Tüm Alışverişlerinizde Kargo Bedava.
Sepetiniz Boş
Görünüşe göre henüz seçim yapmamışsınAlışverişe Başla
ürün bulundu.
Altın ve Dolara yön veren güncel finans haberlerini kaçırma...
25 Nisan TAVHL, ertesi hafta da AKBNK GARAN ve YKBNK ile 1Ç. sonuçlar gelmeye başlayacak
19 Nisan 2024 Cuma işlemlerin takası 24 Nisan 2024 Çarşamba,
22 Nisan 2024 Pazartesi işlemlerin takası Perşembe günü yapılacaktır
KCHOL Nakit Kar Payı- Brüt (TL) 8,00 24 Nisan 2024
ARCLK 2024 yılı 1. Çeyrek Finansal Sonuçlarının 26 Nisan 2024 günü yayınlanması planlanmaktadır
25/04 14:00 Çimsa Olağan Genel Kurul Nakit Kar Payı - Brüt(TL) 1,0575395 29.04.2024
YGYO 235.115.706,01TL olan çıkarılmış sermayesinin, mevcut ortakların rüçhan hakları tamamen
kısıtlanarak, çıkarılacak her biri 1 TL nominal değerli payların toplam satış hasılatı 458.304.226 TL olacak
şekilde, toplam nominal sermaye tutarı kadar artırılmasına,
1 TL Nominal değerli paya BRÜT (TL) BRISA 3,394 CLEBI 63 24.04.2024
KAYSE Entegrasyon ve Modernizasyon Yatırımları sayfa 32'de yer alan Akışkanlı Yataklı Buhar
Kazanı'nın yatırım süreci tamamlanmıştır.
CUSAN Lüleburgaz Tapu Sicil Müdürlüğü nezdinde 343 Ada 1 Parsel'de kayıtlı 158.637,12 m2'lik arsa
niteliğindeki taşınmazın tamamının satın alınması kararlaştırılmıştır:
BIMAS 01.01.2023 - 31.12.2023 hesap dönemine ilişkin finansal raporlarının 13 Mayıs 2024 tarihinde
kamuya açıklanması planlanmaktadır.
MAGEN.E payları 24/04/2024 tarihli işlemlerden 23/05/2024 tarihli işlemlere (seans sonuna) kadar kredili
işlemlere konu edilemeyecektir.
AKENR.E payları 24/04/2024 tarihli işlemlerden 23/05/2024 tarihli işlemlere (seans sonuna) kadar emir
paketi tedbiri ile işlem görecektir.
GENTS 1 TL Nominal Değerli Paya Ödenecek Nakit Kar Payı - Brüt(TL) 0,1666666 31.05.2024
GSDHO GSD Holding A.Ş.'nin %100 bağlı ortaklığı olarak 100.000.000 TL sermayeli GSD Varlık Yönetim
A.Ş. unvanlı bir şirket kurulması
LMKDC Güneş Enerjisi Santrali (GES) kurulması konusunda Sinoma Overseas Development Co. Ltd. ile
gerekli yapım sözleşmeleri 22.04.2024 tarihinde akdedilmiştir.
SISE Moody's Kredi Notunu "B3"ten"B2"ye yükseltmiş ve görünümünü "pozitif" olarak korumuştur.
Şişecam'ın söz konusu muhtemel tahvil ihracının ve kısa vadeli borç refinansmanın, Şişecam'ın likidite
profilini güçlendireceğini belirtmiştir
ICBC Yatırım Menkul Değerler A.Ş.
.www.icbcyatirim.com.tr
***
Yasal Uyarı
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.
Gümüş’te düşüşler sonrası 26.65 seviyesinden gelen alımlarla 27.45 direncine kadar yükselişler oldu. Bu seviyenin geçilmesi ve üzeri fiyatlamalarda 27.60 ve 27.94 direnç olarak izlenebilir. Geri çekilmelerde ise 26.84 ve 26.40 destek oluşturabilir.
Destekler:26.84-26.40-26.00
Dirençler:27.45-27.60-27.94
Ikon Menkul
ikonmenkul.com.tr
***
Yasal Uyarı
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.
TEPAV Makroekonomi Çalışma Grubu "Para Politikası Değerlendirme Not"unu yayınladı:
1. Türkiye’nin Mart 2024’te yüzde 3,16 olan aylık enflasyonu G20’nin dokuz üyesinin aynı aydaki yıllık enflasyonun üzerindedir. Arjantin ve Türkiye hem enflasyon hem de risk primi açısından diğer G20 ülkelerinden belirgin şekilde ayrışmaktadır.
2. Bundan önceki değerlendirme notlarımızda, uygulanmakta olan ekonomi programının -büyümeyi sürdürülebilir bir patikaya oturtmak; enflasyonu, faizleri ve risk primini düşürmek gibi- kısa vadeli amaçlarına ulaşabilmesi için çözmesi gereken iki temel sorun olduğunun altını çizmiştik.
3. Bunlardan ilki, cari işlemler açığından doğan finansman ihtiyacının normal kanallardan karşılanmamasıydı. Haziran-Aralık 2023 döneminde cari işlemler açığının üzerinde net finansman sağlanmışken Ocak ve Şubat 2024’te bu tablo bozulmuştur. Ocak ayında net sermaye çıkışı gerçekleşmiş, şubatta ise finansman girişi cari işlemler açığının altında kalmıştır. Buna karşılık, yerel seçimlerden sonra İran-İsrail gerginliğinin tırmanmasına kadar geçen kısa sürede, belirgin bir finansman girişi olduğu anlaşılmaktadır.
4. İkinci temel sorun ise hem Mayıs 2023 seçimleri öncesi yapılan harcamaların hem de deprem harcamalarının bütçe açığının yüksek düzeylerde seyretmesine yol açması ihtimaliydi. Yılın ilk üç ayındaki gerçekleşmeler harcama baskılarının sürdüğünü göstermektedir. TEPAV bünyesinde yaptığımız çalışmalar, ek önlem alınmazsa bütçe açığı ve borç stokundaki bozulmanın devam edebileceğine işaret etmektedir.
5. Para politikası açısından temel sorunun Mayıs 2024’te yüzde 75 civarında bir düzeyde tepe noktasına ulaşması beklenen enflasyonun 2024 sonunda yüzde 36’ya nasıl düşürüleceği ve daha sonraki dönemde de bu düşüş eğiliminin nasıl devam ettirileceği olduğunu önceki notlarımızda vurgulamıştık. Bugün bu temel sorunu devam ettiren bazı gelişmeler gözlenmektedir.
6. Birincisi, beklenen enflasyonda henüz olumlu bir gelişme gözlenmemektedir. 2024 sonu için beklenen enflasyon yılın ilk üç ayında artmış, nisanda ise bir ay önceki yüksek düzeyinde kalmıştır (yüzde 44,2).
7. İkincisi, 2024’te GSYH’ye oranla yüzde 6’nın üzerinde gerçekleşmesi beklenen bütçe açığını azaltmaya yönelik herhangi bir tedbirin henüz açıklanmamış olmasıdır. Mali duruşun genişleyici yönde olması yıl sonu enflasyonunun TCMB tahmininin üzerinde kalması riskini güçlendirecektir. Ayrıca mali sıkılaşmanın 2023’teki gibi ÖTV ve KDV ağırlıklı olması bu sorunu daha da artıracaktır.
8. Üçüncüsü, kredi piyasasında Mart 2024 itibarıyla yapılan ve makro ihtiyati olduğu söylenen kısıtlamalar sonucunda kredi faizleri enflasyonla mücadele açısından gerekli olan seviyenin üzerine çıkmış, Türk lirası mevduat faizleri ise ancak son haftalarda arzu edilen düzeylere doğru yönelmeye başlamıştır. Kredi piyasasının serbestçe çalışmasını engelleyen bu olgu, bazı karmaşık sorunlara yol açmaktadır.
9. Bu sorunlardan ilki, kredi arzına getirilen sınırlamaların hem kredi faizlerinin çok yükselmesine hem de bankaların mevduat faizlerini politika faizi ile uyumlu bir biçimde artırmamalarına neden olmasıdır. Bu idari kararlar, parasal aktarım mekanizmasının düzgün bir şekilde işleyişini engelleyerek para politikasının etkisini sınırlandırmaktadır. Enflasyon bekleyişlerinin olumlu bir seyir izlemediği dikkate alındığında, mevduat faizleri, halen Türk lirasına geçişi arzu edildiği kadar destekleyecek düzeyde değildir.
10. Merkez Bankası, döviz rezervini makul bir düzeye çıkarma isteği ile -uygulanmakta olan programın henüz istenilen dış finansman girişini sağlayamaması nedeniyle- bankalarla yaptığı Türk lirası karşılığı döviz swaplarının yarattığı -özellikle bollaşan likiditenin mevduat faizlerinin yükselmesini engellemesi gibi- sakıncaların belirginleşmesi sonucunda swap stokunu belirgin bir biçimde azaltmaya başlamıştır. Bu durumda bankalar, döviz cinsinden pozisyonlarını belirlenen sınırlar içinde tutabilmek için yeteri düzeyde döviz cinsinden varlık yaratmak sorunuyla karşılaşmaktadırlar. Böyle olunca, makro ihtiyati çerçevede alınan kredi sınırlamaları ile ilgili kararlar döviz cinsi kredi arzında artışı tetiklemekte ve mikro ihtiyati sorunlar yaratma potansiyeli taşımaktadır.
11. Mayıs 2023 seçimlerinden sonra başlayan ekonomide rasyonele dönüş süreci kapsamlı bir programa dönüştürülüp, bu programın sosyal kesimler tarafından desteklenmesi sağlanmadıkça yukarıda değinilen olumsuzlukların giderilmesi mümkün olmamaktadır.
Ne Yapmalı?
12. Enflasyon bekleyişlerinde TCMB’nin enflasyon tahmini ile olan uyumsuzluktaki artışın mutlaka önüne geçilmesi gerekmektedir. Bu çerçevede iktisadi temelleri sağlamlaştıracak adımlar önem taşımaktadır.
13. Bunun için bütçe açığını azaltıcı önlemlerin önümüzdeki dönemde de sürdürülmesi zorunludur. İlaveten, hükümetin yönetilen ve yönlendirilen fiyatlara ilişkin aldığı kararlar enflasyon hedefini destekleyici yönde olmalıdır. Ayrıca para politikası aktarım mekanizmasının düzgün çalışmasını engelleyen ve potansiyel sorunlara yol açabilecek düzenlemeler artık kaldırılmalıdır.
14. Yatırım Ortamını İyileştirme Koordinasyon Kurulu’nun yeni dönem eylem planı kapsamlı bir yapısal reform süreci başlatmaya son derece müsaittir. Ancak bu planın, makroekonomik istikrarı sağlayıcı politikaların yanı sıra, politik baskı altında kalmaları halinde makroekonomik dengelerin bozulmasına yol açan -TCMB, TÜİK ve BDDK gibi- kurumları bağımsız kılacak, verimliliği artıracak, yeşil dönüşüm sürecini hızlandıracak, eğitimin niteliğini yükseltecek, adil ve hızlı çalışan bir hukuk sistemini oluşturacak yapısal düzenlemelerle desteklenmesi önem taşımaktadır.
Sonuç
15. Bu değerlendirmeler ışığında, uygulanmakta olan programın ekonomide tam anlamıyla rasyonele dönüşü sağlayacak bir programa dönüştürülmesine yönelik olarak yukarıda ana başlıkları verilen güçlendirici adımlar bir an önce atılmalıdır.
16. Repo faizinde şimdilik bir artışa gerek yoktur. Önemli olan, kredi piyasasının serbest işleyişine getirilen idari kısıtlamaların tedricen kaldırılması ve TCMB’nin doğrudan döviz alışları ile uyumlu olarak döviz karşılığı TL swap stokunun küçültülmesine devam edilmesidir. Bu süreçte kredi faizlerinin enflasyonla mücadele açısından sorun yaratacak düzeye düşmesi halinde hem mevduat hem de kredi faizlerini yükseltmek üzere repo faizini artırmak yeniden düşünülmelidir.
Bankacılık Sektörünün SYR-Sermaye Yeterlilik Rasyosu hesaplamalarında tercih edilen standart yöntemlerin üstünlüğü bariz bir avantaj olmakla beraber, daha az sermaye gereksinimi hesaplanması açısından Türk bankacılık sektörü tarafından gereğinden fazla yan başlık açma çabalarına girilmesi BASEL ruhunu oldukça zorlamaktadır. Standart yöntem çerçevesinde, toplam riske esas tutarın %90 gibi kahir ekseriyetini oluşturan kredi riskine esas tutar için %100 ve ötesi riskli varlıkların %0’e doğru yakınsanması, kurumsal, ipotekli ve perakende kredilere odaklanan bir kredi stratejisinin geliştirilmesi, minimum sorunlu kredi oranı, minimum diğer aktifler ve makul likidite tercihleri çok fazlaca öne çıkartılmıştır.
Bankacılık Sisteminin SYR-Sermaye Yeterlilik Radyosu’nun giderek yükselmesi risk kalitesindeki düzelme yönlü realitelerden ziyade regülasyonlara dayalı bir gelişmedir. Bankacılık sektörünün karşı taraf riski dahil toplam kredi riski son 10 yılda 9,99 kat artarken, yasal özkaynakları da yaklaşık 9,7 kat artış göstermiştir. Her iki kalem hemen hemen aynı düzeyde büyümüş olmasına rağmen bankacılık sektörünün SYR-Sermaye Yeterlilik Radyosu’nun %16.28 seviyesinden %19,06 seviyesine yükselmesi realiteden ziyade regülasyonlara dayalı bir gelişmedir.
Tüm kredi risklerinin %100 risk kategorisinde değerlendirilmesi halinde Türk bankacılık sektörünün SYR-sermaye yeterlilik rasyosu minimum %42 puan aşağı düşecek (yaklaşık % 8 puan) ve %10 gibi kritik seviyelere inecektir. Örneğin SYR hesaplamalarının bu şekilde hesaplanması halinde bankacılık sektörünün 31.12.2023 tarıhli SYR’su % 19.06 değil, %11 olacaktır. Risk yöneticilerinin bu gerçeğin önemle not etmeleri gerekir.
Türk bankacılık sektörünün kredi riskinin %36,12’lik kısmının sıfır risk ağırlığında, %63.73’lük kısmının da %100 risk ağırlığının altında değerlendirilmesi sorgulanmalı ve yeniden gözden geçirilmelidir. %100 kredi risk ağırlığının altında kalan risk ağırlıklarının kapsamı genişletilerek karşı taraf riski dahil toplam kredi riskinin yaklaşık yarıya yakın kısmı risk olmaktan çıkartılarak SYR’nin olması gerekenden çok daha yüksek gözükmesine yol açılmaktadır. Örneğin 2024 yılında toplam 22.4 Trilyon TL’lık karşı taraf kredi riski dahil kredi riskinin 11 Trilyon TL’lık kısmı risksiz varlık olarak hesaplama dışına atılmıştır. Zira Türk bankacılık sektörünün kredi riskinin %36,12’lik kısmı sıfır risk ağırlığında gösterilmektedir. %63.73’lük kısmı da %100 risk ağırlığının altında değerlendirilmektedir. %100 kredi risk ağırlığının üzerinde kalan risk ağırlıklarının etkisi ise toplamda sadece 1 Trilyon TL’dır. Dolyısıyla SYR hesaplamasında risk dışı bırakılan tutar net olarak Net olarak 10 Trilyon TL civarındadır.
Türk Bankacılık sektörünün sahip olduğu varsayılan sermaye tamponlarıının, ilave çekirdek sermayelerinin yani döngüsel yada konjonktür karşıtı sermaye tabanlarının yeniden hesaplanması ve gerçek varlığının teyit edilmesi gerekir. Aksi takdirde içine girilen bu ekonomik daralma döneminde değişecek olan kredi döngüsü karşısında oluşacak risk duyarlılığı azaltılamayacaktır.
Orhan Ökmen
Başkan
Sesmir Kurumsal ve Finansal Danışmanlık A.Ş
***
Yasal Uyarı
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.
Dünya Çelik Birliği (worldsteel) 2024 yılı Mart ayı global üretim rakamlarını açıkladı.
Buna göre; Türkiye'nin ham çelik üretimi Mart ayında, geçen yılın aynı ayına göre %18.0 artarak
3.2 milyon ton ve yılın ilk ayında, yıllık % 28.4 artışla 9.5 milyon ton olarak gerçekleşti.
BİST100 endeksi haftanın ilk işlem gününde 9.645 - 9.831 aralığında %1,9 volatilitede hareket etti. Güne alıcılı başlayan endeks gün sonuna doğru gelen satış baskısı ile günü 48 puan aşağıda 9.645 seviyesinden tamamladı.
Çarşamba günü olması ile T2 bakiye düzenlemeleri ve jeopolitik gerginliklerin etkisi ile gün içinde volatilite yükselebilir.
Endekste, bollinger üst bandının işaret ettiği 10.200 seviyesi 9.400 seviyesinin üstünde kalınması durumunda hedef haline gelebilir.
BİST100 endeksinde TL bazında 9.710 seviyesi pivot olarak takip edilecekken, 9.770 - 9.895 - 9.955 seviyeleri direnç, 9.580 - 9.520 - 9.395 seviyeleri destek olarak izlenecek.
Dolar bazında 300,5 - 304,3 - 306,2 seviyeleri direnç, 294,8 - 292,8 - 289,0 seviyeleri destek olacak.
İnfo Yatırım Menkul Değerler A.Ş.
www.infoyatirim.com
***
Yasal Uyarı
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.
KÜRESEL PİYASALAR İVME KAZANIYOR
Yurt içi piyasaların kapalı olduğu günde yurt dışı genel hatlarıyla iyimser bir eğilim sergiledi. ABD endekslerindeki pozitif kapanışların ardından iyimserliğin Asya’da %2’yi bulan yükselişlerle güç kazanarak devam ettiğini görüyoruz. Her ne kadar Türkiye ETF’i dün anlamlı bir değişim göstermese de pozitif hava Borsa İstanbul’a da yansıyabilir. Yeni güne başlarken içeride en önemli konu başlıklarından birini kredi derecelendirme kuruluşu Fitch’in TSİ 16.30’da düzenleyeceği Türkiye paneli oluşturuyor. Hatırlanacağı gibi kurum 8 Mart'ta Türkiye’nin kredi notunu B+ seviyesine yükseltmiş görünümü ise pozitif olarak belirlemişti. Panelde özellikle not artırımının etkileri tartışılacak. Gelecek hafta S&P’nin Türkiye’nin kredi notu ve görünümüne dair güncelleme yapması bekleniyor. Siyaset tarafında ise Türkiye ziyaretine devam eden Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier saat 13.30’da Cumhurbaşkanı Erdoğan ile bir araya gelecek.
TL: Pazartesi günü TL açısından öne çıkan tek önemli konu başlığı tüketici güven endeksiydi. TÜİK tarafından açıklanan rakamlara göre tüketici güveni 79,4 seviyesinden 80,5 seviyesine yükseldi. Bu da son 10 ayın en yüksek seviyesi anlamına geliyor. Hazine ise Nisan ayı borçlanma programını tamamladı. Bu kapsamda içinde bulunduğumuz ayda 284,1 milyar TL’lik iç borç servisine karşılık toplam 169,5 milyar TL’lik iç borçlanma yapmayı planlayan Hazine hafta başında 7 yıl vadeli değişken faizli ve 9 yıl vadeli sabit kuponlu tahvil ihraçlarını gerçekleştirdi. Kesin olmayan programa göre gelecek ay ise 140,4 milyar TL’lik iç borç servisine karşılık 212,8 milyar TL’lik iç borçlanma yapılması planlanıyor. Kesin program önümüzdeki hafta açıklanacak.
Borsa İstanbul: BIST-100 endeksi Cuma günkü %1,8’lik yükselişin ardından yeni haftaya da yukarı yönlü eğilimini koruyarak başlamak istedi. Ancak endeksin 9850 direncine bir kez daha takıldığını ve eksi bir kapanış yaptığını gördük. Büyük resme baktığımızda zirvede yaşanan sıkışmaya karşın görünümde şimdilik anlamlı bir farklılık görmüyoruz. 9400’ün üzerinde olunduğu sürece yukarı yönlü denemelerin sürmesi olası görünüyor. Bu kapsamda 10 bin hedefi geçerli kalmaya devam ediyor. Bu noktanın daha kuvvetli bir hedefe dönüşmesi içinse 9850 direncinin aşılması gerekir. Dolayısıyla haftanın geri kalanında endeksin bu seviyeyi geride bırakmakta ne derece başarılı olabileceğini takip edeceğiz. Yurt içi piyasaların kapalı olduğu günde dün Türkiye ETF’i önemli bir değişim göstermese de yurt dışındaki iyimser hava bugün Borsa İstanbul’u destekleyen bir faktör olarak çalışabilir.
BIST-30 EN YAKIN VADELİ VİOP KONTRATI
Günü 10522.5 puanda kapatan BIST-30 kontratlarında 10449, 10365, 10292 ve 10207 destek olarak izlenebilir. 10597, 10681, 10754 ve 10839 ise direnç noktalarını oluşturuyor.
USD/TL EN YAKIN VADELİ VİOP KONTRATI
Günü 32.7635 seviyesinde kapatan USD/TL vadeli işlem kontratlarında 32.7305, 32.665, 32.5995 ve 32.534 destek olarak izlenebilir. 32.7965, 32.862, 32.9275 ve 32.993 ise direnç noktalarını oluşturuyor.
ÜNLÜ Menkul
unlumenkul.com
***
Yasal Uyarı
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.
Rapor ektedir.
İnfo Yatırım Menkul Değerler A.Ş.
www.infoyatirim.com
***
Yasal Uyarı
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.
Siparişleriniz sadece "1 saat" içerisinde hesabınızda.
Siparişlerinizin gönderimi, aynı gün içerisinde yapılır.
256-bit şifreleme ve 3D Secure ile güvenli ödeme.
Ürünlerimizin tümü sertifikalı ve orijinaldir.