Tüm Alışverişlerinizde Kargo Bedava.
Sepetiniz Boş
Görünüşe göre henüz seçim yapmamışsınAlışverişe Başla
ürün bulundu.
Altın ve Dolara yön veren güncel finans haberlerini kaçırma...
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
CES® 2024'te yapay zeka destekli 40'tan fazla yeni cihaz ve çözümü görücüye çıkaran Lenovo, şirketin Herkes için yapay zeka vizyonunu ileriye taşıdı. Duyurular arasında, Lenovo Yoga™, ThinkBook™, ThinkPad™, ThinkCentre™ ve Legion™ alt markalarında hem tüketiciler, hem de işletmeler için daha önce hiç görülmemiş bir biçimde bilgisayar deneyimini kişiselleştiren yeni yapay zeka destekli bilgisayar inovasyonları yer alıyor. Yeni teknoloji çözümleri portföyü; iki yeni konsept ürün, bir tablet, yazılım uygulamaları, aksesuarlar ve daha fazlasıyla tamamlanıyor.
Lenovo, Yaratıcı Süreçleri Yapay Zekayla Güçlendiren Yeni Tüketici Cihazları Repertuarını Görücüye Çıkarıyor
Lenovo, en yeni tüketici cihazlarını kullanıcıların beğenisine sundu. Bu cihazlar arasında, yaratıcı çalışmalara güç katan Yoga AI dizüstü bilgisayarlar, kullanıcıları eğlenmeye ve öğrenmeye davet eden bir tablet, gündelik kullanıcılar için tasarlanmış IdeaPad™ dizüstü bilgisayarlar ve modern dünya için çevre birimleri yer alıyor. Lenovo'nun en yeni Microsoft Windows 11 işletim sistemli Lenovo Yoga dizüstü bilgisayar ürün grubu; yaratıcı profesyoneller, sanatçılar ve güvenlikten ödün vermeden yaratıcı yapay zekanın gücünden basit ve kullanıcıya özel bir biçimde yararlanmak isteyen herkes için özel bir yazılım olan Lenovo Yoga Creator Zone ile geliyor.
Yeni nesil Lenovo Yoga dizüstü bilgisayarlar arasından öne çıkan modeller Lenovo Yoga Pro 9i (16", 9) ve Lenovo Akıllı Kalem ve Kılıf ile birlikte gelen Lenovo Yoga 9i 2'si 1 arada (14", 9). Standartlarından ödün vermeyen yaratıcı profesyoneller için tasarlanan her iki üst sınıf dizüstü bilgisayar da, dayanıklılık için MIL-STD-810H standardında olup, son derece hızlı performans için en yeni Intel® Core™ Ultra İşlemciler, güçlü yapay zeka işlevlerine güç veren fiziksel bir Lenovo AI Core Chip ve kesintisiz yaratıcılık için güçlü piller gibi son teknoloji ürünü bileşenlerle öne çıkıyor.
Lenovo Yoga ailesinde dört yeni dizüstü bilgisayar daha bulunuyor. Lenovo Yoga Slim 7i (14", 9), Intel Core Ultra İşlemciler ve WUXGA OLED ekranı sayesinde taşınabilirliğiyle öne çıkan ince ve hafif bir Intel Evo™ sürümü premium dizüstü bilgisayar. İçerik oluşturma tarafında, Lenovo Yoga Pro 7i (14",9) ve Lenovo Yoga Pro 7 (14",9) ise; Intel Core Ultra İşlemci veya AMD Ryzen™ 7 8845HS işlemci seçeneğine, NVIDIA Studio onaylı NVIDIA® GeForce® RTX™ 4050 Dizüstü GPU'ya ve PureSight Pro LCD veya OLED 3K ekran seçeneklerine sahip, yaratıcı profesyonellere yönelik dizüstü bilgisayarlar.
Dünyanın ilk tam boy çift ekranlı OLED dizüstü bilgisayarı ile aynı serinin bir parçası olan Lenovo Yoga Book 9i (13", 9), artık Intel'in yeni Core Ultra İşlemcileri, PureSight OLED 2.8K ekran ve Bowers & Wilkins® döner soundbar ile satın alınabilecek. Son olarak, hareket halindeki yaratıcı profesyonellerin yaratıcılıklarını tamamlayan araçlara hızlıca erişmesini sağlayan yeni Lenovo Yoga 7i 2'si 1 arada (16", 9) ve Lenovo Yoga 7i 2'si 1 arada (14", 9) dönüştürülebilir dizüstü bilgisayarlar kullanıcılara sunuluyor.
Eğlence için üretilmiş, ancak öğrenme için tasarlanmış Lenovo Tab M11 tablet, öğrenciler, film uzmanları ve görsel sanatçılar için vazgeçilmez bir cihaz. Olağanüstü bir yazma, çizme ve karalama deneyimi sunan kullanışlı bir ekran kalemi olan Lenovo Tab Pen'e sahip bu tablet, kullanılabilirliği artıran üst sınıf yazılımlarla birlikte geliyor
Bu yeni Yoga ve Lenovo Tab duyuruları hakkında daha fazla bilgi için Lenovo'nun CES 2024 Basın Kitinde yer alan basın açıklamasını ziyaret edin.
Lenovo ThinkBook Dizüstü Bilgisayarlar ve ThinkCentre neo Masaüstü Bilgisayarlar, Üretken ve Yaratıcı Gücün Yeni Dalgasına İlham Veriyor
Lenovo ayrıca, yenilikçi özellikler, akıllı tasarımlar ve yapay zeka destekli bilgisayar geliştirmeleriyle küçük ve orta büyüklükteki işletme (KOBİ) pazarı için yeni ThinkBook ürünleri, ThinkCentre masaüstü bilgisayarlar ve aksesuarlar duyurdu. Yeni ThinkBook Plus Gen 5 Hybrid, dizüstü bilgisayar tabanlı bir sistem ve bağımsız veya birlikte çalışabilen ve dizüstü bilgisayar ile tablet arasında sorunsuz bir biçimde geçiş yapmaya olanak tanıyan bir tablete sahip esnek bir hibrid çözüm. Muhteşem bir pil ömrüne ve dahili Copilot tuşuna sahip güzel ve güçlü bir Intel Evo Edition dizüstü bilgisayar olan ThinkBook 13x Gen 4, Lenovo'nun KOBİ'ler için ilk karbon nötr dizüstü bilgisayarı. Büyüleyici 14,5 inç 3K düzeyine kadar ekran seçeneklerine sahip, güçlü, çok yönlü ve akıllı bir dizüstü bilgisayar olan ThinkBook 14 i Gen 6+, yeni ThinkBook Grafik Eklentisi (TGX) bağlantı istasyonunu destekleyen bir Grafik Eklentisi (TGX) bağlantı noktasına sahip.
Lenovo AI Now çözümü kapsamında Lenovo, klavye üzerinde ve doğal dil yoluyla son kullanıcı etkileşimini sağlamak için tasarlanmış kişiselleştirilmiş bir yapay zeka çözümünü geliştirmeye devam ediyor. Şimdilik Lenovo AI Now Personal Assistant adı verilen bu çözüm, kullanıcının kendi cihaz içi bilgi tabanına dayalı kişiselleştirilmiş interaktif deneyimler sunuyor. Bu Yapay Zeka Asistanı, iş akışlarını akıcı hale getirirken iş birliğini daha kişiye özel ve gerçeğe yakın bir hale getirecek.
Bunun yanında Lenovo, CES etkinliğinde iki benzersiz konsept cihazı kullanıcıların beğenisine sunuyor. Mekanik Enerji Toplama Seti, mekanik hareket ve güneş ışınlarını kullanarak fare ve klavyeye güç veren ve böylece harici şarj ihtiyacını ortadan kaldıran bir ürün.
Lenovo ThinkBook 13x Gen 4 SPE ise güçlü performans ve zarif bir görünüme sahip ve akıllı renk kişiselleştirme dizüstü bilgisayar kapakları trendi sunan devrim niteliğinde ve yenilikçi bir konsept.
Bu yeni ThinkBook ThinkCentre neo ve konsept duyuruları hakkında daha fazla bilgi için Lenovo'nun CES 2024 Basın Kitinde yer alan basın açıklamasını ziyaret edin.
Intel Core Ultra İşlemcilerden Güç Alan ThinkPad ve IdeaPad Dizüstü Bilgisayarlarla Lenovo, Yeni Yapay Zeka Destekli Kişisel Bilgisayar Deneyimlerinin Kapısını Açıyor
Lenovo, yeni yapay zeka deneyimlerini ortaya çıkarmak, üretkenlik, yaratıcılık ve verimliliği artırmak için geliştirilen yeni iş ve tüketici dizüstü bilgisayarlarını görücüye çıkardı. Yeni Lenovo ThinkPad X1 Carbon, ThinkPad X1 2-in-1 ve IdeaPad Pro 5i; optimum enerji verimliliği, performans ve kullanıcıyı içine alan deneyimler sunan en yeni Intel Core Ultra işlemcili ve Windows 11 işletim sistemli Intel Evo dizüstü bilgisayarlardır. Özel yapay zeka hızlandırma desteği, kullanıcıların Windows'da Copilot özellikleri dahil olmak üzere yeni deneyimlerden yararlanarak iş ve eğlence uygulamalarında verimliliği artırmasına yardımcı olacak. En yeni özelliklere sahip iş bilgisayarları gibi, Lenovo ThinkVision™ 27 3D monitör de üretkenliğinizi ve verimliliğinizi artırmaya hazır. Gözlüksüz 3D monitör, 3D Explorer'ın daha da sezgisel ve etkileşimli bir kullanıcı arayüzü sürümüyle içerik üreticileri 3D ortama davet ederken 2D olarak da kullanım olanağı sunuyor.
Bu yeni ThinkPad, IdeaPad ve ThinkVision duyuruları hakkında ise daha fazla bilgi için Lenovo'nun CES 2024 Basın Kitinde yer alan basın açıklamasını ziyaret edin.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Cevdet İnci Eğitim Vakfı’nın İnci Holding’in desteği ile lisansüstü öğrencilere yönelik başlattığı Hasat Hibe Programı’nda hibe almaya hak kazanan projeler belli oldu. Geçen yıl Ege Bölgesi ile sınırlı tutulan programa bu yıl, 10 şehir, 19 üniversiteden 36 proje başvurusu alındı. Program kapsamında verilecek hibe miktarı 1 milyon TL’ye ulaşıyor.
Hayallerinden heyecan duyan bir toplumda yaşamak amacıyla faaliyetlerini sürdüren Cevdet İnci Eğitim Vakfı, geçen yıl pilot uygulama olarak başlattığı Hasat Hibe Programı’nda hibe desteği almaya hak kazanan projeleri, İzQ İnovasyon Merkezi’nde düzenlediği “Hasat Zamanı” etkinliğiyle açıkladı. İnci Holding Yönetim Kurulu Üyesi Neşe Gök’ün ve İnci Vakfı Güç Kaynağı Ece Elbirlik Ürkmez’in açılış konuşmalarıyla başlayan Hasat Zamanı’na, Sürdürülebilirlik Adımları Derneği Başkanı Emrah Kurum da “Sürdürülebilirlik için Girişimcilik” başlıklı konuşmasıyla katıldı.
İnci Holding’in desteklediği ve 2023 çağrısındaki kolaylaştırıcılığını Originnovation’ın yaptığı Hasat Hibe Programı, Türkiye’de sivil toplum ve özel sektör iş birliğinde gerçekleşen ve tematik olarak uygulanan ilk hibe programı olma özelliğini taşıyor. Programın verdiği destek ile gençler sorumlu tüketim, üretim ve iklim eylemi odağında hava, su ve toprağı onarıcı sürdürülebilirlik projelerini hayata geçirecekler.
Vakıf kazanan 10 projeye, 2024 yılında üç aşamada hibe desteği sağlayacak. İlk aşamada verilen 50.000 TL’lik maddi destek sonrasında, projelerin gelişim süreçlerine göre Nisan ve Haziran aylarında hibe destekleri devam edecek. Kazanan bir projeye de inovasyon özel ödülü olarak Erdem Kaya Patent tarafından patent desteği verilecek. Ayrıca finale kalan 14 projenin sahibi ekipler, 2024 yılında da ihtiyaç alanları doğrultusunda mentorluk, eğitim, yatırımcı ve paydaş yönlendirmeleri fırsatından yararlanabilecekler. Bu sayede İnci Vakfı mentor ve eğitmenlerin de katkısıyla, jüri üyeleri tarafından titizlikle incelenerek finale kalan projelere gelişim fırsatı sunmaya devam edecek.
Hayalimizdeki ekosistemi oluşturuyoruz
İnci Vakfı Güç Kaynağı Ece Elbirlik Ürkmez açılış konuşmasında “Hasat Hibe Programı’nı tasarlamaya başladığımız ilk zamanlarda, bu programın karşılıklı bir öğrenme ve gelişim süreci olmasını ve kendi içinde bir ekosistem oluşturmasını hayal ettik. Bugün burada sivil toplum kuruluşları, yerel yönetimler, akademisyenler, öğrenciler ve iş insanları var. Bu ekosistemi hep birlikte sahiplenirsek ve geleceğimiz için birlikte akıl yorarsak daha iyi yerlere ulaşacağımıza inanıyorum. Her birimizin buradaki görevi ve katkısı çok değerli. Aslında hepimizin içinde genç aktivist Greta Thunberg gibi dünyayı değiştirme gücü var. Bu gücün büyük bir sorumluluk getirdiğini düşünüyorum. Harekete geçme cesaretini birlikte bulacağımıza inanıyorum. Ancak bu şekilde gelecekte bizi bekleyen zorluklara karşı önlemlerimizi alabiliriz.” diye konuştu
Yeni nesiller için sürdürülebilir bir dünya inşa ediyoruz
İnci Holding Yönetim Kurulu Üyesi Neşe Gök de İnci Holding’in desteğiyle “Eğitime Destek, Geleceğe Hizmet” ilkesiyle faaliyetlerini yürüten Cevdet İnci Eğitim Vakfı’nın, Hasat Hibe Programı’nın ikincisini düzenlediklerini söyledi.
İnci Holding olarak gelecek nesillere yaşanabilir bir dünya bırakmayı daima çok önemsediklerini belirten Gök, “Bulunduğumuz sektörlerdeki öncü şirketlerden biri olarak, hızla değişen dünyada yenilikçi bakış açımızla değişimin getirdiklerine yanıt veriyor, ‘Yeni Nesiller’ için sürdürülebilir bir dünyanın inşası için çalışıyoruz. Bunun bir parçası olarak doğayı korumak, bugüne dek verilen hasarı onarmak ve çevre bilincini artırmayı da sorumluluğumuz olarak görüyoruz. Geleceğimizin mimarı gençlerle kol kola yol aldığımız bu programı projenin fikir annesi olarak hayata geçirmekten büyük bir mutluluk duyuyorum” dedi.
Fikir aşaması tamamlanmış, uygulamaya geçmiş / geçme aşamasında olan projelerin kabul edildiği Hasat Hibe Programı’na başvuruda bulunan 36 proje için öncelikle ön jüri tarafından tematik alan uygunluğu değerlendirildi. Ardından finalistler, çevrimiçi olarak Aralık ayı içerisinde jüriye sunum yaptılar. Projeler sağladığı ekolojik, ekonomik ve toplumsal fayda, bu faydanın su¨rdu¨ru¨lebilirligˆi, o¨lc¸u¨lebilirligˆi, ne kadar yenilikçi olduğu, etki alanı, geliştirme potansiyeli gibi temel kriterler çerçevesinde değerlendirildi. Yapılan jüri değerlendirmesi sonrasında hibe desteği alan projelerin listesi ise şöyle:
• Agromechatronics projesi ile Şeniz Akbulut, Berkan Bostanoğlu, Umut Ateş
Erdem Şensöz
• Beespenser projesi ile Elif Can, Kadir Berat Yıldırım, Ömer Faruk Güleç
• Atlas - Green Solutions for Agriculture projesi ile Oğulcan Esmer, Sezgin Atabey Sarıtosun, Gazi Arık
• Cyclizm projesi ile Mert Yüksel
• Çoklu Ağır Metal Sensörü projesi ile Side Selin Su Yirmibeşoğlu, Eda Dayı, Melis Özerbil, Selin Akbaş
• HEMPRY projesi ile İrem Saygı, İrem Nur Yüksel
• Risk Odaklı Kişiselleştirilmiş Tarımsal Döngü Yönetimi projesi ile Emre Taşkıran, Tuğba Özbay
• Plasticversus projesi ile Fatma Gizem Zincir, Mehmet Türkoğlu
• Soilbiom | Kişiselleştirilmiş Gübre projesi ile Atakan Yıldız, Deniz Sapaz, Umut Ferhat Başpınar, Osman Peker
• Wogu projesi ile Çağrı Erol, Elif Yılmaz
İnovasyon Özel Ödülü’nü kazanarak Erdem Kaya Patent’ten patent alan proje ise:
• Beespenser projesi ile Elif Can, Kadir Berat Yıldırım, Ömer Faruk Güleç
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Danfoss Türkiye İklimlendirme Çözümleri iş kolu, geliştirilen teknolojiler ve uygulamalar kapsamında "Enerji Dönüşümü" mottosuyla 2023 yılını değerlendirmek ve gelecek planlarını masaya yatırmak için Türkiye ve bölgede sektörün önde gelen OEM endüstrisindeki iş ortaklarıyla Sapanca'da bir araya geldi. 80'den fazla katılımcının yer aldığı toplantıya soğutma sektöründe faaliyet gösteren chiller ve rooftop üreticileri, küresel ölçekte soğutma sektöründe aktif rol oynayan markalar, soğuk oda teknolojileri alanında üretim ve satış yapan firmalar, kondenser grubu üreticileri, gıda perakende soğutucu dolap üreticileri ilgi gösterdi.
Ana gündem enerji dönüşümü
Toplantıda enerji dönüşümü, yeşil enerjiye geçiş ve enerji verimliliği konuları iş ortaklarına aktarılırken, sektörün dönüşümünde pazara liderlik eden Danfoss'un mevcut ve gelecekteki tüm regülasyonlara tam uyumluluğu vurgulandı. Toplantı kapsamında Danfoss'un küresel ve yerel pazarlardaki konumu ile gelecek stratejileri konuşuldu. Danfoss yöneticileri, iş ortaklarının deneyimlerini ve süreçlerini daha iyi duruma getirebilmesi için sunumlar gerçekleştirdi. Ayrıca Uygulama Geliştirme Merkezleri, Danfoss Akademi, Denetim Merkezi ve Akıllı Süpermarket Mağazası çözümleri detaylıca ele alındı.
Etkinliğe Danfoss Drives Türkiye segmenti de katılım sağladı. Bu doğrultuda Danfoss'un sadece tek bir hedefe yönelik çözümler üretmekle kalmadığı, aynı zamanda ihtiyaç duyulan yenilikçi çözümler üreten ve geliştiren bir firma olduğu paylaşıldı. Isı eşanjörleri, elektronik kontrolörler, ısıtma vanaları, BOCK marka kompresörler ve veri merkezi uygulamaları mercek altına alındı.
Etkinlikte YouTuber ve Köşe Yazarı Murat Muratoğlu, katılımcılara küresel ve lokal ölçekte ekonomi, finans, sosyal gelişmelerden bahsetti. Danfoss'un iş ortaklarının da interaktif katılımıyla, geleceğin yatırımları ve küresel trendleri değerlendirildi. Toplantı, takım çalışmasının gücüne güç katan Wall-team etkinliğiyle devam etti. Danfoss iş ortakları, eğlenceli bir mühendislik projesi oluşturmak için kendi aralarında takım kurarak çalışmalar gerçekleştirdi. En yaratıcı projeyi hazırlayan ve birinci olarak yarışmayı tamamlayan takım, madalyayla ödüllendirildi.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Hayat Sigortası ve BES alanlarındaki faaliyetleriyle, koruma sigortaları alanında Türkiye'nin lider sigorta kurulumları arasında yer alan BNP Paribas Cardif Türkiye'nin Mali İşler ve Aktüeryadan sorumlu Genel Müdür Yardımcılığı görevine 1 Ocak 2024 tarihi itibarıyla Mariano Chirinos Gutiérrez atandı.
Lima Üniversitesi'nde Ekonomi lisansının ardından San Ignacio Üniversitesi'nde İşletme lisansını tamamlayan Mariano Chirinos Gutiérrez, aynı üniversitede İşletme Bilimleri alanında yüksek lisans yaptı. Lisans ve lisansüstü eğitimlerinin yanı sıra Aktüerya alanında da farklı sertifika programlarına katıldı.
Mariano Chirinos Gutiérrez, iş hayatına 2004 yılında Peru'da faaliyet gösteren İngiliz şirketi Royal & Sunalliance Life'ta adım attı. Daha sonra sırasıyla; Rimac Seguros (Hayat ve hayat dışı sigortalarda Peru pazarının lideri), Protecta Compañía de Seguros (Peru'da hayat ve hayat dışı sigorta şirketini kuran ekibin bir parçası olarak), BNP Paribas Cardif Peru, Icare Assurance (BNP Paribas Cardif Fransa), BNP Paribas Cardif Güney Kore ve BNP Paribas Cardif Fransa şirketlerinde kariyer hayatına devam etti. Gutiérrez, bu şirketlerde Baş Aktüerya ve Mali İşler Sorumlusu, Kurumsal Risk Transferi, Aktüerya Başkanı, Ürün Müdürü ve Teknik Müdür görevlerinde bulundu
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Bilkent Holding bünyesinde yer alan ve yüzde 100 yerli sermayeyle kurularak entegre tesis yönetimi kapsamında tüm hizmet ihtiyaçlarına çözüm üreten Tepe Kurumsal Çözümler'in, 2022 yılında hayata geçirdiği Tepe Hayat Ekibi, Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) tarafından Takdir Ödülü'ne layık görüldü. Ödül Tepe Kurumsal Çözümler Genel Müdür Yardımcısı Savaş Aydın'a, AFAD Başkanı adına AFAD Deprem ve Risk Azaltma Genel Müdürü Prof. Dr. Orhan Tatar tarafından takdim edildi. Yaşanabilecek afet ve iklim sorunları karşısında topluma katkı sunabilmek amacıyla, AFAD ve AKUT iş birliğiyle 2022 yılının kasım ayında hayata geçirilen Tepe Hayat Ekibi, 6 Şubat'ta meydana gelen merkez üssü Kahramanmaraş olan ve 10 ili etkileyen depremler sonrasında yetişmiş insan gücü ihtiyacının karşılanmasına yönelik olarak, çok kısa bir sürede bölgelere giderek gönüllü olarak gerek arama-kurtarma gerekse ayni ve nakdi yardımlarda bulundu. AFAD Takdir Ödülü'nün Tepe Hayat Ekibine bu çalışmaları dolayısıyla verildiği açıklandı. Ödül takdimine AFAD Arama Kurtarma Daire Başkanı Recep Şalcı, Tepe Hayat Ekibi Arama Kurtarma Kısmı Denetim Müdürü Günal Mahir Yatağan ve Tepe Hayat Ekibi Psikolojik Destek ve Eğitim Kısmı Eğitim Gelişim Müdürü Gözde Yana da eşlik etti. Tepe Hayat'ın psikolojik danışma ve destek ile ilgili yaptığı çalışmalardan da bahsedilen törende, Tepe Hayat'ın arama kurtarmanın yanı sıra farkındalık yaratmak için psikolojik destek ekibi kurup akredite olacağı belirtildi.
Eğitimlere katılarak AFAD gönüllüsü oldular
Tepe Hayat Ekibi, Tepe Kurumsal Çözümler markalarından Tepe Savunma tarafından, yaşanabilecek afet ve iklim sorunları karşısında topluma katkı sunabilmek amacıyla ve AFAD ve AKUT iş birliğiyle 2022 yılının kasım ayında hayata geçirildi. Ardından Tepe Kurumsal Çözümler markalarında görev alan bütün çalışanların gönüllülük kapsamında projeye dâhil ederek sürdürülebilir hale getirmeyi amaçlayan Tepe Savunma, bu kapsamdaki tüm çalışmalarına Tepe Kurumsal Çözümler çatısı altında devam etme kararı aldı. AFAD'ın teorik ve uygulamalı eğitimlerine katılarak sertifika alan Tepe Hayat Ekibi, afet ve acil durum konuları, arama kurtarma, ilkyardım ve farklı afet durumlarının ortaya çıkmasına sebep olabilecek tüm olası afet ve iklim sorunları gibi eğitimleri alarak sertifikalı AFAD gönüllüsü oldular. Oluşabilecek doğal afetlere karşı topluma fayda sağlayabilmek adına Tepe Kurumsal Çözümler personellerinden oluşan Tepe Hayat Ekibi, herhangi bir afet durumunda toplumun can ve mal güvenliği sağlamak adına hazır bulunuyor.
"Tepe Hayat Ekibi her zaman yardıma hazır olacak"
AFAD'dan ödül almaktan dolayı mutlu olduklarını ifade eden Tepe Kurumsal Çözümler Yönetim Kurulu Başkanı Levent Güler, şunları söyledi:
"Tepe Hayat Ekibimizi 2022 yılında hayata geçirdik. 6 Şubat'ta meydana gelen ve ülkemizi derin üzüntüye boğan depremler sonrasında ise ekibimiz, çok kısa bir sürede deprem bölgelerine giderek arama-kurtarma ekiplere yardımcı oldular. Bir kez daha gördük ki afetler gibi acil durumlarda yetişmiş insan gücüne her zaman ihtiyaç var. Umarız ki bir daha bu tarz üzücü olaylar yaşamayız ancak hayatın getireceği her ihtimal göz önünde bulundurulmalı, eğitimli, donanımlı insan gücüne ihtiyaç her zaman olacaktır. Tepe Hayat Ekibimiz, bu zorlu anlarda AFAD gibi kuruluşların da yönlendirmeleriyle vatandaşlarımızın yanında olacaktır. Ekibimize bu ödülü layık gören AFAD'a ve AFAD Başkanı Sayın Okay Memiş'e teşekkürlerimi sunuyorum."
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Dijital dönüşümden aldığı güçle müşteri odaklı sigortacılık deneyimi sunan Aksigorta, hayata geçirdiği dijital projelerle ödül kazanmaya devam ediyor. Insider tarafından 11'incisi düzenlenen LIFT Awards'ta Aksigorta "Whatsapp Business Bildirimlerinde En Etkili Müşteri Deneyimi Kullanım Ödülü"nün sahibi oldu.
Müşteri deneyimini üst seviyelere taşıyabilmek adına sayısız çalışma gerçekleştirdiklerini belirten Aksigorta Genel Müdür Yardımcısı Tolga Tezbaşaran, "Sigortacılık hizmetlerini kolaylaştırmak, müşterilerimizin hizmet deneyimini her geçen gün daha iyiye taşımak için var gücümüzle çalışıyoruz. Bunun için iş süreçlerimizin önemli bir bölümünü dijital yollarla gerçekleştiriyor; sektörde birçok ilki müşterilerimize Aksigorta güvencesiyle ulaştırıyoruz. Sektörde bir ilk olarak hayata geçirdiğimiz ve müşterilerimizin dosya durumlarını WhatsApp bildirimleriyle anlık öğrenmelerini sağlayan projemizle layık görüldüğümüz bu ödül bizleri oldukça memnun etti. Müşteri yönetim şeklimize hız ve konfor kazandırdığımız bu proje ile hasar ihbarında bulunan Aksigortalılara, ihbar sonrasında dosyalarının durumları hakkında Aksigorta'nın Official Business WhatsApp hesabı üzerinden otomatik bildirimler gönderiyoruz. Bu sayede Aksigorta müşterileri, çağrı merkezini aramak ya da web sitesi üzerinden sorgulama yapmak zorunda kalmadan hasar dosya durumlarını anlık olarak takip edebiliyorlar. Dijitalleşmeden aldığımız güçle Aksigortalılara; yalın, kolay ve ulaşılabilir bir sigortacılık hizmeti sunmaya devam edeceğiz'' dedi
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Bir Amazon.com şirketi (NASDAQ: AMZN) olan Amazon Web Services (AWS), gerçekt bir hibrit bulut deneyimi sağlayan AWS Outposts'un artık Türkiye'deki veri merkezlerine ve kurum içi ortamlara gönderilip kurulabileceğini duyurdu. AWS Outposts, Türkiye'deki tüm AWS müşterilerine ve ortaklarına; AWS altyapısına, AWS servislerine, API'larına ve araçlarına neredeyse tüm veri merkezlerinde, ortak yerleşim alanlarında ve kurum içi tesislerde erişim olanağı sağlıyor ve böylece gerçek ve tutarlı bir hibrit bulut deneyimi yaşamalarına imkan tanıyor. AWS, Türkiye'deki müşterilerinin en gelişmiş bulut teknolojilerini kullanmalarına ve en üst düzeyde güvenlik, kullanılabilirlik ve dayanıklılık elde etmelerine yardımcı oluyor. Bulut servisleri, esnek ve düşük maliyetli BT kaynaklarına hızlı erişim sağlıyor ve milyonlarca mobil kullanıcıyla fotoğraf paylaşan uygulamaları çalıştırmaktan şirketlerin kritik operasyonlarını desteklemeye kadar pek çok alanda kullanılabiliyor. Bulut bilişim sayesinde donanıma büyük ön yatırımlar yapılmasına ve bu donanımı yönetmek için çok fazla zaman harcanmasına gerek kalmıyor. Bunun yerine müşteriler, BT departmanlarının gerçekten ihtiyacı olan türde ve boyutta bilgi işlem kaynakları sağlayabiliyorlar. Bulut bilişim ortamında ihtiyaç duyulan yeni BT kaynakları müşterilerin sadece bir tık uzağında olduğundan müşteriler, bu kaynakları geliştiricilerine birkaç hafta değil sadece birkaç dakika içinde sunabiliyor. Dahası, şirketler uygulamalarını yalnızca birkaç tıklamayla dünyanın birden çok bölgesine kolayca dağıtabiliyor. Outposts'un Türkiye'de kullanıma sunulmasıyla müşteriler, AWS servislerini kullanarak iş yüklerini ve verilerini ülkedeki kurum içi tesislerinde çalıştırabilecek, ve yönetim ve operasyonlar için en yakın AWS Bölgesine bağlanabilecekler.
AWS Outposts, müşterilerin ve çözüm ortaklarının AWS Küresel Altyapısındaki geniş bir servis yelpazesine bağlanırken önemli AWS servislerini kendi veri merkezlerinde çalıştırmalarına imkan sağlıyor. Outposts, kurum içi sistemlere düşük gecikmeli erişim gerektiren iş yükleri, yerel veri işleme ve yerel sistem bağımlılıkları olan uygulamaların taşınması için ideal bir çözüm. Bu uygulamaların, son kullanıcı uygulamalarına neredeyse gerçek zamanlı yanıtlar üretmesi, diğer kurum içi sistemlerle iletişim kurması veya tesis içi ekipmanları kontrol etmesi gerekebililiyor. Bunlar, üretim alanında gerçekleştirilen otomatik işlemler için fabrikalardaki iş yüklerini, gerçek zamanlı hasta teşhisini veya tıbbi görüntülemeyi ve içerik ve medya akışını içerebiliyor. Outposts, veri yerleşimi gereksinimlerinin karşılanmasına da yardımcı olabiliyor
AWS Türkiye Genel Müdürü Burak Aydın konuyla ilgili şunları söyledi: "AWS Outposts'u Türkiye'deki müşterilerimize sunmaktan heyecan duyuyoruz, bu sayede yerel müşterilerimiz müşteri deneyimlerini geliştiren ve iş performansını artıran teklifler geliştirmeye odaklanırken, altyapı yönetiminin ağır yükünü bize bırakabilecekler. AWS Outposts, müşterilerin verileri yerel olarak işlemesine olanak tanıyor ve yüksek kaliteli, çok oyunculu oyun deneyimleri, üretim yönetim sistemleri ve tıbbi teşhis gibi düşük gecikme süresi veya veri yerleşimi gerektiren uygulamaları destekleyerek çeşitli sektörlerde daha fazla inovasyonun ortaya çıkmasına yardımcı oluyor. Yerel işletmelerin büyümesine yardımcı olmak ve Türkiye'deki ekonomik üretkenliği artırmak için ülkedeki kuruluşlarla ve AWS Çözüm Ortaklarımızla birlikte çalışmaya kararlıyız."
Türkiye'deki Müşteriler ve Çözüm Ortakları Haberi Memnuniyetle Karşıladı
Arçelik Strateji ve Dijital Genel Müdür Yardımcısı Utku Barış Pazar, "AWS ile iş birliğimizi sürdürmekten memnunuz ve AWS Outposts'un Türkiye'de kullanıma sunulmasından heyecan duyuyoruz. AWS Outposts, AWS teknolojilerinin Türkiye'deki kurum içi tesislerde kullanılmasını mümkün kılacak" şeklinde konuştu.
Orman Genel Müdürlüğü Orman Yangınlarıyla Mücadele Dairesi Başkan Yardımcısı İlhami Aydın, "Günümüzde hibrit bulut dağıtımları, bulutun faydalarını anında sunmanın yanı sıra sistemlerin kurum içinde kalma ihtiyacının karşılanmasına da yardımcı olabiliyor. AWS Outposts, kurum içi sistemlere düşük gecikmeli erişim, yerel veri işleme, veri yerleşimi ve yerel sistemlerden uygulama geçişlerine yönelik tutarlı ve esnek bir hibrit bulut deneyimi için harika bir çözüm olacak. Outposts çözümleri, yerel AWS servislerinin kullanımını kendi veri merkezlerimizi kapsayacak şekilde genişletmemize imkan sağlayacak" dedi.
Commencis Bulut Ticari Direktörü Sait Alp Pekin, "Outposts servisinin Türkiye'de lansmanının başarılı bir şekilde gerçekleştirilmiş olmasından büyük heyecan duyuyoruz. Bu yeni çözüm, hibrit mimariler oluşturmamıza ve müşterilerimiz için çok çeşitli katma değerli hizmetlerden yararlanmamıza olanak tanıyor. Outposts, özellikle veri yerleşimi ve gecikme süresiyle ilgili endişelerin giderilmesinde faydalı olacak. Commencis olarak, Outposts'un en iyi uygulamalarını paydaşlarımızın yararına kullanmaktan heyecan duyuyoruz" dedi.
ParamTech Siber Güvenlik ve DevOps ve AWS Operasyonları Ekip Lideri Emre Hüseyinkahyaoğlu, "ParamTech'te Amazon Outposts'u tercih etmemizin en önemli nedenlerinden biri, bulut teknolojisini yerel altyapımızla entegre edebilmesi, iş süreçlerimizi hızlandırması ve veri güvenliğini artırırken verimliliği en üst düzeye çıkarabilmesidir. AWS servislerinin esnekliğinden faydalanırken verilerin Türkiye'de tutulabiliyor olması bu hibrit yapıyı oldukça ilginç kılıyor" şeklinde konuştu.
Outposts hakkında daha fazla bilgi edinmek için ürünün genel bakış sayfasını ve kullanım kılavuzunu okuyabilirsiniz. Outposts'un desteklendiği ülke ve bölgelerin en güncel listesi için Outposts rafı SSS sayfasını ve Outposts sunucuları SSS sayfasını ziyaret edebilirsiniz
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
İhracatta ilk hedef olarak Avrupa’yı belirleyen Türkiye ambalaj sektörü, henüz ihtiyacının yüzde 10-15’ini karşıladığı Avrupa ülkelerine daha fazla ihracat yapmak istiyor. Bunun için ‘daha hızlı’ olmak gerektiğini ifade eden Ambalaj Sanayicileri Derneği (ASD) Başkanı Zeki Sarıbekir, “Avrupa’da oluşturulacak lojistik merkezlerine demir yolu, nehir yolu ve deniz yolu ile ulaşıp, ürünlerimizi bu merkezlerden Avrupa’ya dağıtabiliriz. Eğer bunu başarırsak ihracatımıza etkisini çok hızlı bir şekilde görebiliriz. Çünkü artık sadece fiyat avantajı konuşulmuyor. Kaliteli ürün talebi olan Avrupa, en hızlı şekilde ambalaja ulaşmak istiyor.” dedi. ABD’nin de Türkiye ambalaj sektörü için büyük fırsatlar barındırdığını kaydeden Zeki Sarıbekir, ABD’li yetkililerin Türkiye ambalaj üreticilerini ABD’ye yatırım yapmaya davet ettiğini söyledi.
Dünyada ve Türkiye’de son yıllarda ambalajlı ürünlere olan ilgi her geçen gün artıyor. Gıda ürünleri ambalajlar sayesinde korunuyor, Türkiye’de üretilen ürünlerin dünyanın dört bir noktasına ulaşması için de ambalaja ihtiyaç duyuluyor. Artan ambalaj ihtiyacı rakamlara da yansımış durumda, 2022 yılında 7,5 milyar dolarlık ihracata imza atan ambalaj sektörünün 2023 itibariyle ihracatının 8 - 8,5 milyar dolar seviyesine ulaştığı tahmin ediliyor. Geçen yıl itibariyle yaklaşık 30 milyar dolar büyüklüğe ulaştığı ifade edilen ambalaj sektörünün 2030 hedefi ise 50 milyar dolar büyüklüğe ulaşmak.
20 YILDA 2 KATINA YÜKSELDİ
Türkiye ambalaj sektörünün bu hedeflere ulaşabilmesi için gerekli donanıma ve güce sahip olduğunu dile getiren Ambalaj Sanayicileri Derneği (ASD) Başkanı Zeki Sarıbekir, “Türkiye ambalaj sanayinin 2022 yılı ihracatı 7,5 milyar dolar olarak gerçekleşti. Katma değerli üretime odaklanarak istikrarlı büyümesini sürdüren Türkiye ambalaj sanayimiz 2023 yılının ilk 6 ayında 3,5 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirerek 1 milyar 148 milyon dolar dış ticaret fazlası vermişti. 2023 yılını 8 - 8,5 milyar dolara yakın bir ihracat rakamı ile tamamlayacağımızı öngörüyoruz. Ambalaj sektörü olarak 2030 yılı ihracat hedefimiz ise 20 milyar dolar.” dedi. Türkiye’de son 20 yılda ambalaj tüketiminin 2 kat arttığını, kişi başı yıllık tüketimin 325 dolara ulaştığını kaydeden Zeki Sarıbekir, “Dünya ortalaması olan 125 doların çok üzerindeyiz. Refah seviyesi ve sanayideki gelişmişliğin bir göstergesi olan kişi başı ambalaj tüketimi ülkemizde hızla artıyor. Ülkemizde kişi başı tüketimimizi 380 dolara çıkartmayı hedefliyoruz. Ülkemizde 490 milyar dolarlık bir ekonomik hareketi ambalajlarla sağlıyoruz.” ifadelerini kullandı.
SEKTÖRÜN İLK HEDEFİ AVRUPA
Hem yurt içinde hem de yurt dışında büyük hedefleri olan ambalaj sektörünün ihracatının yüzde 65’inin Avrupa’ya olduğunun altını çizen Zeki Sarıbekir, sözlerini şöyle sürdürdü: “Avrupa sektörümüz için çok önemli bir pazar ve hemen yanı başımızda yer alıyor. 2 günde ulaşamayacağımız herhangi bir Avrupa ülkesi yok. Dünyadan birçok ülke Avrupa ülkelerine ürünlerini satmaya çalışırken, biz coğrafi konumumuz ve kaliteli ürünlerimizle Avrupa’ya çok hızlı bir şekilde varabiliyoruz. Dünyanın ulaşmaya çalıştığı Avrupa’ya daha fazla nasıl ihracat yapabiliriz diye ülke olarak daha fazla çaba göstermemiz gerekiyor. Avrupa ile daha fazla ticaret için çalışırken, Asya - Pasifik, Amerika ve Afrika’yı da göz ardı etmemeliyiz. Ancak ambalaj pazarında henüz Avrupa’nın ihtiyacının yüzde 10-15’ini karşılayabiliyoruz. Yani bu pazarda çok daha iyi noktalara gelebiliriz. İşte bu yüzden ambalaj sektörü olarak ilk hedefimizi Avrupa olarak belirledik.”
HIZLI OLMAK AVANTAJ SAĞLAYACAK
Lojistik konusunun bugün olduğu gibi gelecekte de çok önemli olacağına dikkat çeken Zeki Sarıbekir, “Şu anda ihracatımızın büyük kısmını TIR’lar aracılığıyla kara yolu üzerinden yapıyoruz. Bu noktada çeşitli sorunlar veya yavaşlamalar yaşanabiliyor. Buradaki sorunu aşmanın yolu ise demir yolundan geçiyor. Aynı zamanda nehir yolu ve deniz yolunu da göz ardı etmememiz gerekiyor. İhracatta atlanmaması gereken diğer bir önemli nokta ise lojistik merkezleri. Örneğin Avusturya’nın denize kıyısı yok. Ancak deniz ticaretinden büyük pay alıyorlar. Avusturya, Hırvatistan’dan ve Slovenya’dan liman kiralıyor. Gemiler bu limanlara ürünleri getiriyor. Limana gelen ürünler trenlerle yakınlardaki konteyner bölgelerine götürülüyor. Ürünler buralardan alınarak dağıtılıyor. Türkiye olarak biz de bunu yapabiliriz. Trenlerle, gemilerle Avrupa’ya taşıdığımız ürünlerimizi, Türkiye TIR’ları, Türkiye çekicileri ile Avrupa’nın dört bir yanına dağıtabiliriz. Kaliteli ürünlerimizi ne kadar hızlı ihtiyacın olduğu bölgelere ulaştırabilirsek, o kadar avantajlı hale geliriz. Böylece sınır kapılarında bazı dönemlerde yaşanan 40-50 kilometrelik kuyrukları ve gecikmeleri de yaşamamış oluruz.” diye konuştu.
ABD TÜRKİYE’Yİ YATIRIM İÇİN ÇAĞIRIYOR
Ambalaj sektöründe bazı durumlarda fiyattan daha çok ürünü ne kadar hızlı teslim edileceğinin önem kazandığına vurgu yapan Zeki Sarıbekir, “Çünkü ambalaja ihtiyaç duyan firmalar, ürettiklerini aldıkları ambalaja koyarak gideceği noktaya ulaştırıyor. İşte bu yüzden Çin’den 1 ayda gelecek bir ambalaj yerine, 2 günde ambalajı ulaştırabilecek Türkiye’yi tercih ediyor. Bu konuda Avrupa ile birlikte önemli bir pazar daha var. O da ABD. Dünyanın en büyük ambalaj tüketicisi olan ABD, kendisi için daha fazla imalat yapacak ülkeler arıyor. Bu noktada iki ülke ön plana çıkıyor. Biri Hindistan, diğeri ise Türkiye. ABD, Türkiye ambalaj sektörü için büyük fırsat barındırıyor.” ifadelerini kullandı.
Ambalaj Sanayicileri Derneği (ASD) Hakkında
Türkiye'deki önemli ambalaj sanayicilerini bünyesinde bir araya getiren ASD, 1992 yılında 39 ambalaj üreticisi tarafından kuruldu. Ocak 2024 itibarıyla 256 üyesi bulunan ASD’nin amacı; Türkiye ambalaj sanayinin gelişmesine katkıda bulunmak, sektöre kimlik kazandırmak, ulusal ve uluslararası platformlarda sektörün temsil edilmesini sağlamak, üyeleri arasında birlik beraberlik ve dayanışmayı sağlamak, güçlendirmek ve daimi kılmaktır.
Siparişleriniz sadece "1 saat" içerisinde hesabınızda.
Siparişlerinizin gönderimi, aynı gün içerisinde yapılır.
256-bit şifreleme ve 3D Secure ile güvenli ödeme.
Ürünlerimizin tümü sertifikalı ve orijinaldir.