Tüm Alışverişlerinizde Kargo Bedava.
Sepetiniz Boş
Görünüşe göre henüz seçim yapmamışsınAlışverişe Başla
ürün bulundu.
Altın ve Dolara yön veren güncel finans haberlerini kaçırma...
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
İstanbul Sanayi Odası (İSO) tarafından düzenlenen ‘Türkiye'de Sanayinin Sigortalanması - Sorunlar ve Çözüm Önerileri’ başlıklı toplantıda konuşan İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, sanayinin sigortalanması alanındaki sorunların giderek arttığını dile getirdi. Sanayicilerin şikayetleri doğrultusunda, kimi sigorta şirketlerinin enflasyon oranları ile örtüşmeyen düzeylerde fiyat belirlediğine dikkat çeken Bahçıvan, “Oluşacak muhtemel hasarın belirlenen muafiyet sınırları içerisinde kalacağını düşünen sanayicilerimiz sigorta yaptırmayı anlamsız bulmaya başlıyor. Bu algı, Türk sanayisini maalesef giderek büyüyen bir sigortasızlaşma riski ile karşı karşıya bırakıyor. Ayrıca deprem riskleri de sanayi ile sigorta sektörü arasındaki ilişkileri daha da zorlayıcı hale getiriyor.” dedi.
Firmaların ticari ve sınai faaliyetleri sürecinde karılaşacakları riskleri etkin bir şekilde yönetebilmek için sigorta korumasına ihtiyaç duyduğuna dikkat çeken Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, “6 Şubat’ta yaşadığımız deprem felaketi sonrasında, büyük yatırımlara sahip bölgedeki sanayicilerimizin sigorta yaptırmamaları ya da yeteri kadar sigorta teminatı almamaları nedeniyle ağır maliyetlere katlandıkları da ortadadır. Sanayi sektöründe sigortacılık anlayışının sadece hasar ve kaybın ortaya çıktığı durumlarda değil, tüm iş süreçlerinde başvurulacak bir güvence mekanizması haline dönüştürülmesi gerektiğine inanıyoruz. Sorunları aşma yönünde sanayicimizin ve sigortacılık sektörünün ortak akıl ve işbirliği içinde çalışacağına olan inancımız tamdır.” diye konuştu.
İstanbul Sanayi Odası (İSO) sanayi sektöründe sigorta konusunda yaşanan sorunları ve çözüm önerilerini ele almak üzere ‘Türkiye'de Sanayinin Sigortalanması ve Çözüm Önerileri’ başlıklı bir toplantı düzenledi. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Hazine ve Maliye Bakan Yardımcısı Osman Çelik ve İSO Başkanı Erdal Bahçıvan’ın açılış konuşmalarıyla başlayan toplantıda, sigortacılık anlayışının tüm iş süreçlerinde başvurulacak bir güvence mekanizması haline dönüştürülmesi konusunda yaşanan sorunlar ve çözüm önerileri ortaya kondu.
DEPREM SONRASI AĞIR MALİYETLERLE KARŞI KARŞIYA KALDILAR
Sigortanın, ticari hayatın kesintisiz devam etmesine yardımcı olduğunu ve işletmelerin planladıkları yatırımları hayata geçirebilmesine imkân verdiğini dile getiren Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, “Firmalar ticari ve sınai faaliyetleri sürecinde karşılaşacakları riskleri etkin bir şekilde yönetebilmek için sigorta korumasına ihtiyaç duyarlar. Sigorta koruması olan bir işletme hasar durumunda hızlıca toparlanarak yeniden faaliyetlerine başlayabilmektedir. Ancak reel sektörde sigorta araçlarının yeteri kadar benimsenmediğini görüyoruz. 2023 yılında TOBB tarafından sigorta teminatı bulmayan sanayi kuruluşlarına yönelik yapılan bir anket çalışmasında; ankete katılan sanayi kuruluşlarının yüzde 51’i son beş yıl içerisinde hiçbir hasar yaşamamalarına rağmen sigorta poliçelerinin yenilenmediğini ve diğer sigorta şirketlerinden de poliçe yaptıramadıklarını beyan etmişlerdir. 6 Şubatta yaşadığımız deprem felaketi sonrasında, büyük yatırımlara sahip bölgedeki sanayicilerimizin
sigorta yaptırmamaları ya da yeteri kadar sigorta teminatı almamaları nedeniyle ağır maliyetlere katlandıkları da ortadadır. Burada hem sigorta aracılarının sanayicilerimizi doğru bilgilendirmekte daha proaktif olmaları hem de sanayicilerimizin risk değerlendirme konusunda daha hassas olmalarını tavsiye ediyoruz. Sanayi sektöründe sigortacılık anlayışının sadece hasar ve kaybın ortaya çıktığı durumlarda değil, tüm iş süreçlerinde başvurulacak bir güvence mekanizması haline dönüştürülmesi gerektiğine inanıyoruz.” ifadelerini kullandı.
ORTAK AKIL İLE ÇALIŞILACAĞINA OLAN İNANCIMIZ TAM
Geçen yıl dünya genelinde iklim değişikliğine bağlı olarak artan doğal afet kaynaklı hasarların reasürans piyasasında daralmaya ve maliyet artışı yarattığına dikkat çeken Cevdet Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü: “Sigorta şirketlerinin karşı karşıya kaldığı bu maliyet artışlarının sanayicilerimize prim artışı olarak yansıdığını ve sanayicilerimizin sigorta teminatı bulmakta zorluk çektiğini biliyoruz. Bu sorunları aşma yönünde sanayicimizin ve sigortacılık sektörünün ortak akıl ve işbirliği içinde çalışacağına olan inancımız tamdır. Salgın dönemi dahil olmak üzere atlattığımız badirelerde üretim çarklarının durmamasına ne kadar önem verdiysek sanayicimizin olağanüstü durumlarda ciddi mali kayıplar yaşamamasını da önemsiyoruz. Reel sektörün sigortalanabilir risklerinin önceden belirlenerek ilgili sigorta araçlarıyla korunmasının sağlanması için gerekli tedbirleri almaya bizler de hazırız. Marmara bölgesindeki sanayi tesisleri başta olmak üzere kritik altyapıların afet risk analizlerini kalkınma ajansları koordinasyonunda tamamlayacağız. Sanayi üretiminde risklerin farkında olmak, maliyetlerin azaltılması, iş sürekliliği ve rekabet avantajı gibi açılardan sanayinin sigortalanması konusunu İstanbul Sanayi Odası ailesinin de sahipleneceğine inanıyorum.”
SANAYİ SEKTÖRÜ YILLIK ORTALAMA YÜZDE 6,1 BÜYÜDÜ
2003-2022 döneminde Türkiye ekonomisinin yıllık ortalama yüzde 5,4 büyürken aynı dönemde sanayi sektörünün yıllık ortalama yüzde 6,1 büyüdüğünü kaydeden Cevdet Yılmaz, “Böylece, sanayi sektörünün milli gelirden aldığı pay 2002 yılında yüzde 20,1 iken 2022 yılında bu oran yüzde 26,4’e yükselmiştir. Önümüzdeki 5 yıllık dönemde imalat sanayii başta olmak üzere sektörlerde, yüksek katma değerli üretim yapısına geçişi sağlamayı amaçlıyoruz. Makro düzeyde büyümede dengelenme, enflasyonu düşürme, ithalata bağımlılığı azaltma ve cari işlemler açığını kalıcı olarak düşürme doğrultusunda gerekli politikaları hayata geçiriyoruz.” ifadelerini kullandı.
CİDDİ SIKINTILARLA KARŞI KARŞIYAYIZ
Üretim hayatının aktörleri olarak çok sayıda zorlukla mücadele ederken son günlerde riskler konusunda sigorta alanında da ciddi sıkıntılarla karşı karşıya kaldıklarını ifade eden Erdal Bahçıvan, “Geçen hafta meclis toplantımızda ‘sigorta şirketlerinin sanayi kuruluşlarına sendikasyon mantığıyla yaklaştığını ve Türkiye’nin sigortasızlaştırılmasına yol açabileceğini’ ifade ettim. Bu sözlerim, tek taraflı bir bakışın veya bir önyargının sonucu değildir. Biz İSO olarak sorunlara her zaman çok boyutlu bakan, çözümün bir parçası olmaya önem veren bir kurumuz. Elbette paydaşımız sigorta sektörünün de risk ve sorunları var. Ama şunu hiç unutmayalım ki: ‘Üretim hayatı ekonominin kalbidir.’ Bu sebeple üretimdeki tekleme sadece biz sanayiciler için değil herkes için ciddi olumsuz sonuçlar yaratır.” dedi.
YASAL VE KURUMSAL BİR ÇERÇEVE OLUŞTURULMALI
Sigortanın reel sektör için yalnızca potansiyel riskler karşısında katlanılan bir ‘masraf’ olarak değil, riskler realize olduğunda firmayı yok olmaktan kurtarabilecek bir ‘kaynak’ olarak görülmesi gerektiğini söyleyen Erdal Bahçıvan, sözlerini şöyle sürdürdü: “21. Yüzyıl sigortacılığı, riskler doğduktan sonra ortaya çıkan maliyeti gidermesinin ötesinde, potansiyel
riskleri önceden öngörmeyi ve realize olmasını önlemeyi de içermektedir. Bu bağlamda firmalarımızın önleyici sigortacılığın temel prensiplerine uyumu için -makul bir süre de verilerek- ilgili yasal ve kurumsal çerçevenin oluşturulmasında yarar gördüğümüzü de belirtmek istiyorum. Sanayinin sigortalanması konusunda daha önce dikkat çektiğimiz birtakım sorunların son dönemlerde giderek arttığına üzülerek tanık oluyoruz. Başta kimya, boya, plastik, kâğıt gibi sektörlerde olmak üzere sigorta şirketlerinin sanayi tesislerini sigortalamaktan kaçınmaları, çok yüksek primler talep etmeleri veya teminat vermek istememeleri gibi durumlarla sıklıkla karşılaşıyorduk. 2024 yılıyla birlikte sigorta yenilemelerin başlamasıyla bahsettiğim sorunlar daha da gün yüzüne çıkmış durumda. Elbette bunun bir nedeni uzunca bir süredir bizimle olan yüksek enflasyon ortamı. Zira enflasyonla beraber gerek işletme gerekse de hasar maliyetlerinde görülen artışların, sigorta primlerine de kaçınılmaz olarak yansıdığının farkındayız. Öte yandan enflasyonist dönem uzadıkça fiyat algısında yaşanan bozulmanın, bu örnekte de istismara, fırsatçılığa açık bir ortam yarattığını görüyoruz. Nitekim sanayicilerimiz kimi sigorta şirketlerinin enflasyon oranlarının çok üzerinde, ölçüsüz düzeylerde fiyatlar belirleme konusunda şikayetlerini iletiyorlar.”
‘SİGORTASIZLAŞMAYI KABUL EDEBİLİR BULMUYORUZ’
Stresi artıran bir diğer unsurun da hiç kuşkusuz deprem gerçeği olduğunu söyleyen Erdal Bahçıvan, “Henüz üzerinden bir yıl geçen ve acıları oldukça taze olan 6 Şubat depremlerinin yol açtığı yıkım ve maliyetlerin yanı sıra başta İstanbul olmak üzere Marmara Bölgesi’ne ilişkin yıllardır dile getirilen deprem riskleri, sanayi ile sigorta sektörü arasındaki ilişkileri daha da zorlayıcı hale getiriyor” dedi. İSO Başkanı Bahçıvan, göz ardı edilemez boyutlara ulaşan bir başka sorunun da sigorta şirketlerinin belirledikleri muafiyet oranları olduğuna dikkat çekerek bu konuda şunları söyledi: “Yıllardır aynı fabrikasını aynı sigorta şirketine muafiyetsiz sigortalatan sanayicilerimiz, yaygın şekilde muafiyet oranları ön şartı ile karşılaştıklarını belirtiyorlar. Bu nedenle, oluşacak muhtemel hasarın belirlenen muafiyet sınırları içerisinde kalacağını düşünen sanayicilerimiz de sigorta yaptırmayı bir yerde anlamsız bulmaya başlıyor. Bu algı, Türk sanayisini maalesef giderek büyüyen bir sigortasızlaşma riski ile karşı karşıya bırakıyor. İstanbul Sanayi Odası olarak, son dönemdeki koşulların yalnızca sanayiyi değil sigorta şirketlerini de zorladığını elbette yadsımıyoruz. Ne var ki, gelecekte yaratabileceği sorunların boyutları düşünüldüğünde bir kere daha ifade edecek olursam: Türk sanayisinin sigortasızlaşmasını da kesinlikle kabul edilebilir bulmuyoruz”
YAPICI DİYALOG ARAYIŞI ACİL BİR HAL ALDI
Türkiye’de sigorta bilincinin yeni yeni oluşmakta olduğuna dikkat çeken Bahçıvan, aynı zamanda kayıt dışılıkla mücadelenin de çok önemli bir aracı olmaya başlayan sigorta sektöründeki bu uygulamaların tasarruf açığı olan ülkemizde tasarruf bilincini de zedelediğini belirterek şunları söyledi: “Şunu unutmayalım ki bu sigorta pazarının büyümesi konusunda bugüne kadar tüm paydaşlar olarak hepimizin ciddi emek ve çabaları var. Bu gayretleri kısa dönemli çıkarlara kurban etmemek gerekiyor. Çünkü bu sektör tam bir büyüme noktasına gidiyorken, bu pazarın büyümesi acente ve brokerlerle geniş bir kesime yayılırken; pasta küçülürse bu işten geçinen binlerce sigorta paydaşı da kaybedecektir. Dolayısıyla hepimiz için kalıcı çözümlere ihtiyacımız olduğu tartışmasız bir gerçek. Bu noktada sanayi ile sigorta sektörünü ortak bir paydada buluşturacak yapıcı bir diyalog arayışının giderek daha acil bir hal aldığına inanıyoruz.”
Haftalık Menkul Kıymet İstatistikleri
TCMB tarafından haftalık olarak açıklanan menkul kıymet istatistiklerine göre yurt dışı yerleşikler 29 Ocak- 2 Şubat 2024 haftasında hisse senetlerinde 132,83mn dolar net alış gerçekleştirdi. Böylelikle yabancıların geçtiğimiz hafta ile alış tarafındaki serisi dördüncü haftasına taşındı. Yurt dışı yerleşikler 2023 yılının son iki ayında hisse senetlerinde toplam 1.941,63mn dolar alış gerçekleştirmişti. 2024 yılının ilk haftasında 299,68mn dolarlık satış gerçekleştiren yabancılar, geçtiğimiz dört haftada ise alım tarafında yer aldı. Böylelikle 2024 yılı başından bu yana hisse senetlerinde 198,74mn dolarlık alım yaptılar. Yurt dışı yerleşikler 2023 yılında hisse senetlerinde 1.389,00mn dolar net alış, 2022 yılında ise 4.040mn dolar net satış gerçekleştirmişlerdi.
29 Ocak- 2 Şubat 2024 DİBS (kesin alım) tarafında 14,47 mn dolar, ÖST tarafında ise 0,43mn dolarlık satış kaydedildi. Böylelikle DİBS tarafında 2024 yılbaşından bu yana 273,04mn dolar, ÖST tarafında ise 38,46mn dolar net alım gerçekleştirildi. Toplamda, yurt dışı yerleşikler 29 Ocak - 2 Şubat haftasında 117,93 mn dolarlık net alım gerçekleştirdi. 2024 yıl başından bu yana yurt dışı yerleşikler toplam portföyle 510,24mn dolarlık alış kaydetmiş oldu. 2023 yılında yurt dışı yerleşikler toplam portföyde 3.393mn dolarlık net alış gerçekleştirmişti.
Anadolu Yatırım Menkul Kıymetler A.Ş.
http://www.anadoluyatirim.com.tr/
***
Yasal Uyarı
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.
Maersk hisseleri Kızıldeniz kesintileri nedeniyle hisse geri alımlarını ertelemesinin ardından %17’den fazla geriledikten sonra biraz toparlandı.
Danimarkalı nakliyat devi Maersk hisseleri, Kızıldeniz’de sevkiyatları kesintiye uğraması ve nakliyat gemisi arzının aşırı artması nedeniyle 2024 gelir görünümünde “yüksek belirsizlik” işareti vermesinin ardından yüzde 17’ye varan düşüşler kaydetti.
Şirket ayrıca, belirsizlik nedeniyle hisse geri alımlarını askıya alacağını açıkladı.
Maersk bu yıl FAVÖK (faiz, amortisman ve vergi öncesi kar) beklentisinin 1 milyar dolar ile 6 milyar dolar arasında olmasını beklediğini, 2023 yılında ise FAVÖK’ünün 9,6 milyar dolar olduğunu belirtti.
Hisseler TSİ 13.17 itibarıyla yüzde 12,97 düşük seyrediyordu.
CNBC’ye bir açıklama yapan CEO Vincent Clerc, “Bu durumun etkisi, yıl boyunca gelir açısından nasıl bir etkisi olacağı konusunda yeni bir belirsizliğe yol açıyor” dedi.
Haftalık Menkul Kıymet İstatistikleri
TCMB tarafından haftalık olarak açıklanan menkul kıymet istatistiklerine göre yurt dışı yerleşikler 29 Ocak- 2 Şubat 2024 haftasında hisse senetlerinde 132,83mn dolar net alış gerçekleştirdi. Böylelikle yabancıların geçtiğimiz hafta ile alış tarafındaki serisi dördüncü haftasına taşındı. Yurt dışı yerleşikler 2023 yılının son iki ayında hisse senetlerinde toplam 1.941,63mn dolar alış gerçekleştirmişti. 2024 yılının ilk haftasında 299,68mn dolarlık satış gerçekleştiren yabancılar, geçtiğimiz dört haftada ise alım tarafında yer aldı. Böylelikle 2024 yılı başından bu yana hisse senetlerinde 198,74mn dolarlık alım yaptılar. Yurt dışı yerleşikler 2023 yılında hisse senetlerinde 1.389,00mn dolar net alış, 2022 yılında ise 4.040mn dolar net satış gerçekleştirmişlerdi.
29 Ocak- 2 Şubat 2024 DİBS (kesin alım) tarafında 14,47 mn dolar, ÖST tarafında ise 0,43mn dolarlık satış kaydedildi. Böylelikle DİBS tarafında 2024 yılbaşından bu yana 273,04mn dolar, ÖST tarafında ise 38,46mn dolar net alım gerçekleştirildi. Toplamda, yurt dışı yerleşikler 29 Ocak - 2 Şubat haftasında 117,93 mn dolarlık net alım gerçekleştirdi. 2024 yıl başından bu yana yurt dışı yerleşikler toplam portföyle 510,24mn dolarlık alış kaydetmiş oldu. 2023 yılında yurt dışı yerleşikler toplam portföyde 3.393mn dolarlık net alış gerçekleştirmişti.
BMD Araştırma
Bizim Menkul Değerler A.Ş.
bmd.com.tr
***
Yasal Uyarı
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.
rapor ektedir.
Halk Yatırım Menkul Değerler A.Ş.
www.halkyatirim.com.tr
* * *
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Global çevrimiçi film seçkisi, yapım şirketi ve film dağıtımcısı MUBI, lider film dağıtım şirketi Cineart'ın çoğunluk hissesini satın aldığını duyurdu. MUBI ve Cineart kısa süre önce Sofia Coppola'nın son filmi Priscilla'nın Benelüks bölgesinde gösterime girmesi için ortaklık kurdu ve bugüne kadar 1 milyon doların üzerinde gişe hasılatı elde etti.
1975 yılında Eliane Dubois tarafından kurulan, Amsterdam ve Brüksel'de ofisleri bulunan Cineart, Slumdog Millionaire (Milyoner), The Artist (Artist), Amour (Aşk), I Daniel Blake (Ben, Daniel Blake), The Worst Person in the World (Dünyanın En Kötü İnsanı), The Whale (Balina), The Zone of Interest (İlgi Alanı) ve daha pek çok prestijli bağımsız filmin gösterimini yaptı. Satın alma sonrası Cineart'ın, yönetim ekibinde bir değişiklik olmayacak, şirket mevcut operasyonlarını sürdürmeye devam edecek.
MUBI Kurucusu ve CEO'su Efe Çakarel, "Cineart yöneticileri Marc ve Stephan'ı 15 yılı aşkın bir süredir tanıyor ve birlikte çalışıyorum. Cineart’ta yaptıklarına hayranım. Onlar bu sektördeki en değerli ve vizyoner yöneticilerden. Cineart ile ortaklık kurduğumuz için çok mutluyuz.” dedi.
MUBI Türkiye Direktörü Cem Altınsaray, “Cineart’ın çoğunluk hissesinin satın alınmasını heyecanla karşılıyoruz. Endüstrinin en değerli oyuncularından birinin daha yolculuğumuza ortak olması, üyelerimize daha iyi içerikler sunabilmek adına yepyeni kapılar açacak, sürpriz fırsatlar getirecek önümüze." dedi.
MUBI, Ocak 2022'de ünlü dağıtım şirketi The Match Factory’yi ve yapım ayağı Match Factory Productions'ı satın almıştı.
MUBI hakkında
MUBI, global bir çevrimiçi film seçkisi, yapım şirketi ve film dağıtımcısıdır. Birbirinden güzel, heyecan verici, inanılmaz filmlerin keşfedildiği ve seyredildiği yerdir. Sinemanın efsanevi yaratıcılarından yükselen yönetmenlere; dünyanın her köşesinden filmler MUBI küratörleri tarafından özenle seçilir. MUBI aynı zamanda sadece platform üzerinden erişebilecek iddialı yeni filmlerin yapımcısı ve dağıtımcısıdır. Dünya çapında 190 ülkede hizmet veren MUBI, 15 milyondan fazla üyeyle dünyanın en büyük sinemasever topluluğudur.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Sayın AKSEL KARTAL;
Yerli Üretimin Güçlü Markaları Elkon ve Ekon Kondansatör Birleşti!
Elektrik sektöründe kondansatör yapan iki önemli kuruluş güçlerini birleştirdi. 1976 yılında imalata başlayan ve yerli kondansatör imalatında Türkiye’nin ilklerinden olan Elkon, bundan böyle pazar lideri Ekon Kondansatör çatısı altında üretime devam edecek.
İlk hareket kondansatörü alanında ihtisaslaşan Elkon, yarım yüzyıla yaklaşan üretim tecrübesini, Ekon Kondansatör’ün sektördeki üretim kapasitesi ve teknik uzmanlığı ile birleştirdi. Böylece, geniş ürün gamında; AG güç kondansatörü, AA daimi devre kondansatörleri (motor ve aydınlatma), klima kondansatörü bulunan Ekon Kondansatör ürünlerine, motor start kondansatörü olarak da anılan ilk hareket kondansatörleri de eklenmiş oldu.
Ekon Kondansatör Türkiye’nin Yıldız Sanayi Kuruluşları Arasına Giriyor
Üretiminin %70’ini iç pazara ve %30’unu çeşitli ülkelere ihraç eden Elkon Kondansatörü bünyesine katan Ekon, her geçen gün artan iç ve dış piyasa müşterilerinden aldığı gücü yatırıma aktarıyor. %100 yerli üretilen Ekon kondansatörlerinin kalitesi, firmayı Türkiye’nin yıldız markaları arasına yükseltirken, termin süreleri ve fiyat politikası ile elektrik başta olmak üzere aydınlatma, enerji, beyaz eşya, fotovoltaik, otomotiv gibi birçok sektörde üretim yapan endüstriyel kuruluşların, ithal ürünlerde yaşadığı sorunlara avantajlı bir alternatif sunuyor.
Ekon Kondansatör geçtiğimiz yıl aldığı belgeleri ile (TSE EN 60831-1, TSE EN 61048, TS EN 60252-1) alçak gerilim güç kondansatörlerinin yanında Türkiye’nin aydınlatma kondansatörü ve motor kondansatöründe, standartlarını tescilleyen tek üreticisi olmuştu. Ekon, motor kondansatörü üretimi ile ülkemizin dışa bağımlılığını ortadan kaldıran tek üretici olarak ülke ekonomisi ve sanayiye katkılarını sürdürüyor.
Döviz Kodu | ||
---|---|---|
Currency Code | Döviz Cinsi | |
Currency | TL Karşılığı | |
Exchange Rate | ||
ARS | ARJANTİN PESOSU | 0.03682 |
ALL | ARNAVUTLUK LEKİ | 0.31565 |
BHD | BAHREYN DİNARI | 81.0792 |
BDT | BANGLADEŞ TAKASI | 0.27848 |
BAM | BOSNA HERSEK MARKI | 16.7755 |
BWP | BOTSVANA PULASI | 2.2296 |
BRL | BREZİLYA REALİ | 6.1508 |
DZD | CEZAYİR DİNARI | 0.22711 |
CZK | ÇEK KORUNASI | 1.3188 |
IDR | ENDONEZYA RUPİSİ | 0.00195 |
MAD | FAS DİRHEMİ | 3.0395 |
PHP | FİLİPİN PESOSU | 0.54665 |
ZAR | GÜNEY AFRİKA RANDI | 1.6110 |
GEL | GÜRCİSTAN LARİSİ | 11.5116 |
INR | HİNDİSTAN RUPİSİ | 0.36829 |
HKD | HONG KONG DOLARI | 3.9080 |
IQD | IRAK DİNARI | 0.02333 |
ISK | İZLANDA KRONU | 0.22003 |
KZT | KAZAKİSTAN TENGESİ | 0.06789 |
COP | KOLOMBİYA PESOSU | 0.00772 |
LYD | LİBYA DİNARI | 6.3182 |
HUF | MACAR FORİNTİ | 0.08488 |
MKD | MAKEDONYA DİNARI | 0.53456 |
MYR | MALEZYA RİNGGİTİ | 6.4081 |
MXN | MEKSİKA PESOSU | 1.7885 |
EGP | MISIR LİRASI | 0.98910 |
MDL | MOLDOVA LEYİ | 1.7132 |
NAD | NAMİBYA DOLARI | 1.6109 |
NGN | NİJERYA NAİRASI | 0.02444 |
UZS | ÖZBEKİSTAN SOMU | 0.00248 |
PEN | PERU YENİ SOLU | 7.9482 |
PLN | POLONYA ZLOTİSİ | 7.5750 |
RSD | SIRP DİNARI | 0.28082 |
SGD | SİNGAPUR DOLARI | 22.6974 |
SDG | SUDAN POUNDU | 0.05089 |
SYP | SURİYE LİRASI | 0.00235 |
SZL | SVAZİLAND LİLANGENİSİ | 1.6109 |
THB | TAYLAND BAHTI | 0.85206 |
TND | TUNUS DİNARI | 9.7609 |
TMT | TÜRKMENİSTAN MANATI | 8.7448 |
UAH | UKRAYNA HRYVNASI | 0.81414 |
OMR | UMMAN RİYALİ | 79.3860 |
JOD | ÜRDÜN DİNARI | 43.0953 |
VND | VİETNAM DONGU | 0.00125 |
ILS | YENİ İSRAİL ŞEKELİ | 8.3195 |
TWD | YENİ TAYVAN DOLARI | 0.97303 |
NZD | YENİ ZELANDA DOLARI | 18.6206 |
Siparişleriniz sadece "1 saat" içerisinde hesabınızda.
Siparişlerinizin gönderimi, aynı gün içerisinde yapılır.
256-bit şifreleme ve 3D Secure ile güvenli ödeme.
Ürünlerimizin tümü sertifikalı ve orijinaldir.