Tüm Alışverişlerinizde Kargo Bedava.
Sepetiniz Boş
Görünüşe göre henüz seçim yapmamışsınAlışverişe Başla
ürün bulundu.
Altın ve Dolara yön veren güncel finans haberlerini kaçırma...
TCMB Net Fonlaması (İş günü, Milyon TL)
22-04-2025 135.218.66
21-04-2025 184.881.73
18-04-2025 -77.392.64
17-04-2025 350.140.76
16-04-2025 192.534.06
15-04-2025 344.518.66
14-04-2025 400.277.66
11-04-2025 296,675.76
10-04-2025 296.675.76
09-04-2025 82.921.06
08-04-2025 54.595.27
07-04-2025 54.595.27
04-04-2025 -62.497.45
03-04-2025 -96.237.00
02-04-2025 -83.603.07
28-03-2025 -117.917.65
28-02-2025 -893.884.89
31-01-2025 -762.637.29
31-12-2024 -250.332.00
29-11-2024 -396.288.50
31-10-2024 -466.633.70
30-09-2024 -190.797.45
29-08-2024 -29.232.65
31-07-2024 -220.371.74
28-06-2024 234.633.20
31-05-2024 132.467.90
30-04-2024 28.015.90
29-03-2024 208.821.60
29-02-2024 -110.862.80
31-01-2024 -628.653.70
29-12-2023 -363.94.13
30-11-2023 -17.944.80
31-10-2023 -228.622.60
29-09-2023 -258.965,10
31-08-2023 -24.630,10
31-07-2023 -46.559,3
27-06-2023 230.019,60
31-05-2023 599.942,85
28-04-2023 345.486,90
31-03-2023 223.117,62
28-02-2023 123.607,00
27-02-2023 195.148,14
24-02-2023 195.148,14
23-02-2023 158.543,20
22-02-2023 174.544,80
21-02-2023 143.930,25
20-02-2023 106.354,50
17-02-2023 100.054,40
16-02-2023 40.040,20
15-02-2023 62.579,50
14-02-2023 75.108,81
13-02-2023 111.068,96
10-02-2023 173.001,20
09-02-2023 234.781,90
08-02-2023 223.283,00
07-02-2023 215.937,80
06-02-2023 217.886,37
03-02-2023 213.770,10
02-02-2023 213.770,10
01-02-2023 212.165,30
31-01-2023 191.650,60
30-12-2022 167.757,70
30-11-2022 250.145,30
31-10-2022 212.904,23
30-09-2022 273.597,64
31-08-2022 283.555,95
29-07-2022 390.668,66
30-06-2022 595.674,57
31-05-2022 517.780,50
29-04-2022 304.964,50
31-03-2022 325.450,89
28-02-2022 343.694,13
31-01-2022 346.476,90
31-12-2021 489.989,60
30-11-2021 354.456,70
28-10-2021 313.706,92
30-09-2021 301.081,50
31-08-2021 318.618,00
30-07-2021 251.461,90
30-06-2021 292.199,80
31-05-2021 319.897,80
30-04-2021 337.356,60
30-03-2021 323.999,20
26-02-2021 299.506,80
29-01-2021 273.493,00
31-12-2020 276.584,81
30-11-2020 242.965,40
30-10-2020 223.217,50
30-09-2020 245.585,90
31-08-2020 274.854,60
30-07-2020 237.645,18
30-06-2020 176.699,30
29-05-2020 173.690,63
30-04-2020 143.386,19
31-03-2020 91.779,03
28-02-2020 66.110,65
27-02-2020 73.070,35
31-01-2020 37.097,70
31-12-2019 9.921,60
29-11-2019 32.183,30
31-10-2019 37.789,40
29-08-2019 56.396,80
28-08-2019 40.857,30
31-07-2019 71.389,20
28-06-2019 86.207,20
31-05-2019 85.710,60
30-04-2019 71.317,30
29-04-2019 59.371,00
29-03-2019 78.169,00
28-02-2019 54.783,80
31-01-2019 79.430,30
31-12-2018 101.698,30
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) bünyesindeki Bilim Kurulu (Prof. Dr. Tarık Şengül, Prof. Dr. Haluk Eyidoğan, Prof. Dr. Eser Çaktı, Prof. Dr. Himmet Karaman, Prof. Dr. Ejder Akgün Yıldırım, Prof. Dr. Şerif Barış, Doç. Dr. Pelin Alpkökin), kentte yaşanan depremler ve sonrasında oluşan panik haliyle ilgili açıklamalarda bulundu. 19 Mart sivil darbesiyle özgürlüğü elinden alınan CHP’nin cumhurbaşkanı adayı ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’na vekalet eden İBB Başkanvekili Nuri Aslan ile İBB Genel Sekreteri Prof. Dr. Volkan Demir’in de hazır bulunduğu açıklamayı, İBB Bilim Kurulu adına Prof. Dr. Tarık Şengül okudu.
İBB BİLİM KURULU: “HASARLI BİNALARA GİRMEYİN”
Prof. Şengün tarafından okunan açıklama metninde, şu tespitler ve önerilerde bulunuldu:
“İstanbul Silivri açıklarında meydana gelen, 6.2 büyüklüğündeki depremin hemen ardından İstanbul Deprem Bilim Kurulu, İBB AKOM tesislerinde bir araya gelerek konuyu değerlendirmiştir. Kurulumuz, bu erken aşamada ön bir değerlendirme yapmıştır. Konuya ilişkin daha geniş değerlendirmeler, önümüzdeki günlerde kamuoyu ile paylaşılacaktır. Bugün gerçekleştirilen toplantıda yapılan değerlendirmeler aşağıda yer almaktadır:
- Bu aşamada panik ve kaygıya kapılmadan, sadece yetkili çevrelerden gelen uyarıları dikkate alarak bilinçli davranmak vatandaşlarımız açısından son derece önemlidir. Sosyal medya ve benzeri mecralarda sorumsuzca yayılan spekülatif değerlendirmelere itibar edilmemelidir.
- Yaşanan 6.2 büyüklüğündeki deprem ve artçıları, İstanbul ve Marmara Bölgesi’nin karşı karşıya olduğu deprem riskini ortadan kaldırmamıştır. Diğer yandan artçıların bir süre daha devam edeceğinin de bilinmesinde yarar vardır.
- Deprem sonucu hasarlı hale gelen binalara girilmemesi ve yetkililerin bilgilendirilmesi önemlidir.
- Depreme ilişkin yürütülen çalışmalarda, merkezi ve yerel yönetimlerin tüm ilgili birimlerinin eşgüdüm içinde çalışması etkili sonuçlar alabilmek açısından önemlidir. Benzer biçimde üniversitelerin ve ilgili sivil toplum kuruluşlarının katkıları da alınmalıdır.
- Depremin yarattığı kaygıları en aza indirgemek ve spekülasyonların önüne geçmek üzere, yetkili kurumların düzenli aralıklarla kamuoyunu bilgilendirmesi de önemli olacaktır.
Kamuoyunun bilgisine saygılarımızla sunarız.”
İBB GENEL SEKRETERİ PROF. DEMİR:
“628 ARAÇ VE 1000 PERSONELLE İTFAİYE, 225 ARAÇ VE 891 PERSONELİYLE DE ZABITA EKİPLERİMİZ GÖREVLERİNİN BAŞINDA”
İBB Genel Sekreteri Prof. Demir de kamuoyu ile şu bilgileri paylaştı:
“Şu an itibariyle İBB’ye bağlı birimlerde 628 araç ve 1000 personelle itfaiye ekiplerimiz, 225 araç ve 891 personeliyle de zabıta ekiplerimiz sabaha kadar görevlerinin başında olacaklardır tüm İstanbul'u kapsayacak şekilde. Hiçbir hizmetimizde aksama yok. Kontroller devam ediyor. Ayrıca, sahada 2 bin kişilik destek personelimiz, 150 araçla kumanya ve su dağıtımına devam etmekte. İstanbulluların gurur duyduğu ‘İstanbul Senin’ uygulaması üzerinden toplanma yerlerimizi, Yeşil İstanbul'daki tuvaletlerimizi ve diğer hizmetlerimizi, anlık görebilmeleri, idari bilgilere oradan ulaşmaları mümkündür. İSKİ'de, İGDAŞ'ta, metrolarımızda, İETT'de hiçbir aksama yoktur. Kontroller devam etmektedir. İdaremiz ve şirketlerimiz bünyesindeki teknik personel sahadadır. Bir kısmı da AFAD koordinasyonunda sahaya gitmek için beklemektedir hasar tespiti için.”
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Great Place To Work®, bu yıl Türkiye’de 600’den fazla şirketi analiz ederek çalışan sayısına göre altı kategoride “Yılın En İyi İşverenleri™ Listesi’ni açıkladı. Fuzul, Türkiye’nin köklü şirketlerinden biri olarak bu prestijli listede yerini aldı.
Tasarruf finansman sektörünün öncüsü Fuzul, iş yeri kültürü ve çalışan deneyimi alanında küresel otorite kabul edilen Great Place To Work® tarafından açıklanan “Türkiye’nin En İyi İşverenleri™” listesine girerek önemli bir başarıya imza attı. Çalışan memnuniyeti ve kapsayıcı bir iş yeri kültürüne verdiği önemin bir yansıması olan bu ödül, Fuzul’e 22 Nisan’da Wyndham Grand Levent Otel’de düzenlenen törende takdim edildi.
Kübra Akbal Kuru’dan İş Yeri Kültürü Vurgusu
Fuzul Benim Yöneticisi Kübra Akbal Kuru, ödül töreninde yaptığı konuşmada “Fuzul; çalışanlarına değer veren, onların gelişimini destekleyen, pozitif ve kapsayıcı bir iş yeri kültürüne sahip büyük bir aile. Great Place To Work® tarafından açıklanan Türkiye’nin En İyi İşverenleri™ Listesi’nde yer almamızı da bu vizyonumuzun bir parçası olarak görüyorum. Çalışanlarımızın refahını artırmak, onları bireysel ve profesyonel anlamda güçlendirmek ve birlikte ilham veren başarıları hayata geçirmek için attığımız adımların, alanında uzman ve uluslararası düzeyde saygın kuruluşlar tarafından takdir edilmesi bizler için büyük bir onur. Fuzul ailesi olarak bu ödülü bir sonuç değil, daha büyük hedeflere giden yolda bir motivasyon kaynağı olarak görüyoruz. Gelecekte, birlikte çok daha büyük başarılara imza atacağımıza yürekten inanıyoruz.” ifadelerini kullandı.
Fuzul’un En İyi İşverenler Listesine Girmesi, İnsan Odaklı Yaklaşımının Göstergesi
Fuzul, iş yeri kültüründeki liderliğe ve çalışan deneyimine verdiği önemle sadece bir finans kuruluşu olmaktan öte, topluma değer katan sosyal bir şirket olma misyonunu sürdürüyor. Fuzul’ün Türkiye’nin En İyi İşverenleri™ Listesi’nde yer alması, insan odaklı yaklaşımının ve çalışanların iş yerindeki mutluluğunu sağlamaya yönelik kararlılığının somut bir göstergesi olarak ön plana çıkıyor. Şirket, hem çalışanlarının refahını artırmayı hem de müşterilerine güvenilir, erişilebilir hizmetler sunmayı ilke ediniyor.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Akfen Holding’in kurucusu olduğu Türkiye İnsan Kaynakları Eğitim ve Sağlık Vakfı (TİKAV), Akfen Yenilenebilir Enerji’nin santral yatırımlarının bulunduğu Türkiye’nin 18 ilindeki 27 farklı kırsal bölgede yaşayan kadınları her yıl düzenlediği çeşitli eğitimlerle desteklemeye devam ediyor.
Şimdiye kadar kendi alanında çeşitli ödüllere layık görülen bu eğitimlerde 2025 yılı projesi “Önlem Al, Güvende Kal” olarak belirlendi. Proje kapsamında TİKAV koordinatörlüğünde, Akfen Yenilenebilir Enerji’ye ait işletme yatırımları yapılan güneş, rüzgâr ve hidroelektrik santralleri çevresinde yaşayan kadınlar afetlerden korunma konusunda bilinçlendirecek.
TİKAV, proje kapsamında vereceği eğitimlerle Türkiye’nin farklı bölgelerinde yaşayan kadınların ve bu sayede ailelerinin afetlere karşı daha hazırlıklı ve güçlü hale gelmelerini sağlamayı amaçlıyor.
Akfen Holding’in kurucusu olduğu ve sosyal sorumluluk projeleriyle toplumun farklı kesimlerine destek olmayı amaçlayan Türkiye İnsan Kaynakları Eğitim ve Sağlık Vakfı (TİKAV), Akfen Yenilenebilir Enerji A.Ş. finansörlüğünde Akfen Yenilenebilir Enerji’nin RES, GES ve HES yatırımlarını yaptığı kırsal alanlarda yaşayan kadınları ve ailelerini yeni bir projeyle desteklemeye devam ediyor.
“Önlem Al, Güvende Kal” projesi, çeşitli doğal afet riskleriyle karşı karşıya olan ülkemizde yaşanabilecek afetler, afet öncesi gerekli önlemlerin alınması, afet anı yaşanabilecek durumlar ve afet sonrasında koordineli olarak yapılması gereken sosyal yardımlaşma konusunda halkı bilinçlendirip afet yönetimiyle ilgili toplumsal bir bilinç yaratmayı hedefliyor. Bu sayede ekonomik, sosyal, psikolojik, çevresel ve insan sağlığı açısında olumsuz etkilere sebep olabilecek afetlerin olumsuz etkilerini en aza indirgenmesi amaçlanıyor.
TÜRKİYE’NİN 28 FARKLI NOKTASINDAKİ
KADINLARA ULAŞMAYI HEDEFLİYOR
“Önlem Al, Güvende Kal” projesinin ilk eğitimi Akfen Yenilenebilir Enerji A.Ş.’ye ait Otluca HES’in Mersin’in Anamur ilçesinde yaşayan kadınlara verildi. 60 kişilik eğitimde kadınlar, afet öncesi nasıl önlemler alacağı ve afet anı ile sonrasında koordineli olarak yapılması gereken sosyal yardımlaşma konusunda bilinçlendirildi. Bunun yanı sıra afetin kadınlar üzerinde yaratacağı ekonomik, sosyal ve psikolojik etkiler üzerine eğitimler verildi.
Projenin ikinci eğitimi ise, Akfen Yenilenebilir Enerji A.Ş.’ye ait Demirciler RES & Sarıtepe RES - Demirciler Hibrit GES & Sarıtepe Hibrit GES’in bulunduğu Osmaniye’nin Bahçe ilçesinde yaşayan kadınlar ile bir araya gelindi. Katılımcılara proje kapsamında sertifikaları takdim edildi.
TİKAV, proje kapsamında 2025 yılı içerisinde Akfen Yenilenebilir Enerji A.Ş. bünyesindeki aktif işletmelerin bulunduğu; Amasya, Mersin, Aydın, Denizli Çanakkale, Elazığ, Erzurum, Giresun, Kayseri, Konya, Malatya, Muğla, Osmaniye, Sakarya, Sivas, Tokat, Trabzon ve Van’ın çeşitli mahalle ve köylerinden oluşan 28 farklı lokasyonda toplam 25 eğitim düzenlemeyi planlıyor.
HÜLYA KIRÇUVAL: “BİLİNÇLİ VE GÜVENLİ TOPLUM İÇİN
ÇALIŞMALARIMIZA AYNI AZİMLE DEVAM EDECEĞİZ”
Dijital platfomların kırsalda yaşayan kadınların eğitimden iş fırsatlarına, sağlık hizmetlerinden toplumsal katılımlarına kadar birçok alanda güçlenmesine olanak tanıdığını ifade eden TİKAV Yönetim Kurulu Başkanı Hülya Kırçuval, bu proje ile afet ve acil durumlara karşı, bireysel ve toplumsal bilinç oluşturmayı hedeflediklerini belirtti.
Hülya Kırçuval, Akfen Yenilenebilir Enerji santrallerinin bulunduğu bölgelerde yaşayan kadınlar başta olmak, üzere kırsal alandaki toplum kesimlerinin, deprem yangın ve diğer afet türlerine karşı hazırlıklı olmasının felaketlerin etkisini azaltmanın en etkili yolu olduğuna işaret ederek afetlere hazırlıklı olmanın sadece bireysel değil, toplumsal bir sorumluluk olduğunu vurguladı.
Kırçuval, “Bu proje ile kadınların afet farkındalığını artırarak hem kendi yaşamlarını hem de ailelerinin hayatını koruyabilmeleri için, güçlü bir eğitim desteği sunuyoruz. Projede emeği geçen tüm paydaşlara teşekkür eder, TİKAV olarak daha bilinçli ve güvenli bir toplum oluşturmak için çalışmalarımıza hep olduğu gibi azim ve kararlılıkla devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.
TİKAV BUGÜNE KADAR 5 FARKLI ULUSAL
PROJEDE 9 BİN 300 KADINA ULAŞTI
TİKAV ile Akfen Yenilenebilir Enerji birlikteliğinde 2017 yılında “Evde Okullu Olduk” projesiyle 0-6 yaş grubu çocukların gelişimi konusunda 15 bölgede 800 kadına ulaşıldı. Sağlık olarak belirlenen 2018 yılının temasında “Önce Sağlık” projesiyle 17 bölgede 1500 kadına sağlık eğitimi verildi. 2019 yılıyla birlikte başlayan “Hijyen Sağlıktır” projesinde de 26 farklı noktada 2 bin kadına ulaşıldı.
Pandeminin ardından hayata geçirilen “Tasarruf Evimizde, Gelecek Elimizde” projesi ile çevresel ve ekonomik sorunlarının etki boyutunun arttığı günümüzde aile içerisinde tasarruf yöntemlerinin benimsenmesi ve doğa ile uyumlu bir yaşam tarzının sağlanması konusunda Akfen Yenilenebilir Enerji’ye ait enerji santralleri bölgelerinde yaşayan 2500 kadına eğitim verildi. ‘Dijitaldeki Ayak İzimiz’ projenin de uygulanması ile birlikte 5 farklı sosyal sorumluluk projesinde yaklaşık 9 bin 300 kadına çeşitli konularda yüz yüze eğitim verilmiş oldu. Projelerle dolaylı olarak ulaşılan kişi sayısı ise 20 bini aştı.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
ürkiye’de konut sigortası penetrasyonunun yüzde 20 olduğuna, başkent Ankara’da da bu seviyenin yüzde 30 olarak ölçümlendiğine dikkat çeken Allianz Türkiye Elementer Bireysel Sigortalar Genel Müdür Yardımcısı Emrah Gökmen, “Evleri ve eşyaları yangın, su baskını, hırsızlık, deprem gibi birçok riske karşı teminat altına alan konut sigortaları adeta koruyucu bir kalkan görevi görüyor” diyerek, konut sigortalarının önemine işaret etti.
Evlerde karşılaşılabilecek hasarlara karşı geniş kapsamlı güvence sağlayan konut sigortası, herhangi bir doğal afet, yangın ve hırsızlık gibi durumda ev ve içindeki eşyaları koruyarak sigorta sahiplerine önemli faydalar sağlıyor. Buna rağmen ülkemizde konut sigortası penetrasyonu (sigortalılık oranı) yüzde 20 seviyelerinde kalıyor. Konut sigortasının özellikle Türkiye gibi deprem kuşağında yer alan bir ülkede riskleri güvence altına almak için kritik öneme sahip olduğunu söyleyen Allianz Türkiye Elementer Bireysel Sigortalar Genel Müdür Yardımcısı Emrah Gökmen, “Son dönemde ülkemizde yaşanan deprem, yangın ve sel felaketlerini göz önünde bulundurduğumuzda iklim krizinin etkileriyle önümüzdeki dönemde daha fazla karşı karşıya kalmamız gerekebilir. Bunun yanı sıra hırsızlıktan tesisat arızası veya cam kırılmasına kadar birçok sorunun yol açtığı maddi hasarları karşılayan konut sigortasının sahipliği ülkemizde maalesef olması gereken düzeyde değil” dedi.
Konut sigortasının önemine dair farkındalığı artırmak hedefiyle farklı bütçelere ve ihtiyaçlara göre üç farklı plan dahilinde Yuvam Sigortası’nı müşterileriyle buluşturduklarını söyleyen Gökmen, “Teminat kapsamı deprem sigortasına göre daha geniş olan ve hayatta karşılaşabileceğimiz birçok olasılığa karşı güvence sağlayan Yuvam Sigortası; eko, ekstra ve premium olmak üzere üç farklı paketten oluşuyor. Cam kırılmasından tesisat sorunlarına, çilingir hizmetinden evcil hayvan asistans hizmetine, zengin teminat içeriğiyle öne çıkan Yuvam Sigortası’ndan hem ev sahipleri hem de kiracılar faydalanabiliyor” dedi.
Ankara’daki konutların sigortalılık oranı sadece yüzde 30 seviyelerinde
Ankara özelinde konut sigortası penetrasyonunun yalnızca yüzde 30 civarında olduğunu söyleyen Gökmen, “Ankara ili özelinde bakıldığında konutların yaklaşık yüzde 70’inin konut sigortası olmadığını görüyoruz. Dolayısıyla ildeki konutların büyük çoğunluğu sigortalanmayı bekliyor. Eko, ekstra ve premium paket seçeneklerimizle müşterilerimizin ihtiyaç duydukları tüm alanlarda özel çözümler üretiyoruz” dedi.
Çevre dostu ev eşyaları da güvence altında
Çevre dostu özellikleriyle öne çıkan Allianz Yuvam Sigortası; yağmur suyu depolama ünitesi, su sensörü, hareket sensörü, kompost makinesi, voltaj regülatörü ve çöp öğütücü gibi birçok çevre dostu eşyayı da güvence altına alıyor. Evlerin yanı sıra hepimizin yuvası olan dünyamızı da iklim krizinin etkilerine karşı korumak için 2021 yılından bu yana Yuvam Dünya Derneği’nin çatı destekçisi olan Allianz Türkiye, tüm Allianz Yuvam Sigortası sahipleri adına Yuvam Dünya Derneği’ne bağışta bulunuyor.
Basın mensuplarının konuyla ilgili tüm soruları için
Medyaevi İletişim Danışmanlığı / 0 212 351 91 81
Gamze Özbek Baltacı / GSM: 0553 317 04 34 / [email protected]
Mustafa Gündoğdu / GSM: 0542 511 54 99 / [email protected]
Allianz Hakkında
Dünyanın en güçlü sigorta ve finans topluluklarından Allianz Grubu, yaklaşık 70 ülkede 156 bini aşkın çalışanıyla 128 milyon müşterisine sigortacılık ve varlık yönetimi hizmeti veriyor. Sigorta müşterileri adına yönettiği 776 milyar avronun yanı sıra PIMCO ve Allianz Global Investors şirketlerinin yönettiği 1,9 trilyon avroyla, dünyanın en büyük varlık yönetimi şirketleri arasında yer alıyor. 2024 yıl sonu itibarıyla 179,8 milyar avro toplam iş hacmine sahip olan Allianz Grubu, 16 milyar avro faaliyet kârına ulaştı. Allianz Grubu, Türkiye’de Allianz Trade, Allianz Partners ve Allianz Türkiye şirketleri ile faaliyet gösteriyor. Bu topraklardaki faaliyetlerine 1923 yılında Şark Sigorta adı altında başlayan, Cumhuriyetle yaşıt olarak 2023 yılında 100’üncü yılını kutlamanın onurunu yaşayan Allianz Türkiye, 2008’den bu yana faaliyetlerine Allianz Grubu’nun bir parçası olarak devam ediyor. Allianz Türkiye’nin çatısı altında elementer sigortalarda Allianz Sigorta, bireysel emeklilik ve hayat sigortalarında Allianz Yaşam ve Emeklilik ile Allianz Hayat ve Emeklilik şirketleri bulunuyor. Sektöre müşteri deneyimi, çeviklik, dijitalizasyon, çalışan bağlılığı, sürdürülebilirlik ve inovasyon alanlarında öncülük eden Allianz Türkiye; 2.500 çalışanı, 13 bölge müdürlüğü, 5.200 acentesi, 1.400 banka şube kanalı ve 10.000’i aşkın anlaşmalı kurumuyla, 81 ilde 8,3 milyon müşterisine ihtiyaç duydukları her an ‘Allianz Seninle’ diyebilmek için çalışıyor. Allianz Grubu desteğiyle 2019 yılında 35 milyon liralık yatırımla hayata geçirilen Allianz Teknik, bugün itibarıyla Türkiye’de uluslararası akreditasyon standartlarına uygun ilk ve tek akredite deprem laboratuvarı olarak hizmet veriyor. Aynı zamanda ülkemizde yangına tepki testleri yapma yetkisine sahip 3 akredite kurumdan biri olan Allianz Teknik’le birlikte, Allianz’ın 2008 yılından bu yana Türkiye’ye yaptığı yatırımlar 1 milyar avroyu aşıyor. 2019 yılından bu yana Türkiye’deki yatırıma açık olmayan şirketler arasında ilk ve tek entegre raporun sahibi olan Allianz Türkiye, “Allianz ile Geleceğin Güvende” stratejisi doğrultusunda, sigortacılığın dönüştürücü gücünü toplum, gezegen ve ekonomi için harekete geçirirken, ekosisteminde kalıcı bir dönüşüm hedefliyor.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Suudiler, Türk gıda ürünlerine akın etti. Ege İhracatçı Birliklerince düzenlenen, “Suudi Arabistan Gıda Ticaret Heyeti”ne Türkiye tarafından 18 firma katılırken, Suudi Arabistan tarafından 44 ithalatçı firma Türk gıda ürünlerini ithal etmek için ikili iş görüşmelerine katıldı.
Öztürk; “44 ithalatçı firmayla 280’e yakın iş görüşmesi yaptık”
Riyad’ta Türk gıda ihracatçısı firmalarla 44 Suudi ithalatçı firmaların 280 ikili iş görüşmesi yaptığı bilgisini veren Heyet Başkanı Ege Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Muhammet Öztürk, Türk firmalarının her birinin minimum 12 ikili iş görüşmesi yaptıklarını, çok başarılı bir ticaret heyeti geçirdiklerini, katılımcı firmaların Suudi Arabistan ve hedef pazarlarda yeni ticaret heyeti organizasyonları talep ettiklerini dile getirdi.
Suudi Arabistan’da Türk ürünlerine yoğun bir ilgi olduğunu, iki ülke arasındaki siyasi ilişkilerin olumlu seyrinin karşılıklı ticaretin artmasını destekler nitelikte olduğunu vurgulayan Öztürk, “Suudi Arabistan alım gücü yüksek 35 milyonluk nüfusu yanında, yıllık 20 milyon turisti ağırlayan bir ülke. Yıllık 27 milyar dolar gıda ithalatları var. Türkiye’nin gıda ihracatı 2024 yılında yüzde 23’lük artışla 374 milyon dolardan 461 milyon dolara yükseldi. Suudi Arabistan’a 2025 yılının ilk çeyreğinde de gıda ihracatımız yüzde 13’lük artışla 129 milyon dolardan 146 milyon dolara çıktı. Türk gıda ihracatçıları olarak Suudi Arabistan’a daha fazla ihracat yapma potansiyelimiz var. Hedefimiz bu yıl 500 milyon doları aşmak, önümüzdeki 5 yıllık süreçte de Suudi Arabistan’a gıda ihracatımızı 1 milyar doların üzerine taşımak olacak. Bu organizasyonlar bu hedeflere ulaşmakta itici gücümüz olacak. Görüşmelerimizin kısa sürede ihracat sözleşmelerine dönüşeceğine inanıyoruz”diye konuştu.
Türkiye’yi dünyanın gıda ambarı olarak nitelendiren Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkan Yardımcısı ve Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Başkanı Hayrettin Uçak, Suudi Arabistan’ın Türk gıda ihracatçıları açısından her zaman öncelikli pazarlardan biri olduğunun altını çizdi.
Uçak: “Suriye’den Suudi Arabistan’a giden kara yolunun açılmasını talep ediyoruz”
Türkiye’nin Suudi Arabistan’a gıda ihracatının artması için Suriye üzerinden karayolunun açılması gerektiğine vurgu yapan Uçak, “Suriye üzerinden Suudi Arabistan’a gelen karayolunun açılması halinde mesafe kısalacak, zaman kaybı olmayacak, Türkiye’den yüklenen gıda ürünlerimiz Suriye üzerinden Suudi Arabistan’a çok hızlı bir şekilde ulaşacak, Suudi Arabistan’a gıda ihracatımız çok daha iyi seviyelere gelecek. Bu konuyu Türkiye’nin Suudi Arabistan Büyükelçisi Emrullah İşler’le yaptığımız görüşmede de dile getirdik. Büyükelçimiz de bu karayolunun öncelikli gündem maddeleri arasına olduğunu ve takip ettiklerini ifade ettiler. Büyükelçimiz Emrullah İşler ve Ticaret Müşavirlerimiz İlker Özdem ve Murat Nesimoğlu’na heyetimize gösterdikleri sıcak ilgiden dolayı teşekkür ediyoruz. Türkiye’nin gıda ürünleri ihracatını artırmak için ticaret heyetlerimize devam edeceğiz.” dedi.
Suudi Arabistan Gıda Ticaret Heyeti’ne katılan 18 Türk firması, heyetin ilk günü 44 ithalatçı firmayla ikili iş görüşmeleri yaparken, ikinci gün Carrefour Satınalma ve Pazarlama Başkan Yardımcısı Florent Gomez ile bir araya geldiler. Carrefour’da satınalma birim yöneticileriyle ikili görüşmeler yapan Türk heyeti, Al Othaim, Lulu marketleri ve Green life firmasını da ziyaret etti.
Suudi Arabistan’da heyete eşlik eden Başkanlarımız Suudi Arabistan Büyükelçisi Emrullah İşler’i de ziyaret etti. Büyükelçi İşler, ziyarette Suudi Arabistan pazarıyla ilgili her türlü desteği sağlayacaklarını paylaştı.
Suudi Arabistan Gıda Heyeti’nde, Kahve, baharat, yağlı tohum, tahin, helva, reçel, yaş meyve sebze, sos, zeytinyağı, şekerli mamuller, çikolata, gofret, salça, konserve, kuru meyve, süt ürünleri, donuk meyve sebze mamulleri üreticisi gıda ihracatçısı firmalar yer aldı.
Firma görüşleri
Murat Can Seymen- Boztoprak Firması İhracat Müdürü: “Suudi Arabistan’da birçok üst düzey ithalatçı firma ve marketlerle görüşmeler yaptık. Carrefour satın alma yetkilileriyle ikili iş görüşmeleri gerçekleştirdik. Kısa sürede ihracat sözleşmelerini imzalamayı umuyoruz”
İlker Dinçer - Keskinoğlu İhracat Müdürü: “Ege İhracatçı Birlikleri’nin Suudi Arabistan Gıda Heyeti Organizasyonuyla çok verimli bir iş seyahati geçiriyoruz. Carrefour ve Lulu marketlerinin satın almacılarıyla ikili iş görüşmeleri yaptık. Türkiye’ye verimli görüşmeler yapmış olarak dönececeğiz”
Kerem Turna- A.Turna Gıda: “Ege İhracatçı Birlikleri Gıda Sektörel Ticaret Heyeti’yle Suudi Arabistan’a ziyaretlerimizi gerçekleştirdik. Bizim için inanılmaz güzel ve verimli geçti. 12 ithalatçı firmayla ikili iş görüşmesi yaptık. Bu organizasyon için Ege İhracatçı Birlikleri’ne teşekkür ederiz.”
Pınar Onurca- Mateks Satış Müdürü: “Ege İhracatçı Birlikleri Suudi Arabistan heyetinde ikili iş görüşmelerimiz çok verimli geçti. Suudi Arabistan pazarındaki büyük firmalar geldi. İkinci günde Carrefour, Lulu ve diğer marketlerle ikili görüşmeler yapıyoruz, oldukça verimli bir ticaret heyeti oldu”
Ezgi Tanrıkulu- Kristal Zeytinyağları: “Ege İhracatçı Birlikleri Suudi Arabistan Gıda Heyeti’nde önemli firmalarla ikili iş görüşmeleri yapma olanağımız oldu. Görüşmelerimiz çok güzel geçti, güzel eşleştirmeler yapıldı. Gerek market görüşmeleri gerekse ikili iş görüşmeleri çok verimli oldu, organizasyon için Ege İhracatçı Birlikleri’ne teşekkür ederiz.”
Ümit Bilal Parlak -Teknik Tarım: “Ege İhracatçı Birlikleri’nin bir ticaret heyetine ilk kez katılıyorum. Ben böyle bir ortam oluşacağını düşünmemiştim, beklediğimden çok daha iyi geçiyor. Organizasyon çok güzeldi, ikili iş görüşmeleri ve market ziyaretleri çok verimli geçti. Organizasyonu yapan herkese çok teşekkür ediyorum”
Fevzi Tuncelli- Damla Yağ: “Suudi Arabistan’a zeytinyağı ihracatımızı artırmak için bu heyete katıldık, ikili iş görüşmeleri ve market ziyaretleri için her türlü altyapı sağlanmış, Ege İhracatçı Birlikleri’ne organizasyon için teşekkür ediyoruz.”
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
AbbVie Türkiye, 2025 yılında Great Place to Work (GPTW) Enstitüsü tarafından düzenlenen “Türkiye’nin En İyi İşverenleri’’ araştırmasında, 250-499 çalışan sayısına sahip şirketler kategorisinde birinci oldu.
Yenilikçi ilaçları keşfetmeye ve geliştirmeye kendini adamış araştırma odaklı global biyofarma şirketi AbbVie Türkiye, çalışanlarının refahı, iş süreçlerine katılımı ve gelişimine verdiği önemi sürdürülebilir başarıya dönüştürmeye devam ediyor. AbbVie Türkiye, Great Place to Work Enstitüsü tarafından gerçekleştirilen “Türkiye’nin En İyi İşverenleri 2025” araştırmasında, 250-499 çalışan sayısına sahip şirketler kategorisinde birinci sırada yer aldı. Böylece AbbVie, Türkiye’de üst üste 11. kez bu prestijli listeye girerek çalışan deneyimi ve kurum kültürü konusundaki başarısını bir kez daha taçlandırdı.
Great Place to Work Enstitüsü tarafından 11 yıldır üst üste Türkiye’nin ve ilaç sektörünün en iyi işverenlerinden biri olarak gösterilmekten büyük gurur ve mutluluk duyduklarını belirten AbbVie Türkiye İnsan Kaynakları Direktörü Dilek Gündüz, “Yenilikçi ilaçları keşfetmeye ve geliştirmeye kendini adamış bir şirket olarak insanların hayatlarını iyileştirmek için çok sesliliğe ihtiyaç olduğuna inanıyoruz. İnsan odaklı bakış açımızla her fırsatta çalışanlarımızı dinliyor, onları süreçlerimizin birer parçası haline getiriyoruz. AbbVie’de Hakkaniyet, Eşitlik, Çeşitlilik ve Kapsayıcılık (EED&I) yaklaşımıyla kurulan ekipler oluşturmaya özen gösteriyoruz. En büyük motivasyon kaynağımız, çalışanlarımızın memnuniyetini ve refahını en üst seviyede tutmaya yönelik kararlılığımız oldu. Bugüne kadar elde ettiğimiz başarılar, geleceğe dair hedeflerimiz için bize ilham ve güç veriyor” diye konuştu.
AbbVie Türkiye, bugüne kadar aralarında “Türkiye’nin En İyi İşvereni”, “Pharma’nın En İyi İşvereni”, “Yaşam Boyu Öğrenme Özel Ödülü”, “Kadınlar için En İyi İşyeri”, “Diversity (Çeşitlilik) Özel Ödülü” ve “Sosyal Sorumluluk & Gönüllülük Ödülü”nün de bulunduğu 37 ödül aldı.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Sony, maksimum odak uzaklığı 150 mm olan ve F2 diyafram açıklığına sahip dünyanın ilk telefotoi zoom lensi olan FE 50-150mm F2 GM modelini tanıttı. Bu lens, geniş açı ucunda 50 mm standart odak uzaklığı sunarken, sabit F2 diyafram açıklığını ve bir sabit odaklı lensle karşılaştırılabilir yüksek çözünürlüğü bir araya getiriyor. Böylece, tek bir lens ile farklı senaryolar ve konular için geniş bir kullanım alanı sağlıyor. Sony’nin prestijli G Master™ serisinin bir parçası olan FE 50-150mm F2 GM, yüksek çözünürlük ile etkileyici bokeh performansını bir araya getirerek Sony Alpha kamera sistemini kullanan profesyonellere üst düzey görsellik sunuyor.
Sony Avrupa Görüntüleme Ürünleri ve Çözümleri Pazarlama Başkanı Yann Salmon-Legagneur; “FE 50-150mm F2 GM, Sony’nin yaratıcı olanakları genişletmeye yönelik kararlılığında önemli bir dönüm noktasını temsil ediyor. Zoom aralığı boyunca sabit F2 diyafram sunan bu lens, Sony Alpha kullanıcılarına 50 mm, 85 mm ve 135 mm gibi birden fazla sabit lense eşdeğer hepsi bir arada bir çözüm sunuyor. Bu yenilik, profesyonellerin hem fotoğraf hem video alanında etkileyici görseller yakalayabilmesi için gerekli çok yönlülüğü genişletiyor” dedi.
Üstün Görüntü Kalitesi ve Akıcı F2 Bokeh Performansı
FE 50-150mm F2 GM’nin iç optik tasarımı, üstün görüntü kalitesinin oluşmasında kilit rol oynuyor. İki XA (ekstrem asferik) element, iki Süper ED (ekstra düşük dağılım) cam elementi ve üç ED elementi içeren bu yapı, sapmaları etkili şekilde bastırarak tüm zoom aralığında keskin ve yüksek kontrastlı görüntüler elde edilmesini sağlıyor. Yüzer netleme sistemi sayesinde geniş açı uçta 0,4m minimum netleme mesafesi ve 0,20 maksimum büyütme oranı ile detaylı çekimler yapılabiliyor.
FE 50-150mm F2 GM’nin sabit F2 diyaframı, pürüzsüz ve estetik bir bokeh etkisi oluşturuyor. Bu özelliğiyle portre, düğün ve etkinlik fotoğrafçılığı yapan profesyonellerin konu ayrıştırmasında ideal bir seçenek olarak öne çıkıyor. Yeni geliştirilen 11 yapraklı dairesel diyafram yapısı, G Master serisinin imza niteliğindeki bokeh etkisini daha da geliştiriyor. Video çekimlerinde ise sinematik sonuçlar ve olağanüstü netlik sağlıyor.
Ayrıca, Sony’nin özel olarak geliştirdiği "Nano AR Coating II" kaplama, tüm lens yüzeyine eşit biçimde uygulanarak ters ışık koşullarında bile yansımaları ve parlamayı minimuma indiriyor, net ve berrak görüntüler sunuyor.
Dahili Zoom Sistemi ve Kompakt Tasarımı
Yaklaşık 200 mm uzunlukta ve 1.340 gii (47,3 ons) ağırlığında olan FE 50-150mm F2 GM, geniş zoom aralığı ve parlak diyafram açıklığını dikkate alındığında son derece taşınabilir bir yapı sunuyor. Lensin dahili zoom tasarımı sayesinde, odak uzaklığı değişse bile lensin uzunluğu ve ağırlık dengesi korunuyor. Bu özellik, lensi hem elde hem de gimbal üzerinde kullanım için ideal hale getiriyor. Pratik tasarımı sayesinde 50 mm ile 150 mm arasındaki telefoto aralığında hepsi bir arada bir çözüm olarak kullanıcıya hizmet ediyor.
Hızlı ve Hassas Otomatik Netleme Performansı
Dört adet XD (extreme dynamic) lineer motor ve Sony’nin gelişmiş kontrol algoritmaları ile donatılan FE 50-150mm F2 GM, hızlı, hassas ve sessiz otomatik netleme (AF) performansı sunuyor. Bu yüksek performanslı AF sistemi, Sony’nin Alpha 9 III modeliyle tam uyum içinde çalışarak saniyede 120 kareye kadar sürekli çekimlerde AF/AE takibiniiii destekliyor. Hızlı netleme sistemi ve esnek 50-150 mm zoom aralığı sayesinde lens, kapalı alan sporları, portreler ve etkinlikleri etkili bir şekilde yakalıyor.
Sinematik Video Prodüksiyonu
Film yapımcıları için özel olarak tasarlanan FE 50-150mm F2 GM, odak kaymasını (focus breathing) minimumda tutuyor ve Sony’nin seçili Alpha modellerinde bulunan Breathing Compensationiv özelliğiyle uyumlu çalışıyor. Linear Response MF (doğrusal manuel netleme tepkisi) sayesinde sezgisel netleme kontrolü sağlanıyor. Dahili zoom sistemi, gimbal ile yapılan çekimlerde dahi sabitlik sunuyor. Ayrıca, XD lineer motorlar sessiz çalışarak kayıt sırasında istenmeyen seslerin yakalanmasını önlüyor.
Dayanıklılık için geliştirilen FE 50-150mm F2 GM, toza ve neme karşı dayanıklı sağlam bir yapıyav sahip. Ön lens materyaline uygulanan flor kaplama ise, kir, su ve parmak izlerine karşı direnç göstererek lensin zorlu koşullarda dahi temiz kalmasını sağlıyor.
Siparişleriniz sadece "1 saat" içerisinde hesabınızda.
Siparişlerinizin gönderimi, aynı gün içerisinde yapılır.
256-bit şifreleme ve 3D Secure ile güvenli ödeme.
Ürünlerimizin tümü sertifikalı ve orijinaldir.