• ABD FED Para Politikası Raporu: Mevcut Fed politikası önümüzde bekleyenler için iyi konumlandı
  • ABD FED Para Politikası Raporu: Tarifelerin enflasyonu yukarı çektiğinin erken işaretleri mevcut
  • ABD FED Para Politikası Raporu: Resmi veride tarife etkisini henüz ortaya çıkarmadı
  • ABD FED Para Politikası Raporu: Ekonomi üzerindeki etkisini değerlendirmek için çok erken
  • Tartışmasız Türkiye'nin en ekonomik altın fiyatlarını bulabileceğiniz site.
  • ABD FED Para Politikası Raporu: Mevcut Fed politikası önümüzde bekleyenler için iyi konumlandı
  • ABD FED Para Politikası Raporu: Tarifelerin enflasyonu yukarı çektiğinin erken işaretleri mevcut
  • ABD FED Para Politikası Raporu: Resmi veride tarife etkisini henüz ortaya çıkarmadı
  • ABD FED Para Politikası Raporu: Ekonomi üzerindeki etkisini değerlendirmek için çok erken
  • Tartışmasız Türkiye'nin en ekonomik altın fiyatlarını bulabileceğiniz site.
  • ABD FED Para Politikası Raporu: Mevcut Fed politikası önümüzde bekleyenler için iyi konumlandı
  • ABD FED Para Politikası Raporu: Tarifelerin enflasyonu yukarı çektiğinin erken işaretleri mevcut
  • ABD FED Para Politikası Raporu: Resmi veride tarife etkisini henüz ortaya çıkarmadı
  • ABD FED Para Politikası Raporu: Ekonomi üzerindeki etkisini değerlendirmek için çok erken
  • Tartışmasız Türkiye'nin en ekonomik altın fiyatlarını bulabileceğiniz site.
  • ABD FED Para Politikası Raporu: Mevcut Fed politikası önümüzde bekleyenler için iyi konumlandı
  • ABD FED Para Politikası Raporu: Tarifelerin enflasyonu yukarı çektiğinin erken işaretleri mevcut
  • ABD FED Para Politikası Raporu: Resmi veride tarife etkisini henüz ortaya çıkarmadı
  • ABD FED Para Politikası Raporu: Ekonomi üzerindeki etkisini değerlendirmek için çok erken
  • ABD FED Para Politikası Raporu: Resmi veride tarife etkisini henüz ortaya çıkarmadı
  • ABD FED Para Politikası Raporu: Tarifelerin enflasyonu yukarı çektiğinin erken işaretleri mevcut
  • ABD FED Para Politikası Raporu: Mevcut Fed politikası önümüzde bekleyenler için iyi konumlandı
  • ABD FED Para Politikası Raporu: Tarifelerin enflasyonu yukarı çektiğinin erken işaretleri mevcut

Piyasaya Yön Veren Güncel Finans Haberleri

ürün bulundu.

22 Nisan 2022 • 00:00:00

Haftalık bülten (Bizim Menkul)

22 Nisan 2024 • 07:05:01

Hafta boyunca İran-İsrail arasındaki gerilime ilişkin gelişmeler piyasaların odağında yer aldı. Ayrıca yurt içinde işsizlik oranı ve cari denge verileri takip edilirken küresel piyasalarda İngiltere ve Euro Bölgesi’nde enflasyonu ile ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell ve Fed yetkililerinden gelen açıklamaları ön plana çıktı. İngiltere'de enflasyon Mart ayında aylık %0,6 olurken Şubat ayında %3,4 olan yıllık enflasyon, Mart ayında %3,2 olarak gerçekleşti. Euro Bölgesi’nde tüketici fiyat endeksi, Mart ayında aylık %0,8 artarken, Şubat ayında %2,6 yıllık enflasyon, Mart ayında %2,4’e geriledi. Fed Başkanı Powell, son verilerin, enflasyon hedefine dönüş konusunda daha fazla ilerlemenin kaydedilmediğini gösterdiğini belirterek, politika faizinin daha uzun süre yüksek kalabileceğine işaret etti. Powell, bununla birlikte para politikasının karşılaştıkları risklerle baş edebilmek adına iyi bir konumda olduğunu dile getirdi. Cleveland Fed Başkanı Loretta Mester, para politikasının iyi bir yerde olduğunu söyleyerek, merkez bankasının faiz oranlarını düşürmek için acele etmemesi gerektiğini söyledi. Mester, enflasyonun hâlâ daha da düşeceğini beklediğini ancak Fed'in %2 hedefine doğru geri döndüğüne dair güven kazanmak için daha fazla veri görmek istediğini ifade etti. Minneapolis Fed Başkanı Neel Kashkari, Fed'in faiz oranlarını düşürmeden önce enflasyonun düştüğüne dair daha fazla güven kazanması gerektiğini ve muhtemelen böyle bir hamleyi 2024 sonrasına erteleyebileceğini belirtti. Atlanta Fed Başkanı Raphael Bostic enflasyonun hala çok yüksek olduğunu söyleyerek işlerin yavaş ilerlemesi nedeniyle yıl sonuna dek faiz indirecek konumda olmayacaklarını düşündüğünü dile getirdi. New York Fed Başkanı John Williams, ekonominin gücü göz önüne alındığında kesinlikle faiz oranlarını düşürme konusunda acil bir ihtiyaç görmediğini ifade etti. Geçtiğimiz hafta sonu İran'ın İsrail'e yönelik düzenlediği saldırıların ardından İsrail'in misilleme yapabileceğine dair endişelerin Orta Doğu’daki jeopolitik riskleri artırması piyasalardaki risk iştahını olumsuz etkilerken bu sabah İsrail’in, İran’a misilleme saldırısı gerçekleştirdiği haberi tedirginliği artırdı. Küresel piyasalarda hafta genelinde karışık bir seyir izlendi. Petrol fiyatları, Orta Doğu’daki jeopolitik risklerin petrol arzını olumsuz etkileyebileceği düşüncesiyle yükselişe geçerken Brent tipi petrolün varili hafta içinde 90 doların üzerine çıktı. Türkiye’de 15 ve daha yukarı yaştaki kişilerde işsiz sayısı Şubat ayında bir önceki aya göre 109 bin kişi azalarak 3 milyon 78 bin kişi oldu. İşsizlik oranı ise 0,3 puan azalarak %8,7 seviyesine geriledi. 15-24 yaş grubunu kapsayan genç nüfusta işsizlik oranı 0,8 puan azalarak %15,6 oldu. Cari açık Şubat’ta 3,27 milyar dolar oldu. Böylelikle cari dengede 5,7 milyar dolarlık açık görülen Temmuz 2023'ten bu yana en yüksek açık rakamına ulaşıldı. Ödemeler dengesi tanımlı dış ticaret açığı 4,8 milyar dolar olurken hizmetler dengesi kaynaklı net girişler 2,4 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti. Jeopolitik riskleri artırmasıyla haftaya düşüşle başlayan ve hafta genelinde satıcılı bir seyir izleyerek 9.420,9 seviyesine kadar geri çekilen BİST100 Endeksi, %1,23 kayıpla 9.693 puandan haftayı tamamladı. 32,40’lı seviyelerden haftaya başlayan Dolar/TL, bu sabah İsrail’in, İran’a misilleme saldırısı gerçekleştirdiği haberlerinin etkisiyle 33,0938 yükselerek rekor kırarken Euro/TL 35,40 sınırını test etti. Orta Doğu’daki jeopolitik risklerin güvenli varlıklara olan talebi artırmasıyla altının onsu 2.400 doların üzerine çıkarken altının gram fiyatı 2.552,25 lirayla rekor tazeledi. Yurt dışı yerleşik yatırımcılar 5-12 Nisan haftasında, reel olarak (fiyat ve kur etkisinden arındırılmış) 160,0 milyon dolar hisse senedi alımı, 38,2 milyon dolar Devlet İç Borçlanma Senedi (DİBS-Kesin Alım) alımı ve 3,0 milyon dolar Özel Sektör Tahvil satışı gerçekleştirdi. Aynı haftada yurt içinde yerleşik gerçek kişilerin döviz mevduatı 690 milyon dolar artarak 111.723 milyon dolara ve tüzel kişilerin döviz mevduatı 269 milyon dolar artarak 69.712 milyon dolara yükseldi. Kur korumalı mevduat (KKM) hesapları 504 milyon dolar azalarak 71.331 milyon dolar (2.270 milyar TL) olarak gerçekleşti. Türkiye’nin dolar bazlı 5 yıl vadeli CDS oranı 300 sınırının üstünde kalmaya devam etti.
Uzun Vadede Ne Bekliyoruz…
Mart ayında %3,16 artan TÜFE’nin Nisan 2024 tarihli TCMB piyasa katılımcıları anketine göre; Nisan ayında %3,25, Mayıs ayında %3,00, 2024 yılı sonunda %44,16 ve 12 ay sonrasında %35,17 artması beklenmektedir. Yine aynı ankette Dolar/TL’nin 2024 sonunda 40,01 ve 12 ay sonrasında ise 42,47 olması öngörülmektedir. Cari dengenin 2024 sonunda 32,1 milyar dolar, 2025 yılında ise 30,7 milyar dolar açık vermesi beklenmektedir. GSYH büyümesinin 2024 ve 2025’te sırasıyla %3,3 ve %3,7 olacağı öngörülmektedir. TCMB haftalık repo faizinin cari ay sonunda %50,00, 3 ay sonrasında %50,00 ve 12 ay sonrasında ise %38,18 olması beklenmektedir.

Raporun devamı ve detaylı analizler için tıklayınız.
https://www.bmd.com.tr/application/files/1117/1353/9825/Haftalik_Bulten_19.04.2024.pdf

 BMD Araştırma
 Bizim Menkul Değerler A.Ş.
  bmd.com.tr
 
                                  ***
                               Yasal Uyarı
 
 Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.

Yurt dışı piyasalar (Ünlü Menkul)

22 Nisan 2024 • 07:05:01

ABD endeksleri Cuma günü oldukça karışık bir tablo ortaya koyarken
Nasdaq’ın %2,1, S&P 500 endeksinin %0,9 değer kaybettiği günü
Dow Jones ise %0,6 kazanımla noktalamayı başardı. S&P 500
endeksinin 21 Şubat’tan bu yana ilk kez 5000 puanın altında kapanış
yapması ise dikkat çekti. Değer kaybı serisi arka arkaya üç haftaya
ulaşan endekste Eylül 2023’ten bu yana bu kadar uzun süreli geri
çekilme yaşanmamıştı. Teknoloji şirketlerindeki baskının ise çok daha
belirgin olduğunu gördük. Bu durum ana endeksler arasında yaşanan
performans farkını tetikleyen başlıca unsur olarak öne çıktı. Haftayı
%7,3 oranında kayıpla noktalayan teknoloji sektörü Mart 2020’den
bu yana en sert değer kaybına uğradı. Bu hafta bilanço ağırlığının
yüksek olması volatilitenin artmasına neden olabilir. S&P 500
endeksindeki şirketlerin %30’u sonuçlarını bu hafta açıklayacak.
Makroekonomik veri tarafında ise ABD GSYH rakamı ve PCE endeksi
risk iştahını şekillendirebilir

 ÜNLÜ Menkul
  unlumenkul.com
                                  ***
                               Yasal Uyarı
 
 Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.

Çin Merkez Bankası referans temel kredi faizi oranını değiştirmedi

22 Nisan 2024 • 07:05:01

Çin Merkez Bankası, beklendiği gibi referans temel faiz oranı olan Loan
Prime Rate'ı (LPR) sabit tuttu.

 1 yıl vadeli LPR oranı % 3.45 ve 5 yıllık LPR oranı % 3.95 seviyesine bıraktı.

 LPR'daki hareketler bankaların şirketler ve tüketicilere sağladıkları
krediler için yüklendikleri fiyatı etkiliyor ve 5 yıllık oran ise mortgage
fiyatlamasında etkili.

Otomotiv sektöründe yılın ilk çeyreğinde üretim %3, ihracat %1 arttı, pazar %24 büyüdü- OSD

22 Nisan 2024 • 07:05:01

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Otomotiv Sanayii Dernegˆi (OSD) 2024 yılının ilk çeyrek verilerini açıkladı. Geçen yılın aynı dönemine göre toplam üretim yüzde 3 artarak 377 bin 70 adet olarak gerçekleşti. Geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 7 artan otomobil üretimi ise 238 bin 274 adede ulaştı. Traktör üretimiyle birlikte toplam üretim ise 390 bin 925 adede yükseldi. Ticari araç grubunda, yılın ilk çeyreğinde üretim yüzde 4, hafif ticari araç grubunda yüzde 5 azalırken, ağır ticari araç grubunda yüzde 1 artış yaşandı. 2023 yılının ilk çeyreğine göre ticari araç pazarı yüzde 2, hafif ticari araç pazarı ise yüzde 3 artış yaşanırken ağır ticari araç pazarı yüzde 1 arttı. Yılın ilk çeyreğinde, bir önceki yılın aynı dönemine göre, toplam otomotiv ihracatı adet bazında yüzde 1 artarken otomobil ihracatında yüzde 2’lik düşüş yaşandı. Bu dönemde, toplam ihracat 256 bin 511 adet, otomobil ihracatı ise 154 bin 319 adet düzeyinde gerçekleşti. 2024’ün ilk çeyreğinde toplam pazar, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 24 artarak 307 bin 461 adetten kapandı. Bu dönemde, otomobil pazarı da yüzde 33’lük artışla 233 bin 389 adede ulaştı.

Tu¨rkiye otomotiv sanayisine yo¨n veren 13 u¨yesiyle sekto¨ru¨n c¸atı kurulus¸u konumunda olan Otomotiv Sanayii Dernegˆi (OSD), 2024 yılının ilk çeyreğine ait u¨retim ve ihracat adetleri ile pazar verilerini ac¸ıkladı. Buna göre, yılın ilk çeyreğinde toplam otomotiv üretimi bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 3 artışla 377 bin 70 adede yükseldi. Otomobil üretimi ise yüzde 7’lik artışla 238 bin 274 adet olarak gerçekleşti. Traktör üretimiyle birlikte toplam üretim ise 390 bin 925 adedi buldu. Yılın ilk çeyreğinde ticari araç üretimi bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 4, hafif ticari araç grubunda ise yüzde 5 azalırken, ağır ticari araç grubunda üretim yüzde 1 arttı. Bu dönemde, otomotiv sanayisinin kapasite kullanım oranı yüzde 77 olarak gerçekleşti. Araç grubu bazında kapasite kullanım oranları ise hafif araçlarda (otomobil + hafif ticari araç) yüzde 77, kamyon grubunda yüzde 78, otobüs-midibüs grubunda yüzde 64 ve traktörde yüzde 74 seviyesinde gerçekleşti.

İhracat yüzde 5 artışla 9,2 milyar dolar oldu!
Yılın ilk çeyreğinde otomotiv ihracatı geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre adet bazında yüzde 1 artarak 256 bin 511 adet olarak gerçekleşti. Bu dönemde otomobil ihracatın da bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 2 gerileme görülürken ticari araç ihracatı yüzde 5 oranında arttı. Traktör ihracatı ise 2023 yılının aynı dönemine göre yüzde 13 geriledi ve 4 bin 562 adet olarak gerçekleşti. Türkiye İhracatçılar Meclisi verilerine göre, toplam otomotiv sanayi ihracatı, 2024’ün ilk çeyreğinde yüzde 14 ile sektörel ihracat sıralamasında zirvedeki yerini korudu. Uludağ İhracatçı Birlikleri (UİB) verilerine göre, ilk üç ayda toplam otomotiv ihracatı, 2023 yılının aynı dönemine göre yüzde 5 artarak 9,2 milyar dolar oldu. Euro bazında ise yüzde 3 artarak 8,5 milyar euro olarak gerçekleşti. Bu dönemde, dolar bazında ana sanayi ihracatı yüzde 6 oranında artarken, tedarik sanayi ihracatı ise yüzde 3 oranında arttı.

İç pazarda ilk çeyrekte ayda 307 bin adedi aştı!
2024’ün ocak-mart aylarında toplam pazar, bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 24 artarak 307 bin 461 adet düzeyinde gerçekleşti. Bu dönemde, otomobil pazarı da yüzde 33’lük artışla 233 bin 389 adede ulaştı. Ticari araç pazarına bakıldığında ise yılın ilk üç ayında, bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla toplam ticari araç pazarında yüzde 2, hafif ticari araç pazarında ise yüzde 3 büyüme yaşanırken ağır ticari araç pazarında yüzde 1’lik düşüş gerçekleşti. 2024’ün ocak-mart ayında, geçen yılın aynı dönemine göre otomobil satışlarındaki ve hafif ticari araç pazarındaki yerli araç payı yüzde 33 olarak gerçekleşti.

Otomotiv satış sonrası pazarında 2023 yılında yaşanan yükseliş trendi, 2024'ün ilk çeyreğinde yavaşlasa da devam etti

22 Nisan 2024 • 07:05:01

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Otomotiv satış sonrası pazarında 2023 yılında yaşanan yükseliş trendi, 2024’ün ilk çeyreğinde yavaşlasa da devam etti. 2024 yılının ilk çeyreğinde satış, ihracat ve istihdamını sınırlı da olsa artıran sektör, yılın ikinci çeyreğinde satışlarda dolar bazında yüzde 4,13 artış bekliyor. Otomotiv Satış Sonrası Ürün ve Hizmetleri Derneği’nin (OSS) 2024 Yılı İlk Çeyrek Sektörel Değerlendirme Anketi’ne göre; 2024’ün ilk çeyreğinde, 2023’ün aynı dönemine göre yurt içi satışlarda dolar bazında ortalama yüzde 1,27’lik artış yaşandı. Üretici üyelerin yüzde 73,3’ü önümüzdeki üç ayda yatırım planlamazken, 2024’ün ilk çeyreğinde gözlemlenen problemlerin başında “maliyetlerdeki aşırı artış” geldi. Ankete göre, “istihdamda yaşanan problemler” özellikle üretici üyeler için artan bir sorun olarak öne çıkıyor. OSS Derneği Başkanı Ali Özçete, “Her ne kadar anket sonuçlarındaki olumsuz tablo enflasyonla mücadele politikasının bir sonucu olsa da, bu politikayı benimsiyor ve Orta Vadeli Program (OVP) kapsamında yerinde buluyoruz. Otomotiv satış sonrası sektörü tüketim mamulü olarak gözükse de güvenlik sınıfında bir ürün grubunda yer alıyor. Sektör, artan işletme giderleri ve nakde ulaşım zorluğu neticesinde yatırım yapmaktan uzaklaşıyor. Bu durum stok seviyelerinde bozulmayla birlikte önümüzdeki aylarda son tüketicinin ürüne ulaşımında zorluklar yaşamasına ve güvenlik zafiyetlerine sebebiyet verebilir. Bu bağlamda sektör paydaşlarının en büyük beklentisi nakde ulaşım maliyetlerinde sektörel istisnalar tanınması veya vergisel avantajlar yapılmasıdır” açıklamasında bulundu.
Otomotiv Satış Sonrası Ürün ve Hizmetleri Derneği (OSS), otomotiv satış sonrası pazarı özelinde 2024 yılının ilk çeyreğini, üyelerinin katılımıyla düzenlediği bir anket çalışmasıyla değerlendirdi. OSS Derneğinin 2024 Yılı İlk Çeyrek Sektörel Değerlendirme Anketi’ne göre; otomotiv satış sonrası pazarı 2023 yılı genelinde yaşanan yükseliş trendini 2024’ün ilk çeyreğinde de devam ettirdi. Ankete göre; 2024’ün ilk çeyreğinde, 2023 yılının ilk çeyreğine göre yurt içi satışlar dolar bazında ortalama yüzde 1,27 artış gösterdi. Bu dönemde dağıtıcı üyelerin satışlarında yüzde 2,44 artış görülürken, üretici üyelerin satışlarında yüzde 0,5 seviyesinde düşüş gerçekleşti.
İkinci çeyrekte satışlarda dolar bazında yüzde 4,13 artış bekleniyor!
Ankette, 2024 yılının ikinci çeyreğiyle ilgili beklentilere de yer verildi. Buna göre sektörde 2024 yılının ikinci çeyreğinde yurt içi satışlarda dolar bazında yüzde 4,13 oranında artış beklendiği gözlemlendi. Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan OSS Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Ali Özçete “Raporda belirtilen yüzde 4,13'lük satış artışı beklentisi, sektörümüzdeki büyümenin devam edeceğine dair güçlü bir işarettir. Bu artış trendi, sektörümüzdeki talebin ve tüketici güveninin arttığını göstermektedir” dedi. OSS Derneği üyelerinden yüzde13,3’ü tahsilat sürecinin daha iyi hale geldiğini, yüzde 25,3’ü ise daha kötüye gittiğini belirtti. 100 üzerinden değerlendirilen ve 2023’ün son çeyreğinde 52,7 olan tahsilat süreci anket ortalama puantajı ise 2024’ün ilk çeyreğinde 47,7’ye geriledi.
Personel istihdamı artışta!
Ankete katılan üyelerin yüzde 34,7’si 2023 yılının son çeyreğine göre istihdamını artırdı. Üyelerin yüzde 44’ü söz konusu dönemde istihdamını korudu. 2023’ün son çeyreğine kıyasla istihdamının azaldığını belirten üye oranı ise yüzde 21,3 seviyesinde kaldı. Üretici ve dağıtıcı üyelerin istihdamları birbirine yakın seyretti. Artan personel istihdamı ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Ali Özçete “Raporda belirtilen istihdam artışı, sektörümüzdeki iş gücünün güçlenmekte olduğunu gösteriyor. Bununla birlikte özellikle mavi yaka personel bulunmasında yaşanan sorunlar sektörün gündem maddelerinin başında geliyor. İstihdamda yaşanacak olumlu gelişmeler, sadece sektörümüzün büyümesine değil, aynı zamanda ekonomimizin genel sağlığına da olumlu bir katkı sağlar” dedi.
En büyük problem maliyetlerdeki aşırı artış!
Sektördeki problemler anketin yine en dikkat çekici bölümlerinden birini oluşturdu. Üyelerin, 2024’ün ilk çeyreğinde gözlemlediği problemlerin başında yüzde 80 ile “Maliyetlerdeki aşırı artış” gelirken, “Nakit akışında yaşanan problemler” yüzde 54,7 ile ikinci sırada yer aldı. Üyelerin yüzde 33,3’ü “Döviz kuru ve kur artışı” ile “Kargo maliyeti ve teslimat problemleri”ni sektör için en büyük üçüncü sıkıntı olarak nitelendirdi. Ankete katılanların yüzde 30,7’si iş ve ciro kaybına, yüzde 29,3’ü de istihdamda yaşanan problemlere işaret etti. Ayrıca katılımcıların yüzde 26,7’si gümrüklerde yaşanan problemleri, yüzde 24’ü de mevzuat değişikliklerini önemli sorunlar olarak sıraladı. Sektörün problemleriyle ilgili değerlendirmelerde bulunan Ali Özçete “Maliyetlerdeki aşırı artış ile beraber nakit akışında da problem yaşanıyor olması sektördeki firmaları olumsuz etkilemeye başladı. Sorunların belirli bir süre daha devam etmesi durumunda finansal zorluk yaşayan firmaların sayısında artış olması muhtemeldir” dedi.
Üyelerin yüzde 69,3’ünün gündeminde yatırım planı yok!
Anket ile birlikte sektörün yatırım planları da mercek altına alındı. Ankete göre önümüzdeki üç ayda yeni yatırım yapmayı düşünen üyelerin oranı yüzde 30,7 ile son dönemin en düşük seviyesine geriledi. Bir önceki ankette üretici üyelerin yüzde 56,8’i yatırım planlarken, yeni ankette bu oran yüzde 26,7’ye geriledi. Dağıtıcı üyelerde ise bu oran yüzde 42,9’dan yüzde 36,7’ye geriledi. Ankete katılan üyelerin yüzde 25,3’ünün önümüzdeki üç ayda sektörün daha iyiye gideceğini öngördüğü gözlemlendi. Daha kötüye gidecek diyenlerin oranı ise yüzde 24 olarak belirlendi. Üreticilerin 2024 yılının ilk çeyreğinde kapasite kullanım oranı ortalaması yüzde 77,33 olarak gerçekleşti. Bu oran 2023 yılı genelinde yüzde 81,62 idi. 2024’ün ilk çeyreğinde üyelerin üretimi 2023’ün aynı çeyreğine göre yüzde 8,17 oranında arttı. 2024 yılının ilk çeyreğinde üyelerin ihracatı, 2023 yılının ilk çeyreğine göre dolar bazında yüzde 3,67 artış gösterdi.
OSS Derneği Başkanı Ali Özçete, “Her ne kadar anket sonuçlarındaki olumsuz tablo enflasyonla mücadele politikasının bir sonucu olsa da, bu politikayı benimsiyor ve Orta Vadeli Program (OVP) kapsamında yerinde buluyoruz. Otomotiv satış sonrası sektörü tüketim mamulü olarak gözükse de, güvenlik sınıfında bir ürün grubunda yer alıyor. Sektör, artan işletme giderleri ve nakde ulaşım zorluğu neticesinde yatırım yapmaktan uzaklaşıyor. Bu durum stok seviyelerinde bozulmayla birlikte önümüzdeki aylarda son tüketicinin ürüne ulaşımında zorluklar yaşamasına ve güvenlik zafiyetlerine sebebiyet verebilir. Bu bağlamda sektör paydaşlarının en büyük beklentisi nakde ulaşım maliyetlerinde sektörel istisnalar tanınması veya vergisel avantajlar yapılmasıdır” açıklamasında bulundu.

Çin'in Ankara Büyükelçisi LIU: Çin’den gelen elektrikli araçlara uygulanan ek %40 gümrük vergisi kaldırılmalı

22 Nisan 2024 • 07:05:01

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

“Yıl Dönümlerinin Kavşağında: Türkiye-Çin Ekonomik İlişkilerine Bakış” başlıklı 6. Türkiye-Çin Ekonomik Forumu’nda Türkiye ile Çin arasındaki ilişkilerin geliştirilmesi için neler yapılması gerektiği konuşuldu.
Forum kapsamında düzenlenen panellerde iki ülke ekonomik ve ticari ilişkilerini Türk Hava Yolları Genel Müdürü Bilal Ekşi, Huawei Türkiye Direktörü MA Yongnong, Xiaomi Türkiye Genel Müdürü FAN Chunlei, Halkbank Genel Müdür Yardımcısı Yalçın Madenci, ICBC Türkiye Genel Müdür Yardımcısı XIAO Li, Türkiye İhracatçılar Meclisi Yönetim Kurulu Üyesi Başaran Bayrak, Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu Türkiye-Çin İş Konseyi Başkanı Korhan Kurdoğlu, Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı Genel Müdürü İsmail Bütün, Sichuan Airlines Türkiye Genel Müdürü CHENG Xiaobo, Leader International Tourism Group Yönetim Kurulu Başkanı CAO Yiwei, myTECHNIC Yönetim Kurulu Başkanı LU Yupeng, Çin İş Geliştirme ve Dostluk Derneği Genel Başkanı Mehmet Adnan Akfırat değerlendirdi.
Çin Halk Cumhuriyeti Ankara Büyükelçisi LIU Shaobin: “Çin’den gelen elektrikli araçlara uygulanan ek %40 gümrük vergisi kaldırılmalı”
Çin Halk Cumhuriyeti Ankara Büyükelçisi LIU Shaobin açılış konuşmasında “Günümüz dünyasında, son 100 yılda görülmemiş bir değişim süreci yaşanıyor. Ukrayna-Rusya savaşı, Filistin ve İsrail çatışmaları dünya çapında büyük bir krize dönüştü. Ancak, insanlığın ilerlemeye olan inancı asla değişmeyecek. Biz de umutla ve özgüvenle ilerliyoruz. Düzenli ve eşit bir küresel ekonomiyi savunuyoruz. Uluslararası durumlar değişse bile, Çin politikalarını izlemeye devam edeceğiz ve barış ile istikrarın güçlenmesine katkı sağlamayı sürdüreceğiz” diyen Shaobin konuşmasını “Çin ekonomisi uzun vadeli olarak olumlu bir yöne doğru ilerliyor ve yüksek kalitedeki teknolojisi, dünya ekonomisinin gelişimine önemli katkılar sağlıyor. Türkiye ve Çin arasında üst düzey temaslar ve kültürel alışveriş yoğunlaşıyor. Türkiye ile birlikte büyük ortak çıkarlara sahip olmamıza önem veriyoruz ve stratejik iş birliği ilişkilerimizin daha yüksek bir seviyeye ulaşmasını arzuluyoruz.
Geçen yıl, Türkiye istatistiklerine göre iki ülke arasındaki ticaret hacmi 45 milyar doları aştı. Ancak, ticarette büyük bir açık olduğunu kabul ediyoruz. Türkiye ile bu açığı kapatmaya ve yapısal sorunları çözmeye hazırız. İlişkilerin güçlenmesi için karşılıklı çaba gösterilmesi gerekiyor. Çin elektrikli araçlarına uygulanan ek %40 gümrük vergisinin kaldırılması ve doğrudan uçuşların artırılması gibi adımlar atılmalı. Her alanda iş birliklerinin canlanması durumunda Çin’den ülkenize gelen turist sayısında da artış olacağına inanıyoruz” sözleriyle tamamladı.
“50 milyar dolardan fazla ekonomik büyüklük ve 5 milyon turist hedeflemeliyiz”
 Üniversitenin Tuzla Kampüsü’ndeki Bekir Okan Kültür, Sanat ve Kongre Merkezi’nde gerçekleşen forumda Türkiye ile Çin arasındaki ilişkilere yönelik açıklama yapan İstanbul Okan Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Bekir Okan, amaçlarının iki ülke arasındaki kültürel ve ekonomik ilişkileri geliştirmek olduğunu belirterek şu ifadeleri kullandı: "Biz İstanbul Okan Üniversitesi olarak sadece iki lisan bilen öğrenciler yetiştirmiyoruz. Aynı zamanda ülkemizin dünya ile olan ilişkilerine de katkı sağlamak istiyoruz. Çin dünyada önemli bir ekonomik güç. Türkiye'de ilk kez bu ilişkileri geliştirmek için Çince Mütercim Tercümanlık Bölümü bizim üniversitede açıldı. Ardından açtığımız Konfüçyüs Enstitümüz bu yıl 10’uncu yılında. Bu enstitü iki ülkenin sadece kültürünü geliştirmek için değil ekonomik ilişkileri geliştirmek için de kuruldu. Çin ile ticari ilişkilerimizin ve turizm iş birliklerimizi artırmanın önemi büyük. Hedefimizin 50 milyar dolardan fazla ekonomik büyüklük ve 5 milyon turist olması lazım."
DEİK Türkiye-Çin İş Konseyi Başkanı-TÜSİAD Çin Çalışma Grubu Başkanı Korhan Kurdoğlu ise
TFI TAB Food Investments şirketinin kurucusu olarak, 10 yılı aşkın süredir Çin'deki ekonomik gelişmeleri yakından takip ettiklerini, Çin'de faaliyet gösterdiklerini aktardı. “Türkiye'nin Çin'deki en büyük yatırımcısı olmaktan gurur duyuyoruz. Hem Türkiye'de hem de Çin'de sağladığımız istihdamın hız kesmeden sürmesi sebebiyle stratejik bir konumdayız. Çin'le ticari ve ekonomik ilişkilerimizin, ticaret hacmimizin ve karşılıklı yatırımlarımızın artması ve gelişmesine büyük önem veriyoruz. Orta ve uzun vadede sürdürülebilir bir ticaretin yanı sıra, ihracatımızın çeşitlenmesini ve Çinli firmaların özellikle katma değeri yüksek sektörlere yatırım yapmalarını arzu ediyoruz. DEİK VE TÜSİAD olarak Çine ihracat koşullarını geliştirmek, enerji, turizm ve yatırımlar konusunda ortak çalışmalar yapmak için çabalıyoruz. Bu somut çalışmaların sonuçlarını birlikte göreceğiz.”
Huawei Türkiye Direktörü MA Yongnong “20 yıldır Türkiye'de faaliyet gösteriyoruz. Türkiye’de 2010 yılından bu yana Ar-Ge merkezimiz bulunuyor. Yatırım ve üretim faaliyetlerimizin yanı sıra gençleri desteklemeye büyük önem veriyoruz. 8 yıldır Türkiye’de uyguladığımız "Geleceğin Tohumları" projesiyle 300'den fazla öğrenciye ulaşmayı başardık, onlara burs verdik. Gelecek süreçte de Türkiye ve Çin arasındaki teknoloji alanındaki gelişmelere katkıda bulunmak istiyoruz” diye konuştu.
Xiaomi Türkiye Genel Müdürü FAN Chunlei, Xiaomi’nin Türkiye’de tesis kurarak telefon üretimine başladığını aktardı ve Çin ile Türkiye arasındaki dostluğun uzun ömürlü olacağına inandıklarını söyledi.
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Yönetim Kurulu Üyesi Başaran Bayrak: “Hızlı sonuçlanan vize talep ediyoruz”
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Yönetim Kurulu Üyesi Başaran Bayrak konuşmasında büyükelçiden bir ricada bulunmak istediğini belirtti ve ticari seyahatlerde vize kolaylığı istedi. “Çin’de gerçekleşecek fuarlara vize süreci nedeniyle yetkili yollayamıyoruz” ifadesinde bulundu, hızlı sonuçlanan vize talep etti.
Türkiye'nin Çin'den yaptığı ithalatın 45 milyar dolar seviyesine yükseldiğini söyleyen Bayrak “Cari açığımızın büyük bir kısmı, Çin ile yapılan ticaretten kaynaklanıyor. Bu gerçekle hareketle, Türkiye'de Çin ile ticaretin daha dengeli bir yapıya kavuşturulması için taleplerimiz ve çalışmalarımız devam ediyor. Ticaretin gelişmesi, hepimizin lehine olacak. Ülkemizde de 282 Çin menşeli firma faaliyet gösteriyor” dedi.
“2019’da 400 bin Çinli ziyaretçi ağırlamışken, 2023’te bu rakam 284 bine düştü”
Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı (TGA) Genel Müdürü İsmail Bütün turizm sektöründe 60 milyon ziyaretçi ve 60 milyar dolarlık bir hedef belirlediklerini aktardı. 2019 yılında 400 bin Çinli ziyaretçi ağırlamışken, pandeminin yaşanmasının ardından 2023 yılında bu sayının 284 bine düştüğünün altını çizdi: “Bu yılki hedefimiz, bu rakamı en az iki katına çıkarmak. Çinli ziyaretçilere yönelik e-vize uygulamamız var. 28 Haziran'da Çin’den bir havayolu şirketi farklı bir bölgeden Türkiye'ye uçuş başlatmayı planlıyor.”
THY Genel Müdürü Bilal Ekşi: “Sayın Büyükelçi birlikte helva yapmanın zamanı gelmiştir”
Türk Hava Yolları Genel Müdürü Bilal Ekşi Türkiye Çin ilişkilerini helva yapmaya benzetti. “Helva yapsana diye bir şarkı vardır. Ancak helva yapmak için gerekli tüm malzemeler elimizde bulunuyorken, lezzetli bir helva elde etmek mümkün olacaktır. Çin hattı konusunda şikayetler alıyoruz. Bilet fiyatları pahalı ve yaz aylarında bilet bulamıyoruz şikayeti geliyor. Ama bu iş, arz talep meselesi. Tüm Avrupa’ya, yani 800 milyon nüfusa 2 bine yakın sefer yapıyoruz. Amerika’da 13 noktaya haftada 123 uçuş, İtalya’ya haftada 100 sefer, Fransa’ya 120 sefer, İngiltere’ye 100’ün üzerinde sefer yaparken Çin’e haftada 3 noktaya 21 sefer yapıyoruz. Bu maalesef yeterli değil. Çin’de dört havayolu şirketi de Türkiye’ye uçuşa başladı.
Sayın Büyükelçi birlikte helva yapmanın zamanı gelmiştir. Öğrencilerin, iş insanlarının uygun fiyatla uçabilmesi için desteğinizi istiyoruz. Çin havacılık otoritesinin bunu olumlu karşılayacağına inanıyoruz. İki ülke arasındaki hava yolu bağlantısının artması ticareti, turizmi, kültürel ilişkileri çoğaltacaktır.”
Halkbank Genel Müdür Yardımcısı Yalçın Madenci iki ülkenin uzun yıllar rakip gibi düşünüldüğünün aslında bundan sinerji doğabileceğini ifade etti. “Rekabet eden ülkelerinde artık birlikte iş yapma zorunluluğu doğuyor. Kazan kazan politikasıyla hareket etmeliyiz.”
Çin İş Geliştirme ve Dostluk Derneği Genel Başkanı Mehmet Adnan Akfırat ise Çin ile birlikte Türkiye’nin bir üretim ve dağıtım üssü haline getirilmesi gerektiğini söyledi.
 
Panellerin ardından katılımcılara İstanbul Okan Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Bekir Okan, Mütevelli Heyet Başkan Yardımcısı Işıl Okan Gülen ve Rektör Prof. Dr. Güliz Muğan tarafından teşekkür plaketi takdim edildi.

Sera ürünlerinde fiyatlar düşüyor

22 Nisan 2024 • 07:05:01

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

 Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, ülkemizde örtü altı üretimini, sera ürünlerindeki fiyat düşüşlerini ve çiftçilerin belediyelerden beklentilerini yaptığı görüntülü basın açıklamasıyla değerlendirdi.

Seracılık dünyada önemli bir sektör hâline geldiğini belirten Bayraktar, açıklamasını şöyle sürdürdü;

“Seracılık ülkemizde de son yıllarda hızla atılım ve gelişme göstermiş olup, dünyada dördüncü, Avrupa’da ise İspanya’nın ardından ikinci sırada yerini aldı.
Ülkemizde 73 ilde, toplam 764 bin 207 dekar alanda örtü altı üretim yapılıyor.
Örtü altı üretim alanlarının yüzde 40,7’si Antalya’da, yüzde 24,6’sı Mersin’de, yüzde 15,6’sı Adana’da ve yüzde 4,3’ü Muğla’da bulunuyor.
2023 yılında seralarda yapılan toplam üretim 8 milyon 956 bin 951 ton olup bu üretimin yüzde 89’unu sebzeler oluşturuyor.
Sebze seracılığının yoğun olarak yapıldığı Antalya ve Mersin illerinde bulunan Ziraat Odalarımızdan alınan bilgilere göre, bayram sonrasında örtü altı sebze ürünlerinde önemli fiyat düşüşleri görülüyor.
Bu illerde son 15 günde biber ortalama 45 liradan 15 liraya, salatalık ortalama 17 liradan 3 liraya, domates 21 liradan 15 liraya, patlıcan 27 liradan 6 liralara kadar düştü.
Bu fiyatlarla çiftçilerimiz zarar ediyor.
Mevsim normalleri üzerinde gerçekleşen hava sıcaklığıyla sera üretiminde artan verim ve ürünlerin erken hasat olgunluğuna gelmesiyle arzda artış görülüyor.
Arzda yaşanan artışın yanı sıra, bu günlerde ihracata giden ürünün azalması ve özellikle Ramazan Bayramı nedeniyle zincir marketlerin alımlarında görülen azalmayla fiyat düşüşleri yaşanıyor.”

“Çiftçinin ürettiği yok pahasına satılmaması için pazarlama sorunu çözülmelidir”
“Çiftçimiz her zaman olduğu gibi üreterek ülkemizin gıda ihtiyacını karşılamak adına gereğini yapıyor.
Ancak, zaman zaman ürettiği ürün çiftçilerimize sorun oluyor.
Özellikle yaş sebze ve meyve çabuk bozulduğu için pazarlama sorunu daha fazla yaşanıyor.
Bu nedenle yaş sebze ve meyve pazarlamasının ayrı bir önemi bulunuyor.
Örtü altı üretimin yaygın olduğu illerde yaş sebze ve meyve pazarlanmasına yönelik üretici birlikleri ve kooperatifler mevcut olsa da, bu birliklerin piyasayı etkileyecek ve düzenleyecek gücü bulunmuyor.
Hatta kurulan bazı birlikler ne yazık ki varlığını sürdüremeyerek, kapandı.
Ürün pazarlamaya yönelik örgütlerin mali ve idari yönden güçlenmesi ve tarımsal pazarlamada etkin olması için mevzuatlarda gereken düzenlemeler yapılmalıdır.”

“Semt pazarlarında üreticilere daha fazla yer ayrılmalı, üretici pazarları her ilçede kurulmalıdır”
“Çabuk bozulabilen sebze ve meyvelerde arzda dönemsel yaşanan yoğunluklarda çiftçilerin zarar etmemesi ve yetiştirilen ürünlerin heba olmaması için, belediye adına alımlar yapılmalıdır.
Pazar Yerleri Hakkında Yönetmelik hükümlerinde pazar yerlerinin en az yüzde 20’sinin özel satış yeri olarak üreticilere ayrılması hükmü bulunuyor.
Ürettiği ürünü doğrudan semt pazarında satmak isteyen üreticimize tüm belediyeler yer ayırmalı ve ayrılan alan yüzde 20 ile sınırlandırılmamalıdır.
Bu sınırlama özellikle ürün arzındaki artış nedeniyle kendi ürününü pazarda satmak isteyen üreticilerimize engel teşkil ediyor.
Yine belediyelerce belirlenecek günlerde sadece üreticilerimizin ürettiği ürünü halka doğrudan sunabileceği üretici pazarlarının her il ve ilçede kurulması sağlanmalıdır.
Gıda fiyatları üzerinden haksız kazanç elde etmeye yönelik hareketler konusunda belediyelerde denetimlerini artırmalı, piyasa üzerinde bozucu etkisi olanlara ceza uygulamalıdır.”

“Belediyeler ilinde ilçesinde üretim yapan çiftçisine destek vermelidir”
“Yerel seçimler öncesi 6360 Sayılı Kanunla Büyükşehir belediyelerinin tarım sektörüne yönelik sorumluluklarının arttığını, çiftçilerin belediyelerden beklentileri olduğunu dile getirdik.
Bugün tekrar ifade etmek istiyorum ki Belediyeler ilinde ilçesinde üretim yapan çiftçisine her türlü desteğini yapmalıdır.”

“Çiftçilerimizin ana başlıklar halinde belediyelerden beklentileri ise şöyledir;
-Tarım arazileri ve mera alanları korunmalı, her ne gerekçeyle olursa olsun bu alanların imara açılmasına izin verilmemelidir.
-Kırsalda genç nüfusu tutabilmek için sosyal alanlar artırılmalıdır.
-Belediyeler ve Ziraat Odaları birlikte hareket etmelidir.
-Pazarlama kooperatiflerinin kurulmasına destek olmalıdır.
-Girdi, tarım alet, fide, fidan vb. destelerini düzenli olarak vermelidir.
-Kırsal Alanlara altyapı hizmetleri artırılmalıdır.
- Belediyeler, DSİ ile birlikte hareket ederek tarımsal sulama kanallarının bakım ve temizliği konusunda destekte bulunmalıdır.
-Tarımsal ürün işleme tesisleri kurulmalıdır.
-Yenilenebilir Enerji kaynaklarının kurulmasına destek olmalıdır.
-Kırsal Turizm ile kırsalda gelirin artırılması sağlanmalıdır.”

SPK tarafından getirilen işlem yasakları - 2

22 Nisan 2024 • 07:00:02

Konuya ilişkin aşağıdaki açıklama Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) bülteninde yer aldı.

 Avrasya Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı AŞ (AVGYO) pay piyasasında gerçekleştirilen işlemlerde 6362 sayılı Sermaye
Piyasası Kanunu’nun (SPKn) 107/1 maddesinde sayılan fiilin işlendiğine dair makul şüphe bulunması nedeniyle; 6362 sayılı
SPKn'nun 1 inci maddesi çerçevesinde yatırımcıların hak ve yararlarının korunmasını teminen, 6362 sayılı SPKn'nun 128/1-(a)
maddesine dayanarak yapay piyasa oluşturmaya yönelik işlemlerin engellenmesi amacıyla? 6362 sayılı SPKn'nun 101/1 maddesi
ve V-101.1 sayılı Bilgi Suistimali ve Piyasa Dolandırıcılığı İncelemelerinde Uygulanacak Tedbirler Tebliği'nin 5/1 ve 6/1 maddeleri
uyarınca; aşağıdaki tabloda bilgilerine yer verilen kişi hakkında 22.04.2024 tarihli işlemlerden başlamak üzere borsalarda 6 ay
süreyle geçici işlem yasağı uygulanmasına karar verilmiştir.

Hesaba Altın Havale

Siparişleriniz sadece "1 saat" içerisinde hesabınızda.

Ücretsiz Hızlı Kargo

Siparişlerinizin gönderimi, aynı gün içerisinde yapılır.

Üst Düzey Güvenlik

256-bit şifreleme ve 3D Secure ile güvenli ödeme.

Sertifikalı Ürünler

Ürünlerimizin tümü sertifikalı ve orijinaldir.

hand-package-delivery