Piyasaya Yön Veren Güncel Finans Haberleri

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Koton, Yönetim Kurulu’nda %50, yönetim kadrolarında %53’e ulaşan kadın yönetici oranıyla yönetimde kadın temsilinin önde gelen şirketlerinden biri
 
Türkiye'nin önde gelen moda markalarından Koton, TÜSİAD’ın yönetimde kadın temsilinin artırılmasına yönelik çağrıyı desteklediğini açıkladı. Koton, 31 Aralık 2023 itibarıyla yönetim kurulundaki %50 ve yönetim kadrolarında %53’e ulaşan kadın yönetici oranıyla sektöründe kadın temsilini güçlü şekilde destekleyen şirketlerden biri olarak öne çıkıyor.
 
TÜSİAD, ‘Yönetimde Kadın Temsilinin Artırılması için İş Dünyasına Çağrı’ etkinliğini gerçekleştirerek, şirketlerin kadın temsilini somut adım ve hedeflerle artırmaya davet etti. Koton Yönetim Kurulu Başkanı Yılmaz Yılmaz, Koton olarak, kadın liderliğini ve eşitliğini iş kültürlerinin temel bir parçası olarak gördüklerini söyleyerek, “Kadınların iş dünyasındaki temsilinin artırılması ve liderlik pozisyonlarında daha fazla yer almaları için çaba sarf ediyoruz” diye konuştu.
 
TÜSİAD Yönetim Kurulu Üyesi ve Sosyal Kalkınma Yuvarlak Masası Başkanı da olan Yılmaz Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü: “31 Aralık 2023 itibarıyla Koton’da yönetim kurulumuzun yüzde 50'si, yöneticilerin yüzde 53’ü, toplam çalışanlarımızın ise yüzde 71’i kadınlardan oluşmaktadır. Bu istatistikler, Koton'da iş gücümüzün büyük bir çoğunluğunu kadınların oluşturduğunu ve liderlik pozisyonlarında etkin bir şekilde temsil edildiklerini göstermektedir. Koton olarak iş dünyasında kadınların güçlenmesi ve liderlik rollerinde daha fazla yer alması için çeşitli inisiyatifler alıyoruz. Kadın çalışanlarımızı desteklemek, eğitmek ve kariyerlerinde ilerlemelerine yardımcı olmak için çeşitli mentorluk ve eğitim programları düzenliyoruz.”
 
Yüzde 71 kadın çalışan oranı, yüzde 53 kadın yönetici oranıyla Türkiye ortalamasının üzerinde kadın istihdamı olan Koton, 2016 yılında BM Kadının Güçlendirilmesi Prensipleri’ni ülkemizde imzalayan ilk şirketlerden biri. Bu temel prensiplerin şirket yapısına uyarlandığı Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Politikası, Yönetim Kurulu tarafından imzalanmış olup Koton çatısı altında kadınların hiçbir şekilde ayrımcılığa uğramayacağını, eşit ve adil bir insan kaynakları yönetimi yapılacağının güvencesini veriyor. Politikaların uygulanmasını denetleyen ve çeşitli projeler hayata geçiren Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Komitesini 2018 yılında oluşturan Koton, kadınların çalışma koşulları, kariyer gelişimleri, sosyal psikolojik ihtiyaçlarının karşılanması, ebeveyn eğitimleri gibi pek çok farklı programın işleyişini ve kurum dışı birçok projeyi yürütüyor. Kotonlu anne-baba adaylarını sağlık, psikoloji, çocuk gelişimi konularında destekleyen Koton Moms & Dads programı gibi projelerinin yanında 2023 da yılında regl izni uygulamasına başladı.
 
Koton, kurum dışında da toplumsal fayda ekseninde El Emeği, Ev Kadınları projesi gibi kadının işgücüne ve sosyal hayata katılımını destekleyen projeler yürütüyor. 2016 yılında hayata geçirilen El Emeği projesiyle bugüne kadar Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde 6 binden fazla kadına gelir elde etme imkânı sundu. Mağazalarda uygulanan esnek zamanlı iş modeli, Ev Kadınları projesi ile kadınların kendilerine uygun saatlerde çalışarak hayat ritimlerine uyan bir şekilde iş yaşamına dahil edilmesi amaçlanıyor.
 
TÜSİAD'ın çağrısına tam destek verdiklerini belirten Yılmaz Yılmaz, “İş dünyasında kadın temsilinin artırılması için daha fazla iş birliği yapmaya hazırız. Kadınların güçlenmesi ve eşitlik için çalışmaya devam edeceğiz” diye konuştu.
 
TÜSİAD’ın çağrısı
TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan, Dünya Kadınlar Günü vesilesiyle gerçekleştirilen etkinlikte iş dünyasına çağrıda bulunmuş ve yönetimde kadın-erkek eşitliğine yönelik somut ilerleme sağlayacak iş birliklerinin hayata geçirileceğini belirtmişti. Turan şu hedefleri paylaşmıştı: “Başta Borsa İstanbul’da işlem gören halka açık şirketler olmak üzere şirketleri, yönetim kurullarındaki kadın üye oranını 2 yıl içinde yüzde 25 hedefine, 5 yıl içinde ise AB tarafından üye ülkelere getirilen en az yüzde 33 hedefine taşımaya ve tüm yönetim kademelerinde kadın-erkek dağılımına ilişkin verilerini düzenli açıklamaya davet ediyoruz."

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Lojistik sektöründe yük sahipleriyle kamyoncuları eşleştiren bir iş modeli yürüten dijital nakliye ağı TruKKer, sahip olduğu teknolojik altyapı ile araçların boş kilometre verimsizliğini önleyerek karbon emisyonunun azalmasına katkı sağlıyor.
TruKKer Global İcra Kurulu Üyesi & Türkiye, Avrupa ve BDT Genel Müdürü Hakan Arıkan, lojistiğin karbon emisyonuna yol açtığı için çevrecilik açısından sabıkalı bir sektör olduğunu belirterek, “Bu gerçek Türkiye’de de dünyada da aynı. Karbon emisyonuna en fazla neden olan üç sektör enerji, sanayi ve lojistiktir. Bu sektörler atmosferdeki emisyonun yüzde 85’ini oluşturuyor. Lojistik tek başına yüzde 22 ile karbon emisyonunun neredeyse 4’te 1’ine neden oluyor” dedi.
Lojistiğin de yaklaşık yüzde 80’inin kara taşımacılığından oluştuğuna ve dolayısıyla en büyük kirlilik kaynağının kara taşımacılığı olduğuna dikkat çeken Arıkan, şunları söyledi: “TruKKer olarak iş modelimiz, araç sahibiyle yük taşımak isteyeni buluşturan bir platform olduğu için verimsizliği minimize ediyoruz. Buradaki en kritik nokta dünyadaki verilere baktığımızda en verimli operasyonda bile araçlar minimum yüzde 10 boş kilometre yapıyor. Bu oran bireysel nakliyecilerde yüzde 30’a kadar çıkıyor. Ülkelerin gelişmişlik seviyesi ve teknolojik alt yapı kullanmalarına bağlı olarak bu oran değişebiliyor.
“Bir milyon aracı yapay zeka desteğiyle izlemek mümkün”
Avrupa’nın en çok tır sayısına sahip iki ülkesi Türkiye ve Polonya. Polonya tır sayısında, Türkiye'yi bile geçmiş durumda. Milyonlarca aracı yönetmek ve izlemek çok önemli. Bu kadar fazla sayıdaki aracı yönetmek artık yapay zeka destekli teknolojilerle mümkün. Bir araç sahibinin hangi rotalara gitmek isteyebileceğini veya o boşaltma noktasına gittiğinde ona en yakın yükün nerede olacağını öngörmek bu sayede mümkün olabiliyor.
Yaptığımız işin odağında boş kilometre verimsizliğini minimize etmek bulunuyor. Örneğin 1 milyon araçlık filoda verimsizliği yüzde 20 azalttığınızda trafiğe 200 bin yeni aracın girmesini ve dolayısıyla bu kadar aracın salacağı emisyonun da önüne geçmiş oluyorsunuz.”
“Ticari araçların boş kilometre verimsizliğine önlem”
Kuzey ülkelerinde özellikle ticari araçların bir yerden bir yere boş gitmemeleri için planlama yapıldığına dikkat çeken Hakan Arıkan, “Mutlaka bir şekilde yük taşıyacak şekilde planlanır ve yönlendirilir. Bu sayede boş kilometre verimsizliği önlenir. Bu da trafikte daha az ticari araç anlamına geldiği için karbon emisyonuna olumlu yansır.
Teknolojinin ana vurgusu aslında sürdürülebilirlik olduğunu bunun da karbon emisyonlarını azaltmaktan geçtiğini ifade eden Arıkan, TruKKer ve dünyada benzeri dijital platformların en büyük motivasyon kaynağının verimsizliği önlemek olduğunu dile getirdi.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
  
 Bireysel emeklilik ve hayat sigortası sektörünün lider kuruluşlarından AgeSA, iklim kriziyle mücadelede somut adımlar atmaya devam ediyor. Daha yaşanabilir bir dünya ve ortak geleceğimizi sürdürülebilir kılmak için önemli bir adım daha atan AgeSA, 1-30 Nisan tarihleri arasında 18 yaş altı yeni BES başlatan müşterileri için ecording iş birliğiyle ulaşılması zor alanlara ecoDrone'lar yardımıyla tohum topları atıyor. Müşterilerinin tercihleri doğrultusunda, karaçam ve kızılçam tohum topları toprakla buluşuyor. Müşteriler kendilerine gönderilen QR kod sayesinde tohum topunun büyüme hikâyesini de takip edebiliyor. İş birliği çerçevesinde, orman varlığının ve biyoçeşitliliğin artırılması amaçlanıyor.
 
"Çocuğunuzun geleceğini "iyi ki"lerle doldurmak için yanınızdayız."
 
Rakamlara ve istatistiklere bakıldığında BES'in gerçekten de zor zamanlar için bir kalkan etkisi oluşturduğunu belirten AgeSA Pazarlama ve Strateji Genel Müdür Yardımcısı Roşan Dilek, "18 yaş altı BES, çocuklarının geleceğine yönelik tasarruf ve birikim yapmak isteyen ebeveynler için kazançlı bir yatırım aracı. Ailelerin bütçelerine göre belirleyeceği aylık katkı payı tutarları ve yüzde 30 devlet katkısı avantajıyla çocukların geleceğini güvence altına alıyor. Erken yaşta birikim imkânı sunan bu sistem, finansal okuryazarlığın daha erken yaşlarda öğrenilmesi adına da çok kıymetli. Ebeveynler, AgeSA ile çocuklarının geleceği için güvenli bir yatırım yaparken, biz de onların geleceğini "iyi ki"lerle dolduruyor ve sürdürülebilir bir gelecek için adım atıyoruz. Doğaya nefes olan her bir ağacın kıymetini biliyor ve çocuğunuz adına ecoDrone ile bir tohum topunu toprakla buluşturuyoruz. Hedefimiz, sürdürülebilir finansal gelecek ve sürdürülebilir bir dünya" dedi.
 
"Net Sıfır Emisyon" yaklaşımını benimseyen ve 2050 itibarıyla net sıfır emisyonlu bir şirket olmayı hedefleyen AgeSA, sürdürülebilirlik odağında karbon ayak izini ve çevresel etkiyi azaltmaya yönelik birçok çalışmayı hayata geçirdi. Şirket araçlarının yakıt, ofislerin doğal gaz tüketiminden ve elektrik kullanımından kaynaklanan karbon emisyon oranını 2019 yılına göre %40 azalttı. Dijital dönüşüm faaliyetleri sayesinde satış süreçlerinde 582 ağacın kesilmesini önleyerek 240 ton karbon emisyonu ve 128 milyon litre su tasarrufuna katkıda bulundu. Toplam atık miktarını %35 azaltmayı başardı.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
 Mplus Türkiye, müşteri deneyimi yönetiminde ülkemizi Avrupa'nın hub'ı haline getirme hedefine stratejik adımlarla ilerliyor. Mplus Group'un en güçlü oyuncusu olarak son yıllarda büyüme yolculuğunu hızlandıran şirket, 2023 yılını hedeflediği %25 reel büyüme oranı ile kapattı. Hizmet ve ürün ihracatı ile son 3 yılda yurtdışı operasyonlarının ciro içindeki payını 3'e katladıklarını vurgulayan Mplus Türkiye ve MENA CEO'su C. Banu Hızlı, "Son yıllarda, hizmet ihracatımızın toplam ciromuz içindeki payını ciddi oranda arttırdık. Önümüzdeki dönemde, müşteri deneyimi kalitesi ve verimliliğinde fark yaratan son teknoloji ürünlerimizin, başta grubun faaliyet gösterdiği ülkeler olmak üzere, tüm dünyaya ihracatını yapmayı hedefliyoruz. Mplus Group'un Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası'ndan aldığı 60 milyon euro değerindeki yatırımın da etkisiyle grubun lokomotifi konumunda bir organizasyon olarak, 2024'te bu oranları ek yatırımlarla daha da yukarılara taşımayı planlıyoruz" dedi.
 
Sunduğu entegre çözümlerle her sektörden farklı büyüklükteki şirketlerin faaliyetlerine dinamizm kazandıran müşteri deneyimi yönetimi alanı, yeni nesil teknolojilerin gücüyle Türkiye ekonomisi için itici bir güç haline dönüştü. Son yıllarda hız kazanan Ar-Ge ve inovasyon yatırımlarıyla Türkiye'yi dünyanın önemli merkezlerinden birine dönüştüren sektör, nitelikli insan kaynağına yönelik yatırımlarla da istihdama en fazla katkıda bulunan iş kolları arasında yerini aldı.
 
Mplus Türkiye de sektörün büyüme ivmesinde kendini doğru konumlandırarak, 2023 yılında, sene başında öngördüğü %25'lik reel büyüme hedefine ulaştı. Son 3 yılda yurtdışı operasyonlarının ciro içindeki payını da %5'lerden %13-15 seviyesine çıkararak ihracat adımlarını güçlendirdi. Finansal büyümesinin yanında teknoloji alanına da önemli yatırımlar yapan şirket; 2023 yılında yapay zeka, robotik süreç otomasyonları gibi yeni nesil teknolojilere yönelik Ar-Ge ve inovasyon çalışmalarıyla sektörde öncü adımlar attı. Avrupa'nın en hızlı büyüyen dış kaynak sağlayıcısı (BPO), teknoloji ve danışmanlık şirketler grubu Mplus'ın en büyük oyuncusu olan Türkiye organizasyonu; alanında uzman ekibi ile yapay zekayı Ar-Ge çalışmalarının merkezine oturtarak teknoloji yatırımlarını da üst düzey bir boyuta taşıdı. 2023 yılında istihdam alanında da önemli adımlar atan Mplus Türkiye, 6. bölgedeki yatırımlarını hızlandırarak, yaygın ve katma değerli istihdam yaratma hedefine yönelik önemli gelişmeler kaydetti.
 
"Hedefimiz teknolojik gelişmeleri takip eden değil, yön veren bir konumda olmak"
Sunduğu hizmet odaklı çözümlere ek olarak teknoloji tabanlı ürün geliştirme çalışmalarını da soluksuz sürdüren Mplus Türkiye, kendi Ar-Ge birimi tarafından geliştirilen yazılımı, "Görüntü İşleme Teknolojisi" ile Türkiye'de müşteri deneyimi alanında öncü bir firma olduğunu kanıtladı. Çağrı merkezi sektörünün dönüşümünde öncü rol oynadıklarını kaydeden Mplus Türkiye ve MENA CEO'su Cemile Banu Hızlı, "Evden ve uzaktan hizmet veren müşteri temsilcilerinin operasyonlarını düzenli olarak takip ederek, verimlilik karnelerini çıkarabiliyoruz. Yüz yönünü algılama ve nesne tanıma özelliklerine sahip olan yapay zeka destekli bu teknoloji, kamera görüntülerini kullanarak çalışanların verimliliğini ve duygu değişimlerini analiz edip, çalışan performansının değerlendirilmesine bağlı olarak iyileştirme planlarının yapılabilmesine olanak sağlıyor. Böylece tamamen otomatik bir denetleme mekanizması sağlamış oluyoruz. Mplus Group olarak da teknoloji yatırımlarımızı hızlandırmış bulunuyoruz. Geçtiğimiz sene global olarak lansmanını yaptığımız yapay zeka destekli, Microsoft sertifikalı ürünümüz Buzzeasy ile sektörde fark yaratacağız. Çok sayıda avantaj barındıran Buzzeasy'nin öne çıkan en önemli özellikleri ise şu şekilde: Yazılı kanallardan gelen talepleri anında istenilen dile çevirerek dil bariyerlerini ortadan kaldırması, konuşmaların içeriğine göre müşteri temsilcilerine sunduğu cevap önerileriyle görüşme sürelerini kısaltırken operasyonel verimliliği artırması, gelişmiş ve farklı zorluklarda senaryolarla eğitim kalitesini yükseltip, işe başlama sürelerini azaltması" dedi.
 
"Mplus Akademi ile çalışanlarımıza yeni yetkinlikler kazandırıyoruz"
2023'te insan kaynakları alanındaki yatırımlarıyla da sektörün nitelikli iş gücü ihtiyacına destek olmayı sürdürdüklerini söyleyen Banu Hızlı, konuya ilişkin şu ifadelerde bulundu: "Kariyer Gelişim Merkezimiz, Mplus Akademi bünyesinde, uzun soluklu ve sistematik eğitim programları sunarak hem çalışanlarımızın kariyer yaşamına değer katıyor hem de müşteri memnuniyetini artırıyoruz. İlkini 2020 yılında başlattığımız eğitimlerden bugüne kadar 1000'e yakın kişi faydalandı. 2024 yılında da bu eğitimlere yenilerini eklemeyi hedefliyoruz. Amacımız; çalışanlarımıza fırsat eşitliği tanıyan ve kariyerlerini geliştiren yeni yetkinlikler kazandırmak ve müşteri deneyimi sektöründeki iş gücünün niteliğini artırmak."
 
"Toplam çalışan sayımızı 9 binin üzerine çıkarmayı hedefliyoruz"
Sundukları hizmetin merkezinde "insan" olduğunu ve bu alanda sürekli yatırım yaptıklarının altını çizen Hızlı, "Şu an bünyemizde yaklaşık 8 bin çalışanımız bulunuyor. Teknolojik geliştirmelerimiz ve güçlü lojistik alt yapımız sayesinde çalışma modelimizi evden çalışma üzerine kurguladık. Bu sayede istihdamı ülke geneline yayarak her bölgedeki iş ihtiyacına çözüm üretmeyi önceliklendirdik. Çalışan sayısını son 2 yılda 2 katına çıkardığımız 6. bölge, istihdamı artırma hedefimizin en büyük parçasını oluşturuyor. Geride bıraktığımız 7 ay içerisinde Van ve Şanlıurfa'daki ikinci lokasyonlarımızda operasyonlarımıza başladık, önümüzdeki dönemde de bu bölgeye olan yatırımlarımızı sürdürmeyi hedefliyoruz. Planlarımız arasında yer alan yeni lokasyonlar ile son 2 yıldaki artışa ek olarak, bölgedeki istihdamı %15-20 oranında artırmayı öngörüyoruz. Bu planlamamızın da katkısıyla, toplam çalışan sayımızı yıl sonunda 9 binin üzerine çıkarmayı hedefliyoruz" diye belirtti.
 
"Evden çalışma modeli ile kadın çalışan oranını yüzde 70'in üzerine çıkardık"
Kadınların iş hayatındaki gücünü arttırma vizyonu ile kadın çalışan oranını da %60'lardan %70'in üzerine çıkarmayı başardıklarının altını çizen Hızlı, "Mevcuttaki insan kaynağımızın %70'ini kadın çalışanlarımız oluşturuyor. Kadın çalışanlarımıza yönelik çok sayıda eğitim ve gelişim programı hayata geçirdik. Bu alandaki çalışmalarımızı önümüzdeki dönemlerde de sürdürerek, kadınların iş hayatlarındaki konumlarını güçlendirmelerinde en büyük destekçilerinden biri olmaya devam edeceğiz. Bu çabalarımızın bir sonucu olarak, müdür ve üzeri pozisyonlardaki kadın yönetici oranımız da yüzde 50'ye ulaştı" açıklamasında bulundu.
 
"2024'te büyüme ivmemizi sürdürmeyi hedefliyoruz"
2024 yılında da sürdürülebilir büyüme hedeflerine odaklandıklarını ifade eden Hızlı, yakın dönem hedefleriyle ilgili şu bilgileri verdi: "Avrupa'daki faaliyetlerimizi genişletmek amacıyla Türkçe konuşan müşteri temsilcilerinin istihdamı dışında; Almanca, İngilizce, Felemenkçe, Fransızca, Danca, İsveççe, Norveççe, Gürcüce gibi yabancı dil konuşan müşteri temsilcilerini kadromuza ekleyeceğiz. Grubumuz, kıtalar arası büyüme yolculuğunu Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası'ndan aldığı 60 milyon euro değerindeki yatırımla hızlandırırken, bu yatırımı Türkiye operasyonu için de fırsata dönüştüreceğiz. Ar-Ge yatırımlarımıza da grup çapında her yıl ortalama 1 Milyon Euro'nun üzerinde bütçe ayırıyoruz. Bu yatırımlar ile 2024 yılında da grubun teknoloji üreten en önemli organizasyonu olmayı, yeni iş kazanımlarının ciromuz içindeki oranını 2024 yılında %10'un üzerine çıkararak büyüme ivmemizi sürdürmeyi hedefliyoruz."

 

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Geniş ürün yelpazesiyle teknolojiseverlere konforlu alışveriş deneyimi sunan MediaMarkt’ın Tatil Kampanyası kapsamında birbirinden farklı ürünler satışa sunuluyor.
 
Avrupa’nın açık ara bir numaralı elektronik perakendecisi MediaMarkt, sömestir ve bayram tatilinde tüketicileri sevindirecek Tatil Kampanyası’nı başlatıyor. 2-4 Nisan tarihleri arasında gerçekleşecek Tatil Kampanyası kapsamında, dizüstü bilgisayardan akıllı telefona, gaming monitörlerden kablosuz oyuncu kulaklığına kadar son teknoloji birçok ürün satışa sunuluyor.
 
MediaMarkt’ın Tatil Kampanyası kapsamında;
• HP Victus Core i5 13500H İşlemci / 16GB Ram / 512GB Dizüstü Bilgisayar - 29.799 TL
• APPLE iPhone 15 128 GB Akıllı Telefon - 52.999 TL
• JBL Clip 4 Bluetooth Hoparlör - 2.599 TL
• SAMSUNG Odyssey G5 LC27G55TQBUXUF Freesync HDR10 VA QHD Gaming Monitör - 8.999 TL
• LOGITECH G G435 LIGHTSPEED Kablosuz Oyuncu Kulaklığı - 2.899 TL’den satışa sunulacak.
 
MediaMarkt’ın Tatil kampanyası 2-4 Nisan tarihleri arasında Türkiye genelindeki 98 mağazasında ve online alışveriş sitesi mediamarkt.com.tr’de geçerli olacak.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Türkiye’de erkek giyim moda perakendesinin öncü markası Kiğılı, otizm spektrum bozukluğu olan bireyler için kapsamlı çalışmalar yürüten SOBE Vakfı ile iş birliği yaptı.
 
Bugün, her 36 çocuktan 1'i otizm riskiyle gözlerini dünyaya açıyor. Kurumların otizm spektrum bozukluğu olan bireyler için daha kapsayıcı ve destekleyici bir ortam yaratılmasına katkı sağlaması önemli bir toplumsal sorumluluk… Kiğılı, bu bilinçle Türkiye'nin en büyük ve kapsamlı otizm merkezi olan SOBE Selçuklu Otizmli Bireyler Eğitim Vakfı ile yeni bir iş birliği yaptı.
 
İş birliği kapsamında otizmli çocuklar, Kiğılı etiketli beyaz tişörtlere kendi renklerini ve dünyalarını aktararak, yaratıcılıklarını dış dünya ile paylaştılar. Çocukların boyadığı bu rengarenk tişörtler www.kigili.com üzerinden satışa sunularak elde edilecek gelir SOBE Vakfı'na bağışlanacak. Bu gelir ile daha fazla otizmli çocuğun eğitimine destek sağlanarak, onların hayallerini gerçekleştirmelerine, sosyal hayata entegre olmalarına, üretken ve yaratıcı bireyler olmaları için gösterilen çabaya destek olacak.
 
SOBE Vakfı’nı ziyaret eden Kiğılı CEO’su Sena Suerdem ve Kiğılı Pazarlama Direktörü İlkay Keleş Vakıf yöneticileri ile tanışarak, otizmli çocukların ve ailelerinin ihtiyaçları ve karşılaştıkları zorluklar hakkında derinlemesine bilgi sahibi oldular.
 
SOBE Vakfı ile iş birliği yapmaktan çok mutlu olduklarını belirten Kiğılı CEO’su Sena Suerdem: "Türkiye’nin öncü erkek giyim moda perakende markası olarak gerçek başarının yalnızca finansal sonuçlarda değil aynı zamanda başkalarının hayatlarında anlamlı bir fark yaratmakta olduğuna inanıyoruz. Kurumsal sosyal sorumluluğun gücünün ve topluma katkı sağlamanın öneminin bilincindeyiz. Otizmli çocuklar hayallerini “Sevgiyle Renklenen Kalpler” tişörtlerine yansıttılar. Bu proje ile otizm konusundaki farkındalığı artırmayı ve Sobe Vakfı’nın çalışmalarını daha geniş kitlelere aktarmayı amaçlıyoruz. Çocukların hayatlarını güzelleştirirken daha kapsayıcı bir toplum oluşmasına da katkıda bulunmayı hedefliyoruz.
Kiğılı “Sevgiyle Renklenen Kalpler” tişörtleri ile farkındalığı arttırmaya herkesi davet ediyoruz. Gelin, hep birlikte onların ve ailelerinin hayallerinin gerçekleşmesine katkı sağlayalım” dedi.
 
Kiğılı ve SOBE Vakfı, herkesi bu anlamlı amaç için el ele vermeye davet ediyor. Otizm spektrum bozukluğu olan çocukların boyadığı Kiğılı marka tişörtleri satın almak ve SOBE Vakfı’na katkı sağlamak için https://www.kigili.com/sosyal-sorumluluk/ sayfasını ziyaret edebilirsiniz.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Seyahat Sağlık Sigortası, uzun bir çalışma döneminin ardından gelen bayram tatilinde keyifli bir seyahatin güvencesi olarak ön plana çıkıyor. Seyahat esnasındaki sağlık sorunlarının yanı sıra bagaj kaybı, seyahat iptali ve beklenmedik farklı birçok sorun, bu sigortayla garanti altına alınabiliyor. Üstelik yurt dışı seyahatlerinde, vize isteyen herhangi bir ülkeye gitmeden önce yapılacak vize başvurusu sırasında, Seyahat Sağlık Sigortası yaptırma zorunluluğu bulunuyor. Türkiye’nin ilk ve lider dijital sigorta platformu Sigortam.net de Seyahat Sağlık Sigortası avantajlarına dikkat çekiyor.
Yaklaşan 9 günlük bayram tatiliyle birlikte, tatilseverler heyecanlı bir şekilde seyahat planları yapmaya başladı. Ancak seyahat sırasında yaşanması muhtemel sağlık sorunları ve istenmeyen durumlar, Seyahat Sağlık Sigortasını bir gereklilik haline getiriyor. Anlaşmalı olduğu 20'den fazla sigorta şirketi aracılığıyla her bütçeye uygun seçenekleri tek tıkla kullanıcılarına ulaştıran Türkiye’nin lider dijital sigorta platformu Sigortam.net de keyifli bir tatil için Seyahat Sağlık Sigortasının önemine vurgu yapıyor.
“Seyahat Sağlık Sigortasının avantajları tedavi imkanlarıyla sınırlı değil”
Seyahat Sağlık Sigortasının güvenli bir tatil için olmazsa olmazların başında geldiğini söyleyen Sigortam.net CEO'su Ataman Kalkan, “Seyahat Sağlık Sigortası, seyahatlerde ani sağlık sorunlarına karşı koruma sağlamanın en güvenli yolu. Bu sigorta türü, tatil esnasında oluşabilecek hastalık durumlarında sağlık hizmeti almanızı garanti altına alırken aynı zamanda beklenmedik durumlarda da sigortalıya destek oluyor. Çünkü Seyahat Sağlık Sigortasının avantajları sadece tedavi imkanıyla sınırlı değil. Bagaj kaybı, seyahat iptali gibi durumlarda da hasar masraflarını karşılıyor olması, sigortalının seyahatin her aşamasında güvende olmasını sağlıyor.” dedi.
Ataman Kalkan, vize isteyen herhangi bir ülkeye gitmeden önce yapılacak vize başvurusu sırasında da zorunlu olan Seyahat Sağlık Sigortası ile ilgili sözlerine şöyle devam etti:
“Seyahat Sağlık Sigortası firmadan firmaya farklılık gösterse de bazı belli başlı faktörlere bağlı olarak şekilleniyor. Seyahatin amacı, destinasyon ve poliçenin sunduğu teminatlar gibi faktörler fiyatları etkiliyor. Ancak Seyahat Sağlık Sigortasının sunduğu güvence ve huzurlu bir tatil geçirmek, aslında ödenen primden çok daha fazlasını temsil ediyor. Özellikle Schengen ülkeleri gibi vize işlemlerinde seyahat sağlık sigortasını şart koşan ülkelerde, yurt dışı seyahat sağlık sigortası hayati bir öneme sahip oluyor. Bu sigorta, yurt dışında karşılaşılabilecek olumsuz durumlarda sigortalıya önemli avantajlar sunuyor. Biz de Sigortam.net olarak, anlaşmalı olduğumuz 20’den fazla sigorta şirketinin geniş kapsamlı sigorta seçenekleriyle, kullanıcılarımızın seyahatin her anında huzur içinde olmalarını sağlıyoruz.”
Toplumda sigorta bilincini artırma, karmaşık sigorta ürünlerini daha anlaşılır ve erişilebilir kılma hedefiyle hizmet veren Sigortam.net’ten sigorta ürünleri satın almak veya poliçe seçimi ile ilgili ayrıntılı bilgi edinmek için Sigortam.net web sitesini ziyaret edebilir veya 444 24 00 üzerinden uzman sigorta danışmanları ile görüşebilirsiniz.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Lincoln Electric Türkiye’nin yenilikçi ürünü ASKAYNAK SUPERMIG 355SP®, teknolojik üstünlüğü ve kullanıcı dostu tasarımıyla dikkat çekiyor. İnvertör teknolojisi sayesinde enerji tasarrufu sağlıyor. Sağlam yapısı sayesinde ağır çalışma şartlarında yüksek dayanım ve üstün performans sergiliyor. Özellikle, alüminyum gibi yüzeyinde yoğun oksit tabakası bulunan malzemelerin kaynağında mükemmel sonuçlar elde etmek için tasarlanmış olan pulse teknolojisi, ASKAYNAK SUPERMIG 355SP'nin öne çıkan önemli fonksiyonlarından biri olarak dikkat çekiyor. Sahip olduğu bu teknoloji, malzeme üzerindeki oksiti parçalarken nüfuziyetin oluşmasını sağlıyor ve sıçrantı olmadan kaynak yapmayı mümkün kılıyor.
ASKAYNAK SUPERMIG 355SP® Kaynak Makinesi, Lincoln Electric'in uzun yıllara dayanan deneyimini ve mühendislik ustalığını bir araya getirerek, sahip olduğu birçok özellik ile endüstri standartlarını yeniden tanımlıyor;

• Yüksek Performans: Yüksek güç kapasitesi, her türlü kaynak işleminde üstün performans sağlıyor
• Akıllı Teknoloji: Sinerjik ve pulse özellikleri, kaynak işlemlerini daha hassas ve verimli hale getirirken, tek bir tuşa basarak hızlı ve kolay kaynak yöntemi seçimi sunuyor
• Dayanıklı Tasarım: Endüstriyel şartlara dayanacak şekilde tasarlanan ağır çalışma koşullarında bile sağlam ve güvenilir performans sunuyor.
• Kullanıcı Dostu: Ergonomik tasarımı ve kullanıcı dostu kontrol paneli ile kullanıcıların işlerini kolayca halledebilmelerini sağlıyor.
• Çeşitli Uygulamalar: Geniş uygulama yelpazesi sayesinde, genel imalat sanayinden ağır sanayiye kadar her alanda mükemmel sonuçlar veriyor.

Profesyoneller İçin Öncü Çözüm
ASKAYNAK SUPERMIG 355SP®, ağır çalışma koşullarında bile en yüksek performansı sağlarken, profesyonellerin beklentilerini karşılamaya devam ediyor. Endüstriyel şartlara uygunluğu ve çeşitli uygulama olanaklarıyla sektörde bir adım daha öne çıkıyor. Lincoln Electric Türkiye, müşterilerine en iyi çözümleri sunma konusundaki kararlılığını sürdürerek, yenilikçi ürünlerle endüstriyel kaynak sektöründe öncü konumunu koruyor.
Lincoln Electric Türkiye’nin yeni teknolojileri ile tanışmak ve demo taleplerini ileterek yerinde deneyimlemek için lincolnelectric.com.tr adresinden ayrıntılı bilgiye ulaşabilirsiniz.