Tüm Alışverişlerinizde Kargo Bedava.
Sepetiniz Boş
Görünüşe göre henüz seçim yapmamışsınAlışverişe Başla
ürün bulundu.
Altın ve Dolara yön veren güncel finans haberlerini kaçırma...
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Türkiye'nin yenilenebilir enerji portföyüne önemli katkılar sunan Eksim Enerji'nin CEO'su Arkın Akbay; yenilenebilir dönüşüm için geliştirilen teşvik programlarının, enerji arz kompozisyonundaki hızlı dönüşüme olumlu etkisine dair açıklamalarda bulundu. Akbay, "Ülke olarak, Avrupa bölgesi yenilenebilir enerji kullanımında 5. sıradayız. Nisan ayı sonunda yenilenebilir enerjinin elektrik üretimdeki payı yüzde 53 seviyesinde gerçekleşti. Kamu yönetiminin dönüşüme hız katan teşvikleri ve enerji üretiminde yerli ekipman kullanımında sunulan katkı payı, enerjide yeşil dönüşümü hızlandırdı, sanayi ürün yelpazemizi genişletti, ihracata katkı sağladı. Türkiye'nin enerji sektöründe sürdürülebilir ve çevreye duyarlı politikaları benimsemesi, ülkenin enerji güvenliğini sağlamaya ve ekonomik kalkınmayı desteklemeye yönelik önemli bir adım oldu. Yenilenebilir enerji kaynakları, alternatifleri olan fosil yakıtlara oranla ekonomik uzun süreli marjinal maliyetleri ile elektrik enerjisi tüketimi yoğun sektörlerimizin rekabet edebilirliğini artırıyor. Bununla birlikte, ülkemizin ortalama elektrik enerjisi maliyetlerinin düşmesine de katkıda bulunuyor. Sanayimizin sermaye birikimini kuvvetlendiriyor ve kendi dönüşümü ile verimini artırmasını sağlıyor. Yerli katkı payı ise bu süreçte önemli bir katalizör görevi üstlendi. Kamu yönetiminin öngörülü politikaları ve uygulamaya verdiği destek, ülkemize artı değer olarak geri dönüyor" dedi.
"Yerli ekipman üreticilerine destek elzem"
Yenilenebilir enerji üretiminde kullanılan ekipmanlar için sunulan yerli üretim katkı payı ve yenilenebilir enerji projelerini hayata geçiren kuruluşlara sağlanan yatırım teşvikleri yeşil dönüşüme hız kazandırıyor. Yenilenebilir Enerji Kaynak Alanları, kısaca YEKA yöntemi, üretim ekipmanlarının yerli üretim oranlarının kademeli olarak artırıldığı şekilde yerli sanayinin gelişimine destek verdi. YEKA ve YEKDEM programlarının yerli ekipman üreticileri için de olumlu sonuçlar sağladığını ifade eden Akbay, sözlerine şöyle devam etti: "Bu programlar sayesinde Türkiye, yenilenebilir enerji alanında önemli yetkinlikler kazandı ve uluslararası alanda üretim kalitesi ile ön plana çıkan bir oyuncu haline geldi. Ancak bazı zorluklar da yok değil. Yüksek enflasyon ve para biriminin öngörülemeyen ani değer kaybı gibi ekonomik koşullardaki değişimler, YEKA, YEKDEM yerli katkı payı teşviklerinin verimliliğini olumsuz yönde etkileyebiliyor, bu durum teşvik mekanizmasının etkinliğini de düşürüyor ve yatırımları yavaşlatıyor. Sürdürülebilir büyüme ve topyekûn kalkınma için yenilenebilir enerji ve sanayide yeşil dönüşüm şart." dedi.
Eksim Enerji CEO'su Akbay, YEKA ve Yenilenmiş YEKDEM gibi destek programlarında yer alan yerli katkı payı uygulamasının, TL bazlı olarak tespit edildiğini, enflasyon endekslerine ve yabancı para birimlerine bağlı periyodik ayarlamaların zamansal olarak geriden gelişi ile arzu edilen katkıyı sağlayamadığını, finans kuruluşlarının proje finansmanına mesafeli yaklaşmalarına neden olduğunu da vurguladı. Akbay, "Birinci YEKDEM döneminde olağanüstü bir hızla yenilenebilir enerji kaynaklarına geçişimiz bugün ortalama enerji maliyetlerimizi düşürmemizi sağlamıştır. Yenilenebilir enerji kaynaklarından elde edilen elektrik üretimi yatırımlarında, yatırım hızının korunması ve yerli ekipman üreticisinin üretim yelpazesini geliştirebilmesi ve ihracat hacimlerini artırması için YEKDEM ve YEKA fiyat ayarlama metodolojisine dayalı yatırımcı kayıplarının ortadan kaldırılması elzemdir. Bu sebeple formülün işletme sıklığı, aylık seviyede olduğu gibi aylık süre içinde yaşanan kayıplar da bir sonraki aylık döneme eklenmek suretiyle giderildiği takdirde veya YEKDEM birinci dönemindeki uygulama temel alındığında dönüşüm hızlanacak ve ülkemizin uzun süreli rekabetçiliği güvence altına alınacaktır. Bu sayede Türkiye, hem kendi enerji ihtiyaçlarını daha sürdürülebilir bir şekilde karşılayabilir hale gelecektir hem de yeşil dönüşümde ihtiyaç olan ekosistemin oluşum sürecini daha etkin bir şekilde hızlandıracaktır. Ayrıca, ülkemiz sanayisi enerji üretimine dayalı karbon vergisinin yükünden de ari kalacaktır. Sanayi kuruluşlarımızın bu sayede elde edecekleri sermaye birikimi kendi alanlarında yeşil dönüşüm ile verim artışı yatırımlarına kaynak yaratacaktır." açıklamalarını yaptı.
Enerjide fiyat artışlarına karşı reçete yeşil dönüşüm
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nın EPDK ve TEİAŞ, global enerji ekosistemi açısından örnek teşkil edecek çalışmalara imza attığını, yerli imkanlarla enerji üretimine yönelik desteğin sürdüğünü belirten Akbay, enerji fiyatları konusunda uyardı: "Henüz etkilerini kuvvetli yaşamadık ancak karbon salımı olan gelişmiş ülkelerin piyasalarında fiyat artışları yaşanıyor. Bu artışların bizim sanayimize de yansıdığı ve ilerleyen süreçte daha fazla hissedileceği aşikar. Reçetenin başında yenilenebilir enerjiye hızlı dönüşüm geliyor. " şeklinde konuştu.
Eksim Enerji CEO'su Arkın Akbay, YEKA ve YEKDEM'e dair değerlendirmelerinin yanı sıra "Sürdürülebilir temiz bir gelecek için hepimize büyük sorumluluklar düştüğünün altını bir kez daha çizmeliyiz. Dünya üzerindeki doğal kaynakların sınırsız olmadığını ve iklim değişikliği gibi küresel sorunların ciddiyetini her geçen gün artarak müşahede ediyoruz. 2023 yılında yenilenebilir enerji yatırımları, fosil yakıtlara yapılan yatırımları geride bırakarak rekor seviyeye ulaştı. Bu oran önümüzdeki yıllarda artmaya devam edecek. Biz de Eksim enerji olarak yenilebilir enerjinin odağında gerçekleştirdiğimiz yatırımlarımıza enerji verimliliği esaslı Araştırma-Geliştirme faaliyetlerini ve gelişen teknolojik uygulamaları da alarak başta ülkemiz olmak üzere her nerede ihtiyaç varsa yenilenebilir enerji üretim projelerimize kararlılıkla devam edeceğimizi bir kez daha paylaşmak istiyorum. Dünya Çevre Gününü kutluyor, temiz enerji farkındalığının daha da artacağı yeşil yarınlara hep birlikte ulaşacağımıza inanıyo
EURUSD
Euro varlıkları için haftanın en önemli ekonomik gelişmelerinden olan Avrupa Merkez Bankası para politikası toplantısı bugün gerçekleşecek. Toplantı sonrasında bankanın faiz oranında indirim yönünde ilk adımı atması bekleniyor. Karar ve ardından yapılacak basın toplantısı ile Euro varlıklarında volatilite oldukça artacaktır. Karar 15:15’te açıklanacak. Ardından yapılacak basın toplantısı ise 15:45’te gerçekleşecek. Bu sebeple bugün Euro varlıklarında gündem bu olacak. ABD kanadına baktığımızda ise 15:30’da açıklanacak olan işsizlik haklarından yararlanma başvuruları verisi izlenecek. FED kanadına ise ilk faiz indirim adımının ne zaman olabileceğine yönelik belirsizlikler mevcut. Genel beklentiler ise Sonbahar başlarında olabileceği yönünde ağırlık kazanmış durumda. EURUSD paritesini teknik olarak inceleyecek olursak 1.0895 - 1.0916 - 1.0943 seviyeleri direnç noktaları olarak; 1.0858 - 1.0828 - 1.0789 seviyeleri ise destek noktaları olarak takip edilebilir.
Petrol
Hafta sonu piyasalar OPEC+ toplantısını takip etmişti. Her ne kadar grup arz kesintilerini bu yılın sonuna kadar uzatsa da, kesintilerin sona ermesinden sonra önümüdeki yıl arz fazlalıklarının yaşanabileceğine yönelik endişeler oluştu. Bununla birlikte yeni haftada petrolde aşağı yönlü hareketlenmeler yaşandı. Talebin zayıflama işaretleri göstermesi, küresel bazda jeopolitik risklerin geçmiş aylara nazaran azalması petrol de baskı oluşturan unsurların başında yer aldı. Haftanın ortalarına kadar aşağı yönlü hareketlenmeler yaşayan petrolde, dün bir miktar toparlanma hareketleri gerçekleşti. Crude ürününü teknik olarak inceleyecek olursak 75.27 - 76.74 - 78.47 seviyeleri direnç noktaları olarak; 73.72 - 72.31 - 71.34 seviyeleri ise destek noktaları olarak takip edilebilir.
XAUUSD
Haftanın dördüncü işlem gününde piyasalar 15:30’da ABD’den gelecek olan işsizlik haklarından yararlanma başvuruları ekonomik verisini takip edecek. ABD’den gelen her ekonomik veri ve açıklamalar ile FED’in ilk faiz indiriminin zamanlaması konusunda ipuçları aranıyor. Bu konuda belirsizlikler halen devam etse de, sonbaharda ilk adımın atılabileceğine yönelik beklentiler şuan mevcut. Bununla birlikte bugün Avrupa Merkez Bankası’nın ilk faiz indirim adımını atabileceği bekleniyor. Banka bugün toplanacak ve 15:15’te faiz kararını açıklayacak. Diğer yandan yarın ABD’den gelecek olan tarım dışı istihdam verisi ise altın için haftanın en önemli ekonomik verilerinden biri olarak karşımıza çıkıyor. ABD’de iş gücü piyasasına dair önemli ipuçları verecek olan veri ile birlikte onsta da volatilite artacaktır. XAUUSD grafiğini teknik olarak inceleyecek olursak 2380 - 2400 - 2415 seviyeleri direnç noktaları olarak; 2355 - 2334 - 2315 seviyeleri ise destek noktaları olarak takip edilebilir.
İnfo Yatırım Menkul Değerler A.Ş.
www.infoyatirim.com
***
Yasal Uyarı
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
İstanbul Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İHBİR), hububat sektörü ocak-mayıs dönemi ihracat rakamlarını açıkladı. Türk hububat sektörü, ihracatta yukarı yönlü ivmesini devam ettirdi. Buna göre; İHBİR'in mayıs ayı ihracatı geçen yılın aynı ayına göre yüzde 8,50 artışla 328,7 milyon dolara çıkarken; ilk 5 aylık ihracat yüzde 6,6 artışla 1,5 milyar dolara ulaştı. Hububat sektörünün Türkiye geneli mayıs ayı ihracatı ise, geçen yılın aynı ayına oranla yüzde 13,8 artışla 1 milyar 66 milyon dolara ulaşırken, Türkiye geneli ocak-mayıs dönemi ihracatı yüzde 7,26 artarak 5,05 milyar dolara ulaştı.
İHBİR'DE EN FAZLA İHRACAT ABD'YE
Türkiye genelinde, mayıs ayında en çok ihracat gerçekleştirilen ilk üç ülke sırasıyla Irak, ABD ve Cezayir olurken; İHBİR'in mayıs ayında en çok ihracat gerçekleştirdiği ilk üç ülke ise sırasıyla ABD, Irak ve Birleşik Krallık oldu. Mal grupları olarak bakıldığında, en fazla ihracat; pastacılık ürünlerinde görülürken, değirmencilik ürünleri ikinci sırada, bitkisel yağlar ise üçüncü sırada yer aldı.
"MALİYET ARTIŞLARI REKABETİ ZORLUYOR"
Açıklanan rakamları değerlendiren İstanbul Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İHBİR) Yönetim Kurulu Başkanı Kazım Taycı; özellikle maliyet artışlarından kaynaklı fiyat tutturamamanın rekabet şansını gün geçtikçe daha fazla zora soktuğunu belirtti. Hububat ve bakliyattaki ihracat artışının hedef ve beklentilerin çok altında olduğuna dikkat çeken Taycı; "Halihazırda ihracatımızdaki artışının en büyük sebepleri; pazar çeşitliliğimiz. Tüm üreticilerimiz ile pandemiden bu yana her türlü ihracat ve her türlü satış aktivitesini iyi değerlendirmekteyiz. Bütün fuarlara, satın alma heyetlerine, sektörel ziyaretlere, düzenli pazar ve müşteri araştırmalarına sektör olarak hiç kopmaksızın devam ettik. İhracatımızın artması ve ülkemize döviz kazandırmak için üretici ihracatçı olarak var gücümüzle çalışmalarımıza devam ediyoruz." dedi.
Yaşanan maliyet artışlarının rekabet şansını ciddi anlamda düşürdüğünü, küresel iklim krizi ve tedarik zincirindeki bozulmaların da sektörü doğrudan etkilediğini kaydeden Taycı, sözlerini şöyle sürdürdü: "Yakın zamanda önümüze gelen ve maliyet artışlarına yol açan gelişme ise kakao ve kakao yağı fiyatlarında gözlendi. Yoğun kakao çekirdeği tarımının yapıldığı bölgelerde görülen olumsuz hava koşulları ve buradaki üreticilerin yıllar içinde ekim alanlarını artırmamaları yüzünden arzda açık oluştu. Büyük tedarikçilerin ellerinde bulunan stoklara güvenildi fakat, stokların yetersiz kalacağının anlaşılmasının ardından fiyatlar hızla yukarı gitmeye başladı. Kakao çekirdeğinde ton başına fiyatlarda 2,5 kat, kakao yağında da 3 katı bulan artışlar oldu."
"BÜYÜMEYE EN BÜYÜK KATKI İHRACATTAN"
Ham maddenin, çalışan ve enerji giderlerinin, lojistik maliyetleri karşısında enflasyonla aynı seviyede olmayan kur seviyesinin maliyetlerde çok yüksek artışların yaşanmasına yol açtığını belirten Taycı, "Kar marjlarımızda düşüşler yaşadığımız için bunu fiyatlarımıza yansıtmak zorunda kaldık. Mevcut pazarlarımızda en büyük avantajımız olan iyi kalite ve uygun fiyat avantajımızı kaybetmeye başladığımız için rekabet etmekte zorlanmaya ve ihracatta düşüş sinyalleri almaya başladık. Ülkemizin büyümesindeki en büyük katkı ihracattan geliyor. "Made in Türkiye" algısını dünya marketleri ve raflarında oturtmuşken mevcut pazarlarda etkinliğimizi kaybetmemek ve yeni pazarlarda yer almak için otoriteden; üretici ihracatçı için uzun vadeli ve düşük faizli özel ihracat kredisi desteği, SGK prim desteği, elektrikle enerji maliyetleri için özel vergilerin uygulanması gibi teşvik ve destekler talep etmekteyiz. Yapılacak her türlü destek, mevcut pazardaki varlığımızı korumamıza büyük olanak sağlayacaktır." ifadelerini kullandı.
VİZE KRİZİNE ÖNLEM ÇAĞRISI
İhracatın sürdürülebilirliği açısından fiyat tutturmanın elzem olduğunu da vurgulayan Taycı, "Fırsat oluşan birçok pazar olmasına rağmen fiyat tutturamamaktan dolayı avantajları kullanamadık. Özellikle son aylarda birçok AB ülkesi tarafından ülkemize karşı uygulanan vize krizi işlerimizi daha da zora sokuyor. Hükümetimizden bu konuda acil önlem talep ediyoruz." dedi.
Bitcoin’in tarihi zirvesini yenilediği dönemde satış pozisyonuna geçen uzun vadeli yatırımcılar tekrar BTC toplamaya başladı. Bitcoin ETF’lerindeki net girişler 136 milyon doları geçerken, haber akışı kripto para piyasaları için olumlu seyrediyor.
Bitfinex’in yayımladığı 107. Alpha Raporu’na göre; Bitcoin’in Mart ayında 73.666 dolar ile rekor kırmasının ardından uzun vadeli yatırımcılar önemli miktarda BTC sattı. Tarihi zirvelerde başlayan bu satışların sonucunda bir yandan arz artarken, diğer yandan da düzeltme hareketi başladı ve konsolidasyon dönemine girildi. Bugün gelinen noktada ise piyasadaki göstergelere göre düzeltme evresinin artık sonuna gelinmiş gibi görünüyor.
Son iki haftada, Bitcoin ETF’lerine olan talep yeniden canlandı ve günlük 136 milyon dolar civarı net girişler kaydedildi. Bu miktar; madencilerin yarılanma sonrasında gerçekleştirdiği günlük 32 milyon doları geçen satışların yaklaşık dört katına tekabül ediyor. Buna ek olarak, Bitcoin borsa rezervleri düşerken, açılan yeni birikim adresleri ise son bir ayda artış gösterdi. Ayrıca, zirvede önemli miktarda BTC satan uzun vadeli yatırımcıların, Aralık 2023’ten bu yana ilk kez yeniden Bitcoin toplamaya başladığı görülüyor. Bu trend, yatırımcılar arasında uzun vadeli iyimserliğe işaret ediyor.
Solana’nın yükselişi dikkat çekiyor
Kredi verme, likit staking ve sürekli vadeli işlemler piyasalarına bakıldığında Solana’nın DeFi ekosisteminin hızlı bir büyüme kaydettiği anlaşılıyor. 4,78 milyar dolar değerinde toplam kilitli varlığı (TVL) ve 1,8 milyon dolar civarında 24 saatlik NFT işlem hacmi bulunan Solana tüm blokzincirler arasında da stablecoin işlem hacminde lider konumda. Solana’nın bu yükselişi, diğer blokzincirlere kıyasla sunduğu saniye başına işlem kapasitesi ve ölçeklenebilirlik gibi avantajlarına atfediliyor. Diğer blokzincirlerden Ethereum da büyümesini sürdürse de Solana’nın yükselişi şu anda daha dikkat çekici durumda.
Fed’in olası faiz indirimlerinin yılın ilerleyen dönemlerinde gerçekleşmesi bekleniyor
Makro ekonomiye bakıldığı zaman; ABD’nin ilk çeyrek büyüme verileri, yüksek faiz oranlarının ve azalan mali desteğin tüketici harcamalarını yavaşlattığı görülüyor. Bununla birlikte para politikaları tarafında ise Fed’in yapacağı olası faiz indirimlerinin hâlâ yılın ilerleyen dönemlerinde gerçekleşmesi bekleniyor.
Kripto para endüstrisine ilişkin haber akışı geçtiğimiz hafta oldukça pozitif ilerledi. Tether, Bitcoin madencisi Bitdeer’in operasyonlarını genişletmek için 150 milyon dolara kadar taahhütte bulundu.
NYSE ve CoinDesk Endeksleri, dijital varlık tekliflerini ve risk yönetim araçlarını arttırmak amacıyla nakdi mutabakatlı Bitcoin endeks opsiyonlarını başlatacağını duyurdu.
Franklin Templeton, VanEck ve Invesco Galaxy spot Ether ETF’lerini başlatmak için SEC onayı bekliyor. ETF’ler konusunda bir başka gelişme olarak ise; BlackRock’a ait iBIT, daha yüksek işlem hacimleri ve daha düşük ücretlerle kurumsal yatırımcıları kendisine çekerek, GBTC’yi geride bıraktı ve en büyük Bitcoin ETF’i konumuna geldi.
***
Yasal Uyarı
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.
Türkiye
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, görevdeki ilk yılıyla ilgili olarak mevcut programın çalıştığını, politika önceliklerinde kat ettikleri mesafenin doğru yolda olduklarına işaret ettiğini söyledi. Ayrıca Şimşek, kripto varlıklar ve hisse senedinde kazanca dayalı vergilendirme öngörmediklerini söyledi. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, cari açığın düştüğünü, rezervlerin arttığını ve risk göstergelerinin iyileştiğini belirterek, "Yatırım için doğru bir zamanda olduğumuzu özellikle ifade etmek istiyorum. Türkiye'ye yatırım yapanlar kazanır, Türkiye'ye de kazandırırlar, kendileri de kazanır." dedi.
Yurtiçinde açıklanacak önemli veri akışı bulunmazken, gündeme dair gelişmeler takip edilecektir.
Euro Bölgesi
Euro Bölgesi'nde üretici fiyat endeksi Nisan'da aylık bazda %1 yıllık bazda %5,7 geriledi. Bölgede hizmet sektörü PMI endeksi geçen ay hafif bir düşüşle 53,2'ye geriledi. Avrupa'nın en büyük ekonomisi Almanya'da hizmet sektörü PMI endeksi 54,2 seviyesinde açıklanarak iyileşmenin devam ettiğine işaret etti.
Avrupa cephesinde bugün Avrupa Merkez Bankası'nın toplantısı ve C. Lagarde'ın basın açıklaması günün majör başlığı konumunda yer alıyor. Genel beklentiler bankanın faiz indirimine gideceğine yönünde şekillenirken, önümüzdeki sürece ilişkin verilecek mesajlar önemli olacak.
ABD
ABD'de ADP özel sektör istihdamı, Mayıs ayında 152 bin kişiyle piyasa beklentilerinin altında artış kaydetti. Böylece şirketler istihdam piyasasındaki son soğumaya paralel olarak Mayıs ayında tahmin edilenden daha az iş ekledi. Hizmet sektörü aktivitesi Mayıs ayında 53,8 seviyesine yükselerek 9 ayın en yüksek seviyesine açıklandı. Veri, ekonominin yavaş da olsa toparlanmaya devam ettiği sinyali verdi. Yeni siparişler endeksi 52,2'den 54,1'e yükselirken istihdam endeksi 45,9'dan 47,1'e yükseldi ancak hala daralma bölgesinde kaldı.
ABD'de haftalık işsizlik maaşı başvuruları ve dış ticaret dengesinin açıklanması bekleniyor.
Gedik Yatırım Menkul Değerler A.Ş.
www.gedik.com
***
Yasal Uyarı
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Kurucularının çağın ötesini gören felsefesi ve köklü kurumsal tarihinden güç alarak büyüme ve dönüşüm yolculuğuna devam eden Alarko Holding, bugün 7 faaliyet kolunda 41 iştiraki ile ekonomi, insan ve gezegen odaklı değer yaratma yolculuğuna devam ediyor. Alarko Şirketler Topluluğu CEO’su Ümit Nuri Yıldız: “ 70. yılımızı turizmden enerjiye, sanayiden tarıma, altyapı projelerinden havacılığa, kalkınmanın kilit sektörlerinde büyük yatırımlarımız, farklı coğrafyalarda güçlü varlığımız ve 7000’e yakın çalışanımızla Cumhuriyetimizin sembol kurumlarından biri olarak kutlamanın gururunu yaşıyoruz. 70 yıllık bir marka olmak sadece ülkemiz için değil, dünya ölçeğinde büyük bir başarı. Bu sorumlulukla ele aldığımız büyüme ve dönüşüm yolculuğumuzda yeni yatırım açılımları yapıyor, organizasyon, sürdürülebilirlik, teknoloji ve inovasyon alanlarında kendimize iddialı hedefler koyuyoruz. 70. yılımızda sonuçlarını güçlü şekilde görmeye başladığımız bu kararlı yolculuğu ise yeni logomuzla simgeleştiriyoruz.”
Alarko’nun Türkiye’nin ekonomisini büyütmeye ve yaşam kalitesini artırmaya katkı sağlamak üzere 1954 yılında merhum Dr. Üzeyir Garih ve İshak Alaton’un cesur adımlarıyla başlayan yolculuğu bugün 70. yılına ulaştı. İlk günden bu yana kalite, güven ve saygınlığı kurumsal değerleri olarak benimseyen, sunduğu ürün ve hizmetlerle bu değerlere bağlılığını her fırsatta kanıtlayan Alarko Holding, belirlediği yeni yol haritası çerçevesinde asırlık bir kurum olma yolunda emin adımlarda ilerliyor.
2028 yılında 4 milyar dolarlık net varlık değerine ulaşmış uluslararası bir portföy şirketi olmayı hedefleyen Alarko Holding, yeni stratejisi kapsamında yapacağı ilave yatırımlarla büyüyerek bu değerin yüzde 50’sini mevcut sektörlerden, yüzde 40’ını yeni iş kollarından, yüzde 10’unu ise yüksek potansiyeli olan girişimleri destekleyen Yatırım Grubundan elde etmeyi planlıyor.
Sağlam temellere ve zamansız bir felsefeye sahip bir kurum olarak 70. yıllarında geleceğe odaklandıklarının altını çizen Alarko Şirketler Topluluğu CEO’su Ümit Nuri Yıldız, “70. yılımızı turizmden enerjiye, sanayiden tarıma, altyapı projelerinden havacılığa, kalkınmanın kilit sektörlerinde büyük yatırımlarımız, farklı coğrafyalarda güçlü varlığımız ve 7000’e yakın çalışanımızla Cumhuriyetimizin sembol kurumlarından biri olarak kutlamanın gururunu yaşıyoruz. 70 yıllık bir marka olmak sadece ülkemiz için değil, dünya ölçeğinde büyük bir başarı. Bu başarıyı ileriye taşımak ise ancak dönüşebilme yetkinliğiyle mümkün. Biz de çağı şekillendiren dinamiklerin ışığında kendimizi sürekli yenileme cesareti gösteriyoruz. 360 derece bir bakış açısıyla ele aldığımız dönüşüm yolculuğumuzda ülkemiz ve dünyamız için yaratığımız değeri yeniden tanımlıyoruz. Bu süreçte yeni yatırım açılımları yapıyor, organizasyon, sürdürülebilirlik, teknoloji ve inovasyon alanlarında kendimize iddialı hedefler koyuyoruz. 70. yılımızda sonuçlarını güçlü şekilde görmeye başladığımız bu yolculuğu ve kararlı adımlarımızı yeni logomuzla simgeleştirmek istedik. Yeni Alarko logosunun markamıza ve tüm paydaşlarımıza yeni başarılar getirmesini ve uzun yıllar var olmasını diliyorum ” dedi.
Ümit Nuri Yıldız: “Tarım, havacılık ve enerji depolama sistemlerini stratejik sektörlerimiz arasına dahil ettik.”
2021 yılında belirledikleri uluslararası bir yatırım portföy şirketi olma hedefi doğrultusunda yeni bir yol haritası çizdiklerine değinen Ümit Nuri Yıldız, “Alarko Holding olarak ülkemizin ekonomik büyümesi, toplumsal gelişimi ve dünyamızın sürdürülebilirliği için çok boyutlu değer yaratma vizyonuyla, tarım, havacılık ve enerji depolama sistemlerini stratejik sektörlerimiz arasına dahil ettik. Bugün Türkiye’de en büyük modern seraya sahip şirket konumundayız. Ülkemizde ve Kazakistan’da yapacağımız yeni yatırımlarla 2028 yılına kadar 10 bin dönüm sera büyüklüğüne ulaşarak bu alanda dünyada ilk 3’e girmeyi hedefliyoruz. Geçtiğimiz günlerde Gotion Grup ile bir ortaklık anlaşması yaptık. Türkiye'de enerji depolama sistemleri montaj fabrikası ve lityum iyon prizmatik pil üretim fabrikası kuracağız. Havacılık alanında ise İngiltere’de bir mühendislik şirketiyle iş birliği kurduk. Geniş büyük gövdeli yolcu uçaklarını kargo uçağına dönüştürerek ekonomiye yeniden kazandıracağız” dedi.
Tüm faaliyet gruplarında kapsamlı bir dönüşüm yürüttüklerini ve bağlı şirketlerle beraber yeni başarılara imza attıklarını ifade eden Yıldız, sözlerini şöyle sürdürdü: “2050 net sıfır hedefimize pozitif etki perspektifiyle hayata geçirdiğimiz ve geçireceğimiz yeni yatırımlarımızla ulaşmayı temel alan bir strateji belirledik. Enerji sektöründe rüzgâr ve güneş başta olmak üzere yenilenebilir enerji alanında ilave yatırımlar yapacağız. Turizm ise ülkemizin sürdürülebilir kalkınmasında kritik bir öneme sahip. Kendi kategorisinde uluslararası bir başarı öyküsü haline gelmiş Hillside markamızla sektörde örnek teşkil ediyoruz. Yakın zamanda bu başarılı hizmet modelimizi Bodrum Gündoğan’a taşıyoruz. Yurtdışında planladığımız yeni yatırım da dahil olmak üzere Hillside markamızı 2030’a kadar en az 5-6 otelden oluşan bir zincir haline dönüştürmeyi amaçlıyoruz.”
Enerji sektöründe batarya üretim tesisi yatırımı
Enerji sektöründe yeni yatırım planlarını yenilenebilir kaynakları ekonomiye etkin şekilde kazandırma yaklaşımıyla oluşturan Alarko, tüm faaliyetlerinde yüksek verimliliğe odaklanıyor. Sahip olduğu portföyü ve toplam üretim kapasitesini temiz enerji kaynaklarıyla çeşitlendirme stratejisiyle yüksek getiri potansiyeline sahip yurt içindeki ve yurt dışındaki fırsatları yakından takip eden Alarko Enerji Grubu, 1,500 MW’ın üzerindeki kurulu gücüyle Türkiye’nin günlük elektrik tüketimin yaklaşık yüzde 3’ünü tek başına karşılıyor. Elektrik dağıtım hizmetiyle Konya, Karaman, Aksaray, Niğde, Kırşehir ve Nevşehir’i kapsayan bölgede 2,5 milyon aboneye ulaşan Alarko, yıllık 11 GW elektrik dağıtımı gerçekleştiriyor.
Çağın beklentileri, değişen tüketici ihtiyaçları ve dünyanın geleceğiyle birebir ilişkili olan sürdürülebilirlik kavramı çerçevesinde kendini sürekli güncelleyen Alarko Enerji Grubu, verimliliği öncelik olarak belirlediği 5 yıllık stratejik yol haritası dahilinde ‘enerji depolama sistemleri’ alanında yatırım kararı aldı. Türkiye'de enerji depolama sistemleri ve lityum-iyon batarya üretim hattı kurmak için dünyanın önde gelen teknoloji ve batarya üreticilerinden Gotion Group ile ortak bir girişim kurma kararı alan Alarko, öncelikli olarak 1 GW’lık bir montaj fabrikası kuracak. İkinci etapta kurulacak Ar-Ge merkeziyle beraber tesisin uzun vadede 5 GW’lık bir üretim ve satış fabrikası haline dönüştürülmesi planlanıyor. Alarko Enerji Grubu bu alandaki hedef pazarlarını ise Türkiye’nin yanı sıra Avrupa, Kuzey Afrika, BDT ülkeleri ve Orta Doğu ülkeleri olarak belirlemiş durumda.
Tarım sektöründe 10 bin dönümlük sera yatırımı ile dünyada ilk üçe girme hedefi
Sürdürülebilir gıda ve gıda güvenliği hedeflerinin yanı sıra kadın istihdamına da etkin katkı sağlanması amacıyla tarım sektöründe etkili bir kurumsal oyuncu olma kararı alan Alarko Holding, bu alandaki büyümesini sürdürüyor. Alarko Tarım Grubu, jeotermal kaynakların döngüsel bir yaklaşımla kullanıldığı seralarda hayata geçirdiği doğayla uyumlu ve sürdürülebilir iş modeliyle sektörün dönüşümüne önderlik ediyor. 2028 yılına kadar 5 bin dönüm sera büyüklüğüne ulaşma hedefiyle faaliyetlerini sürdüren Alarko, Kazakistan’da da 5 bin dönümlük bir alanda seracılık faaliyetinde bulunmaya hazırlanıyor. Alarko, yaklaşık 1,1milyar dolar civarına ulaşacağı ön görülen yatırımların hayata geçmesiyle toplamda 10 bin dönümlük sera yatırımıyla dünyada ilk üçe girmeyi hedefliyor.
Ereğli’de kurutulmuş gıda fabrikası
Tarım ve gıda alanlarında değer zincirinin tamamında varlık göstermeyi hedefleyen Alarko, Ereğli’de inşası devam eden kurutulmuş gıda fabrikası tamamlandığında B2B pazarlama ile endüstriyel müşterilere kurutulmuş meyve ve sebze sunmayı planlıyor. Ürettiği tarım ürünlerini hem iç pazarda satan hem de dış pazarlara ihracını gerçekleştiren Alarko Tarım Grubu, halihazırda 15 ülkeye ihracat yapıyor.
Organomineral gübre ve tohum üretimi yatırımı
Tarımda sıfır atık prensibiyle çalışmayı hedeflen Alarko, seralarında ortaya çıkacak tarımsal atığı kompost haline getirerek organomineral gübre de üretecek. Ürettiği bu gübreyi kendi seralarında kullanacak olan şirket, tohum ıslahı ve üretimi alanındaki yatırımlarıyla birlikte tarım sektöründe 360 derece varlık gösterecek.
Alarko Yatırım Grubu’ndan değer yaratan şirketlere yatırım
Alarko Yatırım Grubu, orta-uzun vadeli yeni yatırım açılımlarıyla portföy çeşitlendirmesi yaparken uluslararası yatırım ağırlığını da artırmayı planlıyor. Alanında başarılı, topluluğun büyümesine katkıda bulunacak, mevcut iş kollarıyla uyumluluk arz eden, gelişme potansiyeline sahip halka açık veya kapalı şirketlerle başlangıç aşamasındaki girişimlere yatırım yaparak etki alanını genişletmeyi hedefleyen Grup, bu kapsamda yaklaşık 42,5 milyon dolarlık bir kaynak yönetiyor.
Havacılık sektöründe kargo uçağı yapımı
Sürdürülebilir yatırım vizyonu çerçevesinde geçtiğimiz yıl yolcu uçaklarını kargo uçağına dönüştürmek üzere havacılık alanında da etkin bir varlık sergileyeceğini kamuoyuna duyuran Alarko, yılda talebe göre 10 ila 20 uçağı dönüştürerek ekonomiye kazandırmayı hedefliyor.
Turizm sektörüne yaklaşık 300-400 mn dolar yatırım
Turizm alanında Hillside markasıyla Türkiye’yi “leisure” kavramı ile tanıştıran Alarko, Bodrum Gündoğan’da yapımı devam eden otel yatırımı ile büyüme planlarında yakaladığı ivmeyi daha da yukarıya çıkarıyor. Hillside markasını yurt içi ve yurt dışı yatırımlarla en az 5-6 otellik zincir haline dönüştürmeyi amaçlayan Grup, turizmin portföy içindeki ağırlığının yüzde 10 seviyesine ulaşması hedefiyle bu alana yaklaşık 300-400 mn dolarlık bir yatırım bütçesi ayırdı.
10 yıldır ihracat şampiyonu
10 yıldır üst üste ihracat şampiyonu olan Alarko Sanayi ve Ticaret Grubu ise ısıtma, soğutma, havalandırma ve su basınçlandırma alanlarında üretim, ithalat, satış ve satış sonrası hizmet konusunda Türkiye’nin dört bir yanında faaliyet gösteren 272 bayisi, 306 servisi ile hizmet veriyor. 2023 yılının son çeyreğinde topluluğun kendisine belirlediği yenilenebilir enerji stratejileri çerçevesinde ürün yelpazesine fotovoltaik panelleri de ekleyen Alarko Sanayi ve Ticaret Grubu, 2024 yılı içerisinde güneş paneli sisteminin paket satışını desteklemek için invertör, kablolama, depolama gibi tamamlayıcı ürünlerin satışına da başlamayı hedefliyor.
Taahhüt alanında seçici yaklaşım
“Hizmette ve Üretimde Kalite” prensibiyle yurt içinde ve yurt dışında kamu özel ortaklığı, yap-işlet-devret ve anahtar teslimi projeleri başarı ile gerçekleştiren Alarko, taahhüt iş kolunda mevcut 250 milyon dolarlık iş hacmi ile ENR 2023 yılı "Dünyanın En Büyük 250 Uluslararası Müteahhit Firmaları" listesinde 127’nci sırada yer alıyor. Halihazırda iş geliştirme faaliyetlerini devam ettirdiği Türkiye, Romanya ve Kazakistan’a ek olarak Özbekistan’ı da radarına alan Alarko Taahhüt Grubu yeni dönemde getiri beklentisi yüksek projelerde seçici bir yaklaşımla yer almayı hedefliyor.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Visa, Money 20/20 etkinliğinde tokenizasyon teknolojisi sayesinde ulaşılan önemli bir kilometre taşını duyurdu. Açıklamaya göre Visa’nın ürettiği token’lar geçen yıl dünya çapındaki işletmeler için 40 milyar dolar tutarında ilave e-ticaret geliri getirirken, 650 milyon dolarlık sahteciliğin de önlenmesini sağladı. Visa ayrıca, token teknolojisini devreye aldığı 2014 yılından bu yana 10 milyardan fazla token ürettiğini de açıkladı.
Visa, token teknolojisi ile 10 yılda ödemelerin güvenliğini daha da güçlü hale getirdi. Tokenizasyon, ödeme işlemi sırasında hassas kişisel ve ödeme verilerini kriptografik bir anahtarla değiştiren ve böylelikle kart verisine erişimi engelleyen bir teknoloji. Token’ların herhangi bir cihaza yerleştirilebilme özelliği sayesinde dijital ödemeler daha güvenli hale gelirken, dolandırıcılar açısından da işlevsiz veriler söz konusu oluyor.
Tüketiciler bu teknolojiye güveniyor
Hali hazırda Avrupa'da Visa üzerinden geçen işlemlerin yüzde 40'tan fazlasında token’lar kullanılıyor. Bu oran, token’ların yaygın olarak benimsendiğini ve tüketicilerin bu ödeme yöntemine duyduğu güveni yansıtıyor.
Tokenizasyon teknolojisi aynı zamanda dünya genelinde ödeme işlemlerinin onay oranlarında 6 baz puanlık bir artışı da sağladı. Genel olarak bakıldığında, tokenizasyon, işletmelerin daha çok sayıda başarılı ödeme işlemi almasını sağlayarak sahtecilik oranını %60'a varan oranda azaltabiliyor, bu da tüketicilere ve her büyüklükteki işletmeye ihtiyaç duydukları güveni sunuyor.
Visa Türkiye Genel Müdürü Samile Mümin, "Türkiye’de de sunduğumuz token teknolojisi, online ödemelerde sağladığı güvenlik katmanı ve sunduğu inovasyon fırsatları ile ödemelerde oyunu değiştirdi. Yapay zeka çağında herkesin verileri üzerinde daha fazla kontrole sahip olduğu bir geleceği mümkün kılmaktan tutun da, telefon üzerinde tek bir dokunuşla temassız ödeme yapmaya varan bir yelpazede, yenilikçiliğin önünü açan bir teknolojiden bahsediyoruz” dedi.
Visa, 2020 yılında ürettiği token sayısının ilk defa bir milyarı geçtiğini duyurmuştu. Pandemi döneminde yaşanan dijital dönüşümün de hızlandırdığı token kullanımı, son dört yılda kayda değer ölçüde arttı. Halen dünya çapında 200’den fazla pazarda etkinleştirilen token teknolojisi, 8.000'den fazla kart ihraç eden kuruluş tarafından kullanılıyor. Son 12 ayda ise, günde 1,5 milyondan fazla e-ticaret iş yeri Visa Token ile ödeme işlemi kabul etti.
Token'lar tüketici deneyimini dönüştürüyor
Yakın zamanda yapılan bir Visa araştırmasına göre, dünyada tüketicilerin üçte birinden daha azı verilerinin kontrolünün kendilerinde olduğunu hissederken üçte birinden biraz fazlası verilerinin nasıl kullanıldığını tam olarak anlayabiliyor. Bu noktada tüketicilerin kendi verilerini kontrol edebildiği ve daha kişiselleşmiş bir deneyim için verinin ne zaman ve nerede paylaşılacağına karar vermesine olanak tanıyan tokenizasyon, kişiselleştirme ve güvenlik alanında yepyeni bir alan yaratıyor.
Çok da uzak olmayan bir gelecekte, Visa veri token’ları üye işyerleri ve e-ticaret platformlarının verileri hem şeffaf hem de kontrolü tüketicilere veren bir şekilde kullanmasının önünü açabilir. Yapay zekâ tarafından desteklenen Visa veri token’ları, tüketicilerin doğrudan bankacılık uygulamaları üzerinden veri paylaşım izinlerini görebilmesine, onaylamasına veya iptal etmesine de olanak tanıyor.
Samile Mümin sözlerine şöyle devam etti: “Visa, tüketiciler ile işletmelere daha güvenli ve rahat bir dijital alışveriş deneyimi sunmak için son 10 yıldır dünyada, Avrupa’da ve ülkemizde token altyapısının ölçeklenmesine yatırım yapıyor. Yapay zekanın daha fazla kişiselleştirilmiş online deneyimlere olanak tanımasıyla birlikte, biz de token alanındaki uzmanlığımızı kullanarak tüketicilerin ödeme verileri üzerinde daha fazla kontrol sahibi olmalarını mümkün kılıyoruz" dedi.
Visa Inc. hakkında
Visa (NYSE: V), dijital ödemeler sektöründe dünyanın lider şirketlerinden biridir. 200'den fazla ülke ve bölgede tüketiciler, iş yerleri, finansal kuruluşlar ve devlet kurumları arasında ödeme işlemlerini mümkün kılar. Misyonumuz en yenilikçi, güvenilir ve güvenli ödeme ağı aracılığıyla dünyayı birbirine bağlamak; bireylerin, işletmelerin ve ekonomilerin başarılı olmasına ve büyümesine olanak sağlamaktır. Herkesi her yerde kapsayan ekonomilerin, herkesi her yerde daha iyiye taşıdığına inanıyor ve erişimi para hareketinin geleceği için temel olarak görüyoruz. Daha fazla bilgi için visa.com.tr adresini ziyaret edebilirsiniz.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Güçlü iş birliği ağı, başarılı yerel ve global hızlandırma programları ile girişimcilik ekosistemini destekleyen Yapı Kredi FRWRD şimdi de Yapı Kredi Mobil’in kapılarını girişimcilere açıyor. Yapı Kredi Benim Dünyam platformunda yer alan bankacılık ötesi hizmetleri daha da genişletmek üzere iş birliği yapılabilecek girişimlere yönelik “Yapı Kredi FRWRD İş Birliği Programı” başlatıldı.
Programa başvuran girişimler Yapı Kredi Mobil içerisinde bulunan “Benim Dünyam” platformuna entegre olma imkânına ulaşacak. Bu sayede girişimler, Yapı Kredi Mobil’in tecrübesi ve kaliteli hizmet anlayışıyla kendilerini geliştirirken aylık 500 milyon etkileşime sahip, bankacılık sektörünün ilk süper uygulaması olan Yapı Kredi Mobil’de çözümlerini sunma fırsatını yakalayacak.
Türkiye'de sektör standartlarını değiştirerek süper uygulama akımını başlatan ve bu başarısı yine Türkiye’de bir ilk olarak, Gartner Eye on Innovation Awards'ta büyük ödül ile onurlandırılan Yapı Kredi, “Benim Dünyam” çatısı altında girişimleri de entegre edebileceği birçok mini uygulama sunuyor. Bu mini uygulamalara entegrasyon fırsatının yanında, iş birliği programı kapsamında girişimlere; mentorluk, girişimci paketleri ve Yapı Kredi FRWRD’ın girişim ekosistemi partner ağı ile birlikte oluşturduğu birden fazla ürün ve hizmet “beyond banking” kapsamında özel ve indirimli fiyatlar ile sunulacak. Ayrıca, programa dâhil olan tüm girişimler, öncelikle Yapı Kredi FRWRD GSYF olmak üzere Yapı Kredi’nin ağı içerisinde yer alan ekosistemin önde gelen melek yatırımcı, yatırım ağı ve VC’leriyle yatırımcı eşleştirmelerine dâhil olma fırsatına sahip olacak.
Girişimler Yapı Kredi Mobil’e entegre olacak
Yapı Kredi olarak yenilikçi uygulamaları hayata geçirirken kendi tecrübe ve yetkinliklerinin yanı sıra açık inovasyon ilkesiyle girişimcilik ekosisteminde yapılacak iş birliklerini önemsediklerini belirten Yapı Kredi Genel Müdür Yardımcısı Yakup Doğan, şunları söyledi: “Yapı Kredi Mobil’i Türkiye’de bankacılık sektöründe öncü olarak süper uygulamaya dönüştürürken bu konsepti herkese açık bir ‘open platform’ şeklinde konumlandırdık. Uygulamamızdaki kapsamlı ‘Benim Dünyam’ platformu sayesinde hayatı kolaylaştıran ve dijital bankacılığı çok farklı bir seviyeye getiren birçok yeniliği müşterilerimize sunduk. ‘Benim Dünyam’ı hem finansal hem de finans dışı ihtiyaçları karşılayabilen çok kapsamlı bir platform olarak büyütmeye devam ediyoruz. Buradaki tüm hizmetlerimizi, birer fonksiyon olarak konumlandırmak yerine Yapı Kredi Mobil’in müşteri deneyimini odağa alan yaklaşımı ile hayatı kolaylaştıracak ve kullanıcılarına fayda sağlayacak şekilde sunuyoruz. Hayata geçirdiğimiz ‘Yapı Kredi FRWRD İş birliği Programı’ ile stratejimizle uyuşan girişimleri, süper uygulamaya dönüştürdüğümüz Yapı Kredi Mobil’e entegre edeceğiz. Yapı Kredi Mobil’e değer katacak tüm girişimlerin başvurularını bekliyoruz. Önümüzdeki dönemde de bir adım önde olarak yeni teknolojileri en kullanışlı ve güncel halleriyle müşterilerimizin hizmetine sunarak, inovasyon ekosistemine desteklerimizi sürdüreceğiz.”
Siparişleriniz sadece "1 saat" içerisinde hesabınızda.
Siparişlerinizin gönderimi, aynı gün içerisinde yapılır.
256-bit şifreleme ve 3D Secure ile güvenli ödeme.
Ürünlerimizin tümü sertifikalı ve orijinaldir.