Tüm Alışverişlerinizde Kargo Bedava.
Sepetiniz Boş
Görünüşe göre henüz seçim yapmamışsınAlışverişe Başla
ürün bulundu.
Altın ve Dolara yön veren güncel finans haberlerini kaçırma...
Haftanın son işlem gününde piyasalarda ABD tarım dışı istihdam verisi
damgasını vurdu.180 bin beklentisine karşın 272 bin kişi artış kaydeden
TDI,ABD'de istihdamın hala güçlü olduğunu gösterdi. Güçlü veriye
rağmen işsizlik oranı %3,9 dan %4 e yükseldi.Ayrıca,FED'in takip ettiği
saatlik kazançlarda %0,4 ile beklentilerden yüksek geldi. Gelen veriler
sonrası piyasalar FED'in erken fazi indirimine gidemeyebileceğini ve hatta
yıl genelinde 2 ya da 1 faiz indirimine gidebileceğibni fiyatladı.Veriler
öncesi eylül ayında faiz indirimine başlanacağı %70 olarak
fiyatlanırken,veri sonrası %50 seviyesi altına geriledi.Bu hafta çarşamba
günü açıklanacak ABD Tüfe verisi ve FED faiz toplantısı ana gündem
olarak takip edilecek. Haziran toplantısında faiz indirimi
beklenmezken,toplantı sonrası Başkan Powell'ın konuşmasında piyasalar
gelecek dönemle ilgili yönlendirmelere odaklanacaktır.Ayrıca toplantıda
FED ekonomik projeksiyonlarını açıklayacak.ABD enflasyonu öncesi ve
sonrasında piyasalarda volatilite artışı görülebilir.Euro Bölgesinde ise 1
.çeyrek GSYH verileri beklentilere paralel çeyreklik %0,3 yıllık %0,4
revize edildi. Avrupa'nın en büyük ekonomisine sahip Almanya da sanayi
üretimi nisanda %0,1 düşerek ikinci çeyreğe zayıf başlangıç yaptı.
Almanya Merkez Bankası Bundesbank, ilk yarıya dair açıkladığı raporda iki
yıl süren zayıf dönemin ardından ekonomşnşn ılımlı şekilde yükselişe
geçtiğini açıkladı.raporda ayrıca 2024-2025 enflasyon beklentilerini
yükseltirken büyüme beklentisini düşürdüğü izlendi.Geçen hafta ECB faiz
indirimi sonrası üyelerden açıklamalar devam ediyor. ECB/Kazaks,
enflasyon karşısında henüz zafer elde etmediklerini, ECB/Makhlouf’da
ECB’nin dezenflasyon sürecinin işlediğinden emin olduğunu ama
bankanın faiz indirimlerine ne kadar hızlı devam edeceğini bilmediğini
ifade etti. Genel olarak üyeler, 2025’de enflasyonun %2 hedeflerine
yaklaşacağını düşünse de ekonomide belirsizliğin devam edebileceğini
belirtiyorlar. Piyasalar tarafında ise ABD tarım dışı istihdam verisi sonrası
borsalarda satışlar görüldü.Küresel dolar endeksi DXY değer kazanarak
105 seivyesine hareket etti ve dolar çiftli paritelerde satışlar görüldü.ABD
10 yıllık tahvil faizi %3,5 artışla 4,45 bölgesine yöneldi. Tahvil faizinin
artması ve Çin Merkez bankasının altın alımlarını durdurduğuı haberi ile
ons altın sert geri çeklildi. Yeni haftaya ABD vadelileri hafif satıcılı
başlarken Avrupa borsalarında satışlar derinleşti.Avrupa Parlamentosu
seçimlerinde aşırı sağ partilerin yükseliş sergilemesi ve Fransa'nın erken
seçime gitmesi,Euro Bölgesinde baskıları derinleştirdi.TDI veri sonrası
gerileyen Euro/Usd paritesi AP seçimleri sonrası yeni haftaya değer
kaybıyla başladı.
Gedik Yatırım Menkul Değerler A.Ş.
www.gedik.com
***
Yasal Uyarı
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Uluslararası Yatırımcılar Derneği’nin (YASED) Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) 10 Haziran 2024’te paylaştığı Ödemeler Dengesi İstatistiklerinden derleyerek hazırladığı “Rakamlarla Uluslararası Doğrudan Yatırımlar Bültenine” göre, 2024 yılının Nisan ayında, Türkiye’ye 1 milyar 278 milyon dolarlık Uluslararası Doğrudan Yatırım (UDY) girişi gerçekleşti.
10 Haziran 2024’te paylaşılan güncel resmi verilere göre, 2024 yılının Nisan ayında, Türkiye’ye, 1 milyar 278 milyon dolar değerinde UDY girişi gerçekleşti. Bu yatırım, aylara göre gelen yatırım miktarları incelendiğinde, yılın ilk dört ayındaki en yüksek yatırım oldu.
Güncel bu istatistikle beraber, yılın ilk dört ayında Türkiye’ye gelen toplam UDY miktarı 2,8 milyar dolar olarak kaydedildi. Yılın ilk dört ayında 2023’ün aynı dönemine kıyasla yüzde 29’luk bir düşüş kaydedilirken 2002 yılından itibaren Türkiye’ye gelen UDY girişlerinin toplam değeri ise 266 milyar doları aştı.
Nisan ayında gerçekleşen toplam UDY girişi 1 milyar 278 milyon dolar olarak hesaplanırken bu yatırımların 477 milyon doları yatırım sermayesi şeklindeydi. Diğer yandan, 452 milyon doları yabancı uyruklulara gayrimenkul satışı, 353 milyon doları borçlanma araçları vasıtasıyla kaydedildi. Aynı ay içerisinde yatırım tasfiyelerinin 4 milyon dolar değerinde aşağı yöndeki etkisiyle, Nisan ayındaki toplam UDY girişi 1 milyar 278 milyon dolar oldu.
En fazla yatırım toptan ve perakende ticaret sektöründe gerçekleşti
2024 yılının Nisan ayı içerisinde gerçekleşen 477 milyon dolar değerindeki yatırım sermayesi girişlerinde, 262 milyon dolarlık yatırım girişi ile toptan ve perakende ticaret sektörü, yüzde 55’lik bir pay aldı. Toptan ve perakende ticaret sektörü geçmiş dönemdeki performansının üzerinde bir performans sergilemeye devam ederken aynı ay içerisinde gerçekleşen yatırım sermayesi girişlerinin yüzde 12’sini bilgi ve iletişim sektörü çekti. Bilgisayarların, elektrik-elektronik ve optik ürünlerin imalatı (yüzde 5) ve ulaşım araçları imalatı (yüzde 4) en çok yatırım alan diğer sektörler oldu.
Nisan ayında en fazla uluslararası yatırım Birleşik Krallık ve Amerika’dan geldi
2024’ün Nisan ayında Türkiye’ye gelen UDY yatırım sermayelerinin kaynak ülkeleri incelendiğinde, Birleşik Krallık (BK), 134 milyon dolarlık yatırım ve yüzde 28’lik payı ile Türkiye’ye en çok yatırım yapan ülke oldu. Nisan ayında, Amerika Birleşik Devletleri (ABD) yüzde 21’lik payı ile en büyük ikinci yatırımcı oldu.
Yılın ilk dört ayı değerlendirildiğinde ise Avrupa Birliği (AB-27) ülkeleri, toplam yatırımlardan yüzde 49’luk bir pay alırken, Amerika kıtasının payı yüzde 21 olarak kaydedildi.
BIST - 30 Yakın Vade
Güne hafif satıcılı bir açılışla başlayan Haziran vadeli endeks kontratında son haftalarda etkili olan satıcılı ve zayıf seyrin etkisini sürdürdüğü takip ediliyor. Günün ilk yarısında 11.163,25 - 11.306,50 seviyeleri arasında hareket eden sözleşme, 12:55 itibariyle %1,05 civarında düşüşle 11.235 seviyelerinden işlem görüyor. Son haftalarda etkili olan satışlarla teknik görünümün zayıflama kaydettiği ve önemli bir destek olarak izlediğimiz 50 günlük üssel ortalama (11.501) altında fiyatlamaların yaşandığı sözleşmede 11.200 ve 11.160 seviyeleri kısa vadeli ilk destek noktalarıdır. Bu seviyeler altında 11.100 - 11.040 ve 10.960 seviyelerine doğru geri çekilmeler gündeme gelebilir. Tepki alımlarında ise 11.275 - 11.310 aralığı kısa vadeli direnç bölgesi olup, bu bölge üzerindeki tutunmalarda 11.350 - 11.400 ve 50 günlük üssel ortalama (11.501) direnç konumunda bulunmaktadır.
Dolar/TL Yakın Vade
TCMB verilerine göre nisan ayına ilişkin cari açık 5,3 milyar dolar olarak açıklandı. Doğrudan yatırımlardan kaynaklanan net girişler 856 milyon dolar olarak kaydedildi. TÜİK verilerine göre nisan ayında işsizlik oranı 0,1 puan azalarak yüzde 8,5 olarak gerçekleşti. Nisan ayında sanayi üretimi aylık yüzde 4,9 ve yıllık yüzde 0,7 azalma kaydetti. Günün geri kalanında, ABD’de veri takvimi sakin görülmektedir. Haziran vadeli Dolar/TL sözleşmesi bugün 32,8999-33,0800 TL arasında seyrediyor. Dolar/TL spot kuru saat 13:00 itibariyle 32,47’li seviyelerde bulunuyor. Dolar endeksi 105,25 puan civarında izleniyor. Sözleşmede olası oynaklığa karşı yatırımcıların aktif bir kar al/ zarar durdur seviyesi belirleyerek hareket etmeleri daha sağlıklı olacaktır.
Günün ilk bölümünde en fazla işlem gören pay vadeli sözleşmeleri: FISCTR, FYKBNK, FKOZAL
Gedik Yatırım Menkul Değerler A.Ş.
www.gedik.com
***
Yasal Uyarı
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.
CNBC-e internet sitesinde yayınlanan habere göre; Kredi derecelendirme kuruluşu S&P Global Kıdemli Direktörü Frank Gill, CNBC-e’ye verdiği özel röportajda Türkiye ekonomisine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Bir not artışı olması için Türkiye’nin net rezervlerine bakacağınızı söylemiştiniz. Net rezervler mayıs sonu itibarıyla ilk kez artıya döndü. Şimşek de eksi rezervin gündemden kalktığı mesajını verdi. Bu gelişmeleri nasıl değerlendiriyorsunuz?
Kredi notunuzun görünümü pozitif. Türkiye'nin B+ olan notunu yıl sonundan önce gözden geçireceğiz. Üçte bir olasılıkla yükselebilir. Türkiye'nin rezerv birikimini ve cari açığındaki trendi izliyoruz. 2023'te bütçe açığı oldukça büyüktü. Ancak bu yıl sonuna doğru bunun yaklaşık olarak bir puan kadar düşeceğini tahmin ediyoruz. Bu süreç ayrıca altın talebine de bağlı. Piyasa, para politikasına ve yüksek seviyede kalan enflasyonun gelişimine son derece duyarlı olacak.
“Rezervlerdeki trend olumlu”
Bir sonraki değerlendirmeniz 1 Kasım 2024’te. O tarihe kadar rezervlerde görmek istediğiniz bir seviye var mı?
Dikkate aldığımız bir konu da kısa vadeli dış borçların brüt rezervi karşılama oranıdır. Kısa vadeli dış borçları 200 milyar dolar olarak tahmin ettik. Brüt rezervler halen bunun yüzde yüzünü karşılamıyor. Örneğin bu, IMF'nin dikkate aldığı bir ölçüt ve bu karşılama oranına ulaşmak için daha fazla rezerv birikimine ulaşmamız gerekecektir. Ancak genel olarak, rezervlerdeki trendin olumlu olduğunu düşünüyorum. Yani, sonuç olarak, belki de Türkiye'nin kendi rezervlerini, iç bankalardan alınan borçlar veya yurt dışı yerleşiklerden alınan swaplar yerine yurt içinde biriktirmesi gerekecek. Ama görünüm pozitif.
Not artışına yönelik kurum açıklamasında, politika yapıcıların, cari açığın daraldığı ve dolarizasyonun tersine döndüğü ortamda enflasyonu düşürmeyi ve liraya olan güveni yeniden tesis etmeyi başarması halinde Türkiye'nin kredi notunun yükseltilebileceği ifade edilmişti. Bu parametrelerde ilerleme var mı? Bu yıl ikinci bir not artışı görür müyüz?
Dediğim gibi, bu yıl sonuna kadar daha fazla bir iyileşme olasılığının oldukça yüksek olduğunu düşünüyorum. Politika faizinin yüzde 50'ye çıkması, birikimlerinizi TL'ye kaydırmayı oldukça cazip kılıyor. Böylelikle döviz mevduatlarının TL'ye kaydırılması eğilimini görüyoruz. Sanırım zorluk daha çok 2025'te olacak çünkü döviz kurundaki artış enflasyonun altında. Bu da giyim, tekstil gibi önemli ihracat sektörlerinin rekabet gücünü gerçekten olumsuz etkilemeye başlayabilir, ayrıca turizmi de bir dereceye kadar etkiler. Şu anda döviz kuru, enflasyonun düşmesindeki referans noktası. Mevcut politika veya strateji, döviz kurunun reel anlamda oldukça güçlü tutulması gibi görünüyor. Bu da rekabet gücünü etkileyebilir.
“Önemli olan içeri giren paranın kalıcı olması”
Teoride, bu, sadece hükümetin değil, şirketlerin de borçlanma maliyetinin sürekli olarak düşmesi gerektiği anlamına gelmelidir. Türkiye'nin yerel piyasalarına yabancı ilgisinin arttığını görüyoruz. Şirket tahvili piyasasında aşağı yönlü faiz eğrisi var. Bu da şirketlere daha uzun vadeli ve daha düşük faizli borçlanma fırsatı verebilir. Ancak bu paranın çoğu oldukça spekülatif para. Yabancılar, Türkiye'ye taşıma oranı çok çekici olduğu için geliyor. Bu durum, 2025'te sonlanabilir ve yabancı çıkabilir. Önemli olan içeri giren paranın kalıcı olması... Sanırım bu büyük bir zorluk. Daha fazla doğrudan yatırımı nasıl çekersiniz? Bu, gelecekteki kredi notunu etkileyebilir.
S&P'den Türkiye açıklaması: Tek haneli enflasyon 3 yıl uzakta - Resim : 1
S&P Global Kıdemli Direktörü Frank Gill, CNBC-e'den Alara Akgün'e konuştu.
“Enflasyonda yavaş ve karmaşık düşüş süreci yaşanabilir”
Türkiye’nin hazirandan itibaren dezenflasyon sürecine girmesi bekleniyor. Sizce enflasyonda kalıcı düşüş için bu bir başlangıç mı? Yoksa enflasyonda dalgalanma görebilir miyiz? Merkez Bankası yıl sonu hedefini 38 olarak açıklamıştı. Gerçekçi mi? Yüzde 55,8 olan tahmininizi revize edecek misiniz?
Bizim bu yıl için ortalama enflasyon tahminimiz, yanılmıyorsam, evet, yüzde 56 ile 57 arasında. Biz, bu yıl için ortalama olarak yüzde 57'ye bakıyoruz. Gelecek yılın ortalama tahmini ise yüzde 28. Yani enflasyonda çok yavaş ve karmaşık bir düşüş süreci yaşanabilir. Tek haneli enflasyonu 2027 sonuna kadar görmüyoruz. Bu da üç yıl uzakta ve açıkçası, dünya komplike bir yer.
Türkiye başka bir dış şok da alabilir. Bunun yanı sıra diğer izlediğimiz şey elbette gelir politikası. Asgari ücret politikası çünkü bu enflasyon için oldukça kritik. Yani, varsayılan olarak, 2024'te başka bir asgari ücret ayarlaması olmazsa, enflasyon daha hızlı düşebilir. Ancak aynı zamanda, 2025'te alınan ücret ayarlama kararlarına da bağlı olacaktır.
“2024’te faiz indirimi olası görünmüyor”
Faiz politikasında erken indirim riski görüyor musunuz?
Yani, bunun büyük ölçüde tasarrufların dolarizasyon eğilimleri ve açıkça enflasyon trendlerine bağlı olacağını düşünüyorum. Ancak belki Merkez Bankası'nın 2025'in başlarında faizleri düşürmeyi düşünebileceğini bir fırsat görebilirsiniz. Bana göre, 2024'te bu çok olası görünmüyor. Tabii, enflasyonda ciddi bir düşüş yaşanmadığı sürece.
“Şu anda TCMB Başkanı olmak kolay bir iş değil”
Fatih Karahan’ın Merkez Bankası Başkanı olmasının üzerinden 4 ay geçti. Merkez Bankası’nın bağımsızlığı ve kredibilitesi yeniden tesis edildiğini düşünüyor musunuz?
Bu durumu ölçmenin bir yolu, sadece faiz politikasına bakmak olabilir ve faiz oranları geçen yazdan bu yana oldukça keskin bir şekilde artırıldı. Seçimlerden önce faiz artışı yaşandı ve bence bu Merkez Bankası'nın enflasyonu düşürmek için gerekeni yapacağına dair güçlü bir sinyaldir. Bu, açıkça olumlu bir işaret. Ancak şu anda Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın Başkanı olmak kolay bir iş değil.
“Gelen para 2025’te Türkiye’yi hızla terk edebilir”
Türk tahvillerine yoğun talep var. Türkiye’ye sıcak para girişi sizce devam edecek mi? Olası bir geri çekilmede kurda ani bir şok riski gündeme gelir mi?
Bu nedenle, portföy girişleri açısından görünüm, özellikle gecelik piyasaya ve yerel piyasada çok iyi görünüyor. 2024 için çok güçlü portföy girişleri göreceğimizi düşünüyorum. Mayıs ayı boyunca ve hatta geçen hafta boyunca gerçekten çok önemli girişler oldu. Ancak 2025 yılında küresel piyasa koşullarına bağlı olarak, paraların Türkiye'yi de hızla terk edebileceğini düşünüyorum. Yetki alanımızda olan başka bölgelerdeki gibi, örneğin Mısır. Mısır'da yaşanılan şuydu: 2020-2021'de önemli portföy girişleri görülmüştü. 2022'de ise bazı büyük çıkışlar olmuştu. Benzer şekilde Türkiye’de de böyle bir durum yaşanabilir. Bence bu para gidecek. Bu yüzden de Türkiye kalıcı ve doğrudan yatırımı çekmeli ve sermayeyi yeniden temel alarak inşa etmeli. Türkiye'nin avantajlarına yatırım yapılmalı. Genç bir nüfusa sahip, dirençli bir ekonomi. AB ile özel bir gümrük anlaşması var. Dolayısıyla Türkiye'ye daha fazla doğrudan yatırım yapılmasını görmek güzel olurdu.'
“Enflasyonun düşmesiyle daha fazla doğrudan yatırım göreceğiz”
Türkiye’nin gri listeden çıkması gündemde. Doğrudan yatırımlarda canlanma olur mu?
Eğer Türkiye gri listeden çıkarılırsa, bunun yardımcı olacağını düşünüyorum. Doğrudan yatırım yapan yabancı yatırımcılar çok dikkatli ve çok temkinli davranıyor. Bu yüzden Türk piyasasına milyarlarca dolar yatırım yapma kararı almaları uzun sürebiliyor. Bu nedenle, faiz oranlarının ve döviz kurlarının volatilitesine, işgücü maliyetine ve sadece iç piyasanın görünümüne de bakacaklarını düşünüyorum. Ancak Türkiye'de yatırım yapma fırsatları da var. Ve enflasyonu düşüren yönetim adımları ile sanırım daha fazla doğrudan yabancı yatırımcı göreceğimizi düşünüyoruz.
“Dolar yılı 32,5 seviyesinde tamamlar”
Son dönemde dolar/TL’de nispeten bir sakinleşme yaşanıyor. Bu suni mi sizce yoksa dolar/TL’de yukarı yönlü riskler durdu mu? Yıl sonunda dolar/TL öngörünüz nedir?
Yani, doların TL karşısında 2024'te oldukça istikrarlı olacağını düşünüyoruz. Yıl sonunda 32,5 seviyesinde sonlanabilir ve şu anki seviyeye oldukça yakın. Bunun bir numaralı nedeni, haziran ve eylül aylarındaki turizm sezonu ile güçlü bir döviz girişinin olması. Asıl soru, doların çıkacağı zamanlarda ne olacak? Yılın sonuna doğru normalde, daha yüksek döviz çıkışları ve enerji ithalatı için daha fazla döviz talebi olur. Bu nedenle, yıl sonunda biraz daha fazla volatilite olabileceğini hissediyorum. Ancak hala portföy girişlerinin çok güçlü olduğunu izliyoruz. Merkez Bankası aslında dolar alıyor, dolar satmıyor. Bu nedenle, 2024 için durum iyi görünüyor. 2025 ise daha büyük bir ayarın yapılıp yapılmayacağı sorusunu akıllara getiriyor. Çünkü 2025 yılı zor geçebilir ve özellikle ihracatçılar için bazı sektörlerin kar marjları oldukça sıkıntıya düşebilir.
Sözkonusu habere aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz:
https://www.cnbce.com/piyasalar/spden-turkiye-aciklamasi-tek-haneli-enflasyon-3-yil-uzakta-h532
2024-6-10 Günü Belirlenen Merkez Bankası Döviz Kurları ve Altın Fiyatları (Saat 10:00) | |||
---|---|---|---|
Döviz Kodu / Cinsi | Birim | Döviz Cinsi / Saflık Derecesi | Alış |
USD/TRY | 1 | USD | 32,3639 |
EUR/TRY | 1 | EUR | 34,7976 |
GBP/TRY | 1 | GBP | 41,1393 |
CHF/TRY | 1 | CHF | 36,052 |
Altın/TRY | 1 gr | 1000/1000 | 2393,31 |
Altın/TRY | 1 gr | 995/1000 | 2381,34 |
2024-6-10 Günü Belirlenen Merkez Bankası Döviz Kurları ve Altın Fiyatları (Saat 11:00) | |||
Döviz Kodu / Cinsi | Birim | Döviz Cinsi / Saflık Derecesi | Alış |
USD/TRY | 1 | USD | 32,4281 |
EUR/TRY | 1 | EUR | 34,9089 |
GBP/TRY | 1 | GBP | 41,2583 |
CHF/TRY | 1 | CHF | 36,1397 |
Altın/TRY | 1 gr | 1000/1000 | 2398,94 |
Altın/TRY | 1 gr | 995/1000 | 2386,95 |
2024-6-10 Günü Belirlenen Merkez Bankası Döviz Kurları ve Altın Fiyatları (Saat 12:00) | |||
Döviz Kodu / Cinsi | Birim | Döviz Cinsi / Saflık Derecesi | Alış |
USD/TRY | 1 | USD | 32,4216 |
EUR/TRY | 1 | EUR | 34,8743 |
GBP/TRY | 1 | GBP | 41,1997 |
CHF/TRY | 1 | CHF | 36,1424 |
Altın/TRY | 1 gr | 1000/1000 | 2402,07 |
Altın/TRY | 1 gr | 995/1000 | 2390,06 |
2024-6-10 Günü Belirlenen Merkez Bankası Döviz Kurları ve Altın Fiyatları (Saat 13:00) | |||
Döviz Kodu / Cinsi | Birim | Döviz Cinsi / Saflık Derecesi | Alış |
USD/TRY | 1 | USD | 32,4758 |
EUR/TRY | 1 | EUR | 34,8903 |
GBP/TRY | 1 | GBP | 41,2377 |
CHF/TRY | 1 | CHF | 36,2109 |
Altın/TRY | 1 gr | 1000/1000 | 2408,1 |
Altın/TRY | 1 gr | 995/1000 | 2396,06 |
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Endeavor Türkiye ve Akbank, ‘Uluslararası Ağları Etkinleştirme: Türk Girişimcilik Ekosistemini Güçlendirme Raporu” ile yurt dışındaki Türk girişimcileri mercek altına aldı. Alanında ilk olan bu araştırma, Türk girişimcilerin küresel çapta çalışmalarını incelerken, Türkiye’deki ekosistemle olan bağına da ışık tutuyor. Böylece Türkiye’den daha fazla girişimin dünyaya açılması ve ekosistemin güçlenmesi için veri odaklı öneriler sunuyor.
Endeavor Türkiye ve Akbank iş birliğiyle hazırlanan ‘Uluslararası Ağların Etkinleştirme Türk Girişimcilik Ekosistemini Güçlendirme Raporu”, Türkiye’nin büyüyen şirketleri için uluslararası alanda faal Türk girişimcilerin taşıdığı değeri ortaya koyuyor.
Alanında ilk olan bu araştırmanın Türk girişimcilik ekosisteminde henüz dokunulmamış bir potansiyele işaret ettiğini belirten Akbank Bireysel Bankacılık ve Dijital Çözümler Genel Müdür Yardımcısı ve Endeavor Türkiye Yönetim Kurulu Üyesi Burcu Civelek Yüce; “Akbank olarak inovasyon merkezimiz Akbank LAB, kurum içi girişimcilik platformumuz Akbank+, uluslararası kurumsal girişim sermayesi kolumuz Akbank Ventures ve start-up ve teknogirişimcilere özel hizmet sunduğumuz Akbank Girişim Bankacılığı gibi önemli atılımlara sahibiz. Endeavor Türkiye başta olmak üzere farklı kurumlarla iş birliği içerisinde girişimcilere yönelik özel programlar ve destek mekanizmaları sunuyoruz.
Tüm bu inisiyatifleriyle ekosistemin öncüleri arasında yer alan Akbank olarak, Türkiye’nin uluslararası bağlarını güçlendirmemiz, deneyim, uzmanlık ve know-how paylaşımına hız katmamız gerektiğine inanıyoruz. Ülkemizde bir ilki temsil eden Endeavor Insight araştırması da Türkiye’nin bu anlamda yurt dışında önemli bir kaynağa sahip olduğunu gösteriyor. Türkiye girişimci ağı bugün ABD’den Birleşik Arap Emirlikleri’ne çok geniş bir coğrafyaya yayılmış durumda. Uluslararası arenada faal olan girişimcilerimiz yüksek teknik bilgi gerektiren işlerde uzmanlaşıyor. Yapay zeka, makine öğrenimi, yazılım gibi geleceğin teknolojileri alanında uzmanlığa sahipler ve sergiledikleri performansla da fark yaratıyorlar. Bu deneyimi ve kaynağı da Türkiye’ye aktarmaya, böylece daha fazla girişimin dünyaya açılmasında rol almaya hazır ve istekliler. Bunu sağlayabilmek için Endeavor araştırmamızın veri temelli önerilerinden faydalanmak, sistemli bir iletişim ve dayanışma ağı yaratmak büyük önem taşıyor. Akbank olarak bu adımların atılmasına öncülük etmeyi bir misyon olarak ele alıyoruz. Hem finansal hem de finansal olmayan destek mekanizmalarının oluşturulması, deneyim paylaşımı ve ekosistemin güçlendirilmesi için yenilikçi çözümler geliştirmeye devam edeceğiz” dedi.
Endeavor Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Emre Kurttepeli ise; “Endeavor olarak, tüm girişimci adaylarına ve Endeavor Girişimcilerine özellikle son 5 senedir altını çizerek verdiğimiz mesaj, her zaman global düşünmeleri yönünde. Bugün duyurduğumuz araştırma ile, yurt dışındaki Türk girişimcilerin ayak izini sürerken, ekosistemimizi geliştirmek adına bu ağın ne kadar değerli olduğunu, veriler ile görme fırsatına erişiyoruz. Türkiye'den dünyaya açılan girişimcilerimizin yarattığı değeri ve bu süreçte edindikleri deneyimleri paylaşmak, ülkemizin girişimcilik ekosistemini daha da güçlendirmek için büyük bir öneme sahip. Global arenada başarılı olmanın yolu, sadece yenilikçi fikirler geliştirmekten değil, aynı zamanda bu fikirleri dünya çapında hayata geçirebilecek bir vizyon ve strateji oluşturmaktan geçiyor. Bu bağlamda, girişimcilerimizin küresel düşünme yeteneği, başarının anahtarı.
Birlikten kuvvet doğar, sözünü hepimiz çok iyi biliriz. Girişimcilik ekosisteminde de bu prensip büyük bir geçerliliğe sahip. Farklı coğrafyalarda iş kurmuş girişimcilerle kurulan işbirlikleri, yeni pazarlara açılma ve farklı bakış açıları kazanma noktasında yakın gelecekte önemli fırsatlar sunacak. Birlikte çalışarak, güçlü bir sinerji yaratabilir ve Türkiye'nin girişimcilik alanındaki potansiyelini en üst seviyeye çıkarabiliriz.
Endeavor olarak bu araştırmayı bir başlangıç olarak görüyor ve bu bağlantıların kuvvetlendirilmesi adına Akbank’la birlikte uzun vadeli çalışmalarımıza başlıyoruz. Çalışmalarımızdaki en büyük destekçilerimizden Akbank’a teşekkür ederken, yurt dışında başarıya ulaşmış ve bu çalışmaya katkı sağlamış tüm girişimcilere başarılarının devamını diliyorum” şeklinde konuştu.
Türkiye’nin Uluslararası Arenadaki Girişimcileri Güçlerini Türkiye’ye Sunmaya Hazır
Endeavor Insight, alanında ilk olan bir araştırmayla, yurt dışında çalışmalarını sürdüren 400 Türk girişimciyle yapılan görüşmelerle girişimcilerin Türk girişimcilik ekosistemini destekleme potansiyellerini değerlendirdi. Araştırma yurt dışındaki Türk girişimcilerin küresel faaliyetlerine ışık tuttu:
Yurt dışındaki Türk girişimcilerin %50’sinden fazlası Amerika Birleşik Devletleri’nde ve %20’si İngiltere’de faaliyet gösteriyor. Almanya ve Birleşik Arap Emirlikleri gibi farklı bölgelerde de Türk girişimcilerin faaliyetleri bulunuyor.
Türk girişimcilerin faaliyetleri yapay zeka ve makine öğrenimi, tüketici uygulamaları ve yazılım, kurumsal yazılım ve reklam teknolojileri gibi alanlarda yoğunlaşıyor. Bu, Türkiye’deki yerel ekosistemle de paralellik gösteriyor.
Girişimcilerin %70’ten fazlası Türkiye’de ekiplerle çalışıyor veya ülkede operasyonları bulunuyor. Ayrıca girişimcilerin %35’i, çalışanları arasında daha sonra kendi girişimini kuranların olduğunu belirtiyor.
Araştırmaya katılan girişimcilerin %69’u mentörlük yapıyor ve bu grubun %53’ü Türkiye’deki girişimcileri destekliyor.
Yurt dışındaki girişimcilerin %40’ı Türkiye’de yatırım yapmaya istekli olduğunu belirtiyor.
Kendilerine Türkiye’deki girişimci ekosisteminin gelişimi için mentorluk yapma, yatırım yapma veya ağlarındaki insanlarla tanıştırma konusunda ne düşündükleri sorulduğunda, girişimcilerin %97’si yardımcı olmaya istekli veya çok istekli olduğunu bildirdi.
Ancak girişimcilerin yaklaşık %90’ı Türkiye’deki ekosistemle bağlantı kurmalarını sağlayan bir mekanizma olmadığını belirtiyor. Bugüne dek sağlanan ilişkiler bireysel çabanın ürünü.
Türkiye’nin girişimcilik ekosistemini güçlendirecek adımlar
Endeavor Insight araştırmacıları, yurt dışındaki Türk girişimcilerle yapılan görüşmelerden yola çıkarak ekosistemi güçlendirecek adımları belirledi.
1. Yurt dışındaki ağın şekillenmesi: Yurt dışındaki Türk kurucuların Türkiye’yle ilişkilerini devam ettirmek amacıyla fırsat ve teşvikler yaratılabilir.
2. Destek mekanizmalarının şekillendirilmesi: Kurucuları eşleştiren ve birbirleriyle iletişimini sağlayan mekanizmaları geliştirilebilir.
3. Pazarlara açılım ve küresel politikaların desteklenmesi: Yerel destek kuruluşlarının girişimcilerin yeni pazarlara açılmasına hizmet sunma kapasitesi artırılabilir.
4. Geri verme kültürü oluşturulması: Yerel ekosistemi desteklemek amacıyla kilit pazar ve segmentler konusunda en bilgili Türk kurucular teşvik edilebilir.
5. Rol modellerin öne çıkarılması: Yerel ekosisteme halihazırda katkı sağlayan Türk asıllı kurumların görünürlüğü artırılabilir.
Bahçeşehir Üniversitesi Ekonomik ve Toplumsal Araştırmalar Merkezi (BETAM) " İşgücü Piyasası Görünümü: Haziran 2024 araştırma notunu" yayınladı:
Sabit kalan istihdam ve işsiz sayısında 18 binlik düşüş işgücünü yaklaşık 18 bin kişi azaltmış, genel işsizlik oranı Mart’tan Nisan’a 0,1 puan azalarak yüzde 8,5 olmuştur. Mevsim etkilerinden arındırılmış kadın işsizlik oranı Mart’tan Nisan’a istihdamda görülen 26 binlik artış ve işsiz sayısında görülen 92 bin kişilik azalış sonucu işgücü 66 bin azalmış işsizlik oranı da 0,7 puan azalarak yüzde 11,1 olarak gerçekleşmiştir. Erkek işsizlik oranı ise istihdamda 26 bin kişilik azalış, işsizlerde ise 74 bin kişilik artış sonucu işgücü 47 bin artmış, işsizlik oranı da yüzde 7,2’ye yükselmiştir. Bu gelişmeler sonucunda işsizlik oranlarındaki toplumsal cinsiyet farkı Nisan’da Mart’a kıyasla 1 yüzde puan azalarak 3,9 puan olmuştur.
Araştırmaya aşağıda bulunan linkten erişebilirsiniz.
https://betam.bahcesehir.edu.tr/2024/06/isgucu-piyasasi-gorunumu-haziran-2024/
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
oğaziçi Üniversitesi, Boğaziçi Lectures programında Katar Başbakan Yardımcısı ve Savunma Bakanı Dr. Khalid Bin Mohamed Al Attiyah ile TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı ve Boğaziçi Fellow in Global Studies Dr. Hulusi Akar’ı ağırladı. Başbakan Yardımcısı Attiyah “Türkiye ile bizim ortaklığımız sıradan bir iş birliğinin çok ötesinde, stratejik bir ortaklık. Biz Katar olarak enerji, ticaret gibi her alanda Türkiye’yi desteklemeyi sürdüreceğiz” diye konuştu.
Boğaziçi Üniversitesi, çeşitli alanlarda küresel anlamda etkili olmuş isimleri Boğaziçi Lectures kapsamında ağırladığı programını sürdürüyor. Dünyanın ve Türkiye’nin karşılaştığı zorlukları ele almak, yeni bakış açıları sunmak ve yenilikçi çözümlere ilham vermeyi hedefleyen Boğaziçi Lectures programına TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı ve Boğaziçi Fellow in Global Studies Dr. Hulusi Akar ile Katar Başbakan Yardımcısı ve Savunma Bakanı Dr. Khalid Bin Mohamed Al Attiyah konuk oldu.
Al Attiyah’ı davet eden Dr. Hulusi Akar’a teşekkür etti
Söyleşinin açılışında konuşan Boğaziçi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Naci İnci, Boğaziçi Lectures’ın uluslararası güvenlik ve diplomasi de dâhil olmak üzere akademik, bilimsel, kültürel ve önemli konuların derinlemesine incelenmesine öncelik verdiğini ifade etti:
“Katar Başbakan Yardımcısı ve Savunma İşleri Devlet Bakanı Dr. Khalid Bin Mohamed Al Attiyah’ı büyük bir şükran ve onurla karşılıyoruz. Dr. Al Attiyah, uluslararası güvenlik ve politikada önemli bir figür. Küresel ve bölgesel zorlukları ele almadaki derin katkıları ve liderliğiyle tanınıyor. Kendisinin deneyimi ve bakış açısı şüphesiz anlayışımızı zenginleştirecek ve Orta Doğu'daki küresel ve bölgesel zorluklar konusunda bizi bilgilendirecek. Dr. Akar ise Boğaziçi Üniversitesi’nde doktora derecesini tamamladı ve askeri ve siyasi kariyeri boyunca çok önemli roller oynadı. Dr. Akar'a üniversitemize olan desteği ve üniversitemiz adına Sayın Al Attiyah’ı davet ettiği için en derin şükranlarımızı sunuyoruz. Gurur verici bir tarihe sahip Boğaziçi Üniversitesi, akademik mükemmelliğin ön saflarında yer almaya devam edecek.”
“Türkiye ile ortaklığımızı stratejik bir ortaklık olarak değerlendiriyoruz”
Katar Başbakan Yardımcısı ve Savunma Bakanı Dr. Khalid Bin Mohamed Al Attiyah da Gazze’de Filistinlilere yönelik devam eden katliama dikkat çekti. Türkiye ve Katar’ın iki devletli çözümü birçok platformda birlikte savunduğunu vurgulayan Bakan Al Attiyah, iki devletin stratejik ortak olduğunun altını çizdi:
“Gazze’de yaşanan katliamın bir an önce durması ve Filistin’de iki devletli çözümün hayata geçmesi için Türkiye ve Katar olarak çalışıyoruz. Birçok platformda bunu dile getirirken, diplomatik girişimler de durmadan devam ediyor. Biz Türkiye ile ortaklığımızı sıradan bir iş birliğinin çok ötesinde, stratejik bir ortaklık olarak değerlendiriyoruz. Katar olarak enerji, ticaret gibi her alanda Türkiye’yi ve Türkiye’nin girişimlerini desteklemeyi sürdüreceğiz.”
“Krizlerin çözümü için ortak çalışıyoruz”
TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı ve Boğaziçi Fellow in Global Studies Dr. Hulusi Akar da Milli Savunma Bakanlığı yaptığı dönemde Al Attiyah ile yakın ve etkili çalıştıklarını ifade etti. Kendisinin de doktora çalışmalarını Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Enstitüsü bünyesinde tamamladığını hatırlatan Akar, Boğaziçi Üniversitesi’nin Türkiye’nin en iyi yükseköğretim kurumu olduğunu söyledi:
“Boğaziçi Üniversitesi Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Enstitüsü’nde doktora çalışmalarımı tamamladım. Dostum Dr. Attiyah’ı da Türkiye’nin bir numaralı üniversitesi olan Boğaziçi’nde ağırladığımız için ayrıca mutluyum. Bakanlığım döneminde birçok önemli çalışmayı birlikte yürüttük ve şimdi de bu iş birliğimiz mevcut görevimde de devam ediyor. Gazze’de Filistinlilere yönelik sürdürülen katliamın bir an önce durdurulması için girişimlerimiz devam ederken, Orta Doğu’nun Suriye ve Yemen gibi diğer bölgelerindeki krizlerin çözümü için de ortak çalışıyoruz” diye konuştu.
Siparişleriniz sadece "1 saat" içerisinde hesabınızda.
Siparişlerinizin gönderimi, aynı gün içerisinde yapılır.
256-bit şifreleme ve 3D Secure ile güvenli ödeme.
Ürünlerimizin tümü sertifikalı ve orijinaldir.