0 oranında artarak 33 bin 569 oldu. Toplam konut satışları içinde 1.El konut satışının payı %31,2 oldu.
2025'in ilk yarısındaki Türkiye geneli satışlara bakıldığında toplamda 691.893 ile son 5 yılın en büyük artışı olduğunu görüyoruz. 2024'teki 1 milyon 478 binlik toplam satışın enflasyonun düşmesi ve faizlerin inmesiyle birlikte bu yıl 1,5 milyonun üzerine çıkacağını düşünüyoruz.
Satışlarda önceki yıllara göre bir artış söz konusu ancak 1.El konut satışlarının ve kredili satışlarının payının artması gerekiyor. 2016-2020 arasında 1. El satışların ilk 6 ay ortalaması %45'ti. Son 5 yılda bu oran %30'a geriledi. Aynı şekilde kredili satışlar da 2016-2020 arası ilk 6 aylarda ortalama %31 iken son 5 yılda bu oran ortalama olarak neredeyse yarıya yakın eriyerek %17'lere geriledi.
Konut finansmanındaki kısıtlar kaldırılmalı
Konut arzı ve kredi olanaklarını iyileştirmedikçe konut ve kira fiyatlarının kontrolü de güçleşiyor. Bu noktada Hazine ve Maliye Bakanı Sayın Mehmet Şimşek'in "Konuttaki arz açığını kapatmadan, fiyatlar istenilen noktaya gelmez. Çünkü arz açığı var. Dar gelirli kesimin ev sahibi olabilmesi için gerekirse uzun vadelerle konut sahibi olması sağlanmalı" açıklamalarını oldukça olumlu buluyoruz. KONUTDER olarak bu noktada BDDK'nın kredi kısıtlarının kaldırılmasıyla ilk etapta kredili ve 1. El konut satışların daha iyi bir noktaya geleceğini düşünüyoruz.
Uygun Arsa Geliştirilmesi: Konut maliyetlerini düşürmenin anahtarı
Satışların yanı sıra konut arzını artırmaya yönelik arsa maliyetlerini aşağıya çekecek uygulamaların da hızla devreye alınması lazım. Geçtiğimiz aylarda kamuoyu ile paylaştığımız uygun arsa modeli de bu noktada çok önemli katkı sağlayacaktır. Arsa maliyetinin en yüksek olduğu ülkelerden birisiyiz. Arsanın inşaat içindeki maliyeti ülkemizde %50 ortalamalarında, oysa Avrupa ve Amerika'da en değerli lokasyonlarda bile arsa maliyetleri %20'ler seviyesinde. Bu durum özellikle İstanbul gibi büyük şehirlerde konutun erişilebilirliğini doğrudan olumsuz etkiliyor.
Konut ihtiyacının ve arz eksikliğinin fazla olduğu bölgelerde kamunun üreteceği arsaların; toplam geliştirme maliyeti içindeki payı yerine ve bölgesine göre yüzde 10 ila 20'yi geçmeyecek şekilde geliştirilebilir. Bu da beraberinde toplumun birçok kesimini de konut sahibi yapabiliriz. Bu sayede hem konuta erişimin zorlukları ortadan kalkar hem de enflasyonla mücadelede de ciddi kazanımlar elde edilir.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
  Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, Türkiye genelinde konut satışları haziran ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 35,8 oranında artarak 107 bin 723 oldu. Konut satışları Ocak-Haziran döneminde ise bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 26,9 oranında artarak 691 bin 893 olarak gerçekleşti. Türkiye genelinde ipotekli (kredili) konut satışları haziran ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 112,6 oranında artarak 14 bin 484 adet ile toplam konut satışlarından yüzde 13,4 oranında pay aldı. Ocak-Haziran döneminde gerçekleşen ipotekli konut satışları ise bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 100,5 oranında artarak 103 bin 90 oldu. Haziran ayında ilk el konut satışları yıllık yüzde 32 artışla 33 bin 569 adet, ikinci el satışları ise yüzde 37,6 artışla 74 bin 154 adet olarak gerçekleşti.
Nisan ayında yüzde 56,6'lık, mayıs ayında yüzde 17,6 oranında artış gösteren konut satışlarının haziran ayında da yüzde 35,5 oranında artması, yılın ikinci yarısının sektör açısından daha olumlu ve verimli geçeceğine işaret ediyor. Ocak-Haziran döneminde geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 26,9 artan konut satışlarına bakarak da bu yılın geçen yıla oranla daha iyi bir yıl olarak kapanacağını söyleyebiliriz. Haziran ayında resmi olarak 5 günü, idari olarak 9 günü bulan bayram tatiline rağmen artan konut satışları da bu beklentimizi güçlendiriyor.
Bununla birlikte, 2023'ün ilk 6 ayında 565 bin 779 adet, 2024'ün ilk 6 aylık döneminde 545 bin 74 adet olan satışların, bu yılın ilk 6 ayında 691 bin 893'e ulaşmasının da sektördeki toparlanma sürecinin biterek yükselme sürecinin başladığına işaret ettiğini söyleyebiliriz.
Kredili satışlar katlanarak artıyor
Bununla birlikte TÜİK'in haziran ayı konut satış istatistiklerinde en dikkat çekici verilerden biri de ipotekli yani krediyle satılan konut sayısındaki artış olduğunu görüyoruz. Nisan ayında yüzde 147, mayıs ayında ise yüzde 95,9 oranında yıllık artış gösteren ipotekli konut satışları, haziranda geçen yıla göre yine büyük bir sıçrama gösterdi ve yüzde 112,6 yıllık artışla 14 bin 484 oldu. Bu da, konut alıcısının ülke ekonomisinin gelecek dönemde olumlu bir seyir izleyeceğine dair inancının pekiştiğine işaret ediyor. Haziran ayında beklenenden daha hızlı yavaşlayarak aylık yüzde 1,37, yıllık yüzde 35,05 olarak gerçekleşen enflasyon, bu beklentiyi daha da güçlendirdi.
Haziran ayında politika faizini yüzde 46'da sabit tutan Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) temmuzda beklendiği gibi faiz indirim kararı alması durumunda, konut kredi faizlerinin biraz daha düşeceğini ve kredili konut satışlarının artamaya devam edeceğini tahmin ediyoruz. Bu da yılbaşından her ay artış gösteren konut satışlarındaki ivmeyi daha da artıracaktır. Umudumuz geçen yılı 1,3 milyon konut satışıyla tamamlayan sektörümüzün 2025'i 1,5 milyon adetlik eşik değeri aşarak tamamlaması yönünde.
Talep ve fiyatlar artmaya devam edecek
Öte yandan inşaat maliyet endeksi, mayıs ayında bir önceki aya göre yüzde 0,88 oranında, bir önceki yılın aynı ayına göre ise yüzde 22,40 oranında arttı. Yani konut maliyetlerimizdeki artış azımsanmayacak bir hızda devam ediyor. Önümüzdeki dönem kredi faizlerinde beklenen düşüşle birlikte talebin artacağını, buna karşılık maliyelerin artmaya devam ettiğini düşünürsek konut fiyatlarındaki artış da kaçınılmaz olacaktır. Bu nedenle tüketiciye tavsiyemiz, imkân ve ihtiyaçları varsa zaman kaybetmeden kendileri için uygun olan konutu almalarıdır.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
  
Haziran ayında dış hatlar giden yolcu bölgesinde en çok tercih edilen restoran, özgün menüsü ve açık alan atmosferiyle yolculara kaliteli bir gastronomik mola sunan Faro oldu.
Bit By, günlük atıştırmalıklar, içecekler, hediyelikler ve seyahat dostu ürünler sunan yapısıyla market kategorisinde yolcuların hızlı ama nitelikli alışveriş deneyimi yaşadığı adres olarak öne çıktı.
Caffè Nero ise sunduğu taze kahveler ve rahat oturma alanıyla dış hat yolcularının uğrak noktalarından biri olmayı sürdürdü.
İç hatlar bölgesinde ise Chill, Haziran ayında en çok ziyaret edilen restoran oldu. Sıcak içecek kategorisinde espresso bazlı kahveler öne çıkarken, Aperol Spritz ve Cool Lime gibi ferahlatıcı içecekler hem iç hem dış hatlarda en çok tercih edilenler arasında yer aldı.
Yolcu Penetrasyonu ve Lounge Performansı
Haziran ayında iç hatlar yolcu sayısı, geçen yılın aynı dönemine göre %2,4 oranında azaldı. Bu düşüşe rağmen, Paterna Group şubeleri iç hatlardaki yolcu kitlesi içinde %43,1 oranında tercih edilerek güçlü bir penetrasyon oranı yakaladı.
Grubun hedefli menü yönetimi, hızlı servis kabiliyeti ve güvenilir hizmet altyapısı, daha az yolcuyla bile verimlilikten ödün verilmemesini sağladı. Ayrıca Dalaman Lounge, aynı dönemde %12’lik artışla istikrarlı büyümesini sürdürdü.
Yiğit İlgüy: “Yolcu alışkanlıklarını iyi analiz ediyoruz”
Paterna Group Kurucusu Yiğit İlgüy, Haziran ayı sonuçlarını şu sözlerle değerlendirdi “Yolcu sayılarındaki dönemsel dalgalanmalara rağmen tüketici alışkanlıklarını iyi analiz ediyor, hizmetlerimizi bu içgörüler doğrultusunda sürekli güncelliyoruz. Chill ve Faro gibi farklı beklentilere hitap eden markalarımızın öne çıkması; doğru ürün karması, uygun fiyatlama ve güçlü operasyonel uyumun bir sonucudur. Dalaman Lounge’daki çift haneli büyüme ise, kaliteli ve kişiselleştirilmiş hizmete olan talebin ne kadar güçlü olduğunu bize net biçimde gösteriyor.”

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
  
Rusya Devlet Nükleer Enerji Kuruluşu Rosatom temsilcileri, VII. Uluslararası Nükleer Sanayi Fuarı ve XI. Nükleer Santraller Zirvesi (NPPES) kapsamında yapılan BRICS Nükleer Enerji Platformu oturumunda, nükleer sanayide tedarikçi ilişkilerinin yönetilmesine yönelik modern yaklaşımlarını sundular.
Oturumdaki diğer konuşmacılar arasında Güney Afrika'dan Platform Baş Koordinatörü Elsie Pule, Titan 2 IC İçtaş İnşaat Anonim Şirketi Ticari Direktörü Hakan Görey, Çin Devlet Nükleer Güç Teknolojisi Şirketi (SNPTC) Uluslararası Departman Direktörü Fei Min, Güney Afrika'dan Eskom Nükleer Yapı Programı Tasarım Müdürü Maxwell Msabala, Güney Afrika Nükleer Enerji Şirketi (NECSA) Enerji ve Endüstri İcra Direktörü Sengiphile Simelane ile diğer temsilciler yer aldı. Katılımcılar, kalite kontrol, gerekli yetkinlik düzeyinin korunması ve sektörde yeni düzenleyici yaklaşımların uygulanması konularını ele aldılar. Tedarikçi niteliklerinin iyileştirilmesine, düzenleyici otoritelerin değişen piyasa yapısına uyum sağlama ihtiyacına ve uluslararası kalkınma bankalarının tedarik zincirlerinin finansmanına katılımı konularına özellikle dikkat edildi.
AKKUYU NÜKLEER A.Ş. Sürdürülebilir Kalkınma ve Enerji Şirketleri ile İş Dünyası Dernekleriyle İlişkiler Direktörü Esra Songur, oturumda yaptığı konuşmada, büyük ölçekli Akkuyu NGS inşaat projesinde yer alan şirketlerin artan ihracat potansiyelinden bahsetti. Songur, "Türk şirketleri, nükleer endüstri için yüksek kalite standartlarına uygun ekipman ve malzeme üreterek, küresel pazarda daha rekabetçi hale geliyorlar ve diğer nükleer santral inşaat projelerine de katılmayı umuyorlar. Bu bağlamda, BRICS Nükleer Platformu'nun uzman toplantıları sürdürülebilir iş bağlantılarını teşvik ediyor. BRICS katılımcılarının deneyimi ve desteği, tedarik zinciri yönetiminde daha da geniş fırsatlar yaratıyor ve ulusal şirketlerin küresel teknoloji zincirlerine entegre olmasına yardımcı oluyor" dedi.