Piyasaya Yön Veren Güncel Finans Haberleri

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
 
 İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, İkitelli Garajı'ndan sonra en büyük hizmet alanı olacak "İETT Sultangazi Garajı"nın açılışını gerçekleştirdi. Ulaşımın İstanbul'un en önemli sorunlarından biri olduğunu belirten İmamoğlu, "Bu sorunu, doğru ve akılcı, aynı zamanda sürdürülebilir ulaşım politikalarıyla çözüme kavuşturabiliriz. Geçtiğimiz 5 yılda bu konuda çok kıymetli adımlar attık. Ama İstanbul'un bu konuda atılacak çok adımı olduğunu da biliyoruz. Bu bakımdan hizmetlerimize, projelerimize ve temel atma törenlerimizle birlikte, açılış törenlerimizle yolumuza devam ediyoruz. Yaptığımız bütün bu olumlu adımlar gün geçtikçe, zaman ilerledikçe çok daha etkin bir biçimde hayatımıza pozitif şekilde yansıyacak" şeklinde konuştu.
"İETT, GÜNDE TAM 5.000.000 KİŞİYİ TAŞIYOR"
"2019-2023 yılları arasında ulaşım noktasında, yoğunluk ve trafikle ilgili endekslerde çok önemli bir seviyeye yükselmesi yaşadığımızı, uluslararası ölçüm kriter ve kurumlarının yaptığı ölçümlerde, ulaşım yoğunluğunda, ne yazık ki en ön sıralardayken, şimdi bu yoğunluğu ciddi anlamda hafifletmiş ve ciddi yol almış durumdayız, 34. sıraya kadar gerilemiş durumdayız" bilgisini paylaşan İmamoğlu, şunları söyledi:
"Bu iyi bir şey. Tabii bu ivme devam etmeli. İyileşme, hızlanarak devam etmeli. Özellikle bu aktörlerimizin, yani ulaşıma katkı sunan aktörlerimizin başında da 153 yıllık İETT gelmekte. Şehrimizin her noktasında, sadece İETT, günde tam 5.000.000 kişiyi taşıyor. 5 milyon insanımıza yolculuğunda, seyahatinde hizmet veriyor. Yani İETT'nin otobüsleri, günde 1 milyon 255 bin kilometre yol kat ederken, dünyanın etrafında da tam 32 kez tur atıyor. Tabii İETT'nin işletme büyüklüğü kadar, yeni yatırımları da çok önemli. Bu anlamda 252 tane metrobüs, 293 tane de otobüsü, bu zor dönemde birçok sıkıntıların yaşandığı 5 yıllık süreçte filomuza kattık. Biliyorsunuz; daha göreve gelir gelmez, bir 300 otobüsü daha farklı imkanlarla ya da daha uzun vadeli ödeme planlarıyla filomuza katma arzumuz olmuştu. Düşünün ki; o imkanların bile engellendiği ve 300 otobüsün, bugün itibariyle, 2021 yılında başvurduğumuz ve hala cevabı bile yazılmayan; ki o da olsa farklı fırsatlarla, uzun vadeli kredi imkanlarıyla, 300 otobüs daha alma imkanımız olabilirdi. Ama üzülerek ifade edeyim ki, dönem dönem bu tür engellemeleri, kendilerine siyasi manevra ya da siyasi bir hamle olarak gören yöneticilere diyorum ki; bundan vazgeçin. Halkımız, bu konuda cezalandıranı değil, cezalandırılanın farkında olduğunu gösterdi. Esasen bu imzanın atılmayarak, 300 yeni otobüsün alınmaması konusunda İstanbul halkının cezalandırıldığını görerek, sandıkta bileti kesti."
"SİYASET, HİZMET YARIŞIDIR"
Siyasetin hizmet yarışı olduğuna vurgu yapan İmamoğlu, "Siyaset, iş yapana engel olma alanı asla değildir. Bu yönüyle ama bu 300 otobüs ama diğer ulaşımla ilgili atmak istediğimiz her adımda, engel değil, bir işin önünü açmak hem kamu yöneticiliği sorumluluğudur hem de siyasi etik açısından da gereklidir. Bu anlamda umarım, özellikle 31 Mart seçimleri sonrasında bu huylarından vazgeçenler olur" dedi. Kendi yönetim dönemlerinde İETT'nin birçok yeni ve önemli işlere imza attığına dikkat çeken İmamoğlu, "Tüm özel halk otobüslerinin -ki o otobüslerin sivil toplum kuruluşları, yöneticileri, kooperatifleri, şirketlerinin yöneticileri de burada; onlara da bu hizmet yolculuğunda teşekkür ediyoruz, başarılar diliyoruz- hepsini İETT bünyesine alarak, bir hizmet standardı üretme konusunda büyük ve yoğun bir çaba gösterdik. Bugün artık halk otobüslerinin içerisinde, özellikle performanslarına dönük, biletle ilgili ya da hatla ilgili, yolcu sayısı değil de performanslarına dönük kilometre üzerinden ölçümle haklarını elde etmesi gibi, İstanbul'a ve İstanbulluya yakışır bir yöntemi hayata geçirdik" ifadelerini kullandı.
"BUNLARIN HEPSİ DEVRİM GİBİ İŞLER"
"Bunların hepsi devrim gibi işler" işler diyen İmamoğlu, bu hizmetlerden bazılarını, "İETT bünyesinde, ilk kez kadın şoförler görev alıyorlar ve çok da başarılı işlerini yerine getiriyorlar. Bugün 155 kadına ulaştı İETT'de görev yapan otobüs şoförlerimiz. İETT genelinde kadın çalışan sayısı ise, yüzde 85 arttı. Kadın yönetici sayısı ise 3 kat arttı. İstanbul'da kapalı durak oranını, yüzde 35'ten yüzde 48'e çıkarttık. Yeni imalatlarımız devam ediyor. İlk kez, 39 ilçenin tamamında hizmet vermeye başladık. Bugün İstanbul'un tamamında, maksimum her 500 metrede İETT durağı olan bir kurumuz. Geçmişte ne yazık ki milyonlarca Euro'ya satın alınan ve çürümeye terk edilen metrobüs alımlarının yerine, İETT bugün her adımda, her alanda titiz, teknolojik gelişmeleri takip eden, en doğru adımın atılmasına gayret eden bir anlayışla yolculuğuna devam ediyor" sözleriyle özetledi.
"ULAŞIMI AYDA 2 MİLYAR LİRA ÜZERİNDE DESTEKLER HALE GELMİŞ DURUMDAYIZ"
Toplu taşımacılığın, kurumsal ve bütçesel fedakarlıklar içerisinde devam ettirildiğinin altını çizen İmamoğlu, şöyle konuştu:
"Artan maliyetler, özellikle yolcu birim gelirinin, yani bilet fiyatlarının geçmişte ulaşım maliyetlerinin neredeyse yüzde 65'ini karşıladığı dönemlerden, bugün artık yüzde 30'lara kadar gerilemiş seviyededir. Ve biz artık kurum olarak, İBB olarak, ulaşımı ayda 2 milyar lira üzerinde destekler hale gelmiş durumdayız. Burada tabii çok artan maliyetler, vatandaşlarımızın geçim sıkıntısı ve özellikle hayat pahalılığı noktasında, kurum olarak bizlerin bu yükü vatandaşların sırtına bindirmemek, maksimum düzeyde, özellikle fiyatları aşağıda tutma gayretiyle toplu taşımada, özellikle otobüs taşımacılığında büyük bir sübvansiyonu karşılar hale geldik. Buna özellikle akaryakıt fiyatlarındaki artış, yedek parça ve diğer hizmetlerin çok yüksek artışlara ulaşması en büyük etken. Bakınız; birçok yerde söyledik: Araç alımında bir kısım vergilerden muaf olunması… Toplu taşıma, büyük şehirlerde çok büyük bir hizmettir. O bakımdan bazı vergilerden muaf olması, bazı noktalarda KDV'den ÖTV'ye muaf olması… Örneğin; akaryakıtta KDV'den muaf olmasının, İstanbul gibi büyük kentlerde gerçekten toplumsal yaşam açısından, hele hele bugünkü ekonomik kriz ortamında çok değerli bir adım olacağını, merkezi idareye defalarca dile getirdik. Ama bu noktada bir geri dönüş alamadık."
İETT VE ÖZEL HALK OTOBÜSÜ ŞOFÖRLERİNE ÇAĞRI YAPTI
"Bugün aslında ekonominin, insanlarımızın sırtına yüklediği o büyük yükün büyük bir bölümünü, yerel yönetimler üzerinden bizler üstleniyoruz ki, bu ekonomik sıkıntı, yüksek enflasyon, artan maliyetler, geçim sıkıntısı daha fazla vatandaşımızı üzmesin diye" ifadelerini kullanan İmamoğlu, konuşmasını şu sözlerle noktaladı:
"Bu kapsamda biz, bütün bunlara rağmen, işte bu yatırımları, yeni otobüs alımlarını yapmaya devam ediyoruz, devam edeceğiz. Göreceksiniz; önümüzdeki dönemde de İstanbul'da hem otobüs taşımacılığı noktasında hem metroların yeni imalatlarıyla ve aynı zamanda diğer ulaşım faaliyetlerimizle iyileştirilen bir süreci ve dönemi, bütün İstanbul'a yaşatmaya devam edeceğiz. Bütün İETT şoförlerimize, özellikle kaptanlarımıza, özellikle hem İETT hem halk otobüsü hizmeti veren şirketlerimizin şoförlerine, kaptanlarına bir tavsiyede bulunacağım. Diyeceğim ki; Allah güler yüzünüzü eksik etmesin. Vatandaşlarımıza kazasız, sıkıntısız, problemsiz bir meslek yaşamı diliyorum. Çünkü onlara, burada gördüğümüz o güzel hanımefendiler, anneler, kardeşler, güzel çocuklarımız, gençlerimiz, herkes emanet. Bu bağlamda bir nevi aileleri bazen dakikalarca, saatlerce yuvasına dönüşen o otobüslerde, onları teminat altında tutan bizim otobüslerimizin şoförleri. Mesleklerinin zor olduğunu biliyorum. Ama aynı zamanda asil bir meslektir. Böyle bir kentte, 1 günde 5 milyon insana ev sahipliği yapmak… O bakımdan güler yüzünüz eksik olmayacak. Elbette otobüs kullanıyorsunuz, sağa-sola dönüp selam veremezsin. Ama hafif bir tebessümle, benim adıma müşterilerinizi, yani yolcularınızı karşılayın. Onlara güzel seyahatler sunun."
DEMET: "7,5 MİLYON LİRAYA YAKIN YAKIT TASARRUFU HEDEFLENİYOR"
İETT Genel Müdürü İrfan Demet'in konuşmasında verdiği bilgilere göre; yaklaşık 64 dönüm alana sahip Sultangazi Garajı, 400 otobüsün parklanmasına olanak sağlıyor. Yaklaşık 180 milyon liraya mal olan garajda; 4 bin 590 metrekare kapalı alanda; 8 otobüsün aynı anda bakım - onarım hizmeti alabilmesini sağlayan servis alanı, kaporta birimi, boya ünitesi, 3 otobüsün aynı anda yıkanmasını sağlayan yıkama ünitesi ve akaryakıt istasyonu gibi, otobüslerin bakım-onarımları için bir dizi birimler yer alıyor. Sultangazi Garajı'nda kurulan geri dönüşüm sistemi sayesinde, araç yıkamalarında kullanılan suyun yaklaşık yüzde 85'inin de geri dönüşümü sağlanacak. Araç ve sefer planlamasında oluşturacağı esneklik ve parklanma alanı sayesinde, bir yılda, otobüslerin garaja gidip gelmesinden kaynaklı olarak da 7,5 milyon liraya yakın yakıt tasarrufu hedefleniyor. Yapımına 2023 yılı Mart ayında başlanan Sultangazi Garajı, 14 ay gibi kısa bir sürede tamamlandı. Sultangazi Garajı, İETT'nin 18. ve İkiltelli Garajı'ndan sonra en büyük garajı olarak hizmet verecek.
Konuşmaların ardından İETT Sultangazi Garajı, İmamoğlu'nun CHP Parti Meclisi üyeleri Mahir Yüksel, Cem Aydın, Ozan Işık, Bedirhan Berk Doğru, Bayrampaşa Belediye Başkanı Hasan Mutlu ve Demet ile birlikte kestiği kurdele ile resmen hizmete girmiş oldu

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Oyun tutkunlarının bir bilgisayardan beklediği kesintisiz performans deneyimini geniş kitlelerle buluşturmak için güçlerini birleştiren Intel Türkiye, Lenovo, Microsoft ve Teknosa ‘Elektronik Ürünler’ kategorisinde dünyanın ve Türkiye’nin en prestijli pazarlama ve reklam ödüllerinden biri olan Effie Awards Türkiye’nin kazananı oldu. Dört şirketin iş birliği ile oyun bilgisayarlarının güçlü soğutma performansına atıfla gerçekleşen ‘Oyunda Buz Çağı Başlıyor’ kampanyası, ‘Elektronik Ürünler’ kategorisinde Altın Effie kazandı.

 

Üstün performansı deneyimleme fırsatı

Happy People Project imzası taşıyan ‘Oyunda Buz Çağı’ reklam kampanyası kapsamında üstün performans sağlayan Intel® Core™ işlemcili, Windows 11 işletim sistemli güçlü soğutma teknolojisine sahip Lenovo oyun bilgisayarlarının sunduğu kesintisiz performans esprili bir dille anlatıldı.

 

Oyun tutkunları ayrıca, Teknosa’nın beş farklı şehirdeki 16 mağazasında gerçekleşen ‘Gaming Parkour’ etkinlikleriyle Forza Horizon 5, FIFA 2023, Fortnite ve Mortal Kombat gibi dünyaca ünlü oyunları üstün bir performansla deneyimleme fırsatı buldu. 4 ay boyunca süren yarışmanın kazananı Süleyman Sırrı Özdemirçelik oldu. Şampiyon, büyük ödül olan 100 bin TL değerindeki Teknosa hediye çekini, YouTuber ve Twitch yayıncısı Pqueen’in elinden aldı. Turnuvaya katılan tüm yarışmacılar da 1 aylık Xbox Game Pass üyeliği kazandı.

 

Intel Türkiye, Lenovo, Microsoft ve Teknosa, iletişim stratejisi ve kampanya tasarımı Happy People Project imzası taşıyan Oyunda Buz Çağı kampanyası ve Cayro ile hayata geçirilen Gaming Parkour etkinliklerinin getirdiği başarılı iş sonuçlarıyla Altın Effie ödülünü kazanmanın mutluluğunu yaşıyor.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Türkiye’nin en büyük yerli iş yazılımı şirketi Logo Yazılım, günlük hayatın her alanında var olan çözümlerine dikkat çektiği reklam filmiyle B2B Pazarlama kategorisinde altın ödülün sahibi oldu.
Pazarlama ve reklam alanında dünyanın en itibarlı yarışmalarından Effie Awards 2024’te kazananlar açıklandı. Logo Yazılım, “Arkasında Logo Yazılım Var” kampanyasıyla B2B Pazarlama kategorisinde altın ödülün sahibi oldu.
Logo Yazılım, “Arkasında Logo Yazılım Var” kampanyasıyla ürün ve hizmetlerinin günlük hayatın her alanında yer aldığını vurguluyor. TBWA\Istanbul imzalı filmde telefondan kahveye, çikolatadan pizzaya, kıyafetten çamaşır makinesine, otomobilden fabrikaya ve hava yolu taşımacılığına kadar Logo Yazılım’ın hizmet verdiği sektörlerden örnekler sıralanıyor.
“Sektör bilinirliğine de katkı sağladık”
İş yazılımı sektöründeki ilk Effie ödülünün sahibi olmalarından dolayı gurur duyduklarını ifade eden Logo Grup CMO’su Begüm Arş Türk, “Bu ödülle birlikte sektördeki öncü konumumuzu pazarlama alanında da pekiştirdik. Yazılımı anlaşılabilir kılmak için çıktığımız bu yolda; yazılımın aslında 1 ve 0’lardan ibaret olmadığını, hizmet sunduğumuz şirketler aracılığıyla hepimizin günlük hayatına dokunduğunu anlatmak istedik. Sadece Logo Yazılım için değil, sektörümüz için de geniş kitleler nezdinde bilinirliği artıran, akılda kalıcı bir iş ortaya çıktı. Pazarlama stratejilerimizin ve uygulama sonuçlarımızın başarısını taçlandıran bu ödülü almamızda emeği geçen ekip arkadaşlarıma ve paydaşlarımıza teşekkür ediyorum” dedi.
Effie Ödülleri, dünya çapında 55 ülkede, EACA’e (European Association of Communciation Agencies) üye Reklam Ajansları Dernekleri ve Reklamveren Dernekleri tarafından ortak olarak düzenleniyor. 2005 yılından bu yanda Türkiye’de de düzenlenen, ulusal ölçekte ve belli bir dönemde üretilen işleri değerlendiren yarışmanın sonuçları küresel bir endekse etki ediyor, lokalle sınırlı kalmıyor. Effie Effectiveness Index holdingler, markalar ve ajansların yıllık performansını küresel ölçekte sıralıyor.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
 
 Canon, standın merkezine yerleştirdiği ve birçok duyuya seslenen özel bir alan olan "The Core"'da baskının duygularla etkileşim kurma ve iş birlikleriyle işletmeleri dönüştürme gücünü gösteriyor. "The Core", Nisan ayında Londra'daki Somerset House'da Kraliyet Ulusal Görme Engelliler Enstitüsü (RNIB) ile, görme kaybı yaşayanlar için oluşturulan "World Unseen" kampanyasının bir uyarlaması olarak öne çıkıyor.
 
drupa'daki Canon standını ziyaret edenler, dünyaca ünlü fotoğrafçıların görüntülerini PRISMAelevate XL yazılımı ve Arizona 2300 FLXflow ile üreterek sergiye dönüştüren World Unseen baskılarının yanı sıra diğer ortamlarda kullanılan kabartmalı baskı örneklerini de görme fırsatı bulacak. drupa fuarında 11 gün boyunca görseller sadece bu formatta sergilenecek ve görüntülerin dokunarak nasıl deneyimlenebileceği, hikayeler anlatabileceği, iletişim kurabileceği ve duygular uyandırabileceği gösterilecek.
 
Kabartmalı baskıların arkasındaki Arizona 2300 FLXflow ve PRISMAelevate XL gibi teknolojiler de stantta yer alırken Norveçli çiçekçi Fiori ve Alman mobilya perakende zinciri POCO için oluşturulan dokulu iç mekân dekorasyonu ve perakende uygulamaları da dahil olmak üzere birçok kabartmalı baskı örneği katılımcılar için sergilenecek.
Canon "Power to Move" teması altında, işletmelerin dönüşüm geçirmesini sağlayan en son teknoloji ve yazılımlarıyla inovasyon, dijital dönüşüm ve iş birliğine odaklandığını da vurguluyor. Ziyaretçiler Arizona 2300 FLXflow'un üretkenliğine ve verimliliğine ilk elden tanıklık ediyor. Bu yazıcılar; klasik teşhir ve yönlendirme tabelası malzemelerinden ahşap, cam ve metal gibi kullanımı zor malzemelere kadar çok yönlü yüzey seçenekleriyle, modern üretimin otomasyon ve verimlilik ihtiyaçlarını karşılayan yüksek kaliteli ve yaratıcı baskılar gerçekleştirebiliyor. Üstelik PRISMAelevate XL yazılımıyla birlikte 4 mm yüksekliğe kadar kabartmalı dokuların üretilmesini sağlıyor. Bu şekildeki kabartmalı baskılar hem iş yerleri hem de konutlarda iç dekorasyon gibi farklı ortamlarda, göze çarpan efektler oluşturmak ve yüksek değerli perakende uygulamaları üretmek için ideal bir seçenek oluyor.

Canon Europe Geniş Formatlı Baskı Grubu, EMEA Pazarlama ve İnovasyon Müdürü Mathew Faulkner: "Kapsamlı baskı portföyümüzle olağanüstü ölçüde gurur duyuyor ve PSP'ler için sonsuz fırsat sunan eşsiz ve pratik uygulamalar yaratmaya çalışıyoruz. World Unseen sergisi, Canon teknolojisi ile elde edilebilecek olasılıklardan yalnızca bir tanesi. Ziyaretçileri drupa'da sadece 'The Core' alanımızda ağırlayarak bu güçlü görselleri bizzat deneyimlemelerini sağlamakla kalmayıp, aynı zamanda stanttaki farklı özel alanlarda sergilenen iş geliştirme fırsatlarından da yararlanmalarını bekliyoruz."
 
Canon Europe, 5-7 Nisan 2024 tarihleri arasında RNIB ile birlikte düzenlediği World Unseen sergisinde ziyaretçilere dünyaca ünlü fotoğrafçıların görüntülerini deneyimletti. Sergideki her görsele sesli açıklamalar ve PRISMAelevate XL yazılımı kullanılarak Arizona 2300 FLXflow'da üretilen fotoğrafların ve Braille alfabesiyle yazılan açıklamaların kabartmalı baskıları eşlik etti. Ziyaretçiler, kabartmalı baskı sayesinde şekiller, vurgulanmış alanlar ve dokular aracılığıyla sahnenin farklı unsurlarını hissederek fotoğrafçılığı dokunarak deneyimledi ve görüntüleri zihinlerinde görselleştirdi. Sergi, görme engellilerin dünyayı nasıl deneyimlediğini anlayabilmeleri için görme engeli olmayan ziyaretçilere çeşitli görme bozukluklarını da simüle ediyordu.
 
drupa fuarı sona erdikten sonra, World Unseen sergisi için oluşturulan görseller, deneyimi daha geniş bir kitleye ulaştırmak ve yerel baskı hizmeti sağlayıcılarını kabartmalı baskının sunduğu fırsatları keşfetmeye teşvik etmek için çoğaltılarak EMEA'daki farklı bölgelere ulaştırılacak.
 

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
 Geliştirdiği dijital ticaret platformu ile Türkiye'nin ve dünyanın önde gelen markalarının omni-channel operasyonlarına yönelik hizmet veren Akinon, tüketici markalarından sonra B2B şirketlerinde e ticaret dönüşüm süreçlerine rehberlik edecek. Mevcut B2B e-ticaret platformlarının B2C alanındakilere oranla satış süreçlerinden kotasyon yönetimine kadar birçok alanda geliştirilmeye açık olduğunu belirten Akinon Kurucu Ortağı ve CSO'su Çağrı Orçan, rekabetçi B2B ticaret ortamında, e-ticaret platformlarının işlevselliğinin ve uyumluluğunun çok önemli olduğunu belirtiyor.
 
Kurumsal satış noktasında sorunsuz dijital satış deneyimi arayan şirketlere yönelik hizmetler sunduklarını belirten Çağrı Orçan, B2C sektöründe mevcut olan pek çok kolaylık ve uygulamanın B2B'de bulunmadığını belirtiyor. Bu farkların, sektörün gelişimine ket vurduğunu ifade eden Orçan; "Wunderman Thompson B2B Future Shopper Report 2023'ün anket verileri B2B alıcılarının neredeyse yarısının çevrimiçi satın alma işlemlerini çevrimdışı işlemlere kıyasla zorlayıcı ve karmaşık bulduğunu ortaya koyuyor. Ayrıca B2B ödeme yöntemlerinin, B2C işlemlere göre çok daha karmaşık yapıda olması ve modern bankacılık yöntemlerinin kullanılmaması da ödemeleri zorlaştırıyor. Bununla beraber B2B ortamlarında genellikle ürünlerin faydaları net bir şekilde vurgulanmıyor ve bu da satış aşamasında önemli bir bariyer oluşturuyor" diyor.
 
Tüm bu tespitlerin sonucunda B2B sektörünün B2C e-ticaretin başarılarından öğreneceği çok şey olduğunu ifade eden Çağrı Orçan, "B2C müşterilerinin yararlandığı özelliklerin bir araya getirilmesinin B2B satıcılarına büyük fayda sağlayabileceğini biliyoruz. Bunlar arasında, tekrarlayan veri girişi olmadan birden fazla kanalda sorunsuz hareketin sağlanması ve satış yolculuğu boyunca müşteri tanımlama ve takibini geliştirmek için dijital yöntemlerin kullanılması yer alıyor. B2B şirketlerinin ayrıca, B2C şirketlerinin dijital dönüşümlerini nasıl yönettiklerinden dersler çıkararak, daha çevik ve müşteri odaklı inovasyonları teşvik etmek için dijital ve BT ekiplerinin yapısını yeniden gözden geçirmeleri gerekiyor. Alıcı beklentileri, B2C deneyimi aracılığıyla B2B'de deneyim çıtasını yükseltiyor" diyor

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Doğu Akdeniz’in üretim ve ihracat üssü olma hedefiyle faaliyetlerini sürdüren Toros Adana Yumurtalık Serbest Bölge Kurucu ve İşleticisi A.Ş. (TAYSEB), bölgedeki yatırım fırsatlarını düzenleyeceği özel bir toplantı ile anlatacak. Bölgede ihracat odaklı üretimi artırmaya odaklanan TAYSEB, Adana’da 28 Mayıs’ta gerçekleştirilecek toplantıyla yatırım için sunulan cazip olanakları iş dünyasıyla paylaşacak.
Büyük ölçekli sanayi üslerinin hayata geçirildiği Adana ve Hatay illerinin birleşme noktasında yer alan konumu, elektrik, su, telefon ve doğalgaz gibi altyapısı tamamlanmış parsellerinin yanı sıra sunduğu muafiyetler ve maliyet avantajlarıyla dikkat çeken Toros Adana Yumurtalık Serbest Bölge Kurucu ve İşleticisi A.Ş. (TAYSEB), Adana’da düzenleyeceği özel bir toplantıyla İhracat odaklı çalışan firmalara bölgedeki yatırım fırsatlarını anlatacak. TAYSEB Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Eren, Yönetim Kurulu Başkan Vekili Aydın Erdemir ve İşletme Müdürü Yusuf Dinçsoy’un katılımıyla 28Mayıs’ta gerçekleştirilecek toplantıda Doğu Akdeniz’in sanayi ve ihracat üssü olmayı hedefleyen Adana Yumurtalık Serbest Bölge’de yatırım için sunulanı cazip olanaklar paylaşılarak, iş dünyası bölgede yatırım yapmaya davet edilecek.
Çekecekleri yeni yatırımlarla bölgenin üretim merkezi olmayı hedeflediklerini belirten TAYSEB İşletme Müdürü Yusuf Dinçsoy, Doğu Akdeniz Havzası’nın, Ortadoğu’dan Avrupa’ya kadar olan geniş bir coğrafyanın merkez üssü olma potansiyeli taşıdığını vurgulayarak “Bunun tam merkezinde yer alan serbest bölgemizin, çevresindeki Adana Ceyhan Kimya OSB, Ceyhan Petrokimya Endüstri Bölgesi, Ceyhan OSB, Erzin OSB, SASA özel endüstri bölgesi gibi tesislerin hayata geçmesiyle enerji, petrokimya ve kimyada küresel ölçekte iddialı konuma geleceğine inanıyoruz” dedi.
Konumu ve sunduğu muafiyetlerle birçok fırsat barındırıyor
Bölgede başta Torosport Ceyhan Limanı olmak üzere birçok liman tesisinin olduğunu hatırlatan Dinçsoy, “Gerek konteyner gerekse dökme kuru yük olsun, tüm limanlara çok yakınız. Serbest Bölgelerin pek azında bulunan avantajları sağlıyoruz. Yatırımcılar burayı Avrupa, Asya, Ortadoğu ve Afrika ülkelerine açılma noktası olarak değerlendirebilir. Konumun yanı sıra bölgemiz sunduğu muafiyetlerden maliyet avantajlarına kadar birçok fırsat barındırıyor. Tüm bunları Adana’da düzenleyeceğimiz toplantıda Doğu Akdeniz iş dünyası ile paylaşarak yatırımcıları bölgemize davet edeceğiz” diye konuştu.
TAYSEB’in yatırımcılara sunduğu fırsatların kapsamlı olarak ele alınacağı buluşma, TAYSEB Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Eren, Yönetim Kurulu Başkan Vekili Aydın Erdemir ve İşletme Müdürü Yusuf Dinçsoy’un yanı sıra Adana Sanayi Odası Zeki Kıvanç ve Serbest Bölgeler Genel Müdürlüğü yetkililerinin katılımıyla 28 Mayıs’ta Adana Sanayi Odası Sakıp Sabancı Konferans Salonu’nda gerçekleştirilecek

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
 Turizm sektörü, Kurban Bayramı ve okulların yaz tatiline girişinin aynı döneme denk gelişiyle beraber sezona hızlı bir başlangıç yapmaya hazırlanıyor. Yılda 3 milyondan fazla kişiye hizmet veren Coral Travel Group'un, Türkiye'de faaliyet gösteren tur operatörü Coral Travel Türkiye Genel Müdürü Mehmet Kamçı, tatil alışverişlerinde ciddi oranlarda tasarruf sağlayan banka promosyonları ve erken rezervasyon fırsatları sayesinde sektörün önemli bir hareketlilik kazandığını vurguladı. Kamçı sektör olarak yaz sezonuna hızlı ve güçlü bir başlangıç yapmaya hazırlandıklarını söyledi.
 
Kamçı, tatil planlarını hâlâ yapmamış olan vatandaşlara, rezervasyon tutarlarına göre kademeli indirimlerden yararlanma imkânı sunan banka iş birliklerinden ay sonuna dek faydalanma çağrısı yaparken, 15 Haziran'a dek sürecek coraltatil.com'a üyelik kampanyasıyla da yurt içinde birçok tesiste indirimli fırsatlar sunacaklarını söyledi.
 
Mısır'da High Class tatil deneyimi
Coral Travel Group olarak farklı kaynak pazarlardan bu yıl için yaklaşık 550 bin misafiri ağırlamayı planladıkları Mısır'ın vizesiz destinasyonlar arasında başı çektiğini söyleyen Kamçı, "Sharm el Sheikh için Kurban Bayramı özelinde hazırladığımız programlara olan talep fazlası bizi yeni uçak alternatifleri oluşturmaya itiyor. Türkiye'den sonra en çok misafiri ağırladığımız ülke olan Mısır'ın deniz, kum ve güneşiyle öne çıkan Hurghada bölgesinde grubumuzun otellerinden Xanadu Makadi Bay'de çok cazip fiyatlarla High Class segmentte hafızalarda yer edinecek bir tatil deneyimi sunuyoruz. Ayrıca özel turlarla da Mısır'ın tarihi gizemlerini barındıran piramitler ve Luxor'u gezme fırsatı sağlıyoruz" diye konuştu.
 
Yurt dışı turlarında ilgi vizesiz ülkelere kayıyor
Geçerli Shengen vizesi bulunanlar ve yeşil pasaport sahiplerinin tatil için hâlâ Avrupa turlarını tercih etmeye devam ettiklerini belirten Kamçı, bir süredir gündemde olan vize sıkıntılarından dolayı iç pazarda, vizesiz seyahat kolaylığı sağlayan ülkelere düzenlenen turlara ilginin katlandığını ifade etti.
 
Kamçı, kültür turlarıyla tanınan Balkanlar bölgesinin son dönemde deniz tatili sevenler için de önemli bir alternatif olmaya başladığının altını çizerek "Adriyatik kıyılarında yer alan Karadağ'ın Budva, Kotor kentleri ile Arnavutluk'un Ohri, Saranda, Avlonya gibi kıyı kentlerini kapsayan turlarımız, hem tarihi yapıları görmek hem de eşsiz güzellikteki sahillerde deniz tatilinin tadını çıkarmak isteyenlerin ilk tercihleri arasında yer alıyor" dedi.
 
Kıbrıs konserleriyle, Ege ve Akdeniz sahilleriyle gözde
Kıbrıs'ın her yıl olduğu gibi yine bayramların vazgeçilmez tatil beldelerinden biri olduğunu vurgulayan Coral Travel Türkiye Genel Müdürü Mehmet Kamçı, "Bayram özel konserleriyle eğlencenin merkezi olan Kıbrıs otelleri çok cazip fırsatlar sunuyor. Tatilini yurt içinde değerlendirmek isteyenler için de seçenekler çok fazla. Dileyen Akdeniz ve Ege sahillerindeki her şey dahil tesislerde eğlence, deniz, kum ve güneşin keyfini çıkartırken dileyen misafirlerimiz Karadeniz ve Likya Turlarıyla doğayla baş başa, kültür, tarih ve gastronomi odaklı bir seyahat deneyimi yaşayabilirler" ifadelerini kullandı.
 

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Samsung Türkiye ve Hepsiburada, Türkiye’deki tüketicilerin en yeni Galaxy AI yetenekleri ve katlanabilir cihazlar gibi son teknolojilere daha kolay ulaşabilmesi için stratejik iş birliği yapma kararı aldı. Stratejik ortaklık iyi niyet anlaşmasına imza atan iki şirket, son dönemde büyük bir ivmeyle gelişen yapay zeka gibi üst düzey teknolojilere ilişkin bilinirliği ve erişimi artırmak için de birlikte çalışacak.
 
Kore’deki Samsung Genel Merkezinde imzalanan Stratejik ortaklık iyi niyet anlaşması kapsamında mevcut işbirliklerini derinleştirme kararı alan Samsung Türkiye ve Hepsiburada, teknoloji sektöründe birlikte büyüme sağlamayı hedefliyor. Bu çerçevede ortak pazarlama faaliyetlerinin kapsamını genişletmek ve yeni satış modelleri geliştirerek tüketicilerin son teknoloji cihazlara erişimini kolaylaştırmak amaçlanıyor. Anlaşma kapsamında Samsung’un her kullanıcıya ve segmente hitap eden, tüketicilerin farklı ihtiyaçlarını karşılayabilen mobil teknolojilere ve Galaxy AI yeteneklerine sahip tüm telefon ve tablet (Galaxy S24, S23, S23 FE, S22, Tab S9, Tab S8) serileri Hepsiburada’ya özel kampanyalarla sunulacak.
 
Tüketicilerin teknolojiye erişimini kolaylaştıran alternatif satış modelleri geliştirilecek
Samsung Türkiye ve Hepsiburada, gerçekleştirdikleri iş birliğini, tüketicilerin teknolojiye erişimini kolaylaştıracak alternatif satış modelleriyle destekleyecek. İlk etapta uygulamaya geçmesi planlanan “Kapıda Eskiyi Ver Yeniyi Al” ve “Kapıda Ödeme” modeliyle, yeni bir Samsung mobil cihaz alırken takas sistemini kullanmak isteyen tüketicilerin eski mobil cihazlarının kapıdan teslim alınabilmesini ve ayrıca tüketicilerin kapıda ödeme yapabilmesini sağlayacak.
 
Samsung Türkiye Başkanı ve CEO’su Jeff Jo, Hepsiburada ile yapılan stratejik iş birliğiyle ilgili olarak şunları söyledi: “Samsung Electronics olarak en yeni mobil teknolojileri ve bu teknolojilerin olanaklı kıldığı yaşam tarzını dünyanın her yerinde tüketicilerle buluşturmanın yeni yollarını geliştirmeye devam ediyoruz. Galaxy AI ile mobilde yapay zeka çağını başlattığımız 2024 yılında böyle bir iş birliğini Türkiye’nin önde gelen online alışveriş platformlarından Hepsiburada ile gerçekleştirmek ve Türkiye’deki tüketiciler için mobil ürün ve teknolojilerimizi daha da erişilebilir kılmak bizim için önemli bir adım. Bu anlaşmayla derinleşen Hepsiburada - Samsung Türkiye iş birliğinin, her iki marka için verimli ve uzun soluklu bir eşgüdümün temelini oluşturacağına inanıyorum. Mobil ürünlerimiz özelinde başlattığımız bu stratejik işbirliğini ilerleyen dönemde TV ve beyaz eşya ürünlerimizle geliştirmek istiyoruz.” dedi.
 
Hepsiburada CEO’su Nihan Onal Gökçetekin ise, Samsung Türkiye ile yapılan iş birliğiyle ilgili olarak şu açıklamalarda bulundu: “Müşterilerimize en yeni teknolojileri en iyi fırsatlarla sunmak için çalışıyoruz. Samsung ile derinleşen iş birliğimiz, bu doğrultuda çok kıymetli bulduğum ve herkes için büyük fayda yaratacağına inandığım bir adım. Samsung’un geniş ürün yelpazesini ve Galaxy AI yeteneklerini, Hepsiburada’nın sunduğu özel kampanyalarla ve ödeme çözümleriyle birleştirerek, müşterilerimizin en iyi mobil deneyimi yaşamalarını sağlamak için çalışacağız. Bu iş birliği, sadece ticari anlamda değil, aynı zamanda teknolojiye erişimi artırarak, toplumumuzun dijital dönüşümüne de katkı sağlayacak. Hepsiburada ve Samsung arasındaki bu güçlü ortaklığın her iki marka için de büyük fırsatlar barındırdığına ve uzun vadeli başarılı bir iş birliğinin temellerini attığımıza inanıyorum.”
 
Yapay Zeka gibi gelişen teknolojilerin bilinirliğinin ve erişiminin artması için 2 şirket birlikte çalışacak
Yapılan anlaşma kapsamında Samsung Türkiye ve Hepsiburada yapay zeka gibi son dönemde büyük bir ivmeyle gelişim gösteren son teknolojilere ilişkin bilinirliğin artması ve toplumun bu teknolojilerden faydalanabilmesi için ortak iletişim ve pazarlama faaliyetleri yürüterek, Türkiye’nin tüm dünyada değişen teknoloji ekosisteminin önemli bir parçası olması için çalışmalar yürütecek.
 
Samsung Türkiye’nin satışlarının artması hedefleniyor
Galaxy AI yeteneklerinin, katlanabilir cihaz yeniliklerinin ve Galaxy mobil ekosisteminin üstün bağlantı özelliklerinin Türkiye’deki tüketicilere daha zahmetsiz bir biçimde ulaştırılmasını amaçlayan Samsung Türkiye ve Hepsiburada; yenilikçi pazarlama çözümleriyle Hepsiburada’nın 12 Milyon müşterisine ulaşarak Samsung satışlarını da artırmayı hedefliyor.