Tüm Alışverişlerinizde Kargo Bedava.
Sepetiniz Boş
Görünüşe göre henüz seçim yapmamışsınAlışverişe Başla
ürün bulundu.
Altın ve Dolara yön veren güncel finans haberlerini kaçırma...
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Sixt Türkiye, Marketing Türkiye ve BoomSonar iş birliğiyle gerçekleştirilen “Brandverse Awards” ödüllerinde “Social Brands Veri Analitiği Bölümü Araç Kiralama kategorisinde Altın ödüle layık görüldü. 24 Haziran 2024’te Hilton Bomonti Otel’de gerçekleşen ödül törenine şirket adına ödülü almak üzere Sixt Türkiye Pazarlama Direktörü Eda Terçin ve Pazarlama Uzmanları Ebru Özsarıkamış ve Kerim Hatiboğlu katıldılar.
Sixt Türkiye, dijital pazarlama stratejileri ve veri analitiği alanında gösterdiği üstün başarılar sayesinde bu prestijli ödülü almaya hak kazandı. Brandverse Awards, sosyal medya performansını objektif verilere dayalı olarak değerlendiren ve 2017 yılından bu yana düzenlenen en kapsamlı ödül programlarından biri olarak dikkat çekiyor.
Marketing Türkiye ve BoomSonar iş birliğiyle verilen bu ödüller, sosyal medya performanslarını detaylı veri analitiği ile inceleyerek markaların dijital alandaki etkilerini objektif bir şekilde değerlendiriyor. Bu süreçte Sixt Türkiye, güçlü sosyal medya varlığı ve etkili dijital pazarlama stratejileriyle öne çıkıyor.
“Brandverse Awards” Ödülleri kapsamında; SocialBrands Veri Analitiği Bölümü kategorisinde markanın sosyal medya hesabı tamamen analitik olarak inceleniyor. “Altın Ödül” sahibi, sosyal medya hesaplarındaki takipçi sayısı, takipçi artışı, paylaşılan ileti sayısı, ileti türleri, elde edilen etkileşim ve etkileşim türleri gibi birçok farklı veri değerlendirildikten sonra seçiliyor. Bu ödül, Sixt Türkiye’nin müşteri odaklı yaklaşımını ve dijital dünyada yarattığı etkinin bir göstergesi olarak öne çıkıyor.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
TCL’nin yeni nesil C755 QD-Mini LED TV'leri, seçili Arçelik mağazalarında teknoloji ve oyun tutkunlarıyla buluşuyor. Türkiye'nin dört bir yanındaki Arçelik mağazalarında satışa sunulan C755 QD-Mini LED TV'ler hem üstün görüntü teknolojileri hem de yenilikçi özellikleriyle dikkat çekiyor.
Seçili Arçelik mağazalarında Bilkom satış sonrası güvencesiyle satışa sunulan C755 QD-Mini LED TV'ler, 55, 65 ve 75 inç ekran boyutlarıyla, tüketicilere geniş bir seçenek yelpazesi sunuyor.
Dünyanın Miniled Teknolojisi mucidi TCL seçili Arçelik Mağazalarında
C755 QD-Mini LED TV'ler’in Arçelik mağazalarında satışa sunulması, TCL'nin geleneksel pazarda rekabet gücünü artırırken, pazardaki konumu açısından da önemli bir adım niteliğinde. TCL, inovatif teknolojileri ve üstün görüntü kalitesi ile Türkiye’de de daha fazla tüketiciye ulaşmaya devam ediyor.
C755 QD-Mini LED TV’ler teknik özellikleriyle de adından söz ettiriyor
Üstün Görüntü ve Ses Teknolojisi: Dolby Vision, Dolby Vision IQ, Dolby Atmos ve 144Hz’e kadar yenileme hızı gibi özelliklere sahip olan C755 QD Mini LED TV, IMAX Enhanced izleme deneyimi sunuyor. TCL’nin QD-Mini LED teknolojisi, gerçek hayattaki renklerle inanılmaz derecede canlı görüntüler sunan, daha yüksek kontrast oranına sahip bir ürün olarak öne çıkıyor.
Tam Dizi Yerel Karartma: Tüm ekran boyutları, tam dizi (Full Array Lokal Dimming) yerel karartma ile her bir bölge için parlaklık seviyesini, bulunduğu ortama göre analiz ederek led arka ışığını ve sahneyi doğru bir şekilde yapay zeka algoritmasıyla ayarlıyor. Bu sayede, izleme deneyimi başarılı bir hale geliyor. 500’den fazla yerel karartma özellikli led arka aydınlatmalar sayesinde, ekranın her bölgesinde daha ayrıntılı, daha parlak ve daha gerçekçi bir görüntü performansı sunuyor.
QLED-PRO Teknolojisi: Yeni nesil 4 alaşımlı Quantum Nokta Kristali (QLED-PRO) teknolojisinin gücünü kullanan TCL, DCI-P3 standardına göre %96’ya varan bir renk gamı ile 1 milyardan fazla canlı ve en doğru rengi ortaya çıkararak, son derece zengin bir renk ahengi sunuyor.
144Hz Yenileme Hızı ve Oyun Performansı: Gerçek 144Hz ekranlarla, en net ve en keskin görüntü performansı için 4K çözünürlük sunan C755 serisi, özellikle oyun konsollarında sıkça yaşanan titreşim, görüntü yırtılması ve bulanıklık sorunlarını ortadan kaldırıyor. HDMI 2.1 desteği ve AMD FreeSync Premium Pro sertifikası ile en yeni nesil oyun konsollarına ve yeni nesil yüksek grafik içeren oyunlara tam uyum sağlıyor. Böylece aksiyonu bol sürükleyici bir oyun deneyimine imza atıyor.
Akıllı Görüntü İşlemcisi: TCL Electronics, dünyada bulunan tüm renkleri, olağanüstü kontrast ve kristal netliğini yansıtan ve görsel performansı arttıran yapay zeka destekli AIPQ 3.0 akıllı görüntü işlemcisi ile ‘Akıllı Televizyon’ deneyimini bir üst seviyeye taşıyor.
Game Master 2.0 ile Gelişmiş Oyun Deneyimi: TCL C755, Game Master 2.0 oyun ustası ile gelişmiş ekran ayarlarının yanı sıra, titreşimsiz ve akıcı VRR destekli 144 Hz’lik ekran kalitesiyle, oyun deneyimini de artırıyor. Metalik ve çerçevesiz tasarımı ile TCL C755 serisi, her ortama sorunsuz bir şekilde entegre oluyor.
Seçili Arçelik mağazalarında satışa sunulan TCL C755 QD-Mini LED TV'ler, tüketicilere üstün görüntü ve ses kalitesini, yenilikçi teknolojileri ve geniş ekran seçeneklerini bir arada sunuyor. TCL, bu önemli iş birliği ile Türkiye pazarındaki konumunu güçlendirirken, Arçelik mağazaları aracılığıyla, ürünlerini daha geniş bir kitleye de ulaştırıyor. TCL, yüksek teknolojiye sahip ürünleriyle kullanıcılarına eşsiz bir izleme ve oyun deneyimi sunmaya devam ediyor.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Bilgi işlem Dairesi Başkanlığı'na bağlı olarak, İBB'nin girişimcilik ve teknoloji alanındaki faaliyetlerini Kasım 2023'den itibaren tek çatıda yürüten Tech Istanbul, geliştirdiği girişimcilik programlarıyla girişimlerin hızlı büyümesine ve ölçeklenebilir iş modelleri inşa etmesine yardımcı oluyor. Fikir aşamasından globale açılmaya kadar olan süreçte girişimcilerin ihtiyaçlarına yönelik destek mekanizmaları sunuyor.
DESTEKLEDİĞİ GİRİŞİMLER 16,5 MİLYON DOLARLIK YATIRIM ELDE ETTİ
Bugüne kadar 360 girişimi destekleyen Tech Istanbul, 2 bin eğitim&etkinlik ile toplamda 103 bin 132 katılımcıya ulaştı. Ayrıca, desteklediği girişimler şimdiye kadar 16,5 milyon dolarlık yatırım elde etti.
1. EĞİTİM DÖNEMİNDE 420 BAŞVURU
Tech Istanbul, 2024 yılı 1. Eğitim Dönemi Ön Kuluçka başvuru çağrısında sadece 1,5 ayda, 420 teknoloji girişimi başvurusu aldı. Bu girişimler arasından 68 yenilikçi ve teknolojik çözümü bulunan girişim programa dahil edildi.
ÖN KULUÇKA İLE GİRİŞİMCİLERE NE SAĞLANIYOR?
Program kapsamında katılımcılar, uzman danışmanlık hizmetlerinden, eğitim ve mentörlük desteğine kadar çeşitli imkanlardan faydalanıyorlar. Bunun yanı sıra;
" İstanbul'un merkezinde ve ulaşım kolaylığı bulunan Şişli, Şişhane, Başakşehir ve Kayışdağı lokasyonlarında konumlanan ve girişimciler için tasarlanmış tam donanımlı ofis, atölye ve toplantı alanları,
" Girişimcilere özel olarak tasarlanmış; iş modeli, strateji, finansman gibi konuları içeren eğitimler,
" Girişimcilerin rehberliğe ihtiyaç duyabileceği her alandan uzman ve deneyimli mentörler,
" Girişimcilerin ücretsiz ya da indirimli olarak kullanabileceği ürün ve programlar,
" Melek yatırımcılar, melek yatırım ağı temsilcileri ve VC'ler ile bir araya gelme fırsatı,
" Girişimin için İstanbul'un yeni nesil akıllı şehir uygulaması İstanbul Senin'de yer alma fırsatı,
" İBB, bağlı kuruluş ve iştirakleri ile 16 milyon İstanbulluya hizmet eden İBB'nin iş ağı ile bir araya gelme fırsatı,
" Girişimlerin görünürlüğünü artırabilmeleri için sosyal medya ve PR desteği,
" Tech Istanbul'un lokasyonlarında bulunan tam donanımlı üretim atölyelerinde ürününü geliştirme imkanı,
" Kuluçka merkezleri, üniversiteler ve kurumsal firmalarla gerçekleştirilen iş birlikleri ile girişimcilere sunulan geniş bir iş ağı,
" Ürün geliştirme ve pazar analizi için kullanılabilecek Açık Veri Portalı'na erişim, imkanları sunuluyor.
SON BAŞVURU TARİHİ 21 TEMMUZ
Tech Istanbul'un Ön Kuluçka programına katılmak isteyen teknoloji odağında ürün/hizmet geliştiren girişimciler için 2024 yılının son Ön Kuluçka programına başvurular 21 Temmuz'da son eriyor. Başvurular, tech.istanbul web sitesi üzerinden alınıyor. Tech Istanbul, girişimcilik dünyasına adım atmak ve fikirlerini hayata geçirmek isteyen herkesi Ön Kuluçka programına başvurmaya davet ediyor
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Günümüz dekorasyon eğilimlerinin büyük ölçüde işlevsellik, sadelik, modern çizgiler üzerine şekillendiğini ifade eden Tepe Home Genel Müdürü Levent Çapan, değişen yaşam tarzlarının mobilya seçimlerini de etkilediğini belirtti. Çapan konuyla ilgili şunları söyledi: "Son yıllarda küçük yaşam alanlarına uygun, çok amaçlı ve modüler mobilyaların büyük ilgi gördüğünü gözlemliyoruz. Bu mobilyalar genellikle depolama çözümleri içermesi ve çeşitli ihtiyaçlara uyum sağlayacak şekilde esneklik sunması açısından tercih ediliyor. Otomatik açılma ve kapanma mekanizmaları, kablosuz şarj üniteleri gibi teknolojik detaylar ise mobilyaları daha işlevsel hale getiriyor. Renk trendleri ise doğadan ilham alan doğal tonlar ve pastel renkleri içeriyor. Yumuşak hatlar, amorf ve organik formlar kullanılarak yaşam alanlarına doğal ve sıcak bir hava katılması amaçlanıyor. Son zamanlarda oldukça ön planda olan biyofilik dekorasyon, doğal malzemelerin kullanımını ve doğayla bağlantılı yaşam alanları oluşturmayı vurguluyor."
Minimalist tasarımlar ve fonksiyonellik ön planda
Mies Van der Rohe'nin ünlü sözü "Az çoktur'' ya da orijinal deyişiyle "Less is More'' ilkesine dayanan minimalist akımın 2024'te de öne çıkacağını söyleyen Çapan, "Kalabalıktan uzaklaşıp sadeleşerek, dingin ve huzurlu bir mekân oluşturmak bu yıl da ön planda olacak. Minimalist dekorasyonun en önemli unsurlarından birinin ise fonksiyonellik olduğunu söyleyebiliriz. Hem alanın doğru bir şekilde kullanılması hem de eşyaların, evde konforu artırmaya yönelik olarak işlevsel olması önem taşımaktadır." dedi.
Tüketici kurumsal firmaları tercih edecek
2024 ikinci yarısında tüketici davranışlarına dair de öngörülerini paylaşan Çapan,
"Merkez Bankası'nın sıkı para politikaları ve kredi büyümesinin kontrol altında tutulması, iç talepte yavaşlamayı beraberinde getirecektir. Ekonomik belirsizlikler ve yüksek enflasyonun bireylerin harcamalarını daha dikkatli yapmalarına neden olacağı düşünülüyor. Bu dönemde fiyat-performans ürünlerine olan talebin artması ve tüketicilerin kaliteye daha fazla önem vereceği öngörülüyor. Ayrıca, tüketicilerin üründe ve teslimatta güvence arayışı; küçük veya orta ölçekli şirketler yerine büyük, güvenilir ve kurumsal firmaların daha çok tercih edileceği de beklentiler arasında yer alıyor." diyerek sözlerini noktaladı
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
İşbirliği kapsamında, Ticimax altyapısını kullanan firmalar, MegaMerchant ile ilk 3 ay yüzde 0 komisyon avantajından yararlanarak Amazon, Walmart, eBay, Otto,EMAG, Kaufland gibi 20'den fazla global pazar yerine açılarak e-ihracat yapabilecekler. Yerli markaların çok daha hızlı ve kolay bir şekilde e-ihracat süreçlerine başlamalarını amaçlayan bu iş birliği ile Ticimax altyapısını kullanan firmalar, MegaMerchant’ın uzman ekibi ve uçtan uca entegre altyapısı sayesinde, global pazarlarda satış operasyonlarına hızlıca başlayabilecek.
Ticimax müşterileri, ürünlerini mevcut Ticimax altyapılarından MegaMerchant’ın e-ihracat platformuna entegre ederek Amerika, Avrupa, Ortadoğu gibi dünyanın birçok farklı bölgesindeki global pazaryerlerinde satış yapma fırsatı bulacaklar. Ticimax ve MegaMerchant iş birliği, e-ihracat yapan firmalar için önemli bir fırsat sunarak, global pazarlara erişimlerini ve müşteri kitlelerini genişletmelerine olanak tanıyacak.
Yaman Alpata: “Made In Türkiye ibaresini daha fazla ülkede göreceğiz.”
Ticimax müşterilerini 20’yi aşkın uluslararası pazaryerine taşıyacak olmaktan ötürü mutluluk duyduğunu dile getiren MegaMerchant Kurucusu ve CEO’su Yaman Alpata, "Ticimax ile gerçekleştirdiğimiz bu iş birliği, yerli markalarımızın global pazarlarda satış süreçlerini hızlandırmak için büyük bir adım. E-ihracat süreçlerini kolaylaştırarak, bugüne kadar 500 milyondan fazla kez gösterdiğimiz 'Made In Türkiye' ibaresini dünya çapında daha fazla marka için gösterecek olmaktan mutluluk duyuyoruz. Türkiye’nin ilk e-ihracat konsorsiyumu olarak uzman ekibimiz ve uçtan uca entegre altyapımızla markalarımıza global yolculuklarında eşlik ediyor olmaktan dolayı gururluyuz."
Cenk Çiğdemli: “Avantajlarımızı fırsata çevirmek için bir engel yok”
MegaMerchant ile gerçekleştirdikleri iş birliğinin Türkiye e-ticaret ekosistemi için motive edici bir güç olacağına inandıklarını ifade eden TOBB E-ticaret Meclis Üyesi ve Ticimax E-ticaret Sistemleri Kurucu CEO’su Cenk Çiğdemli ise, “Tek bir amacımız var; o da Türkiye’den dünyaya açılan firma ve marka sayısının artmasına destek olabilmek. E-ihracatın toplam ihracatımızdaki payı şu an yüzde 1,5. Ticaret Bakanlığı’nın da belirttiği üzere ülke olarak 2028 hedefimiz yüzde bu oranı yüzde 10’a çıkarmak. Başta KOBİ’ler ve e-ihracatla henüz tanışmamış üreticiler olmak üzere, iş birliğimizin tüm e-ticaret sektöründe ihracata bir kapı aralayacağını umuyoruz. Türkiye hem jeopolitik konumundan dolayı hem de fiyat avantajlı kaliteli üretim kabiliyetinden dolayı dev e-ticaret şirketlerinin de dikkatini çekiyor. Tüm bu avantajlarımızı fırsata çevirmek için önümüzde bir engel yok” dedi.
Başvurular için https://www.ticimax.com/ticimax-ve-megamerchant-is-birligi/ sayfasını ziyaret edebilirsiniz.
Ticimax Hakkında
Ticimax, ağırlıklı olarak e-ticaret ve e-ihracat yazılımları, özel e-ticaret çözümleri, mobil uygulama ve tasarım hizmeti veren, her ölçekte işletmenin e-ticaret alanında büyümelerini hedefleyerek yenilikçi özellikler üreten Türkiye’nin önde gelen SaaS çözümü olan teknoloji şirketidir. 2005 yılında Cenk Çiğdemli tarafından kurulan şirket bugün 20 binden fazla e-ticaret ve e-ihracat sitesinin altyapı hizmetlerini sunmaktadır. 5 binden fazla iş ortağı ile birlikte 100’e yakın ülkede hizmet veren Ticimax, Ticimax Kampüs bünyesinde de ücretsiz olarak online ve fiziki eğitimler vererek ekosisteme uzman personel kazandırılması için çalışmaktadır.
MegaMerchant Hakkında
MegaMerchant, üreticilerin ve markaların, Amazon, Walmart, eBay, Otto gibi global ve yerel pazaryerlerinde kolay ve hızlı şekilde satışa başlamaları için kurulan bir e-ihracat platformdur. Trendyol, Hepsiburada, Alibaba gibi yerel ve global e-ticaret platformlarında üst düzey yöneticilik yapan Yaman Alpata ve bu alanda deneyimli bir ekip tarafından faaliyete geçirilen ve kısa sürede Türkiye’nin en büyük 100 internet şirketinden biri haline gelen MegaMerchant, firmaların gelişmiş e-ticaret pazarlarında markalaşmasına imkan sağlıyor. MegaMerchant’ın kurduğu hazır E-ihracat altyapısı ile markalar, şirket kurmaya, muhasebe tutmaya, hesap açmaya ve yönetmeye gerek kalmadan; karışık lojistik süreçlerine, dil engeline, regülatif süreçlere takılmadan; en önemlisi ek bir yatırım ihtiyacı olmadan, 20’den fazla global pazaryerinde iki haftadan kısa bir sürede satışa başlayabiliyor. Ticaret Bakanlığı’ndan Türkiye’nin ilk E-ihracat Konsorsiyumu statüsünü kazanan MegaMerchant ile çalışan markalar, reklam ve lojistik masraflarında %70’e varan yeni nesil E-ihracat teşviklerinden kolayca faydalanabiliyor. Türkiye, İngiltere, Amerika ve Avrupa’da depo ve ofisleri bulunan MegaMerchant, Türk markalarının ürünlerini global pazaryerinde satabilmesi için katalog, reklam ve marka yönetiminden lojistik süreçlerine dek uçtan uca entegre bir E-ihracat platformu sunuyor.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Türkiye'nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu Araştırması'nın 2023 yılı sonuçları belli oldu. 1968'den bu yana İstanbul Sanayi Odası tarafından açıklanan İSO 500 araştırmasına göre üretimden satışlarda en büyük kuruluş 484 milyar liralık satışlarıyla Tüpraş oldu. Tüpraş'ı 238 milyar liralık üretimden satışlarıyla Ford Otomotiv takip ederken, üçüncü sırada yaklaşık 227 milyar liralık üretimden satışlarıyla Star Rafineri yer aldı. İSO 500'de üretimden satışların 2023 yılında yüzde 42,1 artarak 4 trilyon 485 milyar liradan 6 trilyon 375 milyar liraya çıktığını belirten İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, "Üretimden satışlarda büyüme bir önceki yıl yüzde 119 iken, 2023 yılında yüzde 42,1'e gerilemesinin nedenlerine baktığımızda; yavaşlayan küresel talep, 6 Şubat'ta ardı ardına yaşadığımız deprem felaketleri ve seçimler sonrasında ekonomi politikalarında yaşanan değişim belirleyici rol oynadı." dedi.
İstanbul Sanayi Odası (İSO) tarafından hazırlanan, sanayi sektörlerinin devlerini belirleyen ve 1968'den bu yana aralıksız olarak açıklanan 'Türkiye'nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu Araştırması'nın 2023 yılı sonuçları kamuoyu ile paylaşıldı. İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan tarafından açıklanan 'Türkiye'nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu Araştırması'nda 2023 yılında üretimden satışlara göre en büyük kuruluş 484 milyar liralık satışlarıyla Tüpraş oldu. Bu kuruluş uzun yıllardır sürdürdüğü liderliğini 2023 yılında da korudu. 2023 yılında üretimden satışlara göre ikinci büyük kuruluş 238 milyar lira ile Ford Otomotiv oldu. Üçüncü sırada ise yaklaşık 227 milyar liralık üretimden satışlarıyla Star Rafineri yer aldı. İSO 500'ün ilk 10'unda yer alan şirketlerde 2022 yılına göre iki değişiklik oldu. Geçen yıl ilk 10'da yer almayan Mercedes-Benz ve Gramaltın Kıymetli Madenler ilk 10'a yükseldi.
ÜRETİMDEN SATIŞLARDA YÜZDE 42,1'LİK ARTIŞ
İSO 500'de üretimden satışların 2023 yılında yüzde 42,1 artarak 4 trilyon 485 milyar liradan 6 trilyon 375 milyar liraya çıktığını ifade eden Erdal Bahçıvan, "2021 ve 2022 yıllarına göre zayıf bir performansa işaret eden bu artışın 2022 yılının sonundan itibaren geldiğini tahmin etmek zor değildi. Üretimden satışlarda büyüme bir önceki yıl yüzde 119 iken, 2023 yılında yüzde 42,1'e gerilemesinin nedenlerine baktığımızda; yavaşlayan küresel talep, 6 Şubat'ta ardı ardına yaşadığımız deprem felaketleri ve seçimler sonrasında ekonomi politikalarında yaşanan değişim belirleyici rol oynadı. Üretimden net satışlardaki asıl dramatik görüntüyü reel değişimlerde görüyoruz. İSO 500 Büyük kuruluşlarının üretimden satışlardaki reel değişimlerine baktığımızda şu sonuç dikkat çekiyor: 2023 verileri yıl sonu tüketici enflasyonu ile arındırıldığında, üretimden satışların 2022 yılına göre reel olarak yüzde 13,8 gerilediği görülüyor. Reel değişimleri hesaplarken son yıllarda hep yaptığımız gibi bu yıl da, yıl sonu TÜFE enflasyonunu kullandık. Fakat diğer taraftan biliyoruz ki 2023 yılı boyunca yıllık enflasyon oldukça değişken bir seyir izledi. Hangi göstergeyi kullanırsak kullanalım, 2023 yılında İSO 500'ün üretimden satışları enflasyonun altında kaldı ve reel olarak gerileme gösterdi." dedi. Zorlu küresel rekabet koşullarının etkisiyle İSO 500'ün ihracatının 2022 yılına göre yüzde 2,9 düşüş ile 95,1 milyar dolara gerilediğini kaydeden Bahçıvan, "2023 yılında zayıflayan küresel büyüme dinamiklerine rağmen ülkemizin ihracatı binde 5 oranında artarak 255,4 milyar dolara ulaşmıştı. Aynı yılda Türkiye sanayi ihracatı ise binde 2 düşüşle 245,6 milyar dolara gerilemişti. 2023 yılında İSO 500 ve genel olarak Türkiye sanayi sektörü, ihracat pazarlarındaki durgunluktan olumsuz etkilendi." diye konuştu.
KARLILIKLARDA REEL OLARAK GERİLEME YAŞANDI
2023 yılında İSO 500'ün satışlarının yanı sıra karlılıklarının da zayıf kaldığını dile getiren Erdal Bahçıvan, sözlerini şöyle sürdürdü: "2023'te İSO 500'ün faaliyet karı yüzde 39,7 artarak; 671 milyar liradan 937 milyar liraya çıktı. Buna karşılık faaliyet karlılığı oranı, 0,3 puan düşüşle yüzde 12,8'den yüzde 12,5'e geriledi. İSO 500 kuruluşlarının bir diğer karlılık göstergesi olan faiz, amortisman ve vergi öncesi karı yüzde 45,5 artışla 808 milyar liradan 1 trilyon 175 milyar liraya yükseldi. Aynı yılda FAVÖK karlılığı oranı 0,3 puan artışla yüzde 15,4'ten yüzde 15,7'ye çıktı. Son olarak, İSO 500'deki vergi öncesi kar ve zarar toplamının yüzde 32,9 artarak 485 milyar liradan 645 milyar liraya yükseldiğini görüyoruz. Ancak satış karlılığı oranının 0,7 puan düşüşle yüzde 9,3'ten yüzde 8,6'ya inmesi dikkat çekiyor. Tüm kar büyüklüklerindeki artışlar, 2023 yılı enflasyonunun altında kalırken, bu da reel olarak gerilemeye işaret etti. İSO 500'de vergi öncesi dönem kar ve zarar büyüklüğüne göre 2022 yılında kar eden kuruluş sayısı 442 iken, bu sayı 2023 yılında 404'e indi. Zarar eden kuruluş sayısı da 58'den 96'ya yükseldi. Bu sayı, 2018 sonrasındaki en yüksek değer olarak tespit edildi."
FİNANSMAN GİDERLERİ 2023'TE YÜZDE 92,5 ARTTI
2023'ün en çarpıcı gelişmelerinden birinin de, uzun yıllardır ilk kez ortaya çıkan net kambiyo zararı olduğunu söyleyen Erdal Bahçıvan, "Buna karşılık kambiyo işlemleri haricindeki diğer gelirlerden elde edilen net kar, 282 milyar liraya çıkarak kur zararını fazlasıyla telafi etti. Bu sayede toplam faaliyet dışı gelirlerin net satışlara oranının yüzde 2,1'den yüzde 3,6'ya çıktığı anlaşılıyor. Bu noktada, söz konusu gelirler içerisinde faiz, temettü, iştirak, menkul kıymet, duran varlık satışı, komisyon vb. gibi kalemlerin yer aldığını hatırlatmak isterim. Sanayinin son 10 yıldaki üretim faaliyeti dışı gelirlerinin dönem kar ve zarar toplamı içindeki paylarına da dikkat çekmek istiyorum. Bu pay, üst üste dört yıl düşüşle 2022'de yüzde 22,9'a kadar geriledikten sonra 2023'te yüzde 41,3'e çıkmış ve geçmiş yıllardaki ortalamasına yaklaşmış gözüküyor." ifadelerini kullandı. İSO 500'ün finansman giderlerinin de 2023'te yüzde 92,5 artarak 277 milyar liradan 533 milyar liraya yükseldiğini dile getiren Erdal Bahçıvan, "Böylece finansman giderlerinin faaliyet karına oranı 15,6 puan artışla yüzde 41,3'ten yüzde 56,9'a çıkmış durumda. Son 12 yıllık ortalamanın yüzde 57 olduğu düşünüldüğünde; yıllardan beri hep işaret ettiğimiz üzere sanayicinin elde ettiği karın yarısından fazlasını finansman giderlerine ayırmaya devam ediyor." dedi.
ENFLASYON DÜZELTMESİ BİLANÇODA ÖZKAYNAK PAYINI ARTIRDI
2023 yılında enflasyon düzeltmesi sonrası verilere bakıldığında, İSO 500'ün aktif toplamının yüzde 126 artarak 3,9 trilyon liradan 8,8 trilyon liraya yükseldiğinin altını çizen Erdal Bahçıvan, bu artışın 2,9 trilyona yakın kısmının enflasyon düzeltmesinden kaynaklandığını söyledi. Aktiflerin alt kalemlerine inildiğinde, enflasyon düzeltmesinin esas olarak duran varlıkları etkilediğini kaydeden Bahçıvan, "Duran varlıklar yüzde 242 artarak 1,4 trilyon liradan 4,7 trilyon liraya ulaştı. Bu artışın 2,7 trilyonluk kısmı enflasyon düzeltmesine bağlı olarak gerçekleşti. Dönen varlıklardaki artış ise yüzde 63 ile çok daha düşük kaldı ve enflasyon düzeltmesi bu kalemde sadece 173 milyar liralık katkı yaptı. Özkaynaklar 2023'te enflasyon düzeltmesi sonrası verilerle yüzde 245 artarak 1,4 trilyon liradan 4,8 trilyon liraya çıktı. Bu kalemde enflasyon düzeltmesinin etkisi 2,8 trilyon ile oldukça yüksek. Toplam borçlardaki etki ise düzeltmenin parasal olmayan kıymetlere uygulanmış olması nedeniyle çok daha düşük düzeyde gerçekleşti. Düzeltme sonrası verilerle toplam borçlar yaklaşık yüzde 60 artarak 2,5 trilyon liradan 4 trilyon liraya çıkarken, düzeltmenin etkisi 31 milyar lira ile sınırlı kaldı. Enflasyon düzeltmesinin etkisiyle İSO 500'ün kaynak yapısında özkaynaklar lehine önemli bir gelişme sağlandı. 2022'de yüzde 35,7 olan özkaynak payı, 2023'te düzeltme yapılmaması halinde yüzde 33,2'ye düşecek iken, düzeltme sonrası yüzde 54,5'e yükseldi. Enflasyon düzeltmesi İSO 500'ün bilançosunda özkaynak payını 21,3 puan artırarak toplam borçların üzerine çıkardı" diye konuştu.
?
MALİ BORÇLAR 1,3 TRİLYON LİRADAN 2 TRİLYON LİRAYA ÇIKTI
İSO 500'de mali borçların yüzde 54 artışla 1,3 trilyon liradan 2 trilyon liraya çıktığını kaydeden Erdal Bahçıvan, sözlerine şöyle devam etti: "Diğer borçlarda ise yüzde 66'ya yakın bir artışla 1,2 trilyon liradan yine 2 trilyon liraya yükseliş söz konusu. Enflasyon düzeltmesinin yalnızca parasal olmayan kıymetlere uygulanması nedeniyle mali borçlar hiç etkilenmezken diğer borçlardaki etki ise yüzde 1,6 ile oldukça sınırlı kaldı. 2021 ve 2022 yıllarına benzer şekilde 2023'te de diğer borçların mali borçlardan daha hızlı arttığını görüyoruz. Bu durum muhtemelen geçtiğimiz yılın ikinci yarısında finansmana erişim koşullarında yaşanan sıkılaşmanın etkilerini taşıyor. Diğer taraftan vade yapıları incelendiğinde ise kısa vadeli mali borçlardaki artışın yüzde 53 ile uzun vadeli mali borçlardaki yüzde 56'lık artışın hafif altında kaldığı dikkat çekiyor. Kısa vadeli mali borçların toplam borçlar içerisindeki payı yüzde 51,7 ile uzun vadeli borçların üzerinde kaldı ve önceki yıla göre önemli bir değişim kaydetmedi."
SANAYİNİN TEKNOLOJİK DÖNÜŞÜMÜ İÇİN UMUT VERİCİ
Her yıl yapılan araştırma ile birlikte 'Sanayide Teknoloji Yoğunluklarına Göre Yaratılan Katma Değer Dağılımı'nın da incelendiğini belirten Erdal Bahçıvan, "Sanayimizin düşük, orta ve yüksek teknoloji ile bağını en somut şekilde ortaya koyan bu verilerde son yıllarda genellikle durağan, değişmeyen bir seyir vardı. Fakat bu yıl sanayimizin orta-yüksek ve yüksek teknolojiye doğru olumlu bir kırılma yaşandığını görüyoruz. 2022 yılına göre 2023 yılında, yüksek ve orta-yüksek teknoloji yoğunluklu sektörlerin yaratılan toplam katma değer içindeki payını 4 puan artırması sanayimizin teknolojik dönüşümü adına umut vericidir." dedi.
HALKA AÇIK ŞİRKET SAYISI 85'E ÇIKTI
Sermayenin tabana yayılması ve özellikle sanayi kuruluşlarının kaliteli finansal kaynağa erişimi açısından şirketlerin halka açılmalarının da büyük önem taşıdığını, son yıllarda sanayi kuruluşlarında nitelikli finansmana erişim bağlamında hisselerini halka açma seçeneğini kullanma eğiliminin arttığını ifade eden Erdal Bahçıvan, "İSO 500 içinde halka açık kuruluşların sayısı 2017-2021 döneminde 65-69 bandında seyrettikten sonra 2022'de 8 adet, 2023'te 12 adet artarak 85'e yükseldi. Böylece İSO 500 içinde halka açık kuruluş sayısı bugüne kadarki en yüksek düzeyine ulaştı. Sanayi şirketlerimizin halka açılmaya dönük ilgisinin 2024'te de sürdüğünü görüyoruz ve bu süreci sanayi firmalarımızın sermaye piyasası araçlarını daha fazla kullanması açısından olumlu buluyoruz." diye belirtti.
Türk sanayi sektöründe yabancı sermaye paylı kuruluşların da önemli rol oynamaya devam ettiğini anlatan Bahçıvan, 2010'lu yıllarla birlikte düşüş eğilimi gösteren yabancı sermaye paylı kuruluşların sayısının 2023 yılında 8 adet artışla 116'ya yükseldiğini, bunu İSO 500'ün olumlu göstergelerinden biri olarak gördüklerini kaydetti. İSO 500'ün istihdamının da 2023 yılında yüzde 1,9 artarak yaklaşık 804 bin kişiye yaklaştığını aktaran Bahçıvan, aynı yılda ödenen maaş ve ücretlerdeki artışın da yüzde 120 civarında gerçekleştiğini söyledi.
YÜKSEK ENFLASYONUN YARATTIĞI HASAR BÜYÜK
2022 yılında ekonomide rasyonaliteden kopuş ve ekonomik uygulamalardaki 'gel-git'lerin ekonomide yarattığı tahribatın çok konuşulduğuna vurgu yapan Bahçıvan, "İSO 500'ün 2023 sonuçlarını bir anlamda 'finansal istikrardan uzaklaşmanın ilk etkisinin yüksek enflasyon olacağı, enflasyonist bir büyüme yapısının da nitelikli ve sürdürülebilir olamayacağı' gerçeğini gösteren mikro bir laboratuvar olarak görmeliyiz. Artık hepimiz biliyoruz ki yüksek enflasyon şirket bilançolarında geçici bir illüzyon yaratıyor. Zaman geçtikçe gerçeklerle yüzleşiyoruz. İSO 500'ün temel göstergelerinin bize söylediği de bu. Bizim reel sektör olarak yaşadıklarımız bir yana; yüksek enflasyonun kamu maliyesi, mali dünya ve hepsinden de önemlisi toplumda yaratmış olduğu hasar büyük. Çünkü enflasyon sadece ekonomik bir hasar değil, sosyolojik, psikolojik ve en önemlisi ahlaki, etik bir etki de yaratıyor." diye konuştu
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Dell Technologies, artan siber saldırılar karşısında müşterilerinin siber dayanıklılıklarını artırmalarına yardımcı olmak için cihazlar, yazılımlar ve hizmet olarak sunulan çözümler de dâhil olmak üzere veri koruma portföyünü genişletiyor.
Veri koruma portföyündeki yeniliklerle Dell, müşterilerin şirket içindeki, genel bulutlardaki veya uçtaki verilerini koruması için modern ve dayanıklı bir çerçeve oluşturmalarına yardımcı oluyor. Bu yenilikler, 2024 Dell Küresel Veri Koruma Endeksi (GDPI) anketinde vurgulanan ve kuruluşların yüzde 75’inin mevcut veri koruma önlemlerinin fidye yazılımı tehditleriyle başa çıkmada yetersiz kaldığını düşündüğünü ortaya koyan endişeleri gidermeyi amaçlıyor. Ayrıca yaklaşık yüzde 70’i, bir siber saldırıdan etkili bir şekilde kurtulabileceklerine dair güven duymuyor.
Dell Technologies Altyapı Çözümleri Grubu Başkanı Arthur Lewis konuyla ilgili olarak şunları söyledi: “Verilerin katlanarak büyümesiyle birlikte, üretken yapay zekâ (GenAI) kuruluşlara süreçleri kolaylaştırma, karar alma süreçlerini iyileştirme ve inovasyonu teşvik etme fırsatları sunuyor. Ancak aynı zamanda, özellikle de işletmeler için hızla en değerli varlıklardan biri hâline gelen eğitimli modellerle siber saldırılar için saldırı yüzeyini de genişletiyor. Daha fazla güvenlik açığı ortaya çıkaran bu genişleyen dijital ortam göz önüne alındığında şirketler, güvenilir veri koruma ve yapay zekâ çözümleriyle verilerinin bulunduğu her yerde korunmasına yardımcı olması için Dell'e giderek daha fazla güveniyor.”
Yeni Dell PowerProtect cihazları güvenliği, performansı ve verimliliği artırıyor
Dell’in yeni Dell PowerProtect Data Domain DD9410 ve DD9910 sistemleri, büyük işletmeler için şunları sunmak üzere tasarlandı:
Müşterilere yüzde 38’e varan oranda daha hızlı yedekleme ve yüzde 44’e varan oranda daha hızlı geri yükleme sağlayan, geleneksel ve modern iş yükleri için artırılmış performans
Müşteri verileri için artırılmış güvenlik ve siber dayanıklılık
Yüzde 11’e kadar daha az güç tüketimi ve sektör lideri 65x veri tekilleştirme ile daha fazla verimlilik
Tek bir cihazda 1,5 PB’a kadar kullanılabilir kapasite ile artırılmış ölçeklenebilirlik
IDC Araştırma Başkan Yardımcısı Phil Goodwin konuyla ilgili şöyle konuştu: “Artan siber tehditler kurumları sürekli tetikte tutarken, güvenilir ve yüksek performanslı veri koruma sistemlerine olan talep hiç bu kadar yüksek olmamıştı. Dell’in veri koruma çözümleri portföyü, kuruluşların veri koruma ortamlarını modernleştirmelerine yardımcı olmak üzere çok sayıda en iyi uygulamayı destekliyor. Yedekleme ve geri yüklemedeki önemli performans geliştirmeleriyle, en yeni PowerProtect Data Domain cihazlarının kritik veri koruma ve siber kurtarma altyapısının önemli bir unsuru olmaya devam edeceğini düşünüyoruz.”
Michigan Eyaleti’nde Veri Koruma Mimarı Rich Jackson şunları söyledi: “15 yılı aşkın bir süredir verilerimizi güvende tutmak için PowerProtect Data Domain cihazlarına güveniyoruz. Yeni nesil cihazların, koruma performansını ve verilerimizin güvenliğini artırmaya devam edeceğinden hiç şüphemiz yok.”
Dell PowerProtect Data Domain sistemleri aynı zamanda geniş bir iş ortağı ekosisteminin merkezinde yer alıyor ve önde gelen veri koruma yazılımı satıcılarının müşterileri için dayanıklılığı artırırken, işlerini büyütmelerine yardımcı oluyor.
Commvault Başkanı ve CEO’su Sanjay Mirchandani ise gelişmeleri şöyle yorumladı: “Dell ve Commvault, yapay zekâ odaklı siber tehditler karşısında dayanıklılık için güçlü bir temelin kesinlikle gerekli olduğunu düşünüyor. Dell ile birlikte, ortak müşterilerimize sektör lideri siber güvenlik, performans ve verimlilik sunuyoruz. Commvault Cloud platformu ve Dell’in en yeni PowerProtect Data Domain cihazları arasında yüksek düzeyde API entegrasyonu sayesinde, birleşik siber dayanıklılık, veri güvenliği ve hızlı kurtarma yeteneklerimizin tüm gücünden yararlanarak kurumları, riskleri etkili bir şekilde azaltma ve kesintisiz iş sürekliliği sağlama konusunda güçlendiriyoruz.”
Entegre GenAI asistan ile üretkenlik ve verimliliği artırma
Yedekleme ve kurtarma için entegre bir GenAI asistanı olan Dell APEX Backup Services AI ile müşteriler koruma süreçlerini kolaylaştırabiliyor. Dell APEX Backup Services AI, GDPI anket katılımcılarının yüzde 52’sinin GenAI’nin kuruluşlarının siber güvenlik duruşuna avantaj sağlayacağına inandığını belirttiği üzere, GenAI veri korumasına yönelik artan talebi karşılamaya yardımcı oluyor.
Dell APEX Backup Services AI yetenekleri, kullanıcılara aşağıdaki konularda yardımcı oluyor:
Gerçek zamanlı özel raporlar talep etmek, rapor değişkenlerini iyileştirmek için ek sorular sormak ve yedekleme hatalarını düzeltmek için yapay zekâ destekli önerilere göre hareket etmek
Basit yazılı istemlerle destekli sorun giderme ile yedekleme ve güvenlik duruşlarını anlamak ve geliştirmek, logları analiz etmek, hataları gidermek
Kendi özel ortamlarına göre özelleştirilmiş önerileri ve en iyi uygulamaları içeren akıllı yanıtları kullanmak
Yeni yedekleme politikaları oluşturma ve belirli iş yükleri için yedekleme başlatma gibi idari görevleri basitleştirmek
‘Storage Direct Protection Innovation’ ile güçlü yedekleme ve kurtarma
Dell PowerProtect Data Manager’daki ‘Storage Direct Protection’, Dell PowerProtect Data Domain’e ve Dell PowerProtect Data Domain’den hızlı, verimli ve daha güvenli yedekleme ve kurtarma için Dell PowerMax kurumsal depolama ile sorunsuz entegrasyon sunuyor.
PowerMax için PowerProtect Data Manager’daki Storage Direct Protection şunları sağlıyor:
Tek bir yedekleme için 46 TB/saate kadar ve tek bir kurtarma için 21 TB/saate kadar çoklu depolama dizilerinin hızlı yedeklenmesi ve kurtarılması
Orijinal veya alternatif PowerMax sistemine tam geri yükleme ile Dell PowerMax’ın etkin veri koruması
Güvenli veri bütünlüğü ve isteğe bağlı siber kasa entegrasyonu
Merkezî yönetim ve orkestrasyon ile basitleştirilmiş işlemler
PowerProtect Data Domain replikasyonu ve bulut katmanlama için çoklu bulut desteği
Satış/kullanıma sunuş tarihi:
Dell PowerProtect Data Domain DD9410 ve DD9910 sistemleri global olarak kullanıma sunulmuştur.
Dell APEX Backup Services AI tüm dünyada kullanıma sunulmuştur.
Dell PowerMax için ‘Storage Direct Protection’ 2024’ün üçüncü çeyreğinde tüm dünyada kullanıma sunulacak.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Doğuş Grubu, Garanti BBVA iş birliğiyle yenilediği Bonus Parkorman’ın kapılarını büyük bir coşkuyla açmaya hazırlanıyor. “Ormanın İzin Verdiği Kadar Park” felsefesiyle yeniden hayat bulan Bonus Parkorman, İstanbul’un merkezinde doğayla iç içe, kültür, sanat, gastronomi ve sporla dolu bir sosyal yaşam alanı sunuyor.
Yatırımlarını toplumsal fayda bilinciyle ve doğal dengeyi koruma vizyonuyla hayata geçiren Doğuş Grubu, Yönetim Kurulu Başkanı Ferit F. Şahenk’in rehberliğinde, yenileyici yaklaşımını iş yapış şekillerine entegre ediyor. Doğuş Grubu, Bonus Parkorman yatırımıyla gelecek kuşaklara daha iyi bir dünya bırakmayı hedefliyor. Mevcut yapıların doğaya saygılı bir şekilde onarıldığı ve korunduğu Bonus Parkorman, İstanbul’un merkezinde doğayla iç içe bir yaşam alanı sunarak, kültür, sanat, gastronomi ve sporun buluştuğu benzersiz bir sosyal yaşam alanı olarak öne çıkıyor.
Garanti BBVA ile İsim Sponsorluğu
Garanti BBVA ile yapılan 5 yıllık isim sponsorluğu anlaşması sonrasında “Bonus Parkorman” adıyla yeniden hayat bulan bu eşsiz alan, İstanbul halkına doğa ile iç içe bir yaşam sunmayı hedefliyor.
Kültür, Sanat, Gastronomi ve Sporun Buluştuğu Yaşam Alanı
Bonus Parkorman, 21 yapının rehabilitasyonu ile doğa ve spor alanları, açık ve kapalı çocuk oyun alanları, topraksız tarım alanları, yeme-içme mekanları ve sosyal etkinliklerin düzenleneceği benzersiz alanlarla ziyaretçilerine eşsiz bir deneyim sunmaya hazırlanıyor. İstanbul’un kalbinde doğayla iç içe, kültür, sanat, gastronomi ve sporun buluştuğu bu sosyal yaşam alanı, doğanın izin verdiği ölçüde yenileniyor. Doğuş Grubu’nun yeme-içme konusunda lider markası d.ream ile benzersiz tadım alanları, D-Gym ile ücretsiz spor etkinlikleri, Doğuş Grubu’nun müzik etkinlikleri konusunda güçlü markası Pozitif Müzik liderliğinde müzik festivalleri, açık ofisler, hayvan dostlarımız için tasarlanan özel alanlarla bonus parkorman, hayal ettiklerimizin ötesinde bir yaşam alanı olarak kurgulanıyor.
Bonus Parkorman’ın İstanbullular için vazgeçilmez bir uğrak noktası olacağını vurgulayan Doğuş Holding Yönetim Kurulu Üyesi Nafiz Karadere, “Doğuş Grubu olarak, İstanbul’un kalbindeki Parkorman’ı büyük bir titizlikle rehabilite ettik. Ülkemizin en güçlü bankalarından Garanti BBVA ile gerçekleştirdiğimiz iş birliği kapsamında, Parkorman 5 yıl boyunca 'Bonus Parkorman' adıyla misafirlerini ağırlayacak. Büyük bir özveri ile bu anlamlı yatırımın ortaya çıkmasında katkıda bulunan tüm ekip arkadaşlarıma, paydaş ve iş ortaklarımıza gönülden teşekkür ediyorum. Doğa ile iç içe ve 7/24 yaşayan bir buluşma noktası sunma hayaliyle çıktığımız bu yolculukta, doğal dengeyi korumayı iş yapma tarzımızın merkezine yerleştirdik. Yeni yapılar inşa etmek yerine mevcut olanı doğaya saygılı bir şekilde onarıp koruyarak, ormanın ahengini bozmadan var olanı iyileştirdik. Parkorman, doğanın kalbinde kültür, sanat, gastronomi, spor ve eğlenceyi buluşturan bir sosyal yaşam alanı olarak tasarlandı. Amacımız, gelecek nesillere karşı sorumluluk bilinciyle hareket etmek ve hem bireysel hem de kurumsal anlamda sosyal, çevresel ve finansal alanlardaki yenileyici yaklaşımımızı göz önünde bulundurarak faaliyetlerimizi sürdürmek…” dedi.
İş birliği hakkında bilgi veren Garanti BBVA Genel Müdürü Recep Baştuğ, “Garanti BBVA, farklı, projelerle, sponsorluklarıyla uzun yıllardır sosyal hayatın önemli bir rengi ve destekçisi… 2000 yılında müşterilerimizle buluşturduğumuz Bonus, bugüne kadar birçok ilke imza atarken müşterilerimize renkli, enerjik ve dinamik şekilde eşlik ediyor. Bonus, müşterilerimizle kurduğu gönül bağını sayısız festivale, yerli ve yabancı birbirinden değerli sanatçıların konserine sponsor olarak da pekiştirdi. Türkiye’nin en sevilen kredi kartı Bonus’u, İstanbul’un yeşil kalbi olarak yeniden tasarlanan ParkOrman’da, bir kez daha sanatseverlerle buluşturuyoruz. Doğuş Grubu’nun vizyoner bir yaklaşım ve önemli bir yatırımla, doğayla uyumlu şekilde dönüştürdüğü ParkOrman’da 5 yıl sürecek bir iş birliği gerçekleştirdik. Hem şehrin merkezinde hem de doğayla iç içe olan Bonus ParkOrman’ın İstanbullular için bir kaçış noktası olacağına inanıyorum. Bonus ParkOrman’ın İstanbul’da yaşayanlar ve sanatseverler için şehir içinde nefes almayı sağlayacak bir mekân olmasına katkıda bulunmaktan mutluyuz. Bundan sonra da etkinliklerin vazgeçilmez adresi olarak pek çok konser ve festivale ev sahipliği yapmasını, ziyaretçilerinin unutulmaz anılar biriktirmesini diliyorum” şeklinde konuştu.
Etkinlikler ve Gelecek Planları
Bonus Parkorman, 29-30 Haziran'da gerçekleşecek İKSV Gezgin Salon etkinliğiyle yaza hızlı bir giriş yapacak. Yaz boyunca Babylon Soundgarden, Massive Attack, Judas Priest, Monkey Project - Unforbidden Festival gibi büyük etkinlikler ve festivallerle İstanbullulara unutulmaz anlar yaşatmayı hedefleyen Bonus Parkorman, açık hava sinemaları, tiyatrolar, stand-up gösterileri ve performans sanatları gibi tasarladığı birçok etkinlikle İstanbul’un yeni cazibe merkezi olacak.
Siparişleriniz sadece "1 saat" içerisinde hesabınızda.
Siparişlerinizin gönderimi, aynı gün içerisinde yapılır.
256-bit şifreleme ve 3D Secure ile güvenli ödeme.
Ürünlerimizin tümü sertifikalı ve orijinaldir.