Piyasaya Yön Veren Güncel Finans Haberleri

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Başta yenilenmiş telefonlar olmak üzere, yenilenmiş cihaz sektörü Türkiye’de ve dünyada büyümesini sürdürüyor. Yalnızca cep telefonlarının yenilenmesine yönelik pazar büyüklüğü, Statista verilerine göre, 2023 yılı itibarıyla 55 milyar dolara ulaştı. 2033’e kadar 3 kattan fazla artarak 172 milyar dolar olacağı tahmin ediliyor. Sektör Türkiye’de de yenilenmiş telefonlar üzerinden ilerlerken, Senatech markasının yenileme merkezi, TSE’den (Türk Standartları Enstitüsü) bilgisayar, oyun konsolu, tablet ve modemler için de hizmet yeterliliği sertifikası alan ilk merkez oldu.

“Sektör büyümeyi sürdürecek”
Yaşanan gelişmeyi değerlendiren Senatech Yönetim Kurulu Başkanı Abdulhakim Çeliker, “Yenilenmiş ürün pazarı, kullanılmış elektronik cihazların bakım ve onarımlarının yapılarak yeniden satışa sunulması olarak özetlenebilir. Bu süreç, cihazların iyi çalışır durumda olmasını sağlamak için ayrıntılı testler, tamiratlar, bazen de güncellemeler içeriyor. Şu an yenilenmiş telefon pazarının büyüklüğü 55 milyar dolar seviyesindeyken, tüm yenilenmiş cihazların pazar büyüklüğü 273 milyar doları buluyor. Türkiye’de ise bu ekonomik büyüklük 1,5 milyar dolar seviyesinde. Bizler Senatech olarak sektörde bir ilki gerçekleştirerek, TSE’den cep telefonlarına ek olarak bilgisayar, tablet, oyun konsolu ve modemlerde de hizmet yeterliliği sertifikası alabilen ilk firma olduk. Bu hamlemizle Türkiye’de pazarı büyütürken aynı zamanda yenilenmiş cihazlar sayesinde ülke ekonomisine de katkıda bulunacağız” şeklinde konuştu.
“Tüketici yenilenmiş cihazlardan memnun”
Tüketicilerin yenilenmiş cihazlara bakışına da değinen Abdulhakim Çeliker, “Şu ana kadar yenilenmiş telefonlar üzerine verdiğimiz hizmetten tüketiciler oldukça memnun. Birçok olumlu geri bildirim alıyoruz ve genelde insanlar önce önyargılı olduklarını fakat hizmeti kullandıktan sonra neredeyse sıfır ayarında bir cihaza sahip olduğunu söylüyor. Örneğin şu an sıfırı 60 bin TL bandında olan bir telefon, yenilenmiş olarak 12 ay garantili ve sertifikalı olarak 40-45 bin lira bandında satışa sunuluyor. Yenilenmiş telefonlar için verilen hizmetin garantili olması da müşterinin içini rahatlatan en önemli unsur” dedi.
“Yenilenmiş cihazlar ekonomiye de çevreye de faydalı”
Senatech Yönetim Kurulu Başkanı Abdulhakim Çeliker, “Yenilenmiş cihazların kullanılması 2 açıdan çok büyük fayda sağlıyor. Birincisi karbon ayak izinin azaltılmasında büyük etkisi var. Çünkü kullanılan cihaz çöpe gitmek yerine yenilenmiş telefon olarak tekrar kullanılıyor. İkinci olarak da paramız ülke içerisinde kaldığı için cari açığın düşürülmesinde önemli bir rolümüz var. Diğer faydalarının yanında sadece bu iki sebep bile yenilenmiş ürün sektörünün büyümesinin ne denli önemli olduğunu bizlere gösteriyor” dedi.
Yenileme merkezi sertifikası almak için Ticaret Bakanlığı’nın belirlediği şartları karşılamak gerektiğine dikkat çeken Abdulhakim Çeliker, “Bunlar altyapı, yazılım gibi düzenli olarak yapılan ve oldukça zorlu geçen denetimlerle tespit ediliyor. Tüm gereksinimleri karşılamak için ekip olarak yoğun çalışmalar yürütüyoruz. Ayrıca Atatürk Üniversitesi işbirliğiyle yapay zeka destekli sektörel çalışmalar da yaparak markamızı sürekli ileriye taşımayı hedefliyoruz” dedi.
“Ciromuz %460 arttı”
Büyüme rakamlarından örnekler veren Senatech Yönetim Kurulu Başkanı Abdulhakim Çeliker, “2023 yılında 2022’ye göre %65 daha fazla cihaz yeniledik. Ciro bazında ise %460 büyüme kaydettik. Şu an için yıllık cihaz yenileme kapasitemiz 60 bin civarında olsa da kısa vadede hedefimiz bu sayıyı 200 bin cihaza kadar çıkarmak. Sektörün bilinirliği arttıkça daha çok insanın yenilenmiş ürünleri tercih edeceğini düşünüyoruz. Hedeflerimize ulaşmak ve Türkiye’nin bu alanda lider markası olmak amacıyla var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz” diyerek sözlerini noktaladı.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
 
 
76 yıldır Türkiye'nin gelişimine hizmet eden Akbank, KOBİ'ler için sunduğu yenilikçi hizmetlerine bir yenisini ekleyerek Trendyol ile ticari kredi başvuru entegrasyonu projesini hayata geçirdi. Yeni sistem sayesinde Trendyol'da pazaryeri sahibi olan KOBİ'ler, Trendyol'un kendi ekranları üzerinden kredi başvurularını yapabiliyor ve kredi karar sonuçlarını takip ediyor. Kredi başvurusu onaylanan Trendyol pazaryeri sahipleri, Akbank kanallarına yönlendirilerek hızlı ve kolay bir şekilde Mayıs ayı boyunca aylık %3,69'dan başlayan faiz oranlarıyla ticari kredi ürünlerinden yararlanabiliyorken, ilerleyen aylarda da avantajlı faiz oranlarından faydalanmaya devam edecek. İlk kez Akbanklı olacak Trendyol pazaryeri sahibi KOBİ'ler de uzaktan müşteri edinimi süreciyle hızla bu ürün ve hizmetlere ulaşırken, sınırlı süre için tek sefere mahsus 25.000 TL'ye kadar 12 ay vadeli 0 faizli kredi avantajına sahip olacak.
KOBİ'lerin büyüme ve gelişim ihtiyaçları için yeni nesil iş birliklerini hayata geçirdiklerini belirten Akbank KOBİ Bankacılığı Genel Müdür Yardımcısı Bülent Oğuz; "Ülkemize istihdam, üretim, ihracat ve Ar-Ge alanında önemli katkılar sunan KOBİ'lerin gelişimi temel önceliğimiz. KOBİ'leri her alanda destekleyecek yenilikçi ürün ve hizmetler geliştiriyoruz. Bunun son örneği olarak Trendyol ile yaptığımız iş birliğini söyleyebiliriz. Trendyol ile gerçekleştirdiğimiz ticari kredi başvuru entegrasyonu, pazaryeri sahiplerinin hız, kolaylık ve esneklik ihtiyacına yanıt sunuyor. Trendyol üyesi KOBİ'ler Akbank'ın işlerinde fark yaratmalarını sağlayacak bankacılık ürün ve hizmetlerine Trendyol ekranlarından hızla ulaşıyor. Böylece Trendyol pazaryeri sahipleri ticari kredi süreçlerini ayrıcalıklı bir şekilde yönetebiliyor. Bu ve benzeri çalışmalarımızla KOBİ'lerimizin hızına hız, gücüne güç katmaya devam edeceğiz" dedi

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
 Sabancı Holding'in bir iştiraki olan Teknosa, Anneler Günü'ne özel başlattığı kampanyalarıyla teknolojik ihtiyaçları pratik ve şık çözümlerle karşılamak isteyenler için her bütçeye uygun alışverişin adresi olmaya devam ediyor.
 
Küçük ev aletlerinde cazip fiyatlar sunan Teknosa, 15 Mayıs tarihine kadar geçerli kampanyasıyla Nespresso kahve makinelerinde kasada 750 TL avantaj sağlıyor. TeknoClub üyelerine özel ise Electrolux 700 ve 800 süpürge alanlara özel Electrolux küçük Ev aletlerinde geçerli 1500 TL'ye varan anında hediye çekici veriliyor. 10.000 TL ve üzeri alışverişlerde alımlarında ise son dönemde oldukça ilgi gören Xiaomi Mi Smart Air Fryer 3.5 lt Fritöz 2.499 TL yerine 999 TL olarak satışa sunuluyor.
 
Akıllı telefon kategorisinde de %10'a varan avantaj sağlayan Teknosa, seçili Tecno model telefon tercih eden kullanıcılara, Grunding filtre kahve makinesi veya Arzum ızgara ve tost makinesi hediye seçenekleri sunuyor. Omix X6 akıllı telefonunun yanında Arzum Technomix Blender Seti, Samsung Galaxy 35 ve A55 akıllı telefonlarının yanında Buds FE hediye verilirken, seçili Realme telefonlarının yanında ise Philips Hd9257/80 Airfryer XL hediye ediliyor. Kampanyaları sadece akıllı telefonlar ile sınırlamayan Teknosa, seçili telefon aksesuarı ve kulaklık markalarında 1 alana 1 bedava kampanyasıyla teknolojiseverleri mutlu ediyor. Bir başka hediye seçeneği olarak kablosuz kulaklık ve hoparlörlerde %20'ye varan fiyat avantajının yanı sıra her daim zamanla yarışan anneler için Huawei Fit2 akıllı saat ise 2.939 TL yerine yalnızca 2.749 TL'den satışta.
 
Teknosa'nın özel markası Preo'da ise kampanyalar devam ediyor. Seçili Preo türk kahvesi makinelerine 1.099 TL yerine 944 TL'den, seçili tost makinelerine ise ?2.499 TL yerine 2.299 TL'den sahip olmak mümkün oluyor.

ÇiçekSepeti Rozetli Ürünlerde %15 İndirim!
Ayrıca, Teknosa'nın TeknoClub üyelerine özel olarak başlattığı ve 30 Haziran tarihine kadar geçerli olan kampanya kapsamında Çiçeksepeti'ndeki kampanyalı ürünleri tercih edenler alışverişlerinde ekstra %15 fiyat avantajından faydalanabilecekler.
 
Anneler Günü'ne özel seçili kampanyalardan Teknosa'nın tüm mağazalarından ve teknosa.com'dan alışveriş yapanlar yararlanabiliyor.

 

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
 Türkiye Perakendeciler Federasyonu (TPF) tarafından düzenlenen ve Ankara PERDER ev sahipliğinde gerçekleşen YZB Ankara, sektörün tüm paydaşlarını bir araya getirmeye devam ediyor. Üreticiden tedarikçiye, perakendecilerden sektöre hizmet sunan firmalara kadar yüzlerce katılımcının buluştuğu fuarda sektörün güncel gelişmelerini ele alırken, geleceğe yönelik iş birlikleri için de önemli bir platform oluşturdu.
Focus Fuar ve Kongre Yönetimi'nin organizasyonuyla gerçekleşen fuarın ikinci gününde Türkiye'nin dört bir yanından gelen yerel zincir market yöneticileri bir araya geldi. Düzenlenen çalıştayda, yerel zincir marketlerin sektöre sağladığı katma değer, gıda perakendesinde yaşanan sorunlar, geliştirilebilecek projeler ve yeni iş birlikleri üzerine fikir alışverişinde bulunuldu.
POS A.Ş ve Trendyol Hızlı Market sponsorluğunda gerçekleştirilen çalıştayın moderatörlüğünü akademisyen Yılmaz Pekmezcan üstlenirken, Türkiye Perakendeciler Federasyonu Başkanı Ömer Düzgün, eğitmen ve yazar Hülya Mutlu, Trendyol Go Hızlı Market İş Geliştirme Direktörü Can Mahmut Doğan ile Pos A.Ş. Yazılım Hizmetleri Müdürü Erkut Erdemir konuşmacı olarak katıldı.
"BUGÜNKÜ GÜNDEMLER GELECEĞİMİZİ BELİRLEYECEK"
TPF Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Düzgün, çalıştayın açılış konuşmasında sektördeki rekabet koşullarına ve dönüşüme dikkat çekti. Yapılacak mevzuat düzenlemelerinin sektöre önemli kazanımlar sağlayacağını belirten Düzgün, ortak akılla hareket edilmesini önemsediğini vurguladı. Türkiye'nin dört bir yanından katılım gösteren yerel zincir market temsilcilerinin gündeme getireceği konuların sektörün geleceğini şekillendireceğini belirten Düzgün şöyle konuştu; "Bugün oluşacak gündemlerle geleceğimize odaklanıp, rekabette öne çıkabilmek için yapmamız gerekenleri belirleyeceğiz. Yerel zincir marketler olarak bulunduğumuz bölgelere, ülkemize, çalışanlarımıza, hemşerilerimize, üretici ve tedarikçilerimize sağlayacağımız faydalar, önümüzdeki süreçte yapabileceğimiz projeleri netleştireceğiz. Tüm gün konuşulan, bizlere iletilen tüm sorunları, talepleri kayıt altına alacak, ivedilikle çözüm geliştireceğiz. İlgili bakanlıklar ya da mercilere sorunları, çözüm önerilerimizle sunup, takipçisi olacağız."
"DEĞİŞİME AYAK UYDURAN REKABETTE ÖN PLANA ÇIKAR"
Değişimde ön plana çıkmak için daha planlı hareket edilmesi gerektiğini belirten Ömer Düzgün şöyle konuştu; "Müşterilerimizin zamanı kıymetli. Daha az zamanda daha hızlı, katma değerli bir hizmet almak istiyor. Günün yorgunluğunu, stresini atmak için hobi edinmeye çalışıyor. Sevdiklerine daha fazla zaman ayırmak istiyor. Onlara aileleriyle, sevdikleriyle, hobileriyle daha fazla zaman ayıracakları formüller üzerine çalışmalıyız. Katma değerli projeler geliştirmeliyiz. Raflarımızda daha fazla yerel üreticilere yer ayırmalı, projeler geliştirmeli, bölgesel kalkınmaya daha fazla artırmalıyız. Çalışanlarımızın motivasyonlarını artırmak için yeni adımlar atmalıyız. Bulunduğumuz bölgelerde vatandaşlarımıza bugünden daha fazla kulak vermeli, müşteri deneyimi ve memnuniyeti konusunda referans noktası olmayı sürdürmeliyiz. Daha da önemlisi bu birlikteliği daha geliştirmeli, tek yürek hareket etmeliyiz. Gücümüzü birleştirerek, değişime ayak uydurabilir ve rekabette ön plana çıkabiliriz."
"STRESTEN UZAKLAŞMAK İÇİN BEDENİNİZLE BAĞLANTIYI KOPARMAYIN"
Eğitmen ve yazar Hülya Mutlu, çalıştayın ilk oturumunda katılımcılarla stresten kolayca arınmanın formüllerini, durağan havayı yok edip, morali yükseltmek için yapılması gerekenleri paylaştı. Girişimcilerin günlük hayatta yoğun stres altında çalıştıklarını belirten Hülya Mutlu, "Stres, günümüzün en yaygın duygularından biri. Kimseye kusursuz bir hayat vaat edilmedi. Önemli olan bu stresi yönetebilmek. Özellikle yöneticilerin çalışanlar üzerinde büyük bir etkisi var. Günlük yoğunluklar arasında bedeninizle bağlantınızı koparmayın" dedi. Mutlu, katılımcılarla birlikte durağan havayı ortadan kaldırmak, yöneticilerin morallerini yükseltmek için yapılabilecekleri, stresten kolayca arınma yöntemlerini ve fiziksel ve zihinsel olarak atılması gereken adımları paylaştı. Hülya Mutlu, düzenlenen ikinci oturumunda ise yeni nesil liderlik trendlerini 8 başlık altında katılımcılarla aktardı.
"3 TARAFLI PAZARYERİ MODELİNİ GELİŞTİRMEYE DEVAM EDİYORUZ"
Konuşmasında perakende sektörünün geçmişten günümüze gelişim ve değişimini aktaran Trendyol Go Hızlı Market İş Geliştirme Direktörü Can Mahmut Doğan, yerel zincir marketlerle yürütülen iş birliklerini paylaştı. Tüm sektörlerdeki değişimin perakende sektöründe daha fazla çeşitlendiğini, zorlaştığını ve gelişimini sürdürdüğünü belirten Doğan, "Müşteri ihtiyaçları, beklentileri, değişmeye ve zorlaşmaya devam ediyor. Dünyada olduğu gibi Türkiye'de de online market alışverişi, ticaretteki payını artırıyor. Ülke olarak online markette henüz yolun başında olsak da hızlı bir ilerleme kaydediyoruz. Önümüzdeki süreçte süreçte müşteri ihtiyaçları ve deneyimi birincil ihtiyaç olmayı sürdürecek. Ekosistemi sürdürmenin formülü ise ihtiyacı, kararları verirken beklentileri, ihtiyaçları, operasyonu mükemmelleştirmek. Yerel zincir marketlerle son 4 yıl içinde oluşturduğumuz 3 taraflı pazaryeri modelini geliştirmeye devam ediyoruz. Trendyol Go olarak varoluş sebebimiz, yerel perakendeyle birlikte müşterilerimize katkı sağlamak. Kol kola bu ekosistemi inşa etmeye devam edeceğiz" dedi.
"YENİ NESİL SİSTEMLER KARAR ALMA SÜREÇLERİNİ HIZLANDIRIYOR"
Türkiye'de 30 yılı aşkın süredir perakende sektörüne yenilikçi araçlar üretmek, değerler geliştirmek için çalışmalarına devam eden Pos A.Ş. Yazılım Hizmetleri Müdürü Erkut Erdemir ise değişen sektörde süreçleri kusursuzlaştırmak için geliştirilen yazılım ve donanım çözümlerini katılımcılarla paylaştı. Birbiriyle haberleşen çözümler sayesinde operasyonel süreçlerin kusursuzlaşıp, karar alma süreçlerinin hızlandığını belirten Erdemir, Türkiye'nin dört bir yanından katılan yerel zincir market yöneticileriyle hepsi bir arada donanım çözümleri, çok kanallı perakendecilik çözümleri, ödeme sistemleri, e-doküman ve mobil android çözümlerini paylaştı

 

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Dünyanın önde gelen araç kiralama markalarından Europcar ve Goldcar’ın Türkiye temsilciliklerini yürüten FDN Grubu, bu yılki büyüme ve operasyonel verimlilik hedefleri doğrultusunda üst düzey yapılanma gerçekleştirdi. Bu kapsamda Goldcar Türkiye Ülke Direktörlüğü görevine Selahattin Ahmet Aygün, Europcar Genel Müdür Yardımcılığı görevine Serkan Aksakal, FDN Grubu Filo Operasyon & Varlık Yönetiminden Sorumlu Genel Müdür Yardımcılığı görevine ise Serkan Demir atandı.
 
Otomotiv başta olmak üzere yetkili satıcılık ve servis, lojistik ve sigorta sektörlerinde 34 yıldır faaliyet gösteren ve dünyanın önde gelen araç kiralama markalarından Europcar ve Goldcar’ın Türkiye temsilciliklerini yürüten FDN Grubu, 2024 yılına dair büyüme ve operasyonel verimlilik hedefleri doğrultusunda üst düzey yapılanma gerçekleştirdi. Yeni organizasyonel yapılanma çerçevesinde, Goldcar Türkiye Ülke Direktörlüğü görevine Selahattin Ahmet Aygün getirildi.
 
Yapılanma kapsamında bugüne kadar Goldcar Türkiye’de Ülke Direktörü olarak görev alan Serkan Aksakal ‘Europcar Türkiye Genel Müdür Yardımcısı’ olarak atanırken, bu görevi daha önce sürdürmekte olan Serkan Demir ise yeni dönemde FDN Grubu Varlık Yönetimi Departmanı’nda ‘Filo Operasyon & Varlık Yönetiminden Sorumlu Genel Müdür Yardımcılığı’ görevini üstlendi.
 
“Markalarımızı daha efektif hale getireceğiz”
Türkiye’deki ofis ağını ve operasyonel nokta sayısını artırmayı hedeflediklerini hatırlatan FDN Grubu Yönetim Kurulu Üyesi Fırat Fidan, bu hedef doğrultusunda 2024 yılında operasyonel yönetimi daha verimli kılmak adına aldıklarını yapılanma kararını açıkladı. Fidan, “Bu yıl markalarımızı daha efektif hale getirebilmek, hem ofis ağımızı hem de filo yapımızı artırmak ve kaliteli hizmet anlayışı ile standartlarımızı daha da yükseltmek amacıyla yeni bir yapılanma hareketine geçtik” dedi.
  
“Artan müşteri kapasitesi nedeniyle istihdamı da artıracağız”
Bu yeni dönemde istihdamı da organizasyonel yapılanma ile doğru orantılı olarak artırmayı hedeflediklerini kaydeden Fidan, şöyle devam etti: “Europcar ve Goldcar markalarımızla birlikte artık daha güçlü ve daha fazla müşteriye hitap edebilir duruma geldik. Zaman içerisinde daha fazla büyüme hedefimiz var. Bu sebeple müşterilerimize verdiğimiz hizmeti daha kaliteli ve güvenilir hale getirmek adına, müşteri kapasitemizle birlikte istihdamımız da artıyor. Özellikle yaz dönemindeki talep yoğunluğu ve her iki markamızda açacağımız yeni ofislerle birlikte istihdamımızı artırmayı planlıyoruz. Yeni istihdam hedeflerini belirlerken pazar koşulları, rekabet durumu ve iş ortamındaki diğer faktörleri de dikkate alacağız.”

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Yerel yöneticilerin, üniversitelerin, sivil toplum kuruluşlarının, girişimcilerin, halkın; kentlerindeki benzersiz doğal ve kültürel mirasın farkına varmaları, değerli birikimlerine sahip çıkmaları için 34 yıldır çalışmalar yürüten ÇEKÜL Vakfı’nın yeni genel sekreteri deneyimli iletişimci ve girişimci B. Ilgın Sözen oldu.
İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nden 1995 yılında mezun olan B. Ilgın Sözen, iş hayatına 1996 yılında Borusan Holding’te reklam ve halkla ilişkiler uzmanı olarak başladı. Körfezbank’ın Kurumsal İlişkiler Müdürlüğü görevinin ardından Doğuş Yayın Grubu’nda satış destek direktörlüğünü üstlenen Sözen, 2011 yılından bu yana girişimcilik kariyerini sürdürüyor.
Karbon salımlarının azaltılması için sürekli kendini güncelleyen Karbon Yönetim Yazılım şirketi Co2Nötr ortağı ve turizm sektöründe sürdürülebilirlik ortamında yaratıcı çözümler sunan Greenturgo ortağı olan Sözen, çok sayıdaki yeni iş modeline yatırımcı ve danışman olarak katkı sağlıyor.
Okul ve iş hayatı boyunca ÇEKÜL Vakfı’nın aynı zamanda bir gönüllüsü olarak çalışan B. Ilgın Sözen, üstlendiği yeni görev için şu değerlendirmeyi yaptı:
Prof. Dr. Metin Sözen’in izinde, ÇEKÜL’ü geleceğe taşıyacağız
‘’Büyük bir mutluluk ve gururla, ÇEKÜL Vakfı'nın Genel Sekreteri olarak yeni bir yolculuğa adım attım. Bu değerli vakfın çatısı altında, doğal ve kültürel mirasımızı koruma; bu mirası gelecek kuşaklara aktarma sorumluluğunu taşımak benim için tarifsiz bir onur.
ÇEKÜL Vakfı, Prof. Dr. Metin Sözen'in önderliğinde kurulmuş, doğal ve kültürel mirasımıza sahip çıkmayı kendine amaç edinmiş bir sivil toplum örgütü.
Prof. Dr. Metin Sözen'in vurguladığı gibi, ÇEKÜL Vakfı ‘kaybolmaya yüz tutmuş miras değerlerine sahip çıkarak; özgün niteliklerine dokunmadan, benzersiz kimliklerini koruyarak geleceğe aktarmak’ amacıyla yıllardır büyük bir özveriyle çalışıyor.
ÇEKÜL Vakfı, bugüne kadar birçok projeyle doğal ve kültürel mirasımızı koruma yolunda önemli adımlar attı, tarihi dokunun çağdaş bir anlayışla işlevlendirilmesi, geleceğe taşınması için her kentin kendi dokusuna uygun örgütlenme modelleri ve politikalar geliştirdi.
Ben de bu değerli mirasa katkıda bulunmaktan büyük bir heyecan duyuyorum. ÇEKÜL Vakfı gençleri de yanına alarak, kimlikli kentlerimizi doğası ve kültürüyle birlikte geleceğe taşımaktaki kararlılığını sürdürecek.”
ÇEKÜL Hakkında
ÇEKÜL (Çevre ve Kültür Değerlerini Koruma ve Tanıtma Vakfı) ülkemizin doğal ve kültürel varlıklarını korumak amacıyla 1990 yılında Prof. Dr. Metin Sözen öncülüğünde, vakıf statüsünde kuruldu.
Kuruluşundan bu yana doğa-kültür-insan arasındaki yaşamsal uyumun savunucusu oldu. ÇEKÜL, “Doğa ve Kültürle Varız” sloganıyla hayata geçirdiği proje ve programlarla, en küçük yerleşmeden ülke bütününe açılan bir yaklaşımı benimsedi.
Kültürel dokunun korunarak geleceğe aktarılması için koruma amaçlı kent planları hazırlanmasını, tarihi mahallelerin, geleneksel çarşıların korunmasını, sivil mimari örneklerinin restore edilerek yeni işlevler kazanmasını, kent meydanlarının yeniden canlanmasını, kent müzeleri ve arşivlerinin kurulmasını sağladı.
Ülkenin dört bir köşesindeki küçüklü büyüklü kentte koruma hareketini, koruma seferberliğine dönüştürerek tarihi dokunun çağdaş kentle ilişkilendirilmesine, kentlere kültür ve doğa öncelikli bir gelecek vizyonu kazandırılmasına öncülük etti.
Doğal doku kaybolmaya başladığında insanın yaşam alanının tükendiği, kültürel mirasını yitirmeye başladığı bilinciyle hareket ederek toprağı, yeşili korumak ve çoğaltmak için İstanbul’da başladığı ağaçlandırma çalışmalarını Anadolu’nun her karışına yaydı.
ÇEKÜL, Anadolu kentlerindeki yerel yöneticilerin, üniversitelerin, sivil toplum kuruluşlarının, girişimcilerin ve halkın; kentlerinin benzersiz doğal ve kültürel birikiminin farkına varması, bu değerli birikime sahip çıkması için yol göstermeye devam ediyor.
Anadolu kentlerinde bıraktığı kalıcı izlerle her zaman danışılan, yol gösteren, güvenilen; gönüllü temsilcileri ve uzman kadrolarıyla doğal ve kültürel mirasın korunması taleplerine yetişmeye çalışan bir sivil toplum kuruluşu.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
 Çekmeköy Liv Koleji'nin yürüttüğü ERASMUS+ projesi kapsamında Romanya, Polonya ve Hırvatistan'dan bir grup ortaöğretim öğrencisi ile Çekmeköy Liv Koleji öğrencileri, İstinye Üniversitesi'nde (İSÜ) düzenlenen etkinlikte bir araya geldi. 2023 yılında Polonya'da yürütülen proje çalışması, 2024 yılında Türkiye'de çevre ve iklim sorunları farkındalığı üzerine İstinye Üniversitesi İklim ve Çevre Araştırma Merkezi iş birliği ile gerçekleştirildi. "Sağlıklı Çevrede Mutlu Yaşam" başlıklı proje kapsamında dört ülkeden ortaöğretim öğrencileri çevre problemleri ve çözümleri, çevresel sürdürülebilirlik kavramı, sürdürülebilirliğin çevre ve doğa düzeninin korunmasına etkileri ile ilgili konuları ele aldılar.
 
Teknolojilerin çevre üzerindeki etkileri anlatıldı
 
2 Mayıs'ta İstinye Üniversitesi'nde gerçekleştirilen programda İSÜ Temel Bilimler Bölüm Başkanı Prof. Dr. Serkant Ali Çetin ve Temel Bilimler Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sertaç Öztürk "Parçacıkların dünyasını ve yeni teknolojilerin çevre üzerindeki etkilerini anlamak" başlıklı sunumu gerçekleştirdi. İstinye Üniversitesi Sürdürülebilirlik Merkezi Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Esra Bayhantopçu ise çevresel farkındalık ve sorumluluklarımız hakkında bilgi paylaşımında bulundu. Ayrıca İletişim Fakültesi öğrencisi Melissa Toroğlu çevre farkındalığıyla ilgili yürüttüğü projesini öğrencilerle paylaştı.
 
"Yeni projelerle topluma fayda sunmaya devam edeceğiz"
 
Etkinlikle ilgili bilgi veren İstinye Üniversitesi (İSÜ) Rektör Yardımcısı ve Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hatice Gülen, "Sosyal sorumluluk kapsamında topluma katkı faaliyetlerimizi Çekmeköy Liv Koleji'nin projesiyle Avrupalı ortaöğretim öğrencileri boyutuna taşımış olmanın heyecanını yaşadık. Dört ülkeden öğrencilerin çevre sorunlarıyla ilgili farkındalık yaratmak, çözüm üretmek üzere üniversitemizde bir araya gelmesi ve akademisyenlerimizle buluşmasından dolayı mutluyuz. Bu kapsamda çocuklara ve gençlere yönelik planladığımız yeni projelerle topluma fayda sunmaya devam edeceğiz" diye konuştu

 

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Lider kurumsal otomasyon ve yapay zeka yazılım şirketi UiPath, Inc. (NYSE: PATH), 9 Mayıs 2024 tarihinde, Türkiye’deki müşterilerini temsil eden 400'ün üzerinde üst düzey yöneticinin katıldığı Türkiye'nin ilk “Yapay Zeka Destekli Otomasyon Zirvesi”ne İstanbul'da ev sahipliği yaptı. UiPath müşterileri, iş ortakları ve yükseköğretim kurumlarından oluşan güçlü ve yüksek seviyede deneyime sahip ekosistemiyle Türkiye, UiPath'in kurumsal yapay zeka ve otomasyonu çözümleriyle, dönüşüm için önemli bir potansiyele sahip.
 
Türkiye'nin önde gelen kamu ve özel sektör kuruluşlarını bir araya getiren ve yılın en büyük otomasyon ve yapay zeka uygulayıcıları buluşmalarından biri olan UiPath Yapay Zeka Destekli Otomasyon Zirvesi, UiPath İş Otomasyon Platformu’nu kullanan “en iyi uygulamaların” ve “müşteri inovasyon hikayeleri”nin paylaşıldığı bir platform görevini üstlendi. Önde gelen kuruluşlardan konuşmacılar ve panelistler arasında Garanti BBVA Genel Müdür Yardımcısı İlker Kuruöz, BSH Ev Aletleri Grubu Dijital Platform Hizmetleri Global Başkan Yardımcısı Berke Menekli, Akbank İnsan ve Kültür Genel Müdür Yardımcısı Pınar Anapa, Beko CIO'su Yekta Caymaz, Vodafone Türkiye Müşteri Operasyonları, Toptan Satış ve Strateji Genel Müdür Yardımcısı Levent Gemici ve Türkiye Finans Katılım Bankası Dijital Bankacılık Genel Müdür Yardımcısı Melis Tosun Arslan yer aldı. Zirvenin ana konuşmacısı olan Türkiye İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran konuşmasında UiPath Süreç Madenciliği uygulamasının, bankanın operasyonel mükemmelliğini nasıl geliştirdiğine odaklanırken ayrıca UiPath’ın otomasyon ve yapay zekayı kullanması konusundaki başarılı yolculuğunu anlattı.
 
Hakan Aran: “UiPath, dijitalleşme yolculuğunda bize güç katıyor”
UiPath'in İstanbul'da düzenlediği Yapay Zeka ve Otomasyonu Zirvesi’ne konuk olan İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran, bankanın dijitalleşme süreçleri hakkında bilgi verdi. Bu süreçteki en önemli paydaşlarından birinin, 2019 yılından bu yana birlikte çalıştıkları UiPath olduğunu belirten Aran, “Çevik bir yönetim anlayışı ile hızlı ve etkin bir şekilde kullanmaya başladığımız Robotik Süreç Otomasyonu (RPA) teknolojisi, müşterilerimize daha hızlı ve kaliteli hizmet sunmamıza önemli katkılar sağlıyor. RPA ile bugüne kadar 850 sürecimizi otomatize ederek verimliliğimizi arttırdık. Otomasyon fırsatlarını daha etkin bir şekilde tespit edebilmek için yine Uipath Süreç Madenciliği uygulaması ile kapsamlı süreç analizlerini hızlı ve eksiksiz gerçekleştirerek otomasyon hızımızı daha da arttırıyoruz. Bu uygulamaların ve otomasyon sistemlerinin yanına yapay zeka ve makine öğrenmesiyle geliştirilmiş teknolojileri de eklediğimizde, ihtiyaç duyduğumuz akıllı sistemlere sahip oluyoruz. Bu da dijitalleşme yolculuğunda bize güç katıyor” dedi.
 
Ashley Boag: “Türkiye, yapay zeka ve otomasyon konusunda bölgesel merkeze dönüştü”
UiPath'in EMEA Operasyonlardan Sorumlu Başkanı Ashley Boag, açılış konuşmasında Türkiye'nin otomasyon ve yapay zeka ekosisteminin olgunluğunu ve bölge genelinde artan etkisini aktardı. “Türkiye, teknolojik gelişmelerden faydalanmaya hevesli, enerjik, çalışkan ve son derece uyumlu bir çalışan profiline sahip. UiPath'in ülkedeki güçlü ekosistemi şu anda sürekli bir büyüme eğiliminde ve artık bölgesinde lider bir rol üstlenmeye ve bunu sınırlarının ötesine taşımaya hazırlanıyor. Türkiye'deki müşteriler, UiPath İş Otomasyon Platformu’nu kullanarak geliştirdikleri otomasyon ve yapay zeka çözümleri sayesinde gelecek için bir bilgi tabanı oluşturuyor ve başta EMEA bölgesi olmak üzere tüm dünyadaki müşterilere hizmet veriyorlar. Ayrıca birçok uluslararası şirket, Türk mühendislerin ve yazılım geliştiricilerin dünya standartlarındaki becerilerinden yararlanarak otomasyon ve yapay zeka için küresel Mükemmellik Merkezlerini Türkiye'de kuruyor” dedi.
 
“Türkiye, UiPath için Yunanistan, Kazakistan, Ukrayna ve Azerbaycan'ın da aralarında bulunduğu yedi ülkeyi yönettiğimiz güçlü bölgesel bir merkez olarak EMEA organizasyonu içerisinde hayati rol oynuyor. Ayrıca BSH, İş Bankası, Vodafone, Beko ve Türkiye'deki pek çok müşterimiz, sadece UiPath'in lider yapay zeka yeteneklerini benimsemekle kalmadı, aynı zamanda başarı hikayelerini dünyadaki diğer dijital liderlerle paylaşma konusunda da öncü oldular.”
 
Tuğrul Cora: “Türkiye’deki kuruluşların yapay zeka destekli dönüşüm yolculuğunda yol arkadaşıyız”
UiPath Türkiye, Yunanistan, Orta Asya ve Kafkasya Başkan Yardımcısı ve Türkiye Genel Müdürü Tuğrul Cora, “UiPath İş Otomasyon Platformu, müşterilerimizin sürekli yenilik yapma ve bu teknolojilerle mümkün olanın sınırlarını zorlama motivasyonuyla yapay zeka ve otomasyonun gücünü birleştirerek gerçek kurumsal değer yaratıyor” dedi.
 
Zirvede, dijital dönüşümün ilgi çekici hikayelerini dinlemenin çok ilham verici olduğunu belirten Cura, “Kamu ve özel sektörün önde gelen kuruluşlarından oluşan müşterilerimizin, iş süreçlerinde vatandaşlarımız ve sadık müşterilerinin yararına yapay zeka destekli dönüşüm gerçekleştirirken gösterdikleri güven bizi çok mutlu ediyor. İşletmelerde yapay zeka odaklı bir verimlilik paradigmasının eşiğinde duruyoruz ve Türkiye, yapay zeka ve otomasyon kullanımında dünya lideri. Türkiye'deki müşterilerimizi desteklemekten ve bu fırsatı en iyi şekilde değerlendirmelerine yardımcı olabilmekten memnuniyet duyuyoruz” dedi.
 
İnsanların sınırsız potansiyelini ortaya çıkarmak ve insan başarısını hızlandırmak için otomasyon ve yapay zekanın dönüştürücü gücünü kullanan UiPath, sektör lideri İş Otomasyon Platformunu yapay zeka yetenekleriyle donatıyor. UiPath İş Otomasyon Platformu, uçtan uca süreçleri anlamak, otomatikleştirmek ve çalıştırmak için eksiksiz bir yetenek paketi sunarken benzeri görülmemiş bir değer elde etme süresi de sağlıyor. Bu, müşterilerin benzersiz ihtiyaçlarını karşılamak için yapay zeka, otomasyon, entegrasyon, veri, bağlam ve iş eylemi yeteneklerini geliştiriyor.
 
UiPath Hakkında
UiPath (NYSE: PATH), daha fazla insanın daha yaratıcı, işbirlikçi ve stratejik bir şekilde çalışabilmesi için bilgi işini üst düzeye çıkarma misyonunu üstlenmiştir. Yapay zeka destekli UiPath İş Otomasyon Platformu, lider robotik süreç otomasyonu (RPA) çözümünü uçtan uca süreçleri anlamak, otomatikleştirmek ve işletmek için eksiksiz bir yetenek paketiyle birleştirerek benzeri görülmemiş bir zaman-değer sunar. Giderek değişen zamanlarda hayatta kalmak ve gelişmek için evrim geçirmesi gereken kuruluşlar için UiPath, The Foundation of Innovation™'dır.